UÇURUMA YUVARLANAN KAMYONDAN ATLAYARAK KURTULDU Bodrum da bağlı Gündoğan beldesindeki hafriyat çalışmaları sırasında dolgu toprağın göçmesi sonucu 150 metrelik uçuruma kamyonla birlikte yuvarlanan şoför olay anında kamyondan atlayarak canını kurtardı. Arkadaşlarının uçurumun dibinde görerek paniğe kapıldığı ve belediye ve acil sağlık ekiplerinden yardım istediği olayda uçurumdan çıkıp gelen şoför arkadaşlarını şaşkına uğrattı. Bodrum un Gündoğan beldesindeki çöplük alanındaki hafriyat çalışmaları sırasında moloz dökümü yaparken toprağın aniden çökmesi sonucu kullandığı kullandığı 48 TH 766 plakalı damperli kamyon ile uçuruma yuvarlanan 56 yaşındaki Hayrettin Öztaş olay anında kapıyı açıp kendisini aşağı atarak ölümden kılpayı kurtuldu. Taklalarak atarak 150 metre lik uçuruma yuvarlanan kamyon hurda haline gelirken, kamyonun içinde olduğunu sandıkları Öztaş ı bir an göremeyen arkadaşları 112 ekiplerinden ve Bodrum Belediyesi İtfaiye ekibinden yardım istedi. Bir süre sonra arkadaşlarının şaşkın bakışları arasında uçurumdan çıkıp gelen Öztaş ın üzerinde tek bir çizik bile bulunmaması görenleri hayretler içerisinde bıraktı. Öztaş Kamyondaki hafriyatı boşaltmak için geri geri geldiğim anda birden toprak çöktü, kamyon geriye kaçmaya başladı kamyonun devrilip yuvarlanacağını hissettiğim anda kapıyı açtım kamyon uçuruma giderken kendimi dışarı atmayı başardım, nasıl kurtuldum bende şaşkınım bilmiyorum dedi. Jandarma kaza ile ilgili soruşturma başlattı.
TEMA Vakfı, İstanbul Projeleri Raporu nu Açıkladı İstanbul un geleceğini etkileyecek üç proje olan 3. Köprü, 3. Havalimanı ve Kanal İstanbul un hayata geçirilmesi halinde meydana gelebilecek etkiler TEMA Vakfı önderliğinde bilimsel bir raporda bir araya getirildi. İstanbul Projeleri Raporu nun sonuçları 25 Mart Salı günü düzenlenen basın toplantısı ile paylaşıldı. On altı bilim insanının katkısıyla yedi aylık bir çalışma sonucunda oluşturulan çıktıların aktarıldığı toplantıda, projelerin; İstanbul un yaşam destek sistemleri olan kuzey
ormanları, su havzaları, tarım ve mera alanları, yer altı suları ile biyolojik çeşitlilik üzerinde oluşturacağı tehditler paylaşıldı. Toplantı Prof. Dr. Nuran Zeren Gülersoy (İTÜ Mimarlık Fakültesi, Şehir ve Bölge Planlaması Bölümü) Prof. Dr. Doğanay Tolunay (İÜ Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü), Prof. Dr. Emin Özsoy (ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü) ve Prof. Dr Haluk Gerçek in (İTÜ İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü) yanı sıra TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç ın katılımıyla gerçekleşti. Mevcut durum tespit ve değerlendirmesi: Doğal varlıklara erişim ve kullanım insani ve toplumsal haktır. İstanbul ormanları Dünya çapında önemli 200 ekolojik bölgeden, Avrupa da ise acil korunması gereken 100 ormandan biri olarak kabul edilmektedir. Kentin kuzeyinde yer alan ormanlar, su havzalarının korunması ve kuzey rüzgarlarının kente temiz hava getirmesi açısından büyük öneme sahiptir. 1973 te inşa edilen Boğaziçi Köprüsü ve yapılan çevre yolları ile kentin gerek nüfus, gerekse arazi kullanım yapısı yoğunlaşarak daha kuzeye doğru yönelmeye başlamıştır. 1988 de Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ve TEM bağlantı yollarının yapılmasıyla kentin kuzeyindeki kırsal yerleşimlerin ve tarım alanlarının yanı sıra içme suyu kaynaklarının, su havzalarının ve orman alanlarının tahribi hızlanmıştır.
