Kýrmýzý çatýlarýn, kararmýþ yüksek bacalarýn üstünden geçiyordu. Nereye gittiðini bilmiyordu. Kafesinden çýkýp gökyüzünün maviliðine dalalý çok zaman

Benzer belgeler
Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ

Üzülme Tuna, annem yakýnda gelecek, biliyorum ben. Nereden biliyorsun? Mektup mu geldi? Hayýr, ama biliyorum iþte. Postacýya telefon edip not


Evvel zaman içinde, eski zamanlarýn birinde, zengin bir ülkenin gösteriþ meraklýsý bir kralý varmýþ. Kralýn yaþadýðý saray çok büyükmüþ.

karayý göstermek isterdi. Kýyý burada, bu tarafa gelin, der gibiydi. Kasabalýlara da gemilerin geldiðini haber verirdi. Ýþi çok çok önemliydi

Mine Haným sevinçliydi, mutluydu. Ýçinden gülmek, türkü söylemek, oynamak geliyordu. Bilmediði, ayrýmýnda olmadýðý bir coþku vardý içinde.

Nejat Yavaþoðullar. Ankara Sokaklarý. Söz - Müzik: Nejat Yavaþoðullarý. Yürüyordum. Yürüyordum ay ýþýðýnda. Adým seslerim.

Ýlksiz zaman içinde, kalbur saman içinde... Yazarlar çizer, çizerler yazar iken; ben annemin beþiðini, týngýr mýngýr sallar iken, ayný zamanda daðda

BİZ VE DEĞERLERİMİZ. 3. Ayþe yeni okulunda okuyacaðý için hangi duyguyu yaþýyormuş? A) B)

Azıcık şundan, azıcık bundan, Azıcık yumurta kabuğundan; Bir çanak yaptım a dostlar Ne bulgur kazanı ne hamsi tavası, Görenler sanır bülbül yuvası.

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Şiir BEZ BEBEKLE KUKLASI. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

Sertab Erener. Acýt Canýmý. Söz: Sertab Erener. Müzik: Demir Demirkan, Sertab Erener. En gizli bahçelerim. Islandý yaðmurunla. Açýldý her damlada

Ülkü Tamer DESTANLAR VE MASALLAR ŞEYTANIN ALTINLARI. Masal-Şiir. Resimleyen: Mustafa Delioğlu

Kafesler dolusu kuþlardýk. Tüylerimiz bulut rengindeydi, deniz renginde, çayýr çimen renginde. Kanatlarýmýzý çýrparak kafeslerde uçuyorduk.


Benim adým Evþen, annem bana bu adý, evimiz hep þen olsun diye vermiþ. On yaþýndayým, bir ablam bir de aðabeyim var. Ablamla iyi geçindiðimizi pek

O gün televizyonda ve radyoda, Antalya da fýrtýna çýkacaðý her saat baþý duyurulmuþtu. Ben, sonuçlarýný düþünmeden sevinçle karþýladým bu haberi.

Gelin Bir Yolculuða Çýkalým Birlikte

Yolcusu. J a l e S a n c a k

Doğada Keşif Yapıyoruz

ünite1 3. Burcu yla çocuk hangi oyunu oynayacaklarmýþ? A. saklambaç B. körebe C. evcilik (1, 2 ve 3. sorularý parçaya göre yanýtlayýn.

* Okuyalım: * Akıl Oyunları: * Matematik: * El Becerisi: * Alıștırma-Bulmaca: * Bilim ve Teknoloji: * Gezelim-Görelim:

Küçüklerin Büyük Soruları-2

ÖZEL EFDAL ANAOKULU UĞURBÖCEĞİ GRUBU KASIM AYI BÜLTENİ

Ebru Yiðit x. Hala üye olmamýþsýnýz..! Üye olun yolumuza devam edelim...! SEN BÝR GÜNAH ÝÞLEDÝN. Tek aþkýn bendim senin. Senin en çok sevenim

Arkamdan yürüme, ben öncün olmayabilirim. Önümde yürüme, takipçin olmayabilirim. Yanýmda yürü, böylece ikimiz eþit oluruz. (Ute Kabilesi Atasözü) BÜRO

KUNDUZ KAFALI KRAL ÇOCUK ROMANI. Ahmet YOZGAT

* Okuyalım: * Akıl Oyunları: * Matematik: * El Becerisi: * Alıștırma-Bulmaca: * Bilim ve Teknoloji: * Gezelim-Görelim:

&[1Ô A w - ' ",,,, . CiN. ALl'NIN. HiKAYE. KiTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI Rasim KAYGUSUZ

BU AY ÖĞRENDİKLERİMİZ ATATÜRK Atatürk kim olduğunu hatırladık. Atatürk ün hayatını inceledik. Atatürk ün kişisel özelliklerini ifade ettik. Atatürk ün

Eze meze Yýllar geçti geze geze. Neler gördüm neler! Daðlar gördüm yerden biter, gökte yiter. Daðlar gördüm kayalý, kayalarý oyalý.

