ENDER SARAÇ EBRU YAŞAR CEMAL KAMACI EYVAH ÇOCUĞUM ÜSTÜN ZEKALI! MODERN ÇEKMEKÖY'ÜN TARiHi-2 BURSA YA GİDİYORUZ HAYDİ ÇOCUKLAR

Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

ENDER SARAÇ EBRU YAŞAR CEMAL KAMACI EYVAH ÇOCUĞUM ÜSTÜN ZEKALI! MODERN ÇEKMEKÖY'ÜN TARiHi-2 BURSA YA GİDİYORUZ HAYDİ ÇOCUKLAR

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

Selman DEVECİOĞLU. Gönül Gözü

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı.

BAHARA MERHABA. H. İlker DURU NİSAN 2017 İLKOKUL BÜLTENİ

Başbakan Yıldırım, 39. TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği ne gelen çocukları kabul etti

GÜL-AY Basın-Meslek İlkelerine Uyar. Yazı ve ilanlar imza sahiplerine aittir. Köşe yazılarına ücret ödenmez. Makalelerinden kendileri sorumludur.

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder..

Bodrum-Kos arasındaki turizm ve ticaret işbirliği

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?


Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim :05 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim :08


Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

Beykoz Yerel Basını: Yılın Öğretmen Çifti, Adife& Bayram YILDIZ - Özgün Haber

BAŞKAN YAVUZ, TUZLA BELEDİYE BAŞKANI DR.ŞADİ YAZICI, EŞİ

2013 / 2014 SAYI: 17. Haftanın Bazı Başlıkları

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni. Sayı:1 Nisan 2015

ÇANTA VE KIRTASİYELER ONİKİŞUBAT TAN

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

İnanıyorum ki biraz daha gayret ederek planlı ve düzenli bir çalışmayla çok daha başarılı olacaksın

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Fransa da ki saldırıya Bodrumdan tepki

AİLEYE MUTLULUK YAKIŞIR! HAYAT SEVİNCE VE SEVİLİNCE GÜZEL

tarafından yazıldı. Pazartesi, 13 Ağustos :33 - Son Güncelleme Pazartesi, 13 Ağustos :52

KİTABININ GELİRİNİ, İHTİYACI OLAN KIZ ÇOCUKLARINA VERECEK

3. Sınıf Noktalama İşaretleri

Başbakan Yıldırım, Piri Reis Ortaokulu nda karne dağıtım törenine katıldı

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

ÖZEL GÜNLER. Doğum günü/kadınlar günü/anneler günü/babalar günü/sevgililer günü/ Öğretmenler günü

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Tokat Plevne İmam Hatip Ortaokulu Öğrencilerinin Sorularına cevaplarımız

ÖMER GÜNEY CHP MENEMEN BELEDİYE BAŞKAN A.ADAYI

MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ GEÇİN DEN ÖZEL AÇIKLAMALAR

Đsmail Hilmi Adıgüzel

Meclis'te sık sık. Babası yoksa

Jamie Foxx J

CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı

BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu

MOTİVASYON. Nilüfer ALÇALAR. 24. Ulusal Böbrek Hastalıkları Diyaliz ve Transplantasyon Hemşireliği Kongresi Ekim 2014, Antalya

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI BEYLERBEYİ ÖZEL ANAOKULU, İLKOKULU VE ORTAOKULU EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 35.VELİ BÜLTENİ

Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz

Başkan Kocadon basına yemek verdi; tarafsızlığınızdan taviz vermeyin

Evlenirken Nelere Dikkat Edilmeli?

Kahraman Kit Misafirlikte

Filistin'den özgürlüğe bedel çizimler

ARAŞTIRMANIN KAPSAMI. Saha Tarihi: 9 10 Nisan il ilçe mahalle/ köy

TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU

ARAŞTIRMANIN KAPSAMI. Saha Tarihi: 9-10 Nisan ilçe. 35 il. 200 mahalle/ köy görüşme

Biz beyaz yakalılarız. Günümüzün çoğu plazalarda geçer. 9-6, 9-9, bazen de ne kadar giderse o kadar çalışırız. Adımız aynı zamanda kimliğimiz.

Bodrum a gönül veren ünlüler Trafo da buluştu

Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Altınordu İlçesi nde bulunan 92 Mahalle nin muhtarlarıyla ile bir araya geldi.

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

Bodrum da bir ilk, kapalı kort hizmete girdi

TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri,

ALTININ DEĞERİNİ SARRAF, KELAMIN DEĞERİNİ ERBAP ANLAR!.. - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

KİŞİSEL GELİŞİM NASIL BAŞLAR?

GÖKYÜZÜ EĞİTİM KURUMLARI

Çocuklara sahip çıkmak geleceğe sahip çıkmaktır

Çocuklar en iyi notları getirmeseler de boğazımızdan kesip alıp verdiğimiz telefonları, en iyi şekilde ve gözü gibi korudukları bir gerçektir.

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya

OSMANİYE KAHRAMANMARAŞLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ.

Bu kısa Z Nesli tanımından sonra gelelim Torunum Ezgi nin okul macerasına.

Nesrin: Ahmet! Ne oturması! Daha gezecek birçok mağaza var, sen oturmaktan bahsediyorsun.

24 Kasım Öğretmenler Günü Beykoz'da Coşkuyla Kutlandı

Başarının Yöntem i İLKOKUL KOLEJİ.

Çanakkale Savaşı'ndaki Osmanlı Yahudileri

Çoğunluk olmak, azınlığı yok saymak

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67)


BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

Bahadın, 2 Ağustos 2014 Sevgili Yoldaşlar, Canlar, Yol Arkadaşlarım, Devrimciler Diyarı Bahadın da buluşan güzel insanlar,

DALYAN INNER WHEEL KULÜBÜ BÜLTEN TARIHI: TOPLANTI NO: 5 BÜLTEN NO

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar nerelerde görev aldınız?

Turkiye' ye dönmeden önce üniversiteyi kazandığımı öğrenmistim. Hayatımın en mutlu haberini de orada almıştım.

HASAN KABLI GÖREVE BAŞLADI, PERSONEL İSTİFA DİLEKÇESİ VERDİ

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor

TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ

OKULUMUZDA DEĞERLER EĞİTİMİ ÇALIŞMALARI. Sevgi Etkinlikleri Sunum Planı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

ERZURUM ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ 60.YIL KUTLAMALARI GELENEKSEL MEZUN ŞENLİKLERİ

İSMEK İN USTALARI SANATA ADANMIŞ BİR ÖMÜR ETEM ÇALIŞKAN ETEM ÇALIŞKAN KALİGRAFİ SERGİSİ

Erbaa lı Genç Şair Muhammed Dikal Lisede edebiyatı gerçekten seven öğretmenlerim bana da Edebiyatı sevdirdiler

Türk filmleri günü!..

Haftalı NİSAN Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun!

M14 esnevi den (şirli) r H i k â y ele

2015 KIZILAY Haftası İlköğretim sınıf Takdimci El Kitabı

18 KASIM PAZARTESİ İZMİR GÜNDEMİ. -Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı - Basın Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü

Transkript:

RÖPORTAJ Çekmeköy Belediyesi Aylık Kültür Sanat Dergisi OCAK 2015 Sayı:2 Türkiye nin ilk 63,5 kg Avrupa Boks Şampiyonu CEMAL KAMACI EYVAH ÇOCUĞUM ÜSTÜN ZEKALI! Sempatik tavırlarıyla EBRU YAŞAR Ünlü simalar onun yöntemleriyle zayıflıyor, formda kalıyor. ENDER SARAÇ Radyo deyince, ilk akla gelen isim GEZEGEN MEHMET HAYDİ ÇOCUKLAR BURSA YA GİDİYORUZ MODERN ÇEKMEKÖY'ÜN TARiHi-2 MODERN ÇEKMEKÖY MODEL ÇEKMEKÖY Çekmeköy2023-1

Ocak 2015 Yıl:1 SAYI:2 Çekmeköy Belediyesi Adına İmtiyaz Sahibi Ahmet POYRAZ Genel Yayın Yönetmeni Şahmettin Yüksel Başkan Yardımcısı Danışma Kurulu Şenol Çetin-Başkan Yardımcısı Latif Coşar-Başkan Yardımcısı Eyüp Yıldırım-Başkan Yardımcısı Hasan Öztürk-Başkan Yardımcısı Ahmet Epli-Başkan Yardımcısı Fatih Sırmacı-Başkan Yardımcısı Genel Yayın Koordinatörü Muhammed Sarı Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Editör Soner Kartal Yayın Kurulu Muhammed Sarı Doğan Karakaya Salih Gebel Ömer İslam Cem Mutlu Hikmet Tekin Haber Servisi Çekmeköy Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü Tasarım Greenart Reklam Matbaa Greenart Reklam Soner KARTAL / Editör Merhaba Sevgili Okuyucularımız Büyük bir sevinç ve heyecanla dergimizin ikinci sayısını siz değerli okuyucularımıza sunmanın gururunu yaşıyoruz. Dostun üzüntüsüne acı duyabilirsin. Bu kolaydır; ama dostun başarısına sempati duyabilmek, sağlam bir karakter gerektirir. Artık yeni bir tan vakti. Ufukta beliren Çekmeköy 2023, bir nebze olsun gününüzü aydınlatmak, dünden, bugünden ve yarından bahsetmek, içimizdekileri anlatmak için yeniden sizlerin karşısında. Yüreklerimizden kalemlere, kalemlerden kağıtlara dökerek size sunduk yine içimizi. Bizler, başarılı olmak ve sizlerin gönlüne taçsız kral olmak adına söz verdik kendimize.yeter ki, hep aynı aşk ve şevkle çalışalım. Yeter ki, sevmesini bilelim. Yeter ki, en karanlık günde bile ümitsizliğe kapılmayalım. Yeter ki, ışık eksilmesin yüreklerimizden. Çekmeköy 2023, yine yeniden keyifle okuyabileceğiniz bir içerikle karşınızda. Filmlere konu olacak hayat hikayesi ile Gezegen Mehmet Çekmeköy 2023 te. Dr. Ender Saraç uyarıyor. Anne ve Babaları bekleyen büyük tehlike ne? 70 lik delikanlı efsane boksör Cemal Kamacı dan, hodri meydan. Varsa rakibim çıksın karşıma. Benim camiamda dost bulmak oldukça zor diyen Ebru Yaşar,Çekmeköy 2023 okurları için çok özel açıklamalar yaptı. Eyvah!çocuğum üstün zekalı diyorsanız, bu araştırma sizler için. Dikkatle okumanızı tavsiye ediyorum. Büyük bir özveriyle girdiğimiz bu yolda desteklerini esirgemeyen daha iyiye daha güzele ulaşmak adına bilgi ve birikimlerini bizimle paylaşan başta başkanımız Sayın Ahmet Poyraz olmak üzere Başkan Yardımcılarımıza, birim müdürlerimize, belediyemizin vefakar çalışanlarına ve siz değerli okuyucularımıza teşekkür ediyorum. Görüş ve önerileriniz için adresimiz: cekmekoy2023@cekmekoy.bel.tr Sevgi, saygı ve muhabbetle İletişim Çekmeköy Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü cekmekoy2023@cekmekoy.bel.tr Tel:0216 484 82 57 Bu dergide kullanılan yazı ve görseller izin almak ve kaynak göstermek şartıyla kullanılabilir,alıntı yapılabilir.

