İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ ISSN: E-ISSN:

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ ISSN: E-ISSN:"

Transkript

1 YIL/YEAR: 2018 GÜZ/KASIM AUTUMUN/NOVEMBER, CİLT/VOLUME: 8, SAYI/ISSUE: 16 D İ CLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ ISSN: E-ISSN: DICLE UNIVERSITY JOURNAL OF FACULTYOF ECONOMICS AND ADMINISTRATIVE SCIENCES

2 DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ DICLE UNIVERSITY JOURNAL OF FACULTY OF ECONOMICS AND ADMINISTRATIVE SCIENCES E-ISSN ISSN CİLT 8- SAYI 16 (GÜZ/KASIM AUTUMN / NOVEMBER 2018) Dergimiz, elektronik ulusal hakemli bir dergi olup, Mayıs ve Kasım aylarında olmak üzere yılda iki sayı yayınlanır. Gerekli hallerde Ek ve Özel Sayı yayınlanabilir. Dergimiz ASOS ve SOBİAD indekslerinde taranmakta, TR Dizin tarafından izlenmekte ve Dergi-park ta yer almaktadır. iibfdergi@dicle.edu.tr

3 EDİTÖR DEN Merhaba, Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi nin yeni sayısı ile huzurunuzdayız. Dergimizin bilimsel niteliğini daha da yükseltmeye çabamızı sürdürüyoruz. Bu bağlamda, bu sayıda, ULAKBİM in ve Dergi-Park ın önerilerinin de ışığında, çok sayıda değişiklik ve yenilik var. En başta, Yayın ve Bilim kurullarımızı, yeni ve değerli katılımlarla, bölgesel, ulusal ve uluslararası ölçeklerde genişlettik. Ulusal akademik yayıncılık ağında daha etkin yer alabilmek amacıyla, bu sayımızın bütün hazırlık, değerlendirme ve yayın süreçlerini Dergi-Park sistemi üzerinden gerçekleştirdik. Benzer şekilde, Dergi nin amacını, kapsamını, odağını ve yazım kurallarını da gözden geçirdik. Diğer yandan, Dergimize gönderilen makalelerin, hakemlerce bilimsel niteliklerinin daha iyi ölçülebilmesine olanak sağlamak için Hakem Değerlendirme formumuzu yeniledik ve bu kapsamda, değerlendirme kriterlerini ayrıntılandırdık. Uluslararası ölçeğe ilerleme hedefi doğrultusunda, yazarlarımızdan, ORCID kimliklerini ve çalışmalarının uluslararası JEL kodlarını makalelerine eklemelerini istedik ve en önemlisi, yeni indekslere başvurduk. Bu değişiklikleri içeren Kasım 2018 sayımızda, beş yeni makaleye yer verilmiştir. Muhammet Sait Işıldak, BİST DE Dokuma, Giyim Eşyası ve Deri İşletmelerinin TOPSIS Yöntemi İle Finansal Performans Analizi, Ömer Çınar ve Fatma Zehra Özyılmaz, Duygusal Zekâ, Yaşam Tatmini ve İş Performansı Arasındaki İlişkilerin İncelenmesi: Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi nde ve Bayburt Üniversitesi nde Çalışan Akademisyenler Üzerinde Bir Uygulama, Ayşe Esra Peker ve Burcu Özcan, Özel Sektör Yatırımlarının Belirleyenleri Üzerine Bir Analiz: Türkiye Örneği, İbrahim Çemberlitaş ve Kudbeddin Şeker, UMS 11 İnşaat Sözleşmeleri Kapsamında Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Faaliyetlerinin Raporlanması, Bülent Yıldız, Mehmet Aytekin ve Şemsettin Çiğdem, İktisat Bölümü Öğrencilerinin Ekonometri Dersine İlişkin Tutumlarının Dersin Kazanımları Üzerindeki Etkisi, başlıklı makaleleri ile, bu sayıya katkı sağlamışlardır. Yazarlarımıza, Yayın ve Bilim kurullarımıza, makaleleri değerlendirerek kıymetli görüşlerini bizimle paylaşan Hakemlerimize, katkıları için teşekkür ederiz. Önümüzdeki sayıda daha da dolu bir içerikle buluşmak üzere Doç. Dr. Seyfettin ASLAN Doç. Dr. Yılmaz DEMİRHAN

4 T. C. DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ DICLE UNIVERSITY JOURNAL OF FACULTY OF ECONOMICS AND ADMINISTRATIVE SCIENCES CİLT/VOLUME: 8, SAYI/ISSUE: 16 KASIM-GÜZ / NOVEMBER-AUTUMN 2018 E-ISSN / ISSN YAYIN KURULU / EDITORIAL BOARD Sahibi / Owner Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanlığı ad. For the Faculty of Economics and Administrative Sciences Prof. Dr. Nihat AYDENİZ (Dekan V. /Dean) Assoc. Prof. / Doç. Dr. Yılmaz DEMİRHAN (Baş Editör / Chief Editor) Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences Assoc. Prof. / Doç. Dr. Seyfettin ASLAN (Baş Editör / Chief Editor) Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences Prof. Dr. Ahmet KARADAĞ (Alan Editörü / Field Editor) İnönü Üniv. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İnönü University, Faculty of Economics and Administrative Sciences Prof. Dr. Abdullah YILMAZ (Alan Editörü / Field Editor ) Anadolu Üniv. Açıköğretim Fakültesi Anadolu University, Open Education Faculty Prof. Dr. Abdülkadir BİLEN (Alan Editörü / Field Editor) Dicle Üniversitesi İİBF. İşletme Bölümü Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences

5 Professor / Prof. Dr. Reis MULITA (Alan Editörü / Field Editor) Universiteti Marin Barleti, Institute of Collabration for Integration and Development, Arnavutluk/ Albania Assoc. Prof / Doç. Dr. Bahar Burtan DOĞAN (Alan Editörü / Field Editor) Dicle Üniv. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences Assoc. Prof. / Doç. Dr. Memet MEMETI (Alan Editörü / Field Editor) South East Europan University Contemprary Social Sciences, Makedonya/ Macedonia Assoc. Prof. / Doç. Dr. Musa ÖZTÜRK (Alan Editörü / Field Editor) Ankara Yıldırm Beyazıt Üniversitesi İnsan Bilimleri Fakültesi Ankara Yıldırım Beyazıt University Faculty of Human Sciences Prof. Dr. Yılmaz BİNGÖL Ankara Yıldırım Beyazıt Üniv. Siyasal Bilgiler Fakültesi Ankara Yıldırım Beyazıt University, Faculty of Political Sciences Assoc. Prof. / Doç. Dr. Gökhan TUNCEL İnönü Üniv. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İnönü University, Faculty of Economics and Administrative Sciences Assoc. Prof. / Doç. Dr. Mehmet KAYA Dicle Üniv. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences Assoc. Prof. / Doç. Dr. Halis ÖZER Dicle Üniv. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences Assoc. Prof. / Doç. Dr. Murat PİÇAK Dicle Üniv. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences Assoc. Prof. / Doç. Dr. Muzaffer KOÇ Marmara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi Marmara Univesity, Faculty of Political Sciences

6 Assoc. Prof. / Doç. Dr. Pelin K. GÖĞÜL Dicle Üniv. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences İngilizce Dil Editörü / English Language Editor Dr. Ferat KAYA Dicle Üniv. Yabancı Diller Yüksek Okulu Dicle Univ. School of Foreign Languages Yardımcı Editörler / Assistant Editors Resarch Asis. / Arş. Gör. Ahmet Vedat KOÇAL Dicle Üniversitesi İİBF. Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Political Science and Public Administration Resarch Asis. / Arş. Gör. İbrahim ÇEMBERLİTAŞ Dicle Üniversitesi İİBF. İşletme Bölümü Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Business Administration Resarch Asis. / Arş. Gör. Osman GEYİK Dicle Üniversitesi İİBF. Maliye Bölümü Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences Department of Public Finance Resarch Asis. / Arş. Gör. Ömer TAYLAN Dicle Üniversitesi İİBF. Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Political Science and Public Administration Resarch Asis. / Arş. Gör. Özgür ALTINDAĞ Dicle Üniversitesi İİBF. Sosyal Hizmet Bölümü Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Social Service Department

7 Danışma Kurulu/ Advisory Board Prof. Dr. Şükrü KARATEPE Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı / (Republic of Turkey Presidential Adviser) Prof. Dr. Abdullah ÇELİK Harran Üniversitesi, İktisadi ve İdariBilimler Fakültesi / (Harran University, Faculty of Economics and Administrative Sciences) Prof. Dr. Bayram COŞKUN Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / (Muğla Sıtkı Koçman Üniv., Faculty of Economics and Administrative Sciences) Prof. Dr. Bekir Berat ÖZİPEK İstanbul Medipol Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi / (Medipol Univ., Faculty of Humanities and Social Sciences Prof. Dr. Esra SİVEREKLİ Harran Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / (Harran Univ., Faculty of Economics and Administrative Sciences) Prof. Dr. Fazıl Hüsnü ERDEM Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi / (Dicle Univ., Faculty of Law) Prof. Dr. Fehim BAKIRCI Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / (Atatürk Univ., Faculty of Economics and Administrative Sciences) Prof. Dr. Hamza ATEŞ İstanbul Medeniyet Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi / (İstanbul Medeniyet Univ., Faculty of Political Sciences) Prof. Dr. Hüseyin BAĞCI Ortadoğu Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / (METU, Faculty of Economics and Administrative Sciences) Prof. Dr. Mahmut TEKÇE Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi / ( Marmara Univ., Faculty of Economics) Prof. Dr. Mehmet ŞİŞMAN Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi / (Marmara Univ., Faculty of Economics) Prof. Dr. Murat DEMİR Harran Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / (Harran Univ., Faculty of Economics and Administrative Sciences ) Prof. Dr. Mustafa ERDOĞDU Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi / (Marmara Univ., Faculty of Economics) Prof. Dr. Mustafa ORÇAN Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (Ankara Yıldırım Beyazıt University, Faculty of Political Sciences Prof. Dr. Nafiz TOK Aksaray Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / (Aksaray Univ., Faculty of Economics and Administrative Sciences ) Prof. Dr. Tevfik ERDEM Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / (Gazi Univ., Faculty of Economics and Administrative Sciences)

8 Prof. Dr. Yakup BULUT Mustafa Kemal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / (Mustafa Kemal Univ., Faculty of Economics and Administrative Sciences ) Assoc. Prof/Doç. Dr. Nazım KARTAL Sinop Üniversitesi Boyabat İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / (Sinop University Boyabat Faculty of Economics and Administrative Sciences)

9 DERGİMİZ: Dergimiz, 2011 yılında yayın hayatına başlayan ve elektronik ortamda yayınlanan ulusal hakemli bir dergidir. Bahar/Mayıs ve Güz/Kasım aylarında olmak üzere yılda 2 kere yayınlanmaktadır. Gerektiğinde Yönetim Kurulu Kararı ile ek ve özel sayılar yayınlanabilir. Dergimiz ASOS ve SOBİAD Atıf indekslerinde taranmakta, ayrıca Dergi-park Akademikte yer almaktadır. Ulakbim TR Dizinde taranması için başvuru yapılmış olup, izlenme süreci devam etmektedir. Dergimiz, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi, İktisat, İşletme, Maliye, Uluslararası İlişkiler, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri, Sağlık Yönetimi, Turizm İşletmeciliği, Uluslararası Ticaret ve Lojistik, Ekonometri ve Sosyal Hizmetler gibi bilim dallarından Türkçe ve İngilizce dillerinde yazılmış makaleleri kabul etmektedir. Dergimize gönderilen makaleler önce biçim, içerik ve intihal yönünden Yayın Kurulu incelemesinden geçirilir. Ön değerlendirmeyi geçen çalışmalar en az iki hakeme (gerektiğinde üçüncü hakeme) gönderilir. Hakem raporları doğrultusunda makalelerin kabulü veya reddine karar verilir. Dergimize gönderilecek makalelerin daha önce başka bir yerde yayınlanmamış olması gerekir. Ancak ulusal veya uluslararası bilimsel toplantılarda sunulan ve bildiriler kitabında özet ya da tam metni yayınlanmış makaleler bu özellikleri belirtilmek ve güncellenmek şartı ile gönderilebilir. Dergide yayınlanan tüm makalelerin yayın hakkı dergimize geçer. DERGİMİZİN; AMACI: Dergimizin amacı sosyal bilimlerin alt dalı olan iktisadi ve idari bilimler ile siyasal bilimler alanındaki özgün ve bilimsel çalışmalara yer vererek bilimsel bilgiye katkı sağlamaktır. KAPSAMI: Dergimiz, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi, İktisat, İşletme, Maliye, Uluslararası İlişkiler, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri, Sağlık Yönetimi, Turizm İşletmeciliği, Uluslararası Ticaret ve Lojistik, Ekonometri ve Sosyal Hizmetler gibi bilim dallarından Türkçe ve İngilizce dillerinde yazılmış makaleleri kabul etmektedir.

10 Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Fakültesinin faaliyet alanına giren, Ekonomi, İşletme, Siyaset Bilimi, Yönetim Bilimi, Kamu Yönetimi, Sağlık Yönetimi ve Uluslararası İlişkiler başta olmak üzere, sosyal bilimlerin ilgili disiplinleriyle ilişkili bilimsel metinleri yayınlayan, elektronik ortamda yayınlanan Hakemli ve süreli bir akademik yayındır. GENEL YAYIN İLKELERİ Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi nde yayınlanmak üzere gönderilen yazıların, yeni ve kayda değer görüşler veya daha önce yayımlanmış bilimsel çalışmaları değerlendiren incelemeler içermesi beklenir. Kitap ve benzeri akademik yayınları ve yazarları tanıtan, ayrıca, bilimsel etkinlikleri duyuran yazılara da yer verilebilir. Yazıların, bir başka yerde yayımlanmamış veya yayımlanmak üzere kabul edilmemiş olması gerekir. Bilimsel bir toplantıda sunulmuş bildiriler, bu durum, yazının ilk sayfasında dipnot olarak ve açıkça belirtilmek şartıyla kabul edilebilir. Yazım Dili Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi nin yayın dili Türkçe dir. Ancak, İngilizce yazılmış yazılara da yer verilebilir. Yazıların Dergiye Gönderilmesi Dergiye gönderilecek makaleler, 2019 Bahar/Mayıs sayısından itibaren sadece, dergimizin Dergi-park adresi üzerinden yüklenmelidir. Yayın Hakları ve Sorumluluğu Yayına kabul edilen yazıların telif hakkı, Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ne devredilmiş sayılır Gönderilen metinler, Editöryal değerlendirme aşamasında, İntihal denetim yazılımları aracılığıyla denetlenir. İntihal ve benzerlik oranı, %20 nin üzerinde görünen çalışmalar, bu aşamada değerlendirme dışına çıkarılır. Yayına kabul edilmeyen yazılar, yazarlarına iade edilmez. Yazılardan, kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir. Yayımlanan yazılardaki görüşlerin sorumluluğu ve yazım tercihleri, yazarlarına aittir. Yayın Süresi Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Mayıs ayı içerisinde Bahar ve Kasım ayında Güz olmak üzere, yılda iki sayı olarak yayınlanır. Bilimsel toplantı, güncel bilimsel gelişmeler gibi nedenlerle, özel veya ek sayı yayınlanabilir.

11 DEĞERLENDİRME Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi ne gönderilen yazıların değerlendirilmesinde, bilimsel tarafsızlık, akademik etik, ilgili disipline katkı ve Dergi yayın kurallarına uyarlık, en önemli ölçütlerdir. Editöryal Ön Değerlendirme Yazılar, Yayın Kurulu nca Dergi yayın ilkelerine uygunluk açısından incelenir ön incelemede uygun bulunmayanlar ve intihal programından geçirilip benzerlik oranı % 20 nin üstünde tespit edilenler düzeltilmesi için yazarına iade edilir. Ayrıca çalışması uygun bulunanlar ise, bilimsel disipline uygunluklarına ve katkılarına ilişkin ön değerlendirme için Alan Editörleri ne sevk edilir. Bilimsel Hakem Değerlendirmesi Alan Editörlerinin ön incelemeleri sonucunda bilimsel disipline uygun bulunduğu bildirilen yazılar, ilgili alanda iki hakeme gönderilir. Yazılar hakemlere sunulurken, yazarın isim ve meslek bilgileri gizli tutulur. Aynı şekilde, Hakem değerlendirme sonuçları yazarlara iletilirken, Hakemlerin isimleri de gizli tutulur. Hakemler, düzeltilmesini veya yeniden düzenlenmesini uygun gördükleri hususları, metin üzerinde gösterirler. Yazarlar, hakemlerin eleştirilerini ve önerilerini dikkate alırlar. Katılmadıkları hususlar varsa, gerekçeleriyle birlikte itiraz etme hakkına sahiptirler. Hakem raporlarından biri olumlu, diğeri olumsuz olması olduğu takdirde, yazı, üçüncü bir hakeme gönderilebilir veya Yayın Kurulu, hakem raporlarını inceleyerek son kararı verebilir. Hakem raporları, Dergi arşivinde saklanır. YAZIM KURALLARI Yazılarda, bilimsel metin yazımının evrensel kuralları gereğince, Başlık, Yazar Bilgisi, Öz, Anahtar Kelimeler, Bölüm Başlıkları, Alıntı, Sonuç ve Kaynakça gibi genel unsurların eksiksiz olarak yer alması gerekir. Bunlar, aşağıdaki biçimde düzenlenir. Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi ne gönderilen yazılarda, İngilizce başlık, Öz (Abstract) ve Anahtar Kelimeler in de (Keywords) yer alması gerekir. Ayrıca, yazılarda, Türkçe ve İngilizce Öz kısımlarının altında, yazının konusuyla ilgili uluslararası JEL kodlarına yer verilir. Sayfa Yapısı ve Yazı Biçimi Yazılar, A4 boyutunda (29.7x21 cm.) ve tüm kenar boşlukları 2.5 cm olarak ayarlanmış sayfada, MS Word programında, Times New Roman yazı karakteri ile, 12 punto, 1.5 satır aralığıyla yazılmalıdır. Sayfalar, numaralandırılmalıdır. Yazılar öz ve kaynakça dâhil on bin (10.000) kelimeyi geçmemelidir. Metin içinde vurgulanması gereken kısımlar, koyu değil eğik harflerle

12 yazılmalıdır. Metinde tırnak işareti eğik harfler gibi çifte vurgulamalara yer verilmemelidir. Başlık Başlık, yazıyla uyumlu, içerikle doğrudan ilgili ve onu en somut biçimde ifade eder biçimde ve makûl bir uzunlukta belirlenmelidir. Başlık, metnin en üstünde, ortalanmış, tüm harfleri büyük, 12 punto, koyulaştırılmış olarak ve tek satır aralığı ile yazılmalıdır. İngilizce başlık, Türkçe Öz den ve Anahtar Kelimeler den sonra, İngilizce Öz ün üstünde yer almalıdır. Yazar Bilgisi Yazar(lar)ın, unvan içermeyen ad(lar)ı, başlığın hemen altında ve başlıktan 6 nk aşağıda, sayfanın sağına yaslanmış biçimde, normal, soyad(lar) büyük olarak verilmelidir. Yazar(lar)ın meslekî bilgileri, unvan, kurum, ve ORCID numarası sıralamasıyla, aralarda virgülle ayrılmış ve sonda noktalı biçimde, yazar(lar)ın adlarının sağında yıldız işareti (*) ile gösterilmiş olarak, sayfa sonunda, 10 punto, normal yazılmış dipnotla gösterilmelidir. Örnek: Mehmet Emin KURT* * Dr. Öğr. Gör., Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Sağlık Yönetimi Bölümü, memin.kurt@dicle.edu.tr, ORCID: Öz. Öz, başlığın altında, sağa yaslı, koyu, eğik, 12 punto ile yazılmış (Öz) başlığı altında, içeriği en uygun biçimde ifade eden, en az 100, en fazla 200 kelimeden oluşan, 10 punto ile ve Türkçe yazılmış özettir. Öz, alıntı, şekil, ve çizelge numaraları içermemelidir. İngilizce Öz, Türkçe Öz ün ve Anahtar Kelimelerin ve İngilizce başlığın bir satır altında, 12 punto ile, koyu ve eğik yazılmış (Abstract) başlığı altında, 10 punto ile normal şekilde yazılır. JEL Kodları Türkçe ve İngilizce Anahtar Kelimelerin altına, çalışmanın içeriğiyle ilişkili JEL Kodları eklenmelidir. JEL Kodlarını içermeyen metinler, bilimsel değerlendirmeye alınmaz. Anahtar Kelimeler Anahtar Kelimeler, yazının içeriğiyle uyumlu ve yazının tümünü kapsayıcı olmalıdır. Öz ün altında, 6 nk boşluk bırakılarak, 12 punto ile düz ve koyu yazılmış (Anahtar Kelimeler:) başlığının sağında, yine 12 punto ile ve eğik yazılmış, en fazla beş adet Anahtar Kelime verilmelidir. İngilizce Anahtar Kelimeler, İngilizce Öz den sonra 6 nk boşluk bırakılarak, 12 punto ile düz ve koyu yazılmış (Keywords:) başlığının sağında, yine 12 punto ile, eğik yazılmış, en fazla beş adet olarak verilmelidir.

