VESVESE - 21 KALB. ( k a f a ) Lümme-i Şeytaniye Ş EYTAN. TASAVVUR (kuvve-i vahime) TAHAYYÜL İTİKAD İLTİZAM İZ AN TASDİK TAAKKUL

Benzer belgeler
AYRILMAMAK ÜZERE İNKIYAD ETMEK.

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Evlenirken Nelere Dikkat Edilmeli?

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

Anlamı. Temel Bilgiler 1

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım.

ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

Sevgili dostum, Can dostum,

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

6 Çocukla Ahır'da Yaşam Mücadelesi

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

2. SINIF İŞİTME ENGELLİ ÖĞRENCİLERİ İÇİN TEST ÇALIŞMASI. Hazırlayan Engin GÜNEY İşitme Engelliler sınıf Öğretmeni

Hz. Adem den Hz. Muhammed (s.a.v.)e güzel ahlakı insanda tesis etmek için gönderilen dinin adı İslam dır.

Bilinen hikayedir. Adamın biri, akıl hastanesinin parmaklıklarına yaklaşmış. İçeride gördüğü deliye:

GÜZEL SÖZLER. (Derleyen; Veyis Susam) * Ne kadar çok olsa koyunun sürüsü, Ona yeter imiş kasabın birisi. * Alçak, ölmeden önce, birkaç kere ölür.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

Gerçek şudur ki bu konu doğru dürüst anlaşılmamıştır; hakkında hiç derin derin düşünülmemiştir. Ali-İmran suresinde Allah (c.c.) şöyle buyurur; [3]

Adamın biri bir yolun kenarına dikenler ekmiş. Dikenler büyüyüp gelişince yoldan geçenleri rahatsız etmeye başlamış. Gelip geçenler, adama:

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun da acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

TOPLANTI BİLGİLERİ MUTLU GÜNLERİMİZ KONUKLARIMIZ

HADDİNİ BİLMEMEK YA DA İSTİDRAC

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

fiilidir. VEZNİ ÖRNEĞİ

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

TÜM SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARI VE MAKALELER

Hafta Sonu Ev Çalışması HAYAL VE GERÇEK

Biz yeni anayasa diyoruz

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙ ΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΙΕΥΘΥΝΣΗ ΑΝΩΤΕΡΗΣ ΚΑΙ ΑΝΩΤΑΤΗΣ ΕΚΠΑΙ ΕΥΣΗΣ ΥΠΗΡΕΣΙΑ ΕΞΕΤΑΣΕΩΝ ΠΑΓΚΥΠΡΙΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ 2006

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Diyanet'in yaz Kur'an kursları bugün başladı

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

Topluluk Zorlukla Kar ıla ıyor

ISBN :

Seyyid Abdülkadir Geylâni hazretleri küçük yaşta iken, annesinden Bağdat a giderek ilim öğrenmesi için izin ister.

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Gülmekten Öldüren Fıkralar - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

Otizmli Eymen 10 Okuldan Geri Çevrildi

EFENDİ BABASI BÜTÜN MÜRİDLERİNDEN HABERDAR İMİŞ!

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Akıllı Kral Süleyman

M. Sinan Adalı. Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller

:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

Bu kitabın sahibi:...

Resulullah ın Hz. Ali ye Vasiyyeti

Çocuklar en iyi notları getirmeseler de boğazımızdan kesip alıp verdiğimiz telefonları, en iyi şekilde ve gözü gibi korudukları bir gerçektir.

MERAKLI KİTAPLAR. Alfabe

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 8 (ΟΚΣΩ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή:

SLAGELSE BELEDIYESININ GÜNLUK SLAGELSE BELEDIYESI BAKIMINA HOS GELDINIZ. Yayınlayan Nordbycentret Kierulffsvej 2 Günlük bakim merkezi

ΤΠΟΤΡΓΔΙΟ ΠΑΙΓΔΙΑ ΚΑΙ ΠΟΛΙΣΙΜΟΤ ΙΓΡΤΜΑ ΓΙΑΥΔΙΡΙΗ ΑΠΟΓΔΤΜΑΣΙΝΩΝ ΚΑΙ ΒΡΑΓΙΝΩΝ ΔΠΙΜΟΡΦΩΣΙΚΩΝ ΠΡΟΓΡΑΜΜΑΣΩΝ ΚΡΑΣΙΚΑ ΙΝΣΙΣΟΤΣΑ ΔΠΙΜΟΡΦΩΗ

Biz beyaz yakalılarız. Günümüzün çoğu plazalarda geçer. 9-6, 9-9, bazen de ne kadar giderse o kadar çalışırız. Adımız aynı zamanda kimliğimiz.


Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor.

Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap

EZBERLEMİYORUZ, ÖĞRENİYORUZ. Hafta Sonu Ev Çalışması DAĞINIK ÇOCUK

AĞIR ÇANTA. Aşağıdaki soruları metne göre cevaplayınız. 1- Fatma evden nasıl çıktı? 2- Fatma neyi taşımakta zorlanıyordu?

Cadı böyle diyerek süpürgesine bindi. Daha yüz metre uçmadan. paldır küldür yere düştü. Ağaçtaki kargalar Gak gak diye güldüler.

Üstadımızın mezkûr beyanında, Kur'an ın her ayetinin üç hükmü içine aldığı belirtilmiştir. Bu hükümler şunlardır:

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

2. Sınıf Kazanım Değerlendirme Testi -1

Gıybet (Hadis, Tirmizi, Birr 23)

Siz, Kimi Seviyorsunuz? Perşembe, 07 Ekim :38

Çocuğun dini eğitiminde anne babaya düşen görevler nelerdir?

SARIGÖZLER ORMAN DEDEKTİFLİK AJANSI

SINIRLARIMIZ SINIRLARINIZ SERT Mİ, YUMUŞAK MI?

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

Abdest Gusül Teyemmüm

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış;

Şehirdeki Yeni Hayatımız Başlıyor

MÜBDÎ. Allah MUHSÎ dir. MUHSÎ, her şeyin sayısını bilen demektir.

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN

Muhammed Salih el-muneccid

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan

dinkulturuahlakbilgisi.com amaz dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um. Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun. O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş. Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. 60. Hikayenin 22.si.

Yaratanlar arasında şerefli bir yere sahip olan insanın yaşam hakkı da, Allah tarafından lutfedilmiş bir temel haktır.

Korgan heyeti. hizmetlere dikkat. çekti KORGAN MUHTARLAR DERNEĞİNDEN ORDUYA ZİYARET

ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΤΟ ΕΞΕΤΑΣΤΙΚΟ ΔΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΤΕΛΕΙΤΑΙ ΑΠΟ ΕΠΤΑ (7) ΣΕΛΙΔΕΣ

25. İngilizce Geniş Zaman Konu Anlatımı (Simple Present) (


Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı,

Başbakan Yıldırım, Ankara Sincan da halka hitap etti

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer,

ÖN OYUN Yer, ağustos böceklerinin yuvası. Cici ve Mimi aynanın karşısında son hazırlıklarını yapmaktadır.

Prof.Dr. Jeffrey H. Lang ın İlk Namazı

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

Yeşilcan la. Temiz Hava. İlkokul

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. İlk Paskalya

Ben daha dokuz yaşında iken,bir gün kötü arkadaşıma kandım.mahallelerinde bulunan bir bahçeye girdik.

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

1. Yalan nedir? 2. Yalan söylemenin bireye zararları nelerdir? 3. Yalan söylemenin toplumsal zararları nelerdir?

Şimdi olayı şöyle düşünün. Temel ile Dursun iddiaya giriyor. Temel diyor ki

HEM DÜŞÜNECEĞİZ, HEM ÖĞRENECEĞİZ HEM DE SÜRPRİZ HEDİYELER KAZANMA ŞANSINA SAHİP OLACAĞIZ.

Transkript:

