MEVZUATTAKİ GELİŞMELER



Benzer belgeler
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü. Sayı : KDV /07/2014

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI SAKARYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü. Sayı : [I

Özelge: Şirket hissedarlarına ait arsanın kiralanarak arsa üzerine yapılacak binanın inşaasına ilişkin harcamaların GV ve KDV karşısındaki durumu.

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)

SİRKÜLER 2015/39. Söz konusu özelgeye göre özetle e-fatura olarak düzenlenmesi gerekirken kağıt ortamında alınan fatura;

SAYI : 2014 / 26 İstanbul,

A. VERGİLENDİRME DÖNEMİ

YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER TARAFINDAN DÜZENLENMESİ GEREKEN SERBEST BÖLGE FAALİYET TASDİK RAPORU NA İLİŞKİN TEBLİĞ YAYIMLANDI

Sirkülerimizin konusunu 6824 Sayılı Vergi Kanunlarında Gerçekleştirilen Düzenlemeler oluşturmaktadır.

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

86 SERİ NO'LU GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞ TASLAĞI

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI KOCAELİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü. Sayı : [ /5]

Konu: 17 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği ile Yapılan Açıklamalar.

SİRKÜLER RAPOR GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞİ. ( Seri No : 86 ) Sirküler Tarihi: Sirküler No: 2008/87

T.C. ORDU VALİLİĞİ Defterdarlık Gelir Müdürlüğü. Serbest Meslek Kazancından İndirilebilecek Giderler.

Özelge: Yurt dışı mukimi 硸rmalardanشى alınan hizmetlerin gelir ve kurumlar vergisi ile KDV karşısındaki durumu ve belge düzeni hk.

Sirküler Rapor /123-1 ÖZEL SİRKÜLER : HIZLANDIRILMIŞ İADE SİSTEMİ (HİS) KONUSUNDA YENİ KDV GENEL UYGULAMA TEBLİĞİ İLE DEĞİŞENLER

SAYI : 2014 / 32 İstanbul, KONU : Hızlandırılmış KDV İadesi uygulamasına (HİS) ilişkin açıklamalar.

Sirküler No : Sirküler Tarihi :

Tarih: Sayı: 2012/86. Konu:

tarihli ve sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır.

SON DÜZENLEMELER ÇERÇEVESİNDE SİGORTA VE KAMBİYO İŞLEMLERİNDE BSMV UYGULAMASI

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü. Sayı

KATMA DEĞER VERGİSİ KISMİ TEVKİFAT UYGULAMASINDA KDV İNDİRİMİ VE KARŞILAŞILAN SORUNLAR

TEBLİĞ. ÖTV tevkifatı uygulaması ihtiyari bir uygulama olmayıp, imalatçılar tarafından tevkifat yapılması zorunludur.

MALİ MÜŞAVİRLERİN İŞ TAKİP SÖZLEŞMELERİNİN DAMGA VERGİSİ KANUNU AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

Duyuru No: 2016/23 İstanbul,

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2017/033 Ref: 4/033

5766 sayılı Kanunun 25 inci maddesi ile 6802 sayılı Kanunun 30, 31 ve 47 nci maddelerinde değişiklikler yapılmıştır. Buna göre 6802 sayılı Kanunun;

No: 2015/67 Tarih: Konu: 2016 yılında kullanılacak yasal defterlerin tasdikine ilişkin açıklamalar Hk.

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI. Konya Vergi Dairesi Başkanlığı. Sayı :

İHRAÇ KAYDIYLA TESLİM ALDIĞI MALI SÜRESİNDE İHRAÇ EDEMEYEN İHRACATÇI İMALATÇIYA ÖDEDİĞİ KDV Yİ İNDİRİM VE İADE KONUSU YAPABİLİR Mİ?

1.1. Satıcı ÖTV Mükelleflerinin ÖTV Tevkifatına Tabi Mal Teslimlerinin Beyanı

b) Mücbir sebep sayılan haller dışındaki nedenlerle, defter ve belgelerin ibrazından imtina edilmemiş olması,

4 TEMMUZ /2. DÖNEM SERBEST MUHASEBECĐ MALĐ MÜŞAVĐRLĐK VERGĐ MEVZUATI VE UYGULAMASI SINAVI SORULAR

ALICIYA GEÇ İNTİKAL EDEN FATURADA YAZAN KATMA DEĞER VERGİSİNİN ÂKİBETİ

Bedelsiz mal teslimi belge düzeni ve Form Ba-Bs Hk.

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

TİCARİ DEFTERLERİN TASDİĞİ (Son Tarih )

Bazı Malların Teslimine ÖTV Tevkifatı Uygulması Getirildi

Tebliğ. Damga Vergisi Kanunu. Genel Tebliği. (Seri No: 44)

SİGORTA İŞLEMLERİ İLE KAMBİYO İŞLEMLERİNE İLİŞKİN GİDER VERGİLERİ TEBLİĞİ YAYIMLANDI

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2009/24 TARİH: Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanuna İlişkin 2 Seri Numaralı Genel Tebliğ

DAMGA VERGİSİ ORANLARI DAVA AÇMA SÜRELERİ DEFTER TASDİK SÜRELERİ DEFTER TUTMA HADLERİ DEĞER ARTIŞI KAZANÇLARI (GVK Mük. Md. 80) DEĞERLİ KAĞITLAR

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI KOCAELİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI MÜKELLEF HİZMETLERİ GRUP MÜDÜRLÜĞÜ

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Tarih : Sayı : Konu : Defter Beyan Sistemini Kullanma Zorunluluğu

VERGİYE UYUMLU BAZI MÜKELLEFLERE GELİR/KURUMLAR VERGİSİ İNDİRİMİ GETİRİLDİ:

Matrah Ve Vergi Artırımı (Madde: 5)

Konu: İndirimli Teminat Uygulaması Sistemi (İTUS)ilişkin açıklamalar bu sirkülerin konusunu oluşturmaktadır.

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)

Geç Gelen Faturalarda KDV İndirimi

VERGİYE UYUMLU MÜKELLEFLERE VERGİ İNDİRİMİ UYGULAMASI.

