Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Yaptı



Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

2.8 milyon TL harcanarak 8 ayda tamamlanan Alucra Turan Bulutçu Meslek Yüksek Okulu (MYO) binasının açılışı Kültür Bakanı Ertuğrul GÜNAY yaptı.

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

TÜRK FİLİMLERİ HAFTASI EMEK ÖDÜLLERİ İLE SONA ERDİ

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

5. KARİYER GÜNLERİ GERÇEKLEŞTİ

Türkiye nin köklü şirketlerinden PET HOLDİNG 40 yaşında

TED KAYSERİ KOLEJİ VAKFI VELİ VE ÖĞRETMENLERİNDEN SOMA YA EL VER KAMPANYASINA BÜYÜK DESTEK

İDİL DİZDAR, HEM OYUNCU HEM YÖNETMEN

Kökü Mazide Olan Âtiyim

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Kuzey Hendeği nden Türk Sanat Müziği ezgileri yükseldi

Bin Yıllık Musiki Kültürümüze Katkı Sunuyoruz. 14 Ocak 2014 Kürdilihicazkâr Faslı Beraber ve Solo Şarkılar Konseri

8. Kamu Yönetimi Sempozyumu

2. ROBOT YARIŞMASI VE ÖDÜL TÖRENİ YOĞUN KATILIMLA BESYO SPOR SALONUNDA YAPILDI

TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ

ANTALYA ALTIN PORTAKAL'DA JÜRİ HEYECANI!

Vakfıkebir MYO 9. Dönem Mezunlarını Verdi

Türk Dünyası beyaz perdede buluştu

TED İN AYDINLIK MEŞALESİNİ 50 YILDIR BÜYÜK BİR GURURLA TAŞIYAN OKULLARIMIZDA EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAŞLADI


ORTAOKUL VELİ TOPLANTISI YAPILDI

KARİYER GÜNLERİ ETKİNLİKLERİ

1.TEOG Öncesi Test Çözüm Teknikleri ve Son 2 Haftayı Nasıl Değerlendirmeliyiz.

Yaşam Boyu Öğrenme, Araştırma ve Uygulama Merkezi nin ilk şubesi Bodrum da

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ

Başbakan Yıldırım, Piri Reis Ortaokulu nda karne dağıtım törenine katıldı

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

TÜRKİYE GENELİNDE YAPILAN ÖĞRENCİLERİMİZ TÜRKİYE 1.Sİ OLDULAR

CRAZY DESIGNED CLOTHES SHOW

MARUF VAKFI İSLAM EKONOMİSİ ENSTİTÜSÜ AÇILDI

Beşiktaş Gazetesi. Günlük web Gazetesi Salkım Söğüt Saç

TEKNOVERSİTE YOLUNDA ÖNEMLİ BİR ADIM DAHA!

TOPLU KONUTLARIN TEMELİ, 12 ŞUBAT RUHUYLA ATILDI

HAKKINDA DUYURU ŞİİR DİNLETİSİ


Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Kahramanmaraş mutlaka devler liginde olacak

Mesleki eğitim tanıtım ve işbirliği protokolü

SAĞLIK KÜLTÜR ve SPOR DAİRE BAŞKANLIĞININ 2012 YILI SOSYAL FAALİYETLERİNDEN GÖRÜNTÜLER

BİLİM MERKEZİ GEZİMİZ

Haftalı NİSAN Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun!

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

Jamie Foxx J

CRAZY DESIGNED CLOTHES SHOW

DTİK TÜRK GİRİŞİMCİLER KURULTAYI. Gala Yemeği Konuşması. Ömer Cihad Vardan, DEİK Başkanı. 26 Mart 2016, İstanbul

BODRUM DA KASIM AYINDA DENİZ KEYFİ

KAYSERİ ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ

TED KAYSERİ KOLEJİ VAKFI ÖZEL

Başkent Üniversitesi nde Mezuniyet Coşkusu

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

129 KADINI TEMSİLEN 129 KADIN MHP YE ÜYE OLDU

BAŞKAN : Özcan KALAYCI Bülent YILDIRIM BAŞKAN: SAYMAN : Nesrin FİDAN ÜYE : Figen GÖNEN. info@antalyafalezrotary.org KOMİTELER TOPLANTI BİLGİLERİ

Takımımız Namağlup Şampiyon

BODRUM DA GÖRÜCÜYE ÇIKIYOR

Aylık E-Bülten - Haziran 2013

EMİN GEÇİN PROJELERİ ANLATTI

ÜRETİME ADEPTE OLUNACAK

Cemil Meriç Yılı Muhteşem Bir T örenle Tamamlandı

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri Ocak 2015 Adana Hilton Otel

ISSA İyi Uygulamalar Ödül Töreni

BAHARA MERHABA. H. İlker DURU NİSAN 2017 İLKOKUL BÜLTENİ

STRES ATMAYA GELDİLER, DENİZ TEMİZLİĞİ YAPTILAR

MÜSİAD Başarılı Öğrenciler Ödül Töreni KARADENİZ EREĞLİ 7 HAZİRAN 2018 Sayın Kaymakamım, Sayın Milletvekilim, Sn Rektörüm, Belediye Başkanlarım,

Bir Kadın 3 Sanat Sergisi açıldı

Gezimiz, meslekler ve bölümler ile ilgili olarak birçok

Bodrum Deniz Filmleri Festivali

Şehit yakınları ve gaziler için iş kurası

EĞİTİM SAATİ PROGRAMINA KONUK OLDUK

Başbakan Yıldırım, 39. TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği ne gelen çocukları kabul etti

BAKA BULUŞMALARI -I-

18 Haziran - 19 Temmuz Atatürk Bulvarı Üzeri Ramazan Etkinlik Alanı

Bodrum a gönül veren ünlüler Trafo da buluştu

24 Kasım Öğretmenler Günü Beykoz'da Coşkuyla Kutlandı

Festivalin Tarihçesi

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

Bodrumlu Sanatçılar Bodrum a Sahip Çıkıyor

66 Fotoğrafçı Etkinlik Listesi. 52 Haftalık Fotoğrafçılık Yetenek Sergisi

Uluslararası İzmir Film Festivali ilk kez 1990 yılında düzenlenmeye başladı. 11 kez düzenlenen Festivale 2000 yılında ara verildi.

Çarşamba İzmir Basın Gündemi

Benimle Evlenir misin?

Kıbrıs'ta öğrenci olmak

Sosyal Güvenlik Haftası Çeşitli Etkinlik ve Ziyaretlerle Kutlandı

Turizm Fakültesi Etkinlik Bülteni / Şubat Sayısı / 2016

Kayıt Dışı İstihdamla İlgili Proje Ödülleri Sahiplerine Verildi

Başbakan Yıldırım, İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu Gemlik-Bursa Kesimi Açılış Töreni nde konuştu

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI BEYLERBEYİ ÖZEL ANAOKULU, İLKOKULU VE ORTAOKULU EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 24.VELİ BÜLTENİ

ORDU SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI

Yine yapmak istediklerimizden birisi olan, spesifik sektörlerde, belki daha az, ama daha etkin iş adamları seyahatlerini önemsiyoruz ve buna

EDEBİYATIN İZİ 86. İZMİR ENTERNESYONAL FUARI NA DÜŞTÜ

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

HAFTALIK VELİ BÜLTENİ 16 HAZİRAN Tüm öğrencilerimize ve öğretmenlerimize sağlıkla geçirecekleri mutlu bir tatil diliyoruz.

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

YAHYA KEMAL BEYATLI YILI ETKİNLİKLERİ

SGK Başkanı, Naci Şahin Konferans Salonu Açılışını Yaptı


7. dönem çalışma raporu SOSYAL ETKİNLİKLER. EMO Kocaeli Şubesi

Eşsiz Bodrum Tanıtım TIR ı Zonguldak ta

EMRAH YAZAR. Kişisel Bilgiler: Doğum Tarihi: Uyruk:TC. Cinsiyet:Erkek. Askerlik Durumu:Tecilli. Yabancı Dil:İngilizce

Transkript:

Naci Topçuoğlu Meslek Yüksekokulu nun Açılışını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Yaptı Recep Tayyip Erdoğan Başbakan Naci Topçuoğlu Meslek Yüksekokulu nun açılışı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın katılımıyla gerçekleşti. Açılış törenine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın yanı sıra, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Gaziantep Milletvekilleri, Gaziantep Valisi Süleyman Kamçı, Belediye Başkanları, Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Topçuoğlu Ailesi ve çok sayıda davetli katıldı. Açılışta konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Gaziantep in iftihar vesilesi olan bir şehir olduğunu söyledi. Erdoğan, Naci Topçuoğlu Meslek Yüksekokulunun resmi açılış töreni hayırlı olsun. Naci Bey le birlikte buranın temelini attığımızda kendisine bir sözümüz vardı. İnşallah açılışında da beraber olacağız demiştik. Nasip oldu şimdi açılışını ne yazık ki kendisiyle birlikte değil ama ruhaniyetiyle birlikte yapıyoruz. Ne olursa olsun bu tür hayırlar, inanları görüldüğü gibi kalıcı kılıyor. Bu eser yaşadıkça, buradan mezunlar verildikçe, buradan mezun olan gençlerimiz gittikleri her yerde nerden mezun oldun sorusu sorulduğunda Gaziantep Üniversitesi Naci Topçuoğlu Meslek Yüksekokulu diyecek. Buradan bilim alacağız, bilgiyi alacağız ama onunla beraber irfanı da yakalayacağız. Yani, hem âlim hem de arif olmalıyız şeklinde Gaziantep in girişimci ruhuyla gelişen ve değişen çevresiyle örnek bir şehir olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, Gaziantep Türkiye de birkaç örnek şehirden bir tanesidir. Küresel finans krizin yaşandığı bir dönemde, Gaziantep bu finans krizini yaşamıyor. Gaziantep artık üniversiteler şehri oluyor. Devlet üniversitesinin yanında özel üniversitelerde artık Gaziantep te var olmaya başladı. Kolejleriyle, fen liseleriyle, Anadolu liseleriyle birbiriyle yarışan bir il diye Sayfa 2 de