13 Ana Metin Ana metin, 12 punto ve 1.5 satır aralığı ile, iki yana yaslanmış şekilde yazılmalıdır. Paragrafların başında, sağdan boşluk bırakılmamalıdır. Paragraflar arası boşluk, 6 nk olarak belirlenmelidir. Bölüm Başlıkları Bölüm başlıkları, tümü büyük harfle, koyu yazılır ve 1., 2., 3., şeklinde numaralandırılır. Alt başlıklar, tümü koyu, her kelimenin ilk harfi büyük biçimde, 1.1, 1.2, biçiminde numaralandırılır. Yazıda varsa (GİRİŞ) bölümü, (SONUÇ) ve (KAYNAKÇA) başlıkları numaralandırılmaz. Tablolar ve Şekiller Tablolar, metinde sola yaslı ve içeriği 10 punto ile yazılmış şekilde verilmelidir. Tablolar, başlıklarından önce (Tablo 1.) şeklinde, koyu, 10 punto ile numaralandırılır. Tabloların numaraları ve başlıkları, 10 punto ile, normal ve düz, her kelimenin ilk harfi büyük olarak yazılmalıdır. Tablolar, alıntı ise, tablonun hemen altında, 10 punto ile ve (Kaynak: ) başlığının sağında, kaynakları gösterilmelidir. Tabloların sol kenarı, yazı kenarı ile bütünleşik olmalıdır. Tablo başlığı örneği: Tablo 1. İhracatın Ülkelere Göre Dağılımı (Eylül-Aralık, milyon $) Şekiller, tablolar gibi (Şekil 1.) veya grafik ise (Grafik 1. ) şeklinde, koyu, 10 punto ile yazılmış biçimde numaralandırılır ve 10 punto, koyu, düz, her kelimenin ilk harfi büyük olarak başlıklandırılır. Resimler Resim, fotoğraf ve diğer türlü görseller, renkli, yüksek çözünürlüklü veya taranmış olarak, yazıda verildiği bölümün veya paragrafın hemen altında verilir. Görseller de, Tablolar ve Şekiller gibi (Resim/ Görsel/ Fotoğraf 1.) biçiminde numaralandırılarak başlıklandırılır. Resimlerin alındığı kaynaklar da, tablolar ve şekiller gibi, resimlerin altında gösterilir. Alıntı ve Atıflar (Göndermeler) Yazı içeriğinde, başka kaynaklardan yapılan alıntılar, parantez içinde, yazar(lar)ın soyad(lar)ı, eserin yayın yılı ve alıntının yapıldığı sayfa biçiminde, aşağıdaki şekilde yazılmalıdır: Örnek: (Koçal, 2018: 390). İki yazarlı kaynaklardan alıntılar, metin içinde sadece iki yazarın soyadı ile ve bağlacıyla yazılmalıdır:

14 Örnek: (Aslan ve Koçal, 2016: 1). İkiden fazla yazarlı yayınlarda, metin içinde sadece ilk yazarın soyadı ve vd. yazılmalıdır: (Aslan vd. 2018: 18). Doğrudan alıntılar, tırnak içinde verilmelidir. 2.5 satırdan daha az doğrudan alıntılar satır içinde, 2.5 satırdan daha uzun alıntılar ise, satırın sağından 1.5 cm içeride, blok hâlinde ve 1.5 satır aralığıyla 11 punto olarak yazılmalıdır. Yazıda, dipnot kullanımından olabildiğince kaçınılmalı, yalnız açıklamalar ve ek bilgi göndermeleri için başvurulmalı ve dipnotlarda, otomatik numaralandırma kullanılmalıdır. Atıf yapılan yazarın adı metinde veriliyorsa, kaynağın sadece yayın tarihi ve alıntının yapıldığı sayfa yazılmalıdır: Örnek: Koçal'a göre (2014: 162), küresel kapitalizmle ilişkili bir ülkede siyasal iktidara gelmek, küresel hegemonyanın desteğini gerektiriyordu. İkinci kaynaktan yapılan alıntılarda, asıl kaynak da belirtilmelidir: Örnek: (Çemberlitaş 2018: 36 dan aktaran, Demirhan 2016: 25). Gazete, dergi gibi süreli yayınlardan yapılan alıntılar, varsa yazarının soyadıyla ve yayın tarihiyle, yoksa yayın adıyla ve tarihiyle verilmelidir. Örnek: İnternet ortamından ve doğrudan internet sitelerinden yapılan alıntılar, parantez içinde, sadece internet sitesi adıyla gösterilmelidir. Örnek: (isepa.org). Yayım tarihi olmayan eserlerde ve yazmalarda sadece yazarların soyadı, yazarı belirtilmeyen ansiklopedi vb. eserlerde ise eserin ismi yazılmalıdır. Kaynakça Metin içinde atıf yapılan ve tablo, şekil, resim vb. alınan tüm kaynaklar, yazının son kısmında, (KAYNAKÇA) başlığı altında verilmelidir. Kaynaklar, yazarların soyadına göre alfabetik olarak sıralanmalıdır. Kaynakça, tek satır aralığıyla ve 6 nk aralıkla sıralanmalıdır. Yararlanılan kaynak, yazarın önce soyadı, sonra adı, parantez içinde yayın yılı, yayın başlığı, yayın yeri ve yayın evi sıralamasıyla belirtilecek şekilde gösterilmelidir. Kaynağın iki yazarı varsa, metinde ismi önce yazılmış yazarın soyadı bilgisi ile başlanır, künye bilgilerinin alfabetik sıralanmasında ilk yazardan sonrakilerin soyadlarının öne alınmasına gerek yoktur. Örnek: Demirhan, Yılmaz ve Seyfettin Aslan (2015), Türkiye nin Sınır Ötesi Göç Politikaları ve Yönetimi, Birey ve Toplum, 5(9), s

15 Kitap Kitaplar, yazar(lar), yayın yılı parantez içinde, kitap adı eğik, yayın yeri ve yayın evi biçiminde, her biri virgülle ayrılmış biçimde ve sonda noktalanmış biçimde verilmelidir. Örnek: Demirhan, Yılmaz, Seyfettin Aslan (Ed.) (2016), Türk Siyasal Hayatında AK Parti Dönemi, Ankara: Orion Kitabevi. Kitap derlenmiş, çevrilmiş, yayıma hazırlanmış ise, çevirenin veya editörlerin isimlerine yazar ve eser bilgisinden sonra yer verilmelidir. Örnek: Koçal, Ahmet Vedat (2014), AK Parti nin Siyasal Sosyolojisi: Türkiye de Muhafazakâr Dönüşümün Toplumsal Temelleri, (Ed.) Nafiz Tok, Mehmet Özel, Ahmet Vedat Koçal, Yeni-Sağ, Küreselleşme ve Türkiye, Türkiye nin AK Parti li Yılları, (s ), Ankara: Orion Kitabevi. Örnek: Weber, Max (2006), Sosyoloji Yazıları, (Çeviri: Taha Parla), İstanbul: İletişim Yayınları. Kitap Bölümü Kitap bölümlerinin başlıkları tırnak içinde, bölümün alıntılandığı yayın, yazar veya Editör(ler)-Derleyen(ler), Yayın adı eğik, bölüme ait sayfa aralığı parantez içinde, yayın yeri ve yayın yeri bilgileriyle birlikte verilmelidir. Örnek: Aslan, Seyfettin (2013), Tek Parti Döneminin Siyasal Analizi, (Der.) Ahmet Karadağ, Osmanlı dan Günümüze Türkiye de Siyasal Hayat, (s.35-98), Ankara: Orion Kitabevi. Dergide Makale: Süreli akademik dergilerde yayınlanmış makaleler, yazar(lar), yayın yılı parantez içinde, makale başlığı düz ve tırnak içinde, dergi adı eğik, cilt sayısı düz, dergi sayısı parantez içinde, ve makalenin yayınlandığı sayfa aralığı biçiminde verilir. Örnek: Erkuş, Hakan ve İbrahim Çemberlitaş (2016), İslâmî Finans Araçlardan Olan Sukuk ların Muhasebeleştirilmesi, Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 6 (11), s Aynı yazar(lar)a ait birden fazla yapıt kaynakçada gösterilecekse bu durumda, ilk esere yer verildikten sonra aynı yazarın diğer eserleri için ad ve soyadı düzenini yinelemek gerekmez, bunun yerine ad ve soyadı bilgisi yerine bir uzun çizgi konabilir. Aynı yazara ait birden fazla eserin kaynakçadaki sıralaması, soyadı alfabetik bir ayarlamaya müsait olmadığı için, eserlerin alfabetik sırasına göre yapılır. Örnek: Eser, Hamza Bahadır ve Ömer Taylan (2016), Doğrudan ve Temsili Demokrasi Modelleri Üzerine Bir Eleştiri Denemesi, Muhafazakâr Düşünce, (48), s

16 (2017), Antogonizmadan-Agonizmaya: Radikal Demokrasi, Muhafazakâr Düşünce, (50), s Aynı yazarın, aynı tarihte, birden fazla eserinin kaynakçada yer alması durumunda, yayın yılının bitişiğine alfabetik sırayla (a, b, c..) eklenir. Örnek: Kayacı, Müslüm (2017a), Tartışmalı Düşünür Machiavelli Hakkında Kısa Bir Değerlendirme, Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Uluslar arası Ekonomi, Siyaset ve Yönetim Sempozyumu (ISEPA 18) Özel Sayısı, s (2017b), Türkiye de Sağ Seçmen Bloğunun Konsolidasyonu Bağlamında 16 Nisan Referandumu, Strategic Public Management Journal, (3), s Tezlerin kaynakçada gösteriminde, sırasıyla yazarın soyadı ve adı, parantez içinde tezin tamamlandığı tarih, eğik karakterle tezin tam başlığı, tez tipi ve yayın durumu, tezin hazırlandığı üniversitenin bulunduğu şehir ve üniversitenin adı yer almalıdır. Örnek: Altındağ, Özgür (2017), Diyarbakır'da Yaşlı Olmak: İhtiyaçlar, Sorunlar ve Hizmet Beklentileri, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Ankara: Hacettepe Üniversitesi. İnternette ortamından edinilen kaynaklar, varsa yazarın soyadı ve adı, varsa, tırnak içinde kaynağın başlığı, altı çizili olarak internet adresi, kaynağa ulaşma tarihi, parantez içinde (Erişim Tarihi: ) şeklinde sonda belirtilmelidir. Örnek: Demirhan, Yılmaz (2017), Türkiye de Hükümet Sistemi Arayışlarına Halkın Bakışı: Diyarbakır Örneği, (Erişim Tarihi: ). Ansiklopedi maddelerinden yapılan alıntıların kaynakçada gösteriminde, biliniyorsa, yazarın soyadı ve adı, sonra sırasıyla maddenin yayın tarihi, tırnak içinde maddenin tam başlığı, ansiklopedinin tam adı eğik, cilt nosu, yayın yeri, yayınevi ve sayfa aralığı belirtilmelidir: Örnek: Kılıçbay, Mehmet Ali (1985), Osmanlı Batılılaşması Tanzimat tan Cumhuriyet e Türkiye Ansiklopedisi, 1. Cilt, İstanbul: İletişim Yayınları, s Arşiv kaynaklarından yapılan alıntıların kaynakçada gösteriminde aşağıdaki biçim kullanılır: Başbakanlık Osmanlı Arşivi (BOA), Tapu Tahrîr Defterleri (TT.d.), 251. Kütüphane kaynaklarından yapılan (El yazmaları vb.) alıntıların kaynakçada gösteriminde, Yazar, Eser Adı, Kütüphane, Koleksiyon, Katalog numarası ve yaprağı sıralaması kullanılır. Örnek: Ebû İshakzâde, Mehmed Es ad b. İsmâil el-istanbûlî, Hülâsâtü t-tebyîn fî Tefsîri Sûreti Yâsîn, Süleymaniye Ktp., Hâlet Efendi, nr. 23.

17 BU SAYININ HAKEMLERİ / THE REFEREES OF THIS ISSUE DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ DICLE UNIVERSITY JOURNAL OF FACULTY OF ECONOMICS AND ADMINISTRATIVE SCIENCES E-ISSN ISSN CİLT/VOLUME: 8, SAYI/ISSUE: 16 KASIM-GÜZ / NOVEMBER-AUTUMN 2018 Prof. Dr. Abdülkadir BİLEN Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Management Prof. Dr. Atila DOĞAN Karadeniz Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü Karadeniz Teknik University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Public Administration Prof. Dr. İbrahim Halil SUGÖZÜ Şırnak Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Şırnak University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Economics Assoc. Prof / Doç. Dr. Bahar BURTAN DOĞAN Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Economics Assoc. Prof / Doç. Dr. Mehmet KAYA Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Economics Assoc. Prof / Doç. Dr. Nazım KARTAL Sinop Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü Sinop University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Political Science and Public Administration

18 Assoc. Prof / Doç. Dr. Pelin KARATAY GÖĞÜL Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Economics Assoc. Prof. / Doç. Dr. Selâhattin YAVUZ Erzincan Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Erzincan University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Management Assoc. Prof. / Doç. Dr. Mustafa YILMAZ Ondokuz Mayıs Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Ondokuz Mayıs University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Management Assistant Professor / Dr. Öğr. Üyesi Aysel ÖZTÜRKÇÜ Yüzüncü Yıl Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Yüzüncü Yıl University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Management Assistant Professor / Dr. Öğr. Üyesi Ayşe KAYACI Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Dicle University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Management Assistant Professor / Dr. Öğr. Üyesi Emre HORASAN Kafkas Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Kafkas University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Management Assistant Professor / Dr. Öğr. Üyesi Fatma TEMELLİ Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Ağrı İbrahim Çeçen University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Management Assistant Professor Dr. Öğr. Üyesi Işıl ARPACI İnönü Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü İnonu University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Political Science and Public Administration Assistant Professor / Dr. Öğr. Üyesi İsmail Fatih CEYHAN Bartın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Bartın University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Management

19 Assistant Professor / Dr. Öğr. Üyesi Oktay KIZILKAYA Hakkâri Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Hakakri University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Management Assistant Professor / Dr. Öğr. Üyesi Ömer ÇINAR Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Ağrı İbrahim Çeçen University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Management Assistant Professor / Dr. Öğr. Üyesi Yavuz TÜRKAN Bingöl Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Bingöl University, Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Management

20 DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ UNIVERSITY OF DICLE Journal of Faculty of Economics and Administrative Sciences E-ISSN ISSN CİLT/VOLUME: 8, SAYI/ISSUE: 16 İÇİNDEKİLER/CONTENS BİST DE DOKUMA, GİYİM EŞYASI VE DERİ İŞLETMELERİNİN TOPSIS YÖNTEMİ İLE FİNANSAL PERFORMANS ANALİZİ FINANCIAL PERFORMANCE ANALYSIS BY TOPSIS METHOD OF WEAVING CLOTHING AND LEATHER MANUFACTURING IN BIST M. Sait IŞILDAK (Araştırma Makalesi - İşletme/ Research Article on Financial Management) ** DUYGUSAL ZEKÂ, YAŞAM TATMİNİ VE İŞ PERFORMANSI ARASINDAKİ İLİŞKİLERİN İNCELENMESİ: AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN VE BAYBURT ÜNİVERSİTELERİNDE ÇALIŞAN AKADEMİSYENLER ÜZERİNDE BİR UYGULAMA EXAMINATION OF THE RELATIONSHIP BETWEEN EMOTIONAL INTELLIGENCE, LIFE SATISFACTION AND JOB PERFORMANCE: AN IMPLEMENTATION ON ACADEMICIANS OF AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN UNIVERSITY AND BAYBURT UNIVERSITY Ömer ÇINAR & Fatma Zehra ÖZYILMAZ (Araştırma Makalesi - İşletme/ Research Article on Management) ** ÖZEL SEKTÖR YATIRIMLARININ BELİRLEYENLERİ ÜZERİNE BİR ANALİZ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ DETERMINANTS OF PRIVATE SECTOR INVESTMENTS AN ANALYSIS: EXAMPLE OF TURKEY Burcu ÖZCAN & Ayşe Esra PEKER (Araştırma Makalesi - İktisat/ Research Article on Economics) **

21 UMS 11 İNŞAAT SÖZLEŞMELERİ KAPSAMINDA YILLARA YAYGIN İNŞAAT VE ONARIM FAALİYETLERİNİN RAPORLANMASI REPORTING OF CONTRACTS OF CONSTRUCTION SPREAD OVER YEAR AND REPAIR ACTIVITIES IN TERMS OF STANDARD IAS 11 CONSTRUCTION CONTRACTS İbrahim ÇEMBERLİTAŞ & Kudbeddin ŞEKER (Araştırma Makalesi Finans-Muhasebe/ Research Article on Financial Management-Accounting) ** İKTİSAT BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNİN EKONOMETRİ DERSİNE İLİŞKİN TUTUMLARININ DERSİN KAZANIMLARI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ THE EFFECT OF THE ECONOMICS DEPARTMENT STUDENTS ATTITUDES TOWARDS ECONOMETRICS COURSE ON THEIR ACHIEVEMENTS Bülent YILDIZ & Mehmet AYTEKİN& Şemsettin ÇİĞDEM (Araştırma Makalesi İktisat/ Research Article on Economics) **

22 Öz DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s BİST DE DOKUMA, GİYİM EŞYASI VE DERİ İŞLETMELERİNİN TOPSIS YÖNTEMİ İLE FİNANSAL PERFORMANS ANALİZİ M. Sait IŞILDAK İşletmeler rekabet edebilmek ve yeni açılımlarda bulunabilmek için hem kendi performansını hem de sektördeki performansını bilmek isterler. Performans ise kısmen mali tablolar aracılığıyla görülebilir. Ancak bu ham bilgiler de analiz edilmeye ve yorumlanmaya muhtaçtır. Mali tablolar analiz edilirken oranlar veya karşılaştırmalı analiz yöntemlerinden faydalanılmaktadır. Oran analizi veya karşılaştırmalı analiz yöntemleri sadece bir işletmeye yönelik analiz yapmayı mümkün kılar. İşletme sayısı ve oran sayısı arttığında bu analizleri çözümlemek mümkün olamamaktadır. Bu durumda da çok amaçlı karar verme (ÇAKV) yöntemleri kullanılabilmektedir. Çok sayıdaki ÇAKV yöntemlerinden birisi olan TOPSİS yöntemi aracılığıyla bu analizler çözümlenebilmektedir. Bu çalışmada, BİST te işlem gören 20 adet işletmenin yıllarına ait 11 adet finansal oranları kullanılarak TOPSİS yöntemi aracılığıyla performans ölçümlemesi ve sıralaması yapılmıştır. Elde edilen veriler DESA şirketinin yıllarında en iyi performansı gösterdiğini 2017 yılında ise BRMEN şirketinin en üst sırada yer aldığını göstermektedir. RODRG yılları arasında en kötü performansı gösterirken 2017 yılında BRKO en son sırada yer almıştır. Anahtar Kelimeler: Finansal Performans Analizi, TOPSİS, Dokuma, Giyim Eşyası ve Deri İşletmesi. JEL Kodları: D22, D25. FINANCIAL PERFORMANCE ANALYSIS BY TOPSIS METHOD OF WEAVING CLOTHING AND LEATHER MANUFACTURING IN BIST Abstract In order to compete and to be able to be in new openings, companies would like to know both their own and the sector performance. Performance can be seen in part through financial statements. However, these raw information also need to be analysed and interpreted. When financial tables are analysed, generally rates or comparative analysis methods are utilized. Ratio analysis or comparative analysis methods make it possible to perform only one business analysis. It is not possible to perform these analyses for a number of enterprises more than one. In this case, multi-objective decision making methods can be used. These analyses can be resolved through the Technique for Order Preference by Similarity to Ideal Solution (TOPSIS) method, which is one of the multi-objective decision making methods. In this study, performance measurement and ranking were made through TOPSİS method using 11 pieces of financial ratios of 20 weaving, apparel and leather companies in BİST for years. The data show that DESA has the best performance in , and in 2017 BRMEN is at the top. In 2017, BRKO ranks in the last place while RODRG shows the worst performance between Keywords: Financial Performance Analysis, TOPSIS, Weaving Apparel and Leather Business. JEL Codes: D22, D25. GİRİŞ İşletme yöneticileri ve işletmeyle ilgi diğer kişiler, işletmenin finansal performanslarını bilmek isterler. Tüketiciye yönelik faaliyetlerde bulunan dokuma, giyim eşyası ve deri işletmelerinin Dr. Öğr. Üyesi, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Zile Meslek Yüksekokulu Bankacılık ve Sigortacılık Bölümü, muhammetsait.isildak@gop.edu.tr, Orcid ID:

