var bende, onu radyodan da takip ediyorum. Ama bu hafta gazeteye bir şey yazmadı, umarım iyidir. Ah, ona bu korkunç zamanlarda öyle ihtiyacımız var

Benzer belgeler
Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir.

Okula sadece dört dakikalık yürüme mesafesinde oturmama

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu

Bahar Ateşi Evet! Hayır! Belki? Ne? Merhaba.

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

TEST. 7. Dişer ne zaman fırçalanmalıdır? A. Yemeklerden sonra B. Okuldan gelince C. Evden çıkmadan önce

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş?

yemyeşil bir parkın içinden geçerek siteye giriyorsunuz. Yolunuzun üstünde mutlaka birkaç sincaba rastlıyorsunuz. Ağaçlara tırmanan, dallardan

ÇiKOLATAYI KiM YiYECEK

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

6 Çocukla Ahır'da Yaşam Mücadelesi

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Anne Ben Yapabilirim Resimleyen: Reha Barış

Edwina Howard. Çeviri Elif Dinçer

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

ADIN YERİNE KULLANILAN SÖZCÜKLER. Bakkaldan. aldın?

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

MERHABA ARKADAŞLAR BEN YEŞİLCAN!

Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um. Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun. O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş. Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz

Cümle içinde isimlerin yerini tutan, onları hatırlatan sözcüklere zamir (adıl) denir.

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin

BARIŞ BIÇAKÇI Aramızdaki En Kısa Mesafe

Bilinen hikayedir. Adamın biri, akıl hastanesinin parmaklıklarına yaklaşmış. İçeride gördüğü deliye:

Rukia Nantale Benjamin Mitchley Nahide Büşra Ertekin Turkish Level 5

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer,

6. Sınıf sıfatlar testi testi 1

&[1 CİN ALİ'NİN HİKAYE KİTAPLAR! SERIS.INDEN BAZILARI. l O - Cin Ali Kır Gezisinde. Öğ. Rasim KAYGUSUZ

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

Hafta Sonu Ev Çalışması HAYAL VE GERÇEK

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN

Cadı böyle diyerek süpürgesine bindi. Daha yüz metre uçmadan. paldır küldür yere düştü. Ağaçtaki kargalar Gak gak diye güldüler.

ANOREKTAL MALFORMASYON DERNEĞİ

YİNE YENİ KOMŞULAR. evine gidip Billy ile oynuyordu.

GÜZELLER GÜZELİ BAYAN COONEY

İÇİNDEKİLER. Yeni Komşular 9 Kara İnsanı 22 Polis Ziyareti 38 Denizin Sesi 49 Önemli Ziyaret 65 Kütükhane 79 Korsan Ziyafeti 90 Hırsızlar 101

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

.com. Faydalı Olması Dileğiyle... Emrah& Elvan PEKŞEN

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

ISBN :

MERAKLI KİTAPLAR. Alfabe

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

MACERA AKADEMİSİ. Anneciğim ve Babacığım,

Her hakkı saklıdır. Ticarî amaç ile basılamaz ve çoğaltılamaz. Copyright

&[1Ô A w - ' ",,,, . CiN. ALl'NIN. HiKAYE. KiTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI Rasim KAYGUSUZ

.com. Faydalı Olması Dileğiyle... Emrah& Elvan PEKŞEN

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi

Samed Behrengi. Püsküllü Deve. Çeviren: Songül Bakar

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5

Engin arkadaşına uğrar, eve gelir duşunu alır ve salona gelir. İkizler onu salonda beklemektedirler.

Bir Ayakkabı Hikayesi - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67)

1. Bölüm. Uçağın kalkmasına bir saat vardı. Birkaç dakika içinde kapıya çağırılacaklardı. Eğer yapacaksa, şimdi yapması gerekiyordu.

Öğ. Rasim KAYGUSUZ. 19 Mart 1973 Tarihli ve 1738 sayılı Tebliğler Dergisi ile ilk okullara tavsiye edilmiştir

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

Söyle, üzmesinler onu. Ele güne muhtaç olmasın. Hâlâ sigara. Çünkü gücüm var biraz daha.

Gece geç saatlere kadar öykü dosyalarımı elden geçirmiş, yorulmuştum. Yattıktan sonra sık sık uyanmıştım.

