Sondakika Gazetesini İzmir- Alaçatı daki Çağla Kubat Sörf Akademisinde ağırlayan Kubat, okurlara, keyifle okuyacağı açıklamalarda bulundu



Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

MOTOSİKLET KAZASI, BODRUM U ACIYA BOĞDU

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Yenilenen Geçici Hayvan Bakım Merkezi açıldı

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

ORGANLARI 5 KİŞİYE HAYAT VERDİ

Gençlerin Doğu Ekspresi keyfinde usulsüzlük iddiası

Üç nesil Anneler Günü

KAYIP KIZI BODRUM POLİSİ BULDU

Başbakan Yıldırım, Ankara Sincan da halka hitap etti

BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor.

İSTANBUL CNR EMLAK FUARINDA YALI EMLAK LA BODRUM RÜZGARI

yaşam boyu bağlanırsanız.

"Kentsel Dönüşümün Anahtarı Kooperatiflerde"

UZUNKÖPRÜ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN

13 Mart 2009 Cuma, 12:20 GÜNCEL. A.A Nursel Gürdilek. İşitme engelli çocuklar için Türk-İsrail işbirliği

Torba Cafe Plaj hizmete açıldı

Kumbahçe de otel inşaatında göçük meydana geldi

BAŞKAN ÇİĞDEM DEMİRALP : ANKARA YA SÖZ VERDİK, BODRUM BELEDİYESİ Nİ ALACAĞIZ

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

RIDVAN DİLMEN BODRUMSPOR U ZİYARET ETTİ

HASAN KABLI GÖREVE BAŞLADI, PERSONEL İSTİFA DİLEKÇESİ VERDİ

LanguageCert AÜ TÖMER B2 TürkYet (Konuşma) Örnek Sınav 1

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

Diyanet'in yaz Kur'an kursları bugün başladı

Başbakan Yıldırım, Piri Reis Ortaokulu nda karne dağıtım törenine katıldı

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Antalya Belek'te Otel Çöktü 8 Yaralı

Piyasalardaki Dalgalanma Otomotiv Sektörüne Nasıl Yansıyor?

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz.

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına

Kamplardaki sığınmacı sayısı 152 bin 51

BODTO, HİJYEN EĞİTİMLERİ BAŞLADI

BAYRAM DA TERCİH BODRUM VE ROMA. KOCADON: HAZIRIZ

TOPLUMSAL RAPORLAR YATIRIM TEŞVİKLERİ VE İSTİHDAM ( ) Yatırımlar büyürken istihdam küçülüyor

Ulaşımda Dönüşüme Katıldı

ÜRÜN KATEGORİSİYLE İLGİLİ:

Ürünü tüketmesini/satın almasını/kullanmasını ne tetikledi?

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar nerelerde görev aldınız?

KADEM METE: MUĞLA DA 12 AY TURİZM HAYAL DEĞİL

Royal Visio Görme bozukluğu olanlar ve körler için uzmanlık merkezi


> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

Bodrum Sutopu Takımı, Başkan Kocadon u ziyaret etti

Müslüman kadın futbolcular Berlin'de buluştu ALMANYA...

1- Ulusal Kırmızı Et Konseyi Seferihisar da Toplanacak!

YOL ORTASINDA ALEV ALEV YANDI

Einstufungstest / Seviye tespit sınavı

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri Ocak 2015 Adana Hilton Otel

BAYRAM DA TERCİH BODRUM VE ROMA. KOCADON: HAZIRIZ

MEHMET TİRE: BODRUM TRAFİĞİ NEFES ALACAK

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart!

FİRMALARIN PLAKA TAHDİTİ GÖRÜŞLERİ

EMİN GEÇİN PROJELERİ ANLATTI

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

Fethiye den 7 Kooperatif Ulaşımda Dönüşüme Katıldı

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

BODRUM DAN KOS A İLK SEFER İSRAİL TURİSTLER OLDU

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan İğnebekçili

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

Kampın iyi bir. Kendimi İspatlamak İstiyorum

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

İtfaiyeden Keçi Kurtarma Operasyonu

İNGİLTERE DEKİ DOKTORLAR UYDURUYORSUN DEDİĞİ HASTAYI, TÜRK DOKTOR TEDAVİ ETTİ

MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE ZAM

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bayram namazı sonrası açıklama yaptı

PERŞEMBE İZMİR GÜNDEMİ

Türkiye birden fazla yerli araç üretecek kabiliyette

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Karacan Düzce'de

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

TÜRSAB - BAYRAM TATİLİ VE TURİZM SEZONU RAPORU TÜRKLER YÜZDE 20 İNDİRİMLE BAYRAM YAPACAK

HEM DÜŞÜNECEĞİZ, HEM ÖĞRENECEĞİZ HEM DE SÜRPRİZ HEDİYELER KAZANMA ŞANSINA SAHİP OLACAĞIZ.

Sivasspor maçında. Veli Kavlak derbide. derbisinde oynayamayacağı

BAYRAM DA TERCİH BODRUM VE ROMA. KOCADON: HAZIRIZ

15 Ekim 2014 Genel Merkez

Beşiktaş Gazetesi11 EKİM Antalya kampı başladı

Bodrum a gönül veren ünlüler Trafo da buluştu

Gurur Göç, yazarlığa adım attı

Habere göre. Quaresma sözü ortalığı karıştırdı

Kırıkhan Ticaret ve Sanayi Odası Yılı Faaliyet Raporu

Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Altınordu İlçesi nde bulunan 92 Mahalle nin muhtarlarıyla ile bir araya geldi.

8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi

Almanya dan Bodrum a tarifeli uçuşlar

Çoğunluk olmak, azınlığı yok saymak

T.C. İSTANBUL KALKINMA AJANSI

Berkalp Kaya KASIM 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

MİLLİ GURURU. Türkiye nin. YILMAZ: 2023 TE HEDEFİMİZ 25 MİlYAr DOlAr İHrAcAT YAPMAK

Bodrum-Kos arasındaki turizm ve ticaret işbirliği

DEVLETİN ZİRVESİ BULUŞTU İVRİNDİDE BAYRAMLAŞMA SEVİNCİ

BAYRAM DA TERCİH BODRUM VE ROMA. KOCADON: HAZIRIZ

Halil Kurt'tan Esnafı Sevindirecek Talep

MUSKİ Araç Filosuna Yeni Kamyonlar Ekledi

22-27 EYLÜL 2014 FİNLANDİYA GEZİMİZ 22,09,2014 PAZARTESİ - BULUŞMA VE PISA SALI - ALVAR AALTO SAĞLIK VE SPOR FAKÜLTESİ

Transkript:

-BİRÇOK SPORU DENEDİM, SÖRF Ü SEVDİM Sizi sörf yapmaya iten şey neydi? Ben bi çok sporu denedim. Ciddi bütçesi olan bir aileden gelmiyorum. Kendi çabalarımla denedim. Onun için de insanların sörfe, çok pahalı spor, demesine de gülerek bakıyorum. Kendim de zor şartlarda bu sporu yaptım. Önce Fenerbahçe Kulübüne yazıldım. Kulüp, sporculara açıktı. Öğrenmek isteyen gidiyordu. On kişi bir malzemeyi kullanıyorduk. O şekilde başlayabildim. Ay çok pahalı spor yapamıyoruz, diyenlere onun için şaşırıyorum. Ben bu şekilde yaptım. Hiçbir zaman kendi malzemem olmadı. Taaki bir destekçi buluncaya kadar. Kulüpteki kopuk malzemeleri iple bağlamaya filan çalışıyordum Öyle geliştirdim. Çok zor bi spor. Sanırım ben zorlukları seviyorum. -SÖRF İÇİN ARKA SOKAKLAR DİZİSİNDEN AYRILDIM Arka Sokaklar dizisinden neden ayrıldın? Şöyle oldu, dizi ile olan anlaşmam gereği; dizi ile sörf antrenmanlarım uygun olmalıydı. Fakat ikinci seneden sonra, sözleşmede yer alan bu madde ekibin zorlanmasına neden oldu. Çünkü benim üç kere iki hafta sürelerle yurt dışına gitmem gerekiyordu. Yarışlar için Her defasında senarist başka bir senaryo üretmek zorunda kalıyordu. Dediler ki, bir seçim yap üçüncü senede. Ya tamamen burada kal, sözleşmene bunları koyma ya da tamamen ayrıl. O sırada ben de çok yakındım hedefime. O yüzden sörften kopmak istemedim. Böyle bir karar verdim. S.8-9 Sondakika Gazetesini İzmir- Alaçatı daki Çağla Kubat Sörf Akademisinde ağırlayan Kubat, okurlara, keyifle okuyacağı açıklamalarda bulundu www.sondakikagazetesi.com 30 Temmuz 2014 Çarşamba Önce Çakabey sonra Dokuz Eylül Şimdi de 1881-Atatürk Çakabey ve Dokuz Eylül den sonra İzmir in üçüncü yeni gemisi olan ve ismi 500 binden fazla İzmirlinin katıldığı anketle belirlenen 1881-Atatürk, yarın gelmiş olacak PERŞEMBE GÜNÜ İZMİR DE Bozdoğan ilçesinde makilik alanda başlayan ve ormanlık alana sıçrayan yangında 5 hektar makilik, 3 hektar ormanlık alan zarar gördü. Kısa sürede ormanlık alana sıçrayan yangın, kontrol altına alındı. S.3 SON TEKNOLOJİ ÜRETİM Amerika Birleşik Devleti ile İsrail arasındaki danışıklı dövüş devam ediyor Bilim insanları beyne 'doydum' mesajı gönderen hücreler buldu BURCUNUZUN BUGÜNKÜ YORUMU S.2 de

SAYFA 02 MAVI KIRMIZI SARI 30 Temmuz 2014 Çarşamba Burcunuzu hala okumadınız mı? O zaman şimdi tam zamanı BURCUNUZUN BUGÜNKÜ YORUMU Koç Burcu (21 Mart - 20 Nisan) Doğru seçimler yapmak için gayret harcamanız gereken bir gün. Size önemli geri dönüşü olabilecek plan, proje, iş, keyifli aktiviteler veya kişilere odaklanmalısınız. Bazı konulara katılımda bulunabilir, ekip çalışmalarına veya iş birliğine uygunluğunuzu gösterebilirsiniz. Evinizde maddi açıdan istikrar sağlamanız gerekebilir. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. Boğa Burcu (21 Nisan - 21 Mayıs) İstikrar sizi her tür olumsuzluktan koruyacaktır. Sizi duygusal anlamda zorlayan veya ani tepkiler vermenize neden olan kişiler evinizde veya iş hayatınızda ilişkilerinize zarar verebilirler. Mantıklı davranmaya çalışmanız gerekiyor. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. İkizler Burcu (22 Mayıs - 21 Haziran) Alışılmadık kültürlerden gelen veya farklı ilgi alanları olan kişilerle bağlantı kurabilirsiniz. İşinizi veya belli yeteneklerinizi geliştirmenize yardım edecek aktivitelerle ilgilenebilirsiniz. Keşfetmeye hazır olun! Eviniz veya ailenizle ilgili ihtiyaçlarınızı da karşılamak isteyebilirsiniz. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. Yengeç Burcu (22 Haziran - 23 Temmuz) Beklenilmedik bir kaynaktan gelecek şanslar söz konusu olabilir. Bazı kişilere yardım etmek için ani hareketler yapmamaya dikkat edin. Sizden yardım isteyen kişilerin şikayetleri sizinkilerden daha az sayıda veya daha önemsiz olabilir. Öncelikle yakın çevrenizi düşünmeniz gerekiyor. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. Aslan Burcu (24 Temmuz - 23 Ağustos) Sabreden dervişi bilirsiniz, asıl hedeflerinizi hatırlamanız zor olsa da, sabrınızı besleyecektir. Çok fazla şey üstlenmeniz veya aşırı tepkiler vermeniz iyi sonuçlar doğurmayabilir. Kendinize esnek veya yalnız zaman ayırabilmek için gereken her değişikliği yapmanızda fayda var. Maddi durumunuzu ve sağlığınızı korumanız gerekiyor. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. Başak Burcu (24 Ağustos - 23 Eylül) Büyük düşünebileceğiniz günler. Umduğunuz şeyleri elde edebilirsiniz. Sizden maddi manevi fayda sağlamaya çalışan kişilerle ilgili duygu ve düşünceleriniz değişebilir. Kendi ilgi alanlarınıza yoğunlaşmalı, size yük olan kişilere izin vermemelisiniz. Kişisel yatırımlara önem vermeniz maddi açıdan büyümenize yardım edebilir. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. Terazi Burcu (24 Eylül - 23 Ekim) Yardım aktivitelerine ve sosyal hizmetlere önem vermeniz diğerlerinin sizi daha iyi bir gözle görmesine yardım edebilir. Ortaya çıkan bir fırsat yeteneklerinizi farklı şekilde kullanabilmeniz için olanak yaratabilir. Duygularınızı göstermeniz insanları size yardıma çekebilir. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. Akrep Burcu (24 Ekim - 22 Kasım) Risk alınacak gün değil! Diğerlerinin söylemek zorunda olduğu şeyleri dinlemeli ve bazı konularda size ne tür katılımları olabileceğine karar vermelisiniz. Etrafınızda gördüğünüzden fazla şey oluyor. Ani veya geliştirilmemiş tepkilerin bedelleri olabilir. Bazı tartışmaları açmak veya evde yapılacak değişiklikler bilgilendirici olacaktır. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. Yay Burcu (23 Kasım - 22 Aralık) Kimin haklı kimin haksız olduğu bugün için çok önemli değil. Olaylar yerli yerine oturmadan rekabet ortamını ertelemeli. Farklı kültürlerden insanlar veya bilgiler genel kültürünüz, yaşam tarzınız veya maddi durumunuz üzerinde olumlu etkiler yaratabilir. Karşıkarşıya olduğunuz durumlara esnek ve anlayışlı yaklaşımınız konuyla başa çıkmayı kolaylaştırabilir. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. Oğlak Burcu (23 Aralık - 20 Ocak) Eleştiriye açık olmayan durumları doğru kavramanız gerekebilir. Aksi takdirde sorun yaşayabilirsiniz. Dikkatle dinlemeli be saygılı geri dönüşler içine girmelisiniz. Zor zamanlar geçiren kişilere yardımcı olmak için elinizden gelenden fazlasını yapmaya çalışmalısınız. Sorumluluk bilinciniz ve elinizden gelenin fazlasını sunmaya hazır olmanız yardıma ihtiyacınız olduğunda aynı karşılığı görmenizi sağlayacak. Aşk hayatınız ve sevgi temalı ilişkileriniz ön planda. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. Kova Burcu (21 Ocak - 19 Şubat) İkna kabiliyetiniz yüksek olsa da, bugün kimse tavsiye, fikir veya öneri alma ruh halinde olmayabilir. Zamanınızı önemli ilişkilerinize, yeteneklerinizi geliştirmenizi sağlayacak aktivitelere veya eğitimlere ya da iş hayatınızla ilgili bilgi arttırıcı egzersizlere ayırmalısınız. Yeni kurs ve seminerler ya da faydalı seyahatler söz konusu olabilir. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. Balık Burcu (20 Şubat - 20 Mart) Karışık sinyalleri veya ele geçen bilgileri deşifre etmek zor olabilir. Tamamlayıcı delil veya ipuçları ya da bilgiler elinize geçmeden yorum yapmamalısınız. Bazı kişilerin tavsiyelerine kulak vermeniz gerekiyor. Girişimlerinize, bütçenize veya bazı özelliklerinize yapacağınız yatırımlar maddi açıdan büyüme ve rahatlama anlamına gelebilir. Aşk hayatınız ve biraz romantizm günü renklendirebilir. Tüm burçlar için gün geneli: Olan biten herşeyi kontrol edebilmek maalesef mümkün değil. Ancak, halen kendi inisiyatifimizi kullanarak halledebileceğimiz ve mevcut düzenin dışında yollarla ilerleyebileceğimiz konularımız var. Ticari, yaratıcılık gerektiren, işle veya maddi konularla ilgili başlıklarda alternatif seçeneklere ve yaklaşımlara açık olmamız durumunda kendi yolumuzdan gidip gururla herkesin duymasını sağlayabiliriz. (Haber Merkezi) Bodrum'da hayat başka Ramazan Bayramı tatilini Bodrum'da geçiren tatilciler deniz trafiğini yoğunlaştırdı Ramazan Bayramı tatilini geçirdikleri Bodrum'da teknelerle mavi yolculuğa çıkan tatilciler, ilçedeki deniz trafiğini hareketlendirdi. Bayram tatilini Bodrum'da geçiren tatilcilerden bazıları, teknelerle mavi yolculuğa çıktı. Bazıları ise kiraladıkları lüks yatlarla denize açıldı. Yat ve tekneler, deniz trafiğini yoğunlaştırdı. Yoğunluk nedeniyle Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri denizdeki güvenlik önlemlerini artırdı. Bodrum Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Serdar Kocadon, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bayram dolayısıyla ilçe nüfusun 1 milyona yaklaştığını söyledi. İlçedeki bütün otellerin dolduğunu belirten Kocadon, bazı tatilcilerin otellerde yer bulamadığını ifade etti. Kocadon, "Eylül ayı sonuna kadar doluluk böyle devam edecektir. Yaklaşık 100 bin yatak kapasitesi bulunan ilçemizde turizmcilerimizin yüzü gülmeye başladı. Turizmcinin bu dolulukla beklediğini bulacağına inanıyoruz" dedi. Mavi yolculuğa çıkan tekne sayısı arttı Tur operatörü Bekir Gülbahçe ise hafta sonundan itibaren mavi yolculuğa çıkanların çoğunluğunu yerli turistlerin oluşturduğunu söyledi. Mavi yolculuğa çıkan turistlere Orak Adası, Tavşan Burnu, Pabuc Burnu, Kızıl Burun'u gezdirdiklerini anlatan Gülbahçe, şunları kaydetti: "Sabah saatlerinde Bodrum Kalesi önünden tura çıkan teknelerimiz, belirli yerlerde birer saatlik yüzme molası veriyor. Saat 18.30 gibi ilçe merkezine dönen teknelerimizde tatilcilerimize yemek ikram ediyoruz. 40 liraya yaptırdığımız turlarımız iki gündür yerli turistlerimiz tarafından ilgi görüyor. Bayram öncesine kadar günde 3 tekne açılıyordu yoğunluk nedeniyle tekne sayısını 6'ya çıkardık." Yıl: 3 Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Yazı İşleri Müdürü- Yayın Sahibi Temsilcisi Azime MOLLA Haber Müdürü Gülseren KUMRU Sayfa Editörü Nur Gülmez BEL Turgut KOÇ Denizli Temsilciliği 05326601776. Sayı: 993. 30 Temmuz 2014 Çarşamba Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: 0232 425 26 10 (Pbx) 0232 425 26 10 Mail: info@sondakikagazetesi.com Dağıtım: Hakkı SARIÖZ Yayın türü: Yerel Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: 0232 251 76 32 SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

