Füze Selami; Selami Tekkazancı



Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Hayri Ülgen Türk futbolunun ve Türk. basınının centilmenlerinin ilk sıralarında en önemli yerde olan örnek bir insandır. 16/04/195

Bodrum Sutopu Takımı, Başkan Kocadon u ziyaret etti

Karşılaşmaya. BJK 2 Eskişehirspor 1

İşte Süper Lig'in şampiyonları

BAL Ligi 10.grupta şampiyonluk mücadelesi veren lider Kütahyaspor, DPÜ Spor u 3-0 la geçerek üçte üç yaptı.

Kartal turu geçti. dışında müdahale etti, dönen topu Kaan ağlara gönderdi (1-2). İlerleyen dakikalarda başka gol olmayınca ilk yarı 1-2 rakibin

Taktik çalışması. Fernandes'siz antrenman. BEŞİKTAŞ, Akhisar Belediye Gençlik ve Spor maçı hazırlıklarını akşam saatlerinde yaptığı antrenmanla

STRES ATMAYA GELDİLER, DENİZ TEMİZLİĞİ YAPTILAR

Haftalardır en. Rekora gölge düştü

Kampın iyi bir. Kendimi İspatlamak İstiyorum

Mehmet DEMİR ORTALIK TOZ DUMAN...HAVA ÇOK PUSLU!... Nihayet, aylardır gol yemeden iki hafta üst üste kazanma

SORU-- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor

Beşiktaş performansını artırmak için. Kartal acımadı

Siyah-beyazlılar, Beşiktaş Antalyaspor'u devirdi

BJK Nevzat. Beşiktaş'tan farklı galibiyet

Gençlerbirliği sınavı!..

HOLLANDALI ENGELLİ FUTBOLCULAR BODRUM DA DOSTLUK MAÇI YAPTI

Karakaya: İnanmayanlar ile Bizim İşimiz Yok

Beşiktaş, Kartal liderliği sevdi

BODRUM MAHALLELER ARASI FUTBOL TURNUVASI SONA ERDİ

Hüzünlü son. son dakikalarda üst üste pozisyon yakalasada aradığı golü bulamadı. faydalanan Medical. Ziraat. ve ceza sahasına.

Beşiktaş Gazetesi Beşiktaş:3 - Mersin:0

Füze Selami. Adana Demirspor un Efsane smi. Yaflamdan Kesitler

Beşiktaş, Kartal coşkuyla karşılandı

TARİH TEKERRÜR ETMEYECEK SAMSUNSPOR LİGDE KALACAK

yılında Kocaeli de doğan Hikmet Karaman. UEFA Pro Lisans sahibi olup çok iyi derecede Almanca ve başlangıç seviyesi İngilizce bilmektedir.

Kartal tur. MP Antalyaspor karşısında tur arayacak. Karakartallar 5. turu atlamak için MP Antalyaspor ile oynayacağı maçın hazırlıklarını sürdürdü.

Karşılaşmanın. Kasımpaşa maçının biletleri satışta

Gençlerle yenişemediler. ANKARA 19 Mayıs Stadı'nda oynanan. 1-1'lik sonuçla berabere bitti. İlk yarıda

Derbinin kazananı Fenerbahçe: 0-1

Beşiktaş 1 Adanaspor 1

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Oğuzhan'dan iyi haber!..

Akşam antrenmanında. Beşiktaş Gazetesi Köybaşı ameliyat olacak GÜNLÜK INTERNET GAZETENİZ... SPOR

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman ve Yönetim Kurulu. Hep birlikte yürüyecekler. BAŞKAN Fikret Orman taraftarlarla bir araya gelecek.

Dentinho. Çok mutluyum

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

Beşiktaş Gazetesi. Beşiktaş'a lüks otobüs

GERARD VAN GEMERT YENİ TAKIM RESİMLEYEN MARK JANSSEN. Türkçesi: Gizem Kara Öz

Maksimovic in. Sadece dedikodu mu? SIRP oyuncuların Beşiktaş'la ilgili haberleri medyadan. öğrendiklerini söylediği iddia edildi. Kızılyıldız Kulübü

RIDVAN DİLMEN BODRUMSPOR U ZİYARET ETTİ

Tesisleri'ndeki antrenmana ısınma koşularıyla başlayan Beşiktaş, yaptı. Bir süre ayak tenisi oynayan oyuncular, şut çalışmasıyla

Yalıkavak Spor İlk Maçını Kaybetti.

Gümüşlükspor Futbol Okulu açıldı

Kartal, Kuvvet çalışması

Beşiktaş, Spor. Kara Kartal Bursaspor u bekliyor

Günlük Spor Gazetesi. Holebas rotası tutmadı

Es Es'i geçemediler

YUNAN'A BEŞ BEŞ BAKİ SARISAKAL

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş?

Belediyespor Ziraat Türkiye kupasında Tur Atladı

Kondisyon. Antalya hazırlıkları sürdü

Batuhan ayrıldı. BEŞİKTAŞ sezon başında G Ü N L Ü K I N T E R N E T G A Z E T E S İ. 31 OCAK 2013 Günlük Spor Gazetesi

2013'te ilk antrenman

Kartal'ı tutana aşk olsun!

Ziraat Türkiye Kupasında Bodrumspor turu geçen taraf oldu

11 günlük izindeler. ardından Antalya'da kampa gidecek. haftada Kayserispor'la

Trabzon'da Buruk Sevinç!

Maç öncesi kardanadam. BEŞİKTAŞ Spor Toto Süper Lig in 17. İnönü Stadyumu nda. 20:00 de başlayacak maç öncesi karakartallar.

Beşiktaş İnönü. Teklifler gündemde

Kobe: Beşiktaş ile Görüştüm

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik.

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Yönetici tarafından yazıldı Pazartesi, 24 Ağustos :42 - Son Güncelleme Çarşamba, 26 Ağustos :20

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

3 puan 3 golle geldi

Bodrum Belediyesi Bodrumspor- Manisa Büyükşehir Belediye Spor:

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

BJK İnönü Stadı'nda BJK 3 FB 2

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı

TÜRKİYE KUPASI MÜSABAKALARI STATÜSÜ

Kartallara sevgi seli. ve kampa girdi. Karakartallar maçın oynanacağı Antalya ya ulaştı. zor maçlarla turu atlayan Karakartallar.

Beşiktaş Teknik. Taksitle gitti

Maça tutuk. Beşiktaş Gazetesi Potada anlamlı galibiyet GÜNLÜK INTERNET GAZETENİZ... SPOR

K.MARAŞSPOR ADANA DA MAĞLUP

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

Siyah-beyazlıları. Statdaki son maçına çıkıyor

Beşiktaş, Kara Kartal ın rakibi Orduspor

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

Beşiktaş Gazetesi. Hedef Süper Final. Karabükspor'a konuk olan. maçta rakibiyle 1-1

Sivasspor maçında. Veli Kavlak derbide. derbisinde oynayamayacağı

Beşiktaş Gazetesi. Q7 nin durumu arap saçı. Ben 3 milyona razıyım dedi.

