RAMAZAN AYI KUR AN AYIDIR



Benzer belgeler
RAMAZAN AY I KUR AN AY IDIR

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet.

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL:

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN

KUR'ANDAN DUALAR. "Ey Rabbimiz, Bize dünyada bir iyilik, ahrette bir iyilik ver. Bizi ateş azabından koru." ( Bakara- 201 )

EV SOHBETİ DERSLERİ. Biz insanı en güzel biçimde yarattık. (Tîn, 95:4)

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

BYK & ŞYK DERSLERİ. Yaptıklarına karşılık olmak üzere kendilerine nice sevindirici ve göz aydınlatıcı nimetler saklandığını hiç kimse bilemez.

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir?

6. SINIF DERS: DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÜNİTE:1 KONU: DEĞERLENDİRME SORU VE CEVAPLARI

EV SOHBETLERİ AT. Ders : 6 Konu : Kitaplara İman. a) Kitaplara Topyekün İman

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

dinkulturuahlakbilgisi.com amaz dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

ALLAH TEÂLÂ'NIN ARŞA İSTİVÂ ETMESİ

yoksa ziyana uğrayanlardan olursun." 7

KURAN YOLU- DERS 3. (Prof.Dr. Mehmet OKUYAN ın Envarul Kuran isimli 3 no lu dersinin ilk 50 dakikasının özeti)

HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ

Cihad Gönderen Kadir Hatipoglu - Şubat :23:10. Cihad İNDİR


Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

Kur an ın Bazı Hikmetleri

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

1 Ahlâk nedir? Ahlâk; insanın ruhuna ve kişiliğine yerleşen alışkanlıklardır. İki kısma ayrılır:

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE ORUÇ

3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler

Dua ve Sûre Kitapçığı

Question. Kur an ın (Defaten Ve Tedricî) İnişi. Dr.İbrahimiyan

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma

TİN SURESİ. Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ. 3 Bu güvenli belde şahittir;

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler

KİTAPLARA İMAN. 1 Vahiy nedir? Allah Teâla nın Cebrail (aleyhisselam) vasıtasıyla peygamberlerine bildirdiği ilahî emirlerdir.

7.SINIF SEÇMELİ KUR AN-I KERİM DERSİ ETKİNLİK (ÇALIŞMA) KÂĞITLARI (1.ÜNİTE)

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer

dinkulturuahlakbilgisi.com Konu Anlatımı MELEKLER Hazırlayan Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

124. SOHBET Sözü Güzel Söylemek

Durûs Kitabı 1. Cilt Gramer Kuralları. Üç Hareke

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25

Allah Kuran-ı Kerim'de bildirmiştir ki, O kadın ve erkeği eşit varlıklar olarak yaratmıştır.

Orucun hükmü ve hikmeti nedir? ما حكم الصيام وحكمته. Abdurrahman b. Nâsır es-sa'dî

Rahmet Ayı RAMAZAN Pazar, 07 Haziran :17

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu.


Kuran okumak şefaattir. Alemlere Rahmet olarak gelen Allah Resulü (s.a.s.) şöyle buyurmaktadır.

Edeb Yahu! Edebli ve Hayalı Olmak

Efendim, öğrendiklerimin ikincisi; çok kimseyi, nefsin şehvetleri peşinde koşuyor gördüm. Şu âyet-i kerimenin mealini düşündüm:

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Bazı Zaman ve Mekanların Ayrıcalığı Cuma, 04 Temmuz :00

TECVİD Lügat manası; Güzel yapmaktır.

Hz. Peygamber'in ilk muhatapları olan Mekkelilerle mücadelesini anlatan Kur'ân'da tam

M. Sinan Adalı. İllustrasyonlar: Sevgi İçigen. yayın no: 114 NASIL MÜSLÜMAN OLDULAR? / 2

DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur.

Arap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor.

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

Güzel Ahlâkı Kazanmak

Haydin Câmiye Pazartesi, 31 Ekim :26

(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5)

dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

NAMAZI, MESCİT VEYA CÂMİDE CEMAATLE KILMANIN HÜKMÜ. Vaizler Muhammed b. Salih el-muneccid. Terceme edenler. Muhammed Şahin. Tetkik edenler Ümmü Nebil

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi

LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI)

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti

İman; Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.

KADINA ARKADAN YANAŞMANIN HÜKMÜ

İLAHİ KİTAPLARA İNANÇ

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım.

