ERDOĞAN TOPRAK HAFTAYA BAKIŞ 06 MART 2013 ANA BAŞLIKLAR

Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

ekonomi olduğu görülüyor. Erken seçim olma ihtimalinin zor olduğu, AKP'nin ekonomide rahatlama yaşatmadan seçimi tekrarlatmasının mümkün olmadığı görü

AKP ye Soruyoruz CHP EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI

Cumhuriyet Halk Partisi

16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi

TÜRKon/HED/13-39 DEĞERLENDİRME NOTU. Faks: +90 (212) TÜRKİYE EKONOMİSİ. Sanayi üretiminde kritik gerileme.

-1- Adres: A Blok AZ. Kat 1 Nolu Banko Oda: 12, TBMM, ANKARA Tel: +90 (312) (312) Faks: +90 (312) E-Posta:

FİNANS KILAVUZ COINKILAVUZ GÜNLÜK BÜLTEN FOREXKILAVUZ HİSSEKILAVUZ. /finanskilavuz. /forexkilavuz. /hissekilavuz.

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi

Beyaz Saray'daki Trump-Erdoğan Zirvesinden Ne Çıktı?

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Aralık 2011, No:14

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Karacan Düzce'de

AKP ye Soruyoruz CHP EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI

Sayı: 2009/18 Tarih: Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı

Güncel Bilgiler. y a y ı n l a r ı

Cumhuriyet Halk Partisi

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Hackerlar ortaya çıkardı: Birleşik Arap Emirlikleri İsrail yanlısı kurumları fonluyor!

AKP'li Başkan, Peygamberin oğlu Tayyip dedi mi? Sözcü yalan mı söylüyor?

Türkiye Siyasi Gündem Araştırması

TBMM MİLLETVEKİLLERİ Cinsiyete göre dağılım. TBMM MİLLETVEKİLLERİ Partilere göre dağılım YEREL YÖNETİMLER KADIN ORANI (%)

ASIL KRİZ İŞSİZLİKTE! Geniş Tanımlı İşsiz Sayısı 7 Milyona Yaklaştı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ocak 2014, No: 83

109 MİLYAR DOLARLIK YABANCI PORTFÖYÜ VAR

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum


Türkiye küçük Millet Meclisleri Nisan 2011 Raporu Libya ya Uluslararası Müdahale ve Türkiye

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

İşsizlik İstikrarlı Biçimde Yükseliyor! Son 10 Yılın En Yüksek İşsiz Sayısı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

NATO Zirvesi'nde Gündem Suriye ve Rusya

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mayıs 2012, No: 33

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

5 milyon kişi online ticarete 31 milyar lira harcıyor

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mart 2012, No: 26

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi

KRİZ ÖNCESİNİN TEK İYİ HABERİ

Dünyada silahlanma artıyor, Türkiye 20'nci sırada

06 Temmuz 10 Temmuz 2015

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ekim 2011, No:7

Cumhuriyet Halk Partisi

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72

İÇİMİZDEKİ KOMŞU SURİYE

BAŞBAKAN ERDOĞAN: KOPENHAG SİYASİ KRİTERLERİ NOKTASINDA EĞER HERHANGİ BİR SIKINTI DOĞACAK OLU

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

MISIR IN SİYASAL HARİTASI

MEDYANIN EYLÜL AYI GÜNDEMİ - DÖRDÜNCÜ KUVVET MEDYA - Özgür Gazeteciler Platformu Salı, 04 Ekim :31

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2016 AĞUSTOS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

Ekonomi Bülteni. 15 Haziran 2015, Sayı: 15. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

TOPLUMSAL RAPORLAR CEZALANDIRILIYORUZ ( ) Türkiye nin cezalı kentleri

TİCARİ İLİŞKİLER DURUM İKÖ ÜLKELERİ ARASINDA AVRUPA BİRLİĞİ >>

ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ

KADEM METE: MUĞLA DA 12 AY TURİZM HAYAL DEĞİL

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

SAYIN BAŞKAN, ANKARA SANAYİ ODASININ DEĞERLİ MECLİS ÜYELERİ, HEPİNİZİ, ŞAHSIM VE YÖNETİM KURULU ADINA SAYGIYLA SELAMLIYORUM.

SARACAĞIZ YARALARIMIZI

2010 YILINA DAMGASINI VURAN OLAYLAR. Avrupa Birliği ve Avrupa Birliği ne giriş süreci. Terör olayları. Türkiye-İsrail krizi

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Kasım 2013, No: 76

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 86

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2013, No: 52

Yeni yıla yüzde 13 seviyesinde başlayan işsizlik. Borsa İstanbul da işlem gören 10

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum. Piyasalarda Öne Çıkanlar EURUSD GBPUSD USDTRY BRENT PETROL ALTIN

İşsizlik Dikiş Tutmuyor İşsizlikte Kriz Günlerine Dönüş

ACR Group. NEDEN? neden?

2013 ABD Hükümeti Bütçe Krizi

ASGARİ ÜCRET VE EKONOMİK BÜYÜME RAPORU RAPORU

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2013, No: 56

YOKSULUN LOKMASI KÜÇÜLDÜ, ZENGİNİN SOFRASI BÜYÜDÜ SAVAŞ ERDOĞAN I TÜRKİYE NİN UTANÇ TARİHİNE BİR NUMARA OLARAK GEÇİRECEKTİR VE ASLA AFFEDİLMEYECEKTİR.

ABD İLE YAPTIĞIN GİZLİ ANLAŞMAYI AÇIKLA -(TAMAMI) Çarşamba, 03 Temmuz :11 - Son Güncelleme Perşembe, 04 Temmuz :10

Turkey Data Monitor Ekonomi Bülteni. 07 Mart 2016 I. KÜRESEL GELİŞMELER

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2012, No: 24

Saadet Partisi Yerel Basınla Buluştu Saadet Partisi Beykoz İlçe Teşkilatı Yerel Basınla biraraya geldi.

KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 1

'Bende dağa çıkmadım'

Sayın Mehmet CEYLAN BakanYardımcısı Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

İdris KARDAŞ Küresel Sorunlar Platformu Genel Koordinatörü

İŞSİZLİK HIZLA ARTARKEN İSTİHDAM ARTIŞI YETERSİZ KALDI

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

DÜNYA BANKASI TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TEMMUZ Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer. Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü

YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı

AK PARTi Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan Bosna-Hersek te

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

HAZİRAN AYINDA ÖNE ÇIKAN GELİŞMELER. AB Liderleri Jean-Claude Juncker in AB Komisyonu Başkanı Olması İçin Uzlaştı

Transkript:

ANA BAŞLIKLAR SURİYE NİN DOSTLARI, ROMA DA TOPLANDI. SURİYE MUHALEFETİ SİLAH İSTEDİ, ONLAR YİYECEK-GİYECEK-MİĞFER VAAT ETTİ. TÜRKİYE 2012 SONUNA KADAR BÜTÇESİNDEN 600 MİLYON DOLAR HARCARKEN ABD 60 MİLYON DOLAR, ALMANYA 5 MİLYON EURO SÖZ VERDİ. ARAP BAHARI NDA RÜZGÂR TERS YÖNDEN ESMEYE BAŞLADI. LİBYA NIN 2011 E DÖNEBİLMESİ İÇİN 25 YILA İHTİYACI VAR. GELENLER, GİDENLERİ ARATIYOR. YOLSUZLUK, YOKSULLUK VE BASKI AYNEN DEVAM. İLK ATEŞİ YAKAN TUNUS YİNE YANMAYA BAŞLADI. ARAP BAHARI NIN MİMARI ABD, MISIR DA DA CİMRİ ÇIKTI. ABD DEN MISIR A IMF KOŞULLU 450 MİLYON DOLAR, TÜRKİYE DEN KOŞULSUZ 2 MİLYAR DOLAR. TÜRKİYE SICAK PARA BORÇLARINI BOL KESEDEN DAĞITIRKEN, KENDİ İNSANLARI AÇLIK-YOKSULLUK SINIRINDA KIVRANIYOR! AB - ABD SİLAH YARDIMINA YANAŞMIYOR! AB, SURİYE DEKİ İSYANCILARI EĞİTMEK AMACIYLA ÜLKEYE ÜCRETSİZ ASKERÎ EĞİTMENLER GÖNDERİYOR! TÜRKİYE HEM PARA HEM SİLAH YARDIMI YAPIYOR! TÜİK İSTATİSTİKLERİNE GÖRE SON ÜÇ YILDA GİRİŞİMCİLİK RUHU VE HEYECANI ÖLDÜ. YENİ GİRİŞİMLERİN ÇOĞU BATTI. İSTİHDAM DÖRTTE ÜÇ AZALDI! 2008 DE % 32,8 OLAN YENİ GİRİŞİM YATIRIM YÜZDESİ, 26,9 a İNMİŞ. TÜİK RAKAMLARIN GERÇEĞİNİ GİZLİYOR. BEN DİYORUM Kİ; AKP YENİ GİRİŞİM, YATIRIM RUHUNU, HEYECANINI YOK ETMİŞ BİTİRMİŞ. 2

SAYIN BAŞBAKANIN TEĞET GEÇTİ DEDİĞİ 2008-2009 KÜRESEL FİNANSAL KRİZİ BAŞLANGICINDAN BU YANA TÜRKİYE NİN GİRİŞİMCİLİK TABLOSU NE OLMUŞ? YENİ GİRİŞİMLERİN YÜZDE 11 i 2008 de KURULUP, AYNI YIL BATMIŞ! DİRENENLERİN İSE YÜZDE 24,8 i 2010 da BATMIŞ. YENİ GİRİŞİMLER AZALMAYA, BATANLAR İSE ÇOĞALMAYA DEVAM EDİYOR! İDDB ETKİNLİKLERİYLE İŞ DÜNYASININ SORUNLARINA ÇÖZÜM ARAYIŞLARIMIZ SES GETİRİYOR: 31 ARALIK 2012 DE SONA EREN 5084 SAYILI TEŞVİK YASASI UZATILIYOR! AB BÜTÇESİ 62 YIL SONRA İLK KEZ BİR YIL ÖNCESİNE GÖRE KISILDI. ABD BÜTÇESİ MALİ UÇURUMLA OTOMATİK OLARAK KESİLDİ. TÜRKİYE NİN YATIRIMCISINI, GİRİŞİMCİSİNİ, İŞVERENİNİ KÜSTÜRMEK, HEYECANINI YOK ETMEK DIŞINDA 2013 İÇİN NE ÖNLEMİ VAR? EN YAKIN MÜTTEFİKLERİ TÜRKİYE Yİ TERK ETTİ, İSRAİL E ÇARK ETTİ. ANKARA, TÜRKİYE NİN AZARLANMA BAŞKENTİ OLDU. ÖNCE MERKEL, SONRA JOHN KERRY. OBAMA YENİ GÖREV DÖNEMİNİN İLK DIŞ GEZİSİ İÇİN İSRAİL İ TERCİH ETTİ. BAŞBAKAN HÂLÂ OBAMA DAN RANDEVU BEKLİYOR, TÜRKİYE KÜÇÜLÜYOR, EZİLİYOR! BU AZARLARI BAŞBAKANIN ANLAMAMASI MÜMKÜN MÜ? ELBETTE DEĞİL. ULUSAL MEDYA DA YAZILIP ÇİZİLMEDİ AMA ULUSLARARASI MEDYA TÜM ÇIPLAKLIĞIYLA YAZDI! ANCAK GEREK BAŞBAKAN GEREKSE KABİNESİ GERÇEKLER KARŞISINDA SAĞIR-DİLSİZİ OYNAMAYI YEĞLİYOR. TÜRKİYE YE ÇOK AĞIR NATO RAPORU: 2012 DE KARARLAŞTIRILAN NATO REFORMLARINI, YENİDEN YAPILANMAYI GERÇEKLEŞTİREMEYEN TÜRKİYE YE 3