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü

YURT DIŞI FAALİYETLERE İLİŞKİN OLARAK MATRAHTAN İNDİRİLEN GÖTÜRÜ GİDERLERİN TEVSİK ZORUNLULUĞU VAR MI?

MEVZUAT SİRKÜLERİ /

6111 SAYILI KANUN İLE YAPILAN DÜZENLEMELER (2) (Madde 6-9)

3. (I) Sayılı Listedeki Mallar İçin Alınan Teminatın Çözümü İşlemleri Özel Tüketim Vergisi Kanunu eki (I) sayılı listedeki malların ithalinde

42 Sıra No.lu Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Genel Tebliği Yayımlandı DUYURU NO:2010/01

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/3

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

DAVALI : Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı (.. Vergi Dairesi Müdürlüğü) Tutarı : TL Damga Vergisi,. Vergi Ziyaı Cezası

YÜKLENİLEN KDV YE AİT FATURANIN GEÇ DÜZENLENMESİ HALİNDE KDV İADESİ YAPILABİL

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü. Sayı :

şeklinde sınıflandırmak mümkündür. A. Uyumlu Mükellefe İndirimli Gelir/Kurumlar Vergisi Uygulaması

YENİ KDV GENEL TEBLİĞİ VE İNDİRİMLİ TEMİNAT UYGULAMA SI SİSTEMİ:

Arkan&Ergin Uluslararası Denetim ve Y.M.M. A.Ş.

MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİ HAKKINDA:

Yurt dışındaki rmadan uydu yayını için hizmet alımında ödenen bedelin vergisel durumu.

Özelge: İnternet üzerinden verilen hizmetlerin vergilendirilmesi hk.

Özelge: Mükelle yet Tesisi hk.

TAKVİM YILI KAPANDIKTAN SONRA GELEN FATURALAR KDV LERİN VERGİ KANUNLARI KARŞISINDAKİ DURUMU

Duyuru : 2012/ DUYURU (Sadece Müşterilerimiz içindir)

VERGİYE UYUMLU MÜKELLEFLERE SAĞLANAN VERGİ İNDİRİMİ TEŞVİKİ

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI MERSİN VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü. Sayı : [ /9]

BAĞIMSIZ DENETİM VE YMM LTD. ŞTİ.

ŞİRKET AKTİFİNDE KAYITLI ARSANIN KAT KARŞILIĞI MÜTEAHHİDE VERİLMESİ

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/59

KONU: SERBEST BÖLGELERDE İSTİHDAM EDİLEN HİZMET ERBABININ

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

Konu: 2018 yılında kullanılacak yasal defterlerin tasdikine ilişkin açıklamalar Hk.

Kabul Tarihi: 31/12/2004 Resmi Gazete Tarihi : 31/12/2004

DEFTER TUTMA MÜKELLEFİYETİ VE TASDİK ZAMANLARI

İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi (Madde: 6)

Konu: 2017 yılında kullanılacak yasal defterlerin tasdikine ilişkin açıklamalar Hk.

TEBLİĞ GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 301)

2016 Yılı Mali Takvim Uygulamaları

1. Vergi Usul Kanunu Uyarınca 2017 Yılında Kullanılacak Defterlerin Tasdiki

2017 YILINDA TUTULACAK DEFTERLERİN TASDİK ZAMANLARI VE TİCARET SİCİL TASDİKNAMESİ HAKKINDA AÇIKLAMA TİCARET SİCİL TASDİKNAMESİ ALMA ZORUNLULUĞU:

İTHALAT SONRASI KDV DÜZELTMELERİNDE YENİ MİLAT

Deniz Taşıtı İmal Edenlere Bu Kapsamda Yapılacak Teslim ve Hizmetler KDV den İstisna Edildi:

Transkript:

MEVZUATTAKİ GELİŞMELER 19

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü TARİH : 11.03.2008 SAYI : B.07.1.GİB.4.34.19.02/VUK-2/160-2425/2265 KONU : Adlarına Sahte Kimlikle Mükellefiyet tesis edilenler hakkında yapılacak işlemler.... VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜNE Dairenizin... vergi kimlik numarasında kayıtlı... nin ortağı... tarafından Başkanlığımıza verilen ve bir örneği ilgi(a) yazımızla gönderilen... tarihli dilekçede,... yılında kaybetmiş olduğu kimliğini bulan... tarafından şirket ortağı yapıldığını iddia etmesi üzerine alınan ilgi(b) ve (c) yazılarınızdan; Adı geçen şirketin... adresinde 17.05.2005 tarihinden itibaren toptan kumaş alım satımı faaliyetine başladığı, şirket ortaklarının... ( şirket müdürü ve %70 hisseli ortağı) ve... (%30 hisseli ortağı) olduğu, söz konusu şirket hakkında düzenlenen vergi inceleme raporu doğrultusunda adı geçen şirketin bilinen adreslerinde yapılan yoklamalara istinaden 22.05.2006 tarihi itibariyle re sen mükellefiyet kaydının kapatıldığı, Söz konusu şirketten alınamayan vergi alacağı için 6183 sayılı A.A.T.U.H.K. nun ilgili hükümleri gereğince şirket hissedarı olarak... un gayrimenkulüne haciz konulduğu, dairenizde adı geçenin kimlik bilgilerinin başkaları tarafından kullanıldığı yönünde herhangi bir bilgi ve belge olmadığı anlaşılmıştır. Bilindiği gibi, 2004/13 Seri No.lu Uygulama İç Genelgesinin (II.) bölümünde; başkaca bir ticari, zirai ve mesleki faaliyet olmadığı halde, münhasıran sahte belge düzenlemek amacıyla, mükellefiyet tesis ettirdiği vergi incelemesine yetkili olanlarca düzenlenen rapor ile tespit edilen ve mükellefiyet kaydının devamına gerek görülmediği raporda belirtilen mükelleflerle ilgili yapılacak işlemler açıklanmıştır. Anılan iç genelgenin (I.) bölümünün Mükellefiyet Kaydının Terkin Edileceği Tarihin Belirlenmesi başlıklı (C) ayrımının 2 nci maddesinde; Mahkeme kararı, vergi inceleme raporu veya vergi daireleri tarafından resmi makamlarla yapılan yazışmalar sonucunda, sahte veya çalıntı ya da tahrif edilmiş nüfus cüzdanı ile bilgileri dışında adlarına mükellefiyet tesis 20

