HHB Açıkama No 365, Gençlik Federasyonu Üyelerine Yönelik Saldırılara ilişkin... Pazartesi, 19 Kasım 2012 12:54



Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Bütün Ülkeyi Hapishaneye Çevirdiler! Şimdi Bütün Ülkeyi Hayata Dönüş ANADOLU İHTİLALİNDEDİR!

İşten Atılan Asil Çelik İşçilerinin okuduğu basın açıklaması: 15/03/2012

Saðlýk çalýþanlarý GöREV'de

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Polis Taksim Meydanı'na girdi

Cumhuriyet Halk Partisi

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

Özelleştirmenin Dünü Bugünü ve Geleceği. Ramazan PEKTAŞ Taylan Özgür YILDIRIM EMO Ankara Şubesi

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor.

ADIN YERİNE KULLANILAN SÖZCÜKLER. Bakkaldan. aldın?

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V ÜÇÜNCÜ BASKIYA SUNUŞ... VII İKİNCİ BASKIYA SUNUŞ... IX SUNUŞ... XI İÇİNDEKİLER... XIII KISALTMALAR...XIX

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

Şimdi olayı şöyle düşünün. Temel ile Dursun iddiaya giriyor. Temel diyor ki

19 GİRİŞ 19 Dört Duvar Arasında 'Sürek Avı'

6 Çocukla Ahır'da Yaşam Mücadelesi

Kadınların Çalışma Deneyimleri

Sevgili Anneciğim,

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

Gezi Parkı Olaylarında Çocukların Yaşadığı Hak İhlalleri Raporu 28 Mayıs 25 Haziran 2013

ÇANKIRI-ILGAZ (19-20 Şubat 2011)

Devamı4. - portakal,mandalina vb.. narenciye çeşitlerinin gece

ANTALYA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ. Tarih Aralığı: Haber Sayısı: 34

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı

GÖKYÜZÜNDE KISA FİLM SENARYOSU

Müşteri: Üç gece için rezervasyon yaptırmak istiyorum. Tek kişilik bir oda.

Her şeyi rant olarak gören AKP iktidarı ile onun yerel temsilcilerinin kentte, çevreye, doğaya karşı işledikleri suçların ardı arkası gelmiyor.

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış;

Günlük Kent Gazetesi

"medya benim ayağımın altına muz kabuğunu biraz zor koyar" vari açıklamalarda bulunuyordu ki Olanlar oldu

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

İKAZ VE ALARM Sivil Savunma Genel Müdürlüğünce yurt çapında kurulmuş bulunan İkaz ve Alarm Sistemlerinin amacı, düşman saldırısını önceden haber

SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart!

BARIŞ BIÇAKÇI Aramızdaki En Kısa Mesafe

KANADA TASLAK VİZE BAŞVURU FORMU

Radyo. Bayram teklifi. MUSTAFA Kemal Atattürk 16 Mayıs ta annesiyle vedalaşıp Bandırma Vapuru

HAYAT BİLGİSİ A TEMASI: OKUL HEYECANIM. Gözümüzün rengi Saçımızın rengi Okula gitmemiz Yukarıdakilerden hangisi fiziksel özelliğimiz değildir?

ÇEVRENİN GENÇ SÖZCÜLERİ

Benzetme ilgisiyle ismi nitelerse sıfat öbeği, fiili nitelerse zarf öbeği kurar.

Iron Butt Reports - 09 July 2011

2- Takside. Türk kadınla Alman kadın aynı yerden taksiye bindiler aynı mesafeyi gidip aynı yerde indiler.

Perşembe İzmir Gündemi

Aşağıdaki 5 cümlenin hepsine evet demiyorsanız, bu pdf dosyasını incelemek için gereken 3 dakikayı ayırmasanız da olur

Tek Rakipleri Galatasaray ve Fenerbahçe

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Öykü KURABİYE EV. Resimleyen: Burcu Yılmaz

GÜNGÖREN TERÖRİST SALDIRISI

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı

Konumuz sol içi cinayetler, özel olarak da Acilciler bünyesindeki cinayetler

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum.