SAYFA 3 SONDAKiKA GAZETESİ >>3 ASAYiŞ 30 17 Temmuz Şubat 2013 2014 Perşembe Çarşamba Araç sürücüsünden şaşırtan görüntü Afyonkarahisar'da bir sürücünün ayağını dışarıya çıkararak otomobilini kullanması görenleri şaşırttı Afyonkarahisar-Antalya karayolunun 95. kilometresinde seyir halindeki 34 TC 4458 plakalı otomobil sürücüsünün görüntüsü kameraya yansıdı. Yaklaşık 110 kilometre hızla giden otomobilini, ayağı dışarıda kullanan sürücünün, telefonla konuştuğu ve yanında bulunan kişiyle sohbet ettiği görüldü. Aynı yönde ilerleyen sürücülerin yol güvenliğini de tehlikeye sokan sürücü, çevredeki vatandaşların tepkisini çekti. Tepkilere aldırış etmeden yoluna devam eden sürücü, görüntülendiğini de farketmesine rağmen bu tavrını sürdürdü. Bergama'da trafik kazası: 1 ölü, 4 yaralı Bayramlaşmadan dönen ailenin bulunduğu otomobilin takla atması sonucu 1 kişi öldü, 4 kişi yaralandı. Bergama ilçesinde, otomobilin takla atması sonucu 1 kişi öldü, 4 kişi yaralandı. Alınan bilgiye göre, Tolga Duman (27) yönetimindeki, 10 RK 952 plakalı otomobil, Kaşıkçı Mahallesi yakınlarında takla attı. Kazada, otomobilde bulunan Bekir Güçlü (81) olay yerinde hayatını kaybetti, sürücü, eşi Ayşenur (27) ve çocukları Eylül Duman (1) ile Refiye Güçlü yaralandı. Yaralılar, 112 Acil Servis ekiplerince Bergama Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Burada ilk tedavisi yapılan sürücü Tolga Duman, Ege Üniversitesi Hastanesi'ne, Ayşenur Duman ise Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Bergama'daki yakınlarıyla bayramlaşan ailenin evlerine dönerken trafik kazası geçirdikleri bildirildi. Ciğerimiz yandı Bozdoğan'da makilik alanda başlayan ve ormana sıçrayan yangında, 5 hektar makilik, 3 hektar ormanlık alan zarar gördü Bozdoğan ilçesinde makilik alanda başlayan ve ormanlık alana sıçrayan yangında 5 hektar makilik, 3 hektar ormanlık alan zarar gördü. İlçeye 8 kilometre uzaklıktaki Yakaköy ile Kamışlar Mahallesi arasında çıkan yangına 6 yangın söndürme helikopteri, 3 uçak, 10 arazöz, 5 su tankeri, 3 belediye yangın söndürme aracı ile 250 orman söndürme işçisiyle müdahale edildi. Kısa sürede ormanlık alana sıçrayan yangın, kontrol altına alındı. Nazilli Orman İşletme Müdürü Yücel Sönmez, yangında 5 hektar makilik ile 3 hektar ormanlık alanın zarar gördüğünü, soğutma çalışmalarının sürdüğünü kaydetti. TÜRKİYE NİN ASAYİŞ DURUMU Zeytinburnu'nda kaza: 2 yaşlı kadın öldü Zeytinburnu'nda karşıdan karşıya geçmeye çalışan 2 yaşlı kadın, bir otomobilin çarpması sonucu hayatlarını kaybetti. Kaza, dün saat 19.30 sıralarında, 10. Yıl Caddesi, Zeytinburnu bağlantı yolu Topkapı istikametinde meydana geldi. Sebahat Kanarya (67) ve Hacer Kanarya'ya (65), birlikte karşıdan karşıya geçmeye çalıştıkları sırada, Murat Ağbaba'nın kullandığı 34 EM 1054 plakalı otomobil çarptı. Ağbaba, aracını durdurarak durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Kısa sürede olay yerine gelen ekipler, Sebahat ve Hacer Kanarya'nın öldüğünü belirledi. Cesetler, olay yerine gelen Adli Tıp cenaze nakil aracı ile İstanbul Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı. Denize giren 19 yaşındaki genç hayatını kaybetti Düzce'nin Akçakoca ilçesinde serinlemek için denize giren 19 yaşındaki genç hayatını kaybetti. Yaralı olarak Ereğli'de özel hastaneye kaldırılan genç kurtarılamadı. Alınan bilgilere göre, 19 yaşındaki Ali Lal, arkadaşları ile birlikte serinlemek için denize girdi. Kısa süre sonra denizde çırpınan genci görenler yardıma koştu. Sudan çıkarılan genç sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Ereğli'de özel hastaneye kaldırıldı. Genç adam yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Acı haberi alan gencin ailesi ve yakınları geldikleri hastanede göz yaşına boğuldu. Otopsinin ardından cenaze aile yakınlarına teslim edildi. Bitlis köy mezarlığı yandı Bitlis in Güroymak ilçesine bağlı Gölbaşı beldesindeki vatandaşlar Ramazan Bayramı nedeniyle ziyaret ettikleri köy mezarlığında yangın şoku yaşadı. Şeyithan Mezarlığında öğle saatlerine doğru bilinmeyen bir nedenden dolayı yangın çıktı. Kuru otların tutuşmasıyla başlayan yangın kısa sürede tüm mezarlığı sardı. Yangına ilk müdahale mezarlıkta bulunan, yakınlarını ziyarete gelen vatandaşlar tarafından yapıldı. Ancak mezarlıktaki vatandaşların yangını söndürmekte yetersiz kalması üzerine Gölbaşı Belediyesi'ne haber verilerek olay yerine itfaiye istendi. Olay yerine gelen itfaiye yangını söndürdü. Otomobil ağaca çarpıp takla attı, 3 kişi yaralandı Sakarya'nın Kocaali ilçesinde otomobilin ağaca çarparak takla atması sonucu 2'si ağır, 3 kişi yaralandı. Sakarya Caddesi Yayla Mahallesi mevkiinde meydana gelen kazada, Uğur B. (20) yönetimindeki 16 RJ 955 otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yol kenarındaki ağaca çarpıp takla attı. Kazada, sürücü Uğur B. ile Emre A. (17) ve Taner D. (16) yaralandı. Çağrılan ambulanslarla Kocaali Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralılardan, durumları ağır olan Uğur B. ve Emre A., Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Dünürlerin kavgası kanlı bitti: 1 ölü 2 yaralı Taksim'de iki dünür arasında henüz belirlenemeyen bir sebeple kavga çıktı. Silahların konuştuğu olayda bir kadın ağır 3 kişi yaralandı. Ağır yaralı kadın kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Olay Gümüşsuyu Caddesin'de 19 nolu Dilaram apartmanında dün saat 19.00 sıralarında meydana geldi. Kavga İhsan B. (39) ile dünürleri Selma Özsoy (44) ve ailesi arasında yaşandı. İddiaya göre; İhsan B.'nin kızıyla evlenen Selma Özsoy'un oğlu şiddetli geçimsizlik nedeniyle bir yıl önce boşandı. Dün İhsan B.'nin çalıştığı işyerine giden Özsoy ailesi ve yakınları Ali Karamustafaoğlu arasında henüz belirlenemeyen bir sebeple kavga çıktı. Çıkan kavgada silahını çeken İsan B. kurşun yağdırdı. Olay anında kurşunlara hedef olan Selma Özsoy ağır, Özsoyun oğlu Harun Özsoy ve yakınları Ali Karamustafaoğlu yaralandı. Yoldan çıkıp elektrik direğine çarptı: 5 yaralı Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinden Adıyaman ın Menzil ilçesine giden 5 kişilik aile dönüş yolunda ölümden döndü. Özel araç yoldan çıkıp elektrik direğine çarptı. 5 kişi yaralandı. Öğle saatlerinde meydana gelen trafik kazasında Nuh Karaca yönetimindeki 46 E 7342 plakalı otomobil, Elbistan-Nurhak Karayolu, Akbayır Mahallesi civarında kontrolün kaybolmasıyla yoldan çıktı. Yol kenarında bulunan elektrik direğine çarparak durabilen araç, hurdaya dönerken, elektrik direği kırıldı. Trafik kazasında Şoför Nuh Karaca ile birlikte Ali Karaca, Sadi Akbulut, Ejder Karaca, Fahri Karaca adlı vatandaşlar yaralandı. Yaralılar Elbistan Devlet Hastanesi'ne kaldırılırken hayati tehlikelerinin bulunmadığı öğrenildi. Ekmek teknelerinin yanışını gözyaşları içinde izlediler Bursa'nın en büyük tekstil fabrikalarından birinde trafo patlaması sonucu meydana gelen yangın söndürülemiyor. Öğleden sonra çıkan yangına, onlarca itfaiye aracı ve ekipler helikopter desteği ile müdahale ederken, yangın bir türlü söndürülemiyor. Bursa Gürsu ilçesi Samanlı Mahallesi'ndeki Karesi Tekstil Fabrikası'nda saat 13.00 sıralarında trafo patlaması sonucu yangın çıktı. Yangını fark eden vatandaşların itfaiye ekiplerine haber vermesi üzerine olay yerine onlarca itfaiye aracı yönlendirildi. Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne ait 20'den fazla itfaiye ekibinin yanı sıra Orman Bölge Müdürlüğü ve diğer kurumlardan itfaiye ekipleri ve yangın söndürme helikopteri müdahale ediyor. Yaklaşık 4 saattir devam eden yangına çevre illerden de destek kuvvet geliyor. Yangın, güçlükle söndürülüyor. (Cihan Haber Ajansı)

SAYFA 4 SONDAKiKA GAZETESİ >>4 KONOM 30 Temmuz 2014 Çarşamba Sıfır faizli krediye Bu yılın ilk yarısında 603 ürüne patent verildi Bakın! Kimler ne için başvurmuş rekor başvuru Soma'daki maden faciası ve Suriye sınırındaki çatışmalardan etkilenen bazı ilçelerdeki KOBİ, esnaf ve sanatkarlara yönelik sunulan sıfır faizli krediye işletmelerden rekor seviyede başvuru yapıldı Patent ve marka başvuruları ile patent sayıları yılın ilk yarısında ciddi oranda arttı. Geçen yılın ilk 6 ayında 575 farklı ürüne patent verilirken, bu yılın aynı döneminde 2 bin 243 başvurudan 603'ü patent aldı. Türk Patent Enstitüsü'nden (TPE) yapılan yazılı açıklamaya göre, sanayinin gelişmişlik göstergelerinden olan patent ve marka başvuruları gün geçtikçe artıyor. Geçen yılın ilk 6 ayında 575 farklı ürüne patent verilirken, bu yılın ilk yarısında 2 bin 243 başvurudan 603'ü patent aldı. - Yerli markalar piyasada Yerli marka başvurularında da benzer tablo yaşandı. Bu yılın Ocak- Haziran döneminde 33 bin 547 yeni marka tescillendi. Yerli tasarım alanında Türk Patent Enstitüsü'ne gelen başvurularda da ciddi artış gözlendi. Yılın ilk 6 ayında 23 bin 563 ürüne yerli tasarım belgesi verildi. Aynı dönemde Faydalı Model için verilen tescil belgesi sayısı da 1.151 oldu. - İlginç buluşlar dikkat çekiyor Başvurular arasında Türk girişimci ve tasarımcılarının birbirinden ilginç buluşları dikkati çekti. Bu yılın şubat ayında yapılan "kağıt malzemeyle imal edilen kolsuz T- shirt ve çorap" başvurusu kabul edilerek tescil aldı. Giyim sektörünün yanı sıra gıda sektöründe de ilginç buluşlar göze çarptı. Haşim Yıldız isimli vatandaş, "Künefe imalatında şoklama" başvurusuna onay alarak patent belgesine sahip oldu. Izgara yapılırken çıkan zararlı dumanın emilmesini sağlayan pişirme sistemi de TPE'nin onayından geçerek "faydalı model"ler arasında yerini aldı. KASKOLU ARAÇ SAHİPLERİNE TAZMİNAT ÖDENDİ Sigorta şirketleri, yılın ilk yarısında hasar gören kaskolu araçlar için 1,4 milyar lira tazminat ödedi Türkiye'de faaliyet gösteren sigorta şirketleri, yılın ilk yarısında hasar gören kaskolu araçların sahiplerine 1,4 milyar lira tazminat ödedi. Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği (TSB) verilerinden derlenen bilgiye göre, geçen yılın ocakhaziran döneminde 963 bin 250 olan kaskolu araçlar için ödeme yapılan hasar dosyası sayısı, bu yılın aynı döneminde yüzde 12,5 oranında azalarak 842 bin 595'e geriledi. Bu kaza dosyaları için sigorta şirketlerince araç sahiplerine 1 milyar 402 milyon 455 bin lira tazminat ö- denirken, bu miktar geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,5 oranında azaldı. - En fazla hasar dosyası otomobillerde açıldı Yılın ilk 6 ayında kaskolu araç türleri arasında en fazla hasar dosyası otomobillerde açıldı. Bu dönemde kaskolu o- tomobiller için 590 bin 977 adet hasar dosyası düzenlenirken, bunlara yapılan tazminat ödemesi 909 milyon 501 bin lira olarak kayıtlara geçti. Söz konusu dönemde, 165 bin 55 kamyonet hasarı için 207 milyon 95 bin, 147 bin 406 kamyon hasarı için 73 milyon 786 bin, 17 bin 479 minibüs hasarı için 21 milyon 123 bin, 15 bin 741 çekici hasarı için 107 milyon 433 bin, 15 bin 422 midibüs hasarı için 19 milyon 844 bin, 5 bin 664 otobüs hasarı için 19 milyon 823 bin lira kasko tazminatı ö- dendi. - Poliçe üretimi yüzde 3 arttı Yılın ilk yarısında taşıt araçları için üretilen kasko poliçe adedi ise önceki yıla göre yüzde 3 oranında artarak 2 milyon 335 bine yükseldi. En yüksek poliçe üretimi 1 milyon 517 bin 838 adetle otomobil kaskolarında gerçekleştirilirken, bunu 440 bin 366 adetle kamyonet, 75 bin 683 adetle kamyon, 75 bin 401 adetle traktör, 65 bin 834 adetle çekici, 47 bin 377 adetle minibüs izledi. Sigorta şirketleri, bu dönemde üretilen kasko poliçelerine 2 milyar 450 milyon 82 bin liralık prim yazdı. Yüksek Hızlı Tren, HIZLI ÇIKTI Ankara-İstanbul Yüksek Hızlı Tren (YHT), sefere başladığı ilk gün yaklaşık 5 bin yolcu taşıdı. Açılışı cuma günü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılan Türkiye'nin 70 yıllık hayali Ankara-İstanbul YHT dün seferlerine başladı. Seferlerin 1 hafta süreyle ücretsiz olması ve ilk seferin bayram dönemine denk gelmesi dolayısıyla vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği YHT'ler, dün 6 gidiş, 6 geliş olmak üzere 12 sefer gerçekleştirdi. İlk gününde YHT'yi yaklaşık 5 bin yolcu kullandı. Vatandaşlar bilet alabilmek için uzun kuyruklar oluşturdu. Yolcu kapasitesi 409 olan YHT'- lerin 3-4 günlük biletleri ise şimdiden tükendi. Ankara-İstanbul arası seyahat süresini 3,5 saate indiren YHT, saatte 250 kilometre hıza ulaşabiliyor. Ankara-İstanbul hattı için bilet fiyatları 70 lira olarak belirlendi. Bilet fiyatları 7 yaş altı için ücretsiz, 7-12 yaş çocuklar için 35 lira, 65 yaş üstü için 35 lira, öğrenciler için ise 55 lira olacak. Soma'daki maden faciası ve Suriye sınırındaki çatışmalardan etkilenen bazı ilçelerdeki KOBİ, esnaf ve sanatkarlara yönelik sunulan sıfır faizli krediye işletmelerden rekor seviyede başvuru yapıldı. Kredi için ilk 5 gün 2 bin 148 iş yeri tarafından başvuruda bulunuldu. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık'ın açıklamalarının ardından işletmeler, sunulan cazip kredi imkanından yararlanmak için KOSGEB hizmet merkezi müdürlükleri ve bankalara adeta akın etti. Başvurunun başladığı 21 Temmuz Pazartesi gününden 25 Temmuz Cuma gününe kadarki ilk 5 günde Kırkağaç, Soma, Ceylanpınar ve Akçakale'den 2 bin 148 işletme toplam 103 milyon liralık kredi başvurusunda bulundu. Y- oğun talepten dolayı özellikle KOSGEB hizmet merkezi müdürlüğünde görev yapan uzmanlar ek mesai yaptı. İlk 12 ayı geri ödemesiz, sıfır faizli 50 bin liralık kredi fırsatını Bakan Işık, kamuoyu ile paylaşmış ve olağanüstü şartlardan dolayı ekonomik sıkıntı yaşanan bölgelerde memnuniyetle karşılanmıştı. - "Ekonomik sıkıntı yaşayan bölgelerimize azami ölçüde destek sağlamaya gayret ediyoruz" Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Işık, işletmelerin bu kolaylıktan yararlanmak Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, yılın ikinci çeyreğinde kurulan şirket sayısının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,7 artarak 14 bin 578'e u- laştığını bildirdi. Yazıcı, yazılı açıklamasında, Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun ticari hayata büyük yenilikler getirdiğini ifade etti. Yılın ikinci çeyreğinde kurulan şirket sayısının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,7 artarak 14 bin 578'e ulaştığını belirten Yazıcı, bu şirketlerin yüzde 81 inin limited, yüzde 17 sinin ise anonim şirket olduğunu kaydetti. Nisan-Haziran döneminde geçen yılın aynı dönemine göre limited şirket kuruluşlarında yüzde 12, anonim şirket kuruluşlarında ise yüzde 10 artış görüldüğüne işaret eden Yazıcı, kapanan şirket sayısının ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13 azaldığını bildirdi. Yazıcı, ikinci çeyrekte 3 bin 25 şirketin kapandığını belirtti. Yılın ikinci çeyreğinde kurulan şirketlerin yüzde 74 ünün 5 sektörde kurulduğuna dikkati çeken Yazıcı, şunları kaydetti: "Söz konusu dönemde kurulan şirketlerin 3 bin 995 i toptan ve perakende ticaret, 2 bin 685 i inşaat, 2 bin 77 si imalat, 1.267 si mesleki, bilimsel ve teknik faaliyetler, 747 si ise konaklama ve yiyecek hizmetleri alanında faaliyette bulunmak üzere kurulduğu görüldü. İlk üç aylık dönemde altıncı sırada yer alan konaklama ve yiyecek hizmetleri sektörü ikinci çeyrekte beşinci sıraya yükseldi. Diğer sektörler ise yerlerini korumuş durumda." - Tacirimiz şirketini ortaksız ya da daha az sayıda ortakla kurmayı tercih ediyor için gösterdikleri ilgiden memnun olduklarını bildirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konuda kesin talimatı bulunduğunu belirten Işık, şunları kaydetti: "Ekonomik sıkıntı yaşayan bölgelerimize azami ölçüde destek sağlamaya gayret ediyoruz. Sadece Ankara'da durmuyor memleketimizin her bir köşesinde yaşanan sıkıntılara merhem olmak için vatandaşlarımızın ayağına gidiyoruz. Milletimize yakın olmamızın meyvesi onların teveccühü ile karşılık buluyor. Allah bizlere böyle sıkıntıları BU KANUN BÜYÜK YENİLİKLER GETİRDİ Anonim ve limited şirket kuruluşlarındaki asgari ortak sayısına yönelik Yeni Türk Ticaret Kanunu ile getirilen esnekliğin piyasada karşılığını bulduğunu ifade eden Yazıcı, yılın ikinci 3 aylık döneminde 2 bin 444 anonim şirketin yüzde 94 ünün eski Türk Ticaret Kanunu nda asgari 5 olan ortak sayısından daha az sayıda ortakla kurulduğunu, bunun yarısını ise tek ortaklı kurulan anonim şirketler oluşturduğunu belirtti. Benzer sürecin limited şirket kuruluşlarında da yaşandığına işaret eden Yazıcı, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "2014 yılının aynı döneminde kurulan limited şirketlerin yüzde 58 i tek ortakla kuruldu. Tacirimiz şirketini ortaksız ya da daha az sayıda ortakla kurmayı tercih ediyor. Bu da, Türk Ticaret Kanunu nda yaptığımız ortak sayılarına ilişkin değişikliğin bir ihtiyacı karşıladığı ve girişimcilerimizin Kanunla getirilen bu düzenlemeden yararlandığını göstermektedir. Söz konusu dönemde 495 şirket tür değiştirdi. Bu şirketlerin 474 ü limited, 10 u ise anonim şirkettir. Tür değiştiren şirketlerin yüzde 97 si anonim şirkete dönüşmüştür." Yazıcı, Yeni Türk Ticaret Kanunu ile limited şirketlerin asgari sermayelerini yeniden düzenleyerek 10 liraya yükselttiklerini hatırlatarak, kurulan limited şirketlerin yüzde 27 sinin asgari sermaye olan 10 lirayla, diğer limited şirketlerin ağırlıklı olarak 75-100 bin lira sermaye ile kurulduğunu ifade etti. bir daha yaşatmasın. Bu bölgelerdeki KOBİ, esnaf ve sanatkarlarımızın bayrama böyle mutlu bir şekilde girmelerinden dolayı büyük mutluluk duyuyoruz." KOSGEB'le işbirliği yapan bankalara da teşekkür eden Işık, "Bu desteği sunarken bizlerin yanında olan ve işbirliği yaparak vatandaşlarımızın mağduriyetlerini gidermemizde yardımlarını esirgemeyen kamu ve özel bankalarımızı da tebrik ediyorum. Bundan sonraki programlarımızda da aynı işbirliklerinin devam etmesini umuyorum" ifadelerini kullandı. Cihan ÜNAL chn-unl@outlook.com SİYASETTE 2-Z KURALI Siyaset, binlerce tanımı sığdırabileceğimiz 3hece tek kelime. Siyaset aslında her yerde sokakta, işyerinde, tribünde, okulda, kafede vs. Özellikle ülkemizde iki dakika içinde ülkeler yıkılır ülkeler kurulur. Bizler ben sözcüğünü kullanmayı çok seviyoruz. Bu yüzden de benim düşüncem doğru diyenlerin çok, senin de haklı olduğun yerler var diyenlerinse az olduğu bir ülkedeyiz. Bunun yanında ülkemizde siyaset yapmak isteyen, siyasete soyunan birçok babayiğit var. İçlerinde belki ülkemiz için çok yararlı olacak siyasetçiler var ama ne yazık ki Dünya da olduğu gibi ülkemizde de 2-Z kuralı siyasete işlemiştir. Peki, ne bu 2-Z kuralı 2-Z kuralı Türkiye de siyasetin nasıl yapılacağına işaret eden bir kuraldır. Türkiye de siyaset yapacaksan ya ZENGİN olacaksın ya ÇOK ZEKİ yani 2-Z. Eğer zenginsen zeki olmuşun olmamışın bir önemi yok. Vekilliğe giden yolda paranla şan kazanıp vekil olabilirsin Eğer zekiysen paraya ihtiyacın yoktur. Baştaki siyasiler, sen siyasetin içindeyken seni fark edecektir. Tabi ki biraz da senin çabalarınla Eğer hem zengin hem de zeki bir insansan, Kral sensin. Ülkemizde bir çiftçi vekil olmak istese, elini cebine attığında ne yazık ki bu hayallerinden vazgeçmek zorunda kalıyor. Ya da lise cağında deli dolu yıllarda partilerin gençlik kollarında siyasete bürünen değerli gençlerin ilerleyen dönemlerde hayal kırıklığı yaşaması an meselesidir. Birçoğu paraya dayalı düzen içinde bu hayallerinden vazgeçebiliyor Gönül istemez mi? Meclis çatısı altında vekillerimizden çiftçisi, bakkalı, manavcısı da olsun Oturmuş Dünya düzeni buna uzun bir süre izin vermeyecektir. Paranın, zekânın önüne geçip genelde parası olanın düdüğünü çalacağı bir yer olacaktır siyaset. Değerli bir abim olan İlhan Abbas ın 2-Z kurallı ilhamıyla yazdığım yazıda kendisine sevgi saygı ve selamlarımı iletirim

