Biz haber etmeden haberimizi alırsın, Yedi yıllık yoldan kuş kanadı ile gelirsin... Nazım Hikmet SİNAN TANYILDIZ 05

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Biz haber etmeden haberimizi alırsın, Yedi yıllık yoldan kuş kanadı ile gelirsin... Nazım Hikmet SİNAN TANYILDIZ 05"

Transkript

1 Biz haber etmeden haberimizi alırsın, Yedi yıllık yoldan kuş kanadı ile gelirsin... Nazım Hikmet SİNAN TANYILDIZ 05

2 Bir Köşede Durdum... Dostça... Sinan Tanyıldız Onlarca yıldır her sabah Dostça isimli köşeyi muhakkak okurum... Birçok insan tanıdım o köşede... Başarılı öğrenciler, rekortmen sporcular, atılım yapan iş adamları, projeleriyle gelecek vaat edenler... Tanıdığım o kişiler içerisinde hiç ama hiç kötü bir insan olmadı. Ne bir katil, ne bir hırsız... Bırakın bunları, kötü söz söyleyen biri bile çıkmadı. Halbuki gazeteciler için yerleşmiş bir kanı vardır. Onlar olumsuzlukları görecek, yöneticileri ve toplumu uyararak aksaklıkların düzeltilmesini sağlayacaklardır... Bardağın boş kısmına da bakmayı ihmal etmeyeceklerdir... Ben tam 20 yıldır Hürriyet Gazetesi nin bölgesel ekini okurum. Ekin, bu günlerdeki ismi Çukurova- Gap Hürriyet. Daha önceleri benzer, fakat farklı isimlerle de çıkmıştı bu ek. Ve gazetemi elime alır almaz Sinan Tanyıldız ın köşesine bakarım... Dostça... Bir günde bir insan anlatmaz, üçdört- beş- hatta altı- yedi... Nerden ulaşır bu kadar adama, bilmem! Anlattıklarının kimisini tanırım, kimisini ise yeni duymuş olurum. Ama yeni tanımış olsam bile, o köşeye konu olan kişiyi daha sonra yeniden okuyacağım kesindir. Çünkü anlatılan o insanın başarısı veya projesi, eğer Sinan Tanyıldız ın köşesinde çıkmışsa, biliniz ki topluma mal olmuş demektir ve bu mal oluş onu başarıya mahkum eder. Rivayet odur ki, eğer Sinan Tanyıldız birine inanmışsa, sadece yazmakla kalmaz, Dostça yaşamından elde ettiği, çevresinden etkili olabilecek kişilere kulis yaparak, desteklenmesini de sağlar. Bu yüzden onlarca yıldır, binlerce proje, sadece düşünsel düzeyde kalmaya mahkumken, yaşama geçmiştir. Adana bu köşeden çok güç almıştır. Sadece Adana değil, gazetenin gittiği tüm şehirler bu gücü paylaşmıştır. Günümüzde Türkiye de çıkan gazeteleri elimden geldiğince taradım... Arkasından geçmişe gittim, arşivler içinde tozlandım. Ama sadece ve sadece olumlu gelişmeleri aktaran başka bir köşe görmedim. Yani Türkiye de tek... En azından nadir. İyi gazetecilik, duyarlı vatandaşlık gibi herkeste bulunması gereken özelliklerin dışında, toplumu, kenti geliştirecek projeleri kamuya mal ederek ortak olan Dostça köşesi bu nedenle büyük bir işlevi yerine getirmektedir. Herkes yaşamı boyunca bir veya bir kaç işlevsel proje yapabilir. Ama Dostça Köşesi her gün bir kaç 06 ADANA YA GÜÇ VERENLER - I SİNAN TANYILDIZ 07

3 projenin hayata geçmesine neden oluyor. Ben onlarca yıldır Hürriyet okurum... Hürriyeti elime alınca da ilk önce Dostça Köşesini açarım... Birçok insan görürüm orada. Hepsi ama hepsi başarılıdır ve kentimize, bölgemize yararlı olmaya çalışmaktadır. Şimdi benim elime de bir fırsat geçti. Bir kitap yazacağım. Arkadaşlarımla birlikte. İşte bu kitapta, Dostça Köşesi nden tanıdığım birini yazmak istedim. Tercihimi de şüphesiz Y. Sinan Tanyıldız için kullandım. İşte onun öyküsü... EĞER SEN HAYATI OYNAMAZ- SAN SENİN HAYATINI BAŞKASI OYNAR TEŞEKKÜRLER AYSEL ABLA VE CEMİL AĞABEY Bazı insanlar başka insanların hayatlarının akışını küçük dokunuşlarla bir anda değiştirebilme yeteneğine sahiptir. Sinan Tanyıldız ın hayatını da değiştiren isimler de var elbette... Bu kişilerden birincisi onun Cemil Ağabey dediği bir büyüğü. Cemil Ağabey belediyede teknisyen olarak çalışıyormuş o zamanlar. Sinan ise bir ortaokul öğrencisi. O yıllar içine kapanık yaşayan Sinan ı görünce, Cemil Ağabey; Sen hiç aynaya bakıyor musun? diye sorduktan sonra, Yarın aynaya iyice bakarak gel diye bir ödev veriyor. Ertesi gün Sinan aynada kendini inceleyip Cemil Ağabey inin evine gittikten sonra; Bana bak çocuk sana bir şey öğreteceğim. Hayat bir tiyatrodur ve sen hayatı iyi oynamalısın. Eğer sen hayatı oynamazsan senin hayatını başkası oynar. Sen de figüran olarak kalırsın diyerek ilk dersini veriyor. Ve ekliyor Al şu kitapları ve dediğimi yap! Sinan Tanyıldız o günü şöyle hatırlamaktadır; Ben bundan herkesin kendine ait özellikleri vardır. Eğer insan kendini iyi analiz ederse bu özelliklerini öne çıkarıp, eksiklerinin önemini azaltabilir dersini çıkardım. Bendeki değişiklik daha eve gittiğimde başlamıştı bile. Diğer kişilere göre farklı olan özelliklerimi hissetmiş ve kendimin de önemli olduğunu anlamıştım. Kısacası Cemil Ağabey sayesinde hayata geri dönmüştüm. Tanyıldız ın hayatını değiştiren ikinci kişi ise şüphesiz Aysel Ablası... Aysel Abla; lise mezunu Karadenizli bir kadın, ama kahramanımızı o kadar etkilemiş ki, ondan bahsederken adeta gözlerinin içi gülüyor. Sinan Tanyıldız; Ben küçük yaşlarda okumanın keyfini tadan bir insanım. Elimden kitap düşmezdi, bunda Aysel Abla mın rolü çok büyüktür diyerek onu anlatmaya başlıyor. Onun teşvikiyle tüm klasikleri daha ortaokuldayken okudum diye de hayatın- daki rolüne işaret ediyor. Sinan Tanyıldız Aysel Ablasını, Düzce ye ortaokulu okumaya gittiğinde tanımış. Elinden kitap düşmeyen Aysel Hanım ona okumanın erdemini göstermiş. Tanyıldız o günlerini; Artık elimden kitap düşürmez olmuş, kütüphanenin müdavimi haline gelmiştim. Kitapların sayfaları arasında kendimi buluyor, adeta istediğim ve hayalini kurduğum kişi oluyordum diye anlatıyor. Bir taraftan kitabi bilgi ile kendimi geliştirirken, öbür taraftan Cemil Ağabey inin dediği gibi gelişen yönümü görüp kendimi hissediyordum. Kahramanımızın, günümüzde dahi vaktini boşa geçirmek yerine, okumaya harcaması o günlerden kalan bir alışkanlıktır. İLK AŞK: GAZETECİLİK Gazeteciliğe nasıl başladığını sorduğumuzda ise yüzünde hafif bir gülümseme beliriyor, gözleri parlıyor Sinan Tanyıldız ın ve anlatmaya başlıyor; Gazetecilik diye bir mesleğin varlığından bile haberdar değildim. Aslında gazetecilik serüvenim bir kızı etkileme hevesiyle başladı. İstanbul da, lisede okurken... Bizim mahallede iki gazeteci vardı. Biri Selahattin Gökhan, diğeri de Yaşar Okuyan. Evet onları görürdük, hoşumuza giderdi. Ben de onlar gibi olmayı ilgi çekmeyi arzulardım. SİNAN TANYILDIZ 09