ettirildiği tespit edilenlerin mükellefiyet kayıtları, tesis tarihi itibariyle terkin edilecektir. Sahte veya çalıntı yada tahrif edilmiş nüfus cüzdanı ile mükellefiyet tesis ettirenlerin kimlik bilgilerinin tespit edilmesi halinde, bunlar hakkında gerekli işlemlerin yapılacağı tabiidir. hükmüne yer verilmiştir. Diğer taraftan 2007/1 Seri Numaralı Vergi Kimlik Numarası İç Genelgesinin A-Nüfus Cüzdanlarının Kaybolduğu veya Çalındığına İlişkin Olarak Alınan Dilekçe Üzerine Yapılacak İşlemler başlıklı bölümünde, Gerçek kişilerin,nüfus cüzdanlarının kaybolduğunu veya çalındığını belirterek kaybettikleri yada çaldırdıkları nüfus cüzdanlarıyla vergi dairelerince mükellefiyet tesisi yapılmasının engellenmesini talep ettikleri dilekçeleri ile; Vergi mükellefiyetini terk edenler ile vergi mükellefiyeti bulunmayanların(potansiyel vergi kimlik numarası bulunanlar dahil) herhangi bir vergi dairesine, Vergi mükellefiyeti bulunanların bağlı bulundukları vergi dairesine,müracaat etmeleri ve dilekçeleri ekinde,türkiye Cumhuriyeti kimlik numaraları ve nüfus cüzdanlarının kaybedildiğine veya çalındığına dair gazete ilanını/emniyet birimlerince düzenlenmiş belgenin aslını ibraz etmeleri halinde; GİB/sicil İşlemleri/Gerçek Kişi/Kaybedilen Veya Çalınan Nüfus Cüzdanlarına İlişkin Bölüme dilekçe ile müracaatta bulunan gerçek kişinin,adı ve soyadı ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası bilgi girişi yapılacaktır. Sicil programı aracılığıyla MERNİS/Kimlik Paylaşım Sisteminden kişinin çalınan veya kaybolan nüfus cüzdan bilgileri sorgulanacak sorgu sonucu MERNİS den gelen Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, adı, soyadı, baba adı, anne adı, doğum yeri, doğum yılı bilgileri vergi dairesince kontrol edilip onaylandıktan sonra MERNİS den gelen bilgileri ile nüfus cüzdanlarının kaybedildiğine veya çalındığına dair gazete ilanı/emniyet birimlerince düzenlenmiş belgenin tarih ve/veya sayısının bilgi girişi yapılacaktır. İşlemi biten dilekçe ve ekler; mükellefin bağlı olduğu vergi dairelerinde mükellefin tarh dosyasında, vergi mükellefiyetini terk edenler ile vergi mükellefiyeti bulunmayanların müracaat ettiği vergi dairelerinde ise açılacak klasörlerde tarih sırasına göre saklanacaktır denilmektedir. Bu itibarla... ile söz konusu şirketin durumunun 2004/13 Seri Nolu Uygulama İç Genelgesi nin 1/C-2 bölümünde yapılan açıklamalar doğrultusunda değerlendirilmesi gerekmektedir. Mahkeme kararı (mükellef tarafından ibraz edilmesi halinde), vergi inceleme raporu veya daireniz tarafından resmi makamlarla (Nüfus Müdürlüğü, Cumhuriyet Savcılığı v.b.) yapılacak yazışmalar neticesinde mükellefiyetin sahte veya çalıntı ya da tahrif edilmiş nüfus cüzdanı ile tesis ettirildiğinin anlaşılması halinde, söz konusu İç Genelge ye istinaden tesis tarihi itibariyle terkin edilebileceği tabiidir. Bilgi edinilmesi ile gereğinin bu doğrultuda yapılarak sonucundan bilgi verilmesini rica ederim. 21

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü TARİH : 27.02.2008 SAYI : B.07.1.GİB.4.34.19.02/VUK-2/2654/1751 KONU : Serbest Bölgedeki Şubenin Faaliyeti ile ilgili muafiyetinin kalkması halinde defter tasdiki ve şube kaydı hk. İLGİ... :... tarihli dilekçeniz. İlgi dilekçenizde belirtilen hususlar Başkanlığımız Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü ve Müdürlüğümüzce incelenmiş olup konuyla ilgili açıklamalara aşağıda yer verilmiştir. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu nun 1/1 nci maddesine göre, Türkiye de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabii olduğu hükme bağlanmıştır. Aynı Kanunun 16/1-c maddesinde Gümrük Kanunundaki transit ve gümrük antrepo rejimleri ile geçici depolama ve serbest bölge hükümlerinin uygulandığı mallar KDV nden istisna tutulduğu hükmü bulunmaktadır. Kanunun 17/4-ı maddesinde, serbest bölgelerde verilen hizmetlerin katma değer vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır. Aynı Kanunun 29/1-a bendinde mükellefler yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden bu kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirim konusu yapabilecekleri hüküm altına alınmıştır. Yine aynı Kanunun 30/a maddesinde vergiye tabi olmayan veya vergiden istisna edilmiş bulunan malların teslimi ve hizmet ifası ile ilgili alış vesikalarında gösterilen veya bu mal ve hizmetlerin maliyetleri içinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre;... nin serbest bölge dışındaki Türkiye deki merkez büroya ait masraflar( telefon, kırtasiye v.b) KDV ne tabi olup, bu masraflar nedeniyle yüklenilen vergiler ise Kanunun 29/1-a maddesi kapsamında genel hükümler çerçevesinde 22