1/25.000 ölçekli Kuzey Marmara Otoyolu Nazım İmar Planı nda, 3. Köprü ve bağlantı yolları kapsamında, Kınalı- Gebze arasında yaklaşık 26 adet kavşak planlanmaktadır. Bu kavşaklar su havzaları, orman ve tarım alanları ile meraların bulunduğu İstanbul un kuzeyine bağlantı sağlayarak, bu bölgelerde yeni yerleşme alanlarının oluşmasının önünü açacaktır. Böylelikle 1. ve 2. Köprülerde olduğu gibi İstanbul kuzeye doğru genişleyecektir. İstanbul un %25 i tarım arazisidir. Avrupa yakasında, ağırlıklı olarak Silivri ve Çatalca ilçelerinde yer alan tarım arazilerinin %90 nında sulama gerekmeden kuru tarım ya da yağışa bağlı tarım yapılmaktadır. Kent ormanlarının insan çevresine ve sağlığına yararlı etkileri; biyolojik çeşitliliği desteklemek, atmosferik karbon düzeyini azaltmak, su ve hava kalitesini geliştirmek, gürültü kirliliğini önlemek, sıcak-soğuğu dengelemek, toprak erozyonunu azaltmak, kentte yaşayanların ekoloji bilincini geliştirmek ve duyarlılığını artırmak ve insan sağlığını desteklemek şeklinde sıralanmaktadır. Projelerin hayata geçmesi halinde meydana gelecek etkiler: Projeler ile yok edilecek değerlerin maliyetleri, yaratılan değerlerden daha yüksek olacak. 3. Havalimanı ve 3. Köprü için doğrudan kesilecek orman alanı 8.715 hektar alan olacak. Bu da yaklaşık 8 bin futbol sahası kadar alana karşılık geliyor. Köprüler insan değil, araç taşımaya devam edecek. Projeksiyonlara göre 2023 de zirve saatte her 3 köprü de tıkanacak. 3. Havalimanı kapsamında planlanan pist, apron, üst yapılar vb. ünitelerin hafriyat çalışmaları ile doğal orman alanları, canlı yaşamı barındıran yaklaşık 70 adet büyüklü küçüklü göl, gölcükler ve özellikle Terkos
Gölü nü besleyen dereler, tarım alanları ve mera alanları zarar görecek. Ormanların insanlara sağlamış olduğu ekosistem hizmetlerinde (su üretimi, iklim düzenleme, karbon bağlama ve oksijen üretme, hava kirliliğini azaltma, canlılara yaşam ortamı sağlama, odun üretimi vb.) azalma meydana gelecek. Habitat parçalanmaları oluşacak. İstanbul önemli kuş göç yollarından biri üzerinde bulunmakta olup, kuş göçü Terkos Gölü ve Belgrad Ormanı üzerinden geçmektedir. Bu bölgede yaşayan yerli ve göçmen kuşlar, Bern Sözleşmesi ile de koruma altındadır. Kuş göç yolları üzerine kurulan projeler sonucunda kuşların yaşam alanları tahrip olurken, uçak kazalarının yaşanma riski artacaktır. Projelerin hava ve iklim olay ve düzeneklerinde oluşturacakları değişiklikler önce yöredeki küçük ölçekli iklimi, sonra da bölgesel iklimi etkileyecek. Projeler, yakın çevrelerindeki ısı ve nem akıları, sıcaklık, nemlilik, buharlaşma, bulutluluk ve rüzgar rejimleri ile alansal dağılış desenlerini etkileyerek, bu alanların birer kentsel ısı adasına dönüşmesine neden olacak. Kanal İstanbul projesi ile ilgili kamuoyuyla paylaşılan güzergah alternatifleri arasından yapılması en olası gözüken alternatif güzergahın Sazlıdere havzasından geçmesi durumunda, su varlıkları açısından sınırlı imkanlara sahip olan İstanbul ciddi bir tehditle karşı karşıya kalacak. Türkiye nin 122 önemli bitki alanından biri olan Terkos-Kasatura kıyıları Kanal İstanbul projesinden olumsuz etkilenecek. İstanbul projelerinin yapılmasının planlandığı alanlar ekolojik açıdan hassas ve sürdürülebilir yaşam adına korunması gereken alanlardır. Bu alanlar çok çeşitli ve endemik bitki ve hayvan türlerinin de yaşam alanıdır.
Projeler, İstanbul un flora ve faunasında tahribata sebep olacaktır. Tarım arazileri hızla yapılaşmaya açılarak, tarım arazisi kaybı sadece kanalın geçtiği güzergahtaki tarım arazileri ile sınırlı kalmayacak. Aynı zamanda kanal çevresinde oluşacak denetlenemez yapılaşmalar nedeniyle çok daha vahim boyutlara ulaşacak. Kanal İstanbul önemli miktarda tarım arazisini sulayabilecek bir potansiyele sahip Silivri, Çatalca ve Büyükçekmece ilçeleri altında yoğunlaşmış yeraltı suyu havzalarına zarar verecek. Kanal İstanbul un geçme olasılığı olan yerlerde bulunan İstanbul Trakya Demiryolu, TEM Otoyolu, E5 Otoyolu, onlarca önemli karayolu, Terkos-Alibey tarihi su galerisi, onlarca önemli içme suyu isale hattı, Ataköy atık su kolektörü gibi büyük yapıların yer değiştirmesi ayrı bir sorun oluşturacak. Projeler Türkiye nin taraf olduğu birçok uluslararası sözleşme ihlal edilerek hayata geçirilecek. Türkiye nin taraf olduğu çevrenin korunması ile ilgili uluslararası sözleşmeler esas alınması ve uygulanması gereken kanun hükmündedir. Köprü ve bağlantı yolları projesi ile Türkiye nin taraf olduğu birçok uluslararası sözleşme ihlal edilmektedir. Taraf olunan İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve Kyoto Protokolü gereği herhangi bir sera gazı indirimi vaadinde bulunulmasa da, önemli karbon yutak alanları olan orman alanlarının tahrip edilmesi açıkça bu sözleşmelere de aykırıdır. Her türlü yatırım için üstün kamu yararı ve üstün ekosistem yararı analizi yapılması yatırımların sağlayacağı fayda ile neden olacağı tahribatın karşılaştırılması açısından önemlidir.
Uluslararası sözleşmelerle koruma altına alınan alanlarda yapılacak projeler ile Büyükçekmece Gölü, Küçükçekmece Gölü, Terkos Gölü, Ömerli havzası ve Batı İstanbul meraları zarar görecek. Karadeniz sahilindeki Kilyos kumulları, Ağaçlı kumulları, Alibeyköy Barajı çevresindeki Batı İstanbul meraları, Terkos havzası, İstanbul Boğazı, Şile kıyıları, Ömerli havzası ve Pendik vadisi gibi önemli doğa alanlarındaki ekosistemler de zarar görecek. Doğrudan ekonomik getirisi olan tarım ve orman arazilerine ilişkin kısa dönemli ekonomik değerler dikkate alınırken, diğer ekosistem fonksiyonları doğrudan bir ekonomik değer taşımadığı için dikkate alınmamaktadır. İstanbul un Geleceğini Etkileyecek Üç Proje: 3. Köprü 3. Havalimanı Kanal İstanbul başlıklı TEMA Vakfı Uzman Görüşleri kitabının tamamına www.tema.org.tr adresinden ulaşabilirsiniz.
