- şiirler - Yayın Tarihi: 26.11.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir. Şiirlerin kopyalanması gerçek veya elektronik ortamlarda yayınlanması, dağıtılması Türkiye Cumhuriyeti yasaları ve uluslararası yasalarla korunmaktadır ve telif hakları temsilcisinin önceden yazılı iznini gerektirir. Bu doküman, şairin kendisi veya temsil hakkı verdiği kişinin isteği üzerine Antoloji.Com tarafından, şairin veya temsilcisinin beyanları doğrultusunda yayınlanmıştır. Bu dokümanın yayınlanması kullanılması dağıtılması kopyalanması ile ilgili husularda ve şiir içerikleri ile ilgili anlaşmazlıklarda Antoloji.Com hiç bir şekilde sorumlu ve taraf değildir.
(1979 -) 1979 Kırklareli doğumlu olan yaklaşık üç yıldır İstanbul'da yaşamaya çalışmaktadır. Amatör olarak müzikle de ilgilenmekte olup beste çalışmalarını ait demoları çok yakında yayınlayacaktır.
Anlat önce sen başla anlat ne olur hadi bilirsin ben konuşmayı pek sevmem otur şöyle yanıma anlat bana beni demek çok acı veriyorum sana (aslında biliyorum hepsini) nasıl yapıyorum anlat (insan hiç kırar mı kendini?) seviyorum da demek (işte en doğrusu bu) söyle ne olur bunu bilmek yetmez mi? öyleyse ne yapalım biliyor musun? yaz artılarımı bir yere çıkar içinden eksilerimi gördün mü bak? elde var umut... söyle şimdi gidiyor musun? gitme...
Bana Aşkı Anlatma Leman -IIbana aşkı anlatma Leman sus ne olur bi kere senin aşk dediğin ele yakılan kına zaman geçer silinir biter git ne olur yorma beni...
Bana Aşkı Anlatma Leman bana aşkı anlatma Leman sus ne olur bi kere senin aşk dediğin fotoğraf makinesinin karşısında objektife kilitlenmiş birinin yoz yapmacıklığı flaş patlar biter git ne olur yorma beni bana aşkı anlatma Leman...
Beni Bırakma Kırıldı kolu kanadı sılanın Ve alnımızda tertemiz kavga Uzak diyarlar aştım geldim yar Ne olursun sen beni bırakma İnan bir nefes kadar muhtacım ben sana İnan en az kendim kadar muhtacım ben sana Tut ne olur yar ellerimi beni bırakma Kırıldı kolu kanadı sılanın Ve gönlümüzde tertemiz sevda...
Bitsin Bu Aşk Kuytu köşelere atılmış bir gitar gibiyim Kimsesiz kalmış bir şehir gibi Kurumuş nehir gibiyim yar sen gideli Hadi durma ne olur Çek al bedenimden canımı solsun bu aşk Hadi durma ne olur yar Dikiver ocağıma incirini sönsün bu aşk Bitsin artık ne olur yar Bitsin bu aşk Bitsin artık bu savaş Bitsin bu aşk
Gitme Gidiyorsun Sen şimdi gidiyorsun Ve gözlerinsizlik düşman kılarken akıp giden zamanı Ben şuracıkta kalabilirim ardından biliyor musun? Sen, sen dünyanın en masum hırsızı Geceler kadar dal yalnızlığıma Yıldızlarla bak içimden Gönüllüyüm hadi durma öyle Birkaç gün daha çal şu kahrolası ömrümden Gitme ne olur Gitme dur Birkaç satır daha Ak gözlerimden...
Göçebe acıya kurulmuş tüm saatler bugün ve yorgun yüreğimde göçebe bir hüzün ucu yok sonu yok bilirim sensizliğin, üzgünüm gülüm gülüm, katilisin ömrümün gülümse yine de sen bak ben öldüm... gülümse yine de sen gönlümün açmayan gülü bugün senli hayatımın en son günü günler sessiz, günler tenine sürgün gülüm gülüm, katilisin ömrümün gülümse yine de sen bak ben öldüm...