4 Genç Sinan, evlerinin arka tarafında oturan bir kızla tanışmayı arzulamaktadır. Ancak aynı mahallede oturmalarına rağmen cesaretini toplayıp, yanına yaklaşamamaktadır. Ne yapabilirim de kızın ilgisini çekerim? diye düşünürken, gazeteci olma fikri gelir aklına O sıradaki edebiyat öğretmeni Adanalı Yaşar Fersahoğlu dur. Fersahoğlu onun yazdığı kompozisyonları görüp çok beğenmektedir. Zaten bu yüzden onun Edebiyat Kolu başkanı seçilmesine de vesile olmuştur. Sınıfta sadece Sinan ın yazıları ile dolu olan bir de gazetesi vardır Gazeteci olma fikri bu nedenle hoşuna gitti Neden olmasın diye düşündü. Adanalı öğretmenin de yüreklendirmesiyle bu mesleği seçmeye karar verdi. İstanbul nere, Adana nere? Daha o zamandan Adana, Sinan Tanyıldız ın yaşamının içine mi giriyor ne? Duvar gazetesindeki başarısını görünce, öğretmen Senden iyi gazeteci olur, git Cağaloğlu da iş ara! diye önerisini tekrar tekrar söylemeye başlar Adanalı öğretmen geleceği görüyor, sanki Adana ya gazeteci yetiştiriyordu. Sinan bir müddet sonra öğretmenini dinleyip yola düşecektir ama isterseniz biz önce duvar gazetesinin akıbetinden bahsedelim. Duvar gazetesi sınıf arkadaşlarını çok etkiler. Bunu lisede Sinan dan sonra çıkan çok sayıda duvar gazetesinden anlıyoruz. Gazete faaliyetinden en çok etkilenen ise Sinan ın kendisidir. Duvarda başlayan gazetecilik yaşamına ısınmıştır artık. Edebiyat öğretmeninin sözüne uyarak İstanbul gazetelerine iş aramaya gitmesi, duyduğu bu sıcaklık nedeniyle olsa gerek. CAĞALOĞLU SERÜVENİ BAŞLAR BEN GAZETECİ OLACAĞIM Gazeteleri dolaşırken etkilendiği yer Hürriyet olur ama kapısından içeri girme cesareti yoktur. Daha sonra Milliyet e gider, durum yine aynıdır. Milliyet in hemen karşısında bulunan 3 katlı binada bir yığın gazete tabelası dikkatini çeker. Kapıda duran adama ben gazeteci olmak istiyorum der. Adamın Geç başla demesiyle girer içeri. İçeri girer girmez herkesin farklı şeylerle uğraştığını görür ama ne yaptıkları hakkında en ufak bir bilgiye sahip değildir. Bir masanın etrafında bir şeylerle uğraşan kalabalığa Beni kapıdaki adam gönderdi, gazeteci olacağım. demesiyle başlar gerçek gazetecilik serüveni Kapıdaki adamın bu gazetenin patronu olduğunu sonra öğrenir Kader ağlarını böyle örer Her gün okuldan çıkar çıkmaz soluğu matbaada alır. Altı ay boyunca kimse adını bile sormaz ama o inatla gelip gitmeye devam eder. O nun düzenli olarak gidip geldiğini herkes bilir ama ne fayda! Kendi deyimiyle bir kenarda öylece oturur. Yine de yılgınlık göstermez ve düzenli olarak işe gitmeye devam eder. Öğrenme tutkusu izin vermez vazgeçmesine. Daha o günlerden anlar başarmanın yolunun sağlam dostluklardan geçtiğini. Masanın etrafında çalışanlar O ndan arada bir çay istediğinde sohbetlerine ortak olur, inatla takip eder yapılan işleri. Yavaş yavaş girer içlerine. Samimiyeti ve dürüstlüğüyle etkiler çevresindekileri. Kolayca kaynaşır iş arkadaşlarıyla. Bir yabancı gibi köşede oturmaktan kurtarır kendini... Bir gazete çıkarmanın sandığından zor olduğunu da o günlerde anlamaya başlar. Yine de içindeki gazetecilik aşkında bir azalma olmaz. Aksine gazeteciliğe dair öğrendiği her yeni SİNAN TANYILDIZ 11

5 bilgi körükler içindeki ateşi. Büyük dikkat ve özen isteyen işler cezbeder O nu ama en çok da yan odadan gelen daktilo sesine vurulur. Çünkü yazmaktır asıl tutkusu... BENİM ADIM SİNAN TANYILDIZ Gazeteye gidip geldiği o günlerde basın affıyla ilgili yazılar gündemdedir. O dönemin önemli gazetecilerinden Ergun Kaftancı da basın affına kafa yoranlar arasındadır. Kafa yorduğu şeyden belli olduğu üzere, basın özgür değildir. Kendisinin de bir yazı nedeniyle hüküm giymesi, Kaftancı yı adını saklamaya mecbur kılar. Söyleyeceği şeyi açıkça söylemekten de vazgeçmez tabi. Düşündüklerini özgürce yazabilmek için kendi adını kullanmadan değişik isimlerle yazılarını yayınlar. Bir gün Sinan, bir masanın kenarında süklüm püklüm otururken, o güne kadar olmayan bir şeyle karşılaşır. Kaftancı kendisine seslenerek adını sorar. Benim adım Sinan Tanyıldız diyerek cevap verir heyecanla. Ertesi gün kendisini büyük bir sürpriz beklemektedir. Basın affı ile ilgili yazı Sinan Tanyıldız adıyla basılmıştır. Şaşırır şaşırmasına ama hoşuna da gider. Yazıyı okuduğunda bir şey anlamaz. Anlamakta bile zorlandığı bir yazı, altında da ismi Hemen yazının yayınlandığı Hakikat gazetesini alıp, doğru evinin yolunu tutar. Evdekilere gazetedeki yazıyı gösterir. Önce abisi, arkasından babası, daha sonra diğer aile fertleri okur ama kimse yazıdan bir şey anlamaz. Yazı da daha önce adını bile duymadığı yabancı gazetelerin isimleri geçmektedir ve en önemlisi basın çalışanlarına af isteniyordur. İşin ilginç yanı gazeteyi okuyan hiç kimse bu cümleleri nasıl yazdığını sormadığı için, o da kimseye anlatmak zorunda kalmaz. Üstlenir içeriğini, kendisinin bile anlamadığı yazıdan gelen şöhreti Yazının yayınlanmasından hemen sonra takibe alınır şüphesiz. Hatta sorgulanır. Karşı taraf soru soruyordu ben cevaplıyordum ama bir yandan da kafamdan, insan yazdığından dolayı niye suçlu olsun? diye geçiriyordum diyor o günleri anlatırken. Sorgusunu alanlardan birisinin onu sempatik bulması, diğerlerine dönerek bırakın biraz daha yazsın demesi onun önünü açar. Bu hareketli hayat hoşuna gider. Yaptığı işin ne kadar önemli olduğunu çok daha iyi kavrar ve mesleği sayesinde tanıştığı mahalledeki kız arkadaşıyla her olayı paylaşır Kendisi gibi edebiyat düşkünü olan kız arkadaşı ile anlaşmak çok hoşuna gider. En azından yaptıklarını, yazdıklarını anlayan ve önerilerde bulunan bir arkadaş bulmanın da sevincini yaşar İSTANBUL DA BİR SİNAN DAHA İstanbul Surları dışında Sağmalcılar Mahallesi nde bir arsa üzerine yapılmış, gecekondu sayılabilecek bir yerde dünyaya merhaba dedi Sinan Tanyıldız. Dokuma işçisi Mahir ile ev hanımı Fatma nın ikinci çocuğuydu. Sinan daha çocukken bile farklıydı yaşıtlarından. O nun bu farklılığı meslek seçiminde de kendisini gösterdi. Ailesinde tek gazeteci olmamasına rağmen o kendisine meslek olarak gazeteciliği seçti. İki kızı olan Sinan Tanyıldız ın mesleğini çocukları tercih etmedi. Biri ekonometri okudu, diğeri de endüstri mühendisi oldu. Görevli olarak gittiği Trabzon da yani Karadeniz Gazetesi ni yönettiği 1979 yılında evlendi Necmiye Hanım la.. Sinan Tanyıldız 30 yılı aşkın evlilik hayatımızda bir gün bile kavga etmişliğimiz yoktur. Çünkü işini seven adam evini de sever diyor ve ekliyor. Necmiye Hanım, iki kızımı öyle güzel yetiştirdi ki, bir gün bile nerde kaldın, niye geciktin diye sitem etmedi bana. Biliyordu gazeteciliğin günün 24 saatini aldığını Kızlarınızın gazeteciliği seçmesini ister miydiniz sorusunu; Küçük kızım bir ara uğraştı ama nereye gitse kendisinin önüne çıkan bir isim var. O da Sinan Tanyıldız Bir gün baba ben kendim olmak istiyorum ve öyle anılmak istemiyorum dedi ve ona göre mesleğini seçerek yoluna devam etti. Hatta çıkardığı dergide Melek Sinan Tanyıldız ın kızı olmak çok zor diyerek yayıncılığı bıraktı ve mutlu olacağı bir meslek seçti. Öteki kızım Dilek zaten gazete- SİNAN TANYILDIZ 13

6 cilikle hiç ilgilenmedi. Endüstri mühendisi oldu, şimdi İsveç te yaşıyor diye cevaplıyor. SAYILARI HİÇ SEVEMEDİM Çok sık karşılaşıyorum, hangi yıl doğdunuz, hangi yıl çalışmaya başladınız sorularıyla... Yahu sayıları sevsem daha farklı bir iş yapardım. Daha da ilginç olan kızlarımın hangi yıl doğduklarını bile bilmem diyor ve güzel bir anısını anlatıyor: Bir gün kızıma kredi kartımı verdim ve bir alışveriş merkezine gitti. Alışverişi bitince kasaya gitti, kasadaki görevli kartın üzerinde yazan isme baktı ve Bu kartı kullanamazsınız. Kendisiyle konuşmam lazım dedi. Kızım da babamı arayın isterseniz diyor. Bunun üzerine neyle karşılaşacağını tahmin bile edemeyen adamcağız beni arıyor. Kızınız burada alışveriş yaptı ama emin olabilmemiz için kızınızın doğum tarihini söylemeniz lazım dedi. Ben daha kızlarımın doğum tarihlerini bilmem anneleri bilir demeye kalmadan kızım arkadan babam bilmez, babam bilmez diye seslendi. Telefonda gülüştük ve tarihi söylememe gerek kalmadan kapadık telefonu. İşte bu kadar uzağım tarihlere. HÜRRİYET ÖNCESİ DÖNEM Hürriyet gazetesinde işe başlayana dek on üç gazetede çalışır Sinan Tanyıldız. Bunlar küçük gazetelerdir. İlk dönemler yaşının da küçük olması sebebiyle ciddi işler yerine çocuk sayfaları hazırlar. İnanır mısınız bir ara spor muhabirliği bile yaptım ama keyif almadım diyor. Sanırım spor muhabirliğinden keyif almamasındaki etkenlerin en başında fanatik Beşiktaşlı olması yatıyor. Ağabeyinin Fenerbahçeli olması evde büyük bir sorunmuş. Maç sırasında neredeyse ağabeyimle kanlı bıçaklı olurduk. Benim tarafım belliydi, Beşiktaş Şimdi düşünsenize tuttuğunuz takımın haberini nasıl yansız yapabilirsiniz? Bu benim ağırıma gidiyordu. Ama tarafsız da olmam gerekiyordu. En iyisi arkadaş ben bu işle uğraşmayayım demekti ve ben de bir daha bu dalla uğraşmadım. Trabzon da çalıştığı yıllarda bu takıma çok katkısı oldu. Örneğin Trabzonspor Dergisi resmi yayın organını çıkardı ve genel koordinatörlük görevini üstlendi. O zamanlar bile Beşiktaş maçlarında hop oturup hop kalkardım diyor gülerek... Ayrıca dönemin efsane muhabirleri varken siz ne kadar isterseniz isteyin onlar gibi haber yapamazdınız, olsa olsa ancak asistanları olabilirdiniz diye de ekliyor. Hürriyet e girmeden önce Cenk Kargı ile bir ortaklıkları vardı. Kendilerine ait büroda çeşitli işler yapıyorlardı. Çok da yoğundular. Sinan, Osmanlıca biliyor olması sebebiyle SİNAN TANYILDIZ 15

