22.04.2015 Çarşamba İzmir Basın Gündemi Türkiye'nin en başarılı bilim insanları Avrupa birliği 7. Çerçeve programı kapsamında "Project Acumen " adıyla desteklenen bir projede yapılan bir araştırmada Türkiye ve Avrupa'da bilim insanlarının başarı sıralaması çıkartıldı. Esra Öz ile Sağlık Gündemi'nde yer alan habere göre, daha önce üniversitelerin sıralamasını yaparak adını duyurmuş olan webometrics, h indeksi ve atıf sayılarını göz önünde bulundurarak Türkiye'de en başarılı ilk 2000 bilim insanının listesini Webometrics web sitesinden yayınlandı. JİNEKOLOJİK ONKOLOJİDE DOÇ. POLAT DURSUN 2000'den fazla bilim insanı arasından seçilmiş ve Google Scholar, Web of Science verilerine göre incelemesi yapılarak oluşturulmuş "En Başarılı Bilim İnsanları" listesinde, Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın hastalıkları ve Doğum ABD, Jinekolojik Onkoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Polat Dursun'da yer aldı. Listede tıp alanında yer alan en genç öğretim üyesi olan Doç. Dr. Polat Dursun, "Ülkemizin en saygın bilim insanlarının yer aldığı bu listede bulunmak benim için büyük bir gurur ve mutluluktur "dedi. FARMAKOGNOZİDE PROF. HÜSNÜ CAN BAŞER Listedeki bir diğer isim ise Anadolu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. K. Hüsnü Can Başer. Başar, sıralama ile ilgili şunları söyledi: "Araştırmacıların uluslararası atıf indekslerinde yer alması yaptıklarının uluslararası takdir gördüğünün bir işaretidir." HEMATOLOJİDE PROF. İBRAHİM HAZNEDAROĞLU "Atıf üretme potansiyeli olan yayınlar yenilik içermeli ve başka çalışmalar için temel oluşturmalıdır" diyen Hacettepe Üniversitesi Hematoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Haznedaroğlu, "Literatürde bu özelliğe sahip yayınlarım vardı. İlk ve tek Türk ilacı olan Ankaferd yayınlarımla ilaç hüviyeti kazanmıştır. Literatürde ilk kez kemik iliğinde lokal bir renin angiotensin sistemi varlığını gösterdim. Bu sistem lösemide önemli rol oynamaktadır. Çok merkezli çalışmalar da yüksek atıf alırlar. Kronik Myeloid Lösemi alanında Avrupa Birliği 6. Çerçeve programından fonlanan çalışmalarım oldu. Multi disipliner çalışmalar da çok atıf alır. PUbMed taramasındaki 300 civarı yayınımdan çoğu multidisiplinerdir" dedi. NÖROFİZYOLOJİDE PROF. KEMAL TÜRKER Koç Üniversitesi'nde Nörofizyoloji laboratuvarını kuran ve 2012 yılında Bilim Akademisi Derneği Asli üyeliğine seçilen Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Kemal S. Türker, çalışmalarıyla ilgili şunları söyledi: "Araştırma konularım genelde insan sinir sisteminin fonksiyonel haritasını bulmaya yönelik. Bu harita sayesinde sinir kas sisteminde oluşan hastalıklar zamanında teşhis edilecek ve tedavileri için bilimsel yöntemler geliştirilebilecek."
