Adduktion Absage erteilen absaugen



Benzer belgeler
Adduktion Absage erteilen absaugen

Diabetikern] ACE-inhibitörü ACE-Hemmer m [blutdrucksenkendes Medikament] acıkmak Hunger haben [bzw. bekommen] adsorpsyon

Medizinisches Wörterbuch Deutsch-Türkisch / Türkisch-Deutsch

Medizinisches Wörterbuch Deutsch Türkisch / Türkisch Deutsch

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

DOLAŞIM SİSTEMİ TERİMLERİ. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

Solunum Sistemine Ait Tıbbi Terimler. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

C-Ç E-F G-Ğ 248 İLKYARDIM

HEPATİTLER (SARILIK HASTALIĞI) VE KRONİK BÖBREK HASTALIKLARI VE

Op Dr Aybala AKIL. ACIBADEM Bodrum Hastanesi

Bakteriler, virüsler, parazitler, mantarlar gibi pek çok patojen hastalığın oluşmasına neden olur.

VÜCUDUMUZDAKİ SİSTEMLER. Boşaltım Sistemi

Damar Tıkanıklığı Nedir ve Belirtileri Nelerdir?

Medizinisches Wörterbuch Deutsch-Türkisch / Türkisch-Deutsch

AKUT BÖBREK YETMEZLİĞİ

Gebeliğiniz süresince Doğum Öncesi Bakım Hizmetleri;

ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar?

SINCAN İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

SICAK ÇARPMASI ELEKTRİK-YILDIRIM ÇARPMASI. Dr. Mehmet TUĞRUL İ.Ü.İstanbul Tıp Fakültesi Anesteziyoloji AD.

Aufklärung Nr. 27: Pneumokokken (Konjugat) Türkisch / Türkçe

Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan

Aufklärung Nr. 10: Hepatitis B Türkisch / Türkçe


Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

GEBELİK VE LOHUSALIK

Hipoglisemi-Hiperglisemi. Dr.SEMA YILDIZ TÜDOV Özel Diabet Hastanesi İstanbul

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı

ZARARLI ALIŞKANLIKLAR

KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI. Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü

için kılavuzunuz Hasta Bilgilendirmesi

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı

Su / Hasta Değil Susuzsunuz adlı kitapta suyun önemi anlatılıyor ve yazara göre vücudumuz tam 46 nedenle suya ihtiyaç duyuyor.

DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... III

TÜBERKÜLOZ Tüberküloz hastalığı gelişimi için risk faktörleri

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

5) Çeşitli sebeplerle beyine giden oksijen miktarının azalmasıyla oluşan tabloya ne denir? A) Kusma B) Bayılma C) Kalp krizi D) Beyin felci

KAPAK HASTALIKLARINDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR?

Aufklärung Nr. 11: Influenza Türkisch / Türkçe

Zehirlenmelerde İlkyardım. Zehirlenmeler. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın Acil Tıp AD

KEMOTERAPİ NASIL İŞLEV GÖRÜR?

Kolesterol yaşam için gerekli olan mum kıvamında yağımsı bir maddedir.

KULLANMA TALİMATI. VİTA B 250/250/1 mg enterik kaplı tablet Ağızdan alınır.

KANSER TANIMA VE KORUNMA

Öğrenci Kitabı BEN DE BAŞARIRIM! telc TÜRKÇE B1 OKUL.

Pankreas Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu

DERS : ÇOCUK RUH SAĞLIĞI KONU : KİŞİLİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

YAŞLI DEĞERLENDİRME FORMU. Boy/kilo / BKİ):

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D.

KANSER NEDIR? TARAMA YÖNTEMLERI NELERDIR? BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ KANSER ŞUBE DR.AYŞE AKAN

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER)

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ

Normalde kan potasyum seviyesi 3,6-5,0 mmol/l arasındadır.

İLK YARDIM DENEME SINAVI Aşağıdakilerden hangisi yaşam bulgusu değildir? A) Bilinç. B) Solunum ve dolaşım. C) Vücut ısısı kan basıncı

ERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM

İNSANDA ÜREME SİSTEMİ

NEDEN ANTİBİYOTİK VERİLMEMELİ?

Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu. Yaşlı Bakım-Ebelik. YB 205 Beslenme İkeleri

Endokardit Profilaksisi

YGS ANAHTAR SORULAR #3

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı. VEREM HASTALIĞI ve VEREM HAFTASI

KULLANMA TALİMATI. IOMERON 150 solüsyon Damar ve omurilik zarları içine uygulanır.

Hastanın Değerlendirilmesi

Besin Glikoz Zeytin Yağ. Parçalanma Yağ Ceviz Karbonhidrat. Mide Enerji Gliserol Yapıcı Onarıcı. Yemek Ekmek Deri Et, Süt, Yumurta

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI

Tiroid nedir? BR.HLİ.058

KULLANMA TALİMATI. RUPAFİN 10 mg tablet Ağızdan alınır.

Romatizma BR.HLİ.066

Koroner Arter Hastalıkları ve Tedavisi

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit

Fen ve Teknoloji 7. BOŞALTIM SİSTEMİ. Hazırlayan: NİHAT BAHÇE HAYAL BİLİMDEN DAHA ÖNEMLİDİR. ÇÜNKÜ BİLİM SINIRLIDIR.

DIABETES MELLITUS NEDİR? NEDENLERİ VE SONUÇLARI. Mümkün olduğunca normal bir yaşam. Lilly Deutschland GmbH Werner-Reimers-Straße Bad Homburg

KARACIGERINI KORU SIGORTAYI ATTIRMA!

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM

Olgular. Kan Gazı Değerlendirilmesi Sunum planı. AKG Endikasyonları

Günde bir elma doktoru evden uzak tutar.

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ NEDİR

HASTA/HASTA YAKINI ZORUNLU EĞİTİM İŞLEYİŞ PROSEDÜRÜ

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler

TÜBERKÜLOZ. Verem; TB; TBC; Tüberküloz nasıl yayılır? Tüberküloz şikayetleri nelerdir?

11. SINIF KONU ANLATIMI 25 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-9 ÇEVRESEL (PERİFERİK) SİNİR SİSTEMİ SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARI

YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR?

Hemoroid (Basur) Nedir?

Kalın bağırsağın mukoza adı verilen iç yüzeyinin zayıf noktalardan dışarı doğru kese şeklinde fıtıklaşmasına veya cepleşmesine, bağırsak divertikülü

Hepatit B ile Yaşamak

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 5 İNSANDA BAĞIŞIKLIK VE VÜCUDUN SAVUNULMASI

Kalp Krizini Tetikleyen Durumlar ve Tedavisi. Doç. Dr. Bülent Özdemir Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı

KULLANMA TALİMATI. NEROX-B12, 30 ve 60 tabletlik blister ambalajlarda sunulan B vitamini kompleksidir.