Ahmet POYRAZ / Belediye Başkanı Değerli Çekmeköylüler, Ahmet POYRAZ Belediye Başkanı www.facebook.com/baskanahmetpoyraz www.twitter.com/ahmettpoyraz www.flickr.com/ahmetpoyraz www.cekmekoy.bel.tr Çekmeköy de güzel şeyler oluyor. Yeni projeler, yeni adımlar, yeni gündemler Ancak tarih önünde bir sözü olanların dergicilik yaptığını belirtmiştik bir önceki sayımızda. İşte o sözleri söylemeye başlamış olmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz. Mevlana nın da dediği gibi: şimdi yeni şeyler söylemek vakti.hep yeni şeyler bulmanız için biz de her sayıda yeni şeyler söylemenin çabası içerisinde olacağız. Yeni yıla birbirinden özel yeni projelerle giriyoruz. Ve bu projeler incelendiğinde geleceğimiz için ne kadar önemli projeler olduğu görülecektir. Bu projeleri hazırlarken geleceğimizi, geleceğimizin nasıl daha güzel olması gerektiğini düşündük. Bu nedenle projelerimizi eğitim ve öğrenci eksenli olarak düşündük. Biz O nu Çok Sevdik- Siyer-i Nebi yarışması işte o projelerden sadece birisi. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi işbirliği ile hayata geçirdiğimiz Biz O nu Çok Sevdik isimli Siyer-i Nebi Yarışması İstanbul da bulunan üniversitelerde lisans düzeyinde öğrenim gören öğrenciler düşünülerek hazırlandı. Üniversiteli gençlerin Peygamberimizi daha iyi tanımalarına, O nun hayatından örnekler alıp kendi yaşantılarında uygulamalarına katkı sağlaması amacıyla hazırladığımız proje aynı zamanda Hz. Peygamberin hayatının doğru bir şekilde tanınmasını ve anlaşılmasını da hedeflemektedir. En az 5 bin öğrencimizin katılımını hedeflediğimiz bu proje bir yarış olmaktan öte bir bilgi ve hikmet arayışıdır aynı zamanda. En az 5 bin gencin Hz. Peygamber in örnek hayatına ilişkin bir kitabı okuyacak olması ve bu kitaptan O nun insanlığa anlattığı yüce mesajı görecek olması projemizin en önemli amaçlarından birini teşkil etmektedir. Proje kapsamında Prof. Dr. Muhammed Hamidullah ın İslam Peygamberi isimli eserini okuyan üniversiteli gençler Hz. Peygamber in hayatını okudukça modern dünyanın beraberinde getirdiği bunalım ve buhranlarının kaynağı ve çözüm önerileri konusunda fikir sahibi olacaklardır. Bu sayı ile birlikte yeni bir yıla giriyoruz. Her yeni yılın hayatınıza güzellik, mutluluk ve bereket getirmesini dilerim. Saygı ve muhabbetlerimle... 2 - Çekmeköy2023

İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER MODERN ÇEKMEKÖY'ÜN TARiHi RÖPORTAJ/GEZEGEN MEHMET 06 04 MAHALLEMİZİN MUHTARI ÖMER LÜTFİ GÜRSOY BAŞKA GEZEGEN YOK 26 40 RÖPORTAJ/EBRU YAŞAR 18 HAYDİ ÇOCUKLAR BURSA'YA GİDİYORUZ 54 RÖPORTAJ/CEMAL KAMACI 32 SİVİL TOPLUM KURULUŞLARIMIZ [ÇEKSİAD] 56 Çekmeköy2023-3

YAZI DİZİSİ MODERN ÇEKMEKÖY'ÜN TARiHi-2 KÖY İSİMLERİNİN KAYNAĞI NEDİR? Bu konuda kesin bilgi olmamakla birlikte araştırmacılar tarafından bazı görüşler ileri sürülmüştür. Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi nde belirtildiğine göre Çekmeköy, Fatih döneminde yedi kardeş tarafından kurulmuştu. Bu yedi kardeşten altısı eşkıyalar tarafından öldürülürken, yedincisi çekme tetiği diyerek kurtulmuş ve köyün adı Çekmeköy olmuştu. Başka bir kaynakta da köy halkının evlâd-ı fâtihândan olup çok eski bir köy olduğu belirtilir. Çekmeköy ile ilgili bu iki rivayetin dışında 19. yüzyıl öncesine giden bir bilgi bulunmamaktadır. 4 - Çekmeköy2023

YAZI DİZİSİ SIRAPINAR KÖYÜ Kaynaklarda isminin nereden geldiği konusunda kesin bir bilgi yer almıyor. Ancak köyün diğer bir adının da tahrir defterlerinde Ayna Hoca olarak geçmesi Ayna Hoca isimli kişinin köyün kuruluşu ile bir ilgisinin olduğunu gösteriyor. Başlangıçta Ayna Hoca isimli kişiye köy mülk olarak verilmiş ve bu kişiye atfen de kişinin ismi Ayna olarak anılmış olabilir. Daha sonraları da köyde çok sayıda su kaynağının olması nedeniyle, adı Sırapınar olarak değiştirildiği söylenir. Osmanlı Devleti, fetihlerde yararlılık gösteren devlet adamı, komutan ve askerlere fethedilen bölge topraklarından araziler tahsis ederdi. Temlik olunan araziler karşılıksız verildiği gibi belirli bir bedel mukabilinde de verilebilirdi. Hüseyinli ve Ömerli köylerini de bu bağlamda değerlendirmek gerekir. Muhtemelen Hüseyinli Köyü Hüseyin isimli bir kişiye, Ömerli Köyü de Ömer adında bir şahsa temlik olarak verilmiş ve temlik sahiplerinden dolayı da bu isimleri almışlardı KOÇULLU KÖYÜ Koçullu ismi ile ilgili sarih bir bilgi mevcut değildir. Ancak isimden hareketle bir tahmin yürütmek mümkündür. Bilindiği gibi koçu eskiden kullanılan araba çeşitlerinden birine verilen addır. Bu köy halkı da arabacılık yaptığından dolayı köyün bu ismi aldığı belirtiliyor. MENKIBEDEN DOĞAN KÖY: ALEMDAĞ Alemdağ ile ilgili biraz daha farklı bilgiler bulunuyor. Alemdağ, bölgenin en yüksek dağlarından birisi olmasının yanı sıra, bu bölgenin Türkler tarafından fethedilmesine öncülük eden ve Alemdar olarak bilinen ünlü Türk kumandanı Tur Hasan Bey den ismini almıştır. Tur Hasan Bey in lakabı olan Alemdar kelimesi; bayrağı ya da sancağı taşıyan ve bir işe öncülük eden kişi anlamına gelir. Alemdağ da medfun olan diğer adıyla Alemdar Baba bu bölgenin fethine öncülük eden, burada yaptırmış olduğu kalede Bizanslılarla savaşarak şehit olduğu rivayet edilen şahsiyettir. Bu konu menkıbelerde teferruatlı olarak işlenmiştir. Alemdar Baba menkıbesine göre Sultan Turasan (Tur Hasan), Danişmend Gazi yle birlikte Halife tarafından İslam askerlerine komutan tayin edilerek gaza için görevlendirilir. Sultan Turasan gaza arkadaşlarıyla birlikte İstanbul u fethetmek üzere bir akıncı birliği ile yola çıkar. Kocaeli civarındaki pek çok yeri fethettikten sonra Alemdağ a kadar gelir. Burada bir kale yaptırır ve Selçuklular ile Danişmendliler in ortak bayrağı olan meşhur siyah alem lerini kalenin burçlarına diktirir. Bu alemlerin diktirilmesinden sonra halk arasında buradaki dağ Alemdağ, Tur Hasan Bey de Alemdar Baba adıyla anılmaya Çekmeköy2023-5