Vesvese bir sistemdir. Bunu anlasan; kafamdan niye sesler geliyor? Niye bana rağmen resimler ortaya çıkıyor? Niye o istemediğim düşünceler beni ezdiği halde bende uyanıyor? sorularını çözersin. Mesela kadın camın kenarına gelemiyor, çocuğu atarım diye.. «at kendini» gibi...şeyler nerden geliyor? Kafanda sana rağmen sorular niye geliyor? İstemediğin halde. Sonra cevapla uğraşıyorsun. Bu şekli çözerseniz, seni rahatsız eden düşünceye dair her şeyi çözeceksin. Allah ın bir ikramı bu.. KALB Lümme-i Şeytaniye İTİKAD İLTİZAM İZ AN TASDİK TAAKKUL TASAVVUR (kuvve-i vahime) TAHAYYÜL D İ M A Ğ ( k a f a ) Ş EYTAN Şeytan, vesveseyi lümme-i şeytaniyeye üfler. Lümme-i şeytaniye bir alettir, üfleneni kalbe taşır yani atılan vesveseyi şüphye çevirir. Şeytan kalbe direk vesvese atmaz (vesvese olduğunu bilse kişi kurtulur)ne atar biliyor musun? Şüpheyi atar. Üstad «şüphe suretindeki vesvese» diyor. SURETİ şüphe. İÇİ vesvese. Niçin vesveseyi direk atmıyor? Çünkü vesvese olduğunu bilirse Latife-i insaniye bunu hiç kâle almaz. Şüpheyi atar yani «senin iman sorunun var vs.» gibi bir sürü olumsuzlukları getiriyor. Şeytan, lümme-i şeytaniye ile aşağıdan şüpheyi atıyor. Latife-i İnsaniye ise bu gelen şüpheyi başına çal bu diyor ve geri gönderiyor. Mesela; «Allah yoktur» diye bir vesvese attı şeytan lümme-i şeytaniyeye. Gayesi; vesvese vermek. Kalb ise bunu geri gönderir «hadi ya Allah yokmuş» diyerek. Allah o kadar merhametli ki şeytanın kalble direk münasebeti yok. Şeytan direk kalbe atamaz. Nasıl atıyor? Lümme-i şeytaniye ile atıyor. Sana rağmen çalışıyor. Senin bunu bilmene gerek yok. Sistem böyle çalışıyor. 1

D İ M A Ğ ( k a f a )..... TASAVVUR (kuvve-i vahime) Lümme-i Şeytaniye TAHAYYÜL Ş EYTAN Kalbin kabul etmediği bu şüpheyi Lümme-i Şeytaniye şetm olarak tasavvura atıyor. Püf nokta: Nasıl ki çocuğun sesi, araba sesi, delinin sesini kâle almıyoruz, ama ciddiye aldığın bir adamın sözünü kâle alırsın. Onun gibi de vesvese olursa kalb bilir ki bu söz şeytanındır, o zaman kabul etmez. Çünkü vesvese şeytanın özelliğidir. Kalb direk vesvese gelse onu tanır. Kalb vesveseye duyarlı olduğundan onu tanımaması için şeytan vesveseyi şüphe suretinde atar. Vesveseyi şüpheye dönüştürüyor. Çünkü vesvese insanın fıtratında yok, şeytanın fıtratında var. Ama şüphe, insanın fıtratında var. Niçin var? Çünkü TASAVVURDA şunlar var: 1- BİLGİ, 2- DÜŞÜNCELER, 3- MALUMATLAR, 4- VEHİMLER, 5- ZANNLAR 6- ŞÜPHELER, 7- TEREDDÜDLER, 8- KUVVE-İ VAHİME (HOPARLÖR) Kuvve-i Vahime hoparlördür. Yani alettir. Kim kullanırsa ona uygun ses çıkarır. Misal; cep telefonunda müzik de var, Kur an da var. Müzik çalınca telefon fasık olmadığı gibi, Kur an okuyunca da kıraat imamı olmuyor. Çünkü alettir. 2