7 zaman zaman, yayın evlerine tercümeler yaparken, gazeteler için de pehlivan tefrikalarından tutun, bulmacaya kadar her şeyi hazırlıyordu. Bu arada bir çok yayınevine de kitap kapağı tasarlıyordu. Çocuk kitaplarına karikatürler, desenler çiziyordu. BEŞ ÇAYI SOHBETLERİNDE KU- RULAN DOSTLUKLAR Sinan Tanyıldız yaşının küçük olmasına rağmen 7 den 70 e bir yığın insanla görüşür ve dostluklar kurardı. Türk filmlerinde çok şahit olmuşuzdur Hilton da içilen beş çaylarına. Sadece filmlerde olmayan bu buluşmalar bir dönemin en önemli sosyal olaylarından biriymiş li yıllarda gazeteciler ve iş adamları, önemli kişiler Hilton un beş çayında buluşurlarmış. Sinan Tanyıldız da kısa sürede bu çayların müdavimleri arasında yerini almış. Hatta kimi zaman yürüyerek eve gidecek olmasına bile aldırış etmemiş. Cebinde sadece çay parasıyla gittiği bu buluşmalar sayesinde sosyal çevresini Hürriyet e girmeden önce oluşturmuş. Bunun da çok faydasını görmüş. Kendisine daha sonra çeşitli kapıları açacak olan isimlerle bu buluşmalarda tanışmış. Hürriyet e girdiğinde tanımadığı gazeteci, iş adamı yok denecek kadar azmış. Bunlardan biri de ileriki zamanlarda patronu olacak Nezih Demirkent tir. HÜRRİYET İLE FLÖRT Gözlerinizi kapatın ve gazeteciliği bir futbol takımı gibi düşünün! Bir teknik direktörün takımına alacağı bir oyuncuyu haftalarca takip ettiğini görürsünüz. Oynadığı maçları izler. Oyun içerisindeki performansına bakar. Daha sonra takıma başarı getireceğine inanırsa oyuncuyu kadrosuna alır. Pek çoklarına göre gazetecilik de bir futbol takımına benzer. Bu sebeple bir zamanlar Babali de, gazetelerin genel müdürleri gözüne kestirdiği gazetecileri takip eder ve kimi beğenirse onu işe alırdı. Sinan Tanyıldız farklı gazetelerde farklı işler takip ederken ilk hayali olan gazetede onu göz hapsine almıştı. Çalışmalarını dikkatle izliyorlardı Sinan bu durumu, Nezih Demirkent in kendisiyle görüşmek istemesiyle öğrendi. Nezih Bey i zaten tanıyordu. Hatta sohbet etmişliği bile vardı. Çünkü Nezih Bey de Hilton un meşhur beş çaylarından birinde tanımıştı.. Ama bu sefer farklı bir ortamda karşılaşacaklardı. Daha gazeteciliğe adımını attığı ilk anda gittiği ve kapıdaki bekçi yüzünden geri döndüğü Hürriyet e Nezih Bey tarafından davet edilmişti. Görüşmeye gider gitmez; Nezih Bey seni işe alıyoruz deyince, Tanyıldız; hem sevinçliydi hem de şaşkın. Çünkü şimdi olduğu gibi o zamanlarda da herkesin hayali Hürriyet e girebilmekti. Her ne kadar isteği yazı işlerinde çalışmak olsa da, yapılan Ne iş verirse itiraz etme şeklindeki bir uyarı yüzünden sesini çıkarmadı ve kendisine pazarlama bölümünde verilen görevi kabul etti. Pazarlama bölümünde işe başlar başlamaz gazetenin tirajını yükseltebilmek adına çalışmalar yapan Sinan Tanyıldız, sürekli yeni teklifler hazırlamaya başladı. Pazarlama bölümü vizyon gerektiren bir servis olduğundan yeniliğe ve gelişime açıktı. Sinan ın öğrenme aşkı, çalışkanlığı ve azmi bu serviste başarılı olmasını kolaylaştırdı. Ve bu başarı büyük yönet- İçimde bir fırtına var, Her zaman daha güzelini ararım. 16 ADANA YA GÜÇ VERENLER - I SİNAN TANYILDIZ 17

8 BASINDA BIR İLK Hızlı ve sağlam adımlarla çıkarken basamakları bu yükseliş gözden kaçmaz. Basın kartı sadece yazı işlerinde çalışan personele ve de istihbaratta çalışan muhabirlere verilirken, o daha tashih servisinde çalışırken alır kartını. Bu büyük bir başarıdır, bir ilktir. men Nezih Bey in gözünden kaçmadı. Bir gün odasına çağırdı onu. Sinan bana yazı işlerinden bu kadar teklif gelmiyor, ürettiğin fikirler öyle güzel ki, söyle bana hangi bölümde çalışmak istersin diye sordu. Tabi ki hayali yazı işleriydi. Ancak daha işe başlarken ilk uyarısını bu konuda almıştı Nezih Demirkent ten. Sakın yazı işlerini hayal etme Sinan demişti O na. Bu uyarıyı unutmayan Sinan Tanyıldız, çok ünlü isimlerin çalıştığı tashih servisini seçti. Bu serviste çalışmaya başlamasından sonra ünlü musahhihlerin bu bölümden bir bir ayrılıyor olması şansın bir kez daha yüzüne gülmesini sağlamıştır. Hal böyle olunca onların yerine geçecek, bu bölümü yönetecek çalışkan kişi Sinan Tanyıldız olacaktır. Bu serviste işe başlayalı altı ay gibi kısa bir süre olmasına rağmen şefliğe terfi etti. İş yoğunluğunun artmasına rağmen işlerini bitirdikten sonra bir kenara çekilmek yerine yan odada bulunan yazı işlerinde soluğu alır. Hürriyet gazetesinin bir okul olduğunu düşünürsek, bu okuldan mümkün olduğunca yararlanmak isteyen Sinan Tanyıldız sürekli kendisini eğitmek için vakit harcar. Tabi bu arada pazarlamada çalışmaya başladığı dönemle birlikte, gazeteyi A dan Z ye analiz etmiştir. İnsan ilişkilerinin kuvvetli olması sayesinde yeni dostluklar edinir. Kendi işlerini erken bitirdiği günlerden birinde yine yazı işlerine uğrar. Hummalı bir çalışmaya tanık olur. Herkes telaşlı ve gergindir. Yardımcı olmak ister. Zaten sık sık geldiğinden hemen herkesi tanır serviste. Az çok öğrenmiştir işlerin gidişatını da. Böylelikle zamanının belirli bir kısmını yazı işlerine yardımcı olarak geçirmeye başlar. Hürriyet okulunun tashih servisinde çalışırken de çok şey öğrenir. Erol Simavi nin hocası olan Şaban Hoca kendisinin de hocası olur. Emekli olduktan sonra gazetede çalışmaya başlayan Şaban Hoca nın asıl mesleği öğretmenliktir. Bu sebeple gazete çalışanları arasında Hoca lakabıyla anılır. Şaban Hoca öğretmenlikten gelen bir alışkanlıkla, gazetedeki yazım hatalarını, sınav kağıtlarını inceleme titizliği ile düzeltirdi. O nun dikkati ve özeninden çok şey öğrenir ve etkilenirdim. Bu etki bugün bile devam etmektedir. Öyle ki şimdi basılmış kitapları okurken bile düzeltme yapma alışkanlığım var diye anlatıyor Sinan Tanyıldız. SİNAN TANYILDIZ 19

