İzmir kruvaziyerde de tepe taklak



Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Cumhuriyet Halk Partisi

Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

Başbakan Yıldırım, 39. TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği ne gelen çocukları kabul etti

TÜRKİYE SİYASİ GÜNDEM ARAŞTIRMASI

FETÖ cü polisler onlar hakkında da istihbarat toplamış

EKİM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

1- Ulusal Kırmızı Et Konseyi Seferihisar da Toplanacak!

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

CHP'lilerin telefonlarının izlenme skandalında kritik bilgiler

ULAŞTIRMA BAKANI YILDIRIM: BAŞBAKAN IN İLETİŞİM VERGİSİNDE KAMUYA VERDİĞİ BEYANAT, BİZİM İÇİN BİR

MECLİS TOPLANTISI. Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

TEB KOBİ AKADEMİ Tarım Buluşmaları. 13 Aralık 2012 İZMİR

Temmuz 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Şebinkarahisar lı bir baba ve Rumeli göçmeni bir annenin oğlu, İlk, orta ve lise öğrenimini Özel Tarhan Koleji'nde tamamladı,

HAZİRAN 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Güncel Bilgiler. y a y ı n l a r ı

UZUNKÖPRÜ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN

YÖNETİM KURULU FAALİYET RAPORU ( )

TEMMUZ 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

MUĞLA DA ÇEVRE TALANINA TEPKİ

Afyonkarahisar Chamber E- BÜLTEN of Commerce and Industry

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

DÜNYA DA BU HAFTA ARALIK 2015

EKİM AYI MECLİS TOPLANTISI / YÖNETİM KURULU FALİYET RAPORU SUNUMU. YÖNETİM KURULU AYLIK FAALİYET RAPORU 27 Ekim 2014

Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi

BAKA BULUŞMALARI -I-

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi

Yeni Sosyal Güvenlik Sistemi Üzerine Notlar

MART 2016 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

ŞUBAT 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

ORGANLARI 5 KİŞİYE HAYAT VERDİ

BODRUM, RES LERE KARŞI BİRLİK

Mısır alım fiyatı açıklandı

TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ SEPA 5

OCAK 2012 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

AFYONKARAHİSAR TİCARET VE SANAYİ ODASI

TÜRKİYE DE BU HAFTA 7 11 EYLÜL 2015

YİSAD Üyelerinden Çanakkale Şehitliği ne ziyaret Ağustos 2012 / Demir Çelik Store

ACR Group. NEDEN? neden?

YÖNETİM KURULU FAALİYET RAPORU ( )

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bayram namazı sonrası açıklama yaptı

Kamplardaki sığınmacı sayısı 152 bin 51

CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı

DALKARA NURHAK VE ELBİSTAN DA

SEKTÖR KURULLARI ve İŞ GELİŞTİRME KOMİSYONU Bölgesel İş Geliştirme Forumu

Afyonkarahisar Chamber E- BÜLTEN of Commerce and Industry

AĞUSTOS 2015 TÜRKİYE GÜNDEMİ VESEÇMEN EĞİLİMİ ARAŞTIRMASI SONUÇ RAPORU 25 AĞUSTOS 2015

Meclis'te sık sık. Babası yoksa

İstanbul 13. Müebbet çıktı

MUĞLA GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV GENÇLERİN

TMMOB TEMSİLCİLERİNE AÇILAN DAVALAR

Samsun daki Pontusçu Faaliyetler

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Karacan Düzce'de

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ın, Saray Engelsiz Yaşam, Bakım ve Rehabilitasyon Merkezini Ziyareti

1- TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNDE YAPILAN TOPLANTILAR

ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2

AKP ye Soruyoruz CHP EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI

Afyonkarahisar Chamber E- BÜLTEN of Commerce and Industry

TBMM MİLLETVEKİLLERİ Cinsiyete göre dağılım. TBMM MİLLETVEKİLLERİ Partilere göre dağılım YEREL YÖNETİMLER KADIN ORANI (%)

HAZİRAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi

TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ - 4

Bush, Suudi Kralıyla petrol fiyatı konuştu

TOBB da Akdeniz Bölge Toplantısı yapıldı

Üç çocuk çünkü...

Özal'dan şok açıklama

YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISI MEHMET S. ESKİCİ GÖREVİNDEN AYRILDI. ÜYELERİMİZİ İLGİLENDİREN MEVZUAT DEĞİŞİKLİKLEİNİN DUYURULARI YAPILDI

VALİDEBAĞ KORUSU ve VALİDEBAĞ GÖNÜLLÜLERİ

SABAH BÜLTENİ. Destek FX Piyasa Gözlemi. 4 Eylül :00 GENEL GÜN ÖZETİ. AMB politika faizini açıkladı

AK PARTi Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan Bosna-Hersek te

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ

T.C. İZMİR İLİ URLA BELEDİYESİ MECLİS KARARI

Başkan Acar 4. Ulusal Sağlık Kurultayına Katıldı

Eylül 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

Perşembe İzmir Gündemi

MİT Tasarısı ve Yasin El Kadı lar Fatih Saraç lar ve M.Latif Topbaş lar

Devrim Öncesinde Yemen

Uluslararası 15. MÜSİAD Fuarı ve 18. IBF Kongresi Lansmanı Yazın başlangıcını hissetmeye başladığımız Haziran ayının bu ilk

Şişecam, Yenişehir de dünya genelinde tek lokasyonda kurulu en büyük Cam Kompleksi nin yeni yatırımlarını açtı.

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

Ekim. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

B.H. AB VE ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ ŞUBESİ

Sudan'da Türk-Sudan İlişkileri Sempozyumu düzenlendi

Günlük Kent Gazetesi

BODRUM DA SAĞLIK ÇALIŞANLARI GREVDE

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

Transkript:

SAYFA 1 İzmir kruvaziyerde de tepe taklak www.sondakikagazetesi.com Dünyanın değişik bölgelerinde etkisini gösteren siyasi istikrarsızlık ve çatışmaların kruvaziyerlerin rotasını değiştirmesi İzmir'i bu alanda geriletti. Kruvaziyerle gelen turist sayısı, yılın 8 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 30 daraldı İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü verilerine göre, 2003 yılında 5 kruvaziyerin demirlediği Alsancak Limanı, ağırladığı gemi sayısını 2009'da 127, 2010'da 141, 2011'de 272, 2012'de 286'ya yükseltti. Bölgedeki çeşitli sıkıntıların ardından kruvaziyerlerin rotasını değiştirmesi üzerine İzmir'e gelen kruvaziyer sayısı 2013'de 198'e, 2014'de ise şu ana kadar 88'e geriledi. Kruvaziyer ve turist sayısını 2003 ile 2012 yılları arasında sürekli artıran kente, Ocak-Ağustos 2014 döneminde gelen turist sayısı 2010 yılının da gerisinde kalarak 216 bin 488 kişi ile bu dönemde son 5 yılın en düşük seviyesine geriledi. devamı 16 da 23 Eylül 2014 Salı YÜKSEK KATLI BİNALARA DEPREM İZLEME SİSTEMİ! İzmir de bir ilkin altına imza atarak Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi ile yeni kent merkezinde deprem-zeminyapı etkileşimi konulu deprem çalıştayı gerçekleştiren Bayraklı Belediyesi, şimdi de deprem izleme sistemleri kurmak için harekete geçti BİR TAŞ İLE İKİ KUŞ VURULACAK Bayraklı Belediyesi yeni kent merkezinde inşa edilecek yüksek katlı yapıların bilimsel temellerin üzerinde yükselmesi için önemli bir çalışma başlattı. Bu kapsamda Dokuz Eylül Üniversitesi tarafından yapılan "depreme dayanıklı yapı tasarımı için statik ve dinamik yükler dikkate alınarak saptanan zemin özellikleri ve modelleri çalışması bu bölgede proje yapmak isteyenlere verilecek. Ayrıca, hem oluşacak depremlerin yakından izlenmesi hem de binaların deprem performanslarının ölçülmesi için yüksek katlı binalara deprem i- zleme sistemleri kurulacak. devamı 16 da Açtı ağzını Facia göz göre GÖRE GELMİŞ yumdu gözünü Böyle gitmez Soma'daki maden faciasıyla ilgili yürütülen soruşturmada Soma Cumhuriyet Başsavcılığı'- na teslim edilen nihai bilirkişi raporunda, teknik ve hukuki değerlendirmeler ışığında, kazanın, "pek çok ihmal ve kusurun bir araya gelmesi sonucu gerçekleştiği ve önlenebilir olduğu" ifade edildi Bilirkişi raporunda, kazanın "pek çok ihmal ve kusurun bir araya gelmesi sonucu meydana geldiği ve önlenebilir olduğu" görüşü ifade edildi. Haberleşme cihazlarının çalışmaması ve merkezi alarm sisteminin bulunmamasının, tahliyenin gecikerek olayın büyümesindeki en önemli unsurlardan biri olarak gösterildiği raporda, terk edilen eski üretim alanlarının kontrolünün yapılıp, kömür yangınlarına karşı önlemlerin alınmadığı iddia edildi. 8-9 2014 yerel seçimlerinde Balçova Belediyesi Meclis Üyeliği için CHP'den aday adayı olan, Başkan Çalkaya tarafından listeye alınmayan Kindik, sert konuştu. Kindik, "Ben bu süreçte CHP nin başarılı olacağına pek inanmıyorum. Halka inmediği süreçtede başarılı olamaz" diye konuştu PROJEMİ BİLE ÇALDILAR Şahsına ait bir projenin Başkan ile bir meclis üyesine aitmiş gibi tanıtıldığını söyleyen Kindik, "Semt evlerinde yemek dağıtım projesi vardı. Hatta ben onun ocağına, malzemesine kadar aldım. Belediye Başkanımız ile beraber meclis üyesinin yaptığı proje diye adlandırıldı. Halbuki o proje şahsıma ait bir projeydi. Ayrıca 56 bin liralık bedeli olan 25 bin adet kitap dağıtacaktık. Balçova CHP yöneticisi iken bunları listeledim ve gerekli yerlere sundum. Gerekli izinleri topladım ama projeme destek verilmedi. CHP içinden destek göremedim" diye konuştu AKP hızla geliyor EKİPTE KALİTELİ ADAM YOK Başkan Çalkaya'nın ekibini kurarken yetenek ve üretkenliğe göre hareket etmediğini söyleyen Kindik, Meclis üyeleri sıralaması yapıldığı zaman herkes, başkan kendi kadrosunu kurdu, deniyor. Doğrudur. Ben de bir işletmeciyim mesela ben de yanımda çalışanları kendim seçerim. Kim ne iş yapar potansiyeli nedir ona göre değerlendiririm. Başkan çalışabileceği kişileri seçti; fakat başkanın yanında halkla ilişkilerden anlayan adam yok. Konuşmaya hazırlayacak adam yok. Başkanın yanında ekibi yok. Özeleştiriye açık olmak lazım ekip çok önemli" dedi. 8-9 da CHP'nin İzmir'de giderek kan kaybettiğini söyleyen Kindik, "CHP halka inmediği sürece başarı elde etmede zorlanır. Ayrıca küskünler çok fazla. AK Parti İzmir den azınsanmayacak bir oy oranı aldı. Bunları görmezden gelmemelizyiz. Çoğu belediye başkanımız ağır konuşuyor ben bunu doğru bulmuyorum.bu tarz ve söylemler bize partiye kaybettirir" uyarısında bulundu. ÖZEL HABER Mazlum VESEK Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Gezi şoku İzmir'deki Gezi Parkı odaklı olaylar sırasında attıkları tweetler nedeniyle 3 yıla kadar hapsi istenen 27 kişi beraat etti 22. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma, salonun küçük olması nedeniyle 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne alındı. Duruşmaya, tutuksuz yargılanan 7 sanık, avukatları, daha önce davaya "mütalaa" sunan Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kerem Altıparmak ve sanık aileleri katıldı. Hakim Abdülkadir Certel, 27 sanığın tüm suçlardan beraatine hükmederken, sanık Egemen Çinyekli'yi, 'hakaret' suçundan 8 bin 100 lira para cezasına çarptırarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. devamı 3 te Anne yüreği ile gelen şampiyonluk 2 İtalya'da, kick boks branşında dünya şampiyonu olan Gedik'e en büyük desteği, yaz kış demeden o- nunla antrenmanlara giden annesi verdi. Dünya şampiyonu Gedik, "Yaz, kış demeden onla beraber antrenmanlara giderek beraber çalıştık. Hep arkamda oldu, destekçim oldu" dedi Onunla birlikte 10 yaşından beri spor yaptığını dile getiren Anne Yakup Gedik ise, "Çok mutluyuz. Hani kar kış demeden onla birlikte antrenmanlara geldik, okula beraber gittik ve ne yaptıysak hepsini birlikte yaptık. Dünya şampiyonu olduğunu duyduğum an çok mutlu oldum. Onun yanındayım, o benim her şeyim. Buradan ben bütün annelere tavsiye ediyorum, spor çok güzel bir şey" dedi. devamı 16 da En teknik O Gedik, kendi kategorisinde orada en teknik s- porcu seçildiğini ve plaket aldığını da kaydetti. Uzungöl Serap YAŞAR BUZRUL yazdı GENEL SAĞLIK SİGORTASI>> 9 da Sabit İNCE yazdı BU TOPRAK>> 8 de Kadir DEMİREL yazdı Cihan ÜNAL yazdı ŞERİAT GELECEKTİ SANIRIM, NEREDE?>> 10 DA

SAYFA 2 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 23 Eylül 2014 Salı Dünyadaki Cennet Burası Olsa Gerek Uzungöl Gezmeyi ve yeni yerler tanımayı çok seviyorum sevgili okurlar. Yeni yerler tanıdıkça gezip görme ve yazma hevesim daha da artıyor. Bazen da öyle yerler görüyorum ki, adeta büyüleniyorum. Orayı benden önce görüp yazanları, hatta orada yaşayanları kıskanıyorum. İşte Uzungöl benim için öyle bir yerdi Kadir Demirel Fotoğraf çekmeye doyamadığım, ender yerlerden biriydi. Her yönden ayrı bir güzellik vardı Uzungöl de. Yani bütün açılardan çekmek istediğim bir doğa harikasıydı. Yemyeşil ve dik yamaçların ortasında, üzerinde yeşil ve mavinin her tonunun yer aldığı bu inanılmaz güzellik beni gerçekten büyülüyordu. Gölün tüm çevresini yüzlerce kare fotoğraf çekerek ne zaman dolandığımı hiç anlayamadım. O büyünün etkisiyle, durmadan çekiyor, her an bir şeyleri eksik yaptığım endişesiyle, dönüp tekrar tekrar çekiyordum. Geçen her saniye, yer değiştiren her bulut, ayrı bir güzellik yaratıyor ve beni yeni fotoğraflar çekmeye zorluyordu. Uzungöl, Trabzon'un Çaykara ilçesine bağlı bir doğa cennetidir. Trabzon a 99 km, Çaykara ya ise 19 km uzaklıkta, 1090 metre yükseklikteki bir yaylanın ortasında yer alan bir gölden adını alan belde yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olmaktadır. Sık ormanları ve doğal güzelliği ile iç ve dış turistlerin ilgi odağı olan Uzungöl, yamaçlardan düşen kayaların Haldizen Deresi nin önünü kapatmasıyla oluşmuştur. Türkiye'nin yağmur ormanlarının bulunduğu, Soğanlı ve Kaçkar Sıradağları'nın birleşim yerinde bulunan Uzungöl, aynı zamanda yerkürenin ılıman bölgede bulunan en yaşlı ormanlarına evsahipliği yapmaktadır. Bol yağış ve ılıman iklimi sayesinde yılın her mevsiminde yeşildir. Demirkapı ve Soğanlı dağlarında tespit edilmiş 60'tan fazla endemik bitki bulunmaktadır. Yabanıl hayvan hayatı açısından da zengin bir çevre içerir. Bu hayvanlardan, bozayı, karaca, vaşak, dağkeçisi türleri bulunmaktadır. Uzungöl Doğal Sit Alanı, Özel Koruma Çevresi ve Tabiat Parkı gibi koruma statülerine sahiptir. Uzungöl aynı zamanda coğrafi açıdan alüvyon set gölüne örnektir. Tipik Karadeniz iklimine sahip olan Uzungöl de yılın her mevsimi bol yağış vardır. Yağışlar; kışın kar, yazın yağmur şeklindedir. Yaylalarda, iklimin her türü her an görülebilir. Burada 1998-2008 ölçümlerine göre tespit edilen en düşük sıcaklık -12 C derecedir. Fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere gölün çevresi evlerle doludur bunun nedeni geçmişte atalarımızın da su yanına ev yapmasından kaynaklanır. Bölgenin en önemli ekonomik faaliyetlerinden biri turizmdir. Göl boyunca pek çok pansiyon yaz sezonunda, bazılarıysa sene boyunca hizmet vermektedir. Çok gelişmiş oteller bulunmaktadır. Son yıllarda zengin arap ülkelerinden gelen turistler göldeki otel fiyatlarının yükselmesine neden olmaktadır. Son zamanlarda Uzungöl çevresinde yapılan çevre tahribatı, yerel ve ülke basınında geniş yer almıştır. Özellikle gölün çevresine yapılan stabilize yolun, gölün kaynaklanan su taşkınlarından etkilenmemesi amacıyla yapılan beton istinat duvarı, tam anlamıyla Uzungöl de ekolojik bir felaketin yaşanmasına neden olmuştur. Gölün doğal ve ekolojik yapısını alt üst eden beton bariyerlerin kaldırılması ve gölün eski doğal görünümüne kavuşturulması için çok sayıda çevreci sivil toplum örgütünün çabaları devam etmektedir. Uzungöl de 1962 yılında belediye kurulmuştur. Yılın her mevsimi Uzungöl'e birçok yöreden ziyaretçi akını olmaktadır, çeşitli milletlerden oluşan bu ziyaretçiler sayesinde, çeşitli kategorilerde Uzungöl tesisleri yapılmıştır. Trabzon Uzungöl otelleri, gölün çevresinde yer almaktadır. Öncelikle alabalık tesisleri ile başlayan yerleşim ve turizm beraberinde Uzungöl otellerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Neredeyse her Uzungöl otelinin leziz balıklar yiyebileceğiniz restoranları bulunmaktadır. Trabzon Uzungöl otellerinin bir güzel yanı da, işletmecilerinin her daim güler yüzlü, sıcakkanlı kişiler olmasıdır. Bu sayede sakin bir doğanın içinde dinlenirken, bir bakarsınız ki kemençe çalmaya başlamış ve horon ekibi ortaya dökülmüş, dayanamaz siz de kendinizi atıverirsiniz ortaya. Trabzon Uzungöl otelleri, bu beldenin tüm doğa güzelliklerinden yararlanmanız için, sizleri tesislerin dışına da taşıyorlar. Uzungöl civarında bulunan göller bölgesine dağ yürüyüşleri düzenliyorlar, yeterli sayıda bir ekip oluşturursanız, rehberiniz de size bu yolculukta liderlik ediyor. Örnek olması için önde gelen bazı otelleri anlatmadan geçmek istemiyorum. Ferah Motel, Grand Uzungöl Otel, Uzungöl Evim Otel ve Bungalovları, Gobleç Otel, Önal Motel, Şerah Apart Otel, Akyüz Kardeşler Otel, İnan Kardeşler Otel, Akpınar Otel ve Sezgin Otel en çok dikkat çeken Uzungöl otelleridir. Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Yazı İşleri Müdürü- Yayın Sahibi Temsilcisi Azime MOLLA Haber Müdürü Gülseren KUMRU Sayfa Editörü Nur Gülmez BEL Turgut KOÇ Yıl: 4. Sayı: 1048. 23 Eylül 2014 Salı Denizli Temsilciliği 05326601776 Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: 0232 425 26 10 (Pbx) 0232 425 26 10 Mail: info@sondakikagazetesi.com Dağıtım: Hakkı SARIÖZ Yayın türü: Yerel Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: 0232 251 76 32 SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