Habere göre. Quaresma sözü ortalığı karıştırdı

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN

Kondisyon ve. Fethiye'de ilk antrenman

ANOREKTAL MALFORMASYON DERNEĞİ

FUTBOL BRANŞ AÇIKLAMALAR

3 YAŞ AYIN TEMASI. Cinsiyetim, adım, özelliklerim, görünümümdeki değişiklikler nelerdir?

BODRUM BASKET KIRÇİÇEKLERİ SEZONA, MERHABA DEDİ

Beşiktaş Gazetesi. Biz onları istiyoruz

Baros nereye?.. Baros'un Galatasaray'dan. alevlendi. Sezon

Siyah-Beyazlı. Veli'ye ücret

En zor 2. spor dalı: Sutopu

Transkript:

Füze Selami; Selami Tekkazancı Adana nın futbol tarihi, Türkiye futbol tarihiyle birlikte oluşur. Adana nın ilk futbol takımlarının, 1920 lerde kurulan Türkocağı ve Gençlerbirliği oldukları bilinir. Bu iki takım 1928 yılında birleşerek İdman Yurdu adını alırlar. 1928 de ayrıca Beden Terbiyesi Bölge Müdürü Rıza Salih Saray ın önderliğinde Seyhanspor, üç yıl sonra da Torosspor futbol sahalarına merhaba der. Böylece 1931 de Çukurova ligi kurulur.. Çukurova Ligine 1939 yılında Milli Mensucat, 1940 yılında Sümerspor ve Adana Demirspor dâhil olunca, Adana Demirspor un Türkiye liglerindeki serüveni başlamış olur. Zamanla Adana daki takım sayısının artması sonucu, Mersin İdmanyurdu ve Tarsus İdman Yurdu, Çukurova liglerinden ayrılarak İçel Ligi ni oluştururlar. Günümüzde olduğundan biraz farklı olarak, geçmiş yıllarda futbol, yönetici olarak belli bir azınlığın ilgi alanında olmuş. Bu yüzden o yıllarda oyuncu bulmak oldukça güçmüş. Ama çare tükenmez, küçük kulüpler birleşip büyümeye çalışmışlar. Böylece İdmanyurdu, Seyhanspor ve Torosspor un birleşerek Adanaspor u kurma fikri ortaya atılmış. 1966 yılında bu fikir gerçekleşince Adana da uzun yıllar birbirleriyle rekabet halinde olacak olan iki takım ortaya çıkmış. Adana Demirspor ve Adanaspor... SELAMİ TEKKAZANCI 05

Adana da kurulan ilk futbol takımı Türkocağı (1920) Adana İdmanyurdu (1928) SİVİL SAVUNMA MÜKELLE- FİYETİ KANUNU VE ADANA DEMİRSPOR UN KURULUŞU Cumhuriyet kurulduktan sonraki devlet yapısı nasıl ki yukarıdan aşağıya doğru oluşturulmuşsa, futbol da da yapılanma böyle olmuştur. Bu durum Adana Demirspor için de geçerlidir, diğer kulüpler için de... O dönemdeki pek çok spor kulübü gibi, Adana Demirspor da kurulmasını Sivil Savunma Mükellefiyeti kanununa borçludur. Bu yasaya göre beşyüzden fazla eleman çalıştıran kamu ve özel sektör kuruluşlarına spor kulübü kurma yükümlülüğü getirilmektedir. Adana Demirspor 21 Aralık 1940 tarihinde, TCDD 6. İşletme Müdürü Eşref Demirağ ın önderliğinde kurularak, aynı yıl Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı nın onayını almıştır. Demirspor un kurulduğu yıllarda Yeni İstasyon ve çevresindeki Cemalpaşa semtinin, açık alanlar, bağlar ve boş arsalarla çevrili olduğunu biliyoruz. Atatürk Caddesi ndeki Bossa Apartmanı nın civarı Adana Demirspor un çalışma alanıymış o zamanlar. Demirspor o zamanki gücünü bu alanlardan ve TCDD personelinin kulüp için ödenti yapmaya mecbur olmasından almaktadır. İLK MAÇ VE KAÇAN ŞAMPİYONLUK Adana Demirspor un kayıtlara giren ilk futbol maçı, bugünkü adı Sümerspor olan, Malatya Mensucat ile yaptığı maçtır. Erzincan depremzedelerine yardım turnuvasında yapılmış olan maçı Demirspor 2-1 kazanmıştır. 1940 lı yıllar henüz profesyonel düşüncenin gelişmediği, bonservis, lisans ve benzeri kavramların yerleşmediği, oyuncu sayısının az olduğu, takım kadrolarının bir türlü düzene bağlanamadığı yıllardır. Takımlar sahaya her hafta hazırladıkları yeni bir listeyle çıkmaktadırlar. Demirspor ligdeki ilk yılında bu yöntem nedeniyle şampiyon olamaz. 1941 sezonunun son maçında Milli Mensucat la karşılaşacaktır. Bu aynı zamanda şampiyonluk maçıdır. Milli Mensucat bu maçı 5-0 alırsa şampiyon olabilecektir. Milli Mensucat bir haftalığına Galatasaray dan Katır Cemil ve Haşim i getirtip, Demirspor u 5-0 yener ve şampiyon olur. Ama bu hep böyle devam etmez. Ertesi yıl Adana şampiyonu olan Demirspor, 12 yıl boyunca şampiyonluğu kimseye kaptırmaz. Bu şampiyonluklar bölgeseldir ve Türkiye Ligleri henüz kurulmamıştır. Seyhanspor (1928) Kuruluş yıllarında Adana Demirspor (1940) 06 ADANA YA GÜÇ VERENLER - I SELAMİ TEKKAZANCI 07

ADANA NIN İLK STADYUMU KUMLUK Adana da Kumluk ismiyle bahsedilen bölge, Seyhan Nehri kenarında, Demirköprü nün yanında bulunan ve nehrin getirdiği kumlar nedeniyle yumuşak bir zemine sahip olan yerdi. Adana Şehir Stadyum u inşa edilmeden önce futbol maçları ve cirit gösterileri burada yapılır,19 mayıs gibi ulusal bayramlar burada kutlanırdı. Daha sonraki yıllarda stadyumun şimdiki bulunduğu yerde bir alan ayrılıp, etrafı tahta perdelerle çevrilerek bu faaliyetler Reşatbey e taşındı. Kumluk ise önemini kaybetti. Günümüzde ise yerine Galeria denilen alışveriş merkezinin de bulunduğu park yapıldı. Sonraki yıllarda 5 Ocak ismini alacak olan şehir stadyumu ise gittikçe gelişti. Önce küçük bir tribün yapıldı, sonra ihtiyaca göre genişletildi. Şimdi ise yıkılıp, Sofulu tarafına taşınması planlanıyor. Kumluk SELAMİ TEKKAZANCI 11