1 den devam Ülkemizin ve bölgemizin ihtiyaç duyduğu nitelikli insan gücü yetiştirmenin öncelikli görevlerimiz arasında olduğunu belirten Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Farklılıkların birlikteliğinden kaynaklanan enerjimizden hareketle, aklın ve etiğin kurumsallaşmış adının üniversite olduğu, olması gerektiği anlayışıyla yola çıktık. Yaşadığı toplumdan kopuk, aydın halk mesafesi gittikçe açılmış adeta soğuk savaş yıllarını andıran üniversite anlayışından duyduğumuz rahatsızlık bizi Gaziantep Üniversitesi yönetimine talip olmaya teşvik etti. Ülkemizde son yıllarda sağlıkta, eğitimde ve pek çok alanda pozitif anlamda değişim ve dönüşümler yaşandı. Bu dönüşümün milletin beklentilerine çok yönlü cevap vermesi adına üniversitelerde de yaşanması gerektiğine inanmaktayız diye Üniversitelerin, başta sanayi olmak üzere hemen her alanda etkin bir rol üstlenmesi gerekir diyen Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Halkın her kesimiyle iş dünyasından hizmet sektörüne, eğitimden sağlığa, kültür ve sağlığa, kültür ve sanata varıncaya kadar her alanda iş birliği ve entegrasyon gereklidir. Açılışını bugün yapacağınız okul ve bu okulun mekânı da bu işbirliğinin bir sembolü durumundadır. Halıcılık ve plastik olarak iki bölümden oluşan okulumuz dört yeni bölüm ve 200 yeni öğrenci ile yoluna büyüyerek devam edecektir. 2 yıllık bu okulumuzda toplam altı yarıyıl eğitim öğretim verilmektedir. Bu sürecin iki yılı sanayi tesislerimizde bizzat uygulanmaktadır. Bu okulun yapılmasını sağlayan Naci Topçuoğlu nu rahmetle anıyor, Topçuoğlu ailesine yürekten teşekkür ediyorum ifadesinde bulundu. Naci Topçuoğlu Meslek Yüksekokulu nun Merhum Naci Topçuoğlu nun eğitim alanında Gaziantep e miras olarak bıraktığı bir eser olduğunu vurgulayan Gülsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Topçuoğlu, Naci Topçuoğlu Türkiye nin en önemli sorununun eğitim olduğunu, ülkenin kalkınma ve demokrasi anlayışının ancak iyi eğitilmiş insan gücüyle elde edilebileceğine inanıyordu. İş adamı olmanın yanında, eğitim, sağlık ve kültürel alanda birçok kurumu Gaziantep imize kazandırmış, katkı sağlamış ve yüz- Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun Rektörü lerce gencin eğitimine verdiği burslarla destek olmuştur diye Ülke sevdalısı insanların fiilen yaşamasalar da bıraktıkları eserlerle ölümsüz olarak varlıklarını hissettireceklerini ifade eden Mustafa Topçuoğlu, Temelinin atıldığı 2003 yılından bugüne kadar desteklerini esirgemeyen, temel atma töreninde açılışını da beraber yaparız diyerek bizleri cesaretlendiren ve teşvik eden Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan a ve emeği geçen herkese sonsuz teşekkür ederim şeklinde Açılış konuşmaları sonrasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından Gülsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Topçuoğlu na Onur Plaketi, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun ve Gülsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Topçuoğlu tarafından ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan a hediye takdim edildi. Açılış kurdelesinin kesilmesinden sonra Başbakan Erdoğan ve diğer davetliler Naci Topçuoğlu Meslek Yüksekokulu nu gezdiler.

Üniversitemizde Bahar Şenlikleri Başladı Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun Rektörü 15. Geleneksel Bahar Şenlikleri, Üniversitemiz kampusu içerisinde yapılan açılış töreniyle başladı. Törene Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Abdurrahman Kadayıfçı ve Prof. Dr. Fahrettin Göğüş, Rektör Danışmanları Prof. Dr. Cahit Bağcı, Prof. Dr. Mehmet Özaslan, Doç. Dr. Mehmet Koruk, çok sayıda akademik ve idari personel ve öğrenciler katıldı. sanat yoğun bir şekilde estetik anlamda yer almış bulunmakta. Şiir, edebi, felsefi, güncel, fotoğraf söyleşileri, filmler, fotoğraf sergileri yer alacak. Ara Güler in Türkiye de daha önce hiç sergilenmemiş fotoğraf sergisi de sizlerle buluşacak. Son derece başarılı filmlerin yönetmenlerinin katılımıyla bazı söyleşilerimiz, sonrasında ise akşamları konserlerimiz olacak. Herkesin beğenisini kazandığı, sevdiği insanları getirmeye çalıştık. Feridun Düzağaç, Ezginin Günlüğü ve Bülent Ortaçgil, Grup Gündoğarken ile Birol Topaloğlu, Sabahat Akkiraz ve Kayahan olan Hülya Koçyiğit de bir söyleşi gerçekleştirecek. Türk Alman Kültür Derneğinin bir etkinliği olan Haymatloz sergisi eşzamanlı olarak bizim bahar şenliğimizde yer alacak. Bunlar programlarımızın sadece birkaçı. Kültür, sanat içerinde bir şenlik olacak diye düşünüyorum. Öğrencilerimizin, öğretim üyelerimizin ve sevgili Gazianteplilerin katılımıyla önümüzdeki dört günü iyi şekilde geçireceğimize inanıyorum. Bu programa çok büyük emekler verildi. Emek veren herkese çok teşekkür ediyorum. İyi eğlenceler, hayırlı bir bahar şenliği olmasını diliyorum. şeklinde Açılış konuşmasının ardından Üniversitemiz Türk Halk Oyunları ekibi tarafından halk oyunları gösterisi gerçekleştirildi. Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, öğrencilerin arasına katılarak öğrencilerle birlikte halay çekti. Açılış töreninde konuşan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Bu sene bahar şenliğimizi farklı bir anlayışla, yeni bir konseptle ele almaya çalıştık. Bu bahar şenliği programında sizlerin de göreceği gibi kültür sizlerle birlikte olacak. diye Birbirinden değerli isimlerin öğrencilerle buluşacağını vurgulayan Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Türk sinemasına büyük emek ve gönül vermiş bir hanımefendi

Üniversitemizde Haymatloz adlı serginin açılışı yapıldı Atatürk Kültür Merkezi nde Goethe Enstitüsü tarafından, Yollarda - Avrupa Kültür Haftası etkinlikleri çerçevesinde Haymatloz adlı serginin açılışı yapıldı. Sergiye Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Vali Yardımcısı Gökhan Veli Kişioğlu, Üniversitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fahrettin Göğüş, Rektör Danışmanları Prof. Dr. Cahit Bağcı ve Prof. Dr. Mehmet Özaslan, çok sayıda öğretim elemanı ve öğrenci katıldı. Serginin açılışında konuşan Vali Yardımcısı Gökhan Veli Kişioğlu, Bu yıl üniversitenin sosyal alandaki çalışmaları gurur verici, hepimizi mutlu ediyor. Üniversitenin şenlik programını okuduğum zaman son derece mutlu oldum. Cıvıl cıvıl, hareketle, bereketle, şenlikle, coşkuyla dolu bir bahar şenliği yapılıyor. Şunu özellikle vurgulamak istiyorum. Dünyanın güzelliklerini, çiçeklerini, her türlü mutluluklarını içinize, yüreğinize, düşüncenize yerleştireceksiniz. Gönlünüzde kinin, kötülüğün ve nefretin zerresi olmayacak. İnsan olmanın gururunu ve mutluluğunu duyarak başarıya iyiliklere, güzelliklere koşacağız. Bir düşünür derki; mademki insansınız hayatınızda şu beş şeyi daima yapacaksınız. Bunlar; çalışmak, okumak, Tanrıya ibadet etmek, eğlenmek, insanlara kendiniz açısından bakarak yardım etmektir. Böylece insan olmanın gururunu ve mutluluğunu insanlarla paylaşacaksınız. Mademki insanız, bu güzellikleri paylaşacağız. Ben bu vesileyle bu güzel çalışmalarda bizleri buluşturan bu sosyal etkinlikleri fazlasıyla yapan Rektörümüz Prof. Dr. Yavuz Coşkun a çok teşekkür ediyor, bu çalışmaların devamını diliyorum. şeklinde Alman Kültür Merkezi Müdürü Claudia Hahn-Raabe, 10 yıl önce İstanbul da aynı konulu bir sergi açtıklarını ancak bu serginin dilinin Almanca olduğunu söyledi. Hahn-Raabe, Geçen yüzyılın 30 lu yıllarında, Nazi rejimi günbegün etkisini genişlettiği zaman, bir çok bilim adamı, sanatçı ve siyasetçi Almanya yı terk etmek zorunda kalmıştı. Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti, Atatürk ün sayesinde, sosyal, kültürel ve ekonomik yaşamı modernleştirecek yollar arayışındaydı. şeklinde Sergide konuşan Prof. Dr. Ülkü Azrak ın eşi Hannelore, Almanya da 1933 ile 1945 yılları arasında ülkeye egemen olan otoriter ve totaliter nazi diktatörlüğü yüzünden yüzlerce bilim adamı ve kadını vatanlarını terkederek dünyanın güvenli bölgelerine göçtüğünü söyledi. Hannelore, Bunlardan yüze yakın öğretim üyesi de Türkiye ye gelmiştir. Bunlardan Alman Hükümetince yurttaşlıktan çıkartılanların pasoportlarına Haymatloz yani vatansız kaydı konulmuştur. Bu Almanca sözlük o dönemde Türk diline de girmiş ve devletler hukukunda aynen kullanılmaya başlanılmıştır. Bunun içindir ki burada açılan bu serginin ada Haymatloz dur ifadesinde bulundu.