9 HÜRRİYET ÜNİVERSİTESİ Hürriyet Gazetesi nde işe başladığı yıllarda, lise öğrenimini yeni tamamlamıştı. İşte bu dönem her genç gibi Sinan ın da üniversite hayalleri kurduğu yıllardı. Bir gün çalışma arkadaşlarından biriyle sohbet ederken, Boğaziçi Üniversitesi nde okumak istediğini dile getirmişti. Kahramanımız, arkadaşının şu sözlerinin onun derin değerlendirmeler yapmasına neden olduğunu söylemektedir; Yahu Sinan sana bir şey soracağım, sen üniversiteyi bitirince nerede çalışacaksın, gazete de değil mi? Peki şimdi nerede çalışıyorsun, Hürriyet Gazetesi nde değil mi? E neden bu uğraş? Tanyıldız; Bu konuşmadan sonra Hürriyet in bir okul hatta bir üniversite olduğunu fark ettiğini söylemektedir... Bu fark edişten sonra işine daha da asılır ve hayat okulunun en başarılı öğrencileri arasında yerini alır. Hiçbir zaman bunu yapamam cümlesini kullanmamış, hep yapabilirim diyerek yeni görevlere adım atmıştır. Çünkü yeni ve farklı şeyleri sevmektedir. Çünkü meraklıdır. Çünkü öğrenmek isteği onu tutkuyla sarmıştır.. Kendi alanı olsun veya olmasın, öğrenilecek her yeni bilgi hayattan keyif almasını sağlamaktadır.. TAKVİMLER 1976 YILINI GÖSTERİRKEN Hürriyet gazetesinin her yıl ocak ayında çıkardığı takvim ilgiyle beklenirdi. Takvim, resimli ve renkli olmasının yanı sıra, günlük yapraklı takvim olmasıyla diğerlerinden ayrılırdı. Ayrıca her yıl, takvimin günlük sayfaları arkasında bir romana yer verildi. Dolayısıyla zamanın en RÜ YET-I HILAL NEDIR? Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı nın da üye olduğu, hilali yani ayı gözetleme komitesinin adıdır. İslamiyet te namaz vakitleri veya bayramlar gibi dini günler hilalin hareketlerine göre vakitlendirildiği için, bu komite her yıl toplanıp, İslami gün ve vakitleri belirlemektedir. güzel takvimini Hürriyet hazırlardı, bu da haliyle satışa yansırdı. O yıla kadar da önem verilen böylesine bir işi, Sezai Solelli yapardı Sezai Bey in vefat ettiği yıl bu görev Sinan Tanyıldız a verildi. Kahramanımız bu gelişmeyi şöyle anlatmaktadır; Sezai Bey vefat etmişti. Bu vefat, gazetenin yöneticisi Nezih Demirkent i hem üzmüş, hem de düşündürmeye başlamıştı. Osmanlıca bilmeyi de gerektiren ve titizlik isteyen bu işi yapacak adamı bulmakta zorlanıyordu çünkü. Sorunu, gazetenin berberi çözdü. Benim de dostluk kurduğum berber, Nezih Bey tıraş olurken dertlenince, aradığı insanın ben olduğumu söylemiş.. Ertesi gün Sinan Tanyıldız, Nezih Bey in kapısındadır. Daha önce de yazmıştık, yeni bir göreve hayır deme huyu olmayan Sinan Tanyıldız, Takvimi sen yapabilir misin? sorusuna Elbette cevabını verecektir. Ama kafasında da bir planı vardır; Nasıl olsa Sezai Ağabey in asistanından işin inceliklerini öğrenirim. Odadan çıkar çıkmaz Sezai Solelli nin asistanını arar. Ama bir şok! Asistan bir daha geri dönmemek üzere Paris e gitmek üzeredir. Telaşa kapılır. Hemen buluşmak ister. Paris e gitmeden önce bir araya geldikleri asistan; Bak Sinan biz bir takvimi çıkarabilmek için tam bir yıl gece gündüz çalışıyoruz. Sakın ha bu takvimi üç ay gibi bir sürede çıkarmaya kalkma, canına okurum diyerek gözdağı verir. Ve Paris e giderken seni arayacağım demesine rağmen bir daha aramaz. İş başa düşmüştür. Çaresiz takvimi tek başına yapacaktır. Takvimi incelemeye koyulur. Bunu nasıl yapabiliriz diye kendi kendine sorular sorarken namaz saatleri ile karşılaşır. Bir yıl sonraki namaz saatlerinin nasıl hesaplandığını öğrendiğinde biraz da üzülür. Çünkü beklemesi gerekmektedir. Rü yet-i Hilal toplantısının Eylül ayında yapılacağını öğrenir. Toplantının Eylül ayında yapılıyor olması bir handikaptır aslında. Çünkü bu takvimi yapmak için Eylül e kadar beklemesi anlamına gelebilir. Ama o bir an evvel işini bitirip, yazı işlerine dönmek amacındadır. Bunun için çareler ararken il müftüsüne gitmek gelir aklına. O dönemin müftüsü Selahattin Kaya ya; Namaz saatleri nasıl hesaplanır? diye sorduğunda, beş yıl önceki takvimle, bu yılınkinin aynı olacağı bilgisine ulaşır. Ama sorunlar hala bitmemiştir, Hürriyet in arşivinde beş yıl önceki takvimi bulamaz. Bundan sonrasını isterseniz Sinan dan dinleyelim; Cağaloğlu nda takvimin basıldığı matbaaya gittim. Takvim ellerinde vardı ama vermek istemiyorlardı. Öğretmenimin bir ödev verdiğini ve bu ödevi yapamazsam sınıfta kalacağımı söyledim. Daha çocuk denecek yaşta olmam takvimi almamı sağladı, SİNAN TANYILDIZ 21

10 yoksa imkânı yok alamazdım. Nezih Bey e elbette demek kolaydı ama iş o kadar kolay değildi. İçine girdikçe takvim hazırlamanın düşündüğünden daha fazla teferruat isteyen bir iş olduğunu anlayan Sinan Tanyıldız; beş yıl öncesine ait takvime göre namaz saatlerini bir bir düzenledi. Tabi ki iş namaz saatlerini yerleştirmekle bitmiyordu. Örneğin illerin kurtuluş günlerinin de eksiksiz ve yanlışsız hazırlanmış olması gerekiyordu. Adana nın kurtuluş günü 5 Ocak olmasına rağmen, takvime 4 Ocak yazılması sıkıntılı bir durum olacaktır. Yani takvim yapmak ciddi bir iişti, Tanyıldız bunu da öğrenmiş oldu. (Ancak bir sayfalarda bu hatayı yaptı. Hazırladığı takvimin basımından sonra bir ilçe kurtuluş günlerinin bir gün önce ya da bir gün sonra yazılmış olması sebebiyle şikayet etti. Oktay Ekşi durumu Sinan Tanyıldız a aktardığında kurtuluş gününü bir gün önce verdiğini ve tarihin doğru olduğunu söyledi. Evet bir gün önceki sayfada kurtuluş tarihi doğruydu ama sayfası yanlıştı.) Bu arada takvimin test baskıları alınırken, baskı dairesinin baş ustası Osman Ağabey, takvimde yer alan romanı okuyup okumadığını sorar. Zamanının kısıtlı olması sebebiyle romanı okumamıştır. Alın size Hürriyet Okulu ndan yeni bir ders! Okumadan seçtiği romanda; bir bıyıklı adamın başka bir bıyıklı adam ile, hatta birkaç bıyıklı adamla gönül maceraları anlatılmaktadır. Çözümü zor ciddi bir sorun yani... Sinan Tanyıldız; Ünlü bir romancının, ünlü bir eserinde bu tür bir macerayı anlatabileceğini nerden bilebilirdim diyerek, Hürriyet Üniversitesi nden aldığı dersi anlatmaktadır; Takvimin kartonları basılmış. Tam yüz bin tane... Ama anons edilen roman uygun değil! Nezih Bey şimdi beni mahveder, ne yapacağım? diye düşünürken, imdadıma Osman Ağabey yetişti. Bozuk diyerek tüm kartonların çöpe atılmasını sağladı. Biraz rahatladım. Ama takvimde yer alacak yeni bir romanı ivedilikle bulmam gerekiyordu. Hemen Çetin Emeç in kardeşi Aydın Emeç in yanına gittim. Aydın Emeç büyük bir edebiyatçı olmasının yanında Hürriyet Gazetesi nin çıkardığı romanları yayına hazırlayan kişiydi aynı zamanda. Bunun üzerine yeni bir aşk romanını takvime dahil ederek durumu kurtardık. Eski test baskılarını da imha ettik. O günden sonra doğruluğuna inanmadığım hiçbir şeyi baskıya vermedim. Bunu asla yapmadım. Kahramanımız bu çalışması nedeniyle, Nezih Demirkent ten bir maaş ikramiye kazanır. Ama asıl kazancı bir daha okumadan hiç bir şeyin yayınlanmaması gerektiğini öğrenmiş olmasıdır. Ayrıca kurulan dostlukların zamanı geldiğinde nasıl devreye girip, çözüm ürettiğini hissetmek de çok önemlidir. Eğer gazetede çalışmaya başladığı günden itibaren Osman Ağabeyle dost olmasa, sabaha kadar baskının bitmesini bekleyip birlikte kahvaltı etmeseydi ihtimaldi ki Osman Ağabey de ona bu iyiliği yapmayacaktı. Yani kahramanımız daha o günlerden itibaren, ileride Dostça denilecek olan köşesinde, dostlar biriktirmeye başlamış olmalı. BABAEVİNE YOLCULUK Hafızasını zorladı... Zorladı Ancak Trabzon la ilgili bir şeye ulaşamadı... Hâlbuki kökleri bu kentte olduğu için, bölge gazetesinin sorumluluğu kendine verilmişti. Böylesine önemli bir görevi kabul etmesi için güvendiği bir şey olmalıydı. Biz zannediyoruz ki bu işin sırrı, kahramanımızın dostluklar edinme konusundaki hızı ve becerisidir. Karadeniz Gazetesinin iki ortağı vardı. Bunlardan biri yukarıda da belirttiğimiz gibi Hürriyet... Diğer taraf ise o dönemlerde Trabzonspor un başkanı olan Şamil Ekinci, Utku Bozoğlu birlikteliğiydi. Hürriyet i temsil eden Sinan Tanyıldız kararlarda birincil söz sahibiydi. Yerel gazetecilikte emek çok önemlidir. Eğer gazeteye emek verirseniz başarıyı da anında yakalarsınız. O da Karadeniz Gazetesi için çok emek sarfetti. Emekler kendini gösterdi tabi, gazetenin satışı hızla arttı. Öyle ki Karadeniz de o dönem 1000 tane ulusal gazete satılırken, çıkarmış oldukları Karadeniz Gazetesi 4 sayfa olmasına rağmen 5000bin gibi bir tirajı yakaladı. Üstelik fiyatlarının aynı olmasına rağmen, yerel gazetenin satışının daha çok olması, halkın gazeteyi sahiplenmesinin bir göstergesiydi. Aynı zamanda Sinan Tanyıldız ın başarısının da bir göstergesiydi. Günümüzde bu gazetenin adet satıldığını düşünürsek, gazetenin temellerinin sağlam atılmış olduğunu ve halkın bu gazeteyi benimsediğini söyleyebiliriz. O yılları araştırdığınızda, Tanyıldız ın elinin başka şeylere de değdi- SİNAN TANYILDIZ 23

