İKİNCİ BÖLÜM Diyanet İşleri Başkanlığı nın Hukuki Yapı Olarak İrdelenmesi The single Rose Is now the Garden Where all loves end Terminate torment Of love unsatisfied The greater torment Of love satisfied T. S. ELIOT, Ash Wednesday (II) 3 Mart 1340 (1924) tarihli ve 429 sayılı Şer iye ve Evkaf ve Erkanıharbiyei Umumiye Vekaletlerinin İlgasına Dair Kanun, 1 Siirt Mebusu Halil Hulki Efendi ve 50 arkadaşının imzasını taşıyan bir önergenin Meclis te görüşülüp kabul edilmesi sonucu çıkarıldı. Önergede şu görüşler ifade edilmişti: Din ve ordunun siyaset cereyanlarıyla alakadar olması birçok mahaziri daidir. Bu hakikat, bütün medeni milletler ve hükümetler tarafından bir düstur-ı esasi olarak kabul edilmiştir. Bu nokta-i nazardan yeni bir hayat varlığı temin etmek vazifesini deruhte eden Türkiye Cumhuriyeti teşkilat-ı siyasisinde zaten mudes olan Şeriye ve Evkaf Vekaleti yle Erkan-ı Harbiye-i Umu- 1 Kanun metni için bkz. Düstur, III (1931) 5, 665. 59
miye Vekaleti nin mevcut olması muvaffık olmaz. Şeriye ve Evkaf Vekaleti nin ilgasına nazaran da bütün evkafın millete intikal etmesi ve ona göre de idare edilmesi tabii bir neticedir. 2 Bu kanunlaşma sürecinin başlangıcı, Cumhuriyet Halk Partisi nin 2 Mart 1924 tarihli grup toplantısının üçüncü celsesine sunulan 45 imzalı 3 ve aynı içerikli bir önergedir. 4 Bu toplantıda söz alan Konya milletvekili Musa Kazım Efendi ye göre, Din-i İslam hem dünya ile, hem ahiret ile, hem muamelat ve mutekadatla, hem de ahlâkla iştigal eder, dolayısıyla Şer iye Vekaletinin kabineden çıkarılması uygun değildir; kaldı ki bu birimin varlığı sakıncalı ise, kabine haricinde olan aynı teşkilatın bir mahzur-ı siyasisi olmayacak mıdır? Eskişehir milletvekili Abdullah Azmi Efendi ye göre de, Meşrutiyetin ilanından beri dinle hükümeti, dinle dünyayı ayırmak meseleleri dile getirilmektedir; bu durum Avrupa da kilise tahakkümünden kurtulmaya yönelik bir uygulamanın hataen İslam hakkında da geçerli kılınmaya çalışılmasından kaynaklanmaktadır. Oysa, bizim diyanetimiz nasraniyet [yani Hıristiyanlık İ.G.] gibi değildir. Zira hükümet denen şey diyanetten doğmuştur. Diyanet, hükümettir. Bu iki eleştiri ve itiraza karşılık Kütahya milletvekili Recep Bey,... zannediyorlar ki dinimizden, maneviyatımızdan bir şey eksik oluyor. Asla öyle değildir. sözleriyle çeşitli sakıncaları dile getirmiştir. Zonguldak Milletvekili Tunalı Hilmi Bey in, umuru diyaniye demek ne demek? Din varken diyaniye ne demek şeklindeki itirazında bulunmuşsa da, Reis Feyzi 2 Bkz. TBMM Zabıt Ceridesi, II (1968) 7, 21. 3 Konya Refik; Hakkari Asaf; Siirt Halil Hulki; İstanbul Ali Rıza; Karahisar-ı Şarki Mehmet Emin; Gelibolu Celal Nuri; Muş İlyas Sami; Menteşe Yunus Nadi; Gaziantep Ali Cenani; Karahisar-ı Sahip İzzet Ulvi; Ergani Kazim Vehbi; Kozan Ali Saip; Kastamonu Veled Çelebi; Biga Samih Rifat; İzmit İbrahim Süreyya; Çorum Ferit Recai; Diyarbakır Şeref; Elazığ Hüseyin; İzmir Osmanzade Ahmet Hamdi; Denizli Haydar Rüştü; Bolu Şükrü; Çankırı Talat; Adana Zamir; Rize Ali; Bolu Falih Rıfkı; Kütahya Ragıp; Kütahya Mehmet Nuri; Cebelibereket İhsan; Ertuğrul Doktor Fikret; Rize Rauf; Tokat Emin; Ardahan Halit; Dersim Feridun Fikri; Ergani İhsan Hamit; Kütahya Recep; Denizli Necip Ali; Canik Talat Avni; Aksaray Neşet; Saruhan Vakıf; İstanbul Akçuraoğlu Yusuf; Kars Ağaoğlu Ahmet; Diyarbakır Feyzi; Siverek Kadri; Tokat Mustafa; Urfa Yahya Kemal. 4 Bu görüşmeler için bkz. Y. Demirel O.Z. Konur, CHP Grup Toplantısı Tutanakları (1923-1924), 457-471. 60