Tıpta Örselenebilir Gruplar ve Hekim Tutumu. Prof.Dr. Aysun Balseven Odabaşı Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp AD

1 Mayıs 2008 Taksim Dosyası

İstek Özel Kemal Atatürk Anaokulu. Kanaryalar Sınıfı

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

İNGİLTERE DEKİ DOKTORLAR UYDURUYORSUN DEDİĞİ HASTAYI, TÜRK DOKTOR TEDAVİ ETTİ

Günlük Kent Gazetesi

DALKARA'DAN PAZARCIK TA GÖVDE GÖSTERİSİ

Eylemlerin, eylemsilerin, sıfatların ve zarfların anlamlarını çeşitli yönden etkileyen sözcüklere zarf denir. Ör. Büyük lokma ye: büyük konuşma. Ör.

TÜRKÇE. Değerlendirme 1 Harf Bilgisi. A. Seviyorum B. Süt. A. Anne B. Dede. C. Baba. A. Kaplumbağa B. Tavşan C. Kurbağa. A. Okul B.

Örselenebilir Gruplar Hekim Tutumu. Doç.Dr. Aysun Balseven Odabaşı Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp AD

CHP İşveren Sendikaları ve Meslek Birlikleri Genel Başkan Yardımcılığı

JUDITH LIBERMAN ÇAĞDAŞ BİR HALK OZANI

Destek Personeli Eğitimleri

Elektrik Neden ve Ne Zaman Çarpar...

Tarih Tanıktır Ki, Faşizmi Yenmenin Onuru SADECE Devrimcilerindir! FAŞİZME KARŞI BİRLEŞELİM, FAŞİZMİ YENELİM!

İKAZ VE ALARM Sivil Savunma Genel Müdürlüğünce yurt çapında kurulmuş bulunan İkaz ve Alarm Sistemlerinin amacı, düşman saldırısını önceden haber

Bayramın ikinci günü olan 26 Ekim Cuma günü, TAYAD lı Aileler bayramlaşmak için kahvaltıda bir araya geldiler.

EDEBİYATIN İZİ 86. İZMİR ENTERNESYONAL FUARI NA DÜŞTÜ

Ateş Ülkesi'nde Ateşgâh Ateşgâh ı anlatmak istiyorum bu hafta sizlere. Ateş Ülkesi ne yolculuk ediyorum bu yüzden. Birdenbire pilot, Sevgili yolcular

Korkut un Hindistan Güncesi. 6 Haridwar-Varanasi Carsamba Persembe

Ünite 01: Arapçada Kelime ve Cümle Çeşitleri

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi

M. Sinan Adalı. Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller

.com. Faydalı Olması Dileğiyle... Emrah& Elvan PEKŞEN

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

Günlük Kent Gazetesi

Hey Tekstil den direnen kadınlar soruyor: İşçiler burada, Aynur Bektaş nerede?

Bu haftaki yazımıza geçmişten bir medya kazasıyla giriyoruz Yıl 1983

TEST. 7. Dişer ne zaman fırçalanmalıdır? A. Yemeklerden sonra B. Okuldan gelince C. Evden çıkmadan önce

Nazlı Yürekler için!lk Adımım

Yukarıdaki cümlede boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

ISTANBUL ÜNIV. ÖGRETIM ÜYESI ALIM ILANI

Plaka Tahdidi Gündemi Yoğun Geçiyor

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

Tutsak 2785 Öğrenci Serbest Bırakılsın

Şiddetli Geçimsizliğin Çözümü Şiddet Değildir!!

Benimle Evlenir misin?

Transkript:

Açıklama No: 365 / Tarih: 19.11.2012 19 ARALIKLAR DAN ÜNİVERSİTE ÖNLERİNE DAĞLARDAN SOKAKLARA KİMYASAL GAZLARLA HALKI TESLİM ALAMAZSINIZ! Gençlik Federasyonu nun Parasız Eğitim Sınavsız Gelecek İstiyoruz, Tutsak Dev-Gençliler Serbest Bırakılsın talepleri ile başlattığı kampanya çerçevesinde, taleplerini halka duyurmak, meşru hak arama yollarını işleterek iktidarın başta öğrenci gençlik olmak üzere her kesimine yönelmiş saldırılarına karşı bir direniş mevzisi yaratmak için başlattıkları açlık grevi ve çadır kurma eylemleri, devletin anayasasında kendisinin de uymayı taahhüt ettiği yasalarına bile aykırı bir biçimde engelleniyor. Silahsız ve saldırısız bir biçimde herkes düşünce ve ifade hürriyetini kullanabilir diyor bu ülke anayasası. Bunun ama sı ancak ı yoktur. Amalı, ancaklı cümleler hakkın gasp edilmesine zemin hazırlamak içindir ve hakkın özünü yok eder. İnsanlık dışı bir yönetim şekli olan faşizmi işaret eder. Faşizme karşı direnmek insanlık görevidir. Demokrasicilik oyunun giderek rafa kaldırıldığını açıktan herkesin görebildiği faşizan uygulamalar, eğer direnmezsek, bedeller ödemeyi göze alamazsak genel geçer ve kabul edilmiş bir gelenek haline gelecektir. Anayasalara hak olarak geçirilmiş her ne varsa hepsi kan can bedeli kazanılmıştır. Bu nedenle bu uygulamaların yerleşmesine göz yummak, görmezden gelmek çok daha büyük saldırıların göğüslenmesini gerektirecektir. 1 / 6