NATO DA ENGEL! İSRAİL-NATO İLİŞKİLERİNİN GELİŞMESİNİ TÜRKİYE NİN ENGELLEMESİ RAHATSIZLIK VERİYOR. BU RAPORA GÖRE; 400 GENERAL- AMİRAL-SUBAYI TUTUKLU, TSK yı KÜÇÜK VE ACİZ DÜŞÜRÜYOR! SEBEBİ, SORUMLUSU KİM? İMRALI DA ÖCALAN BİLE TSK İLE ARTIK ALAY EDİYOR: TSK, BİR MİT KADAR OLAMADI! İMRALI ZABITLARININ YAYINLANMASINA BAŞBAKAN NİÇİN BU KADAR KIZDI? YA DA GERÇEKTEN KIZDI MI? KIZGINLIKTAN AMAÇ NE? DUVAR-HENDEK-TAŞ EDEBİYATINDAN AMAÇ NE? KIZGINLIK VE TEPKİ SENARYONUN PARÇASI! SAYIN BAŞBAKAN ÇOK SEVDİĞİ DEYİŞLE TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ YAPIYOR! KENDİSİNDEN ÖNCEKİLERİ SUÇLADIĞI TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ NİN ZİRVESİNİ YAPIYOR HEM DE KENDİ KURDUĞU MEDYASIYLA! BAŞBAKANIN ZABIT TEPKİSİ SANALDIR, ASIL İSTEDİĞİ SIZMASI, KAMUOYUNUN, TOPLUMUN ÖCALAN İLE YAPTIĞI ANLAŞMAYA HAZIRLANMASIDIR. TOPLUM MÜHENDİSLİĞİNİN DUVAR SIVASIDIR. SAYIN BAŞBAKANIN HEDEFİ ARTIK BAŞKANLIK DA DEĞİL, HANEDANLIKTIR. GAZİANTEP TE YAŞANANLAR, BUNUN EN SOMUT KANITIDIR! 4

DETAYLAR SURİYE NİN DOSTLARI, ROMA DA TOPLANDI. SURİYE MUHALEFETİ SİLAH İSTEDİ, ONLAR YİYECEK-GİYECEK-MİĞFER VAAT ETTİ. TÜRKİYE 2012 SONUNA KADAR BÜTÇESİNDEN 600 MİLYON DOLAR HARCARKEN ABD 60 MİLYON DOLAR, ALMANYA 5 MİLYON EURO SÖZ VERDİ. Roma da geçen hafta Suriye nin Dostları konferansı vardı. Suriye Muhalefeti ve destekleyen ülkeler, bir araya geldi. ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, Türkiye vb Toplantıdan muhalefetin desteklenmesi kararı çıktı. Ancak nasıl bir destek? Giyim, yiyecek, ilaç, koruyucu başlık-baret vs. Bunlar için de para veriyorlar. Yani doğrudan yardım yok. Para verilecek ve bu ihtiyaçlar için kullanılacak. Suriye Muhalefetini oluşturan gruplar ise ısrarla silah yardımı, roket, patlayıcı, tanksavar gibi silahlar istediler. ABD ve AB silah yardımı yapmayacaklarını açıkladılar. ABD ne kadar yardım vereceğini açıkladı? 60 milyon dolar! Almanya nın açıkladığı yardım; 5 milyon euro! Türkiye nin 2012 sonuna kadar Suriyeli sığınmacılar ve muhaliflere destek için yaptığı harcama tutarı Sayın Başbakanın ifadesiyle 600 milyon dolar. 5

SÜRİYELİ MUHALİFLERE YAPILAN YARDIM ABD AB TÜRKİYE : 60 Milyon Dolar : 5 Milyon Euro : 600 Milyon Dolar Silah ve patlayıcı yardımı, bomba yapma yardımı, yerel yönetimlerin, bölge illerindeki belediyelerin, dernek ve vakıfların yaptıkları yardımlar sağladıkları destekler bu tutarın dışında. Ne kadar olduğunu hükümette, Kızılay da, AFAD da bilmiyor. ARAP BAHARI NDA RÜZGÂR TERS YÖNDEN ESMEYE BAŞLADI. LİBYA NIN 2011 E DÖNEBİLMESİ İÇİN 25 YILA İHTİYACI VAR. GELENLER, GİDENLERİ ARATIYOR. YOLSUZLUK, YOKSULLUK VE BASKI AYNEN DEVAM. İLK ATEŞİ YAKAN TUNUS YİNE YANMAYA BAŞLADI. Arap Baharı tersine dönmeye başladı. Tunus'ta muhalefet liderlerinden Şükrü Beliyd'nin öldürülmesi sonrasında siyasi tansiyon yükseldi. Beliyd'in ölümüyle, Tunus'un 1950-1980 yılları arasında yaşanan şiddet olaylarına geri dönülmesinden korkuluyor Tunus ta karışıklıklar, siyasi kriz yeniden halk ayaklanmalarına dönüştü. İnsanlar, Tunus ta, Mısır da, Libya da demokrasi, iş, yoksulluktan kurtulmak için ayaklandılar. TUNUS ta seçimle gelen İslamcı En Nahda partisinin bulaştığı yolsuzluklar Zeynel Abidin Bin Ali yi aratmıyor. Halk aç ve isyan halinde. Haziran ayındaki seçimlerin nasıl yapılacağı, iç savaş çıkıp çıkmayacağı tartışılıyor. 6

