ŞER İYYE SİCİLLERİNE GÖRE DİYARBEKİR DE BOŞANMA HADİSELERİ ( ) Serkan SARI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ŞER İYYE SİCİLLERİNE GÖRE DİYARBEKİR DE BOŞANMA HADİSELERİ ( ) Serkan SARI"

Transkript

1 Tarih Okulu Dergisi (TOD) Journal of History School (JOHS) Aralık 2017 December 2017 Yıl 10, Sayı XXXII, ss Year 10, Issue XXXII, pp DOI No: Geliş Tarihi: Kabul Tarihi: ŞER İYYE SİCİLLERİNE GÖRE DİYARBEKİR DE BOŞANMA HADİSELERİ ( ) Serkan SARI Öz Toplumun en küçük birimi olan ailenin dağılması yani eşlerin arasındaki evlilik bağının çözülmesi olarak adlandırılan boşanma olayları, her dönem önemli bir mesele olarak görülmüştür. Toplumların sosyo-kültürel değişimleri içerisinde boşanma kavramına yükledikleri anlamlar ve algılamalar zaman içerisinde farklılıklar göstermiştir. Çalışma alanı olarak seçtiğimiz bölge, farklı din ve mezheplerin birlikte yaşadığı bir coğrafya olması dolayısıyla, farklı boşanma gerekçeleri ve usullerini de ihtiva etmektedir. Bahsettiğimiz inanç farlılıklarının yanında töre diye adlandırdığımız gelenek ve göreneklerin hukukun üstüne çıkabildiği bir sosyal yapıyı da çalışma sahamızda görmek mümkündür. Yapılan araştırmada 18. Yüzyıl Diyarbekir inde Şer iyye Sicillerine yansıyan boşanma ve boşanma ile ilgili dava kayıtları incelenmiştir. Dava konusu olan boşanma olaylarının nedenleri, karşılaşılan boşanma türleri ve mahkemeye intikal etmiş boşanma sonrası anlaşmazlıklar değerlendirilmiştir. Mahkeme kayıtlarında boşanma ile ilgili kullanılan kavramlar, boşanma sonrası çocukların durumu, nafaka ve mehir ödenmesi, başlık meselesi gibi problemler ve bu problemlere karşı üretilen çözümler çalışmanın temelini oluşturmaktadır. Anahtar kelimeler: Boşanma, Diyarbakır, Nafaka, Osmanlı, Nikâh. Yrd. Doç. Dr., Dicle Üniversitesi Tarih Eğitimi Bölümü.

2 Serkan Sarı According to Qadi Records Divorcement Case in Diyarbakır ( ) Abstract Divorce, which is defined as the disruption of family as the smallest unit of society and thus termination of the relationship between husband and wife, has always been deemed as a very important issue. Societies have assigned different meanings to divorce and their perceptions towards it have chaged throughout history. As the region that was selected as the field of study was an area where different religions and denominations used to live together, it used to containe different causes and ways of divorce. Besides diversity of beliefs we mentioned, it is possible to observe a social structure in which conventions and traditions that are called customs could be more powerful than law. In this paper, divorce-related verdicts recorded in the Qadi records (Şer iye Sicilleri) in Diyarbakır in the 18 th century were studied. Causes and types of divorce cases and cases of disputes after divorce were evaluated. Divorce-related terminology in law registers, problems such as status of children after divorce, aliment and allowance, and dowry and solutions to such problems form the basis of this study. Keywords: Divorce, Diyarbakır, Aliment, Ottoman, Wedlock. Giriş Her ne kadar toplumun en küçük yapı taşı olarak ele alınsa da, aslında tüm toplumlarda aile kavramı çok büyük önem arz eden, hem hukuki hem de örfi kurum olmuştur. Ailenin sağlamlığı o derece önemlidir ki, devletin dahi bekasının aslında bu küçük birlikten başladığını söylemek yanlış olmaz. Zira sağlam bir aile yapısı güçlü bireylerin yetişmesine ve yine bu sayede toplum yapısının kuvvetlenmesine ve devletlerin dirayetine yardımcı olmaktadır. O yüzdendir ki tüm toplumlar ve hatta devletin ta kendisi sağlam aile kurumlarının oluşturulması gerektiğine dikkat etmiştir. Çünkü devletin bugünü ve yarını bu en küçük oluşumdan başlayarak devam etmektedir. En kadim toplumlardan günümüze kadar doğudan batıya, kuzeyden güneye tüm insanlık aile kurmaya önem vermiş ve bunu toplumun değişilmez ve zaruri bir ihtiyacı olarak görmüştür. İnsanoğlu hafızası olan, geçmişini bilen, geleceğini merak eden bir canlıdır. İnsan bu nedenle aile oluşumunu ve onu oluşturan kan bağının öneminin bilincinde olmuş ve bu bilinçle en sağlam toplumsal çekirdek olarak aileyi eskiden beri meydana getirmiştir. 1 1 İlber Ortaylı, Osmanlı Toplumunda Aile, Timaş Yay., İstanbul 2012, s.15. [350]

3 Şer iyye Sicillerine Göre Diyarbekir de Boşanma Hadiseleri ( ) Toplumun temel taşı olarak görülen ailenin oluşumu evlilik yoluyla gerçekleşmiştir. Çiftlerin birlikteliğinin toplum nezdinde tescillendirildiği ve meşrulaştırıldığı kurum evliliktir. Hukuka tabi bir bağ olan evlilik müessesesi, aile oluşumunu belirli hükümlerle birbirine bağlayan bir ritüeldir. Değişik kültür havzalarında evlilik, farklı geleneklerle gerçekleştirilmiştir. Bizim toplumumuzda da evlilik, Osmanlı mahkeme kayıtlarında namzetlik olarak kavramlaştırılan söz ve nişanla başlayan, düğün ve nikahla nihayete ulaştırılan bir süreçtir. 2 Çalışmamızda, incelediğimiz mahkeme kayıtlarına namzetlikle ilgili yansıyan belgeler de değerlendirilmiştir. Nikahla tanımlanan hukuksal akdin yanında, gelenek ve göreneklere de bağlı olarak gerçekleştirilen, hukukta gerekliliği olmamasına rağmen, sosyal yapı için vazgeçilmez bir takım ritüeller günümüze kadar yaşatılmıştır. Bu ritüeller, evlenen çiftin mutluluğunun toplumla paylaşıldığı şölen havasında geçen törenler olarak dikkat çekmiştir. Eş, dost ve akrabaların da katılımlarıyla gerçekleştirilen şölenlerle başlayan bu mutlu evliliklerin bazıları ne yazık ki beklenildiği gibi mutlu ve huzurlu devam etmez. Bazen değişik nedenlerden dolayı evlilikler, çiftler için devam ettirilmesi mümkün olmayan bir hal alabilir. Bu durumlarda evliliklerin sonlandırılması zaruri hale gelebilir. Nikah akdinin sonlandırılması olarak kabul edilebilecek boşanma, ferdi bir mesele olmaktan ziyade toplumsal bir kurumun dağılması olarak düşünülmelidir. Birden fazla nedeni olan boşanma, süreç esnasında ve sonrasında yalnızca boşanan bireyleri değil, aynı zamanda içerisinde yaşadıkları sosyal çevreyi de etkileyen zor ve sancılı bir süreç olarak değerlendirilebilir. İslam hukuku boşanma meselesinde önceliği erkeğin iradesine bırakmıştır. Erkeğin karısından boşanma isteğini sözlü olarak bildirmesini yeterli ve makbul görmüştür. Hukukta nikah akdinde şahitlerin bulunması zaruri görülürken, herhangi bir şahit olmadan da boşanma olayının gerçekleşebileceğini iddia eden farklı fıkhi görüşler de bulunmaktadır. İslam aile hukukunda talak, evlilik birliğinin sonlandırılmasında ağırlıklı bir yer tutmaktadır. Sözlükte boşama, nikahlı kadını bırakma olarak tarif edilen 2 Mehmet Barman, Mehmet İpçioğlu, Yılları Arasında Osmanlı Konya sında Sosyal Yaşamdan Kesitler, Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, S. 22, Konya 2009, s [351]

4 Serkan Sarı talak köken olarak Cahiliyye dönemine kadar gitmektedir. 3 Her ne kadar erkeğe talak sınırsız bir hak olarak verilmiş gibi görünse de, Peygamberimizin talağı helal olan eylemlerin en sevimsizi olarak ifade etmesi nedeniyle kimi fıkıhçılar, gerek olmadığı müddetçe hazr/hürmet (yasaklı) olarak nitelendirmişlerdir. 4 Boşanma isteği erkek yerine kadından gelirse, kadınlar bazı özel durumlarda mahkemeye başvurarak evliliğin sonlandırılmasını isteyebiliyorlardı. Fakat hangi durumlarda boşanma kararı verilebileceği hususunda mezhepler arasında görüş ayrılıkları da mevcuttur. 5 Çalışmamızda boşanmak isteyen kadınların hul ve muhalaa yollarıyla kocalarıyla anlaşarak ayrıldıkları görülmüştür. Şer iyye sicilleri incelendiğinde kadınların da kısıtlı haklarını sonuna kadar kullanarak memnun olmadıkları evlilikleri devam ettirmek istemedikleri anlaşılmaktadır. 6 İslam hukukunda boşanmanın illa mahkeme önünde geçekleşmesini gerektirecek bir zorunluluk olmamasına rağmen, birçok boşanma olayının mahkeme kayıtlarına yansıdığını görebiliriz. Mahkeme kayıtlarında karşılaştığımız bazı boşanma olayları bizzat mahkeme önünde gerçekleşirken, birçoğu daha önceden gerçekleşmiş ve taraflardan birinin talebiyle kaydedilmiş boşanmalardır. Bazı kayıtlarda ise nikah akdinin sonlandırılması sonrası tarafların üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediği iddiasından kaynaklanan problemlerden bahsedilmektedir. Tarafların boşandıklarını mahkeme kayıtlarına geçirmek istemelerinin öncelikli amacının, boşandıktan sonra taraflardan birisinin bir diğerine müdahale etmesini engellemek veya birbirlerinden hak talebinin önüne geçmek olduğu anlaşılmaktadır. BOŞANMA İLE İLGİLİ MALİ YÜKÜMLÜLÜKLER İncelediğimiz belgeler içerisinde geçen mehr-i muaccel, mehr-i müeccel, iddet nafakası ve kisve bahası kavramları, mahkemedeki boşanma olaylarının temel şablonunu oluşturmaktadır. Nikah akdi sırasında erkeğin 3 Ferit Develioğlu, Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lugat Eski ve Yeni Harflerle, Yay. Haz. Aydın Sami Güneyçal, Aydın Kitabevi Yay. Ankara 2007, s ;Şemseddin Sami, Kamus-i Türki, İstanbul 1317, s Kaşif Hamdi Okur, İslam Hukuku nda Boşama Yemini (Talaka Yemin) Meselesi, Hitit Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi Dergisi, C. 8, S. 15, Çorum 2009, s Hayrettin Karaman, Mukayeseli İslam Hukuku, C. 1, İstanbul 1982, s Saadet Maydaer, Klasik Dönem Osmanlı Toplumunda Boşanma (Bursa Şer iyye Sicillerine Göre), Uludağ Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi Dergisi, C. 16, S. 1, s.301. [352]

5 Şer iyye Sicillerine Göre Diyarbekir de Boşanma Hadiseleri ( ) kadına ödediği veya ödemeyi taahhüt ettiği nikah bedeli olarak tarif edilebilecek mehir, belgelerde muaccel ve müeccel olarak karşımıza çıkmaktadır. İslam aile hukukunda mehir, nikah akdi sırasında belirlenmişse mehr-i müsemma, belirlenmemiş ise mehr-i misil denilir. Nikah akdi sırasında mehrin belirlenmemesi gibi durumlarda evlenen kadın mehr-i misile hak kazanır. Mehir bahası, akrabaları arasında her açıdan kendi konumuna denk kadınlara verilen mehir nispetinde hesaplanır. Mehir ödenme zamanına göre muaccel ve müeccel olarak ikiye ayrılır. Mehr-i muaccel nikah akdi sırasında verilen, müeccel ise son vaktinde ödenmek için tecil edilen mehirdir. Mehir para olarak ödendiği gibi belirlenen başka mallardan da verilebilir. İncelediğimiz belgeler içerisinde mehir olarak maldan ziyade eşlerin maddi durumuna göre para belirlenmiştir. Belirlenen miktar beş kuruştan başlayıp dört yüz kuruşa kadar değişik miktarlarda kayıtlarda yerini almıştır. Boşanma kayıtlarından, para olarak belirlenen mehir miktarının, nakit olarak ödenememesi durumlarında, belirlenen miktarda mal verildiği görülmektedir tarihinde Kamışlı Mahallesi nde ikamet eden, Bezzaz Molla İsmail ile Esma Hatun un boşanma kayıtlarından Bezzaz Molla İsmail in mehr-i müeccel olarak dört yüz kuruş ödediği anlaşılmaktadır. Mehri muaccel bedeli olarak da iki yüz elli kuruş değerinde bir kadife cübbe, saç bağı için yüz yetmiş buçuk kuruş, bir adet taraklı entari bahası olarak yirmi kuruş ödemiştir. Toplamda Molla İsmail mehr-i müeccel için dört yüz, mehr-i muaccel için de dört yüz kırk buçuk kuruş ödemiştir. 7 Belgeden anlaşıldığı kadarıyla mehr-i muaccel konuşulmuş fakat Esma Hatun a ödenmemiştir, ödeme mahkeme huzurunda yapılmıştır. 8 Temmuz 1723 tarihli bir belgeden, Lala Bey Mahallesinde ikamet eden Musullu Ebubekir in boşanma sonrasında eşi Şerife Aişe hanıma ödemesi gereken kırk kuruşluk mehr-i müeccelinin otuz dört kuruşunu nakit olarak ödediği anlaşılmaktadır. Bahsedilen Ebubekir in mehirden kalan altı kuruş için, üç adet Musul sarığı ve üç kuruş kıymetinde bir kehribar tesbihini Şerife Aişe Hanıma vererek ödediği kaydedilmiştir. 8 İncelenen belgelerde eşlerin bazen boşanma veya ölüm olmamasına rağmen mehr-i müecceli muayenesi mukabelesinde evlerini zevcelerinin üzerine geçirmişlerdir. 3 Nisan 1655 tarihinde Ali Bey bin Allahverdi Lala 7 DŞS 631, s. 5, b DŞS 313, s. 30, b [353]

