Siyaset anlayışımız bütünü kuşatmak Kasım 30, 2014-11:27:00 Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kars'ta sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldiği programda konuşma yaptı. Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Kim ne dersen desin, şu veya bu siyasi parti mensupları ve akımları Türkiye'nin bir köşesinde bir kimliğe yakın durabilir ama bizim siyaset anlayışımız Türkiye'nin bütünü kuşatmak, bütününün gönlünü kazanmak üzeredir. Bize oy versin, vermesin herkese en iyi şartlarda yaşayacakları, onur içinde, başı dik yaşayacakları bir ülke kurmaktır, 2023'te, Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümünde" dedi. Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kars'ta sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldiği programda konuşma yaptı. Harakani Hazretleri'nin, bu diyardaki kültürün manevi mimarı olduğunu belirten Davutoğlu, onun sesi ve sözünün her zaman kulaklarında olduğunu dile getirdi. Davutoğlu, Harakani Hazretleri'nin "Türkistan'dan Şam'a kadar herhangi bir insanın bir yerine bir diken batsa, ben onun acısını hissederim" sözünü anımsatarak, şöyle konuştu: "Çevre coğrafyalarda, hatta çevre coğrafyaların çok ötesindeki diyarlarda da her zaman herhangi bir şekilde mağdur olmuş tabii afetten ya da savaştan veya baskıdan mağdur olmuş, yardım isteyen kim varsa her zaman yanında olduk, olmaya devam edeceğiz. Kars'ın bu köklü geçmişi, bu tarihi mirası aynı zamanda zor dönemleri de bize hatırlatır. Fakat bu zor dönemlerde Kars her zaman direnç, sabır ve tevekkül diyarı da olmuştur." "Gecemizi gündüzümüze katarak çalışıyoruz" Türk-Rus savaşının yaşandığı 1855'te ilk defa devlet kararıyla bir şehre "şeref madalyası" verildiğini hatırlatan Davutoğlu, bu kentin de Kars olduğunu vurguladı.
Davutoğlu, Kars'ın her zaman milli ve manevi kimliğini koruduğunu ve hiçbir zaman ruhunu, kimliğini teslim etmediğini anlattı. Kars ile gurur duyduklarını ve Allahuekber Dağları'nda şehit düşen ecdadın ruhunu her zaman rahmetle andıklarını ifade eden Davutoğlu, onlara layık olabilmek için gecelerini gündüzlerine katarak çalıştıklarını anlattı. Davutoğlu, sadece fiili anlamda bağımsızlık değil, gerçek anlamda da bu topraklardaki vatandaşların başlarının her yerde dik olması, hiçbir zaman başka bir ülkenin ya da uluslararası kurumun kapısında borç talep etmemesi için çalıştıklarını söyledi. "Bu makus tarihi değiştirmeye gayret ettik" AK Parti hükümetlerinden önce bu ülkede çok zor şartların yaşandığına işaret eden Davutoğlu, şöyle konuştu: "Türkiye Cumhuriyeti Devleti yetkilileri çok küçük borç ödemeleri için dahi IMF kapısında bekler haldeydi. Vatandaşlarımız çok zor şartlarda, Başbakanlık önünde yazar kasasını kıracak şekilde büyük bir ıstırap ve işsizlik yaşıyordu. Faizler en üst seviyeye çıkmış, bir gecede zengin olanlarla bir gecede tümüyle fakir olanların ıstırabı karşıt iki toplumsal kesit oluşturmuştu. Son 12 yıldır gece ve gündüz çalışarak bu makus tarihi değiştirmeye gayret ettik. Halkımızdan aldığımız destekle elhamdülillah şu anda değil herhangi bir uluslararası kurumdan borç isteyen, aksine herkese borç veren, evini, aşını kendisine sığınan mültecilere açabilen, bir kalemde 3,5 milyar doları aşkın bir miktarı sadece ağırladığı misafirlerine verebilen bir ülke var. Yeni Türkiye derken biz demokrasisiyle güçlü, ekonomisiyle kendi kendine yeten ve başkalarına yardım edebilen, dış politikasıyla da bütün dünyada saygın bir Türkiye hülyası, rüyası, hedefi içerisindeyiz." Davutoğlu, son 10 gün içerisinde G-20 Zirvesi'ne katıldığını, Filipinler'e, Erbil ve Bağdat'a gittiğini kaydederek, Patnos, Tunceli, Erzincan ziyaretlerini