TÜRKİYE LİGLERİNİN KURULMASI Türkiye 1. Futbol Ligi nin, şimdiki adıyla Süper Lig in başlangıç tarihi. 1959 olarak kabul edilir. 1959 yılında düzenlenen Türkiye 1. Futbol Ligi nin ilk sezonunda maçlar, 8 er takımdan oluşan Beyaz ve Kırmızı adlı iki grupta oynandı. O tarihteki statü uyarınca beyaz grubun lideri Fenerbahçe ile kırmızı grubun lideri Galatasaray finalde karşılaştı. İlk maçı Galatasaray 1-0, ikinci maçı ise Fenerbahçe 4-0 kazanınca, Türkiye 1. futbol Ligi nin ilk şampiyonu Fenerbahçe oldu. 1959-1960 sezonundan itibaren ise grup sistemi kaldırıldı ve Türkiye 1. Ligi bugünkü statüsü ile oynanmaya başlandı. ŞAMPİYON TAKIMDAKİ FÜZE Adana Demirspor da tarihi boyunca çok önemli maçlar yapmıştır. Belki de bunlardan en önemlisi 1954 te Hacettepe ile yapmış olduğudur. 1953-1954 sezonunda önce bölge ve grup, sonra da diğer kademeleri geçerek Türkiye birinciliği için Hacettepe ile karşılaştılar. Maça Muharrem Gülergin in liberoluğunda çıkan Demirspor, Füze Selami nin unutulmaz golü ile şampiyonluğu kazanmıştır. Böylece Türkiye Kupası ilk defa Adana ya gelir. Adana Demirspor un o dönemde oynayan üç ismi sonradan efsane olmuştur. Bunlardan biri şüphesiz Muharrem Gülergin, diğeri kaleci Kartal Yaşar iken, üçüncüsü ise Selami Tekkazancı dır. Maçlarda attığı sert şutlarla fileleri delerek, takımını Türkiye şampiyonu yaptığı için, Selami daha sonradan Füze Selami olarak anılmıştır. Onun arkadaşları arasındaki diğer bir lakabının da Yiğit olduğunu biliyoruz. Adana da bir söz vardır, Yiğit lakabıyla anılır diye... Adana mızın iki önemli takımından biri olan Adana Demirspor u Türkiye ye taşıyıp, kentimizin spor alanındaki gücünü de ortaya koyan Füze Selami de bizim için bir yiğit, bir kahraman anlayacağınız. ADANA YA GÜÇ VEREN Adana da Füze Selami ismi bir efsanenin, ulaşılamayacak bir başarının alfabesi gibidir. Füze Selami efendiliğin, kibarlığın, nezaketin sembolüdür. Futbol tarihine ismini altın harflerle yazdırmış bir meşin top sihirbazı dır. Sadece yeşil sahalara ilgi duyanların değil, sporla yakından uzaktan ilgili herkesin yaşam dersi olarak bilmesi gereken bir öykünün kahramanıdır.

Füze Selami yaşadığı bu kente, bu kentin insanlarına kazandırdıkları ile her zaman anılmaya layık bir insanın görüntüsüdür. Sadece o zamanın toprak- çamur sahalarında değil, futbolun dışında ortaya koyduğu hareketleri, insana bakış açısı ve gerçek sportmen yapısı ile gelecek nesillere örnek olacak şekilde hatırlanacak bir futbolcunun görüntüsünü taşır. 80 yaşını devirdiği şu günlerde kitapçığımızda Adana ya güç veren insanlar arasına onu da almaktan mutluyuz. Aslında Füze Selami bu kitapta Hanım dır. Ömer Efendi, Eskişehir Arapkir den kazancı ustası olarak gelmiştir Adana ya... Önceleri Bıyık olan soyadı kazancılıktaki maharetinden dolayı, ustaları tarafından Tekkazancı olarak değiştirilir. Halyer alırken Muharrem Gülergin leri, Kartal Yaşar ları, Ayhan Karataş ları, Erdal Acet leri de temsil etmektedir. İsterseniz lafı fazla uzatmadan kahramanımızın öyküsüne dönelim. KAFA KÂĞIDIM KURAN-I KERİM 1933 ün Ağustos ayında Adana da dünyaya gelmiş Füze Selami... Babam, doğduğumda tarihi Kuran ı Kerim in kenarına yazmış ondan biliyorum, yoksa nerede, doğduğun tarihi tam olarak bilebilmek. diyor. Gidiyordun nüfus memuruna, söylediğin tarihi yazıyordu kafa kâğıdına. Sadece baban ne dediyse o Başka bir belge istenmezdi. ( )yedi kardeşin en küçüğüyüm hatta 10 kardeşmişiz ben doğmadan üçü ölmüş. En küçük olduğumdan daha bir el üstünde tutuluyordum herhalde. KAZANCI ÖMER EFENDİ Kahramanımızın babası Kazancı Ustası Ömer Efendi, annesi Sıdıka SAKIP SABANCI İLE ASKERLİK ANISI Birgün Nizamiyeden çıkıyorum. Askerde de top oynuyorum tabi ki... Karşıdan palyaço gibi biri geliyor, kepi kulaklarına kadar çekmiş. Adanalı gibi Lan Sakıp dedim, o da Lan Selami dedi, sarıldık. Sen torpillisindir ama eğer rahat değilsen Paşa ya söyleyeyim, iyi bir yere alsınlar seni diye teklifte bulundum. Yok ben rahatım dedi, dokunma bana, arada geliyorum Nizamiye ye zaten. kevi nin bitişiğindeki çamlıkta bulunan çırçır fabrikasında torna ustası olarak çalışmaktadır. Üç çocuğunu arka arkaya kaybeder Sıdıka Hanım ve Ömer Efendi, derinden sarsılırlar... Evlat acısını kaldıramamıştır Ömer Efendi, birgün kolunu tornaya kaptırır, sinir ve kasları zedelenmiştir. Nitekim 52 yaşında hayatını kaybeder. Selami ise çok küçüktür, hatırlamaz bile babasını. SAKIP DA, İHSAN DA ARKADAŞIM İlk mektebi İsmet İnönü İlkokulu nda: Sakıp ve İhsan Sabancı yla beraber okudum. Çok çalışkan bir öğrenci değildim, aklım fikrim toptaydı. İhsan benim sınıf arkadaşımdı, o üçüncü sınıftan sonra bıraktı mektebi. Sakıp Sabancı da asker arkadaşım. İlk mektebi bitirdikten sonra orta mektebi Ticaret Lisesi nde okumaya başladım, güzel güzel okuyordum. Hatta Nizam Hoca vardı, spor öğretmeni... Selami büyü de seni lise takımında oynatalım derdi bana. SELAMİ FUTBOLCU OLUYOR Adanalılar Selami ismi ile 1950 li yıllarda tanışır veya eski zamandır hesap karışabilir, 1949 un sonunda Küçük top sahalarında, yalınayak meşin yuvarlağın peşinde koşan, 14 ADANA YA GÜÇ VERENLER - I SELAMİ TEKKAZANCI 15