indirim konusu yapılabilecek, indirim yolu ile giderilemeyen KDV ise sonraki döneme devredecektir. Diğer taraftan; serbest bölgede faaliyet gösteren... nin teslimleri katma değer vergisinden istisna olduğundan bu teslimle ilgili yüklenilen (telefon, kırtasiye v.b) vergilerin Kanunun 30/a maddesi uyarınca indirim konusu yapılması mümkün olmayıp, gelir veya kurumlar vergisi kazancının tespitinde işin mahiyetine göre gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınacaktır. Öte yandan; Serbest Bölge kazançlarının vergilendirilmesine ilişkin 04/09/2004 tarih ve 25573 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 85 Seri Nolu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde; 5084 sayılı Kanunla Serbest Bölgeler Kanununun 6 ncı maddesinde serbest bölgeler vergi kanunlarının uygulanmasına yönelik hüküm yürürlükten kaldırılmıştır. Anılan tebliğin diğer hususlar başlıklı 3 ncü bölümünün 1 nci maddesinde; 5084 sayılı Kanunla Serbest Bölgeler Kanununun 6 ncı maddesinde yapılan değişiklikle, serbest bölgeler vergi kanunlarının uygulanmasına yönelik hüküm yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bölgelerde faaliyet gösteren gerçek ve tüzel kişilerin genel esaslar çerçevesinde kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle mükellefiyet tesis ettirmeleri gerekmektedir. 2 nci maddesinde de, Serbest bölgelerde faaliyet gösteren mükelleflerin Vergi Usul Kanununun defter tutma ve belge düzenine ilişkin hükümlerine uyma zorunlulukları bulunmaktadır. Bununla beraber, Serbest Bölgeler Kanunu nun 6. maddesi ile kullanıcıların tutmak zorunda oldukları defterler ve düzenleyecekleri belgelere ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu hükümlerine bağımlı olmaksızın düzenleme yapma konusunda Maliye Bakanlığına yetki verilmiştir. Bu çerçevede, serbest bölgelerde faaliyet gösteren mükelleflerin Serbest Bölgeler Uygulama Yönetmeliği nin 23. maddesi uyarınca Bölge Müdürlüklerine onaylattırdıkları defter ve belgeleri kullanmaları uygun görülmüştür. 31/12/2004 tarihinden sonra başlayacak hesap dönemlerinde, Vergi Usul Kanunu hükümleri çerçevesinde defter tutulması, belge ve kayıt düzenine uyulması gerekmektedir. Mükelleflerin kayıtlarını istisna kapsamında olan ve olmayan kazançlar olarak ayrı ayrı tespitine imkan verecek şekilde tutmaları şarttır. Bu şartı sağlamak kaydıyla serbest bölgelerde şube olarak faaliyet gösteren mükelleflerin serbest bölgedeki şubeleri için ayrı defter tutabilecekleri gibi, şube kayıtlarını ana merkezde tutacakları defterlerde de izleyebilmeleri mümkün bulunmaktadır. denilmiştir. 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 183 üncü maddesinde "Yevmiye defteri, kayda geçirilmesi icabeden muamelelerin tarih sırasıyla ve madde halinde tertipli olarak yazıldığı defterdir. Yevmiye defterleri ciltli ve sahi-feleri müteselsil sıra numaralı olur. Mükellefler diledikleri takdirde yevmiye defteri ve tutulması zorunlu diğer defterlerini müteharrik yapraklı olarak kullanabilirler." hükmü yer almaktadır. Aynı Kanunun 220 nci maddesinde; Aşağıda yazılı defterlerin bu bölümdeki esaslara göre tasdik ettirilmesi mecburidir.; 23

1- Yevmiye ve Envanter defterleri; 2- İşletme defteri; 3- Çiftçi işletme defteri; 4- İmalat ve İstihsal Vergisi defterleri; (Basit İstihsal Vergisi defteri dahil) 5-6- Nakliyat Vergisi defteri; 7- Yabancı nakliyat kurumlarının hasılat defteri; 8- Serbest Meslek kazanç defterleri; Bu kanunla cevaz verilen hallerde yukarıda yazılı olanların yerine kullanılacak olan defterler de tasdike tabi tutulur. denilmektedir. Aynı kanunun Tasdik Zamanı başlıklı 221. maddesinde ise; Bu kanunda yazılı defterleri kullanacak olanlar, bunları aşağıda yazılı zamanlarda tasdik ettirmeye mecburdurlar: 1- Öteden beri işe devam etmekte olanların defterlerini kullanacağı yıldan önce gelen n ayda; 2- Hesap dönemleri Maliye Bakanlığı tarafından tespit edilenler, defterin kullanılacağı hesap döneminden önce gelen son ayda; 3- Yeniden işe başlayanlar, sınıf değiştirenler ve yeni bir mükellefiyete girenler, işe başlama, sınıf değiştirme ve yeni mükellefiyete girme tarihinden önce; vergi muafiyeti kalkanlar, muaflıktan çıkma tarihinden başlayarak on gün içinde; 4- Tasdike tabi defterlerin dolması dolayısıyla veya sair sebeplerle yıl içinde yeni defter kullanmaya mecbur olanlar bunları kullanmaya başlamadan önce. hükmü yer almaktadır. Buna göre, firmanızın serbest bölgedeki şubenizin faaliyetiyle ilgili vergi muafiyetinin kalmış olması nedeniyle, muaflıktan çıkma tarihinden i- tibaren on gün içinde bu iş yeriniz için ayrı defter tasdik ettirerek kayıtlarınızı takip edebileceğiniz gibi, merkez iş yeri için tasdik ettirdiğiniz defterlerde şube işyerine ait kayıtlarınızın da (tek defterde)tutulabileceği tabiidir. Bilgi edinilmesini rica ederim. 24

