2863 SAYILI KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI KANUNU KAPSAMINDAKİ TARİHİ ESER, GAYRİMENKUL İÇİN KISITLI EMLAK VERGİSİ UYGULAMASI



Benzer belgeler
Özelge: 4632 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesi kapsamında vakıf/sandıklardan bireysel emeklilik sistemine yapılan aktarımlarda vergilendirme hk.

SĐRKÜLER : KONU : 2009 Yılında Uygulanacak Hadler ve MSĐ Đndirim Oranı

KONU: Gelir Vergisi Kanununda Yer Alan Had ve Tutarların 2013 Yılı Değerleri Belirlendi

287 SERİ NO'LU GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ

KALE Danismanlik

B.07.1.GİB.0.66/ T.C. MALİYE BAKANLIĞI Gelir İdaresi Başkanlığı. Seri No:2006/1

OTOPARK YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ KISIM. Genel Hükümler

TEŞVİK BELGELİ MAKİNA VE TEÇHİZAT TESLİMLERİNE UYGULANAN KDV İSTİSNASINDA BİR SORUN

DEVREDEN YATIRIM İNDİRİMİNİN KULLANIMI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ YAYIMLANDI:

SİRKÜLER 2013/23. : Vadesi Gelmemiş İleri Tarihli Çeklere Senetler Gibi Reeskont Uygulanabilecek

SİRKÜLER 2009 / İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği

No: 2015/8 Tarih:

Özelge: Meslek Yüksekokulunun Kurumlar Vergisi Kanunu, Katma Değer Vergisi Kanunu ve Diğer Vergi Kanunları karşısındaki durumu hk.

EK-1. bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi şartıyla bu alacaklara bağlı faizlerin tahsilinden vazgeçilir.

BİLGİ NOTU /

SİRKÜLER RAPOR MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ KANUNU GENEL TEBLİĞİ. (Seri No:30) Sirküler Tarihi: Sirküler No: 2008/58

Nakit Sermaye Artırımı Uygulaması (Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No:1) nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No:9))

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)

İSTANBUL ( ). İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA GÖNDERİLMEK ÜZERE ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA. : TMMOB Şehir Plancıları Odası (İstanbul Şubesi)

KAMU İHALE KANUNUNA GÖRE İHALE EDİLEN PERSONEL ÇALIŞTIRILMASINA DAYALI HİZMET ALIMLARI KAPSAMINDA İSTİHDAM EDİLEN İŞÇİLERİN KIDEM TAZMİNATLARININ

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2009/27 TARİH:

Konu : Nakit Sermaye Artırımlarında Vergi Avantajı (2)

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2014/026 Ref: 4/026

Mali Bülten. No: 2009/18

Başbakanlık (Hazine Müsteşarlığı) tan:

SOSYAL POLİTİKALAR VE ÇALIŞMA HAYATI

DEVLET MUHASEBES NDE AMORT SMAN

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2012/82

4 Mart 2016 CUMA Resmî Gazete Sayı : TEBLİĞ Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı) ndan: KURUMLAR VERGĠSĠ GENEL TEBLĠĞĠ (SERĠ NO: 1) NDE

GRUP ŞİRKETLERİNE KULLANDIRILAN KREDİLERİN VERGİSEL DURUMU

GENELGE NO: 14/95 İstanbul,

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/61

HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU?

MADDE 2 Aynı Tebliğin 38 inci maddesinin başlığı Kapatma işleminin sonuçlandırılması olarak,

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2014/113 Ref:4/ 113

KARTELLERĐN ORTAYA ÇIKARILMASI AMACIYLA AKTĐF ĐŞBĐRLĐĞĐ YAPILMASINA DAĐR YÖNETMELĐK

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2010/38 TARİH:

DEVLET YARDIMI İLE TEŞVİK VE DESTEKLERDEN YARARLANAN İŞVERENLER, SGK YA BORCU OLSA DAHİ YARARLANMAYA DEVAM EDEBİLECEKLER

AÇIKLAYICI BİLGİ NOTU

Sirküler no: 056 İstanbul, 25 Haziran 2010

YÖNETMELİK. Kamu İhale Kurumundan:

Ancak İş-Kur lara bu konu ile ilgili bakanlıktan gelen bilgi notu var.