6 Serkan Sarı Bey Mahallesi ndeki iki evini eşleri Safiye ve Kamile Hanımlara mehr-i müecceli muayenesi mukabelesinde takas etmiştir. 9 Bazı boşanma olaylarında da mehir bedelinin ödenme imkanın olmaması durumunda, vaat edilen bedel kadar ev eşyası verilerek ödeme yoluna gidilmiştir. 23 Temmuz 1723 tarihli bir belgede, Yiğid Ahmed Mahallesi nde ikamet eden Çubukçu Mehmed, zevcesi Fatma hanımdan boşanırken ödemesi gereken yirmi kuruş tutarındaki mehr-i müeccelini, para yerine ev eşyalarıyla ödemiştir. Mehr-i müeccel bedeli olarak, bir teşt, bir kazan, iki sahan, iki lengeri, bir tabe, iki kapak, bir tencere, bir kat yorgan, döşek, yastık ve bir köhne kilim mehr-i mezkur için deyu Fatma hanıma verilmiştir. 10 Çalıştığımız belgeler içerisinde bilhassa hul ve muhalaa ile gerçekleşen boşanmalarda, kadınlar eşlerinin zimmetinde olan muaccel ve müeccel mehirlerinden feragat ettiklerini belirtmişlerdir. Bu belgelerden kocaların, mehr-i muacceli nikah akdi sırasında ödeme yerine, üzerlerinde tutmalarının da sıkça görülen bir uygulama olduğu anlaşılmaktadır. Boşanmayla ilgili belgelerde karşımıza çıkan meselelerden birisi de çocuklar için istenen nafakadır. İslam aile hukukunda emzirme müddeti iki yıl olarak kabul edilmiştir. 11 Boşanma durumlarında çocuklar babanın velayetinde kabul edilmişlerdir. Ancak çocuk çok küçük yaşta ise belli bir yaşa kadar bakım ve terbiyesi annesi üzerine verilmekteydi senesinde boşanan Kamışlı Mahallesi sakinlerinden Esma ve Bezzaz Mollanın küçük çocuklarının, bakım ve terbiyesi yedi yaşına kadar annesine verilmiştir Eylül 1724 tarihli bir belgede, Kıtılbil köyünde ikamet eden Bedyon bint-i Nafes, kocası Temo ile mehrinden ve iddet nafakasından feragat ederek ayrıldığını, küçük çocuklarının terbiyesinin kendi üzerine kaldığını ve çocuk için beş akçe nafaka ve kisve bahası verilmek üzere anlaştıklarını 9 DŞS 316, s. 7, b DŞS 313, s. 36, b Hayrettin Karaman, Mukayeseli İslam Hukuku, C. I, s Mesele:Hind veled-i sağirinin yedi yıllık nafakasını kendi yanından vermek üzere zevcesi Zeyd ile hul edip hakim ül vakt sıhhat-i hul a hükmedip hücced verse ba dehu veled-i sağir fevt olsa Zeyd-i mezkur Hindden veled-i sağirin yedi yıllık nafakasını talep edip almaya kadir olurmu? El-Cevap: olur, Abdullah Demir, Şeyhülislam Ebussuud Efendi nin Anlaşarak Boşanma İle İlgili Fetvaları, Uluslararası Teoloji & Sosyal Bilimler Dergisi, C. 1, S.1, 2017, s DŞS 631,s.5 b.21. [354]

7 Şer iyye Sicillerine Göre Diyarbekir de Boşanma Hadiseleri ( ) kaydettirmiştir. 14 Bedyon mahkemede çocuğu için anlaştıkları nafakayı kaydettirerek, sonradan çıkabilecek bir problemin önüne geçmek istemiştir. 31 Mart 1733 tarihli bir belgede ise, Katırpınarı Mahallesi nde ikamet eden Ümmü bint-i Seyyid Ahmed in babası, mahkemeye gelerek kızının üç ay önce kocası Sunullah bin Molla dan hul yoluyla ayrıldığını belirtmiştir. Tahminen bir yaşında olan torunu Emetullah için 15 akçe nafaka ve kisve bahası talep etmiş ve bu talep kabul edilmiştir Nisan 1655 tarihli bir belgede de Bedriye bint-i Cebrail küçük torunu Kafiye için nafaka takdir edilmesini istemiş ve günlük üç akçe nafaka takdir edilmiştir. Boşanma durumlarında çocukların yaş durumlarına göre anne ya da babalarının velayetinde veya terbiyesinde kalma durumları değişmekteydi. Bu durum yalnızca anne ve babaları değil büyük anne ve büyükbabaları da etkileyen bir durumdu. Söz konusu nedenlerden ötürü dede ve ninelerin de mahkemelere müdahil olup, torunları için nafaka talep ettikleri görülmüştür. Uygulamalarda çocukların boşanma olayından mümkün olduğunca az etkilenmeleri istenilmiştir. Çalışılan belgelerde sıkça karşılaşılan nafaka, boşanan kadının hakkı olarak görülen iddet nafakası ve kisve bahasıdır. Sözlükte saymak, adet anlamlarına gelen iddet, kocasından ayrılan kadının, üç defa hayız görüp temizleninceye kadar geçecek olan müddet anlamlarına gelmektedir. 16 İddet süresi ölüm sonrasında dört ay on gün iken, boşanma durumlarında bu süre yüz gün olarak hesaplanmıştır tarihinde, Hoca Ahmed Mahallesi nde ikamet eden Zeliha hanım ile kocası Sinan ın boşanmasıyla ilgili belgede, Zeliha nın üç ay on gün için iddet nafakası talep ettiği görülmektedir. 17 Bu durum başka belgelerde de benzer şekilde karşımıza çıkmaktadır. Belgelerde iddet nafakası ve kisve bahası için belirlenen miktar kişilerin ekonomik ve sosyal durumlarına göre değişiklik arz edebilmekteydi. Çalıştığımız sicillerde Lala Bey Mahallesi nde oturan Musullu Ebubekir, boşadığı zevcesi Şerife Aişe ye üç kuruş iddet nafakası öderken, 18 Hacı Büzürg Mahallesi nden Çubukçu Mehmed boşadığı zevcesi Fatma ya yedi kuruş ödemiştir. 19 Kamışlı Mahallesi sakinlerinden Bezzaz Molla İsmail ise 14 DŞS 592, s. 9, b DŞS 310, s. 20, b Ferit Develioğlu, Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lugat Eski ve Yeni Harflerle, s DŞS 631, s. 25, b DŞS 313, s.30, b DŞS 592, s. 24, b. 85. [355]

8 Serkan Sarı boşadığı zevcesi Esma hatun için 50 kuruş iddet nafakası ödemiştir. 20 Mahkeme tarafından belirlenen iddet nafakası, davalara göre çeşitlilik göstermekteydi. Belgelerden anlaşıldığı kadarıyla iddet nafakası, eşlerin ekonomik ve sosyal durumuna göre mahkemece belirlenmekteydi. Kötü giden evliliklerde boşanmak isteyen kadınların kocalarını boşanmaya ikna edebilmek için bahsedilen iddet nafakasından vazgeçebildikleri sıkça görülen bir durumdur. 21 Hul ve muhalaa usulü boşanmalardan bahsedilirken örnekleri görülecektir. İncelediğimiz belgelerde kocaların başka bir beldeye gitmeleri sonucu nafakaya ihtiyaç duyan hanımların başvuruları dikkati çekmektedir. Bu başvuruların bazıları boşanma ile de sonuçlanabiliyordu. 12 Temmuz 1723 tarihli bir belgede Siti bint-i Hacı Mehmed in nafaka talebiyle karşılaşmaktayız. Cami-i Kebir Mahallesinden Siti Hanım mahkemeye başvurarak kocası Ali Çavuş bin Abdullah ın iki senedir kayıp olduğunu bu nedenle nafaka, kisve ve zaruri ihtiyaçları için kadr-i kifaye nafaka takdir olunmasını istemiştir. Mahkeme kayıp zevci Ali Çavuş üzerine günlük on ikişer akçe nafakaya karar vermiştir. 22 Başka diyarlara giden kocalar eşlerinin nafakası için bir vekil tayin edip, anlaşılan bir meblağ üzerinden ödeme yaptırabilirlerdi. 25 Ekim 1723 tarihinde Molla Bahaeddin Mahallesi nde ikamet eden Ayşe bint-i Mustafa Ağa mahkemeye gelerek nafaka ile ilgili davacı olmuştur. Ayşe Hanım mahkemede kocasının başka bir diyara giderken, kendisinin nafakası için aylık birer kuruş vermek üzere, Murad bin İbrahim ile anlaştığını, Murad ın da bunu kabul ettiğini söylemiştir. Kocasının gitmesinden sonra, bahsedilen Murad ın altı ay için altı kuruş nafaka ödediğini, sonra ödemeyi kestiğini belirtmiştir. Kocasının gitmesinin üzerinden yetmiş altı ay geçtiğini ve kalan yetmiş kuruşun ödenmesini istemiştir. Mahkeme Murad a durumu sorduğunda, bahsedilen Ayşe nin kocası Zurnazen Mehmed ile aylık bir kuruş nafaka üzerine anlaştıklarını kabul etmiştir. Zurnazen Mehmed in altı ay sonra Ayşe yi İstanbul da boşadığını ve kendisinin de bu nedenle ödemeyi kestiğini söylemiştir. 23 Benzer bir başka belge de 4 Ağustos 1724 te kayıtlara geçmiştir. 20 DŞS 631, s. 5, b İsmail Kıvrım, 17. Yüzyılda Osmanlı Toplumunda Boşanma Hadiseleri (Ayıntab Örneği; Talak, Muhala a ve Tefrik), Gaziantep Üniversitesi, Sosyal Bilimler Dergisi, C. 10, S. 1, Gaziantep 2011, s DŞS 313, s. 33, b DŞS 592, s. 25, b. 89. [356]

9 Şer iyye Sicillerine Göre Diyarbekir de Boşanma Hadiseleri ( ) Ümmü bint-i Ahmed vekilleri aracılığıyla mahkemeye başvurarak, kocası Ketenci İbrahim in Bağdat a gittiğini ve gitmeden önce Kahveci el-hac Mustafa yı günlük birer rub nafaka ödemek için vekil etti demiştir. Ümmü Hanım, vekil atanan el-hac Mustafa nın bir senelik doksan kuruşluk nafakayı ödediğini, fakat kocasının gitmesinin üzerinden iki yıl geçmiş olmasına rağmen, ikinci yılın nafakasını ödemediğini iddia ederek şikâyetçi olmuştur. El-Hac Mustafa ya sorulduğunda, bahsedilen İbrahim in bir yıl içerisinde gelmezsem zevcem benden bir talak ile boş olsun dediğini, şahitleri olduğunu belirterek, bu nedenle ödemeyi kestiğini belirtmiştir. 24 Bu tür nafakalar için, vekil atama belgelerinde süre kısıtlaması görülmemektedir. Bu nedenle talak şartının vekiller tarafından bir güvence olarak istenilip istenilmediği tartışılabilir. İncelediğimiz belgelerde karşımıza çıkan kavramlardan birisi de başlık parasıdır. İslam aile hukukunda evlilik esnasında tanımlanan mehirden farklı olarak, kızın ailesine verilmesi gelenek halini almış bir uygulamadır. Eski Türklerde de kalın veya başlık adıyla var olan uygulama bugün de kısmen varlığını devam ettirmektedir. 25 Mahkeme kayıtlarında daha çok namzet olarak tanımlanan eş adaylarının, evlenmekten vazgeçtikleri durumlarda başlığın iadesiyle ilgili problemler yaşanmaktaydı. 16 Nisan 1655 tarihinde, Zirki taifesinden Şaşo bin Naro, aynı taifeden Naro bin Hasan ın kızı Ketan ile evlenmek istemiş ve başlık namıyla yirmi riyal kuruşu kızın babası Naro ya vermiştir. Evlilik gerçekleşmeyince başlık iade edilmiştir Ekim 1723 tarihli bir başka belgede de, Şeyhanlı Aşireti nden Abbas bin Selim mahkemeye gelerek, bundan dört sene evvel Karakeçili Aşireti nden Hasan bin Ahmed in Ördek isimli kardeşiyle evlenmek istemiştir. Başlık namıyla yüz otuz kuruş kıymetinde eşya, öküz ve keçiyi kızın kardeşi Hasan a vermiştir. Nikah gerçekleşmeyince kızın kardeşi Hasan, başlığın elli yedi kurşunu geri ödemiş, yetmiş üç kuruşunu ise ödememiştir. Mahkeme, Ali bin Şahkulu ve Mehmed bin Yusuf un duruma şahitlik etmesiyle, bahsedilen meblağın ödettirilmesine karar vermiştir. 27 Başlık bedeli olarak nakit paranın yanında kıymetli mal ve eşyanın da ödendiği belgelerde görülmektedir. 18 Eylül 1724 tarihli kayıttan anlaşıldığı üzere, Telbisime nahiyesi Mahal Köyü 24 DŞS 592, s.2, b Esra Yakut, XIX. Yüzyılda Orta Anadolu Bölgesi nde Evliliğin Ortaya Çıkışı, Sona Ermesi ve Sonuçları, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. XII, Ankara 2008, s DŞS 316, s. 13, b DŞS 592, S. 22, b. 80. [357]

