Benzer belgeler
Demodur Kırmızı yazılar sizin sipariş verirken yollamış olduğunuz yazılardır.

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam.

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge 2-6 Yaş Kreş ve Gündüz Bakımevi

Şiir. Kategori: Şiir Cuma, 23 Nisan :15 tarihinde yayınlandı. Gösterim: / 7 Phoca PDF 1. SEN (1973) Senden, senden, hep senden,

Günaydın, Bana şiir yazdırtan o parmaklar. ( ) M. Mehtap Türk

Ramazan Alkış. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Yücel Terkanlýoðlu. HTML clipboard. Yaþamadýklarýndýr Dünyan! Uykuyla geçirdiðim her an, Benim için yitik bir zaman. Rüyayla devirdiðim kazan,

bez gez sez tez biz çiz diz giz boz roz koz poz toz yoz çöz göz köz söz buz muz tuz büz düz güz

Sönen türkülerin gamlı öyküsü

ĠÇĠNDEKĠLER. Öğrendiklerimiz ġarkılar öğrendik Oyunlar öğrendik BĠLMECELER ÖĞRENDĠK

En güzel 'Anneler Günü' şiirleri

Insanı başa taç yaptım. Ne eğildim, ne de saptım. Acılardan ilaç yaptım. Aşık Şahturna Hayatı ve Şiirleri

Yýldýz Tilbe 1 ADAM OLSAYDIN. Söz-Müzik: Yýldýz Tilbe. Sevdim olmadý yar, küstüm olmadý yar. Kendini arattý, beni bulmadý yar

Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı,

Cemil Kara. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Muzaffer Asiltürk. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

25. Aşağıdaki deyimlerle anlamca üçlü bir grup oluşturulduğunda hangisi dışta kalır? A) eli bol B) eli açık C) eli geniş D) eli kulağında

Ömer Turhan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Erotik Şiirler Atlasım. Serkan Engin. (Derleme)

gece bana gündüzleri uğramaz gece uykudayken gelir şşşşşşt deyince ağzı şarap tadındadır hatıralarım karışır

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI OCAK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR. Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak)

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi

ÇALIŞKAN ARILAR EKİM AYI EĞİTİM PROGRAMI 1.HAFTA NELER ÖĞRENECEĞİZ HAFTANIN KONUSU:OKULUMUZ

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi 2018 ARALIK AYI EĞİTİM BÜLTENİ

27 ŞUBAT 03 MART OKULDA YAPACAĞIMIZ ÇALIŞMALAR

MÜBDÎ. Allah MUHSÎ dir. MUHSÎ, her şeyin sayısını bilen demektir.

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI. Nİsan AYI BÜLTENİ. Sevgİ Kİlİmlerİmİz

5 YAŞ VE HAZIRLIK SINIFI EKİM BÜLTENİ

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Tuğrul Tanyol. Beyaz at. Sönmüş kentleri dolaştım sessizlikte Boş meydanları, kirli sokakları Herkes kendi yankısının peşinde

KÜLTÜR SANAT-MAVÝ KARANFÝL-127

BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR

Polat Gürgen. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Çileler sıkıntı yoldaşın oldu Ömrüne her zaman kahırlar doldu Henüz açan gülün çok çabuk soldu Dört mevsim bitmeyen kış mıydın anne

Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi kanıtlanabilirlik açısından farklıdır?

Mehmet Aydın 5. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

5 YAŞ AYIN TEMASI. Cinsiyetim, adım, fiziksel özelliklerim nelerdir? Vücudumuzun bölümleri ve iç organlarımız nelerdir? Ne işe yarar?

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Kreş ve Gündüz Bakımevi KASIM EĞİTİM BÜLTENİ

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi ARILAR GRUBU

Yüreğimize Dokunan Şarkılar

saltbodrum Camel Beach Residences

Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Bilim Etkinlikleri

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

İÇİNDEKİLER FARE İLE KIZI 5 YUMURTALAR 9 DÜNYANIN EN AĞIR ŞEYİ 13 DEĞİRMEN 23 GÜNEŞ İLE AY 29 YILAN 35 ÇINGIRAK 43 YENGEÇ İLE YILAN 47

Ay Yine Gecikti. Ferhat Şahnacı

5. Et et içinde, et fit içinde Dünya dümeni, onun içinde.

Bir sözcüğün zihinde uyandırdığı ilk anlama gerçek anlam denir. Kelimelerin sözlükteki ilk anlamıdır. Bu yüzden sözlük anlamı da denir.

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin

İntikam. Ölüm Allah ın Emri

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge 2-6 Yaş Kreş ve Gündüz Bakımevi

YIL DEDE'NİN DÖRT KIZI

D DAĞ DAKİKA DAKTİLO DALAK DALGA

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Sevda Üzerine Mektup

KURALLI VE DEVRİK CÜMLELER. --KURALLI CÜMLE: İş, hareket, oluş bildiren sözcükler cümlenin sonunda yer alıyorsa denir.

Yazının çıktığı kaynak: Âşık Derdiyar ın Çift Kafiyeli Şiirleri, Erciyes, S. 293, Mayıs 2002, s. 9-10

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi YILDIZLAR GRUBU ARALIK

Maniler. Yazan: Bedriye Aksakal. Giden oğlan dursana Saatini kursana Madem beni istiyon Babama duyursana.

Kırgınlığım anlatılmaz On üç yaģında görücü kesti sözü Karanlıklar doğurdu içime, çürüttü özü.

exlibrary 1. internet yayımı ağustos 2011 ali.riza.esin.net

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN

UÇAN BALONLAR SINIFI OCAK AYI BÜLTENĠ

Sezen Aksu 2. Çok Ayýp. Söz - Müzik: Sezen Aksu. Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun aleyhimde. Çok ayýp, çok ayýp.