Listede ayrıca Vasıf Hasırcı, Nejat Akar, M Necmettin Pamir, Ayşe Ayhan, Vahit Özmen, Yasemin Gürsoy Özdemir, Tülay Kansu Alp Dinçer gibi bilim insanları da yer alıyor. İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİNDEN YER ALAN HOCALARIMIZ AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDEDİR 153 Tancan Uysal 412 Osman Nuri Dilek 525 Mustafa Demirci 606 Selçuk Kaya 749 Salih Okur 973 Mansur Tatli 1019 Fethullah Güneş 1119 Semsettin Karaca 1301 Bora Bagis 2035 Aybala Saricicek 2176 Musa Genç 2299 Mücahit Sütçü 2408 Erkan Yula
2448 Ahmet Dirican 2464 Mehmet Sorgun 2559 Atilla Akbaba 2565 M Özgür Seydibeyoğlu 2566 Yusuf Cem Kaplan http://www.memurlar.net/haber/510663/
Boyu Kısa Olan Kızlar Mutlaka Doktora Başvursun
Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Büyüyen Çocuk Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof.Dr. Bumin Dündar, kızlarda görülen, kısa boy, kısırlık gibi rahatsızlara yol açan Turner Sendromu Hastalığı bilinç düzeyinin gerek toplumda gerekse tıp camiasında yeterli olmadığını söyledi. Bu yüzde ülkemizde çok sayıda hastanın atlandığını belirten Dündar, Çocuk Endokrin Diyabet Derneği ve Büyüyen Çocuk Derneği ile birlikte ülke genelinde uzmanların ve hastaların katılacağı Farkındalık Toplantıları gerçekleştireceklerini söyledi. SMD YE KONUŞTU Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Büyüyen Çocuk Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof.Dr. Bumin Dündar, genetik bir rahatsızlık olan ve kızlarda görülen toplumda pek fazla bilinmeyen Turner Sendromu hakkında Sağlık Muhabirleri Derneği (SMD) Ege Temsilcisi Erkan Doğan a konuştu. HASTALARIN YAŞAM SÜRELERİNİN UZAMASI AÇISINDAN ERKEN TANI ÇOK ÖNEMLİ Hastalığın 2 bin 500 doğan bebekten birinin Turner Sendromu hastalığıyla dünyaya geldiğini belirten Dr. Dündar, hastalığa kalp, kulak anomalisi, diyabet gibi hastalıkların eşlik ettiği söyledi. Kızlarda görülen hastalığın en önemli ayırıcı belirtilerinden ikisinin kısırlık ve boy kısalığı olduğunu belirten Dr. Dündar, erken tanı koymanın çok önemli olduğunu söyledi. Erken tanı sayesinde boyun hormon tedavisi ile uzatılabileceğini anlatan Dr. Dündar, kalp, diyabet gibi hastalıkların da düzenli takip edilerek, hastaların yaşam sürelerinin uzatılabileceğini ifade etti. TEDAVİ OLMAYAN KIZLAR 1.40 TA KALIYOR Çocuk Endokrin Diyabet Derneği nin Turner Çalışma Grubu kurulduğunu ve hastalığın farkındalığının artırılması için çalışma yaptıklarını ifade eden Dr Dündar, Turner, aslında oldukça sık görülen bir sendromdur. Kızlarda görülüyor. En önemli bulguları kısa boy ve kısırlıktır. Hastaların gebe kalma şansı son derece düşüktür. Hastalıktaki en önemli sorun toplumun farkındalık düzeyi çok düşük olması. Türkiye de tespit edilemeyen çok sayıda Turner Sendrom hastası var. Bir çok hastanın tanısı atlanıyor ya da geç tanı konuyor. Erken tanı çok önemli. Kısa boy açısından erken büyüme hormonu tedavisi fayda sağlıyor. Tedavi olmayan hastaların boyları 140 santimde kalırken, büyüme hormonuyla hastalar 150 santimin üzerine çıkabiliyor dedi. FARKINDALIK İÇİN DOKTOR VE HASTALARI BULUŞTURULACAK Kızlarda kısa boyun çok önemsenmediğinin altını çizen Dr. Dündar, şunları söyledi: Bu hastalara ne yazık ki geç tanı konuyor. Kızlarda kısa boy çok önemsenmiyor. Ve