10 Serkan Sarı sakinlerinden Hüseyin bin Tahir, aynı köyden Meryem hatunu kendisi için namzet edinmiştir. Meryem in eniştesi Bahaddin e on kuruş nakit, yirmi iki keçi, bir öküz, iki inek, oğlak, üçü hilat olmak üzere bir aba, bir kaftan ve bir çizmeyi başlık parası namıyla vermiştir. 28 Mahkeme kayıtlarından anlaşıldığı üzere, boşanma durumlarında da başlık parası konu olabilmektedir. 12 Nisan 1655 senesinde Saçlı Köyü nden Durali bin Allahyari zevcesi Fatıma bint-i Süleyman dan hul yoluyla boşanmıştır. Mahkemede Fatıma Hanım mehrinden ve iddet nafakasından, kocası Durali de eşinin amcazadesi Hüseyin e başlık olarak ödediği elli kuruş ve verdiği bir dülbentten vazgeçtiklerini belirtmişlerdir. 29 NAMZETLİK VE SONA ERDİRİLMESİ Namzet edinme olarak belgelerde karşımıza çıkan namzetlik meselesi, erkeğin evlilik niyetini kadına bildirmesi ile kadının veya kadın adına ailesinin kabulü ile başlayan ve nikaha kadar geçen süredeki ilişkiyi tanımlayan bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Yapılan çalışmalarda, namzetlik ve nişanlılığın aynı anlamda kullanılmadığı görülmektedir. Namzetlik sonrası yapılan, nişan törenlerine rastlanılması, namzetliğin evlilik niyetinin belirtilmesi, tarafların teklifi kabulüyle başlayan ve nikah akdine kadar geçen süredeki durumu nitelendirdiğini göstermektedir. 30 Belgelerde, namzetliğin başlamasıyla ilgili kayıtlar görülmezken, sonlandırılması kayıtlara girmiştir. Bu nedenle namzetlik kurumunun işleyişini sağlayan şeyin, hukuki yaptırımdan ziyade, toplumsal baskı olduğunu söyleyebiliriz. 31 Çalışmamızda, namzet edinme sonrasında değişik nedenlerle evliliğin olmaması durumu ile ilgili belgeler incelenmiştir. İncelenen belgelerde, evlilikle sonuçlandırılamayan namzetliklerde, ödenen başlık ve namzetlik esnasında verilen hediyelerin geri verilmesi ile ilgili tutulan kayıtlar dikkati çekmektedir. Bahsedilen problemlerin hiçbirinin olmamasına rağmen, taraflar namzetliğin sonlandırıldığının mahkeme kayıtlarına geçmesini istemişlerdir. Mehmed bin Abdullah, Hristiyan halktan Meryem ile evlenmek istemiş ve 28 DŞS 592, s. 12, b DŞS 316, s. 14, b Hüseyin Nejdet Ertuğ, Şeriyye Sicillerine Göre Hicri 1137 ( ) İstanbul unda Osmanlı Ailesinin Evlenme ve Boşanma Verilerine Göre İncelenmesi, Akademik İncelemeler Dergisi, C. 10, S. 1, İstanbul 2015, s Nurcan Abacı, Bursa Şehri nde Osmanlı Hukuku nun Uygulanması (17. Yüzyıl), Kültür Bakanlığı yay., Ankara 2001, s.141. [358]

11 Şer iyye Sicillerine Göre Diyarbekir de Boşanma Hadiseleri ( ) namzet edinmiştir. Nikah olmadan Meryem ile evlenmekten vaz geçerek alaka ve medhalim kalmamıştır diye beyan etmiştir. Meryem in babası Gazel velled-i Timocan ın mahkemeye başvurması üzerine bu durum ketb olunmuştur. 32 Namzetliğin sonlandırılmasında hiçbir tartışmalı durum görülmezken, mahkemeden böyle bir evrakın alınması ileride doğabilecek sorunların önüne geçmek olsa gerektir. Namzet edinme sürecinde ailelerin istekleri ile namzet adaylarının aynı fikirde olmadığı durumlar da mahkeme kayıtlarına yansımıştır. 18 Eylül 1724 tarihli bir belgede Mahal köyü sakinlerinden Hüseyin bin Tahir, aynı köyden Meryem hanım ile evlenmek istemiş ve namzet olmuştur. Belgeden anlaşıldığı kadarıyla kızın ailesi bu evliliğe razı olmuştur. Hüseyin, Meryem hanımın eniştesi Bahaeddin e nakit, canlı hayvan ve kıyafetlerden oluşan yüklü miktarda başlık ödemiştir. Aynı köyden Abdünnebi bin Budak ın Meryem Hanımı kendi oğlu Şükrullah a namzet edindiğini söylemesi ile durum mahkemelik olacaktır. Mahkemede, Meryem Hanıma durum sorulduğunda, başlık ödeyen Hüseyin e nefs-i muhtaresi olmadığını ve henüz nikah akdinin gerçekleşmediğini, nefs-i muhtaresinin Şükrullah dan yana olduğunu belirtmiştir. Meryem in ifadesinden sonra mahkeme ödenen meblağın ve diğer şeylerin Meryem den sorulamayacağını belirtmiş ve Meryem in nefs-i muhtaresine varmasına izin verilmiştir. Ayrıca mahkeme bu konu ile ilgili Hüseyin bin Tahir i her türlü taarruzdan men etmiştir. 33 BOŞANMA Talak adıyla tanımlayabileceğimiz boşanma, belli sözlerle evlilik bağını çözmek ve kaldırmak olarak düşünülebilir. Boşanma, tekrar normal evlilik hayatına dönüş imkanı bulunup bulunmaması, kitap ve sünnetin belirttiği usul ve şekle uyup uymaması şeklinde iki kısımda düşünülebilir. Bunlardan birincisine ric i ve bain, ikincisine de sunni ve bid i talak denilir. 34 İslam hukuku bazı durumlarda kadınlara boşanma hakkı vermekle birlikte, boşamada önceliği erkeğe vermiştir. İncelediğimiz kayıtlarda gerçekleşen boşanmalarda, erkeklerin eşleriyle anlaşarak ya da her hangi bir olay ve sebep üzerine eşlerini boşadıkları görülmüştür. Gerçekleşen boşanma olaylarının kadın veya erkek tarafından mahkeme kayıtlarına geçirilmesi istenmiştir DŞD 316, s.30, b DŞS 592, s.12, b Hayrettin Karaman, Mukayeseli İslam Hukuku, C. I, s.303. [359]

12 Serkan Sarı Ekim 1723 tarihli bir belgede Hacı Büzürg Mahallesinde ikamet eden Çubukçu Mehmet bin İbrahim, mahkemeden boşandıklarının kaydedilmesini istemiştir. Çubukçu Mehmed mahkemede, zevcesi ile aralarında hüsn-i muaşeretleri olmadığından, otuz kuruş mehrini ve mahkemece belirlenen yedi kuruş iddet nafakasını vererek, zevcesi Fatma yı bain talak ile tatlik eylediğinin kaydedilmesini istemiştir Mart 1733 tarihinde Melek Ahmet Paşa Mahallesinde ikamet eden Ümmülhayr bint-i Molla Ahmed, Ömer bin Abdullah ve Hasan bin Minnet in şahitliğinde Abdurrezzak Beşe bin Ahmed i vekil olarak atamıştır. Ümmülhayr hanımın vekili, mahkemede Ümmülhayr hanımın kocası İsmail bin Hasan Ağa nın, bundan bir ay önce aralarında çıkan bir kavga esnasında talak-ı selase ile boşadığını fakat sonrasında zevciyet muamelesi murad ettiğini dile getirmiştir. Mahkeme durumla ilgili kocası İsmail e sorduğunda, İsmail olayı doğrulayarak eşini kavga esnasında talak-ı selaseyle tatlik ettiğini kabul etmiştir. Çiftlerin boşandığı mahkeme tarafından kayda geçirilmiştir. 36 Belgelerde karşımıza çıkan boşanma davalarından bir kısmı da şart sunmak suretiyle gerçekleşen şartlı talaklardır. Boşanmanın belirli şartlara bağlanması veya belirli bir zamana izafe edilmesiyle ortaya çıkan şartlı talak, kullanılan siga üzere üç kısma ayrılır. Bahsedilen kısımlar, boşanma iradesinin ortaya konulmasıyla birlikte hüküm ifade eden, boşama sigasının herhangi bir zaman dilimine izafe edilmediği boşanmalar olarak kabul edilen müneccez talak, boşanmanın belli bir zamana izafe edildiği muzaf talak ve boşanmanın ileride gerçekleşebilecek bir şarta bağlandığı muallak talak olarak adlandırılır. 37 Şartlı boşanma için verilen vaatlerin amaçlarından birisi, eşlerin kötü huy ve alışkanlıklarını terk etmesi için caydırıcı olmasıdır senesinde Hoca Ahmet Mahallesinde ikamet eden Zeliha ile kocası Sinan, kumar meselesi yüzünden tartışmışlar ve kocası ramazanın ikinci günü, bir daha kumar oynarsam karım benden talak-ı selaseyle boş olsun diye söz vermiştir. Burada anlaşıldığı kadarıyla kumar yüzünden ortaya çıkan problemlerden kocasının da pişman olduğu ve böyle bir söz verdiği anlaşılmaktadır. Lakin Sinan, verdiği sözü dört gün tutabilmiş ve ramazanın altıncı günü kumar 35 DŞS 592, s.24., b DŞS 310, s.20, b Kaşif Hamdi Okur, İslam Hukuku nda Boşama Yemini (Talaka Yemin) Meselesi Hitit Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi Dergisi, C. 8, S. 15, Çorum 2009, s. 9, 10. [360]

13 Şer iyye Sicillerine Göre Diyarbekir de Boşanma Hadiseleri ( ) oynarken görülmüştür. Bunun üzerine Zeliha, Hacı Mustafa Efendi yi vekil-i müseccel atayarak, durumun tespitini ve mehri ile üç ay on günlük iddet nafakasını talep etmiştir. Mahkemede durum, Sinan ın vekili Ahmed Efendi ye sorulmuştur. Kocasının vekili olan Ahmed Efendi, olayı inkar ederek Sinan ın kumar oynamamak için Ramazan ın beşinci günü terk-i diyar ettiğini ve bu beldede bulunmadığını iddia etti. İddiasına altısı Müslümanlardan birisi Hristiyanlardan yedi kişi şahitlik ettiler. Fakat Sinan ın gayr-ı mevzide ya da gayr-ı beldede kimse tarafından görülmemiş olması nedeniyle, şahitlikleri şüpheli görülmüştür. Bunun üzerine Zeliha nın vekili de, Sinan ın Ramazanın altıncı günü burada olduğuna dair sekiz şahidinin olduğunu söylemiş ve subaşının sirkat hususu için merkumu hapse götürdüğünü ifade etmiştir. Şahitlerin de olaya şahitlik etmeleri üzerine, durumun ispatlanması sonucu, zevcesinin mutallaka olduğu hükmüne varılmıştır Nisan 1655 tarihli bir belgede Fatıma bint-i Ahmed ve kocası Abdullah bin Süleyman kıskançlık üzerine tartışmışlardır. Abdullah ın, Eminhan adlı bir kadını evine getirmesi ile çıkan kavga sonunda, Abdullah eşi Fatıma ya adı geçen kadını bir daha menzilime getirecek olursam benden talak-ı selase ile mutaallaka olasın diye söz vermiştir. Fatıma Hanım zevcinin kendine verdiği sözü tutmadığından bahisle, şartın yerine getirilmesini istemiştir. Abdullah ın mahkemede olayı inkar etmesi üzerine, Seydi Ahmed bin Mehmed ve Mehmed Beşe bin Hüseyin şahit olarak dinlenmişlerdir. Şahitler Fatıma nın kocası Abdullah ın, bahsedilen şartı verdiğini ve bahsedilen kadını defaatle eve getirdiğine şahitlik etmeleri üzerine talak geçerli kabul edilmiştir. 39 Bu olayda şahitlerin olması sonuca gidilmesine yardımcı olmuştur. Şahitlerin bulunmadığı ve taraflardan birinin şartı inkar etmesi durumunda, mahkeme yemin ettirerek de sonuca gidebilmiştir. 40 Şartlı boşanma belgeleri incelendiğinde başka bir diyara giden veya sefere çıkan eşlerin de belli bir süre vererek, şu kadar zaman dönmezsem zevcem benden boş olsun gibi şart koşarak boşandıkları da görülmektedir. 4 Ağustos 1724 tarihli bir belgede Ümmü bint-i Ahmed kocası Ketancı İbrahim 38 DŞS 631, s. 25, b DŞS 316, s. 20, b Zülfiye Koçak, Ayntab Şehrinde Aile Birliğinin Sona Erme Süreci ( ), Gaziantep Üniversitesi, Sosyal Bilimler Dergisi, C 10, S.1, Gaziantep 2011, s.423. [361]

14 Serkan Sarı bin Yusuf un Bağdat a gittiğini, gitmeden önce eşinin nafakası için el-hac Mustafa bin Osman ile anlaşarak, vekil tayin ettiğini belirtmiş. Bahsedilen vekilin, bir yıl için gerekli nafakayı ödediği, sonrasında ise ödemeyi kestiği iddia edilmiştir. Mahkeme tarafından kocasının vekil ettiği el- Hac Mustafa ya sorulduğunda, Ümmü Hanım ın kocası İbrahim le nafaka meselesinde anlaştıklarını, ancak İbrahim in Bağdat a gitmeden önce, eğer bir yıla kadar dönmezsem zevcem benden bir talak ile boş olsun dediğini iddia etmiştir. İddiasını ispatlamak için de Abdal Mahallesinden Çelo es-seyyid Halil bin Ebubekir ve Ali Paşa Mahallesinden ihtiyar Arslan bin Nevfel şahid gösterilmiştir. Şahitlerin de olayı doğrulaması üzerine merkumenin bir talak-ı ric i ile mutallaka olduğuna hüküm verilmiştir Nisan 1655 tarihli bir belgede, Katırpınarı sakinelerinden Fatma bint-i Hasan ın mahkemeye gelerek, kocası Mehmed in başka bir memlekete gittiğini, giderken de eğer bir yıla kadar dönmezsem, zevcem Fatma benden talak-ı selase ile mutallaka olsun dediğini, iddia ettiği kaydedilmiştir. Fatıma, mahkemede kocası Mehmed in altı yıldır ölü mü diri mi olduğunu bilmediğini, gaybet-i munkat ı ile kayıp olduğunu, hususu bilenlerden sorulup kaydedilmesini ve sicilin bir suretinin kendisine verilmesini istemiştir. Mesele soruşturulmuş, şahitlerin de olayı tasdiklemesi sonrasında, belge kaydedilip bir sureti de Fatıma ya verilmiştir. 42 Çalışmamızda incelediğimiz belgelerde, en çok karşımıza çıkan boşanma türü hul veya muhalaa yoluyla boşanmadır. Tarafların aralarındaki evliliği anlaşarak sonlandırma yoluna gittikleri muhalaa yoluyla boşanmada, genellikle erkeğe bir bedel ödenir ve kadın, mehr-i müecceli ve iddet nafakasından vazgeçerdi. Muhalaa, bir bain talaktır. 43 Eşler bir bedel üzerine anlaştıktan sonra, iddeti içerisinde kadının ölümü durumunda varisleri, kocasından hiçbir hak talep edemezler. Bahsedilen süre içerisinde kocanın ölmesi durumunda, kadın eşine varis olamaz DŞS 592, s.2, b DŞS 316, s. 4, b Abdullah Demir, Şeyhülislam Ebussuud Efendi nin Anlaşarak Boşanma İle İlgili Fetvaları, Uluslararası Teoloji & Sosyal Bilimler Dergisi, C. 1, S.1, 2017, s Esra Yakut, Şeyhülislam Çatalcalı Ali Efendi nin Feteva-yi Ali Efendi Adlı Fetva Mecmuasına Göre Osmanlı Toplumunda Aile Kurumunun Oluşması ve Dağılması, Ankara Üniversitesi, Osmanlı Tarihi Uygulama ve Araştırma Merkezi Dergisi, S. 7, Ankara 1996, s.312. [362]