MART AYINDA ÖĞRENDİĞİM DİL GELİŞİM ÇALIŞMALARI

UĞUR BÖCEKLERI SINIFI MART AYI AYLIK BÜLTENİ

DÜNYA İNSANLIK AİLESİNİN YÜZAKI YAZARLARINDAN!... Ekmel Ali OKUR; Hemşerimiz, Adanalı, Adam gibi adam! İnşaat Mühendisi,

Derleyen: Yücel Feyzioğlu. Resimleyen: Serap Deliorman

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi

Esrarengiz Olaylar. Dangg Dongg Dangg

Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

, ERZİNCAN, TÜRKİYE.

3 YAŞ AYIN TEMASI. Cinsiyetim, adım, özelliklerim, görünümümdeki değişiklikler nelerdir?

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Kreş ve Gündüz Bakımevi

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş?

OHIO DOĞAÇLAMASI (OHIO IMPROMPTU)

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi UĞUR BÖCEKLERİ ŞUBAT

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Şiir BEZ BEBEKLE KUKLASI. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

DÜNYANIN BÜTÜN ÇİÇEKLERİ. Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum. Bütün çiçeklerini getirin buraya, Öğrencilerimi getirin, getirin buraya,

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

AYNI YALINLIKLA ÖLMEK ısterım. Aynı yalınlıkla ölmek isterim. Kırda bir çiçek gibi, sakin, gösterişsiz. Mum yerine yıldızlar parlasın üstümde

5.SINIF TÜRKÇE (GENEL DEĞERLENDİRME TESTİ) almıştır?

Paragraftaki açıklamaya uygun düşen atasözü aşağıdakilerden hangisidir?

TÜRKÇE. Değerlendirme 1 Harf Bilgisi. A. Seviyorum B. Süt. A. Anne B. Dede. C. Baba. A. Kaplumbağa B. Tavşan C. Kurbağa. A. Okul B.

BARIŞ BIÇAKÇI Aramızdaki En Kısa Mesafe

Firuze Keleş. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

SİBELANNE ANAOKULU MAYIS AYI BÜLTENİ ÇALIŞKAN ARILAR SINIFI

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI ARALIK AYI BÜLTENİ

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül :55

YAPACAĞIMIZ SANAT ETKİNLİKLERİ

AYLIK BÜLTEN-MAYIS 2013 OKUL ÖNCESİ EĞİTİM SINIFI

yuvarlak masa yeşil erik üç kalem ihtiyar adam

&[1 CİN ALİ'NİN HİKAYE KİTAPLAR! SERIS.INDEN BAZILARI. l O - Cin Ali Kır Gezisinde. Öğ. Rasim KAYGUSUZ

Transkript:

1

MÜNACAAT Sözümü yemekten utanır oldum Yüzümü kızartan bir ayna gönder Gözüm gönlüm ellerime bakıyor Ellerimden yapıģkanlar akıyor Orta halli kölesiyim eģyanın Beni benden azat eyle Allah'ım Yorgunum bitkinim sırtımda dağ yok Ne malihulyam var ne düģ kapımda Kimden kaçıyorum kim içimdeki Ġçimdeki deniz dev dalgalarla Yalnızlığın kıyısını dövüyor Sığınacak liman gönder Allah'ım Bir kardelen ömrü zaman içinde Birkaç gönül yaptım bin gönül yıktım Gecelerden kaçtım gittim gündüze Gündüzleri bir solukta bitirdim Yorgun argın döndüm kendi kentime Bana mühlet tanı Cemal Allah'ım 2

Sevgilinin sevgisiyle yanmadım Doldurdum tasımı kirli sularda Zakkum biçtim, zehir içtim çok içtim Ġçimde Nemrutça ateģler yandı ÜĢüdüm sarıldım yalnızlığıma Sözümü yüzüme Ģavkıt Allah'ım Doğuda batıda yanı baģımda KardeĢlerim kör kurģuna gittiler Kulaklarım ağırlaģtı duymadım Ġçime çıngılar düģtü yanmadım Tutsak kaldı kuģlar avuçlarımda Aç kafesim kapısını Allah'ım Rüzgâr girer pencereden kapıdan Varım yoğum dört duvardan ibaret Ġçim dıģım is bağladı yıllardır Kanatsız bir kelebeğim ıģıkta Bütün yollar sana çıkar bilirim Pusulamı sana döndür Allah'ım 3

Dünya sofrasına bağdaģ kuralı Ensem kalınlaģtı göbeğim ĢiĢti Aç kalmadım aç halinden bilmedim Nimetler Ģükürsüz eriyip gitti Sevgili evine dönmedi evim Soframı aģkınla donat Allah'ım AteĢ diye ıģıkları dolandım Kanatlarım ateģleri tatmadı Çarpa çarpa baģım döndü camlarda GözyaĢlarım içerime akmadı Direncimi arttır sevdamı çoğalt Kanatsız bir kelebeğim Allah'ım On beģlik yirmbeģlik çağlardan geçtim Üç tomurcuk açtı gül fidanımda Beyaz bir türkü var dudaklarımda Ektiğimi bitirmiyor toprağım Artık gökten inen yağmur kâr etmez Bana benden yağmur gönder Allah'ım 4

N A A T Sen yokken putumuz ne kadar çoktu Acıktıkça yerdik tekrar yapardık Heva atlarına bindiğimizde Kimse peģimizden yetiģemezdi Çöllerde amansız kartal olurduk Ağardık nerede bir kervan görsek Sen yokken sürüyle eģimiz vardı Bilmeden ne çabuk baba olurduk Kararan yüzümüz beyazlaģmazdı Gömmeden kızları kızgın kumlara Er babası olmak yiğit iģiydi Ve abayı atmak bir dul kadına! Sen yokken bu Ģehir pazar yeriydi Her ırktan cariye köle arayan Akın akın gelir Ģehir dolardı ġehirde evlerin mahzenlerinde YıllanmıĢ Ģaraplar misafir bekler Ġçtikçe dokurduk söz kumaģını Sen yokken menat'a uzza'ya lat'a Kurbanlar adardık her gün bayramdı El çırpar dönerdik anadan üryan ÜçyüzaltmıĢ puta dokunan yoktu Kabe'ye gözümüz gibi bakardık SavaĢmaktan yana korkumuz yoktu 5