SAYFA 3 SONDAKiKA GAZETESİ >>3 ASAYiŞ 23 17 Eylül Şubat 2014 2013 Salı Perşembe 2. Ergenekon davasında karar çıkmadı Erzincan Ağır Ceza Mahkemesinde bugün görülen ilk duruşmaya 'Ergenekon terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek, rüşvet vermeye iştirak, yargı görevi yapanı etkilemek suçlarından 13,5 yıldan 31 yıla kadar hapsi istenen Erol Tınastepe ile 'Ergenekon terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek, iştiraken rüşvet verme' suçlamasıyla 11,5 yıldan 27 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan Ahmet Ersin in yanı sıra Erzincan 2 nci Ergenekon Davası kapsamında tutuksuz yargılanan Gizliğin ihlali, rüşvet almak ve vermek, silahlı terör örgütüne üye olmak, suç işleme a- macı ile örgüt kurma eyleminde pişmanlık, tehdit, tehlikeleri maddeleri "Twitter davası"nda 27 kişi BERAAT etti İzmir'de Gezi Parkı odaklı olaylar sırasında attıkları tweetler nedeniyle haklarında 3 yıla kadar hapis istenilen 29 kişinin yargılanmasına devam edildi Saldırıya uğrayan üniversite öğrencisi ağır yaralandı Trabzon'da dün gece bir grup tarafından darp edilen ve beyin kanaması geçirdiği belirlenen üniversite öğrencisi, yoğun bakımda tedavi altına alındı. Alınan bilgilere göre, KTÜ Mühendislik Fakültesi Metalurji ve Malzeme Mühendi-sliği 4'üncü sınıf öğrencisi Metehan Tuna Göre (24), dün gece Kalkınma Mahallesinde bir grubun saldırısına uğradı. Göre, başına aldığı darbelerle yere yağılırken, saldırganlar ise olay yerinden kaçtı. Fatih Devlet Hastanesi'ndeki ilk müdahalenin ardından KTÜ Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi'nde sevk edilen Göre, burada ameliyata alındı. Yoğun bakım servisinde tedavisi süren ve hayati tehlikesinin olduğu öğrenilen Göre'nin, 3 gün uyutulacağı belirtildi. Bu arada, KTÜ Öğrenci Kolektifi üyesi olduğu belirtilen Metehan Tuna Göre'yi, karşıt görüşlü bir grubun darp ettiği iddia edildi. Öğrenci Kolektifi üyesi bir grup öğrenci, rektörlük binası önünde yaptığı eylemle saldırıyı kınadı. Polis, Göre'ye saldırdıkları iddiasıyla 3 kişiyi gözaltına aldı. Olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü bildirildi. (CİHAN) Türkiye sınırlarında 1614 kaçak yakalandı Kara Kuvvet Komutanlığı (KKK) hudut birlikleri tarafından 12-18 Eylül tarihleri arasında hudutlardan yasa dışı geçmeye çalışırken yakalanan şahıslar ve ele geçirilen malzemeler açıklandı. Genelkurmay Başkanlığı, belirtilen dönem içinde Suriye sınırında 875 şahıs ile 2 adet kurusıkı tabanca, 30 adet kurusıkı tabanca mermisi, bir adet el bombası, 1,692 litre akaryakıt, 45,40 kilo uyuşturucu madde, 9 bin 656 adet muhtelif hap, 208 şişe alkollü içki, 5 bin 877 karton sigara, 285 adet büyükbaşküçükbaş havyan, 17 adet yük hayvanı, 12 adet muhtelif motorlu araç, 102 adet cep telefonu, iki adet telsiz, 10 adet muhtelif elektronik eşya, 17 adet muhtelif elektrikli eşya, 6 bin 596 kilo muhtelif gıda maddesi, 60 adet poşetli gıda maddesi, 14 bin 714 kilo bakır, 25 adet muhtelif kozmetik malzeme, akaryakıt kaçakçılığında kullanılan 5 bin 300 metre boru ele geçirildiğini bildirdi. (CİHAN) izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme suçlamaları ile haklarında 7.5 ila 27 yıl arasında değişen hapis cezası istenen 11 sanıktan, 4 ü katıldı. Mahkeme çıkışında açıklamalarda bulunan sanıklardan CHP İzmir eski Milletvekili Ahmet Ersin, Bu gün ikincisi görülen gelecek celse gizlik tanıkların dinlenmesine karar verildi. Gizli tanıkların gizlilik kararının kaldırılması talebimiz reddedildi. dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan a seslenen Ersin, Yani burada da bazı operasyonlar yapıldı. Erzincan ve Erzurum da da bazı adaletsizlikler yapıldı. Gizli tanık operasyonları yapıldı. Dolayısıyla biz mağdur edildik. Tayyip beyin sadece 17-25 Aralık operasyonu sadece polislerle sınırlı tutulmaması lazım. 22. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma, salonun küçük olması nedeniyle 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne alındı. Duruşmaya, tutuksuz yargılanan 7 sanık, avukatları, daha önce davaya "mütalaa" sunan Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. K- erem Altıparmak ve sanık aileleri katıldı. Cumhuriyet savcısı Murat Veysel Sular, tüm sanıkların ayrı ayrı beraatine karar verilmesi yönünde mütalaa verdi, sanık avukatlara da bu görüşe katıldıklarını beyan etti. Hakim Abdülkadir Certel, 27 sanığın tüm suçlardan beraatine hükmederken, Çankırı'nın Kurşunlu ilçesinde üretim yapan seramik fabrikasında çalışan yaklaşık 100 işçi, ağustos maaşlarını alamadıkları gerekçesi ile bu sabah işbaşı yapmayarak, D -100 Karayolu'nu trafiğe kapattı. Eylem nedeniyle karayolunda uzun araç kuyruğu oluştu. Polislerin işçileri ikna etmesi üzerine y- ol bir süre sonra trafiğe açıldı. İşten çıkarılma korkusu ile isimlerini vermek istemeyen işçiler eylemle ilgili şu açıklamayı yaptı: "7 aydır maaşlarımızı alamıyoruz, bu yüzden sürekli eylem yapıyoruz. Karşımızda bizimle muhatap olacak kimse yok. Ne kaymakam ne de vali bir gün gelip de, halimizi, hatırımızı sormadı. AK Parti Milletvekili İdris Şahin geldi. Maaşlarımızı alamadığımızı bile bile, bize çalışın kardeşim, bir gün olur alırsınız, dedi. Biz 6 aydır Erzincan'da görülen ikinci Ergenekon davasında karar çıkmadı. Erzincan adliyesinde görülen ve CHP İzmir Eski Milletvekili Ahmet Ersin ve CHP Erzincan Eski Milletvekili Erol Tınaztepe nin de dahil olduğu tutuksuz 11 sanıklı 2. Ergenekon Davasında Gizli tanıkların dinlenmesine ve gizli tanıkların gizlilik kararının kaldırılması talebinin reddine karar verilerek 29 Ocak 2015'e ertelendi Bu paralel yapının içinde ki yargıç kılığındaki savcı kılığındaki kişilerinde bu operasyonlara dahil edilmesi lazım. diye konuştu. Dava süreci ile ilgili bilgi veren Ersin, şöyle konuştu: 2010 Şubat ayının ilk günlerinde Erzincan da çok ciddi operasyonlar yapıldı. Cumhuriyet Başsavcısı gözaltına alındı. Jandarma Alay komutanları, Jandarma istihbarat subayları gözaltına alındı. MİT bölge başkanı ve yardımcıları gözaltına alındı. Dolayısıyla parti bizi bu konuyu y- erinde incelemek üzere görevlendirdi. Biz 18 Şubat sabahı Erzurum a geldik. 19 Şubat'ta Ankara ya dönerken Ergenekon silahlı terör örgütü üyesi olarak ilan edildik. (CİHAN) sanık Egemen Çinyekli'yi, 'hakaret' suçundan 8 bin 100 lira para cezasına çarptırarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Certel, hakkında yakalama kararı bulunan Efecan Karakaş'ın dosyasını ise ayırdı. Avukat Hatice Hande Atay, duruşma sonrasında gazetecilere, davanın başından bu yana, henüz esasa geçilmeden, "delillerin hukuka aykırı yöntemlerle elde edildiğini, bazı deliller elde edilirken de suç işlendiğini" söylediğini aktardı. Atay, mahkemenin kararını geç de olsa olumlu bulduklarını bildirdi. maaş alamıyoruz. Sayın İdris Şahin'e buradan soruyoruz, kendisi 6 ay maaş alamasa şu anki görevini devam ettirir mi? Biz e- vimizden, eşimizden, çocuklarımızdan olduk. Çocuğumuzu Dava konusu İstanbul'daki Gezi Parkı odaklı gelişmeler sonrasında İzmir'de 5 Haziran 2013 tarihinde Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin düzenlediği operasyonda, insanları yasa dışı davranmaya teşvik eden tweetler attıkları iddiasıyla 38 kişi gözaltına alınmıştı. abu kişilerden 29'u hakkında incelemenin ardından "Halkı kanunlara uymamaya tahrik" iddiasıyla 3'er yıl hapis cezası istemiyle dava açılmış, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da davaya "mağdur" sıfatıyla katılma talebi mahkemece kabul edilmişti. (AA) Suriyeli dilencilere zabıta operasyonu Seyhan Belediyesi Zabıta ekipleri, ilçede dilenci operasyonu yaptı. Kucağında küçük çocuklarla dilencilik yaparken yakalananların arasında Suriyelilerin yoğunluğu dikkat çekti. Seyhan Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri yaklaşan Kurban Bayramı öncesi şehir merkezindeki cami önleri, sokak araları ve kavşaklarda dilencilik yapan çoğunluğu Suriye vatandaşı olan duygu istismarcılarına yönelik operasyon yaptı. Dilencilik yapan kişilerin yaşları değişkenlik gösterirken özellikle bebeklerin kullanılması dikkatlerden kaçmadı. Yakalanan ve çoğunluğunun Suriyeli olan dilenciler zabıta ekiplerine tepki gösterirken, bebek sayılabilecek yaştaki çocuklarla kadın zabıta memurları özel olarak ilgilendi. Seyhan Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü, yakalanan ve dilenmekten men edilen kişiler hakkında yasal işlem yapıldığını bildirilirken, dilenen Suriyelilerin durumu ve kimlik tespiti için yetkili birimlerle iletişime geçildi. Bu arada dilencilerin üzerinden çıkan paraya el konuldu. Açıklamada; Adanalılardan gelen yoğun şikâyet üzerine operasyon gerçekleştirildiği belirtilirken operasyonların düzenli o- larak devam edeceği açıklandı. (CİHAN) Maaşını alamayan seramik fabrikası çalışanları karayolunu trafiğe KAPATTI okula yazdırdık, ayakkabısını alamadık, üzerine bir tane önlük alamadık. Bizim bu çektiğimiz sefilliğin cevabını başbakandan, cumhurbaşkanından ve diğer yetkililerden bekliyoruz. Bize kimse sahip çıkmadı. Buraya kocaman bir fabrika koydular, sonunun ne o- lacağını kimse düşünmedi. Devlet teşvikli yapıldı, dediler. Fabrikaya malzemeyi çektiler, daha sonra bu malzemeyi tekrar söğüt seramiğe taşıdılar. TBMM'ye çıktık dosyalarla, şuan ki cumhurbaşkanımız dosyaları aldı ilgileneceğini söyledi ama hiçbiri ile ilgilenilmedi. Grev yapmadan paramızı alamıyoruz. Şimdi de yolu kestik. Polislerin zoru ile yolu tekrar açmak zorunda kaldık. Biz paramızı almak istiyoruz." dediler. Konuyla ilgili fabrika yöneticileri açıklama yapmak istemedi. (CİHAN) Tarihi CAMİNİN tuvaletine üçüncü kez giren hırsız 150 TL çaldı Osmanlı nın ilk mimari örneklerinden olan ve Orhan Bey tarafından 1339 da yaptırılan Gazi Orhan Camii nin tuvaletine son iki yıl içerisinde üçüncü kez hırsız girdi. Tuvaletin çatısındaki bakır kaplamaları kırmayı başaramayan kimliği belirsiz hırsız, giriş kapısındaki camı kırarak içerideki 150 lira bozuk parayı alarak kaçtı. Cami derneği yöneticileri ise tarihi caminin güvenlik kamerasının çalışmadığını, yeni kameranın ise yetkililerce söz verilmesine rağmen takılmadığını öne sürdü. Bursa Büyükşehir Belediyesi nin tarihi binasının hemen yanındaki Orhan Camii nin sabah saatlerinde gelen tuvalet işletmecisi Selim Korkmaz, giriş kapısının ve gişe bölümünün camlarının kırık olduğunu gördü. Bunun üzerine tuvaletlerin çevresini inceleyen Korkmaz, kulübenin üst tarafındaki yutongların parçalandığını, bakır kaplamaların ise kaldırıldığını gördü. Pazar gününün hasılatı yerinde olmayınca Korkmaz, durumu polise bildirdi. İşletmeci Korkmaz, "İçeride yazar kasa, televizyon vardı ama onlar duruyor. Pazar gününden yaklaşık 150 lira bozuk para vardı. Daha önce 3 kere hırsız girmişti." dedi. SÖZ VERİLDİ AMA GÜVENLİK KAMERASI TAKILMADI Daha önceki hırsızlık olayları sonrası polislerin olay yerine gelmesine karşın zanlıların yakalanamamasından yakınan Gazi Orhan Cami Derneği Muasibi Ertan Tanırgan, şunları kaydetti: "Tarihi bir caminin ürünü olan kulübeye zarar verdiler. Daha önce de camiden tarihi şamdanlar çalınmıştı. Tuvalete üçüncü kez hırsız dadandı. Üç beş kuruş için kendilerini rezil ediyorlar işte. İktisadi işletmemiz olan tuvaletin kulübesine polisler geliyor, a- ma bir türlü kimlerin yaptığı bulunamıyor. Tarihi bir caminin ürünü olan kulübenin yutonglarını parçalıyorlar. Bursa Büyükşehir Belediyesi ne ricada bulunmuştuk; Bir kamera monte edin diye. Söz verdiler ama aylardır kamera takmalarını bekliyoruz. Tarihi belediye binamızın yanındaki Osmanlı nın ilk eseri olan Orhan Camii ne gerekli hassasiyet gösterilmiyor. Defalarca yöneticilerimizle görüşmemize rağmen maalesef sonuç alamıyoruz. İnsanlar zarar veriyorlar. Maalesef kamera yok, kamera 5-10 bin lira tutuyor. Tarihi belediye binasının yanındaki mabede belediye söz verdi, biz de çalışmasını yapmadık. Belki vatandaşlarımızdan para toplayıp taktırabilirdik ama en az 6 ay önce söz verdiler. Son iki yıldır 3 üçüncü hırsızlık oldu." O- layla ilgili Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlattı. (Cİ- HAN)

23 Eylül 2014 Salı Türkiye de hanehalkı başına düşen ortalama yıllık kullanılabilir gelir 29 bin 479 TL iken, ortalama yıllık eşdeğer hanehalkı kullanılabilir gelir 13 bin 250 TL olarak hesaplandı. İstanbul Bölgesi 18 bin 248 TL ile ortalama yıllık eşdeğer hanehalkı kullanılabilir geliri en yüksek olan bölge oldu Bursalı girişimci Kadir Yılmaz, ürettiği acılı mısırı dünyaya satıyor. Çikolatalı ve çilekli patlamış mısır da üreten başarılı girişimci, meyve şurubu kullanarak çilekli, böğürtlenli, muzlu ve limonlu pamuk şekerini özel plastik ambalajda pazarlıyor Antalya, Burdur ve Isparta illerinin yer aldığı Batı Akdeniz'in ihracatı geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 35,9 arttı. Geçen sene 19 Eylül tarihi itibariyle 67 milyon 744 bin 660 dolar olan ihracat, 92 milyon 82 bin 208 dolara yükseldi Türkiye'de salçalık domates üretiminin yarısına yakınının elde edildiği Karacabey Ovası'nda görülen yağışlar, bölge çiftçisini olumsuz etkiledi.yağışlar, piyasa değeri 50 milyon lira olarak tahmin edilen yaklaşık 170 bin ton salçalık domatesin çürümesine neden oldu Türkiye'nin salçalık domates üretiminin yaklaşık yarısının karşılandığı Karacabey Ovası'nda, son günlerde etkili olan aşırı yağış, piyasa değeri 50 milyon lira olarak tahmin edilen yaklaşık 170 bin ton salçalık domatesin çürümesine yol açtı.ovada 85 bin dekar alanda ekili domatesin sadece 55 bin dekarının hasat edilebildiği, kalan 30 bin dekara çamurlu zemin yüzünden hasat makinelerinin giremediği, çürümeye terk edilen ürünün tarım işçileriyle en fazla yüzde 10'unun kurtarılabileceği bildirildi. Karacabey Ziraat Odası Meclis Başkanı Nuri Karaca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu yıl yağışlı havalar ve yüksek nem yüzünden sezon başında bir tür mantar hastalığı "mildiyö"nün görüldüğünü, aynı nedenle ekimlerin de geç yapıldığını hatırlattı. O- vadaki dekar başına üretim ortalamasının normalde 8-9 bin ton olduğunu ancak yaşanan sıkıntılar nedeniyle bunun 5-5,5 tona düşeceğini tahmin ettiklerini belirten Karaca, son günlerde etkili olan aşırı yağışların ise ilçe çiftçisini perişan ettiğini dile getirdi. Karaca, özellikle 17 Eylül'de metrekareye 55 kilogram yağış düştüğünü kaydederek, "Zaten düşük düzeyde beklenen rekolte, son yağışların ardından dekar başına 4 bin ton hatta bunun altına bile düşebilir" dedi.salçalık domates üreticisinin kaybının boyutlarına dikkati çeken Karaca, şöyle konuştu: "Bu yıl toplam 85 bin dekar alanda gerçekleştirilen domates ekiminin ancak 55 bin dekarının hasadı tamamlanabilmişti. 30 bin dekar alandaki yaklaşık 170 bin ton olgunlaşmış domates çürümeye terk edildi. Çamur içindeki domates tarlalarına hasat makinesi giremiyor. Tarım işçileriyle en fazla yüzde 10'u kurtarılabilir. Çürümeye terk edilen salçalık domatesin piyasa değeri yaklaşık 50 milyon lira. Stoklar da eridi. Yurtdışından ve yurtiçinden çok büyük bir salça talebi var. Salça fiyatları bu sene çok yüksek seyreder."sigorta şirketlerinin, aşırı yağışlardan kaynaklanan zararları sigorta kapsamına almadığını, dolu ve va taşkın gibi doğal afetleri kabul ettiğine değinen Karaca, salçalık domates tarımının sürdürülebilir olmaktan çıkmaması için bir şeyler yapılması gerektiğini vurguladı. Karaca, aşırı yağış ve hastalık riskinin de sigorta kapsamına alınması gerektiğini anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:"ilk aşamada tespitler yapılıp, Ziraat Bankası, Tarım Kredi Kooperatifleri gibi tarımsal kurumlara olan çiftçi borçlarının en az 5 yıl faizsiz ertelenmesi, çiftçinin sulama birliklerine, elektrik dağıtım şirketlerine ve diğer birliklere olan borçlarının devlet tarafından sübvanse edilerek taksitlendirilmesi gerekmektedir. Tarımsal sigorta yağış riskini kabul etmemektedir. Bütün ürünlerde yağış ve hastalık riskinin sigorta kapsamına alınması sağlanmalıdır. İlçemizde tam bir dram yaşanmaktadır. Tüm yetkilileri ve siyasileri çare bulmaya davet ediyoruz."karaca, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar'ın yarın ilçeye geleceğini ve zarar gören üreticileri ziyaret ederek incelemelerde bulunacaklarını sözlerine ekledi.(aa)