23 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s rekabet edilebilirlikte süreklilik sağlaması ve yeni konseptlere yönelik üretim yapması gerekmektedir. İşletmeler geçmiş ve mevcut performanslarını görmek ve stratejik hedeflerine yönelik kararlar almak durumundadırlar. Bu nedenle karar almayı kolaylaştıracak ve riskleri azaltacak bilgiye ihtiyaç duyarlar. İşletmeler bu bilgileri mali tablolardan ve onların analizlerinden sağlarlar. Mali tabloların en önemlileri bilanço ve gelir tablolarıdır. Performans ölçümünde oran analizi yöntemi ve karşılaştırmalı mali analiz yöntemleri kullanılmaktadır(gönenli,1979:67). Karşılaştırmalı mali analiz, iki veya daha fazla döneme ait mali tablolar rakamsal ve yüzde olarak karşılaştırılabileceği gibi, dönemsel karşılaştırma veya gelişmelerinin incelenmesi şekliyle de yapılabilmektedir. Oran analizi ise, bilanço ve gelir tablosu kalemlerinin birbirleriyle oranlanması yoluyla hesaplanır. Oran analizi mali tablo kalemlerinin aralarındaki ilişkileri göstermektedir (Çetiner, 1996: 14). İşletmeler kendi performansını bilmek istemesinin yanında karşılaştırma yapmak ve konumunu görmek için de başka işletmelerin performanslarını bilmek isterler. İşletmelerin kendi durumunu görebilmesi için oran analizi yeterli olurken, birden çok işletmenin birlikte karşılaştırılmasında çok amaçlı karar verme analizlerine gerek duymaktadırlar(özdemir, 2015: 134). Bu nedenle çok sayıda çok amaçlı karar verme (ÇAKV) analizi bulunmaktadır (Turan, 2015: 19). ÇAKV yöntemleri, birden fazla kriterin optimize edildiği, mümkün çözüm setlerinden en iyi sonucun seçildiği yöntemlerdir (Turan, 2015: 15). ÇAKV yöntemlerinden TOPSİS yöntemi, sınırlamalar doğrultusunda alternatifler arasından sıralamalar yapılmasına olanak sağlamaktadır (Özdemir, 2015: 134). Bu nedenle bu çalışmada, TOPSİS yöntemi vasıtasıyla BİST te işlem gören 20 adet dokuma, giyim eşyası ve deri işletmesinin finansal oranları kullanılarak performans ölçümlemeleri yapılmıştır. 1. LİTERATÜR Literatürde TOPSİS yöntemi kullanılarak finansal performans analizi ile ilgili çalışmalardan bazıları aşağıda özetlenmiştir. Akkaya (2004), Türkiye de faaliyet gösteren bir havayolu işletmesinin 2002 yılı finansal performansını, toplam 13 mali oran kullanılarak TOPSIS yöntemi ile analiz etmiştir. Akbulut ve Rençber (2015) çalışmalarında, BİST te işlem gören İmalat sektöründeki 32 işletmenin dönemini kapsayan üç yıllık finansal performansları ile pazar değeri/defter değeri oranlarını karşılaştırmışlardır. Analiz sonucunda bütün bulguların birbiri ile benzerlik gösterdiğini bulmuşlardır. 117

24 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Akyüz, Bozdoğan ve Hantekin (2011) çalışmalarında, yıllarına ait İMKB de işlem gören seramik sektöründeki bir Anonim şirketin 19 mali oranı kapsayan finansal performansı TOPSIS yöntemi ile değerlendirilmiştir. Analiz sonucunda en başarılı yılın 2005 olduğu, sonuçların farklılık gösterdiği ve doğrusal bir gelişme göstermediği belirtilmiştir. Akyüz ve Kaya (2013) çalışmalarında, yıllarında Türkiye'de hayat dışı sigorta şirketlerinin ve hayat\emeklilik şirketlerinin üzerinde 10 adet oran kullanılarak TOPSIS yöntemi ile finansal performans analizi yapmışlardır. Analiz sonucunda, 2007 yılı en başarılı, 2008 yılı da en başarısız yıl olduğu belirtilmiştir Bülbül ve Köse (2011), çalışmalarında, yıllarında Türkiye de İMKB de işlem gören 19 Gıda, İçki ve Tütün işletmesi üzerinde 8 mali oran kullanılarak finansal performansları TOPSIS ve ELECTRE yöntemleriyle değerlendirilmiştir. Elde edilen şirket sıralamalarına göre her iki yöntemin de benzer sonuçlar verdiği görülmüştür. Demireli (2010) çalışmasında yıllarına ait 3 kamu bankasının 10 adet mali oranı kullanılarak TOPSIS yöntemi aracılığıyla finansal performanslarını incelenmiştir. Çalışma sonucunda, bu bankaların yerel ve küresel finansal krizlerden etkilendiği, performans puanlarının yurtdışı verilere dayalı olarak sürekli olarak dalgalanmalar gösterdiği, bankacılık sektöründe göze çarpan bir iyileşmenin kaydedilemediği saptanmıştır. Dumanoğlu (2010) diğer bir çalışmasında, yıllarına ait İMKB de işlem gören 15 çimento işletmesinin 8 mali oranı kapsayan finansal performansları TOPSIS yöntemi ile analiz edilmiştir. Bu işletmelerin sıralaması yapılmış ve bazı işletmelerin istikrarlı bir şekilde performans sıralamasında yerini koruduğu sonucuna ulaşılmıştır. Dumanoğlu ve Ergül (2010) çalışmalarında, yıllarına ait İMKB de işlem gören 11 teknoloji şirketinin finansal performansları TOPSIS yöntemi ile analiz edilmiştir. Temel analiz ile TOPSIS analiz yöntemi sonuçlarının birbirleriyle benzerlik gösterdiği sonucuna ulaşmıştır. Yapılan bir araştırmada, Kurumsal Yönetim Endeksi nde mali sektör içerisinde yer alan banka ve sigorta şirketleri analiz dışı bırakılarak, BİST te faaliyet gösteren18 şirketin yılları arasındaki finansal performansları ve kurumsal yönetim notları çerçevesinde analizi yapılmıştır. Araştırmada bu şirketlerin finansal performanslarının ölçümü TOPSIS yöntemi uygulanarak başarı puanlarına ulaşılmış ve elde edilen başarı puanları ile kurumsal yönetim notları karşılaştırılarak şirketler performanslarına göre sıralanmıştır (Ege, Topaloğlu Özyamanoğlu, 2013). Erdoğan ve Yamaltdınova (2018) çalışmalarında, dönemine ait BIST e kote olmuş 13 turizm şirketinin 12 mali oranını içeren finansal performansları TOPSIS yöntemi ile incelenmiştir. İnceleme sonucunda literatürdeki çalışma sonuçlarıyla benzer sonuçlara ulaşılmıştır. 118

25 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Ergül (2014) çalışmasında, dönemine ait BİST te işlem gören turizm şirketinde11 adet mali oran kullanılarak ELECTRE ve TOPSIS yöntemleri ile finansal performans derecelendirilmesi yapılmıştır. Her iki yöntemin sonuçlarının birbiriyle uyumlu olduğu belirlenmiştir. Gümüş ve diğerleri (2017) çalışmalarında, 2016 dönemine ait BİST te işlem gören 15 adet çimento şirketin 2016 dönemine ilişkin 6 adet mali oran kullanılarak finansal performanslarının ölçülmesi yapılmıştır. Analiz sonucunda, nakit akım oranlarına ve karar matrislerine göre elde edilen sonuçlar arasında farklılıklar olduğu gözlemlenmiştir. Gümüş ve diğerleri (2016), çalışmalarında, dönemine ait BİST te işlem gören Metal Eşya Makine sektöründe faaliyet gösteren 27 firma üzerinde 11 adet mali oran kullanılarak performans analizi TOPSIS yöntemi yardımıyla gerçekleştirilmiştir. Sonuç olarak, firmaların seçilen yıllardaki performans sıralamaları elde edilmiş olup, yıllar itibariyle büyük ölçüde benzerlik gösterdiği belirtilmiştir. Günay (2017) çalışması, telekomünikasyon sektörünün en eski ve köklü şirketi olan Türk Telekom AŞ nin, 2005 yılında özelleştirilmesi sonrası yıllarının 8 adet mali oran kullanılarak finansal performansı TOPSIS yöntemi ile incelenmiştir. Finansal performansı en iyi olan ilk üç yıl 2007,2010 ve 2012 olarak sıralanmıştır. Finansal performansı en iyi olan son üç yıl ise 2013,2015 ve 2016 olmuştur. Kahveci ve Turna (2016) çalışmalarında, dönemine ait BİST te işlem gören 11 turizm işletmesi üzerinde 9 adet mali oran kullanılarak performans analizi TOPSIS yöntemi yardımıyla gerçekleştirilmiştir. Çalışma sonucunda, performans puanlarının analiz dönemi içerisinde dalgalanma gösterdiği görülmüştür. Kendirli ve Kaya (2016) çalışmalarında, dönemine ait BİST te işlem gören 7 ulaştırma işletmesi üzerinde 18 adet mali oran kullanılarak performans analizi TOPSIS yöntemi yardımıyla gerçekleştirilmiştir. Elde edilen sonuçların oran analiziyle elde edilen sonuçlarla da tutarlı olduğu görülmektedir. Metin, Yaman ve Kormaz (2017) çalışmalarında, dönemine ait BİST te işlem gören 11 enerji firması üzerinde 10 adet mali oran kullanılarak performans analizi için TOPSIS MOORA yöntemlerini kullanmışlardır. Analiz sonucunda TOPSIS ve MOORA yöntemleri ile ölçülen finansal performans skorları ve ele alınan örneklem içerisindeki sıralamaların birbirinden farklı olduğu vurgulanmıştır. Tüm yıllarda en iyi veya en kötü performansı sergileyen tek bir firmanın olmaması ve sadece üç firmanın performans sıralaması birbirine eşit çıkması ayrı bir sonuç olarak belirtilmiştir. 119

26 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Özçelik ve Kandemir (2015) çalışmalarında, döneminde BİST te işlem gören 7 turizm firmasına ait 8 mali oran kullanılarak performans değerlendirmesi TOPSİS yöntemiyle analiz edilerek işletmeler arası genel sıralama yapılmıştır. Saldanlı ve Sırma (2014) çalışmalarında, yılları arasında BİST te işlem gören 44 imalat sanayi işletmesine ve 11 banka işletmesine ait 8 mali oran kullanılarak performans değerlendirmesi TOPSİS yöntemiyle analiz edilerek sektörler arası skorlar karşılaştırılmıştır. İmalat sanayi işletmesinin yıllık getirileri ile TOPSİS skorları arasında anlamlı olmayan bir ilişki olduğu ancak banka işletmelerinin yıllık getirileri ile TOPSİS skorları arasında anlamlı bir ilişki olduğu gözlemlenmiştir. Soysal, Kayalı ve Aktaş (2017) çalışmalarında, yılları arasında BİST te işlem gören 17 çimento sanayii işletmesinin 15 mali oran kullanılarak performans değerlendirmesi TOPSİS yöntemiyle analiz edilerek sıralama yapılmıştır. Şit, Ekşi ve Hacıevliyagil (2017) çalışmalarında, yılları arasında BİST te Ana Metal Sanayi Endeksinde yer alan 16 firmanın 11 mali oran kullanılarak performans değerlendirmesi TOPSİS yöntemiyle analiz edilerek sıralama yapılmıştır. Yamaltdinova (2017) çalışmasında, Kırgızistan ın bankacılık sektöründe faaliyet gösteren 15 adet ticari bankanın yıllarında ortaya koydukları mali etkinlikleri, 27 mali oran kullanılarak TOPSIS metoduyla değerlendirilerek sıralanmıştır. 2. YÖNTEM Çalışmada yaygın olarak kullanılan oranlar kullanılmıştır. Yaygın kullanımdaki oranlar dört kategoride ele alınmaktadır. Bunlar, likidite oranları, finansal yapı oranları, faaliyet oranları ve kârlılık oranlarıdır. Bu oranların altında yer alan en çok kullanımdaki oranlar kullanılmıştır. Tablo 1. Çalışmada Kullanılan Finansal Oranlar Likidite Oranları Finansal Yapı Oranları Faaliyet Oranları Karlılık Oranları Cari Oran Dönen Varlık / Kısa Vadeli Borç (CO) Likidite Oranı (Dön V.-Stoklar)/ Kısa Vadeli Borç (LO) Borçlanma Oranları Toplam Borç/Toplam Pasif Kısa Vadeli Borç /Toplam Pasif Uzun Vadeli Borç /Toplam Pasif (TBO) (KVBO) (UVBO) Toplam Varlık Devir Hızı Net Satışlar / Toplam Aktif (VDH) Alacak Devir Hızı Net Satışlar / Ticari Alacak (ADH) Stok Devir Hızı SMM / Ticari Mal Stoku (SDH) Kar Marjı Net Kar / Net Satışlar (SK) Öz Kaynak Karlılığı Net Kar / Öz Kaynak (ÖK) 120

27 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Toplam Varlık Karlılığı Net Kar / Toplam Aktif (AK) Birden fazla yıla ait analiz, daha gerçekçi olacağından ve daha fazla bilgiyi barındıracağından analizde birden fazla yıllara ait oranlar kullanılmıştır. Çalışmada yıllarına ait bilanço ve gelir tablosu değerleri kullanılmıştır. Birden fazla yıla ait oran analizi sonuçlarını yorumlamak ve kullanmak zor belki de imkânsız olacaktır. Bu oranlar, çok kriterli karar verme tekniği (ÇKKT) olan TOPSİS yöntemi kullanılarak anlaşılır hale getirilmiştir. Elde edilmek istenen bilgiye göre kullanılabilecek çok sayıda ÇKKT yöntemi vardır. Çalışmamızda, performans sıralaması ile analiz yapılacağından dolayı TOPSİS yöntemi kullanılmıştır. TOPSIS yöntemi, performans sıralamasında kullanılabilen ve alternatifler arasında karar vermeyi kolaylaştıran iyi bir yöntemdir( YURDAKUL 2003:11). TOPSIS yöntemi, pozitif ideal çözüm ile negatif ideal çözüm noktalarını bir arada gösterebilmek için kullanılır. Pozitif ideal çözüm, faydanın en yüksek, maliyetin en düşük olduğu çözüm noktasıdır. Negatif ideal çözüm faydanın en düşük, maliyetin en yüksek olduğu çözüm noktasıdır. (Yamaltdinova, 2017: 73) TOPSIS yöntemi, 6 adımdan oluşmaktadır (Uygurtürk, 2012: 103). TOPSİS analizini Microsoft Excel kullanarak çözümleneceğinden burada sadece aşamalar belirtilmiştir. 1. Adım: Karar matrisinin oluşturulmasıdır. Karar matrisinin satırlarında üstünlükleri sıralanmak istenen karar noktaları, sütunlarında ise karar vermede kullanılacak değerlendirme faktörleri yer alır. Karar matrisi karar verici tarafından oluşturulan ilk matrisidir. Satırlara karar noktaları ve sütunlara da faktörler yerleştirilir.karar matrisi (Aij) aşağıdaki gibi formülle ifade edilebilir. a 11 a 12 a 1m a 21 a 22 a 2m Aij = [ ] i = 1, m, j = 1,, n a n1 a n2 a nm 2. Adım: Normalleştirilmiş karar matrisinin oluşturulmasıdır.her bir karar matrisinin kareleri alınarak, bu değerlerin toplamından oluşan sütun toplamları elde edilir. Her bir karar matris değeri ait olduğu sütun toplamının kareköküne bölünür.normalleştirilmiş karar matrisi değerleri (rij) oluşturulur. Normalleştirilmiş karar matrisi (Rij) aşağıdaki gibi formülle ifade edilebilir. aij rij = m i=1 2 a kj r 11 r 12 r 1m r 21 r 22 r 2m Rij = [ ] r n1 r n2 r nm 121 (i = 1, m, j = 1,, n)

28 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Adım: Ağırlıklı normalleştirilmiş karar matrisinin oluşturulmasıdır. Faktörlerin önem derecesini gösteren ağırlık değerlemesi(w i ) belirlenir. Bu yöntemin en zayıf ve sübjektif yönü olan ağırlıklandırma işlemi çeşitli şekillerde yapılmaktadır. Her birine eşit oran verilebileceği gibi ağırlıklı ortama alınarak da belirlenebilir. Önemli olan, ağırlık değerlerinin toplamı 1 e eşit olmalıdır. Bu çalışmada da ağırlıklı ortalama kullanılmıştır. W i = x n i {1 i m, 1 i n, } Wj x ij Normalleştirilmiş değerler ile ağırlık değeri çarpılarak ağırlıklı normalleştirilmiş matris(yij) değerleri bulunur. Aşağıdaki formülle ifade edilebilir. j=0 W 1 a 11 W 2 a 11 W n a 1n W Yij = [ 1 a 21 W 2 a 22 W n a 2n ] W 1 a n1 W 2 a n2 W n a mn 4. Adım: İdeal ve negatif ideal çözümün belirlenmesidir. Amaç maksimizasyon ise, her bir sütuna ait maksimum değerler belirlenir. Bu değerler ideal çözüm (A + ) değerleridir. Aynı şekilde her bir sütuna ait minimum değerler belirlenir. Bu değerler negatif ideal çözüm (A ) değerleridir. Amaç minimizasyon ise, bu eylemlerin tersi yapılır. Aşağıdaki gibi formülle ifade edilebilir. = 1 A + = {V 1 +, V 2 +,. V n + } (maksimum değerler) A = {V 1, V 2,. V n } (minimum değerler) 5. Adım: Alternatifler arasındaki mesafe ölçülerinin hesaplanmasıdır.ağırlıklı normalleştirilmiş matris değerlerinden ideal çözüm değerleri çıkarılarak kareleri alınır. Daha sonra toplamlarının karekökleri alınarak her bir karar noktasına ait ideal uzaklık (S i + ) belirlenir. Ağırlıklı normalleştirilmiş matris değerlerinden negatif ideal çözüm değerleri çıkarılarak kareleri alınır. Daha sonra toplamlarının karekökleri alınarak her bir karar noktasına ait negatif ideal uzaklık (S i ) belirlenir. Aşağıdaki gibi formülle ifade edilebilir. n S + i = (V ij V j ) 2 j=1 n S i = (V ij V j ) 2 j=1 (i = 1,2,., m& j = 1,2,., n) 122

29 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Adım: İdeal çözümün göreli yakınlığın hesaplanmasıdır. Negatif ideal değer, negatif ideal değer ile ideal değerler toplamına bölünerek ideal çözüme yakınlık hesaplanmış olur. Karar noktalarının büyükten küçüğe doğru sıralandığında, performansı da büyükten küçüğe doğru sıralanmış olur. Aşağıdaki gibi formülle ifade edilebilir. C i + = S i + S İ + S i + 0 C i ARAŞTIRMADA KULLANILAN VERİLER VE METODOLOJİ Çalışmada, BİST te işlem gören mali tablo bilgilerine ulaşılabilen ve daha önce üzerinde çalışılmamış alan olan 20 adet dokuma, giyim eşyası ve deri işletmesinin finansal oranları kullanılarak TOPSİS yöntemi aracılığıyla performans ölçümlemesi yapılmıştır. Mali tablo bilgileri Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP) internet adresinden sağlanmıştır. Tablo 2. BİST te İşlem Gören Dokuma, Giyim Eşyası ve Deri İşletmeleri DOKUMA, GİYİM EŞYASI VE DERİ İŞLETMELERİ (BİST) 1 DESA Desa Deri Sanayi Ve Ticaret A.Ş. 2 DIRIT Diriteks Diriliş Tekstil Sanayi Ve Ticaret A.Ş. 3 SKTAS Söktaş Tekstil Sanayi Ve Ticaret A.Ş. 4 MNDRS Menderes Tekstil Sanayi Ve Ticaret A.Ş. 5 RODRG Rodrigo Tekstil Sanayi Ve Ticaret A.Ş. 6 BRKO Birko Birleşik Koyunlulular Mensucat Ticaret Ve Sanayi A.Ş. 7 DAGI Dagi Giyim Sanayi Ve Ticaret A.Ş. 8 LUKSK Lüks Kadife Ticaret Ve Sanayii A.Ş. 9 ATEKS Akın Tekstil A.Ş. 10 YATAS Yataş Yatak Ve Yorgan Sanayi Ve Ticaret A.Ş. 11 ARSAN Arsan Tekstil Ticaret Ve Sanayi A.Ş. 12 YUNSA Yünsa Yünlü Sanayi Ve Ticaret A.Ş. 13 SNPAM Sönmez Pamuklu Sanayii A.Ş. 14 BOSSA Bossa Ticaret Ve Sanayi İşletmeleri T.A.Ş. 15 KORDS Kordsa Teknik Tekstil A.Ş. 16 KRTEK Karsu Tekstil Sanayii Ve Ticaret A.Ş. 17 HATEK Hateks Hatay Tekstil İşletmeleri A.Ş. 18 BLCYT Bilici Yatırım Sanayi Ve Ticaret A.Ş. 19 DERIM Derimod Konfeksiyon Ayakkabı Deri Sanayi Ve Ticaret A.Ş. 20 BRMEN Birlik Mensucat Ticaret Ve Sanayi İşletmesi A.Ş. 123