Sen yokken insanlar sınıf sınıftı Bilmezdi köleler baģkaldırmayı Dikendi bakıģı ebuleheb'in Ömer bizimleydi Hamza bizimle Kaab Bin Züheyr'in her sözü oktu Hassan Bin Sabit'in her sözü kılıç Sen geldin uyandık kan uykumuzdan BaĢka bir sevdanın mecnunu olduk Acıktık tokluğa karnımız doydu Serin yele döndü çölün sıcağı Bağrımızda piģen taģlar yakmadı Korkuyu tatmadık ölümden yana Sen geldin gün doğdu söndü lambamız Ġslenen içimiz tertemiz oldu Kapandı kapısı karanlıkların Gün yüzüne çıktı insan yanımız Ġç dünyamız günlük güneģlik oldu Türlü türlü çiçek açtı bahçemiz Sen geldin tadına vardık hayatın Kurudu çatladı dudaklarımız Özledik ölümü Ģerbet tadında ÇölleĢen içimiz vahaya döndü Ağdı üstümüze rahmet bulutu Yağmurla tanıģtı topraklarımız 6

Sen geldin mazlumlar ayağa kalktı Sallandı tahtları firavunların Ġnsandan insana yollar açıldı Yollara bereket bolluk saçıldı Sevgin oğul verdi petekler doldu Dilimiz dolandı bal deryasında Sen geldin Ģiirin kal'ası düģtü Öldü Ģairlerin ilham perisi Kabe duvarında altın harflerle Parlayan Ģiirler demire kesti Sözlerin üstünde bir söz getirdin Battı Ģuaranın söz saltanatı Sen gittin kılıçlar kınından çıktı Medine Medine oldu olalı Böyle bir acıyla sarsılmamıģtı Ali'nin gözünde bir kara bulut Fatma'nın gözünde bir deli ĢimĢek Bulutlar hiç böyle sağılmamıģtı Sen gittin Ģiddetli depremler oldu Gönülhanelerin göçtü bir yanı Yavrusun yitiren anneler gibi Çöktü üstümüze bir karabasan Hayat damarımız koptu zannettik Derin boģluklara düģtü zihnimiz 7

Sen gittin gökleri kurģun kapladı Kutlu ses kulaktan kalbe akmadı Günaha boyandık sevap adına Heva ölçümüze uymayan dinin DıĢından içine girmeye korktuk Korkuyu dünyalık azap belledik Sen gittin sözlerin hükmü kalmadı Sana sağır oldu kulaklarımız Pazara döküldü kadınlar kızlar Eskisinden beter müraî olduk Mazlumun yetimin hakkın gasp edip Yeniden soyunduk firavunluğa Sen gittin gün soldu karanlık çöktü Heva atlarımız tekrar kiģnedi ġeytan kimliğiyle insan dolaģtık Söz cıvaya döndü sükut bakıra Ağız yılan oldu, dil akrep oldu KonuĢtukça soktuk birbirimizi 8

TOPRAK VE SU Hangi toprak mümbit hangisi çorak Öğrenmek ne mümkün ekip biçmeden Hangi su toprağın kalbinden gelir Fark edilmez avuç avuç içmeden 9

GÖÇ Terketmez sandığın kuģlar da gitti Sana Ġstanbul da yarın dar gelir Hangi yana kulaç atsan akıntı Hangi eli tutsan kolun çıkacak Dallarında yaprakların uçuyor Sen hâlâ toprağa sarılıyorsun KuĢluk vakti Ģehrin çarģılarında Ağız dükkanları açıldığında Her sözün altında bir çıta bal var Muhabbet çıkarıp gönül cebinden Ġtimat sunarsın bu insan diye Ġnsan suretinde ne iblislere Ġstediğin Ģehre göç göçeceksen GeçmiĢ günlerini geç geçeceksen ġehri selamlarken görkemli putlar Ne ateģler yaktırırlar Nemrutlar Hangi dağa kaçsak bağrımız sönmez Bu ateģ sineyi terketmedikçe Gün dağlardan indi aç gözlerini Burnumuzu yakan kokularıyla Bak yüksek topuklu kızlar geçiyor BaĢımızda beyaz bulut gezinir Topla dostum artık yalnızlığını Ġçimizin Ģehri bizi bekliyor 10

MEMMED Gönül kuģun gam köģküne tünemiģ YaslanmıĢ saçına beyaz bulutlar Sana bir gül kadar yakın dururken Kendinden uzakta dolaģıyorsun Aynada içine bakmayı dene Dinle kafesinde çırpınan kuģu Geceyi üstüme kitleyip gittin Karanlıklar aydınlığa açılır Arala perdeyi aç pencereyi Bir kuģ kanat çırpsın bir serçe ötsün Hayat damarına sökün eylesin Uyansın ellerin gül toplamaya Gün dediğin ne ki akģam tükenir En son basamağa geldik dayandık Anıların yaprakları sarardı Ömür bir gül kadar gülümsemekse Ġki yürek arasında bir yerde BuluĢmak seviģmek bütün mesele 11

KANDIRIKÇI Kara bulut gibi girdin düģüme Ne bir ĢimĢek oldun ne yağmur oldun Dostluk ağacımız çiçek açmadan Yerin göğün arasında kayboldun. 12

BAHAR ÖZLEMĠ Beklediğin bahar geldi ve geçti Farkına varmadın yaģlandığının Çiçek mi kopardın ot mu kokladın Büngüldeyen neydi damarlarında 13

SARI YAPRAK Son sarı yaprağı titrerken gördüm YeĢil türkü vardı dudaklarında Dalına ilk giden suyu düģündüm Deli boranları fırtınaları Ağacımın ağacında son yaprak Belki de birazdan yerde olacak Perdenin ardında yalancı fecir Yastığın altına sığmıyor baģım "Karanlıkta fıģıldayan can imiģ Katip arzuhalim yaz yare böyle" 14