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü GENELGE 2016/6

MADDE 88-8/1/2002 tarihli ve 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması

KAT MÜLKİYETİ KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN

2 NO LU SERBEST BÖLGELER KANUNU SİRKÜLERİ YAYIMLANDI

HACILAR BELEDİYESİ MECLİS TOPLANTISI TUTANAĞI

VERGİ DAİRELERİNCE SERMAYE ŞİRKETLERİNE UYGULANAN RESEN TERK İŞLEMLERİ VE SONUÇLARI

SAYI: 2012/11 Ankara,14/12/2012 KONU: Kur Farklarının KDV Karşısındaki Durumu Hk. SİRKÜLER

Sayfa : 4 RESMÎ GAZETE 19 Ocak 2013 Sayı : 28533

2. Söz konusu koruma amaçlı imar planı üst ölçek plana aykırı hususlar içermektedir.

GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 02/10/2014 Sayı: 2014/70 Ref : 6/70. Konu: DAHİLDE İŞLEME REJİMİ TEBLİĞİ NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMIŞTIR

Kültür ve Turizm Bakanlığından: AYDIN KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR Toplantı Tarihi ve No : Karar Tarihi ve

SİRKÜ : 2015/04 KAYSERİ Konu : 2015 Yılındaki Asgari Ücret Tutarları ile Bu Konuyla İlgili Diğer Değişiklikler

Vodafone Telekomünikasyon A.Ş. ye,

KAMU PERSONEL SEÇME SINAVLARI LE SERBEST MUHASEBEC MAL MÜ AV RL K STAJA BA LAMA SINAVINA HAZIRLIK KURSLARI ÇERÇEVE PROGRAMI

ÖZEL İLETİŞİM VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 14) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Dayanak

İÇİNDKKtLEk " ' : ' ' _ I

T.C BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI İMAR VE ŞEHİRCİLİK MÜDÜRLÜĞÜ

T.C. MALİYE BAKANLIĞI Muhasebat Genel Müdürlüğü. Sayı : /11/2014 Konu : Taşınmazlara İlişkin İşlemler.

SİRKÜLER ( )

YABANCI İŞÇİLERİN ÜÇ AYDAN SONRA SİGORTALI OLMALARI ZORUNLU MU? I- GİRİŞ :

SİRKÜLER NO: POZ-2011 / 40 İST, sayılı Kanuna göre bazı vergi alacaklarının yeniden yapılandırılması

Kredi ve Diğer Finansman Sözleşmelerinde Tüketicinin Korunması

- Otistik bireyler ve ailelerini temel insan hakları ve özürlüler yasası konusunda bilgilendirir.

MALATYA SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI CHAMBER OF CERTIFIED ACCOUNTANTS OF MALATYA. Sayı : 2010/134 Malatya : 02/06/2010

YÖNETMELİK. MADDE 2 Aynı Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin ikinci ve sekizinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve dokuzuncu fıkra eklenmiştir.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/43. KONU: Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Düzenlemeler.

YATIRIMLARIN VE ĠSTĠHDAMIN TEġVĠKĠ ĠLE BAZI KANUNLARDA DEĞĠġĠKLĠK YAPILMASI HAKKINDA KANUN

ÖZEL İLETİŞİM VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 14) BİRİNCİ BÖLÜM

5520 SAYILI KURUMLAR VERGİSİ KANUNU AÇIKLAMALARI R A P O R 06/ HAZİRAN

YÜKSEKÖĞRETİM KANUNU

Tüketici Hukuku Enstitüsü. I. Kentsel Dönüşüm Raporu

CMK 135 inci maddesindeki amir hükme rağmen, Mahkemenizce, sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişiminin tespitine karar verildiği görülmüştür.

KOOPERATİFLER HAKKINDA BİLMEK İSTEDİKLERİNİZ:

6663 SAYILI KANUNLA SOSYAL GÜVENLİK YASALARINDA YAPILAN DÜZELMELER. Değerli Meslek Mesubumuz,

MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARININ YURTİÇİ VE YURTDIŞI GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ

LG BİREYSEL AKILLI TELEFON KAMPANYA TAAHHÜTNAMESİ

Ödettirilecek tazminat miktarı

Muhasebe Müdürlüğü ne

İtiraz Eden (Davacı) : TMMOB Çevre Mühendisleri Odası : Av. Emre Baturay Altınok Üsküp Cad. (Çevre Sk.) No:22/7, Çankaya/Ankara

DEVLET KATKI SİSTEMİ Devlet katkısı nedir? Devlet katkısı başlangıç tarihi nedir? Devlet katkısından kimler faydalanabilir?