15 Şer iyye Sicillerine Göre Diyarbekir de Boşanma Hadiseleri ( ) İncelediğimiz belgeler içerisinde en çok karşılaştığımız boşanma türü olan hul veya muhalaada, genellikle boşanma talebi kadınlardan gelmiş ve varılan anlaşma sonucunda erkek talak-ı selaseyle zevcesini tatlik etmiştir. Sonradan çıkabilecek sorunları önlemek için, taraflar durumu mahkemeye de bildirerek boşanmayı kayıt altına aldırmayı lüzumlu görmüşlerdir. 5 Eylül 1724 tarihli bir belgede, Hüsamettin Mahallesinde ikamet eden Sultan bint-i İsmail, Kocası Ali bin Mehmed ten muhalaa yoluyla ayrıldıklarını söylemiştir. Sultan mahkemede on kuruş tutarındaki mehrinden ve iddet nafakasından vaz geçmek üzere, kocasıyla anlaştıklarını ve muhalaa olduklarını, fakat başka birisiyle nikahlanmak istediğini ve eski kocası Ali nin müdahale ettiğini belirtmiştir. Mahkemede, zevcesi Ali nin muhalaa olduklarını itiraf etmesi üzerine, Sultan ın eski kocası Ali taarruzdan men ve tenbih edilmiştir. 45 Bahsedilen belgeden anlaşıldığı üzere boşandıktan sonra kocanın müdahalesi yasaklanmıştır. Boşanma durumlarında kadınların yeniden evlenmek istemesi, bazen eski kocalar tarafından hazmedilemeyerek engellenmeye çalışılmıştır. Bazen de muhalaa yoluna gidilmesine rağmen, zevciyat hukukunu devam ettirmek isteyen eşlere de rastlanmaktadır. 10 Nisan 1747 tarihli bir belgede, Mirim Köyünde ikamet eden Fatma bint-i Şeyhmus, kocası İbrahim bin Ali den şikayetçi olmuştur. Mahkemede Fatma Hanım, bundan üç gün önce, hüsn-i zindeganemiz olmadığı için, otuz beş kuruş mehrimden ve iddet nafakamdan vazgeçerek İbrahim ile muhalaa olduk demiştir. Fatma, muhalaa olmalarına rağmen kocası İbrahim in, zevciyat hukukunu devam ettirmek istediğini belirtmiştir. Mahkeme boşanma olayını kocası İbrahim e sorduğunda, inkar etmiştir. Ancak olayı doğrulayan şahitlerin dinlenilmesi sonrasında, mahkeme İbrahim i uyararak men etmiştir. 46 Belgelerde kadınların boşandıktan sonra, eski kocalarının taarruzlarından emin olmak için, bu kayıtları tutturdukları anlaşılmaktadır. 2 Ekim 1723 tarihli bir belgede anlaşılarak yapılan bir muhalaaya rastlamaktayız. Meskenler köyünden Meryem bint-i Diyab, kocası Cuma bin Ali ile aralarında hüsn-i zindeganeleri kalmadığından bahisle, kocasının zimmetinde olan kendisine ait bir gümüş bilezik, otuz kuruş mehrinden ve iddet nafakasından vazgeçmek şartıyla anlaşarak, müteallaka olduğunu 45 DŞS 592, s. 3, b DŞS 313, s.74, b [363]

16 Serkan Sarı belirtmiştir Kasım 1723 tarihli bir kayıtta, Hasırlı Mahallesinden Fatma bint-i Ömer in, kocası Halil bin eş-şeyh İbrahim ile aralarında hüsn-i zindeganeleri kalmadığından, Fatıma nın elli kuruş olan mehrinden ve iddet nafakasından vazgeçerek, muhalaa olduklarından ve belgenin Fatımanın isteğiyle kaydettirildiğinden bahsedilmektedir. Yine 12 Eylül 1724 de Hoca Ahmed Mahallesi sakinelerinden Rabia bint-i Veliyyüddin, kocası Mehmed le aralarında hüsn-i zindeganeleri kalmadığından, on beş kuruşluk mehrinden ve iddet nafakasından vazgeçerek muhalaa olduklarını belirterek kaydedilmesini istemiştir. 48 Benzer şekilde Cami-i Nebi Mahallesi sakinelerinden Nimet bint-i Abdullah, kocası İbrahim bin Hüseyin ile aynı nedenden anlaşamadıklarını ve mehri ile nafakasından vaz geçerek muhalaa olduklarını 13 Mart 1733 de kaydettirmiştir Mart 1733 tarihinde de Hüseyin Efendi Mahallesinden Fatıma bint-i Hüseyin, hüsn-i muaşeretleri kalmadığından mehir ve nafakadan feragat ederek kocası Acem Ali bin Abdullah tan muhalaa yoluyla boşandıklarının kaydedilmesini istemiştir. 50 Bahsedilen belgelerde her hangi bir itiraz olmadan, eski kocalar da olayı doğrulamış ve bu kayıtlar ketb olunmuştur. Gerçekleşen anlaşmalı boşanmaları, kadınlar kadar erkeklerin de kaydettirme yoluna gittikleri belgelerden anlaşılmaktadır. 5 Nisan 1655 tarihli bir belgede, Halil bin İbrahim ve eşi Nesli bint-i Haşim in hul yoluyla boşandıkları kaydedilmiştir. Belgede Halil zevcesi Nesli mahzarında kelam edip, zimmetimde olan mehr-i müecceli, iddet nafakası ve bir sim kemer üzerine benimle hul murat etti, ben de kabul ettim, zevciyete müteallik dava, talep, niza ve husumetim kalmamıştır demiş ve bu şekliyle kaydedilmiştir. 51 Bir başka belgede de Recep bin Maksud, mahkemede zevcesi Ağabey bint-i Osman ile hul yoluyla boşandıklarını ifade etmiştir. Recep, eşinin kendisi boşaması için mehr-i müeccelinden, nafakasından vazgeçtiğini üstüne bir de sim kemer vermek şartıyla hul talep ettiğini, kendisinin de kabul ederek boşandıklarını ve bahsedilen sim kemeri de eşinin verdiğini belirterek, zevciyete müteallik herhangi bir dahlinin olmadığını belirtmiştir. Bu kayıt 9 Nisan 1655 tarihinde tutulmuştur. 52 Bahsedilen iki kayıtta sim kemer dikkati 47 DŞS 592, s.14, b DŞS 592, s. 5, b DŞS 310, s. 18, b DŞS 310, s. 18, b DŞS 316, s. 10, b DŞS 316, s.12, b. 64. [364]

17 Şer iyye Sicillerine Göre Diyarbekir de Boşanma Hadiseleri ( ) çekmektedir. Düğünlerde kadına takılması gelenek halini alan gümüş kemer her iki davada da kocada bırakılarak hul yoluna gidilmiştir. Saçılı Köyünden Durali bin Allahyari, zevcesi Fatıma bint-i Süleyman ile boşandıklarını 12 Nisan 1655 tarihinde kayıtlara geçirtmiştir. Durali mahkemede eşi Fatıma nın mehr-i müecceli ve iddet nafakasından vaz geçtiğini, kendisinin de eşinin amcazadesi Hüseyine ödediği elli kuruş başlıktan vaz geçmek şartıyla, hul olduklarını söylemiştir Ekim 1723 tarihli bir kayıtta da Timur bin Miro, zevcesi Hanım bint-i Sefer in bundan üç ay önce, benim üzerimde olan mehr-i müeccelinden ve iddet nafakasından feragat ederek, boşanma istediğini ve kendisinin de talak-ı selase ile tatlik ettiğini belirtmiştir. 54 Bu kayıtta üç ay önce gerçekleşen bir boşanmanın, kayda geçirilmek istenmesi dikkati çekmektedir. İddet süresinin mahkemece üç ay on gün olarak belirlendiğine dair kayıtlardan yukarıda bahsetmiştik. Boşanma olayının kayda geçirilmek istenmesinde, dolmakta olan iddet süresinin etkisinin olup olmadığı açık değildir. Gayrimüslimlerin de bir mecburiyet olmamasına rağmen, evlenmeboşanma gibi hususlarda kadıya giderek, İslam aile hukuku içerisinde işlerini yürüttükleri anlaşılmaktadır. 12 Eylül 1724 tarihli bir kayıttan, Kıtılbil-i Zımmi Köyünden Betyon bint-i Nasef ve kocası Temo veled-i Eplo nun hul yoluyla boşandıklarını görmekteyiz. Betyon, mahkemede kocası Temo ile hüsn-i muaşeretleri kalmadığından bahsetmiştir. Betyon, kocasının zimmetinde olan mehrinden ve iddet nafakasından feragat ettiğini, ancak küçük çocukları için beher yevm beş akçe nafaka ve kisve bahası kendisine verilmesi kaydıyla hul murat ettiğini ve kocası Temo nunda bunu kabul ettiğini, zevciyete müteallik herhangi bir davalarının kalmadığını belirtmiştir. 55 Gayrimüslim ahali ahval-i şahsiye olarak ifade edilebilecek konularda, kendi cemaat mahkemesine başvurma hakkına sahip olmakla birlikte, İslam hukuku hükümlerine göre evlenme, boşanma, borç ilişkisine girme, velayet, taşınır taşınmaz mal edinme, mirasçı olma gibi hakları da vardır ve bahsedilen hakları Müslümanlarla eşit koşullarda kullanacak hukuki güvenceye de sahiptirler DŞS 316, s.14, b DŞS 592, s.20, b DŞS 592, s. 9, b Seda Örsten Esirgen, Aile Hukuku ve Mülkiyet İlişkileri Açısından Klasik Dönem Osmanlı Hukukunda Gayrimüslim Kadın, Ankara Üniversitesi, Hukuk Fakültesi Dergisi, C. 65, S. 3, Ankara 2016, s [365]

18 Serkan Sarı İncelediğimiz şer iyye sicilleri içerisinde, boşanma davalarının yanında, boşanma ile ilgili ortaya çıkan farklı davalara da rastlanılmaktadır. 10 Nisan 1655 tarihli bir belgede, Mustafa bin Abdullah isimli mühtedi, Müslüman olmadan önce eşi Anna yı boşadığını daha sonradan Müslüman olduğunu ve Anna ile zevciyete müteallik asla dava ve talebinin olmadığını belirtmiştir. 57 Farklı dinlere mensup ahalinin birlikte yaşadığı yerlerde, evlenme ve boşanma gibi mevzularda din farklılığı etkili olmuştur. 30 Ekim 1746 tarihli belge bu durum ile ilgili ilginç bilgiler ihtiva etmektedir. Şark-ı Amid nahiyesi Zoğnic-i zımmi köyünden Mustafa bin Mehmed, aynı köyden Havi bint-i Tavid adlı Hristiyan kadının Kelime-i Şehadet getirip Müslüman olduğunu, fakat batıl gelenekleri ve eski ayinlerini bırakmayıp, delalet üzere kaldığını iddia etmiştir. Mahkeme tarafından iddialar Havi ye sorulmuştur. Havi mahkemede, adı geçen Mustafa nın, kendisine evlilik teklif ettiğini, teklifin tarafından kabul edilmemesi üzerine, Mustafa nın kılıç ve kalkan ile kapısına gelip Müslüman ol diye tehdit ettiğini belirtmiştir. Havi, teklifini kabul etmediği için Mustafa tarafından kendisine garazan iftira edildiğini söylemiştir. Durum ile ilgili ricali müsliminden Mustafa bin Recep ve Abdi bin Hamza Havi ye şahitlik ederek, söylediklerini doğrulamışlardır. 58 Osmanlı mahkeme kayıtlarında karşılaşılan boşanma şekillerinden birisi de, Kadı nın evliliğe son vermesi olarak niteleyebileceğimiz tefriktir. Bu boşanma şekli hastalık ve kusur, gaiplik, nafakanın kesilmesi, fena muamele ve geçimsizlik, ila ve lian gibi durumlarda geçerli olmaktaydı. İslam hukukunda gerekli şart ve sebepler tahakkuk edince, hakimin boşama salahiyeti vardır. Bu salahiyeti kullanmak için hakim, bazı durumlarda re sen hareket eder, bazı zamanlarda ise tarafların müracaatı üzerine hüküm verirdi. Evlilik hukukuna riayet etmediği, sözlü veya fiili olarak taarruzlarda bulunarak, evlilik hayatını çekilmez hale getirdiği takdirde koca istemese dahi, eşinin talebiyle hakim re sen boşama salahiyetine sahiptir. Kocasının boşama salahiyetine karşılık, şartlar tahakkuk ettiğinde kadının da hakim aracılığıyla boşanma imkanı mevcuttur. 59 Tefrik mevzusunun uygulamalarıyla ilgili mezhepler arasında farklı yaklaşımlar mevcuttur. İncelediğimiz belgelerde hüsn-i zindeganımız veya hüsn-i muaşeretimiz kalmadı şeklinde beyan edilen geçimsizlik halleriyle ilgili Hanefiler, kadınlar için tefrik sebebi 57 DŞS 316, s. 12, b DŞSS 313, s. 55, b Hayrettin Karaman, Mukayeseli İslam Hukuku, C. 1, İstanbul 1982, s [366]