Ara Güler in Fotoğraf Sergisi Açıldı Vedat Özdemiroğlu ndan 15. Geleneksel Bahar Şenliklerinin ikinci gününde fotoğraf sanatçısı Ara Güler in daha önce Türkiye de sergilenmemiş fotoğrafları, Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezinde sergileniyor. Ara Güler in fotoğraf sergisinin açılışını Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun yaptı. A ç ı l ı şa, R e k t ö r Yardımcısı Abdurrahman Kadayıfçı, Rektör Danışmanları Prof. Dr. Cahit Bağcı ve Prof. Dr. Mehmet Özaslan ın yanı sıra, çok sayıda öğretim elamanı ve öğrenci katıldı. Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Ara Güler in Türkiye deki fotoğraflarının ilk sergisi olduğunu söyledi. Coşkun, Bundan önce bir kez yurt dışında sergilenmiş, Türkiye de ise ilk kez ilimizde, nde sergileniyor. Sergi için Ara Güler ve ekibine çok teşekkür ediyorum. Gaziantep te böyle değerli bir serginin açılmasından dolayı mutluyuz. Bahar şenliği kapsamında Ara Güler in bu sergisi önemli bir etkinlik. diye Stand Up Gösterisi 15. Bahar Şenlikleri çerçeve sinde, Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezinde, Vedat Özdemiroğlu tarafından stand up gösterisi gerçekleştirildi. Birbirinden güzel esprileriyle izleyenleri kahkahalara boğan Özdemiroğlu, konuklara eğlenceli dakikalar yaşattı. Gaziantep i ve Üniversitemizi çok beğendiğini söyleyen Özdemiroğlu, Gaziantep güzel, ülkemiz güzel, yaşıyor olmak güzel. Burada sizlerle birlikte olduğum için çok mutluyum. Gaziantep e küçükken gelmiştim ve aklımda çok güzel kalmıştı. Tekrar buraya gelmek beni çok sevindirdi. nin bahar şenlikleri çok güzel olmuş. Öğrencilerin ilgisi beni memnun etti. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum. şeklinde Gösteri sonunda Üniversitemiz Rektör Danışmanı Prof. Dr. M. Mehmet Özaslan tarafından Vedat Özdemiroğlu na takdim edildi. hediye

Feridun Düzağaç la Muhteşem Bir Gece 15. Bahar Şenlikleri etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen konserlerin ilk gününde sevilen sanatçı Feridun Düzağaç hayranlarıyla buluştu. Üniversitemiz atletizm sahasını dolduran binlerce öğrenci, öğretim elamanı ve şehirden gelen müzikseverler şenliğin ilk gününde doyasıya eğlendiler. Alev alev, FD, Düşler Sokağı, Lavinya, Beni Bırakma gibi birbirinden güzel şarkılarını seslendiren Feridun Düzağaç, hayranlarının yoğun ilgisiyle karşılaştı. Yağan yağmura aldırmadan eğlenen gençler şarkıcıya eşlik etti. Konser sonunda Feridun Düzağaç a, Üniversitemizin bir hatırası olarak hediye takdim edildi. Bülent Ortaçgil ve Ezginin Günlüğü Üniversitemizde 15. Bahar Şenlikleri kapsamında başarılı müzisyenler Bülent Ortaçgil ve Ezginin Günlüğü dinle yenlere müzik ziyafeti yaşattı. Konsere katılan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun konseri gençlerin arasında, şenlik kapsamında Üniversitemize gelen yazar, şair ve sanatçılarla birlikte izledi. Gecenin ilk dakikalarında sahne alan Bülent Ortaçgil Sensiz Olmaz, Bu Su Hiç Durmaz gibi birbirinden güzel şarkılarıyla müzik severlere unutulmaz bir gece yaşattı. Ünlü şarkıları Sigaramın dumanına sarsam la Bülent Ortaçgil in sonrasında sahne alan Ezginin Günlüğü Ebruli, Bana Bi Koca Lazım, Düşler Sokağı gibi şarkılarıyla dinleyenlere coşkulu bir gece yaşattı. Konser sonrasında gecenin anısına, sanatçılara hediye takdim edildi.

Üniversitemizde Sabahat A k k i r a z R ü z g â r ı Gaziantep Üniver sitesi 15. Bahar Şenlikleri kapsamında, Türk Halk Müziğinin güçlü yorumu Sabahat Akkiraz tarafından muhteşem bir konser gerçekleştirildi. Bahar Şenliklerinin dördüncü gününde sahne alan Akkiraz, enfes sesiyle sevenlerinin kimi zaman coştururken kimi zaman da hüzünlendirdi. Konser alanını dolduran öğrencilerimiz Akkiraz a eşlik ederken zaman zaman halay çektiler. Sivas Elleri, Uzun İnce Bir Yoldayım, Seher Yıldızı, Sema Havaları, Güley Yar, Mavilim, Dam Üstüne Çul Serer ve birbirinden güzel barak türküleriyle hayranlarıyla buluşan Akkiraz, izleyenlere dolu dolu bir gece yaşattı. Birol Topaloğlu ve Grup Gündoğarken den Eşsiz Müzik Ziyafeti 15. Bahar Şenlikleri çerçeve sinde, yaptıkları müziklerle adlarından sıkça söz ettiren, Birol Topaloğlu ve Grup Gündoğarken hayranlarıyla buluştu. Birbirinden güzel Karadeniz türküleriyle izleyenleri coşturan Birol Topoloğlu, rahmetli sanatçı Kazım Koyuncu nun eserlerini de seslendirdi. Birol Topaloğlu nun sonrasında sahneye çıkan Grup Gündoğarken; Rüzgâr, Ellerimde Çiçekler gibi birbirinden güzel şarkılarıyla izleyenlere eşsiz bir müzik ziyafeti sundu. Konser arasında öğrencilerimizden oluşan hip - hop dans grubu yaptıkları danslarla geceye ayrı bir renk kattı.

Büyük Usta Kayahan dan Müthiş Bir Final Konseri 15. Bahar Şenlikleri kapsamında, pop müziğin güçlü yorumcusu, yılların eskitemediği Büyük Usta Kayahan sevenleriyle buluştu. Geceyi, sinema sanatçısı Hülya Koçyiğit, Vali Süleyman Kamçı, Rektör Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Abdurrahman Kadayıfçı, Rektör Danışmanları Prof. Dr. Cahit Bağcı ve Prof. Dr.Mehmet Özaslan birlikte izlediler. Dev Ekranda Beşiktaş Galatasaray derbisinin canlı yayınla gösteriminin sonrasında s a h n e y e çıkan Kayahan, geçmişten bugüne gelen şarkılarını seslendirerek hayranlarına muhteşem bir gece yaşattı. Bahar Şenliklerinin son gününde sahneye çıkan Kayahan Gönül Sayfam, Bir Aşk Hikâyesi, Odalarda Işıksızım, Emrin Olur, Mor Menekşe gibi şarkılarıyla dinleyenleri adeta mest etti. Konser alanını dolduran gençler sanatçıya eşlik ederken, sanatçının hayranlarıyla buluşmanın verdiği sevinci gözlerinden okunuyordu. Gaziantepli sanatçı Suat Suna nın kemanıyla renk kattığı gecede Dönmez misin ve Yalan Değil şarkıları seyircileri coşturdu. İpek Acar ın Kayahan a eşlik ettiği gecede, tanınmış sanatçılarımızdan Ufuk Yıldırım, Suat Suna, İskender Paydaş, Selçuk Suna, Ali Durgut ve Eylem Pelit in çaldığı müzikle şenlik alanını dolduran binlerce müziksever unutulmaz bir gece yaşadı. Gecenin sonunda, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun tarafından, Kayahan ve tüm ekibine hediye takdim edildi. Gecede konuşan Rektör M. Yavuz Coşkun, muhteşem konser için Kayahan ve tüm sanatçı arkadaşlarına Üniversitemizde gerçekleştirdikleri konser için teşekkür etti.