Gün Gelir gün gelir anlarsın sende beni yarana değdiği zaman yalnızlığın eli...
Hiç Değilse - I - seslerini eleğimden geçirip sözlerin şu gitmeler durağı yüreğimde küçük bir dolmuş yaptım kelimelerden - bir kez olsun götür beni de - koştum... hiç değilse küçük bir tezgahtar kızın sıcacık hayalleri olabilseydim senin için durdum... umut koydum adını... - II - bir uçurum türküsüdür bu yamaçlarında görünen bir bebeğin süt kokulu ağzı duyamazsınız o gürültü kusan şehirlerinizden gülümseyen kokusunu sustum hiç değilse sokakta gördüğümüz o adamın kış ortasında satarken ısınmaya çalıştığı simitlerin buharı olabilseydim senin için bağırdım emek koydum adını - III - alıp gittin alınmaması gereken ne varsa benden uçurtmalara gömdük sevişmelerimizi - kelebekler ağladı ayrıldığımız gün - başka kollarda uçuyorsun artık göz yaşlarımız yıldızlarda saklı bölüşülen son sigarasın şimdi en yabancıyla eridim hiç değilse en olmadık yerde taşı bitmiş bir afili çakmak olabilseydim senin için dondum ateş koydum adını - IV - tüm göz yaşlarını toplayabilsem kirpiklerden acıları tozlu raflara gömebilsem gittiğin günden beri tüm çiçeklerimi kopardı benden hoyrat hasretin - açmayan çiçeğimsin benim - her gece haykırdım aç diye hiç değilse yeni elbisesini kirletmiş haylaz bir çocuğun onu evine götüren adımları olabilseydim senin için ağladım hasret koydum adını
İçimdeki Sen Hani bir şarkı vardı, hatırlıyor musun? sahiplenmiştik küçük bir çocuğun elleriyle sıcacık aşkımızı yıkılmıştı yıkılmaz olasıca gururumuz, sen bir gökkuşağı kadar saf ve temizdin, bense soğuk bir kış günü, sıcacık bir yuva bulmuş sokak köpeği kadar şanslı, hiç unutmadım ben biliyor musun? sen bile unutturamadın içindeki seni...
İstanbul - II - yine yeni yağmurlar yağar sensiz sokağına İstanbul'un alır seni götürür hasret yalnız kuytusuna haylaz bir bulutun bir sen kaldın ne olur dur gitme acıyor yüreğim sensiz, bu son veda olmaz sensiz böyle bitmez aşklar sen gidersen hüznün düğünü başlar arafatta şeytan gibi yar sensiz yalnızlığım beni taşlar alır başını toplanır gelir anılar bilmezler içimde binbir acı var ne olursun gitme yar içimde yaralı bir gül var ne olursun gitme yar İstanbul'da sana aşık biri var
İstanbul Yine yeni yağmurlar yağar Sensiz sokağına İstanbul'un Bir garip akşam olur Yorulur hüzün İçimde bir cenin yalnızlığı Git gideceksen hadi ama içimdeki şahsi celladımı uyandırmadan git Seni bekleyesim var Yine yeni yağmurlar yağar Sensiz sokağına İstanbul'un Bir garip şair ölür Yorulur hüzün İçimde bir cenin yalnızlığı...
Kadınım Hoş geldin kadınım Asırlık yabancım benim Alın yazımın sesli harfleri Sessizliğime hoş geldin Kimsesizliğime hoş geldin Gidişinle sen beni inan ki Cam kırığına benzettin Yaktın yıktın dağıttın beni Mecnundan beter ettin Bilseydim böyle olacağını İnan ki hiç sevmezdim ----------------- Yine de sen kadınım Alnına ak düşmüş bir ihtiyar kadar yorgun Ve bir bebek kadar çaresiz yalnızlığıma hoş geldin Bazı şeyleri anlatmak zor Yaşamak lazım Her bir hücrem acınla dolu be kadınım Beni sil baştan yaşaman lazım ----------------- Hoş geldin yağmur kokulum Aşkım, sevdiğim, toprak tenlim benim Şimdi kırık kalpler sokağındaki Kırık bir kalbin içindesin O kalbin evindesin Söyle bana söyle kadınım sen Düş müsün yoksa gerçek misin? Alıp beni yine koynuna Eskisi gibi sever misin? ---------------------- Sen benim gönül defterimde kuruttuğum gül Yarama bastığım tuzsun be kadınım Sevginin böylesi yazılmış bizimde yazımıza Ama olsun Geldin ya Artık ölmek yasak be kadınım Her ne kadar yaşıyo sayılmasakta...