YAZI DİZİSİ başlar. Bu menkıbede de görüldüğü gibi, Alemdar Baba (Tur Hasan Bey) Çekmeköy bölgesinin fethedilmesinde kahramanlığı ile destanlaşmış bir kumandan idi. Halkın zihinlerinde de bir eren, şeyh, veli ve bir şehit olarak derin izler bırakmıştı. Bundan dolayı Türk halkı, bu değerli şahsın ismini köylerine vermişti Osmanlı belgelerinde ise burası Alemdağı olarak geçiyor. Fakat Cumhuriyet döneminde bir süre Alemdar olarak kullanılır. Daha sonra hem buradaki sakinlerden hem de kamuoyu ve basından gelen eleştiriler üzerine Alemdar ismi, 23 Aralık 2005 tarihli ve 26032 sayılı Resmi Gazete de yayımlanıp yürürlüğe giren kararla tekraralemdağ a dönüştürülür. LAZ KÖYÜ NDEN REŞADİYE YE Reşadiye Köyü nün hem kuruluşu, hem de isminin menşei çok açık belgelere dayanır. Çünkü Reşadiye nin kuruluşu diğer köylere göre oldukça geç bir dönemde oldu. Köy adını, dönemin Osmanlı Sultanı Mehmet Reşad dan alıyordu. Tarihimizde 93 Harbi olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonrasında Hopa ve civarı Ruslar tarafından işgale uğramıştı. İşgalle birlikte Müslüman köylerinde Ruslar ın zulüm, tehdit ve baskıları da arttı. Bunlara dayanamayacak duruma gelen pek çok insan evini, mallarını, köylerini terk edip İstanbul a hicret etti. Kısa bir süre İstanbul un çeşitli yerlerinde ikamet ettirildiler. Daha sonra Alemdağ bölgesinde bulunan Hazine-i Hassa çiftliklerinde iki ayrı mahalleye geçici olarak yerleştirildiler. Bunlara Hopa muhacirleri, Gürcü muhacirler, Laz muhacirler ve Batum muhacirleri denildi. Köyün resmi olmayan ilk ismi Laz Köyü idi. Bunların geldiği dönemde Sultan II. Abdülhamid tahtta olduğu için köye önce Hamidiye ismi verilmek istenmiş ve yapılan girişimler sonucu Şura-yı Devlet kararıyla 26 Şubat 1889 tarihinde Hamidiye Köyü olarak karar çıkmıştı. Ancak bunun için padişah iradesi alınamadığından resmiyet kazanamadı. II. Abdülhamid den sonra Osmanlı tahtına geçen Sultan Mehmed Reşad döneminde buradaki muhacirlerin girişimleri sonucu, 30 Aralık 1911 tarihli padişah iradesiyle köyün adı Reşadiye oldu. 6 - Çekmeköy2023

HABERLER BAŞHEKİMDEN BAŞKAN POYRAZ A ZİYARET Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, Erenköy Ruh ve Sinir Hastanesi Başhekimi Medine Yazıcı Güleç'i ağırladı. Erenköy Ruh ve Sinir Hastanesi Başhekimi Medine Yazıcı Güleç Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz ı ziyaret etti. Başhekim Medine Yazıcı Güleç, Çekmeköy Belediyesi nin katkılarıyla açılan Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Çekmeköy Semt Polikliniği ve Toplum Ruh Sağlığı Merkezi ne verdikleri destek için Başkan Poyraz a teşekkür etti. Fikir alışverişlerinin yapıldığı ziyarette Başkan Poyraz, psikiyatri, nöroloji, çocuk psikiyatrisi ve aile hekimliği gibi alanlarda hizmet veren poliklinikte, kan tahlilleri ve ilaç düzeylerinin ölçüldüğünü ve günde ortalama 120 kişinin hizmet aldığını belirterek poliklinikte; 1 psikiyatristin randevulu, 1 psikiyatristin de randevusuz hastalara hizmet verdiğini söyledi. Sağlık yatırımlarının devam edileceğini söyleyen Başkan Poyraz, güzel ziyareti için Medine Yazıcı Güleç e teşekkür etti. Çekmeköy2023-7

RÖPORTAJ RADYO DEYİNCE, DAMAR DEYİNCE İLK AKLA GELEN İSİM GEZEGEN MEHMET Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ın Makam Arabasında Dinlediği ve Konuk Olduğu Tek Radyocu 8 - Çekmeköy2023

RÖPORTAJ FİLMLERE KONU OLACAK BİR HAYAT HİKAYESİ MERAK EDİLEN DÜNÜ VE BU GÜNÜNÜ BİZ SORDUK, GEZE- GEN MEHMET CAVAPLADI. İŞTE GÖZ YAŞARTAN BİR GEÇMİŞ VE MÜTHİŞ BİR AZMİN SONUNDA GÖZ KAMAŞTIRAN BAŞARI ÖYKÜSÜ İLE GEZEGEN MEHMET HERKES TARAFINDAN SAYILAN VE SEVİLEN BİR MARKA OLDU GEZEGEN MEHMET. BUNU NEYE BORÇLUSUNUZ? Ben bu marka için yıllarımı verdim. İlk günkü heyecanım ve samimiyetimle dinleyicilerimle buluşmaya devam ediyorum. Onlar beni ben onları tamamlıyorum. Dün ne isem bu günde oyum. İçten ve samimi olmak her zaman kazandırır. Ben olduğu gibi görünenlerdenim bu yüzden sevildim ve inanıyorum ki, sevilmeye de devam edeceğim. BİR AŞK ÇOCUĞUYUM AMA O SEV- Gİ BANA GEÇMEDİ DEDİNİZ. SEBE- BİNİ ÖĞRENEBİLİR MİYİZ? Hayatın sillesini en acı şekilde yedim. 1969 yılında gerçek bir aşkın meyvesi olarak dünyaya gelmişim. Ne var ki bu büyük aşk tan benim payıma sadece acı düştü. Henüz 1 yaşında benim için Anne ve Baba kavramı bitmişti. İlkokulu zar zor bitirdikten sonra çalışmak hayatımı kazanmak zorunda kaldım. Babaannem ve dedemin yanında büyüdüm. Anne demek benim için büyük bir boşluk demek. Anneme karşı hiçbir şey hissetmiyorum. Nefretim yok, kızgınlığım yok, hissizim sadece. Babamla da aram hiçbir zaman iyi olmadı ama en azından onunla asgari bir ilişkimiz var. Aile benim için perdeli bir ev demekti. 25 yaşıma kadar perdeli bir evim olmadı. Mahmut Paşa da çıraklık yaptığım zamanlar handa kalıyordum ama iş çıkışı trene binip sanki ben de evime gidiyormuşum gibi yapıyordum. Trenin camına yüzümü dayayıp perdeli evleri hayranlıkla izliyordum. MARANGOZLUK İLE BAŞLAYAN EKMEK MÜCADELESİ VE AR- DINDAN RADYOCULUK. BU ZORLU VE MEŞAKKATLİ SÜRECİ BİZİMLE PAYLAŞIR MISINIZ? İlkokuldan sonra bir yandan çalışıyor diğer yandan kulağımda wolkman ile radyoların büyülü dünyasına dalıyordum. İlk işim, 12 yaşında Mahmut Paşa da bir gelinlikçide çıraklıktı. Sonra amcamın bana öğrettiği marangozluk, mesleğim haline geldi. 1993 te Marmaris Ortaca da çalışıyordum. Bir gün külüstür bir arabanın üzerinde Ortaca FM yazısını gördüm. Hep bir radyo stüdyosunun nasıl bir yer olduğunu merak ederdim. Sahibiyle ne yapıp edip tanıştım, marangoz olduğum için ona DJ kabini yapıp sevgisini kazanmak istiyordum. Radyo sahibi aynı zamanda yapımcı olan Mehmet Gökçe bana bir şans verdi ve kendisinin yapması gereken programı benim yapmamı istedi. Akşam saat 10.00 da başladığım programı ertesi gün gündüz 11.00 de bitirdim. O günden itibaren karın tokluğuna da olsa artık benim de bir programım olmuştu. İSTANBUL A YENİ HAYALLER VE UMUTLARLA GELDİNİZ. İSTANBUL SİZİ SİZ İSTANBUL U KABULLENE BİLDİNİZ Mİ? Ah! Ah! Ah! Marmaris e gittim. Otobüsten indiğimde büyük antenli binalara bakınmaya başladım. Sonra baktım bir hanın üzerinde çok büyük bir anten var. Herhalde bu iyi bir radyo deyip içeri girdim, patronla görüşmek istiyorum dedim. Programcıya ihtiyacımız yok dediler. O kadar ısrar ettim ki, o sırada Marmaris i yatırıp kaldıran Çağla diye bir kızın programını yarıda kesip "Hadi geç bakalım" dediler. Bir saat sonra yayını bitirdiğimde patronlar gelip eşyaların nerede, hemen aldıralım, gel çalış dediler. Ben Akdeniz FM de çok başarı kazanınca, rakibimiz Ses Radyo beni oradan göndermek için, "Sen Marmaris e fazlasın. Ulusal bir radyoda program yapmalısın. Kaydını İstanbul a gönderelim" diye beni gaza getirdi. PEKİ GAZA GELDİNİZ Mİ? Gelmem mi(!) hem de nasıl. İstan- Çekmeköy2023-9