Kalb ile şeytan birbirini gizlemiş. Şeytan bilinmek istemiyor. Şeytanın en büyük tuzağı: «kendine tabii olanlara kendini inkar ettirir.» Şeytan yok bilinecek. Yani icraatı yapacak ama bunu ben değil sen yaptın gibi olacak. Şüpheyi atacak, şeytanla alakası yok bu sensin olacak. Müslüman; «içimdeki sesler benim mi, şeytanın mı?» diye şüphelendiği zaman işi çözüyor. Sorun şurada: bu ses, bu düşünce, bu fikir kimin? Bunlar şeytanın olduğu halde kendisini gizlemek için lümme-i şeytaniyeyi kullanıyor. Çünkü şeytan vücudumuzda sabit değil. İnsanın vücuduna girip çıkıyor. Resulullah asm «şeytan giriyor çıkıyor» diyor. Lümme-i şeytaniye alettir. «Şeytan bu aleti niye kullanıyor» sorusuna cevap: gizli olması lazım. Şeytan bilinirse sorun çözülmüş oluyor zaten. Şu anda bana baskı yapan düşünceleri getiren şeytandır. Olumsuzlukları, olumsuz soruları getiren şeytandır. ilim onu tard ediyor. İşte şeytan bilinmemek için, gizli olmak için lümme-i şeytaniye aletini kullanıyor ki kişi onun sözünü kendinden zannetsin. Şeytan şüpheyi atıyor. Kişi bunu kendinden zannettiği için diyor ki: «Allah Allah.. kalbim ne kadar acayip bozuk, ne alçak bir insanım, mahremime karşı şöyle duygum» oluyor gibi bir sürü sorular.. Kadın çocuğu tutmuş camın yanına gelemiyor. Niye? Acaba atar mıyım? Çünkü içerden bir ses «at onu» diyor.. Evde tek kalamıyor «acaba ölür müyüm» diye. Çünkü içerden «evde tek kalırsan ölürsün» sesi geliyor.. vs. Bunları hep kendinden zannediyor. Bu sesler kendisinden, şeytanın işini kendinden zannediyor. «Birisi bunu bana dayatıyor, söylüyor, hoparlörlük yapıyor» diye bilirse o zaman şeytan devre dışı oluyor. Yani şeytan bilinmemek için Lümme-i Şeytaniyeyi kullanıyor. Bu bir alettir şeytanı devamlı dinler. Fakat öyle bir berzah ki vesveseyi şüpheye, şüpheyi şetme dönüştürür, Kuvve-i vahimeye atar. Bu işlemleri şeytan mı yapıyor, yoksa bir proğram gibi çalışıyor mu? Çalışıyor fakat şeytan organize ediyor. Alettir ama şeytana uygun. Allah öyle bir sistem kurmuş. Şeytan, direk kalbe müdahale ederse, kalb onu tanır yani Amerika nın Ortadoğu da çevirdiği oyun çözülür. Şeytan kendini lümme-i şeytaniye ile kamufle ediyor. Lümme-i şeytaniye koridordur. Mesela; Azrail as demiş ki «Ya Rabbi, senin kulların, ruhlarını alınca benden küsecekler». Şefkatli bir melek. Allah diyor ki (cc); «merak etme seninle kullarım arasına hastalık, musibetler koyacağım seni hiç kimse hatırlamayacak». Misal; niye öldü diye soruyorsun. «Azrail canını aldı» denilmiyor. Ne deniliyor? «Kanserdi, trafik kazası, düştü, kalb krizi..vs.» diyorlar. Canını Azrail asm aldı ama Azrail de Allah ın perdesi. Çünkü Yuhyi ve Yumit, öldüren de dirilten de Allah'tır. Bu sebeplerle Allah unutulduğu gibi, Azrail (As) dahi unutuldu. Zaten ölecekti Kanserle öldü diyor. Allah kanseri kullandı. 3

Azrail as ile insan arasında berzah hastalık, musibet. İnsan ile Allah arasında ki berzah Azrail (As). Oysa hepsini yapan direk Allah'tır. Aynı bunun gibi Şeytan da perdedir. Çünkü bu sistemi de kuran Allah tır. Şeytan kendi kafasına göre lümme-i şeytaniye aletini yaratmadı. Bu sistemi kuran Allah. Sistem öyle çalışıyor. Önemli olan şu; bunları konuşmak. Allah, bunu istiyor. Sistemi çözmemizi istiyor. Allah yapıyor. Çünkü şeytan Mudil esmasına dayanıyor. Alem-i şehadette şeytan, melek var ama hakikatte ise ne şeytan ne melek var. Her şey esma, sıfat. Meleğin hakikatı Nur Şeytanın hakikatı Mudil esması. Allah kurduğu sistemi çözmemizi istiyor. Ne işe yarayacak? Kendi sistemin bu. Şüphe, tasavvurdaki kuvve-i vahimeye atılırken şetme dönüştü. Kuvve-i vahime nedir? Hoparlör olduğu için Üstad ona dildir diyor: «..lümme-i şeytaniye ve şu kuvve-i vâhime, bir kulak ve bir dil olduklarından, ona üfleyen ve bunu konuşturan haricî bir şahs-ı şerirenin vücudunu ihsas ederler» (Lem'alar 83) Şeytan, lümme-i şeytaniye ve kuvve-i vahime hoparlörüyle seninle konuşuyor: «iyi değilim, hasayım, öldür kendini, intihar et, biter biter zekat verme, kötüyüm, ver ağzının payını» gibi olumsuzlukları söyleyen şeytandır. Kuvve-i vahime bir dildir. Misal; merkezde bir mikrofon ile konuşuyorum.. Bu konuşmam hoparlör aracılığıyla diğer odada bulunan duvardaki amfiye gidiyor. Ordan sesim yankılanıyor. Hoparlör kendisi mi konuşuyor? Ben o alet vasıtasıyla sana konuşuyorum.. aslında hoparlörde konuşan benim. Konuşan şeytan (kendisini gösteriyor) Amfi lümme-i şeytaniye Hoparlör kuvve-i vahime. Konuşuyor. Bu sistemi bilmeyen der ki; «ben ne kadar kötüyüm, içim ne kadar fena, intihar edeceğim, kazan parayı kazan, boşver namazı sonra kılarsın, ver ver, söyle söyle (bir iyilik yaptın, o iyiylikleri faş ettirir, hiç bir sevap bırakmaz). Demekki şurada hapörlor var. Lümme-i şeytaniye şeytanı dinleyen kulak. Peki hangi bilgileri kullanıyor? Şeytan benim seyretmediğim filmi, öğretmediğim bir bilgiyi kullanır mı? Kullanamaz. 4