Yönetmen Yücel Çakmaklı ile Unutulmaz Bir Söyleşi Yücel Çakmaklı Yönetmen 15. Bahar Şenlikleri çerçevesinde, yönetmenliğini Yücel Çakmaklı nın yaptığı Birleşen Yollar adlı film gösterimi yapıldı. Film gösterimi sonrasında, 50. sanat yılını dolduran Yönetmen Yücel Çakmaklı, öğrencilerimizle sohbet etti. Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezinde gerçekleştirilen söyleşiye Yücel Çakmaklı nın yanı sıra, Yönetmen Sırrı Süreyya Önder ve Yazar Sadık Yalsızuçanlar da za- man zaman eşlik etti. Söyleşiye, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Cahit Bağcı, Prof. Dr. Mehmet Özaslan, Konservatuvar Müdürü Ruhi Ersoy un yanı sıra çok sayıda öğretim elamanı ve öğrenci katıldı. Birleşen Yollar filmini 40 yıl önce yönettiğini söyleyen Yücel Çakmaklı, bu filmin bizim toplumun gerçeklerini yansıttığını söyledi. Çakmaklı, Türk sinemasında, Yeşilçam filmleri aşk filmleri üzerine kuruludur. Mesleğe usta-çırak ilişkisi içerisinde yönetmenliği öğrenmek için girdim. Beş yıl yönetmen yardımcılığı yaptım. Bu süre içerisinde aşk filmlerinin unutulmaz yönetmenlerinin yanında yetiştim. diye Bu filmi yapana kadar Türk sinemasında iki akım olduğunu söyleyen Çakmaklı, Bu akla geliyor. ifadesinde bulundu. Toplumumuzun geçirdiği tarihsel gelişimin Batı toplumlarından çok farklı olduğunu söyleyen Çakmaklı, Kültür içerikli, hayat tarzı üzerine bir aşk filmi yapmak istedim. Uygun senaryoyu, edebiyata da aşarı düşkünlüğüm nedeniyle edebi eserlerde buldum. Şule Yüksel Şenler in Huzur Sokağı romanı düşündüğüm aşk filmi için çok uygun geldi. Sinemaya uyarladım ve bu film ortaya çıktı. dedi. Çakmaklı, Bundan sonraki filmlerde de toplumumuzun, insanımızın esas meselesi, yaşam biçimi, hayat tarzı üzerinde durdum. Buhranlarımızın temelinde bu yatıyor ve bunu anlatmaya çalıştım. Gaziantep Üniversitesindeki bu söyleşiden sonra son bir film daha çekmek istiyorum. Senaryosunu da Sırrı Süreyya Önder den rica ediyorum. Bu sohbet bende bu duyguları uyandırdı ve bunu Gaziantep Üniversitesinin bahar şenliğinin bereketi olarak kabul ediyorum. şeklinde Söyleşinin sonrasında, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun tarafından Yönetmen Yücel Çakmaklı ya hediye takdim edildi. akımlar kendi anlayışlarına göre aşk filmlerini kurguluyorlardı. Erkek kadın arasında çelişki nedir? Bu aşk neden doğuyor? Zengin-fakir gibi ilişkiler daha ağır basıyordu. Sinema, Batı toplumun icadıydı ve bizimkilerde sinemayı Batıdan öğrendiler. Batının filmlerine benzer filmler yapıyorlardı. Filmlerde bizim insanlarımız, bizim toplumumuz da böyledir anlayışı hakimdi. Ancak, toplumumuz böyle değildi. Toplumumuzun insan ilişkileri, aşk anlayışı batıdan daha farklıydı. O halde temel çelişki nedir diye düşündüğümüz zaman hayat tarzı, yaşam biçimi

Hülya Koçyiğit Hülya Koçyiğit Sinema Sanatçısı 15. Bahar Şenlikleri kapsamında Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezinde, Türk Sinemasının dev ismi Hülya Koçyiğit öğrencilerimizle bir araya geldi. Söyleşiye Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Abdurrahman Kadayıfçı ve Prof. Dr. Fahrettin Göğüş, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Cahit Bağcı, çok sayıda öğretim üyesi ve öğrencilerimiz katıldı. Elif Uslu tarafından hazırlanan Hülya Koçyiğit Mini Belgeseli nin gösterimi sonrasında sahneye çıkan Koçyiğit, öğrencilerimizin yoğun ilgisiyle karşılaştı. ni mükemmel bir üniversite olarak nitelendiren Koçyiğit, Siz- Öğrencilerimizle Sohbet Etti ler bu üniversitenin çok değerli öğrencilerisiniz. Sizlerden gözlerinizden aldığım ışık, yoluma devam etme konusunda bana çok güçlü bir soluk katıyor. 46 yıllık bir kariyer herkese nasip olabilir ama 46 yıldır bitmeyen bir heyecan ve sevilme herkese nasip olamaz diye düşünüyorum. şeklinde Üniversitemizde başarılı Yönetmen Yücel Çakmaklı ile karşılaşmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Koçyiğit, Yücel Çakmaklı nın kendisine çok şey kattığını ifade etti. Sinemanın bir aşk olduğunu belirten Koçyiğit, insanın istedikten sonra her şeyi yapabileceğini söyledi. Koçyiğit, Şöhret, para ve bunların getirdiği pek çok nimetten yararlanmak adına kimileri amaçlarına kavuşup başarılı oldu, kimileri ise bunlara kavuşamadı. Biz sette her zaman tıpkı bir ibadethane gibi birbirimize saygı gösterdik. Benim sinemaya girdiğim dönemlerde sinema çok pahalıydı. Şimdi ise teknik imkânlar çok daha iyi. Sesli film yapmaya bile çok geç başladık. Bırakın sesli film yapmayı bizler oyuncu olarak çekim sonrası yapılan seslendirmeleri bile yapamıyorduk. diye Türk Kültürünün tüm dünya için her zaman ilgi çekici olduğunu vurgulayan Koçyiğit, sinemaya önem veren ülkelerin sinema yoluyla hem dillerini hem de kültürlerini tüm dünyaya yaymak istediklerini, sinemanın çok önemli bir kültür aracı olduğunu belirtti. Film festivallerinin öne- mine değinen Koçyiğit, Festivallerde daha özel, sinema sanatının daha çok kollandığı, farklı bakış açılarının dile getirildiği özel filmler gösteriliyordu. Son 20 yılda devletin Türk Sinemasını kollamasına ihtiyaç duyuldu. Ülkemiz sinemasında süper, inatçı, yaratıcı, yaptığına inanan birçok sanatçımız var. Bu sanatçılar gelenekselleşmiş uluslar arası festivallerde çok büyük, önemli ödüller getirmekte. Burada filmin değil, ülkemizin ilgi çekmesi çok önemli. Yaşarken pek çok ayrıntıyı fark edemeyiz. Bize bu farklılığı sinema sunar. Sinemanın en büyük özelliği ıskaladığımız birçok şeyi bize tıpkı bir ayna gibi göstermesidir. ifadesinde bulundu. Söyleşi sonrasında Hülya Koçyiğit e el işleme sandık takdim eden Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Çok güzel bir Türkçeyle konuşan Türk sinemasının en başarılı isimlerinden birini Üniversitemizde ağırlamak çok güzel. Ben sanatçı değilim ama bir sanatsever biri olarak, Üniversitemize şeref verdiği için kendisine çok teşekkür ediyorum. şeklinde