RÖPORTAJ bul dan beğenildin diye haber gelince, pılımı pırtımı hemen topladım. Zannettim ki, beni İstanbul da birileri karşılayacak. İstanbul a geldim ama kalacak yerim yok. Atari salonu işleten bir arkadaşıma gittim. Yerde lağımlar akıyor, fareler cirit atıyor, orada yatmaya başladım. Beni beğendiklerini söyleyen Star radyolarıyla görüşmeye çalışıyorum ama beni kapıdan bile almıyorlar. Yirmi gün sonra güvenlikçiler halime acıyıp beni içeri aldı. Radyoların müdürü Harun Bey i gösterip "Aradığın adam bu" dediler. Karşısına çıktım, "Ben Gezegen Mehmet. Beni beğenmişsiniz, ben de geldim" dedim. "Beğendim ama gel demedim" diye karşılık verince koluna öyle bir yapışıp öyle bir "Bu benim için ölüm kalım meselesi. Beni bir kere deneyeceksiniz" demişim ki, adam benden korkmuş. "Peki tamam gel program yap ama para falan vermeyiz" dedi. Ben Süper FM de çalışmak istediğimi söyleyince, "Süper FM senin ne haddine! City FM var, orada bir şeyler yaparsın" dedi. Çok çalıştım ve önce Kral FM deki diğer programcıları tatil günlerinde yerinize program yapayım diyerek ikna ettim. Bir süre sonra, allem ettim kallem ettim sabah programını da kaptım. İstanbul Üniversitesi o sıralar en çok dinlenen radyo programı araştırması yapıyordu. Daha yeni başlamış olmama rağmen açık ara birinci seçilmiştim. Bir yıl sonra da radyonun sorumluluğuna getirildim. NEDEN GEZEGEN MEHMET? Yaptığım ilk programıma Sevgi Duvarı ismini koymuştum. "Sevgi duvarı diye 10 - Çekmeköy2023 bir şey olmaz. Gel bunu sevgi çemberi yapalım dediler. Bir süre sonra çember lafı da hoşuma gitmedi. Marmaris teki radyoculuk dönemimde, bir anket yaptık. Orada herkes başka bir isim öneriyordu. Çok iyi bir arkadaşım: "Mehmet in Gezegeni olsun dedi. En çok oyu o öneri alınca adım Gezegen Mehmet oldu. GEZEGEN İSTEDİĞİ VE HAYAL ET- TİĞİ YÖRÜNGEDE DÖNÜYOR MU? Yıllardır adeta tırnaklarımla ektiğim tarladan çok şükür mahsulleri toplamaya başladım. Bizler inançlı insanlarız topraktan geldik ve dönüşümüz yine ona. Yapmak istediğim daha çok şey var. Sadece beni sevenlere değil tüm topluma faydalı olmak için bu gezgen ölene kadarda dönmeye devam edecek. CUMHURBAŞKANI SAYIN RECEP TAYYİP ERDOĞAN IN SİZE VE SİZİN DE SAYIN ERDOĞAN A KARŞI AYRI BİR SEVGİNİZ VAR. BUNUN NED- ENLERİNİ SORSAK? Sayın Recep Tayyip Erdoğan Belediye Başkanı olduğu dönemlerde ağaç dikme kampanyası başlattı ve ben de kendilerine bir proje sundum. "Bu kampanyayı yapılacak bir halk konseriyle kamuoyuna duyuralım" değince kabul etti. 1995 yılında Gülhane Parkında organize ettiğim ve birçok ünlü sanatçının katılımıyla gerçekleşen muhteşem bir konser sonrasında kampanya geniş kitlelere duyurulmuş oldu. Sayın Erdoğan ile sağlam temeller üzerine kurulmuş dostluğumuzda bu dönemde başlamış oldu. Onun bendeki yeri ve inanıyorum ki, benim de ondaki yerim çok farklı. SİZİ ÖRNEK ALAN VE DUDAK- LARINIZDAN DÖKÜLECEK BİR KAÇ CÜMLEYE BÜYÜK EHEMMİ- YET GÖSTEREN HAYRANLARINIZ VAR. ONLARA NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ? Çalışmaktan mücadele etmekten sakın vazgeçmeyin. Olmadı, olmadı deyip sakın yılmayın. Sevene sevginizi, şefkatinizi, ilgi ve alakanızı göstermekten kaçınmayın. Gerçek dost olan Allah tır yeter ki, ondan istemesini bilin. Bu arada Başta Belediye Başkanım Sayın Ahmet Poyraz olmak üzere tüm emektar arkadaşlara sevgi ve saygılarımı sunuyor, kolaylıklar diliyorum. Hoşça kalın, Allah a emanet olun.

HABERLER ÖĞRETMENLER GÜNÜ NDE MESLEĞE İLK ADIMLARINI ATTILAR Çekmeköy de düzenlenen öğretmenler günü kutlamalarında öğretmen adayları yemin ederek mesleklerine ilk adımlarını attılar. Çekmeköy Belediyesi Turgut Özal Kültür Merkezi nde gerçekleştirilen Öğretmenler Günü kutlamalarında, aday öğretmenler meslek yeminlerini ettiler. Çekmeköy Kaymakamı Cemal Hüsnü Kansız, Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Aktaş, İlçe Emniyet Müdürü Hürol Öztürk ve çok sayıda meslektaşlarının şahitliğinde mesleğe ilk adımı atan genç öğretmenlerin heyecanı ve mutluluğu renkli kareler oluşturdu. Atatürk ün 24 Kasım 1928 yılında başöğretmen sıfatını alması vesilesiyle, öğretmenlere armağan edilen 24 Kasım Öğretmenler Günü, tüm yurtta olduğu gibi Çekmeköy de de çeşitli etkinliklerle kutlandı. Mesleğe yeni başlayan öğretmenlerin yemin töreniyle başlayan programda, hayatını öğrencilerine adayarak, bu mesleğe yıllarını vermiş emekli öğretmenler de unutulmadı. Öğretmenlik mesleğinde birkaç nesli bir araya getiren törende emekli öğretmenlere teşekkür plaketleri takdim edilirken salonda duygusal anlar yaşandı. Kutlama programında ayrıca ilçe genelinde düzenlenen şiir ve kompozisyon yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi. Gençlere ödüllerini takdim eden Çekmeköy Kaymakamı Cemal Hüsnü Kansız, Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Aktaş, başarılı öğrencilerin yanı sıra onların öğretmenlerini ve ailelerini de kutladılar. Eğitim ordusunun neferleri onuruna düzenlenen tören, Güç Kardeşler Anadolu Lisesi nin öğrencilerinin hazırladığı gösterilerle son buldu. Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz ve belediye başkan yardımcıları törenin ardından tüm okulları gezerek, öğretmenler odasında öğretmenleri ziyaret ettiler. Başkan Poyraz, Her anne baba, çocuklarının iyi bir meslek sahibi olmasını, iyi birer hayatı olmasını hayal eder. Bu hayallerini gerçekleştirmek en kıymetli varlıklarımızı öğretmenlerimize emanet ediyoruz. Çoğu zaman çocuklar ailelerinden çok öğretmenleri ile vakit geçiriyorlar. Öğretmenler öğrencilerine sadece ders anlatmıyorlar, onların hayatlarını şekillendiriyorlar. Bu yüzden öğretmenlerin toplumumuzda ve kültürümüzdeki yeri çok ayrıdır. Bu mesleğe gönül vermiş, hayatını adamış, tüm öğretmenlerimizin öğretmenler günü kutlu olsun, dedi. Çekmeköy2023-11

KÖŞE YAZISI MUHAMMED ALİ Mİ MİKE TYSON MI BÜYÜK? Bilgehan DEMİR Spiker, Gazeteci ve Yapımcı " Muhammed Ali 1964'te ilk kez dünya şampiyonu olduğunda Mike Tyson henüz doğmamıştı 12 - Çekmeköy2023 " 10 yıllardır tartışılan bir konudur; Muhammed Ali mi daha iyi yoksa Mike Tyson mı? Otoriteler bu tartışmada hiçbir zaman galip gelemediler ama artık son noktayı koyacağız. Kimin daha iyi boksör olduğu konusunda halk da her zaman tartışmaya katıldı. Benzerliklerle dolu hayatları vardı. İki boksör de sonradan müslüman oldu. Tyson müslüman olana kadar Muhammed Ali'yi destekleyenlerin sayısı daha fazlaydı. Ama Mike Tyson da İslam ı seçtikten sonra terazi dengelendi ve tartışma daha da alevlendi. Muhammed Ali 1942'de doğduğunda ona Cassius Marcellus Clay ismi verilmişti ama o, bu ismi müslüman olduktan sonra Muhammed Ali Clay olarak değiştirdi. Profesyonel kariyerine 1960 yılında başlayan Muhammed Ali 31 maç üst üste kazandı. Taki 1971'de unvan maçında Joe Frazier'a yenilene kadar! Ali, 22 yaşında Sonny Listen'ı yenip dünya şampiyonu olarak büyük başarı göstermişti. O zamana kadar da 24 nakavt yaparak tarih yazmıştı. Mike Tyson ise 37 maç üst üste kaybetmeyen bir boksördü. Muhammed Ali 1964'te ilk kez dünya şampiyonu olduğunda Mike Tyson henüz doğmamıştı bile. Bu şampiyonluktan 2 yıl sonra Michael Gerard Tyson dünyaya gelmiş ve dengeleri değiştirecek bir boksör olarak profesyonel kariyerine 1985'de start vermişti. Tyson boksa başladığında Muhammed Ali boksa veda edeli 4 yıl olmuştu. Aynı dönemde boks yapmamışlardı. En genç ağır sıklet şampiyonu unvanını hala elinde bulunduran Mike Tyson, 20 yaşından 4 ay 22 gün almışken, şampiyon Trevor Berbick'i hem de nakavtla mağlup ederek Muhammed Ali'yi gölgede bırakan ilk işaretini vermişti. Muhammed Ali ise ilk kez 22 yaşında şampiyon olmuştu. Ama Muhammed Ali'nin 18 yaşındayken 1960 Roma Olimpiyatlarında Altın Madalya kazanan bir boksör olduğunu dile getirmek istiyorum. Kimin daha iyi olduğu konusunda karar vermekte acele etmeyin derim ben. Tyson olimpiyatlarda altın madalya kazanan bir isim değildi ama en genç profesyonel ağır sıklet boks şampiyonuydu. Hem de 1.78m'lik boyuna rağmen... Unutmayalım ki, 1.78m boyundaki bir boksöre asla git ağır sıklet ol denmez, denemezdi. Kimsenin aklına bile gelmezdi. Muhammed Ali ise 1.91m'lik boyuyla daha uzun boyluydu. Mike Tyson üst üste 9 kez dünya şampiyonluk unvanını korudu. Yani 10 maç sonunda hep şampiyondu... Belki de tarih istedi bu çekişmeyi ama Muhammed Ali de tam 9 kez unvan korudu ve 10 maç sonunda üst üste hep şampiyondu... Ama arada çok önemli bir detayı atlamayalım. Muhammed Ali, Vietnam'a savaşmak için