30 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s TOPSİS yöntemi çözümü, Microsoft Excel programı kullanılarak 6 aşamada gerçekleştirilmiştir. Örnek olması için sadece 2017 yılına ait TOPSİS çözümü gösterilecektir. Makale yazım kısıtlarından dolayı yıllarına ait hesaplamalar yapılmış olup burada gösterilememiştir. 1. Aşama: 2017 yılına ait mali oranların karar matris tablosu Tablo 3 de gösterilmiştir. Tablo Yılına Ait Karar Matrisi Oran Şirket CO LO TBO KVBO UVBO VDH ADH SDH SK ÖK AK ATEKS 1,331 0,493 0,244 0,141 0,102 0,388 8,601 2,653 0,119 0,061 0,046 ARSAN 1,114 0,653 0,361 0,312 0,049 0,509 3,835 2,995 0,187 0,149 0,095 BLCYT 1,948 1,589 0,407 0,212 0,195 0,572 1,841 5,274 0,170 0,164 0,097 BRKO 0,726 0,343 0,444 0,347 0,098 0,180 1,984 1,133 0,089 0,029 0,016 BRMEN 0,372 0,348 0,549 0,209 0,340 0,183 3,126 31,716-0,036-0,015-0,007 BOSSA 0,998 0,617 0,886 0,397 0,489 0,693 3,523 3,334 0,023 0,141 0,016 DAGI 3,587 2,463 0,345 0,149 0,195 0,570 3,082 1,860-0,035-0,030-0,020 DERIM 1,390 1,338 0,864 0,687 0,177 0,757 0,889 19,231-0,004-0,024-0,003 DESA 1,141 0,176 0,723 0,625 0,099 0,821 17,064 0,702 0,098 0,289 0,080 DIRIT 0,761 0,165 0,472 0,276 0,196 0,251 23,225 1,549-0,256-0,122-0,064 HATEK 1,037 0,593 0,355 0,284 0,071 0,600 4,747 4,354-0,047-0,044-0,028 KRTEK 1,097 0,706 0,804 0,472 0,332 0,793 3,377 3,489 0,071 0,289 0,057 KORDS 1,288 0,658 0,425 0,324 0,101 0,867 5,140 3,478 0,104 0,156 0,090 LUKSK 1,289 0,776 0,442 0,207 0,234 0,318 3,166 1,945 0,011 0,006 0,004 MNDRS 1,183 0,532 0,711 0,407 0,304 0,716 10,699 2,165 0,062 0,154 0,045 RODRG 1,689 0,807 0,578 0,430 0,148 0,639 2,981 0,989 0,007 0,010 0,004 SKTAS 0,821 0,451 0,842 0,315 0,527 0,546 5,663 0,312-0,112-0,388-0,061 SNPAM 4,335 2,652 0,052 0,042 0,010 0,318 3,251 3,236 0,301 0,101 0,096 YATAS 1,261 0,685 0,565 0,402 0,162 1,472 12,050 3,683 0,175 0,592 0,258 YUNSA 1,008 0,589 0,733 0,682 0,051 1,215 4,011 3,229 0,068 0,310 0, Aşama: 2017 yılına ait mali oranların normalleştirilmiş karar matris tablosu Tablo 4 de gösterilmiştir. Tablo Yılının Normalleştirilmiş Karar Matrisi Şirket Oran CO LO TBO KVBO UVBO VDH ADH SDH SK ÖK AK ATEKS 0,176 0,104 0,093 0,082 0,096 0,124 0,234 0,068 0,208 0,064 0,127 ARSAN 0,148 0,137 0,138 0,181 0,046 0,163 0,104 0,077 0,328 0,155 0,261 BLCYT 0,258 0,334 0,156 0,123 0,183 0,183 0,050 0,135 0,299 0,172 0,268 BRKO 0,096 0,072 0,170 0,201 0,092 0,058 0,054 0,029 0,155 0,030 0,044 BRMEN 0,049 0,073 0,211 0,121 0,319 0,059 0,085 0,812-0,063-0,015-0,018 BOSSA 0,132 0,130 0,340 0,230 0,459 0,222 0,096 0,085 0,041 0,147 0,044 DAGI 0,475 0,518 0,132 0,087 0,183 0,183 0,084 0,048-0,061-0,032-0,055 DERIM 0,184 0,281 0,331 0,398 0,166 0,243 0,024 0,492-0,008-0,026-0,

31 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s DESA 0,151 0,037 0,277 0,362 0,093 0,263 0,463 0,018 0,171 0,303 0,220 DIRIT 0,101 0,035 0,181 0,160 0,184 0,081 0,631 0,040-0,450-0,128-0,177 HATEK 0,137 0,125 0,136 0,165 0,067 0,192 0,129 0,111-0,083-0,046-0,078 KRTEK 0,145 0,148 0,308 0,274 0,312 0,254 0,092 0,089 0,125 0,302 0,155 KORDS 0,171 0,138 0,163 0,188 0,095 0,278 0,140 0,089 0,182 0,163 0,247 LUKSK 0,171 0,163 0,169 0,120 0,220 0,102 0,086 0,050 0,019 0,007 0,010 MNDRS 0,157 0,112 0,272 0,236 0,285 0,230 0,290 0,055 0,109 0,161 0,123 RODRG 0,224 0,170 0,222 0,249 0,139 0,205 0,081 0,025 0,011 0,010 0,011 SKTAS 0,109 0,095 0,323 0,182 0,495 0,175 0,154 0,008-0,197-0,406-0,169 SNPAM 0,574 0,558 0,020 0,024 0,009 0,102 0,088 0,083 0,528 0,105 0,263 YATAS 0,167 0,144 0,216 0,233 0,152 0,472 0,327 0,094 0,307 0,619 0,708 YUNSA 0,133 0,124 0,281 0,395 0,048 0,390 0,109 0,083 0,120 0,324 0, Aşama: Ağırlıklı ortalama yöntemine göre belirlenmiş olan ağırlıkların normalleştirilmiş karar matrisleri ile çarpılarak oluşturulan ağırlıklı normalleştirilmiş karar matrisi Tablo 5 de gösterilmiştir. Tablo Yılının Ağırlıklı Normalleştirilmiş Karar Matrisi (x1.000) Oran Şirket CO LO TBO KVBO UVBO VDH ADH SDH SK ÖK AK ATEKS 3,37 1,98 1,79 1,57 1,84 2,38 4,47 1,30 3,99 1,22 2,42 ARSAN 2,82 2,63 2,65 3,46 0,88 3,12 1,99 1,47 6,27 2,97 5,00 BLCYT 4,93 6,39 2,98 2,35 3,50 3,51 0,96 2,58 5,72 3,29 5,12 BRKO 1,84 1,38 3,26 3,85 1,75 1,10 1,03 0,56 2,97 0,57 0,84 BRMEN 0,94 1,40 4,03 2,32 6,10 1,12 1,62 15,53-1,21-0,29-0,35 BOSSA 2,53 2,48 6,50 4,40 8,79 4,25 1,83 1,63 0,78 2,82 0,84 DAGI 9,08 9,91 2,53 1,66 3,51 3,50 1,60 0,91-1,17-0,61-1,04 DERIM 3,52 5,38 6,34 7,62 3,18 4,64 0,46 9,42-0,15-0,49-0,17 DESA 2,89 0,71 5,30 6,93 1,77 5,04 8,86 0,34 3,27 5,79 4,21 DIRIT 1,93 0,67 3,46 3,06 3,52 1,54 12,06 0,76-8,61-2,44-3,39 HATEK 2,63 2,39 2,60 3,15 1,27 3,68 2,47 2,13-1,59-0,88-1,49 KRTEK 2,78 2,84 5,90 5,23 5,96 4,86 1,75 1,71 2,39 5,77 2,97 KORDS 3,26 2,65 3,12 3,60 1,81 5,32 2,67 1,70 3,47 3,12 4,72 LUKSK 3,26 3,12 3,24 2,30 4,21 1,95 1,64 0,95 0,37 0,13 0,18 MNDRS 3,00 2,14 5,21 4,51 5,45 4,39 5,56 1,06 2,09 3,08 2,35 RODRG 4,28 3,25 4,24 4,77 2,66 3,92 1,55 0,48 0,22 0,20 0,22 SKTAS 2,08 1,81 6,17 3,49 9,47 3,35 2,94 0,15-3,77-7,76-3,22 SNPAM 10,98 10,67 0,38 0,46 0,18 1,95 1,69 1,58 10,10 2,02 5,03 YATAS 3,19 2,76 4,14 4,46 2,92 9,03 6,26 1,80 5,87 11,84 13,54 YUNSA 2,55 2,37 5,37 7,56 0,92 7,45 2,08 1,58 2,29 6,20 4,35 4. Aşama: İdeal ve negatif ideal çözümün belirlenmesidir. Her bir sütuna ait maksimum değerler ideal çözüm (A + ) değerlerini ve minimum değerler negatif ideal çözüm (A ) değerlerini vermekte olup Tablo 6 da gösterilmektedir. 125

32 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Tablo Yılının İdeal ve negatif ideal çözüm değerleri (x1.000) İdeal Çözüm Değeri Negatif İdeal Çözüm Değeri CO LO TBO KVBO UVBO VDH ADH SDH SK ÖK AK 10,98 4,23 0,77 0,40 0,19 1,54 286,69 415,14 0,06 0,19 0,03 0,94 0,26 0,05 0,02 0,00 0,19 10,97 4,08-0,05-0,12-0,01 5. Aşama: Ağırlıklı normalleştirilmiş matris değerlerinden ideal çözüm değerleri çıkarılarak kareleri alındı. Daha sonra toplamlarının karekökleri alınarak her bir karar noktasına ait ideal uzaklık (S i + ) belirlenerek Tablo 7 de gösterilmiştir. Tablo Yılının İdeal Uzaklık Değerleri (X ) Oran CO LO TBO KVBO UVBO VDH ADH SDH SK ÖK AK Şirket ATEKS 57,84 103,85 115,84 118,68 119,67 111, ,02 563,98 119,97 120,04 120,35 ARSAN 66,49 98,71 113,64 116,55 120,09 109, ,84 796,68 119,69 119,43 120,22 BLCYT 36,52 71,32 112,79 117,79 118,95 107,72 138, ,97 119,76 119,32 120,21 BRKO 83,48 108,77 112,09 116,11 119,71 116,39 182,67 14,90 120,10 120,27 120,43 BRMEN 100,70 108,60 110,16 117,83 117,82 116,31 762, ,23 120,62 120,58 120,49 BOSSA 71,39 99,86 104,06 115,49 116,67 105, , ,82 120,38 119,48 120,43 DAGI 3,59 49,73 113,95 118,59 118,95 107,76 732,85 178,62 120,62 120,69 120,53 DERIM 55,60 78,22 104,45 111,91 119,09 103,74 0, ,64 120,49 120,64 120,48 DESA 65,41 114,39 106,99 112,68 119,70 102, ,65 3,17 120,06 118,44 120,26 DIRIT 81,88 114,76 111,58 116,99 118,94 114, ,65 86,52 121,55 121,33 120,64 HATEK 69,72 100,63 113,76 116,90 119,92 107, , ,62 120,67 120,78 120,55 KRTEK 67,23 97,06 105,53 114,56 117,88 102,97 942, ,60 120,17 118,45 120,32 KORDS 59,51 98,55 112,45 116,39 119,68 101, , ,65 120,04 119,38 120,23 LUKSK 59,48 94,85 112,14 117,85 118,64 113,29 789,61 209,88 120,43 120,43 120,46 MNDRS 63,68 102,58 107,22 115,36 118,10 104, ,06 301,64 120,21 119,39 120,35 RODRG 44,88 93,91 109,62 115,07 119,31 106,25 666,91 3,88 120,44 120,40 120,46 SKTAS 79,17 105,22 104,85 116,51 116,37 108, ,20 47,49 120,94 123,22 120,64 SNPAM 0,00 45,56 119,48 119,95 120,39 113,30 849,93 984,46 119,21 119,76 120,22 YATAS 60,58 97,70 109,87 115,42 119,20 89, , ,50 119,74 116,34 119,78 YUNSA 70,98 100,74 106,81 111,98 120,07 94, ,86 979,09 120,19 118,30 120,25 Aynı şekilde ağırlıklı normalleştirilmiş matris değerlerinden negatif ideal çözüm değerleri çıkarılarak kareleri alındı. Daha sonra toplamlarının karekökleri alınarak her bir karar noktasına ait negatif ideal uzaklık (S i ) belirlenerek Tablo 8 de gösterilmiştir. 126

33 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Tablo Yılının Negatif İdeal Çözüm Değerleri (X ) Oran CO LO TBO KVBO UVBO VDH ADH SDH SK ÖK AK Şirket ATEKS 5,90 0,02 0,53 0,74 0,82 0, , ,29 0,84 0,85 0,88 ARSAN 3,54 0,01 0,39 0,58 0,85 0, , ,86 0,82 0,80 0,86 BLCYT 15,93 2,53 0,34 0,67 0,76 0,12 474, ,91 0,83 0,79 0,86 BRKO 0,81 0,16 0,31 0,55 0,82 0,57 554,62 193,08 0,85 0,87 0,88 BRMEN 0,00 0,15 0,21 0,67 0,67 0, , ,39 0,90 0,89 0,89 BOSSA 2,51 0,00 0,03 0,51 0,59 0, , ,03 0,88 0,80 0,88 DAGI 66,28 8,90 0,41 0,73 0,76 0, ,86 547,54 0,90 0,90 0,89 DERIM 6,65 1,42 0,03 0,30 0,77 0,02 100, ,02 0,89 0,90 0,89 DESA 3,79 0,44 0,10 0,34 0,82 0, ,37 68,13 0,85 0,72 0,87 DIRIT 0,97 0,46 0,28 0,61 0,76 0, ,83 373,90 0,98 0,96 0,90 HATEK 2,84 0,00 0,40 0,60 0,84 0, , ,87 0,90 0,91 0,89 KRTEK 3,37 0,03 0,06 0,45 0,68 0, , ,57 0,86 0,72 0,87 KORDS 5,38 0,01 0,32 0,57 0,82 0, , ,74 0,85 0,79 0,87 LUKSK 5,39 0,09 0,31 0,67 0,74 0, ,26 601,32 0,88 0,88 0,89 MNDRS 4,22 0,01 0,10 0,50 0,69 0, ,93 750,90 0,86 0,80 0,88 RODRG 11,12 0,12 0,19 0,48 0,79 0, ,90 144,12 0,88 0,88 0,88 SKTAS 1,29 0,05 0,04 0,58 0,57 0, ,68 9,88 0,93 1,14 0,90 SNPAM 100,70 10,79 0,80 0,84 0,88 0, , ,86 0,78 0,83 0,86 YATAS 5,07 0,02 0,20 0,50 0,78 0, , ,50 0,82 0,56 0,83 YUNSA 2,59 0,00 0,09 0,30 0,85 0, , ,77 0,86 0,71 0,87 6. Aşama: Negatif ideal değer, negatif ideal değer ile ideal değerler toplamına bölünerek ideal çözüme yakınlık C i + hesaplanarak Tablo 9 da gösterilmiştir. Karar noktalarının büyükten küçüğe doğru sıralandığında, mali performans da büyükten küçüğe doğru sıralanmış olur yıllarına ait mali performanslar ve yüzdelik sırası tablo 9 da gösterilmiştir. En iyi performans gösteren işletme 100 kabul edilerek yüzdelik sıralaması da yapılmıştır. Tablo yıllarına ait mali performanslar ve yüzdelik sıralaması 2017-SIRALAMA % 2016-SIRALAMA % 1 BRMEN 0, DESA 0, DERIM 0, MNDRS 0, DIRIT 0, DERIM 0, DESA 0, ATEKS 0, YATAS 0, YATAS 0, MNDRS 0, DIRIT 0, ATEKS 0, BOSSA 0, HATEK 0, BRMEN 0, KORDS 0, KORDS 0, BLCYT 0, SKTAS 0, SKTAS 0, SNPAM 0,

34 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s YUNSA 0, ARSAN 0, KRTEK 0, KRTEK 0, BOSSA 0, BRKO 0, ARSAN 0, YUNSA 0, SNPAM 0, DAGI 0, LUKSK 0, HATEK 0, DAGI 0, BLCYT 0, RODRG 0, LUKSK 0, BRKO 0, RODRG 0, SIRALAMA % 2014-SIRALAMA % 1 DESA 0, DESA 0, DERIM 0, DERIM 0, MNDRS 0, MNDRS 0, YATAS 0, ATEKS 0, ATEKS 0, SKTAS 0, KORDS 0, SNPAM 0, SNPAM 0, KORDS 0, DIRIT 0, HATEK 0, SKTAS 0, DIRIT 0, BOSSA 0, YATAS 0, HATEK 0, BOSSA 0, DAGI 0, BLCYT 0, BLCYT 0, KRTEK 0, KRTEK 0, YUNSA 0, ARSAN 0, ARSAN 0, BRKO 0, LUKSK 0, LUKSK 0, DAGI 0, YUNSA 0, BRKO 0, BRMEN 0, BRMEN 0, RODRG 0, RODRG 0,020 4 SONUÇ İşletme yöneticileri ve işletmeyle ilgi diğer kişiler, varlıkların neler olduğunu nerelerden sağlandığını, işletme kazancının nerelerden sağlandığını venasıl dağıtıldığını bilmek isterler. Bu bilgiler mali tablolardan sağlanabilir. Ancak bu ham bilgiler analiz edilmeye ve yorumlamaya muhtaçtırlar. Mali tablolar analiz edilirken oranlar veya karşılaştırmalı analiz yöntemleri kullanılmaktadır. Oran analizi veya karşılaştırmalı analiz yöntemleri sadece bir işletmeye yönelik analiz yapmayı mümkün kılar. İşletme sayısı arttığında bu analizleri çözümlemek mümkün olamamaktadır. Bu durumda çok amaçlı karar verme (ÇAKV) yöntemleri kullanılabilmektedir. Çok sayıdaki ÇAKV yöntemlerinden birisi olan TOPSİS yöntemi aracılığıyla bu analizler 128

35 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s çözümlenebilir. Bu çalışmada, 20 adet şirket ve 4 yılı içeren 10 adet mali oran kullanıldığı için TOPSİS yönteminden faydalanılmıştır. Çalışmada, BİST te işlem gören 20 adet dokuma, giyim eşyası ve deri işletmesinin yıllarına ait 10 adet finansal oranı kullanılarak TOPSİS yöntemi aracılığıyla performans ölçümlemesi yapılmıştır. Ölçümleme sonucu Tablo 9 da verilmiştir.ayrıca en iyi şirkete yakınlık performans derecesinin görülmesi için de yüzde sıralamaları da eklenmiştir. Tabloda görüleceği gibi DESA yıllarında en iyi performansı gösterirken 2017 yılında BRMEN en üst sırada yer almıştır. DERİM 2016 yılında en iyi üçüncü performansı gösterirken diğer yıllarda en iyi ikinci performansı göstermiştir yılında MNDRS en iyi ikinci performansı gösterirken yıllarında en iyi üçüncü performansı göstermiştir. RODRG yılları arasında en kötü performansı gösterirken 2017 yılında BRKO en son sırada yer almıştır. Yıllar itibariyle performans sıralaması sürekli değişkenlik göstermektedir. Dolayısıyla her bir şirketin yıllar itibariyle gidişatı ayrı ayrı incelenmelidir. Yüzdeler incelendiğinde de en iyi işletme ile en kötü işletme arasında aşırı fark olduğu görülmektedir. Yüzdeler arasındaki bu farklar, en iyi performansa ulaşmak için yapılması gerekli çabayı göstermektedir. Sonuç olarak TOPSİS yöntemi, işletme yöneticileri ve işletmeyle ilgi diğer kişilere oran analizinden daha fazla bir görüş açısı sağlamıştır. KAYNAKLAR Akbulut, R. ve Ö. F. Rençber (2015), BİST te İmalat Sektöründeki İşletmelerin Finansal Performansları Üzerine Bir Araştırma, Muhasebe ve Finansman Dergisi, (65), s Akkaya, G. C. (2004), Finansal Rasyolar Yardımıyla Havayolları İşletmelerinin Performansının Değerlendirilmesi, Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 19(1), s Akyüz, Y. ve T. Bozdoğan, E. Hantekin (2011), Topsis Yöntemiyle Finansal Performansın Değerlendirilmesi ve Bir Uygulama, Afyon Kocatepe Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, 13(1), s Akyüz. Y. ve Z. Kaya (2013), Türkiye'de Hayat Dişi ve Hayat\Emeklilik Sigorta Sektörünün Finansal Performans Analiz ve Değerlendirilmesi, Selçuk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi, 13(26), s Bülbül, S. ve A. Köse (2011), Türk Gıda Şirketlerinin Finansal Performansının Çok Amaçlı Karar Verme Yöntemleriyle Değerlendirilmesi, Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 10. Ekonometri ve İstatistik Sempozyumu Özel Sayısı,s Çetiner, E. (1996), İşletmelerde Mali Analiz, Ankara: Tutibay Ltd. Şti. Demireli, E. (2010), Topsis Çok Kriterli Karar Verme Sistemi: Türkiye deki Kamu Bankaları Üzerine Bir Uygulama, Girişimcilik ve Kalkınma Dergisi, 5(1), s Dumanoğlu, S. (2010), İMKB de İşlem Gören Çimento Şirketlerinin Mali Performansının Topsis Yöntemi İle Değerlendirilmesi, Marmara Üniversitesi. İ.İ.B.F. Dergisi, 29(2), s