NİŞANTAŞI AKADEMİ MART AYI AYLIK BÜLTENİ YILDIZLAR SINIFI

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

ÖZEL İSTANBUL ÜNİVERİSTESİ VAKFI ADIGÜZEL ANAOKULU BULUTLAR SINIFI EYLÜL AYI KAVRAM VE ŞARKILAR

ÖZEL EFDAL ANAOKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM DÖNEMİ DENIZYILDIZI GRUBU KASIM AYI BÜLTENİ

ünite SÖZCÜK ANLAM 3. Aþaðýdaki cümlelerin hangisinde altý çizili sözcük gerçek anlamý dýþýnda kullanýlmýþtýr?

Eğitim Öğretim Yılı OKUL ÖNCESİ DÜŞÜNEN ÇOCUKLAR EĞİTİM SETİ YARIM GÜNLÜK PLAN ÇİZELGESİ

Aşağıdaki resmin içinde yandaki eşyalar gizlenmiş. Onları bulalım ve boyayalım. -16-

CÜMLE TÜRLERİ YÜKLEMİNİN TÜRÜNE GÖRE. Fiil Cümlesi. *Yüklemi çekimli fiil olan cümlelere denir.

Samet Kalkan GÝZEMLÝ MAVÝ. Deniz mavisi gözlerin. Dünya tatlýsý gülüþün. Can alýcý sözlerin. Sana ne kadar yakýþýyor bir bilsen.

Bir an hangisini giyeceðinin kararsýzlýðý içinde kaldýktan sonra miki fare desenli pembe tiþörtüyle mavi kot pantolonunu çýkardý. Çabucak giyindi.

NİŞANTAŞI AKADEMİ MART AYI AYLIK BÜLTENİ

ünite1 3. Aþaðýdaki altý çizili sözcüklerden hangisi yan anlamda kullanýlmamýþtýr? A. Terazinin dili yaklaþýk 300 kg gösteriyordu.

ÖZEL EFDAL GÖZTEPE ANAOKULU DENIZYILDIZI GRUBU KASIM AYI BÜLTENİ

Selin A.: Yağmur yağdığında neden gökkuşağı çıkar? Gülsu Naz Ş.: Neden sonbaharda yapraklar çok dökülür? Emre T.: Yapraklar neden sararır?

HAYALLERÝMÝZ Cumartesi, 08 Aralýk 2012

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI OCAK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR. Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak)

Kayýp Bahçenin Çocuklarý Jan Devrim öykü

YILDIZLAR SINIFI MART AYI AYLIK BÜLTENİ

Çevreyi Benim Ýçin. Güvenli Hale Getirebilir misin? MUTLU ÇOCUKLAR DERNEÐÝ MUTLU ÇOCUKLAR DERNEÐÝ

Kanguru Matematik Türkiye 2015

MEVSİM İLKBAHAR SAĞLIKLI YAŞAM. İlkbahar mevsiminin özelliklerini öğreniyoruz.

============================================================================

1. Aşağıdakilerin hangisi eşsesli bir sözcüktür? A) felaket B) deprem C) biz D) bit

Ödevlerimizi inceliyoruz.

Halime Aktaþ. Mehmedi Anmak. Bir çelik yürekli kartal bakýþlý. Mehmedi mehmede deneyim bakýn. Yüreði pek yufka çok çatýk kaþlý

T.C. M.E.B ÖZEL MANİSA İNCİ TANEM ANAOKULU DENİZ İNCİLERİ SINIFI

Eğitim Öğretim Yılı OKUL ÖNCESİ ŞEKERLİK EĞİTİM SETİ YARIM GÜNLÜK PLAN ÇİZELGESİ

Yolculuk. Ankara dan arabamýzla yola çýktýðýmýzda

UĞUR BÖCEKLERI SINIFI MART AYI AYLIK BÜLTENİ

Kuğu Gecesi. Ferda İzbudak Akıncı

Yaz aylarýný bitkin bir aðaç gibi geçirmiþtim. Serüvenci bir aðaç. Annem yaz boyunca

Uður Tok ÇOK SEVMÝÞSÝN. Sen onu çok sevmiþsin, Daha da seveceksin, Sen onunla aðlayýp, (sen onunla var olup,) Onunla güleceksin. (Onunla öleceksin.