LİBYA tahrip oldu. ihtiyaç var. Yeniden 2011 deki haline gelebilmesi için en az 25 yıla MISIR da kesintisiz isyan devam ediyor. Muhammed Mursi ye tepkiler büyüyor. Muhalefet Nisan ayında yapılacak seçimleri boykot edeceğini açıkladı. Mısır halkı diktatörlüğe ve yoksulluğa karşı ayaklanmıştı. Şimdi seçimle gelen İslami bir diktatörlük ve daha da ağır yoksulluk. Mısır ekonomisi çökme noktasında. IMF ile anlaşmak istiyor, IMF çok ağır şartlar öne sürüyor. SURİYE DE OLDUĞU GİBİ MISIR DA DA ARAP BAHARI NIN MİMARI ABD CİMRİ ÇIKTI. ABD DEN MISIR A IMF KOŞULLU 450 MİLYON DOLAR, TÜRKİYE DEN KOŞULSUZ 2 MİLYAR DOLAR. TÜRKİYE SICAK PARA BORÇLARINI BOL KESEDEN DAĞITIRKEN, KENDİ İNSANLARI AÇLIK-YOKSULLUK SINIRINDA KIVRANIYOR! ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Türkiye den sonra Mısır a da gitti. Mısır a IMF ile anlaşması şartıyla ABD nin 450 milyon dolar kredi açacağını, yardım edeceğini açıkladı. Peki Mısır a, Müslüman Kardeşler yönetimine Türkiye ve AKP hükümeti ne kadar yardım yaptı? 6 Şubat ta açıklanan tutar 2 MİLYAR DOLAR! MISIR a, MÜSLÜMAN KARDEŞLERE YAPILAN YARDIM ABD TÜRKİYE : 450 Milyon Dolar : 2 Milyar Dolar 7

ABD den IMF ile her koşulu kabul etmesi şartıyla 450 milyon dolar, Türkiye den ise bunun dört katı! 1 Milyar doları hemen, 1 milyar doları da Eximbank kredisi! Suriye ye ABD den 60 milyon dolar, Türkiye den bunun 10 katı 600 MİLYON DOLAR! Bu kadar bonkörlük niye? Türkiye, ABD den, AB den zengin mi? Kendi Halkının parasını, refahını, hakkını çalarak yapılan yardımın nasıl bir izahı olabilir ki? Daha da akın akın gelen sığınmacılar, yapılan yardımlar, silah-mühimmat yardımları nereye varacak belirsiz! Üstelik Türkiye nin döviz yükümlülükleri döviz gelirlerinin nerdeyse 4 katı ve açık 400 milyon doların üzerindeyken! DÖVİZ VARLIKLARI TOPLAMI DÖVİZ YÜKÜMLÜLÜKLERİ 213 milyar dolar. 627,5 milyar dolar TÜRKİYE NİN ULUSLARARASI YATIRIM POZİSYON AÇIĞI 413 MİLYAR 901 MİLYON DOLAR Zor durumdaki ülkelere, dost ülkelere, komşulara, insani yardıma muhtaç düşman ülkelere bile sırf insanlık için yardım edilir. Edelim de. Ama bu kadarı da fazla! Bütün bu olayların başını çeken ABD, Almanya, İngiltere, Fransa bizim onda birimiz kadar bile elini cebine atmazken Türkiye den yüz milyonlarca, milyarlarca dolar akıyor. 8

Bunlar halkın boğazından, rızkından kesilen paralar. Hükümetin Türk ailesinin durumunu kendisi araştırıp tespit etmiş olduğu UTANÇ RAPORU olan Türkiye de Aile Yapısı Araştırması (TAYA) raporunu bir önceki değerlendirmelerimde sizlere sunmuştum. Açlık sınırındakiler yüzde 77 Yoksulluk sınırındakiler yüzde 93 Üstelik bu yardımların, paraların gerçekten yerine ulaştığı, amacına ulaştığı, insani amaçla kullanıldığı biliniyor mu, denetleniyor mu? Lübnan da, Ürdün de mülteciler milyona ulaştı. Yakında Türkiye de o hale gelecek. ABD ve AB ülkeleri çerez parası verir gibi yardım miktarları açıklıyorlar. AB SİLAH YARDIMINA YANAŞMIYOR! SURİYE DEKİ İSYANCILARI EĞİTMEK AMACIYLA ÜLKEYE ÜCRETSİZ ASKERÎ EĞİTMENLER GÖNDERİYOR! AB ayrıca çok önemli yeni bir yardım programı daha açıkladı: Silah vermeyecekler ama Özgür Suriye Ordusu na bedava askeri eğitim verecekler. AB ve ABD; öldürücü olmayan, sivil halkın korunmasında kullanılabilecek gereçlerle yardım yapıyor yani siviller ölürken SİLAH YARDIMI yapmamış oluyor! Ya Türkiye? Halkı açlık ve yoksulluk sınırında yaşam mücadelesi verirken Suriyeli isyancılara Türkiye den kaynak akıyor. Üstelik SİLAH YARDIMI yapıyor! Ülkenin kıt kaynaklarının, sıcak parayla, borçla dönen ekonomi çarkının kaynakları böyle hesapsızca harcanabilir mi? 9

Harcandığı zaman sonucun ne olduğunu görüyoruz. İnsanlarımızın yatırım yapacak, istihdam yaratacak, yeni projelere girecek hevesi heyecanı kalmıyor. AKP nin Türkiye de GİRİŞİMCİLİK RUHUNU yok ettiği yine kendi kurumlarının TÜİK in raporlarıyla kanıtlandı. TÜİK İSTATİSTİKLERİNE GÖRE SON ÜÇ YILDA GİRİŞİMCİLİK RUHU VE HEYECANI ÖLDÜ. YENİ GİRİŞİMLERİN ÇOĞU BATTI. İSTİHDAM DÖRTTE ÜÇ AZALDI! 2008 DE % 32,8 OLAN YENİ GİRİŞİM YATIRIM YÜZDESİ, 26,9 a İNMİŞ. TÜİK RAKAMLARIN GERÇEĞİNİ GİZLİYOR. BEN DİYORUM Kİ; AKP YENİ GİRİŞİM, YATIRIM RUHUNU, HEYECANINI YOK ETMİŞ BİTİRMİŞ. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Türkiye Girişimcilik İstatistikleri ni yayınladı. Durum içler acısı. Veriler, girişimcilerimizin yatırım yapmaya, istihdam yaratmaya, üretmeye korkar hale geldiğini gösteriyor. Girişimci yatırım yapmak için kaynak bulamıyor. Öz kaynağı yetersiz olduğu için de batıyor. Ülke kaynaklarının nerelere harcandığını, hükümetin kendi halkından, insanından önce kimleri düşündüğünü yukarıda aktardım. TÜİK in Girişimcilik İstatistikleri bize çok çarpıcı şeyler söylüyor ki, eminim bunlar yine düzeltilmiş, cilalanmış, iyileştirilmiş verilerdir. Ancak demek tablo o kadar vahim ki daha fazla düzeltme yapamadılar ve gerçekleri daha fazla gizleyemediler. 10