gitmeyi reddedince, 1967-1970 arasında, boksta erken emeklilik dönemi ve cezaevi günleri yaşadı. Belki de bu bahsi geçen olaylar yaşanmasa 9 değil 12-13 unvan(!) korumayı başarabilirdi Muhammed Ali. Yada 15-20... Muhammed Ali'nin önüne taş koyan aslında tıpkı Mike Tyson'a da taş koyan menajer Don King idi. Tyson da 1991'de tecavüz ile yargılatılıp durdurulabilmişti. O da boksa hapiste olduğu 3 yıllık sürede veda etmişti. Adeta Muhammed Ali ile Tyson'ın bu konuda da aynı sürelerle ve cezaevi süreci ile yolu kesişmişti. Ama Tyson bokstan 4 yıl uzak kalmıştı. 1995'te geri döndü ve... Ve'den önce Muhammed Ali'ye tekrar devam edelim... Ali geri dönüyor ve şampiyonluk için tekrar yola çıkıyor ama Joe Frazier ona dur diyor ve ilk yenilgisini ancak hapisten dönmüş 3 yıl boks yapmamış bir adama karşı yaşatabiliyordu. Mike Tyson ise ilk yenilgisini James Douglas'a karşı hapse girmeden formundayken alıyordu. Nakavt olmasıysa cabası... Ama bu da Tyson için sorun değildi. Zira 4 maç daha kazandı, tekrar şampiyon olacaktı ki bana göre komplo ile hapse sokuldu. Çünkü Tyson laf dinlemiyordu ve katil menajerini sinirlendiriyordu. Hapisten çıktı ve çok hızlı bir şekilde 2 maç sonra tekrar şampiyon oldu Tyson... Muhammed Ali ise boksa ara verdikten ve cezaevinden çıktıktan sonra değil 2 maç ancak 4 yıl sonra tekrar mutlu sona ulaşıp şampiyon olabildi. Tyson, 1996'da Evander'e kaybettikten KÖŞE YAZISI sonra bir daha da şampiyon olamadı. Yani son şampiyonluğunu 30 yaşında yaşamıştı Tyson. Ali ise 36 yaşında hala şampiyondu. Şimdi işin rengi değişiyor. Muhammed Ali, tekrar ringlere geri dönüş yaptığında 1974'de Zaire'de George Foreman'ı 8. roundda nakavt etti ve sonrasında 10 maç daha bu unvanı korudu. Tyson böylesine bir başarı yakalayamamıştı. Tyson değil 10 maç koruma 1 unvan korumanın ardından Evander'e kaybetti unvanlarını... Ali 2 değil 3 dönem tarihe damga vurdu. Ali, Leon Spinks'e 1978'de kaybettiğinde herşey bitti denmişti ama Ali aynı yıl rövanş maçında bir kez daha kazanarak, kaybettiği unvanları tekrar geri almıştı, 36 yaşında olmasına rağmen... Fakat Muhammed Ali Clay, keşke boksu bu maçla birlikte bıraksaydı da şampiyon olarak çıktığı Larry Holmes maçını ve sonrasında Tyson'un ilk şampiyonluğunu kazandığı rakibi Trevor Berbick'e karşı sıralama müsabakasını kaybetmesiydi. Şampiyon o maçta veda etseydi, şimdi bu tartışmalar kesinlikle olmazdı diye düşünüyorum. Açık ara "Greatest" olurdu zaten. Tyson, EvanderHolyfield'a 2 kez kaybetti ve rövanşı alamadı. Üstüne bir de Lennox Lewis'e, Danny Williams'a ve Kevin- McBride'a nakavt olunca bence herşeyi berbat etti. Ama hak vermek lazım, çok paraya ihtiyacı vardı ve kaybedeceğini bile bile lades diyordu. Ancak bunlar hep karnesine eksi olarak yazıldı. Lennox maçı bir kumar oldu. Kazansaydı ne kadar borcu varsa bitirebilirdi. Bu da kesin... Tyson, %75 nakavt ortalaması ile 44 nakavt elde ederken; Ali, %60 ortalama ile 37 kez nakavtlı galibiyet kazandı. Ali 5 kez yenildi, Tyson 6 kez... İkisi de son dört maçında 3 kez kaybederek veda etti boksa... Muhammed Ali bir kez nakavt oldu; Mike Tyson 5 kez... (Bu ciddi anlamda Ali'yi ön plana çıkarıyor) Ali, 61 maçta 549 round maç yaparak ne kadar büyük bir tecrübe olduğunu resmen ortaya koydu. Tyson ise 58 maçta kariyeri boyunca 217 round maç yaptı. Tyson da burada Ali'ye oranla daha hızlı ve süratli bir fenomen olduğunu gösteriyor. Tabi Ali'nin 15 roundluk maçları 13 kez, 15 round olarak bitirdiğini unutmayalım. Tyson ise 15 round maç yapma tecrübesini hiç yaşama fırsatı bulamadı. Şimdi sonuç ne Bilgehan diyeceksiniz! Sonucu bana bırakmadı Mike Tyson. Twitter'dan bir açıklama yaptı ve artık kimse bu konuda konuşmayacak. Tyson, Twitter hesabından yaptığı açıklamada "All time Greatest Muhammed Ali" yazdı. Yani tüm zamanların en iyi boksörü Muhammed Ali'dir ben değil demeye getirdi. Bu mütevazi tavrından dolayı belki de dengeyi sağladı rekabette. Son sözüm şu! Ali'nin sabrı ile Tyson'ın gücü birleşseydi herhalde tarih o boksöre 3 değil 30 yıl hapis yaşatırdı. Hoşçakalın... Yeni yazımda buluşmak üzere... Sevgiyle kalın... Tyson olimpiyatlarda altın madalya kazanan bir isim değildi ama en genç profesyonel ağır sıklet boks şampiyonuydu. Hem de 1.78m'lik boyuna rağmen... " " Çekmeköy2023-13

ÇEKMEKÖY ÇEKMEKÖY HALK EĞİTİMİ MERKEZİ Emel Sibel CAN Kuyumculuk Teknolojisi ve Gümüş İşlemeciliği Öğretmeni Merhaba, sizlere bu ay kuyumculuk teknolojisi alanında gümüş takı işlemeciliği kursu hakkında bilgi vereceğiz. Bu ayki tanıtım yazımızı, kurs öğretmenimiz Emel Sibel CAN hazırladı. Takıların o büyülü dünyasına girmeden önce kısaca öğretmenimizi tanıyalım. 1978 İstanbul doğumlu olan Emel Sibel Can hoca, kuyumculuk teknolojisi ve gümüş işlemeciliği öğretmeni. Kuyumculuk alanında, mesleki eğitim ve başta Kapalıçarşı ustaları olmak üzere birçok ustadan eğitim alan Emel hoca, beş yıldır halk eğitimi merkezlerinde ve özel okullarda öğretmenlik yapıyor. Üç yıldır Çekmeköy Halk Eğitimi Merkezi nde görev yapan Emel hoca, sizlere gümüş işlemeciliği kursu ve mesleği hakkında bilgi verecek. Takının tarihi, insanlığın kültür tarihi kadar eskidir. Madeni işleme şeklindeki kuyumculuk, M.Ö.3000 yılının başlarında Mezopatamya ve Mısır'da önemli aşamalar kaydeder. Bu bölgeden ticari ilişkiler, diplomatik armağanlar, istilalar ve göçler ile kuyumculuk teknikleri ve takı formları dünyanın dört bir yanına ulaşır. Bugün bile Mezopotamya ve Mısır'da geliştirilerekkullanılan granilasyon, telkari, döküm teknikleri ve süs kakmalar kullanılmaktadır. İlk takılar, dinsel ve büyüsel anlamlar taşıyordu. Kabile simgeleri olarak kullanılıyorlardı. En eski kuyumculuk ürünleri, Mezopotamya'da Ur şehrinin kral mezarlığından çıkarılmıştır. Bizans tarihçileri, Göktürklerin demir ve altın işlemeciliğinde mükemmel olduğunu söylerler.macaristan'da Avar Türklerine ait definelerde mükemmel sanat eserleri bulunmuştur. Eski Hun takıları, anıtsal ve gösterişlidirler. Doğu kültüründe ise sanat, daha ziyade sarayın dediklerini ifade eder. Osmanlı Devleti nin gücü artıp, sınırları genişledikçe mücevherde kullanılacak değerli taşlar ve madenler giderek daha kolay sağlanır olmuştu. Örneğin; Horasan'dan, Tebriz'den ya da Bosna'dan, Balkanların değişik bölgelerinden veya Rus sınırlarından gelen kuyumcu usta- 14 - Çekmeköy2023