Dimağın mertebeleri: 1- tahayyül, 2- tasavvur, 3- taakkul, 4-tasdik 5- iz an, 6- iltizam, 7- itikad. Tasdik içinde ilim var. Taakkul içinde tefekkür var Tasavvur kuvve-i vahime, bilgi, malumat, düşünceler, zannlar, şüpheler, dalaletler.. var Şimdi teknik bir bilgi; Fizik der ki: Proton (artı yük) ve nötron (eksi yük) arası boştur. Ama orada boşluk olması hikmet-i ilahiye zıttır. Boşluk en büyük güçtür. Boşluktan kasıt bizim bildiğimiz madde yoktur başka şey vardır demektir. Proton ile elektron arasındaki boşluğa 7 tane veri depolanıyor: 1- gözden, 2- kulaktan, 3- dilden, 4- burundan, 5- dokunmadan, 6- sevkten, 7- şevkten gelenler Proton ile elektron arasındaki boşluğa bu yedi duygudan gelenler dolar. Bu 7 duygudan gelen 7 tane veri ilk önce tahayyüle gönderilir. Gözden gelenleri tahayyül şekillendiriyor Kulak ile gelen sesleri (misal; fiat mı? başka bir marka mı?) Dil ile gelenleri, burun ile gelen kokuları, dokunmadan gelen hisleri de şekillendiriyor. (Misal; «naylon poşete benziyor»..daha önceki bilgilerle) yani boşluğa neler girmiş ise tahayyüle gidip şekilleniyor. Misal; gürültü gördüm anne baba kavgaları, sokak kavgaları, güzel şeyler duydum Kur anları, namaz kılanları, ezanları duydum.. Dışardan ne görürsen içerideki bilgiye uygun olanı aktif ediyor. Anne-baba kavgalarını gördünüz, o görmek sizi önceki bilgi olan anne babanızın kavgalarına götürür. Nasıl kavga ettiklerini hatırlarsınız.. Belki 30 sene önceki kavgaya gidersiniz. Çünkü orada hepsi var. Tahayyülde şekillenenler Tasavvurda kanunlara dönüşüyor: Proton ile elektron arasındaki boşluğa 7 tane veri depolanıyor: 1. Gözden gelenler 2. Kulaktan gelenler 3. Dilden gelenler 4. Burundan gelenler 5. Dokunmadan gelenler 6. Sevkten gelenler 7. Şevkten gelenler Dimağın mertebeleri: 1. Tahayyül (şekillendiriyor) 2. Tasavvur (Flash bellek: bilgi, malumat, düşünce.vehim, Zan şüphe, tereddüt) 3. Taakkul tefekkür 4. Tasdik İlim 5. İz an 6. İltizam 7. İtikad 5