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI. Nİsan AYI BÜLTENİ. Sevgİ Kİlİmlerİmİz

PENGUENLER FLÜT ÇALAMAZ

Kuşların Gizemli Yolculuğu -Göç!

ÇİÇEK GRUBU HAZİRAN AYI BÜLTENİ

KAÇ AVCI KAÇ ÇOCUK ROMANI. Ahmet YOZGAT

ÇİÇEK GRUBU HAZİRAN AYI BÜLTENİ

17 ÞUBAT kontrol

Bir Kuþ Havalandý. Cenazesine pek fazla gelen olmamýþtý. Tanýdýklarýnýn haberi mi olmadý acaba, yoksa. E d d i A n t e r.

20 Mart Vızıltı. Mercanlar Sınıfından Merhaba;

BİZE KATILIR MISINIZ?

WLL100. Ninnici Hav Hav KULLANIM KILAVUZU

Mevsimler & Giyisilerimiz. Elif Naz Fidancı

açmadan bir öncekinden ve onun öncesinden de farksýz seslerle gelen yeni günü dinliyorum.

============================================================================

Itria vadisindeki yuvarlak loca:

ünite1 2. Aþaðýdakilerin hangisinde taþýmak sözcüðünün anlamýyla kullanýmý birbirine

25. Aşağıdaki deyimlerle anlamca üçlü bir grup oluşturulduğunda hangisi dışta kalır? A) eli bol B) eli açık C) eli geniş D) eli kulağında

.com. Haftanın Diğer Çalışmaları En Kısa Zamanda Yayınlanacaktır.

ATATÜRK'Ü ANIŞ. Adım-Soyadım:...

Genel Yetenek Testi Örnek Soru Çözümleri

Konumlandýrmalar. Ahmet Önel. anlatý

TEMALARIMIZ UZAY VE GEZEGENLER DÜNYA GÖKYÜZÜ İNSAN HAKLARI VE DEMOKRASİ HAFTASI YERLİ MALLARI VE TUTUM HAFTASI YENİ YIL

Erkek, dişiden hamile kalır. Ne hayvan ama değil mi! Erkek denizatı, kesesindeki minik yumurtalara gözü gibi bakar. Bu arada yumurtaların yanına

============================================================================

.com. Faydalı Olması Dileklerimizle... Emrah&Elvan PEKŞEN

1) O, bu işin. Yukarıdaki cümle aşağıdakilerden hangisi ile tamamlanırsa zor bir işi başarmak anlamına gelir?

MATEMATİK ÖYKÜLERİ BÜYÜK YARIŞ NEŞELİ

LEVENT TURHAN GÜMÜŞ. Dalgacık ile Yakamoz un Masalı ve Işıklı Kaplumbağa Adası adlı iki kitabı Can Çocuk Yayınları tarafından yayımlanmıştır.

Ayakkabýlarýný çýkardýktan sonra sevindirici bir yüz anlatýmýyla bir elindeki pakete baktý, bir içeriye. Sonra oðluna seslendi: Murat, Murat!..

Minti Monti. Tilki Tilki Baksana. Bana bak! Hayır, bana bak! Yavru Tilki Neyin Peşindesin? Okula Hazırlık İçin 5 Öneri TİLKİ OKULU


kural tanımayan cafer Adı-Soyadı:...

01-05 MAYIS OKULDA YAPACAĞIMIZ ÇALIŞMALAR OKULA GETİRECEKLERİMİZ. PAZARTESİ Emek ve Dayanışma Günü dolayısı ile okulumuz 1 gün tatil edilmiştir.

Botti nin Anısına. Sevgili Botti,

Eskiden, meyhanelerde, gazinolarda, balozlarda birden ayaða kalkýp hariçten gazel atanlarýn sebebi içtikleri içki ve yüreklerindeki samimiyetti.

tema1 Sözcükte Anlam Türkçe 3. Aþaðýdaki cümlelerin hangisinde dalmak sözcüðü baþka bir þeyle uðraþamayacak TEST

Transkript:

Sokak Kuşu Hanidir sokaklardaydý. Saçak altlarýnda, pencere pervazlarýnda, aðaçlarýn, yapraklarý dökülmeye baþlamýþ dallarýnda... Yaz nasýl da çabuk geçmiþti. Gökyüzü alabildiðine maviydi. Beyaz, pamuk gibi bulut kümeleri altýnda kanat çýrpýyor, özgürlüðün tadýný çýkarýyordu. Adýný bile unutmuþtu çoktan. O, bir sokak kuþuydu. 5