Bey in söz vermedim itirazıyla oylamaya geçilmiş ve tasarı kabul edilerek Meclis e sevk edilmiştir. TBMM nin 3 Mart 1340 (1924) tarihli birinci oturumunda okunmuş olan önergenin görüşmeleri sırasında söz alan Çanakkale Milletvekili Samih Rıfat Bey ve Konya milletvekili Mustafa Fevzi Bey in diyanet sözcüğü üzerinde kısa birer konuşma yapmış olduğu görülmektedir. Zonguldak Milletvekili Tunalı Hilmi Bey in, Diyanet İşleri varken umuru diniye ne oluyor? şeklindeki itirazının bu kez oya konulması sonucu, çoğunluk oyuyla, yasa önergesindeki Umuru Diyaniye Riyaseti nin yerini Diyanet İşleri Reisliği almıştır. 5 İdare hukuku bakımından, teknik anlamda merkezî idarenin (devlet tüzel kişiliğinin) en üst hiyerarşik makamı olan Bakanlık, siyasi anlamda da yürütmenin bir birimidir. Laik nitelikte bir devlet, dahası toplum yapısını kurmaya çalışan Cumhuriyet in ilk siyasi karar alma kadrolarının din işlerini Bakanlar Kurulu içinde bir birime vermeyi tercih etmeyişleri siyasalarıyla tutarlıydı. Anılan kadrolar ibadete ilişkin hizmet bağlamında din işlerini, teknik idare içinde bir örgütün yönetimine vererek bir yandan dinin toplum yaşamındaki yerini gözeterek kontrolü altına almış; öte yandan da seküler yapı içinde yer vermekle işlevinin dünyevi bir nitelikte olmasını sağlamıştır. 429 sayılı Kanun un, Türkiye Cumhuriyeti nde muamelâtı nasa dair olan ahkâmın teşri ve infazı Türkiye Büyük Millet Meclisi yle onun teşkil ettiği hükümete ait olup din-i mübin-i İslamın bundan maada itikadat ve ibadata dair bütün ahkâm ve mesalihinin tedviri ve müessesatı diniyenin idaresi için Cumhuriyetin makarrında bir Diyanet İşleri Reisliği makamı tesis edilmiştir hükmünü taşıyan 1. maddesi, Kemalist laiklik anla- 5 Görüşmeler için bkz. TBMM Zabıt Ceridesi, II (1968) 7, 22-24. İsmail Kara, Umur-u diniye/diyaniye (din işleri/diyanet işleri) tartışması(nın) bir kelime oyunu değil tarafların beklentileri, siyasi hedefleri ve din/diyanet işlerinin ne tarafa doğru seyredeceği meselesiyle alakalı ciddi bir münakaşa olduğu kanısındadır. Bkz. İ. Kara, Cumhuriyet Türkiyesi nde Bir Mesele Olarak İslam, 63. Diyanet Işleri halihazır başkanı Ali Bardakoğlu da, din işleri yerine diyanet sözcüğünün tercih edilmiş olmasını ahlâki temeller üzerine kurulu bir dinsellik sağlama çabası olarak yorumlamayı tercih ettiğini ifade etmektedir. A. Bardakoğlu, Religion and Society: New Perspectives from Turkey, 10-11. 61
yışının bir yansımasıdır. Bu düzenlemeyle, dine ilişkin hususlar içindeki inanç ve ibadetlerle ilgili faaliyetlerin yürütülmesi Diyanet İşleri Başkanlığı na özgü alan olmuş; öte yandan geri kalan alanın tüm olarak TBMM nin yasama yetkisi altına alınmasıyla, meşruiyetini dinsel kaynaktan alan bir hukuk sistemi olarak şeriat uygulaması kaldırılmıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı örgütü Diyanet İşleri Başkanlığı örgütü ile ilgili hukuki düzenlemeler 429 sayılı Kanun un 4. maddesi gereğince, Diyanet İşleri Reisliği Başvekalet e bağlıdır. Diyanet İşleri Reisi Başvekilin inhası üzerine Reisicumhur tarafından atanır (madde 3). 6 Anılan Kanun da Reisliğin örgüt yapısı ve kadroları gösterilmemiş; yalnızca müftülerin mercii Diyanet İşleri Reisliği dir hükmü yer almıştır (madde 6). Diyanet kurumu örgütünün bu dönemdeki idari yapısına ilişkin hukuksal düzenlemeler Diyanet İşleri Reisliği Bütçesi nde yeralmaktadır. 