1Şubat 30 Temmuz 2013 2014 Perşembe Çarşamba Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Bu felaket tellallarına, felaket tüccarlarına, milletin kötü olmasından, memleketin ve ülkenin namerde muhtaç olmasından medet umanlara bu güne kadar olduğu gibi en güzel cevabı 10 Ağostos'ta yine millet verecek. Öyle bir cevap verecek ki, kulakları sağır olacak. Ama yine anlamayacaklar, yine duymayacaklar" dedi Türkiye Aspir Derneği Başkanı Prof. Dr. Akınerdem,"Aspirin jet yakıtı olarak kullanımına yönelik yüzümüzü ağartacak netice alacağız. Bütün çabamız, Türk Hava Kuvvetleri ve Türk Hava Yollarının jet yakıtı ihtiyacının aspirle karşılanmasıdır. Bu yönde çalışmalarımız Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde devam ediyor"dedi Yağış yetersizliği olan bölgelerde yetiştirilen ve geçtiğimiz yıllarda hayvan yemi olarak kullanılan yağlık bitki aspir, jet yakıtı olarak kullanılacak.alternatif enerji grubu içinde gösterilen ve biyodizel üretimi yapılan mucizevi bitki aspir, son on yılda üretimi gittikçe artan ürünler arasında yer alıyor.kurak bölgelerde yetiştirilen bitkiden gıdalık yağ üretimi de yapılabiliyor. Kuraklığa dayanıklı olması nedeniyle tercih edilen aspir, yüksek protein değeri ile kaliteli hayvan yemi olarak da biliniyor.yazlık ve kışlık üretimi yapılan aspir, son yıllarda tarımsal desteklemelerde verilen yüksek primle çiftçilerinde giderek ilgi gösterdiği ürünlerin başında geliyor.selçuk Üniversitesi (SÜ) Ziraat Fakültesi Endüstri Bitkileri Anabilim Dalı Başkanı ve Türkiye Aspir Derneği Başkanı Prof. Dr. Fikret Akınerdem, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aspir üretimini Türkiye'de yaygınlaştırmak üzere çalışmalar yürüttüklerini söyledi.türkiye'nin enerji ve gıdalık yağ ihtiyacını aspirle karşılamayı hedeflediklerini bildiren Akınerdem, bu yönde tarım ve enerji bakanlıklarıyla ortaklaşa proje geliştirdiklerini aktardı.akınerdem, aspirin her iki sektöre de hitap etmesinin, bu bitkinin önemini daha da artırdığına dikkati çekerek, şöyle konuştu:"türkiye yağ bitkilerine bağlı 4.5 milyar dolar gıdalık yağ ithalatı var. 60 milyar dolar civarında da enerji ithalatımız var. Terk edilmiş tarım arazilerinde aspir üretimi yapıldığında iki milyon ton yağ üretilebilir. Bunu karşılığı çarpan etkisiyle beraber tahminim 10 milyar doları bulacak şekilde olur. Aspir ithal ettiğimiz enerji ithalatının 6'da 1'ini tek başına karşılayacak durumdadır. Aspirin yanında ketencik, kanola ve ılgın gibi bitkilerimiz de devreye girdiğinde, Türkiye'nin tarıma dayalı enerji potansiyeli 50 milyar dolar civarında olacaktır. İnşallah 15-20 yıl içinde hedef çalışmalarımız bunlardır."türkiye'nin enerjide dışa bağımlı olduğuna dikkati çeken Akınerdem, milyarlarca lira öz kaynağın enerji ve gıdalık yağ ithalatıyla dışarıya gittiğini bildirdi.akınerdem, son yıllarda aspirden jet yakıtı elde edilmesine yönelik de araştırmalar yapıldığını belirterek, şunları kaydetti:"2000'li yıllarda kuş yemi olarak kullanılan aspirden jet yakıtı üretilmesi konusunda çalışmalar yürütülüyor. Hatta bunlar gerçekleştirildi. Almanya'da jet yakıtında bu bitki kullanılıyor. Dünyada üç büyük firma bu işi yapıyor. Almanya, Hollanda ve ABD merkezli firmalar var, bunlarla irtibat halindeyiz. Görüşmelerimiz devam ediyor. Birinden çok müspet netice aldık ve bu firmayla çalışma yaptık. İlerlemeler olumlu görünüyor. Aspirin jet yakıtı olarak kullanımına yönelik yüzümüzü ağartacak netice alacağız. Bütün çabamız, Türk Hava Kuvvetleri ve Türk Hava Yollarının jet yakıtı ihtiyacının aspirle karşılanmasıdır. Bu yönde çalışmalarımız Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde devam ediyor."(aa) Altı üye ülkeden oluşan Körfez İşbirliği Konseyi nde bu yıl verilecek projelerin değerinin 195.7 milyar doları bulmasının beklendiği bildirildi. Geçen yıla kıyasla 35 milyar dolarlık artışa dikkat çekildi. Venture Ortadoğu adlı araştırma şirketinin raporuna göre inşaat ve altyapı sektörleri 134 milyar dolar ile en çok payı alacak

1Şubat 30 Temmuz 20132014 Perşembe Çarşamba Kayseri de partisinin bayramlaşma programına katılan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, burada ilginç açıklamalar yaptı. Bakan Taner Yıldız, yolsuzluk operasyonunu yürüten polislerin sahurda gözaltına alınması ve adliyede yapılan muamelelere yönelik tepkiler için, "Ramazan ayında birçok konu istismar edildi, her zamanki gibi dinin de istismarı yapıldı" ifadelerini kullandı

7 30 Şubat Temmuz 20132014 Perşembe Çarşamba "1881-Atatürk"ün körfezdeki testlerini tamamladıktan sonra sefere başlayacağı kaydedildi Körfezde deniz ulaşımının geliştirilmesi için sipariş verilen 15 gemiden 3'üncüsü olan "1881-Atatürk" kente geliyor MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan, emniyet müdürlerine yönelik operasyonun adaletine inanmadığını söyledi. Bugün ülkede kimsenin hukuk güvenliği olmadığını, AK Parti hükümetinin şeffaf bir yönetim sergilemediğini, 17 ve 25 Aralık operasyonlarının üstünü kapatmaya çalıştığını iddia etti

SAYFA 8 MAVi KIRMIZI SARI SAYFA 9 SiYAH MAVi KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>8 GÜNCEL 30 17 Temmuz Şubat 2013 2014 Perşembe Çarşamba SONDAKiKA GAZETESİ >>9 GÜNCEL 30 17 Temmuz Şubat 2013 2014 Perşembe Çarşamba Ege nin güzel Sörfçüsü Çağla Kubat tan Gazeteci Yavuz Atalay a samimi açıklamalar BAZEN KENDİMDEN SIKILIYORUM Sondakika Gazetesini İzmir-Alaçatı daki Çağla Kubat Sörf Akademisinde ağırlayan Kubat, okurlara, keyifle okuyacağı açıklamalarda bulundu röportaj Hayatınızın büyük bir bölümünü Alaçatı da mı geçiriyorsunuz? Evet. Daha doğrusu, yaptığım işe göre çok değişiklik gösteriyor. Eğer o yıl bir televizyon programında çalışıyorsam; büyük bir kısmını İstanbul da geçiriyorum. Ama aradaki günlerde, Çeşme ye Alaçatı ya, mutlaka gelmeye çalışıyorum. Sonra yazımın üç ayını burada geçiriyorum. Eğer bir ekran projem yoksa üç ay yurt dışına çıkıyorum antrenmanlar için, onun dışında kalan aylarda da Alaçatı da oluyorum. Ara ara iş görüşmeleri oluyor, bazı firmaların yüzü olmam için Onun için de şehir değiştiriyorum. Ama son iki yılım daha çok Alaçatı da geçti Geçmişiniz çok enteresan Sanki bütün sulu çorbaları karıştırmışlar gibi. Üniversite sınavında dereceyaptınız, makine mühendisi oldunuz, sörfçü oldunuz, oyuncu oldunuz, manken oldunuz, televizyonprogramı yaptınız şimdi de işletme sahibisiniz Birbiri ile çok alakasız gibi duruyorlar Aslında dediğiniz gibi birbiri ile alakasız işler değil. Birbirlerini tamamlayabilen işler yaptım. Makine mühendisliğini hiç yapmadım. O gün aldığım eğitim, bugün yaptığım işletmeciliğe belki de yaradı. Oyunculuk derseniz, kendimi oyuncu olarak hiç görmedim. Daha yeni yeni başladım ve dizilerde öğrenmeye çalıştım. Normalde bir işin eğitimini alıp o işi yapmaya alışmış biriyim. İlk defa tersi oldu. Televizyonculuğun içerisinde ise üç yıl çok ciddi bir şekilde bulundum ve evet, mesleklerimden biri diyebilirim. Ve sörfçülük İkisinin (Televizyon programcılığı ve sörfçülük) üzerinde durmak lazım Şimdi bir de bir akademinin sahibi olarak onu işletiyorum Yani üç iş Zamanlamayı iyi ayarladım, disiplinli-programlı hareket ettim ve bu şekilde birbirinden farklı işleri birlikte yürütmeyi başardım. Çok disiplinli misinizdir? Evet. Biraz fazla hatta Bazen kendimden sıkılıyorum. Onu soracaktım ben de. Disiplin, sıkmıyor mu insanı? Çok fazla sıkılmıyor musunuz? Zaman zaman sıkılıyorum ama karakterim buna o kadar uygun ki, istesem de, bunun dışına çıkamıyorum. Tatil diye gittiğim bir yerde bile bir bakıyorum, günümü planlamaya programlamaya başlamışım İşte şuraya gideyim, akşam şunu yapayım gibi Karakterimin bu özelliğini değiştiremeyeceğimi ve programa uyduğumda daha mutlu olduğumu fark ettim. O yüzden, bu sıkıcı olsa bile, bunun dışına çıkamıyorum. Küçükken size, ne olacaksın, diye sorduklarında ne cevap veriyordunuz? Tek cevap vermemem çok enteresan Annem öyle diyor Sana ne olacaksın diye sorduğumuzda; bi mimar diyordun, yok mühendis olayım diyordun, basketbolcu olacağım diyordun, diyor annem Zaten o zaman da çok belirsizmiş kafamda. Şu anda bu kadar çok işi yapıyor olmanızın nedeni zannedersem küçükken yaşadığınız bu karmaşa Enteresan olan, bu kadar planlı yaşamın içerisinde, bu kadar farklı işler yapmam Kısa vadede hayatımı planlıyorum ama anladığım kadarıyla uzun vadede bir plan yapmıyorum. Günlük yapmışım programımı, haftalık yapmışım Çocukluğumdan beri, kendime çok net hayat çizgileri çizmemişim Üniversite sınavında derece yaptınız ve makine mühendisliğini tercih ettiniz. Neden? Makine mühendisliği benim zamanımda çok popüler bir bölümdü. Çok tercih ediliyordu. Özellikle de İstanbul Teknik Üniversitesinde Ben de mühendislik bölümlerini yazdım. İyi bir derece almış olmama rağmen, en çok istediğim bilgisayar mühendisliğini tutturamadım. Tercihlerim hep İTÜ ydü. İkinci yazmış olduğum şey makine mühendisliğiydi ve girdim. Bunu da istiyordum. Çünkü son yıllarda, arabaların içini, motorlarını, robotları filan merak ediyordum. Bunlara ilgi duyuyordum. Bu alanda da ilerleyebilirim dedim ve o mühendislik geldi. Eski bir bakanın torunusunuz. Başarılı da birisiniz. Dedenizden ötürü, siyasete ilgi duymadınız mı? Hiç ilgi duymadım. Zaten mühendislik seçmemden görebilirsiniz. O dönemde bile, sosyal veya siyasal derslere değil de matematiğe yatkındım. Böyle otoritelerin olduğu sülalelerde, genelde, torunlar ve yeğenler için görev atfedilir. Mesela, sizindedeniz bakandı. Böyle bir durumda; dedeniz sizin için ne düşünürdü. Daha da açayım. Şunu dermiydi mesela, Çağla nın şu olmasını istiyorum, filan gibi. Yok. Kendi oğullarına bile hiç karışmadı. Zaten ailedeki herkes mühendis Sadece birimiz işletmeciyiz. Kimseye karışmadı dedem. Geriye dönelim. Çocukluğunuza. Bugün yaptığınız mesleklerden tercih etmeyeceğiniz var mı? Hayır. Belki televizyonculuğa daha fazla zaman ayırabilirdim ama o zaman sörfe zaman ayıramayabilirdim. Onda o mutluluğu yakalamayabilirdim. Ama bundan sonraki planım televizyon programcılığına biraz ağırlık vermek. Projeleriniz var mı? Önceden sörf yapıyordunuz şimdi akademi kurdunuz Televizyonculukyapıyordunuz şimdi ise bir televizyon yapımcılığı filan düşünüyor musunuz? Aslında, program yapımcılığı düşünmedim demicem. Düşünüyorum bunu iler ki zamanlarda. Ama şu anda hali hazırda ilgimi çok çeken bir proje yok. Kafamda çok güzel projeler var televizyon için ama bunu Türk Halkına izlettiremeyebilirsiniz. Güzel projelerden biri sörfe ilişkin bir televizyon programı mıdır? Sörfe dair bir televizyon projem yok. Ancak, sörfü de içine alan doğa sporları ile ilgili bir proje var kafamda. Sörfü tek başıma Türkiye de izlettiremem. Daha önce NTV de spor haberlerini sunduğum sırada sırf sörf değil futbol dışındaki bi takım sporları göstermeye çalıştığım zaman bile, bana halkın izlemediğini söylüyorlardı ve buna çok az yer veriyorlardı. Hayatınızda elde ettiğiniz başarılar içerisinden elde etmekten en çok mutluluk duyduğunuz başarıhangisidir? Geçen sene kazandığım podyumdaki üçüncülüktü herhalde. Dünya üçüncülüğü Çünkü çok uzun senelerdir orada podyuma çıkmak istiyordum. Türk Bayrağıyla oraya çıkmak çok büyük bir hayaldi benim için. Dünya üçüncüsü oldunuz. Bakanlık sizi destekledi mi? Çalışmalarınızda filan Yok. Alamıyorum. Almaya çalıştın mı, derseniz Çalışmadım. Zaten sizin almaya çalışmanız gerekmiyor Şöyle, geçen yıl Gençler Dünya Şampiyonasını Türkiye ye getirmek istediğimi duyurarak bana basın desteği vermiş oldular. O duyurunun sonrasında ben de şampiyonaya sponsor buldum. O sayede yapabildik. Bunun dışında, şu ana kadar hiçbir destek olmadı. Peki, Dünya üçüncülüğünüzün ardından, bakanlıktan aradılar mı tebrik için? Aramadılar ama kırgınlığım yok bu konuda. Beklediğim bişey değil Ben senelerdir yarışıyorum. Daha çok kulüplerin daha atik olması gerektiğini düşünüyorum sadece bakanlık değil Kulüpler bu işin içine girmiyor. Ben bir tek Aziz Yıldırım döneminde Fenerbahçe den destek gördüm. Ben Beşiktaşlıyım. Mesela, Beşiktaş ın Wind- Surf te bir sporcuyu desteklemekle hiçbir zaman ilgisi olmadı. Dediğim gibi, beni bu konuda destekleyen kişi Aziz Yıldırım sayesinde Fenerbahçe. O gittikten sonra, destek kesildi. Yıldırım Demirören ın çağırması üzerine Fenerbahçe den ayrıldım. O ara Demirören de gitti. Gidince olmadı. Ama Beşiktaş ın beni desteklemesini çok isterdim. Projeler de sundum onlara. Kartal ı yelkenime filan koydum. Fikret Orman la da görüştüm ama olmadı. Yeni yeni toparlanıyorlardı. Sonra ben Çağla Kubat Yelken Kulübümü kurdum. Şimdi, kendi imkanlarımla ben kendim destek olmaya çalışıyorum gençlere. Kendim bulamadığım desteği, olanaklarım doğrultusunda onlara vermeye çalışıyorum. Hatta geçen sene Poyraz Akay, bizim okulun sponsorluğuyla yarıştı ve Dünya Gençler Şampiyonu oldu. O da devletten destek alabilmek için baya uğraştı ama sonuç ne oldu bilmiyorum. En son bi kaç markanın sponsorluğunu aldı. Özellikle yurt dışından markalar destekledi onu. Türkiye de de bulunmuyor bu markalar. Çok komik Sizi sörf yapmaya iten şey neydi? Ben bi çok sporu denedim. Ciddi bütçesi olan bir aileden gelmiyorum. Kendi çabalarımla denedim. Onun için de insanların sörfe, çok pahalı spor, demesine de gülerek bakıyorum. Kendim de zor şartlarda bu sporu yaptım. Önce Fenerbahçe Kulübüne yazıldım. Kulüp, sporculara açıktı. Öğrenmek isteyen gidiyordu. On kişi bir malzemeyi kullanıyorduk. O şekilde başlayabildim. Ay çok pahalı spor yapamıyoruz, diyenlere onun için şaşırıyorum. Ben bu şekilde yaptım. Hiçbir zaman kendi malzemem olmadı. Taaki bir destekçi buluncaya kadar. Kulüpteki kopuk malzemeleri iple bağlamaya filan çalışıyordum Öyle geliştirdim. Çok zor bi spor. Sanırım ben zorlukları seviyorum. Zor derken? Şöyle zor bir spor Hava aynı değil. Şu anda ne güzel hava, güzel diyorsunuz. Bu şartlarla ilgili bir antrenmana hazırlıklı oluyorsunuz. Başka bir ülkeye gidiyorsunuz. Orada okyanusun dalgaları ile karşılaşıyorsunuz. Bambaşka bir savaş veriyorsunuz. Bir gün geliyor, daha aşılacak çok şey var diyorsunuz O savaş benim hoşuma gitti sanırım Sörfçü Çağla Kubat Türkiye de mi daha çok tanınıyor, yurt dışında mı? Türkiye de tanınıyorum. Yurt dışında da tanınıyorum ama yarışçı olarak Türkiye de, Arka Sokaklar Dizisi sayesinde çok tanınıyorum. Yurt dışında sörf için tanınıyorum. Yurt dışında kimse benim oyunculuk yaptığımı bilmiyor. Ama Türkiye de WindSurf yaptığımı bilmeyenler var. > SÖRFÇÜ >OLARAK >ANILMAK >İSTİYORUM Çağla Kubat denildiğinde, Türkiye de akla ilk ne gelmesini isterdin? Çok güzel bir soru. Bana, seni WindSurf ten seni tanıyorum, dedikleri zaman çok hoşuma gidiyor. Ama gelip de, ileride çocuğum senin gibi polis olsun, dedikleri zaman çok üzülüyorum. Çünkü ben polis değilim. Sadece polisi canlandırmıştım. O kadar bilenlere üzülüyorum. Televizyon programcılığından tanısalar, ona da sevinirim. Çünkü ona da emek verdim. Oyunculuğu kısa süreli yaptım ancak popüler bir dizide yaptım ve insanlar o nedenle beni oradan tanıyorlar. Arka Sokaklar dizisinden neden ayrıldın? Şöyle oldu, dizi ile olan anlaşmam gereği; dizi ile sörf antrenmanlarım uygun olmalıydı. Fakat ikinci seneden sonra, sözleşmede yer alan bu madde ekibin zorlanmasına neden oldu. Çünkü benim üç kere iki hafta sürelerle yurt dışına gitmem gerekiyordu. Yarışlar için Her defasında senarist başka bir senaryo üretmek zorunda kalıyordu. Dizide görevli olarak gidiyordum falan filan derken Bir yerden sonra tıkandılar. Bir de tek kadın karakterdim, Zeynep Beşerler sonra geldi. Benim olmamamın güzel olmadığını düşündüler. Dediler ki, bir seçim yap üçüncü senede. Ya tamamen burada kal, sözleşmene bunları koyma ya da tamamen ayrıl. O sırada ben de çok yakındım hedefime. O yüzden sörften kopmak istemedim. Böyle bir karar verdim. Dizi teklifi geldi mi? Dizi teklifi hep geliyor. Her yıl, en az iki tane, değişik değişik Kabul etmediğiniz ancak parlayan bir dizi oldu mu? Olmadı. Doğru kararlar verdim. Kabul etmediğim dizilerin hiçbiri tutmadı. Çok iyi bir menajerlik şirketiyle çalışıyorum. Onların seçimleri çok doğru oluyor. Şuna gir buna girme diyorlar Bu tutmaz zaten diyorlar. Zaten tutmadı. Oynamayı çok istediğiniz bir dizi var mı? Yoo Yani, aslında polisiye dizilerde oynamayı isterdim. Şeyi çok beğeniyordum aslında, Kayıp dizisi miydi neydi Tam aklımda değil ismi. Mete Horozoğlu oynuyordu. Ama orda da ban uygun bir karakter yoktu. O çok güzel bir diziydi bence. Çok güzel bir ekibi vardı. Nasıl bir sinema projesi içerisinde yer almak isterdiniz? Yine, başrolünde kadın karakterin olduğu bir polisiye filminde olmak isterdim. Öyle çok oyunculuk yanım olmadığı için, öyle bir drama filan veya farklı bir karakteri canlandıramam. Ama sportif bir yanım olduğu için daha atletik yapılı bir kadın rolünün üstesinden gelirim. Eşinizden bahseder misiniz? Nasıl tanıştınız? Kore de, bir yarışta tanıştık. Türkiye de ki gibi bi arkadaş tanıştırmadı mı? (Kahkaha) Yok yok. Öyle bişey olmadı. Tesadüfen tanıştık. Benim yarıştığım yelkenlerin tasarımını yapıyordu aynı zamanda. Yelkenlerle ilgili çok soru sorduğum sırada tanıştık. Ondan sonra beş sene birlikte olduk. Geçen sene evlendik. Şimdi de çocuğumuz var. Yaşınız ilerliyor ve yaptığınız bazı şeyleri yapamayacaksınız. Bu insanlık doğası gereği Uzaya giden birmekik gibi, hangilerini bırakmaya başlayacaksınız katman katman? İleriye yönelik çok fazla plan yapan biri değilim. Ama akademiyi devam ettirmek istiyorum. Bu akademiyi, milli eğitim bakanlığından onaylı bir ders haline getirmek gibi bir arzum var. Gençleri desteklemeye devam edeceğim. Zaman buldukça kendim yarışacağım. Eskisi kadar zaman ayırma şansım yok. Kızım var Televizyona dönmek istiyorum Hepsi birlikte çok zor Bunların dışında, önümüzdeki eylül ayında, kesinlikle televizyona dönmek istiyorum. Önümde iki proje var. Çağla Kubat ın bir günü nasıl geçiyor? Sabahları kalkıyorum. Okula geliyorum, erken saatlerde. 2 Saat burada kalıyorum. Eve gidiyorum, kızımın beslenmesini sağlıyorum. Sonra geri geliyorum. Çeşme de de bi yerimiz var. Oraya gidip orayı kontrol ediyorum. Sonra tekrar eve gidip kızımla ilgileniyorum. Akabinde, akşamımı burada, akademide tamamlıyorum. Yoğunluk yoksa, antrenman yapıyorum. Yetenekli gençler var, onlarla ilgileniyorum. Antrenman yaparken yanımda gençler oluyor. Hem onlar beni hem de ben onları yetiştiriyorum. Akşam evime gidiyorum ve çıkmıyorum. Bu yoğunlukta eşinize zaman ayırabiliyor musunuz? Eşimle birlikte yapıyorum zaten bunları. İşleri paylaşıyoruz. Ben buraya geldiğimde o Çeşme de Bazen bebeği de paylaşıyoruz. O bebekle birlikteyken ben işlerle ilgileniyorum. Kızımızı da yalnız bırakmak istemiyoruz. Bizsiz büyüyen bi çocuğumuz olsun istemiyoruz.