6 Kýrmýzý çatýlarýn, kararmýþ yüksek bacalarýn üstünden geçiyordu. Nereye gittiðini bilmiyordu. Kafesinden çýkýp gökyüzünün maviliðine dalalý çok zaman olmuþtu. Binalar yine yüksekti, sokaklar yine kalabalýk. Caddelerden gürültüler çýkaran araçlar akýyordu. Parklarýn dýþýnda aðaçlar pek azdý. Ama yine de baþka bir þehir olmalýydý burasý. Bunca zaman hep ayný yerlerde dönüp durmuþ olamazdý. Ne çok þey akýp gitmiþti, kanatlarýnýn altýndan. Ýçinde kendisi için gerekli her þeyin bulundurulduðu minik kafesinden kaçtýðýnda, aðaçlar tomurcuða durmuþtu. Önce evin pencerelerini açmýþlardý. Ýçeri dolan hava mis gibi kokuyordu. Ne olduðunu þaþýrmýþtý küçük kuþ. O tünekten bu tüneðe atlýyor, kanat çýrpýyor, ötüyordu. Kendisine öðretilen sözcükleri hiç nazlanmadan, yorulmadan yineliyordu.

Sonra dantellerle süslü kafesini balkona çýkarmýþlardý. Bütün kýþý içinde geçirdiði odaya hiç benzemiyordu balkon. Kafesi astýklarý yerden bütün sokak görünüyordu. Evin önündeki bahçede kocaman bir ýhlamur aðacý vardý. O güne deðin hiç görmediði küçük kuþlar gelmeye baþlamýþtý balkona. Gagasýný yemliðe vurdukça sýçrayýp balkona daðýlan yemleri, minik gagalarýyla topluyorlardý. Kanatlarý kestane renkli, karýnlarý griydi. Ötücü kuþlardý bunlar. Hep kafeste yaþayan kuþ, onlarýn serçe olduðunu bilmiyordu elbette. Yere düþen yemler bitince, serçeler toplu olarak kanat çýrpýp ýhlamura uçuyordu. Cývýl cývýldýlar. Oyunlar oynayarak oradan oraya sýçrýyor, sonra uçup gidiyorlardý. Onlara bakýp hayretler içinde kalýyordu, kafesteki minik kuþ. 7

8 Bir de iri iri kuþlar vardý balkona gelen. Kafesine yem koyan küçük çocuðun ufaladýðý ekmek kýrýntýlarýný yiyorlardý. Guguk kuþlarýydý bunlar. Hiç aceleleri yok gibiydi. Öteki küçük kuþlar gibi seslerden ürktükleri filan da yoktu. Çocuktan ve annesinden kaçmýyor, balkon kapýsý açýlýp kapandýkça rahatsýz olmuyorlardý. Ekmek kýrýntýlarýný yedikten sonra karþý evlerin saçaklarýna, bacalarýna doðru uçuyorlardý. Sonra baþka kuþlar da gelir oldu balkona. Karþý balkonlardaki saksýlarda renkli çiçekler açtý. Kokularý bütün sokaðý sardý. Gerdaný kýrmýzý, yeþil parlak tüylerle kaplý kuþlar, uçup konmaya baþladý kafesin çevresine. Bir çekirge ve en sonunda sarý bir kelebek... Bardaðý taþýran damla, iþte o kelebek oldu. Narin, ipeksi kanatlý ve küçük... O bile, istediði yere uçabiliyordu. Küçük kuþ kanatlarýnýn tutulduðunu duyumsayýp onlarý iyice açtý. Baþýný sýrtýna gömüp uykuya daldý.

Uykusunda, renkli çiçeklerle dolu bahçelerde gezindi. Kendisi gibi yeþil ve mavi renkli kuþlarla dolu bir ormana girdi. Cývýltýlarla doluydu orman. Kafesin sarsýntýsýyla uyandýðýnda, kapýnýn açýk olduðunu gördü. Yemini tazeliyordu çocuðun annesi. Küçük çocuðun boyu, kafesin yeni yerine yetiþmiyordu. Kadýn, yemliði kafesin dýþýna çýkarmýþtý ki içeriden bir çýðlýk geldi. Ne olduysa olmuþ, kadýn kafesin kapaðýný açýk býrakýp içeri koþmuþtu. Küçük kuþ da kafesten dýþarý süzülüvermiþti. Gökyüzünde yolculuðu böyle baþlamýþtý küçük kuþun. Mevsim için, ilkbahar diyorlardý. Güneþ, altýn sarýsýydý. Aðaçlar pembe, beyaz çiçeklerle donanmýþtý. 9