TELLĠ KAVAK YELLERĠ Yüreğimde telli kavak yelleri Estiği zamanlar geçip gittiler Sırtını dağ bilip yaslandığımız Nice dostlarımız kaçıp gittiler Ağzında bal yapıp dudaklarında Polen taģıyanlar göçüp gittiler Hatıralar soldu gün tükeniyor Turnalar sılaya uçup gittiler 15

GECE HAVASI Gece bir bağlama sen bir mızrapsın Dokunur durursun gam tellerime Yüreğinin kulağıyla dinlesen Ellerin olacak em ellerime 16

PAZAR MEZAR ARASINDA BĠR DÜKKÂN Sabah gürültüyle kalkar darabam KuĢluk olur öğlen gelir gün biter Siftah umudunu bir baģka güne TaĢıya taģıya bu yaģa erdim Kimisi vitrine baktı da geçti Kimisi boynumu büktü de geçti Dükkanın önüne kürsüyü atıp Geleni gideni tutup çekmedim Raflardan indirip bir bir malları Tozlarını alıp tambura sardım Dokunan olmadı kumaģımıza Gelen kattı giden kum aģımıza Gök yırtıldı zor dikilir sabaha Yağmur benim mallarımı ıslatmaz EĢya ile aramızda kılıç var Yar heybemde birkaç avuç alıç var Ben alırım sen satarım pazarda Ben girerim ben çıkarım mezarda 17

USTA - Gördün mü bu gün de tükendi evlat Tükendi ya usta siftah etmedik Kaç gündür yüreğim yürek görmedi Gözlerime bir tebessüm deymedi - Evladım günlerdir bulutsuz kaldık Bereketi kaçtı hayatımızın - Sırtının sancısı geçmemiģ usta Bu yüzden bir iģe varmıyor elin - Konusuz komģusuz bu bedestende Sabrımızı ölçüyoruz evladım Bir dünya düģmana karģı koyacak Zinde tutmak için direncimizi - Bugün geç gidelim istersen usta Hazır terlemiģken sevda tavdayken Alnımızda açan bu tomurcuklar Örse dökülmezse uykumuz gelmez Gözümü gözünün üstüne koyup Üstümüze çekemeyiz geceyi - Kendini kollamak kolay mı evlat Ha deyince uçmaz avcunda kuģlar Dilinin altında ham kelimeler Yetmeye varmadan söze dökülmez - Desene her yerden altın alınmaz Sükût çarģısını alt üst etmeden 18

BĠR DULDADA BEKLĠYORDUM DIġIMI Her gece oluklu bir hançer gibi KiĢlenip durursun can ocağıma Seni unutalı yıllar olmuģtu Hangi rüzgar tandırına üfürdü Nereden çakıyor bu kıvılcımlar Her sabah göğümde kurģun olursun Çağırıp durursun bulutlarımı Ġçim yeni yeni kuruyacaktı Bir duldada bekliyordum dıģımı ġakır Ģakır yağman nereden esti 19

HER AKġAM KAPALI BĠR CEZA EVĠ Bu yarım yanımla neye tutunsam Derin bir uçurum kenarındayım Hiçbir türkü dudağımı yakmıyor Ġçimde dörtnala yılkı atları Rüzgârı tarayan yeleleriyle KoĢuyor dumanla toz arasında Ortasında duruyorken hayatın Kendimden mi kaçtım sana mı göçtüm Bu fazla tahtalar nereden çıktı Yalnızlık mı yalnızlığın ilacı Beni böyle bir baģıma bırakma Her gece toprakla bez arasında Her akģam kapalı bir ceza evi Sana gidiyorum koğuģ kapalı Bana dönüyorum ben bende yokum Saat tik tak tik tak beynime vurur Kelimeler sözlüklere çekilir Kalırım kalemle söz arasında 20

TAHTA Dünya gurbetinde nereye gitsen Elinde tebeģir karģında tahta Yazdığın çizdiğin sabah silinir 21

YĠNE BAHAR GELDĠ Bahar yine geldi toprak uyandı Yarın portakallar çiçek açacak Ġçim mi borlaģtı yaģım mı geçti Hayat damarıma sökün etmiyor. 22

SANA KÖZLENMĠġ BĠR YÜREK BIRAKIYORUM SEVERSĠN Ferhat külüngünü taģlara vurdu Ben içime vurdum kimse duymadı Bir yaralı kuģ çırpındı kafeste Dilimde tüy bitti tam otuz yıldır Çırpındıkça bana çarptı kanadı Çarpına çarpına düģtü kanadı Pencerem önünde burç döken erik Yarın toza siper iğde dalları Cansız beni titrer nereden bilsin Avni nasıl koyup gelsin meclisi Âdem Ankara da Arif uzakta Gün tükendi atım kiģner kapıda Ceyhan kıyısına otursun Leylâ Kemik tarağını atsın sulara Yosunları saç yerine tarasın Toprağımdan toprak alıp götürsün Kurutsun elesin yoğursun beni Yüreğine kına yaksın akģamdan 23

YORUMLAMA Bir bıçak sırtında geçiyor zaman DüĢü/yorum kalkı/yorum her gece Kendimi yedikçe acıkıyorum AĢı/yorum taģı/yorum her gece 24

ISMARIÇ Koca Ģehir getir gelirken bana Üç beģ eski kitap beģ on kartpostal Ġnsan kırıntısı sevda eskizi Hatıra kopyası hatıralardan Gözüne tutunan eline çarpan Diline dolanan eski bir Ģarkı Dudağını yakan bir uzun hava Gönül defterinde bir gül kurusu Mavi bir gökyüzü kızıl bir akģam Bir tren düdüğü beyaz bir mendil Karardıkça yalnızlığa bürünen Büründükçe aydınlığa parlayan Yalnızlığa siper olan bir gece TaĢ yastık yer döģek gök yorgan gece 25