HİZMETE ÖZEL. T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu DOSYA

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy

Kazanım Merkezli Çalışma Kağıdı 1. Ünite Vücudumuzda Sistemler Sindirim Sistemi

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

ENDOKRİN SİSTEM #4 SELİN HOCA

GENEL SORU ÇÖZÜMÜ ENDOKRİN SİSTEM

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Türkiye'de Yıllara Göre Yeni Verem Hasta Sayıları Yıllar

Transkript:

Vorwort In Deutschland leben heute 2,8 Millionen Menschen mit amiliären Wurzeln in der Türkei. Im Krankheitsall können diese Menschen eine besondere Herausorderung ür die Kommunikation zwischen rzt und Patient bedeuten. In Deutschland ist es wesentlich verbreiteter, gesundheitliche Beschwerden zu schildern und wahrgenommene körperliche Veränderungen mitzuteilen als im türkischen Kulturkreis. Hier erwarten Patienten häuig eine Diagnose ohne Patientenbeteiligung. Das unterschiedliche Verhalten in der Interaktion verunsichert rzt und Patienten. Der Umgang mit Krankheit ist generell kulturabhängig. Dies gilt ür eine ganze Bandbreite relevanter Themen: Prophylaxe, Ernährung, Lebensstil, Krankheitserahrung, -erklärung und -behandlung. Zugleich sind Migranten besonderen gesundheitlichen Belastungen und Geährdungen ausgesetzt. Die Ursachen sind zu einem nicht unerheblichen Teil im Migrationsverlau selbst zu suchen. Die sich schnell ändernden Lebensumstände im Migrationsprozess beinhalten eine Fülle gesundheitlicher Belastungen und Geährdungsmomente ür Körper und Psyche. Migration birgt in den verschiedenen Phasen von Entscheidung, Flucht/Reise, Trennung und Einrichten in der neuen Umgebung nicht nur kurzristig sehr hohe Gesundheitsrisiken, sondern auch eine latente Geährdung, die sich nicht selten erst nach Jahren in gesundheitlichen Beeinträchtigungen niederschlägt. Im Krankheitsall potenzieren sich die Probleme und Stressoren und ihre uswirkungen, da die eingeübten Bewältigungsverahren eingeschränkt sind und soziale Interaktionsormen nicht greien können. Die Einschränkung individueller Bewältigungskompetenzen, wie Sprache und Verhaltensnormen, der wachsende Kontrollverlust über die nähere Umwelt und die eigene Person wirken destabilisierend. Ein zentrales Problemeld in der rzt-patienten-beziehung liegt bei den

Migrantinnen und Migranten aus der Türkei nach wie vor in den sprachlichen Barrieren bei Zuwanderern der ersten Gastarbeitergeneration in verschärter Form. Gerade bei ihnen gehen Sprachprobleme und kulturelle Fremdheit mit einer erhöhten Krankheitsanälligkeit einher. Das vorliegende Werk kann ein Beitrag dazu sein, zumindest einen Teil dieser Probleme anzugehen, indem zunächst die verbale Kommunikation mit Patientinnen und Patienten aus der Türkei wesentlich erleichtert und verbessert wird. Es ist ein wichtiges Hilsmittel ür Ärzte mit Patienten türkischer Herkunt sowie gleichermaßen ür die Patienten. Pro. Dr. Faruk Şen

Önsöz lmanya da bugün için ailevi kökeni Türkiye de olan 2,8 Milyon insan yaşamaktadır. Hastalık durumunda bu insanlar, doktor ile hasta arasındaki komünikasyonda önemli bir sorun oluşturabilirler. lmanya da sağlıkla ilgili şikayetleri anlatmak ve vücutta arkedilen değişiklikler hakkında konuşmak, Türk kültür çevrelerinde olduğundan daha çok yaygındır. Türk hastalar sıkça hallerde hastanın katkısı olmadan bir teşhis beklentisi içindedirler. İşte iki kesim arasındaki ilişkideki bu değişik davranış, doktoru da hastayı da şüphe içine düşürebilmektedir. Hastalıkla uğraş ve yaşam, genellikle kültüre bağlıdır. Bu unsur birçok önemli konular için geçerlidir: Proilaksi, beslenme, yaşam tarzı, hastalık tecrübesi, izahı ve tedavisi. Öte yandan göçmenler, özel sıhhi problemler ve tehlikelerle karşı karşıyadırlar. Bunların kaynakları, önemli derecede göç sürecinin kendinde aranmalıdır. Bu sürece bağlı olarak çabuk değişen yaşam şartları, vücutsal ve ruhsal açıdan bir dizi sağlık problemi ve tehlike unsurlarını içermektedir. Karar verme, kaçış/seyahat, ayrılık ve yeni çevreye yerleşim devrelerinde göç kısa süreli çok önemli sağlık riski getirmekle kalmaz, ayrıca pek ender sayılmayan vakalarda sağlığa etki eden bu unsurların ilk belirmelerinden ancak uzun yıllar sonra kendini gösteren gizli tehlikeleri de içerir. Herhangi bir hastalık durumunda bu problemler ve stres aktörleri, etkileri artarak kendini belli ederler, çünkü üstesinden gelebilme hususunda öğrenilen yöntemler sınırlıdır ve sosyal interaksiyon şekilleri etkilerini gösteremez. Kişisel olarak sorunların üstesinden gelebilme kabiliyeti, örneğin dil ve davranış normları, yakın çevreyi kontrol kaybı ve de kişinin kendisini kontrol edebilmedeki kayıplar, insanı destabilize eden şekilde kendilerini gösterirler. Türk göçmenlerin doktorla hasta arasındaki ilişkilerin önemli sorun odaklarından biri, eskiden olduğu gibi bugün de dile bağlı engellerdir.