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü TARİH : 30.05.2007 SAYI : B.07.1.GİB.4.34.19.02/VUK-1/ EK-1/12634-4308 KONU : Tarhiyat sonrası uzlaşmada kısmi uzlaşma talebinde bulunulup bulunulamayacağı hk. Sayın. İLGİ : 08/01/2007 tarih ve 2007/01 sayılı dilekçeniz. İlgi dilekçenizde; Vergi Dairesi Müdürlüğünün. vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz, vergi dairesince adınıza Katma Değer Vergisi ve Gelir Geçici Vergisi için Vergi Ziyaı Cezası kesildiği, sözkonusu vergi ziyaı cezası için uzlaşma talep ettiğiniz, uzlaşma sonucunda sadece Gelir Geçici Verginin Vergi Ziyaı Cezası için önerilen miktarı kabul etme talebinizin reddedildiği belirtilerek konu hakkında görüş talep edilmektedir. Bilindiği üzere 213 sayılı Vergi Usul Kanunu nun 34. maddesinde; İkmalen ve re sen tarh edilen vergiler İhbarname ile ilgililere tebliğ olunur. Nev i ve doğuşu ayrı olan vergiler için ayrı ihbarname kullanılır., Kanunun 35. maddesinde; İhbarname aşağıda yazılı malumatı ihtiva eder; Vergilendirme dönemi Takdir komisyonunun kararı üzerine tarh edilen vergilerde kararın ve re sen takdiri gerektiren inceleme raporunun birer sureti ihbarnameye eklenir., Ek-1. maddesinde; Mükellef tarafından, ikmalen, re sen veya idarece tarh edilen vergilerle bunlara ilişkin vergi ziyaı cezalarının (344 üncü maddenin üçüncü fıkrası uyarınca vergi ziyaı cezası kesilen tarhiyata ilişkin vergi ve ceza hariç) tahakkuk edecek miktarları konusunda, vergi ziyaına sebebiyet verilmesinin kanun hükümlerine yeterince nüfuz edememekten ya da 369 uncu maddede yazılı yanılmadan kaynaklandığının veya bu Kanunun 116, 117 ve 118 inci maddelerinde yazılı vergi hataları ile bunun dışında her türlü maddi hata bulunduğunun veya yargı kararları ile idarenin ihtilaf konusu olayda görüş farklılığının olduğunun ileri sürülmesi durumunda, idare bu bölümde yer alan hükümler çerçevesinde mükellefler ile 25

uzlaşabilir. Uzlaşma konusu verginin matrah farkları itibariyle bölünebildiği durumlarda uzlaşma sadece toplam matrah farkının bu bölümüne isabet eden vergi kısmı için de yapılabilir. Uzlaşma talebi vergi ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde yapılır. Uzlaşmanın vaki olmaması veya temin edilememesi halinde yeniden uzlaşma talebinde bulunulamaz. Uzlaşmanın vaki olmadığına dair tutanağa idarenin nihai teklifi yazılır. Mükellef dava açma süresinin sonuna kadar teklif edilen vergi ve cezayı kabul ettiğini yazılı olarak bildirirse bu takdirde uzlaşma sağlanmış sayılır. Mükellef, uzlaşma görüşmelerinde, bağlı olduğu meslek odasından bir temsilci ve 3568 sayılı Kanuna göre kurulan meslek mensubu bulundurabilir. Hükümleri yer almaktadır. Ayrıca Uzlaşma Yönetmeliğinin 7. maddesinde; Uzlaşma talebi, ihbarnamede yazılı verginin tamamı için yapılır. Tarhiyat sonrası uzlaşmada kısmi uzlaşma talebinde bulunulamaz., 10. maddesinin son paragrafında ise; Uzlaşmanın vaki olmaması halinde (komisyon teklifinin mükellefçe kabul edilmediği durumda); komisyon nihai teklifini tutanağa geçirir. Mükellef, dava açma süresinin son günü akşamına kadar nihai teklifini kabul ettiğini bir dilekçe ile vergi dairesine bildirdiği takdirde bu tarih itibariyle uzlaşma vaki olmuş sayılır ve buna göre işlem tesis edilir. denilmektedir. Bu açıklamalara göre uzlaşma talebinin her bir vergi dönemi ve her bir vergi türü dolayısıyla da her bir vergi/ceza ihbarnamesi itibariyle değerlendirilmesi gerekmektedir. İlgi dilekçeniz üzerine Mevlanakapı Vergi Dairesi Müdürlüğü ile yapılan yazışma sonucunda Gelir Geçici Vergi Ziyaı Cezası uzlaşma talebinizin kabul edildiği ve Gelir Geçici Verginin Vergi Ziyaı Cezasına tahakkuk verildiği anlaşılmıştır. Bilgi edinilmesini rica ederim. 26

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü) TARİH: 02.06.2008 SAYI : KDV.MUK.B.07.1.GİB.4.34.17.01.17.4916 KONU :Kiralanan ikametgahın bir kısmının işyeri olarak kullanılması halinde kira, doğalgaz, elektrik, su, apartman aidatı vb. giderlerin GV ve KDV karşısındaki durumu. İlgi dilekçeniz incelenmiştir. I- GELİR VERGİSİ YÖNÜNDEN 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun ticari kazancın konusunu teşkil e- den 37.maddesinde ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiş ve ticari kazançta vergiyi doğuran olay tahakkuk esasına bağlanmıştır. Aynı Kanunun 38.maddesinde; "Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet farktır.", 39.maddesinde ise; elde edilen hasılat, tahsil olunan paralarla tahakkuk eden alacakları; giderler ise tediye olunan ve borçlanılan meblağları ifade eder." hükmü yer almaktadır. Yine aynı Kanunu'nun 40.maddesinde ise; "Safı kazancın tespit edilmesi için, aşağıdaki giderlerin indirilmesi kabul edilir: 1. Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler; (İhracat, yurt dışında inşaat, onarma, montaj ve taşımacılık faaliyetlerinde bulunan mükellefler, bu bentte yazılı giderlere ilaveten bu faaliyetlerden döviz olarak elde ettikleri hâsılatın binde beşini aşmamak şartıyla yurt dışındaki bu işlerle ilgili giderlerine karşılık olmak üzere götürü olarak hesapladıkları giderleri de indirebilirler.)..." hükmü yer almaktadır. Konu ile ilgili olarak 128 no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nin X-a bölümünde, "... tüccar, serbest meslek erbabı ve çiftçiler yalnızca ticari, mesleki veya zirai faaliyetlerine ilişkin olarak kiraladıkları mal ve haklar için ödedikleri kira bedellerinden tevkifat yapacaklardır. Aynı zamanda hem işyeri hem ikametgah olarak kiralanan gayrimenkuller vergi mevzuatımız açısından işyeri olarak kabul edildiğinden bu gayrimenkuller için ödenecek kiraların tamamı üzerinden tevkifat yapılacaktır..." açıklamaları bulunmaktadır. 27