SAYIN BAŞBAKANIN TEĞET GEÇTİ DEDİĞİ 2008-2009 KÜRESEL FİNANSAL KRİZİ BAŞLANGICINDAN BU YANA TÜRKİYE NİN GİRİŞİMCİLİK TABLOSU NE OLMUŞ? Öncelikle 2008 den bu yana girişimcilik hızla geriliyor, heyecan kayboluyor. Son üç yılda (2008-2011) Girişimcilikte bozguna uğrayanların oranı yüzde 25 e (Yüzde 24,8) ulaşmış. TÜİK e göre Türkiye de kendi işinde çalışan ve yanında en az 1 kişi çalıştıran girişimcilerin oranı yüzde 5,3. Çarpıcı olan ülkemizde işverenlerin-girişimcilerin sadece yüzde 6,9 u kadın! Mevcut girişimcilerin yüzde 40,5 i ticaret, yüzde 17,7 si ulaştırma sektöründe faaliyet gösteriyor. Sanayi ülkesi olmayı, katma değeri yüksek imalat sanayi ürünleri üreterek küresel rekabete açılmayı hedefleyen Türkiye de sanayide faaliyet gösterenlerin girişimcilerin oranı ne yazık ki sadece yüzde 12,9 Şimdi asıl çarpıcı verilere geliyoruz. Girişimcilik ruhunun ölmeye başladığını ortaya koyan veriler. heyecanının yok olmaya, Yeni işveren girişimlerinin, girişimciliği seçenlerin oranı krizin Türkiye yi teğet geçtiği 2008 de yüzde 18,7 iken, bu oran 2010 da yüzde 15,9 a, 2011 de ise yüzde 12,2 ye gerilemiş. Yeni doğan girişimlerin ekonomik hayatta kalma oranları 2008 de yüzde 32,8 iken, 2009 da krize rağmen, krizler fırsattır anlayışıyla yüzde 39,3 e yükselmiş. Ama krizin atlatıldığı, Türkiye yi etkilemediği söylenen dönemde ise 2010 yılında keskin bir düşüşle yüzde 26,9 a inmiş. 11

Yeni girişimlerin istihdam yaratma oranı ise istatistiklere göre sürekli gerileme içinde. 2008 de yüzde 10,7 olan işçi çalıştırma oranı 2009 da 6,7 ye düşmüş. 2010 da ise yüzde 2,5 e inmiş! YENİ GİRİŞİMLERİN İSTİHDAM YARATMA ORANI % YENİ GİRİŞİMLERİN HAYATTA KALMA ORANI % 2008 10,7 32,8 2009 6,7 39,3 2010 2,5 26,9 Bu da gösteriyor ki, yatırım, teşvik, vergi sistemleriyle sürekli oynanmasıyla; Girişimcilerin güveni, hevesi, risk alma heyecanı zedelenmiş. İstihdam, iş-aş yaratma ruhu gerilemiş. İşten çıkartmalar artmış. Yeni girişimcilerin istihdam yaratma oranı yüzde 10,7 den, yüzde 2,5 a, diğer deyişle dörtte bire düşmüş. 12

YENİ GİRİŞİMLERİN YÜZDE 11 i 2008 de KURULUP, AYNI YIL BATMIŞ! DİRENENLERİN İSE YÜZDE 24,8 i 2010 da BATMIŞ. YENİ GİRİŞİMLER AZALMAYA, BATANLAR İSE ÇOĞALMAYA DEVAM EDİYOR! Yeni girişimlerin ölüm oranı da (batma, kapanma, iflas vb.) 2008 den beri hızla tırmanıyor. Yeni girişimlerin yüzde 11,1 i 2008 de kurulup, aynı yıl hüsrana uğrayarak yok olurken, bu oran 2009 da 12,9 a, 2010 yılında ise 24,8 e tırmanmış durumda. CHP olarak özetlemeye çalıştığım bu tabloyu dikkatle irdeleyip, değerlendirmeliyiz. Girişimcilerin sorunlarını çözmeye çabalarken, neden girişimciliğin gerilemeye, heyecanını yitirmeye, insanları istihdam etme, iş yaratma şevkinin gerilediğini sorgulamalıyız. İDDB ETKİNLİKLERİYLE İŞ DÜNYASININ SORUNLARINA ÇÖZÜM ARAYIŞLARIMIZ SES GETİRİYOR Biz aslında bu tablonun ardında yatan nedenleri biliyoruz. İDDB toplantılarında, işadamlarımızı dinlediğimiz zaman sıkıntılarını anlıyoruz. Bu sıkıntılardan biri de Teşvik Yasası ile ilgiliydi. 31 Aralık 2012 de süresi dolan Teşvik yasasının uzatılması konusunda CHP olarak ısrarcı olduk. Hükümet ise alternatif teşvik yasasını uygulamaya koydu. 5084 sayılı yasanın Aralık sonunda uygulamadan kalkacağı beklentisiyle işten çıkartmalar başladı. En son açıklanan Kasım ayına ait işsizlik verilerindeki tırmanış bunun işaretiydi. 13