BLACKBERRY BİREYSEL AKILLI TELEFON KAMPANYA TAAHHÜTNAMESİ

VODAFONE A.C.A.İ.P. AKILLI TELEFON KAMPANYALARI TAAHHÜTNAMESİ

4070 SAYILI HAZ NEYE A T TARIM ARAZ LER N N SATIfiI HAKKINDA KANUN SAYILI KANUN

1319 SAYILI EMLAK VERG S KANUNU

KARAR. Mazeretli Olanlar: Ümüt DAĞILMIŞGÜL,Celalettin GÖNÜLTAŞ, Ramazan MADEN, Suna ŞEKEROĞLU nun mazeretlerinin oy birliği ile kabulünden sonra,

Levent Cad. Tekirler Sokak No: Levent / İSTANBUL Tel: (0212) Fax: (0212) www. pozitifdenetim.com

HAKSIZ REKABET KURULU ÇALIŞMA RAPORU ANTALYA SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI ANTALYA HAKSIZ REKABETLE MÜCADELE KURULU FAALİYET RAPORU

: 3218 Sayılı Serbest Bölgeler Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 1) nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 3) yayımlandı.

NO: 2012/09 TAR H:

Kültür ve Turizm Bakanlığından: ÇANAKKALE KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR 17.02/501 Toplantı Tarihi ve No :28/09/ Karar Tarihi

TOBB ETÜ LİSANSÜSTÜ BURSLU ÖĞRENCİ YÖNERGESİ* (*) Tarih ve S sayılı Senato oturumunun 4 nolu Kararı ile Kabul edilmiştir.

Vodafone İş Ortağım Samsung Galaxy S3 Mini Kampanya Taahhütnamesi Ek Ödeme

Yazar Ali Karakuş Pazartesi, 17 Kasım :03 - Son Güncelleme Perşembe, 25 Şubat :36

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE'DE İŞTİRAKLERİN GELİŞİM SÜRECİ VE KONUYA İLİŞKİN DÜZENLEMELER

İstanbul, DUYURU NO:2009/41

SİRKÜLER : / 14

İstanbul Bilgi Üniversitesi Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği ne Tâbi Öğrenciler İçin Mali Usul ve Esaslar

HUKUK + İMAR + PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONLARI ORTAK RAPORU

Transkript:

2863 SAYILI KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI KANUNU KAPSAMINDAKİ TARİHİ ESER, GAYRİMENKUL İÇİN KISITLI EMLAK VERGİSİ UYGULAMASI 1. KONU Bilindiği üzere Emlak Vergisi Kanununda, Kanunlar veya diğer kamu düzeni koyan mevzuatla tasarrufu kısıtlanan bina, arsa ve arazinin vergisinin, kısıtlamanın devam ettiği sürece 1/10 oranında tahsil olunacağı hükme bağlanmıştır. 2683 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kanunu nda ise Tapu kütüğüne korunması gerekli taşınmaz kültür varlığıdır kaydı konulmuş olan taşınmaz kültür varlıkları ile arkeolojik sit alanı ve doğal sit alanı olmaları nedeniyle üzerlerinde kesin yapılanma yasağı getirilmiş taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları olan parsellerin her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olduğu ifade edilmiştir. 2863 sayılı Kanunun istisna ve muafiyetleri düzenleyen 21 inci maddesinde 6552 sayılı Kanunla yapılan ve 10/09/2014 tarihinde yürürlüğe giren değişikliklerle, söz konusu istisna ve muafiyetlerin kapsamı daraltılmış ve bazı durumlarda tamamen ortadan kaldırılmıştır. Yapılan bu değişiklikten sonra, tasarrufu kısıtlanan taşınmazlar için ödenmesi gereken emlak vergisi konusunda belediyeler tarafından farklı uygulamalar yapılmaya başlanmış, ayrıca yapılan kanun değişiklikleri farklı yorumlara yol açmıştır. Bu çalışmamızda, 6552 sayılı Kanunla 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesinde yapılan değişikliklerden sonra ortaya çıkan söz konusu durum ele alınarak tartışılacak ve değerlendirilecektir. 2. YASAL DÜZENLEMELER 2. 1. Emlak Vergisi Kanunu nda Yer Alan Düzenlemeler: Emlak Vergisi Kanunu nun Ödeme Süresi başlıklı 30 uncu maddesinde; Kanunlar veya diğer kamu düzeni koyan mevzuatla tasarrufu kısıtlanan bina, arsa ve arazinin vergisi, kısıtlamanın devam ettiği sürece 1/10 oranında tahsil olunur. 9 ve 19'uncu madde hükümleri saklıdır. Kısıtlamanın kaldırılması halinde, kaldırılma tarihini takibeden bütçe yılından itibaren emlakin vergisi, tüm vergi değeri üzerinden ödenir. Kısıtlamanın devam ettiği sürede tecil edilen verginin 9/10'u bina, arsa veya arazinin satılması, istimlaki veya hibe yoliyle ahara devir ve temliki halinde, tahsilat zamanaşımına uğramamış olanları muaccel hale gelir. Kanunla ve diğer mevzuatla yapılan kısıtlamaların neler olduğu, süresi, tevsiki ve kısıtlama koyan kamu organlarının görevleri ve sorumlulukları Maliye Bakanlığınca, Milli Eğitim, İmar ve İskan ve İçişleri Bakanlıklarının mütalaaları alınarak hazırlanacak bir yönetmelikle tanzim olunur.