Administrator tarafından yazıldı. Çarşamba, 27 Temmuz :46 - Son Güncelleme Cuma, 19 Ağustos :53

Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

edersin sen! diye ciyaklamış cadı. Bunun hesabını vereceksin! Kadının kocası kendisini affetmesi için yarvarmış cadıya. Karısının bahçedeki marulları

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan

OKUMA ANLAMA ANLATMA. 1 Her yerden daha güzel olan yer neresiymiş? 2 Okulda neler varmış? 3 Siz okulda kendinizi nasıl hissediyorsunuz?

KAVRAMLAR RENK KAVRAMI SAYI KAVRAMI ZIT KAVRAMLAR DUYU KAVRAMLARI. Geometrik Şekil. Yön Mekanda Konum BELİRLİ GÜN VE HAFTALAR.

Elişa, Mucizeler Adamı

ALTIN BALIK. 1. Genç balıkçı neden altın balığı tekrar suya bırakmayı düşünmüş olabilir?

.com. Faydalı Olması Dileklerimizle... Emrah&Elvan PEKŞEN

Çocuklar İçin Koruyucu Aile Rehberi. Biz Gönüllüyüz Ya Siz?

Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi kanıtlanabilirlik açısından farklıdır?

kural tanımayan cafer Adı-Soyadı:...

Her gun. yeni bir. macera

Küçüklerin Büyük Soruları-3

3. Sınıf Matematik Karışık Problemler. Karışık Problemler

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı

SIFATLAR. 1.NİTELEME SIFATLARI:Varlıkların durumunu, biçimini, özelliklerini, renklerini belirten sözcüklerdir.

.com. Faydalı Olması Dileğiyle... Emrah& Elvan PEKŞEN

Tarih:. Yer:. Katılımcı numarası:... Sosyolinguistik Görüşme 1) İsim:.. Cinsiyet: Meslek:.. Doğum tarihiniz:.. Yaşınız:.. Milliyetiniz:.

u fotoğrafı çekildiği günden sonra yıllar boyu hiç görmemiştim; ta ki bugüne kadar. Yine de, hakkında bilmek istediğiniz her şeyi anlatabilirim size.

SEN SURAT OKUMAYI BİLİR MİSİN?

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

Jamie Foxx J

İhmal Amca DESTANLAR VE MASALLAR BOYALI KIRLANGIÇ. Masal. Resimleyen: Turgut Keskin

25. Aşağıdaki deyimlerle anlamca üçlü bir grup oluşturulduğunda hangisi dışta kalır? A) eli bol B) eli açık C) eli geniş D) eli kulağında

Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer

Kahraman Kit ve Akıllı Can. Technical Assistance for Promoting Registered Employment. Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi

o ( ) (1 CİN ALİ'NİN HiKAYE KiTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI Öğ. Rasim KAYGUSUZ

Bu testi yapın, kendinizi tanıyın!

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar nerelerde görev aldınız?

DDD. m . HiKAYE. KiTAPLAR! . CİN. ALİ'NİN. SERiSiNDEN BAZILARI. Öğ. Rasim KAYGUSUZ

Serbest Yazma Konuları. Yrd. Doç. Dr. Aysegul Bayraktar

Çok Mikroskobik Bir Hikâye

Şehirdeki Yeni Hayatımız Başlıyor

Transkript:

BİR Anna sınıf arkadaşı Elsbeth le okuldan eve dönüyordu. O kış Berlin e çok kar yağmıştı. Kar bir türlü erimek bilmiyordu; bu yüzden de sokak çöpçüleri çareyi karları kaldırım kenarlarına süpürmekte bulmuş ve o kocaman kar yığınları kirden grileşerek haftalarca orada öylece durmuştu. Şimdiyse, şubat ayında kar erimeye başlayınca vıcık vıcık bir hâl almıştı ve her yerde çamurlu su birikintileri oluşturmuştu. Bağcıklı çizmeleriyle Anna ve Elsbeth birikintilerin üzerlerinden atladı. İkisi de kalın birer kaban ve kulaklarını sıcak tutan yün bereler giymişti, Anna ayrıca bir de atkı takıyordu. Dokuz yaşındaydı ama yaşından küçük gösteriyordu; bu yüzden atkının uçları neredeyse dizlerine geliyordu. Ağzını ve burnunu kapayan atkıdan sadece yeşil gözleri ve bir tutam koyu saçı görünüyordu. Kırtasiyeden birkaç boya kalemi almak istediği için acele ediyordu. Neredeyse öğle yemeği saatiydi; ama o kadar nefes nefese kalmıştı ki, Elsbeth in büyük kırmızı postere bakmak için durmasına sevindi. Bu da o adamın başka bir resmi dedi Elsbeth. Kız kardeşim dün bunu gördü ve Charlie Chaplin olduğunu sandı.