KANUN mesela şimdi burada var olan herşey atom boşluğuna depolanıyor. Gözden, kulaktan, dilden, burundan, mazideki bütün o gördüklerim, duyduklarım, şevklendiren, şevkimi kıran, içten doğmalar veya iç dayatmalar hepsi tahayyülde şekilleniyor sonra şekillenen şeyler flash belleğe kaydeder gibi Tasavvura kaydediliyor (depolandığı yer atom arası boşluk). Bir flash bellekte; videolarım, dosyalarım, ses dosyalarım (ama sesi duymuyorum) görüntüler vs. var ama göremezsiniz. Bilgiler var ama göremezsiniz. bıçakla içini yırtın göremezsiniz. İçinde bu kadar bilgi olduğuna dair şüpheniz var mı? Tasavvurda da böyle dönüşüyor. Daha önce rastladığın; olaylar, haber bültenleri, anne baba kavgalarını, amcan, halan ile yaşadıkların, çocukluğunda düştüğün, su içtiğin, aç olduğun, zehirlendiğin, bütün hepsi tasavvurda yani flash bellekte var. Nerede depolanıyor? Proton ile elektron arası boşluğa depolanıyor.. Fizik bunu bulamamış: Niyetler, zannlar, bilgiler, malumatlar, şüpheler, dalaletler, hayırlar, şerler, hepsi depolanıyor. Bir de Tasavvurda kuvve-i vahime var. Mesela; utananın alameti kızarmak, korkanın alameti beyazlaşır. Yalan söyleyenin gözleri oynar, suratı renk verir alır.. yalan söylüyor. deniz dalgası gibi. Yani müslüman suratı, kafir suratı, nurcu suratı, tarikatçı adamın suratı, fırıldak adamın suratı hepsi belli.. Çünkü; Üstad diyorki «göz kalbin aynasıdır». Kalpte ne varsa gözde seyredersin biliyorsan. Tasavvurdaki bilgiler Taakkuldaki tefekkürle ilme dönüşüyor. Ezberler, ezberler dev olur. Kütüphane, ansiklopedik bilgi nedir? Ne kadar ezberlersen o kadar başınıza beladır. Kur anda ne güzel söylüyor bu manada, eyleme dönüşmeyen bilgiler için «kitap yüklü merkebe benziyor» diyor. Bir merkebe kitap yükleseniz alim olur mu? Yani; eyleme dönüşmeyen bilgi de böyledir Bilgiler tefekkürle ilme dönüşür. Gözden, kulaktan, gelenler tahayyüle sonra tasavvura geldi. Tasavvurda kuvve-i vahime var. Kuvve-i vahime hoparlör. Yani şeytanın dili olan hoparlörü. Atom arası boşlukta depolanmış bilgiler tasavvurda yani flash bellekte yok mu? Şeytan, lümme-i şeytaniyeye üflüyor. Lümme-i şeytaniyeden vesvese olduğu gözükmesin diye (kalbi aldatmak için) şüphe gönderiyor. Vesvese gönderse kalb vesveseyi anlar. O yüzden şüphe gönderir. İnsanlıkta şüphe vardır, ilim olsun diye. Şüpheyi attı Latife-i insaniyeye. Latife-i insaniye şüpheyi geri fırlattı. Şeytan yine durmuyor.. şüpheyi kalb kabul etmedi ya geri dönen şüphe dimağa atılmak için Lümme-i şeytaniyede şetme dönüşür. Neden şüphe olarak değil? Çünkü nasıl ki kalb vesveseyi tanır reddeder. Öyle de taakkul da şüpheyi tanır reddeder.. O yüzden şüpheyi şetme dönüştürüp dimağa atar. Şetm küfürler, iyi değilim, hastayım, kötüyüm, ya çocuğu atarsam, ben caddeye çıkarsam ezilirsem çocuk evde yalnız kalır, Allah a küfür, peygambere küfür, seccadedeki şekiller vs. hepsi şetmden oluyor. Bunların hepsini flash belleğe yani tasavvura gönderiyor. 6