gerçekleştirdiğini bildirdi. Çarşamba günü Şanlıurfada'da bulunduğunu, Suruç'ta Kobani'den gelenlerle kucaklaştığını belirten Davutoğlu, bugünkü Erzurum ve Kars programlarının ardından yarın Balıkesir ve Kırklareli'ne gideceğini aktardı. "Dünya ekonomisinin nabzı Türkiye'den yönetilecek" "Şu trafiğe dahi baktığınızda, aslında hedefimizin ne olduğu ortaya çıkar" diyen Davutoğlu, şöyle devam etti: "G-20 Zirvesi'nde, Türkiye'yi ekonomik olarak dünyanın en önemli 20 ülkesi arasında yeni dönemin başkanlığına hazırlamak için görüşmeler yaptık. Pazartesiden itibaren Türkiye, dünyanın en gelişmiş 20 ülkesinin zirve başkanlığını alıyor. Dünya ekonomisinin nabzı Türkiye'den yönetilecek. Karslılar bundan gurur duyuyordur mutlaka. Borç kapısında bekleyen bir Türkiye yerine, dünya ekonomisinin nasıl seyir alması gerektiğini söyleyen, yönlendiren bir Türkiye. En az gelişmiş ülkelere de koordinatörlük yapıyoruz. Onları bir araya getiren bir Türkiye. Filipinler'de, dünyanın bir köşesinde, bizden medet ve yardım bekleyen oradaki Müslüman kardeşlerimizle bize güvenen Filipin hükümeti arasındaki barış için katkıda bulunan en öncü ülke olduk ve oradaki çözüm çabasının komite başkanlığını da bir Türk diplomat arkadaşımız aldı." "Üstünlük ancak takvayladır" Davutoğlu, Bağdat'ta Sünni, Şii, Kürt, Arap ve Türkmen bütün liderlerle görüştüğüne dikkati çekerek, Türkiye-Irak ilişkilerinde yeni bir çığır açtıklarını vurguladı.
Erbil'de de Arap, Kürt ve Türkmen kardeşleriyle kucaklaştığını dile getiren Davutoğlu, şunları kaydetti: "Bütün bu coğrafyanın belki de küçük bir numunesi olarak değişik tarihi, etnik, mezhebi kimliklerden gelen bir harman yaşıyor Kars'ta. Etrafımızda huzur olduğunda Kars'ta da huzur olur. Kars'ta huzur olduğunda Türkiye'de huzur olur, etrafta huzur olur. Biz bir grubu diğerine karşı veya bir kimliğini diğerine karşı yarıştırmak veya onları kıyasla üstünlük iddia etmek gibi bir siyaseti kökten reddediyoruz. Bizim inancımıza göre üstünlük ancak takvayladır, ancak insanlara hayır ile hizmet etmededir. Bu kültürden geldiğimiz için Bağdat'ta ki çok zor şartlarda geçen Bağdat'ta herkesle kucaklaştık. Erbil'de herkesle kucaklaştık." "Türkiye'yi suçlamaya çalışan çevreler çıktı" "Etrafta bir ateş çemberi olmasına rağmen dünyadaki bütün bu ekonomik krizlere rağmen ülkemizde huzuru, sükunu, kalkınmayı sürdürmeye çalışıyoruz" değerlendirmesinde bulunan Davutoğlu, şunları söyledi: "Çünkü bizim nihai hedefimiz ülke içinde halkıyla bütünleşmiş bir siyaset, milletiyle bütünleşmiş bir devlet, milletine hizmet etmeyi onur adleden bir devlet, her milletin her kesimi, kimseye yukarıdan bakmayan, kibirle bakmayan, tepeden bakmayan bir siyaset anlayışı. Gelir adaletsizliğini giderek ülkemizin her yerinde vatandaşlarımızın refah içinde yaşamasını sağlayan bir siyaset anlayışı. Bunun önüne engel çıkarmak isteyenler var. Son Kobani olaylarında, nasıl bir yıkım içerisinde olduklarını bazı çevrelerin gördünüz. Bugün dahi Mürşitpınar'da, Kobani'de bazı olumsuz gelişmeler olunca hemen Türkiye'yi suçlamaya çalışan çevreler çıktı. Biz her zaman zikrettik. Suriye söz konusu olduğunda, Arap, Kürt, Türkmen kardeşlerimiz arasında hiçbir ayrım gözetmeyiz. Kobani'de de gerek Peşmergenin geçiş sürecinde gerekse insani yardım bağlamında her türlü yardımı yaptık. 