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ)

118. SOHBET Kadir Suresi SÛRE VE MEÂLİ:

RAMAZAN AYI 1. Ameller niyetlere göre değerlendirilir. Herkese niyet ettiği şey vardır buyurmaktadır

AİLE KURMAK &AİLE OLMAK

Rahmet Ve Mağfiret Ayı Ramazan Gönderen Kadir Hatipoglu - Haziran :01:00

URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün. Teravih Namazı. Namazı Bozan Durumlar. Namazın İnsana Kazandırdıkları. Kunut Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3

Bu ay içinde orucu ve namazı o kişiye kolaylaştırılır. Bu ay içinde orucu ve namazı ALLAH tarafından kabul edilir.

CEVAP ANAHTARI. Meleklerin Özellikleri ve Görevleri - Meleklere İman, Davranışların Güzelleşmesine Katkıda Bulunur

İnfak, malın Allah rızası için Allah yolunda harcanması, ehemmiyet ve zaruret derecesine göre Müslümanların ihtiyaçlarının karşılanmasıdır.

Kur an ın Özellikleri

144. SOHBET ÖNEMLİ İMTİHAN: DİL

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır.

Tedbir, Tevekkül Ve Kader Anlayışımız Gönderen Kadir Hatipoglu - Ağustos :14:51

ي ا ا ي ه ا ال ذ ين ا م ن وا ك ت ب ع ل ي ك م الص ي ام ك م ا ك ت ب ع ل ى ال ذ ين م ن ق ب ل ك م ل ع ل ك م ت ت ق ون

ICERIK. Salih amel nedir? Salih amelin önemi Zekat nedir? Zekat kimlere farzdır? Zekat kimlere verilir? Sonuc Kaynaklar

Allah, ancak samimiyetle ve kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder. (Nesâî, Cihâd, 24)

Kur an ve Orucun Hedef Birliği Çarşamba, 08 Haziran :20

2- Bu kitapta hiç şüphe yoktur, Allah'tan korkanlar için yol göstericidir.

CENAB-I HAKK IN O NA İTAATİ KENDİNE İTAAT KABUL ETTİĞİ ZAT A SALÂT VE SELAM

Kur an Ayı Ramazanda Kur an Pazartesi, 31 Temmuz :46

Transkript:

RAMAZAN AYI KUR AN AYIDIR

Ramazan orucunun farz olmasındaki en önemli hikmetlerden biri de günahlardan korunmayı ve uzaklaşmayı sağlamaktır. Bu konuda şöyle Allah şöyle buyuruyor: ي ا أ ي ه ا ال ذ ين آم ن وا ك ت ب ع ل ي ك م الص ي ام ك م ا ك ت ب ع ل ى ال ذ ين م ن ق ب ل ك م ل ع ل ك م ت ت ق و ن Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki takvaya erersiniz (korunursunuz). (BAKARA SURESİ 183. AYET) Merhum Hamdi Yazır, Umulur ki, takvaya erersiniz (korunursunuz) cümlesini, şöyle yorumlar: Oruç sayesinde nefsinize ve şehvetlerinize hâkim olma alışkanlığını elde ederek günahlardan, tehlikelerden sakınıp takva mertebesine erebilesiniz. Çünkü oruç, şehveti kırar, nefsin heveslerini mağlup eder. Azgınlıktan, kötülükten men eder. Dünyanın adî lezzetlerini, makam ve yükselme davalarını küçük gösterir. Hayatın lezzetini tattırır, kalbin Allah a bağlılığını artırır, ona bir meleklik zevki ve saflığı bağışlar.

Oruç, kişiyi kötülüklerden arındırır. Nefsin arzularına karşı bir kalkan görevini yapar. Hz. Peygamber (SAV) bu konuda şöyle buyurur: Oruç bir kalkandır. Sizden biriniz oruç tutuğu gün kötü söz söylemesin ve bağırıp çağırarak huzursuzluk çıkarmasın. Şayet kendisine birisi söver yahut onunla kavga ederse ben oruçluyum. desin. Hadiste açıkça ifade edildiği gibi oruç, kavga, dövüş, sövme, kötü söz söyleme ve huzursuzluk çıkarmak gibi toplum düzenini bozan olumsuzluklara karşı bir kalkan görevini üstlenmekte ve toplumu kirleten günahların önüne geçmektedir. Oruç tutan kimseler; nefislerine hâkim olur. Tutmayanlar ise nefsanî arzularının peşine takılıp gider, günah batağına saplanıp kalırlar. Oruç, haset, fesat, hile, fitne gibi çirkin fiillerden uzaklaşmayı sağlar. Başkalarının malına, namusuna şeref ve haysiyetine tecavüzden alıkoyar.