SAYFA 10 SONDAKiKA GAZETESİ >> 10 GÜNCEL HABERLER 30 97 Temmuz Şubat 2013 2014 Perşembe Çarşamba DOĞRUDAN BAKIŞ Mustafa ARSLAN musarslan1960@hotmail.com NİYET VE NETİCE Bir işe başlarken niyet çok önemlidir. Zira Ameller niyetlere göre değer kazanır. Herkese yaptığı işlerde niyetinin karşılığı vardır. İyi niyetle yapılmayan faaliyetlerin neticesi ne olursa faziletli bir iş mümkün değildir. Fakat neticeyi de nazar-ı itibara almak gerekir. Sadece neticenin göz önüne alındığı durumlarda faydacılık-pragmatizm ortaya çıkar. Yani, bir işin neticesinde fayda varsa, o iş iyi, yoksa kötüdür. Sadece bu düşünce ile yapılan her davranış, menfaat esasına dayandırıldığı için insanlık duygusunun hiçbir önemi kalmaz. Fazilet diye bir kavramdan bahsetmek de mümkün değildir. Mesela evimize misafir geldi. Çocuğumuz çayları bardaklara doldurduktan sonra koyduğu tepsiyle ikramda bulunmak için yanımıza yaklaştığında, ayağı halının ucuna takılarak düştü. Tepsi üzerindeki, çay dolu bardaklarla yere düştü. Bardaklar kırıldı. Yer kirlendi. Biz çay içemedik. Her işte fayda gözetenler, bu olaya çok kötü bir nazarla bakmak zorundadırlar. Çünkü neticede fayda adına hiçbir şey yok, hep zarar var. Ödev ahlakı nazariyesini ortaya atan Kant ise, faydacılık görüşünün aksine iyi niyetli olmayı ortaya atmış, yapılan bir davranışın neticesi ne olursa olsun eğer iyi niyetle yapılmışsa güzel bir faaliyet olduğunu savunmuştur. İslamiyet'te niyet çok önemlidir. Bir şahıs çoluk çocuğuna helal rızık kazanmak niyetiyle işinin başına gidiyorsa orada geçirdiği her anı kendisine sevap yazılır. Namaz kılan bir şahıs eğer bunu Allah (cc) rızası için değil de başka maksatlarla yapıyorsa günah torbasını biraz daha ağırlaştırmış olur. Bu düşüncenin de eksik yönleri vardır. Sadece niyetin iyi olması da, yapılan işin neticesi ne olursa olsun faziletli bir davranış olmasını gerektirmez. Mesela bir gencin babası hasta. Ağrıları çok fazla. Delikanlı babasını çok seviyor. Bu kadar acı çekmesine tahammül edemiyor. Kendi kendine babasını çektiği acılardan kurtarmanın yollarını arıyor. Sonunda, çektiği sıkıntılarına son vermek için, bıçağını çıkarıp babasının bağrına s- aplıyor, hayatına ve acılarına son veriyor. Şimdi bunu yaparken oğul ne kadar iyi niyetli olursa olsun iyi bir iş yapmış mı diyeceğiz? Rahatsızlığımdan dolayı bir hastanenin acil servisine kaldırılmıştım. Biraz yakınımda başka bir yatakta hastanın birisi karın ağrısından çektiği ızdırap dolayısıyla kıvranıyor ve inliyordu. Yanımda tıp fakültesinde intörn olma seviyesine gelmiş oğlum duruyordu. Kendisine neden bu adamın ağrılarını hafifletmek veya durdurmak için ağrı kesici gibi bir ilaç vermediklerini sorduğumda: -Aşırı karın ağrısı çeken bir hastaya ağrı kesici vermek doğru değildir. Apandis gibi bir durum söz konusu ise adam ağrılar kesildiği için rahat beklemeye başlar. Sonra apandis patlarsa adam hayatını kaybeder. Apandisi patlamak üzere olan bir hastaya bir şahıs ne kadar iyi niyetli olursa olsun ağrı kesici vermişse bu hatasıyla hastanın hayatına kasdetmiş olabilir. Onun için yapılan herhangi bir işte ne sadece niyetin temiz olması, ne de neticeye bakılması kafi değildir. Hem niyet hem de netice nazar-ı itibara alınmalı ve işin iyi mi, kötü mü olduğu kanaatine varılmalıdır. İslam Dini hem niyeti hem de neticeyi nazar-ı itibara alır. Bunun yanında şefkat ve merhamet dini de olduğundan iyi niyetle yapmaya karar verilen bir iş şartların namüsait olmasından dolayı yerine getirilemezse, iyi niyet sahibine o işi yapmış gibi sevap yazılır. Eğer niyete göre amel edilir ve güzel netice alınırsa duruma göre bir on, bire yüz, bira 1000, bira sonsuz sevap verilebilir. Kötü bir işe niyet edilir, sonra da o kötülüğü yapmaktan vazgeçilirse, kötülükten vazgeçildiği için bu vazgeçmeden dolayı bir iyilik yapmış gibi sevap yazılır. Kötülüğe niyet ettikten sonra amel de edilirse bir kötülük kadar günah yazılır. Bu hususu Peygamber Efendimiz (sav) bir hadis-i şerifinde şu şekilde açıklamaktadır: Allah iyilik ve kötülükleri takdir edip yazdıktan sonra bunların durumunu şöyle açıkladı; bir kimse iyilik yapmaya niyetlenir de yapamazsa, (niyetinden dolayı)allah buna yapılmış tam bir iyilik olarak sevap yazar, eğer o kimse hem niyetlenir hem de o iyiliği yaparsa (hem niyet hem de neticeden dolayı) on iyilik sevabı yazar ve bu sevabı yedi yüze ve daha fazlasına kadar çıkarır, kim bir kötülük yapmaya niyetlenir de sonra vazgeçerse (iyi niyetinden dolayı) Allah onun için tam bir iyilik sevabı yazar, eğer kötü işe niyetlenir ve onu yaparsa Allah (merhametinden dolayı) o kimse için bir günah yazar. (Buhârî, Rikâk 31; Müslim, İman 257.) Özel Yamanlar Koleji öğrencisi kimyada dünya şampiyonu oldu TÜBİTAK tarafından belirlenen Türkiye Kimya Milli Takımı'nda yer alan İzmir Özel Yamanlar Koleji öğrencisi Furkan Bahar, 46. Dünya Kimya Olimpiyatı'nda altın madalya kazandı Olimpiyat, 77 ülkenin katılımıyla 20-28 Temmuz 2014 arasında, Vietnam ın Hanoi şehrinde yapıldı. Burada Türkiye nin tek altın madalyasını kazanan 10. sınıf öğrencisi Bahar, Bayrağımızı göndere çektirmenin mutluluğunu yaşıyorum. Üniversite eğitimime, dünyanın en prestijli üniversitelerinden birinde kimya alanında devam ederek, önemli bilimadamlarından biri olmak istiyorum. dedi. Öte yandan geçen hafta yapılan 55. Dünya Matematik Olimpiyatı'nda da Yamanlar öğrencisi Osman Akar, Türkiye nin tek altın madalyasını kazanmıştı. Böylece bu yılki dünya bilim olimpiyatlarında Türkiye nin kazandığı iki altın madalya da Yamanlar Koleji öğrencileri tarafından getirilmiş oldu. Öğrencilerinin dünya bilim olimpiyatlarında altın madalyalar kazanmasının Türk milleti adına gurur ve iftihar kaynağı olduğunu söyleyen Özel Yamanlar Eğitim Kurumları Genel Müdürü Sebahattin Kasap, Okulumuz bugüne kadar uluslararası bilim olimpiyatlarında, ülkemizin kazandığı 433 madalyanın 147 sini kazandıran okuldur. Ülkemize dünya bilim olimpiyatlarında en çok madalya kazandıran okuluz. Türkiye için dünyayla yarışıyoruz. şeklinde konuştu. (Cihan Haber Ajansı) Yamaç paraşütü, Muğla'yı DÜNYAYA TANITIYOR Fethiye'de her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin uçuş yaptığı yamaç paraşütü, Muğla turizmini gökyüzünden dünyaya tanıtıyor. Dünyanın en iyi yamaç paraşütü merkezleri arasında gösterilen Ölüdeniz Mahallesi'ndeki Babadağ Hava Sporları ve Rekreasyon Merkezi, yerli ve yabancı turistlere adrenalin dolu dakikalar yaşatırken, yurt içi ve yurt dışı fuarlarında Muğla'nın simgesi olarak dünyaya tanıtılıyor. Bölgede, "gökyüzünün renkli aksesuarları" olarak nitelendirilen yamaç paraşütü, Ölüdeniz'in gökyüzünden görünen muhteşem doğasıyla birçok katalog, dergi ve broşürde Muğla'nın tanıtım yüzü olarak kullanılıyor. Macera tutkunu turistlerin tercih ettiği Babadağ, bin 200, bin 700, bin 800 ve bin 900 metreden yamaç paraşütüyle atlayış yapıp kuş bakışı eşsiz güzellikteki manzarayı izleyerek Ölüdeniz'deki Belcekız Plajı'na iniş imkanı sunuyor. Yamaç paraşütü yapanlar gökyüzünde adrenalini yaşarken, plajda güneşlenenler de paraşütlerin gökyüzünde oluşturduğu görsel şovu izliyor. Fethiye Kaymakamı Ekrem Çalık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ölüdeniz ve hemen bitişiğindeki Babadağ'ın dünyada ender rastlanacak bir coğrafyaya sahip olduğunu söyledi. Deniz kenarından yaklaşık 2 bin metreye yükselen Babadağ'ın başka bir yerde olmadığını kaydeden Çalık, bu güzelliğin sıra dışı sporlardan olan yamaç paraşütünün yaygın olarak yapılmasına olanak tanıdığını ifade etti. Çalık, Babadağ'ın Türkiye'nin bir markası olarak turizme hizmet ettiğini, bundan sonraki süreçte Fethiye'deki yamaç paraşütünü dünya markası haline getirmeyi hedeflediklerini belirtti. - "Yılın ilk yarısında yüzde 20 artış oldu" Geçen yıl Babadağ'dan 75 bin tandem (ikili) uçuş gerçekleştirildiğini anlatan Çalık, şöyle konuştu: "Bu yıl hedefimiz 90 binin üzerine çıkmak. 2014 yılının ilk 6 aylık rakamlarında geçen yıl 20 bin olan uçuş sayısı şu an yüzde 20'lik artışla 25 bine çıktı. Güvenli uçuş alanı ve kazasızlık yurt içi ve yurt dışından bu spora olan rağbeti artırıyor. Babadağ'ı işleten şirket, turizm faaliyeti yürüten acenteler, yamaç paraşütü sporuna kurallarıyla destek veren Türk Hava Kurumu ve pilotlar ile uçuş yönergeleri hazırlayarak güvenlik önlemleri alıyoruz. Uyguladığımız denetim ve kontrollerle bu sportif faaliyetin devamını sağlamaya çalışıyoruz." Kaymakam Çalık, uçuş güvenliğini sağlamak için Babadağ'da ambulans ve sağlık ekibi oluşturulduğunu, olası bir kazada etkin müdahale için de Dalaman Hava Meydan Komutanlığı'ndan helikopter desteği sağlandığını vurguladı. Yaklaşık 15 kurum ve kuruluşun koordinasyonuyla dünyanın en iyi hava sporları merkezi olmayı hedeflediklerine değinen Çalık, yamaç paraşütünün yılda yaklaşık bin uçuş gerçekleştiren tecrübeli pilotlarla yapıldığını dile getirdi. Çalık, yamaç paraşütünün bin 700, bin 800 ve bin 900 metrelik 3 güvenli uçuş pistiyle yapıldığını, bu yıl yeni açılan bin 200 metrelik pistle de sonbahar ve ilkbaharda uçuş yapma imkanı tanıyarak sezonun uzayacağını sözlerine ekledi. - "Yamaç paraşütü kazaları sıfıra indi" Ölüdeniz Yamaç Paraşütü Kooperatifi Başkanı Celal Yıldız ise Ölüdeniz'de yaklaşık 25 yıldır yapılan yamaç paraşütünün bölgenin en önemli tanıtım unsurlarının başında geldiğini anlattı. Her yıl binlerce insanın sadece yamaç paraşütü yapmak için Ölüdeniz'e geldiğini kaydeden Yıldız, ilk yıllarda 5 bin civarında tandem uçuş yapılırken, son yıllarda bu rakamın 65 binlere çıktığını dile getirdi. Yıldız, dünyada birçok yerde yamaç paraşütü yapıldığını hatırlatarak, "Her zaman birinci sırada Ölüdeniz yer alıyor. Çünkü, denize yakın ve 2 bin metre yükseklikte yıl boyunca uçuşa elverişli bir başka yer yok. Bu nedenle yurt içi ve yurt dışındaki bütün pilotlar burayı tercih ediyor" dedi. Babadağ'da, kooperatiflerine bağlı 150 pilotla hizmet verdiklerine işaret eden Yıldız, 3 yıl önce kurulan kooperatif ve aldıkları önlemlerle yamaç paraşütü kazalarının sıfıra indiğini kaydetti. Organik tarımla büyüyorlar Aydın'ın Söke ilçesinde 2005 yılında kurulan Tarımsal Kalkınma Kooperatifi'ne üye 18 mahalle, 70 bin dönümlük arazide organik zeytin ve zeytinyağı üretimi yapıyor. Kaygıllı Mahalle Muhtarı ve Kooperatif Başkanı Cavit Gayaf, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 608 üreticiye dönüm başı 70 lira destekleme primi verildiğiri, üreticilerin çok memnun olduğunu söyledi. Yaklaşık 3 bin kişinin 70 bin dönüm araziden ekmek yediğini belirten Gayaf, şöyle konuştu: "Araziyi düşünürsek ortalama 5 milyon lira kooperatif girdisi var. Bu 2005 yılından beri hedeflediğimiz bir konuydu. Devletimiz Organik Tarım Kanunu yokken bunu çıkardı. Mahallelerimiz bu konudan çok memnun. Asıl memnuniyetimiz parasından daha ziyade üretmiş olduğumuz ürünün organik olarak pazara sunulması. Şu ana kadar 100 kişi organik tarım sertifikasını almış durumda. Önümüzdeki yıl 150, 2 yıl sonra da 608 kişi tamamen organik tarım sertifikalarını almış olacak. Bundan sonra kendi fabrikamızı, kendi ambalajımızı, kendi markamızı, kendi ürettiğimiz ürünleri tüketime sunmaya hazırlanıyoruz." (Anadolu Ajansı) Dört nesli, bayramda Hatice Nine'nin elini öptü Manisa nın Alaşehir ilçesi Piyadeler Mahallesi nde yaşayan Hatice Akçay, Ramazan Bayramı nı çocukları, torunları ve torunlarının çocuklarıyla birlikte geçiriyor. Eskin bayramları aradığını belirten 91 yaşındaki Akçay, aile fertlerinin en büyüğünden en küçüğüne kadar hepsinin elini öptüğünü söyledi. Akçay'ın dört çocuğu ile 35 e yakın torunu ve onların çocukları var. İlerlemiş yaşına rağmen iğneye iplik geçirip kendi söküklerini dikebiliyor. Kulaklarının iyi duymadığını ancak gözlerinin iyi gördüğünü belirten Hatice Nine'ye çocukları bakıyor. En büyük oğlu Mustafa Akçay ın evinde oturuyor. Çoğu dışarıda olan torunları ve çocuklarını Ramazan Bayramı nda birarada görmekten mutlu olduğunu belirten Hatice Nine, Eskiden çocuklar, torunlar birarada olurdu. Şimdi her biri bir yerlerde. Bayramlarda ve tatillerde görebiliyorum. Bu bayramda hepsi ziyaretime geldiler, elimi öptüler. Bazen tanıyamıyorum ama hepsi çocuklarım ve torunlarım. Hepsinden Allah razı olsun, bayramda beni sevindirdiler. dedi. Torunlarını çok sevdiğini ve onların da kendisine saygılı davrandığını belirten Hatice Akçay, Yaşlılıktan dolayı fazla ayakta duramıyorum. Torunlarım gelip bayramda beni ziyaret ettiler, elimi öptüler. Torunlarıma bayram şekeri hediye ettim. şelinde konuştu. (Cihan Haber Ajansı) Doğal Yaşam Parkı'na bayram ilgisi İzmir'de sıcak havaya rağmen 125 türden yaklaşık bin 500 hayvanın yaşadığı park, yoğun ilgi görüyor İzmir Doğal Yaşam Parkı, sıcak havaya rağmen bayram tatilinde yoğun ilgi görüyor. Ramazan Bayramı'nda şehir dışına çıkmayanların gezmek için bir alternatifi de İzmir Doğal Yaşam Parkı. Hava sıcaklığının gölgede 35 derece civarında olduğu kentte, bazı aileler, çocuklarıyla 125 türden yaklaşık bin 500 hayvanın yaşadığı parkı gezmeyi tercih ediyor. Sıcaktan bunalan ziyaretçiler, özellikle özel ısıtma ve nemlendirme sağlanıp tropik yağmur ormanları koşulları oluşturulan "Tropik Merkez"de bir nebze olsun rahatlama imkanı buluyor. "Tropik Merkez"de yılanlar, kertenkeleler, timsahlar, kaplumbağalar, papağanlar, koi balıkları, marmosetler ve meyve yarasaları ile tropik bitkiler yer alıyor. Geçen yıl 875 bin ziyaretçi ağırlayan Doğal Yaşam Parkı'nın, yıl sonunda ziyaretçi sayısında 1 milyonu aşması bekleniyor.