200 bin Kobanili kardeşimizi ağırladık." "IŞİD terör örgütüne karşı durmaya devam edeceğiz" Davutoğlu, Suruç ziyaretini anımsatarak, "Oradaki kardeşlerimizin nasıl bir muhabbetle Türkiye'ye bağlı olduklarını görmekten memnun oldum. Binlerce çocuk, onbinlerce bebek Türkiye'de dünyaya geldi. Suruç'ta bana verilen son rakam göre, sadece kamplarda 36 bin Suriyeli bebek doğdu. Eğer onların anaları, babaları Türkiye'ye sığınamamış olsaydı, o bebekler dünyada olmayacaktı. Böyle bir devletin herhangi bir şekilde herhangi bir şiddet, herhangi bir terör örgütüne destek vermesi mümkün mü? Biz Suriye rejimine de karşıyız. Baskı yapan Suriye rejimine de her zaman karşı durduk. Suriye'deki kardeşlerimize baskı ve zulüm yapan ve İslam'ın adını lekeleyen IŞİD terör örgütüne de karşı durduk, karşı durmaya da devam edeceğiz" şeklinde konuştu. Başbakan Davutoğlu, Kars'ta sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldiği yemekte yaptığı konuşmada, vatandaşları uyararak; 6-7 Ekim olayları gibi vatandaşı tahrik etmek isteyenlere, söylentiler yayarak millete ve devlete iftira edenlere kesinlikle itibar edilmemesi gerektiğini vurguladı. Türkiye'nin çevresinde istediği yegane şeyin huzur, barış ve istikrar olduğuna işaret eden Davutoğlu, "Hiçbir şiddet örgütüne ya da şiddeti benimsemiş rejime destek vermemiz onlara sessiz kalmamız dahi söz konusu olamaz" dedi. Ağrı-Patnos'u ziyaretinde, 6-7 Ekim olaylarında yakılan, yıkılan belediye başkanlığını ziyaret ettiğini, kısa zamanda Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da söz konusu olan bütün yıkımlardan oluşan tazminatları ödediklerini anlatan Davutoğlu, "Biz, vandallara, şiddet yanlılarına karşı vatandaşımızın merhamet kucağı olan, şefkat kucağı olan bir siyaset anlayışını benimsedik, benimsemeye devam ediyoruz. Kars'a bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu barış ve huzur ortamı içinde herkes birbirine
saygılı şekilde Kars'ta böyle olaylara fırsat verilmedi, bu tür vandalizme fırsat verilmedi" diye konuştu. Başbakan Davutoğlu, Patnos'ta, Erzincan'da ve Tunceli'de her kimlikten vatandaş ile kucaklaştığını ifade ederek, şöyle devam etti: "Nihai kertede bizim ortak bir inancımız, ortak bir medeniyet kimliğiniz, ortak bir tarihimiz var, onun yanında herkesin eşit olduğu ortak bir vatandaşlık anlayışımız var. Önümüzdeki dönemde de bu kuşatıcı siyaseti takip etmeye devam edeceğiz. Kim ne dersen desin, şu veya bu siyasi parti mensupları ve akımları Türkiye'nin bir köşesinde bir kimliğe yakın durabilir ama bizim siyaset anlayışımız Türkiye'nin bütünü kuşatmak, bütününün gönlünü kazanmak üzeredir. Bize oy versin, vermesin herkese en iyi şartlarda yaşayacakları, onur içinde, başı dik yaşayacakları bir ülke kurmaktır, 2023'te, Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümünde. Yeni dönemde Kars'ın özel bir konumu olacak, yeni Türkiye'de Kars'a özel bir misyon biçiyoruz. Çünkü Kars, serhat Kars adı üzerinde, Türkiye için bir şekilde doğu-batı ekseninde baktığınızda doğu köşesinde kalıyor olabilir ama Güneş hep doğudan doğar, yükselir. Biz de Kars'ı yükselen bir güneş olarak görüyoruz ama inşallah bir gün Kafkaslar'da, Hazar'da ve Ortadoğu'da barışı gerçekleştirdiğimizde, bir gün bütün bu etnik ve mezhep çatışmalarını aştığımızda Kars nasıl bir merkezi konuma sahip olduğunu tekrar görecek. Tarihte de önümüzdeki gelecekte de Kars, merkezi konuma sahip oldu. Kars'ın Hazar Denize uzaklığı, Karadeniz'e uzaklığı, Körfez'e uzaklığı, Akdeniz'e uzaklığı birbirine yakın ölçektedir. Kars'a kuzeyden baktığınızda Kars ile birlikte Mezopotamya ve Anadolu'ya girilir. Güneyden baktığınızda Kars ile birlikte Kafkaslar'a girilir. Batıdan baktığınızda Kars ile birlikte Hazar'a, Orta Asya'ya geçilir. Doğudan baktığınızda Kars ile İç Anadolu platosundan batıya doğru açılır. Kars, ticari yollar, İpek Yolu üzerinde hep özel bir konuma sahip oldu. Şimdi de biz Kars'ı, sizlerin de desteğiyle, ama mutlaka Kars'ın sahiplendiği misyonla, Kars'ı bölgesel bir merkez haline getirmek istiyoruz." Başbakan