Kumralım Biliyorum fazla yaşatmaz bu dert beni Ama allah biliyor ya Ne yalan söyliyim be kumralım Yaşamaktan çok seviyorum ben seni Söyle mümkün müdür Sadece toprakla yaşatmak bir çiçeği Aşkım Suyum Yağmurum Sana söz veriyorum Ölmeyeceğim son bir kez daha öpmeden seni...
Sen Gözlerimin İçine Bakınca Sen gözlerimin içine bakınca durur zaman anlamlar karışır yorulur akreple yelkovan yarışı bırakır elime en çok sesin elin yakışır sesime en çok senin sesin
Sevda fakiri akşamlar Sevda fakiri akşamlarındayım Hüznüme küs yine seyir defterim Sen karanlığın en masum hali Deli ediyor beni özlemin Hüznüne biriktirdiğim notaları duyuyor musun? Bir kanat açımı uzağındayım Kanatmadan içimi, aç kanadını Süzül şöyle hüznümün rüzgarında İçimde baharlar estir İçim sızlıyor hissediyor musun? Alıp götürdün alınmaması gereken ne varsa benden Yarım kaldım Gecede kaldım Ben sende kaldım yar Biliyor musun?
Sevda Ülkesi sen benim asırlık hasretim kara sevdam deli yangınım benim sen gül benizinin çileli mevsimlerinde yokluğuna yüz sürmüşlüğüm benim mahvolmuşluğum benim senden önceki hayatımı hayat sanmışlığımla yanılmışlığım benim aldanmışlığım benim... birbirimize bitmeyen sevdalar yeşertelim seninle hep yüreklerimizde ve her birini yaşatalım özgürce seninle sevda ülkemizde bu gizem bu büyü hiç bitmesin hep yaşasın bizimle...
Seviyorum Seni Seviyorum seni Hüznümdeki gül kokusu Yaban yoncam seviyorum seni Seni sevmek Düşünür gibi ölümü Çırılçıplak Savunmasız ve en gerçek Seni sevmek Diyar diyar gezdirmesi gibi umutlarını Bir çingenenin yalınayak Seni sevmek yarınla yaşamak Yarına ne kaldı ki? Hadi...
Su sen adresine ulaşmayan mektup yarasını bilemeyen merhem bu kaçıncı arsızlığım kimseden habersiz ki dokunsalar ağlaman olası dert ortağın postacının kirpiklerine sen değil misin çileli mevsimlerden bana kalan karanlık sokağımdaki umut söyle, söyle açmayan çiçeklerin rengi kim getirdi seni şu yalnız gecelerime? gelişin sebepsiz mi? söyle, söyle kim getirdi seni şu çare bilmez kimsesizliğime yoksun, bugünde gelmedin, olsun ne de olsa günler çok, ve ben bugünde ölmedim... oysa gözlerini çalmak vardı bu gece şu postacının ellerinden adresini yıldızlara yazmak yıldızlarla ismini yazmak vardı bu gece gökyüzüne geceyi uyandırmadan ama yoksun, gelmedin, olsun sana Su diyorum bundan sonra türküler söylüyorum sana Su yarım kalmış türküler duyuyor musun?
Şimdi Sensiz şimdi sensiz yalnızlığının başkentinde ben cenaze evindeki bir çocuk gibi hayatın anlamsızlığını yaşarken içimdeki tüm sevinç kırıntılarını bir kibrite kurban edeceğim tutuşturup yüreğimin bir kenarını o güzel anılarımızı ısıtacağım ve sensiz doğan günün ilk ışıklarına Yana yakıla sevgimi haykıracağım...