Bugün faşizme karşı direnmek görevini yaşları 17-22 arası olan gençlerimiz omuzluyor. Hem de her gün yüzlerine biber, portakal gazları sıkılarak, coplanıp, yerlerde sürüklenerek. Kullandıkları bir gaz öyle değişik ve kullanılmamış bir gaz ki salep kıvamında, kokusuz bu madde vücuda yapışarak yakıyor. Ve çok uzun bir süre etkisini yitirmiyor. Değdiği yer kızarıp şişiyor, dayanılmaz acılar yaşatıyor. Benzer gazları ve daha kötüsünü 19 Aralık 2000 tarihinde 20 hapishaneye aynı anda yapılan hapishaneler katliamında tutsakların üzerine attılar. AKP iktidarı bugün sokaklara çıkan, hak talep eden herkesi kimyasal gazlarla öldürmeye çalışıyor. Buna rağmen vazgeçmiyor Dev-Gençli ler. Çünkü savunduklarının tüm halkın hakları ve özgürlükleri olduğunu biliyorlar. Çünkü gasp edilmek istenenin, daha önceden ödenmiş ağır bedellerle kazanıldığının bilincindeler. Emniyet amirleri çevik kuvvet kolluğuna emir verirken süpürün diyor. Halkın çocuklarına bakışları budur işte. Kendi gerçeklerini, kim olduklarını unutmuş akıllarını teslim etmiş zavallı aymazlardır onlar. Ve bir gün kendilerinin tarihin çöplüğüne süpürüleceğini tarihin ve bilimin yasaları söylüyor. Ve biz yalnızca toplumsal gelişim yasalarının söylediklerine inanıyoruz. Aşağıda bu saldırılara maruz kalan gençlerimizin anlatımlarını sizinle paylaşıyor, tüm halkımız adına kendilerine minnet duygularımızı iletiyoruz. Saldırıları yaşayanların anlatımları Esma Kat; Çadırı açmak istediğimiz ilk gün gözaltına alındık. Gözaltından sonra da bir kez daha saldırıya uğradık. İkinci saldırıda kurmak istediğimiz çadırı, pankartı almışlardı. Gözaltına alındığımda polis boğazımı sıkıp cama yapıştırdı ve beş dakika cam üzerine bastırıp boğazımı sıktı, astım olduğumu söylediğim halde gaz sıktı, yüzüme vurdu, yerlerde sürükledi. Cavit Yılmaz; Çadırı açmak istediğimiz ilk gün gözaltına alındık ve sonrasında dört kez saldırıya uğradım. Ters kelepçe ile kelepçeleyip, kelepçeleri sürekli sıktılar, benim katıldığım basın açıklamasına son saldırıda değişik bir gaz sıktılar, gaz şerbet 2 / 6