Şeklinde düzenleme yapılmıştır. Aynı Kanunun 9 ve 19 uncu maddelerinde ise, Oturulması ve kullanılması kanunların verdiği yetkiye dayanılarak yasak edilen binalar ile arazilerin vergilerinin, mükelleflerce, keyfiyetin vergi dairesine bildirilmesi veya vergi dairesince re'sen tespit edilmesi üzerine, bu olayların vukua geldiği tarihlerden sonra gelen taksitlerden itibaren, bu hallerin devam ettiği sürece alınmayacağına yönelik düzenlemeler yer almaktadır. Emlak Vergisi Kanunu nun 30 uncu maddesindeki hükme dayanılarak 17.11.1986 tarihli resmi gazetede "Tasarrufu Kısıtlanan Bina, Arsa ve Arazi Hakkında Yönetmelik" yayınlanmıştır. Yönetmeliğin 2 nci maddesinde; "İmar planlarında, resmi yapılara tesislere ve okul, cami, yol, meydan, otopark, yeşil saha, çocuk bahçesi, pazar yeri, hal, mezbaha ve benzeri umumi hizmetlere ayrılmış olması sebebiyle üzerinde inşaat yapılmasına izin verilmeyen arsalar ile esaslı değişiklik ve ilaveler yapılmasına izin verilmeyen binaların tasarrufu kısıtlanmış sayılır. Bu hallerde kısıtlı olarak vergileme, imar planının kesinleştiği tarihi izleyen yıl başından itibaren yapılır. Kısıtlama, ilgili arsa veya binanın bulunduğu alan imar programına alınıncaya (imar programının kesinleştiği tarihe) kadar devam eder. Arsanın imar planında kısıtlılığı gerektiren amaçlara tahsis edildiğinin bu yönetmeliğin 5 inci maddesindeki bildirim mecburiyeti hükümlerine göre tespit edilmemiş olması halinde, arsa veya bina sahibi tarafından yazılı müracaatta bulunularak kısıtlamayı koyan idareden alınacak kısıtlılık durumunu gösteren belge verginin tarhına yetkili daireye ibraz edildiğinde kısıtlılık aynı esaslar dahilinde uygulanır." denilmektedir. Yönetmeliğin 3 üncü maddesinde ise; İmar planlarında bulunup da imar programına dahil olmaması nedeniyle üzerinde muvakkat inşaat yapılmasına izin verilen ve tapuya bu konuda şerh konulan arsaların da tasarrufu, muvakkat inşaata şumulü olmamak kaydı ile kısıtlanmış kabul edilir. Ancak kısıtlama, imar tatbikatı yapılsın yapılmasın, tapuya verilen şerh tarihinden itibaren on yıldan fazla olamaz. Bu halde inşa edilen muvakkat binanın vergisi bina değeri üzerinden alınmakla beraber, arsa için kısıtlı vergileme, tapuya verilen şerh tarihini izleyen yılın başından itibaren yapılır ve süre buna göre hesaplanır. düzenlemesi bulunmaktadır. Öte yandan, Yönetmeliğin 4 üncü maddesinde yer alan Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulu veya Bölge Kurullarınca; tarihi, sanat ve bölgesel özellikleri veya diğer özellikleri nedeniyle taşınmaz kültür veya tabiat varlığı olarak tescil ve ilan olunan, arkeolojik veya doğal sit alanı, korunma alanı, koruma amaçlı imar planı içinde olması nedeniyle üzerinde inşaat yapılmasına izin verilmeyen arsa ve arazilerin, ek ve değişikliklerine belirli şartlarda izin verilen binaların (ticaret san'at - zanaat, veya mesleki bir faaliyet icrası için yapılan tesis maksadı dışında bir fonksiyon verilen veya bu amaçla kullanılanlar hariç) tasarrufu kısıtlanmış sayılır şeklindeki düzenleme, 2863 sayılı