BEKLE KARDELENLER KARI YARACAK Saçlarına kar düģmeye baģlamıģ ÜĢüyüp içine çekiliyorsun Panzerler çiğniyor hayallerini Ġstanbul'la yatıp düģ görüyorsun Her sigara efkârını tütüyor Dumanı buluta benzetiyorsun Farz et Kırım dasın Bahçesaray da Bir harf öğretmenin telaģındasın Ġçinde bülbülün dili yaralı Kızılcık Ģerbeti içiyorsundur Yüreğimi yüreğine kondurup Gözlerinden inci saçıyorsundur Sekiz karıģ toprak için dünyada Kendinle savaģta barıģ isteme Hangi yana baksan eli hançerli Nereye saklansan altında mayın Patlasa yüreğin aģkı akacak Bekle kardelenler karı yaracak Bana meraklanma kalktım dünyadan Kendimi giyindim üģümüyorum Fazla dalmıyorum insan içine Bağrıma kıvrılmıģ bir yılan zaman Korkuyla ümitle gün sayıyorum YaĢıyorum sırtımdaki kamburla 26

GECE SIĞINAKTI SENSE KAÇAKTIN Gecenin koynuna bir yılan gibi kıprılıp yatmayla gün mü tükenir gün dediğin ne ki biraz aydınlık biraz yalnızlıktır insan içinde belki gül dediğin biraz tebessüm ömür defterinin sayfalarında bir kez koklamaya ya vaktin olur ya vaktin kaybolur sen sende yokken. Sen sende kalınca kim selam verir kimsenin kimseye bağlanmadığı sevdayla yüreğin dağlanmadığı bir zaman kapının ziline basar 'ben geldim efendim aģkı getirdim' diyecek sanarsın dıģardakini. Gece saçlarını yüzüne çözer içinde bir Ģeyler kıpırdar durur anıların yaprakları hıģırdar bu ses burgu burgu deler içini ellerin uzanır bir fotoğrafa gözlerine mor bulutlar oturur yağmur kuģlarını bekler durursun oysaki çatlayan dudaklarına sürmüģtün bir zaman bir gül merhemi. 27

Gece sığınaktı sense kaçaktın kaçtıkça kendinden çok uzaklaģtın yüreğinin yakınında durmuģtum geçerken öksürdüm burdayım dedim ardına dönüp de bakmaya korktun korkundan türkü de söylemiyordun biliyorum dudakların tellerde mızrap diye çağırıyor dilini dilinin altında onca kelime akacak bir kalem bekleyip durur kendine iģkencen sürer gün boyu. Geceler kanatır gün yarasını dudakların diģlerinde ezilir sesin dört duvara çarpar ve döner ve tavan üstüne doğru eğilir teyipte bir Ģiir kaseti döner kulağından kulağına bir boru gelen sesi yutar anafor gibi konuģmak istesen dinleyen olmaz susmaya çalıģsan kan yutamazsın. 28

ĠÇĠMĠN ġehrġnde KĠMSE KALMADI Aylardır sesinden uzaklardayım gecelerin Kitaro'yla geçiyor bakmadığım bir çekmece kalmadı belki de kadrini bilmeyen evde sesini silmiģler benden habersiz 'sesimi sesiyle ortak bilmeyen yüreğiyle yüreğimi sarmayan can deyince candan öte durmayan beģ vakit avcuna konan kuģları bir kez bana uçurmayan dost mudur' diye sitem edip durursun belki. Sırtını verdiği dağı bilmeyen tebessümden provalar yapmasın yüreğine sorsun yaģına baksın bir sofrada tuz ekmeği düģünsün gönül defterini bir açıp baksın kalbimle kalbini bir tuttuğumu sesiyle ruhumu avuttuğumun farkına varacak vaktin birinde hangi vakit dersen o sana kalmıģ bunca kalabalık insan içinde içine dökülen yapraklara bak efkârlan kahırlan bir tekme salla içinde fidanım dün dikmiģ gibi sütyeģil duracak görebilirsen. Ġçinde sönmemiģ bir yanardağ var sesinin buğulu oluģu bundan bu yüzden sahile vurup kendini dalgaları yemliyorsun durmadan kuģlar gelip tarıyorlar göğünü yastığın altında düģler yatıyor paklanıyor Karadeniz gözünde susuyorsun dudakların çatlıyor bakıyorsun Leyla serap oluyor okģuyor saçını kavak yelleri ocağından küller havalanıyor tutuģuyor güller ahuzarınla. 29

Kaçak yaģadığın yeter dağlarda içimin Ģehrinde kimse kalmadı yürüyorum gideceğim kimsem yok kalabalık arasında dolaģan ama karıģmayan kalabalığa yabancısı gibi gezen kendi Ģehrinden bir insan olmamı istemiyorsan aha yüreğimin diğer yarısı sende kalanını katıp yanına ya götür bir dağda kat çığ önüne ya da dön içimin sensiz Ģehrine. 30

SEN BĠR AMELESĠN YERYÜZÜ TARLA - Ġçime bakacak yüzüm kalmadı aç kaldıkça sözlerimi yiyorum açıkta kaldıkça yalnızlığımı sus diyorsun zaten ağzım kilitli dilim sınanmamıģ ustura gibi dokunacak bir kelime bekliyor. - Bu yalım yürekle onca od'unun çıngısını yine kendinde sakla yanacak yunacak günler geride aģkın etrafında dönecek olan dönerken kendinde sönecek olan günleri açtıran sonra solduran ol deyince olmayanı olduran el kadar bir kalbe dünya dolduran görüyor duyuyor ve hissediyor sislerin içinde yatan hissini. - Ġçim mi bir deniz ben mi tayfayım canavar dalgalar açmıģ ağzını ben mi yutacağım deniz ben'i mi susarsam dudağım Ģerbet mi verir su sarsam sızlayan yaralarıma. - Kendine yaslan ve kalbini dinle sonra dokun suya yükün boģalsın elini alnına toprağa götür gözünü gönlünü eģyadan çevir özünü sözünü yanyana getir içinden dıģına bir ayna Ģavkıt karanlığın karaltısı kalkmadan ya nasip diyerek kısmet arayan konargöçer bir aģiret say seni. 31