Bu durum birinci misair işçi neslinden gelen göçmenlerde daha yoğun olarak belirmektedir. Özellikle bu insanlarda dil problemleri ve kültürel yabancılık, daha yüksek derecede hastalığa tutulma eğilimine paralel olarak gözlenmektedir. Eldeki eser, önce Türk hastalarla dil bakımından anlaşmayı bayağı hailetme ve kolaylaştırma yoluyla, yukarıda dokunulan problemlerin en azından bir kısmını çözmeye katkıda bulunabilir. Bu kitap, Türk kökenli hastaları bulunan doktorlar için ve aynı derecede hastaların kendileri için önemli bir yardımcıdır. Pro. Dr. Faruk Şen

dduktion 3 bdomen n abdomen [karın bölgesi] bend m akşam bendessen n akşam yemeği abends akşam vaktinde bührmittel n müshil (diare, ishal) ilacı [kabızlığa karşı ilaç] bgeschlagenheit halsizlik, yorgunluk, bitkinlik abhängig bağımlı bhängigkeit bağımlılık bhile çare [derman] abhören steteskop (kulaklık) yardımıyla dinleyerek muayene etmek abklingen hailemek, azalmak abkühlen soğutmak [serinlendirmek] blau m akış, seyelan ablehnen reddetmek ableugnen inkar etmek abmagern zayılamak [kilo kaybetmek] bmagerungskur zayılama rejimi, diyeti abnabeln bebeğin göbeğini kesmek abnehmen zayılamak [kilo vermek] bneigung karşıtduygu [tiksinme, neret] bortus m abortus [çocuk düşürme, düşük] brasio abrasio [küretaj] brechnung hesap [atura] brechnungsschein m hesap kağıdı bsage ret bsage erteilen ret cevabı vermek [reddetmek] absaugen emmek [hava-sıvı çekmek] bschied m veda abschneiden kesmek abschnüren sımsıkı bağlamak abschwellen şişkinliğin inmesi absehbar sonu görülebilen bsicht niyet [maksat, hede, kasıt] absorbieren absorbe etmek [emmek] bsorption absorbsiyon [emilme, emilim] abstillen bebeği memeden kesme bstinenz abstinens [yoksunluk, uzak durma] bszess m abse [doku içinde iltihap veya cerehat oluşması] abtasten yoklamak btransport m nakletmek abtreiben çocuk aldırmak [küretaj yapmak, olmak] btreibung çocuk aldırma [küretaj] bwehrkräte pl vücut direnci carbose acarboz [şeker hastalığında kullanılan, ağız yolu ile alınan ve kan şekerini düşüren bir ilaç türü] CE-Hemmer m CE inhibitörü [tansiyon düşürücü bir ilaç türü] chillessehne topuk kirişi chselhöhle koltuk altı chselschweiß m koltuk teri acht sekiz damsapel m ademelması [erkeklerde boynun ön bölümünde görülen çıkıntı] daptation adaptasyon [organların çevreye uyum sağlaması-örneğin göz] dduktion addüksiyon [kol

4 denektomie ve bacakların mediyan hatta yaklaşması] denektomie adenektomi [bir salgı veya len bezinin, cerrahi olarak çıkarılması] denitis adenit [len bezlerinin akut veya kronik iltihaplanması] adenoid adenoid [geniz eti] denokarzinom n adenokarsinom [bez kanseri] denom n adenom [normal bez hücresini andırır şekilde bir salgıbezinde gelişen iyi huylu tumör] der damar dhäsion adezyon [iki organın birbirleriyle yapışması] adipös obez [şişman] dipositas obezite [şişmanlık, azla kiloluluk] doleszenz adolesan [buluğ yada erginlik çağı] adoptieren adopte etmek [evlat edinmek] doption adopsiyon [evlat edinme] drenalin n adrenalin [böbrek üstü bezlerinin iç kısımları taraından salgılanan bir hormondur] dresse adres dsorption adsorpsyon [serbest ve çözünmüş bir maddenin zayı ya da güçlü bir bağla diğer bir maddenin yüzeyinde bağlanması] dventitia adventisya [doku katmanı, damar veya bir organın en diştaki ibröz tabaka] dynamie adinami [kas zayılığı] erophagie aeroaji [yemek borusu ve mideye giren havanın bir miktarının bilinç dışı yutulması] erophobie aeroobi [hava ceryanlarından korkan] erosol n aerosol [hava veya gaz içinde süspansiyon şeklinde tutulan katı veya sıvı partiküller içeren basınçlı sistem] erotherapie aeroterapi [hava ile iyileştirme ormu] ter m makat [anüs] terjucken n makat kaşıntısı genesie agenezi [herhangi bir organın olmayışı, bulunmaması] ggression agresyon [saldırganlık, ökeli olmak, sataşan] aggressiv agresi [saldırgan] gnosie agnozi [sensorial/duyusal yetmezlik sonucu tanıma yeteneğinin kaybolması] gonie agoni [ölüm mücadelesi] goraphobie agoraobi [toplum, alan, meydan korkusu] granulozytose agranulositoz [kanda granüloz lökositlerin aşırı azalması] IDS-Inektion IDS eneksiyonu IDS-Test m IDS testi kademie akademi kapnie akapni [kanda karbondioksit azlığı] kklimatisation aklimasyon [uyum, çevre ve iklim şartlarında izyolojik uyum gösterme] kkommodation akomodasyon [gözlerin değişik uzaklıklara uyum sağlaması] kne akne [yüz, omuzlar, sırt ve göğüsteki yağ bezleriyle ilgili kronik bir deri hastalığıdır] krodermatitis akrodermatit [El ve ayak derisinin iltihaplanması] kromegalie akromegali [beyin

mbulanzpersonal 5 tabanında bulunan hipoiz bezinin önbölümünün aşırı çalışmasına bağlı bir durumdur] ktion aksiyon ktivität aktivite aktuell aktüel [güncel] kupunktur akupunktur [belirli noktalara özel iğneler batırılarak yapılan bir tedavi şekli] akut akut larm m alarm larmglocken pl tehlike çanları [tehlike işareti] larmzeichen n alarm göstergesi lbumin n albümin [suda çözülen basit protein türü] lbuminurie albüminüri [albüminin idrar yoluyla atılması] ldosteron n aldosteron [yan böbrek hormonu] lexie aleksi [okuma zorluğu, kelimeleri okuyamama] lgophobie algoobi [ağrıdan aşırı derece korkmak] lkali n alkali [Ph nın 7 nin üzerinde olma durumu, baz özellik] lkalose alkaloz [plazmanın asitbaz dengesinin bozulmasıyla ph nın7,4 üstünde olması] lkohol m alkol alkoholrei alkolsüz alkoholreies Getränk n alkolsüz içecek alkoholhaltig alkollü lkoholiker m alkolik alkoholisches Getränk n alkollü içecek lkoholismus m alkol bağımlılığı lkoholspiegel m kandaki alkol miktarı / düzeyi lkoholtest m alkol testi lkoholumschlag m alkollü sargı bezi lkoholuntersuchung alkol muayenesi lkoholvergitung alkol zehirlenmesi llergen n alerjen [alerji yapan madde] llergie alerji llergietest m alerji testi allergisch alerjik allgemein genel llgemeinarzt m pratisyen doktor loe Vera aloe vera lopezie alopesi [saçların veya kılların tamamen dökülmesi] lptraum m kâbus [korkulu rüya] alt werden ihtiyarlamak, yaşlanmak ltentre m yaşlıların buluşma yeri lter n yaş lteration alterasyon [değiştirmek, değişime uğramak] ltersdiabetes m yaşlılık ile ortaya çıkan diyabet hastalığı lterserscheinung yaşlanma belirtisi ltersheim n huzurevi [yaşlılar evi] lterskrankheit yaşlılık hastalığı ltersversicherung yaşlılık sigortası lterungsprozess m yaşlanma süreci lzheimer-krankheit alzheimer hastalığı malgam n amalgam mastie amasti [memesiz doğma] ambulante Behandlung ayakta tedavi ambulanter plegerischer Dienst m evde hasta bakım servisi mbulanz ambulans mbulanzpersonal n ambulans personeli