ÇEKMEKÖY larının da katılımıyla mücevher üretimi giderek çeşitlenmiş ve zenginleşmiştir. Osmanlı döneminden günümüze pek çok eser gelmiştir ve bunlar hala müzelerde sergilenmektedir. Bu eserlere örnek: Zümrütlü necef askı 18. yy. (Topkapı Sarayı Müzesi) Zümrüt, yakut, lal ve incili sorguç, 18. yy. (Topkapı Sarayı Müzesi) Zümrütlü yeşil zengir (ok atma yüzüğü), 16. yy. (Topkapı Sarayı Müzesi) verilebilir. Günümüzde hala geçerliliğini koruyan, gümüşü nişanlarda, altını düğünlerde takılan Beypazarı tılsımı. TAKILARIN HİKAYESİ Tasarımcıların ürettiği her ürünün bir hikayesi vardır. Bunlardan bir tanesi birçok şaire konu olmuş "Ah Minel Aşk" takılarıdır. Hüzünlü bir hikâyeyi anlatır Ah Minel Aşk. Hat sanatında ağlayan iki göz ve bir elif ile çizilip, hem kahreden aşk hem de kahreden gözyaşının ifadesidir. Günümüzde yeni bir yorum ile tasarlanan Ah Minel Aşk'ın ilk harfi "elif" bir hançeri, ikinci harfi "ha" ise iki gözü simgelemektedir. Aşktan ah çekmek anlamına gelen Ah Minel Aşk, sevip de kavuşamayanların hikayesidir. Ah Minel Aşk KUYUMCULUK TEKNOLOJİSİ ALANI (GÜMÜŞ TAKI İŞLEMECİLİĞİ) Kuyumculuk, değerli maden ve taşlardan takı ve süs eşyası yapma sanatıdır. Kuyumcu ise tasarım yapan, altın, gümüş, platin, bronz gibi kıymetli metal ve alaşımları eriterek döküm yapan, plaka ve tel haline getirdikten sonra işleyerek ziynet eşyası haline getiren kişidir. Kuyumcu yapılacak süs eşyalarını tasarlar, modele uygun metali seçer. Platin, altın, gümüş, bronz, bakır, pirinç gibi alaşımları eriterek kalıba döker, kalıptan alınan parçalara şekil verir, çeşitli kimyasallar kullanarak parlatma ve temizleme yapar, parçaları bozulmuş takımları tamir eder ve alım satım işlemleri yapar. Gümüş takı işlemeciliği kursu ile kuyumculuk mesleğine ilk adımı atabilirsiniz. Gümüş takı işlemeciliği kursu, geniş kapsamlı bir eğitimdir.bu eğitimi alan bireyler, sadece gümüş değil altın işlemeciliği için de ilk adımı atmış olacaklardır. Gümüş takı işlemeciliği aynı zamanda Unutulmaya Yüz Tutmuş Sanatlar kapsamındadır. Bu sanatlarda faaliyet göstermek isteyen esnaflara Maliye Bakanlığı tarafından vergi muafiyeti getirilmiştir. Bireyler, kursta çizim, mine, gümüş telkari ve hasır örme iledelme - kesme işlemleri, kaynak işlemleri, gümüş cilalama ve dikkat edilmesi gereken hususlar konularında eğitim alırlar. Kuyumculuk sektöründeki endüstrileşme ile yaşam alanı daralan sanatın ustaları, gümüş işlemeciliğini(telkari) bugüne kadar taşımayı başarmıştır. Mardin - Midyat, Ankara - Beypazarı ve Trabzon gümüş işlemeciliği(telkari) sanatının yaşatıldığı merkezlerdendir. Mesleğin Gerektirdiği Özellikler Kuyumcular; ellerini ve parmaklarını ustalıkla kullanmalı, bir resmi ayrıntılarıyla çizip aklında tutabilmeli, değişik mücevher modelleri tasarlayabilmeli, sabırlı ve dikkatli olmalıdır. Öğrencilerin Kazanımları Gümüş işlemeciliği kursunu başarıyla tamamlayan kursiyerler,mesleğin ait olduğu alandaki temel bilgi ve becerileri kazanırlar. Mesleğin gerektirdiği işleri yapabilirler. İSTİHDAM ALANLARI Mesleğin gerektirdiği yeterliliği kazanan bireyler, kuyumculuk teknolojisi alanında, sektördeki büyük, orta ölçekli işletmelerde ve kendi işyerlerinde, sarraflarda vitrin ve pazarlamacı elemanı olarak çalışabilirler. İletişim Bilgilerimiz: Adres: Kirazlıdere M. Sultangazi C. No:1 Çekmeköy Tel: (216) 429 51 10 Web: www.cekmekoyhem.meb.k12.tr Çekmeköy2023-15

HABERLER ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLU OLSUN Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, öğretmenler günü dolayısıyla ilçedeki okulları ziyaret ederek, öğretmenlerle bir araya geldi 16 - Çekmeköy2023 Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Aktaş, ilçedeki tüm okulları ziyaret etti. Ders aralarında öğretmenler odasına yapılan sürpriz ziyaretlerde öğretmenlerle sohbet etme imkanı bulan Başkan Poyraz, Her anne baba, çocuklarının iyi bir meslek sahibi olmasını, iyi birer hayatı olmasını hayal eder. Bu hayallerini gerçekleştirmek en kıymetli varlıklarımızı öğretmenlerimize emanet ediyoruz. Çoğu zaman çocuklar ailelerinden çok öğretmenleri ile vakit geçiriyorlar. Öğretmenler öğrencilerine sadece ders anlatmıyorlar, onların hayatlarını şekillendiriyorlar. Bu yüzden öğretmenlerin toplumumuzda ve kültürümüzdeki yeri çok ayrıdır. Bu mesleğe gönül vermiş, hayatını adamış, tüm öğretmenlerimizin öğretmenler günü kutlu olsun, dedi. Aynı gün içinde tüm okullara ulaşılması için başkan yardımcılarının da gerçekleştirdiği ziyaretlerde, tüm öğretmenlere isme özel hazırlanan ajanda ve kalem hediye edildi.

KÖŞE YAZISI ÖFKE KONTROLÜ Uzm. Psk. Feyzullah GÜRDAŞ Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü " sürekli eleştirilen, cezalandırılan çocuk, dış dünyada işlerin böyle yürüdüğünü; isteklerini, haklılıklarını, karşı tarafa kabul ettirmenin yolunun öfkelenmekten ve öfkesini şiddetle göstermekten geçtiğini öğreniverir. Öfke her şeyden önce son derece sağlıklı, normal bir duygudur. Hayatımızı kolaylaştırıcı ve problem çözücü bir yanı vardır ki bunlar öfkenin yararlı tarafları olarak da adlandırılabilir. Öfkeyi problemli yapan şey ise onun varlığı değil, kontrol edilememesi ve saldırganlığa dönüşerek bireye ve çevresine zarar vermesidir. Öfkeyi ortaya çıkaran birçok durumdan söz edilebilir. Engellenme, incinmişlik, tehdit algısı, yetersizlik, haksızlığa uğrama gibi duygu ve düşünceler bunlardan birkaçı ve en önemlilerindendir. Kişi bu gibi durumların yarattığı stresten kurtulmak için öfkeye başvurabilir. ÖFKE ÖĞRENİLEN BİR SÜREÇ MİDİR? Yapılan bilimsel çalışmalar öfkeyi gösterme davranışının, diğer birçok sosyal davranış gibi çocukluktan itibaren çevreden edinilen izlenimlerle, yaşanmışlıklarla öğrenilen bir davranış olduğunu gösteriyor. Ebeveynleri, öğretmenleri ve akranları tarafından sürekli eleştirilen, cezalandırılan çocuk, dış dünyada işlerin böyle yürüdüğünü; isteklerini, haklılıklarını, karşı tarafa kabul ettirmenin yolunun öfkelenmekten ve öfkesini şiddetle göstermekten geçtiğini öğreniverir. Ona öğretilen dış dünyanın acımasız, adaletsiz bir yer olduğu ve insanlara iş yaptırmanın tek yolunun öfke dilinden geçtiğidir. Öfkeyi ifade ediş tarzının zamanla öğrenilmiş olması olumsuz, zararlı yönlerinin yerine faydalı taraflarının öğrenilebileceğinin dolayısı ile de öfke kontrol sorununun üstesinden gelinebileceğinin habercisidir aslında. Evet, öfke, kontrol edilerek daha çok işe yarar hale getirilebilir; hayatımızı kolaylaştırabilir ve yeniden öğrenilebilir bir duygudur. Üstelik yaşımız kaç olursa olsun. Öfke kontrolü dediğimizde öfkeyi doğru ifade etme becerisi olarak anlamalıyız; yoksa yaygın ve yanlış bilinen şekliyle öfkelenmemek, öfkeyi bastırmak şeklinde algılamamalıyız. Başka bir deyişle öfke kontrolünde hedef hiç öfkelenmemek ya da öfkemizi hiç belli etmemek değil; öfkemizi karşı tarafa doğru, yapıcı bir biçimde ifade etmek olacaktır. Peki ama nasıl? ÖFKEYİ KONTROL ETMENİN YOLLARI Öfkenizin arttığını hissettiğiniz anda bulunduğunuz yerden bir süreliğine uzaklaşın. Evde iseniz kendinizi güvende ve rahat hissettiğiniz bir yere geçin. Dışarıdaysanız birkaç adım uzaklaşın; ayaktaysanız oturun. İçinizden 10 a kadar sayarken bir taraftan da yavaş ve derin derin nefes alın. Nefesi burnunuzdan alıp ağzınızdan verin. Diyaframınızı kullandığınızdan ve karnınızın şiştiğinden emin olun (yatar pozisyonda aldığınız nefestir). Derin nefes alıp içinizden sayarken kendinize rahatla, gevşe, türü telkinlerde bulunun. " Vücudunuzdaki gergin yerleri tespit edip gevşetin. Gevşemeyi nefes alış verişlerinizin arasında yaparsanız daha etkili olur. Tüm bunları yaparak bir tartışma anında ya da öfke patlamasına gelmeden önce duygunuzla davranışınız arasına bir mesafe ve zaman koymuş olur; böylece istenmeyen sonuçların önüne geçmiş olursunuz. Düşünme biçiminizi ve bakış açınızı gözden geçirin. Hayatınızdan, asla, her zaman, hiçbir zaman gibi genelleyici ve kesin yargı bildiren kelime ve ifadeleri çıkarmaya çalışın. Bu tür düşünce biçimleri bir olay karşısında öfkenizi kabartabilir ve çoğu zaman da yanlış bilgi içerir. Ayrıca bu tür genelleyici sözler muhatabınızı da öfkelendirerek savunmaya geçmesine ve tartışmanın alevlenmesine yol açar. Bu tür ifadelerin yerine rahatsızlık duyduğunuz davranışa ve sizde hissettirdiği duyguya odaklanın ve onu ifade edin. Bu sorunun çözülmesine daha fazla katkıda bulunacaktır. Kendi kendinize bu neyin öfkesi diye sormayı ihmal etmeyin ve öfkenin altında yatan gerçek duygu ve düşünceyi ortaya çıkarmaya çalışın. Çünkü çoğu zaman öfkenin altında çaresizlik, endişe, kaygı, korku gibi duygular yatar. Kısacası asıl duygunuz ne ise onu hissetmeye ve ifade etmeye çalışın. Bu biraz zor gibi görünse de yapabildiğinizde muhatabınızın sizi daha iyi anlamasını ve beklentilerinizin daha çok karşılanmasını sağlayacaktır. Çekmeköy2023-17

RÖPORTAJ Farklı tarzı ve sempatik tavırlarıyla gönüllerde taht kuran EBRU YAŞAR 18 - Çekmeköy2023