10 Anna posterdeki sabit gözlere ve sert ifadeye baktı. Bıyık dışında Charlie Chaplin e hiç benzemiyor dedi. Fotoğrafın altında yazan ismi heceleyerek okudular. Adolf Hitler Herkesin seçimlerde ona oy vermesini istiyor. Sonra Yahudileri durduracak, temizleyecek dedi Elsbeth. Rachel Lowenstein ı da durduracağını düşünüyor musun? Rachel Lowenstein ı kimse durduramaz dedi Anna. Beden eğitimi kaptanı o. Belki beni durdurur. Ben de Yahudiyim. Değilsin! Öyleyim! Daha geçen hafta babam bu konuyu benimle ve ağabeyimle konuştu. Bizim Yahudi olduğumuzu ve ne olursa olsun bunu unutmamamız gerektiğini söyledi. Ama Rachel Lowenstein gibi her cumartesi Yahudi kilisesine gitmiyorsunuz. Gitmiyoruz, çünkü dindar değiliz. Zaten hiçbir kiliseye gitmiyoruz. Keşke babam da dindar olmasaydı dedi Elsbeth. Her pazar kiliseye gitmek zorundayız ve oturduğum yerde karnıma kramplar giriyor. Elsbeth, Anna ya meraklı gözlerle baktı. Yahudilerin burnu kemerli olur sanıyordum, ama senin burnun gayet normal. Ağabeyinin burnu kemerli mi peki? Hayır dedi Anna. Evimizde kemerli burnu olan tek kişi hizmetçimiz Bertha, ama onunki de tramvaydan düştüğü için öyle oldu.

11 Elsbeth giderek sinirleniyordu. Pekâlâ dedi. Herkesle aynı görünüyorsanız ve Yahudi kilisesine gitmiyorsanız Yahudi olduğunuzu nasıl biliyorsunuz? Nasıl emin olabiliyorsunuz? Bir sessizlik oldu. Sanırım dedi Anna. Sanırım annemle babam Yahudi olduğu için ve sanırım onların anne babaları da Yahudi olduğu için. Babam geçen hafta bu konuyu açana kadar üzerine pek düşünmemiştim aslında. Bunun aptalca olduğunu düşünüyorum. Adolf Hitler de, Yahudiler de, diğer her şey de aptalca! diyerek kaçmaya başladı Elsbeth. Anna da onun arkasından koştu. Kırtasiyeye kadar hiç durmadan koştular. İçeride satıcıyla konuşan biri vardı: Komşuları Fraulein 1 Lambeck i tanır tanımaz Anna nın bütün ümidi kırıldı. Fraulein Lambeck suratını koyun gibi buruşturup Korkunç zamanlar! Korkunç zamanlar! diyordu. Bunu söylerken de her defasında kafası titriyor ve küpeleri sallanıyordu. Kırtasiyeci 1931 yeterince kötüydü, 1932 daha beterdi, ama dediğimi aklınızda tutun, 1933 hepsinden kötü olacak dedi. Hemen sonrasında Anna ve Elsbeth i gördü ve Sizin için ne yapabilirim, canlarım? dedi. Fraulein Lambeck onun kim olduğunu açıkladığında boya kalemi almak istediğini söylemek üzereydi. Küçük Anna bu! diye seslendi Fraulein Lambeck. Nasılsın, Anna cığım? Sevgili baban nasıl? Ah, ne harika bir adam! Yazdığı her kelimeyi okuyorum. Bütün kitapları 1 Bayan. [Ç. N.]