Efsane Başkanlar, Mehmet Kocadon un yanında Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Bodrum Belediyesi nin efsane başkanları Tuğrul Acar ve Mazlum Ağan la Kumbahçe de gövde gösterisi yaptı. Başkan Kocadon, çok mutlu olduğunu belirterek, Çocukluk yıllarımda Tuğrul Acar beni büyüttü, gençlik yıllarımdaysa yanımda Mazlum Abim vardı diye konuştu. Bodrum Belediye Başkanı ve CHP Bodrum Belediye Başkan Adayı Mehmet Kocadon, Kumbahçe sahilinde bulunan bir işletmede vatandaşlarla bir araya geldi. Bodrum Belediyesi eski Başkanlarından Mazlum Ağan ın da katıldığı toplantıya Kumbahçeli vatandaşlar yoğun ilgi gösterirken, Başkan Kocadon alkışlar ve sevgi gösterileri ile karşılandı. MAZLUM AĞAN: Herkesi kucaklayan bir çalışmayla 5 yıl daha Bodrum Belediyesi eski başkanlarından Mazlum Ağan toplantıya Başkan Kocadon a hoş geldin demek için katıldığını belirterek, yaptığı konuşmanın da kendisi için sürpriz olduğunu söyledi. Ağan, Ben aslında başkanım mahallemize gelmişken kendisine bir hoş geldin demek istedim. O nedenle buradaydım. Ben Cumhuriyet Halk Partimizin ve başkanımızın Bodrum için yapmış olduğu çalışmalar ve bundan sonraki yapacağı çalışmalarla ilgili bilgi sahibiyim. Onun için sadece hoş geldin diyecektim ama mikrofonu verdiler. Kendisine bu seçimde de başarılar diliyorum. Cumhuriyet Halk Partisi nin ilkeleri doğrultusunda Bodrum a yapacağı yatırımlarla ilgili ve sevgili vatandaşlarımıza parti kimliğini de bırakarak, herkesi kucaklayan bir çalışma içerisinde, yine bir 5 yıllık dönem başkanlık hizmeti yapacağına inanıyorum. Kendisine yine burada merhaba diyorum, hoş geldin diyorum ve başarılar diliyorum diye konuştu. TUĞRUL ACAR: Mücadelemiz; kamusal alanların halkımıza
açılması Mazlum Ağan ın ardından mikrofonu yine Bodrum Belediyesi nin eski başkanlarından olan, Efsane Başkan olarak tanınan ve Mehmet Kocadon un ekibinde yer alan CHP Bodrum Belediye Meclis Üyesi Adayı Tuğrul Acar aldı. Acar konuşmasında; Benim için de, Mazlum gibi sürpriz oldu. Sizleri görünce bir şeyler söylemek istedim; hatırlarsınız 1994 yılından itibaren bu mahalle için yaptıklarımı, devamını da getireceğiz. Mazlum arkadaşım benden sonra devam etti, ondan sonra da Mehmet Başkanım Biz kamusal alanların halkımıza, kamuya kavuşturulması, onlara kazandırılması için tüm yarımadamız için el ele verdik. Meclis üyesi arkadaşlarımla birlikte, başkanımla birlikte, Muğla Büyükşehir Başkanımızla birlikte Bodrum da bu güzelliği her tarafa yaymak istiyoruz. MEHMET KOCADON: O koltukta ha sen oturmuşsun, ha ben oturmuşum Kendisinden önce başkanlık yapmış Mazlum Ağan ve Tuğrul Acar dan sonra mikrofonu alan Bodrum Belediye Başkanı ve CHP Bodrum Belediye Başkan Adayı Mehmet Kocadon ise kendisinin çok şanslı biri olduğunu, Eskiçeşme Mahallesi nde büyüdüğünü ve orada kendisini Tuğrul Acar ın büyüttüğünü anlattı. Başkan Kocadon, Gençlik yıllarımda bütün kötü alışkanlıklara spor sayesinde hiç bulaşmadım. İşte o zaman da Mazlum ağabeyim vardı yanımda. diyerek Bodrum un efsane başkanlarıyla yaşadığı çocukluk ve gençlik anılarını şöyle aktardı: Bu kadar şanslı bir insanım ben. Bunun için her ikisine de teşekkür ediyorum. Tabi 2009 yılında bir seçim atmosferi yaşadık. Fakat bütün Türkiye ye örnek olacak bir davranış sergiledik. Ben mazbatamı almama rağmen Bodrum Belediye Başkanlığına gitmedim. Ta ki Mazlum Ağabeyim beni davet edinceye kadar. Bakın bu çok önemli arkadaşlar. Telefon açtı ve dedi ki; ne zaman geleceksin? Aynı şu ifadeyi kullandım kendisine; o koltukta ha sen oturmuşsun ha ben oturmuşum Mazlum ağabey. Ne zaman uygunsa, o zaman gelirim, dedim. Eğer bugün Kumbahçe Halkı böyle kenetlenebiliyorsa, birlik beraberlik içinde olabiliyorsa, geçmiş dönem ve yeni dönem
bütün başkanlarımız el ele tutuşup karşınıza çıkabiliyorsa, işte güzellik budur arkadaşlar. Sahilleri Milli Emlak tan kiralayabilirsek; esnafım da kullanacak, halkım da Konuşmasının devamında; mutluluğa giden yolun önce sağlık, sonra ekonomiden geçtiğini vurgulayan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Eğer bir yörenin belediye başkanı gerçekten iyiyse arkadaşlar, o yörenin insanı da mutludur. Mutluluğa giden yol da önce sağlıktan sonra ekonomiden geçer. Yaptığımız altyapı çalışmalarında boruların hepsini değiştirebildiğimiz kadar değiştirdik ve üst yapısını da tamamladık. Sonra şuradaki esnafımızla birlikte ekonomisine de katkı sağlayabilmek için hep beraber ortak projeler ürettik. Sadece sıkıntıyı sahil bandında yaşıyoruz, arada sırada. Sahil bandını bir ara esnaf arkadaşlarımıza kullandırdık ama bu sefer halktan başkanım denize giremiyoruz diye şikayet aldık. Sonra esnaf arkadaşları geri çektik ve bir düzene soktuk. Bu sefer de sahil bandına başkaları yerleşti. Başkanım, şarapçı kardeşlerimizden de denize giremiyoruz dediler. O zaman demek ki sahil bandını Milli Emlak tan