kıvamındaydı, gaz dokunduğu yeri uyuşturuyor, vücuda yapışıyordu, nefes darlığı yaratıyor, gazdan sonra da beni ambulans ile Haseki Hastanesi ne götürdüler, bu kimyasal gaz aşırı yanma hissi yaratıyor, gece uyutmuyor, güneş altında deri kabarıyor, yıkama ile çıkmıyor, süt ile çıkmıyor, üzerinden iki gün geçmesine rağmen hala yanıyorum. Diğer gazlara hiç benzemiyor. Bu bambaşkaydı. Oturma eylemimiz devam ederken faşistlerin saldırısına uğradık, polis faşistleri gördüğü halde müdahale etmedi, faşist saldırı esnasında iki arkadaşımızın başı yarıldı. Yakup Işık; Çadırı açmak istediğimiz ilk gün gözaltına alındık, sekiz kez saldırıya uğradık. Bayılacak gibi oldum, gaz sıktıklarında göremez oldum, kafam sürekli yanıyor, saldırı da suyumuzu, şekerimizi, montumu çaldılar. Saldırmadan önce silahla tehdit ettiler, gaz sıktıktan sonra vurmaya devam ettiler, kalkan ve silah dipçikleri ile vurmaya devam ettiler, küfür ettiler, kelepçeyi sürekli sıkıyorlardı, sizi de katledeceğiz dediler, kendi aralarında bunları vurup atalım diyorlardı. Erdem Hanoğlu ; Çadırı açmak istediğimiz ilk gün gözaltına alındık, beş altı kez saldırıya uğradım. Kalkan ve coplarla saldırdılar. portakal gazı sıktılar bunun yanında başka bir gaz daha sıktılar gözlerimi açamadım, bayılacak gibi oldum, hastaneye taşıdılar, yüzümü kaynar suya sokmuş gibilerdi. Gaz elbiselerden içeriye girip vücudumuzu yakıyordu, bir gün boyunca çıkmadı, bacağımda bitip kollarım yanmaya başlıyordu. Dilan Poyraz; çadırı açmak istediğimiz ilk gün gözaltına alındık, gözaltına alındığımda astım hastasıyım dediğimde daha çok gaz sıkmaya başladılar, yüzüme hortumla gaz sıktılar, saçlarımın dibinden tutup başımızı bacak arasına sokmaya çalıştılar, kelepçeden tutuyorlardı, kafamızı kaldırdığımızda coplarla vuruyorlardı, bacaklarımda ödemler var. Bize portakal gazı attılar ama bizden sonraki arkadaşlara değişik bir gaz atmışlar. Birdal Nakay; Çadırı açmak istediğimiz ilk gün gözaltına alındık, beş kez saldırıya uğradım, en çok yapışkan gazdan etkilendim, yapışkan gaz nedeniyle hastaneye taşıdılar bizi, gaz dayanılmaz bir yanma hissi veriyor, acıdan çıldırıyorsun, araçla bizi hastaneye götürdüler araç trafikte durduğunda acıdan camları kırmak istedik. Gözümü kapatınca 3 / 6

bir daha açamadım, derim soyuluyor gibi oluyor, süt döktüm fayda etmedi, doktor bu nasıl bir gaz dedi, krem sürdü ama geçmedi bugün üçüncü gün etkisi devam ediyor. Üstüne normal gaz yedim, beş saat gözümü açamadım. Berk Ercan; 18 yaşında lise öğrencisi. 13 Kasım dan bugüne tutsak Dev Gençlilerin serbest bırakılması için kampanya yürütüyoruz. Burada Beyazıt Meydanında parasız eğitim istedikleri için yargılanan tutukluların serbest bırakılması için oturma eylemi yapıyoruz. Polis her bahane ile üzerimize saldırıyor. Bazen de sivil faşistleri salıyor üzerimize. Buraya geleli 5 gün oldu sekiz defa saldırıya uğradım. Üstelik gözaltında iken arabada sürekli bir saldırı oldu. Ya çadırı diyorlar, çadır olmazsa pankart diyorlar ama mutlaka bir bahane yaratıyorlar. İlk gün yani 13 Kasım salı günü arkadaşlarım Ebru ve Yakup ile oturuyorduk. Dövizlerimiz ile sorunlarımızı anlatmaya çalışıyorduk. Çadırı açar açmaz çevik kuvvet geldi. Kalkanlarını önlerine alıp bizi yuvarlak bir çembere aldılar. Sonra o çemberin içinde bize vurdular işkence ettiler. Sonra teker teker ters kelepçe yaparak yere yatırdılar. Sırtımıza kafamıza basarak tuttular bizi yerde. Sonra arabaya attılar. Burada da dayak yemeğe devam ettik. Vatan emniyete götürüp arabanın içinde beklettiler ve avukatlarımız gelene kadar durduk orda. Sonra doktora götürdüler. Hepimizin doktor raporları vardır. O gece serbest bırakıldık. Ondan sonra da çeşitli saldırılar yaşadık. Ama gözaltına almak istemiyorlar. Bizi gözaltına alırlarsa kendi elleriyle rapor hazırlatmak zorunda kalacaklar doktora götürecekler. Bu zahmete katlanmak istemiyorlar. İşkence edip bırakıyorlar. En azgın saldırı ayın on altısında oldu. Cuma günüydü, o gün değişik bir saldırı örgütlediler. Bir çeşit gaz sıktılar ki daha önce hiç görmemiştik. Şöyle bahçe ilaçlanmasında kullanılanlar gibi bir boru içinde katı uhu gibi yapışkan bir madde püskürttüler üzerimize. Bu madde yapıştı elbiselerimizden tenimize işledi. O gün bizi gözaltına da almadılar ama daha beter bir işkence uyguladılar. Gözlerimizi açamadık. Vücudumuzdaki sızı günlerce geçmedi. Nasıl anlatsam herhalde kezzap gibi bir şeydi bu, derimizi parçalıyordu. Nehir Sarıkaya; 17 yaşında. Tam sekiz kez saldırıya uğradık bir kez de gözaltına alındık. Ama daha sonra bir suç oluşmadığını gördükleri için dövüp bırakmayı tercih ettiler. Kimse kendilerinden hesap sormuyor. Şu anda tüm vücudum sızlıyor. Çünkü az önce de gaz sıktılar. Bizi gaza boğdular ve gittiler 4 / 6