Oruç, gerek fert ve gerekse toplum açısında, büyük bir nefis terbiyesini içerir. Oruç, önce bireyin inancını, ahlâkını, düşüncesini ve niyetini arındırır. İslâm da önce ferdin kendini düzeltmesi esastır. Fertler düzelmeden toplumda düzelme ve iyileşme beklenemez. Oruç, önce ferdi günahlardan uzaklaştırarak temiz bir toplum oluşturmaktadır. Yılda bir ay farz kılınan oruç, senelik bir muhasebenin yapılmasını temin eder. Müslüman toplum, bir önceki Ramazan ayı ile içinde bulunduğu Ramazan ayı arasında manevî kazancının bilânçosunu çıkarma fırsatını bulmakta, günahlarını esaslı bir şekilde sorgulama imkânını bulmakta, tevbesini yineleme cihetine gitmekte, oruç ibadeti ile maddî ve manevî temizlenmesini gözden geçirmektedir.

Kur an ın indirildiği Ramazan ayında yapılması gereken en önemli faaliyet, Kur an ın anlaşılması için gayret gösterilmesidir. Ramazan ayının, Kur an ı anlama ayına dönüştürülmesi, bütün Ümmet-i Muhammed için büyük bir dirilişin başlangıcı olabilir. Çünkü Kur an, insanlara açıklanması ve üzerinde düşünülmesi için gönderilmiştir. Kur an bu gerçeği şöyle ifade eder: ب ال ب ي ن ات و الز ب ر و أ نز ل ن ا إ ل ي ك الذ ك ر ل ت ب ي ن ل لن اس م ا ن ز ل إ ل ي ه م و ل ع ل ه م ي ت ف ك ر و ن Apaçık mucizeler ve kitaplarla (gönderildiler). İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman için ve düşünüp anlasınlar diye sana da bu Kur an ı indirdik. (NAHL SURESİ 44. AYET)

Kur an, insanların hayatına yön vermek için indirilmiştir. Allah şöyle buyuruyor: إ ن ا أ نز ل ن ا إ ل ي ك ال ك ت اب ب ال ح ق ل ت ح ك م ب ي ن الن اس ب م ا أ ر اك ا لل و ال ت ك ن ل ل خ آئ ن ي ن خ ص يما Allah ın sana gösterdiği şekilde insanlar arasında hükmedesin diye sana Kitab ı hak ile indirdik; hainlerden taraf olma! (NİSA SURESİ 105. AYET) Kur an ın, insanlar arasında hüküm ve hakem kitabı olması, ancak onun anlaşılmasına, araştırılmasına ve ilkelerinin hayata hâkim olmasına bağlıdır. Ramazan ayının bu düşünce ile ihya edilmesi, müminlerin ve insanlığın önünü açacak ve yolunu aydınlatacaktır.

Hz. Peygamber (SAV) şöyle buyurur: Büyük günahlardan kaçınıldığı takdirde, iki ramazan aralarındaki (işlenen küçük) günahlara kefarettir. Oruç tutan kimse, küçük günah işlememişse, bu durumda tutuğu oruç, sevabını artırır ve derecesini yükseltir. Orucun amacı da budur. İslâm ın emrettiği ibadetlerin maksadı da günahlardan uzak bir toplum meydana getirmektir. Bu sebeple oruç, bu toplumun maddî ve manevî temizlik adına önemli bir teminatıdır. Zira günahlardan arınmayan bir toplumun, maddî açıdan yükselmesi, insanlık adına refah ve istikrar getirmemiştir. Öncelikle manevî yükselişle insanlık yücelmiş ve insan olmanın onurunu yaşamıştır. Bütün peygamberlerin tebliğ ve irşat ekseninde yürüttükleri mücadelenin temel amacı da budur.

ش ه ر ر م ض ان ال ذ ي أ نز ل ف يه ال ق ر آن ه د ى ل لن اس و ب ي ن ات م ن ال ه د ى و ال ف ر ق ا ن Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur an ın indirildiği aydır. (BAKARA SURESİ 185. AYET) Demek ki Ramazan ı diğer kamerî aylardan üstün kılan özelliklerin başında, insanlık için bir hidâyet rehberi olan Kur an-ı Kerîm in bu ayda inmesi ve inmeye başlamış olmasıdır.