Bahçeler, parklar, su kýyýlarý yemyeþil otlarla kaplanmýþtý. Artýk yemi ve suyu kendisini hazýr beklemiyordu. Onlarý kendi baþýna bulmasý zordu. Bazen evlerin açýk pencerelerinden içeri dalýyordu. Böyle iki kez yakalanmýþ; ama sonra yeniden kaçmýþtý. Eski evindeki o çocuðu, kendisini yorulmadan izleyen iki iri kara gözü, özlediði oluyordu elbette. Sýrtýnda, gagasýnda gezinen azýcýk kirli; ama hep sýcacýk eli ise, yemlerden daha çok özlediði de bir gerçekti. Gel gelelim kanatlarýna rüzgârý takýp þehirlerin üstünde uçmak da bambaþka bir güzellikti. Böyle gönlünce, ipsiz bir uçurtma gibi uçalý ne kadar zaman olmuþtu?.. Ne var ki birkaç gündür havalarda bir deðiþiklik baþlamýþtý. Güneþ bütün yaz parladýðý gibi parlamýyordu. Azýcýk solmuþtu sanki. Çiçekler kurumaya, yeþil yapraklar hafifçe sararmaya baþlamýþtý. Akþam çabuk oluyordu. Serin bir rüzgâr esmeye baþlýyordu, güneþ batýnca. Üþür gibi oluyordu küçük kuþ. Bir kuytu bulup sokuluyordu oraya. Sabah olunca da havanýn eskisi gibi ýsýnmadýðýný görüp þaþýrýyordu. Kuþ cývýltýlarý da azalmýþtý sanki. Serçeler için pencere kýyýlarýna býrakýlmýþ yemleri, ekmek kýrýntýlarýný rüzgâr, alýp götürmeye baþlamýþtý. Günler giderek kýsalýyor, hava her gün biraz daha soðuyordu. Yapraklar, aðaç dallarýndan birer birer kopup düþüyordu. 10

Yerler de yeþil otlar yerine, sararmýþ yapraklarla kaplanmaya baþlamýþtý. Bir gün bir kadýn, tünediði aðaç dalýnýn altýndan geçerlerken, elinden tuttuðu çocuða, Artýk daha kalýn giydirmeliyim seni. Üþüyeceksin. Sonbahar geldi. dedi. Sonbahar mý? Ne demek oluyordu þimdi bu? Daha bunun ne demek olduðunu anlayamadan geldi kýþ. Yaðmurlar baþladý. Yem bulmak giderek zorlaþýyordu. O küçücük bir muhabbet kuþuydu. Öyle kafesinden kaçtýðý için piþmanlýk duyacak deðildi elbette; ama yine de alýþtýðý bir sýcaklýðý arar gibiydi. Yiyeceðini hazýr bulmaya alýþtýrýlmýþtý. Bu yüzden sýk sýk aç kalma tehlikesiyle karþýlaþýyordu. Ama neden? Kanatlarý vardý onun. Ýstediði yere uçup, istediði dala konabilirdi. Öyleyse niye yiyeceðini kendi bulmakta bu kadar beceriksizdi? Bu iþte bir terslik vardý. 11

Havanýn buz kestiði bir gün, bir tutam yem ve sýcak bir yuva ararken bir cam kýyýsýna kondu. Gagasýnýn ucu kýrýlmýþ, ýslak, aç ve yorgundu. Onu, parmaklarý tombulca, beyaz bir el uzanýp aldý pencerenin önünden. Yüzüne iyice yaklaþtýrýp ucu kýrýk gagasýna bir öpücük kondurdu. Hoþ geldin, dedi, senin adýn ne? Anýmsayamadý küçük kuþ. Kýz da galiba, kuþlarýn belleðinin hiç de güçlü olmadýðýný bilmiyordu. Nereden geliyorsun böyle? Kafesinden mi kaçtýn, hýý? Çok üþümüþsün. Adýný da bilmiyorsun. Sana, Sokak Kuþu diyeyim mi? Benim adým Esra. Ama sen bana, caný sýkýlan kýz diyebilirsin. Bütün gün, bu evde öyle çok caným sýkýlýyor ki... Kuþ, küçük kýzýn avucunda titriyordu. 12