6 mbulanzwagen mbulanzwagen m ambülans otomobili melie ameli [doğuştan ekstrimitelerin yokluğu] menorrhoe amenore [bir kadının, gebelik dışında aybaşı kanamasının olmaması] mmoniak n amonyak mnesie amnesi [haızanın kısmen veya tamamen kaybı] mnioskopie amnioskopi [amnioskop aracılığı ile amniotik sıvının ve etüsün incelenmesi] mniozentese amniyosentez [hamileliğin 16. hatasından itibaren alınabilen amniotik sıvı] mpere n amper [elektrik akım gücünü gösteren temel ünitesi] mpulle ampul mputation ampütasyon [vücudun kol veya bacaklarında gangren olan bir bölümün kesip çıkartılması] mylase amilaz [barsaklardaki glikojeni ve nişastayı maltoza ve dekstrinlere dönüştüren pankreas sıvısı] nabolikum n anabolik anaerob anaerob [oksijensiz ortam] anal anal [anüsle ilgili] nalregion anal (makat) bölgesi nalyse analiz [tahlil] nämie anemi [kansızlık] anämisch anemik [kan sayımında eritrosit ve hemoglobin miktarı düşüklüğü] namnese anamnez [hasta ile ilgili bilgiler] namnesebogen m anamnez ormu nästhesie anestezi nästhesieabteilung anestesi (narkoz) bölümü nästhesiebericht m anestezi raporu nästhesist m anestesi (narkoz) doktoru nastomose anastamoz [özellikle iki damar veya iki sinir arasında bağlantı] natomie anatomi [vücudun sistem ve organlarını inceleyen bilim dalı] anatomisch anatomik anatomische Pinzette anatomik cımbız ndrogen n androjen [erkeklik hormonu olan testosteron un tedavi amaçlı verilmesine denir] android android [erkeksi karekterleri veya özellikleri gösteren] neurysma n anevrizma [bir damarda belli bir bölgenin genişlemesiyle oluşan şişkinlik, tümör çıkıntısı] nall m hastalık nöbeti nangsdosis başlangıç dozajı anassen ellemek aneuchten ıslatmak [nemlendirmek] angeboren doğuştan ngebot n tekli ngewohnheit alışkanlık [adet edinmek] ngina anjina ngina pectoris kalp (göğüs) anjini [kalbi besleyen damarların tıkanmasıyla ortaya çıkan göğüs ağrısı] ngiogenese anjiyojenez [damar oluşumu, damar gelişmesi] ngiographie anjiyograi [damarların, kontrast yardımıyla röntgen ile gözlemleme] ngiokardiographie anjiyokardiyograi [kalp damarlarının, kontrast yardımıyla röntgen ile gözlemlemesi]

antiseptisch 7 ngiom n anjiyom [kan damarlarında oluşan iyi huylu şişlik] ngioplastie anjiyoplasti [tıkanan damarları bir balon kateter ile açmak] ngiotensin-ii-rezeptor-ntagonist m anjiyotensin-ii-reseptör antagonisti ngst korku ngstzustand m korku hali nhaltspunkt m ipucu [tutamak noktası] anhusten yüzüne öksürmek ankleiden giyinmek nkylose ankiloz [eklemin hareket yeteneğinin azalması veya kaybolması] nmeldebüro n başvuru [müracaat] bürosu nmeldeormular n başvuru ormu anmelden kaydettirmek, başvurmak, müracaat etmek nmeldung başvuru [müraacat] nomalie anomali [alışılmazlık, normalin dışında] norexie anoreksi [iştahın azalması veya kaybolması] noxie anoksi [kanda oksijen azlığı] npassung uyum sağlama npassungsähigkeit uyum sağlama kabiliyeti anschwellen şişmek nsprechpartner m danışılan kişi, görüşülmesi gereken kişi, danışman nspruch m hak [talep] anstecken bulaştırmak ansteckend bulaşıcı ntagonist m antagonist [karşı etki] ntazida pl antasid [mide suyunu/ asitini nötralize eden ilaç] nthrax n antraks [şarbon] ntialkoholiker m antialkolik [alkol düşmanı] nti-baby-pille doğum kontrol hapı ntibiotikum n antibiyotik [bakterileri öldüren veya üremesine engel olan ilaç] ntidepressiva pl antidepresan ilaç [depresyona karşı ilaç] ntidiabetika pl antidiyabetik ilaç [diyabet hastalarında kullanılan kan şekeri düşürücü ilaçlar] ntidiuretika pl antidiüretik ilaç [idrar oluşumunu önleyen ilaçlar] ntidot n antidot [panzehir; zehirli bir maddenin etkisinin ortadan kaldıran madde] ntiemetika pl antiemetik ilaç [kusma önleyici ilaç] ntiepileptika pl antiepileptik ilaç [epilepsi önleyici ilaç] ntigen n antijen [organizmaya girdiğinde kendisine karşı antikor oluşmasına neden olan ve onunla birleşerek hipersensibilite reaksiyonlarıa neden olanbilen madde] ntikörper m antikor [antijen adı verilen serum globulinler] antineuralgisch antinevraljik [romatizmaya karşı] ntipathie antipati [hoşnutsuzluk] ntirheumatika pl antiromatizmal ilaç [romatizmaya karşı ilaç] ntisepsis antisepsi [mikropları ve virusları ilaçla yok etme] antiseptisch antiseptik [canlı yüzeyler üzerinde mikroorganizmaların üremesini engelleyen maddeler]