Kanunun 21 inci maddesinde belirtilen şartları taşıyan taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının emlak vergisinden muaf tutulmasının zorunlu olduğu, bu taşınmazlar için kısıtlı vergi uygulanamayacağı gerekçesiyle Danıştay ın 15.11.1988 tarih ve Esas no:1987/80, Karar no: 1988/3460 sayılı kararı ile iptal edilmiştir. Bu nedenle, sit alanlarındaki taşınmazlar için kısıtlı emlak vergisi uygulanması mümkün değildir. 2. 2. 2863 Sayılı Kanunda Yer Alan Düzenlemeler: 2863 sayılı Kanunun, 6552 sayılı Kanunla değişik istisnalar ve muafiyetler başlıklı 21 inci maddesi aşağıdaki gibidir. Tapu kütüğüne korunması gerekli taşınmaz kültür varlığıdır kaydı konulmuş olan taşınmaz kültür varlıkları ile arkeolojik sit alanı ve doğal sit alanı olmaları nedeniyle üzerlerinde kesin yapılanma yasağı getirilmiş taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları olan parseller her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır. (6552 sayılı Kanunla eklenen ifade) Ancak, büyükşehir belediyesi sınırları içinde yer alan ve yukarıda nitelikleri belirtilen taşınmazlardan basit usulde vergilendirilenlerin dışında ticari faaliyetlerde kullanılanlar hakkında emlak vergisinin yarısı ve çevre temizlik vergisinin tamamına ilişkin bu muafiyet hükmü uygulanmaz. (6552 sayılı Kanunla eklenen fıkra) Getirilen kesin yapılanma yasağına aykırı olarak tesis edilen yapılar, bu yapıların yapıldığı parseller ve kanunlara aykırı eklentileri bulunan taşınmaz kültür varlıkları hakkında bu yapılar yıkılıncaya veya aykırılıklar giderilinceye kadar yukarıdaki fıkradaki muafiyet hükmü uygulanmaz. 18/11/1983 tarih ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununa göre Boğaziçi Sahil Şeridi veya Öngörünüm Bölgesinde konut veya işyeri olarak kullanılan taşınmaz kültür varlıkları yukarıdaki fıkradaki muafiyetten yararlanamazlar. Kültür varlıklarının korunması maksadıyla tespit, proje, bakım, onarım, restorasyon ve kazı ile müzelerin güvenliği için kullanılmak şartıyla, Türkiye Büyük Millet Meclisi, Milli Savunma Bakanlığı, Bakanlıkça ve Vakıflar Genel Müdürlüğünce dışardan getirilecek her türlü araç, gereç, makine, teknik malzeme ve kimyevi maddeler ile altın ve gümüş varak, her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır. Koruma bölge kurulları kararına uygun olarak bu taşınmaz kültür varlıklarında yapılan onarım ve inşaat işleri Belediye Gelirleri Kanunu gereğince alınacak vergi, harç ve harcamalara katılma paylarından müstesnadır. Bu Kanun kapsamında tescil edilen taşınmaz kültür varlıkları için 29/6/2001 tarihli ve 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun hükümleri uygulanmaz. 2. 3. 2960 Sayılı Boğaziçi Kanunu nda Yer Alan Düzenlemeler: Gayrimenkullerin kısıtlanmasıyla ilgili bir başka düzenleme 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu nun 17 nci maddesinde yer almaktadır. Maddeye göre "Bu Kanun hükümlerine göre, yapı hakkı verilmeyip ticari geliri de olmayan arsalar ile üzerinde kültür ve tabiat varlığı bulunan arsalar Emlak Vergisinden muaftır."