En şiddetli saldırı Erdemlerin uğradığı saldırıydı. Ben orda yoktum ama salep kıvamında bir gaz sıkmışlar. Ben arkadaşlarımın vücutlarını gördüm daha sonra. Resmen yanık et gibiydi. Yani kaynar su döküldüğünde yanar ya işte öyleydi. Yusuf Sinan Kul; 17 yaşında. Bugün altıncı günü eylemimizin. Salı gününden beri buralardayız. Tutsak arkadaşlarımızın serbest bırakılmasını istiyoruz. Burada her gün ya faşistlerin ya da polislerin saldırısına uğruyoruz. Cuma günü ise değişik bir gaz attılar. Uhu gibi saydam ve yapışkan bir gaz. Hani benzin istasyonlarındakiler gibi bir hortum vardı. Parça parça fırlattılar üstümüze. Gözlerimi ertesi gün açabildim. Yani sabah. Gözümü açtığımda hala sızlıyordu. Vücudumda ise üç gün boyunca ağrı sızı kaldı. Ne yapsak geçmiyordu. En sonunda katkısız sabun ile yıkayıp biraz rahatladık. Bu gazın ne olduğunu bilmiyoruz. İlk defa gördük. Ama üç gün boyunca aralıksız dayak yesek böyle acı verirdi ancak. Ancak biz yine de buradayız. Arkadaşlarımız serbest bırakılsın diye bir hafta burada olacağımızı söylemiştik. Yine de buradayız Tanık : Ben O gün internet sitesinde arkadaşların duyurusunu gördüm ve fotoğraf makinamı alıp direk üniversite önüne gittim orda arkadaşlar en doğal hakları olan oturma eylemiyle başladılar. Her şey düzgün gidiyordu ama arkada 100 e yakın polis duruyordu ve iki üç katı çevik onların amirleri sürekli ne yapacağını anlatıyordu. Amirleri Çevike biber gazıyla dağıtacaklarını anlatıyorlardı. Arkadaşları çadır kurulduktan sonra hiç bir ikaz yada herhangi bir açıklama yapmadan direk saldırdılar ve bal kıvamında bir akıcı madde kullandıklarını gördüm bu maddenin adını bilmiyorum ama çeviklerin sırtında normal biber gazı tüplerinin içinden sıvı akıyordu gaz değil bal kıvamında akışkan bir maddeydi bu. İNSANLIK ONURU İŞKENCEYİ YENECEK! KAZANILMIŞ HAKLARIMIZI GASPEDEMEZSİNİZ! GAZLARLA HALKI TESLİM ALAMAZSINIZ! 5 / 6

HALKIN HUKUK BÜROSU HALKIN HUKUK BÜROSU Gürsel Mah. Kumlu sk. No: 13/10 Kağıthane/İSTANBUL Tel-fa ks. 0212-296 31 59 /e-mail.halkinhukuk&gmail.com Ana sayfa 6 / 6