11 ğini görebiliyorsunuz. Örneğin Trabzonspor Dergisi... Trabzon a gelir gelmez kent dinamiklerini harekete geçirmek için fikirler üreten kahramanımızın ismini, derginin künyesinde başkandan sonra yazılmış olarak görünce şaşırmadık. Henüz yaşı 25 bile olsa onun için Dostça yaşam başlamıştır artık. Kendisi o günleri şöyle anlatmakta; Hayatımda ayağıma top değmemiş biri olmama rağmen bugün Trabzonspor un onursal üyesiyim. O dönemde takımda kral gibiydim. Herkes, antrenörleri kadar bana da ilgi gösteriyordu. Çünkü Trabzonspor u yayına kavuşturmuştum. Yazar kadrosunda müthiş isimler vardı. Faruk Özak da bunlardan biriydi. HAVADA İHTİLAL KOKUSU VAR Naci Özgür, Turgay Murtazaoğlu, Sinan Tanyıldız Trabzon günlerini dinlerken her şeyin güllük gülistanlık geçmediğini öğreniyoruz. Türkiye de bir takım değişikliklerin olacağının sinyallerinin verildiği günler. Hemen hemen tüm şehirlerde huzursuzluklar yaşanıyor. Trabzon da bu olumsuzluklardan payını alıyor haliyle. Ve ülke genelinde gergin bir bekleyiş hâkim Bir akşam gazetenin baskısını aldıktan sonra eve giden Sinan Tanyıldız birkaç saat sonra bu sıkıntılı bekleyişin nihayete erdiğini öğrenir. İhtilal gerçekleşmiştir. Önceleri inanmakta zorluk çeker. Ancak o da zamanla sokakta tanklarla bir arada yürümeye alışmak zorunda kalır herkes gibi. İhtilal zamanı. Her haberi ele almak, hele hele askerden habersiz gazete basmak söz konusu değil. Hal böyle olunca yayınlanacak tüm haberlerin Trabzon dan sorumlu komutana sorulması gerekir. Bu zorunlulukta işleri yavaşlatır haliyle. Tüm olumsuzlukların üstüne bir de ortada kalmış, karar almakta zorlanan bir onbaşıyla karşı karşıya kalınca işler iyice sarpa sarar. Başka çözüm yolu bulamayan Sinan Tanyıldız, çareyi doğrudan Trabzon dan sorumlu komutan Osman Gürşen ile konuşmakta bulur; Paşam koydunuz başımıza onbaşıyı, onu yazıyoruz aman komutanım kızar, bunu yazıyoruz komutanım buna da kızar diyor, dolayısıyla haber bulamaz hale geldik. der ve Keşke bir yüzbaşı falan olsa. diye serzenişte bulunur. Komutanın Ben güveniyorum size, siz yanlış bir şey yapmazsınız. demesiyle rahat bir nefes alır. Gazetedeki işleri yoluna koyar. HAKKINDA AÇILAN İLK VE SON DAVA İstanbul a döndükten kısa bir süre sonra gazete bir toplantı için Kuveyt e Sinan Tanyıldız ı da göndermek ister. Gezi oldukça trajikomik bir olaya vesile olur. Hikayenin devamını Sinan Tanyıldız dan dinleyelim; Osmanlıcayı biliyor olmam gazetedekilerde Arapçayı da biliyordur düşüncesi oluşturduğundan beni de gidecek ekibe dahil ettiler. Neyse hazırlandık, pasaportu alacağız, işlemleri tamamladık. Bir heves gidiyoruz Kuveyt e... Ama pasaport kontrolündeki memur beni göndermeye o kadar da hevesli değildi. Kontrol sırasında görevli üzgünüz çıkışınız mümkün değil demesin mi? Önce şaşırdım, hiçbir şey anlamadım. Bir yanlışlık olduğundan emindim. Memur bana hakkımda açılmış bir dava olduğu için çıkış yapamayacağımı söylediğinde şaşkınlığım daha da arttı. Havalimanından ekibe el sallayıp gazeteye geri döndüm. Hakkımda açılan davayı küçük bir araştırma yapınca öğrendim. Trabzon da görev yaptığım dönemde yazmış olduğum bir yazı yüzünden dava edilmişim meğer. Davaya konu olan yazım; Önümüzdeki sene gaz sıkıntısı çekilecek başlığıyla yayımlanmış. Suçum da halkı stokçuluğa teşvik etmek. Davanın sebebine mi güleyim hakkımda dava açıldığına mı üzüleyim bilemedim. Düşünsenize her yerde gaz kullanımı söz konusuyken, insanlar gaz sobaları, gaz lambaları kullanırken benim insanları stokçuluğa teşvik etmem nasıl mümkün olabilir? Kaldı ki insanlar bir sene boyunca gazı nasıl saklayabilir? Bu gazetecilik hayatım boyunca hakkımda açılan ilk ve son davadır. YENİ BİR DÖNEM: BÖLGE GAZE- TECİLİĞİ 1970 li yıllar, bölge gazetelerinin çıkmaya başladığı bir dönem. Nezih Demirkent; Gazetede aksayan işleri kotarması için Yalçın Kamacıoğlu nu görevlendirir. Bu kadronun içinde şimdi yönetici konumunda olan önemli isimler de var. Sinan Tanyıldız da kadroya dahil edilir Bölge gazeteciliği, bölge haberlerini değerlendirme yıllarca devam edere. Ve Trabzon gröevini tamamlayan Sinan yeniden İstanbul a döner, yine bölge sayfaları görevini üstlenir. Bir taraftan bölge gazeteleri ile uğraşırken, diğer yandan 3. Sayfayı, ekonomi sayfasını, dış haberler sayfasını, hem de arka sayfayı hazırlamaktadır. Birinci sayfa asistanlığını yapmaya da bu dönemde başladığını biliyoruz. Sinan Tanyıldız bölge gazeteciliği ve Nezih Demirkent hakkında şunları söylemektedir; Yerel gazetecilik bir kentin gelişimi için çok önemlidir. Kentin gelişmesi, yerel gazetelerin geliştirici dinamikleri desteklemesi ile ivme kazanır. Yerel gazeteler, kent projelerini destekleyen güçlerdir. Yerel gazeteler aynı zamanda kentlerin tarihidir, arşividir. Kuşkusuz kahramanımızın bu düşüncesinde Nezih Demirkent in payı büyüktür. Yıllar önce Nezih Demirkent in, Hürriyet Gazetesi nin Trabzon da bir yerel gazete satın almasını sağlayıp, yönetimini de Sinan Tanyıldız a vermesi, onda yerel gazetecilik bilincinin oluşmasına çok etkili olmuştur kanaatindeyiz. Bu göreve Sinan Tanyıldız ın seçilmiş olmasında, onun Trabzonlu bir ailenin ferdi olmasının payının olup olmadığını bilmiyoruz ama yerel gazetecilik bilincine sahip olmasının payı büyüktür diye düşünüyoruz. Yerel gazetecilik konusundaki düşüncelerini kendi ağzından dinlediğinizde bu gerçeği kolayca görürsünüz. 24 ADANA YA GÜÇ VERENLER - I SİNAN TANYILDIZ 25

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder..

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder.. Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder.. SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? hangi okullarda okudunuz bugüne kadar?

Detaylı

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz ve Özellikle Canım Annem 1 Üniversite tercihlerini yaptığımız zaman,

Detaylı

İŞİTME ENGELLİLERDE EVLİLİKTE DAHA AZ SORUN YAŞIYOR! - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

İŞİTME ENGELLİLERDE EVLİLİKTE DAHA AZ SORUN YAŞIYOR! - Genç Gelişim Kişisel Gelişim İŞİTME ENGELLİ GÜL USTABAŞ GENÇ İŞİTME ENGELLİLER NORMAL OKULLARDA KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİNE TABİ OLMALI. İŞİTME ENGELLİLERDE EVLİLİKTE NORMAL İNSANLAR GİBİ HATTA ONLARDAN DAHA AZ SORUN YAŞIYOR SORU-- Kısaca

Detaylı

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 Issue #: [Date] MAVİSEL YENER İLE RÖPOTAJ 1. Diş hekimliği fakültesinden mezunsunuz. Bu iş alanından sonra çocuk edebiyatına yönelmeye nasıl karar verdiniz?

Detaylı

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Satmam demiş ihtiyar köylü, bu, benim için bir at değil, bir dost. Günün Öyküsü: Talih mi Talihsizlik mi? Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir adam yaşıyormuş. Çok fakirmiş. Ama çok güzel beyaz bir atı varmış. Kral bu ata göz koymuş. Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir

Detaylı

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ Kendinizden biraz bahseder misiniz? -1969 yılında Elazığ'da dünyaya geldim. İlk orta ve liseyi orada okudum. Daha sonra üniversiteyi Van 100.yıl Üniversitesi'nde okudum. Liseyi

Detaylı

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. ANKET SONUÇLARI Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. Bu anket, çoğunluğu Ankara Kemal Yurtbilir İşitme Engelliler Meslek Lisesi öğrencisi olmak üzere toplam 130 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya

Detaylı

zaferin ve başarının getirdiği güzel bir tebessüm dışında, takdir belgesini kaçırmış olmanın verdiği üzüntü. Yanımda disiplinli bir öğretmen olarak bilinen ama aslında melek olan Evin Hocam gözüküyor,

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar MARIA MONTESSORI Hayatın en önemli dönemi üniversite çalışmaları değil, doğumdan altı yaşa kadar olan süredir. Çünkü bu, bir çocuğun gelecekte olacağı yetişkini inşa ettiği

Detaylı

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz. Bozuk Paralar KISA FİLM Yaşar AKSU İLETİŞİM: (+90) 0533 499 0480 (+90) 0536 359 0793 (+90) 0212 244 3423 SAHNE 1. OKUL GENEL DIŞ/GÜN Okulun genel görüntüsünü görürüz. Belki dışarı çıkan birkaç öğrenci

Detaylı

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΕΘΝΙΚΗΣ ΠΑΙ ΕΙΑΣ ΚΑΙ ΘΡΗΣΚΕΥΜΑΤΩΝ ΚΡΑΤΙΚΟ ΠΙΣΤΟΠΟΙΗΤΙΚΟ ΓΛΩΣΣΟΜΑΘΕΙΑΣ Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı Devlet Dil Sertifikası DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM

Detaylı

Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar hangi okullarda okudunuz?

Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar hangi okullarda okudunuz? İlk kitabı KAPAN AĞZI Eylül'de raflarda yer alacak olan, üniversite öğrencisi Muhammed Şimşek büyük hedefleri olan bir yazar!' Söyle söylüyor hedefini: : "Ben yazacağım kitapların çok beğenileceğine ve

Detaylı

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE Portal Adres AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE : www.gorelesol.com İçeriği : Gündem Tarih : 06.10.2014 : http://www.gorelesol.com/haber/haber_detay.asp?haberid=19336 1/3 AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE 2/3 AHMET ÖNERBAY

Detaylı

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik KISKANÇLIK KRİZİ > > ADAM - Kiminle konuşuyordun? > > KADIN - Tanımazsın. > > ADAM - Tanısam sormam zaten. > > KADIN - Tanımadığın birini neden soruyorsun? > > ADAM - Tanımak için. > > KADIN - Peki...