12 var bende, onu radyodan da takip ediyorum. Ama bu hafta gazeteye bir şey yazmadı, umarım iyidir. Ah, ona bu korkunç zamanlarda öyle ihtiyacımız var ki! Anna, Fraulein Lambeck in konuşmasını bitirmesini bekledi ve Grip oldu dedi. Bu havadis başka bir feveranı tetikledi. Görseniz, Fraulein Lambeck in en yakınının ölüm döşeğinde olduğunu sanırdınız. Küpeleri çın çın ses çıkarıncaya dek kafasını titretti. İlaçlar tavsiye etti. Doktorlar önerdi. Anna acil şifa dileklerini babasına ileteceğine söz verene dek Fraulein Lambeck konuşmayı sürdürdü. Derken kapıya doğru ilerledi ve dışarı çıkmadan önce son kez arkasını dönerek Babana adımı söyleme, Anna cığım. Sadece bir hayranın de! diye ekledi. Anna boya kalemlerini hemencecik aldı. Kırtasiyeden çıkıp soğuk rüzgârın altında ayakta dikildiler. Burası normalde yollarının ayrıldığı yerdi, ama Elsbeth olduğu yerden kıpırdamadı. Uzun zamandır Anna ya sormak istediği bir şey vardı ve şimdi bunun tam sırasıydı. Anna dedi Elsbeth. Babanın ünlü olması güzel mi? Fraulein Lambeck gibi biriyle karşılaşınca, hayır dedi Anna eve gitmek için dalgın dalgın yola koyularak. Elsbeth de arkadaşı gibi dalgın bir biçimde onu takip etti. Peki Fraulein Lambeck in haricinde? Sanırım oldukça güzel. Öncelikle babam evde çalışıyor, biz de onu bol bol görüyoruz. Bazen tiyatroyu bedava izliyoruz. Bir keresinde bir gazete bizimle röportaj yapmıştı ve hangi yazarları sevdiğimizi sormuşlardı. Ağabeyim de

13 Zane Grey demişti ve ertesin gün Zane Grey in bütün kitaplarını hediye olarak yollamışlardı. Keşke benim babam da ünlü olsa dedi Elsbeth. Ama olabileceğini hiç sanmıyorum, çünkü postanede çalışıyor ve birinin bu işte çalışarak ünlü olması mümkün değil. Baban olmasa da belki bir gün sen olursun. Ama ünlü bir baban varsa bu senin neredeyse hiç ünlü olamayacağın anlamına gelir. Neden ki? Bilmem. Aynı aileden iki ünlünün çıktığı çok duyulmuş bir durum değildir. Bazen bu yüzden üzülüyorum diyerek iç çekti Anna. Bu arada Anna nın evinin beyaz boyalı bahçe kapısının dışında dikiliyorlardı. Pencereden onları gören Heimpi ön kapıyı açtığında Elsbeth hararetli hararetli kendisini ünlü yapabilecek şeyi düşünüyordu. Ama Tanrım! diye bağırdı Elsbeth. Öğlen yemeğine geç kalacağım! dedi ve aceleyle sokağa attı kendini. Anna içeri girerken Sen ve Elsbeth diye söylendi Heimpi. Susmak nedir bilmiyorsunuz. Heimpi nin asıl adı Fraulein Heimpel di. Anna yla ağabeyi Max e bebekliklerinden beri o bakıyordu. Artık büyüdükleri için onlar okuldayken ev işleriyle ilgileniyordu ama okuldan geldiklerinde üstlerine titremekten hoşlanırdı. Atkıyı çözerken Hadi, şu üstündekileri bir güzel çıkartalım dedi. İpleri çözülmüş bir pakete benziyorsun dedi. Heimpi kıyafetlerini soyarken Anna salondaki piyanonun çaldığını duyabiliyordu. Demek ki annesi evdeydi.

14 Ayaklarının ıslanmadığından emin misin? diye sordu Heimpi. O zaman doğruca banyoya git ve ellerini yıka. Yemek birazdan hazır. Anna halıyla sıkıca kaplanmış merdivenleri çıktı. Güneş pencereden parlıyordu. Dışarıdaki bahçede geriye kalan birkaç kar parçasını görebildi. Mutfakta pişen tavuğun kokusu yukarıdan duyuluyordu. Okuldan eve gelmek güzeldi. Banyo kapısını açarken içeride bir itiş kakış yaşandı ve elleriyle arkasında bir şey saklayan ağabeyi Max i kumral saçlarının altında kıpkırmızı yüzüyle karşısında buldu. Ne oluyor? diye sordu Anna; Gunther i fark etmeden hemen önce. Ah, sen misin? dedi Max ve Gunther güldü. Annemler geldi sandık! Ne saklıyorsunuz? diye sordu Anna. Bu bir rozet. Bugün okulda büyük bir kavga vardı. Naziler ile sosyalistler arasında. Naziler ve sosyalistler ne demek? Bu yaşta olmana rağmen senin bile bildiğini düşünüyordum dedi Max. Kendisi de daha on iki yaşındaydı. Naziler seçimlerde Hitler e oy verecek olan insanlar. Biz sosyalistlerse ona oy vermeyecek olanlarız. Ama hiçbirinizin oy kullanma hakkı yok dedi Anna. Hepiniz çok gençsiniz. O hâlde, bizim babalarımız diye karşılık verdi Max sinir bir biçimde. Aynı şey. Her neyse, onları yendik dedi Gunther. O Nazilerin nasıl kaçtığını görmeliydin! Max le ben içlerinden birini