Ramazan ayına erişmiş bulunuyoruz. Manevî hayatımızda seçkin yeri olan bu aya bizleri eriştiren yüce Rabbimize hamd ediyor, bu ayı nasıl değerlendireceğimizi bize öğreten sevgili Peygamberimiz (SAV) e salât ve selâm ediyoruz. Ramazan ayı faziletlerle dolu bir aydır. Peygamberimiz (SAV) bu aydan söz ederken: Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden kurtuluştur. buyurmuştur. Burada bir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum, o da şudur: Yılın ayları ile gün ve geceleri, zamanın dilimleri olmak itibariyle aynıdır, aralarında bir fark yoktur. Ancak önemli bazı dinî ve millî olayların meydana geldiği zaman dilimleri diğerlerine göre farklıdır. İşte Ramazan da böyledir. Bu ayda meydana gelen olaylara baktığımızda bu ayın diğer kamerî aylardan üstünlüğü anlaşılmış olur.

Kur an-ı Kerim, Allah Teâlâ nın gönderdiği kitapların sonuncusudur. Çünkü Allah Teâlâ onu, son Peygamber Hz. Muhammed Mustafa (SAV) vasıtasıyla göndermiştir. Allah Teâlâ, Peygamberimiz (SAV) den başka Peygamber görevlendirmeyeceği gibi başka kitap da göndermeyecek ve insanlık var olduğu sürece Kur an-ı Kerim de insanlığa yol göstermeye devam edecektir.

Kur an-ı Kerim, Cebrâil (AS) aracılığı ile Peygamberimiz (SAV) e vahyolunmuştur. Kur an-ı Kerim, Peygamberimiz (SAV) in hayatında tamamen yazılıp tespit edilmiş ve daha sonra da Mushaf haline getirilmiştir.

إ ن ا ن ح ن ن ز ل ن ا الذ ك ر و إ ن ا ل ه ل ح اف ظ و ن Doğrusu Kur an-ı Biz indirdik, onun koruyucusu da Biziz. (HİCR SURESİ 9) Kur an-ı Kerim, Peygamberimiz (SAV) e vahyolunduğu günden beri hiçbir değişikliğe uğramadan bize kadar gelmiştir. Bu özelliği taşıyan başka bir kitap yoktur. Diğer semavî kitaplar (İncil, Tevrat ve Zebûr) zamanla değişikliğe uğramış, insanlar tarafından ilâve ve çıkartmalar yapılmak sûretiyle değiştirilmiştir. İndiği gibi bir kelime ilâve edilmeden ve bir kelime eksilmeden günümüze kadar gelen tek kitap Kur an-ı Kerim dir. Çünkü onun her türlü değişiklikten korunacağı Allah Teâlâ tarafından va d buyrulmuştur.

Kur an-ı Kerim, eşi olmayan bir kitaptır, çünkü o, insan sözü değil, Allah kelâmıdır. Lafzı da manası da Allah ındır. Peygamberimiz (SAV) sadece onu insanlara tebliğ etmeye memurdur. Nitekim Kur an-ı Kerim şöyle buyurur: ق ل م ن ك ان ع د وا ل ج ب ر يل ف إ ن ه ن ز ل ه ع ل ى ق ل ب ك ب إ ذ ن ا لل م ص د قا ل م ا ب ي ن ي د ي ه و ه دى و ب ش ر ى ل ل م ؤ م ن ي ن De ki, her kim Cebrail e düşman ise, bilsin ki o, Kur an ı Allah ın izni ile kendisinden öncekini tasdik ederek, yol gösterici ve müminlere müjdeci olarak, senin kalbine indirmiştir. (BAKARA SURESİ - 97. AYET) Yani o,ne Cebrail in ve ne de senin sözündür. Cebrail (AS) da onu kendiliğinden getirmiş değildir. Allah ın sözü olan bu kitabı yine Allah ın izniyle indirmiştir.

Kur an-ı Kerim in eşsiz bir kitap olduğu sadece bir iddia değildir. Kur an-ı Kerim bu konuda meydan okuyor: و إ ن ك نت م ف ي ر ي ب م م ا ن ز ل ن ا ع ل ى ع ب د ن اف أ ت وا ب س ور ة م ن م ث ل ه و اد ع وا ش ه د اءك م م ن د ون ا لل إ ن ك ن ت م ص اد ق ي ن Kulumuz Muhammed e indirdiğimiz Kur an da şüphe ediyorsanız siz de onun benzeri bir sure meydana getirin; eğer doğru sözlü iseniz Allah tan başka güvendiklerinizi de yardıma çağırın. (BAKARA SURESİ 23. AYET) أ م ي ق ول ون اف ت ر اه ق ل ف أ ت وا ب ع ش ر س و ر م ث ل ه م ف ت ر ي ات و اد ع وا م ن اس ت ط ع ت م م ن د ون ا لل إ ن ك نت م ص اد ق ي ن Yoksa onu (Kur an ı) kendisi uydurdu mu diyorlar? De ki: Eğer doğru iseniz (doğru söylediğinize inanıyorsanız) Allah tan başka çağırabildiklerinizi (yardıma) çağırın da siz de onun gibi uydurulmuş on sure getirin. (HÛD SURESİ 13. AYET) Evet, Kur an, kendisine benzer bir kitap değil bir sure meydana getirilmesini istemiş, bunun başarılamayacağını da haber vermiştir. Kur an şöyle buyurur: ق ل ل ئ ن اج ت م ع ت اإل نس و ال ج ن ع ل ى أ ن ي أ ت وا ب م ث ل ه ذ ا ال ق ر آن ال ي أ ت ون ب م ث ل ه و ل و ك ان ب عض ه م ل ب ع ض ظ ه يرا De ki, insanlar ve cinler birbirine yardımcı olarak Kur an ın bir benzerini ortaya koymak için bir araya gelseler, and olsun ki yine de benzerini ortaya koyamazlar. (İSRA SURESİ 88. AYET)