zımba gibi vuruşları ile şutlarını kimsenin tutamadığı, Kazancı Ömer Efendi nin oğlu Selami nin futbol öyküsü ortaokulda başlamıştır. Futbol yüzünden çok dayak yedim ailemden, abim bana derdi ki: ben seni dövmekten usandım, sen top oynamaktan usanmadın diye anlatıyor Füze Selami öykünün başlangıcını... Ama kaderin cilvesini görün ki: Kendisini top oynadığı için döven ağabeyi Ali Kemal, Selami yi Adana Demirspor a kendi eli ile götürür. 16 yaşında iken takıma girer genç futbolcu Ortaokuldadır, ama kulüplerde lisans alabilmek için öğrenci olmaması gerekmektedir. Ya okul derler Selami ye, ya futbol... Ne kadar ters değil mi? Öğrenciysen sporcu olamazsın... SELAMİ NİN AŞKLARI Okuldan ayrılmamı müdür İrfan Bey ve annem istemiyordu, uzun dil dökmelerden sonra annem tasdiknamemi aldı, ben de Demirspor a başlayabildim. İlk maçımız Sümerspor la oldu, ben 2 gol attım o maçta, 16 yaşındaydım, 1950 yılının başlarıydı. Selami nin gönlünde top oynamaktan başka bir sevda yoktur. Ders kitapları kaldırılır. Şortlar, kramponlar, formalar giyilir. Daha ilk maçta kendini gösterir Selami. İlk ciddi sınavında Demirspor adına 2 gole imza atmıştır. Bomba gibi şutları, kalecinin nereye gittiğini göremediği vuruşları, Selami nin ismini futbol dünyasında hızla duyurmaya başlar. Onun ilk aşkı meşin yuvarlak, ikinci aşkı ise Demirspor olmuştur. Futbol kariyerinde çok başarılı olduğu halde, iki ufak denemeyi saymazsanız, başka bir takımda oynamamıştır. Hayatı varsa yoksa Adana Demirspor dur. Hiç paraya kanmadan, başladığı takımda bitirmiştir kariyerini. Birçok kez Demirspor için cebinden bile para verdiği bilinmektedir. İLK YURTDIŞI DEPLASMANI Suriye ye deplasmana gitmiştik, ilk yurtdışı deplasmanıydı.1950 senesiydi, yeni futbola başladığım dönemlerdi. Zor şartlarda yaptığımız özel bir maçtı. İlk defa yurtdışı deneyimiydi hepimiz için. Şimdi ki gibi deplasman yapmak kolay değildi. Maddi anlamda zor günlerdi. Bir miktar para almıştık. O zaman otel, yol masrafı, yiyecek parasına bile yetmemişti. Cebimizden koyduk eksik kalanları da. Maç 2-2 bitti. Suriye basını Demirspor için: Suriye ye gelen en iyi yabancı takım başlıkları atmıştı. YÜRÜ LAN ADANA YA! Selami anılarını tazelerken çok kısa bir Galatasaray macerasından bahsediyor. Ama çok sürmeden biten, Adana sevgisini açıkça ortaya koyan bir macera bu: 2 yıl kadar Demirspor da oynadıktan sonra, 1951 de Galatasaray a gittim. Gündüz Kılıç a: Bu çocuğu alın demişler. Benim için o dönemde geleceği parlak diyorlardı. Genç takımla idmanlara çıkıyordum. İki de maça çıkmıştım Galatasaray formasıyla. Sonra bir akşam Muharrem Abi İstanbul a geldi. Sabaha bilet aldım Adana ya gidiyoruz dedi. Söz verdiğimi belirterek, itiraz edecek oldum, Lan yürü sabaha gidiyoruz dedi. Sabah Adana ya döndük. Adana İdmanyurdu ile maçımız vardı. Ben de oynadım, 2 gol attım. 3-0 yendik. İdman Yurdu nun kalecisi Pire Mehmet ti. İyi kaleciydi, çok severdim Muharrem GÜLERGİN onu. Ama golleri de yedi. Muharrem Abi hepimizin babasıydı. O zamanlar takımda hoca filan yoktu. Takımın abisi de, kaptanı da, hocası da Muharrem Abi ydi. Anlayacağınız o dönemde kaptanı kimse takımın her şeyi oydu. O zamanlar abi, kardeş ortamı vardı. Abilerimiz sus dese susardık. Saygı, sevgi vardı. Büyüklere karşı gelmek mümkün değildi, çok ayıptı. FENERBAHÇE MACERASI 1952 senesiydi. Ignace Molnar isimli Macar Antrenör vardı Fenerbahçe de... Benden bahsetmişler, o SELAMİ TEKKAZANCI 19

MUHARREM GÜLERGİN 1924 doğumlu olan Muharrem Gülergin demiryolcu bir babanın 4 çocuğundan ikincisidir. 1940 yılında kurulan Adana Demirspor kulübünde ilk yılından itibaren futbolcu, yüzücü, sutopu oyuncusu ve atlet olarak dört branşta hizmet vermiş, yüzme ve sutopu branşlarında milli takım kaptanlığına kadar yükselmiştir. 1957 yılında futbolu, 1962 yılında ise sutopunu bırakarak jübile yapan Gülergin, sırasıyla Adana il yüzme ajanlığı, yüzme-sutopu milli takımları teknik menajerliği, Adana Demirspor futbol takımı teknik direktörlüğü ve Adana Demirspor kulübü yönetim kurulu üyeliklerinde bulunmuştur. 1972-73 sezonunda Adana Demirspor u birinci lige çıkaran teknik adam olan Gülergin, Fatih Terim in yetişmesinde de pay sahibidir. Evli ve üç çocuk sahibi olan Gülergin, 7 Ağustos 1995 tarihinde Adana da hayatını kaybetti. da Fenerbahçe ye gelmemi istemiş. İstanbul a gittim sözleşme imzaladım. Antrenmanlara başladık. Takım içinde Ankaralılar gurubu vardı beni sevmezlerdi, ama Macar antrenör beni çok beğenmişti, hep ilgi gösteriyordu. Hatta antrenman bittikten sonra herkesi gönderirdi, kaleciyle ben kalırdık. Bana uzaktan şut çektirirdi. Kenara oturup izlerdi. Topa her vurduğumda kahkahalar atardı, çok hoşuna giderdi sert vuruşum. O bana ilgi gösterdikçe takım içinde hep homurdanmalar olurdu. Daha dün geldi, bu ilgi alaka nedir? diye. Fenerbahçe ile üç özel maç oynadım. Beşiktaş, Ankara Demirspor ve Ankaragücü maçları... Beşiktaş a iki gol attım. Ama takımdaki gruplaşmanın üzerine bir de gurbetlik eklenince dayanamadım. Abimin düğünü var deyip, Adana ya dönmek için izin istedim. Onlar da düğünden hemen sonra geri gelmek üzere izin verdiler. Selami aslında geri dönmemek üzere gelmiştir Adana ya ve hemen doğruca Demirspor a gider. Sonrasını isterseniz kendi ağzından dinlemeye devam edelim: Adana ya gelir gelmez, Devlet Demiryolları nda işe başladım. İstanbul a dönmedim. Birgün bir yönetici geldi yanıma, Fenerbahçe Londra ya gidecekmiş. Seni almaya geldim dedi. Dönmem, burada mutluyum dedim. Haline bak, amelelik yapıyorsun. Sen bu hallerde olacak birisi misin? diye sitem etti. Hadi kimliğini al gel gidelim, daha pasaport çıkartacağız diye de teklifte bulundu. Tamam deyip, Demirspor Lokali ne gönderdim. Lokal yakındı zaten. Sen orada otur, ben eve gidip geleceğim dedim. Lokale geldiğimde adam yoktu. Öğrendim ki: bizimkiler Selami yi kaçırmaya geldi diye, adamı kovalamışlar. Neredeyse adamı bir de dövüp göndereceklermiş. Böylelikle kaldım Demirspor da. DEMİRSPOR TÜRKİYE ŞAMPİYONU 1954 senesiydi. Final maçına gelene kadar Manisa yı 3-1, Bursa yı 2-0 yendik. Hacettepe de bir takıma 7 gol, diğerine 6 atarak finale kaldı. O dönem, sol ayağımın üzerinde bir şişlik var. İltihap gibi bir şey Öyle ağrıyordu ki sabahlara kadar ağrısından uyuyamazdım. Bursa maçı öncesi Bedri Abi ye, M u h a r r e m Abi ye iki maç birden oynayamayacağımı söyledim. Beni ya Bursa maçında ya da final maçında oynatın! dedim. Ama oynayacaksın diye direttiler. Bursa maçında oynadım. Bursa yı yendik, finale kaldık. Sonra ben Hacettepe maçında oynayamam diye tekrar söyledim, kızdılar bana. Ayağım çok kötüydü, ben de o zaman bir şartla oynarım dedim. Siz son 15 dakikaya kadar maçı berabere götürün, gerisini bana bırakın. Hacettepe finale gelene kadar 6-7 gol atmış bir takım, çok güçlüler, herkes maçı Hacettepe yener diyor. Maç saati geldi çattı. Maça 2 stoper ile Met Ahmet ve Muharrem Abi yle başladık. Kalede Haşim çok iyiydi, herkes çok iyi oynuyordu. Stadyumun arkasında bir saat kulesi vardı, şimdiki gibi skorboard nerde, maçın kaçıncı dakikada olduğunu oradan takip ediyorduk. Son 15 dakikayı görmüştük, skor 0-0 dı... Son 15 dakikaya geldiğimizde Sarı Yaşar sant- 20 ADANA YA GÜÇ VERENLER - I SELAMİ TEKKAZANCI 21