kiralayabilirsek, biliyorsunuz onlar çok tatlı para alıyorlar ecri misil dediğimiz olaydan Bodrum Belediyesi olarak eğer şu kıyı bandını kiralayabilirsek arkadaşlar, esnafımız da, halkımız da rahat edecek. Çünkü biz gerekli her türlü düzenlemeyi yapacağız. Esnafım da kullanacak, halkım da kullanacak. Havada kalan laflarla kimse Kumbahçe Halkını kandıramaz Başkan Mehmet Kocadon Biz esnafımızın ve halkımızın fikrini almadan hiçbir şey yapmayız diyerek konuşmasına şu şekilde devam etti; Bunun da en güzel örneği Gümbet tir. Gidin Gümbet e bakın, orada ne güzel düzenlemeler yaptık. Esnafın ve halkın desteklemediği projeler zaten bayattır. Ayakta, havada kalır, asla bitmez. Hepimizin merak ettiği bir konu var; Halikarnas Diskomuzun kazıkları, değil mi? Sanki bizim görmediğimizi zannediyorlar, her türlü burada gelip
anlatıyorlar. Bakın arkadaşlar, yetki karmaşası denen bir olay var. Şu anda bizim oralara müdahale etme şansımız yok. Millet gelip burada ahkâm kesmesin! Maalesef Çevre ve Şehircilik Bakanlığı elimizdeki bütün yetkileri aldı. Bize şikâyet geldi, biz durdurduk. Gerisi mahkemede, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nda uğraşılıyor. Bunun için kimse gelip de ben bunu hallederim, bu direği sökerim, demesin. Belediyelerin denize karışma yetkisi yok arkadaşlar. Bunlar sadece havada kalan laflar. Havada kalan laflarla kimse Kumbahçe Halkını kandıramaz. Toplantının ardından bölge esnafına da selam veren Bodrum Belediye Başkanı ve CHP Bodrum Belediye Başkan Adayı Mehmet Kocadon, Ali Cengiz Kafe de Kumbahçe Sakinleriyle çay içip sohbet ederken, kendisine Kumbahçe ziyaretinde CHP Bodrum Belediye Meclis Üyesi Adayları, partililer ve eşi Hülya Kocadon da eşlik etti. BELEDİYE YÖNETİMİ Mİ SEÇİYORUZ GÜVENLİK Mİ? Başaran: Hâlâ Daha Gözlük Kullanmıyorum, Yani Allah a Şükür
Gözlerim Görebiliyor. Bu Vaatlerin Gerçekleştirildiğini Ben Göremedim Gelecek 50 Yılı Planlayan Bir Belediye Başkanını Sizlerin Huzurunuza Getiriyorum Tosun: Yahu Kardeşim, Bodrum da Barış ve Huzur Kalmış mı? Bodrum un Barışını, Huzurunu Tesis Etmek Sizin Tekelinizde mi? Devletin Kurumları Var, Mehmet Tosun Var, Bu Ekip Var, Bodrum Halkı Var Başkan Mehmet Tosun, aynı gün içinde gerçekleştirdiği mitinglerin ikincisi için Yalı Beldesi ndeydi. Tamamı Yalı Beldesi nde oturan vatandaşların katıldığı mitingde konuşan Başkan Mehmet Tosun, barış ve huzur kavramlarının kullanılarak propaganda yapılmasını eleştirdi, Belediye yönetimi mi seçiyoruz, güvenlik mi? diye sordu. MHP Bodrum İlçe Başkanı Asım Başaran ise, Bodrum Belediyesi nin borç batağı içinde olduğunu belirterek, belediye yönetimine hodri meydan dedi. Başaran, Bodrum Belediyesi nin yönetiminde olan kişilerin belediyenin borçlarını açıklamalarını istedi, gerekirse kendisinin bunu belgeleriyle açıklayabileceğinin altını çizdi. MHP Bodrum Belediye Başkan Adayı Konacık Belediye Başkanı Mehmet Tosun, Yalı Beldesi Çiftlik Mahallesi nde düzenlenen mitinge katıldı. Başkan Mehmet Tosun u tamamı Yalı Beldesi nde ikamet eden vatandaşlar, coşkuyla, dövizlerle ve tezahüratlarla karşıladılar. Başaran dan Mizahi Eleştiri Başkan Mehmet Tosun dan önce, En büyük başkan bizim başkan. tezahüratları ile sahneye çıkan MHP Bodrum İlçe Başkanı Asım Başaran, Estağfurullah, sizler büyüksünüz, sizlerin sayesinde
biz bu kürsüde varız. Allah sizden razı olsun! dedi. Başaran, mizahi bir dille Yalı Belediyesi ni eleştirerek, 2009 seçimlerinde vaat ettikleri hiçbir hizmeti, yatırımı yapamadıklarını söyledi, Biliyorsunuz ben 14 yıldan beri buraya gelip gidiyorum. Hâlâ daha gözlük kullanmıyorum, yani Allah a şükür gözlerim görebiliyor. Bu vaatlerin gerçekleştirildiğini ben göremedim, göreniniz varsa söylesin, özür dileriz, sözümüzü geri alırız. şeklinde konuştu. Başaran sözlerini şöyle sürdürdü: İyi bir liste ortaya koyamaz dediler, herkesi kucaklayamaz dediler, kadroları mı var dediler, işte orada başka türlü hesapları var dediler Ben şimdi soruyorum; bütün listeler içinde iftihar ederek, onur duyarak, en ideal listeyi sizlerin huzuruna getirerek sunmadık mı? Bu listeyi sunmakla iftihar ediyorum. Mehmet Kızılağaç sizin evladınız değil mi? Mehmet Tosun 15 Puan Önde Başaran, Şimdi bu bütün dedikoduları yine devam ettiriyorlar. Diyorlar ki şimdi, Mehmet Tosun kazanamaz Allah ın izniyle Mehmet Tosun bu seçimi kazandı. Daha bir hafta var, 15 puan önde götürüyor Mehmet Tosun ve ekibi. dedi. Herkes sizin zekânızı hafife alıyor. Sizin buradaki mevcudiyetinizi hafife alıyorlar. diye konuşan Başaran, Beş yıldan beş yıla gelip, size bir senaryo yapıp, cambaza bak cambaza deyip, maymun oynatıp, alttan yapamadıklarının üzerini örtmeye çalışıyorlar. Yalı Halkı bunu yer mi? Niye yemez, artık kral çıplak değil mi? Artık foseptiklerin üzeri kapanamıyor değil mi? Artık o lodosların vurduğu, parçaladığı teknelerin yerine bir yalan uyduramıyorlar değil mi? dedi.