Şimdi Başbakan 5084 ün uzatılacağını söylüyor. Ekonomi, yatırım, üretim, istihdam öyledir ki yanlış yapa yapa doğruyu bulurum diyemezsiniz. Hem ekonomiye hem ülkeye ve topluma maliyeti yüksek olur Bizim de söylediğimiz bu. AKP iktidarının TBMM yi yasa fabrikası gibi görmesi de bundan. Sayısal çoğunluğuna güvenip, kimseye danışmadan, sormadan, dinlemeden yasalar çıkartıp, üç gün sonra, üç ay sonra değiştirip yenisini yapıyorlar. Sonuçta ne oluyor, girişimcinin heyecanını, enerjisini, yatırım yapma şevkini kıran belirsizliklerle dolu bir ortamı hazırlıyorlar. Geçmiş üç yılın girişimci istatistikleri de bunu kanıtlıyor. Tıpkı TAYA araştırmasında olduğu gibi bunlar da kendilerinin, kendilerine bağlı, emirleri altındaki kurumların verileri. AB BÜTÇESİ 62 YIL SONRA İLK KEZ BİR YIL ÖNCESİNE GÖRE KISILDI. ABD BÜTÇESİ MALİ UÇURUMLA OTOMATİK OLARAK KESİLDİ. TÜRKİYE NİN YATIRIMCISINI, GİRİŞİMCİSİNİ, İŞVERENİNİ KÜSTÜRMEK, HEYECANINI YOK ETMEK DIŞINDA 2013 İÇİN NE ÖNLEMİ VAR? AB 62 yıl sonra ilk kez Birlik bütçesinde indirime gitti. ABD de 1 Mart tan itibaren otomatik bütçe kesintileri devreye girdi. Bunun anlamı AB de kemer sıkma, ABD bütçesinde daralma söz konusu olacak. Türkiye nin en önemli iki ekonomik ve siyasi partneri açısından 2013 ün pek iç açıcı bir ekonomik tabloyu yansıttığını söyleyemeyiz. Türkiye bu doğrultuda girişimcisini küstürmek yerine, onu destekleyici, istihdamı arttırıcı ekonomik politikalara yönelmek durumunda. 14

Bilgi Notu: AP'den veto sinyali! Bütçenin yürürlüğe girebilmesi için bu yıl ilk kez Avrupa Parlamentosu tarafından da onaylanması gerekiyor. Ancak Parlamento, AB Komisyonu'nun başta önerdiği 1 trilyon euroluk miktarın çok altına düşüldüğü görüşünde. EN YAKIN MÜTTEFİKLERİ TÜRKİYE Yİ TERK ETTİ, İSRAİL E ÇARK ETTİ. ANKARA, TÜRKİYE NİN AZARLANMA BAŞKENTİ OLDU. ÖNCE MERKEL, SONRA JOHN KERRY. OBAMA YENİ GÖREV DÖNEMİNİN İLK DIŞ GEZİSİ İÇİN İSRAİL İ TERCİH ETTİ. BAŞBAKAN HÂLÂ OBAMA DAN RANDEVU BEKLİYOR, TÜRKİYE KÜÇÜLÜYOR, EZİLİYOR Almanya Başbakanı ve ABD Dışişleri bakanı art arda ülkemizi ziyaret ettiler. Suriye konusunun ön planda olması beklenirken Sayın Başbakanın Viyana daki Medeniyetler İttifakı Forumundaki sözleri gündemi belirledi. Her iki müttefikimizden de bu konuda Türkiye yi eleştiren, İsrail i kollayan ve savunan tepkileri bizzat kendi Başkentimizde yüzümüze karşı dinledik. Hem Başkan Obama, hem Dışişleri Bakanı eleştirdi Türkiye Başbakanını. Almanya ise Türkiye nin AB üyeliğini sınırsız-süresiz olanaklı görmediğini, tereddütler taşıdığını Ankara da Başbakan Merkel in ağzından söyledi yüzümüze karşı. Sayın Başbakan gerçekleri halkından gizleyerek, dünkü grup konuşmasında çok önemli görüşmeler gerçekleştirdiklerini söylüyor. Sanki Barack Obama, John Kerry, Angela Merkel, Antonis Samaras Türkiye ye madalya taktılar! Sanki İsrail Türkiye den özür diledi! 15

Başbakan bunları bilmiyor mu? Merkel'in Türkiye'ye olan ziyaretinin resmi bir ziyaret olmadığını, Merkel'in patriot füzeleri için Türkiye'ye gelen Alman askerlerini ziyaret etmek ve moral vermek için Türkiye'ye geldiğini, gelmişken de ayak üstü kendisini payladığını, Avusturya'nın başkenti Viyana'daki "5. Medeniyetler İttifakı Forumu"nda yaptığı konuşma ile dünyada kınandığını ABD Başkanı Barack Obama, Türkiye yi ziyaret etme yerine İsrail i tercih etti. Siyasette bazı işaretler yön belirleyicidir. Direk söylemek yerine işaret dili kullanılır. Obama da bunu yapıyor ama Başbakan anlamamazlıktan(!) geliyor! BU AZARLARI, KINANMALARI BAŞBAKANIN ANLAMAMASI MÜMKÜN MÜ? ELBETTE DEĞİL. ULUSAL MEDYA DA YAZILIP ÇİZİLMEDİ AMA ULUSLARARASI MEDYA TÜM ÇIPLAKLIĞIYLA YAZDI! ANCAK GEREK BAŞBAKAN GEREKSE KABİNESİ GERÇEKLER KARŞISINDA SAĞIR-DİLSİZİ OYNAMAYI YEĞLİYOR. Başbakan çok güzel rol yapıyor! Milliyetçilik söylemleriyle, şehitlere dizdiği methiyelerle, her Salı grup konuşmasını CE HA PE, ME HA PE (Türkçede ha diye seslendirilen bir harf yok oysaki!) diyerek, bir dizi yalan söyleyerek tamamlıyor. Yalanlarının derlendiği VİDEO GÖRÜNTÜLERİ kendisini ürküttü! Öyle ya belki de iki yıl önce söylediği yalanları bugün hatırlamakta güçlük çekiyor olabilir! 16