36 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Dumanoğlu, S. ve N. Ergül (2010), İMKB de İşlem Gören Teknoloji Şirketlerinin Mali Performans Ölçümü, Muhasebe Ve Finansman Dergisi, (4), s Ege, İ., E. E. Topaloğlu, M. Özyamanoğlu (2013), Finansal Performans İle Kurumsal Yönetim Notları Arasındaki İlişki: BİST Üzerine Bir Uygulama, Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi (Akad), 5(9), s Erdoğan, M. ve A. Yamaltdinova (2018), Borsa İstanbul a Kayıtlı Turizm Şirketlerinin Dönemi Finansal Performanslarının Topsis İle Analizi, Optimum Ekonomi ve Yönetim Bilimleri Dergisi, 5(1), s Ergül, N. (2014), BİST-Turizm Sektöründeki Şirketlerin Finansal Performans Analizi, Çankırı Karatekin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 4(1), s Gönenli, A. (1979), İşletmelerde Finansal Yönetim, 3. Baskı, İstanbul: İstanbul Matbaası. Gümüş, U. T., A. S. Ercan, E. Tokyüz (2017), Bist-100'de İşlem Gören Çimento Firmalarının Oran Analizi Sonuçlarının Topsis Yöntemi İle Analizi, Journal Of Current Researches On Social Sciences, 7(2), s Gümüş. Y., A. Özdağoğlu, G. K. Gümüş, G. Özdağoğlu (2017), Bilanço Ve Gelir Tablolarının Topsis Yöntemi İle Analizi: Borsa İstanbul Uygulaması, Muhasebe ve Denetime Bakış, (50), s Günay, Z. (2017), Türk Telekom AŞ nin Özelleşme Sonrası Finansal Performansının Topsis Yöntemi İle Değerlendirilmesi, Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Icmeb17 Özel Sayısı, s Kahveci, M. ve İ. Turna (2016), BİST te İşlem Gören Turizm İşletmelerinin Topsis Tekniği İle Finansal Performanslarının Analizi ve Değerlendirilmesi, Muhasebe ve Denetime Bakış, (48), s KAP (Kamuyu Aydınlatma Platformu) (2018), (Erişim: ). Özdemir, M. (2015), Çok Kriterli Karar Verme Yöntemleri-Topsis, (s ), Bursa: Dora Basım-Yayın Dağıtım Ltd. Şti. Soysal, M., C. A. Kayalı, İ. Aktaş (2017), BİST te Hisse Senetleri İşlem Gören Çimento Sanayii Sektöründeki Firmaların Topsis Yöntemine Göre Performans Değerlemesi ve Analizi, Journal Of Current Researches On Business And Economics, 7(2), s Şit, A., I. H. Ekşi, N. Hacıevliyagil (2017), BİST te Ana Metal Sanayi Endeksinde Faaliyet Gösteren İşletmelerin Finansal Performans Ölçümü: Dönemi, Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, 8(17), s Yamaltdinova, A. (2017), Kırgızistan Bankalarının Finansal Performanslarının Topsis Yöntemiyle Değerlendirilmesi, International Review Of Economics And Management, 5(2), s Yurdakul, M. ve Y. T. İç (2003), Türk Otomotiv Firmalarının Performans Ölçümü ve Analizine Yönelik Topsis Yöntemini Kullanan Bir Örnek Çalışma, Gazi Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dergisi, 18(1), s Turan, G. (2015), Çok Kriterli Karar Verme Yöntemleri-Topsis (s.15-20), Bursa: Dora Basım-Yayın Dağıtım Ltd. Şti. Uygurtürk, H. ve T. Korkmaz (2012), Finansal Performansın TOPSIS Çok Kriterli Karar Verme Yöntemi İle Belirlenmesi: Ana Metal Sanayi İşletmeleri Üzerine Bir Uygulama, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İİBF Dergisi, 7(2), s

37 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s DUYGUSAL ZEKÂ, YAŞAM TATMİNİ VE İŞ PERFORMANSI ARASINDAKİ İLİŞKİLERİN İNCELENMESİ: AĞRI İBRAHİM ÇEÇENVE BAYBURT ÜNİVERSİTELERİNDE ÇALIŞAN AKADEMİSYENLER ÜZERİNDE BİR UYGULAMA Ömer ÇINAR ** Öz Fatma Zehra ÖZYILMAZ *** Bu çalışmanın temel amacı akademisyenlerin duygusal zekâsı ile iş performansı ve yaşam tatmini arasındaki ilişkileri incelemektir. Bu amaçla duygusal zekâ, iş performansı ve yaşam tatmini değişkenleri hakkında yerli ve yabancı literatür taranarak kavramsal çerçeve oluşturulmuştur. Bayburt Üniversitesi ve Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi akademisyenleri üzerinde bir alan çalışması yapılmıştır. Elde edilen veriler SPSS ve AMOS paket programları ile analiz edilerek, kurulan araştırma hipotezleri test edilmiştir. Bu çalışmada duygusal zekâ, iş performansı ve yaşam tatmini arasındaki doğrudan ilişkiler ve duygusal zekâ ile iş performansı arasında kurulan modelde yaşam tatmininin aracı etkisine bakılacak model oluşturulmuştur. Önerilen bu modelde aranılan tüm ilişkiler olumlu yönde anlamlı bulunmuştur. Anahtar Kelimeler: Duygusal Zekâ, İş Performansı, Yaşam Tatmini ve Yapısal Eşitlik Modellemesi. Jel Kodları: C51, M10, M54. EXAMINATION OF THE RELATIONSHIP BETWEEN EMOTIONAL INTELLIGENCE, LIFE SATISFACTION AND JOB PERFORMANCE: AN IMPLEMENTATION ON ACADEMICIANS OF AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN UNIVERSITY AND BAYBURT UNIVERSITY Abstract The main purpose of this study is to examine relationships of emotional intelligence with job performance and life satisfaction. For this purpose, conceptual framework has been formed by searching local and foreign literature on variables of emotional intelligence, job performance and life satisfaction. In addition, brief information has been given about structural equation modeling which has been used in data analysis. A field study has been carried out on the academicians of Bayburt University and Ağrı İbrahim Çeçen University to research these relationships. The data obtained were analyzed by using SPSS and AMOS package programs and the research hypotheses have been tested. This study s model, direct relationships among emotional intelligence, job performance and life satisfaction have ben examined. Also, the mediation effect of life satisfaction in relationship betweenemotionalintelligenceandjobperformance has been examined. All the relationships examined in this model have been found as positively significant. Keywords: Emotional Intelligence, Job Performance, Life Satisfaction and Structural Equation Modeling. Jel Codes: C51, M10, M54. Fatma Zehra ÖZYILMAZ tarafından, 2018 yılında, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Anabilim Dalı nda savunulan Duygusal Zekâ, Yaşam Tatmini ve İş Performansı Arasındaki İlişkilerin İncelenmesi: Ağrı İbrahim Çeçen ve Bayburt Üniversitelerinde Çalışan Akademisyenler Üzerinde Bir Uygulama başlıklı Yüksek Lisans Tezi nden üretilmiştir. ** Dr. Öğr. Üyesi, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü, ocinar_04@hotmail.com, Orcid ID: *** İşletme Bilim Uzmanı, zehraozyilmaz@gmail.com, Orcid ID:

38 GİRİŞ DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s İnsanların hayattaki başarısının ve mutluluklarının sağlanabilmesinde, zihinsel yeteneği ifade eden belirli bir bilişsel zekânın iş hayatına etki eden düzeyi kadar, duygusal zekâ düzeyine de sahip olmalarının gerektiği varsayılmaktadır. Bilişsel ve duygusal zekâsı belli bir oranda olan bireylerin iş hayatında daha başarılı olacakları düşünülmektedir. Buna rağmen sadece bilişsel zekânın iş başarısında yeterli olamayacağı, iş hayatına etkisi olacağı düşünülen duygusal zekânın iş ortamı ve işin kendisinden kaynaklanan çeşitli değişkenlere etkisi olduğu varsayılmaktadır. Bu varsayımdan yola çıkarak duygusal zekânın çalışanların iş performansını ve yaşam tatminini etkilediği yönünde iddialar incelenerek çalışmanın amacı belirlenmiştir. Bu çalışmanın asıl amacı, akademisyenlerin duygusal zekâsının iş performansını ve yaşam tatminini etkileyip etkilemediğini araştırmaktadır. 1. KAVRAMSAL ÇERÇEVE 1.1. Duygusal Zekâ Duygusal zeka kavramını açıklamadan önce duygu ve zekâ kavramları ile duygu ve zekâ ilişkisinden kısaca bahsetmek yerinde olacaktır. Duygu: bir his ve bu hisse özgü belirli düşünceler, psikolojik ve biyolojik haller ve bir dizi hareket eğilimi anlamında (Goleman, 1995: 373, çeviren Yüksel, 2006) kullanılan bir kavramdır. Zekâ ise; organizmanın çevreye uyum sağlama yeteneği (Piaget, 1968) şeklinde tanımlanmaktadır. Zekâ bilişsel zekâ, bilişsel olmayan zekâ ve duygusal zekâ olarak üç başlık altında incelenmektedir. Duygu ve zekâ arasındaki ilişkiye bakıldığında, ilk olarak duyguların bir zayıflık işareti olduğunu ve karışıklık yarattığını, denetime engel olduğunu ve duyguların bastırılması gerektiğini, duyguların iş hayatında yer almaması gerektiğini (Yan, 2008: 9-10) savunan klasik yaklaşımla karşılaşılmaktadır. Duyguların öğrenmeyi, yaratıcılığı ve yenilikçiliği özendirdiğini, motive ettiğini, güven oluşturduğunu ve geribildirim sağladığını (Ural, 2001: 212) savunan modern yaklaşımda ikinci olarak ortaya çıkmıştır. Duygusal zekâ kavramına bakıldığında ilk kez Beldoch tarafından 1964 yılında bahsedildiği görülmektedir. Ardından birçok çalışmada duygusal zekâ konusu ele alınmıştır yılında Goleman ın yaptığı araştırmalar sonucunda yazdığı Duygusal Zekâ kitabı duygusal zekâ konusu hakkında daha çok araştırma yapılmasını hatta en çok araştırılan konular arasında duygusal zekânın da yer almasını sağladı. Duygusal zekâ, kendimizi ne kadar iyi anladığımızı ve ifade ettiğimizi belirleyen, başkalarını anlayabilen ve onlarla ilişki kurabilen, günlük taleplerle, zorluklarla başa çıkabileceğimizi 132

39 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s belirleyen duygusal ve sosyal yeterlilikler, beceri ve davranışlar dizisidir (Bar On, 1997: 37-2). Goleman a (1995) göre ise, kendini harekete geçirebilme, aksiliklere rağmen yola devam edebilme, dürtüleri kontrol ederek tatmini erteleyebilme, ruh halini düzenleyebilme, sıkıntıları düşünmeyi engellemeye izin verme ya da vermeme, kendini başkasının yerine koyabilme, umut besleme gibi durumlar, duygusal zekâ kavramı içerisinde yer alır (çeviri yüksel 2006: 62). Tanımlamalardan anlaşılacağı gibi duygusal zekâ insan hayatının her boyutuyla yakından ilişkilidir. İnsanların günlük hayatlarının hatta yaşamlarının büyük bir kısmını çalışarak geçirdikleri düşünülürse duygusal zekânın iş hayatına etkilerini araştırmak yerinde olacaktır İş Performansı 1920 de bir makalede Thorndike tarafından performans değerlemelerinde yapılan hataların ele alınması üzerine performans ile ilgili araştırmalar yaygınlaşmıştır. Fakat performansa yeterli derecede önem verilmemiştir. Bunun nedenini Campbell vd.(1993: 37) iki şekilde açıklamıştır. İlki araştırmalarda performans kavramının tek başına ele alınması, ikincisi ise performansın genel bir faktör gibi ele alınıp tek boyutlu bir model üzerine oturtulmasından kaynaklı olması ve performansın teorik alt yapısına çok değinilmemesidir. İş performansı tanım olarak çalışanların yaptıkları iş ile doğrudan ya da dolaylı bir şekilde ilgili olan faaliyetleri başarıyla yerine getirmeleridir (Lam ve Schaubroeck, 1999: 446), miktar, nitelik, zaman ve maliyet faktörleri dikkate alınarak bir işin yapılmasıdır (Smith ve Goddard, 2002: 250) gibi tanımlanmaktadır. Tanımlardan da anlaşılacağı gibi iş performansından söz edebilmek için bir işin olması hatta tamamlanmış bir işin olması gerekmektedir. Ayrıca bir işin söz konusu olduğu her yerde performanstan söz etmek mümkündür Yaşam Tatmini Yaşam tatmini ilk kez Neugarten vd. (1961: 134) tarafından yaşlılar üzerinde yapılmış bir araştırmada kullanılmıştır. Bu araştırmanın ardından yaşam tatmini ile ilgili birçok araştırma yapılmıştır. Neugarten a göre yaşam tatmini kişinin yaşamda ne istediği ile ne elde ettiğinin karşılaştırılmasından elde edilen sonuçtur. Diener vd. (1985: 71) göre yaşam tatmini, bir bireyin kendi belirlediği kriterlere uygun bir şekilde bireyin bütün yaşamını pozitif değerlendirmesi olarak tanımlanmaktadır. Tanımlardan anlaşılacağı gibi her bireyin istek ve ihtiyacının farklı olduğu düşünüldüğünde yaşam tatminin kişiden kişiye değişiklik gösteren göreceli bir kavram olduğu görülmektedir. Genel olarak yaşam tatmini, tümüyle bireysel iyi oluşu oluşturan sekiz farklı yaşam alanında tanımlanan memnuniyet ile ilişkilendirilir 133

40 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s (Cummins, 2010: 2; Gilligan ve Huebner, 2007: 1). Bu sekiz farklı yaşam alanı; sağlık, güvenlik, yaşam güvencesi, bireysel başarı, maneviyat, yaşam standartları, kişisel ilişkiler ve toplumla uyumlu olmak şeklinde belirlenmiştir. Bu sekiz farklı yaşam alanında tatminin sağlanması yaşam tatmininin yüksek olmasını sağlar Duygusal Zekâ İle İş Performansı Arasındaki İlişki Literatürde duygusal zekâ ile iş performansı arasındaki ilişkiye dair yapılmış çalışmalara O'Boyle vd. (2011: 806) tarafından duygusal zekâ ile iş performansı arasındaki ilişki üzerine yapılan çalışmayı, Asiamah ın (2017: 25) sağlık çalışanlarının duygusal zekâ düzeylerinin artırılmasının iş performanslarına etkisini incelediği çalışmayı ve 'Codier vd. (2009: 314) nin klinik hemşirelerin duygusal zekâları ile iş performansı arasında ilişkiyi incelediği çalışmalar örnek gösterilebilmektedir. Bu çalışmalardan elde edilen sonuçlar pozitif yönlü ve anlamlıdır. Ancak Gürbüz ve Yüksel (2008: 186) yaptıkları araştırmada, duygusal zekâ ile iş performansı arasında anlamlı bir ilişkinin olmadığını tespit etmişlerdir Duygusal Zekâ İle Yaşam Tatmini Arasındaki İlişki Literatürde duygusal zekâ ile yaşam tatmini arasındaki ilişkiye dair yapılmış çalışmalara Kırtıl (2009: 89) ınyaptığı katılımcıların duygusal zekâ ve yaşam tatmini düzeyi arasındaki ilişkiyi, Ardahan (2012: 29) ın yaptığı dağcılık, kaya tırmanma, bisiklete binme ve doğa yürüyüşü etkinliklerine katılan bireylerin duygusal zekâ düzeyleri ile yaşam tatmini düzeyleri arasındaki ilişkiyi inceleyen ve Kesen vd. (2013: 134) nin öğretmenlerin duygusal zekâları ile yaşam tatminleri arasındaki ilişkilerin incelendiği çalışmalar örnek gösterilebilmektedir. Bu çalışmaların sonuçları pozitif yönde anlamlı bulunmuştur Yaşam Tatmini İle İş Performansı Arasındaki İlişki Literatürde yaşam tatmini ile iş performansı arasındaki ilişkiye dair Kale (2015: 116) nin çalışanların yaşam tatminleri ile iş performansları arasındaki ilişkileri inceleyen çalışması vejones (2006: 34) un yaşam tatmini ve iş performansı arasındaki ilişkiyi incelediği çalışması örnek gösterilebilmektedir. Bu çalışmalarda elde edilen sonuçlar pozitif yönde ve anlamlı bulunmuştur Duygusal Zekâ, Yaşam Tatmini ve İş Performansı Arasındaki İlişki Law vd. (2008: 64) nin yapmış olduğu çalışmada, hem duygusal zekâ ile yaşam tatmini arasında, hem de duygusal zekâ ile iş performansı arasında anlamlı ilişkiler saptamıştır. Fakat bu çalışmada aracı etki aranmamıştır. Yapılan bu çalışmada yaşam tatmininin duygusal zekâ 134

41 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s ile iş performansı arasında aracı değişken olarak kullanılmasının hem çalışmanın özgünlüğüne hem de literatüre katkı sağlayacağı düşünülmektedir. 2.ARAŞTIRMA MODELİ VE HİPOTEZLER Çalışanların sadece iş performansına odaklanmayan ve başarının iş performansı dışındaki etkenlerle birlikte meydana geldiğini düşünen işletmeler, çalışanlarının duygusal zekâ, yaşam tatmini ve iş performansını kendi hedeflerine ulaşmakta bir aracı olarak görmektedir. Bunlar arasındaki ilişkiler bu çalışmada ele alınacaktır. Ayrıca iş performansının yüksek/düşük olduğu bir işletmede performansa etki eden faktörler araştırılarak, çalışma ortamının daha verimli hale getirileceği varsayılmaktadır. Şekil 1. Araştırma Modeli: Duygusal zekâ, yaşam tatmini ve iş performansı arasındaki ilişkileri gösteren model ve hipotezler Yapılan literatür taraması ışığında, araştırmanın modeli, Şekil 1 de sunulduğu gibi kurulmuştur. Duygusal zekâ, iş performansı ve yaşam tatmini arasındaki doğrudan ilişkiler ve yaşam tatmininin aracılık etkisinin olduğu şeklinde önerilen hipotezler aşağıda sunulmuştur. H1: Akademisyenlerin duygusal zekâları, iş performansını olumlu yönde etkiler. H2: Akademisyenlerin duygusal zekâları, yaşam tatminini olumlu yönde etkiler. H3: Akademisyenlerin yaşam tatminleri iş performanslarını olumlu yönde etkiler H1a= Akademisyenlerin duygusal zekâları ile iş performansları arasındaki ilişkide yaşam tatminin aracılık etkisi vardır. 3. YÖNTEM 135

42 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Bu çalışmanın amacı, duygusal zekâ değişkeninin, yaşam tatminine ve iş performansı değişkenlerine olan doğrudan etkilerinin incelenmesidir. Ayrıca duygusal zekâ ile iş performansı arasındaki ilişkide yaşam tatmininin aracılık etkisinin de tespit edilmesidir. Bu çalışmanın önemi ise, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi nde ve Bayburt Üniversitesi nde çalışan akademisyenlerin duygusal zekâ, yaşam tatmini ve iş performansları arasındaki ilişkileri inceleyerek, bunlar arasında olumlu ilişkiler olduğu varsayımıyla kurulan hipotezleri test etmektir. Ayrıca yapılan araştırmalar duygusal zekâ, yaşam tatmini ve iş performansı arasındaki ikili ilişkileri ele almaktadır. Bu çalışma ikili ilişkileri ele almakla birlikte, duygusal zekâ ile iş performansı arasındaki ilişkide yaşam tatmininin aracı etkisini de ele almakta ve değişkenler arasındaki güçlü bağları ortaya koymaktadır. Akademisyenlerin çalışma hayatlarındaki duygusal zekâları, yaşam tatminleri ve iş performansları arasındaki ilişkiyi ortaya koymak amacıyla, çalışmanın evreni aynı yıl kurulmuş Bayburt Üniversitesi ve Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinde görev yapan toplam 710 Akademisyen olarak oluşturulmuştur. Örnekleme yöntemi olarak seçkisiz olmayan örnekleme yöntemlerinden uygun örnekleme yöntemi seçilerek; demografik soruları, duygusal zekâ, yaşam tatmini ve iş performansı ölçeklerini içeren bir anket akademisyenlere uygulanmıştır. Araştırmanın örneklemi ise, Bayburt ve Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitelerinde görev yapan toplam 226 akademisyenden oluşmaktadır. Bayburt Üniversitesi nde anket uygulama tarihi (Mart-Haziran 2016) itibariyle 319 akademisyen bulunmaktadır. Bu akademisyenlerin 113 üne ulaşılabilmiştir. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi nde anket uygulama tarihi (Mart-Haziran 2017) itibariyle 396 akademisyen bulunmaktadır ve bunların 113 tanesine ulaşılabilmiştir. Toplamda 226 anketten elde edilen veriler çalışmaya dahil edilmiştir. Duygusal zekâ, yaşam tatmini ve iş performansını konu alan bu çalışmada, veri toplama yöntemi olarak yüz yüze anket tekniği kullanılmıştır. Anketlerden elde edilen veriler SPSS 24 ve AMOS 22 istatistik paket programları kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırmanın odak noktasını oluşturan, duygusal zekâ, yaşam tatmini ve iş performansına yönelik sorular için; faktör analizi, güvenilirlik analizi, modelin işletilmesi için yapısal eşitlik analizi, hiyerarşik regresyon analizi ve demografik sorular için ise frekans analizi kullanılmıştır. Anket formu dört bölümden oluşmaktadır. Bunlar 13 adet demografik sorudan oluşan kişisel bilgi formu, dört boyutlu ve 16 sorudan oluşan duygusal zekâ ölçeği, tek boyutlu ve beş sorudan oluşan yaşam tatmini ölçeği ve tek boyutlu ve altı sorudan oluşan iş performansı 136