ranın oralardan güzel bir pas attı. Topu sürdüm kaleye doğru, kaleci şut atacağım diye korktu, çıkar gibi yaptı, ben de topu sağından yavaşça bıraktım. Top kalenin sağ direğine çarptı, diğer direğe doğru gidiyordu, gol olacaktı ama yavaş vurdum diye korktum, kalecinin solundan dolandım, topa doğru koştum, zaten bu sırada top kaleye girdi, gol oldu. Çok sevindik... Çocuklar gibi, sağa sola koştuk. Maç yeniden başladı, yine bir pas attılar, ceza sahasına girdim, çok hızlı bir şut attım. Top fileleri balon gibi şişirdi, geri önüme düştü. O sevinçle topa bir daha vurdum, yine filelere girdi. Biz gol diye sevinirken hakem golü vermedi. Hepimiz çok şaşırdık, ortada golü vermeyecek hiç bir şey yoktu çünkü. Hakeme sordum niye vermedin? diye; ama cevap vermeden oyunu başlattı. Neyse maç 1-0 bitti, şampiyon olduk. Havalara uçu- yorduk. Beni omuzlara aldılar, sözümü tutmuş, son 15 dakika girdiğim maçta golü atmıştım. Maçtan sonra soyunma odasına gittik. Hakem gideceği yere gitmek için, bizim otobüse bindi. 2. golü niye vermedin? diye sordum. Selami ne yapacaksın 2. golü, bir tane attın şampiyon oldunuz, daha Allah ından ne istiyorsun dedi. Ben de daha üstelemedim. Çok güzel günlerdi. Hayatımda unutamadığım iki en önemli anımdan biridir bu şampiyonluk. Şampiyonluktan sonra her şey bir rüya gibiydi. Adana ya gelene kadar durduğumuz her İstasyonda sevgi gösterileri vardı. Adana tam bir bayram yeriydi. Geldiğimizde omuzlara alarak sokakları dolaştırdılar. Bu isteyince bir insanın neler başarabileceğinin bir öyküsüdür. SELAMİ ASKER Selami nin askerlik çağı da gelmişti. Tam o sırada önüne bir fırsat çıktı ve askerlik görevini yaptı. Kahramanımız o günleri şöyle anlatıyor: 1954 senesinde Ankara Karagücü nde bir albay vardı. Aynı zamanda hakemlik de yapıyordu. Maçlarımızı da yönettiği için beni tanıyordu. Bu sırada askerlik çağım da gelmişti. Karagücü nde oynatmak için beni askere çağırdı. O dönem her kuvvet komutanlığının bir futbol takımı vardı. Denizgücü, Havagücü ve Karagücü... Benim Malatya ya sevk emrim çık- 22 ADANA YA GÜÇ VERENLER - I

mıştı. Karagücü nden komutanlar Malatya daki sevkimin çıktığı yere yazı yazdılar. Yazıda Selami Tekkazancı Ankara da yakalandı, eğitimine burada başladı gibi bir şey yazıyordu. Ankara Karagücü nde kaldım böylelikle. Antremanlara çıkıyordum, birgün hoca (aynı zamanda subaydı) bana: Selami bizim kaleci terhis oldu, hiç bildiğin iyi kaleci var mı, askerliği gelen gelsin oynasın, takımda da askerliğini yapsın dedi. Size bahsettim ya, Pire Mehmet vardı, o aklıma geldi, çağırdım. Böylece Pire Mehmet de askerliğe bizim takımda başladı. Beraber antremana gittik. Hoca Pire yi görünce şaşırdı, ufak tefek kısa boylu bir şey, Bu mu kaleci dediğin? dedi. Ama sonradan beğendiler. Karagücü yle de şampiyon olduk. Futbolumun en verimli çağıydı, Karagücü nün kamplarını büyük takımlar hep takip ederdi. Askerliğimin bitmesine yakın kimler istemedi ki beni... Beşiktaş, Altınordu, İstanbulspor ve Fenerbahçe hepsi teklifler yaptı. Beşiktaş o dönemin en yüksek transfer teklifini yaptı... 40 bin lira ya da 4 daire... Ama benim parada pulda gözüm yoktu. Adanalılara sözüm vardı: Ölürüm de başka yere gitmem dedim. 1956 da askerlik bitince de Adana ya döndüm. UĞURSUZ GÜZEL Askerlikte Selami nin bir de güzel anısı var: Bir yurtdışı deplasmanına gitmiştik. O yıl Portekizli bir manken dünya güzeli olmuştu... Rozita Gomez... Bana saha içinde başlama vuruşundan önce, bir buket çiçek verdi, yanaklardan öpüştük. Maç başladı ilk yarı iki tane sert şutum direkten döndü. Devre arasında arkadaşlar: Selami git çiçeği geri ver, bu kız sana uğursuzluk getirdi, baksana vurduğun direğe takılıyor demişlerdi. Bir müddet bu konuşulmuştu. Kız öptü, Selami gol atamadı diye takılmışlardı bana. BİR ANI DAHA Düşündükçe gülümsediğim ve unutamadığım bir anım daha var: Birgün Demirspor lokaline bir telefon gelmiş. Telefondaki kişi, görevliye Kulüpte kimler var diye sormuş: Görevli, Kedi Murat, İt Rıza, Karacülük Lütfü, Fofo Muharrem, Deve Selami, Beygir Hasan, Çıta Remzi, Kedi Melih, Öküz Ömer, Pıto Mustafa, Kunduz İsmet diye saymaya başlayınca, telefondaki kişi ben yanlış aradım galiba orası hayvanat bahçesi mi Demirspor mu? diyerek telefonu kapatmış. SELAMİ TEKKAZANCI 25