8 ntispasmodikum ntispasmodikum n antispazmotik ilaç [spazm çözücü, daha çok iç organlardaki düzkasların kasılmalarını çözen ilaç grubuna verilen isim] ntitoxin n antitoksin [bir toksin in etkilerine karşı koymak için organizma taraından oluşturulan madde] ntwort cevap [karşılık, yanıt] nurie anüri [idrar tutulması, idrar çıkaramama] nus m anüs [makat, sindirim kanalının bitiş kısmı] nwendung kullanım nwendungsdauer kullanım süresi nwendungsgebiet n kullanım alanı nzeichen n belirti [işaret, semptom] anziehen giyinmek orta aort [kalpten çıkan vücudun en büyük atar damarı] ortenaneurysma n aortik anevrizma [aort damarının her hangi bir bölümünde görülen genişleme] ortenbogen m aort yayı periti m aperiti phagie aaji [yutma güçlüğü] phasie aazi [konuşma veya konuşulanı anlama yeteneğinin kaybı] phonie aoni [sesini yitiren, kaybeden] phrodisiakum n arodiziyak [cinsel istemini arttıran ilaç] pnoe apne [solunumun geçici bir zaman içinde durması] poplex m apopleksi [elç, inme] potheke eczane potheker m eczacı ppendektomie apendektomi [apandis-körbarsağın cerrahi yöntemle çıkarılması] ppendix m apandis [körbarsak] ppendizitis apandisit [körbarsak iltihabı] ppetit m iştah ppetit anregen iştah açmak appetitlos iştahsız ppetitlosigkeit iştahsızlık ppetitstörung iştah bozukluğu ppetitzügler m iştah kesici pplikation aplikasyon [içirmek, yutturmak] praxie apraksi [kasların gücüne, duyarlınığında ve koordinasyonunda bozukluk olmadığı halde, belli bir amaca yönelik hareketleri yapamama] pril m nisan rbeit iş [çalışma] arbeiten iş yapmak [çalışmak] arbeitsähig çalışmaya elverişli rbeitshygiene iş (çalışma) hijyeni rbeitsschutz m iş koruması arbeitsunähig çalışmaya elverişsiz rbeitsunall m iş kazası real n saha, alan rm m kol rmbruch m kol kırılması rmprothese kol protezi rmtragetuch n kol askısı roma n aroma romatherapie aromaterapi rrhythmie aritmi [kalp ritim bozukluğu] rsen n arsen [kimyasal element] rterie arter damar [atardamar] rterielle Verschlusskrankheit (VK) atardamar tıkanma hastalığı arterieller Druck m arteryel basınç rterienblut n atardamar kanı

temlähmung 9 rterienverkalkung atardamar kireçlenmesi rterienverschluss m atardamar tıkanması rteriosklerose arterioskleroz [damar sertliği] rthritis artrit [masal, eklem iltihabı] rthrose artroz [eklem kireçlenmesi] rzneimittel n ilaç rzneimittelsucht ilaç bağımlılığı rzt m doktor, hekim rztanordnung doktor talimatı rztbericht m doktor raporu Ärztekammer tabipler odası rztehler m doktor hatası rzthelerin doktor muayenehanesi yardımcısı [doktorun yanında çalışan özel eğitimli kişi] Ärztin bayan doktoru ärztlich hekimsel ärztliche Überweisung doktor (hekim) sevki ärztliche Untersuchung doktor muayenesi ärztliche Verordnung doktor (hekim) talimatı ärztlicher Rat m doktor (hekim) tavsiyesi rztpraxis doktor muayenehanesi rztvisite doktor viziti sbest m asbest scorbinsäure askorbik asit [C vitamini] sepsis asepsi [septik veya aseptik hastalıkları önlemek için, uygun yöntemlerle organizmaya mikropların girişini önleme metodu] aseptisch aseptik [patojen mikroorganizma içermeyen] spartam n aspartam [enerji içermeyen bir tür tatlandırıcı] sphyxie asiksi [nabız yokluğu, nees yokluğu] spiration aspirasyon [sıvı, gaz veya yabancı bir maddenin akciğere teneüs edilmesi] spirin n spirin ssistenzarzt m asistan hekim assistieren asiste-asistanlık etmek ästhetisch estetik ästhetische Operation estetik operasyonu sthma n astım sthma bronchiale n bronşiyal astım sthmaanall m astım krizi; nöbeti sthmamittel n astım ilacı sthmatiker m astım hastası stronautenkost astronot yiyeceği [hap veya tüp şeklinde yiyecekler] systolie asistoli [kalp kasılmalarının durmasıyla, kalbin diyastolde hareketsiz kalması] szites m assit [serbest karın bölgesinde toplanan sıvı] taxie ataksi [kas gücü eksilmeden hareketlerde düzensizlik görülmesi] telektase atelektazi [akciğerin belirli bir bölümün hava ile dolmaması] tem m solunum [nees] tembeschwerden pl solunum güçlüğü atemerleichternd solunum kolaylaştırıcı temgymnastik solunum jimnastiği [nees alma yöntemleri] temhilsmuskulatur solunuma yardımcı kaslar temlähmung solunum tutukluğu / elci

10 temlosigkeit temlosigkeit solunum kesikliği temmechanik solunum mekanizması temnot solunum güçlüğü [nees darlığı, -tıkanması] temstillstand m solunumun durması temtraining n solunum egzersizi temtyp m solunum tipi temübungen pl solunum egzersizleri temwege pl solunum yolları temwegserkrankung solunum yolları hastalıkları temzentrum n solunum merkezi [beyinde bulunan solunum merkezi] temzug m nees Ätiologie etyoloji [hastalık nedenlerinin incelenmesi] atmen nees almak tmosphäre atmoser tmung solunum [nees, teneüs] tmungsorgan n solunum organı tonie atoni [kasların gevşemesi] topie atopi [normal kişilerde alerjen maddelerle temaslarında çok sayıda klinik belirtilerin ortaya çıkması ve bu maddelere aşırı duyarlık eğilimi] trophie atroi [aşırı organ zayılaması] tropin n atropin ttest n doktor (sağlık) raporu au dem Rücken liegend sırt üstü yatarak au nüchternen Magen aç karnına auatmen geniş nees almak aublasen şişirmek augeregt heyecanlı uklärung bilgilendirmek [aydınlatmak] uklärungsbogen m bilgilendirme ormu aukratzen kaşıyıp yırtmak [tırmalamak] aumerksam machen ikaz etmek, uyarmak unahme kayıt [kabul] auschneiden keserek açmak austehen kalkmak austoßen geğirmek auwachen uyanmak auwärmen ısıtmak auwecken uyandırmak auweichen yumuşatmak [gevşetmek] ugapel m göz çukuru uge n göz ugen auschlagen gözleri açmak ugenarzt m göz doktoru [otalmolog] ugenbad n göz banyosu ugenbinde göz sargısı ugenbraue kaş ugendiagnose göz teşhisi ugenentzündung göz iltihabı ugenerkrankung göz hastalığı ugenarbe göz rengi ugenheilkunde göz hekimliği ugenhintergrund m göz arkası bölümü ugenhöhle göz yuvası ugeninnendruck m göz tansiyonu ugenkrankheit göz hastalığı ugenlid n göz kapağı ugenmuskel m göz kası ugenmuskellähmung göz kası elçi ugennerv m göz siniri ugenplaster n göz lasteri ugenprothese göz protezi