Tasavvura, şetm ahlaksız sözleri söyledi.. Kuvve-i vahime hoparlör olduğu için. Depoda ise seyrettiğimiz filmler, dinlediğimiz müzikler, gıybetler, «6 ayda bir check yaptırmazsan kanser olursun, kanser belirtisi varsa önceden teşhis edilirse kurtulma şansı daha fazla» gibi bir sürü yorumlar dinledin Ahmet'ten, Mehmet'ten, Ali'den, Ayşe'den, Fatma dan..hepsi depoda (proton ile elektron arasındaki boşlukta) var. Tasavvurda bilgiler, malumatlar, düşünceler, zannlar, şüpheler vardı. Şeytan o bilgileri disket gibi aktif edip hoparlörden çalıyor. Mesela; yeşilköy havalimanına uçak inerke İngiliz ajanları dışarıdan kulenin sesiymiş gibi uçağın kokpit ine bağlanmış. Uçağı düşürmek istemişler. Hariçten komut veriyor. Pilot bunu fark ediyor: «2 komut var efendim» diyor kuleye. İngiliz ajanı; «beni dinle» diyor. Pilot ise kuleyi dinleyerek uçağı sağ salim indiriyor. ikisi de ses. Uçağın kokpit inden geliyor ve kule diyor ki; 33 derece sağa dön.. Ajan diyor ki; 33 derece sola dön. İkisi de konuşuyor. Birisi kule, birisi de hariçten girmiş. Aynen bunun gibi şeytan da bizim sisteme böyle girmiş: İman diyor ki sağa dön. Şeytan diyor ki sola dön. işte yakalayacağımız şu: dimağımızda küçük bir şeytan var, kafamızda gizlenmiş. Şeytan; müslümanın tasavvurundan yukarı yani taakkula çıkamaz. Taakkulun içindeki akıl olduğu için müslümanın akılının içinde 24 tane birim var onlar çalışıyor. Bu yüzden giremiyorlar. Perde olmasa girecek zaten ama engeleniyor. Kafirde ise perde olmadığından dümdüz çalışıyor. Ama akıl aktif olunca süpheler, bilgiler, vehimler değerlendiriyor. Alıyor o ham maddeleri, pislikleri ilme dönüştürüyor. Müslümanın aklı süzgeç vazifesi görüyor..kafandan gelen sorulara cevap ararsan, o sorular benim zannediyorsun. İtikada kadar gelen ilim ( doğru veya yanlış), itikaddan vicdana gidiyor. Konum şuydu: bana rağmen, kafamda sesler duyuyorum.. Bana ragmen, kendimi kötü hissediyorum. Bana rağmen, tuhaf tuhaf resimler geliyor. Bana rağmen, şekiller ve sesler oluyor.. yani içerden gelen bu seslerin sen olmadığını, sistemin böyle çalıştığını göstermek istedim. Sen değilsin. 18.bin alemin kavşağı burası. Yani, odun.. Odunun zahirde görünüşü: duman, nur, ısı, ışık, 7 renk, letafet, mekansızlık. Mesela; odunun zamanı var, mekanı var, kilosu var, hacmi var, ama o enerjinin ne kilosu var, ne hacmi var... Odundan kasıt bedendir... Burada basit bir odunda bu kadar farklılıklar varsa, sen kendini düşün neler var? Odunda, duman olmazsa odun olmadığı gibi, insanda da, lümme-i şeytaniye ve şeytan olmazsa insan olmuyor. o zaman cevher oluyor. Hiçbir değeri yok, insan değilsin. Çünkü: hayır yapmayan şeytan. şerr yapmayan melek ne hayr ne şerr yapmayan hayvan her şeyi yapabilen ve yapmayan insan 7

Mesela abdestin var mı? Var. Şimdi öğle namazı kıldık. Zahir şeriata göre abdestin olmadığına delil var mı? Yok. Şimdi içinden bir ses diyor ki: «olmadı farzı bir daha kıl». Fazla mal göz çıkarır mı diye bir daha kılarsan (Allah bir daha kıl dedi mi sana? kim dedi? Şeytan) şeytana kılıyorsun.. Kim sana emir verdiyse ona itaat ediyorsun. Allah ın dediği şeriatındandır. Misal; abdestinin olmadığına dair malum bir şey var mı? Yani olabilir de.. Senin şuurunda var mı? Sol elini yıkamamış olarak abdest alan müslüman görür müsünüz? Müslüman yıkamamış bile olsa kasten olmadıkça abdest almış sayılır. Yani kendini 3'e ayıracaksın... 1. benim nefsim 2. benim ruhum 3. «Ben» diyen. Nefis konuşuyor: ver ağzının payını. Ruh diyor: ayıptır ya Nefis diyor: aç üstünü başını. Ruh diyor: olur mu günahtır.. Devamlı bu iki sistem senin dışında çalışıyor. Biri negatif. Diğeri pozitif. Bunların dışında bir de sen varsın..nefse diyeceksin «sus serseri». Nefis ve ruh; odundaki nur ve duman gibi. İçerdeki ses (bir daha kıl olmadı diyen) ise şeytan... Eğer itaat edersen şeytana namaz kılıyorsun.. Bir de «ya şöyledir, böyledir» gibi seni rahatsız eden sorular geliyor ya onlara cevap ararsan şeytana malzeme veriyorsun demektir. O sorulara cevap verdin mi? Şeytan «balık yeme geldi» der ve verdiğin cevapla alakalı başka bir soru getirecek. Vesvese taharriye vesiledir diyor, onu nasıl anlayacağız? Böyle bir sistemi niçin öğrendik? Araştırdık da ondan... Taharrinin meyvesi şu; VESVESENİN: Sureti: şüphe suretindeki vesvese Kanuniyeti: - Lümme-i Şeytaniye (şeytanın kulağı. Mikrofon) Hakikati: - Teyakkuza sebeptir - Kuvve-i Vahime (Şeytanın dili. Hoparlör) - Taharriye daidir - Ciddiyete vesiledir - Lakayıtlığı atar - Tehavünü defeder insana kazanımları Mahiyeti: Kemalat-ı İnsaniye (kazanması için) Makasıd-ı Hayriye-i Külliye (inkışaf etmesi için) Bunların neticesinde HAKİKİ İNSAN olur 8