1340 (1924) 7 ve 1341 6 Diyanet İşleri Başkanlığı resmi internet sitesinde bu göreve yapılan ilk atama ile ilgili şu bilgi verilmektedir: Millî Mücadele yıllarında büyük hizmetler vermiş, idarî tecrübesi olan ve uzun zaman Ankara Müftülüğü görevinde bulunan Börekçizade Mehmet Rıfat Efendi, 1 Nisan 1924 tarihinde Diyanet İşleri Reisliğine getirilmiştir. En yüksek devlet memuru maaşı alan Diyanet İşleri Reisine, bakanlara verilen kırmızı plakalı bir makam aracı tahsis edilmiş ve protokoldeki yeri de bu özelliklere göre belirlenmiştir. Bkz. http://www. diyanet.gov.tr/turkish/default.asp Kuruma şu kişiler başkanlık etmiş bulunmaktadır: Mehmet Rıfat Börekçi (1924-1941); Ord. Prof. Şerafettin Yaltkaya (1941-1947); Ahmet Hamdi Akseki (1947-1951); Eyüp Sabri Hayırlıoğlu (1951-1960); Ömer Nasuhi Bilmen (1960-1961); Hasan Hüsnü Erdem (1961-1964); Mehmet Tevfik Gerçeker (1964-1965); İbrahim Bedrettin Elmalılı (1965-1966); Ali Rıza Hakses (1966-1968); Lütfi Doğan (1968-1972); Dr. Lütfi Doğan (1972-1976); Prof. Dr. Süleyman Ateş (1976-1978); Dr. Tayyar Altıkulaç (1978-1986); Prof. Dr. Mustafa Said Yazıcıoğlu (1986-1992); Mehmet Nuri Yılmaz (1992-2003); Prof. Dr. Ali Bardakoğlu (2003-) Ayrıca, Diyanet İşleri başkanları hakkında bir değerlendirme için bkz. İ. Kara, Cumhuriyet Türkiyesi nde Bir Mesele Olarak İslam, 81-92. 7 20 Nisan 1340 tarihli ve 490 sayılı 1340 Senei Maliyesi Muvazenei Umumiye Kanunu. Bkz. Düstur, III (1931) 5, 848 ve 983-985. 62
(1925) 8 yılları bütçelerinde maaş toplamı olarak, İdarei merkeziye 1926 yılı 9 bütçesinde merkez başlığı altında yer alan Reis, Heyeti Müşavere, 10 memurini merkeziye ve İdarei vilayat ya da vilayat başlığı altında yer alan müftü 11 kalemleri, Başkanlığın başkent ve taşrada örgütlenmiş olduğunu ortaya koymaktadır. 1924 yılı bütçesine ilişkin Meclis görüşmeleri sırasında söz alan Erzurum Milletvekili Raif Efendi nin, Şeriye vekaletinin lağvı kanununda... bu nizamname yapılacağı ve teşkilât o nizamname mucibince icra edileceği musarrahtı. Henüz öyle bir nizamname mevcut değildir. Bu teşkilât hangi nizama yahut hangi kanuna tevfikan yapılmıştır ve bu bütçe bu şekilde çıkacak olursa kanun mahiyetini mi haiz olacaktır ve bu teşkilât bu suretle tekmil edilmiş mi olacaktır? şeklindeki sorusuna 12 Maliye Vekili Mustafa Abdülhalik Bey, Nizamname meselesi henüz halledilmemiştir. Vezaif hakkında bir nizamname bittabi yapılacak. Teşkilâta gelince; eski teşkilâta hiç dokunulmamış gibidir. Yalnız ilave olmak üzere buraya evkaftan aldığımız vezaifin de teşkilâtını beraber almışızdır, yanıtını vermiş; 13 ancak, teşkilâtın mutlaka yasayla düzenlenmesi gerektiği hususunda itirazlar sürmüştür. 14 Yine aynı görüşmeler sırasında maliye vekili, eski Şeriye Vekaleti ndeki heyeti iftaiye, heyeti ilmiye ve şurayı evkaf ın görevlerinin birarada heyeti müşavereye verilmiş olduğunu belirtmiştir. Diyanet İşleri Reisliği nin merkez ve taşra örgütlerinin ida- 8 24 Ramazan 1343 ve 18 Nisan 1341 tarihli ve 627 sayılı 1341 Senesi Muvazenei Umumiye Kanunu. Bkz. Düstur, III (1934) 6, 335 ve 511-513. 9 24 Mayıs 1926 tarihli ve 848 sayılı 1926 Senesi Muvazenei Umumiye Kanunu. Bkz. Düstur, III (2. baskı1944) 7, 937 ve 1103-1105. 10 1926 yılı Diyanet İşleri Reisliği bütçesi içinde başkent örgütündeki heyeti müşavere kalemi görülmemektedir. Ancak Diyanet İşleri Başkanlığı nın bir yayınındaki ilgili örgüt şeması 1924-26 yıllarını kapsamakta, dolayısıyla bu heyetin 1926 da da idari yapıda yer aldığı gösterilmektedir. Bkz. N. Aytürk-Y. Çelik-E. Şahinarslan, Diyanet İşleri Başkanlığı Teşkilât Tarihçesi (1924-1987), 19. 11 Bu kalem de 1926 Senesi Muvazenei Umumiye Kanunu nda yer almamıştır; ancak bir önceki dipnotunda verilen açıklama bu kalem için de aynen geçerlidir. 12 Görüşmeler için bkz. TBMM Zabıt Ceridesi, II (1975) 8/1, 801-802. 13 A.g.e., 802. 14 Denizli milletvekili Mazhar Müfit Bey ve Erzurum milletvekili Raif Efendi nin itirazları için bkz. A.g.e., 804 ve 806. 63