1Şubat 23 Eylül 2014 2013 Salı Perşembe G-20 bakanları,"küresel ekonomideki büyüme, düzensiz bir şekilde sürüyor ve yeterince istihdam oluşturulmasında gereken hızın altında kalıyor.merkez bankaları görevleriyle tutarlı bir şekilde deflasyonist baskıları zamanında ele almalı"şeklinde konuştu Çin'in en zengin adamı olan Jack Ma, yüz milyonlarca gence esin kaynağı oldu.ma ve ekibi, online ticarete sadece 100 bin dolar sermaye ile başladı.dünyanın dört bir yanından milyonlarca kişiye hizmet veren Alibaba'nın yıllık cirosu 300 milyar doları aştı Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Avustralya'nın Cairns şehrinde düzenlenen G-20 Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı'nın ikinci günündeki oturumlara katıldı. G-20 Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı'nda Ali Babacan ile birlikte Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Erdem Başçı da hazır bulundu. TCMB ve Hazine'den geniş katılımlı bir heyet de etkinliğe eşlik etti.babacan ve Başçı, Türkiye'nin G-20'nin gelecek dönem başkanı olması ve G20'nin temel yönlendirme mekanizması üçlü yapı troyka içinde yer alması dolayısıyla, toplantılarda mevcut dönem başkanı Avustralya'nın hemen yanında yer aldı.bu yıl G-20 bakanları düzeyinde yapılan üçüncü toplantıda, G-20 bakanları, 15-16 Kasım 2014 tarihlerinde gerçekleşecek Brisbane Liderler Zirvesi öncesinde gündemde yer alan konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.toplantı kapsamında küresel ekonomik gelişmeler, G-20 büyüme stratejileri, yatırım ve altyapı, finansal düzenlemeler ve uluslararası vergi konuları farklı oturumlarda ele alındı. Oturumlar basına kapalı gerçekleştirildi.g- 20 toplantısında, katılımcı bakan ve yöneticilerle ikili görüşmeler de gerçekleştiren Babacan, ayrıca G-20'nin iş dünyası, sivil toplum, düşünce kuruluşları ve gençlere yönelik etkileşim grupları olan B-20, L-20, C-20, T-20 ve Y- 20'nin G-20 gündemine ilişkin politika tavsiyelerini paylaştığı oturuma katıldı. Babacan ve beraberindeki heyet, toplantının ardından Avustralya'dan ayrıldı.g- 20 Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı, 1 Aralık 2014 tarihi itibariyle G-20 Dönem Başkanlığı'nı üstlenecek olan Türkiye'nin hazırlıkları bağlamında görüş alışverişinde bulunulmasına önemli bir zemin sağladı.türkiye ile birlikte Arjantin, Avustralya, Brezilya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Endonezya, Hindistan, İtalya, Japonya, Meksika, Yeni Zelanda, Güney Kore, Rusya, Suudi Arabistan, Singapur, Güney Afrika, İspanya, Birleşik Krallık ve AB- D'nin ilgili bakanları ile merkez bankası başkanlarının katıldığı toplantıda, Myanmar da temsil edildi.toplantıya, Avrupa Komisyonu Ekonomik ve Parasal İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Jyrki Katainen, Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Christine Lagarde, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Başkanı Angel Gurria, Dünya Bankası Başkanı Jim Yong Kim, Avrupa Merkez Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Benoit Coeure, Birleşmiş Milletler (BM) Ekonomik Kalkınmadan Sorumlu Sekreter Yardımcısı Shamshad Akhtar da katıldı. G-20 toplantısında ayrıca Afrika Birliği, Finansal İstikrar Kurulu'ndan temsilciler de yer aldı.g-20 Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı'nın ardından yayınlanan bildiride, küresel ekonomideki büyümenin düzensizliğinin sürdüğüne ve yeterince istihdam oluşturulmasında gereken hızın altında kaldığına işaret edildi.finansal piyasalarda aşağı yönlü risklerin ve jeopolitik tansiyonun devam ettiği belirtilen bildiride, ülke ekonomilerini bu risklerden korumak ve istihdam oluşturabilmek için güçlü, sürdürülebilir ve dengeli bir büyüme ile sağlam finansal sektörlere ihtiyaç olduğu vurgulandı.bildiride, gelişmiş ülkelerde uygulanan para politikalarının ekonomik iyileşmeyi desteklemeye devam ettiği ve merkez bankalarının görevleriyle tutarlı bir şekilde deflasyonist baskıları zamanında ele almaları gerektiği i- fade edildi.büyüme için mali stratejilerin katkısını artırmaya yönelik olarak vergi ve hükümet harcamalarının kalitesi ve kompozisyonunda değişikliklerin gerekli olduğunun kabul edildiği bildiride, talep artışı ve büyüme için yatırımların kritik bir önemi olduğu kaydedildi.büyümeye katkı sunan ekonomik esneklik ve mali stratejileri destekleyen bir vergi sistemiyle, sınır ötesi vergi kaçakçılığı konusunda küresel mücadelenin desteklendiği açıklanan bildiride, "Vergi politikalarının etkisinin ve hükümet harcamalarının kompozisyonun büyüme sonuçları üzerindeki etkisini incelemek üzere IMF'nin diğer ilgili uluslararası organizasyonlarla da işbirliği içinde OECD ile çalışmasını öneriyoruz. IMF, Dünya Bankası ve OECD, ilgili diğer uluslararası organizasyonlarla birlikte KOBİ'lere ve altyapı projelerine daha ileri düzeyde destek sağlayabilecek finansal enstrumanların geliştirilmesi konusunda birlikte çalışmalı" i- fadelerine yer verildi.(aa) Madencilik sektörü temsilcileri, torba yasadan sonra 5 bine yakın madencinin işsiz kaldığını, bir o kadarının da işsiz kalmak üzere olduğunu söyledi.soma daki maden faciasında 301 kişi hayatını kaybedince torba yasaya madencilikle ilgili maddeler eklendi

1Şubat 23 Eylül 2013 2014 Perşembe Salı AK Parti Manisa milletvekili Dr. Muzaffer Yurttaş son günlerde bazı muhalefet partisi temsilcilerinin yaptığı açıklamalarla AK Parti yi zeytinlikler talan eden bir parti gibi ve zeytincinin karşısında gösterme gayretleri olduğunu ve bunun gerçekle bağdaşmadığını söyledi AK Parti döneminde ülkedeki zeytin ağacı sayısının desteklemeler sayesinde 90 milyondan 165 milyona çıktığını belirtti. AK Parti Manisa Milletvekili Dr. Muzaffer Yurttaş İktidarımız döneminde verilen destekler sayesinde 90 milyon zeytin ağacı sayısı 165 milyona ulaştı. Zeytinyağına litre başına 60 kuruş destekleme primi veriyoruz. Paketlenerek ihraç edilen zeytin için ton başına 250 lira ödeme yapıyoruz. Tüm bunlara rağmen AK Parti yi zeytin düşmanı olarak göstermek gerçekleri inkar etmektir. Soma ilçemizde kurulması planlanan termik santral alanındaki bozuk zeytinlik alanda isyan çıkarma gayreti içinde olan muhalefet temsilcileri de iyi bilmektedir ki AK Parti sayesinde ülkemiz zeytin cennetine dönüşmüştür. dedi. Yurttaş Dünyada 9.6 Milyon hektar alan üzerinde 20 milyon ton zeytin üretimi yapılmaktadır. Ülkemiz sofralık zeytin üretiminde İspanya nın ardından 2. sırada yer almaktadır. Zeytinyağı üretiminde ise ülkemiz İspanya, İtalya, Yunanistan, Fas ve Tunus ile rekabet içerisindedir. Türkiye de 810 Bin hektar alan üzerinde zeytin üretimi yapılmaktadır. Tarım alanlarımızın yüzde 3.4 ü zeytindir. Ülkemizde 165 milyon zeytin ağacı vardır. Bunun 20 milyonu Manisa mızda bulunmaktadır. Manisa da 28.976 üretici zeytin yetiştirmektedir. 20 milyon zeytin ağacımızın 15 milyonu meyve veren yaştadır. 5 Milyon ağaç ise 3-5 yıl içinde verim verecektir. Yıllık Manisa - da 246 bin ton zeytin üretilmekte, bunun 181 bin tonu sofralık zeytin o- larak kullanılmaktadır. İlimizde yıllık 13 bin ton zeytinyağı üretilmektedir. İlimizde 226 zeytin salamura tesisi, 113 adet zeytinyağı işleme tesisi bulunmaktadır dedi. Yurttaş Türkiye de ortalama kişi başı 2 litre zeytinyağı tüketilirken, Yunanistan ve İspanya da bu rakamın 20 litreye kadar çıktığını belirtti. AK Parti Manisa Milletvekili Dr. Muzaffer Yurttaş Hayat boyu başarılarınızın bir zeytin ağacı kadar köklü ve sağlam, mutluluklarınızın yeni filizlenen yemyeşil bir zeytin dalı gibi sürekli, yaşamınızın zeytinyağı ile daha sağlıklı ve güzel olması dileğiyle tüm halkımızın Kurban Bayramınızı en kalbi duygularımla tebrik ediyorum dedi. (HABER MERKEZİ)

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt ile birlikte, 101 gün IŞİD in elinde rehin kaldıktan sonra serbest bırakılan ve sağ salim evine dönen Musul Başkonsolusu Öztürk Yılmaz ı evinde ziyaret ederek geçmiş olsun dileğinde bulundu 7 23 Şubat Eylül 2013 2014 Perşembe Salı DSP Genel Başkanı Masum Türker, Musul daki rehinelerin IŞİD elinden nasıl kurtarıldığını sordu. Gerçekleri Türk milleti olarak bilmek istediklerini ve sorumlu ağızlardan bunların açıklanmasını beklediklerini söyledi B ugün genel merkezinde gerçekleştirilen Parti Meclisi toplantısının ardından hazırlanan bildiriyi açıklayan Genel Başkanı Masum Türker, "Musul daki rehinelerimizi operasyonla mı kurtardık? Temasla mı kurtardık? Yoksa CIA tarafından mı rehinelerimiz bize teslim edildi? Ya da ISID ile yapılan anlaşma bir tanıma mıdır, açıklansın! Bilmek hakkımızdır. Bu beladan ötürü maruz kaldığımız göç hareketlerinin yarattığı ve g- elecekteki yaratacağı tehlikelerine de dikkat çekiyoruz. ISID terörü, Müslümanlığa en büyük kötülüğü yapmış, tüm medeni dünyayı bu saygın barış dininden soğutmuş, kendine İslam Devleti adını yakıştırmak densizlik ve şımarıklığını sergilemiştir. İnsan hafızasının bugüne kadar kaydettiği en kanlı, vahşi ve acımasız bu terör örgütünün elinden üç ayı aşkın bir esaretin ardından kurtulup ülkelerine sağ salim dönen vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyor, kendilerine, ailelerine ve sevenlerine samimi dayanışma duygularımızı iletiyor, varılan bu sonuçtan büyük sevinç duyduğumuzu içtenlikle ifade ediyoruz." diye konuştu. "IŞİD, ABD NİN BÖLGEDEKİ HATALIRNADN BESLENİY- OR" Türker, bu kanlı terör örgütünün, Musul u kaşla göz arası ele geçirememiş, Türkiye Başkonsolosluğu nu işgal edememiş, sayıları 49 a varan görevli ve ailelerini esir alamamış, El Kaide den doğan, zaman içinde palazlanan, AB- D nin bölgedeki hatalarından beslenen bu terör örgütünün hamlelerinin öngörülmüş ve konsolosluk mensupları zamanında tahliye edilebilmiş olması gerekliliğini dile getirdi. Türk milleti olarak gerçekleri de bilmek istediklerini ve sorumlu ağızlardan bunların açıklanmasını beklediklerine dikkat çeken Türker, şöyle devam etti: Musul daki rehinelerimizi operasyonla mı kurtardık? Temasla mı kurtardık? Yoksa CIA tarafından mı rehinelerimiz bize teslim edildi? Ya da ISID ile yapılan anlaşma bir tanıma mıdır, açıklansın! Bilmek hakkımızdır. Bu beladan ötürü maruz kaldığımız göç hareketlerinin yarattığı ve gelecekteki yaratacağı tehlikelerine de dikkat çekiyoruz. BUGÜN UYGULANAN, DİN VE MEZHEP İLİŞKİLERİNİ EKSEN ALAN DIŞ POLİTİKA ANLAYIŞI Konunun bir başka yönü de işaret eden Masum Türker, AKP iktidarının uygulamalarına tanık olana kadar eksikliğini hissetmediğimiz bir kavram şimdi kendini her zamankinden daha çok özletiyor: Laik dış politika. Bugün uygulanan, din ve mezhep ilişkilerini eksen alan dış politika anlayışı kadar tehlikeli bir uygulama olamaz. Ortadoğu coğrafyasında bu yüzden düştüğümüz durum aynı zamanda Avrupa Birliği ve genel anlamda batı dünyası ile ilişkilerimize de olumsuz olarak yansımıştır. Laiklik, yalnız dış politikada değil, yaşamımızın her alanında vazgeçilemez bir ilke ve düzenlemedir. Öncelikle dine faydası vardır; O nu devletin müdahalelerinden korur. Sonra devlete faydası vardır; O nu, akılcılık yolundan ve ulusal çıkar anlayışından uzaklaşma tehlikesine karşı korur. görüşünü aktardı. AÇILIM SÜRECİ ADI ALTINDA, TERÖR ÖRGÜTÜ VE BÖLÜCÜ BAŞI AKLANMAYA ÇALIŞILIYOR DSP lideri Türker, on yıldan fazladır Türk toplumunun üniter yapısını bozan, inanılan değerleri itibarsızlaştıran ve çelişkilerle dolu iç ve dış politikalar uygulayan bir siyasal iktidar tarafından ülkenin yönetildiğini belirterek, Bunun sonucu olarak, demokratikleşme adı altında kabul edilemez istekleri meşrulaştırmaya çalışması da milli birliğin sarsılmasına ve toplumdaki kutuplaşmanın artmasına neden olmaktadır. Açılım süreci adı altında, terör örgütü ve bölücü başının aklanmaya çalışılması toplumu ayrıştırmakta ve bu yolla terör örgütünden gelen dayatmalara açıkça prim verilmektedir. Bu yapılanlar toplumu fiilen ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı uygulamalardır. Bu bağlamda PKK ile yapılan görüşmeler ve verilen sözler Doğu ve Güneydoğu da devlet otoritesini ortadan kaldıran; izinsiz Kürtçe eğitim veren okul açılması, okul yakılması, yol keserek kimlik kontrolü ve Çukurca daki basına yansımayan son mahalli seçim sandıklarının bazı köylerde PKK tarafından teslim alınması ve benzeri yasa dışı uygulamalar kabul edilemez. AKP tarafından verilen sözlerin sonucu olan bu uygulamalar, artık Türk toplumu tarafından bilinmekte, reddedilmekte ve ülke çatışma ortamına sürüklenmektedir. notunu düştü. HSYK SEÇİMLERİ YARGI ÜZERİNDE BASKILAR OLUŞTURDU Diğer yandan 12 Eylül 2010 tarihinde halk oylamasıyla kabul edilen Anayasa değişikliğinden sonra bugün yeniden HSYK seçimleri nedeniyle yargı organları üzerinde oluşturulan baskı ve siyasi vesayetin kabul edilemez noktaya geldiğini kaydeden Türker ifadelerine, Hele hele siyasi iktidarın açıkça taraf olarak yargı camiasını da toplumu ayrıştırdığı gibi bölmesi, kendi güdümünde bir yargı yaratma çabalarının sonucudur. Ancak bu siyasi uygulamalar ülkede ağır sonuçların doğmasına ve yargıdan beklenen adaletin tecellisine engel ve hak kayıplarıyla mağduriyetlere neden olmaktadır. Siyasi iktidar HSYK seçimlerine müdahale etmemeli, yargıdan elini çekmeli, bağımsız ve tarafsız Türk yargısının oluşmasının ve ülkenin hukuk devleti olmasının önünü açmalıdır. diye devam etti. "TÜRK EĞİTİM SİSTEMİ YAP-BOZA DÖNDÜ" Türker, son12 yıllık iktidar döneminde, Türk eğitim sisteminin yapboza döndüğüne dikkat çekerek, Tüm bu dönemde beş Milli Eğitim Bakanı değişmiş ve kişilere bağlı politikalarla Türk eğitim sistemi kökünden bozulmuştur. Atatürkçü düşünce ve eğitim sistemi ortadan kaldırılmaya çalışılmış, eğitimde birlik sisteminden uzaklaşılmış, istem dışı zoraki kayıtlarla geleceğimizi emanet ettiğimiz çocuklarımız meslek lisesi görünümü altında imam-hatiplere yönlendirilmiştir. Bu yolla dini görünümlü ancak dinden uzak, biat kültürüyle yetişecek nesiller amaçlanmaktadır. dedi. "TOPLUMUN AYRIŞTIRILMASINI KABUL ETMİYORUZ" Temel insan hak ve özgürlüklerinin korunması görüntüsü altında yapılan çalışmaların sadece siyasi iktidar ve yandaşlarını koruyan yasa ve uygulamaların doğmasına neden olduğunu söyleyen Türker, DSP bildirisini, Yasa yapma tekniğinden uzak torba yasalarla hukuk devleti anlayışı ve hukukun üstünlüğü prensibi ortadan kaldırılmıştır. Demokratik toplumlarda olması gereken uygulamalar ile hak ve özgürlüklerin korunması sağlanamadığı gibi, toplumda oluşturulan baskı ve korku ile en basit düşünce ve gösteri özgürlüklerinin dahi önleri kapatılmış, basın özgürlüğü yok edilmiştir. Demokratik Sol Parti, iktidar olmuş ve sorumluluğunun bilincindeki bir siyasi parti olarak; bütün bu olanları, Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluş değerleriyle bağdaştıramadığımızı, toplumun ayrıştırılmasını kabul etmediğimizi kamuoyuna duyururuz. cümleleriyle tamamladı. (CİHAN)