zidose 11 ugensalbe göz merhemi ugenschmerzen pl göz ağrısı ugenspiegelung göz endoskopisi ugentropen pl göz damlası ugentumor m göz tümörü ugenuntersuchung göz muayenesi ugenzittern n göz titremesi ugust m ağustos ausatmen nees vermek usluss m akıntı [iraz] ausüllen doldurmak usgang m çıkış usgangspunkt m çıkış (başlangıç) noktası aushalten dayanmak [tahammül etmek] ausheilen iyileşmek aushusten öksürerek çıkarmak [örn. balgam] auskleiden elbiselerini çıkarmak auskratzen kazıyarak çıkarmak auskühlen soğutmak uskultation oskültasyon [dinlemek örneğin bir kulaklık ile kalbi veya akciğeri dinlemek] uskunt enormasyon [enormasyon bürosu] usnahme istisna ausnüchtern ayıltmak ausrecken germek ausrenken yerinden oynatmak, çıkarmak [örneğin kol kemiğinin yerinden oynatılması] usschabung kürtaj usscheidung dışkılama ußenhaut dış deri äußere Sekretion dış salgı aussichtslos ümitsiz [mümkün görünmeyen] aussichtsreich ümit verici aussprechen telaus etmek [söylemek] ausspucken tükürmek ausstrahlen ışın salmak, ışınlamak ausstrecken uzatmak [örneğin el veya kolları uzatmak] ustauschtabelle değişim tabelası austrinken içmek [içip boşaltmak] austrocknen kurumak usweg m çare, çıkar yol usweis m kimlik [hüviyet] uswur m balgam ausziehen soyunmak utismus m otizm [içekapanış] autonom otonom autonomes Nervensystem n otonom sinir sistemi utopsie otopsi [bir cesetin tüm organlarının veya bölümlerinin incelenmesiyle ölüm nedenini ortaya konulması] vitaminose avitaminoz [vitamin eksikliği] zeton n aseton [meyve kokusunu anımsatan kimyasal bir madde. Özellikle kan şekeri kötü ayarlanmış diyabet hastalarının ağız kokusu ile kendini gösterir] zidose asidoz [plazma asit-baz dengesinin asit yönüne kayması]

adsorpsyon 115 abdomen bdomen n [Bauch, Unterleib] ablepsi blepsie [Blindheit] abortus bortus m [Fehlgeburt innerhalb der ersten 28 Schwan ger schatswochen] abrasio brasio [usschabung der Gebärmutter, z.b. nach einer Fehlgeburt] abse bszess m [Eitersammlung in einer Höhle des Körpergewebes] absorbe absorbieren [ausaugen] absorpsiyon bsorption [ausaugen] abstinens bstinenz [Enthaltsamkeit] acarboz carbose [Medikament zur Senkung von erhöhten postprandialen Blutzuckerwerten bei Diabetikern] CE-inhibitörü CE-Hemmer m [blutdrucksenkendes Medikament] acıkmak Hunger haben [bzw. bekommen] acımak schmerzen [weh tun] acil cağrı Notru m acil durum Notall m acil durum ambülans servisi Notallambulanz acil durum çantası Notallkoer m acil durum planı Notallplan m acil sargı Notverband m acil servis Notaunahme acil tedbir Notmaßnahme aç hungrig aç bırakmak hungern lassen aç karnına au nüchternen Magen açgözlü unersättlich açlık Hunger m adaçayı Salbeitee m adaptasyon daptation adele Muskel m adele iltihabı Muskelentzündung adeleli muskulös ademelması damsapel m adenektomi denektomie [Drüsenenternung] adenit denitis [akute oder chronische Lymphknotenentzündung] adenoid adenoid [drüsenähnlich] adenokarsinom denokarzinom n [Drüsenkarzinom] adenom denom n [gutartiges Geschwulst in den Drüsen] adet Stück n âdet ngewohnheit adet ağrıları Monatsbeschwerden pl adet görme Regelblutung [Menstruation] adet kanaması Regelblutung adezyon dhäsion [Verkleben von zwei Organen] adı Name m [Vorname] adinami dynamie [llgemeine Kratlosigkeit, Müdigkeit, Muskelschwäche] adipo dipo [Wortteil ür Fett] adli tabip Gerichtsarzt m adli tıp Gerichtsmedizin adli tıp raporu gerichtsmedizinischer Beund m adolesan doleszenz [Jugendalter, Pubertät] adrenalin drenalin n adres dresse [nschrit] adsorpsyon dsorption [nreiche-

116 addüksiyon rung von Stoen au der Oberläche ester Körper] addüksiyon dduktion [Heranziehen eines Körpergliedes zur Körpermitte] adventisya dventitia [äußere Bindegewebsschicht von Organen und Geäßen] aeroaji erophagie [Lutschlucken] aeroobi erophobie [darunter versteht man die ngst vor dem Einatmen von Lut, Zuglut oder vor schädlichen Gasen] aerosol erosol n [in einem Gas schwebende, ein verteilte este oder lüssige Teilchen] aeroterapi erotherapie [Luttherapie] aaji phagie [Schluckstörung] aazi phasie [Sprachstörung] aiyet olsun! Guten ppetit! aoni phonie [Stimmlosigkeit] arodiziyak phrodisiakum n [Geschlechtstrieb anregendes Mittel] ayon Opium n ayon bağımlılığı Opiumsucht ayon ruhu Opiumtinktur ayon tiryakisi Opiumraucher m agastri gastrie [Fehlen des Magens] agenezi genesie [vollständiges Fehlen eines Organs] aglisemi glykämie [absoluter Zuckermangel im Blut] agnozi gnosie [Störung des Erkennens trotz ungestörter Sinneswahrnehmung] agoni gonie [Todeskamp] agoraobi goraphobie [Platzangst] agranulositoz granulozytose [hochgradige Verminderung der Granulozyten] agresi aggressiv agresyon ggression ağ sargısı Netzverband m ağarmak ergrauen ağda Enthaarungsmittel n ağır schwer ağır malul schwerbehindert ağır maluliyet kimlik belgesi Schwerbehindertenausweis m ağır özürlü schwerbehindert ağırlığın artması Gewichtszunahme ağırlığın azalması Gewichtsverlust m ağırlık Gewicht n ağırlık azlası Übergewicht n ağız Mund m ağız bakımı Mundplege ağız boşluğu Mundhöhle ağız içi mukosa hastalığı Mundschleim hauterkrankung ağız kesesi Backentasche ağız kokusu Mundgeruch m ağız mukozası Mundschleimhaut ağızdan ağıza suni teneüs Mundzu-Mund-Beatmung ağızdan buruna suni teneüs Mundzu-Nase-Beatmung ağlamak weinen [heulen] ağrı Schmerz m ağrı hapı Schmerztablette ağrı kesici Schmerzmittel n ağrı merkezi Schmerzzentrum n ağrı tedavisi Schmerztherapie ağrılı schmerzhat ağrımak schmerzen ağrısız schmerzrei ağtabaka Netzhaut [Retina] ağtabaka çözülmesi Netzhautablösung ağtabaka hastalığı Netzhauterkrankung ağtabaka iltihabı Netzhautentzündung