Kur an-ı Kerim bu çağrıyı ne zaman yapmıştır? Arapların şiir ve hitabette doruk noktasında oldukları bir devirde nazil olmuş ve bu çağrıyı yapmıştır. Mekke müşrikleri Kur an ın gönülleri aydınlatan, onu dinleyenleri ifade ve üslup bakımından hayretlere düşüren nurunu söndürmek için her çareye başvurmuşlardır. Onun benzerini getirmek için güvendikleri şair ve edipleri bir araya getirmişler çalışmalar yapmışlardır. Fakat bu çalışmalar Kur an ın fesahat ve belâgati karşısında çok sönük kalmış ve onlarca da Kur an-ı Kerim le mukayeseye değer bulunmamış, bu yüzden: و ق ال ال ذ ين ك ف ر وا ال ت س م ع وا ل ه ذ ا ال ق ر آن و ال غ و ا ف يه ل ع ل ك م ت غ ل ب و ن Bu Kur an ı dinlemeyin, okunurken gürültü yapın, belki galip gelirsiniz. (FUSSİLET SURESİ 26. AYET) Demek zorunda kalmışlardır.

Kur an-ı Kerim in İngilizce mütercimlerinden Palmer: En güzide Arap yazarları değeri itibariyle Kur an a eş olabilecek bir eser yazamamışlarsa hayret edilmemelidir. Çünkü Kur an, benzeri yazılamayacak tek kitaptır. demiştir. Kur an-ı Kerim, İslâmiyet in ana kitabıdır. Dinin esasıdır. Dinî hükümlerin dayanağı olan delillerin birincisidir. Dinî hükümlerin esaslarını ihtiva eden Kur an-ı Kerim, semavî kitapların da özetidir. İnsan ve insan topluluklarını inanç, ibadet, ahlâk ve sosyal yönden maddî ve manevî mutluluğa ulaştıracak her şeyi bildirmiştir. Bir ayet-i kerime şöyledir: إ ن ه ل ي س ل ه س ل ط ان ع ل ى ال ذ ين آم ن وا و ع ل ى ر ب ه م ي ت و ك ل و ن Ey Muhammed, sana, her şeyi açıklayan ve Müslümanlara doğruyu gösteren bir rehber, rahmet ve müjde olarak Kur an-ı indirdik. (NAHL SURESİ 99. AYET)

Pek çok ayette tekrar tekrar hatırlatılan bir husus da Kur an-ı Kerim in insanları doğruya ve doğru yola hidayet eden bir kitap olarak gönderilmiş olduğudur. Bu husus gerçekten çok önemli ve üzerinde derin derin düşünülmesi gereken bir noktadır. Bu ayet-i Kerimelerden bir tanesine işaretle yetineceğiz. Allah şöyle buyuruyor: إ ن ه ذ ا ال ق ر آن ي ه د ي ل ل ت ي ه ي أ ق و م و ي ب ش ر ال م ؤ م ن ين ال ذ ين ي ع م ل ون الص ال ح ات أ ن ل ه م أ ك ب يرا جرا Doğrusu bu Kur an en doğru yola hidayet eden ve yararlı işler yapan müminlere büyük ecir olduğunu, ahirette inanmayanlara yakıcı azap hazırladığımızı müjdeler. (İSRA SURESİ 9. AYET)

Kur an-ı Kerim, insan ilişkilerine büyük önem verir. Bugün toplumların en çok ihtiyaç duydukları toplumsal barışı sağlayacak hususları detaylarına kadar açıklar. Önce kişinin gerek Allah a ve gerekse insanlara karşı görev ve sorumluluklarını bildirir. Toplumun özünü oluşturan aile hayatı ile karı ile kocanın karşılıklı hak ve vazifelerinden milletlerarası münasebetlere varıncaya kadar sosyal hayatın bütün kurallarını gösterir; en yüksek, en güzel ahlâk prensiplerini öğretir. Çok basit gibi görünen ve fakat insanları birbirlerine yaklaştırmada, sevgi, kardeşlik ve dayanışma içerisinde yaşamaları hususunda önemli etkisi olan selâmlaşmaktan ve evlere izin alarak girme adabına varıncaya kadar detaylara yer verir.