19 Şer iyye Sicillerine Göre Diyarbekir de Boşanma Hadiseleri ( ) olamayacağını iddia ederken, diğer bazı mezhepler bu durumu kadınlar için tefrik sebebi saymışlardır. 60 İncelediğimiz belgelerde anlaşmazlık durumlarında hu l ve muhalaa yoluyla evliliklerin sona erdirildiğine sıkça rastlanılmıştır. Mezhepler arasında farklı yaklaşımlar olmakla birlikte hastalık ve kusur tefrik için bir neden olarak kabul edilmiştir. Ebu Hanife ye göre, bu hastalık ve kusurlar kadında bulunursa erkeğin tefrik hakkı olmadığı çünkü zaten boşama hakkını elinde bulundurduğu ve kullanması için de herhangi bir manisi bulunmadığı belirtilmiştir. Kocada ise adem-i iktidar, uzvun kesikliği ve husselerin çıkarılmış olmasından ibaret olan üç husus tefrika sebebi olarak kabul edilmiştir Mayıs 1655 tarihli bir belgede, Arap taifesinden Sitti Hanımın babası el-hac Kasım mahkemeye başvurarak, kızı ile İbrahim bin Selim in altı ay önce evlendiklerini ve damadı İbrahim in bugüne kadar bikrin zail etmeyip münaca ata kadir olmadığını belirtmiştir. Mahkeme tarafından sorulduğunda İbrahim durumu doğrulayıp itiraf etmiştir. Bunun üzerine mahkeme bir sene süre verilmesini kararlaştırmıştır. 62 Bu örnekte mahkeme, boşanma kararı vermek yerine süre verilmesini, evliliğin kurtarılması açısından daha faydalı görmüştür. Boşanma hususunda mezhepler arasındaki farklılıklar belgelere de kısmen yansımıştır. 12 Nisan 1655 tarihli bir belgede Musa Bey bin Mehmed, Durali bin Allahyar mahzarında takrir-i kelam etmiştir. Musa Bey Girit seferinde iken eşi Fatıma nın Durali tarafından idlal edilerek Şafi Mezhebi üzere fesh-i nikah ettirip, Fatıma yı kendisine nikahladığını iddia etmiştir. Musa Bey Diyarbekir e geldiğinde Durali bahsedilen Fatıma yı talak-ı selase ile boşamış. Belgeden anlaşıldığına göre bu talep Musa Beyden gelmiştir. Belgenin devamında Musa Bey, tatlik etmeğin benim dahi min ba d mezbur Durali ile asla ve kat a bu hususta vesair hususta veçhen minel-vücuh dava, talep, niza ve husumetim kalmamıştır diyecektir. Ayrıca bu mesele ile ilgili kendisinden dava, talep ve niza sadır olursa hükkami l- kiram tarafından kabul olmasın demiştir. 63 Bahsedilen Girit Seferi I. İbrahim döneminde 1645 senesinde gerçekleştirilen ve yirmi dört yıl süren kuşatmadır. Musa Bey 60 Ümit Erkan, İlyas Yıldırım, Osmanlı Hukuk Sistemi nde Fıkhın Belirleyiciliği (1509 No lu Rize Şer iyye Sicili Boşanma Kayıtları Örneği), Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi Dergisi, S. 1, Rize 2012, s Hayrettin Karaman, Mukayeseli İslam Hukuku, C. 1, İstanbul 1982, s DŞS 316, s. 28, b DŞS 316, s. 14, b. 81. [367]

20 Serkan Sarı belgede karısı Fatıma nın Durali tarafından kandırıldığından ve nikahlarının Şafi Mezhebi üzerine feshettirildiğinden bahsetmektedir. Musa Bey savaşın başında sefere gitti ise on yıl seferde kalmıştır. Bu arada belgede Durali nin Fatıma yı nasıl kandırdığı anlatılmamıştır. Musa Bey döndükten sonra 12 Nisan 1655 senesinde Durali bin Allahyar, Fatıma bint-i Süleyman dan hul yoluyla boşanmıştır. Bu boşanmanın kaydedilmesi sırasında ödediği başlıktan da vaz geçtiğini ve başlığı ödediği Fatıma nın amcazadesi Hüseyin le de asla ve kat a dava ve talebim kalmamıştır diye de kaydettirmiştir. 64 Fesih şeklinde evliliğe son vermenin önceliği gerekli şartlar bulunmadığı için hukuki ve meşru olmayan bir evlilik hayatına hakimin muttali olması idi. 65 Küçük yaşta velisinin izniyle evlendirilen kimselerin buluğa erdikten sonra nikah akdini feshettirme hakları da bulunmaktaydı. 66 Bazen velilerin izni olmasına rağmen eş adaylarının rızası olmadan nikah akdine gidilebildiği belgelerden anlaşılmaktadır. Bu durumda tarafların müracaatıyla nikahın feshedilebilmesi mümkündür. 4 Temmuz 1746 tarihli bir belgede, benzer bir durum karşımıza çıkmaktadır. Hayme-nişin Abdal taifesinden Nazlı bint-i Veli, aynı taifeden Emin bin Ali üzerine dava edip, babam kat a rıza ve iznim olmadan beni Emin e nikah etmiştir diyerek şikâyetçi olmuştur. Nazlı mahkemede, zevciyet muamelesi murad eyledikte imtina ederim diyerek bahsedilen Emin ile nikah akdinin feshedilmesini istemiştir. Mahkeme Emin e sorduğunda bu tarihten dokuz ay önce, Nazlı nın vekili olan babasıyla nikah akdinin gerçekleştirildiğini söylemiştir. Ancak bahsedilen nikah akdi ile ilgili şahit gösteremediğinden dolayı mahkeme, Nazlı nın talebi doğrultusunda nikah akdini feshetmiştir. 67 SONUÇ İslam hukuku dolayısıyla Osmanlı hukuku ve uygulayıcıları toplumun mutluluğu ve müreffeh olması için evliliğin sağlıklı bir şekilde devam etmesini öncelikli olarak görmüşlerdir. Bazı durumlarda evliliklerin yolunda gitmediği ve durumun yaşanmaz hale geldiği hallerde boşanma gündeme 64 DŞS 316, s. 14, b Hayrettin Karaman, Mukayeseli İslam Hukuku, C. 1, İstanbul 1982, s Esra Yakut, Şeyhülislam Çatalcalı Ali Efendi nin Feteva-yi Ali Efendi Adlı Fetva Mecmuasına Göre Osmanlı Toplumunda Ali Kurumunun Oluşması ve Dağılması, Ankara Üniversitesi, Osmanlı Tarihi Uygulama ve Araştırma Merkezi Dergisi, S. 7, Ankara 1996, s DŞS 313, s.48, b [368]

21 Şer iyye Sicillerine Göre Diyarbekir de Boşanma Hadiseleri ( ) gelebilmekteydi. Nikâh akdinin sonlandırılması olarak nitelendirebileceğimiz boşanma, bahsettiğimiz mahkeme kayıtlarında talak olarak adlandırılmıştır. Boşanma, sıradan bir akdin sonlandırılması gibi düşünülmemelidir. Bu süreç yalnızca akdi sonlandıran eşleri değil aynı zamanda varsa çocukları, tarafların ailelerini, komşuları ve dostlarını da birebir yakından ilgilendiren ve etkileyen bir süreçtir. Kutlama ve şölenlerle mutlu başlayan evliliklerin bazılarının zaman içerisinde ortaya çıkan sorunlarla çekilmez ve birlikte yaşamayı imkansız hale getirmesiyle, nikah akdinin sonlandırılması gündeme gelmiştir. İncelediğimiz kayıtlarda geçimsizlikler nedeniyle gerçekleşen boşanma belgelerinde taraflar, hüsn-i zindeganımız veya muaşeretimiz kalmadı diyerek durumu özetlemişlerdir. İslam aile hukukunda ve geleneksel uygulamada geçimsizlik nedeniyle çıkan problemlerde kocanın ve eşin ailesinden seçilen hakemler olaya müdahale etmiş ve tarafları teskin ederek ailenin devamlılığını sağlamaya çalışmışlardır. Bu durum bazen aileyi kurtarmaya muktedir olabilmekle birlikte bazen de ailevi sır ve mahremlerin ortalığa saçılmasından başka bir işe yaramamıştır. İslam aile hukuku boşanma salahiyetini ağırlıklı olarak kocaya bırakmakla birlikte, belirli durumlarda kısıtlı da olsa, kadına boşanma imkanı tanımıştır. İncelediğimiz belgelerde dikkati çeken nokta, kadına verilen boşanma hakkı kısıtlı olmasına rağmen, belgelerde karşılaştığımız boşanma olaylarının çoğunluğunda boşanma isteği kadınlardan gelmiştir. Kadınlar ya mahkemeye giderek tefrik ve fesih hakkını kullanmışlar ya da mehir ve iddet nafakalarından vazgeçerek, bazen de üste bir bedel ödeyerek eşlerinin kendilerini boşamalarını sağlamışlardır. Kayıtlardan boşanma sonrasında eşlerin bilhassa da eski kocaların, birbirlerinin hayatına müdahale ettiğini veya etmeye çalıştığını görüyoruz. Bazen de boşanmanın getirdiği mali yükümlülüklerin taraflarca ifasında problemler yaşanabilmekteydi. Bu gibi nedenlerle boşanmanın kayda geçirilmesi önemli görülmüştür. İncelediğimiz belgelerin bir kısmı, mahkeme önünde gerçekleşen boşanmaları ihtiva ederken, bir kısmı da eşlerin kendi aralarında daha gerçekleştirdikleri boşanmaların mahkeme tarafından kayda geçirilmesini istemeleri üzerine oluşmuş belgelerdir. Kayıtlardan anlaşıldığına göre boşanan çiftler, boşanmayla ortaya çıkan karşılıklı haklarını, aralarında bir anlaşma varsa bu anlaşmanın yükümlülüklerini veya boşanmanın kendisini sonradan inkar etme ihtimallerine karşı, boşanmanın mahkemece kayıt altına alınması lüzumlu görmüşlerdir. Mahkeme kayıtlarında görülen başka bir [369]

İslâm Hukukunda Kadının Boşa(n)ma Hakkı

İslâm Hukukunda Kadının Boşa(n)ma Hakkı İslâm Hukukunda Kadının Boşa(n)ma Hakkı Yazar Dr. Öğr. Üyesi Suat Erdoğan ISBN: 978-605-2233-15-3 1. Baskı Eylül, 2018 / Ankara 100 Adet Yayınları Yayın No: 281 Web: grafikeryayin.com Kapak, Sayfa Tasarımı,

Detaylı

Mehir hakkında Dinimizin Bildirdikleri

Mehir hakkında Dinimizin Bildirdikleri Mehir hakkında Dinimizin Bildirdikleri Karabük ten Ali Kılınç: Mehirle ilgili dinimizin emirleri nelerdir? Düğün nişan gibi mesut günlerde hanım kızlarımıza erkek tarafından takılan takıların mülkiyeti

Detaylı

NAFAKA. Nafakasının yiyecek sınıfları ekmek veya un, tuz, yağ, sabun, odun ve her ihtiyaçta kullanılmak üzere laz

NAFAKA. Nafakasının yiyecek sınıfları ekmek veya un, tuz, yağ, sabun, odun ve her ihtiyaçta kullanılmak üzere laz NAFAKA 1 - İbni Nüceym Fetvalarından: "Hind, kendisini boşayan kocasından hamile olduğunu ifade edip, gebelik Açıklama: Kadın ister fakir isterse zengin olsun, ister Müslüman isterse ehl-i kitaptan bulunsun,

Detaylı

Hulle'nin dayanağı âyet ve hadistir.

Hulle'nin dayanağı âyet ve hadistir. Bir İslâm hukuku terimi olarak; üç talakla boşanmış olan bir kadının, eski kocasına yeniden dönebilmesi için, üçüncü bir erkekle usûlüne göre evlenip, ölüm veya boşanma ile bu ikinci evliliğin sona ermesi

Detaylı

Gürkan CEVGER

Gürkan CEVGER 82 JOURNAL OF HISTORY AND FUTURE, Year: 2 (April 2016), Volume: 2. Issue.1 International Peer-Reviewed Journal of History Research TARİH ve GELECEK Uluslararası Hakemli Tarih Araştırmaları Dergisi Dergi

Detaylı

Klasik Dönem Osmanlı Aile Hukukunda Kadının Konumu

Klasik Dönem Osmanlı Aile Hukukunda Kadının Konumu Position of Women in Ottoman Family Law of the Classical Period Esra Yakut* Özet Osmanlı Devleti nde, özel hukuk alanında, İslam hukuku hükümlerine sıkı sıkıya bağlı kalındı. Bu çerçevede kadının aile

Detaylı

T.C. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARINDA YÖNTEM VE TEKNİKLER SEMİNERİ

T.C. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARINDA YÖNTEM VE TEKNİKLER SEMİNERİ T.C. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARINDA YÖNTEM VE TEKNİKLER SEMİNERİ KONU: ESKİ TÜRKLERDE KALIN VE KALININ HUKUKİ DURUMU HAZIRLAYAN

Detaylı

T.C. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI METODOLOJİSİ II

T.C. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI METODOLOJİSİ II T.C. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI METODOLOJİSİ II KONU: OSMANLI DA EVLİLİĞİN SON BULMASI HAZIRLAYAN AYDIN DEMİREL DANIŞMAN

Detaylı

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2014/3-686 K. 2016/18 T

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2014/3-686 K. 2016/18 T T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2014/3-686 K. 2016/18 T. 20.1.2016 TEDBİR NAFAKASI İSTEMİ (Tarafların Gerçekleşen Ekonomik ve Sosyal Durumları İle Günün Ekonomik Koşullarına Göre Takdir Edilen Nafaka

Detaylı

İLK TÜRK DEVLETLERİNDE HUKUK

İLK TÜRK DEVLETLERİNDE HUKUK İLK TÜRK { DEVLETLERİNDE HUKUK Hukuk Anlayışı Hukuk fertlerin bir arada barış ve güven içinde yaşamasını sağlamak amacıyla oluşturulan hak ve kanunların bütünüdür. Bir devletin uzun ömürlü olabilmesi için

Detaylı

SEVGİ USTA VELAYET HUKUKU

SEVGİ USTA VELAYET HUKUKU SEVGİ USTA VELAYET HUKUKU İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR...XXI VELAYET HUKUKU 1. Giriş...1 I. Konunun Tanıtımı...1 II. Kavramlarda Birlik Meselesi...14 III. Çalışmanın İnceleme Planı...18

Detaylı

DAVACI : Nesrin Orhan Şahin vekilleri Av.Serap Yerlikaya ve Av.İlter Yılmaz

DAVACI : Nesrin Orhan Şahin vekilleri Av.Serap Yerlikaya ve Av.İlter Yılmaz ZİYNET (ALTIN) EŞYASI İSPAT YÜKÜ. T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU ESAS NO : 2012/6-1849 KARAR NO : 2013/1006 KARAR TARİHİ:03.07.2013 Y A R G I T A Y İ L A M I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Gölcük 1. Asliye

Detaylı

TALAK (BOŞANMA) İla'nın tahakkuk etmesi için birtakım şartlar vardır. Şöyle ki: 1- İla'da bulunan koca akıllı ve buluğ çağına erişmiş olmalıdır.