Kadınlarda vesvese niçin fazla oluyor? çocuk: «baba bu nedir» dediği zaman baba bir kere cevap verir. 1 saat sonra aynı şeyi sorsa «oğlum 1 saat önce dedik ya» diye çıkışır.. Akşam bir daha sorsa «git lan kaç defa söyleyeceğim» diye kızar. Bir daha, bir daha anlatmaya tahammül edemeyiz. Ama anneye 1 saatte 10 defa sorsa, anne aynı heyecanla aynı zevkle anlatır. Sebebi; anne eğitmen olduğu için. Allah, üşenmeden anlatsın ve göstersin diye onlara konuşma kabiliyetini fazla verdi. Bunu bilmeyen erkekler kadınlar çok konuşur diye itham eder. Bu fiil Allah ın fiili.. Bilmeden itham ediyor. Eğer kadın, bu işlevini; gıybette, kocasının kafasını ütülemekte kullanırsa o da yanlış. Erkekler olayları çözümlerken odaya girer düşünür, düşünerek çözer. Kadınlar olayları çözümlerken konuşarak düşünür, konuşarak çözer. Bu sistemde; şetm, tasavvura girdiği zaman, kuvve-i vahimeden konuşuyor ya, bu mono sistemdir.. tek hoparlördür. Erkeklerde şetm, sırf tasavvurda ses çıkar. Kadınlarda ise store dediğimz çift hoparlörden ses çıkar.. hem tasavvurdan, hem tahayyülden. Sebebi ise çocuğa hem göstersin hem anlatsın diye. Görsel dersler bizim sitede kadınların çok hoşuna gidiyor. Tenkid eden bir Allah'ın kulu yoktur, rastlamadım Ama erkeklerde «ne öğretmen gibi geçmişsin» diyenler var. Kadınlarda vesvesenin çok olmasının sebebi hoparlör çift kullanıyor. Tahayyüldeki hoparlörde şekillendiriyor tasavvurdaki hoparlörde ise konuşur. Erkeklerde, dimağda şeytan sırf tasavvurdakkuvve-i Vahime ile konuşur şekil pek olmaz, az olur. Çünkü erkekte bir kolon çalışıyor. Bu yüzden sırf anlatır, pek göstermez. Kadınlar çocuğa hem göstersin hem anlatsın diye verilen bu sistemi şeytan kullanıyor. Kadınlarda, gösterme ve konuşma olarak 2 kolon çalışıyor. Şeytan orayı işgal ederse...mesela; kadınlarda, şekil daha fazla çalıştığında ölüm denilince hemen: «kefen, mezarlık, unutulacağım, çocuğumu kaybedeceğim» vs.şeyler şekle dönüşür. O yüzden devamlı hayır işinde meşguliyeti olması lazım İki doktor öneriyoruz: 1- Doktor meşguliyet, 2- Doktor teslimiyet (meşgul olmayan kadını şeytan meşgul eder) Kadınlarda hem tahayyül ve tasavvur kuvvetli.. Şekillendirme, hayal etme, konuşma çok kuvvetli.. Allah ın verme sebebi; üşenmeden çocuğa anlatsın, çocuğu eğitsin diye. Dolayısıyla, şeytan onun sistemine girdiği zaman, şekil çok olur, konuşması çok olur. Az konuşmak hakkında bir kadın 10 saat konuşur. Bu eksiklik değil. Çok konuşmak vazifedir. Basit olduklarından değil, haşa, kaliteli olduğunu gösteriyor Eğitmenlik noktasında erkeklerden üstündürler... Üstadım, «ilk muallim annesidir» der. 9

HARİTALAR 1

HARİTALAR 2

HARİTALAR 3