bir çok Turner sendromlu kızın ailesi doktora başvurmuyor ya da geç başvuruyor. Genelde adet görmediği için 12-13 lü yaşlarda geliyorlar. Bu tür sorunları aşmak için toplumda ve sağlık sektöründe bir farkındalık yaratmak istiyoruz. Çocuk Endokrin Diyabet Derneği ve Büyüyen Çocuk Derneği ortaklaşa 12 Eylül de İzmir de Turner Bilimsel Sempozyumu nu gerçekleştirecek. Bir gün sonra da bu hastalıkla ilgilenen doktor ve hastaları buluşturacağız. Toplantıda internet üzerinde de soru alacağız. Facebook ta da bir grup oluşturduk. Aldığımız mesajlara baktığımızda hastaların da hastalıkla ilgili çok fazla bilgisi olmadığını görüyoruz. Kalp, diyabet, bağışıklık sistemi hastalıklarının sık görüldüğü Turner Sendromlu hastaların doktor tarafından düzenli olarak takip edilmesi gerektiğinin altını çizen Dr. Dündar, Hastaların tedavi ile anne olma oranı son derece düşük. Dünyada sağlıklı bebekleri olan hastalar var. Ancak hastalardan yüzde 1-7 arasında bildiriliyor. Bu hastalarda yumurtalık rezervleri var. Daha sonra bu rezerv yok oluyor. Kendileri gebe kaldıklarında gebelik komplikasyonları ve bebekteki anomalilik oranları yüksek görülüyor. TURNER SENDROMU Turner sendromu; bir dişide eşey kromozomlarından birinin bulunmaması sonucu ortaya çıkan çeşitli semptomların tümüne verilen addır. Turner sendromluların fenotipi dişi olarak görülür fakat; eşey organları ve eşey hücreleri gelişmez. Kısır bireylerdir. Turner sendromlu bireylerde doğuştan böbrek rahatsızlıkları, kalp anomalileri, kistik higroma en çok görülen hastalıklardır. BELİRTİLERİ Kısa boy Göğüs kafesi farklılığı ve meme ucu genişliği Düşük saç bitişi Düşük kulak çizgisi Kısırlık Adet görememe Yenidoğan bebeklerde ayak sırtında ödem Turner Sendromu Sempozyumu 12 Eylül'de İzmir Wyndam Özdilek Otel'de, yapılacak, aynı otelde 13 Eylül'de kahvaltılı hastalar ve uzmanlar için buluşması gerçekleşecek. Hemşirelik Öğrencileri Mesleğe Erken Başladı
Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Halk Sağlığı Hemşireleri, İzmirlileri kanserde erken tanı ve tedavi konusunda bilinçlendiriyor. Türkiye' de Kanserle Savaş Haftası olarak kabul edilmiştir. 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftasında, ülkemiz açısından önemi giderek artan kansere karşı erken tanı ve tedavi için ülke genelinde çalışmalar yapılmaktadır. Bu amaçlaizmir Katip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Halk Sağlığı Hemşireliği öğretim elemanları ve öğrencileri tarafından Çiğli İlçesindeki Aile sağlığı Merkezleri ve ilköğretim okullarında çeşitli etkinlikler gerçekleştirildi. Doç.Dr. Medine Yılmaz, Doç.Dr. Hatice Yıldırım Sarı, Yrd. Doç. Dr. Betül Aktaş ve Öğr. Gör. Feyza Dereli danışmanlığında; 3. Sınıf lisans öğrencileri, topluma yönelik bilgilendirme, bilinçlendirme ve farkındalık kazandırma çalışmalarında bulundu. Çeşitli eğitimler ve stant çalışmaları ile halk bilgilendirilerek, kanser taramalarına katılımları desteklenerek, kanserde erken tanıya dikkat çekildi. İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü Çiğli Toplum Sağlığı Merkezi Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM) ile de işbirliği yapılarak, broşür ve afiş desteği sağlandı. Ayrıca KETEM tarafından yapılan erken tarama uygulamalarına İKÇÜ öğrencileri de katıldı.