TALAK (BOŞANMA) İla'nın tahakkuk etmesi için birtakım şartlar vardır. Şöyle ki: 1- İla'da bulunan koca akıllı ve buluğ çağına erişmiş olmalıdır. TALAK (BOŞANMA) 1 - Behce Fetvalarından: "Üç tane karısı bulunan Zeyd, üçüncü hanımına hitaben, eğer diğer hanımlarım Açıklama: İla, bir erkeğin, zevcesiyle cinsi mukarenette bulunmamak için yaptığı yemin-i

Detaylı

EŞLER ARASINDAKİ MALVARLIĞI DAVALARI

EŞLER ARASINDAKİ MALVARLIĞI DAVALARI Prof. Dr. ŞÜKRAN ŞIPKA & Av. AYÇA ÖZDOĞAN YARGI KARARLARI IŞIĞINDA SORU VE CEVAPLARLA EŞLER ARASINDAKİ MALVARLIĞI DAVALARI YASAL MAL REJİMİNİN TEMEL KAVRAMLARI YASAL MAL REJİMİNİN TASFİYESİ TASFİYE İÇİNDE

Detaylı

DAVA : Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

DAVA : Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. T.C 3. HUKUK DAİRESİ ESAS NO: 2012/8788 KARAR NO: 2012/13834 KARAR TARİHİ:30.05.2012 >İŞTİRAK NAFAKASININ KALDIRILMASI DAVASI >İŞTİRAK NAFAKASININ YARDIM NAFAKASINA DÖNÜŞMESİ >YOKSULLUĞA DÜŞEBİLECEK ALTSOY

Detaylı

On Altı ve On Yedinci Yüzyıllarda İstanbul'da Hul Yöntemiyle Boşanma

On Altı ve On Yedinci Yüzyıllarda İstanbul'da Hul Yöntemiyle Boşanma On Altı ve On Yedinci Yüzyıllarda İstanbul'da Hul Yöntemiyle Boşanma M. Akif Erdoğru Ege Üniversitesi İslam Dünyası nda, özellikle Osmanlılar döneminde, boşanmanın nasıl ve hangi şartlarda gerçekleştiği

Detaylı

DAVA ARKADAŞLIĞI DAVAYA MÜDAHALE

DAVA ARKADAŞLIĞI DAVAYA MÜDAHALE DAVA ARKADAŞLIĞI DAVAYA MÜDAHALE Prof. Dr. Süha TANRIVER Doç. Dr. Emel HANAĞASI Bu doküman eğitim amacıyla hazırlanmış ve öğrenciye verilmiştir. İzinsiz çoğaltılması ve satılması halinde gerekli cezaî

Detaylı

ANLAŞMALI BOŞANMA ÜZERİNE TEORİK VE PRATİK ÇALIŞMALAR. Stj. Av. Mehmet ÖCAL

ANLAŞMALI BOŞANMA ÜZERİNE TEORİK VE PRATİK ÇALIŞMALAR. Stj. Av. Mehmet ÖCAL ANLAŞMALI BOŞANMA ÜZERİNE TEORİK VE PRATİK ÇALIŞMALAR Stj. Av. Mehmet ÖCAL BOŞANMA TANIM TANIM : Eşlerden birinin istemi üzerine, yargıcın bu istemi yerinde görerek, eşler arasındaki evlilik girmiş ilişkisine

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4847 S. İşK/22

İlgili Kanun / Madde 4847 S. İşK/22 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/6057 Karar No. 2015/19194 Tarihi: 26.05.2015 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2016/3 İlgili Kanun / Madde 4847 S. İşK/22 ÇALIŞMA KOŞULLARINDA ESASLI DEĞİŞİKLİK

Detaylı

İÇİNDEKİLER ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI 1. MESELE: ZEKÂT VE FİTRENİN AYNI OLUŞU 21

İÇİNDEKİLER ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI 1. MESELE: ZEKÂT VE FİTRENİN AYNI OLUŞU 21 İÇİNDEKİLER ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI ÖZET... 18 1. MESELE: ZEKÂT VE FİTRENİN AYNI OLUŞU 21 Zekât... 21 Fitre (Sadaka-i Fıtr)... 22 Sadaka... 22 Zekât ve Fitrenin Hikmeti... 22 Zekât ve

Detaylı

NİKAH-II (Rükün ve Şartları)

NİKAH-II (Rükün ve Şartları) İSLAM HUKUKU-I DERS -8 NİKAH-II (Rükün ve ) Prof. Dr. Abdülaziz BAYINDIR & Doç. Dr. Servet BAYINDIR İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyeleri DERSİN AKIŞI Rükünleri Rükünlerde Aranan Şartlar

Detaylı

XIX. YÜZYILDA ORTA ANADOLU BÖLGESİ NDE EVLİLİĞİN ORTAYA ÇIKIŞI, SONA ERMESİ VE SONUÇLARI

XIX. YÜZYILDA ORTA ANADOLU BÖLGESİ NDE EVLİLİĞİN ORTAYA ÇIKIŞI, SONA ERMESİ VE SONUÇLARI XIX. YÜZYILDA ORTA ANADOLU BÖLGESİ NDE EVLİLİĞİN ORTAYA ÇIKIŞI, SONA ERMESİ VE SONUÇLARI Yrd. Doç. Dr. Esra YAKUT ÖZET Tanzimat Dönemi ile birlikte hukuksal alanda gerçekleştirilen kanunlaştırma hareketleri,

Detaylı

Evlilik İşlemleri. Evlilik Dosyasında Bulunması Gereken Belgeler. Evlenme Müracaatı Nereye Yapılır. Evlenmek İçin Sağlık Raporu Nereden Alınır

Evlilik İşlemleri. Evlilik Dosyasında Bulunması Gereken Belgeler. Evlenme Müracaatı Nereye Yapılır. Evlenmek İçin Sağlık Raporu Nereden Alınır Evlilik İşlemleri Evlilik işlemleri ile ilgili merak edilenler, evlilik müracaatları, evlilik dosyasında bulunması gerekenler vs. burada anlatılmıştır. Evlilik Dosyasında Bulunması Gereken Belgeler Evlenme

Detaylı

PAZARLAMACILIK SÖZLEŞMELERİ

PAZARLAMACILIK SÖZLEŞMELERİ PAZARLAMACILIK SÖZLEŞMELERİ A) 6098 sayılı Yeni Türk Borçlar Kanun unda yer alan düzenleme metni: Pazarlamacılık Sözleşmesi A. Tanımı ve kurulması I. Tanımı MADDE 448- Pazarlamacılık sözleşmesi, pazarlamacının

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2008/14944 Karar No. 2010/2311 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2008/14944 Karar No. 2010/2311 Tarihi: İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2008/14944 Karar No. 2010/2311 Tarihi: 05.02.2010 ÜCRET BORDROSUNUN GERÇEĞİ YANSITMAMASI ÜCRET ARAŞTIRMASININ GEREKMESİ ÖZETİ:

Detaylı

MADDE 184/5- Boşanma veya ayrılığın fer'i sonuçlarına ilişkin anlaşmalar, hâkim tarafından onaylanmadıkça geçerli olmaz.

MADDE 184/5- Boşanma veya ayrılığın fer'i sonuçlarına ilişkin anlaşmalar, hâkim tarafından onaylanmadıkça geçerli olmaz. Anlaşmalı Boşanma ve şartları 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 166 Madde 3. Fıkrasında düzenlenmiştir. Pratikte dava dosyalarının Aile Mahkemelerine tam hazırlanmaksızın açılması neticesinde ilk celsede

Detaylı

ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI

ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI 5 İÇINDEKILER ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI ÖZET 18 1. MESELE: ZEKÂT VE FİTRENİN AYNI OLUŞU 21 Zekât 21 Fitre (Sadaka-i Fıtr) 22 Sadaka 22 Zekât ve Fitrenin Hikmeti 22 Zekât ve Fitrenin Aynı

Detaylı

İŞ BAŞI EGİTİM PROGRAMINA KATILANLAR İŞSİZLİK ÖDENEĞİNE HAK KAZANIR MI?

İŞ BAŞI EGİTİM PROGRAMINA KATILANLAR İŞSİZLİK ÖDENEĞİNE HAK KAZANIR MI? İŞ BAŞI EGİTİM PROGRAMINA KATILANLAR İŞSİZLİK ÖDENEĞİNE HAK KAZANIR MI? Gökhan BEDİR* 46 * ÖZ Kuruma kayıtlı işsizlerin yine Kuruma kayıtlı işyerlerinde, daha önceden edindikleri teorik bilgileri uygulama

Detaylı

AYŞEGÜL ARSLAN IN KATİL ZANLISI MÜEBBET YEDİ

AYŞEGÜL ARSLAN IN KATİL ZANLISI MÜEBBET YEDİ AYŞEGÜL ARSLAN IN KATİL ZANLISI MÜEBBET YEDİ Geçtiğimiz 28 Mayıs ta kendisinden ayrılan iki çocuğunun annesi dini nikahlı eşi 29 yaşındaki Ayşegül Aslan ı çalıştığı işyerinde silahla öldüren, işyeri sahibini

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /21 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/8707 Karar No. 2015/8125 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /21 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/8707 Karar No. 2015/8125 Tarihi: İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /21 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/8707 Karar No. 2015/8125 Tarihi: 06.05.2015 İŞE İADE BAŞVURUSUNUN KOŞULLARI İŞE İADE BAŞVURUSU KABUL EDİLEN İŞÇİNİN MAKUL

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL OLARAK EVLİLİK BİRLİĞİNİN KORUNMASI VE EVLİLİK BİRLİĞİNDE EŞLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL OLARAK EVLİLİK BİRLİĞİNİN KORUNMASI VE EVLİLİK BİRLİĞİNDE EŞLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ İÇİNDEKİLER Kısaltmalar Önsöz XVII XIX Giriş 1 BİRİNCİ BÖLÜM GENEL OLARAK EVLİLİK BİRLİĞİNİN KORUNMASI VE EVLİLİK BİRLİĞİNDE EŞLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ 1. EVLENME KAVRAMI İLE EVLENMENİN TANIMI VE HUKUKİ NİTELİĞİ

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM BOŞANMA

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM BOŞANMA İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ V İÇİNDEKİLER VII KISALTMALAR Xn GİRİŞ 1 I. Genel Olarak : 1 II. İnceleme Konusu ve Sınırlandırılması 2 III. Konunun İnceleniş Şekli ve Plan 2 BİRİNCİ BÖLÜM BOŞANMA 1. Milletlerarası

Detaylı

VERGİ SORUMLUSUNUN İDARİ DAVA AÇMA HAKKININ BULUNDUĞUNA İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZULMASINA İLİŞKİN KARAR YAYIMLANDI

VERGİ SORUMLUSUNUN İDARİ DAVA AÇMA HAKKININ BULUNDUĞUNA İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZULMASINA İLİŞKİN KARAR YAYIMLANDI Sirküler Rapor 20.12.2011/ 149-1 VERGİ SORUMLUSUNUN İDARİ DAVA AÇMA HAKKININ BULUNDUĞUNA İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZULMASINA İLİŞKİN KARAR YAYIMLANDI ÖZET : Danıştay Üçüncü Daire Başkanlığının 17.10.2011

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/841 Karar No. 2014/834 Tarihi: 24.01.2014 İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45 PROFOSYONEL SENDİKA YÖNETİCİSİNİN HİZMET ÖDENEĞİ HUKUKA AYKIRI BULUNARAK İPTAL

Detaylı

İş Sözleşmesi (MADDE 8) Deneme Süreli İş Sözleşmesi (MADDE 15) İŞ SÖZLEŞMESİ TÜRLERİ

İş Sözleşmesi (MADDE 8) Deneme Süreli İş Sözleşmesi (MADDE 15) İŞ SÖZLEŞMESİ TÜRLERİ 1 İş Sözleşmesi (MADDE 8) İş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir. Süresi bir yıl ve daha fazla olan iş sözleşmelerinin

Detaylı

ZEKÂT VE FİTRE NİN TOPLAMA VE DAĞITIMI

ZEKÂT VE FİTRE NİN TOPLAMA VE DAĞITIMI 5 İÇINDEKILER ZEKÂT VE FİTRE NİN TOPLAMA VE DAĞITIMI ÖZET 18 1. MESELE: ZEKÂT VE FİTRENİN AYNI OLUŞU 21 Zekât 21 Fitre (Sadaka-i Fıtr) 22 Sadaka 22 Zekât ve Fitrenin Hikmeti 22 Zekât ve Fitrenin Aynı Oluşu

Detaylı

EVLENDİRME İŞLEMLERİ

EVLENDİRME İŞLEMLERİ T.C. İPEKYOLU BELEDİYE BAŞKANLIĞI EVLENDİRME MEMURLUĞU EVLENDİRME İŞLEMLERİ EVLENDİRME İÇİN İSTENEN BELGELER SIRA NO BELGE ADI AÇIKLAMA 1 EVLENME EHLİYET BELGESİ Nüfus Müdürlüklerinden alınmalıdır. (Onaylı)

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S. İTÖHK/1

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S. İTÖHK/1 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 11674 Karar No. 2014/19330 Tarihi: 23.10.2014 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2015/4 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /32 6772 S. İTÖHK/1 İLAVE TEDİYE ALACAĞI

Detaylı

İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA. : Şüpheli hakkında suç duyurusu dilekçemizin sunumudur.

İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA. : Şüpheli hakkında suç duyurusu dilekçemizin sunumudur. İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA Müşteki Vekilleri Şüpheli Konu Müsnet Suç : (T.C.:.)./ 3 Ümraniye İstanbul : Av. Aytekin TETİK & Av. Ahmet AYDIN - Adres Antette :...T.C.:2...2 Üsküdar İstanbul

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2009/17402 Karar No. 2011/19618 Tarihi: 30.06.2011 İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161 CEZAİ ŞART KARŞILIKLIK İLKESİ BAKİYE ÜCRETİN YANINDA CEZAİ ŞARTINDA İSTENEBİLECEĞİ

Detaylı

TÜRK HUKUKUNDA ZİNA SEBEBİYLE BOŞANMA

TÜRK HUKUKUNDA ZİNA SEBEBİYLE BOŞANMA Arş. Gör. Oğuz ERSÖZ Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Hukuk Fakültesi Özel Hukuk Bölümü TÜRK HUKUKUNDA ZİNA SEBEBİYLE BOŞANMA İÇİNDEKİLER SUNUŞ... V TEŞEKKÜR...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XIX

Detaylı

10 NUMARALI UŞAK ŞER İYYE SİCİLİNE GÖRE UŞAK TA GÖRÜLEN BOŞANMA DAVALARI HAKKINDA BİR DEĞERLENDİRME

10 NUMARALI UŞAK ŞER İYYE SİCİLİNE GÖRE UŞAK TA GÖRÜLEN BOŞANMA DAVALARI HAKKINDA BİR DEĞERLENDİRME Serhat BAL Öz 10 NUMARALI UŞAK ŞER İYYE SİCİLİNE GÖRE UŞAK TA GÖRÜLEN BOŞANMA DAVALARI HAKKINDA BİR DEĞERLENDİRME Osmanlı Devleti nde sosyo-kültürel hayat içerisindeki yaşantıya dair yansımaları gerek

Detaylı

NAMUSA SALDIRI. Namusa saldırı fiillerini ana hatları ile şu şekilde toplamak mümkündür:

NAMUSA SALDIRI. Namusa saldırı fiillerini ana hatları ile şu şekilde toplamak mümkündür: Namusa Saldırı 327 NAMUSA SALDIRI Namusa saldırı fiillerini ana hatları ile şu şekilde toplamak mümkündür: Hayayı Ortadan Kaldıran Fiiller 1- Bir kadınla zina etmeye veya bir erkekle ilişkide bulunmaya

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462) TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/13462) Karar Tarihi: 22/12/2016 BİRİNCİ BÖLÜM KARAR Başkan ler Raportör Yrd. Başvurucu : Burhan ÜSTÜN

Detaylı

T.C. FATİH BELEDİYE BAŞKANLIĞI EVLENDİRME İŞLEMLERİ İLE İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR

T.C. FATİH BELEDİYE BAŞKANLIĞI EVLENDİRME İŞLEMLERİ İLE İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR 1-EVLENME YAŞI EN ERKEN KAÇTIR? Erkek ya da kadın 17 yaşını doldurmadıkça evlenemez. 17 yaşını doldurmuş olanlar Anne baba izniyle evlenebilir. 16 yaşını doldurmuş olan erkek ve ya kadın mahkeme izni ile

Detaylı

NAFAKA, NAFAKA ÇEŞİTLERİ VE İŞTİRAK NAFAKASI. Stj. Av. Cansu MARALAN ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

NAFAKA, NAFAKA ÇEŞİTLERİ VE İŞTİRAK NAFAKASI. Stj. Av. Cansu MARALAN ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA NAFAKA, NAFAKA ÇEŞİTLERİ VE İŞTİRAK NAFAKASI Stj. Av. Cansu MARALAN ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA 24.11.2016 cansu@eryigithukuk.com Boşanma kararıyla birlikte evliliğin sona ermesinin yanında, başka sonuçlar

Detaylı

OSMANLI TOPLUMUNDA KADIN (KONYA ÖRNEĞİ )

OSMANLI TOPLUMUNDA KADIN (KONYA ÖRNEĞİ ) OSMANLI TOPLUMUNDA KADIN (KONYA ÖRNEĞİ 1670-1680) İbrahim SOLAK * Zeynep UYSAL ** GİRİŞ Türk dili tarihinde ses bilgisi farklılıkları, Türkçenin ilk yazılı eserlerinin verildiği Eski Türkçe döneminden

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2008/36528 Karar No. 2009/16179 Tarihi: 01.06.2009 İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21 FESİH TARİHİNİ İŞÇİNİN KESİN OLARAK BELİRLEYECEK NİTELİKTE İŞLEM YAPMASI

Detaylı

Kanun No: Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu. Kabul Tarihi: R.G. Tarihi: R.G. No:

Kanun No: Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu. Kabul Tarihi: R.G. Tarihi: R.G. No: Kanun No: 1086 Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu Kabul Tarihi: 18.06.1927 R.G. Tarihi: 02.07.1927 R.G. No: 622-623 DÖRDÜNCÜ FASIL: İki taraf vekilleri Madde 63 - Sarahaten mezuniyet verilmemişse vekil sulh

Detaylı

DAVACILARIN VARLIKLI OLMALARI DESTEK TAZMİNATI İSTEMELERİNE ENGEL DEĞİLDİR.

DAVACILARIN VARLIKLI OLMALARI DESTEK TAZMİNATI İSTEMELERİNE ENGEL DEĞİLDİR. DAVACILARIN VARLIKLI OLMALARI DESTEK TAZMİNATI İSTEMELERİNE ENGEL DEĞİLDİR. (1) Ana babanın parasal durumları iyi olsa bile, ilerde birgün yardıma muhtaç olmayacaklarını önceden kestirmek olanaksız bulunmasına

Detaylı

EVLİLİK SÖZLEŞMESİ. Toplumda yaygın kullanılan ve aslında içinde pek çok yanılsamayı barındıran kavramlardan biri de evlilik sözleşmeleri

EVLİLİK SÖZLEŞMESİ. Toplumda yaygın kullanılan ve aslında içinde pek çok yanılsamayı barındıran kavramlardan biri de evlilik sözleşmeleri Av. Afet Gülen KÖSE 1 EVLİLİK SÖZLEŞMESİ Toplumda yaygın kullanılan ve aslında içinde pek çok yanılsamayı barındıran kavramlardan biri de evlilik sözleşmeleri Evlilik sözleşmeleri önemli bir kesim tarafından

Detaylı

S İ R K Ü L E R : 2 0 1 3 / 2 8

S İ R K Ü L E R : 2 0 1 3 / 2 8 24.06.2013 S İ R K Ü L E R : 2 0 1 3 / 2 8 Yeni Reeskont Oranları ve Vadeli Çeklere Reeskont Uygulanması 1. 21.06.2013 tarihinden İtibaren Vergisel İşlemlere İlişkin Reeskont Oranları %13,75 ten %11 e

Detaylı

TALAK (ERKEĞİN BOŞAMA HAKKI)

TALAK (ERKEĞİN BOŞAMA HAKKI) TALAK (ERKEĞİN BOŞAMA HAKKI) O talak iki defadır. Her birinden sonra kadını ya iyilikle tutmak, ya da güzellikle ayırmak gerekir. (Bakara 2/229) Ey Peygamber! Kadınları boşadığınızda iddetleri içinde boşayın

Detaylı

İlgili Kanun/Madde 4857 S. İşK/17

İlgili Kanun/Madde 4857 S. İşK/17 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/25234 Karar No. 2014/7127 Tarihi: 01.04.2014 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2015/1 İlgili Kanun/Madde 4857 S. İşK/17 İŞÇİYE MATBU BELGE İMZALATILMASI

Detaylı

Şeriyye Sicillerine Göre Hicri 1137 (1724-1725) Senesi İstanbul unda Osmanlı Ailesinin Evlenme ve Boşanma Verilerine

Şeriyye Sicillerine Göre Hicri 1137 (1724-1725) Senesi İstanbul unda Osmanlı Ailesinin Evlenme ve Boşanma Verilerine Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt/Volume: 10, Sayı/Issue: 1, Yıl/Year: 2015 (75-107) 75 Şeriyye Sicillerine Göre Hicri 1137 (1724-1725) Senesi İstanbul unda Osmanlı Ailesinin

Detaylı

Yazar= Soner DUMAN. Soru:

Yazar= Soner DUMAN. Soru: Yazar= Soner DUMAN Soru: Bir ana-baba, çocuğuna karını boşayacaksın. Biz buna daha fazla dayanamayız, ya o ya da biz. Boşanmazsan hakkımızı helal etmeyiz diyor. Bu durumda çocuğun ana-babasına itaat ederek

Detaylı

Eski Mısır Hukuku: Koca bazı şartlar altında birden fazla kadınla evlenebilirdi

Eski Mısır Hukuku: Koca bazı şartlar altında birden fazla kadınla evlenebilirdi Eski Mısır Hukuku: Koca bazı şartlar altında birden fazla kadınla evlenebilirdi Babil Hukuku: Hamurabi kanunlarına göre, zevce çocuk doğurmazsa veya ağır bir hastalığa tutulursa, koca odalık alabilirdi.

Detaylı

YARGITAY 11.HUKUK DAİRESİ E.2006/435 K.2007/7464 T.15.05.2007 YOLCU TAŞIMA. ZORUNLU KOLTUK SİGORTASI DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI

YARGITAY 11.HUKUK DAİRESİ E.2006/435 K.2007/7464 T.15.05.2007 YOLCU TAŞIMA. ZORUNLU KOLTUK SİGORTASI DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI YARGITAY 11.HUKUK DAİRESİ E.2006/435 K.2007/7464 T.15.05.2007 YOLCU TAŞIMA. ZORUNLU KOLTUK SİGORTASI DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI Özet : Yolcunun ölümü halinde, bir can ve meblâğ sigortası türü olan

Detaylı

17. yüzyılda Osmanlı Toplumunda Boşanma Hadiseleri (Ayıntâb Örneği; Talâk, Muhâla a ve Tefrîk )

17. yüzyılda Osmanlı Toplumunda Boşanma Hadiseleri (Ayıntâb Örneği; Talâk, Muhâla a ve Tefrîk ) Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi (http://sbe.gantep.edu.tr) 2011 10(1):371-400 ISSN: 1303-0094 (Ayıntâb Örneği; Talâk, Muhâla a ve Tefrîk ) Divorce Events in 17 th Century Ottoman Society

Detaylı

İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular.

İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular. Müminlerin annesi... İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular. Hazret-i Meymune, Hazret-i Abbas ın hanımı Ümm-i Fadl ın kızkardeşi idi. İlk

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /2

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /2 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2017/24463 Karar No. 2017/11027 Tarihi: 15.05.2017 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /2 İŞÇİNİN DEĞİŞİK ALT İŞVERENLERDE ASIL İŞTE ÇALIŞARAK GEÇEN SÜRELERDEN ASIL

Detaylı

XIX. Y.Y. DA MARDİN DE AİLE YAPISI VE KADININ TOPLUMSAL STATÜSÜ *

XIX. Y.Y. DA MARDİN DE AİLE YAPISI VE KADININ TOPLUMSAL STATÜSÜ * XIX. Y.Y. DA MARDİN DE AİLE YAPISI VE KADININ TOPLUMSAL STATÜSÜ * Muhammed OKUDAN ** Özet Bu çalışmada XIX. yüzyılda Mardin de ailenin yapısı ve kadının sosyal statüsü 179, 201, 208 ve 235 nolu şer iyye

Detaylı

5510 SAYILI SOSYAL SĐGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SĐGORTASI KANUNUNDAN DOĞAN BORÇLAR ĐÇĐN YENĐ BĐR ÖDEME KOLAYLIĞI

5510 SAYILI SOSYAL SĐGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SĐGORTASI KANUNUNDAN DOĞAN BORÇLAR ĐÇĐN YENĐ BĐR ÖDEME KOLAYLIĞI 19.08.2008/132 5510 SAYILI SOSYAL SĐGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SĐGORTASI KANUNUNDAN DOĞAN BORÇLAR ĐÇĐN YENĐ BĐR ÖDEME KOLAYLIĞI ÖZET : 5797 sayılı Yasa ile 5510 sayılı Kanunun geçici 24 üncü maddesi kapsamına

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/14 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2009/32276 Karar No. 2010/216 Tarihi: 18.01.2010 Yargıtay Kararları İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/14 İHBAR TAZMİNATI ÖDENMEDEN İŞÇİNİN EMEKLİ OLMASI İŞÇİNİN EMELİLİK

Detaylı

Ekler: Nakit Kredi Taahhütnamesi Sözleşme Öncesi Bilgi Formu (4 sayfa) Nakit Kredi Uygulama Esasları Hakkında Prosedür

Ekler: Nakit Kredi Taahhütnamesi Sözleşme Öncesi Bilgi Formu (4 sayfa) Nakit Kredi Uygulama Esasları Hakkında Prosedür .. A.Ş. Sn..( Müteselsil Kefil) Sn...( Müteselsil Kefil) Bankamız ile.. A.Ş arasındaki kredi ilişkisi çerçevesinde, ekte sizinle yapmayı arzu ettiğimiz Nakit Kredi Taahhütnamesinin bir örneği ve bu Taahhütnamenin

Detaylı

Edinilmiş mal sayılan değerler:

Edinilmiş mal sayılan değerler: MAL REJİMİ Evlilik birliği içerisinde eşlerin mallarının tabi olduğu rejim mal rejimidir. Eşler mal rejimini kendileri seçebilir ve evlilik süresince değiştirebilirler. Eşlerin açıkça mal rejimi seçimine

Detaylı

Noktalama İşaretleri ve harf büyütme.

Noktalama İşaretleri ve harf büyütme. Noktalama İşaretleri ve harf büyütme. Sağ parmaklarımızın kullandığı harfleri büyütmek için sol serçe parmağımızla SHİFT'i kullanıyoruz. Sol parmaklarımızın kullandığı harfleri büyütmek için sağ serçe

Detaylı

HUKUK DAVALARI REHBERİ

HUKUK DAVALARI REHBERİ İlkay AYDIN Hâkim Halil POLAT Cumhuriyet Savcısı Dilekçe-Tensip-Müzekkere ve Gerekçeli Karar Örnekleriyle HUKUK DAVALARI REHBERİ (CİLT 4) NÜFUS DAVALARI (Hâkim ve Avukatlar İçin Temel Başvuru Kaynağı)

Detaylı

ŞEHİRİÇİ TİCARİ TAKSİLERDE ÇALIŞANLARIN SOSYAL GÜVENCESİ

ŞEHİRİÇİ TİCARİ TAKSİLERDE ÇALIŞANLARIN SOSYAL GÜVENCESİ ŞEHİRİÇİ TİCARİ TAKSİLERDE ÇALIŞANLARIN SOSYAL GÜVENCESİ Mehmet Emre DİKEN * 1. Giriş Şehiriçi ticari taksi araçlarının sayıları yeni yerleşim bölgelerinin kurulması ve nüfusla paralel olarak artış göstermektedir.