SAYFA 11 SONDAKiKA GAZETESİ >> 11 DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ 30 17 Temmuz Şubat 2013 2014 Perşembe Çarşamba Demokrasi servetin de mülkiyetin de güvencesidir Abdurrahman D L PAK YENİ AKİT GAZETESİ Mehmet BARLAS SABAH GAZETESİ Y eni Türkiye ile eskisi arasındaki görüntü farkını Bodrum'da tatil yaparken daha fazla fark ediyorsunuz... Havaalanındaki özel jetlerin sayısı giderek artıyor... Yatların 30 metrenin altındakileri küçük görülüyor. Yalıkavak'taki "Palmarina" mağazalarında sergilenen markalar ve fiyatları, Cannes'dakilere taş çıkartmakta... Cennet Koyu'ndaki "Mandarin" oteli, hem konumu hem de servis mükemmeliyeti ile Uzakdoğu'daki veya Avrupa'daki Mandarinlerden daha ileri... Gerçi dünyanın en geri kalmış ve yoksul ülkelerinde de büyük zenginler vardır... Gerçek zenginlik ise servetin kitlelere dağılım biçiminden anlaşılır. Bu açıdan bir ülkenin sosyo- politik istikrarını, o ülkede kazanılan paralar kadar, harcanabilen paralardan anlarsınız. Çünkü dünyanın en yoksul ülkelerinin zenginleri kendi ülkelerinde kazandıkları paraları, Kuzey Amerika ve Batı Avrupa ülkelerinde harcar, oralarda yatırım yapar. Özal değiştirdi Türkiye'de dövizin suç aleti sayıldığı dönemde, bizim zenginlerin paraları İsviçre bankalarında, ikinci evleri de Londra'da, Paris'te, Cannes'da, New York'ta değil miydi? Bu evrensel gerçeği çok iyi bilen Turgut Özal, genlerimize işlemiş "Kökten -devletçilik"i, cesaretle yıktı. Konvertibiliteyi getirerek, Türkiye'deki ekonomik evcilik oyununu bitirdi. Şimdi insanlar servet sahibi olmaktan korkmuyor. Vergisi verilmiş meşru servetlerin, utanılacak şey olmadığını herkes kabul ediyor. Vehbi Koç gibi, Sakıp Sabancı, Nejat Eczacıbaşı, Kamil Yazıcı gibi öncü süper zenginler, servetin ayıp bir şey olmadığını kitlelere kabul ettirdiler. "Girişimcilik" artık Türkiye'de de kutsanan bir kavram. Yeni Türkiye'yi anlamak Ancak servet sahibi olanların ve kazandıkları paraları bu ülkede çekinmeden harcayabilenlerin de, "Yeni Türkiye"nin bilincinde olmaları da gerekiyor. "Magandalık" veya "Hacıağalık" kabul edilebilir kavramlar değil hâlâ... Servetlerine servet katmak için demokratik sistem dışındaki arayışların içinde yer alarak devlet pastasından pay almayı a- maçlayanlar, son darbe olan 28 Şubat'ta kendilerini teşhir ettiler. Servet sahipleri de "Hukukun üstünlüğü"nü, "Çoğulcu demokrasi"yi, "Demokratik meşruiyet"i artık "Üst değerler" olarak özümsemeliler... Çünkü bu topraklardaki alışkanlık yüzlerce yıl "Hiçbir şey devletten büyük ve devletten devamlı olamaz" ilkesine dayalı olmuş... Devlet vermiş ve devlet geri almış her şeyi... Belirli bir dönemde varlık sahibi o- labilenler birikimlerini devlete kaptırmamak için, mallarını mülklerini vakfedip, bir çeşit hile- i şeriye yapmamışlar mı? Mülkiyetin de güvencesi "Yeni Türkiye"de artık "Mülkiyet" de temel bir insan hakkı... Sokak kalkışmalarında, paralel darbe girişimlerinde ve kısacası demokratik meşruiyeti yok sayan girişimlerde kendilerini bulmaya çalışan servet sahipleri, kendi varlıklarına kastettiklerini de bilmelidirler. Refahın kitlelere de yayıldığı, bayram tatilinde milyonlarca insanın seyahat ettiği ve bu coğrafyada bile demokratik istikrarını korumayı başarmış Türkiye'nin servet sahipleri de, halkın çoğunluğunun her fırsatta sergilediği siyasi bilinçten ders almalılar. 29.07.2014 Ah İhsanoğlu ah! Artık Ramazan iftarları da yok.. Şunun şurasında iki hafta kaldı.. Son hafta seçim olacağına göre, arada bir tek hafta sonu var.. Hafta arası etkinliklerde Ekmel beyi dinlemeye gelen olur mu bilmem. Ama AK Partililere bir önerim var. Ekmel bey nerede konuşma yapacaksa, orayı bilboardlarla donatın. İnsanları Ekmel İhsanoğlu nu dinlemeye çağırın. Onu dinleyen, performansını gören zaten kararını verir. İhsanoğlu ne kadar çok konuşursa çatının oyu o kadar azalır.. El ilanı dağıtın, Çatı adayı Ekmel İhsanoğlu, falan gün, falan yerde, oy vermeden önce adayları daha yakından tanıyın, dinletin, soru sorun ve kararınızı ona göre verin deyin.. Bakın bakalım, tuttuğunu koparan bir adam mı, cesur mu, kararlı mı? deyin. İnsanlar baksın, dinlesin, ona göre karar versin.. Ekmel beyi dinleyenlerin çoğu oy vermeyi düşünüyorsa da vazgeçecektir.. Gül den önceki Cumhurbaşkanını hatırlıyor musunuz, hani şu Ahmet Necdet Sezer diye bir adam vardı.. Neredeler aceba! Herhalde itikafa girmedi, Cumhurbaşkanlığı sürecinde ne kimse sordu, ne de o bir şey söyledi.. O engin tecrübesi ile yol göstermedi bile.. Sanki evinde göz hapsinde.. Her ne hal ise Rahşan Ecevit de yok ortalıkta. Kimse sormuyor, o da konuşmuyor.. Demirel de öyle.. Artık öldükten sonra gömüleceği anıt mezarla ilgileniyor.. Yerin altı, yerin üstünden kolay olmayacak onun için.. Çoban Sülü değil mi. Hani şu bizim İslamköylü Süleyman, solcuların Morisson Süleyman dedikleri zat.. Bir bilen olarak çıkıp bir şey söylemese de, gönlü herhalde Erdoğan dan yana değil. Mevcut kin ve intikam cephesinde DYP de yer aldığına göre Demirel in gönlü İhsanoğlu ndan yana olsa gerek. Ama açık destek vermeyi doğru bulmamış olsa gerek. Bilgiçler Demirel den çok çekti. Şimdi Bilgiçlerin damadına destek vermek yakışık almaz diye düşünse gerek.. İhsanoğlu, Cumhurbaşkanının tarafsız olması gerek diyordu, artık tarafı belli.. İcracı olmaması gerek diyordu, zatı şahaneleri ani bir kararla kredi kartı borçlarını silmeye kalktı.. Geç oldu ama o popülizm denizine yelken açmaya başladı.. Bir gazeteci sorsa kredi kart borçlarının ne kadar olduğunu bilmiyor olabilir.. İhsanoğlu, CHP ve MHP den bir miktar oy alacak, cemaatin yönlendirdiği birtakım oylar da olacak, kendi oyu olacak mı derseniz, hani şu namaz kılmayan, oruç tutmayan, hacca da gitmeyen, içki içen ama kalbinin çok temiz olduğunu söyleyen, babasının cenazesinden sonra 40. gün mevlid okutan, dindarlıklarını göstermek için Ramazanlarda güllaç, aşure günlerinde aşure pişiren aileler var ya, hani, milli bayramlarda ve milli takımın kazandığı maçlardan sonra bayrak alıp elinde bira şişeleri ile sokağa çıkanlar var ya, milliyetçi, muhafazakar takım, onların bir bölümü İhsanoğlu na oy verecek. MHP artık havlu attı.. Ülkücüler isyan bayrağı açtılar. TSİP le MHP yi bir araya getiren Bahçeli ye ateş püskürüyorlar.. BBP de de sular durulmuyor. Alperenler isyanda. Her iki partinin tabanında da ciddi bir çözülme var.. CHP de de derin bir sancı yaşanıyor.. Dün Ergenekonun avukatı olduğunu söylerken, bugün Ergenekonun muhbirliği ve savcılığı rolünü üstlenen cemaatle kol kola giren, BTP yi yanına alan CHP ne yapmak istiyor, bu belli değil.. Her gelenek kötü Sonuçta keskin sirke küpüne zarar verdi. Bu oyun geri tepti, ava giderken avlandılar. Tosya ya pirince giderken evdeki bulgurdan oldular! Fırlattıkları bumerang döndü, kendilerini vurdu.. Seçimden sonra CHP de parti kazanı yeniden kaynamaya başlayacak.. Ekmel bey, ne kayıtdışı siyaset, ne kayıtdışı ekonomi ile ilgileniyor. Ne demokrasi, ne anayasa değişikliği, ne insan hakları, ne hukuk devleti, ne de kalkınma politikaları onu pek fazla ilgilendirmiyor. Dış politika konusunda söylediği fazla bir şey de yok. Derin devlet, paralel yapı, onun ilgi alanında değil. Açılımlarla da ilgili fazla söylediği bir şey yok.. Fehmi KORU HABERTÜRK GAZETESİ YILDA iki kez olmasının etkisiyle midir, bilemem; bayram namazları o kalabalığın arasına katılanları mutlu eder. Etkisi hayli zaman devam eden bir mutluluktur bu... Gittiğiniz köyün/mahallenin camiini, ildeki ve ülkedeki bütün camileri aşan bir büyük ailenin üyesi olduğunuzu hatırlattığı gibi, ibadete katılan-katılmayan herkesi kuşatan bir geleneğin parçası olduğunuzu da hissettirir... Ne demek istediğimi daha iyi anlamanın yolu, büyük şâirimiz Yahya Kemal in Süleymaniye de Bayram Namazı şiirinin hemen girişindeki şu mısraları yüksek sesle okumaktır: Artarak gönlümün aydınlığı her saniyede / Bir mehabetli sabah oldu Süleymaniye de / Kendi gök kubbemiz altında bu bayram saati, / Dokuz asrında bütün halkı, bütün memleketi / Yer yer aksettiriyor mavileşen manzaradan, / Kalkıyor tozlu zaman perdesi her an aradan. Dün Ankara da sabahın ilk saatlerinde kalabalığına karıştığım mahalle camiinden Yahya Kemal in yarım asır önce duyduğuna benzer hislerle ayrıldım. İçimden Keşke Itri nin o muhteşem bestesi Tekbir de makamına titizlenilerek okunabilseydi düşüncesini geçirerek... Din demek, özellikle ibadete bakan yüzüyle, biraz da gelenek demek... Din denilmesine alıştığımız inanç sistemlerinin en sonuncusu İslâm olduğuna ve o da 1400 yılını geride bıraktığına göre, insanlık için çok uzun yıllara dayanan dini gelenekler ibadethanelerde sürdürülüyor demektir: Havralarda... Kiliselerde... Camilerde... Bayramların ayrılmazı olan Tekbir, bayram namazlarında hep birlikte defalarca tekrar edilir; bizim topraklarda, 1700 lü yılların başından itibaren, Buhurizade Mustafa Itri nin segâh makamında bestelediği biçimiyle... Eskilerin Bizim öz musikimizin pîri diye andıklarını Yahya Kemal den öğrendiğimiz Itri nin, yine onun deyimiyle saltanatlı Tekbir i, yükselen bir nakaratın büyüyen velvelesi olarak, yüzlerce-binlerce ağız tarafından tek bir ses halinde tekrarlanır... Sesle icra edilen bir senfonidir Itri nin Tekbir i... Maalesef, kalabalığına karıştığım camide, elinde mikrofonu tutan kişi ile müezzin mahfelinde bulunup ona uyan diğerleri tarafından, Tekbir, dün, saltanatsız biçimde okundu. Her defasında yanlış okunduğu için de, camiyi dolduran cemaat yükselen nakaratın büyüyen velvelesi ne dönüştüremedi Tekbir i... Mikrofon ve yanındakilerin akordu bozuk sesleri bütün camiye hâkim oldu. Gelenek, dün, kulağı musikiye kilitli, ama elinde mikrofon tuttuğu için bütün camiye hükmeden bir kişi tarafından bozuldu işte... Önemli mi? Çok önemli hem de... Camiyi hayal hanenizde ister memleket isterseniz daha geniş bir coğrafya veya bütün dünya olarak genişleterek canlandırmaya başlarsanız, gelenek ve mikrofonu da uygun karşılıklarına kavuşturabilirsiniz... Sırf hâkim konumda bulunduğu ya da güce sahip olduğu için, yüzlerce yıllık güzelim uygulamaları bozma hakkını kendinde görenler çok dünyamızda... Uluslararası hukuk... Siyasi teamüller... Karşılıklı iyi niyet... Ahde vefa (Lâtincesi: Pacta sunt servanda)... Dinlerin hoşgörüyü önde tutan öğretileri... Hatta Birleşmiş Milletler Anasözleşmesi... Bütün bunlar ve daha nice yerleşik ilkeler, devletler tarafından veya devlet içerisinde etkin hale gelmiş birileri tarafından hiçe sayılabiliyor bugün... Galiba bu yüzden dünyamızın büyüsü bozuldu, tadı kaçtı, uyumun yerini kakofoni aldı... Kulaklarımızı temizlemekle işe başlayabiliriz. 29.07.2014 Ne diyor bu adam diye dinleyin, aslında bir şey de demiyor. Anlattıkları şeyler derinlik, seviye, kapsam olarak incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler.. Çatı bula bula bu adamı bulmuş.. Herhalde o da sıkılmıştır bu trajikomik oyundan, kullanılmaktan, ama artık eli mahkûm.. Bakalım yurtdışına gidecek mi? Yoksa birkaç büyük şehirde daha bir yemekli toplantı, bir esnaf ziyareti ile dostlar alışverişte görsün kabilinden bir şeyler yapmaya devam edecek gibi gözüküyor.. Zatı alilerini seçimden sonra görmek ve dinlemek isterim.. Bakarsınız bu oyun hoşuna gitmiştir, yeni rollere aday olmak isteyebilir. Milletvekili olmak, yeni bir siyasi oluşumda yer almak gibi mesela.. Ya da hevesini alıp köşesine çekilecektir.. Unutmak ve unutulmak isteyecektir belki de. Ha bu ona ders olsun! Geç ve pahalı bir ders olsa da, önemli! Kılavuzunu seçerken dikkat edecekti, Kılavuzu CHP ve MHP olanın varacağı başka bir yer olamazdı zaten! Olan oldu bir kere.. Keşke hatıralarını yazmaya başlasa da, bu süreç nasıl başladı ve bu tezgahta kimler nasıl bir rol üstlendiler öğrensek! Seçimden sonra bakalım, onu kim davet edecek, kim fikrini soracak.. Tamam birilerinin kirli bir tezgahı var bu işte. O görülüyor, a- ma ortada bir gerçek daha var, kendi etti, kendi buldu.. Bu anlamda kimseye söyleyecek fazla bir sözü olduğunu sanmıyorum. Selâm ve dua ile.. 29.07.2014