- Önümüz arkamız derin uçurum sırtımızda sızan kan yeni durdu ne kadar kaçtımsa senden uzağa kendini yanımda bıraktın gittin susuyorum küçük dilim çatlıyor bakıyorum bulutlara masmavi. - Dedim ya kalbine yaslan ve dinlen yolu yarıladın konaklıyorsun daha karlı dağlar dağlar ardında yaģama sanatı incelik ister döne döne aģkın tava gelecek dudakların çatlayacak "hu" diye sen toprağa toprak sana bakacak sen bir amelesin yeryüzü tarla üç karıģ yer yeter yatacak kadar. 32

ĠRAD Sekiz karıģ toprak düģtü payıma Ektiğim biçtiğim bundan ibaret Sözü çektim gülü gerdim yayıma Tenim üç beģ damla kandan ibaret. Gam yurdundan göçen aģka yaslanır Rahmet bulutları gözde puslanır Kelebekler ateģlerle uslanır Gün kızıl akģamdan tandan ibaret. Gecenin sancısı Ģafakla biter Ben seni solurum sende gül biter DüĢman kurģun sıkar dost bühtan eder Bilip bildiğimiz zandan ibaret. Ne zaman kısalır ne zaman süner Karanlık çıldırır ıģıklar söner Toprakla gelenler toprağa döner Enimiz sonumuz "kün"den ibaret. 33

YALNIZLIK Daha ten çıkmadan kentin dıģına BaĢını alır da gider yalnızlık Kalabalıklarda yalnız baģına Karanlık koynunda yatar yalnızlık. ġekile kalıba oturmaz boyu Kabarır köpürür azar gün boyu Sofraya varmadan ekmeği suyu Can ocakta kaynar tüter yalnızlık. Sırtı bıçak yurdu konargöçerler Çölde kalsa gözyaģını içerler Hüzne döģer serer yanar içerler Leylanın yolunu tutar yalnızlık. Gündüzden usanıp geceye kaçar Ya yerde sürünür ya gökte uçar Her seher yeni bir tomurcuk açar Koklatmaz kendini batar yalnızlık. ġerbet zehre keser sunulan tasta Zararı kâr sayar bütün takasta Gözünü gönlünü çevirir dosta Kendi çenesini çatar yalnızlık. 34

TERKĠYE ġehrini yemedim bak gidiyorum Sarıp sarmaladım hatıraları Biraz hava aldım biraz su içtim Üç on yaģ yaģadım hepsi bu kadar. 35

ATEġ VE SU Yıldızlar uyudu sen uyumadın Seyrettin tutuģan hatıraları Aramızda bir kuģ çırpındı durdu Çığlığının aksi döndü kendine Gözlerine toplanınca bulutlar Sözcükler titrerdi dudaklarında Heyecandan böyle olur sanırdım Ellerin üģürdü avuçlarımda Ben sende sönmeden sen bende söndün Böyle sarhoģ olmamıģtım körkütük DuymamıĢtım seni damarlarımda Hasretini sarıp yatmazdan önce Sevda ve yiğitlik ayrı ĢeylermiĢ BoĢa sallamıģız külüngümüzü Sularsa anlamıģ yangınımızı Çavlan sesimize akar gelirmiģ 36

ORTA YOL Çetin bir yolculuğa çıkıyoruz Sen dıģına Ben içime Ortası olmayacak bu yolculuğun 37

ĠSTANBUL Her gece düģümde gel diyen sendin Geldim ve dayandım kendi kendime Aradığım adresini terk etmiģ Kendinden korkan bir korkuluk oldum Gelir geçer yağmur yüklü bulutlar Çatlar dudakları susar Ġstanbul Ağız ağız değil sözler yalama Hangi yüzü insan hangisi Ģeytan Bakınca insanı seçen göz nerde Nerede yüreği hallaç olanlar Tuttuğum taģlara yapıģır elim Kanatır dilini susar Ġstanbul Parklarda yollarda canım çocuklar Evine bir ekmek götürmek için Çöpten boyunları çıt çıt kırılır BeĢ yaģında Kadıköy'de sahilde Darbuka morartır parmaklarını Ġçini boğaza kusar Ġstanbul 38

Gündüz çeker gider dert gece baģlar Ġnsan ormanını bir çığlık yakar Ġki hisar iki köprü su susar Ara sıra toprak oynar yerinden "Merdi namert yokuģunda vururlar" Yarasına tuzu basar Ġstanbul TaĢrada gördüğüm Ġstanbul meğer DeğilmiĢ burada filim icabı Ġçi baģka dıģı baģka yakıyor Dökülen ar namus kaldırımlardan Sabrın sınırına gelir dayanır Köprüde kendini asar Ġstanbul 39

PARÇALI BULUTLU Sana bulut sağacaktım gelseydin Toprakların gelecekti kendine Dallarına sular yürüyecekti Burçların patlayıp çiçek olacak Gönlünü bir bahar bürüyecekti. Beni sana soracaktım gelseydin Aramızda yollar kısalacaktı Dilimi türküler yakmayacaktı Efkar uçurmaya çıkmayacaktım BoğuĢmayacaktım dalgalarınla. Sana hançer sunacaktım gelseydin Sırtımı duvara dayayacaktım En uysal halimle bekleyecektim Gözlerimi gözlerine götürüp Kayıp gidecektim samanyolundan. 40