Detaylı

Zeynep in Günlüğü. Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) Fatma BAŞA. Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI

Zeynep in Günlüğü. Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) Fatma BAŞA. Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) İmtiyaz Sahibi Adına Ramazan BALCI Okul Müdürü Fatma BAŞA ( Özel Eğitim Öğretmeni ) Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI ( Görsel Sanatlar Öğretmeni

Detaylı

SORU-- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

SORU-- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? İşitme Engelliler Milli Hentbol Takımının en genç oyuncusu Mustafa SEMİZ : Planlı çalışarak, disiplinli çalışarak zamanını ve gününü ayarlayarak nerede ve ne zaman is yapacağıma ayarlarım ondan sonra Her

Detaylı

MATBAACILIK OYUNCAĞI

MATBAACILIK OYUNCAĞI Resimleyen: Özlem Isıyel Yiğit Bener MATBAACILIK OYUNCAĞI ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI Roman 1. basım Yiğit Bener MATBAACILIK OYUNCAĞI Resimleyen: Özlem Isıyel cancocuk.com cancocuk@cancocuk.com Yayın Koordinatörü:

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim,

Detaylı

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin. Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz

Detaylı

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Hayallere inanmam, insan çok çalışırsa başarır Pelin Tüzün, Bebek te üç ay önce hizmete giren Şef makbul Ev Yemekleri nin

Detaylı

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Güzel Bir Bahar ve İstanbul Güzel Bir Bahar ve İstanbul Bundan iki yıl önce 2013 Mayıs ayında yolculuğum böyle başladı. Dostlarım, sınıf arkadaşlarım ve birkaç öğretmenim ile bildiğimiz İstanbul, bizim İstanbul a doğru yol aldık.

Detaylı

KİŞİSEL GELİŞİM NASIL BAŞLAR?

KİŞİSEL GELİŞİM NASIL BAŞLAR? KİŞİSEL GELİŞİM NASIL BAŞLAR? Kişisel gelişim, insanın gelişimi merak etmesi, yeni insanlar tanıması, gazetede güzel yazı yazan veya kitap yazmış insanları merak ederek onları tanımak, sadece yazılarından

Detaylı

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar nerelerde görev aldınız?

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar nerelerde görev aldınız? Reşadiye Öğrenci Meclisi Başkanı Yücel Bolat: Asla kin tutamam bana yapılan kötülüğü unutur geleceğe bakarım geçmişe takılmam. Bu davranışlarım da bana çok dost kazandırdı iletişimimi geliştirdi. SORU-

Detaylı

Menümüzü incelediniz mi?

Menümüzü incelediniz mi? by elemeği Menümüzü incelediniz mi? Yılmaz Usta nın hikayesini duydunuz mu? Niçin Nevale? Yılmaz Usta nın hikayesi Bir insan pasta ustası olmaya nasıl karar verir? Yani 1972 yılında Kastamonu da doğduğunuzu

Detaylı

Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik.

Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik. Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik. Sizi tanıyabilirmiyiz? 1953 Söke doğumluyum. Evli, 2

Detaylı

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor. OKUMA - ANLAMA: ÖĞRENCİLER HER GÜN NELER YAPIYORLAR? 1 Türkçe dersleri başladı. Öğrenciler her gün okula gidiyorlar, yeni şeyler öğreniyorlar. Öğretmenleri, Nazlı Hanım, her Salı ve her Cuma günü sınav

Detaylı

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR Site İsmi : Zaman 53 Tarih: 10.05.2012 Site Adresi : www.zaman53.com Haber Linki : http://www.zaman53.com/haber/14544/camilerin-ayaga-kalkmasi-lazim.html ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Detaylı

ERASMUS BAHAR DÖNEMİ Accademia della Moda İtalya DİDEM ALTUNKILIÇ

ERASMUS BAHAR DÖNEMİ Accademia della Moda İtalya DİDEM ALTUNKILIÇ Ben Didem Altunkılıç. 22 yaşındayım. Yaşar Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı bölümünde 4. Sınıf öğrencisiyim ve 3. yılımı Erasmus programı dolayısıyla gittiğim İtalya nın Napoli şehrinde Accademia

Detaylı

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart!

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart! On5yirmi5.com Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart! Üniversitelerin açılmasıyla birlikte geçen hafta İstanbul Polisi, Beyazıt ve Beşiktaş'ta bir dizi korsan fotokopi baskını gerçekleştirildi.

Detaylı

İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR - Genç Gelişim Kişisel Gelişim SİVAS BELEDİYESİ İŞARET DİLİ EĞİTMENİ MUSTAFA EPİK. İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR. İŞBİRLİĞİ İÇİNDE YAPILAN ÇALIŞMALAR MUTLAKA BAŞARILI OLACAKTIR SORU- Bize kısaca kendinizi

Detaylı

Yönetici tarafından yazıldı Pazartesi, 24 Ağustos 2009 04:42 - Son Güncelleme Çarşamba, 26 Ağustos 2009 19:20

Yönetici tarafından yazıldı Pazartesi, 24 Ağustos 2009 04:42 - Son Güncelleme Çarşamba, 26 Ağustos 2009 19:20 Düğünlerde Takılan Sahte Paralar Yüksek eğitimini tamamlamış, babası ticaretle uğraşan, annesi ise bir bankada görevli bulunan bir ailenin tek kızıydı. Okul arkadaşı ile evlenmeye karar vermişlerdi. Damat

Detaylı

Bu kısa Z Nesli tanımından sonra gelelim Torunum Ezgi nin okul macerasına.

Bu kısa Z Nesli tanımından sonra gelelim Torunum Ezgi nin okul macerasına. Z NESLİ VE TORUNUM EZGİ! Değerli Okur! Bu köşe yazısı; Ülkemizde nüfusun üçte birini oluşturan geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklar(ımız) la ilgili neler yapıyoruz? Çocuklarımız bu zorlu yaşam yolculuklarında

Detaylı

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN 12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-İROL AŞARAN : Efendim : İyiyim sağol sen nasılsın : Çalışıyorum işte yaramaz birşey yok : Kim yazmış bunu : Kim yazmış bunu Milliyet te : Yani sen sen birşey yollamış mıydın

Detaylı

Kahraman Kit ve Akıllı Can. Technical Assistance for Promoting Registered Employment. Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi

Kahraman Kit ve Akıllı Can. Technical Assistance for Promoting Registered Employment. Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi Technical Assistance for Promoting Registered Employment Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir. This project

Detaylı

Koç Üniversitesi nde ders verme tecrübelerim BURAK ÖZBAĞCI 2013

Koç Üniversitesi nde ders verme tecrübelerim BURAK ÖZBAĞCI 2013 Koç Üniversitesi nde ders verme tecrübelerim BURAK ÖZBAĞCI 2013 2002 yılından beri Koç Üniversitesi nde lisans ve lisansüstü toplam 16 farklı dersi, 35 farklı şubede anlattım. 8-10 kişilik küçük sınıflara

Detaylı

2. En başarılı olduğunuzu düşündüğünüz dersler hangileri? 3. En başarısız olduğunuzu düşündüğünüz dersler hangileri?...

2. En başarılı olduğunuzu düşündüğünüz dersler hangileri? 3. En başarısız olduğunuzu düşündüğünüz dersler hangileri?... ANKET-1 (LİSE) Türk İşaret Dilinde izlemek için tıklayınız. Ad Soyad:. Okul -Sınıfı:. 1. Okul başarınızı nasıl yorumluyorsunuz? Kötü Orta İyi Çok iyi 2. En başarılı olduğunuzu düşündüğünüz dersler hangileri?

Detaylı

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN 2011 PAZARTESĐ SAAT- 07:42 Sahne - 1 OTOBÜS DURAĞI Otobüs durağında bekleyen birkaç kişi ve elinde defter, kitap olan genç bir üniversite öğrencisi göze çarpar. Otobüs gelir

Detaylı

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ PDR ÖĞRENCİSİ AHMET İSA SOYLAMIŞ RECEP YAZICIOĞLU BENİM İÇİN ÖRNEK ŞAHSİYETTİR

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ PDR ÖĞRENCİSİ AHMET İSA SOYLAMIŞ RECEP YAZICIOĞLU BENİM İÇİN ÖRNEK ŞAHSİYETTİR GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ PDR ÖĞRENCİSİ AHMET İSA SOYLAMIŞ RECEP YAZICIOĞLU BENİM İÇİN ÖRNEK ŞAHSİYETTİR.YAPTIĞIN İŞİ ADAM GİBİ YAPMAYI VE GELİŞİMİN ÖNEMİNİ ONUN HAYATINDA ÖĞRENDİM SORU-Bize kısaca kendinizi

Detaylı

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon un davetiyle Bodrum a gelen Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor. Van Mustafa Cengiz Ortaokulu Mor Menekşeler

Detaylı

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri 1 Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri Bugün kızla tanışma anında değil de, flört süreci içinde olduğumuz bir kızla nasıl konuşmamız gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya

Detaylı

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı.

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı. ÇAYLAK Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı. Alt katta genel tıbbi muayene ve müdahaleleri yapılıyordu. Bekleme salonu ve küçük bir de laboratuar vardı. Orta katta diş kliniği ve ikinci bir muayene

Detaylı

BİN YILLAR BOYU AZİZ İSTANBUL

BİN YILLAR BOYU AZİZ İSTANBUL BİN YILLAR BOYU AZİZ İSTANBUL Sana dün bir tepeden baktım Aziz İstanbul Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer Ömrüm oldukça gönül tahtıma keyfinle kurul Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer

Detaylı

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU Nereden geliyor bitmek tükenmek bilmeyen öğrenme isteğim? Kim verdi düşünce deryalarında özgürce dolaşmamı sağlayacak özgüven küreklerimi? Bazen,

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ : 2014 2015 Μάθημα : Τουρκικά Επίπεδο : Ε1 Διάρκεια : 2 ώρες

Detaylı

Yazan : Osman Batuhan Pekcan. Ülke : FRANSA. Şehir: Paris. Kuruluş : Vir volt. Başlama Tarihi : Bitiş Tarihi :

Yazan : Osman Batuhan Pekcan. Ülke : FRANSA. Şehir: Paris. Kuruluş : Vir volt. Başlama Tarihi : Bitiş Tarihi : Yazan : Osman Batuhan Pekcan Ülke : FRANSA Şehir: Paris Kuruluş : Vir volt Başlama Tarihi : 4.7.2017 Bitiş Tarihi : 9.8.2017 E-posta : bat.pekcan@gmail.com Herkese Paris ten selamlar. Dün itibariyle 1

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ: 2013-2014 Μάθημα: Τουρκικά Επίπεδο: Ε3 Διάρκεια: 2 ώρες Ημερομηνία:

Detaylı

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç katıyordu. Bulutlar gülümsüyor ve günaydın diyordu. Melek

Detaylı

Benimle Evlenir misin?