Detaylı

HEM KOCASI HEM BABASI BAĞ-KUR LU OLAN DUL KADINLAR DAVA AÇARAK SGK DAN ÇİFT AYLIK ALABİLİRLER

HEM KOCASI HEM BABASI BAĞ-KUR LU OLAN DUL KADINLAR DAVA AÇARAK SGK DAN ÇİFT AYLIK ALABİLİRLER HEM KOCASI HEM BABASI BAĞ-KUR LU OLAN DUL KADINLAR DAVA AÇARAK SGK DAN ÇİFT AYLIK ALABİLİRLER Vakkas DEMİR * I- GİRİŞ Son zamanlarda gündemde olan önemli bir Yargıtay kararı bulunmaktadır. Yargıtay ın

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGSK. /53

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGSK. /53 T.C YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/21899 Karar No. 2016/1357 Tarihi: 08.02.2016 İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGSK. /53 ÇAKIŞAN SİGORTALILIK HALLERİNDE HANGİ SİGORTALILIĞA GEÇERLİK TANINACA- ĞININ

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21,25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21,25 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2017/35044 Karar No. 2017/14049 Tarihi: 13.06.2017 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21,25 İŞÇİNİN İŞYERİNDE SATILAN ÜRÜNÜN PARASINI İŞVERENE ÖDEMEMESİ MÜŞTERİ-

Detaylı

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR T.C. YARGITAY 22. Hukuk Dairesi ESAS NO : 2013/13336 KARAR NO : 2013/13573 Y A R G

Detaylı

AnkaraVilayetiYabanabadKazası ŞeyhlerKaryesi(1.Ş.1256-28EYLÜL 1840)NüfusSayımı

AnkaraVilayetiYabanabadKazası ŞeyhlerKaryesi(1.Ş.1256-28EYLÜL 1840)NüfusSayımı 1 AnkaraVilayetiYabanabadKazası ŞeyhlerKaryesi(1.Ş.1256-28EYLÜL 1840)NüfusSayımı Karye-i Şeyhler ( 175) 1 1 1 Eş-şeyh Mehmed Arif ibn-i El-Hac Şeyh İbrahim Uzun boylu, Kır sakallı 60 2 Oğlu Şeyh İsmail

Detaylı

Karşılıksız Çek için Para ve Hapis Cezası Var

Karşılıksız Çek için Para ve Hapis Cezası Var Çek Kanunu; 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkındaki Kanun 19.03.1985 tarihlide kabul edilmiş, 03.04.1985 tarihli, 18714 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/Ek-47

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/Ek-47 T.C YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2012/3079 Karar No. 2012/9383 Tarihi: 22.05.2012 İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/Ek-47 GELİR VEYA AYLIK ALAN KIZ ÇOCUKLARININ SOSYAL GÜVENLİK SÖZLEŞMESİ AKDEDİLMİŞ

Detaylı

Siirt'te Örf ve Adetler

Siirt'te Örf ve Adetler Siirt'te Örf ve Adetler Siirt'te diğer folklor grupları gibi örf ve adetlerde ke NİŞAN Küçük muhitlerde görülen erken evlenme adeti Siirt'te de görülür FLÖRT YOK Siirt'te nişanlıların nişandan evvel birbirlerini

Detaylı

Çalışmanın devamında Yönetmelik in İş Kanunu na kıyasen farklılık taşıyan maddeleri değerlendirilmiştir:

Çalışmanın devamında Yönetmelik in İş Kanunu na kıyasen farklılık taşıyan maddeleri değerlendirilmiştir: BİR AVUKAT YANINDA, AVUKATLIK ORTAKLIĞINDA VEYA AVUKATLIK BÜROSUNDA ÜCRET KARŞILIĞI BİRLİKTE ÇALIŞAN AVUKATLARIN ÇALIŞMA ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK KAPSAMINDAKİ DÜZENLEMELERİN 4857 SAYILI İŞ KANUNUNA

Detaylı

Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/1. İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 6, S. İşK/14

Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/1. İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2011/33206 Karar No. 2013/28313 Tarihi: 05.11.2013 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/1 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 6, 59 1475 S. İşK/14 ALT İŞVERENLERİN

Detaylı

HİTİT ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM ÖĞRETİM VE ARAŞTIRMA ALTYAPI DESTEĞİ PROJESİ 15,6" TAŞINABİLİR BİLGİSAYAR TALEP-DAĞITIM LİSTESİ

HİTİT ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM ÖĞRETİM VE ARAŞTIRMA ALTYAPI DESTEĞİ PROJESİ 15,6 TAŞINABİLİR BİLGİSAYAR TALEP-DAĞITIM LİSTESİ HİTİT ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM ÖĞRETİM VE ARAŞTIRMA ALTYAPI DESTEĞİ PROJESİ 15,6" TAŞINABİLİR BİLGİSAYAR TALEP-DAĞITIM LİSTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ 1 AHMET ÜNAL PROFESÖR FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ 2 AYDIN ÖZLÜK

Detaylı

Herkes İçin Hukuk: 3 BOŞANMA. Av. Osman OY

Herkes İçin Hukuk: 3 BOŞANMA. Av. Osman OY I Herkes İçin Hukuk: 3 BOŞANMA Av. Osman OY II Yay n No : 2011 Hukuk Dizisi : 937 1. Bas A ustos 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-905 - 7 Copyright Bu kitab n bu bas s n n Türkiye deki yay n haklar BETA

Detaylı

Osmanlı Devleti nde okuryazar oranının yüzde 66 olduğu iddiası

Osmanlı Devleti nde okuryazar oranının yüzde 66 olduğu iddiası Osmanlı Devleti nde okuryazar oranının yüzde 66 olduğu iddiası KAYNAK : https://teyit.org/osmanli-devletinde-okuryazar-oraninin-yuzde-66-oldugu-iddiasi/ Sosyal medya kullanıcıları tarafından Twitter da

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi 1994. Y. Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi 1998

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl. Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi 1994. Y. Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi 1998 ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Abdullah Demir 2. Doğum Tarihi: 01 Ocak 1970 3. Unvanı: Doç. Dr. 4. Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Hukuk Marmara Üniversitesi 1994 Y. Lisans Hukuk Marmara

Detaylı

XVII. Yüzyıl Kıbrıs Kadı Sicilleri Işığında Osmanlı Kıbrısı nda Evliliğin Sona Ermesi

XVII. Yüzyıl Kıbrıs Kadı Sicilleri Işığında Osmanlı Kıbrısı nda Evliliğin Sona Ermesi Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Dergisi Cilt-Sayı 52 Haziran 2017 ISSN 1302-4973 ss. 61-93 DOI: 10.15370/maruifd.333525 XVII. Yüzyıl Kıbrıs Kadı Sicilleri Işığında Osmanlı Kıbrısı nda Evliliğin

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/ S. İşK/14

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/ S. İşK/14 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/13969 Karar No. 2017/16218 Tarihi: 19.10.2017 İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/420 1475 S. İşK/14 TEK TARAFLI SADECE İŞÇİ ALEYHİNE KARARLAŞTIRILAN CEZAİ ŞARTIN

Detaylı

SİRKÜLER 2017/ yılının Ocak ayından itibaren ödenmesi gereken taksitler 4 er ay ertelenmiştir.

SİRKÜLER 2017/ yılının Ocak ayından itibaren ödenmesi gereken taksitler 4 er ay ertelenmiştir. SİRKÜLER 2017/17 30/01/2017 Sayın Yetkili; 6736 sayılı Kanun (Af Kanunu) kapsamında yapılandırılan borçların taksit ödeme süreleri 4 er ay uzatıldı. Ayrıca Kanun dan yararlanma hakkını kaybedenler için

Detaylı

(Resmî Gazete ile yayımı : 21.5.1991 Sayı : 20877)

(Resmî Gazete ile yayımı : 21.5.1991 Sayı : 20877) 350 Türkiye Cumhuriyeti ile Avusturya Cumhuriyeti Arasında Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Hakkında Sözleşmenin Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun (Resmî Gazete ile yayımı : 21.5.1991

Detaylı

03.05.2013 Sirküler, 2013/15. Sayın MeslektaĢımız; KONU: Vadeli Çekler de reeskonta tabi tutulabilir.

03.05.2013 Sirküler, 2013/15. Sayın MeslektaĢımız; KONU: Vadeli Çekler de reeskonta tabi tutulabilir. Sayın MeslektaĢımız; 03.05.2013 Sirküler, 2013/15 KONU: Vadeli Çekler de reeskonta tabi tutulabilir. Gelir İdaresi Başkanlığı nın 30 Nisan 2013 tarih ve 64 numaralı Vergi Usul Kanunu Sirküleri nde, ileri

Detaylı

evlilik bağını sona erdiren sebepler

evlilik bağını sona erdiren sebepler evlilik bağını sona erdiren sebepler talak (erkeğin boşaması) mühâlea (anlaşmalı boşanma) fesih/tefrîk (hakimin ayırması) ölüm tarif ve mahiyeti ilgili naslar boşama sebeplerinden biri de sevmemek, anlaşamamak

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/8

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/8 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2017/19244 Karar No. 2017/5337 Tarihi: 30.03.2017 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2018/1 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/8 İŞ SÖZLEŞMESİNE SADECE İŞÇİ ALEYHİNE

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/100,101

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/100,101 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/20628 Karar No. 2018/6767 Tarihi: 27.03.2018 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2018/4 İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/100,101 KISMİ ÖDEMENİN TEMERRÜT HALİNDE

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 5521 S. İşMK. /1

İlgili Kanun / Madde 5521 S. İşMK. /1 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/1856 Karar No. 2014/215 Tarihi: 16.01.2014 İlgili Kanun / Madde 5521 S. İşMK. /1 REKABET YASAĞI SÖZLEŞMELERİNDE GÖREVLİ MAHKEMENİN TİCARET MAHKE- MESİ OLDUĞU

Detaylı

İŞ GÜVENCESİ TAZMİNATI ÖDENMESİ HALİNDE KAZANÇ TESPİTİ NASIL YAPILIR?

İŞ GÜVENCESİ TAZMİNATI ÖDENMESİ HALİNDE KAZANÇ TESPİTİ NASIL YAPILIR? İŞ GÜVENCESİ TAZMİNATI ÖDENMESİ HALİNDE KAZANÇ TESPİTİ NASIL YAPILIR? Mustafa ŞEN* 45 * ÖZ Hakkında işe iade kararı verilen işçilere önemli bir güvence sağlayan iş güvencesi tazminatı, işe başlatmama tazminatı

Detaylı

T.C. YARGITAY. Hukuk Genel Kurulu. Karar Tarihi: YARGITAY KARARI. Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı Sayfa 1 / 5 YARGITAY KARARI

T.C. YARGITAY. Hukuk Genel Kurulu. Karar Tarihi: YARGITAY KARARI. Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı Sayfa 1 / 5 YARGITAY KARARI KARARI MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi T.C. KARARI Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Ankara 11. Aile Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 19.09.2012 gün ve 2011/1139

Detaylı

VAKIFLAR İÇİN FİNANS KAYNAĞI OLARAK İCÂRETEYN. Doç. Dr. Süleyman Kaya

VAKIFLAR İÇİN FİNANS KAYNAĞI OLARAK İCÂRETEYN. Doç. Dr. Süleyman Kaya VAKIFLAR İÇİN FİNANS KAYNAĞI OLARAK İCÂRETEYN Doç. Dr. Süleyman Kaya İCÂRETEYN KAVRAMI Arapça icâre kelimesinin tesniyesi olan icâreteyn kavramı çift kira anlamına gelip kira sözleşmesinde kira bedelinin

Detaylı

HİZMET SÖZLEŞMESİ. İşbu sözleşmenin konusu, ACENTE'nin TÜKETİCİ'ye

HİZMET SÖZLEŞMESİ. İşbu sözleşmenin konusu, ACENTE'nin TÜKETİCİ'ye MADDE 1 - KONU: HİZMET SÖZLEŞMESİ İşbu sözleşmenin konusu, ACENTE'nin TÜKETİCİ'ye www.zinyaturizm.com.tr internet sitesinden elektronik ortamda satışını yaptığı, aşağıda nitelikleri ve satış fiyatı belirtilen

Detaylı

Sirküler No: 028 İstanbul, 15 Şubat 2019

Sirküler No: 028 İstanbul, 15 Şubat 2019 Sirküler No: 028 İstanbul, 15 Şubat 2019 Konu: Konkordato kapsamındaki alacakların, şüpheli alacak hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesine ilişkin sirküler yayınlandı. Özet: 14 Şubat 2019 tarihinde

Detaylı

Yıllık İzindeki İşçi İşten Çıkartılabilir mi?

Yıllık İzindeki İşçi İşten Çıkartılabilir mi? Yıllık İzindeki İşçi İşten Çıkartılabilir mi? Bir iş sözleşmesinin taraflarca sona erdirilmesi iki şekilde olmaktadır. İş Sözleşmesi, bir haklı fesih nedeninin ortaya çıkması durumunda süresi belirli olsun

Detaylı

1. Hayat Sigortası Nedir?

1. Hayat Sigortası Nedir? Hayat Sigorta Grubu 1. Hayat 2. Evlilik Sigortası, Doğum Sigortası 3. Yatırım Fonlu Sigortalar 4. Sermaye İtfa Sigortası 5. Fonların Yönetimi İşlemi 6. Kaza (meslek hastalıkları dahil) 7. Hastalık/Sağlık

Detaylı

Ölüm sigortasında sigortalılık süresi sigortalının malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına bağlı olarak. arasında geçen süredir.

Ölüm sigortasında sigortalılık süresi sigortalının malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına bağlı olarak. arasında geçen süredir. SİGORTALILIK SÜRESİ Ölüm sigortasında sigortalılık süresi sigortalının malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına bağlı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarih ile ölüm tarihi arasında geçen süredir.(5510

Detaylı