MEMLEKET SEVGİSİNE İMZA O zamanlar 40 lira da büyük para, 4 daire de... Ama olsun Selami ye bir gömlek, bir terlik yeter. Bakın Füze Selami o günler için neler diyor: Adana ya döndükten sonra Demirsporlu yöneticilerle ilk mukaveleyi imzalayacağız. Ayağımda terlik var, cebimde beş kuruş para yok, üstümde kötü bir pantolon, eski bir gömlek. Notere gittik, mukaveleyi imzaladım. Para, pul sormadan attım imzayı. Bir arkamı döndüm ki yönetici yok olmuş. Sevinç içinde kulübe gitmiş, Selami ye mukaveleyi imzalattım, bu iş tamamdır demiş. (...)O zamanlar memleket sevgisi vardı. Kulüp sevgisi, arkadaş sevgisi vardı. Futbolu kazanç kapısı olarak görmüyorduk biz. Herkes 30 alırken: ben 15 alırdım. Bu 15 in 10 unu verirlerdi. 5 i sonra vereceğiz derlerdi. Sonra geri gelip Selami filanca kişiyi alacağız takıma sana verdiğimiz 10 u geri ver, ona verelim. Sana sonra veririz derlerdi. 10 u da öyle verirdim, ben parça parça alırdım paramı, dışardan gelene mahcup olmayalım diye. HADİ HEMŞERİM BİR FÜZE Selami Tekkazancı; kendisine Füze lakabının takılması öyküsünü şöyle anlatıyor: Füze ismi nerden geliyor biliyor musunuz? 1960 da birinci lige çıkmıştık, bir tane elçilik elemanı vardı, Adanalı... Hadi hemşerim bir füze gönder, hadi hemşerim bir füze gönder! diye tirübünlerde bağırırmış. Ben de tesadüf, o bağırdıkça, gol atarmışım. Ondan beridir bana Füze lakabını taktılar. O dönemde Füze en az Metin Oktay kadar ünlenmişti: Metin Oktay la aynı dönemde oynadık. Metin iyi futbolcuydu, severdik birbirimizi.. Bir sohbetimizde şöyle demişti: Füze Selami ve Metin Oktay aynı takımda olsa neler olurdu acaba?. Haksız da değildi, aynı takımda olsak kaldırmadığımız kupa kalmazdı herhalde. BAKTIĞI YERE VURAN FUTBOLCU Füze nin o dönemin Metin Oktay kadar önemli futbolcusu Turgay Şeren ile de bir anısı var: 1960 ta birinci ligde oynuyorduk, başımızdaki yönetici, Galatasaray la oynayacağız dedi. O dönemlerde haftada iki maç yapıyoruz, Coşkun Özarı lar, Turgay Şeren ler, İsfendiyar lar Galatasaray da oynuyor. Galatasaray ı yenmek ne mümkün... Yöneticiler bize Galatasaray ı yenin hepinize 500 er lira prim dedi. Maç başladı, ben birinci devre bir gol attım, ikinci devre bir gol daha attım, 2-0 galibiz.

METİN OKTAY 1936 yılında İzmir de doğan Metin Oktay, Damlacık Kulübü nde futbola başlamış, Yün Mensucat takımından sonra geçtiği İzmirspor da kendini göstererek genç milli takıma yükselmiştir. 1956 yılında Galatasaray a gelen Metin Oktay, İtalya nın Palermo takımına transfer olduğu 1961-62 sezonu dışında sürekli Sarı Kırmızılı formayı giymiştir. Daha İzmirspor da oynarken, attığı 17 golle İzmir Profesyonel Ligi gol kralı olan Metin Oktay, ondan sonraki yıllarda da bu unvanı başkalarına nadiren kaptırmıştır. Metin Oktay kral olamadığı yıllarda da çok sayıda golle listenin hep ilk sıralarında yer almış, toplam 608 golle bir rekorun sahibi olmuştur. (Bazı kaynaklarda bu sayının 632 olduğu belirtilmektedir.) Bir sezonda attığı 38 golle oluşan rekor ise, tam 25 yıl sonra Tanju Çolak tarafından kırılabilmiştir. Metin Oktay, 36 sı A, 4 ü de genç olmak üzere Milli Takım formasını 40 kez giymiş, 7 kez kaptanlık yaparken, milli forma içinde 19 gol atmıştır. 1965 yılında Taçsız Kral adlı bir filmde de rol alan Oktay, futbol yaşamı boyunca sadece bir kez oyundan atılmıştır. Büyük bir golcü oluşunun yanı sıra, efendi ve sportmen kişiliğiyle de Türk futbolseverlerinin sevgilisi olan Metin Oktay, futbolu bıraktıktan sonra yine futbolla ilgili çeşitli işler yaptı. Sarı Kırmızılı kulüpte yönetici ve menajer olarak görev yapan Metin Oktay ın son görevi spor yazarlığı idi. Oktay, Galatasaray ve Bursaspor da teknik adam olarak da görev yapmıştır. Türk futbolunun efsane golcüsü Metin Oktay, 13 Eylül 1991 de bir trafik kazası sonucunda yaşamını yitirmiştir. Galatasaraylılar beni tutamıyor, ablamın oğlu Özden de bizde oynuyor. Öyle bir pozisyon oldu ki, Turgay karşımda diz çökmüş. Yeğenim bağırıyor Dayı, geliyorum, dayı geliyorum! diye. Topu verdim. Turgay Şeren le karşı karşıya, çalım atmaya çalıştı falan, ama topu taca attı. Turgay Şeren e panter derledi. Maç 2-2 bitmişti. Turgay Şeren bu maçtan sonra bir röportajında: Baktığı yere en güzel vuran adam Selami dir demişti. BASRİ NİN SİTEMİ Tabii, füze gibi gönderdiği şutlar, her zaman filelere rast gelmedi. Birgün İstanbul da Fenerbahçe ile maç oynuyoruz, frikik oldu.deniz tarafındaki kaleye ben topu diktim. Sol bek oynayan rahmetli Basri Dirimlili vardı. Kaleci baraj yapın diye bağırınca, Basri tek başına baraja geçti, ama çok yakın durdu. Uyardım. At ülen! dedi. Topa bir vurmuşum... Suratına geldi adamın. Sahaya sıhhi imdat geldi, götürdüler. Yarım saat sonra bana sitem ediyor: Lan öldürüyordun beni diye. FUTBOL DA DEĞİŞTİ Füze Selami kendi dönemi futbolu ile bugünkü futbolun çok farklı olduğunu söylüyor: Şimdilerde futbolcular gol attığında tribünlere koşuyor, biz gol attığımız- TURGAY ŞEREN 15 Mayıs 1932 tarihinde doğdu. Galatasaray Spor Kulübü nün efsanevi kalecilerinden biridir. Galatasaray da 1949-1966 yılları arasında oynamış ve Türkiye adına 46 maça çıkmıştır. 1951 de Berlin de Batı Almanya ya karşı yaptığı kurtarışlar ile hâlâ hatırlanmaktadır. Bu maçı Türk Milli Takımı 2-1 kazanmıştır. Bu unutulmaz maçtan sonra Berlin Panteri lakabı ile anılmaya başlanmıştır. Şimdilerde Spor yorumculuğu ve gazetelerde köşe yazarlığı yapmaktadır. Turgay Şeren, Selami Tekkazancı nın jubilesine katılarak, ona verdiği önemi göstermiştir. da utanır santraya çekilirdik. (...)O zaman ki futbol ile bu zaman arasında çok fark var. Eskiden sağ bek santrayı geçmezdi. Santrafor oynayan kendi sahasına gelmezdi. Herkesin belirli bir yeri vardı, şimdi güç dayanmaz, futbol çok süratli, hele bazen Avrupa takımlarını televizyonda izliyorum, insan seyrederken yoruluyor. O zaman ki futbolcuların çok kondüsyonlu olması da beklenmezdi. Çünkü haftada 2 idman yapıyorlardı. Şimdi 10-15 antrenmana çıkıyorlar. Biz ezberlemiştik. Salı günü Tellidere de koşardık. Kültürfizik yaptırırdı büyüklerimiz. Ondan sonra koşa koşa soyunma odamıza gelirdik, duşumuzu yapardık. Sonra pazara kadar maçı beklerdik. Şimdi ki imkânlar belki daha iyi, ciddi bir rekabet piyasası var, ortada büyük paralar dönüyor. Belki de futbolcular en iyi olmak için birbirleriyle yarışmak zorunda bırakılı- BASRİ DİRİMLİLİ 07 Haziran 1929 yılında Silistre de dünyaya gelmiştir. Türk futbolunun gelmiş geçmiş en iyi oyuncularından biridir. 1951 yılında Eskişehir Demirspor dan Fenerbahçe ye transfer olmuştur. 27 kere A Milli formasını giymiştir. 1952 de Olimpiyat Oyunları na giden ilk Türk Milli Futbol Takımı nda görev yaptı. Daha sonra Kıbrıs a giden ve futbol hocalığı yapan Dirimlili ye burada Türk futbolunun Mehmetçiği lakabı takıldı. Kıbrıs dönüşünde Feriköy ve Vefa da görev yaptı. Molnar ile birlikte Fenerbahçe de çalışan Basri takımın beş kupa birden almasında büyük pay sahibi olmuştur. Didi zamanındada iki yıl Fenerbahçe de çalışan Basri, bu arada çeşitli kulüplerde de antrenörlük yaptı. Romen Ionescu ile de birlikte çalışan Basri Dirimlili Stankoviç ile de görev aldı. 14 Eylül 1997 yılında vefat etmiştir ünlü futbolcu. 28 ADANA YA GÜÇ VERENLER - I