SAYFA 8 MAVi KIRMIZI SARI SAYFA 9 SiYAH MAVi KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>8 GÜNCEL 23 17 Eylül Şubat 2014 2013 Salı Perşembe SONDAKiKA GAZETESİ >>9 GÜNCEL 23 17 Eylül Şubat 2014 2013 Salı Perşembe İNCE ZIMBALAR Sabit İNCE sabitince1@hotmail.com BU TOPRAK Biliyorum uzun zaman oldu sizlere şiirler sunamadım. Yoğun gündem ve hayatın hızı ile kendimizi kaptırdık gitti. Onun için bugün sizlerle Bu Toprak şiirimi paylaşmak ve biraz dinlendirmek istedim. Gelin bu toprakları anlattığım şiirimizi birlikte okuyup düşünelim biraz. Anadolu nedir diye sorarsan Anlatayım sana nedir bu toprak Ana diye eğer birin ararsan Ana kucağıdır aha bu toprak Oğuz atam unutmadım soyumu Çilelerle aştık hudud boyunu, Sürüyor, sürecek ateş oyunu, Ata ocağıdır bize bu toprak Bu devlete burda temel atıldı O meydanda can alınıp satıldı; dağ, ovada zağlı silâh çatıldı, yiğit bucağıdır bize bu toprak Nice krallardan tâcını aldık. Uçan kuştan, sudan bacını aldık. Nice düşmanlardan öcünü aldık. Ecdat göceğidir bize bu toprak Şehit, gazi burdan gelip geçtiler, şu çaylardan abdest alıp, içtiler. Yurtlar fetheyleyip öyle göçtüler, Erenlerin uçağıdır bu toprak Ormanında nice kuşlar ötüşür, Çayırında gürbüz koçlar itişir; Tarlasında altın başak yetişir, Çiftçimizin nacağıdır bu toprak Burasıdır asıl Türk'ün oymağı, Analar yediler burda kuymağı Gümüş akar, reyha saçar ırmağı, Şol cennetin çiçeğidir bu toprak.. İnce canlarımız O'na kurbandır. Nimeti, çilesi bize dermandır Ulu Tanrıdan da bize fermandır Erenlerin saçağıdır bu toprak Sabit İnce 7.7.2012 İstanbul Balçova nın tanınınmış simalarından Ayhan Kindik, CHP ye ve yerel yönetimlere sert eleştirilerde bulundu Kindik ten salvo atışlar Semt evlerinde yemek dağıtım projesi vardı. Hatta ben onun ocağına, malzemesine kadar aldım. Belediye Başkanımız ile beraber meclis üyesinin yaptığı proje diye adlandırıldı. Halbuki o proje şahsıma ait bir projeydi. Ayrıca 56 bin liralık bedeli olan 25 bin adet kitap dağıtacaktık. Balçova CHP yöneticisi iken bunları listeledim ve gerekli yerlere sundum. Gerekli izinleri topladım ama projeme destek verilmedi. CHP içinden destek göremedim Mazlum VESEK Meclis üyeleri sıralaması yapıldığı zaman herkes, başkan kendi kadrosunu kurdu, deniyor. Doğrudur. Ben de bir işletmeciyim mesela ben de yanımda çalışanları kendim seçerim. Kim ne iş yapar potansiyeli nedir ona göre değerlendiririm. Başkan çalışabileceği kişileri seçti; fakat başkanın yanında halkla ilişkilerden anlayan adam yok. Konuşmaya hazırlayacak adam yok. Başkanın yanında ekibi yok. Özeleştiriye açık olmak lazım ekip çok önemli. Ayhan Kindik, Balçova nın tanınmış bir yüzü. İşadamı kimliğinin yanında CHP de de bir dönem aktif siyasette yer aldı. 2014 yerel seçimlerinde belediye meclis üyesi aday adayıydı. Mehmet Ali Çalkaya nın listesinde yer almadı. Şimdilerde Balçova Göçmenler Derneği nin Fahri Başkanlığı görevini yürüten Kindik ile Balçova yı ve siyaseti konştuk. CHP nin halka ulaşmak ile ilgili sorunları olduğunun altını çizen Kindik, belediye başkanları başta olmak üzere CHP li siyasetçilerin söylemlerinin de sert olduğunu savundu. Belediye için çok sayıda proje sunduğunu kaydeden Kindik, uygulanan bazı projelerin de kendisine ait olduğunu söyledi. - Ayhan bey uzun zamandır Balçova da oturuyorsunuz ve burayı bilen tanınan birisiniz, Ayhan Kindik deyince neler söyler balçovada oturan halk ne söyler? Ben altı aylıkken geldim Balçova ya. aalen Elazığlıyım. Okul hayatım, ticaret hayatım burada gelişti. Bunun içindir ki, Balçova gençlerinin yüzde altmışı beni tanır. Gençlerin dilinden her türlü anlayan bir insanım. Benim yanımda tam zamanlı yarı zamanlı olsun iş imkanı bulabiliyorlar; ayrıca ben yaptığım her türlü projenin arkasındayım. Gençleri ilgilendiren projeler geliştirdim. Hatta benim projelerim başkaları tarafından çalındı... - Açar mısınız? Bu projeler nelerdi? Örneğin 56 bin liralık bedeli olan 25 bin adet kitap dağıtacaktık. Balçova CHP yöneticisi iken bunları listeledim ve gerekli yerlere sundum. Gerekli izinleri topladım ama projeme destek verilmedi. CHP içinden destek göremedim. Bana destek veren tek kişi oldu. O da sadece bir kişiydi. Turgut KARAHÜSEYİN adlı dostum. Yaşı itibari ile babam yaşında ve yıllardır aktif siyaset yürüten çok dürüst bir insan. Yine bayramlarda ve özel günlerde tebrik ve davetiyeler yolladım. Bazı yöneticiler bu çalışmalarıma sıkıntılar yarattı. Bunlar yaşandı. Şimdiki durumuma gelince; şuanda CHP üyesiyim. Bunun dışında ayrıca bir görevim yok. - Şuanda Balçova da siyasetin durumu hakkında ne düşünüyorsunuz? 2014 yerel seçimlerde durum nasıldı. Altı aylık bir zaman geçti seçimlerin üzerinden. Bu süreyi nasıl değerlendirirsiniz? Balçova da CHP her zaman kazanır.çünkü emekli kesim çok fazla. Elbette başkanımızın faktörü vardır. Fakat diğer adaylardan içinden bazı arkadaşlar da aday gösterilseydi aynı başarının sağlanacağına inanıyordum. -Yerel seçimler öncesi sürece bakacak olursak CHP içinde bir takım bölünmeler oldu. Bazı arkadaşların DSP ye geçmesi ve oradan aday olmaları söz konusu oldu. Bu süreç Balçova halkına nasıl yansıdı ve siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Seçimlerden önce adaylar ile ilgili anketler yapılıyordu. Meclis üyemiz Remziye Hanım bana geldi anket yapmak için. Memnun musunuz başkanımızdan?, diye sordu. Ben de memnunuz dedim partili olarak memnunuz çünkü. Bir daha oy verir misiniz, dedi. Vermem, dedim oda notunu aldı. Ama sebeblerini de söyledim. Birincisi başkanımızın yanında yeterli düzeyde adamlar yok. İkincisi ekibi yok. Üçüncüsü çalışacak adam yok. Bir odayı bırakmış bir tane meclis üyesi var. Odayı bıraktı meclis üyesi oldu. Şimdi bu adamın kendi odasına faydası olmamış; Balçova da meclis üyesi olmuş. Gerçekçi olmak lazım. Meclis üyeleri sıralaması yapıldığı zaman herkes, başkan kendi kadrosunu kurdu, deniyor. Doğrudur. Ben de bir işletmeciyim mesela ben de yanımda çalışanları kendim seçerim. Kim ne iş yapar potansiyeli nedir ona göre değerlendiririm. Başkan çalışabileceği kişileri seçti; fakat başkanın yanında halkla ilişkilerden anlayan adam yok. Konuşmaya hazırlayacak adam yok. Başkanın yanında ekibi yok. Özeleştiriye açık olmak lazım ekip çok önemli. Sizin Mustafa Sarıgül hayranı olduğunuz söyleniyor. Sarıgül için ne söyleyeceksiniz? Ben Sarıgül hayranı değilim. Onu lider olarak görüyorum. Şimdiki lider Kılıçdaroğlu ama; benim liderim Sarıgül herkesin gönlünde bir aslan yatar. Ben CHP de yöneticiyken de Sarıgül ün tüm etkinliklerine katılırdım. Ben bunun mücadelesini çok verdim. Hatta meclis üyesi arkadaşlarımız bana Sarıgül ü tutamazsın o başka partiden siyasi suç işliyorsun, dedi. Ben de suç işliyorsam eğer discipline verin dedim. Yani çok saçma işler ile uğraştık. Ben bu süreçte CHP nin başarılı olacağına pek inanmıyorum. Halka inmediği süreçtede başarılı olamaz. - Hala Sarıgül ün liderliği konusunda aynı fikirde misiniz? CHP'yi toparlayacak olan Muharrem İnce ve Sarıgüldür. - Şuan sizin Balçova Göçmenler Derneği nde fahri başkanlığınız söz konusu. Bu derneğe geliş süreciniz nasıl oldu. Neler yapıyorsunuz çalışmalarınız nelerdir? Balçova Göçmenler Derneği nin eski başkanı Ahmet Emin Gazeller di. Ondan önce Mustafa DİKMEN'di. Öncesinde beni üst kurul delegesi yaptılar. Eşimi de yönetime aldılar. Eşimin yönetime girmesini ben istedim.kendisi de Yugoslav göçmenidir. Ben göçmen değilim. Astsubay emeklisi Erol bey geldi sıkıntılar var, senin projelerine ihtiyaç var, dedi. Bende tamam, dedim. Seni fahri başkan yapalım, dedi tamam dedim. Oy birliği ile fahri başkan oldum Bu dernek ile ilgili projeleriniz nelerdir? Bizim projelerimiz arasında sürekli geziler olacak. Kayıtlar güncellenecek. İlk önce büyük bir sünnet şöleni düzenleyeceğiz. Ayrıca derneğimizin çay satış alanını para kazanacak duruma getireceğiz. Başkan da olsa üye de olsa çay parasını verecek. Kendimiz pişireceğiz kendimiz alacağız. Kendimiz paramızı vereceğiz. Lokal yapmaya çalışıyoruz. - Böyle bir derneğin Balçova da olması hangi açıdan önemli? Balçova nın yüzde 26'sı göçmendir. Yüzde 24 kadarı Kürt kökenli. Yüzde 16 kısmı Alevi kökenli. Geri kalanı da Karadeniz- İç Anadolu falan Demek istediğim rakam ortalamasında göçmenler çok fazla. Dernek zamanında çok iyi işler yapmış. - Yakın zamanda cumhurbaşkanlığı seçimi yaşandı. Önümüzde 2015 genel seçim süreci var. Bununla ilgili sizin İzmir ile ilgili öngörüleriniz nelerdir? CHP halka inmediği sürece başarı elde etmede zorlanır. Ayrıca küskünler çok fazla. AK Parti İzmir den azınsanmayacak bir oy oranı aldı. Bunları görmezden gelmemelizyiz. Çoğu belediye başkanımız ağır konuşuyor ben bunu doğru bulmuyorum.bu tarz ve söylemler bize partiye kaybettirir. Serap YAŞAR BUZRUL serapyasar77@yahoo.com.tr GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU 5510 sayılı sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu nun genel sağlık sigortasına ilişkin hükümleri 1 Ocak 2012 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiş ve Türkiye de ikamet eden Türk vatandaşları ve yabancı yerleşikler Genel Sağlık Sigortası (GSS) kapsamına alınmıştır. Hiçbir sosyal güvencesi bulunmayanlar, sosyal güvencesi bulunmakla birlikte sigortalılığı sona eren ve sağlık yardımlarının alınabildiği bekleme süreleri içerisinde sigortalı bir işe girmemiş olanlar, lise ve yüksek öğrenimini tamamlamış olan erkekler, anne yada babaları üzerinden sağlık yardımı alma hakkı bulunmayan kadınlar, kısmi süreli iş sözleşmesi ile ay içinde 30 günden az çalışması olanlar, çağrı üzerine çalışan ve ay içinde 30 günden az çalışması olanlar, ev hizmetlerinde çalışan ve ay içinde 30 günden az çalışması olanlar adreslerinin bağlı bulunduğu kaymakamlıkların bünyesinde bulunan SYDV na gelir testi yaptırmakla yükümlüdür. 5510 sayılı Kanun a göre, gelir testine girmesi gereken kişilerin gelir testine girmesi zamanları statülerine farklı belirlenmiştir. Buna göre, Son 1 yıl içinde 30 günden az prim ödemesi olanlar işten çıktığı tarihten itibaren 1 ay içinde, Son 1 yıl içinde 30-89 gün arası prim ödemesi olanlar işten çıktığı tarihi takip eden 10. günden itibaren 1 ay içinde, Son 1 yıl içinde 90 gün üzeri prim ödemesi olanlar işten çıktığı tarihi takip eden 99. günden itibaren 1 ay içinde, Liseyi bitirenler mezuniyet tarihini takip eden 120. günden itibaren 1 ay, İşsizlik maaşı alanlar, işsizlik ödeneğinin bittiği tarihten itibaren 1 ay içinde, Kısmi süreli iş sözleşmesiyle çalışanlar işe girdikleri tarihten itibaren 1 ay içinde, Soma faciası göz göre göre gelmiş B ilirkişi raporunda, kazanın "pek çok ihmal ve kusurun bir araya gelmesi sonucu meydana geldiği ve önlenebilir olduğu" görüşü ifade edildi. Haberleşme cihazlarının çalışmaması ve merkezi alarm sisteminin bulunmamasının, tahliyenin gecikerek olayın büyümesindeki en önemli unsurlardan biri olarak gösterildiği raporda, terk edilen eski üretim alanlarının kontrolünün yapılıp, kömür yangınlarına karşı önlemlerin alınmadığı iddia edildi S oma'da, 301 madencinin yaşamını yitirdiği maden kazasıyla ilgili hazırlanan bilirkişi raporunda, kazanın "pek çok ihmal ve kusurun bir araya gelmesi sonucu meydana geldiği ve önlenebilir olduğu" görüşü ifade edildi. Soma'daki maden faciasıyla ilgili yürütülen soruşturmada Soma Cumhuriyet Başsavcılığı'na teslim edilen nihai bilirkişi raporunda, teknik ve hukuki değerlendirmeler ışığında, kazanın, "pek çok ihmal ve kusurun bir araya gelmesi sonucu gerçekleştiği ve önlenebilir olduğu" ifade edildi. Otopsi sonuçlarına göre, ölümlerin büyük çoğunluğunun karbonmonoksit (CO) kaynaklı "COHb (karboksihemoglobin)" zehirlenmesi sonucu meydana geldiğine dikkati çekilen raporda, şunlar kaydedildi: "Bu boyutta zehirlenmenin meydana gelebilmesini sağlayacak CO konsantrasyonuna, yer altı ocağının boyutları göz önüne alındığında, tek başına bant, ahşap tahkimat ve PVC boru yangınının neden olması, olası görülmemektedir. Olayın ana kaynağı, U3 trafosu etrafında topuk olarak bırakılan kömürün kontrolsüz şekilde kendiliğinden yanması sonucu oluşan CO'nun temiz hava girişine ulaşması, temiz hava ile temas eden kendiliğinden yanan kömürün tam yanmaya dönüşmesi, bu yangının 4 nolu kömür nakil bandının bulunduğu yola sirayet ederek, bu bölümdeki ve 3 nolu kömür nakil bandının bulunduğu yoldaki bant, ahşap tahkimat, PVC borular ve elektrik kablolarını tutuşturması ve su ile soğutma çalışmaları sonucu açığa çıkan zehirleyici ve boğucu gazlardır." Eynez kömür sahasının 2006 yılında kömür üretme ve teslim işini üstlenen şirketin, Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) Genel Müdürlüğüne 2009 yılında verdiği sözleşme devriyle ilgili başvurusunda, "üretim çalışmaları sırasında oluşan yangınlardan dolayı üretim yapılamaması ve yüksek su geliri" gerekçe gösterilip, "ileride telafisi mümkün olmayacak problemlerle karşılaşılacağı anlaşılan bu durumda, hem şirketimiz hem kurumunuzun olumsuz etkilenmemesi için işi devretmek istemekteyiz" denildiğine işaret edilen raporda, "Bu durumda, olaya konu olan maden sahasının yüksek yangın riski taşıdığı, TKİ ve işi devralan Soma Kömürleri AŞ tarafından bilinmektedir" ifadesi kullanıldı. Gaz izleme sensörlerinin, ocakta meydana gelen kazanın olacağını önceden bildirmesine rağmen bilgilerin dikkate alınmayıp çalışmaların durdurulmadığının ileri sürüldüğü raporda, havalandırma şekli ve yönteminin, yangın tehlikesi bulunan yeraltı ocağı için uygun olmadığı kaydedildi. Planlanmasına rağmen olay esnasında kaçışı sağlayacak yolun yapımının, iş güvenliği göz ardı edilip sadece kömür rezervi düşünülerek iptal edildiğinin öne sürüldüğü raporda, "ocaktaki kirli havanın en kısa yolda dışarı atılmasını sağlayacak paralel yol bağlantılarının kurulmaması, bazı ayaklarda kirlenen havanın diğer ayağın temiz havası olarak kullanılması, mevcut gaz maskelerinin kullanım süreleri düşünüldüğünde, yangın çıkması durumunda temiz havaya çıkış yapılabilecek mesafenin söz konusu olmaması" ölümlerin yüksek olmasından nedenlerinden biri olarak gösterildi. - "Kullanılan malzemeler yangına dayanaklı değildi" Üretimin iki katından fazlasına çıkarılmış, çalışan sayısı artırılmış olmasına rağmen havalandırma sisteminin aynen korunmasının, iş sağlığı ve güvenliği yönünden çok büyük ihmali ortaya koyduğunun ifade edildiği raporda, ahşap kama, PVC borular ve bantların yangına dayanıklı olmadığı, bant motorlarından bazıları ve elektrik kablolarının bağlantı uç ekipmanlarının da "alev sızdırmaz" seçilmediğinin tespit edildiği kaydedildi. Çalışanların zimmetindeki gaz maskelerin kontrollerinin uzun süre yapılmadığı, olay sırasında bazı maskelerin işlevini yerine getirmediğinin, gaz ölçüm defterin ile sensörlerden elde edilen verilerin birbirini tutmaması nedeniyle kayıtların rastgele tutulduğunun tespit edildiği belirtilen raporda, karbonmonoksit ölçümü yapan sensörlerden 9'u düzgün veri üretememesine rağmen bu durumun gözardı edildiği ileri sürüldü. - "Üretim zorlaması" Raporda, kömür sahasının bazı bölümlerinde, tek bacadan üretim yapılması nedeniyle tehlikeli olduğu için kullanımı sakıncalı, yeraltında çalışan sayısının artmasına ve risk faktörünün yükselmesine neden olan "Kara Tumba" yöntemiyle üretim yapılmasına, daha fazla kömür kazanılması için kullanılmasına izin verildiğinin iddia edildi. 2013 yılında 1 milyon 500 bin ton planlanmasına rağmen 3 milyon 566 bin 456 ton kömür üretildiğine dikkati çekilen raporda, "Bu sonuçlar, işletmede üretim zorlaması olduğunu ve işçilerin ifadelerinde belirttiği gibi fazla çalışmaya zorlandıkları savını doğrulamaktadır. Üretim zorlaması, beraberinde alınması gereken tedbirlerin alınmamasına ve tehlikeli çalışma koşullarının oluşmasına yol açmıştır" ifadesi kullanıldı. Raporda, "vantilatör ve aspiratörlerin, gerektiğinde hava akımını ters yöne çevirebilecek tipte düzenlenmiş olmalıdır" koşulunun yerine getirilmemesinin, kurtarma faaliyetlerini olumsuz etkilediğine işaret edilerek, işletmenin elektrik sisteminin de madenin çalıştırılması için güvenilir olmadığı kaydedildi. Haberleşme cihazlarının çalışmaması ve merkezi alarm sisteminin bulunmamasının, tahliyenin gecikerek olayın büyümesindeki en önemli unsurlardan biri olarak gösterildiği raporda, terk edilen eski üretim alanlarının kontrolünün yapılıp, kömür yangınlarına karşı önlemlerin alınmadığı iddia edildi. İşe başlamadan önce verilmesi gereken en az 32 saatlik mesleki eğitimin, gerçek anlamda yaptırılmadan belgelendirildiği, tekrarlama eğitimlerinin ise yaptırılmadığı kanaatine varıldığının ifade edildiği raporda, TKİ tarafından önce Park Enerji AŞ'ye, daha sonra Soma Kömür İşletmeleri AŞ'ye "Hizmet alım sözleşmesi ile verilen ihale konusu 15 milyon ton kömür üretim işi"nin, 4857 sayılı İş Kanununun hükümleri açısında muvazaalı görüldüğü, duruma ilişkin hem Sayıştay KİT raporlarında hem de TKİ tarafından yayınlanmış "2013 yılı faaliyet raporlarında bu duruma dikkat çekildiği ileri sürüldü. (AA) Üniversiteden mezun olanlar mezun oldukları tarihten itibaren 1 ay içinde, gelir testine girmekle yükümlüdür. Gelir testi yaptırmakla yükümlü bulunanların belirtilen süreler içinde gelir testine girmemeleri halinde gelirleri iki asgari ücret kazanç üzerinde kabul edilerek iki asgari ücret tutarında GSS prim borcu tahakkuk ettirilmektedir. Gelir testine süresi içinde başvurmayanların gelirleri başvuruda bulundukları tarihe kadar iki asgari ücret kabul edilmekte, gelir testine girdikleri tarihten itibaren de gelir testi sonucuna göre çıkacak gerçek gelir üzerinden GSS prim borç tahakkuku gerçekleştirilmektedir. Gelir miktarı haneden yaşayan kişilerin harcamaları da dikkate alınmak suretiyle tespit edilen gelirleri toplamının kişi sayısına bölünmesi suretiyle belirlenmektedir. Gelir testi borcu tahakkuk etmiş olan sigortalılar mevcut GSS borçlarını e-devlet şifresi ile veya https://onlinetahsilat.sgk. gov.tr/webtahsilat/index.jsf adresinde yer alan tahsilat türü bölümünden, Diğer ödemeler, Sorgu tipi bölümü, GSS prim, seçeneğini seçeneği seçerek sorgulayabilmektedirler. Gelir testi yaptırmamış olan kişilerin en geç 31 Mart 2015 tarihine kadar gelir testi yaptırmaları, gelir testine girmekle birlikte GSS prim borcu bulunanların ise en geç 30 Nisan 2015 tarihine kadar GSS prim borç yapılandırmasına başvurarak peşin ödemeyi/veya 6-9-12-18 taksit seçeneğine göre ilk taksiti 31 Mayıs 2015 tarihine kadar ödemeleri gerekmektedir.