Bu hükümlere göre, yat kiralama ve organizasyon faaliyeti, ticari faaliyet olarak vergilendirilecek ve ticari kazancın tespitinde Gelir Vergisi Kanunu'nun 40.maddesinde sayılan giderler indirilebilecektir. Ticari kazancın tespitinde tahakkuk esası geçerli olduğundan, bir giderin safı kazancın tespitinde indirim konusu yapılabilmesi için mahiyet ve tutar itibariyle kesinleşmiş olması, kazancın elde edilmesi ve idamesi arasında bir illiyet bağının bulunması, kazancın elde edilmesine yönelik olması, bu giderlerin tevsik edici belgelere dayanması ve yasal kayıtlarda izlenmesi, karşılığında gayri maddi bir kıymet iktisap edilmemiş olması ve maliyete dahil edilecek giderlerden olmaması gerekeceğinden, vergilendirmede olayın gerçek mahiyeti esas olmak üzere, adı geçenin kiralayarak bir kısmını ikametgah olarak bir kısmını da işyeri olarak kullanması halinde bu gayrimenkule ilişkin olarak yapılan kira bedelinden brüte gidilerek, söz konusu brüt kira bedelinin tamamının gider olarak yazılması gerekir. Ancak, doğalgaz, e- lektrik, su, apartman aidatı vb. giderlerin tamamını yapılan işle ilgili ve yapılan işin önem ve genişliği ile mütenasip olarak kullanıldığını ispat etmek suretiyle, ticari faaliyetin elde edilmesi ve idamesine isabet eden kısmının indirim konusu yapılması mümkündür. II- KATMA DEĞER VERGİSİ YÖNÜNDEN 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu nun 29/1-a maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV yi indirebilecekleri; 29/3. maddesinde ise indirim hakkının, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılacağı, Kanunun 30/d maddesinde Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergisinin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden indirilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Buna göre, doğalgaz, elektrik ve su giderlerinizin yapılan işle ilgili ve yapılan işin önem ve genişliği ile mütenasip olması ve gelir vergisine tabi kazancınızın tespitinde indiriminin kabul edilmesi kaydıyla, adınıza düzenlenen doğalgaz, elektrik ve su faturalarında (ticari faaliyetin elde edilmesi ve idamesine isabet eden kısmının) gösterilen hesaplanan KDV nin Katma Değer Vergisi Kanununun 29/1 maddesi gereğince aynı dönemde yaptığınız vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den indirmeniz mümkün bulunmaktadır. Bilgi edinilmesini rica ederim. 28

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü TARİH : 31.05.2007 SAYI : B.07.1.GİB.4.34.18.01/2.1/718-124/6506.2910 KONU : Nüshalarda damga vergisi.. ARAÇ KİRALAMA VE SERVİS A.Ş. İLGİ :.. tarihli dilekçeniz. Dilekçenizde; Şirketinizin faaliyeti gereği müşteri firmalar ile kiralama sözleşmeleri düzenlenirken, kiralama sözleşmesine tek numara vererek iki asıl imzalı nüsha düzenlenmesi halinde damga vergisinin her iki suret için hesaplanıp hesaplanmayacağı konusunda bilgi verilmesi istenilmektedir. 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde; Bu Kanuna ekli (1) sayılı Tabloda yazılı kağıtlar Damga Vergisine tabidir. Bu Kanundaki kağıtlar terimi, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade eder. hükmü ile 3 üncü maddesinde; Damga Vergisinin mükellefi kağıtları imza edenlerdir. Resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların Damga Vergisini kişiler öder. hükmü yer almaktadır. Kanunun 5 inci maddesinde de, bir nüshadan fazla olarak düzenlenen kağıtların her nüshası ayrı ayrı aynı miktar veya nispette Damga Vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır. Aynı Kanuna ekli (1) sayılı Tablo nun I/A-1 fıkrasında; akitlerle ilgili belli parayı ihtiva eden mukavelenameler, taahhütnameler ve temliknamelerin binde 7,5 oranında damga vergisine tabi olduğu belirtilmiştir. Diğer taraftan, nüsha; aynı kuvveti haiz olmak üzere birden fazla düzenlenmiş olan kağıtlardan her biridir. Nüshalarda, kağıdın vergiye tabi olmasını gerektiren imza veya imzalar ayrı ayrı yer almaktadır. İmzanın, her nüshaya ayrı ayrı atılmış olması veya araya karbon kağıdı konarak hepsinin bir defada imza edilmiş olması sonucu etkilememektedir. Suretlerde ise imza yoktur. Asıl nüshadan çıkarılan suretlerin geçerliliği, aslının aynı olduğu tasdik edilerek sağlanmaktadır. Bu nedenle, birden fazla düzenlenmiş olan kağıtlardan her biri nüshadır ve Damga Vergisi Kanununun 5 inci maddesi gereğince her biri ayrı 29

ayrı aynı miktar veya nispette vergiye tabidir. Resmi dairelere ibraz edilecek Suretler ise (1) sayılı Tablo nun IV/3 fıkrasına göre; aslı 1,00 Yeni Türk Lirasından fazla maktu ve nispî vergiye tabi kağıtlardan olmak şartıyla 0,50 YTL. maktu vergiye tabi tutulması gerekir. Bu itibarla, Şirketinizin faaliyeti gereği müşteri firmalar ile kiralama sözleşmeleri düzenlenirken, sözleşmenin birden fazla düzenlenmiş olması halinde, her nüshasının ayrı ayrı aynı miktar veya nispette Damga Vergisine tabi tutulması, bu sözleşmenin suretinin resmi dairelere ibraz edilmesi halinde de 0,50 YTL. tutarında maktu damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim. 30