GÖZLERĠN Sabahtan akģama senin yanında Gece olur bende batar gözlerin Beni bahri sanma yüzmeyi bilmem Çeker derinlere yutar gözlerin Alıp götürürsün yar baģlarına Kurtulmak istersin tutar gözlerin Derdimi yaymayı bana bırakmaz Sürüsünü bana katar gözlerin Sana çıngı düģse ben tutuģurum Sende yanar bende tüter gözlerin Günleri tükenir gün saymayanın Sehpamı avluna çatar gözlerin 41

OKUL Yoklukla imtihan olmayan insan Hayat okulundan mezun olamaz. 42

SILA GURBET Sen senden kaçıyorsun Ben bana koģuyorum Önümüzde sıla -- gurbet levhası Yollarımız nerede çakıģır Hangi makinenin karesine girer yüreğimiz Bilmiyorum. 43

ATEġ DÜġTÜĞÜ YERĠ YAKMAZ Bir ateģ kalsaydın düģtüğün yerde Birlikte yanmaya gerek kalmazdı. 44

GÖZÜ SULU GÜL Kan sızıp duruyor parmaklarından Bıçağı en güzel dost vurur tamam Çün böyle olmuģtur Sezar'dan beri "Sende mi" sözcüğü orda doğmuģtur Oysaki avcunu bir açıp baksan Görecektin gülün ağladığını. 45

ÇAKAL Duydum ki kaçmıģsın insan içinden Sen nefsine haydut olacağına Haydut nefsin olmuģ sense çakalı 46

KARAÇAY Karaçay'da tek baģıma bir canım Ġçime akıyor baktığım sular Dost sırtını yaslamazsa dostuna Her dem kapısını yalnızlık çalar. 47

SUSARAK ÇOĞALTMA YALNIZLIĞIMI Ömür defterimin sayfalarına Ne yazdın ne çizdin okuyamadım Gözlerin mi çaldı gözbebeğimi Kör cahil mi oldum anlayamadım Ġçimden yüzüme bakarak konuģ Susarak çoğaltma yalnızlığımı. Kanımdan geçerken canım yanıyor Susuyorum duymuyorsun sesimi Yüzünü kendine çeviriyorsun Karanlık basıyor hayallerine Ya kendinden uzaklara dalıyor Ya kendi kentinde kayboluyorsun. Bir selam salmayı zorsunuyorsun Söküp atıyorsun umutlarımı Ne ayna yüzüne bakıp susuyor Ne sen kanıyorsun hatıralara Gece yaslanıyor kirpiklerine Ve gün düz geçiyor fark etmiyorsun. Dilimin altında sözler köz oldu Efkâr soluyorum sabaha kadar Gam yüklü türküler gelip geçiyor Saçının teline dokunmuyorum Bende yanan türkü sende sönüyor Dumanlı dağlara çekiliyorum. 48

BAKARKÖR DüĢlerim Üsküdar her akģamüstü Hayallerim akar gider boğazda Sultanahmet Ayasofya Topkapı Bütün heybetiyle ortada durur Her kalkan vapura ne ben binerim Ne dönen vapurda sen bulunursun Sigara içerim efkâr solurum Ġskeleye gözlerimi dikerim Aklımın önünden geçer gidersin 49

ATEġ VE TOPRAK Kendimden geçerken sana uğradım Saçlarını rüzgâr savuruyordu Dosta acıktığın ve susadığın Bir türlü yüzünde yansımıyordu Suretimi göremedim aynanda Çerçeve mi yoktu ben mi yanıldım Ya aynanın ters yüzüydü saçların Ya da gözlerime bulut çökmüģtü Sen mi geçtin bir gölge mi yanımdan Bakabilsem belki görebilirdim Cağaloğlu yokuģunda kırkında Kendime kahrımdan ölebilirdim Bu göğün altında can tende iken Kaçtıkça yanarız birbirimize Sen bana ben sana yağmakla olmaz Bu ateģi ancak toprak söndürür. 50

KÜSGÜL Kuyruk doğdu güz kapına dayandı Ġki kere ondördünü devirdin Saçlarında telli kavak yelleri Susa susa dilin dönmez olacak Korkacaksın ben sanarak gölgenden Yakacaksın mektupları gülleri AteĢimiz için için yanıyor SarmaĢ dolaģ birbirine korumuz Geç git dünü karıģtırma külleri. 51

GÜZDÜġÜMÜ Sen beni kendinle alıp götürdün Bir baģıma kaldım kuģlar da gitti Farkında değilsin esen rüzgârın Yapraklarım dökülmeye baģladı. Eskiden düģümde selamlaģırdık Yerin göğün arasında kayboldun Kopardın ömrümün Ģirazesini Yapraklarım dökülmeye baģladı. 52

FĠRARĠ Ne zaman yoklasam gönül evini Ya çekip gitmiģsin Ģehir dıģına Ya Ģehirde saklanmıģsın kendine Yalnızlığın ortasında durursun Kıyılar bekliyor dalgalarını Yetmez mi kabaran deniz olduğun Ne zaman efkârla aran açılır Ne zaman sevinçle kucaklaģırsın Kendine bu kadar kördüğüm atma Yakana yapıģan dünya düģmanı Dostlarla arana hendek kazıyor Susarak kendini tüketiyorsun Zaman önümüzde akıp gidiyor Ömür ki gül kadar gülümsemeyle Dünya sürgününü tamamlamaktır. 53

ADRESĠNĠ KAYBETTĠM HÜKÜMSÜZDÜR Seni senden baģka kimse bilemez BaĢkasına nasıl sorabilirim Eski adresinde yeller esiyor. Tuz ekmek adına kahve hatrına Hafızanda telefonum yüklüydü Defterinde duruyordu adresim. Teller mi kavrulur merhaba desen Kanar mı yüreğin sesin mi titrer Kirpiklerin ıslanır mı hasretten. Yokluğuna alıģmayı denedim Dönüp de bakmadın hatıralara Aklımdan öteye yol bulamadım. Ya bir tramvayda ya bir vapurda Gözlerimiz birbirine deyince Yanarak geçeriz birbirimizden 54