43 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s ölçeğidir. Akademisyenlerin duygusal zekâlarını ölçmek için Wong ve Law (2002) tarafından geliştirilen, ulusal ve uluslararası çalışmalarda kullanılan ve geçerliliği ve güvenilirliği ispatlanmış olan Duygusal Zekâ Ölçeği kullanılmıştır. Akademisyenlerin yaşam tatminini ölçmek için Diener vd. tarafından 1985 te geliştirilen beş sorulu ve tek boyutlu Yaşam Tatmini Ölçeği kullanılmıştır. Akademisyenlerin iş performansını ölçmek için Chun-Fang ve Tsung (2012: 185) tarafından yapılmış araştırmada, Ang vd. (2003) ve Kim vd. (2009) tarafından çalışılan ve altı önermeden oluşan İş Performansı Ölçeği kullanmıştır. Ankette kullanılan üç ölçek için de katılımcıların kendilerine yöneltilen önermeleri beş noktalı likert ölçeği ile (1 = kesinlikle katılmıyorum, 2 = katılmıyorum, 3 = kararsızım, 4 = katılıyorum, 5 = kesinlikle katılıyorum) cevaplamaları istenmiştir. 4. BULGULAR Araştırmaya katılan akademisyenlerin kişisel bilgileri ve çalışma şartları ile ilgili ayırt edici özellikleri Tablo 1. de toplu halde sunulmuştur. Akademisyenlerin %72 si erkek, %27 si kadındır. Akademisyenlerin %52 sinin yaş oranı yaş aralığındadır. Akademisyenlerin medeni durumu açısından bakıldığında; %69 u evli, %30 u bekârdır. Evli olup eşinin çalışıp çalışmadığı sorulduğunda alınan cevaplar; %39 oranında hayır çalışmıyor, %34 oranında evet çalışıyor şeklindedir. Evli akademisyenlerin eşlerinin eğitim durumlarına bakıldığında; %28 oranında üniversite mezunu oldukları görülmektedir. Akademisyenlerin çocuk sayılarına bakıldığında; %25 lik oranıyla 1 çocuk sahibi olan akademisyenler çoğunluktadır. Ankete katılan akademisyenlerin akademik unvanlarına bakıldığında; %40 oranı ile en çok araştırma görevlisinin araştırmaya katıldığı görülmektedir. Akademisyenlerin kurumlarında çalışma sürelerine bakıldığında; en yüksek oran olan %36 oranıyla 0-2 yıl arasında şimdiki kurumlarında çalıştıkları sonucuna ulaşılmaktadır. Akademisyenlerin haftalık ders saatlerine bakıldığında; %28 lik oranıyla saat arası derse girildiğinigörülmektedir.araştırmaya katılan akademisyenlerin çalıştığı birimlere bakıldığında; en yüksek oranla %79 ile fakültede çalışan akademisyenlerin bulunduğu görülmektedir. Akademisyenlerin aylık gelirlerine bakıldığında; %60 lık oranıyla büyük bir çoğunluğunun TL TL arası bir aylık gelire sahip oldukları görülmektedir. Akademisyenlerin işlerinideğiştirme isteğine bakıldığında; %88 oranında hayır işimi değiştirmek istemedikleri gözlenmektedir. Akademisyenlerin sosyal hayata katılma derecelerine bakıldığında; %42 oranında normal derecede sosyal hayata katıldıklarını gösterecek şekilde cevaplar alınmıştır. Tablo 1. Demografik Değişkenler İle İlgili Tanımlayıcı İstatistikler 137

44 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Değişkenler Sayı (%) Cinsiyet Kadın Erkek Cevap vermeyenler ,0 72,1 0,9 Toplam ,0 Yaşınız ,0 52,2 9,7 51 ve üzeri 16 7,1 Toplam ,0 Medeni durum Evli Bekâr Cevap vermeyenler ,0 30,1 0,9 Toplam ,0 Evli eş çalışma hali Evet Hayır Cevap vermeyenler ,1 39,4 26,5 Toplam ,0 Eşinizin öğrenim durumu İlkokul Ortaokul Lise Üniversite Yüksek lisans Doktora Cevap vermeyenler ,0 1,3 10,6 28,3 15,0 12,4 28,3 Toplam ,0 Çocuk sayısı ve daha fazla Cevap vermeyenler ,0 25,2 21,2 7,1 1,8 21,7 Toplam ,0 Akademik unvan Prof. Dr. Doç. Dr. Dr. Öğr. Gör. Öğr. Gör. Okutman Araş. Gör. Uzman Cevap vermeyenler ,3 4,4 36,3 13,3 3,1 40,3 0,9 0,4 Toplam ,0 Kurumda çalışma süresi 0-2 yıl 3-4 yıl 5-6 yıl 6 yıl ve üzeri ,8 22,6 16,6 23,0 Toplam ,0 Toplam çalışma süresi 0-2 yıl 3-4 yıl 5-6 yıl 7-9 yıl 10 yıl ve üzeri Cevap vermeyenler ,6 7,5 5,8 14,6 15,5 50,0 Toplam ,0 Haftalık ders saati Derse girmiyorum 10 saatten az saat ,8 16,8 27,9 138

45 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s saat 31 saat ve üzeri ,9 6,6 Toplam ,0 Çalışılan akademik birim Fakülte Enstitü Yüksekokul Meslek yüksekokul Rektörlük bünyesi ,8 1,8 3,1 10,2 6,2 Toplam ,0 Aylık gelir TL TL TL TL TL TL TL TL TL TL ,9 59,7 20,4 6,6 1,3 Toplam ,0 İş değişiklik isteği Evet Hayır Cevap vermeyenler ,5 87,6 0,8 Toplam ,0 Sosyal hayata katılma dereceniz Çok az Az Normal Yüksek Çok yüksek Cevap vermeyenler ,1 19,5 42,0 11,1 4,9 0,4 Toplam ,0 Güvenilirlik bireylerin test maddelerine verdikleri cevaplar arasındaki tutarlılık olarak tanımlanabilir (Büyüköztürk, 2016: 181). Araştırmalarda güvenilirliği ölçmek için cronbach alfa kat sayısı kullanılmaktadır. Tablo 2 de görüldüğü üzere tüm αdeğerlerinin 0,85 ve üzeri olduğu görülmektedir. Güriş ve Astar (2015: 283) a göre bu değerler iyi derece ve çok iyi derece güvenilirlik değerleri arasında yer almaktadır. Tablo 2. Ölçeklerin güvenilirlik katsayıları Ölçekler Cronbach salpha Önerme sayısı Duygusal zekâ 0, İş performansı 0,868 6 Yaşam tatmini 0,857 5 Toplam 0, Ankette, araştırma modelinde yer alan üç adet değişkene (duygusal zekâ, yaşam tatmini ve iş performansı) ilişkin literatürde geçerliliği ve güvenilirliği onaylanmış ölçekler bulunmaktadır. Anketin iç tutarlılığını ölçmek için Cronbach alfa güvenilirlik katsayılarına bakılmış ve araştırmada kullanılan tüm ölçeklerin güvenilirlik katsayısı, Tablo 2 de görüldüğü gibi 0,70 in üzerinde ve Nually (1978), Gürsoy ve Gavcar (2003) ve Shook vd. (2004: 400) a göre, oldukça yüksek çıkmıştır. Duygusal zekâ ölçeği için α=0,875, iş performansı α=0,868 ve yaşam tatmini α=0,857 olup tüm ölçekler iyi düzeyde güvenilirlik katsayı değerine sahiptir. 139

46 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Faktör analizi, birbiriyle ilişkili p tane değişkeni bir araya getirerek, az sayıda ilişkisiz ve kavramsal olarak anlamlı yeni değişkenler (faktörler, boyutlar) bulmayı, keşfetmeyi amaçlayan çok değişkenli bir istatistiktir (Büyüköztürk, 2016: 133). Faktör analizinde bir ölçekte bulunan maddelerin faktör varyanslarının 1,00 a yakın ya da 0,66 nın üzerinde olması gerekir (Büyüköztürk, 2016:135).Faktör analizinde kullanılan veri setlerinin faktör analizine uygun olup olmadığını ölçmek için Kaiser-Meyer-Olkin (KMO) ve Bartlett Küresellik (Bartlett s Test of Sphericity) testleri yapılmıştır. KMO testi örneklem yeterliliğini ölçer ve örneklem büyüklüğü ile ilgilenir (Karagöz, 2016: 879).Ölçeklerin faktör analizine uygun olması için KMO test değerinin 0,50 den büyük olması gerekmektedir. Bartlett testi, verilerin çok değişkenli normal dağılımdan gelip gelmediklerini belirlemeye çalışmaktadır (Seçer, 2015: 158). Bu ölçütte Güriş ve Astar a (2015: 416) göre p<0,05 ise veriler çoklu normal ana kütleden geldiği ve veri setine faktör analizinin uygulanabileceği kabul edilir. Çalışmada kullanılan tüm ölçeklerin KMO ve Barlett s Küresellik Test değerlerinin uygun aralıklarda olduğu gözlenmektedir. Dolayısıyla ölçeklerin faktör analizine uygun oldukları görülmektedir. Ayrıca ölçeklere uygulanan faktör analizi sonuçlarına göre her önermenin uygun ölçeklere uygun yüklerle dağıldığı gözlenmektedir. Tablo 3. Modelde Kullanılan Değişkenlerin Faktör Analizi Sonuçları Faktör İsimleri ve İfadeler Faktör Yükleri Açıklanan KMO Bartlett Varyans (%) P DUYGUSAL ZEKÂ 69,470 0, ,776 0,000 DZ1 Hissettiğim duyguların, sebebinin farkındayım. 0,840 DZ2 Duygularımı anlama konusunda iyiyim. 0,895 DZ3 Gerçekten ne hissettiğimi anlarım. 0,903 DZ4 Mutlu olup olmadığımı daima bilirim. 0,803 DZ5 Arkadaşımın duygularını, onların davranışlarından anlarım. 0,867 DZ6 Başkalarının duyguları konusunda iyi bir gözlemciyim. 0,876 DZ7 Başkalarının duyguları ve hislerine karşı duyarlıyım. 0,714 DZ8 Etrafımdaki insanların duygularını anlama konusunda iyiyim. 0,868 DZ9 Daima, kendi amaçlarımı belirlerim ve onlara ulaşmak için en iyisini yapmaya çalışırım. 0,646 DZ10 Kendime daima yetenekli bir kişi olduğumu söylerim. 0,734 DZ11 Kendini motive edebilen bir kişiyim. 0,842 DZ12 En iyisini yapmak için kendimi daima cesaretlendiririm. 0,819 DZ13 Öfkemi kontrol edebilirim ve zorlukları rasyonel bir şekilde ele alırım. 0,830 DZ14 Duygularımı kontrol etme konusunda oldukça yetenekliyim. 0,914 DZ15 Çok kızgın olduğum zamanlarda, her zaman çabucak sakinleşirim. 0,731 DZ16 Duygularımı kontrol etmede de iyiyim. 0,894 İŞ PERFORMANSI 61,043 0, ,657 0,000 İP1 Sorumlu olduğum işleri yerine getiririm. 0,748 İP2 Üniversitenin performans standartlarını ve beklentilerini karşılarım. 0,807 İP3 Performans düzeyim tatmin edicidir. 0,

47 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s İP4 Verimli bir şekilde çalışmaktayım. 0,798 İP5 Benimle aynı işi gerçekleştiren diğer çalışanlardan daha iyi performans 0,666 gösteririm. İP6 Yaptığım işleri en iyi şekilde sonuçlandırırım. 0,789 YAŞAM TATMİNİ 64,767 0, ,816 0,000 YT1 Pek çok açıdan ideale yakın bir yaşamım var. 0,801 YT2 Yaşam koşullarım mükemmeldir. 0,834 YT3 Tatmin edici bir yaşamım var. 0,862 YT4 Şimdiye kadar, yaşamda istediğim önemli şeyleri elde ettim. 0,781 YT5 Hayatımı bir daha yaşama şansım olsaydı, hemen hemen hayatımdaki her 0,740 şeyin aynı olmasını isterdim. Anketin yapı geçerliliğini ölçen doğrulayıcı faktör analizine geçmeden önce, KMO ve Bartlett küresellik testlerine bakılmıştır. Bartlett küresellik testi sonucunda ölçeklerin tamamı için p=0,000 düzeyinde anlamlı çıkmıştır. KMO örneklem yeterliliği testinin değeri 0,50 nin üzerinde olmalıdır (Erel, 2002; Chong ve Rundus, 2004). Duygusal zekâ ölçeğinin KMO değeri 0,837, iş performansı ölçeğinin KMO değeri 0,822 ve yaşam tatmini ölçeğinin KMO değeri 0,856 dır. Tüm değişkenler için KMO değeri 0,60 ın üzerinde olup, seçilen örneklemin yeterli olduğu anlamına gelmektedir. KMO ve Bartlett küresellik testleri sonucunda ölçeklerin faktör analizine uygunluğu tespit edilmiştir. Ölçeklere açıklayıcı faktör analizinin uygulanması sonucunda; 16 önermeli duygusal zekâ değişkeninin, tek boyutlu beş önermeli yaşam tatmini değişkeninin ve tek boyutlu altı önermeli iş performansı değişkeninin yapı geçerliliğini bozan herhangi bir önerme bulunmamıştır. Faktör analizinde yük değerlerinin 0,40 ve daha yüksek olması, iyi bir ölçü olarak kabul edilmektedir (Güriş ve Astar, 2015: 422). Araştırmada kullanılan tüm ölçeklerin faktör yükleri (bkz. Tablo 3) 0,60 ın üzerinde olup ölçeklerin iyi ölçütler olduğu saptanmıştır. Yapısal eşitlik modellemesi (YEM); belirli bir teoriye dayalı olarak, gözlenebilen ve gizli değişkenler arasındaki nedensellik ilişkisini bir model olarak tanımlayan çok değişkenli bir yöntemdir ve kullanılan temel istatistik kovaryanstır (Karagöz, 2016: 951). Yapısal eşitlik modellemesiyle değişkenler arasında doğrudan ve dolaylı etkiler ölçülebilmektedir. Uyum iyiliği indeks değerleri 0 ile 1 arasında olmalıdır ve bire yakın değerler daha iyi uyum gösterir (Schermelleh-Engel ve Moosbrugger, 2003: 40-48; Arbuckle 2013; Jöreskog and Sorbom, 1985: ve Byrne, 1998). Şekil 2. Duygusal zekâ, iş performansı ve yaşam tatmini arasındaki ilişkinin modeli 141

48 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Modelin ve analiz verisinin istatistiksel olarak uygunluğunu test eden değer χ²/df değerine bakmak (Schumacker, 2004: 82) ve ilaveten model uyumunu değerlendirmek amacıyla diğer uyum iyiliği indekslerine de bakmak gerekir (Wasti, 2000: 403). Oluşturulan modelin uyum değerleri iyi uyum ve kabul edilebilir uyum değerleri arasındadır. Ayrıca kurulan modellerde ve modellerde kullanılan hipotezlerin sınanmasında RMSEA (Rootmeansquareerror of approximation, yaklaşım hatasının kök ortalama kareleri) değerine de bakılmış ve kabul edilebilir uyum gösterdikleri tespit edilmiştir. Tablo 4. Duygusal zekâ, iş performansı ve yaşam tatmini arasındaki ilişkilerin uyum indeksleri χ2 χ2 /DF GFI AGFI CFI RMSEA TLI KABUL/RED 186,992 2,149 0,900 0,863 0,932 0,071 0,918 Kabul Duygusal zekâ, iş performansı ve yaşam tatmini arasında varsayılan ilişkilerin uyum indeksleri Tablo 4 de gösterilmektedir. Oluşturulan yapısal eşitlik modelinin uyum indeksleri; χ2/df = 2,149 olup 0 < χ2/df < 3 arasında olduğundan, iyi uyum değerleri içerisinde yer almaktadır. GFI değeri 0,900 olup 0,90 < GFI < 1,00 aralığında olduğundan iyi uyuma sahiptir. AGFI değeri 0,863 olup 0,85 < AGFI < 0,90 aralığında olduğundan kabul edilebilir uyuma sahiptir. CFI değeri 0,932 olup 0,90 < CFI < 0,97 aralığında olduğundan kabul edilebilir uyuma sahiptir. RMSEA değeri 0,071 olup 0,05 < RMSEA < 0,10 aralığında olduğundan kabul edilebilir uyuma sahiptir. TLI değeri 0,918 olup 0,90 < TLI < 0,95 aralığında olduğundan kabul edilebilir uyuma sahiptir. Analizlerde hangi uyum indekslerinin değerlendirileceğine dair kesinlik yoktur (Karagöz, 2016: 975) ve genelde, χ2 / DF, CFI, GFI 142

49 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s ve RMSEA indeks değerleri uygunsa model kabul edilmektedir. Hesaplanan tüm indekslerin değerleri önerilen modelin yapısal olarak kabul edilebileceğini desteklemektedir. Tablo 5. Duygusal zekâ, iş performansı ve yaşam tatmini arasındaki hipotezlerin test sonuçları Hipotezler Katsayı (β) Standart Hata t -Değeri p (Sig.) Sonuç DZ İP(H1) 0,68 0,192 4,313 0,000 Kabul DZ YT (H2) 0,46 0,162 5,021 0,000 Kabul YT İP (H3) 0,18 0,051 2,311 0,021 Kabul Tablo 5 de verilen hipotezlerin test sonuçları incelendiğinde; duygusal zekâ iş performansı ilişkisinde p değeri 0,000 ve p<0,05 olduğundan, değişkenler arasında istatiksel açıdan anlamlı bir ilişki bulunmaktadır. Duygusal zekâ değişkeninin iş performansını (β=0,68; p<0,05) etkilediği görülmektedir. Dolayısıyla Akademisyenlerin duygusal zekâları iş performanslarını olumlu yönde etkiler hipotezi desteklenmektedir. Bu sonuç çerçevesinde H1 hipotezi kabul edilmiştir. Duygusal zekâ yaşam tatmini ilişkisinde p değeri 0,000 ve p<0,05 olduğundan, değişkenler arasında istatiksel açıdan anlamlı bir ilişki bulunmaktadır. Duygusal zekâ değişkeninin yaşam tatminini (β=0,46; p<0,05) etkilediği görülmektedir. Dolayısıyla Akademisyenlerin duygusal zekâları yaşam tatminlerini olumlu yönde etkiler hipotezi desteklenmektedir. Bu sonuç çerçevesinde H2 hipotezi kabul edilmiştir. Yaşam tatmini iş performansı ilişkisinde p değeri 0,021 ve p<0,05 olduğundan, değişkenler arasında istatiksel açıdan anlamlı bir ilişki bulunmaktadır. Yaşam tatmini değişkeninin iş performansını (β=0,18; p<0,05) etkilediği görülmektedir. Dolayısıyla Akademisyenlerin yaşam tatminleri iş performanslarını olumlu yönde etkiler hipotezi desteklenmektedir. Bu sonuç çerçevesinde H3 hipotezi kabul edilmiştir. Tablo 6. Duygusal zekâ ile iş performansı ilişkisinde yaşam tatmini aracılık (Mediative) Testinin Sonuçları Bağımsız Aracı Bağımlı Katsayı Std. Aracı Etki t P* f-square** Sonuç Değişken Değişken Değişken (β) Hata Gücü DZ YT İP 0,22 0,044 3,902 0,000 0,0681 Küçük Anlamlı * p<0,05 ** f-square = 0 ise İlişki yok; 0,02-0,15 ise küçük; 0,15-0,35 ise orta; 0,35 büyük ilişki var. (Gaskin, 2012: aktaran Sözbilir ve Yeşil, 2015: 32). Duygusal zekâ ile iş performansı arasındaki ilişkilerde yaşam tatmini aracı değişkeninin etki gücünü gösteren f-square değeri (bağımsız değişken ve aracı değişkenin toplam r-square değerinden bağımsız değişken r-square değerinin çıkarılıp,1 eksi bağımlı değişken ve aracı değişkenin toplam r-square değerine bölünmesinden elde edilen sonuçtur) (Gaskin, 2012) ve anlamlılığını gösteren p değeri baz alınmıştır. Elde edilen sonuçlara göre duygusal zekâ ile iş 143

50 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s performansı arasındaki ilişkiye yaşam tatmini değişkeninin aracı değişken olarak dâhil edilmesiyle iş performansı üzerindeki etkinin arttığı Tablo 6 da görülmektedir. Duygusal zekâ ile iş performansı arasındaki ilişkiyi temsil eden standartlaştırılmış doğrudan etkinin β=0,68 olduğu Tablo 5 te tespit sunulmuştu. Fakat yaşam tatmininin aracı değişken olarak kullanılmasıyla, söz konusu değişkenler arasındaki etkinin %22 oranında arttığı görülmektedir (β=0,22). P<0,05 olduğu için yaşam tatmininin aracılık etkisinin istatistiksel olarak anlamlı olduğu söylenebilir. Aracı değişkenin modele yaptığı etkinin gücünü ifade eden f-square değeri ise 0,0681 olarak hesaplanmış ve bu etkinin küçük düzeyde olduğu tespit edilmiştir (0,02 < f-square<0,15). P<0,05 anlamlı olması ve değişkenin etki gücünün küçük ve kabul edilebilir düzeyde olması, Akademisyenlerin duygusal zekâları ile iş performansları arasındaki ilişkide yaşam tatminin aracılık etkisi vardır hipotezini desteklemektedir. Bu sonuç çerçevesinde H1a hipotezi kabul edilmiştir. SONUÇ Çalışmada sunulan değişkenler arasında doğrudan ilişkilerin ve yaşam tatmini değişkeninin aracılığıyla dolaylı ilişkilerin var olduğu şeklinde kurulan hipotezler AMOS paket programı ve SPSS paket programı yardımıyla sınanmıştır. Yapılan analiz sonuçlarından; duygusal zekâ ile iş performansı arasında kurulan H1. Akademisyenlerin duygusal zekâları, iş performansını olumlu yönde etkiler hipotezi kabul edilmiştir. Literatürde duygusal zekânın iş performansını olumlu yönde etkilediğine dair çalışmalar bulunmaktadır (Örneğin; O Boyle vd., 2011; Asiamah, 2017; Codier vd., 2009; Hamdan vd., 2017; Moon ve Hur, 2011, Shih ve Susanto, 2009; Singh ve NikMahmood, 2017; Sy vd. 2006). Ancak Gürbüz ve Yüksel in (2008: 186) çeşitli sektörlerde çalışanlar üzerinde yaptıkları çalışmada, duygusal zekâ ile iş performansı arasında anlamlı bir ilişkinin olmadığını tespit etmişlerdir. Bu çalışma ile akademisyenlerin duygusal zekâları istatistiki olarak iş performanslarını olumlu yönde etkilemektedir (p=0,000). Duygusal zekâ ile yaşam tatmini arasında kurulan H2. Akademisyenlerin duygusal zekâları, yaşam tatminini olumlu yönde etkiler hipotezi kabul edilmiştir. Literatürde duygusal zekânın yaşam tatminini olumlu yönde etkilediğine dair çalışmalar bulunmaktadır (Örneğin; Ardahan, 2012, Kesen vd., 2013, Yıldız, 2016, Kong vd., 2012 ve Landa, 2006). İkiz ve görmez 2010 da ikinci kademe öğrencileri üzerinde yaptıkları çalışmada duygusal zekâ ile yaşam tatmini arasında anlamlı ilişki bulamamışlardır. Buna rağmen bu çalışma, akademisyenlerin duygusal zekâlarının istatistiki olarak yaşam tatminini olumlu yönde etkilediği sonucunu vermektedir (p=0,000).yaşam tatmini ile iş performansı 144