Diğer taraftan Kur an-ı Kerim, insana büyük değer verir. ل ق د خ ل ق ن ا اإل نس ان ف ي أ ح س ن ت ق و يم And olsun ki biz insanı en güzel biçimde yarattık. (TÎN SURESİ 4. AYET) Buyurarak insanın yaratıklar içerisinde en güzel surete sahip olduğunu bildirir. Ayrıca insanın üstünlüğüne işaret etmek üzere de şöyle der: و ل ق د ك ر م ن ا ب ن ي آد م و ح م ل ن اه م ف ي ال ب ر و ال ب ح ر و ر ز ق ن اه م م ن الط ي ب ات و ف ض ل ن اه م ع ل ىك ث ي ر م م ن خ ل ق ن ا ت ف ض يل Biz gerçekten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık. Onları karada ve denizde taşıdık; kendilerine güzel güzel rızıklar verdik. Yine onları yarattıklarımızın birçoğundan cidden üstün kıldık. (İSRA SURESİ 70. AYET)

Kur an-ı Kerim in insana verdiği değeri saymaya gerek yok. Çünkü Kur an, insandan başka kâinatta olan her şeyin insanoğlunun emrine âmâde kılındığını ve insana hizmet için yaratıldığını bildirir. Bu konuda şu ayet-i kerimeyi hatırlatmak yeterli olur: أ ل م ت ر و ا أ ن ا لل س خ ر ل ك م م ا ف ي الس م او ات و م ا ف ي ا ل ر ض و أ س ب غ ع ل ي ك م ن ع م ه ظ اه ر ة و ب اط ن ة و م ن الن اس م ن ي ج اد ل ف ي ا لل ب غ ي ر ع ل م و ال ه دى و ال ك ت اب م ن ي ر Allah ın göklerdeki ve yerdeki (nice varlık ve imkânları) sizin emrinize verdiğini, nimetlerini açık ve gizli olarak size bolca ihsan ettiğini görmediniz mi? Yine de insanlar içinde -bilgisi, rehberi ve aydınlatıcı bir kitabı yokken- Allah hakkında tartışan kimseler vardır (yazıklar olsun). (LOKMAN SURESİ 20. AYET)

Kur an-ı Kerim, zina, fuhuş, adam öldürmek, yalan söylemek, iftira etmek, haksızlık yapmak, israf etmek, hıyanette bulunmak, gıybet ve sarhoşluk gibi toplumu temelinden sarsan kötülükleri yasaklar. Kur an-ı Kerim, daima ileriyi emreder. Babalarımızdan böyle gördük diyerek akıl ve ilim ile açıklanamayan alışkanlıklardan ayrılmak istemeyenleri ayıplar ve körü körüne taklidi reddeder.

Bu konuda Kur an-ı Kerim bir örnek olmak üzere İbrahim (AS) ile kavmi arasında geçen bir konuşmayı hikâye eder ve şöyle der: إ ذ ق ال ل ب يه و ق و م ه م ا ت ع ب د ون * ق ال وان ع ب د أ ص ن اما ف ن ظ ل ل ه ا ع اك ف ين * ق ال ه ل ي س م ع ون ك م إ ذ ت د ع ون * أ و ي نف ع ون ك م أ و ي ض ر ون * ق ال وا ب ل و ج د ن ا آب اءن اك ذ ل ك ي ف ع ل ون * ق ال أ ف ر أ ي ت م م ا ك نت م ت ع ب د ون : Hani o,babasına ve kavmine: Neye tapıyorsunuz? Demişti. Putlara tapıyoruz ve onlara tapmaya devam edeceğiz. diye cevap verdiler. İbrahim: Peki, dedi, yalvardığınızda onlar sizi işitiyorlar mı? Yahut size fayda ya da zarar verebiliyorlar mı? Şöyle cevap verdiler: Hayır, ama biz babalarımızı böyle yapar bulduk. İbrahim dedi ki: İyi ama neye taptığınızı (biraz olsun) düşündünüz mü? (ŞUARA SURESİ 70/75. AYETLER)