Belediyenin hangi partiden olup olmadığına bakmadan, Yalı Beldesi ndeki her felakette yardıma koştuklarını anlatan Başaran, 2009 da seçimi çok az bir oy farkıyla kazanamadıklarını hatırlatarak, Biz küstük mü ya da biz beş yıldan beş yıla gelip bir filim oynatıp, bir senaryo ortaya koyup, o senaryoyla insanları kandırmaya mı çalışıyoruz? Hayır, asla böyle olmadı, eğer temsil ettiğimiz mevki ve makamda gaflet ve delalet içerisine düşersem, önce siz benim yakama yapışın, alın ayağınızın altına çiğneyin, ben de sizin o ellerinizi öpeyim. Size sadece bu yaka değil, canımız bile feda olur, siz ne diyorsunuz! şeklinde konuştu. Hodri Meydan! Başaran eleştirilerini Bodrum Belediyesi nin içinde bulunduğu ekonomik darlıkla sürdürdü, Açıklayamaz! Erkekse gelsin burada açıklasınlar; desinler ki, Bodrum Belediyesi nin tarihin en yüksek borçlanmasına vesile olduk ve bütün malları hacizlidir, personeline maaş ödeyemeyecek duruma düşürdük. Ben öyledir diyorum, aksini iddia eden varsa gelsinler burada aksini iddia etsinler. Ben ispat etmeye hazırım, onlar da ispat etmeye hazırlarsa buyurun evraklar konuşsun, millet takdir etsin. dedi. Başaran konuşmasını, Gelecek 50 yılı planlayan bir belediye başkanını sizlerin huzurunuza getiriyorum. Bunun için rahat konuşuyorum, bunun için bu ses bu kadar gür çıkıyor. diyerek sonlandırdı. Yalı Beldesi ne Özel Projeler Başkan Mehmet Tosun ise, coşkulu kalabalığı selamladıktan sonra, yaşlı bir vatandaşın elini öptü, hayır duasını aldı.
Yalıyı sarmış yosun, temizlemeye geliyor Mehmet Tosun. Yalı gençlik yanında. yazılı dövizin açıldığı miting alanında konuşan Başkan Mehmet Tosun, Yalı Beldesi için hazırladıkları projeleri tanıttı. Yapamayanlar hesabını versin. diyerek, modern bir balıkçı barınağı yapacaklarını anlatan Başkan Mehmet Tosun, burayı günlük tur teknelerinin de kullanacağını söyledi. Çiftlik Mahallesi nde ve Kızılağaç Mahallesi nde bulunan pazar yerlerinin üzerini 6 ayda kapatacaklarını belirten Başkan Mehmet Tosun, dereleri ıslah ederek, beldeyi sel baskınlarından kurtaracaklarını söyledi. Başkan Mehmet Tosun, Mumcular da son bir yıl içerisinde başlattıkları evde sağlık ve bakım hizmetini tüm köylere ve Yarımada ya yayacaklarını söyledi, sahil düzenleme projeleri hazırlayacaklarını, yürüyüş yolları, sosyal tesisler yapacaklarını, Çiftlik ve Kızılağaç mahallelerine, iki ayrı spor kompleksi kuracaklarını anlattı. Bodrum da Barış ve Huzur Kalmış mı? Başkan Mehmet Tosun, Bodrum un barış ve huzuru bozulmasın, bana oy verin! diyor. Yahu kardeşim, Bodrum da barış ve huzur kalmış mı; ekonomi dibe vurmuş, turizm can çekişiyor, esnaf kan ağlıyor, sokakların güvenli değil, sen hangi barış ve huzurdan bahsediyorsun! Modern, çağdaş belediyecilik hizmetleriyle sizi tanıştıracak kadroyu seçiyorsunuz, güvenlik seçimi değil ki bu! Öyle bir şey olabilir mi? Bunlar komik şeyler. Şu konuya atıfta bulunmak istiyor; MHP ye oy verirseniz, Mehmet Tosun gelirse, Bodrum un barışı ve huzuru bozulurmuş. Kardeşim biz 2004 öncesinde mafyanın kol gezdiği, tefecilerin kol gezdiği Konacık Beldesi nde, 10 yıldan buyana belediye başkanlığı yapıyoruz, 7 den 70 e vatandaşımızı kucaklayarak, birlik ve beraberlik içerisinde Konacık ı bu günlere getirdik, sen hangi barış ve huzurdan bahsediyorsun? dedi. Babası pazarcı Hikmet Tosun u da sahneye davet edip elini öpen
Başkan Mehmet Tosun, Bizler birlik ve beraberlik içerisinde Bodrum u kucaklamak üzere yola çıkmışız. Onlar bir tane proje anlatmıyorlar, sürekli dedikodu üretiyorlar. Söyledikleri bir şey var; Bodrum un barışını ve huzurunu bozdurmayalım Yahu Bodrum un barışını, huzurunu tesis etmek sizin tekelinizde mi? Devletin kurumları var, Mehmet Tosun var, bu ekip var, Bodrum Halkı var! diye konuştu. Başkan Mehmet Tosun un konuşması sırasında duygulanan, gözyaşlarını tutamayanlar oldu. Miting sonunda hep birlikte 10. Yıl Marşı okunurken, Başkan Mehmet Tosun ve meclis üyesi adayları Sepetçioğlu türküsü eşliğinde oynadılar. KAÇAK HAVUZ BALIKLARI, DOĞAL GENETİĞİ TEHDİT EDİYOR Avrupa Birliği tarafından desteklenen, 18 ülkeden bilim adamlarının ve balık çiftlik sahiplerinin katıldığı, çiftliklerden kaçan balıkların doğadaki balıkların genetiğini değiştirmesini önlemek için başlatılan AquaTrace projesinin ilk ayağı Bodrum da gerçekleştirildi. Ersan Otel de bir araya gelen bilim adamları ve balık çiftliği