Setin en konforlu işi yönetmenlik Sırrı Süreyya Önder Yönetmen 15. Bahar Şenlikleri çerçevesinde, Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezinde, yönetmenliğini Sırrı Süreyya Önder in yaptığı Beynelmilel adlı filmin gösterimi yapıldı. Film gösterimi sonrasında öğrencilerle söyleşi gerçekleştiren Yönetmen Sırrı Süreyya Önder, ve Görüntü Yönetmeni Gökhan Atılmış öğrencilerimizin sorularını yanıtladılar. Beynelmilel filmini yapma fikrinin doğuşunu anlatan filmin yönetmeni ve senaristi Sırrı Süreyya Önder, Halkın kendini yönetme ve temsil etme hakkına zor yoluyla müdahil olunan her şey vahimdir ve ahlak dışıdır. Çünkü insanlığın yeniden üretilemeyen, yerine konulamayan en kıymetli şeyi olan zamanını çalarlar. Dolayısıyla geleceğinin şekillenmesini engeller. Ahlak dışılık da buradan gelir. Geliş Gökhan Atılmış Görüntü Yönetmeni sebepleri ve gerekçeleri ne olursa olsun onu çoğaltarak gitmişlerdir. Hiçbir zaman arkalarında hayırla yâd edilecek bir şey bırakmamışlardır. Bunu hiçbir darbeyi birbirinden ayırmadan tümü için söylüyorum. Bu anlamda böyle bir döneme itiraz eden ve bunun bedelini ödeyen insanlardan birisi olarak, budalalığın diktatörlüğünü ya da diktatörlerin budalalığını anlatmanın ve sistemi deşifre etmenin bir yolu olarak bu filmi tasarladım. Benim bu itirazıma ve bu hayalime inanan, ortak olan arkadaşlarımla filmimizi yaptık. şeklinde Film yapmanın bir ekip işi olduğunu söyleyen Önder, Film sevdadır, aşktır derler ama bir aşk değildir. Dünyanın en kolektif emeğidir ve bir zincirdir. Bu zincirde çay getiren halka bile koptuğunda, bu filme bir şekilde sirayet eder. Gerçekten eğer bunun fazladan bir payı varsa, bu pay filmi sadece akıl etmektir. Hatta sette en az çalışan adam bendim. Bütün yük arkadaşların omzundaydı. Setin en konforlu işi yönetmenlik. Yönetmenler sette işlevsiz adam görmeye pek tahammül edemezler. Setin misafiri olmaz. Herkes işin bir ucundan tutmalıdır. Buda çok yüksek konsantrasyon isteyen bir iştir. ifadesinde bulundu. Filmin çok büyük emeklerle yapıldığını söyleyen Görüntü Yönetmeni Gökhan Atılmış, Belki burada değiller ama sette çalışan herkese çok teşekkür etmek istiyorum. Biz, Temmuz ayında Güneydoğu da pek çok yer aradık. Sonra Adıyaman da çekmeye karar verdik. Filmi çekmeye gittiğimizde oranın halkı, bu sıcakta niye buraya geldiniz, başka yer bulamadınız mı dediler. Günde 12 saat çalışarak, çok zor şartlar altında bu filmi çektik. diye Sohbete katılan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Bugün çok değerli yönetmenlerle bir aradayız. Bu özlediğimiz bir iklimdi. 12 Eylül ü yaşamış birisi olarak, 12 Eylül her türlü darbeye ve kesintiye uğrayan bir süreç. Bence o dönemdeki en büyük sıkıntı, kültür ırmaklarının önünün birden bire kesilmesidir. Ondan sonra önemli bir on yıllar boyu, kültür ikliminin kaybolduğu bir dönem geliyor. 12 Eylül dalları kesti ama şükür ki onun kökü duruyordu. Sonra bu kültür ırmakları böyle Beynelmilel gibi başarılı yapımlarla akmaya başladı. İnşallah bu ırmaklar bundan sonra kesintiye uğramaz ve bu ülkede bu anlamda çok güzel çalışmalar olur. Bizim ülkemizin insanı doğudan batıya, kuzeyden güneye çok güzel şeyler yapıyor. şeklinde Söyleşi sonrasında Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun tarafından Yönetmen Sırrı Süreyya Önder ve Görüntü Yönetmeni Gökhan Atılmış a hediye takdim edildi.

Yönetmen Zeki Demirkubuz Üniversitemizde Zeki Demirkubuz Yönetmen buz, sanat yapan insanların proje adamı olmadığını söyleyerek böyle yapan insanların kendilerinden kopacağını söyledi. Sinemayla hayatının nasıl bir ilişki içerisinde olduğunu anlatan Demirkubuz, Bizler pek çok şeye rağmen öğrenmek Atatürk Kültür Merkezi nde 15. Bahar Şenlikleri kapsamında, Zeki Demirkubuz un yönettiği Masumiyet filminin gösterimi yapıldı. Gösterimin sonrasında Yönetmen Zeki Demirkubuz öğrencilerin sorularını yanıtladı. Kişinin sorumluluğunu gösterme gücünü ahlak olarak tanımlayan Demirkubuz, güven duygusu, hukuk gibi unsurların ahlak üzerine olduğunu belirtti. Hiçbir zaman proje adamı olmadığını vurgulayan Demirkudurumunda olan insanlarız. Bu ülkede hayat zordur. Birçok şey bize bağışlanmıyor. Ancak bir arayışımız varsa, kendimizi gerçekleştirmek için bir çabamız varsa ve birazda şanslıysak değişik durumlarda hatta bazen trajik olabilecek durumlarda bile birtakım aracı olabilecek şeylerle karşılaşabiliyoruz. Çocukluğumdan beri benim bir iç dünyam vardı. İyi bir okulda okursunuz, iyi bir hoca bunun bahanesi olur. Ama benim böyle olmadı. Benim bahanem 12 Eylül oldu. 16 yaşında hiçbir şeyin farkında olmayan bir çocukken bu ülkedeki insanlar gibi bende haklı haksız konusuna girmeden tutuklandım. Orayı yaşamak durumunda kaldım. Türkiye de siyasi tutukluların yattığı cezaevleri bazen bir cezaevi olmaktan çıkabiliyor. Ben bu açıdan şanslıydım diye Suçluluk en azından suçlu hissetmemekten daha değerli bir duygudur diyen Demirkubuz, Bugün popüler sanatla ilişki kurma biçiminin hiçbir şekli olmadan böyle bir ilişki kurabilmek, kurabildiğimi görmek üç beş kişiden de olsa gerçekten beni mutlu ediyor. Bir sonraki filmim için daha çok cesaret veriyor. Çünkü ben bunu özellikle Masumiyet filmimin başarısından sonra, ondan filmlerimde izlenmesi daha zor, daha çok emek isteyen, insanlarla daha çok hesaplaşan, insanlarla mesafe kuran filmler yapma cesaretine kavuştum ifadesinde bulundu. Bazı geceler kendisini uyutmayan bir öfkenin pençesine düştüğünü belirten Demirkubuz, Bazen her şeyi Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun Rektörü kabullenmiş gibi gözüküyorum, bazen de öfkeyle yaşıyorum. Elbette hayatta dertleri, sorunları olan insanlar bu tarz duygular yaşarlar. Uyumak, eğlenmek çok güzel bir şeydir. Ama emek vermek, çalışmak ta gerekiyor. Bunları yapmayınca olmuyor. Bende genç, arzuları ve açlıkları olan bir insanım diye Söyleşi sonunda Yönetmen Zeki Demirkubuz a hediye takdim eden, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Çok güzel bir söyleşiydi. Nereden nereye geldik, ben doyamadım. Kendi iç dünyasından filmlerini perdeye nasıl yansıttığını anlattı bizlere. Zaten bunu izlediğimiz filminde de gördük. Üniversiteye geldiği için kendisine çok teşekkür ediyorum şeklinde

Kader Filminin Yönetmeni ve Oyuncuları Üniversitemizde Zeki Demirkubuz Yönetmen Demirkubuz, filmlerde insanların sezgilerini kullandığını kaydetti. Demirkubuz, Kader filmi, insanların gerçekliğini yansıtıyor. Herkesin bir derdi, bir arzusu var. İrade ve güç bir noktada bitebiliyor. İşte ben bu filmde, bu noktayı kader olarak re yönlendirmeden sadece filme odaklamak istediğini söyledi. Film yaparken en çok edebiyattan etkilendiğini ifade eden 15. Bahar Şenlikleri kapsamında, Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezinde, Zeki Demirkubuz un yönettiği Kader filminin gösterimi yapıldı. Gösterimin sonrasında Yönetmen Zeki Demirkubuz ve başrol oyuncuları Vildan Atasever, Müge Ulusoy, Mustafa Uzunyılmaz ve Ufuk Bayraktar öğrencilerin sorularını yanıtladılar. Filmlerinde çok fazla müzik kullanmadığını belirten Yönetmen Zeki Demirkubuz, amacının insanları başka yerle- nitelendiriyorum. Çaresizliğin olduğu, umutların tükendiği bir anda film de bitiyor. ifadesinde bulundu. Din, coğrafya gibi konularda da filmler yapmayı düşündüğünü belirten Demirkubuz, Kriz döneminde çok sık karşılaştığımız bazı haberleri televizyonlarda görüyoruz. Cinnet geçirip, ailesini ve kendisini öldüren insanlar var. Eğer bunların yaşama garantileri olsaydı acaba intihar ederler miydi diye soruyorum kendime. Bence etmezlerdi. Filmlerimde bu türden konulara kayıtsız kaldığımı düşünmüyorum. Ben kuyunun biraz daha dibine inip, karanlığa biraz daha yakın olduğum filmler yapıyorum. Nedene bağlı filmler yaptığıma inanıyorum. şeklinde Ödül almanın iyi bir şey olduğunu fakat çok fazla bir şey ifade etmediğini söyleyen Demirkubuz, Ödül beş kişinin subjektif kararı sonrasında birilerine verilen bir şeydir. Ödülü, özel bir başarı olarak görürseniz, yoldan çıkmaya başlarsınız. Bence ödülü fazla abartmamak lazım. Her şeyi kendi özel mantığı içerisinde anlamaya çalışmak gerektiğini düşünüyorum. diye Sanatçılarda yüz eskimesi diye bir şey olmadığına dikkat çeken Oyuncu Vildan Atasever, Zeki Demirkubuz gibi yönetmenlerle karşılaşmak çok zor, çünkü böyle insanlara çok az rastlanıyor. Eğer hikâye gerçekse ve iyiyse farklı bir karakteri oynayacaksanız bir oyuncu için yüz eskimesi diye bir söz konusu değil. diye Söyleşi sonrasında konuklara hediye takdim eden Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Son derece başarılı sanatçıları Üniversitemizde ağırlamaktan çok mutlu olduk. dedi.