albümin 117 ağustos ugust m ahlak Sitte [Moral, Ethik] IDS eneksiyonu IDS-Inektion IDS hastalığı IDS-Krankheit IDS testi IDS-Test m aile Familie aile doktoru Hausarzt m aile ecza kutusu Hausapotheke aile planlaması Familienplanung aile yakınları Familienangehörige pl akademi kademie akapni kapnie [niedriger Kohlendioxidgehalt im Blut] akardi kardie [angeborenes Fehlen des Herzens] akciğer Lunge akciğer absesi Lungenabszess m [Eiteransammlung in der Lunge] akciğer amizemi Lungenemphysem n [Blählunge, die das usatmen erheblich erschwert; ot als Spätolge von sthma] akciğer aplazisi Lungenaplasie akciğer atardamarı Lungenschlagader akciğer atelektazisi Lungenatelektase akciğer dokuları Lungengewebe n akciğer dolaşımı Lungenkreislau m akciğer embolisi Lungenembolie akciğer enarktüsü Lungeninarkt m [Verschluss eines rterienasts der Lunge] akciğer ibrozu Lungenibrose akciğer iltihabı Lungenentzündung akciğer kanadı Lungenlügel m akciğer kanseri Lungenkrebs m akciğer karsinomu Lungenkarzinom n akciğer mikozu Lungenmykose akciğer ödemi Lungenödem n [Wasseransammlung in der Lunge] akciğer petekleri Lungenalveolen pl akciğer reseksiyonu Lungenresektion [chirurgisches Enternen eines Lungenlügels] akciğer tenneüsü Lungenatmung akciğer tıkanması Lungenstauung akciğer toplardamarı Lungenvene akciğer veremi Lungentuberkulose akıl Verstand m [Vernunt] akıl bozukluğu Geistesgestörtheit akıllı klug akılsız dumm [unvernüntig] akıntı usluss m aklı bozuk geistesgestört aklimasyon kklimatisation [Gewöh nung an eine andere Umgebung] akne kne [Hautausschlag] akomodasyon kkommodation [npassungsvermögen des uges, sehr nahe und weit enternte Dinge gleich schar zu sehen] akrodermatit krodermatitis [entzündliche Hauterkrankung der Gliedmaßen] akromegali kromegalie [übermäßiges Wachstum] aksi Gegenteil n aksiyon ktion akşam bend m akşam vaktinde abends akşam yemeği bendessen n aktive ktivität aktüel aktuell akupunktur kupunktur akut akut akyuvar weißes Blutkörperchen n [Leukozyte] alan Bereich m [real] alan bakımı Bereichsplege alarm larm m alarm göstergesi larmzeichen n albümin lbumin n [in der Leber ge-

118 albüminüri bildetes Eiweiß, das in den meisten Organen vorkommt] albüminüri lbuminurie [usscheidung von lbumin mit dem Urin] alçı Gips m alçı kalıbı Gipsabdruck m alçı korsesi Gipskorsett n alçı sargısı Gipsverband m alçıya koymak eingipsen aldosteron ldosteron n [Hormon der Nebenniere] aleksi lexie [Leseblindheit, Buchstabenblindheit] alerjen llergen n alerji llergie alerji testi llergietest m alerjik allergisch alet Gerät n ala 1 blokajları lpha-1-blocker m [die lpharezeptoren blockierende Substanzen] algılamak wahrnehmen algoobi lgophobie [ngst vor Schmerzen] alın Stirn alın boşluğu Stirnhöhle alın boşluğu iltihabı Stirnhöhlenentzündung alın çizgisi Stirnalte alın kası Stirnmuskel m alın kemiği Stirnbein n alın yarası Stirnwunde alışkanlık Gewohnheit alışma Gewöhnung alıştırma Übung alimentasyon limentation [Ernährung] alkali lkali n alkaloz lkalose [nstieg des BlutpH-Wertes au mehr als 7,44] alkol lkohol m alkol bağımlığı lkoholabhängigkeit alkol muayenehesi lkohol untersuchung alkol testi lkoholtest m alkol zehirlenmesi lkoholvergitung alkolik lkoholiker m alkollü alkoholhaltig alkollü içecek alkoholisches Getränk n alkollü sargı bezi lkoholumschlag m alkolsüz alkoholrei alkolsüz içecek alkoholreies Getränk n almak einnehmen [Medikament] aloe vera loe Vera alopesi lopezie [Haarausall] alt bacak Unterschenkel m alt bacak ülseri Unterschenkelgeschwür n alt deri Unterhaut alt dudak Unterlippe alterasyon lteration [Veränderung, bänderung] altı sechs altı ayda bir olan halbjährlich altlık Unterlage alyuvar Erythrozyt m [rotes Blut körperchen] alzheimer hastalığı lzheimer m amalgam malgam n amasti mastie [angeborenes Fehlen der Brustdrüse] ambülans mbulanz ambulans helikopteri Rettungshubschrauber m ambulans otomobili Rettungswagen m ambulans personeli mbulanzpersonal n amel Durchall m ameli melie [angeborenes Fehlen von Gliedmaßen] ameliyat Operation ameliyat etmek operieren ameliyat gömleği Operationshemd n