1977 de Ankara da doğan ünlü sanatçı Ebru Yaşar, 1995 de çıkarttığı ilk albümüyle sevenlerinin kalbinde taht kurdu. Şöhret basamaklarını emin adımlarla tırmanan ünlü sanatçı, aldığı ödüllerle başarısının tesadüf olmadığını taraflı tarafsız herkese ispatlamıştır. Farklı tarzı ve sempatik tavırlarıyla gönüllerde taht kuran Ebru Yaşar ile Çekmeköy 2023 okurları için sohbet ettik MÜZİK HAYATINA NE ZAMAN VE NASIL BAŞLADINIZ? İstanbul Teknik Üniversitesi konservatuar mezunuyum. Tanıdıklar aracılığıyla Burhan Çaçan ile tanıştım ve albüm yapmaya karar verdik. Ben hiçbir zaman şöhret olma kaygısı içinde olmadım; sadece güzel işler yapma endişesi taşıdım. İnsanlar gündemde kalmak adına saçmalamaya başlıyor. Böyle olunca halkın gözünde samimiyetlerini de kaybediyorlar. Abuk sabuk bir şöhrete sahip olacağıma, kalıcı işlerle akılda kalmayı tercih ederim. Ortalıktan kaybolurum. Bir dönerim, pir dönerim KEŞKE BU SEKTÖRE GİRMESEY- DİM DEDİĞİNİZ GÜNLER OLDU MU? İlk başlarda çok sıkıntı çektim sonuçta tanımadığım ve tecrübemin olmadığı bir camia Bu camia adeta ateşten gömlek! Abartısız tam 20 sene sonra adapte oldum desem yeridir. Çok güzel ama bir o kadar da zor bir meslek bizimkisi. Ben konservatuvar bitirmiş bir insanım. Şu camiada müzik eğitimi almış kaç insan var ki! Bu nedenle hiç pişman olmadım. Allah da pişman etmesin. SANAT DÜNYASINDA GERÇEK DOSTLUKLARIN OLMADIĞI SÖYLENİR HEP. BU GERÇEKTEN DOĞRU MU? Dost olmak ve dost bulmak için öncelikle egolarından ve kıskançlıklarından sıyrılman lazım. Sadece bizim camiada değil, insanoğlunun bulunduğu her alanda karşılıklı bu duygulardan arınmış birilerini bulmak gerçekten zor. Bunu kadın veya erkek diye ayırmayalım lütfen çünkü saydıklarım her iki cinste de fazlasıyla var. Rekabet ortamında dostluk çok zor, belki de olamaz diye düşünüyorum. Ben herkesle dost olurum, çünkü komplekslerim yok! Ama bugüne kadar hiç kimsenin ayağını kaydırmak gibi bir niyetim olmadı. Çünkü benim kimseyle bir rekabet içine girmek gibi bir niyetim olmadı ve olmayacak da. SANAT CAMİASINDA KISKANÇLIK VAR MI? Herkes hit olan bir parçayı mutlaka okumak ister. Bu klasik şarkıcı kıskançlığıdır. Hatta güzelliğini bile kıskanabilirsin. Bu yüzden dünyada kıymet verdiğim tek şey; samimiyet! BU CAMİADA GERÇEKTEN DOSTUM DİYEBİLECEĞİNİZ ÜÇ İSMİ BİZİMLE PAYLAŞIR MISINIZ? Üç isim verirsem diğer dostlarım küser. (Gülüyor) NEFRETİNİZİ Mİ, YOKSA SEVGİNİZİ Mİ KAZANMAK ZOR? Sevgimi kazanmak kolay, nefretimi kazanmak ise çok zor. Ben insanlarla hemen samimiyet kuran biri değilim. İnce eleyip sık dokuyan bir yapıya sahibim. Benim bir insandan dostluğumu, arkadaşlığımı, bitirmemin gerekçesi çok güçlü olması lazım. Kolay kolay birinden nefret etmem ama ettim mi! Allah muhafaza. ( Gülüyor ) RÖPORTAJ KARİYERİNİZİN NERESİNDE GÖRÜYORSUNUZ KENDİNİZİ? İş hayatında olduğunuz sürece kariyer bitmez. Bakın ben hala kariyerim için çalışıyor mücadele ediyorum. Etmek zorundasınız başka şansınız yok. Eleştirilere açığım; seven kadar, sevmeyen de olacaktır. Ben yaptığım işin arkasındayım. ASSOLİSTLİK KAVRAMINA İNANI- YOR MUSUNUZ? Herkes kendine göre assolist. Assolist ne demek ben o kavramı da anlamıyorum. Güzel elbiseler giyip, ağır makyaj yapıp, iki şarkı ezberlemek assolistlikse ben buna inanmıyorum. ÖĞRENMEYE, EĞİTİME VE ÇALIŞ- MAYA DOYMAYAN BIR İNSANSINIZ. BU ENERJİNİZİN SIRRI NEDİR? Öğrenmenin sonu yoktur Pardon, var! var! Ancak mezarda biter. İşinizi sevin veya sevdiğiniz bir işi yapın. Bu durumda çalışma ve öğrenme azminiz mezara kadar devam eder. Eğer bunun tersi bir durumla yaşamaya hayatta kalmaya çalışırsanız işte o zaman zaten ölmüşsünüz Boşuna mücadele etmeyin. Bin kere düşün, bir kere karar ver ama o karar doğru karar olsun. Ben şu deyime katılmıyorum. En kötü karar, kararsızlıktan daha iyidir. Çekmeköy2023-19

RÖPORTAJ " Ben de her normal insan gibi mutlu bir yuva hayali kuruyorum tabi. Ancak sadece benim istemem yetmiyor. Allah nasip kısmet edecek ki, olsun " FORMUNUZU NASIL KORUYOR- SUNUZ? Haftada iki gün yüzüyor ve istediğimi de yiyorum. Arada bir cilt bakımı yaptırırım. Ayda en az 2-3 kere hamama giderim. Bu benim çocukluğumda aldığım bir kültürdür. Arabamın bagajında terliğim, havlum olan bir çantam vardır ve bir anda hamama gitmeye karar verebilirim. Her sabah yüzümde bir kalıp buz gezdiririm. Bu cildi canlandırıyor. EVLENMEK, MUTLU BİR YUVA KURMAK VE ÇOCUK SAHİBİ OLMAK HER İNSANIN HAYALİ OLSA GEREK. UFUKTA, SİZİN İÇİN BÖYLE BİR YOL GÖRÜNÜYOR MU? Ben kariyer uğruna çocuk yapma, evlenme durumuna inanmıyorum. Bu çok eski bir mantık. Niye bir şey uğruna başka bir şeyden vazgeçeyim ki? Sanatçılar kendi kendilerine özellikle erkek popçular böyle bir şeyi kendilerine empoze etmişler. Zaten benim hayran kitlem erkeklerden çok kadındır. Gerçi son günlerde dikkat ederseniz sanat camiasında evlenen, yuva kuran oldukça fazla arkadaşlar var. Bende her normal insan gibi mutlu bir yuva hayali kuruyorum tabii ki. Ancak sadece benim istemem yetmiyor. Allah nasip kısmet edecek ki, olsun 20 - Çekmeköy2023 YENİ BİR YIL DEMEK BİRÇOK İN- SAN İÇİN YENİ UMUTLAR DEMEK. SİZİN YENİ YILDAN BEKLENTİL- ERİNİZ NELER? Allah herkesin gönlüne göre versin. Ben Allah tan başka kimseden bir şey istemiyor ve beklemiyorum. Benim ve sevdiklerim için hayırlısı ne ise Allah onu nasip etsin. Hayırsız olmuş, benim olmuş, ben o malı mülkü neyleyim... Birde şunu asla unutmamak lazım. Ben sosyal sorumluluk adına bugüne kadar birçok projede gönüllü olarak yer aldım. Bundan sonra da bu tarz projelerde hep olacağım. Herkesi yeni yılda hoşgörülü olmaya çağırıyor ve sevgilerimi gönderiyorum. Bu arada derginizi de okudum ve inceledim çok dolu ve güzel olmuş. Kendimi kapakta görmek istiyorum. Bilmem anlatabildim mi? ( Gülüyor ) Röportaj SONER KARTAL

HABERLER OKULLARA TEMİZLİK MALZEMESİ YARDIMI Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, okullara yapılan temizlik malzemezi dağıtımı programına katıldı. Çekmeköy Belediyesi, yeni eğitim ve öğretim yılında da okulların ve öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik çalışmalarına devam ediyor. İlçedeki okulların boya-badana ve yeşil alan düzenlemeleri başta olmak üzere birçok ihtiyacına destek olan Çekmeköy Belediyesi, okullara temizlik ve hijyen malzemesi dağıtımına başladı. Okul bütçelerine destek olmak amacıyla yapılan malzeme yardımında okulların bir yıllık temizlik malzemesi ihtiyacı belediye tarafından karşılanıyor. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü nde gerçekleşen temsili dağıtım töreninde konuşan Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, Eğitim vadisi Çekmeköy de eğitim kurumlarımızın tüm ihtiyaçlarına cevap verecek projeler üretme gayretindeyiz. 2014-2015 Eğitim Öğretim yılında bundan önce oluğu gibi okullarımızın temizlik malzemelerini karşılıyoruz. Eğitim döneminin 2.yarıyılında da okullarımıza temizlik malzemesi yardımı yapacağız. Ülkemizin ve Çekmeköy ün geleceği gençlerin hijyenli ortamlarda eğitim görmesi bizim için son derece önemli, dedi. İlkokullar, ortaokullar, liseler, anaokulları ve Halk Eğitim Merkezleri ni kapsayan temizlik malzemesi dağıtımında; 5 Kg lık 150 arap sabunu, 5 Kg lık 150 yüzey temizleyici, 150 adet 5 litrelik sıvı el sabunu, 150 adet askılı tuvalet koku giderici, 5 litrelik 150 adet çamaşır suyu, 250 adet paspas,150 adet temizlik bezi (10 lu), 500 adet cam temizleme maddesi, 12 li tuvalet kağıdı 1000 adet, 12 li kağıt rulo havlu 1000 adet ve 250 adet çek çek yer sil 49 eğitim kurumuna teslim edildi. Çekmeköy2023-21