Bu hükme göre kanun kapsamındaki bir gayrimenkule emlak vergisi muafiyeti uygulanması için yapı hakkı verilmemesi ve ticari geliri bulunmaması şeklinde iki koşulun bir arada gerçekleşmesi gereklidir. 3. KONUNUN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRMELER 3. 1. Tartışılacak Konular: Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ışığında, özellikle 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesinde 6552 sayılı Kanunla yapılan değişikliklerden sonra, kısmen veya tamamen anılan kanun maddesinde yer alan muafiyet şartlarını kaybeden ya da Kanunla muafiyet hükmü kaldırılan taşınmazların Emlak Vergisi Kanunu (EVK)nda yer alan indirimli (1/10 oranında) emlak vergisi ödenmesi uygulaması karşısındaki durumu tartışılması gereken konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir başka ifade ile tartışılacak olan konu; 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesinde yer alan muafiyet ve istisnanın tamamen kalkması ya da kısmen kalkması durumunda, Emlak Vergisi Kanununun 30 uncu maddesinde yer alan hükümlerin uygulanabilip uygulanamayacağıdır. 6552 sayılı Kanunla 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesinde yapılan değişiklikten sonra, istisna uygulamasında aşağıdaki alternatifler söz konusu olmaktadır. Birinci durumda; istisna ve muafiyet uygulamasında her hangi bir değişiklik söz konusu olmamaktadır. İkinci durumda; büyükşehir belediyesi sınırları içinde yer alan kanun kapsamındaki taşınmazlardan basit usulde vergilendirilenlerin dışında ticari faaliyetlerde kullanılanlar hakkında emlak vergisinin yarısı ve çevre temizlik vergisinin tamamına ilişkin muafiyet hükmünün uygulanmaması söz konusu olmaktadır. Üçüncü durumda; getirilen kesin yapılanma yasağına aykırı olarak tesis edilen yapılar, bu yapıların yapıldığı parseller ve kanunlara aykırı eklentileri bulunan taşınmaz kültür varlıkları hakkında, bu yapılar yıkılıncaya veya aykırılıklar giderilinceye kadar yukarıda belirtilen muafiyet hükmünün uygulanmaması söz konusudur. Dördüncü durumda ise; 2960 sayılı Boğaziçi Kanununa göre Boğaziçi Sahil Şeridi veya Öngörünüm Bölgesinde konut veya işyeri olarak kullanılan taşınmaz kültür varlıkları için muafiyetten yararlanılmaması söz konusudur. Birinci durumun geçerli olması halinde, 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesindeki genel hüküm uygulanacak ve söz konusu taşınmazlar emlak vergisinden de istisna olacaktır. Örneğin, büyükşehir sınırları içinde olmayan, yapılanma yasağına aykırı bir durum bulunmayan ve 2960 sayılı kanun kapsamında da olmayan bir taşınmazlar emlak vergisinden istisna olmaya devam edecektir. İkinci durumda, emlak vergisinin yarısı ve çevre temizlik vergisinin tamamı ödenecektir. Üçüncü ve dördüncü durumda ise söz konusu taşınmazlar istisnadan yararlanamayacağından emlak vergisinin ödenmesi gerekmektedir.

Tartışılması gereken sorun da bu noktada karşımıza çıkmaktadır. Yani söz konusu durumlarda ödenecek olan emlak vergisinin tespitinde EVK nun 30 uncu maddesinde yer alan indirimin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi gerekmektedir. Uygulamaya baktığımızda, bazı belediyeler, bu durumlarda kısıtlamanın kalktığı gerekçesiyle indirimli emlak vergisini uygulamak istemediğini görmekteyiz. Hemen ifade edelim ki, bize göre, söz konusu belediyelerin uygulaması yanlış olup, 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesindeki istisna ve muafiyetin kaldırılmış olması, EVK nun 30 uncu maddesindeki indirimli oran uygulamasına engel değildir. Çünkü söz konusu düzenlemeler iki farklı durum için yapılmış düzenlemeler olup, aralarında doğrudan ya da dolaylı bir bağlantı da bulunmamaktadır. Yani belki uygulama yapılabilmesi için benzer şartlar aranıyor olsa bile, birinin uygulanması ya da uygulanmaması diğerinin de uygulanması ya da uygulanmamasının ön şartı veya alternatifi değildir. Nitekim yukarıda bahsettiğimiz Danıştay Kararında da bu iki uygulamanın birbirine bağlı değil, farklı uygulamalar olduğu vurgulanmıştır. Öte yandan, konunun Platformda tartışılması sırasında, toplu bir değerlendirme yapılması yerine yukarıda belirtilen alternatifler itibariyle bir değerlendirme yapılmasının daha doğru olacağı, çünkü bazı durumlar için farklı yorum ve görüşlerin söz konusu olabileceği ifade edildiğinden, aşağıdaki değerlendirmelerimiz de bu alternatiflere göre yapılmıştır. 3. 2. Farklı Alternatiflere Göre Değerlendirmeler: a) Büyükşehir Belediyesi Sınırları İçinde Yer Alan ve Ticari Faaliyetlerde Kullanılan Taşınmazların Durumu: 6552 sayılı Kanunla 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesinde yapılan düzenleme ile büyükşehir belediyesi sınırları içinde yer alan kanun kapsamındaki taşınmazlardan basit usulde vergilendirilenlerin dışında ticari faaliyetlerde kullanılanlar hakkında emlak vergisinin yarısına ilişkin muafiyet hükmünün uygulanmayacağı ifade edilmiştir. Emlak vergisinin uygulaması açısından, EVK genel kanun, 2863 sayılı Kanun ise özel bir kanundur. Dolayısıyla, EVK nda yer alan hükümler, diğer özel kanunlarda yer alan düzenlemeler dikkate alınarak hesaplanana ödenmesi gereken verginin ödenmesi aşamasında dikkate alınmak durumundadır. Açıklanan nedenle, 2863 sayılı kanun kapsamında bulunan kısıtlı taşınmazlarla ilgili olarak, öncelikle bu kanuna göre varsa ödenecek verginin hesaplanması, sonra da EVK nda yer alan diğer hükümlerin uygulanması gerekeceğinden; büyükşehir belediyesi sınırları içinde yer alan ve ticari faaliyette kullanılan taşınmaz için hesaplanacak emlak vergisinin öncelikle 2863 sayılı Kanuna göre yarısı dikkate alınacak, daha sonra da EVK nun 30 uncu maddesi uyarınca bu tutarın 1/10 u ödenecek vergi olarak kabul edilecektir. Aksi bir yorum, hem EVK ve hem de 2863 sayılı Kanun hükümlerine aykırı olacaktır. Bu konuda Platformda yapılan değerlendirmede görüş birliği sağlanmıştır.