Benimle Evlenir misin? Benimle Evlenir misin? Bodrum sokakları ilginç bir evlenme teklifine daha sahne oldu. Bodrumlu genç kaptan Ali Özbaylan 9 yıl önce tanıştığı kız arkadaşı Tuba Cihat a, Milta Marina da bulunan bir kafede

Detaylı

6 Çocukla Ahır'da Yaşam Mücadelesi

6 Çocukla Ahır'da Yaşam Mücadelesi 6 Çocukla Ahır'da Yaşam Mücadelesi Kahramanmaraş ın Ekinözü İlçesine bağlı Alişar Köyünde 54 Yaşındaki Mehmet Göyün 6 Çocuğu ile birlikte tek göz kerpiç odanın içinde verdiği yaşam Mücadelesi yürekleri

Detaylı

3 YAŞ AYIN TEMASI. Cinsiyetim, adım, özelliklerim, görünümümdeki değişiklikler nelerdir?

3 YAŞ AYIN TEMASI. Cinsiyetim, adım, özelliklerim, görünümümdeki değişiklikler nelerdir? 3 YAŞ AYIN TEMASI Cinsiyetim, adım, özelliklerim, görünümümdeki değişiklikler nelerdir? Vücudumuzun bölümleri ve iç organlarımız nelerdir? Ne işe yarar? İskelet sistemi nedir? Ne işe yarar? Aile ve aileyi

Detaylı

MUĞLA GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV GENÇLERİN

MUĞLA GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV GENÇLERİN MUĞLA GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV GENÇLERİN Muğla Gazeteciler Cemiyeti 12. Seçimli Genel Kurulu Konakaltı İskender Alper Kültür Merkezinde gerçekleşti. 23 yıldır cemiyet başkanlığını yürüten duayen gazeteci

Detaylı

MERAKLI KİTAPLAR. Alfabe

MERAKLI KİTAPLAR. Alfabe MERAKLI KİTAPLAR Alfabe Bu kitabın sahibi:... Dinle bir tanem, şimdi sana, bir çocuğun öyküsünü anlatmak istiyorum... Uzun çoooooooook uzun adı olan bir çocuğun öyküsü bu! Aslında her şey onun dünyaya

Detaylı

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya Hiroşima da büyüdüm. Ailem ve çevrem Budist ti. Evimizde küçük bir Buda Heykeli vardı ve Buda nın önünde eğilerek ona ibadet ederdik. Bazı özel günlerde de evimizdeki

Detaylı

2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni. Sayı:1 Nisan 2015

2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni. Sayı:1 Nisan 2015 2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni Sayı:1 Nisan 2015 1 KİTAP VE KÜTÜPHANENİN ÖNEMİ 3 2014-2015 KÜTÜPHANE ORYANTASYONUMUZ 5 KÜTÜPHANEMİZ 8 OKUMA ŞENLİĞİMİZ 10 BRITANNICA ONLINE 12 SEVİM AK

Detaylı

Erbaa lı Genç Şair Muhammed Dikal Lisede edebiyatı gerçekten seven öğretmenlerim bana da Edebiyatı sevdirdiler

Erbaa lı Genç Şair Muhammed Dikal Lisede edebiyatı gerçekten seven öğretmenlerim bana da Edebiyatı sevdirdiler Erbaa lı Genç Şair Muhammed Dikal Lisede edebiyatı gerçekten seven öğretmenlerim bana da Edebiyatı sevdirdiler SORU- Kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar hangi okullarda okudunuz? MUHAMMED DİKAL

Detaylı

İÇİNDEKİLER. 1. BÖLÜM İSLÂMCILIK VE YENİ İSLÂMCI AKIM Yeni İslamcı Akımın Entelektüel Zemini Olarak İslâmcılık...17 Yeni İslâmcı Akım...

İÇİNDEKİLER. 1. BÖLÜM İSLÂMCILIK VE YENİ İSLÂMCI AKIM Yeni İslamcı Akımın Entelektüel Zemini Olarak İslâmcılık...17 Yeni İslâmcı Akım... İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...5 GİRİŞ...9 1. BÖLÜM İSLÂMCILIK VE YENİ İSLÂMCI AKIM Yeni İslamcı Akımın Entelektüel Zemini Olarak İslâmcılık...17 Yeni İslâmcı Akım...38 3 2. BÖLÜM ÖNCÜLER Necip Fazıl Kısakürek ve

Detaylı

Anne Ben Yapabilirim Resimleyen: Reha Barış

Anne Ben Yapabilirim Resimleyen: Reha Barış Anne Ben Yapabilirim Resimleyen: Reha Barış MERAKLI KİTAPLAR 3. B A S I M Çocuklarla İlgili Her Türlü Faaliyette, Çocuğun Temel Yararı, Önceliklidir! 2 Süleyman Bulut Anne Ben Yapabilirim 4 Süleyman

Detaylı

Hayalindeki Kadını Kendine Aşık Etmenin 6 Adımı - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Hayalindeki Kadını Kendine Aşık Etmenin 6 Adımı - Genç Gelişim Kişisel Gelişim on günlerde mevsimsel geçiş döneminin verdiği miskinlikle aklıma yazılabilecek bir yazı gelmiyordu. Bugün kardio antrenmanımı yaparken,aklıma sevgili olmamak için yapman gerekenler adlı yazım geldi. Bende

Detaylı

B1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

B1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: B1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA ARKADAŞLIKLAR İnsan yaşamında aile kadar dostluk da önemlidir. Arkadaşlarımız bize yardım..(1) zor günlerimizde yanımızda olur. Arkadaşlarımız bazı zamanlarda bize

Detaylı

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı.

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı. MUSA TAKCI KİMDİR? İyi bir öğretmen, koruyucu bir ağabey, saygılı bir evlat, şefkatli bir baba, merhametli bir eş, çok aranan bir kardeş, güçlü bir şair, disiplinli bir yazar, hayırlı bir insan, güzel

Detaylı

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ ETKİLİ ÖĞRENME, uygun yöntem ve teknikleri kullanarak öğrenme amacını gerçekleştirmektir. ETKİLİ ÖĞRENME İÇİN, Zamanı planlama, Çalışma ortamı düzenleme, Etkili okuma, Etkili

Detaylı

Aynı kökün "kesmek", "kısaltmak" anlamı da vardır.

Aynı kökün kesmek, kısaltmak anlamı da vardır. Kıssa, bir haberi nakletme, bir olayı anlatma hikâye etmek. Bu Arapça'da kassa kelimesiyle ifade edilir. Anlatılan hikâye ve olaya da "kıssa" denilir. Buhâri, bab başlıklarında "kıssa"yı "olay" anlamında

Detaylı

Cesaretin Var Mı Adalete? Çocuklar günümüz haberleriyle, gündemle ne kadar iç içe?

Cesaretin Var Mı Adalete? Çocuklar günümüz haberleriyle, gündemle ne kadar iç içe? Ekşi, 1 Buse Ekşi 21502152 TURK 101-74 Ali Turan Görgü Final Cesaretin Var Mı Adalete? Çocuklar günümüz haberleriyle, gündemle ne kadar iç içe? Yaşadıkları çevrenin sorunları ile ne kadar ilgili hiç düşündünüz

Detaylı

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktin soğuk geciktim kış geciktiniz kış mevsiminde uç, sınır, son, limit bulunuyor/bulunur

Detaylı

Kahraman Kit Misafirlikte

Kahraman Kit Misafirlikte Technical Assistance for Promoting Registered Employment Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir. This project

Detaylı

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin Bir bahar günü. Doğa en canlı renklerine büründü bürünecek. Coşku görülmeye değer. Baharda okul bahçesi daha bir görülmeye değer. Kıpır kıpır hareketlilik sanki çocukların ruhundan dağılıyor çevreye. Biz

Detaylı

Tek başına anlamı ve görevi olmayan ancak kendinden önce gelen sözcükle öbekleşerek anlam ve görev kazanan sözcüklerdir. Edatlar şunlardır:

Tek başına anlamı ve görevi olmayan ancak kendinden önce gelen sözcükle öbekleşerek anlam ve görev kazanan sözcüklerdir. Edatlar şunlardır: EDAT-BAĞLAÇ-ÜNLEM EDATLAR Tek başına anlamı ve görevi olmayan ancak kendinden önce gelen sözcükle öbekleşerek anlam ve görev kazanan sözcüklerdir. Edatlar şunlardır: 1-GİBİ Cümleye benzerlik, eşitlik,

Detaylı

DDD. m . HiKAYE. KiTAPLAR! . CİN. ALİ'NİN. SERiSiNDEN BAZILARI. Öğ. Rasim KAYGUSUZ

DDD. m . HiKAYE. KiTAPLAR! . CİN. ALİ'NİN. SERiSiNDEN BAZILARI. Öğ. Rasim KAYGUSUZ . CİN. ALİ'NİN. HiKAYE. KiTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI 1 - Cin Ali'nin Atı 2 - Cin Ali'nin Topu 3 - Cin Ali'nin Topacı 4 - Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu 5 - Cin Ali'nin Oyuncakları 6 - Cin Ali Okula Başlıyor

Detaylı

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ BÖLÜM. İLETİŞİM, NLM VE DEĞERLENDİRME ( puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKYESİ 8 Hayatı boyunca mutlu olmadığını fark eden bir adam, artık mutlu olmak istiyorum demiş ve aramaya

Detaylı

Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5

Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5 Magozwe Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5 Kalabalık bir şehir olan Nairobi de, sıcak bir yuvası olmayan bir grup evsiz çocuk yaşıyormuş. Her gün onlar için yeni ve bilinmeyen bir

Detaylı

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış;

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış; Yemek Temel, Almanya'dan gelen arkadaşı Dursun'u lokantaya götürür. Garsona: - Baa bi kuru fasulye, pilav, üstüne de et! der. Dursun: - Baa da aynısından... Ama üstüne etme!.. Ölçüm Bir asker herkesin

Detaylı

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor.

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor. Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor. İşçi Cephesi: Direnişiniz nasıl başladı? Kazova dan bir işçi: Bizim direnişimiz ilk önce 4 aylık maaşımızı, kıdem ve tazminat

Detaylı

Paragraftaki açıklamaya uygun düşen atasözü aşağıdakilerden hangisidir?