SAYFA 12 ACİL TELEFONLAR İtfaye 110 AKS110 110 Acil Yardım 112 Polis İmdat 155 Elektrik Arıza 186 Jandarma İmdat 156 İZSU Su Arıza 185 Doğalgaz Acil Müdahale 187 Cenaze Hizmetleri 188 Sahil Güvenlik 158 Orman Yangınları 177 YANGIN TELEFONLARI İzmir 110 Karşıyaka 372 58 74 Kadifekale 225 49 99 Bornova 388 10 03 Bostanlı 386 17 86 Buca 487 13 61 Karabağlar 237 13 07 Çamdibi 433 65 59 Çiğli 376 73 23 Balçova 278 76 02 Evka 4 351 09 04 Evka 1 452 24 77 Gaziemir 251 00 44 Hatay 250 86 40 Narlıdere 238 35 97 Güzelbahçe 234 25 34 HASTANE TELEFONLARI -Devlet Hastaneleri- Aliağa 616 87 87 N.S. İşgören Alsancak 463 64 65 Alsancak Acil Servis Ağız ve Diş Sağlığı 422 00 76 Alsancak Diş Hast. 464 78 62 Atatürk Devlet 244 44 44 Behçet Uz 489 56 56 Bornava Dev. Hast. 375 58 58 Bozyaka Eği. Hast. 250 50 50 Buca S.D. Hastanesi 452 52 52 Çeşme A. Çizgenakat 712 07 77 Foça 812 14 29 Göğüs Hastanesi 433 33 33 Konak Diş Hastanesi 441 81 81 Karşıyaka 366 88 88 Çiğli Dev. Hastanesi 376 23 33 Menemen Dev. Hast. 832 58 59 Nejat Hepkon Seferihisar Hastanesi 743 20 10 Selçuk Dev. Hast. 892 70 36 Urla Dev. Hastanesi 752 10 04 Tepecik Dev. Hast. 469 69 69 -Belediye Hastaneleri- Eşrefpaşa Bel. Hast. 293 80 00 -Özel Hastaneler- Anadolu Tıp Merkezi 272 00 11 Agora Tıp Merkezi 425 73 73 Atakalp Kalp Hastanesi 483 14 14 Atakent Tıp Merkezi 336 11 95 Atagöz Göz Hastalıkları 435 35 35 Atafizik, Fizik Ted. Mer. 231 25 15 Batıgöz Hastanesi 489 03 03 Bornova Tıp Merkezi 388 20 40 Bornova Özel Tıp Mer. 343 23 50 Bornova Özel Sağlık Tıp Merkezi 339 77 83 Buca Tıp Merkezi 438 14 14 Buca Sağlık Merkezi 438 06 20 Central Hospital 341 67 67 Can Tıp Merkezi 232 13 48 Caner Göz Merkezi 278 81 11 Çağdaş Tıp Merkezi 285 95 95 Çankaya Tıp Merkezi 425 31 31 Çesav Tıp Merkezi 362 67 67 Çeşme Sissus Has. 723 05 55 Çınarlı Hastanesi 462 27 27 Çiğli Özel Sağ. 386 26 16 Diyabet Hastanesi 449 13 19 Diamed Dah. Dal Mer. 465 27 37 Doğa Tıp Mer. 244 16 16 Dr. Sıhhat Tıp Merkezi 367 67 47 Efes K.B.B. Merkezi 446 15 16 Ege Sağlık Hastanesi 463 77 00 Ege Tüp Bebek Merkezi 445 31 45 Egeria Çocuk Sağlık Hastanesi Dal Merkezi 489 35 35 Ekol K.B.B. Dal Mer. 386 55 05 Ekol K.B.B. Şube 369 89 65 El ve Mikro Cerrahi 441 02 21 Gazi Kent Tıp Merkezi 252 45 00 Gaziemir Tıp Merkezi 251 47 67 Hayat Hastanesi 441 41 96 İzmir Hastanesi 483 31 31 İrenbe Tüp Bebek Mer. 464 58 88 Karataş 441 41 70 Karşıyaka Tıp Merkezi 369 00 91 -Türk Telekom- Arıza 121 Bilinmeyen Numara 11811 Danışma 444 14 44 Uyandırma 135 Posta Kodu 119 Fono Tel 141 Borç Ögrenme 163 Çağrı 133 -Sinemalar- Agora Balçova 277 25 25 Afm Park Bornova 373 73 20 Afm Forum Bornova 373 03 50 Afm Ege Park 324 42 64 Afm Passtel 489 22 00 SONDAKiKA GAZETESİ >>12 GÜNCEL 17 Şubat 2013 Perşembe Avşar Palmiye 277 48 00 Cinebonus 278 87 87 Cinebonus 446 90 40 Cinebonus (Ykm) 425 01 25 Cinecity Kipa Çiğli 386 58 88 Çeşme Hollywood 712 07 13 Çamlıca 343 83 15 Deniz Karşıyaka 381 64 61 Batı Sineması 347 58 25 Çınar Sineması 489 88 85 Karaca Sineması 445 87 76 Kipa Hollywood 252 56 66 Menemen Kültür 832 14 11 Şan Konak 483 75 11 Çınar Center 277 11 00 30 Temmuz 2014 Çarşamba Kemik iliğine ihtiyacı olan Berk Bebek, önce iliğe kavuştu sonra tedavi oldu BAYRAM ŞEKERİNE DEĞİL KEMİK İLİĞİNE İHTİYACI VARDI Bayramlar her çocuk için aynı güzellikte geçmiyor. Kimi çocuğu bayram şekeri mutlu ederken, kimi çocukları ise kemik iliği mutlu ediyor. Berk bebek gibi Doğumundan 1 hafta sonra hastaneye kaldırılan mermer kemik hastası 11 aylık Berk İnal, ailesince giydirilen bayramlıklar ile kemik iliği nakli operasyonuna alındı. Manisa'nın Kula ilçesinde 24 Ağustos 2013'te dünyaya gelen Berk, uygun kordon kanının Singapur'dan gelmesi ve kemoterapinin ardından, nakile hazır hale geldi. Doktorların kemik iliği nakli için bayramın ilk günü olan 28 Temmuz'u vermesiyle Berk bebek, Ege Üniversitesi Tülay Aktaş Onkoloji ve Kemik İliği Transplantasyonu Hastanesinde operasyona alındı. Berk'in babası Yalçın İnal, Almanya'da bulunan uygun donördeki enfeksiyon yaklaşık 3 ay boyunca geçmeyince Singapur'dan uygun kordon kanı bulunduğunu belirtti. Bu süreçte Berk'in görme yetisinin yüzde 80 kaybettiğine değinen İnal, "Daha önce Singapur'dan hiç ürün gelmemiş. Sağlık Bakanlığı sayesinde bağlantı sağlandı, kısa sürede nakil için kordon kanı geldi" dedi. İnal, risklere rağmen oğlunun kemoterapi sürecini başarıyla geçtiğini dile getirerek, şöyle konuştu: "Daha önce hastaneden çıkar, evde oluruz diye bayramlık almıştık. Nasip olmadı, buradayız. Annesi bugün bayramlıklarını giydirdi, nakile de o şekilde girdi. Umarım bu, bize ikinci bayram olur, çocuğumuz yeniden kucağımıza alırız. Her şey bizim için hayırlısıyla iyi olur. Şu an önceliğimiz, çocuğumuzun bir an önce sağlığına kavuşması. Tedavinin ardından gözünün iyileşip iyileşemeyeceğine bakılacak." Kula'da itfaiye eri olarak görev yapan Yalçın İnal'ın arkadaşları uygun ilik bulunması için kampanya başlatmış, yaklaşık 2 bin itfaiyeci kan örneği vermişti. Halk arasında mermer kemik hastalığı olarak bilinen, kemiğin yapım ile yıkımı arasındaki dengeyi bozan kalıtsal hastalık "osteopetroz"un, sağırlık, körlük, dalak büyümesi, solunum sıkıntısı, büyüme geriliği ile ilerliyor. Hastalığın tek çaresi ise kemik iliği nakli BERK BEBEK OPERASYONU BAŞARIYLA ATLATTI Manisa'nın Kula ilçesinde 24 Ağustos 2013'te dünyaya gelen Berk bebek, uygun kordon kanının Singapur'dan gelmesi ve kemoterapinin ardından, Ege Üniversitesi Tülay Aktaş Onkoloji ve Kemik İliği Transplantasyonu Hastanesinde ailesince giydirilen bayramlıklar ile operasyona alındı. Operasyonun başarıyla tamamlandığı öğrenildi. Anne Pınar İnal, operasyon sırasında herhangi olumsuzluk yaşanmadığını belirterek, "İnşallah zorlu 3 haftalık uyum sürecini de başarıyla geçiririz" dedi. Sema Sineması 483 91 00 Konak Sineması 483 21 91 Desem Sineması 422 53 10 Karşıyaka Sineması 381 50 98 İzmir Sİneması 421 42 61 -Tiyatro- Konak Sahnesi 483 50 35 Ragıp Haykır Sahn. 369 14 87 İzmir Devlet Tiyat. 445 89 41 Uğur Mumcu Sahnesi 343 04 33 İzmir Tiyatro Bab-ı Sanat Merkezi 446 77 95 İsmet İnönü Sanat Merkezi 441 09 02 POLİKLİNİK TELEFONLARI Borcanevi 255 04 44 Bornova Yeni Yaşam 388 03 31 Bozyaka Halk 261 39 13 Bozyaka Dispanseri 256 09 86 Buca Çözüm 438 76 26 Cansu Karabağlar 237 73 83 Çamdibi Derman Polik. 435 00 77 Çizgi Polik. 226 34 34 Deniz Sağlık Polik. 369 90 91 Ege Sağlık 487 57 64 Egeform Fizik 464 24 24 Eşrefpaşa Ö.Sağ. 227 35 26 Eşrefpaşa Zinde Polik. 262 64 71 Gaziemir Dr. Polik. 252 36 92 Gazi Kent Polik. 274 13 74 Halk Polik. 285 46 34 Hatay Özel Sağlık 250 51 52 İhtisas Polik. 254 13 13 Karşıyaka Park Sağlık 367 22 22 Mevlana Polik. 343 32 43 Mersinli Özel Sağlık 461 19 99 Neron Psikiyatri 256 76 76 Nergiz Özel Sağlık 364 08 10 Onur Polik. 458 77 45 Özel 9 Eylüllüler Polik. 453 81 11 Özel Altındağ 458 05 89 Özel Brn Dr. Dispanseri 347 38 92 Özel Çiğli Polik. 386 05 95 Özel Eylül Polik. 373 85 74 Özel Gülhan Polik. 347 99 91 Özel İrem Sağlık Polik. 251 84 24 Özel İzmir Polik. 343 23 50 Özel Pınarbaşı Polik. 479 80 25 Özel Sarnıç Polik. 281 64 03 Özel Seferihisar Polik. 743 58 48 Özel Serin Polik. 261 29 99 Özel Yedigöller Polik. 442 29 92 Özel Yenişehir Polik. 433 09 24 Park Sağlık Polik. 367 22 22 Sevgi Özel Sağlık 438 37 38 Şöferler Odası Sağlık Polik. 227 99 35 Teos Polik. 743 57 77 Vefa Polik. 341 84 24 Yeşiltepe Polik. 351 38 72 Yıkık Cami Halk. 271 27 27 -Askeri Hastaneler- Hava Hastanesi 285 96 50 Kara Hastanesi 262 55 55 ÜNİVERSİTE TELEFONLARI Başkent Üni. Zübeyde Hanım Uyg. Merkezi 330 52 30 Dokuz Eylül Ünv. 412 22 22 Dokuz Eylül Üni. Karşıyaka Polik. 369 30 40 Ege Üniversitesi 444 13 43 İlaç ve Zehir Dan. 277 73 33 Ege Üni.Uyg.ve Araş.Merkezi 330 52 30 -Doğum Evleri- Ege Üni. Tıp Fak. 388 19 63 Konak Doğum Evi 489 09 09 Tepecik Doğum Hast. 449 49 49 -Kan Merkezleri- Kızılay 463 63 53 Çocuk Hastanesi 433 06 08 Ege Üni. 388 28 61 Tepecik Kan Merkezi 433 38 74 ULAŞIM TELEFONLARI Denizyolları 464 88 89 THY Rezervasyon 444 08 49 Basm. Rezervasyon 484 86 38 Alsancak Gar 464 77 95 Santral Garaj 472 10 10 -Körfez Ulaşım İskeleler- Konak 484 98 56 Karşıyaka 368 00 42 Alsancak 464 78 31 Bostanlı 330 89 22 Bayraklı İskele 345 77 53 Pasaport İskele 484 22 56 Göztepe İskele 224 20 22 Üçkuyular İskele 259 40 13 -Elektrik Arıza- Genel Kesinti Seb. 435 11 84 Buca 426 69 37 Çiğli 376 90 91 Karşıyaka 369 79 80 Bornova 388 83 78 Narlıdere 238 32 90 Eşrefpasa 261 48 04 Gaziemir 251 92 05 Güzelbahçe 234 05 34 Konak 425 60 60 Çeşme 712 63 46