Buna göre, hesaplanan emlak vergisi tutarı 10.000 TL olan büyükşehir belediyesi sınırları içinde yer alan ve ticari faaliyette kullanılan taşınmaz için ödenmesi gereken emlak vergisi tutarı (10.000 / 2) X (1/10) = 500 TL olacaktır. b) Boğaziçi Sahil Şeridi veya Öngörünüm Bölgesinde Konut Veya İşyeri Olarak Kullanılan Taşınmazların Durumu: 6552 sayılı Kanunla 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesine eklenen fıkra ile 2960 sayılı Boğaziçi Kanununa göre Boğaziçi Sahil Şeridi veya Öngörünüm Bölgesinde konut veya işyeri olarak kullanılan taşınmaz kültür varlıkları yukarıdaki fıkradaki muafiyetten yararlanamazlar denilmiştir. Buna göre, 2960 sayılı Boğaziçi Kanununa göre Boğaziçi Sahil Şeridi veya Öngörünüm Bölgesinde konut veya işyeri olarak kullanılan taşınmaz kültür varlıkları için anılan Kanun uyarınca emlak vergisi muafiyeti uygulanamayacaktır. Ancak bu durumun, söz konusu taşınmazlarla ilgili olarak EVK nun 30 uncu maddesinde yer alan indirimli oran uygulamasını da ortadan kaldırması söz konusu olamayacağından, bu durumda olan taşınmazlar için (kısıtlılık hali devam ediyor olmak kaydıyla) ödenecek emlak vergisi, hesaplanan emlak vergisinin 1/10 u tutarında olacaktır. Yukarıdaki örneği baz alırsak, anılan taşınmaz için ödenecek emlak vergisi tutarı (10.000 X1/10 =) 1.000 TL olmalıdır. Çünkü 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesinde yapılan düzenleme ile bu durumda olan taşınmazlarla ilgili kısıtlılık kaldırılmamış, sadece anılan Kanunda yer alan muafiyet hükmünün uygulanmayacağı belirtilmiştir. Bu konuda da Platformda görüş birliği sağlanmıştır. c) Yapılanma Yasağına Aykırı Olarak Tesis Edilen Yapılar İle Bu Yapıların Yapıldığı Parseller ve Kanunlara Aykırı Eklentileri Bulunan Taşınmazların Durumu: 6552 sayılı Kanunla 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesine eklenen fıkra ile Getirilen kesin yapılanma yasağına aykırı olarak tesis edilen yapılar, bu yapıların yapıldığı parseller ve kanunlara aykırı eklentileri bulunan taşınmaz kültür varlıkları hakkında bu yapılar yıkılıncaya veya aykırılıklar giderilinceye kadar yukarıdaki fıkradaki muafiyet hükmü uygulanmaz denilmiştir. Buna göre; - Kesin yapılanma yasağına aykırı olarak tesis edilen yapılar, - Bu yapıların yapıldığı parseller ve - Kanunlara aykırı eklentileri bulunan taşınmaz kültür varlıkları, Hakkında bu yapılar yıkılıncaya veya aykırılıklar giderilinceye kadar, 2863 sayılı Kanunun 21 inci maddesinde yer alan muafiyetler uygulanmayacaktır. Bu durumda olan taşınmazlar için EVK nun 30 uncu maddesinde yer alan indirimli oranın uygulanıp uygulanmayacağı konusunda Platformda iki farklı görüş ortaya çıkmıştır. Birinci görüşe göre; bu durumda olan taşınmazlar için de yukarıda diğer durumlar için yapılan açıklamalar doğrultusunda indirimli oranın uygulanması gerekir.