SAYFA 10 23 Eylül 2014 Salı SONDAKiKA GAZETESİ >> 10 GÜNCEL HABERLER 971Şubat 2013 Perşembe Cihan ÜNAL chn-unl@outlook.com ŞERİAT GELECEKTİ SANIRIM, NEREDE? Değerli okurlar Türkiye korku ütopyaları üreten yazarlarla dolu. Zıt kutupları geren, ülkeye huzur vermeyen bu kişiler 2004 yılından itibaren 2002de iktidara tek başına gelen Erdoğan ve ekibi için şeriatı getirecekler laik Türkiye Cumhuriyeti elden gidecek diyerek, muhalif partilerin taraflarını galeyana getiriyorlardı. İşte özgürlüklerimiz daralacak, giydiğimiz kıyafete karışacaklar, çoğu şeye yasak gelecek vs. dedikodularını bu topluma aşılamaya çalışanlar büyük bir hezimete uğradılar. Hayır, yani şeriat geliyor diyenler bu ülkede nelerin yasaklandığı, kimlerin nerede, nasıl mağdur olduğunu bilmiyorlar mı? Başörtülü insanların bu ülkede okullara alınmaması, devlet kurumlarına sokulmaması hatta ve hatta oğlunun askerde yemin törenine gidecek başörtülü annenin yemin törenine alınmamasına şahit olduk. O zaman şeriat mı vardı? Hayır, o zaman neden yasaklarla doluyduk. Yüzde 99 Müslüman bir ülkede dini inancını yaşayan insanlar neden kısıtlandı? Bu acıları yaşayan insanlar başa geçince bir anda içinizi korku mu kapladı? Ya bunlar bizden intikam alırlarsa diye mi korkuyorsunuz? Şimdi şeriat gelecek diye ortalığı karıştıranlar, şeriat yokken dahi yasaklarla boğuşmuş bu insanlardan mı korkuyorlar... Güldürmeyin arkadaşlar Bu ülkeyi karıştırmak için binlerce oyun oynadınız, bu oyunda tutmadı. Yıl 2014, 8-9yıldır dediğiniz şeriat hala gelemedi? Söyler misiniz nerede kaldı? Büro Memur-Sen den 62.hükümete çağrı Büro Memur-Sen Genel Merkezinin Çarşamba günü Abdi İpekçi Parkında düzenlediği eyleme Denizli den Şube başkanı Kenan KARTAV,Denizli Şube yönetim Kurulu ve 10 kişilik bir ekip katıldı. Eylemde Konuşan Büro Memur-Sen sendikanın Genel Başkanı Uğur ÜNALAN, 62. Hükümetten ve Başbakan Sayın Davutoğlu ndan, kamu görevlilerinin taleplerinin sadece dikkate alınmasını değil, ivedilikle hayata geçirilmesini, ücret ve sosyal haklarının düzeltilmesini istedi Büro Memur-Sen tüm kamu çalışanlarının sesi olmaya devam ediyor. Türkiye nin 81 ilinden otobüslerle gelen Büro Memur-Sen üyesi memurlar, tüm kamu görevlilerinin özlük hakları ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için Ankara Abdi İpekçi Parkında toplandı. Eyleme Denizli den Şube başkanı Kenan KARTAV, Denizli Şube yönetim Kurulu ve 10 kişilik bir ekip katıldı. Burada, kamu görevlilerinin talep, sıkıntı ve problemleri hakkında bir basın açıklaması yapan Büro Memur-Sen Genel Başkanı Uğur Ünalan, geçtiğimiz günlerde yasalaşan Torba Yasayı sert bir dille eleştirdi. Ünalan, Ne yazık ki, 666 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle memurların haklarının gasp edildiği yetmiyormuş gibi, yeni çıkarılan Torba Kanun, hizmet kolumuzda yer alan kamu görevlilerinin beklentilerine maalesef karşılık vermemiştir. Prim gün sayısını doldurup, emeklilik yaşını bekleyen binlerce kamu görevlisi, Torba Kanun ile yine hüsrana uğradı. Disiplin cezası almış kamu görevlilerini ilgilendiren, beklenen ve konuşulan memur disiplin affıyla ilgili Torba Yasada hiçbir gelişme yok. Torba Yasanın hiçbir yerinde disiplin affından bahsedilmedi, memura disiplin affı maalesef başka bir bahara kaldı şeklinde konuştu. Ünalan, Hâkim ve savcılara kesenin ağzını açan Adalet Bakanlığı, ne yazık ki aynı hassasiyeti bakanlığın bel kemiğini oluşturan zabıt kâtibi, mübaşir, hizmetli, şoför, emanet memurları, veznedar, icra memurları, icra müdürleri, yazı işleri müdürü, bilgi işlem memurları ve teknik personellere gösterememiştir dedi Denizli Şube Başkanı KARTAV ise eylemle ilgili bir açıklama yaparak Zor şartlar altında yağmurda bile bizi yalnız bırakmayan büyük bir fedakarlık yaparak Denizli den eyleme katılan herkese teşekkür eden KARTAV Yapılan eylemde belirttiğimiz taleplerimize acil çözüm bekliyoruz,bahane istemiyoruz. Hükümet taleplerimize kulaklarını tıkamamalıdır.şundan kimsesin zerre kadar şüphesi olmasın,sendikamız kamu çalışanlarının taleplerinin yılmaz takipçisi ve savunucusu olacaktır. Taleplerimize çözüm bulunmadığı takdirde eylemlerimiz devam edecektir dedi. (HABER MERKEZİ) DEMİRCİ ORMAN İŞLETME TAM KADRO AK Parti Denizli Milletvekili Plan ve Bütçe Komisyon Üyesi Mehmet Yüksel, Merkezefendi Belediye Başkanı Muhammet Subaşıoğlu nu makamında ziyaret etti. Milletvekili Mehmet Yüksel i Merkezefendi Belediye Başkanı Muhammet Subaşıoğlu, Merkezefendi Belediye Başkan Yardımcıları; Hasan Kılıç ve Yusuf Görgüç kapıda karşıladı. Başkan Subaşıoğlu, Milletvekili Yüksel e Merkezefendi Belediyesi olarak bugüne kadar yapmış oldukları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Başkan Muhammet Subaşıoğlu konuşmasının devamında; Belediyemizin kuruluş aşamasını hızla tamamlayıp, kurumsallaşma yönünde önemli bir mesafe kat ettik. Millet odaklı hizmet çalışmalarımızı sürdürmenin çabası ile her bir mahallelerimizde yapmayı planladığımız hedeflerimize ilişkin adımlarımızı atıyoruz. Bu süreçte bizleri yalnız bırakmayan şahsınızda milletvekillerimize ve Sayın Bakanımıza çok teşekkür ediyoruz. dedi. Milletvekili Yüksel ziyaret sırasında yaptığı konuşmada; Merkezefendi Belediyesi nin kuruluş aşamasını hızla tamamladığını görmek bizleri son derece mutlu etti. Belediyelerimiz milletimize hizmetlerin sunulduğu makamlardır. Belediyelerimiz vatandaşlarımızın kolay ulaşabildiği, derdini anlatabildiği ve çözüm bulabildiği önemli Demirci orman işletme müdürlüğüne rotasyon sebebi ile atanan Demirci orman işletme müdür muavini Mustafa yeşil görevine başladı Mustafa yeşil 1965 Manisa Akhisar doğumlu ilk orta ve lise öğrenimini Bursa İL merkezinde tamamladı daha sonra İstanbul üniversitesi orman fakültesini 1987 de bitirerek yüksek öğrenimini Yıldız üniversitesinde öğrenimini tamamladı 1992 yılında Karabük vilayeti orman genel müdürlüğü 1998 Balıkesir orman işletme müdürlüğünde işletme şefi olarak çalıştı.orman genel müdürlüğünün bu sene uyguladığı rotasyon sebebi ile Manisa Demirci orman işletme müdürlüğüne işletme müdür muavini olarak atandı sayın Mustafa yeşile yeni görevinde başarılar dileriz. (HABER MERKEZİ) Milletvekili Mehmet Yüksel den Başkan Subaşıoğlu na Ziyaret kurumlarımızdır. Bu manada Merkezefendi Belediyesi nin kurumsallaşıyor olmasını görmek, bizleri sevindiriyor. Öyle ki AK Parti belediyecilik anlayışı farklı bir ilkeyi bünyesinde barındırmaktadır. Denizli Belediyemizin 2004 yılından bu yana ortaya koyduğu hizmet anlayışı şehrimizin, dört bir yanını her alanda modern bir görünüme kavuşturdu. Ege bölgesinde örnek belediyecilik anlayışıyla, parklar, yollar, alt ve üst yapı başta olmak üzere şehrimizin vitrini güçlendirildi. İnanıyor ve güveniyorum ki inşallah Merkezefendi Belediyemizde bundan sonra ki süreçte daha da başarılı projelere imza atarak, bölgesinde modern bir kent inşasının devamını sağlayacaktır. Bu manada Merkezefendi Belediyesi olarak başta Sayın Başkan ve ekibine millet odaklı çalışmalarında başarılar diliyorum. dedi. (HABER MERKEZİ) BASKAN GÜRLESİN DEN GAZİLERE ANLAMLI ZİYARET Pamukkale Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin, Muharip Gaziler Derneği Denizli Şubesi ni ziyaret ederek gaziler ve yakınlarıyla bir araya geldi. Başkan Gürlesin, Şehitler ve Gaziler Haftası etkinlikleri kapsamında Muharip Gaziler Derneği ne gitti. Muharip Gaziler Derneği Başkanı Hamdi Helvacılar ve beraberindekiler Başkan Gürlesin i dernek girişinde karşıladı. Başkan Gürlesin, tüm gazi ve yakınlarıyla tek tek tokalaşarak sohbet etti. Dernek Başkanı Helvacılar, Pamukkale Belediye Başkanı Gürlesin in Özel İdare Başkanı olduğu dönemlerden bugüne derneğe desteğini gördüklerini belirterek, Bugün de bizleri ziyaret ederek bu anlamlı günde en büyük hediyeyi verdi. Başkanımızı çok yakından takip ediyoruz. İzlediğimiz kadarıyla yerinde durmuyor sürekli dışarıda ve arazide oluyor. İnşallah emekleri boşa gitmez. Başkanımız Gürlesin, 6 ay gibi kısa sürede hizmette ödün vermeyeceğini gösterdi. Bu çalışmaların arkası gelecektir. Özel İdareden kendisini biliyoruz, gelecekte çok daha başarılı olacaktır. Böyle bir günde bizi yalnız kırmadığı için teşekkür ediyorum dedi. Başkan Gürlesin de, şehitler ve gazilerin ayrı bir yeri olduğunu söyledi. Şehitler ve gazilerin ayrı bir kategoride değerlendirdiğini kaydeden Başkan Gürlesin, şöyle dedi: Onları çok farklı kategoride değerlendiririz. Şehitlerimiz ve gazilerimiz ile yakınları, canını, malını evladını ortaya koymuş ve bugünlere gelinmiştir. Onun için sizlerin yeri farklıdır. Tüm şehitlerimizi başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere rahmetle anıyoruz. Gazilerimize de Allah uzun ömürler versin diyoruz. Sizler bizim çok özel ve değerlisiniz. Biz sizleri seviyoruz. Özel İdare Başkanlığı döneminde içimizde kalan bir ukdemiz var. İnşallah onu yerine getireceğiz. O dönem bazı şartlar nedeniyle yapamadık ve o sözü bugüne sakladık. İnşallah gazilerimize kıyafet sözünü yerine getireceğiz. Sizlerin toplum içinde farklı bir yeriniz olduğunuzu hissettireceğiz. İnşallah o sözümüzü kısa sürede yerine getireceğiz dedi. Daha sonra Başkan Gürlesin ve gaziler ile yakınları, birlikte fotoğraf çektirdi. (HABER MERKEZİ)

17 Şubat 2013 Perşembe 23 Eylül 2014 Salı Fotoğraf: Zeynel Abidin Dağtekin

SAYFA 12 ACİL TELEFONLAR İtfaye 110 AKS110 110 Acil Yardım 112 Polis İmdat 155 Elektrik Arıza 186 Jandarma İmdat 156 İZSU Su Arıza 185 Doğalgaz Acil Müdahale 187 Cenaze Hizmetleri 188 Sahil Güvenlik 158 Orman Yangınları 177 YANGIN TELEFONLARI İzmir 110 Karşıyaka 372 58 74 Kadifekale 225 49 99 Bornova 388 10 03 Bostanlı 386 17 86 Buca 487 13 61 Karabağlar 237 13 07 Çamdibi 433 65 59 Çiğli 376 73 23 Balçova 278 76 02 Evka 4 351 09 04 Evka 1 452 24 77 Gaziemir 251 00 44 Hatay 250 86 40 Narlıdere 238 35 97 Güzelbahçe 234 25 34 HASTANE TELEFONLARI -Devlet Hastaneleri- Aliağa 616 87 87 N.S. İşgören Alsancak 463 64 65 Alsancak Acil Servis Ağız ve Diş Sağlığı 422 00 76 Alsancak Diş Hast. 464 78 62 Atatürk Devlet 244 44 44 Behçet Uz 489 56 56 Bornava Dev. Hast. 375 58 58 Bozyaka Eği. Hast. 250 50 50 Buca S.D. Hastanesi 452 52 52 Çeşme A. Çizgenakat 712 07 77 Foça 812 14 29 Göğüs Hastanesi 433 33 33 Konak Diş Hastanesi 441 81 81 Karşıyaka 366 88 88 Çiğli Dev. Hastanesi 376 23 33 Menemen Dev. Hast. 832 58 59 Nejat Hepkon Seferihisar Hastanesi 743 20 10 Selçuk Dev. Hast. 892 70 36 Urla Dev. Hastanesi 752 10 04 Tepecik Dev. Hast. 469 69 69 -Belediye Hastaneleri- Eşrefpaşa Bel. Hast. 293 80 00 -Özel Hastaneler- Anadolu Tıp Merkezi 272 00 11 Agora Tıp Merkezi 425 73 73 Atakalp Kalp Hastanesi 483 14 14 Atakent Tıp Merkezi 336 11 95 Atagöz Göz Hastalıkları 435 35 35 Atafizik, Fizik Ted. Mer. 231 25 15 Batıgöz Hastanesi 489 03 03 Bornova Tıp Merkezi 388 20 40 Bornova Özel Tıp Mer. 343 23 50 Bornova Özel Sağlık Tıp Merkezi 339 77 83 Buca Tıp Merkezi 438 14 14 Buca Sağlık Merkezi 438 06 20 Central Hospital 341 67 67 Can Tıp Merkezi 232 13 48 Caner Göz Merkezi 278 81 11 Çağdaş Tıp Merkezi 285 95 95 Çankaya Tıp Merkezi 425 31 31 Çesav Tıp Merkezi 362 67 67 Çeşme Sissus Has. 723 05 55 Çınarlı Hastanesi 462 27 27 Çiğli Özel Sağ. 386 26 16 Diyabet Hastanesi 449 13 19 Diamed Dah. Dal Mer. 465 27 37 Doğa Tıp Mer. 244 16 16 Dr. Sıhhat Tıp Merkezi 367 67 47 Efes K.B.B. Merkezi 446 15 16 Ege Sağlık Hastanesi 463 77 00 Ege Tüp Bebek Merkezi 445 31 45 Egeria Çocuk Sağlık Hastanesi Dal Merkezi 489 35 35 Ekol K.B.B. Dal Mer. 386 55 05 Ekol K.B.B. Şube 369 89 65 El ve Mikro Cerrahi 441 02 21 Gazi Kent Tıp Merkezi 252 45 00 Gaziemir Tıp Merkezi 251 47 67 Hayat Hastanesi 441 41 96 İzmir Hastanesi 483 31 31 İrenbe Tüp Bebek Mer. 464 58 88 Karataş 441 41 70 Karşıyaka Tıp Merkezi 369 00 91 -Türk Telekom- Arıza 121 Bilinmeyen Numara 11811 Danışma 444 14 44 Uyandırma 135 Posta Kodu 119 Fono Tel 141 Borç Ögrenme 163 Çağrı 133 -Sinemalar- Agora Balçova 277 25 25 Afm Park Bornova 373 73 20 Afm Forum Bornova 373 03 50 Afm Ege Park 324 42 64 Afm Passtel 489 22 00 23 Eylül 2014 Salı SONDAKiKA GAZETESİ >>12 GÜNCEL 17 Şubat 2013 Perşembe 60 bin öğrenci için üniversite Eğitimi hayali devam ediyor! İzmir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü ve Rektör Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Gülnur Erciyeş, ek kontenjan döneminde tercih yapma hakkı bulunan 60 bin öğrenciye seslendi. Erciyes, Severek yapacağınız meslek için seçim yapın" dedi İzmir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü ve Rektör Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Gülnur Erciyeş, ek kontenjan döneminde tercih yapacak üniversite adayları ve aileleri için önerilerde bulundu. Üniversite eğitiminin akademik yönünün yanı sıra kişiye meslek kazandırması nedeni ile çok önemli olduğunu hatırlatan Yrd. Doç. Dr. Erciyeş, Edinecekleri meslek ile tüm hayatlarını şekillendireceklerini unutmadan, adayların mutlaka istedikleri eğitimi alacakları fakülte ve bölümleri tercih etmesi gerekiyor dedi. Sayıları 80 e yaklaşan vakıf üniversitelerin, devlet üniversitelerine oranla daha dinamik ve çağdaş eğitime uyumlu olduğuna dikkat çeken Erciyeş, tercih yapacak adayların mutlaka uzman desteği alması gerektiğini söyledi. Üniversitede okumuş olmak için tercih yapmayın! Üniversite adaylarına sadece üniversitede okumuş olmak için tercih yapmayın diye seslenen Yrd. Doç. Dr. Gülnur Erciyeş, Kişiler, donanımlarına, ilgi ve ihtiyaçlarına uygun eğitimi aldıkları sürece mesleklerinde de başarılı olacaklarını unutmamalılar. Ömür boyu severek yapacakları meslek için öğrenciler fakülte ve bölüm seçilmeli dedi. Ek kontenjan döneminde tercih yapacak olmanın adaylara daha iyi düşünme fırsatı sağladığını söyleyen Erciyeş, Ek kontenjan dönemi, dezavantajı avantaja çevirmek için kullanılacak bir fırsat. Uzmanlar ile görüşülerek yapılacak tercihler adaylara iyi bir gelecek sağlayacak. Hiçbir aday, okumak istemediği bölümü tercih etmesin dedi. Vakıf üniversiteleri beyin göçünü tersine çeviriyor Sayıları her yıl artan vakıf üniversitelerinin eğitim anlayışı ve sunduğu olanaklar ile Türkiye için beyin göçünü tersine çevirdiğini belirten Yrd. Doç. Dr. Gülnur Erciyeş, Vakıf üniversitelerinin pek çoğu yurt dışında eğitim ve çalışma deneyimine sahip akademisyen kadrosu, karar alma ve uygulama aşamasındaki dinamizmi, yabancı dil eğitiminde yarattıkları fark ve sunduğu olanaklarla eğitim süresince ve sonrasında öğrenciler için büyük avantajlara sahip dedi. Sanayi-üniversite işbirliği ve kariyer merkezlerinin yoğun çalışmaları nedeni ile vakıf üniversitelerinin artık mezuniyet öncesi öğrencilerine iş imkânı sunduğuna vurgu yapan Gülnur Erciyeş, Farklı bir şehirde devlet üniversitesinde okuyup yurtta kalma şartlarından daha ekonomik bir bütçe ile artık vakıf üniversitelerinde eğitim almak mümkün dedi. Okurken burs kazanın Sadece üniversiteye girerken değil, eğitim boyunca gösterilen akademik başarının yanı sıra sosyal, sportif ve sanatsal başarıların da vakıf üniversitelerinde öğrencilere burs olarak geri döndüğünü hatırlatan Erciyeş, İzmir Üniversitesinde yaklaşık olarak her iki öğrenciden biri burslu eğitim alıyor. Öğrencilerimizin tüm başarıları burslar ile ödüllendiriliyor dedi. Erciyeş, tüm öğrencilerinin burslu eğitim aldığı Mühendislik Fakültesi bö- Avşar Palmiye 277 48 00 Cinemaximum 278 87 87 Cinemaximum 446 90 40 Cinemaximum (Ykm) 425 01 25 Cinecity Kipa Çiğli 386 58 88 Çeşme Hollywood 712 07 13 Çamlıca 343 83 15 Deniz Karşıyaka 381 64 61 Batı Sineması 347 58 25 Çınar Sineması 489 88 85 Karaca Sineması 445 87 76 Kipa Hollywood 252 56 66 Menemen Kültür 832 14 11 Şan Konak 483 75 11 Çınar Center 277 11 00 lümlerinin yanı sıra Güzel Sanatlar ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi bölümleri, hemşirelik, fizyoterapi ve rehabilitasyon bölümleri için ek kontenjan döneminde adayların İzmir Üniversitesi ni tercih edebileceklerini hatırlattı. (HABER MERKEZİ) Hollanda kadar olamadık Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) önce büyüme, dün itibariyle işsizlik rakamlarını açıkladı. Türkiye ekonomisi 2014 yılının ikinci çeyreğinde işsizlikte tek haneli rakamlara direnirken (%9,1) büyümenin yine de devam ettiğini belirten İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof.Dr. İbrahim Attila Acar, Dünyanın ilk 20 büyük ekonomi sıralamasında Türkiye nin Hollanda nın gerisinde olup olmaması bizim için doğru bir kıyaslama değil. Konuşmamız gereken husus tüketici ekonomi modelimiz ve neden verimlilikte gerilerde kaldığımızdır dedi. Türkiye nin 2023'te ilk 10 ekonomi arasına girme hedefi doğrultusunda çaba sarfettiğini belirten Dekan Prof.Dr. Acar, yeni üretim tekniklerine ulaşmış bir ekonominin bu hedefe ulaşmada etkili olacağını belirtti. Prof.Dr.Acar, Hollanda dediğimiz ülke Konya şehrimiz kadar olan bir yer. Konya kadar coğrafyası olan bir ülkenin üretimi fazla. Biz üretim ekonomisine geçememenin sorununu yaşıyoruz. 798 milyar dolarlık Türk ekonomisinin 800 milyar dolarlık Hollanda ekonomisinin gerisinde olduğunu görüyoruz. 250.000 nüfuslu İzlanda nın futbolda, ekonomide bizi geçmesini irdelememiz lazım. Teknolojik üretimimizin üretimdeki toplam payı sadece yüzde 4. Bizim teknolojik üretimimizi arttırarak yeni üretim tekniklerine ulaşmış, verimi esas almış bir ekonomiyi hedeflememiz gerekiyor diye konuştu. Derecelendirme kuruluşları siyasetten arınmış değil Dünya Bankasının Türkiye nin büyüme rakamını 10 Haziran da 2,4 e düşürdüğünü, 23 Haziranda ise 3,5 e yükselttiğini söyleyen Prof.Dr.Acar, 12 günde ne oldu? Burada anlaşılmaz bir keyfiliğin olduğunu görüyoruz. Fitch ve Standard & Poor's için de durum böyle. Ülke değerlendirmeleri sadece ülkeler için değil fon sahipleri için de önemli olduğu sürece, pür-rasyonel değerlendirmeler beklemek gerçekçi olmaz. Dolayısıyla derecelendirme kuruluşlarının değerlendirmelerini, siyasetten ve ülke üzerinde baskı oluşturmaktan arındırılmış olmadığı açıktır. Faizlerin Türkiye de bir puan artması kamuya 2 milyar dolara mal oluyor. dedi. (HABER MERKEZİ) Sema Sineması 483 91 00 Konak Sineması 483 21 91 Desem Sineması 422 53 10 Karşıyaka Sineması 381 50 98 İzmir Sİneması 421 42 61 -Tiyatro- Konak Sahnesi 483 50 35 Ragıp Haykır Sahn. 369 14 87 İzmir Devlet Tiyat. 445 89 41 Uğur Mumcu Sahnesi 343 04 33 İzmir Tiyatro Bab-ı Sanat Merkezi 446 77 95 İsmet İnönü Sanat Merkezi 441 09 02 POLİKLİNİK TELEFONLARI Borcanevi 255 04 44 Bornova Yeni Yaşam 388 03 31 Bozyaka Halk 261 39 13 Bozyaka Dispanseri 256 09 86 Buca Çözüm 438 76 26 Cansu Karabağlar 237 73 83 Çamdibi Derman Polik. 435 00 77 Çizgi Polik. 226 34 34 Deniz Sağlık Polik. 369 90 91 Ege Sağlık 487 57 64 Egeform Fizik 464 24 24 Eşrefpaşa Ö.Sağ. 227 35 26 Eşrefpaşa Zinde Polik. 262 64 71 Gaziemir Dr. Polik. 252 36 92 Gazi Kent Polik. 274 13 74 Halk Polik. 285 46 34 Hatay Özel Sağlık 250 51 52 İhtisas Polik. 254 13 13 Karşıyaka Park Sağlık 367 22 22 Mevlana Polik. 343 32 43 Mersinli Özel Sağlık 461 19 99 Neron Psikiyatri 256 76 76 Nergiz Özel Sağlık 364 08 10 Onur Polik. 458 77 45 Özel 9 Eylüllüler Polik. 453 81 11 Özel Altındağ 458 05 89 Özel Brn Dr. Dispanseri 347 38 92 Özel Çiğli Polik. 386 05 95 Özel Eylül Polik. 373 85 74 Özel Gülhan Polik. 347 99 91 Özel İrem Sağlık Polik. 251 84 24 Özel İzmir Polik. 343 23 50 Özel Pınarbaşı Polik. 479 80 25 Özel Sarnıç Polik. 281 64 03 Özel Seferihisar Polik. 743 58 48 Özel Serin Polik. 261 29 99 Özel Yedigöller Polik. 442 29 92 Özel Yenişehir Polik. 433 09 24 Park Sağlık Polik. 367 22 22 Sevgi Özel Sağlık 438 37 38 Şöferler Odası Sağlık Polik. 227 99 35 Teos Polik. 743 57 77 Vefa Polik. 341 84 24 Yeşiltepe Polik. 351 38 72 Yıkık Cami Halk. 271 27 27 -Askeri Hastaneler- Hava Hastanesi 285 96 50 Kara Hastanesi 262 55 55 ÜNİVERSİTE TELEFONLARI Başkent Üni. Zübeyde Hanım Uyg. Merkezi 330 52 30 Dokuz Eylül Ünv. 412 22 22 Dokuz Eylül Üni. Karşıyaka Polik. 369 30 40 Ege Üniversitesi 444 13 43 İlaç ve Zehir Dan. 277 73 33 Ege Üni.Uyg.ve Araş.Merkezi 330 52 30 -Doğum Evleri- Ege Üni. Tıp Fak. 388 19 63 Konak Doğum Evi 489 09 09 Tepecik Doğum Hast. 449 49 49 -Kan Merkezleri- Kızılay 463 63 53 Çocuk Hastanesi 433 06 08 Ege Üni. 388 28 61 Tepecik Kan Merkezi 433 38 74 ULAŞIM TELEFONLARI Denizyolları 464 88 89 THY Rezervasyon 444 08 49 Basm. Rezervasyon 484 86 38 Alsancak Gar 464 77 95 Santral Garaj 472 10 10 -Körfez Ulaşım İskeleler- Konak 484 98 56 Karşıyaka 368 00 42 Alsancak 464 78 31 Bostanlı 330 89 22 Bayraklı İskele 345 77 53 Pasaport İskele 484 22 56 Göztepe İskele 224 20 22 Üçkuyular İskele 259 40 13 -Elektrik Arıza- Genel Kesinti Seb. 435 11 84 Buca 426 69 37 Çiğli 376 90 91 Karşıyaka 369 79 80 Bornova 388 83 78 Narlıdere 238 32 90 Eşrefpasa 261 48 04 Gaziemir 251 92 05 Güzelbahçe 234 05 34 Konak 425 60 60 Çeşme 712 63 46