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı (Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü) TARİH : 15.05.2008 SAYI : B.07.1.GİB.04.99.16.01/2-Muk.282 /15044 KONU : Hızlandırılmış katma değer vergisi iade sistemi. A.Ş. İlgide kayıtlı dilekçenizde, Başkanlığımız.. vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz belirtilerek, 109 seri no.lu KDV Genel Tebliğine istinaden getirilen Hızlandırılmış Katma Değer Vergisi İade Sistemi ile ilgili olarak B-3 bölümünde sağlanması gereken şartlardan sayılan 750 işçi çalıştırma şartının taşeronlar kanalıyla temin edilen işgücünü kapsayıp kapsamadığı hakkında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir. Bilindiği üzere, 11 Nisan 2008 tarih ve 26844 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 109 seri No. lu KDV Genel Tebliği ile; iade hakkı doğuran işlemlere ait katma değer vergisi alacaklarının genel ve özel esaslara göre iadesi yanısıra, Maliye Bakanlığınca, KDV Kanunun 8/2, 9/1, 29/2 ve 32 nci maddelerinde yer alan yetkisi kullanılmak suretiyle aşağıdaki şartları taşıyan mükellefler için Hızlandırılmış KDV İade Sistemi (HİS) getirilmiştir. Söz konusu tebliğin His Uygulaması Kapsamına Girecek Mükellefler başlıklı (B) bölümünde; Aşağıdaki şartları taşıyan mükelleflere bağlı oldukları Vergi Dairesi Başkanlığı/Defterdarlık tarafından HİS sertifikası (EK: 1) verilecektir. 1. Başvuru tarihinden önceki son 5 tam yıl itibariyle vergi mükellefiyetinin bulunması, 2. Başvuru tarihinden önce vergi dairesine vermiş olduğu son yıllık kurumlar vergisi beyannamesinin ekinde yer alan bilançoya göre en az; a) aktif toplamının 400.000.000 YTL, b) maddi duran varlıkları toplamının 100.000.000 YTL, c) öz sermaye tutarının 200.000.000 YTL, d) net satışlarının 500.000.000 YTL, olması, 3. Başvurudan önceki takvim yılında vergi dairesine vermiş olduğu muhtasar beyannamelere göre aylık ortalama çalıştırılan kişi sayısının 750 ve daha fazla olması, 31

4. Başvuru tarihinden önceki son 5 yıl içinde; a) mücbir sebep sayılan haller dışındaki nedenlerle, defter ve belgelerin ibrazından imtina edilmemiş olması, b) farklı vergilerin her birine ait beyanname verme ödevinin birden fazla dönem için aksatılmamış olması (süresinden sonra kendiliğinden verilen beyannameler hariç), c) sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma fiili nedeniyle hakkında olumsuz rapor düzenlenmemiş olması, (Raporun, son 5 yıl içindeki vergilendirme dönemleri ile ilgili ve öngördüğü tarhiyatın tamamının nihai yargı kararıyla iptal edilmemiş olması gerekmektedir.) 5. Başvuru tarihi itibariyle; a) KDV iade taleplerinde özel esaslara tabi olmayı gerektiren bir durumunun bulunmaması, b) ödenmesi gereken vergi borcunun bulunmaması (vergilerin tecil e- dilmiş olması bu şartın ihlali sayılmaz). gerekmektedir. Bu şartları birlikte taşıyan mükelleflerin bağlı oldukları vergi dairesi başkanlığına/defterdarlığa bir dilekçe ile başvurması halinde yukarıdaki şartları taşıdığı anlaşılanlara başvuru tarihini izleyen 15 gün içinde HİS Sertifikası verilecektir. Bu mükelleflerin KDV iade talepleri, sertifika tarihini içine alan dönemden başlamak üzere, (C) bölümündeki açıklamalar çerçevesinde yerine getirilecektir. açıklamalarına yer verilmiştir. Buna göre, 109 seri no.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin B-3 bölümünde, başvurudan önceki takvim yılında vergi dairesine verilen muhtasar beyannamelere göre aylık ortalama çalıştırılan kişi sayısının 750 ve daha fazla olması gerektiği belirtildiğinden, şirketinizce 2007 yılında vergi dairesine verilen muhtasar beyannamelerde aylık ortalama 750 ve daha fazla işçi çalıştırıldığına yönelik bildirimi ve anılan tebliğde belirtilen diğer şartların da sağlanması halinde Hızlandırılmış KDV İade Sisteminden yararlanılması mümkün bulunmaktadır. Ancak, taşeronlardan sağlanan ve şirketinizce vergi dairesine 2007 yılında verilen muhtasar beyannamelerde yer almayan işgücüne ilişkin çalışanlar hesaplamaya dahil edilmeyecektir. Bilgi edinilmesini rica ederim. 32

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı (Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü) TARİH : 24.04.2008 SAYI : B.07.1.GİB.0.04.99.16.01./01/KDV--2008-MUK-25 /12010 KONU : Merkezle serbest bölgedeki şubeler arasındaki cari hesaplara vade farkı uygulanıp, uygulanmayacağı, vade farkı uygulanacaksa KDV ye tabi olup olmayacağı hk... İLGİ : 2008 tarihli dilekçeniz. İlgide kayıtlı dilekçenizde; şirketinizin merkezi ile.. serbest bölgelerinde bulunan şubeler arasında cari hesapların söz konusu olduğu, bu hesaplara vade farkı hesaplanıp hesaplanmayacağı, vade farkı hesaplanacaksa, vade farkının Katma Değer Vergisine tabi olup olmayacağı ve bunun beyanı konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı başlıklı 13. maddesinde; Kurumlar, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılır. hükmü yer almaktadır. Ayrıca 1 Seri No lu Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Tebliğin 7. bölümüne 2 Seri No lu Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Tebliği ile eklenen paragrafta tüm kurumlar vergisi mükelleflerinin 01/01/2008 tarihinden itibaren yurt dışı şubeleri ile serbest bölgelerde bulunan kişilerle (mükellefin serbest bölgedeki şubeleri dahil) yaptıkları işlemlerin Yıllık Transfer Fiyatlandırması Raporuna dahil edilmesi gerekmektedir. Hükmüne yer verilmiştir. Diğer taraftan 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununun Geçici 3. maddesinin 2. fıkrası ile serbest bölgelerde faaliyette bulunan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin bu bölgelerde imal ettikleri ürünlerin satışından elde ettikleri kazançlar Avrupa Birliğine tam üyeliğin gerçekleştiği tarihi içeren yıllık vergileme döneminin sonuna kadar gelir ve kurumlar vergisinden istisna edilmiştir. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu, 1 Seri Nolu Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Tebliğ ve Serbest Bölgeler 33