SAYFA 13 Komşu dan 5 bin ithal doktor gelecek Ekonomik krizde binlerce doktoru işsiz kalan Yunanistan, geriden gelen asistanlara da iş bulamayınca Türkiye ye fırsat doğdu. Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, YÖK ve Dışişleri ile görüşme sonrası doktorları getirmeyi planlıyor. Türkiye nin doktor açığına yönelik düşünülen ithal doktor projesinin kamudaki ilk adımı, ekonomik sıkıntı yaşayan komşu ülke Yunanistan ile atılıyor. Böylece özel hastanelerde çalışma izni verilen yabancı doktorlara yeni düzenlemeyle kamuda çalışmanın da yolu açılacak. 20 bin uzman doktor açığını ithal doktorla kapatmayı planlayan Türkiye ilk etapta Yunanistan dan 5 bin doktor getirmeyi düşünüyor. Almanya yerine Türkiye! Geçen hafta Yunanistan a giden sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, YÖK ve Dışişleri ile görüşeceğiz. Yunanistan da doktorlar uzmanlık eğitimi için uzun yıllar bekliyorlar. Biz bu doktorlara uzmanlık eğitimini Türkiye deki üniversitelerde yaptırırsak hem asistan i- htiyacımızı karşılarız hem de gelecekte uzman doktor i- htiyacımıza çare olur. Bizim de 10 bin pratisyen hekim, 20 bin uzman hekime ihtiyacımız var diye konuştu. Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu nun geçen hafta yaptığı Yunanistan gezisinde konu gündeme geldi. Türkiye nin doktor açığının Yunanistan dan ithal doktorla karşılanabileceğini dile getiren Bakan Müezzinoğlu, konuyu Dışişleri ve YÖK ile görüşeceklerini söyledi. Yunanistan da ciddi düzeyde hekim fazlası olduğunu belirten Müezzinoğlu, Almanya, yeni mezun olmuş 15 bin Yunanlı hekim ile 9 yıl çalışma şartıyla anlaşma yapmış. Yunanistan ın tıp eğitim standardı yüksek. Yunanistan ın Almanya yerine yüzünü Türkiye ye çevirtmeliyiz. Gönül rahatlığı ile burada güçlü ihtisas yapabilecekleri alt yapı var. Bu çark dönerse hızla birbirini karşılar. Bizim üniversitelerimizde hocalar benden asistan istiyor. Her tarafta açığımız var. 10 ihtiyacı olana 3 veriyoruz. Özel sektöre büyüme diyoruz. Bir taraftan da Türkiye yi bölgenin sağlık merkezi yapmak istiyoruz dedi. 10 bin doktor gelse fazlalık olmaz YÖK ile çalışma yaparak projeyi hayata geçireceklerini belirten Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, Uzman olunca özelden gelecek iş imkanlarıyla en az yarısı Türkiye de kalmak isteyecektir. YÖK belki ilk etapta bin, sonraki yıllarda 2 bin, 3 bin kişi alabilir. Ya da topluca 5 bin k- işiye imkân sağlayabiliriz. bugün bize 10 bin doktor gelse rahatsız olmayız, fazlalık olmaz. Sadece öncelikle buna imkan verecek yasal düzenlemeleri önümüzdeki günlerde yapacağız. İmkan sağlanınca niye Almanya ya gitsinler, bize gelirler dedi. İhtiyaç için... Yunanistan da doktorların uzmanlık eğitimi için uzun yıllar beklediklerini belirten Müezzinoğlu, şunları kaydetti: Biz bu doktorlara uzmanlık eğitimini Türkiye deki üniversitelerde yaptırırsak hem şimdi asistan ihtiyacımızı karşılarız hem de gelecekte uzman doktor ihtiyacımıza çare olur. Bizim de 10 bin pratisyen hekim, 20 bin uzman hekime ihtiyacımız var. Üniversitede hocalar asistan bulamıyor. Özel sektöre doktor olmadığı için durun, büyümeyin diyoruz. Türkçe yi de asistanlık eğitimleri sırasında öğrenebilirler. Uzman olunca özelden gelecek iş imkanlarıyla en az yarısı Türkiye de kalmak isteyecektir. Yunanistan da zaten iş potansiyeli yok. (Haber Merkezi) SONDAKiKA GAZETESİ >> 13 SAĞLIK 30 17 Temmuz Şubat 2013 2014 Perşembe Çarşamba BU HÜCRELER, BEYNİNİZİ DURDURUYOR BBC Sağlık Muhabiri Smitha Mundasad ın haberine göre farelerle yapılan bir deneyde, yeme isteğine karşı koyan beyin hücreleri keşfedildi. "Nature Neurosciences" adlı dergide yayımlanan makaleye göre, bu merkezdeki nöronların etkin hale gelmesiyle, fareler yemek yemeyi kesti. Uzmanlar, bu araştırmanın pek çok karmaşık sinirsel durumu aydınlatabileceğini belirtiyor. Bu karmaşık durumların başında "yemek yeme isteğinin kontrol edilmesi" geliyor. 'Merkezi bir kumanda' Araştırma, Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'nden bilim insanları tarafından yürütüldü. Bilim insanları, söz konusu sinir hücrelerinin merkezi bir kumanda görevi yürüttüğünü söyledi. Buna göre, bu hücreler beyne "doydum" mesajı gönderiyor ve yeme isteğini azaltıyor. 'Düğmeye basmak gibiydi' Bilim insanları, lazer ışınları kullanarak söz konusu hücreleri ve nöronları u- yardılar. Uyarının ardından fareler yemek yemeye derhâl son verdi. Araştırmayı yürüten ekibin başındaki Profesör David Anderson, "Bu sonuç oldukça şaşırtıcıydı" dedi. Anderson, bunun bir düğmeye basarak hayvanların yemek yemesine son vermeye benzetti. Yeme bozukluğuna çözüm umudu Profesör Anderson, keşfedilen bu hücrelerin beyine "tokum" mesajı gönderdiğini ifade etti ve "Benzer hücrelerin insan beyninde de bulunduğunu düşünüyoruz. Eğer bunu kanıtlayabilirsek, yeme bozukluğu yaşayan k- işilere yönelik tedavileri geliştirmemiz mümkün olabilir" dedi. Bilim adamları, bir sonraki adım olarak söz konusu hücrelerin, iştahı etkileyen diğer sinir merkezleriyle nasıl bir iletişim içinde olduğunu araştıracaklarlarını belirtiyor. İştahla duygular arasında bağ var mı? Araştırmada keşfedilen hücreler, beynin "amigdala" adlı bölgesinde yer alıyor. Amigdala, duygusal hafıza ve tepkilerin oluşmasında öncelikli role sahip kısım o- larak tanımlanıyor. İngiltere'deki East Anglia Üniversitesi'nden Profesör Muhammed Hacıhüseyini, bu araştırmanın çok önemli bir katkı sunduğunu i- fade ediyor. Profes ör Hacıhüseyini'ye göre araştırmacılar, bir sonraki adım olarak, iştahla duyguların arasında bir bağlantı olup olmadığını sormalılar. (Haber Merkezi) Bilim insanları beyne 'doydum' mesajı gönderen hücreler buldu. Deneylerin tahmin edilen sonuçları doğrulaması durumunda düzensiz beslenen kişilerin iştahının kontrol altına alınabileceği belirtiliyor KULLANIRSANIZ bonzai OLURSUNUZ Uyuşturucu kâbusunun yeni adı bonzai. Her yerde ve çok ucuz. Önce yaşayan ölü haline getiriyor sonra gerçekten öldürüyor Bonzaiyi, Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli ve hastası A.Y. anlattı. PSKİYATRİST Prof. Dr. Arif Verimli nin hastaları arasında çok sayıda bonzai bağımlısı var. 1998 de Avrupa daki laboratuvarlarda üretilmeye başlayan bu öldürücü kimyasal sentetik Türkiye ye on yıl geç geldi, ama son iki yılda hızla yaygınlaştı diyen Verimli, çalışmaları ve gözlemlerine dayanarak bonzai gerçeğini anlattı: NÜKLEER BOMBA GİBİ Bonzai, marka adı. Kolonyalı mendile benzeyen küçük, albenili paketlerde satılıyor. Cannabinoits denen kimyasal sentetik madde. 25 yıl önce üretildiği laboratuvardan kötü niyetli kişilerin eline düşmüş nükleer bir bomba. Türkiye, artık uyuşturucu pazarı haline geldi. Bonzainin kaynağı, Batı dünyası. Türkiye de de üretilmeye başladığını tahmin ediyorum. BEYİN ÖDÜL SANIYOR Bonzai, kimyasal yapısı nedeniyle beyin ödül merkezine direkt ulaşıyor. Kullanıcı, ödüllendirilmiş hissediyor. X Day dediğimiz o gün gelir, beyinde yapısal değişiklik başlar. İşte bu süre bonzaide daha kısa. Sentetik olduğu için bol üretilebiliyor. Kanundışı laboratuvarlarda yapıldığı için önlemi tarlada başlamıyor. Çabuk pazarlanıyor. Bir poşet, 5 TL. Bonzai kullananların çoğu ekonomik açıdan orta ve alt gelir grubu. Ergenliğin birinci döneminden ikinci dönemine geçişte kullanılıyor. 13-26 yaş arası tehlikeli dönem. ANLAMANIN YOLU 15 yaşından sonra her çocuk tehlikeye açıktır. Çocuğunu eleştirip başkalarıyla kıyaslamayacaksın. İstediğine ulaşamadığında hayal kırıklığına katlanabilen çocuk yetiştireceksin. Gururunu kırmayacak, aşağılamayacaksın. Bonzai bağımlılığı tedavisinde gördük ki, anne-babalar ikinci yılda fark ediyor. Anlamanın bir yolu var: Kan, idrar ve saçtan maddenin tetkiki. Bonzai bağımlısı hastalarımın arasında kız çocukları da çok. Yaş ortalamaları 14 ten başlıyor. MÜCADELE YÖNTEMİ İki türlü mücadele yöntemi var: Jandarma, narkotik polisi, sahil güvenlik ve gümrük teşkilatıyla piyasaya arzın önlenmesi. Gençleri eğitip bu maddeyi almamalarını sağlamak. Sosyal politikalar ve mücadele eden insanlar, hükümetler değişse de değişmemeli. Uyuşturucuya karşı uyanıklığı artıracak geniş bir kampanya, süreklilik arz eden bir karşıtlık politikası ve uyuşturucu karşıtı bir gençlik ordusu. ADRENALİN TUTKUNLARI BONZAİYİ daha çok muhakeme ve karar verme sorunu olan, risk almayı seven, a- drenalin tutkunu çocuklar deniyor. Kırmızı ışıkta geçen, dürtülerini denetleyemeyenler. İçine kapalı, özgüveni eksik çocuklar. Madde bağımlılarının yüzde 70 i, merak ettiğinden başlıyor. Öldüren güldüren A.Y. (29) bekâr, düzenli işi yok. Bir yıldır Prof. Arif Verimli de bonzai terapisi görüyor. Şunları anlatıyor: 2003 te esrara, 2008 de İstanbul a geldikten sonra da bonzaiye başladım. Çok ucuzdu. Öldüren güldüren diyorduk. Bonzai içtiğimde bedenim uyuşuyor. Beynim, öldüğümü düşünüyor. Kalbim şiddetle çarpıyor, kendimi berbat bir şekilde kaybediyordum. Tedaviye gitmezsem ölecektim. İki arkadaşım yanımda öldü. Bonzai tribine girdiler, kurtaramadık. Bir buçuk ay önce Altınşehir de bonzaiden dört gün arayla 4 kişi öldü. Hemşerilerimdi. 2011 de tedaviye başladım. Bir yıldır hiç kullanmıyorum. Sık sık aklıma geliyor ama kendime hâkim oluyorum. Arkadaşlarımı gördükçe Allah bu duruma düşürmesin diyorum. (Haber Merkezi)

SAYFA 14 Akhisar Belediyespor perşembe günü Avusturya'ya gidecek Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Akhisar Belediyespor, ikinci kamp dönemi için perşembe günü Avusturya'ya gidecek. Sezona teknik direktör Mustafa Reşit Akçay yönetiminde hazırlanan ve ilk kamp dönemini Erzurum'da tamamlayan Akhisar Belediyesporlu oyuncular, perşembe günü Avusturya'ya gidecek. İstanbul'dan Slovenya'nın Ljubljana kentine gidecek Akhisar Belediyespor, buradan kara yoluyla Avusturya'nın Fürstenfelt kentine geçecek. Hazırlıklarına 14 Ağustos Perşembe gününe kadar burada sürdürecek Akhisar Belediyespor, kamp süresinde 5 hazırlık maçı oynayacak. Ege temsilcisinin maç programı daha sonra belli olacak. Manisaspor'un Kartepe kampı sona erdi PTT 1. Lig ekiplerinden Manisaspor, Kartepe'deki ilk etap çalışmalarını tamamladı. Teknik direktör Tahir Karapınar yönetiminde yaptığı antrenmanla Kartepe kampını sonlandıran Manisaspor, sezon hazırlıklarına 30 Temmuz Çarşamba günü Tarık Almış Spor Tesisleri nde gerçekleştireceği antrenmanla devam edecek. Manisa'da 8 Ağustos Cuma gününe kadar çalışacak Ege temsilcisi, 11-19 Ağustos tarihlerinde yine Kartepe'de kamp yapacak. Bergama Belediyespor'dan altyapı oyuncusuna profesyonel sözleşme Spor Toto 3. Lig takımlarından Bergama Belediyespor, altyapıdan Mert Özmen ile 3 yıllık sözleşme imzaladı. Kulüp Başkanı Hakkı Özlü, imza töreninde, altyapıya büyük önem verdiklerini belirterek, ligde mücadele edecek takım kadrosunun, genç futbolculardan oluşacağını söyledi. Türk futboluna yeni isimler kazandırmayı hedeflediklerini ifade eden Özlü, "Mert, bunlardan bir tanesi. Bergama'nın en büyük sorunu altyapı. Biz bu sorunu, yaptığımız tesislerle çözmek istiyoruz" dedi. Türkiye Pist Şampiyonası'nın 4. ayak yarışları 2-3 Ağustos'ta İzmir'de koşulacak Motor sporlarında 2014 Türkiye Pist Şampiyonası'nın 4. ayak yarışları hafta sonu İzmir'de düzenlenecek. Türkiye Pist Şampiyonası 4. ayak yarışları Ülkü Yarış Pisti'nde 2-3 Ağustos'ta koşulacak. Yarışlarda 1000 cc (A-B-C), 600 cc (A-B-C), Bayanlar Kupası ve 125 cc kategorilerinde mücadeleler yapılacak. Teknik kontrollerin 1 Ağustos Cuma günü yapılacağı mücadelede, bir gün sonra sıralama turları gerçekleştirilecek. Toplam 10 sınıfta yarışların 2 Ağustos Pazar günü koşulacağı organizasyonda TMF GP de 20 tur üzerinden düzenlenecek. Türkiye Veteranlar Şampiyonası hafta sonu İzmir'de yapılacak Türkiye Veteranlar Atletizm Şampiyonası 2-3 Ağustos'ta İzmir'de düzenlenecek. Şampiyona öncesinde, Türkiye Veteranlar Atletizm Şampiyonası yapılacak. Atatürk Stadı'nda 2 Ağustos Cumartesi günü saat 17.00'de uzun atlama müsabakalarıyla başlayacak şampiyona 3 Ağustos Pazar günü 4x400 metre müsabakalarıyla tamamlanacak. Şampiyona ile eş zamanlı o- larak daha önce Ankara'da yapılacağı duyurulan Büyükler Federasyon Deneme Yarışları da yapılacak. SONDAKiKA GAZETESİ >> 14 GÜNCEL7 30 7ubat Temmuz 20132014 Perşembe Çarşamba 1. Lig'in yeni ekiplerinden Altınordu, üçüncü etap çalışmalarına yarın kendi tesislerinde başlayacak DURMAK YOK! İlk etap çalışmalarını kendi tesislerinde yaptıktan sonra Davraz'da 11 günlük kamp yapan Altınordu, üçüncü etap çalışmalarına yarın başlayacak İlk etap çalışmalarını kendi tesislerinde yaptıktan sonra Davraz'da 11 günlük kamp yapan Altınordu, üçüncü etap çalışmalarına yarın başlayacak. Kuşadası Sürekli Kamp Eğitim Merkezi'nde toplanacak kırmızı lacivertli ekip, çalışmalarını Selçuk-Efes Tesisleri'nde sürdürecek. Sportif direktör Murat Dizdar, yaptığı açıklamada, Kuşadası ndaki çalışma ve kamp ortamının çok iyi olduğunu belirterek, "Kuşadası, çok iyi bir dönem geçirip lige hazır hale geleceğimiz yer. Buradaki ortamın avantajlarını kullanacağız. Ekibimize çok güveniyoruz" dedi. Öte yandan Altınordu'nun yeni oyuncusu Göksu Türkdoğan, "Takım olmak 11, 18 veya 25 k- işinin değil, malzemecisinden taraftarına kadar herkesin aynı hedefe odaklanması demek" dedi. Göksu Türkdoğan, yaptığı açıklamada, Altınordu forması giyen futbolcuların karakter yapısının takım ruhuna çok uygun olduğunu belirterek, "Buradaki her oyuncu, iyi ve dinamik bir takımın parçası. Herkesin 'biz' dediği bir ortamda başarının gelmesi de çok doğal. Başarı için yine hep birlikte çalışacağız" dedi. PTT 1. Lig'in çok zorlu geçeceğini bildiren Göksu Türkdoğan, şunları kaydetti: "Başarının formülü takım olmaktan geçiyor. Takım olmak ise 11, 18 veya 25 k- işinin değil, malzemecisinden taraftarına kadar herkesin aynı hedefe odaklanması demek. Altınordu, son iki yıldaki sistemiyle bunu başarmış ender kulüplerden biri. PTT 1. Lig de bu duygumuzu daha da geliştirerek güçlü rakiplere karşı avantajlı yönümüzü sonuna kadar kullanmalıyız." Göksu Türkdoğan, Altınordu'- nun gençlerin forma şansı bulabildiği bir takım olduğunu belirterek, Benim görevim bir ağabey olarak onlara örnek olmak ve her defasında doğruyu göstermek" dedi. Aydınspor 1923 BAŞARI İÇİN KENETLENDİ Türkiye nin en köklü kulüplerinden olan Aydınspor da Teknik direktör Ceviz başarının formülünü açıkladı. Ceviz; "Başarı kenetlenmeyle gelir, herkes üzerine düşeni yapmaya çalışırsa hiçbir sorun yaşanmaz" ifadelerini kullandı. Spor Toto 2. Lig Beyaz Grup ekiplerinden Aydınspor 1923'ün teknik direktörü Mustafa Ceviz, "Başarı kenetlenmeyle gelir, herkes üzerine düşeni yapmaya çalışırsa hiçbir sorun yaşanmaz" dedi. Ceviz, yaptığı açıklamada, Nevşehir kampından son derece memnun döndüklerini, futbolcuların son derece iyi çalıştığını söyledi. Takımda arkadaşlığın çok iyi düzeyde olduğunu belirten Ceviz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Oyuncular birbirlerine uyum sağladı. Ayrıca oyuncularımızın saha dışındaki tutum ve davranışlarından memnunuz. Kampta fizik kondisyon ile arkadaşlığı ön plana çıkardık. Takım olarak ligde ses getireceğimize inanıyoruz. Takımdaki ışığı görebiliyorum. Ancak, olumsuz hava yaşamamalıyız." Kulüpte yaşanan haciz olayını yerel basından takip ettiklerini kaydeden Ceviz, şöyle konuştu: "Ben kariyerimde 4 kez şampiyonluk yaşadım. Fethiye ve Nazilli gibi ilçelerde müthiş bir kenetlenme vardı. Burada başarıyı elde ederken arkamızda duranlar bizimle hareket etmişti. Başarı kenetlenmeyle gelir. Herkes üzerine düşeni yapmaya çalışırsa hiçbir sorun yaşanmaz. Kenetlenme ve takımı sahiplenmeyi bir an önce yapmak zorundayız." bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca Soldan sağa: 1. Sazangillerden bir balık. İtalya daki ünlü eğik kule. 2. İmkân. Sert, katı. 3. Üzerinde yüzlerce iğne bulunan balık oltası. 4. Bir ilimiz. Yürek gücü, maneviyat. 5. Bir nota. Anakaralardan biri. 6. At üretilen çiftlik. Verme, ödeme. 7. Eski Mısır hükümdarlarına verilen unvan. Kiloamperin simgesi. 8. Mesafe. Maddenin kimyasal tepkimeye girebilen en küçük parçası. 9. Yorgunluğu gidermek için duraklama. Avuç içi. 10. Bir şeyin özünü oluşturan ana öğe, temel. Çoğu kıldan dokunmuş büyük çuval. 11. Parlak beyaz renkli, basit bir element. Cemaati bayram veya Cuma namazına çağırmak veya bazı yerlerde de cenaze için kılınacak namazı haber vermek amacıyla minarelerde okunan salât. 12. Bacakların yere basan bölümü. Çocuk sahibi olmuş erkek. 13. Bir kara taşıtı. Gözleri görmeyen. 14. Bir peygamber. Kanal. Tümör. 15. Bir makyaj malzemesi. Yaprakları salata olarak yenen bir bitki. 16. Yarı yaş yarı kuru, rutubetli toprak. 17. Japon lirik dramı. Parola. Oyunda kazanılan her parti. 18. Özür dileme. İslamiyet ten önce Kâbe de bulunan üç puttan biri. 19. Etrafı suyla çevrili kara parçası. Yabancı. 20. Halk arasında sayılan, sözü geçen erkeklere verilen san. Rus Kazaklarda başkan. Yukarıdan aşağıya: Dünkü bulmacanın cevapları 1. Yüzü çiçek hastalığından kalma küçük yara izlerini taşıyan, aşırı çiçek bozuğu olan kimse. Elmasın yontulmuş yüzlerinden her biri. Edebiyatta etki çoğaltmak için bir şeyin tersini söyleyerek alay etme. 2. Manisa ilinin bir ilçesi. Politik. Büyük ve süslü çadır. 3. Nakit. Denizdeki mayınları toplama veya yok etme işlemi. Kaz Dağlarının mitolojik devirlerdeki adı. 4. Kıta. Japonya da bir kent. AIDS virüsünü saptamakta kullanılan test. 5. Elma, armut gibi meyvelerin kurutulmuşu. Yalan, uydurma söz. Orta oyununda Rum tipi. 6. Büyük sıçan. ABD de bir eyalet. Hava basıncı birimi. Kabul etmeyerek geri çevirme. 7. İtalya da bir kent. Baston. Bir işletmenin ani batışı. Bir nota. 8. Hardal kokulu savaş gazı. Çiftçilikte, toprağı işleyerek ürüne ortak olan kimse. Yumurta biçiminde olan, beyzi. 9. Tavlada bir sayı. Akarsu yatağı, mecra. Çam ağacının reçineli kabuğu, soymuk. İskambil kâğıtlarında bir gruba verilen ad, pik. 10. Bir pamuk türü. Bir geminin başka bir gemiden ya da kıyıdan açılması. Müslüman inanışına göre, kıyamet günü bütün