yorlar. Bir takım şampiyon olamadı diye hemen teknik direktörü devre dışı bırakmaya çalışıyorlar. Bizim zamanımızda da rekabet vardı: ama bu kadar yoğun hissetmiyorduk. HASTA HASTA FUTBOL Geçmişin futbolunun bugünkünden başka bir farkı da amatörce fedakârlıkları herhalde... (...) Apandisit ameliyatı olduğumda, on birgün sonra sahaya çıktım. Kimseye iyileşmedim diyemedim. Şimdi tırnağının ucu kalkanlar iki hafta istirahat yapıyorlar. Milli takıma çağrılmıştım, mili takımda Ankara ve İstanbul takımındaki futbolcuları oynatıyorlardı genelde. Beni birinci devrenin bitmesine beş dakika kala oynatıyorlardı, ayıp olmasın diye... Beş dakika, sonra ikinci devre oluyordu, bu kez başkasını çıkarıyorlardı. Birgün İstanbul takımı ile Milli Takım maç yapıyor, ben Milli Takım da oynamak için İstanbul a gitmiştim. Beni milli takımda değil de, İstanbulspor da oynatmak istediler. Milli Takıma hırsım var zaten, ben öyle bir oynuyorum ki sormayın gitsin. Karşımda Galatasaraylı santrafor var, bir kafaya çıktım, inerken dirseği ile vurdu, burnumu kırdı. Cihat Arman İstanbulspor un teknik direktörü, beni Ankara da bir estetik cerraha götürdü, burnumu yaptırdı. O haftada Demirspor un maçı var, bana oynayacaksın dediler. Nasıl oynayacağım? dedim. Tamponları çıkarttırıp oynattılar beni. TREN DEMİRSPORLULAR A BEDAVA Bizim zamanımızdaki toplar azıcık yağmur yedimi ağırlaşıyordu, meşinden yapılmıştı. Vur vurabilirsen!.. Şimdiki toplar çok iyi. Şimdiki futbolcular çok şanslı aslında. Biz zeytin ekmek yer maça çıkardık. Maçlara gitmek için 10-15 lira yolluk verirlerdi. Biz de trenle giderdik. Tren Demirsporlular a bedavaydı çünkü. Tren İstanbul a iki günde giderdi. O verilen 10-15 lira yollukla, biz sadece kendimize yolda yiyecek alabilirdik. AİLE Askerliğimi yaptığım dönemdeydi. Annemler tarafından akrabamız olan Fatma Ablamın evine misafirliğe gitmiştim. Ankara da oturuyorlardı. Gittiğim gün Fatma abla evde yoktu, kızları evdeydi. Kızlarının yanındaki siyah önlüklü kız dikkatimi çekmişti. Ertesi gün tekrar gittim, bu defa Fatma abla evdeydi, oturduk sohbet ettik. Siyah önlüklü kızı yine sordum. Ne yapacaksın diye karşı soruyla cevap verdi. Ben de utanarak Hiç, öylesine sordum dedim. Evlerinin karşısında oturuyorlarmış. Kaderimiz o an yazılmış eşimle. Rahmetli kayınpederim ilk memuriyetini Adana da yaptığı için, mem- 1970 yılına kadar futbol takımları deplasmana tren ile giderdi. SELAMİ TEKKAZANCI 31

lekette dostları var. Tanıdıklarına beni çok sormuş. O dönemler Adanalıların adı çapkın olurlar, kızı ortada bırakır giderler diye çıkmıştı, ondan korkuyor. Ama tanıdıkları kayınpedere Adana dan yazdıkları cevapta: Oğlunuza kız mı, yoksa kızınıza oğlan mı soruyorsunuz? diye cevap vermişler. Yani bu kız gibi oğlan demek oluyor. Kendinize çok efendi bir delikanlı bulmuşunuz diye yazmışlar. Sonra Adana dan ailem geldi, Eşim Sevil i istediler bana. Karagücü nü çalıştıran komutan nişanımı Orduevi nde yapmak isteyip, istemediğimi sordu. Ben de komutanım orduevini erlere vermiyorlar dedim. Komutan Ben ayarlarım, burada yaparsın diye rahatlattı beni ve düğün gibi gösterişli bir nişan yaptık. Nişanı Ankara da yaptığımız için düğünümüz de Adana da oldu. 1956 da evlendim. Eşim Sevil Ankaralıydı, 16 yaşındaydı evlendiğimizde. Nikâh memuru herkesin önünde kıymadı nikâhı, suç olur yaşı küçük diye. Biz de Demirspor un lokalinin arka tarafında kıymıştık nikâhı. 1957 de ilk kızım Nazan, 1959 de diğer kızım Sıdıka, 1961 de de oğlum Ömer dünyaya geldi. Erken evlendim çoluk çocuğa karıştım, düzgün bir aile yaşantım vardı. JÜBİLE Füze Selami 1972 de futbol oynamayı bıraktı. Yani tam 39 yaşında... Bu süre içerisinde hep Adana Demirspor da kaldı. Hem oynadı, hem de kendinden sonra gelen gençleri yetiştirdi. Muharrem Gülergin in kendine yaptığı ağabeyliği, o da yeni gelenlere yaptı. Adı dönem futbol tarihine Ağabey olarak yazıldı. 32 ADANA YA GÜÇ VERENLER - I