Gizli saklı gerçekleşen, muhalefet hakkı tanınmayan İmralı Görüşmelerini teğet geçiyor. Görüşmeleri yazan çizen gazeteciyi aşağılıyor!(oysa medyaya sızdırma bilerek-isteyerek yani oyunun parçası) Başbakan Erdoğan toplumu ayrıştırdı, ayrıştırmaya da devam ediyor. Ülkeyi bataklığa sürüklüyor! Ahmet Kaya, Fazıl Say, Müslüm Gürses,., üzerinden, arabesk üzerinden siyaset yapılmaz. Yaparsanız hem yalanlarınız ortaya çıkar hem de cehaletiniz! Sanat kişiye özel değildir, Başbakana hususi sanat icra edilemez! TÜRKİYE YE ÇOK AĞIR NATO RAPORU: 2012 DE KARARLAŞTIRILAN NATO REFORMLARINI, YENİDEN YAPILANMAYI GERÇEKLEŞTİREMEYEN TÜRKİYE YE NATO DA ENGEL! İSRAİL-NATO İLİŞKİLERİNİN GELİŞMESİNİ TÜRKİYE NİN ENGELLEMESİ RAHATSIZLIK VERİYOR. BU RAPORA GÖRE; 400 GENERAL- AMİRAL-SUBAYI TUTUKLU, TSK yı KÜÇÜK VE ACİZ DÜŞÜRÜYOR! SEBEBİ, SORUMLUSU KİM? Almanya Parlamentosu Savunma Komisyonu, Türkiye ye gönderilen patriot bataryasını işletmekle görevli Alman askerlerinin yaşam koşulları konusunda hükümeti ve TSK yı eleştirdi. Alman Dışişleri Bakanlığı nın yayınladığı NATO raporu ise daha da vahim! Bu rapor; Türkiye nin NATO nun kararlaştırdığı reformlara ayak uyduramadığını, reformları geciktirip-engellediğini söylüyor. Türkiye yi İsrail in NATO tatbikatlarına katılması, NATO nun askeri faaliyetlerinde yer almasına engel çıkarttığı için de sert biçimde eleştiriyor. Tabii raporun analize muhtaç eleştirilerinin bir diğer gerçekliği TSK nın şu anda içinde bulunduğu durum. 17

Almanya Dışişleri Bakanlığı nın, Savunma Bakanlığı nın ortak NATO raporuna göre, 2012 Mayıs ında Şikago da yapılan NATO zirvesinde alınan örgütün reformize edilmesi, yapılanması, operasyonel kabiliyetlerinin arttırılması, İsrail ile askeri işbirliği ve ittifakların, ortak tatbikatların geliştirilmesi gibi kararların hepsinin önünde Türkiye engel olarak görülüyor. Türkiye nin Askeri Reformlara ayak uyduramadığı vurgulanıyor. TSK nın Hava ve Deniz Kuvvetleri başta olmak üzere, komuta kademesinin büyük bölümü tutuklu iken, donanma komutanı, hava kuvvetleri savaş pilotu sıkıntısı çekerken, Sayın Başbakanın sözleriyle terörle mücadeleye komuta edecek komutan bulmakta güçlük çekilirken, TSK nın NATO reformlarının engelleyicisi konumuna düşürülmesinin yanıtı açık. Sayın Başbakanın dediği gibi 400 den fazla generali, amirali, albayı, yarbayı, tutuklu bir ordu, yüzlerce subayı casusluk ithamı altındaki bir ordu, yenilir yutulur, aklın mantığın alacağı bir şey değil. Türkiye nin NATO reformları önünde engel konumunda görülmesi ve bunun rapora dökülerek tüm NATO üyeleri ile dünya kamuoyuna duyurulmasının TSK nın üzerinde yarattığı onur kırıcı, incitici sürecin sorumlusu kim? Bunun yanıtını hepimiz biliyoruz. 18

İMRALI DA ÖCALAN BİLE TSK İLE ARTIK ALAY EDİYOR: TSK, BİR MİT KADAR OLAMADI! İmralı müzakereleri ile ilgili olarak medyaya yansıyan zabıtlarda bile Abdullah Öcalan TSK, MİT kadar olamadı diyor. İmralı Zabıtları, neden Başbakanı bu kadar kızdırdı? Neden bu kadar sert tepkisine yol açtı? Çünkü o zabıtlarda önceki pazarlıkların, AK Parti ye verilen seçim desteklerinin, halktan gizlenen işbirliği plan ve senaryolarının itirafları var. Aylar önce MYK ya sunduğum değerlendirmelerimden birisinde bu müzakerelerin hep var olduğunu, her seçim ya da halkoylaması öncesinde, hükümet ile İmralı, PKK, Öcalan bir uzlaşma, AKP nin seçimi kazanmasına katkı verecek bir eylemsizlik kararının gündeme geldiğini söylemiştim. İMRALI ZABITLARININ YAYINLANMASINA BAŞBAKAN NİÇİN BU KADAR KIZDI? YA DA GERÇEKTEN KIZDI MI? KIZGINLIKTAN AMAÇ NE? MEDYAYI BASKI ALTINA ALMAK DUVAR-HENDEK-TAŞ EDEBİYATINDAN AMAÇ NE? MUHALEFETİ BASKI ALTINA ALMAK KIZGINLIK VE TEPKİ SENARYONUN PARÇASI, ASIL İSTENEN; HERKESİN SUSUP ÖCALAN VE BAŞBAKANIN KONUŞMASI, KAMUOYUNUN DA HAZIR KILINIP ÇOK ÖNCEDEN VARILMIŞ ANLAŞMALARI ONAYLAMASI. YANİ, MEDYAYA SIZDIRMA, BİLEREK, İSTEYEREK 19

Şimdi zabıtlara göre, AKP yi 10 yıldır iktidarda tutan İmralı, Öcalan ve Onun stratejileriymiş. İddia bu. Zabıtlardan öğreniyoruz ki, MİT soruşturmasında Başbakan vatana ihanetten tutuklanacakmış, İmralı önlemiş! Türkiye siyasetini planlayan, olacakları hazırlayan, ortamı hazırlayan yine İmralı ymış. Bu kadar yakın, yoğun, sıcak ilişkiler söz konusu. Başbakan bunların medyaya yansımasından rahatsız olduğu için mi tepkili, yoksa bu da planlı bir tepki mi? Başbakanın basına bu kadar şiddetli saldırısının amacı, hem basını baskı altına alıp etkisizleştirmek hem de zaten ağır iktidar baskısı, patronaj baskısı ve otosansür nedeniyle güvenilirlik sorunu olan basının bu konudaki güvenilirliğini tümüyle ortadan kaldırarak, halkın sadece kendisini dinliyor hale gelmesini sağlamak. Sayın Başbakanın Çözüm istemiyorlar, engel çıkarıyorlar, hendek kazıyorlar derken amacı, muhalefeti de halkın gözünde yıpratarak, bu konuda etkisiz hale getirmek, ardından halkı istediği gibi yönlendirip, Öcalan la muhtemelen çok önceden vardıkları anlaşmayı halka kolayca kabul ettirmek. Kamuoyunu bu yönde oluşturmak, bunun zeminini hazırlamak. 20