Üniversitemizde Gölge Filminin Gösterimi Ve Söyleşisi Gerçekleştirildi Mehmet Güreli Yönetmen Üniversitemizde gerçekleştirilen Geleneksel 15. Bahar Şenlikleri kapsamında, Atatürk Kültür Merkezinde, yönetmenliğini Mehmet Güreli nin yaptığı Gölge adlı filmin gösterimi yapıldı. Filmin gösterimi sonunda, Yönetmen Mehmet Güneri ve oyuncu Görkem Yeltan, öğrencilerimizin sorularını yanıtladılar. Müzisyen, ressam ve yönetmen Mehmet Güreli nin uzun zamandır beklenen ilk uzun metrajlı filmi olan Gölge Türk edebiyatının önemli yazarlarından Peyami Safa nın intihar, şüphe, kıskançlık, dostluk ve aşk hakkındaki, kara film bahçelerini binlerce defa arşınlamış Selma ve Gölgesi adlı romanından uyarlandı. Filmde romana sadık kaldıklarını söyleyen Yönetmen Mehmet Güreli, öğrencilerden Issız Adam filminin izleyici kitlesine neden ulaşamadınız, film bunu hakediyor sorusuna, Güneri, Bunların başından maddi imkansızlıklar yatıyor. Filmi ancak 15 kopya yapabildik. Bu sayı bırakın Türkiye yi, İstanbul için dahi çok az. Kopya sayınız az olunca, yeni bir film vizyona girince sizin filminiz kaldırılıyor. Tanıtım çok önemli ve profesyonelce yapılması gereken bir şey. Bunu beceremedik. şeklinde yanıtladı. Gündelik hayatta tutunmak, para kazanmak için dizilerde oynadığını söyleyen Görkem Yeltan, uzun metrajlı bu film bana teklif edildiğinde önceleri tereddüt ettiğini ancak yönetmenin kendisine duyduğu güvenle de rolün üstesinden geleceğine inandığını söyledi. Yeltan, Önceleri oynadığım rollerde cici, tatlı kız rollerinde oynuyordum. Film için uzun Görkem Yeltan Oyuncu süre çalıştım. Yönetmenimiz Mehmet Güneri nin de desteğiyle kendime olan güvenimin sonucunda rolün üstesinden geldiğimi düşündüm ve sonuçtan memnunum. şeklinde Söyleşinin sonunda, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Mehmet Özaslan tarafından Yönetmen Mehmet Güneri ve oyuncu Görkem Yeltan a hediye takdim edildi.. Türk Sinemasının Üç. Ulu. Çınarı. Üniversitemizde 15. Geleneksel Bahar Şenlikleri, Üniversitemiz kampusu içerisinde yapılan etkinliklerle başladı. Etkinlikler çerçevesinde Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezinde, Masumiyet filminin yönetmeni Zeki Demirkubuz un söyleşisi öncesi Türk sinemasının üç büyük çınarı bir araya geldi. Türk sinemasının üç büyük yönetmeni Sadık Battal, Candan Murat Özcan ve Zeki Demirkubuz, söyleşi öncesi hayranlarının büyük ilgisiyle karşılaştılar.

Asi Dizisinin Yönetmeni ve Oyuncuları Üniversitemizdeydi söyleyen Yönetmen Cevdet Mercan, Gaziantep i bilmeyen oyunculara şehri gezdirdiğini ve Gaziantep e hayran olduklarını belirtti. Dizinin, asi nehrinin tersine akması üzerine kurulu bir hikâye olduğunu ifade eden Mercan, hikâyeyi anlatırken hiçbir zaman topraktan kopmadık- Cevdet Mercan Yönetmen 15. Bahar Şenlikleri çerçevesinde, Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezinde, Asi Dizisinin Yönetmeni Cevdet Mercan, Oyuncular Murat Yıldırım, A. Onur Saylak ve Saygın Soysal öğrencilerimizle buluştu. Asi Dizisi ve TV Dizilerinin Toplum Üzerindeki Etkileri konulu söyleşiye Üniversitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fahrettin Göğüş, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Cahit Bağcı, çok sayıda öğretim üyesi ve öğrenci katıldı. Gaziantepli olduğunu dakikalık bir filmi bitirmek gibi bir derdiniz var. Biz her gün sizin evinizdeyiz bu nedenle, işimiz dikkat isteyen bir iş. Ekranda yaptığımız küçük bir hatayı tüm dünya görür. Sizin görmediğiniz kamera arkasında yaşanan şeylerin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü kamera arkasında yaşanan her şey sizlere direk yansıyor. şeklinde Televizyonun sanat yapılacak bir yer olmadığını belirten dizinin başrol oyuncusu Murat Yıldırım, Televizyonlarda şöyle bir ortak dil vardır. Ben bunu yaptım, izleyen izlesin, izlemeyen başka bir kanala geçsin. Bence bu sorumluluktan kaçmaktır. Televizyon sanat yapılacak bir yer değil. Tam tersine eğlence amacı kullanılan bir alet. Ekran, çok kaygan bir zemin. İnsanlara düzgün bir şeyler verirseniz an- A. Onur Saylak Oyuncu larını, bu nedenle çekimleri hep Hatay da gerçekleştirdiklerini kaydetti. Mercan, İki senedir Antakya dayız, bu diziyi çekiyoruz. Bu sezon sonunda da bitireceğiz. Hatay ın her yerinde, bütün ilçelerini dolaşarak yapıyoruz bu işi. Sürekli çekmek zorunda olduğumuz için elbette ki yorucu oluyor. Beş günde 90 cak başarılı olursunuz. ifadesinde bulundu. Dizilerin çabuk tüketildiğini vurgulayan oyuncu Saygın Soysal, Bir dizi için bir hafta çalışılıyor ama insanlar bu haftayı izledikten sonra haftaya ne olacak diye merakla bekliyor. Bir sinema filmi 6 aylık bir hazırlıkla 6 8 haftada çekilirken, diziler sıfır hazırlıkla beş günde çekiliyor. Ekip işinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Eğer iyi bir ekiple çalışıyorsanız zaten her şey yolundadır. diye Dizilerin hiçbir zaman hayata yansıtılmaması gerektiğini söyleyen oyuncu A. Onur Saylak, Dizileri izleyin ve bitirin. Yani bugün Asi yi, Asi bittikten sonrada başka bir diziyi hayatınıza yansıtmayın. Asi gerçekten çok büyük bir ekip. Çok sakin, işine hakim bir yönetmenle çalışıyoruz. Bizim sette sesler çok nadir yükselir. Bence setimizin en büyük zorluğu evimizde uzak olması. Çünkü günlerce otelde kalmak zor oluyor. Her ne kadar ekran önünde biz oyuncuklar olsak da, inanın dizilerin asıl emekçileri, asıl kahramanları kamera arkasındakilerdir şeklinde Söyleşi sonrasında Yönetmen Cevdet Mercan a, Oyuncular Murat Yıldırım, A. Onur Saylak ve Saygın Soysal a hediye takdim eden Üniversitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fahrettin Göğüş, Asi ye emek veren herkese teşekkür ediyorum. İyi ki geldiniz. dedi.

Mısralarla Yalnızlık Adlı Şiir Dinletisi Gerçekleştirildi Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun Rektörü Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü öğrencileri tarafından, Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezinde Mısralarla Yalnızlık adlı şiir dinletisi düzenlendi. Dinletiye Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tokay Gedikoğlu, çok sayıda öğretim elemanı ve öğrenci katıldı. Şiir dinletisinin açılışında, Şiir olunca söz de durur, nesir de. diyerek geceye ayrı bir renk katan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Necip Fazıl Kısakürek in Kaldırımlar adlı şiirini okudu. Mısraların büyülü dünyasının, Türk Musikisi Devlet Konservatuarı öğrencilerinden oluşan grubun muhteşem tınılarıyla eşlik ettiği gecede, on beş ses ve on beş birbirinden güzel şiir konuklara muhteşem bir gece yaşattı. Dinleti sonunda konuşan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Çok güzel bir gece geçirdik. Birbirinden değerli öğrencilerimi tebrik ediyorum. Belki Atilla İlhan bana kızacak ama ben sizlere mecburum. diye Şiir dinletisi sonunda Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tokay Gedikoğlu, Türkçe Eğitimi Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Arif Yılmaz tarafından, öğrencilere çiçek ve teşekkür belgesi verildi. Cahit Koytak Şair 15. Bahar Şenlikleri kapsamında, Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezinde Şair Cahit Koytak tarafından şiir söyleşisi gerçekleştirildi. Söyleşiye Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Vali Yardımcısı Gökhan Veli Kişioğlu, Üniversitemiz Rektör Danışmanı Prof. Dr. Mehmet Özaslan ve Prof. Dr. Cahit Bağcı, Üniversitemiz Genel Sekreteri Ercan Eroğlu, Konuşmak insanın kaderidir çok sayıda öğretim elemanı ve öğrenci katıldı. Şairleri diğer insanlardan ayıran en önemli özelliğin heyecanlanmaları olduğunu söyleyen Koytak, şairlerin her yaşta, her zaman heyecanlandıklarını belirtti. Üniversitemizde bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Koytak, bir şairin şiiri hakkında en iyi en güvenilir bilginin, yine o şairlerin şiirlerinden öğrenileceğini ifade etti. Konuşmak insanın kaderidir. diyen Koytak, Her şair duygularını yazmak için galaksinin o eşsiz pırıltısına ulaşıncaya kadar yazmalıdır. Eğer bunu başaramıyorsa, o şiiri yazmak için harcanan vakte yazık olmuştur. şeklinde Koytak söyleşiye birbirinden güzel şiirlerini okuyarak devam etti. Söyleşi sonunda Şair Cahit Koytak a hediye takdim eden Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Çok duygulandım. Şiirin büyülü, sihirli dünyasına gittim, gel- dim. ne geldiği için, şenliğimizi şenlendirdiği için şiirleriyle, kişiliğiyle kendisine yürekten teşekkür ediyorum. Kendisini burada her zaman memnuniyetle ağırlayacağız. diye