Paragraftaki açıklamaya uygun düşen atasözü aşağıdakilerden hangisidir? 1) İnsanlar, dağlar gibi yerlerinden kımıldamayan cansızlar değildir. Arkadaşlar, tanışlar birbirlerinden ne kadar uzakta olursa olsun ve buluşmaları ne kadar güç olursa olsun, günün birinde bir araya

Detaylı

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ Türk pop ve rock müziğinin sevilen ismi Aydilge,mini konseri ve imza günü etkinliği ile Kahramanmaraş Piazza Alışveriş ve Yaşam Merkezi nde hayranlarıyla buluştu.

Detaylı

20 Derste Eski Türkçe

20 Derste Eski Türkçe !! 20 Derste Eski Türkçe Ders Notları!!!!!! Cüneyt Ölçer! !!! ÖNSÖZ Türk Nümismatik Derneği olarak Osmanlı ve İslam paraları koleksiyoncularına faydalı olmak arzu ve isteği île bu özel sayımızı çıkartmış

Detaylı

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a): Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a): da: - Yavrum ne oldu niye acele acele camiye koşuyorsun? der. Bu soruya karşılık çocuk - Efendim,

Detaylı

Fransa da ki saldırıya Bodrumdan tepki

Fransa da ki saldırıya Bodrumdan tepki Fransa da ki saldırıya Bodrumdan tepki Gazeteciler Günü Trafo da Kutlandı Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle Bodrum da görev yapan gazetecilerle Trafo Bodrum

Detaylı

PROF. DR. ABDULLAH UÇMAN

PROF. DR. ABDULLAH UÇMAN PROF. DR. ABDULLAH UÇMAN İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü nden mezun olduktan (1972) sonra bir süre aynı bölümde kütüphane memurluğu yaptı (1974-1978). 1976 da Türk

Detaylı

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen Yayın no: 162 DÜRÜSTLÜK VE DOĞRULUK ÖYKÜLERİ Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür İç düzen: Durmuş Yalman Kapak: Zafer Yayınları İsbn: 978 605 5523 99 2 Sertifika no: 14452 Uğurböceği Yayınları, Zafer Yayın

Detaylı

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım Yeni evli bir çift vardı. Evliliklerinin daha ilk aylarında, bu işin hiç de hayal ettikleri gibi olmadığını anlayıvermişlerdi. Aslında birbirlerini sevmiyor değillerdi. Son zamanlarda o kadar sık olmasa

Detaylı

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: A1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA 1. Aşağıdaki metni -(y/n)a, -(n)da, -(n)dan, -(y/n)i ve -(I)yor ekleriyle tamamlayınız. (10 puan) Sevgili Ayşe, Nasılsın? Sana bu mektubu İstanbul dan yazıyorum.

Detaylı

Irmak Neden Farklıdır? >> 20. Eğitim Yılımızı Tamamlarken...

Irmak Neden Farklıdır? >> 20. Eğitim Yılımızı Tamamlarken... > 20. Eğitim Yılımızı Tamamlarken... «IRMAK NEDEN FARKLIDIR?» 20. Eğitim Yılımızı Tamamlarken Değerli Irmak Ailesi; 20. Eğitim yılımızı tamamlarken kurumumuzun geldiği farklı

Detaylı

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına 23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına Bodrum da 3 yıl önce kaptanlığa başlayan Gül Yavuz, 23 yıl yazılım sektöründe çalıştıktan sonra nasıl yat kaptanı olduğunu ve denizlerde kadın kaptan olmanın

Detaylı

ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΤΟ ΕΞΕΤΑΣΤΙΚΟ ΔΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΤΕΛΕΙΤΑΙ ΑΠΟ 6 (ΕΞΙ) ΣΕΛΙΔΕΣ

ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΤΟ ΕΞΕΤΑΣΤΙΚΟ ΔΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΤΕΛΕΙΤΑΙ ΑΠΟ 6 (ΕΞΙ) ΣΕΛΙΔΕΣ ΚΥΠΡΙΑΚΗ ΔΗΜΟΚΡΑΤΙΑ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΜΑΘΗΜΑ: ΤΟΥΡΚΙΚΑ ΕΠΙΠΕΔΟ: A ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ:

Detaylı

TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU

TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU TARİH: / /2017 1. Öncelikle adınız nedir? Adınızın anlamı nedir? 2. Annenizden doğma, babanızdan olma, sizden başka evde yaşayan biri var mı? Varsa sizden büyük mü küçük mü?

Detaylı

Çocuk ve Gençlik Romanları Yazarı Tokatlı Hemşerimiz İbrahim Ünsal Uçar İyi yazar olmak isteyen bir gencin 100 roman okuyup bir roman yazması lazım

Çocuk ve Gençlik Romanları Yazarı Tokatlı Hemşerimiz İbrahim Ünsal Uçar İyi yazar olmak isteyen bir gencin 100 roman okuyup bir roman yazması lazım Çocuk ve Gençlik Romanları Yazarı Tokatlı Hemşerimiz İbrahim Ünsal Uçar İyi yazar olmak isteyen bir gencin 100 roman okuyup bir roman yazması lazım SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız Ünsal bey?

Detaylı

SATRANÇ. Satranç öğrenmek benim için her zaman zor olmuştur. Yirmi yaşıma gelmeme rağmen

SATRANÇ. Satranç öğrenmek benim için her zaman zor olmuştur. Yirmi yaşıma gelmeme rağmen Cenk Benli 21200399 TURK 102- Sec. 15 Ahmet Kaya SATRANÇ Satranç öğrenmek benim için her zaman zor olmuştur. Yirmi yaşıma gelmeme rağmen halen oynamakta zorlanıyorum. Sadece satranç da değil, tavla, dama,

Detaylı

Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz

Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz PROF. DR. 133 Prof. Dr. Alaattin AKÖZ SÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Hiç unutmadım ki! Akademik olarak hem yüksek lisans, hem de doktora

Detaylı

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası Kelime bilgimin büyük bir miktarını düzenli olarak İngilizce okumaya borçluyum ve biliyorsun ki kelime bilmek akıcı İngilizce konuşma yolundaki en büyük engellerden biri =) O yüzden eğer İngilizce okumuyorsan,

Detaylı

Hazırlayan: Tuğba Can Resimleyen: Pınar Büyükgüral Grafik Tasarım: Ayşegül Doğan Bircan

Hazırlayan: Tuğba Can Resimleyen: Pınar Büyükgüral Grafik Tasarım: Ayşegül Doğan Bircan Hazırlayan: Tuğba Can Resimleyen: Pınar Büyükgüral Grafik Tasarım: Ayşegül Doğan Bircan Mart 2009 Kendi Yaşam Öykünüzü Yazın Diyelim ki edebiyatla uğraşmak, yazı yazmak, bir yazar olmak istiyorsunuz. Bu

Detaylı

B1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

B1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: B1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA ARKADAŞLIKLAR İnsan yaşamında aile kadar dostluk da önemlidir. Arkadaşlarımız bize yardım..(1) zor günlerimizde yanımızda olur. Arkadaşlarımız bazı zamanlarda bize

Detaylı

Diğer: Diğer:... Diğer:...

Diğer: Diğer:... Diğer:... Anket Üniversite Bu anket formu, işitme engellilerin üniversite eğitimlerini desteklemeyi amaçlayan bir proje çerçevesinde sizlerin sorunlarını değerlendirmek için hazırlanmıştır. Ad Soyad: Devam ettiğiniz

Detaylı

&[1 CİN ALİ'NİN HİKAYE KİTAPLAR! SERIS.INDEN BAZILARI. l O - Cin Ali Kır Gezisinde. Öğ. Rasim KAYGUSUZ

&[1 CİN ALİ'NİN HİKAYE KİTAPLAR! SERIS.INDEN BAZILARI. l O - Cin Ali Kır Gezisinde. Öğ. Rasim KAYGUSUZ CİN ALİ'NİN HİKAYE KİTAPLAR!.. SERIS.INDEN BAZILARI 1 - Cin Ali'nin Atı 2 - Cin Ali'nin Topu 3 - Cin Ali'nin Topacı 4 - Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu 5 - Cin Ali'nin Oyuncakları 6 - Cin Ali Okula Başlıyor

Detaylı

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu! Kaybolmasınlar Diye Mesleğini sorduklarında ne diyeceğini bilemezdi, gülümserdi mahçup; utanırdı ben şairim, yazarım, demeye. Bir şeyler mırıldanırdı, yalan söylememeye çalışarak, bu kez de yüzü kızarırdı,

Detaylı

Oktay Ekşi Çetin Emeç'i anlattı : Suikast listesindeydi koruma istemedi

Oktay Ekşi Çetin Emeç'i anlattı : Suikast listesindeydi koruma istemedi Oktay Ekşi Çetin Emeç'i anlattı : Suikast listesindeydi koruma istemedi Oktay Ekşi, katledilişinin 28. yılında Çetin Emeç'i Aydınlık'a anlattı: Çetin Emeç, Erol Simavi ve ben suikast listesindeydik. Çetin,

Detaylı

Aşağıdaki 5 cümlenin hepsine evet demiyorsanız, bu pdf dosyasını incelemek için gereken 3 dakikayı ayırmasanız da olur

Aşağıdaki 5 cümlenin hepsine evet demiyorsanız, bu pdf dosyasını incelemek için gereken 3 dakikayı ayırmasanız da olur Bizden söylemesi Aşağıdaki 5 cümlenin hepsine evet demiyorsanız, bu pdf dosyasını incelemek için gereken 3 dakikayı ayırmasanız da olur. 8-18 yaşları arasında bir çocuğum var.. Bu yaz en az 2 hafta İzmir,

Detaylı

SIFATLAR. 1.NİTELEME SIFATLARI:Varlıkların durumunu, biçimini, özelliklerini, renklerini belirten sözcüklerdir.

SIFATLAR. 1.NİTELEME SIFATLARI:Varlıkların durumunu, biçimini, özelliklerini, renklerini belirten sözcüklerdir. SIFATLAR 1.NİTELEME SIFATLARI 2.BELİRTME SIFATLARI a)işaret Sıfatları b)sayı Sıfatları * Asıl Sayı Sıfatları *Sıra Sayı Sıfatları *Üleştirme Sayı Sıfatları *Kesir Sayı Sıfatları c)belgisizsıfatlar d)soru

Detaylı

FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ

FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ 1- Beni çok iyi tanımlıyor 2- Beni iyi tanımlıyor 3- Beni az çok iyi tanımlıyor 4- Beni pek tanımlamıyor 5- Beni zaman zaman hiç tanımlamıyor 6- Beni hiç tanımlamıyor

Detaylı