İkinci görüşe göre ise; kısıtlı olan bir taşınmaz üzerinde yapılanma yasağına aykırı olarak tesis ya da eklentiler yapılması durumunda taşınmazın kısıtlılık durumu da fiilen ortadan kalkmış olmaktadır. Her ne kadar kağıt üzerinde söz konusu taşınmazla ilgili kısıtlılık durumu devam ediyor olsa da anılan taşınmaz üzerinde tesis veya eklenti yapılmak suretiyle bu kısıtlılık fiilen ortadan kalkmış olmaktadır. Örneğin kesin yapılaşma yasağı olan bir arsa üzerine bir tesis ya da bina yapılması halinde, arsanın kısıtlılığı da fiilen ortadan kalkmakta ve bu arsa üzerinde artık korunması amacıyla ya da kısıtlı olduğu gerekçesiyle indirimli emlak vergisi uygulanmasının gerekçesi de ortadan kalmaktadır. Kanunla getirilen indirimli emlak vergisi uygulamasının amacı, mükelleflerin gerektiği gibi tasarruf edemedikleri taşınmaz için normal vergi ödemeleri yerine düşük tutarda vergi ödemeleri suretiyle, taşınmazı kullanamamaktan kaynaklanan mağduriyetlerini bir ölçüde gidermektir. Yasalara ve mevzuata aykırı olarak da olsa, kısıtlı olan taşınmaz üzerinde bir tesis ya da eklenti yapılması halinde taşınmaz sahibi, söz konusu taşınmaza tasarruf etmiş olduğundan, indirimli vergi ödemesinin gerekçesi de ortadan kalkmaktadır ve bu durumda olanların yasalar tarafından korunması da savunulamaz. Bu nedenle; kısıtlı olan taşınmaz üzerinde yasalara aykırı olarak da olsa tesis yapmak suretiyle tasarrufta bulunan kişilerin, indirimli emlak vergisinden faydalanmaya devam etmesi, hakkın kötüye kullanılması anlamına da geleceğinden yasalarla korunamaz ve bu mükelleflerin ödemeleri gereken emlak vergisini genel esaslara göre tam olarak ödemeleri gerekir ve doğrusu da budur. Yapılan yapıların yıkılması veya aykırılıkların giderilmesi halinde söz konusu taşınmazın genel esaslara göre muafiyetten faydalanmaya devam edecekleri tabiidir. Platformda yapılan tartışmalarda bu konuda bir karar alınmamış olmakla birlikte, ikinci görüş genel kabul görmüştür. 4. SONUÇ 2863 sayılı Yasa kapsamında bulunan taşınmazların yani kültür ve tabiat varlığı kapsamında olduğu için yapılaşma ve tasarrufta bulunma yasağı ya da kısıtlaması bulunan taşınmazların, 6552 sayılı Kanunla yapılan düzenlemelerle anılan yasanın istisna ve muafiyetleri düzenleyen 21 inci maddesi dışında kalması; Emlak Vergisi Kanunu 30 ncu maddesinden yararlanma hakkını ortadan kaldırmamaktadır ve kaldırmamalıdır da. Tasarrufu Kısıtlı Bina, Arsa ve Arazi kavramı içerisinde 2863 sayılı yasaya tabi Kültür ve Tabiat Varlığı Kapsamına giren taşınmazlar da yer almaktadır. 2863 sayılı Yasa, özel düzenlemedir ve bu yasa dışında kalındığı an genel düzenleme olan 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 30 ncu maddesinin devreye girmesi, vergi hukukunun temel ilkeleri gereğidir. Uygulamada, Büyükşehir dahilindeki bazı belediyeler yazışmalarında; 2863 sayılı yasa dışında kalındığı anda, kısıtlılık kavramı ve 1/10 oranı uygulamasını dikkate almadan emlak vergisini tam olarak almak isteğinde olduklarını belirtmişlerdir. Bu kapsamda olan taşınmazların fazlalığı göz önüne alındığında, 1319 sayılı Yasanın açık hükmü gereğini yerine getirmeden emlak vergisinin tamamını istemek şeklindeki

uygulamalar, hem mağduriyetlere yol açabilecek ve hem de vergi yargısını uzun süre meşgul edecek şekilde davalar açılmasına neden olabilecektir. Mali İdarenin konuyu bir görüş vererek çözmesinin yararlı olacağına inanılmaktadır.