SAYIN BAŞBAKAN ÇOK SEVDİĞİ DEYİŞLE TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ YAPIYOR! KENDİSİNDEN ÖNCEKİLERİ SUÇLADIĞI TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ NİN ZİRVESİNİ YAPIYOR HEM DE KENDİ KURDUĞU MEDYASIYLA! Sayın başbakan kendisinden öncekileri, Ergenekon ve diğer davalardan yargılananları, toplum mühendisliği yapmakla suçlarken, kendisi bir bölümünü sindirdiği, büyük bölümünü de kendisinin yeniden oluşturup yapılandırdığı medyasıyla 11 yıldır AKP toplum mühendisli projesinin alâsını, fazlasını yapıyor. Peki Başbakan bu kadar sertleşerek, hırçınlaşarak, sonuç alabilir mi? Kanımca biraz zor! Nedenine gelince uygulanan yöntem yanlış da ondan. Olanları, artık gizlenemeyen, 10 yıldır sürdüğü anlaşılan pazarlıkları gizleyebilir mi? Oslo gizliydi sızdı ve bitti. Şimdi açık müzakere yöntemi seçildi. Madem müzakereler açık, mektuplar, kuryeler açık. Silivri mektupları görülmüştür damgası olmadan çıkmıyor. İmralı mektupları görülmüştür olmadan, kuryeyle Kandil e, Ankara ya, Avrupa ya ulaşıyor. O zaman zabıtların da açık olmasına kızmayacaksın. Hatta daha da açık kılacaksın. Muhalefeti, TBMM yi bilgidar, haberdar kılacaksın. Bunun siyasi nemasının ardında koşmayacaksın! Kanımca, Sayın Başbakanın bu kadar aşırı tepkisinin nedenlerinden birisi de, halka yıllardır söylenen yalanların ortaya çıkması, suçüstü yakalanma duygusu. 21

Hatırlarsanız, Oslo görüşmeleri gizli yapılmıştı, İmralı zabıtları gibi medyaya sızdı ve iddianame konusu oldu. Oslo görüşmeleri ortaya çıkınca hükümet köşeye sıkıştı, sonu fiyaskoya neden oldu. BAŞBAKANIN ZABIT TEPKİSİ SANALDIR, ASIL İSTEDİĞİ SIZMASI, KAMUOYUNUN, TOPLUMUN ÖCALAN İLE YAPTIĞI ANLAŞMAYA HAZIRLANMASIDIR. TOPLUM MÜHENDİSLİĞİNİN DUVAR SIVASIDIR. Bu kez yeni strateji, görüşmelerin toplumun gözünün önünde yapılması olarak belirlenmiş görünüyor. O zaman yeni strateji bu şekilde oluşturulduysa, müzakereler kamuoyunun gözünün önünde yürütülüyorsa, her şeyin açık olması, en azından TBMM ve muhalefetten gizlenmemesi ve kamuoyunda sonuna kadar tartışılması gerekir. Buna da Başbakan kızıyor. Peki o zaman hem açık hem gizli olacaksa, hem görüşülüp hem de görüşmeler medyada yer aldığında gazeteciler suçlanacaksa yapılmak istenen nedir? Başbakanın tepkisi sanaldır. Sızdırma bilerek ve bilinçlidir. Yapılmak istenen, Öcalan ile varılan mutabakata karşı çıkıyormuş gibi görünüp, halkı, toplumu, kamuoyunu hazırlamaktır. 22

SAYIN BAŞBAKANIN HEDEFİ ARTIK BAŞKANLIK DA DEĞİL, HANEDANLIKTIR. GAZİANTEP TE YAŞANANLAR, BUNUN EN SOMUT KANITIDIR! Sayın Başbakan bu müzakerelerle bir yandan hedefleri önceden belirlenmiş siyasi, hukuki, anayasal planı hayata geçirmek, bir yandan da Öcalan ın şartlı desteğiyle Başkan olmak, Başkanlık sistemini anayasal hale getirmek istemektedir. Hatta kendisinin Başkanlığı sonrasında da ülkeyi yönetmeleri için hanedan hazırlığındadır. Sayın Başbakan kızını Genel Başkan Danışmanı sıfatıyla AKP de istihdam etmekte, oğlunu ise şehir teftişlerine(!) göndermektedir. Sayın Başbakanın oğlunun hafta sonu Gaziantep e yaptığı ani ziyaret Başbakanın oğlu Bilal Erdoğan siyasete mi giriyor? sorularını gündeme getirdi. Kuyumculuk, kebapçılık, gemicilikten sonra şimdi siyasete mi soyunuyor? Bilal Erdoğan, Gaziantep teki belediye çalışmalarını niye merak eder ki? Gaziantep yerel medyasındaki haberlere göre, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ni Başbakan-Genel Başkan gibi ziyaret eden Başbakanın oğlu, daha sonra da ilçe belediyelerini teftiş (ziyaret) edip, Başkanlardan projeler hakkında bilgi almış, çalışmalarını övmüş. Gaziantep teki yerel medyanın manşetlerini Bilal Erdoğan ın bu ziyareti ve Büyükşehir Belediye Başkanı ile ilçe Belediye Başkanlarının kendisine sundukları brifingler süslüyor. Türkiye, bırakın Tek Adam Yönetimini, bırakın sultanlıkpadişahlık heveslerini, HANEDAN YÖNETİMİNE doğru gidiyor. Kişisel ikbal ve istikbal için, ülkenin istikbali karartılıyor 23