"Âyinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde" diyen Ziya Paşa nın sözleri ne kadar da manidardır. Bazı insanlar vardır ki, yapmadıkları halde yapmış gibi övünürler İmkânlar ellerinden alınınca da, dövünürler Hâlbuki insanın kıymeti, sözünde değil, özündedir. Kalıbında değil, kalbindedir. Malında değil, amelindedir. Suretinde değil, siretindedir. Söz yerinde söylendiğinde değer ifade eder Yerinde söylenmeyen söz kaybolur gider İnsan yaptığını söylemeli veya söylediğini yapmalı Allah buyurmuyor mu? Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz? (1) diye. Kuru kuruya yapılan vaatler, aslı esası olmayan sözler, karanlığa sıkılan kurşuna benzer; havanda dövülen sudan yağ çıkarmaya benzer. Havanda dövülen sudan yağ çıkar mı?.. Boş yere sarf edilen sözden fayda hasıl olur mu?.. Yapmadığını söyleyen insanın sözü etkili olur mu?... Elbetteki hayır! binlerce hayır! İnsan yaptığıyla övünebilir. Yapmadığı veya yapamadığı şeylerle de 1 / 5
hayıflanabilmelidir. Ama olmayanı olmuş gibi göstermek ahlaki olamaz. Zira atalarımız konuya parmak basmış ve demişler ki: Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. iletişim çağında yatsıya bile kalmadan sönüyor yanan mumlar İnsan ulu orta konuşmamalı Aklına gelen her şeyi söylememeli Dokuz düşün bir konuş diyen ecdad boşuna mı söylemiş?.. Sevgililer sevgilisi Efendimiz de: Ya hayır söyle veya sus. (2) buyururken bu gerçeğe işaret etmiyor mu?.. Çok söz yalansız olmaz. (3) sözünde de bu gerçek yatmıyor mu? Kelamın fıdda ise sükûtun olsun zeheb, Kemal ehli kemalatı sükût ile buldular hep. diyen şair, ulu orta konuşmanın yararsız olacağını, olgunluğun ise düşünerek söylemekte olduğuna parmak basmıyor mu?... Âlim isen kelam eyle, sözünden ibret alsınlar, Bilmiyorsan sükût eyle seni bir âlim sansınlar. Gibi beyitlerle bu gerçek yansıtılmıyor mu? Övüneyim derken, birçok yalanlara başvuranlar, Peygamber Efendimizin şu hadisinden haberdar değiller mi acaba? Buyurur ki Rahmet Peygamberi: Münafığın alameti üçtür: - Konuştuğunda yalan söyler. - Emanete riayet etmez. - Vâdini yerine getirmez. (4) Konuşulan sözler gerçek olmalı. Doğru olmalı Özleri sözlerine, eylemleri söylemlerine uygun olmalı Öz ve sözün uyması kişiliğin bir tezahürüdür. Konuşanla yapılanın örtüşmemesi riya alametidir. Riya ise gizli bir şirktir. Vebali büyüktür. Günahı çoktur. Amelleri siler süpürür. İnsanı müflis durumuna düşürür. Sonuçta riya cehenneme götürür. Peygamberimizin bu konuda ki hadis-i şerifi ne kadar manidardır. Üç kişiden bahseder Allah Resulü... Bunlar: Şehit olmuş İlim yapmış 2 / 5
Hayır, işlerinde uğraşan üç kişi Bunlar mahşer yerinde Allah ın huzuruna çıktıklarında, hesaba çekildiklerinde dünyada yaptıklarından bahsedeceklerdir. Cenab-ı Hak da: Bunları insanlar görsün ve sizi övsünler için yaptınız. Benim için ne yaptınız? (5) diye soracaktır. Cevap veremeyecekleri için cehenneme gönderileceklerdir diye haber veriyor Nebiler Nebisi. Kerim Kitabımızda İnsanlar için ancak yaptığının karşılığı vardır. (6)burulurken Efendimiz de; ameller niyetlere göredir. (7) diyerek amel-niyet uyumuna işaret ediyor. Elbette içinde ihlas olmayan bir amelin kıymeti yoktur. Nitekim Allah Resulü: İnsanlar helak oldu, âlimler müstesna. Amel edenlerin dışındaki âlimler de helak oldu. Amel edenler de helak oldu ihlâslılar hariç... (8) buyurarak İhlâsın önemini ne güzel dile getiriyor. Söz yerinde söylenmeli Doğru söz söylenmeli Sözde riya olmamalı Sözde yalan olmamalı Sözde mübalağa olmamalı Sözde mugalâta olmamalı Söz faydadan hali olmamalı İncitici sözden fayda gelmeyecektir. Üzücü kelam ne kadar güzel de olsa itici olacaktır. İnsanlarla görüşmelerde kullanılan üslup önem arz eder. Yunus Emre bunu ne güzel ifade eder. Söz ola kese savaşı, Söz ola kestire başı. Söz ola ağulu aşı, Yağ ile bal ede bir söz. Hz. Musa ya, Firavun a yumuşak sözle hitap etme (9) emrini veren Rabbimizin bu emrinde bir hikmet vardır elbette Tatlı dilin yılanı deliğinden çıkardığını ifade eder ecdadımız. 3 / 5
Peygamberimizin başarısının sırrı da bu değil midir? Nitekim Cenab-ı Hak: Allah'ın rahmeti sayesinde sen onlara karşı yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın, onlar senin etrafından dağılıp giderlerdi (10) ayetiyle davranışın ve özün örtüşmesinin etkisini ne güzel ifadelendiriyor. Güzel söz, tatlı dil, iyi muamele bunların hepsi de önemlidir. İyilikler, güzellikler İslam ın temel prensipleri arasındadır. Sözü yerinde söylemek bir sanattır. Az sözle çok şey ifade etmek de marifettir. Zira Rasûlüllah: Ben cevamiu l-kelim olarak gönderildim (11) buyurur. Sözün hayırlısı, az fakat şümullü olandır. Kelam-ı kibar da çok söz yerine öz sözün etkili olduğunu ifade eder. Büyük insanlar büyük söz söylerler Bunun içindir ki: Kelam-ı kibâr, kibarın kelamıdır. denmiştir. Güzel sözlerle güzel işler yapanlar! Ameliyle emeli bir birine uyanlar! Söylemiyle eylemi örtüşenler! Olduğu gibi görünüp, göründüğü gibi olanlar! Özü, sözü bir olup, yerinde söz edenler! Ne mutlu sizlere! Müjdeler, muştular sizlerle! 01/03/2013 M. Hakkı ÖZER Ankara Müftüsü Kaynak: 1- Saf Suresi 61/2; Al-i İmran, 3/188 2- Müslim, Îmân 74, Lukata 14 4 / 5
3- Aksoy, Ömer Asım (1995). Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü 2 Deyimler Sözlüğü. İstanbul: İnkılâp Kitabevi. 4- Buhârî, İman: 25; Müslim, İman: 25 5- Müslim, İmâre, 152 6- Necm Suresi, 53/39 7- Buhârî, Bedu'l- Vahy, 1; Muslim, İmâre, 155 8- Rehberler, 290, Âyet, Hadis ve Arabi İbarelerin Manaları. 9- Bknz, Ta Ha, 20/44 10- Ali İmran Suresi. 2/159 11- Buhârî, Cihad, 122,Ta bir,22 5 / 5