SAYFA 13 SONDAKiKA GAZETESİ >> 13 SAĞLIK 23 17 Eylül Şubat 2014 2013 Salı Perşembe "SİGARANIN DUMANI bebekleri hasta ediyor" Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı, çok sayıda bilimsel çalışmanın, bebeklerde görülen solunum yolu hastalıklarının yarısına yakınının erişkinlerin kullandıkları tütün ürünlerinin dumanına bağlı olduğunu ortaya koyduğunu bildirdi Prof. Dr. Dağlı, yaptığı yazılı açıklamada, sigara içenlerin nefes yollarına çekip dışarı üflediği havaya ana akım duman, sigaranın yanan ucundan açığa çıkana ise yan akım duman denildiğini, pasif sigara dumanının da ana akım ve yan akım duman karışımından oluştuğunu bildirdi. Pasif tütün dumanı solumanın çocukların solunum yollarında önemli sağlık sorunları yarattığını kaydeden Dağlı, "Çok sayıda bilimsel çalışma, bebeklerde görülen solunum yolu hastalıklarının yarısına yakın kısmının erişkinlerin kullandıkları tütün ürünlerinin dumanına bağlı olduğunu ortaya koymuştur. Bu bilgi dikkate alınmadan büyütülen çocuklar istismar ediliyor sayılmalıdır" değerlendirmesinde bulundu. Bunların başında da hırıltılı solunum, astım, solunum yolu enfeksiyonları ve solunum işlevinde bozulma geldiğine dikkati çeken Dağlı, şu bilgileri verdi: "1985-2012 yıllarında yapılmış 71 bilimsel araştırma sonuçları, annenin hamilelikte sigara içmesinin doğan çocuğun 18 yaşına kadar hırıltılı nefes alma olasılığını 1,5 kat arttırdığını göstermiştir. Hamile kadınların sigara içmesi doğan bebeklerin hırıltısında 2 yaşına kadar 1,4 kat, 3-4 yaş arası 1,3 kat ve 5-18 yaş arası 1,5 kat risk artışı getirdiği bulunmuştur. Annenin hamilelikte sigara içmesi 2 yaşına kadar astım riskini 1,9 kat arttırmaktadır. Annenin doğumdan sonra sigara içmesi, beş yaş altı çocuklarda hırıltı riskini 1,7 kat arttırmaktadır. İki e- beveynin de sigara içmesi halinde buna maruz kalan süt çocuklarının solunum yolu enfeksiyonunun 1,8 kat, evde başka bireyin sigara içmesi halinde 1,4 kat daha fazla olduğu anlaşılmıştır. Sadece annenin sigara içmesi halinde bu risk 1,6 kat." Pasif sigara dumanının çocukların solunum yolu işlevleri üzerine etkisini araştıran 24 çalışma yayınlandığını, annenin sigara dumanına maruz kalan bebeklerin akciğerlerinde hava akımının azaldığının saptandığını kaydeden Dağlı, "Anne ve babanın bebeğe karar vermemek için tütün ürünü kullanmamaya karar vermeleri, bebeğin doğumundan sonra kimsenin evde sigara içmemesi ve bebeğin tütün dumanı bulunan yerlere götürülmemesi son derece önemlidir" i- fadelerini kullandı. (AA) Yaşlanan nüfus, sağlık sistemi için ALARM VERiYOR Geriatrik Hematoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Osman İlhan, i- leri yaştaki hastaların sağlık harcamalarının, ülke ekonomilerinde büyük bir yük oluşturduğunu belirterek, "Türkiye'de de yaşlı nüfus hızla artarken tedbir alınmazsa sağlık harcamalarındaki artışlar bir tehdit haline gelebilir" dedi. İlhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin hızla yaşlandığını belirterek, 2025 yılında 65 yaş üstü yaşlı nüfusun 15 milyona ulaşacağını belirtti. Dünya Sağlık Örgütüne göre, Türkiye'nin dünyanın en hızlı yaşlanan 2. ülkesi olduğunu ifade eden İlhan, halen 65 yaş üstünde toplam 5 milyon 750 bin kişi bulunduğunu, yaşlı nüfusun artmasının, yaşlılık hastalıklarının da artmasına neden olduğunu bildirdi. Yaşam kalitesini kaybetmeden uzun süre yaşamak insanların en doğal hakkı olduğunu, Sağlıkta Dönüşüm Programı ile vatandaşların sağlık hizmetlerine zamanında ulaşmasının hem yaşam süresini uzatacağını hem de yaşam kalitesini yükselteceğini söyledi. Üniversiteler, Sağlık Bakanlığı ve sivil toplum örgütlerinin hastanelerde tedavi süreci tamamlanan yaşlı hastaların bakımı konusunda, yeni yaklaşımlar ortaya koyması gerektiğini ifade e- den Osman İlhan, şöyle devam etti: "Türk aile yapısı, eskiden yaşlı hastaların evde bakımına imkan veriyordu. Ama bugünün aile yapısı artık tıpkı çocukların gittiği kreşler gibi yaşlılar için de 'yaşlı kreşleri'nin açılmasını gerekli kılıyor. Yaşlı hastalar, çocuklar gibi farklı bir yaklaşım gerektiriyor. Hatta bu hastaların çocuklar gibi ayrı kliniklerde Amerikalı hastanın kalbine Türk malı kateter Bir Türk firması, ilk kez ABD'nin gıda, ilaç ve tıbbi cihaz alanındaki yetkili kurumu FDA'dan vücut içinde kullanılan bir tıbbi cihaz için onay aldı. Bu onayla AB- D'ye anjiyo kateteri satabilme imkanı doğan firma, ilk etapta 90 milyon dolarlık satış anlaşması imzaladı. Sağlık Gereçleri Üreticileri ve Temsilcileri Derneği (SAD- ER) Yönetim Kurulu üyesi Cem Bozkurt, İstanbul'da Çatalca'da üretimi yapılan tıbbi cihazlar için Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi'nden (U.S. Food and Drug Administration) (FDA) onay çıktığını söyledi.ilk kez Türkiye'de üretilen ve vücut içinde kullanılan bir tıbbi cihaz için ABD'den onay çıktığını, dünyada birçok ülkenin de referans aldığı FDA onayının, Türkiye'den ABD'ye ihracatın önünü açtığını ifade eden Bozkurt, "Daha önce Türkiye'de üretilen vücut dışında kullanıllan yara kapatma bandı FDA onayı almıştı. Vücut içinde kullanılan bir tıbbi cihaz için FDA onayı ilk kez oldu. Bir de Türkiye'den bir ilaç firması aynı onaya sahip" diye konuştu. İmzalanan anlaşmayla onayı alınan anjiyo kateterinin ABD'ye ihracından ilk etapta 90 milyon dolarlık gelir elde edileceğini bildiren Bozkurt, ABD'de bu alandaki pazardan yüzde 10-12 pay alarak ihracatın 3,2 milyar dolara muayene ve tedavi edilmesi gerekir. İleri yaştaki hastaların sağlık harcamaları ülke ekonomilerinde büyük bir yük oluşturuyor. Türkiye'de de yaşlı nüfus hızla artarken tedbir alınmazsa sağlık harcamalarındaki artışlar bir tehdit haline gelebilir." Prof. Dr. İlhan, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde sınırlı mali kaynakların, yaşlı hastaların tedavisine yetmesinin mümkün olmadığını vurgulayarak, sınırlı ekonomik kaynaklarla pahalı ilaç yerine, hedefe yönelik k- işiselleştirilmiş tedaviyle, sağlıkta kaynak kullanımının daha ekonomik olacağını söyledi. İlhan, "Yaşlılık, kendine özel dinamikleri olan, tıpkı çocukluk ve ergenlik dönemi gibi konunun uzmanları tarafından takip ve tedavi edilmesi gereken bir süreçtir. K- işiselleşmiş tedavi yöntemi, doğru hastayı, doğru zamanda, doğru tedavi etmeyi gerekli kılıyor" dedi. Hematolojik kanserli hastaların tedavilerinin, palyatif bakım ve evde bakımla desteklenmesi durumunda, hastaneye yatışını azaltacağını anlatan İlhan, "Böylece hem maliyeti azaltacak, hem de yaşlıların kaliteli yaşamı sağlanacaktır. Ayrıca aile fertleri ve hastanelerin iş gücü kaybını en aza indirecektir. Bu yaklaşım ile yaşlı hastaların tedavi masrafları yüzde 30 azalacaktır" ifadesini kullandı. Yaşlılarda kan hastalıkları ve yeni yaklaşımların ele alınacağı 3. Geriatrik Hematoloji Kongresi 26-28 Eylül 2014 tarihlerinde Ankara Üniversitesi Morfoloji binasında yapılacak.kongrede özellikle ülke çıkarılmasının hedeflendiğini söyledi. Söz konusu firmanın, Hırvatistan'da açtığı bir eğitim araştırma hastanesinde söz konusu ürünlerin AR-GE faaliyetlerinin yürütüleceğini anlatan Bozkurt, "Hastanenin ilk başta Türkiye'de açılması planlanıyordu ancak mevzuat alanındaki bazı engeller nedeniyle proje Hırvatistan'a taşındı. Gerekli düzenlemeler çıkarsa Türkiye'de de benzer bir projenin hayata geçirilmesi planlanıyor" dedi. Bozkurt, Hırvatistan'daki hastanede kalp damar cerrahisi ve kardiyoloji alanındaki işlemlerin bir arada yapılacağı "hibrid ameliyathane" bulunacağını, Türkiye'de aynı yerde için sorun olan evde bakım ve palyatif bakım özel bir gündemle tartışılacak. 3. Geriatrik Hematoloji Kongresi'ne çok sayıda uzman doktorun yanı sıra, ilk defa Avrupa Birliğini temsilen Belçikalı Dr. Dominique Bron da katılacak. (AA) üretilen kardiyoloji alanında kullanılan başka tıbbi cihazların FDA onayının da beklediğini belirtti. "Bende de Türk malı stent var" Firma yetkilisi işadamı İshak Alaton da Türkiye'nin sağlık alanında büyük gelişme kaydedebilecek bir potansiyeli bulunduğunu, yatırımların bu alana yönelmesinde büyük yarar olduğunu söyledi. Alaton, Türkiye'nin katkı payı yüksek ürünlerle ihracat yapması gerektiğini ifade ederek, "Türkiye otomobil üretmemeli. Çünkü katkı payı yüzde 3. Tıbbi ürünlerin katkı payı ise yüzde 300. (AA) Erken teşhiste "mamografi" ÇOK ÖNEMLİ Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Teknoloji Fakültesi Biyomedikal Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özcan Gündoğdu, "Meme kanserinin erken teşhisinde mamografi cihazlarının en üst düzeyde çalışması ve uzmanlarca kullanılması oldukça önemli" dedi. Gündoğdu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yıllarca İngiltere'de akademik araştırmalarda bulunduğunu, Sağlık Bakanlığına mamografik sistemlerle ilgili teknik danışmanlık yapan Avrupa'daki sayılı merkezlerden birinde çalıştığını belirtti. Mamografi cihazı üreticilerinin, ürünlerini İngiltere'de satabilmesi için bu merkezden teknik yeterlilik raporu alması gerektiğine dikkati çeken Gündoğdu, bu raporu hazırlamak için çok detaylı ve sadece medikal fizikçinin yapabileceği testler gerçekleştirildiğini söyledi. Çekimlerin güvenilirliği ve hastaların sağlığı açısından mamografi cihazlarının kullanımı konusunda radyoloji teknisyenlerine büyük iş düştüğünü vurgulayan Gündoğdu, teknisyenlerin mamografi cihazını kullanırken her zaman en az dozda radyasyonla en kaliteli görüntüyü elde etmeyi hedeflemesi gerektiğini anlattı. İngiltere'de özellikle mamografi çeken radyoloji teknisyenlerinin, göğüs kanseriyle savaşta en önemli cephe olarak görüldüğünü dile getiren Gündoğdu, "Radyoloji teknisyeninin çekimlere başlamadan önce günlük kalite kontrol çekimi yapması, mamografi cihazı belirlenen standartlar içinde çalışıyor ve yeterince iyi kontrast veriyorsa mamografi çekimlerine devam etmesi gerekiyor. Eğer mamografi cihazında bir sıkıntı olduğunu düşünüyorsa o zaman ya üretici şirketin mühendisiyle temasa geçmesi gerekiyor ya da hastanede bir medikal fizikçi varsa durumu ona bildirmeli" diye konuştu. Gündoğdu, mamografi cihazının en iyi şekilde kullanılmasının hastanın ömrünü doğrudan ilgilendirdiğinin altını çizerek, "Eğer mamografi uluslararası standartlarda çalışmıyor ve en az dozda radyasyonla en kaliteli görüntü elde edilemiyorsa radyologlar memedeki mikrokalsifikasyonları göremeyecektir. Dolayısıyla belki de kanserin belirlenmesi geç evrelere kalacaktır. O yüzden meme kanserinin erken teşhisinde mamografi cihazlarının en üst düzeyde çalışması ve uzmanlarca kullanılması oldukça önemli" ifadesini kullandı. Bu bilincin oluşmasına katkı sağlamak için Doğu Marmara Kalkınma Ajansı desteğiyle Kocaeli'ndeki radyoloji teknisyenlerine yönelik "Göğüs Kanserinde Radyasyon Güvenliği, Kalite Kontrolü ve Güvencesi" eğitimini gerçekleştirdiklerini bildiren Gündoğdu, eğitim programına eğitimci olarak katılan İngiltere St. Georges Hospital Foundation Trust The Radiation Protection Centre Direktörü Prof. Dr. Ishmail Badr'ın katılımcılara son gelişmeler konusunda bilgi verdiğini sözlerine ekledi. (AA)