51 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s arasında kurulan H3. Akademisyenlerin yaşam tatminleri, iş performanslarını olumlu yönde etkiler hipotezi kabul edilmiştir. Literatürde yaşam tatmininin iş performansını olumlu yönde etkilediğine dair çalışmalar bulunmaktadır (Örneğin; Kale, 2015, Jones, 2006 ve İplik vd., 2017). Bu çalışma, literatürü destekleyerek akademisyenlerin yaşam tatminlerinin istatistiki olarak iş performanslarını olumlu yönde etkilediği sonucunu vermektedir (p=0,021).duygusal zekâ ile iş performansı arasında yaşam tatmininin aracılık etkisini incelemeye yönelik kurulan H1a. Akademisyenlerin duygusal zekâları ile iş performansı arasındaki ilişkide yaşam tatmini aracı değişken olarak olumlu etkiye sahiptir hipotezi kabul edilmiştir. Duygusal zekâ ile iş performansı arasında kurulan H1 hipotezine yaşam tatmininin aracı değişken olarak eklenmesi ile mevcut ilişkiler hem desteklenmiş hem de güçlenmiştir. Literatürde duygusal zekâ ile iş performansı arasındaki ilişkiye yaşam tatmininin aracı değişken olarak eklenmesine ilişkin bir kaynağa ulaşılamamıştır. Bu çalışma, duygusal zekâ ile iş performansı arasındaki mevcut ilişkiye yaşam tatmini değişkenini aracı olarak eklenmesiyle literatüre yeni bir bakış açısı getirmektedir. Dolayısıyla akademisyenlerin yaşam tatminlerinin artması, iş performanslarının da artmasını sağlayacaktır. Organizasyon yöneticileri, işe alım sürecinde bireylerin bilişsel zekâlarını ölçen test ya da yapılan yazılı sınav sonuçları ile birlikte bireylere duygusal zekâ testi ya da bireylere uyguladıkları mülakat sınavında duygusal zekâlarını ölçebilecek sorular kullanmalıdırlar. Böylece hem bilişsel zekâsı hemde duygusal zekâsı belli seviyelerde olan bireylerin organizasyon bünyesine kazandırılması sağlanacaktır. Bununla birlikte organizasyonların iş yükü hafifleyecek ve iş yerinde güçlü ilişkiler ve iletişim ortamı sağlanarak iş performansı artacaktır. Akademisyenlerin duygusal zekâ düzeylerinin yüksek olması iş yeteneklerinin artmasına, bilinçliliğinin ve sorumluluk bilincinin artmasına, iyi bir analiz yeteneğine sahip olmalarına, iş arkadaşlarıyla olan ilişkilerinin ve iletişimlerinin güçlenmesine, iş performansının artmasına, moral ve motivasyonunu yükselterek yaşam tatminlerinin artmasına yardım etmektedir. Organizasyonlar bünyelerinde çalışanlara duygusal zekâlarını geliştirici eğitimler sunmalı ve bu eğitimler çalışanların hem iş performansını, hemde yaşam tatminini arttırıcı nitelikte olmalıdır.duygularını, güçlü ve zayıf yönlerini, ihtiyaçlarını ve dürtülerini bilecek ve karşılaştıkları sorunlarla daha kolay başa çıkabilecek duygusal öğrenimi geliştirici faaliyetlere katılması, bireylerin duygusal zekâlarını geliştirecektir. KAYNAKÇA 145

52 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Al Hamdan, Z.,Oweidat, I.A., Al Faouri, I. ve Codier, E. (January 2017), Correlating Emotional İntelligence and Job Performance Among Jordanian Hospitals, Registered Nurses In Nursing Forum, 52(1), s Ang, S., Van Dyne, L. ve Begley, T.M. (2003), The Employment Relationships Of Foreign Workers Versus Local Employees: A Field Study of Organizational Justice, Job Satisfaction, Performance, And OCB, Journal of Organizational Behavior: The International Journal of Industrial, Occupational and Organizational Psychology and Behavior, 24(5), s Arbuckle, Jl. (2003),.Amos 5.0. Chicago, II: SPSS. Ardahan, F. (2012), Duygusal Zekâ ve Yaşam Doyumu Arasındaki İlişkinin Doğa Sporu Yapanlar Örneğinde İncelenmesi, Pamukkale Journal of Sport Sciences, 3(3), s Asiamah, N. (2017), The Nexus Between Health Workers Emotional Intelligence and Job Performance: Controlling for Gender, Education, Tenureand in-service Training, Journal of Global Responsibility, 8(1), s Bar-On, R. (1997), Baron Emotional Quotient Inventory, Multi-Health Systems, Erişim Tarihi: Bar-On, R. (1997), Baron Emotional Quotient İnventory (Bar-On Duygusal Bölüm Envanteri), Multi-HealthSystems, Beldoch, M. (1964), Sensitivity To Expression of Emotional Meaning in Three Modes of Communication, (s ), J.R. Davitze,.all The Communication Of Emotional Meaning, Mcgraw-Hill. Büyüköztürk, Ş. (2005), Anket Geliştirme, Türk Eğitim Bilimleri Dergisi, 3(2), s Büyüköztürk, Ş. (2016), Sosyal Bilimler İçin veri Analizi El Kitabı, Ankara: Pegem Akademi Yayıncılık. Byrne, B.M. (2016), StructuralEquationModelingWith AMOS: Basic Concepts, Applications, and Programming. Routledge. Campbell, J.P., Mccloy, R.A., Oppler, S.H. ve Sager, C.E. (1993), A Theory of Performance, Personnel Selection in Organizations, (3570), s Chong, V.K. ve Rundus, M.J. (2004), Total Quality Management, Market Competition and Organizational Performance, The British Accounting Review, 36(2), s Codier, E.,Kamikawa, C., Kooker, B.M. ve Shoultz, J. (2009), Emotional Intelligence, Performance, and Retention in Clinical Staff Nurses, Nursing Administration Quarterly, 33(4), s Cummins, R.A. (2010), Fluency Disorders and Life Quality: SubjectiveWellbeing Vs. Health-Related Quality of Life, Journal of Fluency Disorders, 35(3), s Diener, E. ve Biswas-Diener, R. (2002), Will Money Increase Subjective Well-Being, Social Indicators Research, 57(2), s Diener, E. ve Larsen, R.J. (1984), Temporal Stability And Cross-Situational Consistency of Affective, Behavioral, and Cognitive Responses, Journal of Personality and Social Psychology, 47(4), s

53 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Diener, E.,Emmons, R.A., Larsen, R.J. ve Griffin, S. (1985), The Satisfaction With Life Scale, Journal of Personality Assessment, (49), s Diener, E.,Suh, E.M., Lucas, R.E. ve Smith, H.L. (1999), Subjective Well-Being: Three Decades of Progress, Psychological Bulletin, 125(2), s Erel, D. (2002), Kurumsal Çevre-Örgüt İlişkileri: Türkiye deki Sanayi İşletmelerinde ISO 9000 Serisi Kalite Güvencesi Sistemi Uygulamaları Örneği, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Ankara: Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Gaskin, J. (2012), Gaskin, ConfirmatoryFactor Analysis, Gaskination s Statwiki. Gaskin, J. (2016), Name of Tab (Etiketin isimlendirilmesi, Stats Tools Package. Gilligan, T.D. ve Huebner, S. (2007), Initial Development and Validation of TheMultidimensionalStudents Life SatisfactionScale Adolescent Version, Applied Research in Quality of Life, 2(1), s Goleman, D.P. (1995), Emotional Intelligence: Why It Can Matter More Than IQ for Character, Health and Life long Achievement, New York: Bantam Books. Goleman, D.P. (2006), Duygusal Zekâ, (Çev. Banu Seçkin Yüksel), (30. Basım), İstanbul: Varlık Yayınları. Gürbüz, S. ve Yüksel, M., (2008) Emotional Intelligence in Workplace: Its Relation With Job Performance, Job Satisfaction, Doğuş University Journal, 9(2), s Güriş, S. ve Astar, M. (2015), SPSS İle İstatistik, (2.Basım), İstanbul: Der Kitapevi. Gürsoy, D. ve Gavcar, E., (2003), International LeisureTourists Involvement Profile (Uluslararası Boş Zaman Turistlerinin Katılımı Profili), Annuals of Tourism Research, 30(4), s İplik, E.,Ülbeği, İ.D. ve Develi, A., (2017) Çalışanların İş-Yaşam Kalitesi Algısının Üretkenlik Karşıtı Davranışlar ve Performans Üzerindeki Etkisinin Belirlenmesine Yönelik Bir Araştırma, 3. Uluslararası Sosyal Bilimler Sempozyumu Bildiri Kitabı, (s ), Kahramanmaraş. Jones, M.D. (2006) Which is A Better Predictor of Job Performance: Job Satisfaction or Life Satisfaction?, Journal of Behavioral&Applied Management, 8(1), s Jöreskog, K.G. ve Sorbom, D., (1985), Lisrel-Vprogram Manual (Lisrel-Vprogram Kılavuzu), Chicago: International Educational Services. Jöreskog, K.G. ve Sorbom, D. (1996), LISREL 8 User's Reference Guide, Chicago: Scientific Software. Kale, E. (2015), Lider Desteği ve İş Arkadaşları Desteğinin İş Performansı Üzerine Etkileri: İş Tatmini ve Yaşam Tatmininin Aracı Rolü, International Journal of Economic & Administrative Studies, 7(14), s Karagöz, Y. (2016), SPSS ve AMOS 23 Uygulamalı İstatistiksel Analizler, Ankara: Nobel Akademik Yayıncılık. Kesen, N.F., Kırlıoğlu, M. ve Deniz, M.E. (2013), Öğretmenlerin Yaşam Doyumu ve Duygusal Zekâ Düzeyleri, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksek Okulu Dergisi, 16(1), s

54 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Kırtıl, S. (2009),.İlköğretim İkinci Kademe Öğrencilerinin Duygusal Zekâ ve Yaşam Doyumu Düzeylerinin İncelenmesi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İzmir: Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü. Kong, F., Zhao, J. ve You, X. (2012), Emotional Intelligence and Life Satisfaction in Chinese University Students: The Mediating Role of Self-Esteem and Social Support, Personality and Individual Differences, 53(8), s kpsskonu.com, (1968), Piaget Kuramı, Temel Kavramlar, Erişim Tarihi: Lam, S.S. ve Schaubroeck, J. (1999), Total Quality Management and Performance Appraisal: An Experimental Study of Process Versus Results and Group Versus Individual Approaches, Journal of Organizational Behavior: The International Journal of Industrial, Occupationaland Organizational Psychology and Behavior, 20(4), s Landa, J.M.A., López-Zafra, E., De Antoñana, R.M. ve Pulido, M. (2006), Perceived Emotional Intelligence and Life Satisfaction Among University Teachers, Psicothema, (18), (Suplemento), s Law, K.S.,Wong, C.S., Huang, G.H. ve Li, X. (2008), The Effects of Emotional Intelligence on Job Performance and Life Satisfaction for The Research and Development Scientists in China, Asia Pacific Journal of Management, 25(1), s Law, K.S.,Wong, C. ve Song, L.J. (2004), The Construct and Criterion Validity of Emotional Intelligence and its Potential Utility for Management Studies, Journal of Applied Psychology, 89(3), s Moon, T.W. ve Hur, W.M. (2011), Emotional Intelligence, Emotional Exhaustion, and Job Performance, Social Behavior and Personality: An International Journal, 39(8), s Neugarten, B.L.,Havighurst, R.J. ve Tobin, S.S. (1961), The Measurement of Life Satisfaction, Journal of Gerontology, 16(2), s Nually, J.C. (1978), Psychometric Theory, New York: Mcgraw-Hill. O'boyleJr, E.H.,Humphrey, R.H., Pollack, J.M., Hawver, T.H. ve Story, P.A. (2011), The Relation Between Emotional Intelligence and Job Performance: A Meta Analysis, Journal of Organizational Behavior, 32(5), s Schermelleh-Engel, K.,Moosbrugger, H. ve Müller, H. (2003), Evaluating The Fit of Structural Equation Models: Tests of Significance and Descriptive Goodness-of-Fit Measures, Methods of Psychological Research Online, 8(2), s Schumacker, R.E. ve Lomax, R.G. (2004), A Beginners Guide to Structural Equation Modeling, (2. Baskı), London: Mahwah, NJ: Lawrence Earlbaum Associates. Seçer, İ. (2015), SPSS ve LİSREL İle Pratik Veri Analizi, Ankara: Anı Yayıncılık. Shih, H.A. ve Susanto, E. (2010), Conflict Management Styles, Emotional Intelligence, And Job Performance in Public Organizations, International Journal of Conflict Management, 21(2), s Shook, C.L., Ketchen, D.J., Hult, G.T.M. ve Kaçmar, K.M. (2004), An Assessment of The Use of Structural Equation Modeling in Strategic Management Research, Strategic Management Journal, 25(4),

55 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Singh, J.S.K. ve NikMahmood, N.H. (2017), Emotional Intelligence and Expatriate Job Performance in The ICT. Sector: The Mediating Role of Cultural Adjustment, Global Business & Management Research, (9), s Smith, P.C. ve Goddard, M. (2002) Performance Management and Operational Research: A Marriage Made in Heaven?, Journal of The Operational Research Society, 53(3), s Sözbilir, F., ve Yeşil, S. (2015), Kurumsal Yaratıcılık: Yaratıcılığı Etkileyen Faktörler Açısından Türkiye de Bir Kamu Kurumunda Alan Araştırması, Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 33(4), s Ural, A. (2001), Yöneticilerde Duygusal Zekâ nın Üç Boyutu, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 3(2), s Wasti, S.A. (2000) Meyer ve Allen in Üç Boyutlu Örgütsel Bağlılık Ölçeğinin Geçerlilik ve Güvenirlilik Analizi, 8. Ulusal Yönetim ve Organizasyon Kongresi Bildiriler Kitabı, (s ), Nevşehir. Wong, Chi-Sum ve Law. Kenneth S. (2002), The Effects of Leader and Follower Emotional Intelligence on Performance and Attitude: An Exploratory Study, The Leadership Quarterly, 13(3), s Yan, İ. (2008).Duygu-Zekâ İlişkisi ve Duygusal Zekânın Yöneticiler Üzerindeki Etkilerine Yönelik Bir Araştırma, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Afyonkarahisar: Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Yıldız, M. (2016), Üniversite Öğrencilerinde Duygusal Zekâ Yaşam Doyumu ve Depresyonun Cinsiyet ve Sınıf Seviyelerine Göre Etkileri, Opus Uluslararası Toplum Araştırmaları Dergisi, 6(11), s

56 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s ÖZEL SEKTÖR YATIRIMLARININ BELİRLEYENLERİ ÜZERİNE BİR ANALİZ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ Burcu ÖZCAN Öz Ayşe Esra PEKER ** Ülke ekonomilerinde iç dengenin sağlanabilmesi yatırım-tasarruf eşitliğinin elde edilmesi ile mümkündür. Ancak Türkiye de tasarruf seviyesi yatırımların altında kalmakta, bu yetersizliği gidermek için dış kaynaklara yönelme politikası izlenmek durumunda kalınmaktadır. Dış kaynakların ülke içinde yoğunlaşması yerli paranın değerlenmesine, ülkenin cari açık sorunu ile karşı karşıya kalmasına ve ülkenin dışa bağımlılığının artmasına neden olmaktadır. Bu nedenle ülkelerin yatırımlarını belirleyen faktörlerin tespit edilmesine yönelik çalışmaların sayısının her geçen gün arttığı görülmektedir. Bu çalışmanın amacı Türkiye de özel sektör yatırımlarının belirleyenlerinin tespit edilmesidir. Çalışmada Türkiye de dönemlerini baz alınarak ARDL sınır testi yapılmıştır. Elde edilen bulgular, uzun dönemde bankalar tarafından özel sektöre verilen kredilerin istatistikî olarak anlamlı olduğunu gösterirken; kısa dönemde ise, bankalar tarafından verilen kredilere ilave olarak Reel GSYİH, büyüme oranı ve ticari açıklık oranındaki artışların özel sektör yatırımlarını artırdığı sonucuna ulaşılmıştır. Anahtar Kelimeler: Özel Yatırımlar, ARDL Sınır Testi, Eşbütünleşme Analizi JEL Kodları: B21, B26, E01. DETERMINANTS OF PRIVATE SECTOR INVESTMENTS AN ANALYSIS: EXAMPLE OF TURKEY Abstract The domestic balance requires equivalent of saving investment in national economies. Unfortunately, there are gap between saving investment in Turkey and government prefer foreign resources policies for this deficit of saving. Foreign resources create dependency of nation to others. Thus, it is important to analyze determinants of investment. This study aims to assess the determinants of private sector investment. For that aim, the period was analyzed through ARDL bounds testing approach. The long-run results imply that bank credits to private sector aren t statistically significant. However, in the short-run, real GDP growth and trade openness in addition to bank credits to private sector seem to lead increases in private sector investments. Additionally, public sector investments don t have significant effects on private sector investments. Keywords: Private investment, ARDL Bound Test, Cointegration Analysis. JEL Codes: B21, B26, E01. Doç. Dr., Fırat Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü, bozcan@firat.edu.tr, ORCID ID: ** Dr. Öğr. Üyesi, Fırat Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü, esrapeker@firat.edu.tr, ORCID ID:

57 GİRİŞ DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Yatırım her ekonomi için esastır. Ekonomik büyüme modellerinde önemli bir role sahip olan yatırım, aynı zamanda toplam talebin de esaslı bir öğesidir. Yatırımdaki dalgalanmalar ekonomik eylem üzerinde oldukça ciddi etkilere sahiptir. Yatırım teorileri, ekonomide bağımsız bir yatırım fonksiyonunu ilk defa ileri süren Keynes e 1 (1936) kadar uzanmaktadır. Yatırımın net bir tanımı söz konusu olmamakla beraber, yatırım eylemi, girişim amacı ile bir miktar sermaye ya da parayı kar beklentisi ile harcamayı gerektirmektedir (Maganga ve Edriss, 2012). Bu şekilde ifade edilen yatırımın, özel sektör yatırım türü, zaman içerisinde ülkeler için daha önemli hale gelmeye başlamıştır. Yakın zamanda ekonomik büyüme üzerine yapılan çalışmaların yanında tasarruf oranlarının nasıl değiştiğine ilişkin çalışmalar da büyük ilgi görmeye başladı. Bunun nedeni ise ülkenin iç dengesinin sağlanmasında yatırım-tasarruf eşitliğinin temel unsur olmasıdır. Özellikle gelişmekte olan ülke ekonomilerin büyük bir bölümünde tasarruf seviyesi yatırımların altında kalmakta, bu yetersizliği gidermek için ülkelerin dış kaynaklara yönelme politikası izlenmediği görülmektedir. Dış kaynakların ülke içinde yoğunlaşması yerli paranın değerlenmesine, ülkenin cari açık sorunu ile karşı karşıya kalmasına ve ülkenin dışa bağımlılığının artmasına neden olmaktadır. Bu nedenle ülkelerin yatırımlarını belirleyen faktörlerin tespit edilmesine yönelik çalışmaların sayısının her geçen gün arttığı görülmektedir. Yapılan çalışmalar göstermektedir ki uluslararası sermaye akışına rağmen ülkelerin en önemli yatırım kaynağının kendi tasarrufları olduğu görülmektedir. Bu durum dolaylı olarak da tasarruf ve gelir arasındaki ilişkininde güçlenmesine neden olmuştur. Bu bağlamda, 1980 li yıllarda yüksek oranlı enflasyon ve cari açık sorunları ile karşı karşıya olan hükümetlerin mali açıklarını gidermek için kamu yatırımlarını azalttıkları ve ithalat kısıtlamasına gittikleri görülmektedir. Bu politikalar, bütünüyle ekonomik çevreye nüfuz eden belirsizliğe neden olarak özel yatırımların azalmasına yol açmıştır. Ayrıca yüksek ve sürdürülebilir orta vadeli büyüme hedefini elde etmek için ülkelerin özel yatırımları yeniden hayata geçirmeye yönelik arayışlar içerisine girmişlerdir (Coutinho ve Gallo, 1996). Kısacası, 1980 li yıllar birçok gelişmekte olan ülkenin yatırım düzeylerinde ciddi düşüşlere sahne 1 İktisat sahasında zaman içerisinde birçok yatırım teorisi ileri sürülmüştür. Bunlar; Keynes (1936) e ait esnek hızlandıran modeli, Jorgenson (1971) a ait neoklasik yatırım modeli, Tobin (1969) in Q yatırım modeli ve Mc- Kinnon (1073) a ait neo-liberal yatırım teorisi şeklindedir. 151