İlk inen ayeti: اق ر أ ب اس م ر ب ك ال ذ ي خ ل ق AYET) Yaratan Rabbinin adıyla oku. (ALAK SURESİ 1. Olan Kur an-ı Kerim, daima ilme teşvik eder. Fenne ve müspet ilimlere karşı asla tavır almaz. Akla ve düşünceye özel yer verir. Kâinatı ve kâinattaki yaratılış inceliklerini düşünmeye davet eder. Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? diyerek ilmin üstünlüğünü vurgular. Özet olarak şunu söylemek gerekir ki, Kur an-ı Kerim, insan için inmiştir. İnsanı dünya ve âhirette mutlu kılacak her şeyi ihtiva eden bir kitaptır. Böyle bir kitabı rehber edinen yanılmaz. Ona sımsıkı sarılan sapıklığa düşmez. Onun gösterdiği yoldan yürüyen şaşırmaz ve onu okuyanın ecri az olmaz.

Şüphe yok ki, Kur an-ı Kerim i okumaktan maksat, manasını öğrenip yapın dediklerini yapmak ve yasaklarından sakınmaktır. Çünkü Kur an, Allah ın insanlara gönderdiği mesajıdır. Bu mesajın içeriğini anlamadan sadece onu okumanın, gerçek anlamda onu okumak demek olmayacağı açıktır. Bu konuda Peygamberimiz (SAV) e verilmiş olan görevi ifade eden ayet-i kerimeyi hatırlatmak yararlı olur. Kur an şöyle buyuruyor: ب ال ب ي ن ات و الز ب ر و أ نز ل ن ا إ ل ي ك الذ ك ر ل ت ب ي ن ل لن اس م ا ن ز ل إ ل ي ه م و ل ع ل ه م ي ت ف ك ر و ن İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman için sana bu Kur an-ı indirdik. Umulur ki düşünüp anlarlar. (NAHL SURESİ 44. AYET)

Kur an ı okumaktan asıl maksadın manasını öğrenip onu hayata geçirmek olmakla beraber, ayrıca onu okumanın da sevap olduğunda şüphe yoktur. Nitekim Peygamberimiz (SAV): Bir kimsenin Kur an dan bir harf okuması bir hasenedir. Her haseneye de on sevap vardır. Ben size Elif Lâm Mim bir harftir demiyorum. Belki Elif başlı başına bir harftir, Lâm bir harftir, Mim bir harftir. buyurmuştur. Kur an-ı Kerim den bir harf okuyana on sevap verildiğine göre Elif Lâm Mim diyen kimse üç harf okumuş olacağı için otuz sevabı var demektir. Bu Hadîs-i Şerif, Kur an-ı Kerîm i okumanın da sevap olduğunu ifade ediyor ki, buna aykırı olan görüşler bir değer taşımaz. Burada bir başka noktaya işaret etmekte yarar vardır. O da ölüler için Kur an okumak konusudur.

Akaid kitaplarımızda şöyle bir ifade vardır: Hayatta olanların ölüler için yapacakları dualardan ve onlar için verecekleri sadaka, yapacakları hayırlardan ölüler yararlanırlar. Çünkü Peygamberimiz (SAV) mezarlığa uğradığında onlara selâm vermiş ve dua etmiştir. Buna göre ölüler için okunan Kur an dan da yararlanırlar mı? İslâm âlimlerinin bu konudaki görüşlerini nakletmeden önce bir hususa işaret etmek istiyorum. Ülkemizde mezarlıkta ve ölüler için genel olarak Kur an-ı Kerim in Yasin suresi okunmaktadır. Bakınız bu surede Allah ne buyuruyor: و م ا ع ل م ن اه الش ع ر و م ا ي نب غ ي ل ه إ ن ه و إ ال ذ ك ر و ق ر آن م ب ين :ل ي نذ ر م ن ك ان ح ي ا و ي ح ق ال ق و ل ع ل ى ال ك اف ر ين Biz ona (Peygambere) şiir öğretmedik, zaten ona yaraşmazdı da. Onun söyledikleri ancak Allah'tan gelmiş bir öğüt ve apaçık bir Kur an dır. Diri olanları uyarsın ve inanmayanlara da azap sözünün hak olması içindir. (YASİN SURESİ 69/70. AYETLER) Bu ayet-i kerimelerde Kur an ın, hayatta olanları uyarmak ve onlara yol göstermek, rehberlik etmek için indiği açık bir şekilde ifade edilmektedir.