Kanunu çerçevesinde konu ele alındığında, Merkezi Türkiye de bulunan bir şirket serbest bölgede kurmuş olduğu ve denetim ve kontrolünü değişik boyutlarda elinde bulundurduğu serbest bölgedeki şube ile arasında kaçınılmaz şekilde karşılıklı nakit veya mal akışı oluşmaktadır. Firmalar bu nakit akışlarını cari hesaplar aracılığı ile takip etmektedirler. Cari hesaplara vade farkı hesaplaması sırasında 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 13. maddesinde belirtilen emsallere uygunluk ilkesini aşan boyutlarda vade farkı hesaplanması, serbest bölgedeki faaliyetleri kurumlar vergisinden istisna edilmiş şubeye Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı şeklinde finansman temin edilmesine neden olabilir. Serbest bölgelerde bulunan şubeler ile merkez arasındaki cari hesaplara vade farkı hesaplanmasının önünde yasal bir engel bulunmamakla birlikte transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımına sebep o- lunmayacak şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1/1. maddesinde Türkiye de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin Katma Değer Vergisine tabi olduğu hüküm altına alınmış olup, 11/1-a maddesi ile ihracat teslimleri ve bu teslimlere i- lişkin hizmetler ile yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetler katma değer vergisinden istisna edilmiştir. Aynı kanunun 12. maddesinin 1. fıkrasında ise teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için ; Teslimin yurtdışındaki bir müşteriye veya serbest bölgedeki alıcıya yapılması veya teslim konusu malın T.C. gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye veya serbest bölgeye vasıl olması, gerektiği hükme bağlanmış ; 12/2. maddesine göre de hizmet ihracının katma değer vergisinden istisna edilebilmesi için ; - Hizmetler yurtdışındaki bir müşteri için yapılmış olmalıdır. - Hizmetten yurtdışında faydalanılmalıdır. Şartları aranmaktadır. Yine aynı Kanunun 16/1-c maddesi gereğince, serbest bölge hükümlerinin uygulandığı mallar, 17. maddesinin 4. fıkrasının (ı) bendi uyarınca da serbest bölgede verilen hizmetler katma değer vergisinden istisna o- lup, 9. maddesinde gerekli görülen hallerde vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutma konusunda Bakanlığımıza yetki verilmiştir. Öte yandan anılan Kanunun 24. maddesinin c fıkrasında vade farkı, fiyat farkı, faiz prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerler Katma Değer Vergisi matrahına dahil unsurlar olarak hüküm altına alınmıştır. Bilindiği üzere Türk Ticaret Kanununun 87. maddesine göre iki kimsenin para, mal, hizmet ve diğer hususlardan dolayı birbirlerindeki alacaklarını ayrı ayrı istemekten vazgeçip, bunları kalem kalem zimmet ve matlup şekline çevirerek hesabın kesilmesinden çıkacak bakiyeyi isteyebileceklerine dair mukaveleye cari hesap denir. Bu tanımdan hareket edildiğinde 34

cari hesap sözleşmesindeki borç ve alacakların kaynağı para transferi veya mal hareketleri olmaktadır. Yukarıdaki hüküm ve açıklamalara göre cari hesaptaki borç ve alacak kayıtlarının kaynağı mal hareketleri olduğunda; 105 seri numaralı Katma Değer Vergisi Tebliğinde belirtilen oranlarda Katma Değer Vergisine tabi olduğu ancak Katma Değer Vergisi Kanununun 11. ve 12. maddelerine göre bu cari hesaba temel teşkil eden mal teslimleri dolayısıyla cari hesaba yürütülen vade farkı da Katma Değer Vergisinden istisna olacaktır. Diğer taraftan cari hesaptaki borç ve alacak kayıtlarının kaynağı para transferi olduğunda; cari hesap sözleşmesinin iki tarafı alacaklarından vazgeçerek, dönem sonunda kalan bakiyeye göre borçlu veya alacaklı olmaktadırlar. Bu durumda sözleşmenin iki tarafı hesap kesimine kadar birbirlerine alacak tutarları kadar borç vermiş olup, bu durumun her iki taraf için de bir çeşit finansman hizmeti niteliğinde olduğu açıktır. Bu itibarla serbest bölgelerde verilen hizmetler katma değer vergisinden istisna edilmiş olup, Türkiye den serbest bölgeye verilen hizmetler katma değer vergisine tabi olduğundan, cari hesaba yürütülecek vade farkı da katma değer vergisine tabi olacaktır. Para transferli cari hesaba yürütülecek vade farkları ise genel oranda katma değer vergisine tabi olacak ve vade tarihinde düzenlenecek fatura ilgili olduğu dönemde beyan edilecektir. Katma Değer Vergisi Kanunun 9. maddesinde, vergi ödenmesinde kanun koyucu bazı mükelleflere bazı teslimleri için sorumluluk yüklemiş olup, serbest bölgede faaliyette bulunan şubenizce yapılan hizmet teslimlerine ilişkin katma değer vergisinin ödenme sorumluluğu Türkiye deki merkeze yüklenmiştir. Bu itibarla firmanızca cari hesaba yürütülecek vade farkına hesaplanan katma değer vergisinin, Katma Değer Vergisi Kanunun 9. maddesinde yer verilen sorumluluk müessesesi gereği 2 Nolu Katma Değer Vergisi beyannamesi ile beyan edilerek, aynı döneme ait 1 Nolu Katma Değer Vergisi beyannamesinde indirim konusu yapılması gerekmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim. 35

36