KÖŞE YAZISI Hikmet TEKİN İlahiyatçı Araştırmacı hikmettekin34@gmail.com İSLAM VE İNSAN HAKLARI Günümüzün en çok konuşulan ve tartışılan konularından biri hiç şüphesiz insan hakları konusudur. Öyle ki, gerek ulusal gerekse uluslararası alanda insan hakları hayatın ta kendisi kabul edilir. Hukuk sistemleri, siyasi rejimler, felsefi ekoller ve dini inanışlar insanın kişiliğine bağlı, dokunulmaz, vazgeçilmez ve başkalarına devredilemez bazı hak ve özgürlüklerinin olduğunu kabul etmektedir. Ancak bu hakların kapsamı ve sınırları konusunda tam bir fikir birliği sağlanamamıştır. HAK NEDİR? Hak, hukukça korunan menfaat olarak tanımlanır. İnsan hakkı nın tam bir güvenceye bağlanması ve bu hakkı koruyan hukuk ilkelerini de değişmez olması esastır. Yüce Allah ın bağışladığı gibi, onu koruyabilecek yegane hukuk sistemi ise vahyin inşa ettiği ilahi/tabii hukuktan başkası olamaz. İnsan hakkı kapsamı ve ilkeleri belli, maddi ve manevi boyutuyla birey e / kişi ye tanınmış bir haktır. Ekonomik olarak toplumsal dayanışma hedefinin yanısıra; geliri olmayan ve çalışıp kazanamayanlar için de talep hakkı getirilmiştir: Onlar ki, malları üzerinde belirli (kimselerin) hakkı olduğunu bilirler Hassaten yardım isteyenlerin ve (isteyemediği için) mahrum kalanların (Mearic Suresi, 70/25; Zariyat Suresi, 51/19; Maun Suresi, 1-3). HAK NASIL ELDE EDİLİR? Beşeri hukuk sistemlerinde haklar belli bir mücadele ile kazanıldığı için kanunla tespit edilir ve maddeler halinde sayılır. Bir hak ancak anayasada gösterilmişse vardır. Oysa yüce yaratıcı insanı yaratırken haklarını da belirtmiştir. Buna göre insan hakları doğuştan ve aslen kazanılır. Kanunlar ise bu hakların korunmasını sağlamak için vardır. Kanunlarla yasaklanmayan her konuda insan hak ve özgürlükleri vardır. Bu yüzden haklar değil, yasaklar(haramlar) maddeler halinde sayılır. İslam a göre tüm insanlar bir anne-babadan yaratılmış, aynı hak ve sorumluluklara sahip olarak dünyaya gönderilmiştir. Buna göre bir imtihan alanı olan dünya hayatı(mülk Suresi,67/12) boyunca insan; her türlü baskı ve ön yargıdan uzak, İslam ın sunduğu öğretileri değerlendirip iman ile inkar arasında bir tercih yapabilmelidir. Kişinin hür iradesini sağlıklı olarak kullanabilmesi, her türlü baskı ve saldırıya karşı dokunulmazlığa sahip olmasına bağlıdır. Bu anlamda İslam, inanç alanı başta olmak üzere hayatın korunmasını, aklın korunmasını, neslin korunmasını ve malın korunmasını temel esaslardan saymıştır(zarurat-ı Diniyye). Müslümanlarla birlikte yaşayan gayrimüslimler de aynı haklara sahiptir. Hz.Peygamber(s.a.v): Bizim lehimize olanlar onların da lehine, bizim aleyhimize olanlar onların da aleyhinedir buyurmuştur. Onları kendi inançlarıyla başbaşa bırakmakla emrolunduk ilkesi benimsenmiştir. HAKLARDA SINIRLAMA VAR MIDIR? Bir arada yaşamanın beraberinde getirdiği sorumlulukları taşımak, haklardan yararlanmanın ön şartı kabul edilmiştir. Felsefi düşüncenin sınırsız, eylem özgürlüğünün ise sınırlı olduğu şüphesizdir. Zira düşünce ve düşünce ürünleriyle zarar verilemez. Ancak eylem ile başkasına ve çevreye zarar verilebilmektedir. Birlikte yaşadığı insanlara ve topluma karşı sorumluluklarını yerine getirmeyenlerin haklarının kısıtlanması kaçınılmazdır. Ancak eylem özgürlüğü sınırlarını aşanlara getirilen cezalar da insan hakları temel ilkelerine aykırı olmamalıdır. 22 - Çekmeköy2023

KÖŞE YAZISI KELİME VE KAVRAMLAR ADALET Davranış ve hükümde doğru olmak, hakka göre hüküm vermek, eşit olmak. Sosyal hayatta dirlik ve düzenliği, hakkaniyet ve eşitlik ilkelerine uygun yaşamayı sağlayan ahlaki erdem. Orta yol, istikamet, bir şeyin karşılığı anlamına gelen Adl kelimesi, adil kelimesiyle eş anlamlı olup aynı zamanda yüce Allah ın isimlerinden biridir. (esmaül-hüsna) Peygamberlik Vasfı Kur an da ve hadislerde adalet genellikle düzen, denge, denklik, eşitlik, gerçeğe uygun hükmetme, doğru yol izleme, dürüstlük ve tarafsızlık gibi anlamlarda kullanılmıştır. Nitekim Hz. Peygamber in (s.a.v.) adalet sıfatını kazanabilmesi; risalet görevini yerine getirirken, insanların arzu ve isteklerini hesaba katmaksızın ilahi emirlerin gösterdiği şekilde doğru olması şartına bağlanmıştır: Bundan dolayı sen çağrıya devam et ve emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Onların heva ve heveslerine uyma ve şöyle de: Ben Allah ın indirdiği her kitaba inandım ve aranızda adaleti gerçekleştirmekle emrolundum (Şura Suresi ayet,15) Buna göre adalet, başkasının gelişigüzel istek ve telkinlerinden etkilenmeyen istikrarlı bir doğruluk, ruhi denge ve ahlaki kemaldir. Orta Ümmet: Adil Ümmet Böylece sizler insanlara birer şahit (ve örnek) olasınız diye sizi orta bir ümmet yaptık (Bakara Suresi, ayet,143) ifadesiyle adil, seçkin, her yönüyle dengeli, haktan asla ayrılmayan ve hakem kabul edilebilecek bir ümmet kastedilmektedir. Kur an da adaletin önemine öylesine güçlü vurgu yapılmıştır ki, bizzat yüce Allah ın, ahirette hiçbir haksızlığa mahal verilmeyecek şekilde adaletle hükmedeceği ve vaadinin kesin olduğu belirtilmiştir: Kıyamet günü için adalet terazileri kuracağız. Öyle ki; hiçbir kimseye zerre kadar zulmedilmeyecek. (Yapılan iş) bir hardal tanesi ağırlığınca da olsa, onu getirip ortaya koyacağız. Hesap görücü olarak biz yeteriz. (Enbiya Suresi, ayet, 47) Adaletin İki Boyutu Eşitlik ve liyakat (ehliyet) olmak üzere adaletin iki boyutundan söz etmek mümkündür. Liyakat/ehliyet adaleti Kur an-ı Kerim de kıst terimi ile ifade edilir. Görev ve sorumluluk verme liyakat/ehliyet adaleti alanıdır; mizan gerektirir. İnsan hakları alanı ise eşitlik alanıdır. İstisnası yoktur. Dil, din, cins, ırk ayrımı yapılmaksızın bütün insanlar arasında, insan hakları açısından tam bir eşitlik sağlanmalıdır. Ey insanlar! Şüphe yok ki; biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizi tanımanız için sizi boylara ve kabilelere ayırdık..." (Hucurat Suresi, ayet, 13) Bu yüzden İslam, kölelik/cariyelik kurumunu aşama aşama kaldırmıştır. İlk uygulamayı da Hz. Peygamber (s.a.v.) başlatmıştır. Kölesi Hz. Zeyd i önce evlatlık, sonra da dinde kardeşim diyerek azat etmiştir. Kur an-ı Kerim e göre insana hilafet görevi verilerek, kendisine iki sarp yokuş gösterilmiştir. Bunlardan biri insan haklarıdır; insanın kölelikten kurtarılması ve esaret bağlarının çözülmesidir. İkinci sarp yokuş ise, meşru sosyal hakların verilmesidir: Biz ona iki göz, bir dil, iki dudak vermedik mi; iki apaçık yolu (hayır ve şer) göstermedik mi? Fakat o sarp yokuşa atılmadı. Bilir misin nedir sarp yokuş? O tutsak bir boynu çözmek (köle azat etmek)tir. Ya da şiddetli bir açlık gününde kendisiyle yakınlığı olan bir yetimi, yahut yerde sürünen bir yoksulu doyurmaktır. (Beled Suresi, ayet, 8-16) Buna göre köle ve cariye, savaş tutsakları olarak, aile içerisinde bakım ve gözetimlerinin sağlanarak toplumla bütünleşmeleri hedeflenir. koruyucu aile muamelesi yapılır; yediğinden yedirilir, giydiğinden giydirilir. Köle kadınla (cariye), birlikte olmak ise, ancak kendi rızası ve evlenme iradesi(nikah) ile mümkündür. Adalet, bir yönüyle de verilen ile hak edilen arasındaki dengeyi ifade etmektedir. Bu durum bazı hallerde eşitlikle, bazı hallerde ise denge ile gerçekleşir. Çocuklarınıza verdiklerinizde adil davranın hadisinde kastedilen adalet, eşit/denk tutmakla gerçekleşmektedir. Müminlerin şahsi servetlerinde fakir ve mahrumların haklarının bulunması ve herkese insan onuruna yakışan, insanca yaşamak için temel ihtiyaçlarını temin etme imkanı veren sosyal adalet anlayışında ise ölçü; eşitlik değil, dengedir. Hikmet TEKİN Çekmeköy2023-23