Aşk vermek demektir Sadık Yalsızuçanlar Yazar 15. Bahar Şenlikleri kapsamında, Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezinde, Yazar Sadık Yalsızuçanlar tarafından, Edebiyat ve Aşk konulu söyleşi gerçekleştirildi. Aşkı doğum ve ölüm olarak nitelendiren Sadık Yalsızuçanlar, aşkın bir varlığın bir nesneyi sarması gibi olduğunu ifade etti. Kadınların sadece âşık olduklarını erkeklerinse aşk üzerinden başka şeyler beklediklerini belirtti. Edebiyatımızda pek çok konu işlendiğini fakat aşkın konu olarak en merkezi yerde durduğunu vurgulayan Yalsızuçanlar, aşkın bütün bağları yıkarak kendi bağlarını kurduğunu kaydetti. Geçmişte sultanların, bürokratların divan türünden şiirler yazdıklarını belirten Yalsızuçanlar, aşkı yücelten bir geleneğimiz olduğunu, son zamanlarda ise aşkı olumsuzlayan, lanetleyen bir yazın olduğunu ifade etti. Aşkın kavuşma arzusuyla yanmak olduğunu söyleyen Yalsızuçanlar, Aşk insanın kendisinin belirleyemediği bir şeydir. Asıl anlamı bir varlığın bir nesneyi sarmasıdır. Nasıl ki bir sarmaşık ağacı sarıp, onun özsuyunu emerek, giderek onu nasıl öldürüyorsa aşk da öyledir. Bilgeler aşkı, muhabbetin, sevginin hastalık derecesi olarak nitelendiriyorlar. şeklinde Aşk vermek demektir. diyen Yalsızuçanlar, İnsan bir tür yaratıcı olmak istiyor. Ama yukarılara kadar çıkıyor, sonra yere çarpıyor. Daha sonra olgunlaşma başlıyor. Aşka ilişkin çok müthiş şeyler var. Bir hadiste şöyle diyor. Bana dünyanızdan bir iki şey sevdirin. Güzel koku ve kadın, namaz ise gözümün nuru kılındı. Burada güzel koku ve kadın bölümünü yorumlarken; Allah Âdem i yarattı, onu kendi ruhundan, kendi nurundan yarattı ve rahman sıfatıyla ona bir ruh istedi. Yani Allah âşık olmadı, ona iştiyak duydu. Bu bir varlığın kendi benliğine iştiyak duymasıdır diyor. Sonra Âdem in eğe kemiğinden kadını yarattı, o kemikten boşalan yere de arzuyu doldurdu. Böylece ikisi de birbirinin parçası oldu. ifadesinde bulundu. Söyleşi sonunda Sadık Yalsızuçanlar a hediye takdim eden Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Aşka dair bu kadar güzel sohbetler daha önce dinlemiş miydiniz bilmiyorum ama son derece güzel, son derece hoş bir sohbet oldu. Üniversitemize geldiği için bize böyle güzel bir sohbet sunduğu için kendisine yürekten teşekkür ediyorum. şeklinde Medeniyetler çatışması deniliyor ama ortada bir tane medeniyet var Bülent Akyürek Yazar 15. Geleneksel Bahar Şenliklerinin ikinci gününde, Yazar Bülent Akyürek tarafından Üniversitemiz Atatürk Kültür Merkezi nde, İçinizdeki öküze Oha deyin kişisel gelişimin zararları konulu söyleşi gerçekleştirildi. Söyleşiye Üniversitemiz Rektör Danışmanı Prof. Dr. Mehmet Özaslan, öğretim elamanları ve öğrenciler katıldı. Modern dünyada medeniyetler çatışmasından sık sık dile getirildiğini ancak gerçekte medeniyetler çatışması olmadığını söyleyen Yazar Bülent Akyürek, Medeniyetler çatışması deniliyor ama ortada bir tane medeniyet var. Bu işi bayrak yarıştırmak şeklinde anlıyorum. Seninki kırmızı, benimki daha kırmızı şeklinde. Medeniyet ve teknolojiyi ayrıştırma çabası içerisindeyim. Modern dünya, gelişmiş ülke ile gelişmemiş ülkeyi bir kara tahtada anlatırken, gelişmiş ülkede kişi başına düşen buzdolabı, çamaşır makinesi, bilgisayar v.s şu kadar diye söyleniyor. Gelişmemiş ülkenin tablosu çizilirken ise orda var, sizde yok. Gelişmişte şu kadar var, sizde yok ya da şu kadar var şeklinde karşılaştırma yapılır. Batı teknolojik yarıştırmaya medeniyet diyor. Medeniyet tabi ki bu değil. Kişi başına düşen buzdolabı şu kadar ama evinizden bir cenaze çıktığı zaman akşam ölü başına düşen diri sayınız kaçtır. Ya da o cenazeye helva getiren kişi sayısı kaç. Bir hastanız olduğu zaman hasta başına düşen refakatçi sayınız kaç. Bana göre medeniyetin ölçütünde bu gibi kriterler dikkate alınmalı şeklinde Söyleşinin sonunda, soruları yanıtlayan Yazar Bülent Akyürek e Üniversitemiz Rektör Danışmanı Prof. Dr. Mehmet Özaslan tarafından hediye takdim edildi.

Üniversite - Sanayi Bütünleşmesinde Önemli Adım Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun Rektörü Naci Topçuoğlu Meslek Yüksekokulunda gerçekleştirilen senato ve yönetim kurulu toplantısına Üniversitemiz senatosu ve yönetiminin yanı sıra, Sanayi Odası Başkanı Nejat Koçer ve yönetim kurulu üyeleri, Ticaret Odası Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Organize Bölge Başkanı Cahit Nakıpoğlu, Gülsan Hol ding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Topçuoğlu ve Naci Topçuoğlu katıldı. Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, olarak toplumla bütünleşip, dinamiklerin bir araya gelmesiyle doğacak sinerjiyi yakalamak ve başta şehrin, bölgenin, ülkenin ileri gitmesine katkıda bulunmak ve bu sayede bir katma eğer oluşturma üzere yola çıktıklarını söyledi. Coşkun, Gaziantep Üniversitesi nin her alanda işbirliğini sağlamak ve bu işbirliğinin önünü açmak istiyoruz. Bu bağlamda bize düşen görevler olduğu gibi muhataplarımıza ve yoldaşlarımıza da düşen görevler söz konusu olacaktır. Bu birlikteliği sağlamak üzere senato toplantısıyla başlayan bir süreci başlatmak istiyoruz. Üniversite-sanayi işbirliği konusunda eğitim ve araştırma geliştirme faaliyetleri, bunun sonucunda teknolojik ürüne ulaşma, daha fazla pazar sahibi olmak istiyoruz. dedi. Meslek yüksekokulları ve dört yıllık lisans eğitimleri bağlamında daha çok sahaya açılmak gibi bir planımız var diyen Prof. Dr. Coşkun, Mü hendislik ile iktisadi ve ticari bilimler alanlarında öğrencilerin en azından bir dönemi sahada geçirmelerine yönelik yönetmelik ve katalog değişikliğine gitmek istiyoruz. Öğrencilerimizi gönderdiğimiz sahada talebimizi karşılayacak kuruluşların işbirliğine açık olması ve bu işbirliği noktasında bir protokol oluşturmamız gerekir diyerek Cahit Nakıpoğlu Organize Bölge Başkanı öğrencimizin sigorta sorununu da kanun bağlamında çözmeye çalışıyoruz diye Teknoparkın dört ay önce açıldığını söyleyen Prof. Dr. Coşkun, Teknopark için 7 milyon Auro hibe geldi. Bu hibeyle birlikte laboratuarlar, inovasyon centerler, nano teknoloji merkezleri, alt yapı çalışmaları tamamlanacak. Üniversite sanayi işbirliği kapsamında aktif olarak neler yapabileceğimiz konusunda yola çıkmak gerektiğini düşünüyorum diyerek oluşturacak alt guruplarda, sanayicilerin istekleri neler, bizlerin yapabilecekleri neler olduğunun envanter çalışmasının yapılması gerektiğini söyledi. Yrd.Doç.Dr. Mehmet Civan Naci Topçuoğlu MYO Müd. Üniversite-Sanayi işbirliğinde söz alan Sanayi Odası Başkanı Nejat Koçer, Burası Gaziantep sanayisi için çok önemli bir yer. Buradan oluşacak yeni fikirler, mezun vereceğiniz öğrenciler Gaziantep sanayisinin daha ileriye gitmesinde önemli bir unsur olacak. Gaziantep Anadolu sanayileşmesinde çok önemli bir yere gelmiş durumda. Sadece üretmekle değil, Ar-Ge ile inovasyonla, markayla anılan, yenilikçi akımlarla konuşulan bir şehir haline geldi. Üniversitemizin bu akımların içeri sinde çok daha fazla yer alması, üniversite sanayi işbirliği içerisinde bu başlıklar altında yapılacak toplantıların, ulusal, uluslar arası konferansların Gaziantep te yapılması gerekliliği ya da yeni akımların şehre kazandırılması gerekmektedir diyerek üniversiteyle birlikte çalışacak kurulu hazırladıklarını ve her türlü işbirliğine hazır olduklarını söyledi. Üniversite sanayi işbirliğinin toplantılarda birbirimizi ikna ettiğimiz konulardan daha öteye taşınması gerektiğini düşünüyorum. diyen Ticaret Odası Başkanı Mehmet Aslan, Somut icraata yönelik, takvime bağlanarak, konuların belirlenmesi gerekir. Gazintep te diğer şehirlere göre daha fazla üniversite-şehir bütünleşmesi var. Gerek biz gerekse sanayi odamız, üniversitemizde yayımlanmış bir çok eserin, kitabın sahiplenmesi konusunda diğer illerden çok daha ileride. Bir çok müşterek toplantı yapıyoruz, bir çok toplantının finansmanında birbirimize destek veriyoruz. Şuanda içinde bulunduğumuz okul, Türkiye de örneği bulunmayan bir okul. diyerek, bunların çok önemli adımlar olduğunu söyledi. Organize Saniyi Bölge Başkanı Cahit Nakıpoğlu, Sanayi ve Ticaret Odası başkanlarının Üniversite Sanayi işbirliği konusunda söylediği tüm konulara katıldıklarını belirterek, Türkiye de işsizlik sorununun olmadığını, iş beğenmeme sorununun olduğunu söyledi. Toplantı öncesi konuşan Naci Topçuoğlu Meslek Yüksekokulu Müdürü Yrd. Doç. Dr. Mehmet Civan, okulun sanayide olması nedeniyle Türkiye de bir ilk olduğunu söyledi. Civan, Okulumuz Organize Sanayi Bölgesi nin içerisinde, iki yıllık ve altı dönemli. Teorik bilgiyi alan öğrencilerimiz sanayide bilgiyi pratiğe dönüştürüyor. Şuanda Halıcılık programı ve plastik teknolojisi programı veriliyor. Önümüzdeki yıl işletmecilik, muhasebe, dış ticaret gümrük, lojistik ve pazarlama ile gıda teknolojileri bölümlerini açacağız şeklinde