SAYFA 15 YAZI DA İKİNCİ GÜN 30 Temmuz 2014 Çarşamba Dünya Kupasına ev sahipliği yapan efsane takım Brezilya, şaşkınlığa neden oldu ŞAMPİYON ALMANYA Dünya Kupası sona erdi. Tüm detaylar, Sondakika Gazetesi farkı ile sizlerle. Dünya Kupası Analiz & İnceleme & Araştırma yazısının ikinci günü, Brezilya fiyaskosu ile başlıyor BREZİLYA ŞAŞKINLIĞA NEDEN OLDU 2014 Dünya Kupası, tarihin 20. turnuvası Birçok farklı sonuç ve ezici üstünlükle sona eren mücadele yaşandı ama hiçbiri bu turnuvanın yarı finalindeki 7-1 lik Brezilya- Almanya maçı gibi olmadı. Muhtemelen de olamaz. Çünkü futbol tanrıları, maçın ilk yarısında Alman futbolculara Brezilyalı oyuncuları yerle bir edecek tüm ortamı hazırladı. Öyle büyük bir kudretle oynadı ki Panzerler, 18 dakika içerisinde buldukları 5 golle Brezilyalıları neye uğradıklarını şaşırttı. Mücadeleye Brezilya istekli ve pozisyon bularak başlasa da ilk 10 dakikanın ardından Almanlar oyunu kendi lehine çevirmeyi başardı ve Müller in 11. Dakikadaki golüyle akıl almaz performanslarını sergilemeye başladılar. Klose, Kroos ve Khediraile Brezilya yı resmen madara eden Löw ün öğrencileri ilk yarıyı 5-0, mücadeleyi de 7-1 gibi tarihi bir skorla galip tamamlayarak adlarını finale yazdırdılar. Dünya kupası tarihinde hiçbir yarı final maçı, böylesine bir fark görmemişti ve muhtemelen bir daha hiçbir takım Brezilya karşısında böylesine sürklase eden bir performans sergileyemeyecektir. Ancak böylesine bir oyuna rağmen Alman futbolcular ve Löw, Brezilya adına üzgün olduklarını söyleyerek gerçek bir tevazu örneği gösterdiler. Bu sonuç futbolseverler tarafından kupanın direkt Almanlara verilmesine neden oldu. Gerçekten olağanüstü bir performanstı ama her maçın hikayesifarklıydı ve final, geçmişteki tüm maçlardan daha farklıydı. Çünkü favorisi olmazdı ve rakip harika savunma yaparak finale yükselen Messili Arjantin di BASKI HİSSEDİLDİ Final günü gelip çattığında Maracana tarihi günlerinden birini yaşıyordu ve her şey hazırdı. Az önce de belirttiğimiz gibi yarı finallerin ardından Almanya şampiyon ilan ediliyordu ve bu durumun baskı yaratıp yaratmayacağı merak ediliyordu.maç başladıktan sonra bu şüphelerin ne kadar haklı olduğu ortaya çıktı. Almanya ya göre çok daha baskılı ve atak başlayan Arjantin, Higuain ve Messi ile net fırsatlardan yararlanamadı. İkinci yarıda da Messi ve Palacio ile çok önemli pozisyonlar bulan Tangocular, Almanya yı bir hayli zor durumda bıraktılar. Mücadele Arjantin üstünlüğü ile devam ederken herkesin kafasında kupanın Messi nin ellerinde havaya kalkacağı izlenimi oluşmaya başlamıştı ancak tam da bu sırada devreye giren GaryLineker inmeşhur sözü, rüzgarı bir anda tersine çevirdi. Arjantin savunmasının bir anlık hatasından yararlanan MarioGötze, 113. dakikada topu ağlarla buluşturup Almanya yı öne geçirdi ve maçın bitiş düdüğü çaldığında Lineker bir kez daha haklı çıkıyordu: Futbol, 22 kişinin 90 dakika topu kovaladığı ve sonunda Almanların kazandığı bir oyundur. Lineker in şaştığı bir konu var aslında. 2014 Dünya Kupası finalinde 22 kişi 120 dakika topun peşinde koştu ve zafer 4. kez Almanya nın oldu. Şaka bir tarafa, Almanya nın kazandığı başarı baştan sonra çalışmanın, sabretmenin, emek vermenin, en üst yetkiliden en aşağıdaki kişiye kadar sisteme ve plana bağlı kalmanın ürünü; bunu kabul etmek gerekiyor. 12 sene önce atılan temel, 2006 Dünya Kupası ndan belirtilen hedef sonunda gerçekleşmişti. Planın kusursuz işlemesinden sonra Almanlardanmutlusu da herhalde olamazdı.finalin ardından Neuer Altın Eldiven ödülünü kazanırken Altın Top ödülü kazanana değil kaybedene verilmişti. Arjantin in en büyük yıldızı olmasına karşın bu turnuvada takımını sürükleyen bir rolde olmayan Messi, Altın Top un sahibi oldu. Şahsen bu ödülün kazanan takımdan birine verilmesini beklerdim. Örneğin 5 gol 3 asist istatistiği ile oynayan Thomas Müller Madem kaybeden birine verilecekti, 6 gol 2 asist ile muazzam bir turnuva geçiren James Rodriguez e gözü kapalı teslim edilmeliydi. Ticari kaygı güden bu ödül, yine de var olan koşullar içerisinde Müller e verilmeliydi. Yiğidi öldür, hakkını teslim et ALMANLARIN BAŞARISINDA TÜRKLERİN PAYI NE MESSİ YE NE RONALDO YA İHTİ- YAÇ DUYMUYORUZ Finalin ardından Beckenbauer in söylediği şu sözler, 12 Almanya nın yakaladığı bu başarıda biz Türklerin de büyük payı var. Neden mi? Çünkü beğenmediğimiz, arkasına teneke bağlayarak yolladığımız teknik direktör JoachimLöw, Klinsmann ile girdiği bu yolda dünya şampiyonu apoletini takarak bir kez daha ne kadar sabırsız bir yapıya sahip olduğumuzu gösterdi. Fenerbahçe ve Adanaspor dan kaçması için adeta yarış verdiğimiz tecrübeli teknik adam, bizleri haksız çıkarmayı başardı. Tıpkı Vicente Del Bosque gibi Yeniköy Kasabı adını taktığımız Vicente Del Bosque, yaklaşık 6 ay görev yaptığı Beşiktaş tan gönderildikten sonra rahmetli LuisAragones ten bayrağı devraldı ve İspanya Milli Takımı nı hem dünya hem de Avrupa şampiyonu yaptı. Del Bosqueile aynı kaderi paylaşan Löw için de Alman Manavı benzetmesini biz yapalım. Realist olunacak durumları ti ye almaya bayılıyoruz çünkü. sene önce atılan temelin ana fikirlerinden birini çok net özetliyor: Biz ne Messi ye ne de Ronaldo ya ihtiyaç duyuyoruz. Biz gerçek bir takımız. Bu söz, Almanya nın başarısının ardında yatan en önemli etken. Hücumda, savunmada ya da orta sahada kim oynarsa oynasın sistem içerisinde kendisine belirlenen rolü eksiksiz bir şekilde uyguluyor. Tabi bu da başarıyı getiriyor. Yazımızın başlarında altyapılardan beri beraber oynayan isimlerden bahsetmiştik. Genç milli takımlarda sayısız başarı kazanan Hummels, Neuer, Mesut, Müllergibi isimler A Milli Takım da da dünyanın zirvesine ulaştılar. Aynı eğitimi alıp, birlikte aynı süzgeçten geçen bu isimler, Alman Milli Takımı nın yaklaşık 8-10 sene aralığındaki temelini oluşturuyorlar. Zaten Beckenbauer de bu nesle ne kadar güvendiğini şu sözlerle açıkladı: Yenilmez bir takım olduğumuzu söyleyemem ama ilerleyen turnuvalarda çok zor kaybeden bir Almanya sahada olacak. ALMANYA İLKİ BAŞARDI Almanya için bu şampiyonluğun başka bir önemi de tarihte, Güney Amerika da düzenlenen bir Dünya Kupası nı kazanan ilk Avrupa takımı olmaları Birçok ilkin yaşandığı turnuvada bu durum, Brezilya halkını bir nebze de olsa rahatlatmıştır. Çünkü ezeli rakipleri Arjantin eğer Almanya yı ülkenin en büyük mabetlerinden Maracana da yenip kupaya uzansaydı, 7-1 lik Almanya hezimetinden sonra tamiri iyice zorlaşan yaralar açabilirdi. Neyse ki korktukları başlarına gelmedi. Almanya ile Arjantin de Dünya Kupası finallerinde 3. kez karşı karşıya geldi. 1986 daki finalde Maradona önderliğindeki Arjantin Almanya yı 3-2 mağlup ederek kupayı kazanmıştı. Bir sonraki turnuva olan 1990 Dünya Kupası nda ise Almanya, rakibini 1-0 mağlup ederek rövanşı almıştı. 2014 Brezilya da ise Almanya kupaya uzanarak final rekabetinde 2-1 öne geçmiş oldu. REKORU ALMAN FUTBOLCU KIRDI Futbolseverler, Brezilyalı forvet Ronaldo nun elinde bulundurduğu Dünya Kupası nın en golcü oyuncusu unvanını tecrübeli forvet Miroslaw Klose nin kırıp kıramayacağını merak ediyordu. Turnuva öncesinde 14 golü bulunan Klose de Brezilya ya gitmeden önce kendisini rekorla motive ettiğini söylüyordu. Çalışmaları da işe yaradı. İlk tur grup maçında Gana ya attığı golle 15 gollü El Fenomeno Ronaldo yu yakalayan Klose, 7-1 lik tarihi Brezilya yarı finalinde attığı golle de Brezilyalı golcüyü geçerek 16 gole ulaştı ve Dünya Kupası tarihinin en golcü oyuncusu oldu. Turnuvanın ardından milli takıma veda eden 36 yaşındaki golcünün başarılarla dolu kariyerine de böylesi bir final yakışırdı. ALMANYA NIN İSKELETİNİ BAKIN HANGİ TAKIM OLUŞTURDU Almanya Dünya şampiyonu olurken kadrodaki Bayern Münih hakimiyeti de ALMANLARIN EN LERİ ÜLKE TARİH RAKİP İSVİÇRE 1954 MACARİSTAN B.ALMANYA 1974 HOLLANDA İTALYA 1990 ARJANTİN BREZİLYA 2014 ARJANTİN gözlerden kaçmadı. Basit bir örnek verecek olursak Arjantin finalinde kadroda bulunan 7 Bayernli oyuncunun 6 sı ilk 11 de sahaya çıktı. Maça sonradan dahilolan bir diğer BayernliGötze de takımına Dünya Kupası nı kazandıran ekip oldu. Özetle Bayern oyuncuları, kulüp başarılarını milli takıma da yansıtmayı başardılar. Kadrodaki diğer isimlere baktığımızda şu an Bayern Münih forması giyen isimler dışında, geçtiğimiz dönemlerde yolu Bavyera ekibiyle kesişen Podolski ve Klose yi görüyoruz. Bundesliga nın bir diğer güçlü ekibi Borussia Dortmund da 5 oyuncu ile Bayern i takip etti ancak sadece Hummels ilk 11 de kalıcı olarak yer edindi. YAVUZ ATALAY / Devamı yarın *En golcü: Thomas Müller 5 Gol *En çok asist yapan: Thomas Müller, ToniKross 3 Asist *En çok pas yapan: PhilippLahm 562 Pas *En çok kart gören: BenediktHöwedes, BastianSchweinsteiger 2 Sarı Kart *Maç başına en çok şut atan: AndreSchürrle 2.5 Şut *En çok maçın adamı seçilenler: Thomas Müller, MatsHummels 2 Kez ALMANYA NIN DÜNYA ŞAMPİYONLUKLARI

SAYFA 16 www.sondakikagazetesi.com 30 Temmuz 2014Çarşamba Amerika Birleşik Devleti ile İsrail arasındaki danışıklı dövüş devam ediyor BUNLAR BİZİ KERRYZ SANDI IRKÇILIKTA YENİ KARAR İçişleri Bakanlığı, valilere gönderdiği genelgede ırkçı saldırılara karşı "doğrudan yasal dava açılmasını" istedi. Fransa, ülkede giderek artan ırkçı ve yabancı düşmanlığı içeren saldırılara karşı valileri seferber etme kararı aldı. İçişleri Bakanı Bernard Cazeneuve, valilere gönderdiği genelgede sorumluluk alanları içerisinde yaşanan ırkçı ve yabancı düşmanlığı içeren saldırılar karşısında sivil toplum örgütleri ve ilgili kuruluşları beklemeden sorumlular hakkında doğrudan mülki amirlerin adli dava açmasını istedi. Son olarak Val-de-Reuil kasabasında bir cami duvarına gamalı hac çizilmesi ve Marsilya'da sınırdışı edilen Musevilerin anısına dikilen anıtın tahrip edilmesi konusunu gündeme getiren Bakan Cazeneuve, bu tür durumlarda valiliğin otomatik ve sistemli olarak diğer kurumları beklemeden dava açmasını talep etti. Cazeneuve, ''Ben bu tür saldırıları ülkemde görmek istemiyorum. Bu tür saldırılar, kabul edilemez ve ülkemizde yeri yok. Bu saldırılara karşı kararlılıkla mücadele edilmesi gerekiyor" ifadesini kullandı. Fransa, Avrupa'da Müslüman ve Musevilerin en fazla yaşadığı ülkelerin başında geliyor. Fransa'da Müslüman ve Musevilere ait ibadet yerleri ve mezarlara yönelik saldırıların artması, sivil toplum örgütlerinin sert tepkisine yol açıyor. Fransa'da Müslüman ve Musevilere yönelik politikaları yüzünden eleştirilen aşırı sağcı Ulusal Cephe Partisi, mayıs ayındaki Avrupa Parlamentosu seçimlerini ilk sırada bitirmişti. ABD Başkanı Obama nın İsrail in saldırılarını kınamasının ardından İsrail basını ABD Dışişleri Bakanı John Kerry i eleştirdi. Sıra ABD de ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Rice, Kerry i eleştirenleri eleştirdi Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin Gazze'de ateşkes çabalarına yönelik İsrail basınında çıkan bazı haberlerin "can sıkıcı" olduğunu söyledi. ABD yönetiminin, Kerry'nin geçen hafta bölgede yürüttüğü ateşkes çabalarına yönelik İsrail'den yapılan eleştirilere gösterdiği tepkilerin bir yenisi de Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Rice'dan geldi. Rice, Washington'daki Ulusal Basın Kulübü'nde düzenlenen Ulusal Yahudi Liderler Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Kerry'nin ateşkes gayretlerine yönelik İsrail'deki bazı kesimlerin yönelttiği eleştirilere de değindi. Susan Rice, "Size şunu söylemeliyim: İsrail basınında, Kerry'nin geçen hafta bir ateşkese ulaşılması için gösterdiği çabaları yanlış niteleyen bazı haberlerden canımız sıkıldı. Bu yanıltıcı haberlerin ABD'de endişelere yol açtığını biliyoruz" dedi. Hem kamuoyu önünde hem de özelde İsrail'in roket ve tünel saldırılarına karşı kendisini koruma hakkına kuvvetli destek verdiklerini, birlikte hassas müzakereler yürüttüklerini ve bunu yapmaya devam edeceklerini belirten Rice, "Ve herhangi bir kişi gerçekleri saptırdığında da doğruları ortaya koymayı sürdüreceğiz" ifadesini kullandı. ABD yönetimi yetkilileri de gün içerisinde yaptıkları açıklamalarda, Kerry'ye yönelik İsrail'den gelen eleştirilere sert tepki göstermiş ve İsrail'deki bazı kesimleri Kerry'yi "yanlış bilgilendirme" kampanyası yürütmekle eleştirmişti. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, günlük basın brifinginde yaptığı açıklamada, "Ortaklar ve müttefikler birbirlerine bu şekilde muamele etmezler" ifadesini kullanmıştı. Psaki, İsrail kabinesinin de onay verdiğine dikkati çektiği Mısır'ın teklifini temel alan ve üzerinde "gizli" ibaresi bulunan taslağın kamuoyuna sızdırılmasından ABD olarak "şaşkınlık ve hayalkırıklığı duyduklarını" kaydetmişti. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcısı Tony Blinken da, eleştirilerin, "insanların ya yanlış bilgi içeren şeyleri sızdırmaları ya da onların yanlış bilgilendirme girişiminden" kaynaklandığını belirtmişti. ABD Dışişleri Bakanı Kerry de bir düşünce kuruluşunda yaptığı konuşmada, "Şu konuda şüpheniz olmasın; İsrail halkı sığınaklara akın ederken, İsrail ve Filistinli gençler kaçırılıp öldürülürken, yüzlerce masum sivil hayatlarını kaybederken, angajmanımızdan dolayı özür dilemeyeceğim ve dilemeyeceğiz" şeklinde açıklamada bulunmuştu. (Anadolu Ajansı) İsrail Müslümanları katletmeye katletmeye İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 11 kişi hayatını kaybetti, 50 kişi yaralandı. Saldırılarda hayatını kaybeden Filistinli sayısı bin 119'a yükseldi. İsrail'in, abluka altındaki Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 11 kişinin hayatını kaybettiği, 50 kişinin yaralandığı bildirildi. Gazze'de görevini fiilen sürdüren eski Filistin hükümeti Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-kudra, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail savaş uçaklarının Gazze'nin güneyindeki Refah kentine düzenlediği hava saldırısında Dahir ailesinden 5 kişinin hayatını kaybettiğini, 20 kişinin yaralandığını söyledi. Gazze'nin güneyindeki Han Yunus kentine yönelik saldırılarda En-Neccar ailesinden 3 kişinin öldüğünü, 15 kişinin yaralandığını ifade eden Kudra, Gazze'nin orta kesimindeki el-breyc Kampı'na düzenlenen hava saldırısında ise 3 kişinin yaşamını yitirdiğini belirtti. İsrail ordusunun Gazze'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılarda da 15 Filistinlinin yaralandığını aktaran Kudra, son saldırılarla 7 Temmuz'dan bu yana hayatını kaybeden Filistinli sayısının bin 119'a, yaralıların ise 6 bin 550'ye yükseldiğini kaydetti. BM kararlarına daha önce defalarca uymamış olan İsrail, 7 Temmuz Pazartesi günü "Koruyucu Hat" adıyla Gazze'ye yönelik hava ve denizden saldırılar başlatmış, 17 Temmuz Perşembe günü de karadan saldırıya geçmişti. Öte yandan Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-kassam Tugayları, Gazze Şeridi'ne yönelik kara saldırıların başladığı 17 Temmuz'dan bu yana 110'dan fazla İsrail askerinin öldürüldüğünü bildirdi. DEVAM EDİYOR İzzeddin el-kassam Tugaylarından yapılan yazılı açıklamada, "Mücahitler, Gazze Şeridi sınırlarında savunma operasyonlarını sürdürüyor. Gazze Şeridi'ne karadan saldırıların başladığı günden bu yana 110'dan fazla asker öldürüldü, yüzlercesi yaralandı" denildi. İsrail ordusunun açıklamalarına göre ise, şu ana kadar 48 asker hayatını kaybetti. Gazze'de görevini fiilen sürdüren eski Filistin hükümeti Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el- Kudra, 7 Temmuz'dan bu yana hayatını kaybeden Filistinli sayısının bin 119'a, yaralıların ise 6 bin 550'ye ulaştığını açıklamıştı. BM kararlarına daha önce defalarca uymamış olan İsrail, 7 Temmuz Pazartesi günü "Koruyucu Hat" adıyla Gazze'ye yönelik hava ve denizden saldırılar başlatmış, 17 Temmuz Perşembe günü de karadan saldırıya geçmişti.