Davutoğlu, Bakü-Tiflis-Kars demiryolununu gelecek sene hizmete gireceğini, bu yolla Pekin'den, Kars, İstanbul üzerinden Londra'ya kadar ulaşım hattının kurulacağını belirterek, Iğdır-Nahçivan, Iğdır-Kars tren yolunun tamamlanmasıyla da Kars'ın tren yollarının merkezi konumuna yükseleceğini, Ankara-Sivas-Erzincan-Erzurum'dan Kars'a doğru gelecek hızlı trenle birlikte Kars'ın ulaşım potansiyelini en iyi şekilde değerlendireceklerini söyledi. Tren yollarının tamamlanmasıyla birlikte Kars'a bir lojistik merkez kuracaklarını, böylelikle Kars'ın bütün çevre ekonomilerinin birleşebileceği, toplanabileceği büyük bir merkez olacağını dile getiren Davutoğlu, Harakani Havalimanı'nın yeni terminal binasıyla yıllık yolcu potansiyelini 1,5 milyondan, 3,5 milyona çıkardıklarını, bu yolla da Kars'ı hem ekonominin hem de turizmin önemli merkezi haline getireceklerini kaydetti. Kars'ın hayvancılık konusunda özgün ve zengin imkana sahip olduğunun bildiklerini belirten Davutoğlu, "2002 yılında Kars'a toplam hayvancılık desteği 500 bin liracıktı. Geçen sene 2013 yılında 24 milyon destek verdik. 2002'de 500 bin, şimdi 24 milyon. 12 yılda Kars'a verdiğimiz hayvancılık desteğinin toplamı 205 milyon Türk lirası. Kars'ta 248 bin olan hayvan sayısı şimdi 540 bine çıktı. Bunu süratle artırmak durumundayız" diye konuştu. Davutoğlu, Kars'a kurulan tesislerle hükümetleri döneminde toplam 51 bin dönüm alanın sulanmaya başlandığını, Kars barajı tamamlandığında Akyaka, Arpaçay, Digor ve Susuz'daki tarım arazilerini de sulamaya açacaklarını anlatarak, tarım, hayvancılık ve ticaret açısından Kars'a özel bir konum biçtiklerini, turizm imkanlarını, özellikle kayak sporlarına yönelik potansiyeli kullanmak için Sarıkamış Kış Sporları Turizm Merkezine 5 yıldızlı oteller, kafeler, kayak pistleri, parkurlar yaparak, yolları yenilediklerini söyledi. Davutoğlu, "İstiyoruz ki herkes gelsin Kars'ın temiz havasından nasiplensin, öyle dönsün" dedi.
Kars'ın doğal güzelliklerine dikkati çeken Başbakan Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: "Kars'ta Çıldır Gölü gibi doğal güzellikleri, Ani Harabeleri, ben 1987'de ilk geldiğimde ziyaret etmiştim, kadim kültürün bütün özellikleri, Selçuklu mimarisiyle Ani Harabelerini bütün dünyanın tanımasına açacak şekilde inşallah güzelleştireceğiz. Kadim kültürü, bütün Anadolu medeniyetlerini bünyesinde barındıran özellikleri var. Türkiye'de çok az şehir Kars kadar mimarı zenginliğe sahiptir. Selçuklu öncesi mimari, Selçuklu mimarisi, Osmanlı mimarisi, Rus dönemi mimari ve Cumhuriyet dönemine gelen mimarı bütün bu rengiyle Kars'ın o güzel tarihi Kars'ta yaşıyor. Bizim şimdi yapmamız gereken Kars'ın bütün bu mimari özelliklerini barındıracak şekilde Kars'ın tarihi kesiminde kimliğini muhafaza etmesi ama diğer taraftan da diğer yatırımlarla çağdaş şekilde bütün imkanlara kavuşması. Kars'ın mimari dokusunu gözünüz gibi koruyunuz aziz Karslılar. Kars, en iyi şekilde muhafaza edildiğinde, sokaklarından gezenin bir tarihi serüvene çıkmış hissine kapıldığı çeşitliliğini muhafaza etmek durumunda. O çeşitlilik bize renk veriyor, güç veriyor. Çözüm Süreciyle bütün vatandaşlarımız arasında gerçekleştirmeye çalıştığımız uyum, karşılıklı saygı ortamı mimariye de yansımalı. O mimariyle bu insan dokusu birleştiğinde Türkiye'de örnek teşkil edecek. Etnik ve mezhep çatışması yaşayan, din çatışması yaşayan Kafkaslar'a da Ortadoğu'ya da örnek teşkil edecek numune bir şehir çıkartalım Kars'tan. Herkesin gördüğünde 'işte çok kültürlü, kadimi moderniteyle birleştiren güzel Kars burada. O güzel Kars'ın birbirine saygılı, huzur ve barşı içinde yaşayan güzel Karslılar'ı burada' dedirtelim."