Hem de ölüler için okunması âdet haline gelen bir surede. Demek Kur an, ölüler için değil, yaşayanlar için inmiştir. Bu konuda merhum şair M. Akif ERSOY ne güzel söylemiş: İnmemiştir hele Kur an, şunu hakkıyla bilin, Ne mezarlıkta okunmak ne de fal bakmak için. Evet, Allah rızası için Kur an-ı Kerim i okumak bir ibadettir ve her ibadet gibi bu da sevaptır. Kur an-ı Kerim i okuyan kimse bu sevabı dilerse ölünün ruhuna bağışlayabilir ve ölü de bundan yararlanır. İslâm âlimlerinin çoğunluğu bu görüştedir. Ancak Kur an-ı Kerim i Allah rızası için değil de bir ücret karşılığında okumak sevap olmayacağı için ölünün bundan yararlanması da söz konusu değildir. Şu nokta çok önemlidir. Bir işin ibadet olabilmesi, o işin yalnız Allah rızası için yapılmış olmasına bağlıdır. Değil bir ücret karşılığı, gösteriş için yapılan ibadetlerin, hayır ve iyiliklerin bile Allah katında bir değeri yoktur. İmam Şafiye göre ise Kur'an okumanın sevabı ölüye ulaşmaz.

Özetleyecek olursak, bir kimse yalnız Allah rızası için Kur'an okur ve bunun sevabını dilediği ölünün ruhuna bağışlayabilir, ölü de bundan yararlanır. Ancak başkasına para karşılığında ölüleri için Kur an okutmanın bir faydası yoktur. Denizden bir avuç mesabesinde anlatmaya çalıştığımız yüce kitabımız Kur an-ı Kerim, işte bu ayda inmeye başlamıştır. Bunun için bu aya Kur an ayı denmektedir. Her konuda olduğu gibi Ramazan ayı konusunda da örnek alacağımız kimse Peygamberimiz (SAV) dir. Peygamberimiz (SAV),Ramazan ayında diğer aylardan daha çok Kur an-ı Kerim le ilgilenirdi. Kendisine vahiy getiren melek Cebrail (AS) Ramazanın her gecesinde Peygamberimiz (SAV) le buluşur Kur an okurlardı.

Hz. Fâtıma validemizden gelen bir rivayete göre, Peygamberimiz (SAV) şöyle buyurmuştur: Cebrail (AS) her yıl Kur an-ı Kerim i benimle mukabele ederdi. Bu sene iki defa mukabele etti. Öyle sanıyorum ki ölümüm yaklaşmıştır. Ashâb-ı Kirâm ın hafız ve âlim olanlarından Ubey İbni Ka b ile Muaz (R.anhuma) Ramazanda Kur an-ı Kerim i hatmederlerdi. Hafız olmayanlar ise ezberledikleri sureleri okurlardı. Büyük İslâm âlimi Ebû Hanife (Allah ona rahmet eylesin) nin Ramazan ayında geceleri Kur an-ı Kerim i okumakla ihya ettiği rivayet edilir.

Ramazanda camilerimizde mukabele okunması, evlerimizde Kur an-ı Kerim in hatmedilmesi, Peygamberimiz (SAV) in ve onu örnek alan ashabının ve İslâm âlimlerinin Ramazan hayatından alınmış güzel örneklerdir. Peygamberimiz (SAV) in huzurunda okunan, yazılan ve ezberlenen Kur an-ı Kerim in zamanımıza kadar bir kelimesi eksilmeden gelmiş olması, Peygamberimiz (SAV) in Ramazan hayatının eseridir. Ramazan ayını diğer aylardan üstün kılan olayların başında yüce kitabımız Kur an-ı Kerim in bu ayda inmeye başlamış olmasıdır. Diğer bir olay da, İslâm ın beş esasından biri olan oruç ibadetinin bu aya tahsis edilmiş bulunmasıdır.

Böylesine mübarek bir aya kavuşmanın sevinci içerisindeyiz. Bunu fırsat bilerek bu ayı oruç tutarak, Kur an okuyarak, ibadet yaparak geçirmeliyiz. Kimseyi incitmemeye özen göstermeliyiz. Yoksulları ve kimsesiz çocukları korumalıyız. Böyle yaptığımız takdirde Allah ın rızasını kazanmış oluruz. Ne mutlu Ramazan-ı Şerifi bu şekilde değerlendirenlere. Bu duygularla hepinizin Ramazan-ı Şerifini kutluyor, hepimiz, ülkemiz, milletimiz ve hatta insanlık âlemi için hayırlara vesile olmasını yüce Mevlâ dan niyaz ediyorum. Amin.