Madencilik ve Doç. Dr. Orhan Solmaz Maden Mühendisi 15. Bahar Şenlikleri kapsamında Üniversitemiz Fen Edebiyat Fakültesi Ömer Asım Aksoy Konferans Salonunda, Maden Yüksek Mühendisi Doç. Dr. Orhan Mehmet Solmaz tarafından, Madencilik ve Yarattığı Sorunlar adlı söyleşi gerçekleştirildi. Madenciliğin çok eski dönemlerden bu yana varlığını sürdürdüğünü söyleyen Solmaz, ülkemizin en temel sorununun enerji olduğunu belirtti. Enerji olmadan hiçbir şeyin olmayacağına dikkat çeken Solmaz, bu kadar çok ihtiyaç duyduğumuz enerjinin en Yarattığı Sorunlar temiz ve en ekonomik şekilde kullanılması gerektiğini ifade etti. Madencilikte en önemli şeyin para olduğunu vurgulayan Solmaz, Ülkemiz madencilik açısından çok uygun bir ülke. Yeterli teknik donanımımız var. İhtiyacımız olan tek şey, yasalar ve finansman. İnsanlar bazı engellerden dolayı maden aramak için girişimden kaçıyorlar. şeklinde Ülkemizde 10.6 milyar ton kömür rezervi olduğunu belirten Solmaz, bu rezervlerin yaklaşık beş milyar tonunun Elbistan da olduğunu ve bin 500 kalorilik ısı verdiğini ifade etti. Enerjimizin yüzde 25 inin kömürden, yüzde 25 inin ise hidroelektrikten elde edildiğini söyleyen Solmaz, enerjinin çeşitlendirilmesi gerektiğini kaydetti. İnsanların, kömürü kötü kullandığına dikkat çeken Solmaz, kömür santrallerinin çevreye zarar vermeden ekonomik bir şekilde kullanılması gerektiğini belirtti. Kömür tüketirken içine mutlaka kireç atılması gerektiğini söyleyen Solmaz, kirecin kömür içindeki kükürdü tuttuğunu ifade etti. Santral kurarken bazı şeylerin düşünülmesi gerektiğini vurgulayan Solmaz, Bir yere santral kurarken biz öncelikle enerjiyi düşünüyoruz. Aslında her şeyden önce, çevreye zarar vermeden, en ekonomik şekilde kurmalıyız. Çevreyle mücadele etmek için de çevreye zarar vermeyen sistemlerin kurulması gerekiyor. Bu sistemler zararlı atıkların dışarıya atılmasını engelliyor. diye Söyleşi sonunda Maden Yüksek Mühendisi Doç. Dr. Orhan Mehmet Solmaz a hediye takdim eden, Üniversitemiz Rektör Danışmanı Prof. Dr. Cahit Bağcı, Hocamıza çok teşekkür ediyorum. Gerçekten hayatınızda ne yaparsanız en iyisini yapın. Eminim gelecek Türk gençliğinin olacaktır. ifadesinde bulundu.

Doğal dengeyi bozan tek canlı insandır Mehmet Sait Köse TEMA Vakfı İl Temsilcisi 15. Bahar Şenlikleri etkinlikleri kapsamında Üniversitemiz Ömer Asım Aksoy Konferans Salonunda, TEMA Vakfı Gaziantep İl Temsilcisi Mehmet Sait Köse tarafından Geri Dönüşüm adlı seminer gerçekleştirildi. Geri dönüşümün insan sağlığı için çok önemli bir konu olduğuna dikkat çeken Köse, dünyanın içinde bulunduğu ve gelecekte de sorunlar yaşanacağı tahmin edilen atıkların geri kazandırılması gerektiğini söyledi. Ülke kaynaklarının sonsuz ve sınırsız olmadığını belirten Köse, ülkelerin artan Seminerin sonunda TEMA Vakfı Gaziantep İl Temsilcisi Mehmet Sait Köse ye hediye takdim eden Üniversitemiz Rektör Danışmanı Prof. Dr. Cahit Bağcı, Kendisini birkaç kere dinleme fırsatı buldum. Şenlik programımız içerisinde kendisini burada görnüfusu taşıma konusunda zorluklar yaşadıklarını ifade etti. Köse, Geri dönüşüm, yük katkısı olduğunu belirten Köse, Doğal dengeyi bozan tek canlı insandır. dedi. Köse, Sağlıklı bir geri dönüşüm sisteminin ilk basamağı ise bu malzemelerin kaynağında ayrılmasıyla toplanmasıdır. Geri dönüşüm, doğal kaynaklarımızın korunmasını sağlar, enerji tasarrufuna yardım eder, geleceğe ve ekonomiye yatırım yapmamıza yardımcı olur. diye yeniden değerlendirilebilme olanağı olan atık malzemelerin bazı aşamalardan geçerek tekrar kullanılabilir hale getirilmesidir. Kaynakların sonsuz olmadığı bir gün bu doğal kaynakların tükeneceği akıldan çıkarılmamalıdır. Bu durumun farkına varan ülkeler kaynak israfının önlemek ve ortaya çıkabilecek enerji krizleri ile baş etmek için bazı yöntemlere başvurmuştur. Al kullan at mantığı artık yok olmalıdır şeklinde Geri dönüşümün yeniden kazanım sağlayarak tasarruf yapmak gibi bir amacı olduğunu vurgulayan Köse, Kaynakların lüzumsuz kullanılmasını önlemek ve atıkların kaynağında ayrıştırılması ile birlikte çöp miktarını azaltmaktır. Bu kullanılan enerjiden büyük tasarruf sağlayacaktır. Örneğin kullanılmış bir kâğıdın tekrar kâğıt imalatında kullanılması ile hava kirliliği yüzde 74, su kirliliği yüzde 35, su kullanımı yüzde 45 azalırken 8 ağacın kesilmesi de önlenmektedir. ifadesinde bulundu. Çevre kirliliğini azaltmada da geri dönüşümün bü- Prof. Dr. Cahit Bağcı Rektör Danışmanı mekten çok mutluyuz. Çevre gerçekten insanların bireysel olarak üzerinde çalışması gereken bir konu. Gaziantep 350 gün güneş alan bir şehir. Bunu değerlendirmeliyiz. İnşallah gelecekte bu alanda çok daha güzel çalışmalar yapılır. Kendisine Üniversitemize geldiği için çok teşekkür ediyorum. şeklinde