SAYFA 14 SONDAKiKA GAZETESİ >> 14 GÜNCEL7 23 1ubat Eylül 2013 2014 Perşembe Salı Komutan konutu artık eğitime hizmet edecek Ege Ordusu ve Garnizon Komutanlarının yıllarca kullandığı ve uzun süredir boş olan konut, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektörlüğü olarak düzenlendi. İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Akhan: "Burayı, şehir merkezinde üniversitemizi tanıtacak, ismimizi duyuracak, şehirle ilişkimizi, irtibatımızı sağlayacak bir yer olarak planladık" dedi BBC SEFERİHİSAR DA İngilizlerin dünyaca ünlü yayın kuruluşu BBC, Seferihisar da çekimler gerçekleştirdi. BBC nin ünlü Gurmesi Rick Stein, Türkiye özel bölümü için Seferihisar a geldi. Uzun zamandır Türkiye bölümleri için araştırmalar yapan ekip, Seferihisar ın yöresel yemeklerini seçti, Seferihisar mutfağınının çekimlerini gerçekleştirerek ekranlarına taşımaya karar verdi. Hıdırlık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Neptün Soyer ve kooperatif üyesi kadınların misafir ettiği ünlü gurme, Sığacık, Seferihisar ın geleneksel mutfağı atölyesi ve Gölcük Köyü nde çekimler yaptı. Çekimlerde Adabeyi Balığı Çorbası, Sakızlı Tarhana ve pişisi yemekleri yapılırken, ünlü gurme Seferihisar ın yöresel lezzetlerine tam puan verdi. BBC de Seferihisar bölümü ekim ayı içerisinde yayınlanacak. (HABER MERKEZİ) Ege Ordusu ve garnizon komutanlarının yıllarca kullandığı ve uzun süredir boş olan konut, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörlüğü olarak düzenlendi. İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Galip Akhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2010 yılında kurulan üniversitelerinin her geçen yıl büyüdüğünü, Çiğli'deki eski Tekel Yaprak Tütün İşletme Tesisleri'ni yerleşke haline dönüştürerek eğitime devam ettiklerini anlattı. Üniversitenin konumu itibariyle şehir merkezinin dışında olduklarını, kentle olan ilişkileri artırmak adına rektörlük binasını uygun bir yere yapma düşüncelerinin olduğunu dile getiren Akhan, bu kapsamda eski Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül'den Ege Ordusu ve Garnizon Komutanlarının yıllarca kullandığı Mithatpaşa'daki konutu talep ettiklerini ifade etti. Prof. Dr. Akhan, şöyle konuştu: "Bu bina 10 seneyi aşkın süredir boş duruyor. O dönem Milli Savunma Bakanımız sayın Vecdi Gönül'den istekte bulunduk. O da arkasındaki askeri hastaneyi de almamız ve burayı eğitim için kullanmamız halinde 'tamam' dedi. Oturma ruhsatı, plan, projesi olmayan bina. Orayı devraldıktan sonra eksiklikleri gidermeye çalıştık. Telif hakları söz konusu. Telif hakkı için mimarı arıyorsunuz, gazeteye ilan veriyorsunuz. SİT alanı vs. Kapı kapı takip edip bu prosüdürlerin bitmesi 2 seneyi geçti. Biz orayı bir prestij yeri olarak görüyoruz. Şehir merkezinde üniversitemizi tanıtacak, ismimizi duyuracak, şehirle ilişkimizi, irtibatımızı sağlayacak bir yer o- larak planladık. Yakında buraya geçeceğiz." Binanın temsil yeri olarak kullanılacağını kaydeden Akhan, "Çiğli'de olduğumuz için İzmir'le irtibatlarımız zayıf oluyor. Burasıyla birlikte İzmir'le daha da bütünleşmiş oluruz. Temsil yerimiz olması açısından burası önemli. Orada sadece rektörlük binasından ziyade sürekli eğitim merkezi planlıyoruz. Üniversiteler şehire, halka yönelik eğitim yapmak üzere sürekli eğitim merkezleri açıyor. Burada ihtiyaç olan alanlarda topluma hizmet için yer kuracağız. Orada yabancı dilden aile danışmanlığı eğitimine kadar farklı alanlarda hizmetleri vereceğiz" diye konuştu. -İzmir'in en eski hastanesi kente kazandırılacak Konutun arkasında bulunan askeri hastanenin de aynı süreçlerden geçtiğini, ihalesinin yapıldığını belirten Akhan, burada çalışan personelin yüksek lisans eğitimi yapmasına da olanak sağlayacaklarını kaydetti. Askeri hastanenin kentin en eski hastanelerinden birisi olduğuna dikkati çeken Akhan, "İzmir'de ilk Türk hastanesi açıldıktan sonra askeri hastane açılmış. İlk yeri Mithatpaşadaymış. 1800'lerde buraya geçilmiş. İzmir'in en eski hastanesini restore edip İzmirliye kazandırmış olacağız. İzmir'e bir katkı olacak" diye konuştu. (AA) Uluslararası Engelsiz Kongresi bugün başlıyor Uluslararası Engelsiz Bilişim 2014 Kongresi, "Bilişim teknolojilerinde evrensel tasarım" ana temasıyla 23-25 Eylül tarihlerinde İzmir'de düzenlenecek. Türkiye Engelsiz Bilişim Platformu organizasyonuyla ve Dokuz Eylül Üniversitesi ev sahipliğiyle gerçekleştirilecek kongrenin sekretaryası Dokuz Eylül Üniversitesi ve Celal Bayar Üniversitesi tarafından ortaklaşa yürütülecek. Partner ülkenin Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti olduğu kongreye yurt içinden 75, yurt dışından 13 konuşmacı katılacak. Etkinlikte farklı engelli grupları ve farklı konularıyla engelliler ve bilişim alanında 22 oturum, 20 akademik bildiri yer alacak. Engelliler için bilişim uzmanlık grubu workshop çalışması, engelsiz sinema gösterimi, engelsiz bilişim ödül töreni gerçekleştirilecek. Kongrenin açılış töreni 23 Eylül'de Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi Konferans Salonu'nda yapılacak. (AA) Sırada hastane var Konutun arkasında bulunan askeri hastanenin de aynı süreçlerden geçtiğini, ihalesinin yapıldığını belirten Akhan, burada çalışan personelin yüksek lisans eğitimi yapmasına da olanak sağlayacaklarını kaydetti. Askeri hastanenin kentin en eski hastanelerinden birisi olduğuna dikkati çeken Akhan, "İzmir'de ilk Türk hastanesi açıldıktan sonra askeri hastane açılmış. İlk yeri Mithatpaşadaymış. 1800'lerde buraya geçilmiş. İzmir'in en eski hastanesini restore edip İzmirliye kazandırmış olacağız. İzmir'e bir katkı olacak" diye konuştu bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca Soldan sağa: 1. Kısa kepenek. İpekten sarımtırak dallı nakışlarla işlenmiş bir tür beyaz kumaş. 2. İştah açmak için yemekten önce içilen içki. 3. Tatlı su ıstakozu. Bir nota. 4. Düzenli ekilen tarla. 5. Anadolu nun kimi yörelerinde kadınların kollarına yaptırdıkları bir tür dövme. Çağrı. 6. Afrika da yaşayan bir tür antilop. Yapım. 7. Tanrıtanımaz, dinsiz. Tembel hayvan. Lityumun simgesi. 8. Bir organımız. Tenis aracı. 9. Deneme, tecrübe etme. Eski bir devlet. 10. İlave. Dağınık, perişan. 11. Etki. 12. BÜ- LENT.. ( Rahmetli olmuş başbakanımız ). Üzerine yazı yazmak için tabaklanmış ceylan derisi. 13. Kırık kemikleri bir arada tutmak için kullanılan tahta gibi düz nesnelere verilen ad. Bir mutfak gereci. 14. Yarı memnunluk anlatan ünlem. Yengeç. 15. Zayıf, ince, uzun boylu kimse. Sodyumun simgesi. 16. Dağ keçisi. Ölçüt, ölçü. 17. Bir konuda direnme, ayak direme. Bir nota. 18. Yaprakların düz ve parlak olan bölümü. İri taneli bezleye. 19. Çorba gibi yiyeceklere lezzet kazandırmak için un ve yağla yapılan sos. Yunan rakısı. 20. Büyük erkek kardeş, ağabey. Cüretkâr. Yukarıdan aşağıya: Dünkü bulmacanın cevapları 1. Papağana benzeyen bir kuş. Mantık. Baş çoban. Fakat, lakin. 2. Eskrimde bir kılıç türü. Aylardan biri. Araplarda Müslümanlıktan önceki çağ. 3. Bolluk, gürlük. Kesintilerden sonra geri kalan miktar, safi. Düşünüleni dolaylı olarak anlatan söz. 4. Maksat, amaç, gaye. Bir buluştan bir haktan yararlanmak için devletçe verilen belge, patent. Belge. İsim. 5. Acele, çok acele. Keman yapımı ile ünlü İtalyan aile. Adet. 6. Avrupa da bir başkent. Kiraya verilerek gelir getiren mülkler. Eskiden Roma kentine verilen ad. Renyumun simgesi. 7. Aynı biçimde, sürekli olarak. Akıl. Meksikalıların ulusal içkisi. 8. Suçu bağışlama. Kötü, fena. Onarım. Değerli bir taş. 9. Kök, sap ve yaprak şeklinde farklılaşmamış bir bitkinin büyüme ve üreme organı. Asker yemeği. Üye. 10. Bir tür ince ve değerli kumaş. Tutulan balıkların canlı kalabilmesi için sandala yapılan küçük havuz. Kesimevi, mezbaha. İlkel silah.

SAYFA 15 SONDAKiKA GAZETESİ >>15 SPOR 23 17 Eylül Şubat 2014 2013 Salı Perşembe Sertoğlu'dan Kıbrıs'ta futbolun birleşmesi için FIFA ve UEFA'ya çağrı Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu (KTFF) Başkanı Hasan Sertoğlu, Kıbrıs ta futbolun birleştirilmesi adına anlaşma imzaladıkları Rum Futbol Federasyonu (KOP) ile görüşmelerde bazı sıkıntıların yaşandığını söyledi Sertoğlu, bu sıkıntıların aşılması adına UEFA ile FIFA yı göreve çağırdı. Hasan Sertoğlu, adada s- porun birleşmesi hususunda atılan adımlarla ilgili olarak, federasyon binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda konuşan Sertoğlu, UEFA ve FI- FA ya, sürece dahil olmaları için mektup gönderdiğini ifade etti. Son dönemde KOP ile hiçbir şey konuşamadıklarının altını çizen Sertoğlu, diyaloglarının kopmadığını ancak üyelik konusundaki sıkıntıları aşamadıklarını kaydetti. Rumların daha önce 'üye olun da konuşalım' dediğini şimdi de 'yelik başvurusu yapın da değerlendirelim' şartı koyduğunu aktaran Sertoğlu, Zürih te imza koydukları anlaşmanın arkasında olduğunu bildirdi. K- endilerine düşen ev ödevini yerine getirmeye hazır olduklarına vurgu yapan Sertoğlu, ülke futbolu için ada içerisinde üzerine düşen tüm görevleri yerine getirdiğine inandığını, bu yüzden u- luslararası adımların ve açılımların yapılamaması durumunda bu görevde durmasının anlamı olmayacağını söyledi. Sertoğlu, ülke gençliği, sporcuları ve vatandaşlar için uluslararası s- por organizasyonlarının öneminin ve gerekliliğini KKTC'de yapılan son yapılan ralli organizasyonuyla bir kez daha görüldüğünü belirterek, vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği bu tip uluslararası s- por etkinliklerinin artacağına i- nandığını dile getirdi. KTFF Başkanı, uluslararası s- porların siyasetin dışında olduğunu, bu etkinliklerin sürmesi gerektiğini, uluslararası etkinliklerin ülkeye gelmesinde spor camiası ve basının büyük rolü olduğunu ifade ederek, tüm spor dallarında gençlerin açılımının devamını temenni etti. KOP sürecinde KTFF olarak çok eleştirildiklerini, ancak bu eleştirilere rağmen süreci sürdürdüklerini ve herkesin bu çalışmaların doğru olduğunu gördüğünü belirten Sertoğlu, Gençliğin geleceği her şeyden önemlidir. Vatan millet Sakarya mantığıyla gidemeyiz. Uluslararası kurallar ve hukuk herkes için geçerlidir. S- porcularımız her alanda dünyayla buluşacak. dedi. "FIFA VE UEFA'YA MEKTUP GÖN- DERDİK; RUMLAR RAHATSIZ OLDU" Sertoğlu, KOP ile sıkıntıları çözemediklerini ancak diyaloğun kopmadığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: Bizce artık FIFA ve UEFA ya görev düştü, artık sürece dahil olmaları gerekmektedir. Biz de bu düşünceyle FIFA ve UEFA ya mektup gönderdik göreve çağırdık." Sertoğlu, FİFA ve UEFA'ya gönderdikleri mektubun Rumları rahatsız ettiğini de sözlerine ekledi. (CİHAN) EMENiKE :Her zaman Fenerbahçe için çalışan bir futbolcuyum Konuyla ilgili Fenerbahçe Televizyonu'na açıklamalarda bulunan golcü futbolcu, "Öncelikle dün akşam yaşadığımız o şey, tamamen duyguların birikmesinden ve duyguların patlamasından oluşan bir an idi. Bu nedenle böyle bir an yaşandı diyebilirim. İlk yarı boyunca Fenerbahçe nin başarısı için, Fenerbahçe adına bir gol kaydedebilmek için elimden gelenin en iyisini yapmaya ve en iyi performansımı sahaya koymaya çalıştım. Ancak istediğim golü kaydedemedim. Bu nedenle içinde biriken duygulardan dolayı böyle bir an ortaya çıktı." ifadelerini kullandı. MEMUR-SEN TOÇ BİR-SEN TARIM - ORMAN ÇALIŞANLARI BİRLİĞİ SENDİKASI TOÇ BİR-SEN 29 NOLU ŞUBE BAŞKANLIĞI 2. OLAĞAN GENEL KURUL İLANI TOÇ BİR-SEN (Tarım-Orman Çalışanları Birliği Sendikası) 29 Nolu İzmir Şube Başkanlığı nın 2. Olağan Genel Kurul Toplantısı 12/10/2014 Pazar günü saat 11:00'de Üniversite Cad. No:47 Bornova / İzmir adresindeki İzmir Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü Toplantı Salonu'nda yapılacaktır. Çoğunluk sağlanamadığı takdirde Olağan Genel Kurul Toplantısı 19/10/2014 tarihinde aynı yer ve saatte çoğunluk aranmaksızın yapılacaktır. İlanen Duyurulur GÜNDEM : 1-)Yoklama ve Açılış 2-)Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı'nın Okunması 3-)Divan Kurulunun Oluşması 4-)Divanın Gündemi Okunması 5-)Protokol Konuşmaları 6-)Faaliyet Raporunun Okunması ve İbrası 7-)Denetim Kurulu Raporunun Okunması ve İbrası 8-)Zorunlu Organlar ve Üst Delege Seçimi 9-) Dilek ve Temenniler 10-) Kapanış Sondakika 23/9 Basın: 10324 Resmi İlanlar: www.ilan.gov.tr de "TARAFTARIMIZDAN ÖZÜR DİLİYORUM" Gaziantepspor'un yaptığı sıkı savunmanın gol atamamasında etkisinin olduğunu anlatan Emenike, "Sahada yaşanan tamamen bundan ibaretti. Ben her zaman Fenerbahçe için en iyisini vermeye çalışan bir futbolcuyum. Ben, Fenerbahçe nin son yıllarda yaşadıklarının da farkında olan bir oyuncuyum. Takımın başarısını en çok isteyen oyunculardan biriyim. Bu nedenle dün yaşananlardan dolayı tüm Fenerbahçe taraftarlarından özür diliyorum. Onları böyle bir olay ile karşı karşıya bıraktığım için özür dilerim. Bu şekilde sahada davranmamam gerekiyordu. Fenerbahçe yi çok seven bir oyuncu olarak böyle davranmamam gerekiyordu. Dediğim gibi tamamen duyguların birikmesinden ortaya çıkan bir şeydi. Hiçbir şekilde kasıtlı veya gerginlikten dolayı oluşan bir hareket değildi. Fenerbahçe nin başarılı olması gerektiğinin baskısından ve maçın atmosferinden böyle bir an yaşandı. Hiçbir şekilde bir gerginlik söz konusu olmadı ve benim için sahada kaldı. Ben, tekrardan taraftarlarımızdan özür diliyorum." şeklinde konuştu. Nijeryalı futbolcu, Spor Toto Süper Lig'in 4. haftasında Akhisar Belediyespor ile yapacakları maçla ilgili de şöyle konuştu: "Çok önemli bir karşılaşma daha bizi bekliyor. Önümüzdeki hafta Akhisar deplasmanına gideceğiz. Benim düşüncem, Trabzonspor karşısında yaptığımız gibi oyunu rakip sahaya yığmamız gerekiyor. Sahaya da bu mantalite ile çıkarsak ve kafamızda her zaman 3 puan düşüncesi olursa sahadan galibiyetle ayrılarak 3 puanı alacağımıza inanıyorum." Spor Toto Süper Lig'in 4. haftasında Akhisar Belediyespor'la karşılaşacak Fenerbahçe, hazırlıklarına başladı. Teknik direktör İsmail Kartal yönetiminde saat 11.00 de başlayan antrenman, 1 saat 15 dakika sürdü. Gaziantepspor maçında görev alan oyuncular, antrenmanı rejenerasyon çalışmasıyla tamamlarken, diğer oyuncular ise üst sahada koşu ve ısınma hareketleriyle başladıkları antrenmanı 5 e 2 top kapma ve pas çalışmasıyla sürdürdü. Ardından dar aladan hücum ve defans organizasyonları çalışan futbolcular, yine dar alanda yaptıkları çift kale maçla antrenmanı tamamladı. Egemen Korkmaz ve Raul Meireles takımdan ayrı yaptıkları özel programla antrenmanı tamamlarken, aşil tendonlarında ağrıları bulunan Selçuk Şahin, tedbir amaçlı tedavi ve çalışmalarını takımdan ayrı sürdürdü. Fenerbahçe, Akhisar Belediyespor maçının hazırlıklarını yarın yapacağı antrenmanla sürdürecek. İsmail Kartal: Üç puanla tamamladığımız için oyuncularımı kutluyorum Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, "Haftayı üç puanla tamamladığımız için oyuncularımı tebrik ediyorum" dedi. Takımının Gaziantepspor'u 1-0 mağlup ettiği karşılaşmanın bitiminde düzenlenen basın toplantısına katılan tecrübeli hoca, rakiplerini iyi analiz ettiklerini belirterek, "Bu maçın zor olacağını biliyorduk. Çok zor oldu. Her iki takımda net pozisyonlar buldu. Karşılaşma iki takım lehine sonuçlanabilirdi. Biz kazandık, kazandığımız için tebrik ediyorum. Ligdeki takımların birbirleri arasındaki performansı her an herşey olabiliyor. Her şeyin olmaması için ciddi bir şekilde gayret gösterdik. Takım içinde zaman zaman kopukluk olmasına rağmen kazandık. Rakip de iyi oynadı. Güzel bir futbol akşamı oldu. Biz haftayı üç puanla tamamladığımız için oyuncularımı tebrik ediyorum." şeklinde konuştu. EMRE - EMENİKE TARTIŞMASI Öte yandan saha içinde Emre ile Emenike arasında yaşanan tartışmalar konusunda da İsmail Kartal, şunları ifade etti: "Zaman zaman oyuncular arasında böyle gerginlikler o- labilir. Maçtan sonra oturup konuşuruz. Birbirimize sarılıp bu olayları kapatırız. Bu akşamda böyle bir şey oldu. Bu olaylar bundan sonra da olacaktır. Biz bir daha olmaması için daha dikkatli olacağız. Ben bütün oyuncularıma güveniyorum, onlarda bana güveniyor. Hep beraber çalışıyoruz. Bunun karşılığını zaman içinde alırız." Bir gazetecinin "Emenike'yi yaşanan tartışmadan mı yoksa formunu beğenmediğiniz için mi çıkardınız?" sorusuna Kartal, "Açık ve net konuşmam gerekirse maç içinde bir hamle yapmam gerekiyordu. Bu hamlenin içinde Kuyt, Emenike, Sow ve Diego vardı. Ben Diego ile Emenike'yi aldım. Onu korumak için yaptım. Hemde hamlemi yapmış oldum hemde gergin ortamı hafiflettim. Futbolda bunlar olağan şeyler." diye cevap verdi. Tecrübeli hoca, bazı kesimler tarafından eleştirilen Kuyt'a da sahip çıkarak, Hollandalı oyuncunun birkaç hafta içinde istenilen performansa u- laşacağını kaydetti. Öte yandan Gaziantepspor tarafının penaltı pozisyonuna yapmış olduğu itirazlar içinse İsmail Kartal, "Pozisyonu daha izlemedim. Okan Buruk'un yorumuna saygı duyuyorum. İki hafta öncede bizim yüzde yüz penaltımız verilmedi. O maçta az daha maçı kaybedebilirdik. Hakemlerimize Gaziantepspor'la oynanan maçta takım kaptanı Emre Belözoğlu ve taraftarla gerginlik yaşayan Fenerbahçeli futbolcu Emenike, bu durumun saha içinde yaşanan anlık bir olay olduğunu söyledi. Emenike, Fenerbahçe için en iyisini vermeye çalışan bir futbolcu olduğunu dile getirdi güveniyoruz." ifadelerini kullandı. Gaziantepsporlu futbolcu Şenol Can, Fenerbahçe'ye karşı basit bir penaltı kararıyla 1-0 olduklarını söyledi. Şenol Can, "Kolay gösterilmiş bir penaltı, Fenerbahçe'nin böyle şeylere ihtiyacı yok." dedi. S- por Toto Süper Lig'de Fenerbahçe ile Gaziantepspor arasında oynanan karşılaşmada Gökhan Gönül'e yaptığı müdahale sonucu penaltıya sebebiyet veren futbolcu Şenol Can, kararın yanlış olduğunu ifade etti. Şenol Can, pozisyonla ilgili "Çok kolay gösterilmiş bir penaltı. Zaten 6. hakem kararı iki üç saniye sonra verdi. Biz aynı pozisyonda Fenerbahçe ceza alanı içinde düşsek bize öyle bir penaltı verilir mi? Biz sarı kartla cezalandırılırdık. Bence çok kolay gösterilmiş bir penaltı. Fenerbahçe'nin böyle şeylere ihtiyacı yok. Ben hafif dokundum. Gökhan Gönül de 3 saniye sonra kendini yere attı. Çok kolay bir penaltı kararı çıktı. Yazık oldu. Bizim sergilediğimiz e- meğe yazık oldu." şeklinde konuştu. Kendilerinin daha iyi oynadığını dile getiren Şenol, sözlerini şöyle sürdürdü: "Oyunun kontrolü bizdeydi. Bizim daha net pozisyonlarımız vardı. Yazık oldu. Bir ya da 3 puan almamız gerekiyordu. Fenerbahçe'ye başarılar diliyorum. Fenerbahçe büyük bir camia. Böyle şeylere ihtiyaçları yok. Biz Anadolu takımıyız. Belli ölçülerde mücadele ediyoruz. Hakemler de onlara destek verdiği müddetçe biz belli yerlere gelemiyoruz." (CİHAN) Bitlisli milli atletlerden dünya şampiyonasında büyük başarı İtalya nın Casette di Massa kentinde yapılan WMRA Dünya Dağ Koşusu Şampiyonası'na katılan Bitlisli Milli Atletler büyük başarı elde etti. Türkiye Genç Erkek Milli Takımı'nın dünya şampiyonu olduğu şampiyonada Türkiye ve Bitlis i temsilen katılan Bitlis 3 milli atlet, büyük başarı elde etti. Genç Erkekler kategorisinde 8.4 kilometrelik etapta yarışan Bitlisli milli atlet Ramazan Karagöz 42:42 lik derecesi ile ikinci olurken, milli atlet Ferhat Bozkurt hemen arkasından 42:53 derecesi ile üçüncü oldu. Bitlisli diğer bir milli s- porcu Musa İşler ise 45:43 derecesi ile yarışmayı yedinci olarak tamamladı. Elde edilen sonuç neticesinde Türkiye genç takımı yarışmadaki sıralamada topladığı 12 puanla birinci olarak Gençler Dünya Şampiyonu olurken, Bitlisli milli atletlerin gösterdiği performansı ise takdir topladı. Bitlisli milli atletlerin elde ettiği başarıya vurgu yapan Bitlis Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Sedat Acar, "Milli sporcularımızın üstün başarısı ile elde edilen Dünya şampiyonluğu ülkemize hayırlı uğurlu olsun. Milli sporcularımızı tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyoruz." diye konuştu. Bitlisli milli atletler ise, elde edilen başarıyı Türkiye ve Bitlis e armağan ettiklerini ifade ettiler. (CİHAN)