sahipleri, 4 milyon avro bütçesi bulunan, 2016 da tamamlanması planlanan projeyle ilgili görüş alışverişinde bulundu. Projenin Türkiye koordinatörü, Mustafa Kemal Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Turan, gazetecilere yaptığı açıklamada, yetiştiriciliği yapılan balıkların bazı genlerinin tek tipe düştüğünü söyledi. Genleri tek tipe düşen balıkların doğaya kaçtıkları zaman, burada bulunan diğer balıkların genetik yapısını değiştirdiğini anlatan Turan, Bunun sonucunda doğadaki balıklar yüzyıllar içerisindeki genetik kazanımları kaybediyor. Sonrasında doğada oluşabilecek herhangi bir değişikliğe karşı dirençleri yok oluyor. Böylelikle doğal stoklarımızı kaybetmeye başlıyoruz. Tatları, lezzetleri kayboluyor dedi. Böylece doğadaki balıkların, yetiştiricilik yapılan balıklara benzer hale geldiğini dile getiren Turan, doğadan avlanılan çupra ve levrek gibi yetiştiricilik yapılan alanlardaki balıklardan bir farkı kalmadığını kaydetti. Ab nin söz konusu sorunu çözmekte kararlı olduğunu vurgulayan Turan, şöyle konuştu: Yetiştiriciliği yapılan çupra, levrek, kalkan, somon balıklarının doğadaki stoklara etkilerini minimize etmeye yönelik bir projeyi hayata geçirdik. AB buna engel olmak istiyor. Norveç te genetik tekniklerle doğada bulunan balığın hangi işletmeye ait olduğu tesbit ediliyor. Norveç te kafeslerden doğaya balık kaçırmak yasak. Zaman içerisinde tüm Ab ülkelerinde bu yaygınlaşacak. Biz de bu tekniği geliştirmeye çalışıyoruz. Danimarka Technical Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Einar Eg Nielsen ise projenin balıkların tatları ve boylarıyla ilgili önemli bilgiler ortaya çıkaracağını anlattı.
YAKAKÖY DE ENGELLERİ AŞTILAR Bodrum Belediyesi Kadın Danışma ve Eğitim Merkezi (KADEM) tarafından projelendirilen Yakaköy de Engelleri Aştılar adlı sergide, kursa katılan Yakaköylü engelli vatandaşlara ait el emeği, göz nuru ürünler sergilendi. Serginin açılışını Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon yaptı. Bodrum Yakaköy de yaşayan engelli vatandaşlar yararına Bodrum Belediyesi KADEM tarafından hayata geçirilen Yakaköy de Engelleri Aştılar adlı proje, 8 haftalık hızlandırılmış kursun ardından tamamlandı. Kursa katılan 16 engelli vatandaş, ahşap ve kumaş boyamanın yanı sıra keçe üzerine çalışmalar yaparak el emeği göz nuru ürünlerini ortaya koydular. Projenin son aşamasındaysa ortaya çıkan ürünler, Bodrum Trafo Hakan Aykan Kültür Sanat Merkezi nde sergilendi. Sergiden elde edilecek gelirlerse, ürünleri icra eden engelli kursiyer vatandaşlara teslim edilecek. Serginin açılışına katılan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, projede emeği geçen herkese teşekkür ederek, Her
zaman söylediğim gibi; sevgi engel tanımıyor. Sevdikten sonra her şey mümkün Özellikle gözlerinde gerçek sevgi olan bu güzel arkadaşlarımızla onların mutluluğunu paylaşmak her şeye değer. Engelli arkadaşlarımızın, kardeşlerimizin her zaman yanında olduk ve olmaya da devam edeceğiz. Bu projenin herkese örnek olmasını diliyorum. dedi. Sosyal belediyeciliğe büyük bir önem verdiğinin de altını çizen Başkan Kocadon, bunu destekleyen projeleri arttırmak için de ellerinden gelen gayreti göstereceklerini açıkladı. Sergiye eşi Hülya Kocadon la birlikte katılan Başkan Mehmet Kocadon, daha sonra kurs eğitmeni Hilal Karakaş la birlikte açılış kurdelesini kesti. Karakaş, projenin hayata geçmesiyle çok mutlu olduğunu belirterek, Başta Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon olmak üzere sevgili Hülya Kocadon ile KADEM sorumlusu Asu Kösemen e sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Yakaköy ün Sanat Köyü olduğunu biliyordum. Dibeklihan Galerisi ni hiç bilmiyordum. Halkını da hiç tanımıyordum. Gerçekten bu kadar içten, samimi ve sıcakkanlı olan bir köy halkı olduğuna şahit olduğum için çok mutluyum. dedi. Kursiyer engelli vatandaşlar, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon ve eşi Hülya Kocadon a bir de sürpriz yaparak, üzerine ahşap boyama tekniğini kullanarak yaptıkları, üzerinde kendisinin ve eşinin fotoğrafı bulunan tepsiyi hediye ettiler. Tepsiyi gören Başkan Kocadon esprili bir dille, Nikâh fotoğrafımız bu kadar güzel değil. Sanki nikâh defterine imza atıyoruz Hülya Hanımla. dedi ve engelli kursiyerlere verdikleri emek için teşekkür etti.