anjiyoplasti 119 ameliyat masası Operationstisch m ameliyat olmak operiert werden ameliyat zamanı Operationszeit ameliyathane Operationssaal m amenore menorrhoe [usbleiben der monatlichen Regelblutung] amizem Emphysem n [Lut- oder Gasblähungen im Gewebe, besonders in der Lunge] amilaz mylase [Enzym, das Stärke und Glykogen im Darm abbaut] amnesi mnesie [zeitlich begrenzte Gedächtnislücke] amniyosentez mniozentese [Frucht wasserentnahme ab der 16. Schwangerschatswoche] amniyoskopi mnioskopie [Fruchtwasserspiegelung] amonyak mmoniak n amper mpere n [Einheit der elektrischen Stromstärke] ampiyem Empyem n [Eiteransammlung in einer Körperhöhle, z. B. in der Brusthöhle, Bauchhöhle oder in den Gelenken] ampul mpulle ampütasyon mputation ana ikir Grundgedanke m ana öğün Hauptmahlzeit ana toplardamar Hohlvene anabolik nabolikum n [Mittel zur Förderung des Muskelaubaus] anaerob anaerob [ohne Sauersto lebend] anal anal [den ter betreend] anal bölgesi nalregion analiz nalyse anamnez namnese anamnez ormu namnesebogen m anastomoz nastomose [operativ hergestellte Verbindungen zwischen Hohlorganen] anatomi natomie anatomik anatomisch anatomik cımbız anatomische Pinzette android android [einem Mann ähnlich] androjen ndrogen n anemi nämie [Blutarmut, Verminderung des Blutarbstoes und der roten Blutkörperchen] anemik anämisch anestesi nästhesie anestesi bölümü nästhesieabteilung anestesi doktoru nästhesiearzt m [nästhesist, Narkosearzt] anevrizma neurysma n [Erweiterung einer Schlagader] ani plötzlich ani duyma kaybı Hörsturz m anjina ngina [1. Entzündung des Lym phatischen Rachenrings mit Rö tung und Schwellung, besonders der Gaumenmandeln und ihrer Umgebung; 2. Enge, Beklemmung] anjiyograi ngiographie [röntgeno logische Darstellung von Blutge äßen nach Einspritzung eines Kontrastmittels] anjiyojenez ngiogenese [Blutgeäßbildung] anjiyokardiyograi ngiokardio graphie [Röntgenkontrastdarstellung der Herzhöhlen und der großen Geäße] anjiyom ngiom n [Geschwulst des Geäßgewebes] anjiyoplasti ngioplastie [udehnung verengter Geäße mit einem Ballonkatheder]

120 anjiyotensin-ii-reseptör antagonisti anjiyotensin-ii-reseptör antagonisti ngiotensin-ii-rezeptor- ntagonist m ankiloz nkylose [Gelenkversteiung] anlamsız sinnlos anne sütü Muttermilch anoksemi noxie [mangelnde Versorgung des Gewebes mit Sauer sto] anomali nomalie [vom Durchschnitt abweichend, Unregel mäßigkeit] anoreksi norexie [Eine Essstörung, die durch Gewichtsverlust oder bei Kindern durch ehlende Gewichtszunahme gekennzeichnet ist.] ansealit Enzephalitis [Gehirnentzündung] ansealopati Enzephalopathie [hirnorganische Störung] antagonist ntagonist m [Gegen wirkung] antasid ntazida pl [Mittel gegen vermehrten Säuregehalt im Magen] antialkolik ntialkoholiker m antibiyotik ntibiotikum n antidepresan ilaç ntidepressiva pl [Mittel gegen Depressionen] antidiüretik ilaç ntidiuretika pl [die Harnausscheidung hemmendes Mittel] antidiyabetik ilaç ntidiabetika pl [blutzuckersenkende Medikamente zur nwendung beim Diabetiker] antidot ntidot n [Gegengit] antiemetik ilaç ntiemetika pl [Mittel gegen Erbrechen] antiepileptik ilaç ntiepileptika pl [Mittel gegen epileptische Krampanälle] antijen ntigene pl [Stoe, die im Kör - per zur Bildung von bwehrstoen gegen Krankheitserreger ühren] antikor ntikörper pl antinevraljik antineuralgisch antipati ntipathie [bneigung] antiromatizmal ilaç ntirheumatika pl [Entzündungs- und schmerzstillende Medikamente, die kein Kortison enthalten] antisepsi ntisepsis [Maßnahmen zur Verhinderung oder Bekämpung von Entzündungen] antiseptik antiseptisch [keimtötend] antispasmotik ilaç ntispasmodikum n [kramplösendes Medikament] antitoksin ntitoxin n [vom Organismus gebildete Gegengite, die planzliche, tierische und bakterielle Gite im Körper neutralisieren] antraks nthrax m [Milzbrand] anüri nurie [ehlende Harnabsonderung] anüs nus m [ter] aort orta [größte Körperschlagader, sie entspringt in der linken Herzkammer] aort yayı ortenbogen m aortik anevrizma ortenaneurysma n [ussackung der orta] apandis ppendix m [Blinddarm] apendektomi ppendektomie [operative Enternung des Blinddarms] apendisit ppendizitis [Blinddarmentzündung] aperati periti m aplikasyon pplikation apne pnoe [temstillstand, temlähmung] apopleksi poplex m [Schlaganall] apraksi praxie [Unähigkeit, be stimmte Bewegungen sinnvoll

atelektazi 121 aus zuühren trotz erhaltener Beweglichkeit] ara öğün Zwischenmahlzeit aralık Dezember m araştırmak erorschen arı Biene arı sokması Bienenstich m aritmi rrhythmie [unregelmäßige Herztätigkeit] aroma roma n aromaterapi romatherapie arpacık Gerstenkorn n arsen rsen n [chemisches Element] arter damar rterie arter damar kanı rterienblut n arterioskleroz rteriosklerose [rterienverkalkung] arteryel basinç arterieller Druck m artrit rthritis [Gelenkentzündung] artroz rthrose [chronische Gelenkveränderungen] arzu Wunsch m asabi erregbar asbest sbest m asepsi sepsis [Keimreiheit] aseptik aseptisch [keimrei] aseton zeton n [chemische Substanz mit obstartigem Geruch. zeton im Urin von Diabetikern ist ein Zeichen ür eine schlechte Stowechsellage] asiksi sphyxie [Pulslosigkeit, temstillstand, meistens durch temlähmung oder Verlegung der temwege] asıl nokta Kernpunkt m asıntıda bırakmak hinauszögern asidoz zidose [nhäuung saurer Stowechselprodukte im Blut bei Stowechselkrankheiten] asistan hekim ssistenzarzt m asiste etmek assistieren asistoli systolie [Herz-Kreislau- Stillstand] asit Säure asit derecesi Säuregrad m asitli säurehaltig askorbik asit scorbinsäure aspartam spartam n [kalorienreier Süßsto] aspirasyon spiration [n- oder Einatmen von Fremdkörpern in die temwege] spirin spirin n assit szites m [Wasseransammlung in der Bauchhöhle] astım sthma n astım hastası sthmatiker m astım ilacı sthmamittel n astım krizi sthmaanall m astronot yiyeceği stronautenkost aşı Impung aşı hasarı Impschaden m aşı karnesi Imppass m aşı maddesi Impsto m aşı planı Impplan m aşık eklemi Sprunggelenk n aşılamak impen aşılanma mecburiyeti Impzwang m ataksi taxie [Störung im Zusammen wirken einzelner Muskelgruppen] atardamar rterie [Schlagader] atardamar kanı rterienblut n atardamar kireçlenmesi rterienverkal kung atardamar tıkanma hastalığı rterielle Verschlusskrankheit [VK] atardamar tıkanması rterienverschluss m atelektazi telektase [Chronische Belütungsstörung eines oder mehrerer Lungensegmente oder eines oder mehrerer Lappen]