15 yakaladık ve rozetini söktük. Ama annem pantolonumun hâlini görünce ne diyecek bilemiyorum. Gunther in hüzünlü gözlerinden kocaman bir damla gözyaşı, eskimiş kıyafetine düştü. Babası işsizdi ve yeni giysi alacak paraları yoktu. Endişelenme, Heimpi çaresine bakar dedi Anna. Rozeti görebilir miyim? Bu, üstünde uçları çengelli siyah haç bulunan küçük, kırmızı bir rozetti. Gamalı haç deniyor buna dedi Gunther. Bütün Naziler takıyor. Peki ne yapacaksınız bununla? Max ve Gunther birbirine baktı. İster misin? diye sordu Max. Gunther kafasını hayır anlamında salladı. Nazilerle ilgili hiçbir şeyimin olmaması lazım. Annem kafamı yardıracağımdan çok korkuyor. Adil dövüşmüyorlar diye katıldı Max. Sopa, taş ve ne bulurlarsa kullanıyorlar. Nefreti artarak rozeti ters çevirdi. İyi, ben de kesinlikle istemiyorum bunu. At şu zımbırtıyı! dedi Gunther. Öyle de yaptılar. Sifonun zincirini ilk çekişlerinde rozet gitmedi, ama ikinci seferinde, tam da yemek zili çaldığında tamamen gözden kayboldu. Merdivenden inerlerken piyanonun sesini hâlâ duyabiliyorlardı ama Heimpi tabaklara yemekleri koyarken ses kesildi, az sonra kapı açıldı ve anneleri içeri girdi. Merhaba, çocuklar. Merhaba Gunther diye seslendi.

16 Okul nasıldı? Herkesin konuşmaya başlamasıyla oda birden şamata ve gülüşmelerle doldu. Çocukların öğretmenlerinin isimlerini ve ona anlattıkları her şeyi hatırlıyordu. Böylece Max ve Gunther coğrafya öğretmeninin nasıl öfkelendiğini anlattığında Geçen hafta yaptığınız onca yaramazlıktan sonra buna hiç şaşmamalı! dedi. Ardından Anna kompozisyonunun sınıfta yüksek sesle okunduğunu söylediğinde Bu harika, çünkü Fraulein Schmidt sınıfta kompozisyon okutmaz, değil mi? diye sordu. Anlatılanları dinlediği zaman kim konuşuyorsa ona büyük bir dikkatle bakıyor, dinlerken tüm enerjisini ona aktarıyordu. Diğer insanların elinden gelenin iki katını yapıyor gibi görünüyordu; gözlerinin mavisi bile Anna nın daha önce gördüğünden daha da parlaklaşıyordu. Tam elmalı kurabiye yemek üzere tatlıya geçiyorlardı ki, hizmetçileri Bertha, Anna nın annesine telefonda birinin olduğunu haber vermek için içeri girdi ve eşini rahatsız edip edemeyeceğini sordu. Telefon etmek için ne zamanlama ama! diye söylendi annesi. Sandalyesini öyle sert bir şekilde geri çekti ki Heimpi, sandalye devrilmesin diye tutmak zorunda kaldı. İçinizden biri sakın elmalı kurabiyemi yemeye kalkmasın! dedi ve yemek odasından fırlayıp çıktı. Odayı terk ettikten sonra ortalık birden sessizleşti. Anna, annesinin telefona aceleyle giden ayak seslerini ve biraz sonra babasının odasına çıkan daha aceleci ayak seslerini duyuyordu. Sessizliğin ortasında Babam nasıl? diye sordu.