The Marmara BAYK Kış Trofesi 4. Ayak Yarışları sona erdi The Marmara nın turizm sektörüne değer katan projelere destek verme misyonu doğrultusunda ana sponsor olduğu, The Marmara BAYK Kış Trofesi 4. Ayak yarışları 22-23 Mart tarihleri arasında Bodrum da gerçekleşti. Toplam 48 teknenin yarıştığı The Marmara-Bayk Kış trofesi IV. Ayakta, IRC A sınıfları ilk gün 2 Adet şamandıra rotada, IRC B Sınıfları 14 millik Bodrum start-kargı adası iskelede-kurt burnu önü şamandırası iskelede-bodrum finish offshore rotada 5-10 knot güneybatıdan esen rüzgarla yarışı tamamladılar. 400 e yakın sporcunun yarıştığı 3. Ayağın ödülleri 22 Mart ta Bodrum Marina Yacht Club de düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Ödüller Bayk Komodoru Ömer Karacalar, Bayk Genel Sekreteri Yakup İçgören, The Marmara Bodrum Otel Müdürü Onur İslam,The Marmara Bodrum Satış Yönetmeni Canan Benli ve Başhakem Rıza Bayrı tarafından verildi. İkinci gün ise 5-7 knot güneybatıdan esen rüzgar ile IRC A sınıfları Bodrum Start,Kargı adası sancakta,çelebi önü şamandırası sancakta,bodrum finish rotada, IRC B sınıfları ise Bodrum start-köçek adası sancakta-çelebi önü şamandırası
sancakta-bodrum finish rotada yarışı tamamladılar. IV. ayak yarışlarının ödülleri 12 Nisan tarihinde verilecek. THE MARMARA BAYK KIŞ TROFESİ 4.AYAK SONUÇLAR: IRC A 1 1.EKER SÜTLAÇ-AHMET EKER 2.TEB ÖZEL-FARR A WAY-TEAM ÖZONUR 3.PROTEL-MATMAZEL-TOKA YELKEN EKİBİ IRC A 2 1.ANYWAY-BORA TURAN-ORHAN TÜKER 2.OAKLEY MATADOR-CÜNEYT BÜYÜKUÇAK 3.ACADİA 4-LEVENT ÖZGEN IRC A 3 1.FORTUNA 2-KAAN SUBAŞI 2.CADI-ALP DOĞUOĞLU 3.YEDİÇERİLER-VAROL HIDIR IRC B 1 1.LADY DENİZ-OSMAN YİĞİT 2.HADAR-CFM SAILING TEAM-HAKAN SOYSAL 3.DELFINIUS-ÇAĞRI ALKAYA IRC B 2 1.MİHO-MURAT OKAY 2.MALOU-CEM EŞKİNAT
3.ARYA-ALİ NASMAN Kumbahçe de otel inşaatında göçük meydana geldi Bodrum Belediyesi önlemler alınıncaya kadar inşaatı durdurdu Bodrum un en işlek yerleşim yerlerinden biri olan Kumbahçe Plajı yakınında Cumhuriyet Caddesi üzerinde bulunan bir otel inşaatı kazısında göçük meydana geldi. Otelin temel kazısı sırasında ilk önce mahalle sakinlerinin kullandığı ara sokaklardan papatya sokakta yaya yolunun bir bölümü çöktü. Yolun göçmesiyle çevredeki evde bulunan vatandaşlar evlerini terk etmeye başladılar. Yolu kullanamayan insanlar bahçe duvarlarından çıkarak evlerinden ayrıldılar. Belediye ekipleri çevrede güvenlik önlemleri almaya başladı. Görgü tanıklarının ifadelerine göre, Papatya Sokak içerisinde meydana gelen göçüğe rağmen çalışmalara devam edildi. Yolun göçmesinden kısa bir süre sonra Ali Cengiz e ait Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesince tescili bulunan taş binanın bir bölümü göçtü ve binada çok önemli hasar meydana geldi.
Şans eseri kimsenin yaralanmadığı olayda mahalle sakinleri inşaat çalışanlarına tepki gösterdi. Çevredeki bazı ev sahipleri sinir krizi geçirdi. Olay yerine Belediye zabıta, itfaiye, imar, BOSKİ, 112 ilk yardım ambulansı,polis ve Muğla 911 arama kurtarma ekipleri sevk edildi. Göçük sonrasında çevrede zarar gören alt yapı ve elektrik hatlarının tamir edilmesi için ekipler hemen çalışmaya başladı. Öte yandan çevre sakinlerindan bazıları duygulu anlar yaşadı. Bir duvarı yıkılan evde bir çok anılarının geçtiğini ifade etti. BELEDİYE İNŞAATI DURDURDU Bodrum Belediyesi Başkan vekili Halit Özkaplan ise inşaatın yapım aşamasını durdurduklarını söyleyerek İnşaat çalışması sırasında bir göçük meydana geldi bir evin yan duvarı tamamen çöktü. Bizde olay yerine gelerek hasar tespit çalışmaları yaptı. Mağdur olan ailelerin mağduriyetleri giderilecek. İnşaatı durdurduk dolgu çalışması yapıyor ekiplerimiz. Ev tamamen yıkılmadan kurtarmaya çalışıyoruz. Tam tutanağı pazartesi güne elimizde olacak ne kadar hasarın olduğunu tespit edeceğiz dedi. Olay anında insanları kurtaran Ahmet Öztürk isimli vatandaş ise bir anda bir çok yüksek bir ses duyduklarını ifade ederek biz yan tarafta oturuyorduk. Bir gürültü duyduk. İnşaat çalışmasında dinamit patlattı sandık. Koştum geldim. Evin duvarları çökmüş. İçerdeki insanlar bağırıyordu. Bir kişi ise en üst kata çıkmış aşağı atlamaya çalışıyordu. Hemen yan balkonun demirlerini kestik. İnsanlara ulaştık. Herkesi sağ salim bulundukları noktadan çıkardık dedi.