GAMZENDE AÇIYOR GECE ÇĠÇEĞĠ Her gece ağzında bir türkü tüter DolaĢır durursun boģ odaları Duvarlarla konuģursun duymazlar Tavana bakarsın çökmez üstüne Ne kadar seninse dilin dudağın Kendinden bir parça say ayrılığı Geceleri gözlerine sürmeyi Çekince aynanda görünmüyorsun Gamzende açıyor gece çiçeği Pencerende alaģafak söküyor Gözünü gözünün üstüne bir koy Yastığın altına koy ayrılığı Ġster tebessümün ardına sakla Ġster gözlerinden boğaza akıt Yorgun argın döndüğünde kendine PiĢirdiğin az Ģekerli kahvede Sen seni ararken o seni bulur Nereye koyarsan koy ayrılığı 55

Ya hayal yurdunda ya düģ köģkünde Aklına yatacak iģ arıyorsun DüĢlerinden beyaz atlı geçiyor Bekliyorsun uzatmıyor elini Ne çok seviyorsun serap görmeyi Kapat gözlerini duy ayrılığı Ben bir Üsküdar ım sense Ġstanbul Sana baka baka geçiyor ömür Martılar vapurlar arada deniz Atmaca m avını içinde ara Aha geldin aha geçtin kendini Ölümle yan yana koy ayrılığı 56

TAMAHKÂR Kendine ne zaman taģınacaksın Darmadağın dolaģtığın yetmez mi Ġçini kanırtan yalnızlığından BoĢanmayı göze alamıyorsun GeçmiĢ bir ocakta küllere bakıp Efkâr soluyarak köz arıyorsun. Bir adres bırakır insan insana Bir telefon açar meraklanma der Ara sıra iner Eminönü'ne Üsküdar'a biner yürür Harem'e Ġçinden dıģına yağmur boģalır Ġstanbul ıslanır avuçlarında 57

NASĠP KUġU Nasip kuģum Ģehir bize dar geldi Kısmetin peģinde uçmamız gerek Yüzüne bakandan utanıyorsun Gözüne bakanlar seni görmüyor Adın bir çiğnemlik sakız olmadan Bir gece yarısı kaçmamız gerek Dört yanımız efsin her taraf avcı Gönül yaylasına göçmemiz gerek Belki orda bühtan eden bulunmaz Helal kapıları böyle zorlanmaz Yağmur yüklü bulutlara koģarken AteĢin içinden geçmemiz gerek. Yanıldık aldandık zarar mı ettik Soframızı dosta açmamız gerek Varsın bıçak saplayanlar bol olsun Kanımızdan çift Ģeritli yol olsun Rızık kesilmeden can uçmaz tende AĢkın Ģerbetini içmemiz gerek. 58

KEKLĠK Vaktine yalnızlık bağdaģ kurarsa Sen ondan bıkarsın o senden bıkmaz BaĢına toplanır geçmiģ günlerin Bir dost gülü/verir bir dost dikeni Susarsın dilinde yaralar açar KonuĢursun kanar hatıraların Uyku gözlerine silah çatınca Kirpiklerin kaģlarına asılır Gece saçlarını döker yüzüne Ġçini doldurur bir ince sızı Bir türkü götürür dağlar baģına Yıkılır ummadık dağlar baģına. Kendinle göz göze gelsen aynanda KuĢlar havalanır avuçlarında Bir ĢimĢek uzaktan göz kırpar geçer Kara bulutları aģılar geçer Toprakların Ģerha Ģerha yarılır Bir adam akıllı ıslanamazsın Yorgun argın uzanırsın kendine Sağına dönersin bir yün tarağı Soluna dönersin bir kara yılan Korkuların avcı sen düzde keklik Al kınalı parmakların sonunda Batacak canıma canıma keklik 59

HAMDIM PĠġTĠM YANDIM Hayat damarımda delice aktı Acının tadını fark edemedim Memesinden emdim yalnızlıkları DüĢlerimde açan çiçekler soldu Isırdım bir yasak meyveyi sonra Meledim Leyla'yı Mevla'dan önce. Paralandım ama yaralanmadım Ġçerime ateģ yaktım ısındım ġehrim yağmalandı çok Ģükür dedim Tutundum kendime ayağa kalktım Ġrtibatı koparmadım hayatla Muhtaç olduğumda yetiģti Hızır Yanarak yunmanın farkına vardım Aldırmadım gökten inen yağmura Ne zaman toprağım çoraklaģtıysa Damla damla özsuyumla emzirdim Irgatı ben oldum nefis ağanın Mal da yalan mülk de yalan vesselam. 60

KAġIDIKÇA KANAR HATIRALAR Kendine geç kaldın benden geçmedin Habersiz değildin yoldan yolaktan Saçlarına yağan karı görmedin Derin yara aldın ince yanından Camdan dostlarınla yarenlik ettin KaĢıdın kanattın hatıraları. 61

BAYRAM MESAJI Kalbin hangi taģtan oyulmuģ böyle Yağmur dokunmuyor gül iģlemiyor Küskünsen dargınsan bir çift söz söyle Korkma cinayeti dil iģlemiyor. 62

ĠNSAN ÇARġISI Ġnsan çarģısını alt üst eyledim Gönül ahbaplarım bezirgân olmuģ Ġçi boģ sözlerden vitrin yapmıģlar DeğiĢmiĢ Ģemali alıģveriģin. 63

HAL BEYANI Hangi dostun candan hangisi camdan DüĢmeyince kolay kolay seçilmez. Yüzünden halini okumayanın ġerbeti sirkeye çalar içilmez. Sen dam dersin o mertekten bahseder Hevadan hevesten söze geçilmez. Gönül tarlasını pıtırak saran Ġnsan kapısından gelip geçilmez. Gönlünün gözüyle gözbebeğine Bakmayana sıkıntılar açılmaz. AĢkı sinesinde saklayanlara TeneĢir kurulmaz kefen biçilmez. 64

65