1974 yılında ise: Adana Demirspor ve Adanaspor arasında yapılan bir maçla jubilesi yapıldı. Tüm Adana sporseverleri, akın akın stadyuma gittiler. Birinci devrenin sonunda omuzlara alarak saha dışına çıkardılar. O dönemde birine jübile yapılması için önemli bir futbolcu olması gerekirdi. Dolayısıyla Adanalıların bu davranışları Füze yi çok onurlandırdı. ANTRENÖR SELAMİ Futbolu bıraktıktan sonra antrenörlük çalışmaları da yapan Füze Selami, ilk kez Karataşspor u çalıştırmış. Selami Tekkazancı o günleri şöyle anlatmakta: Karataş ta ailemle tatil için kamp kurmuştuk. Karataş Belediye Başkanı beldelerinde olduğumuzu duymuş. Ziyarete geldi, hoş beş muhabbet derken Bizim çocukları çalıştırır mısın hocam? dedi. İlk başlarda yok dedim ama ısrar edince dayanamadım. Karataş ı çalıştırdım, antrenörlüğe böyle başladım. Daha sonra Osmaniye Gençlik Spor u çalıştırdım bir dönem: onun ardından da Adanaspor genç takımında antrenörlük yaptım, Gündüz Tekin Onay la birlikte. En son olarak da Demirspor u çalıştırdım ve bıraktım. Kader beni Demirspor ile birlikte yazmış. Füze futbola bakışını da şöyle özetliyor, belki de bu onun yaşamının kısa bir özeti aynı zamanda: Bir şey söylemek gerekirse, aç kalmadım verdikleri ile yetindim. Para veya gelecek için değil, futbolu sevdiğim için oynadım, Adana yı ve Adanalıyı sevdiğim için de Adana da kaldım. Peki onca senenin, onca emeğin karşılığında ne gördüm... Adana da Füze Selami diye bir isim kaldı. Bu isim Türkiye futbol tarihine Adana yı da taşıdı... Zannederim bir- iki genç de örnek almıştır İşte Füze Selami nin aradığı ve sonuçta bulduğu şey bu Başka bir şey yok. KAYNAK : 1 - Altınşehir Adana Dergisi-Ali İhsan Ökten yazısı 2 - Tarihi Spor Fotoğraflarıyla Adana-Nevzat HIZ SELAMİ TEKKAZANCI 37

Gülent KURT 1972 yılında Adana da doğdu. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Çorum Meslek Yüksekokulu İşletme Bölümünü 1991 yılında bitirdikten sonra Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesinde Lisans eğitimini tamamladı. 1999 yılında Serbest Muhasebeci Mali Müşavir olduktan sonra 1999 dan bu yana serbest olarak mali müşavirlik bürosu işletmektedir. 2013 yılında Bağımsız Denetçi Ünvanını aldı. Fotoğrafa ilk olarak 2008 yılında Adana Fotoğraf Amatörleri Derneğinde temel fotoğraf kursuna katılarak başladı. Önceleri bir hobi gibi başlayan fotoğraf tutkusu S. Haluk Uygur la tanıştıktan sonra başka bir boyuta taşındı. S. Haluk Uygur un Paylaşım Atölyesinde 2 yıl süren bir eğitim aldı. Onun için fotoğraf artık deklanşöre basmak değil, duyguları ifade etmenin bir şekli haline gelmiştir. Adana Milli Eğitim Müdürlüğü için Denize İki Yıldız Attık isimli fotoğrafik belgesel projesinde S.Haluk Uygur, İsmail Ökke ve Zeliha Ertunç la birlikte çalıştı. S. Haluk UYGUR Paylaşım Atölyesinin Işıkla Yazılan Öyküler, Önyargı ve Engel(li) Kim? projelerinin sergilerinde fotoğraflarıyla yer aldı. 2011 yılında Altın Oran Düşünce ve Sanat Platformunun kurulmasında çeşitli görevlerde bulundu. Duyguları en iyi ifade etme biçiminin fotoğraf olduğunu düşünüyor. Lewis Hine şöyle demiş Eğer hikayeyi sözcüklerle anlatabilseydim, yanımda sürekli bir fotoğraf makinesi taşımaya ihtiyaç duymazdım. Metin Özyüzücüler ile evlidir. 38 ADANA YA GÜÇ VERENLER - I

Mehmet DİLCİ 15 Eylül 1940 yılında Adana da dünyaya geldi. Evli ve iki çocuk babasıdır. Fotoğrafın, yaşamdaki değerleri başkalarıyla paylaşmak için bir yol olduğunu düşünmektedir. Doğayı ve gezmeyi çok seven bir kişi olarak genç yaşta emekli olup, daha önce zaman ayırıp uğraşamadığı birçok sanat dalı ile uğraşıyor. Asıl mesleği teknik ressamlık bir yana fotoğraf, resim, şiir ve ebru sanatı bunların başlıcalarıdır. Adana Güzel Sanatlar Galerisi, Mustafa Dulda Atölyesinde 1992 1996 yılları arasında 4 yıl resim kursu, Adana Fotoğraf Amatörleri Derneği nde (AFAD) fotoğraf kursu alarak bu sanatlara olan ilgisini bilimsel temellere oturtmuştur. Altınoran Düşünce ve Sanat Platformu üyesidir. Bu güne kadar birçok slayt gösterisine, 20 kişisel sergiye, çok sayıda karma sergiye imza atmıştır. Ulusal ve Uluslararası ödüllere sahiptir. Temelinde doğa ve insan olan portre ağırlıklı belgesel fotoğrafla uğraşmaktadır. Uzun zamandır ilgilendiği sanat dallarından birisi olan Ebru ile çok geniş bir çalışma alanı olan fotoğrafı birleştirdiği Ebruli adını verdiği çalışmalar yapmaktadır. Tüm sanat çalışmalarını D Sanat Evi isimli atölyesinde gerçekleştiriyor. Özetle, düşüncelerinin ışığında fotoğrafla resim yapıyor. Ona göre belki de fotoğraf bir resim, resim de bir fotoğraftır. Yorucu ve zaman alıcı olmakla birlikte alın teri akıtılarak meydana gelen eserlerin daha değerli olduğu inancındadır. Bu kitap Seyhan Rotary Kulübü nün ve Güney Rotary Kulübü nün katkılarıyla basılmıştır.