MİNİK ÇINAR BABASININ GÖZÜ ÖNÜNDE TANKERİN ALTINDA KALDI Bodrum da babasının gözü önünde tankerin altında ezilerek can veren Minik Çınar ın cenazesinde gözyaşları sel oldu. Cumartesi sabah saatlerinde Yalıkavak beldesi Geriş köyünde meydana gelen kazada 17 aylık Çınar Bozdağ yakıt tankerinin altında kalarak can verdi. 33 yaşındaki babası Muslu Bozdağ la birlikte yok kenarında oyun oynayan 17 aylık Çınar Bozdağ babasının yanından ayrıldı. Tanker şoförü E.B ile baba Bozdağ, bir müddet muhabbet etti. Babasının arkadaşı ile konuştuğu sırada minik Çınar ise oyun oynamak için tankerin altına saklandığı öğrenildi. Daha sonra tanker Şoförü E.B ile baba Bozdağ vedalaştı. Şoför E.B tankere binerek aracı hareket ettirdi. Hareket sırasında bir şeyin ezildiğini fark eden E.B tankeri durdurması ile birlikte arkadaşı olan Bozdağ ın oğlu Çınar ı ezdiğini görünce şoka girdi. Baba Bozdağ ise çocuğunu kanlar içerisinde görmesi ile birlikte sinir krizi geçirdi. Minik Çınar ise ağır şekilde yaralandı. 112 ekiplerinin olay yerine gelerek Çınar ı özel bir hastaneye kaldırdı. BABANIN FERYADI YÜREKLERİ DAĞLADI Yapılan tüm müdahalelere rağmen Minik Çınar kurtarılamadı. Savcılığın incelemesinin ardından Çınar ın cansız bedeni otopsi için Adli Tıp kurumuna gönderildi. Akşam saatlerinde köye getirilen Çınar ın cenazesi bütün köyü yasa boğdu. Evine getirilen Çınar Bozdağ ı tabut içinde gören anne ve babası sinir krizi geçirdi. Kapının önünde okunan duaların ardından Çınarın cansız bedeni omuzlarda mezarlığa götürüldü. Geriş mezarlığın önünde kılınan cenaze namazının ardından minik
Çınar dualarla defnedildi. Baba Bozdağ ise tabutun başında sinir krizi geçirdi. Tabuta sarılan babayı yakınları güçlükle ayakta tuttu. Öte yandan Tankerin şoförü ise polis tarafından gözaltına alındı. İşlemleri devam eden şoför ise çok üzgün olduğunu ve hiç bir şey görmediği ifade etti. Eren Ayhan YATAK ODASI DİYALOGLARI, 26
MART TA SAHE ALIYOR 26 Mart Çarşamba Saat:20.30 da Nurol Kültür Merkezi Oasis Bodrum.. Bodrum Sahnesi nin organizasyonunu yaptığı tiyatro oyunu Evlilik danışmanları tarafın dan çiftlere ve evlenmeye hazırlanan gençlere tavsiye ediliyor.. Bilet Satış Noktası : İmge Kitabevi Oasis 02523170593 Toplu Bilet için : Özlem Hn. 05323137799 MİMİKLER DİKKAT ÇEKİYOR Karısıyla sevişebilmek için her dediğini yapan, onu aldatmaktan korkan, eşine bağlı, tipik Türk erkeği Ahmet rolünde izlediğimiz Levent Ülgen ise, sahnelerden ayrı kaldığı beş senenin acısını çıkarıyor adeta. Diyaloğu olmasa bile yaptığı mimiklerle dikkat çekiyor. İlişki monotonlaşıp çiftler birbirinden şüphe duymaya başlayınca, ilişki gözden geçirilir. Bu noktada dışarıdan bir desteğe de ihtiyaç olur ya, oyunda İpek ve Ahmet in psikologa gittiği bölüm de terapi gibi SAHNEDEKİLER ASLINDA BİZİZ Galip Erdal ın yönettiği oyunda, klasik kadın erkek ilişkileri, herkesin yaşadığı sorunlar; o kadar güzel aktarılmış ki, oyundan kopmanıza, sıkılmanıza, yabancılaşmanıza imkân yok! Çünkü sahnede görünen çift; bize öyle yakın, öyle gerçek ki. Oyunda; Romantik ol, bana ilgi göster, değer ver, kadınların dilinden anlamaya çalış, seviştikten sonra dönüp arkanı uyuma diyen, ısrarla Beni seviyor musun?, Hâlâ güzel miyim? diye soran, dizinin sonuna yetişmek için orgazm taklidi yaptığını itiraf eden bir kadın var ÇİFTLER BİRBİRİNİ DÜRTÜYOR Aldığı tek taş yüzükle karısını sevişmeye ikna edeceğini sanan, kendisinden başka kimse görmemesine rağmen neden yatağın üstüne örtü serildiğini anlayamayan, sevişmeyi ritüelden çıkarıp keyif haline getirmeyi isteyen eşine ayak uydurmaya çabalayan bir de erkek var. Oyun sırasında birbirini dürten çiftler; sahnedekinin aslında biz olduğunu ortaya
koyuyor. Birol Güven in yazdığı, Galip Erdal ın yönettiği Yatak Odası Diyalogları isimli tiyatro oyunu, tiyatroseverlerle buluşuyor. Yazan: Birol Güven Yöneten: Galip Erdal Dekor: Yekta Özdemir Işık: Cengiz Özdemir Kostüm: Funda Sarı Ses & Efekt: Ersin Aşar Oyuncular: Levent Ülgen, Goncagül Sunar, Eylem Öden, Hasan Erdem Oyun Hakkında: Birol Güven, TV de anlatamadıklarını yazdı! Türk tipi sitcomların mimarı, bu defa özelimizi tiyatroda anlatıyor. İlişkilerdeki komik hallerimizi, gizli kafa içi seslerimizi ve Yatak odası diyalogları nı; akıcı, keyifli ve komik, biraz da yol gösterici bir oyunla gözler önüne seriyor. Hayatınızdan çok tanıdık örnekler bulabileceğiniz, kahkaha dolu bir 2 saat sizi bekliyor.