SAYFA 16 İtalya'da, kick boks branşında dünya şampiyonu olan Gedik'e en büyük desteği, yaz kış demeden onunla antrenmanlara giden annesi verdi. Dünya şampiyonu Gedik, "Yaz, kış demeden onla beraber antrenmanlara giderek beraber çalıştık.. Hep arkamda oldu, destekçim oldu" dedi Kruvaziyer turizmi eski günlerini arıyor Dünyanın farklı bölgelerinde yaşanan siyasi istikrarsızlık ve çatışmaların kruvaziyerlerin rotasını değiştirmesi, İzmir'in bu alanda gerilemesine neden oldu. Yılın 8 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 30 azalan kruvaziyer turizmi2010 yılının da gerisinde kalarak 216 bin kişi ile son 5 yılın en düşük seviyesine geriledi. 2003 yılında 5 kruvaziyerle bu alana adım atan İzmir, her geçen yıl büyük bir ivmeyle bu alandaki başarısını sürdürdü ve 3 yıl üst üste Avrupa'nın en iyi kruvaziyer destinasyonu seçildi. İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü verilerine göre, 2003 yılında 5 kruvaziyerin demirlediği Alsancak Limanı, ağırladığı gemi sayısını 2009'da 127, 2010'da 141, 2011'de 272, 2012'de 286'ya yükseltti. (AA) "Annesinin omuzları"nda yükselen dünya şampiyonu İtalya'da düzenlen Gençler Dünya Kick Boks Şampiyonası'na Kütahya'dan katılan ve 50 kiloda dünya şampiyonu olan İlknur Gedik www.sondakikagazetesi.com (17), 10 yaşında başladığı spora yaşıtları oyun alanlarında oynarken, o annesiyle birlikte antrenmanlara giderek, önüne koyduğu hedefleri bir bir gerçekleştirdi. Gedik'in annesi Zeynep Yakup da (40) kızının küçük yaşlarda başladığı spordan kopmaması için ona destek amacıyla kendisi de kick boksa başlamış. Anne-kız, 7 yıldır haftanın 4 günü antrenman çantalarını hazırlayarak yola çıkıp, yaz kış demeden, salon salon antrenman yaparak, birlikte bir dünya kurmuşlar. Dünya şampiyonu Gedik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, s- por lisesi öğrencisi olduğunu ve kick boksu 10 yaşından beri yaptığını söyledi. Kick boksu, basketbol, voleybol ve futboldan daha çok farklı bulduğu için tercih ettiğini belirten Gedik, "Bu branşta devam ettim ve ilerisi için de kendime büyük hedefler koydum. O hedefler Türkiye şampiyonaları, milli sporcu olmak, Avrupa ve dünya dereceleri yapmaktı. Hedeflerime, birer birer ulaştım. Tabi bunları yaparken yanımda annem ve antrenörüm Cengiz Taşdelen de vardı. Bu başarılar kolay elde edilmedi. Bu işi küçüklüğümden beri yaptığım için çocukluğumu da yaşamadım diyebilirim. Arkadaşlarım çoğu zaman oyun oynayıp tatil yaparken, ben burada antrenman yaptım" diye konuştu. Gedik, hiçbir zaman antrenmanlarını aksatmadığını ve hedeflerine ulaşmak için bu bilinçte olduğunu ifade etti. En son İtalya'da, Dünya Gençler Kick Boks Şampiyonası'na katıldığını hatırlatan Gedik, şöyle konuştu: "İlk önce Türkiye Şampiyonası'na gidip orada derece aldıktan sonra dünya şampiyonasına gittim. Türkiye Şampiyonası'nda da finallere kalarak birinci oldum ve dünya şampiyonasına gitmeye hak kazandım. Dünya şampiyonasına gitmeden önce Niğde'de bir hafta kampa girdim ve ardından İtalya'ya gittim. İtalya'daki rakiplerim kolay değildi. Oradaki herkes dişli ve şampiyonluk için gelen sporculardı. Ben de tüm Türkiye'yi temsilen oradaydım ve hedeflerime ulaşarak dünya birincisi oldum. Rakiplerimi bir bir dize getirdim. Benim için önemli olan geçen yıl katıldığımda ilk maçı oynayıp yenildiğim Hırvat rakibimle, bu yıl final maçı oynamamdı. Ondan rövanşı aldım. Tabi ondan maçı almak benim için çok güzel bir duyguydu." Şampiyonada en teknik sporcu oldu Gedik, ayrıca kendi kategorisinde orada en teknik sporcu seçildiğini ve plaket aldığını da kaydetti. Özellikle annesinin kendisine büyük yardımları olduğunun altını çizen Gedik, "Annemle her zaman maçlara gittik, onunla antrenman yaptık. Türkiye şampiyonaları, antrenmanlar olsun hep yanımdaydı. Yaz kış demeden onla beraber antrenmanlara giderek beraber çalıştık. En ufak bir anımda bile 'hayır bırakma devam et' diyen de oydu. Hep arkamda oldu, destekçim oldu. Ona bu yüzden çok teşekkür ediyorum" dedi. Anne Zeynep Yakup da (40) onunla çok gurur duyduğunu ve bu yüzden mutlu olduğunu aktardı. Onunla birlikte 10 yaşından beri spor yaptığını dile getiren Yakup, şunları söyledi: "Çok mutluyuz. Hani kar kış demeden onla birlikte antrenmanlara geldik, okula beraber gittik ve ne yaptıysak hepsini birlikte yaptık. Dünya şampiyonu olduğunu duyduğum an çok mutlu oldum. Onun yanındayım, o benim her şeyim. (AA) 23 Eylül 2014 Salı BAYRAKLI BELEDiYESi Utkucu: İzmir, kendine yeten 12 şehirden biri Mazlum VESEK İzmir Defterdarı Tamer Utkucu, İzmir, Türkiye de kendine yetebilen ve hatta geliri fazla gelen 12 kentten birisi dedi. İzmir Defterdarı Tamer Utkucu, Anadolu Birliği Derneği ni ziyaret etti. Anadolu Birliği Genel Başkanı Ferhan Ademhan, Anadolu Birliği Onursal Başkanı Koçali Al ve yönetim kurulu üyeleri tarafından karşılanan Utkucu, İzmir ve Türkiye ekonomisi ile ilgili mesajlar verdi. Yakın zamanda İzmir e atanan Utkucu, İzmir in ekonomik ve toplumsal anlamda dinamik bir yapısının olduğunun altını çizerek, Türkiye de İzmir in de içinde bulunduğu 12 kent vergileri itibariyle kendine yeten hatta geliri fazla olan bir kent. İzmir, 37 milyar geliri olup 9 milyar gideri olan bir metropol. İstanbul, Ankara, Mersin in de içinde bulunduğu toplamda 12 kent, Türkiye deki 69 kenti besliyor desek yanlış olmaz dedi. ANADOLU BİRLİĞİ Nİ TAKİP EDİYORUZ Utkucu, İzmir e atandığı günden bu yana Anadolu Birliği nin üye ve yöneticilerinin kendisini yalnız bırakmadığının da altını çizerek, Anadolu Birliği kentimiz için önemli bir dernek. İzmir e geldiğimden bu yana çalışmaları ile benim de takip ettiğim bir STK. Ferhan Ademhan ve ekibi daha önce ziyaretime gelmişlerdi. Varlığınız gerçekten İzmir imiz için bir güçtür diye konuştu. ORTAK PROJELER Anadolu Birliği Genel Başkanı Ferhan Ademhan da, Utkucu nun ziyaretinden duyduğu memnuniyeti ifade ederek, İzmir e sizin gibi genç ve aydın bürokratların atanması gerçekten sevindirici. Ziyaretiniz bize güç verdi. Görüşleriniz bizim için çok önemli. Bundan sonra da kentimiz ve ülkemiz için birlikte projeler yapalım istiyoruz. Bulunduğunuz görevde İzmir halkına çok değerli hizmetler sunacağınıza inanıyoruz sözlerine yer verdi. Fabre, Akdeniz Akademisi için geliyor İzmir Büyükşehir Belediyesi, Avrupa ve Akdeniz Medeniyetleri Müzesi'nin kurucularından Thierry Fabre'yi İzmirlilerle buluşturacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi Akdeniz Akademisi, Tarih ve Kültür Söyleşileri kapsamında, "Akdeniz; Kültür ve G- elecek" konulu bir panel düzenleyecek. Fransa'da bulunan Avrupa ve Akdeniz Medeniyetleri Müzesi'nin kurucularından, Uluslararası İlişkiler Direktörü ve Yazar Thierry Fabre'nin konuk olacağı söyleşide, kültür ve sanat alanındaki işbirliği olanakları değerlendirilecek. Thierry Fabre, söyleşide hem Akdeniz kültür havzasındaki hem de MuCEM'deki deneyimlerini İzmirlilerle paylaşacak. 25 Eylül Perşembe günü İsmet İnönü Sanat Merkezi'nde saat 18.00 de başlayacak söyleşinin moderatörlüğünü, İzmir Akdeniz Akademisi Kültür Sanat Koordinatörü Doç. Dr. Serhan Ada üstlenecek. (HABER MERKEZİ) bir ilke daha imza atıyor A yrıca Bayraklı Belediyesi Konuyla ilgili detaylı bilgilendirme sağlanacak hem de binaların deprem performansları ölçülmüş olaprem çalıştayı düzenledik. Bunun Eylül Üniversitesi ile ortaklaşa de- proje gruplarından yüksek katlı binalara deprem www.bayrakli.bel.com.tr web cak. ikincisi de yapacağız. Dokuz Eylül ise önümüzdeki günlerde izleme sistemlerinin kurulmasını adresinden yapılacak. Üniversitesi Deprem Araştırma ve isteyecek. Böylelikle hem oluşacak depremlerin yakından izlenmesi sağlanacak hem de binaların deprem performansları ölçülecek. İzmir de bir ilkin altına imza atarak Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) ile yeni kent merkezinde deprem-zemin-yapı etkileşimi konulu deprem çalıştayı gerçekleştiren Bayraklı Belediyesi, bu a- landaki çalışmalarına ara vermeden devam ediyor. Bayraklı YÜKSEK KATLI BİNALARA DEPREM İZLEME SİSTEMİ! Öte yandan Bayraklı Belediyesi yüksek yapı niteliğindeki binaların belirli katlarına yerleştirecek kayıtçılar ile eş zamanlı ve sürekli kayıt alan deprem izlem sistemlerinin kurulmasına yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Söz ÜZERİMİZE DÜŞEN GÖREVİ YAPIYORUZ Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, yeni kent merkezinde yüksek katlı bina yapacak firmalara, hazırlanan zemin etüd çalışmalarını vereceklerini belirterek, Bayraklı Belediyesi olarak deprem gerçeğini unutturmuyoruz. Bu kapsamda ilk kez Dokuz Uygulama Merkezi nin yeni kent merkezi ile ilgili önemli çalışmaları var. Bu çalışmanın sonuçlarını ilçemizde yüksek katlı bina yapacaklara vereceğiz. Bu onlar için bir altlık oluşturacak. Biz üzerimize düşeni yapıyoruz. Yapmaya devam edeceğiz dedi. Belediyesi İmar ve Şehircilik konusu (HA- Müdürlüğü, özellikle yeni kent sis- BER merkezi olmak üzere yüksek yapı tem- lerin KEZİ) MERniteliğindeki binaların, DAUM un yapmış olduğu 106G159 nolu kurul- KAMAG (İzmir Metropolü ile Aliağa ve Menemen ilçelerinde Güvenli Yapı Tasarımı için Zeminin Sismik Davranışlarının Modellenmesi) projesinin sonuçlarına uygun o- larak projelendirilmesini sağlanması konusunda bir yol haritası belirledi. BİLİMSEL VERİLER IŞIĞINDA Bu kapsamda ilk etapta KAM- AG projesi ve sonuçlarını içeren raporlar resmi yazı ile İzmir Büyükşehir Belediyesi ve DEÜ den istendi. Bayraklı Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü, bundan sonra söz konusu raporun sonuçlarını ve yeni kent merkezine ait imar e- sas jeolojik etüdlerini de yüksek yapı inşa edecek proje gruplarına verecek. Böylece son bilimsel veriler ışığında yüksek yapıların projelendirilmesi sağlanmış olacak. masıyla hem oluşacak depremlerin izlenmesi Bayraklı Belediyesi yeni kent merkezinde inşa edilecek yüksek katlı yapıların bilimsel temellerin üzerinde yükselmesi için önemli bir çalışma başlattı. Bu kapsam Dokuz Eylül Üniversitesi nin (DEÜ) yürüttüğü ve sonuçlandırdığı depreme dayanıklı yapı tasarımı için statik ve dinamik yükler dikkate alınarak saptanan zemin özellikleri ve modelleri çalışması bu bölgede proje yapmak isteyenlere verilecek 400 liraya savunma sanayinde Türkiye'nin, dünya rezervinin yüzde 43'üne sahip olduğu ve "Gri altın" olarak adlandırılan pomza maddesi, savunma sanayi, inşaat sektörü, tarım ve tekstil sektöründe kullanılıyor. Ocaktan çıkarıldığında 10 kilogramı 8 kuruş olan pomzanın, kullanım alanına göre fiyatı 400 liraya kadar çıkabiliyor. Ocaktan çıkarıldığında 10 kilogramı 8 kuruş olan pomza madeninin, kullanım alanına göre fiyatı 400 liraya kadar çıkabiliyor. Türkiye'nin, dünya rezervinin yüzde 43'üne sahip olduğu pomza, savunma sanayinden, inşaat sektörüne, tarımdan tekstile, kimya sektöründen elektronik ürünlere kadar birçok alanda ham madde olarak kullanılabiliyor. Türkiye de ağırlıklı olarak inşaat sektöründe duvar malzemesi ve yalıtım sıvası olarak kullanılan pomza madeninden ülke rezervinin yüzde 41.7'si Bitlis sınırları içerisinde yer alıyor. Katip Çelebi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof Dr. Seyfullah Gündüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, pomzanın Türkiye'nin "gri altını" olduğunu söyledi. Değerli bir maden olan pomzanın dünya rezervinin büyük bölümünün Türkiye, Yunanistan, İtalya ve Meksika'da bulunduğunu kaydeden Gündüz, Türkiye'nin dünyada ekonomik değeri her geçen gün artan bu cevheri iyi değerlendirmesi gerektiğini ifade etti. Gündüz, Türkiye'nin bu madende yaklaşık 9 milyar metreküp ile dünya rezervinin yüzde 43'üne sahip olduğunu anımsatarak, "Geniş bir kullanım alanı olan pomzanın değerini 8 kuruştan 400 liraya kadar çıkarabiliyoruz. Türkiye halen büyük bölümünü inşaat sektöründe kullandığı bu gri altını Ar- Ge faaliyetleriyle daha yüksek bir ekonomik değere çıkarmalıdır" diye konuştu. Türkiye'nin halen bu madenin yüzde 60-65'ini yapı malzemesi üretiminde kullandığını anlatan Gündüz, pomzanın hafif beton üretimindeki payının yüzde 5-5.5, yalıtım ürünlerindeki payının ise yüzde 4-5 olduğunu dile getirdi. Kalan kısmın da ziraat ve kimya sektöründe kullanıldığına dikkati çeken Gündüz, su tutma özelliği sebebiyle topraksız tarım üretiminin yapıldığı seralarda kullanımının her geçen gün arttığını bildirdi. Ar-ge çalışmalarıyla madeni daha özellikli malzemeler ve endüstriyel ürünler haline getirmenin mümkün olduğunu vurgulayan Seyfullah Gündüz, şunları kaydetti: "10 kilogramlık bir pomza ham maddesini ocaktan çıkış itibarıyla baktığımızda fiyatı 8 kuruş civarındadır. Aynı ürünün değeri yıkama sonrasında 30 kuruşa çıkıyor. Bunu bimsbloka dönüştürdüğümüzde 70-75 kuruşluk bir değere ulaşıyor. Ziraatte kullandığımızda 1-1.2 lira, tekstil sektöründe kullanıldığında 1.5-2 liralık değere ulaşıyor. Bunu toz boyutuna getirip saflaştırdığımızda fiyatı 3.2-3.5 liraya yükseliyor. Bu 10 kilogramlık üründen yalıtım harcı yaptığımızda 8.5-9 lira, kimya sektöründe katkı maddesi olarak kullandığımızda 92-95 liralık değere ulaşıyor. Savunma sanayinde doğal zırhların yapımında kullandığımızda 360 ile 400 liralık bir değere geliyor. Biz pomzayı kullanıyoruz ama hak ettiğimiz kadar endüstriyel anlamda ekonomiye dönüşümünü sağlayamıyoruz." Isı yalıtım özelliği çok yüksek Pomzanın ısı yalıtım özelliğinin çok yüksek olduğunu belirten Gündüz, "Bu malzemeyi inşaat sektöründe yoğun olarak kullandığımızda malzemenin doğal özelliği nedeniyle ısı yalıtımı yüksek olur. Özellikle enerji verimliliğinde yüksek katma değer sağlayan ürünler olarak ortaya çıkıyor. Daha yalıtımlı daha üst performanslı binalar yapma imkanı sunuyor" dedi. Gündüz, ayrıca pomzanın gözenekli ve hafif olma özelliği sayesinde binalardaki ağırlığı azalttığını depreme karşı salımın hareketlerinde daha iyi imkan sağladığına değindi. Türkiye'nin pomzayı yoğun olarak inşaat sektöründe tuğla ve yalıtım sıvası gibi duvar malzemesi olarak kullandığına işaret etti. (AA)