58 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s olmuştur. Bu durum, özel sektör yatırımlarını neyin belirlediğine yönelik ampirik araştırmaların hız kazanmasına yol açmıştır. Gelişmekte olan ülkelerde sermaye oluşumunun kurumsal ve yapısal karakteristikleri (baskı altında olan kredi piyasası), güçlü devletin varlığı, dövize yüksek bağlılık ve istikrarsızlık (hem ekonomik, hem de politik), yatırımların belirleyenlerine ilişkin araştırma sahasında ilgi ve merak artışına yol açmıştır. Yatırım ve özellikle de özel yatırımlar ekonomik büyümeye katkıda bulunmada temel bir öğe şeklinde, liberalleşme ve deregülasyon sürecinde daha da önem kazanmıştır. Bu nedenle, özel yatırımlar gelişmekte olan ülkelerde ekonomik büyüme ve kalkınma sürecinin motoru haline gelmiştir (Khan ve Khan, 2007; Ribeiro ve Teixeira, 1991). Çünkü kamu yatırımları temelde hükümetler tarafından kamu mallarının tedariki için yapılırken, özel yatırımlar ise hem ulusal, hem de yabancı girişimciler tarafından ticari ve bu nedenle de kâr amaçlı yapılmaktadır. Türkiye açısından süreç değerlendirildiğinde ise, 1980 li yıllarla birlikte başlayan liberalleşme ve serbestleşme sürecinde özel yatırımların hızlandığı görülmektedir larda ve 1970 lerde devletin temel iktisadi politikaları, ekonomiye aktif bir şekilde müdahale eden ve ithal ikamesine dayalı olan sanayileşme stratejisinden etkilenmekteydi yılından itibaren ise, Türkiye tüm kalkınma stratejisini değiştirerek dışarıya yönelik bir sanayileşme stratejisini, ihracata dayalı büyüme amacı çerçevesinde belirlemiştir. Piyasa güçlerine aşırı dayalı olan yeni felsefe, özel sektörün ekonomik alanda maksimum katılımını, devlet müdahalesinin ve imalat endüstrilerinden kamunun payının en aza indirgenmesini amaçlamaktaydı (Atar ve Temel, 2002) dönemi arasında kamu ve özel sektör sabit sermaye yatırımlarının (SSY) seyri değerlendirildiğinde Şekil 1 üzerindeki manzara ile karşı karşıya kalınmaktadır. Şekil 1. Kamu ve Özel Sektör Sabit Sermaye Yatırımlarının GSYİH İçerisindeki % Payı Kaynak: Kalkınma Bakanlığı, Ekonomik ve Sosyal Göstergeler ; DPT, Temel Ekonomik Göstergeler ( ). 152

59 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Şekil 1 üzerinde görüldüğü üzere, 1980 li yıllara kadar özel sektör SSY ları her ne kadar kamu SSY larının üzerinde olsa da özel sektör SSY larının seyrindeki azalış dikkat çekmektedir li yıllardan sonra özel sektör yatırımlarında dalgalanmalar yaşansa da toplam sabit sermaye yatırımlarının seyrinin özel sektör SSY larına dayandığı görülmektedir. Türkiye deki sabit sermaye yatırımlarının sektörel dönemsel dağılımı ( ) Şekil 2 de verilmiştir. Şekil 2. Türkiye deki Sabit Sermaye Yatırımlarının Sektörel Dağılımı ( ) Sektörler Tarım 4,2 3,2 2,6 2,2 2,0 Madencilik 1,0 1,4 1,5 1,8 1,5 İmalat 19,3 27,6 21,6 18,0 18,1 Enerji 6,1 3,1 4,1 1,8 1,5 Ulaştırma 30,7 27,7 30,9 33,4 33,2 Turizm 3,5 5,0 5,0 2,8 1,8 Konut 19,9 19,6 20,9 27,6 29,1 Eğitim 4,0 2,3 2,5 3,6 3,3 Sağlık 3,6 3,9 4,8 3,1 2,9 Diğer hizmetler 7,7 6,2 6,0 5,5 6,6 Toplam yatırım oranı 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0 Kaynak: Kalkınma Bakanlığı, Ekonomik ve Sosyal Göstergeler ; DPT, Temel Ekonomik Göstergeler ( ). Şekil 2 incelendiğinde Türkiye nin 2000 li yıllardan itibaren en fazla ulaştırma, turizm ve konut sektörüne yapıldığı görülmektedir. Bu çalışmada, dönemi boyunca Türkiye için özel sektör yatırımlarının temel makroekonomik değişkenlerini saptaması amaçlanmıştır. Bu amaçla Pesaran vd. (2001) tarafından geliştirilen ARDL sınır testi kullanılmıştır. Türkiye de özel sektör yatırımlarını inceleyen çalışmalar genellikle kamu yatırımlarının dışlama ya da tamamlayıcı etkisine odaklanmıştır. Özel sektör yatırımlarını belirleyen faktörleri sorgulayan ve ARDL yaklaşımını kullanan çalışma sadece Karagöz (2010) tarafından yapılmıştır. Ancak bu çalışmada elde edilen diagnostik testlerin, modelin geçerliliğini desteklemediği görülmektedir. Çalışmada betimsel ve ekonometrik olmak üzere iki yaklaşım dikkate alınmıştır. Betimsel yaklaşımda, tasarruf ve yatırımdaki potansiyel belirleyicilerine yönelik teorik bilgiye yer verilirken, ekonometrik yaklaşımda ise Türkiye deki özel yatırım açığının belirleyicilerini tahmin etmek için Pesaran (2001) tarafından geliştirilen ARDL sınır sınamasını kullanılmıştır. 153

60 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s ÖZEL SEKTÖR YATIRIMLARININ BELİRLEYENLERİNE İLİŞKİN LİTERATÜR TARAMASI Son yıllarda iktisat sahasında özel yatırımların belirleyenlerine ilişkin ampirik araştırmalar hız kazanmıştır. Bu alanda yapılan çalışmalar incelendiği zaman, ekonomik ve politik birçok faktörün önemli rollere sahip oldukları görülmektedir. Örneğin, ekonomik büyüme, faiz oranı, kamu yatırım oranı, reel döviz kuru, enflasyon, finansal gelişme (özel sektöre sağlanan banka kredileri), ticari açıklık düzeyi (ihracat ve ithalat toplamının GSYİH içerisindeki payı) ya da ticaret hadlerindeki değişiklik gibi birçok makroekonomik değişken temel ekonomik belirleyenler arasında yer almaktadır. Bununla birlikte ülkedeki ayaklanmalar ve askeri darbeler ise önemli politik belirleyenlerdendir. Bu çalışmada özel sektöre sağlanan banka kredileri, ticari açıklık düzeyi, ekonomik büyüme ve kamu yatırımları şeklinde dört temel ekonomik belirleyenin etkisi araştırılmaktadır. İlgili değişkenlerin özel sektör yatırımları üzerindeki beklenen etkileri teorik açıdan şu şekilde izah edilebilir. İlk değişken olan reel gelir ya da reel gelir artışı (ekonomik büyüme), ekonomideki toplam talep koşullarını temsilen kullanılmakta olup özel yatırımlar üzerinde pozitif etkiye sahip olması beklenmektedir. Neoklasik yatırım teorisi, özel yatırımların, reel GSYİH ya da reel GSYİH nın artış düzeyi ile pozitif ilişkili olduğunu öne sürmüştür. Çünkü daha yüksek gelir düzeyine sahip ülkelerin zenginliklerinin daha fazla kısmını ulusal tasarrufa ayıracakları ve bu tasarrufların ise daha sonra yatırımın finansmanında kullanılacağı belirtilmektedir (Ouattara, 2004). Kamu yatırımları ise, özel yatırımlar üzerinde önceden belirlenemeyen bir etkiye sahiptir. Bir taraftan, kamu yatırımları artan açıklar ve yüksek faiz oranı (Ricardocu denklik teoremi) ve temel kıt kaynaklar (örneğin vasıflı emek, ham madde) için rekabet sağlayarak özel yatırımları dışlamaktadır (crowding-out). Fakat kamu yatırımı, temel alt yapının tedariki ile (örneğin ulaşım, iletişim, sulama projeleri gibi) tamamlayıcı (crowding-in) etkiye de sahip olabilmektedir. Bu nedenle teorik düzeyde kamu yatırımının etkisi belirsizdir. Elde edilen bulgularda negatif katsayı dışlama etkisi yönünde, pozitif katsayı ise tamamlayıcılık yönünde kanıtlar sunacaktır (Atukeren, 2005; Frimpong ve Marbuah, 2010). Ticari açıklığa dair göstergelerden ihracat ve ithalat toplamının GSYİH daki payı ile temsil edilen ticaret hacminin yatırım ile ilişkisi de söz konusudur. Ticaret hacmi pozitif bir şekilde ulusal yatırımları hem ihracat, hem de ithalat aracılığı ile etkilemektedir (Lesotlho, 2006). Bir başka ifadeyle, ticari engellerin liberalleşme sonucu azalması, ihracat sektörü için bir avantaj sunmakta ve böylece cari hesap dengesini iyileştirerek yatırım teşviklerini arttırmaktadır. 154

61 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Daha da ötesi, ithalat imkânları, üretime yönelik girdilerin arzını ve kalitesini rekabet ve verimlilik artışı sonucu arttırmaktadır. Fakat aynı zamanda belli ulusal sektörlerin aniden dış rekabetle karşı karşıya kalışları, bu sektörleri yeni sermaye akımlarının varış noktaları şeklinde daha az cazip kılmaktadır. Bu nedenle, ekonominin ticari açıklık düzeyinin özel sektör yatırımları üzerindeki etkisi teorik zeminde belirsizliğini korumaktadır (Frimpong ve Marbuah, 2010). Finansal gelişmişliği temsilen kullanılan özel sektöre sağlanan banka kredilerinin hacminde görülen artışın ise, gelişmekte olan ülkelerdeki özel yatırım düzeyi üzerinde pozitif etkiye sahip olması beklenmektedir. Çünkü gelişmekte olan ülkelerde bazı girişimciler doğrudan borç piyasasından (debt market) finansman elde edememektedirler. Bu nedenle de banka kredilerine oldukça yüksek bağımlılığa sahiptirler. Başka bir ifadeyle, banka kredileri, gelişmekte olan ülkelerdeki özel girişimciler açısından önemli bir yatırım finansmanı kaynağıdır. Bu nedenle özel yatırımları pozitif yönde etkilemesi beklenmektedir (Lesotlho, 2006). Teorik olarak açıklanan söz konusu değişkenlerle ilgili literatür incelendiğinde ise çalışmaların büyük kısmının bir ülke özelinde zaman serisi analizine dayalı olarak özel yatırımların belirleyenlerini ele aldıkları, kimi çalışmaların ise belli bir ülke grubu kapsamında panel veri analizine dayalı olarak konuyu irdeledikleri görülmektedir. Zaman serisi analizine dayalı çalışmalardan ilki Ribeiro ve Teixeira (1991) tarafından dönemi için eşbütünleşme analizi çerçevesinde Brezilya için yapılmıştır. Sonuçlar, özel yatırımlar üzerinde reel GSYİH artışlarının, reel kişi başı GSYİH düzeyinin, kamu sektörü yatırım oranlarının pozitif; reel faiz oranları, enflasyon oranı, borç servisi oranı ve borcun GSYİH içerisindeki payı değişkenlerinin ise negatif etkiye sahip oldukları tespit edilmiştir. Quattara (2004) ise Senegal için özel yatırımın belirleyenlerini dönemi boyunca Johansen (1988) ve Johansen ve Juselius (1990) ile Pesaran vd. (2001) tarafından geliştirilen eşbütünleşme analizlerini kullanarak incelemiştir. Her iki eşbütünleşme testinin sonuçları kamu yatırımı, reel gelir ve dış yardımların özel yatırımları pozitif, özel sektöre yönelik kredi ve ticaret hadlerinin ise negatif etkilediğini tespit etmiştir. Bir diğer zaman serisi çalışmasında ise, Badawi (2003) makroekonomik politikaların özel yatırımlar üzerindeki etkilerini Sudan için dönemi boyunca eşbütünleşme analizi ve hata düzeltme modeli kullanarak incelemiştir. Sonuçlar, kamu yatırımları için dışlama etkisini doğrulamışken, devalüasyon politikasının özel sektörün sermaye oluşumu üzerinde olumsuz 155

62 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s etkiye sahip olduğunu göstermiştir. Aynı çalışmada özel sektöre sağlanan banka kredilerinin özel yatırımlar üzerinde pozitif, reel faiz oranlarındaki artışın ise negatif etkiye sahip oldukları tespit edilmiştir. Acosta ve Loza (2005) Arjantin için kısa, orta ve uzun vadede özel yatırımların makroekonomik belirleyenlerini, dönemi boyunca regresyon analizi ile incelemiştir. Sonuçlar, yatırım kararlarının kısa dönemde döviz kuru, ticari liberalleşme ve toplam talepteki şoklar tarafından etkilendiğini ortaya koymuştur. Bunun yanı sıra, dışlama etkisinin varlığı saptanmıştır. Uzun dönemde ise, iyi gelişmiş sermaye ve kredi piyasalarının ve mali sürdürülebilirliğin özel yatırımları pozitif yönde etkiledikleri saptanmıştır. Günaydın (2006) tarafından yapılan bir çalışmada, dönemi için GSYİH, özel yatırımlar ve kamu yatırımları verilerini kullanarak eşbütünleşme ve Granger nedensellik testleri uygulamıştır. Çalışmada kamu yatırımlarının özel yatırımları pozitif etkilediği belirlenmiştir. Bir diğer çalışmada, Khan ve Khan (2007) dönemi boyunca Pakistan için ARDL testi kullanarak özel yatırım talep fonksiyonunu belirlemeyi amaçlamıştır. Sonuçlar, çoğu geleneksel faktörün özel yatırımlar üzerinde önemli etkiye sahip olmadığını ortaya koymuştur. Ayrıca kurumsal kalite, yönetim, girişimsel yetenekler gibi geleneksel olmayan faktörlerin ise özel yatırımlar için ön gereksinim oldukları tespit edilmiştir. Dışlama etkisi ise kısmen desteklenmiştir. Yakın döneme ait bir diğer zaman serisi çalışması ise, Frimpong ve Marbuah (2010) a aittir. Çalışma dönemi için ARDL testini kullanarak Ghana için özel sektör yatırımlarının belirleyenlerini araştırmıştır. Sonuçlar kısa dönemde, özel yatırımların kamu yatırımları, enflasyon, reel faiz oranı, açıklık, reel döviz kuru ve anayasal kuralın bir rejimi tarafından belirlendiğini ortaya koymuştur. Uzun dönemde ise, reel çıktı, enflasyon, dış borç, reel faiz oranı, açıklık ve reel döviz kuru değişkenlerinin özel sektör yatırımları üzerinde anlamlı etkilere sahip oldukları saptanmıştır. Yine son döneme ait çalışmalardan bir diğeri Ajide ve Lawanson (2012) a aittir. Çalışma, ulusal özel yatırımların Nijerya için belirleyenlerini dönemi boyunca ARDL testini kullanarak araştırmıştır. Uzun dönemde, kamu yatırımı, reel GSYİH, reel faiz oranı, döviz kuru, özel sektöre verilen krediler, ticaret hadleri, dış borçlar ve reformlar için kullanılan gölge değişkenin özel yatırımların temel belirleyenleri oldukları; kısa dönemde ise, kamu yatırımı, reel GSYİH ve ticaret haddi değişkenlerinin etkili oldukları tespit edilmiştir. Panel veri analizine dayalı çalışmalardan Serven (1998), 94 az gelişmiş ülke için makroekonomik istikrarsızlığın özel yatırımlar üzerindeki etkisini dönemi için araştırmıştır. Makroekonomik istikrarsızlığı enflasyon, büyüme, ticaret hadleri, reel döviz 156

63 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s kuru ve sermaye mallarının fiyatı şeklindeki beş değişkenin volatilitesini kullanarak ölçmüştür. Sonuçlar söz konusu istikrarsızlığın özel yatırımları ciddi bir şekilde azalttığı yönündedir. Bir diğer panel çalışması Ghura ve Goodwin (2000) e aittir. Yazarlar, Asya, Sahra-altı Afrika ve Latin Amerika ülkelerinden oluşan toplam 33 ülkeyi içeren panel seti için özel yatırımın belirleyenlerini rassal etkiler modeli kullanarak incelemiştir. Tüm ülkeleri kapsayan panel seti için elde edilen sonuçlar, gelişmekte olan ülkelerde özel yatırımların reel GSYİH artışı, kamu yatırımlarındaki artış, finansal aracılıktaki gelişmeler, kamuya yönelik kredilerdeki azalış ve dünya faiz oranlarındaki düşüş ile artacağını göstermiştir. Fakat dış borcun, özel yatırımlar üzerindeki olumsuz etkisi bu çalışma tarafından desteklenmemiştir. Le (2004) tarafından yapılan panel çalışma ise, getiri farklılık oranı, riskten kaçınma, birçok politik ve ekonomik risk göstergesinin özel yatırımlar üzerindeki etkisini 25 gelişmekte olan ülke için 21 yılı aşkın bir süre zarfında incelemiştir. Sonuçlar, sosyo-politik istikrarsızlığın özel yatırımları azalttığını ortaya koymuştur. Nabende ve Slater (2003) ise ASEAN ülkeleri için dönem aralığını panel eşbütünleşme testini kullanarak incelemiştir. Kısa döneme ait sonuçlar, çıktı artışı ve kamu yatırımlarının özel yatırımların temel belirleyenleri olduklarını, uzun dönem için ise doğrudan yabancı yatırımların ilave bir belirleyen olduğunu ortaya koymuştur. Çıktı artışı ve doğrudan yabancı yatırımlar dışlama etkisi içermezken, kamu yatırımları ve dış borcun uzun dönemde dışlayıcı etkilere sahip oldukları tespit edilmiştir. Türkiye ye üzerine yapılan çalışmalar incelendiğinde ise, örneğin, Atar ve Temel (2002) dönemi için Johansen eşbütünleşme testini kullanarak özel imalat yatırımlarının belirleyenlerini incelemiştir. Uzun dönem analizinden elde edilen sonuçlar, gelir ve özel imalat yatırımı arasında pozitif bir ilişki tespit etmiştir. Kamu sermaye oluşumu ve yatırım maliyetlerinin, özel imalat yatırımı üzerindeki uzun dönemde olumsuz etkiye sahip oldukları belirlenmiştir. Kısa dönem dinamikleri ise, reel gelir ve kamu yatırımlarının bir dönem gecikmeli farkının özel imalat yatırımları üzerinde pozitif etkiye sahip olduklarını ortaya koymuştur. Cari dönem kamu yatırımları ve sermaye maliyeti ise, özel imalat yatırımları üzerinde olumsuz etkilere sahip bulunmuşlardır. Bir diğer çalışmada, Taban ve Kara (2006) 1989:1-2004:4 dönemi için eşbütünleşme analizi yardımı ile kamu iç borçlanmasının özel sektör yatırımları üzerindeki etkisini incelemiştir. Sonuçlar, kamu kesimi iç borçlanmasının özel sektör yatırımlarını azaltıcı etkiye sahip olduğunu ve ayrıca kamu kesimi sabit sermaye yatırımlarının ise özel sektör yatırımlarını dışlayıcı olduğunu ortaya koymuştur. 157

64 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Türkiye ye ilişkin bir diğer çalışmada Karagöz (2010) dönemi için ARDL testini kullanarak özel yatırımların belirleyenlerini Türkiye için incelemiştir. Uzun döneme ilişkin elde edilen sonuçlar, reel GSYİH, reel döviz kuru, özel sektör kredilerinin GSYİH ya oranı, özel dış borç, enflasyon ve ticari açıklığın özel yatırımlar üzerinde anlamlı etkiye sahip oldukları şeklindedir. Reel GSYİH, özel sektör kredileri, dış borç değişkenleri özel yatırımlar üzerinde pozitif etkiye sahipken, reel kur, enflasyon ve ticari açıklık değişkenleri ise negatif etkiye sahip görünmektedirler. Ayrıca dışlama etkisi, kamu yatırımlarının anlamsız katsayıya sahip olmasından ötürü saptanamamıştır. Altunç ve Şentürk (2010) tarafından yapılan bir diğer çalışma ise, dönemi için özel sektör yatırımları üzerinde kamu yatırımlarının etkisini ARDL modeli kullanarak incelemiş ve sonuçta dışlama etkisinin tersine bu iki değişken arasında bir tamamlayıcılık ilişkisi tespit etmiştir. Cural vd. (2012) ise yapısal kırılmalı birim kök ve eşbütünleşme analizi çerçevesinde kamu yatırımlarının özel yatırımlar üzerindeki etkisini dönemi için araştırmıştır. Sonuçlar, dışlama etkisinin tersine kamu yatırımlarının özel yatırımları tamamlayıcı bir role sahip olduğunu göstermiştir. Şahbaz (2014) tarafından yapılan bir başka çalışmada ise sabit sermeye yatırımları, istihdam ile ekonomik büyüme arasındaki ilişki 27 AB ülkesi ve Türkiye nin dönemi için panel birim kök, panel eşbütünleşme ve panel nedensellik analizleri ile test edilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre uzun dönemde sabit sermaye yatırımları ve istihdamdan ekonomik büyümeye doğru Granger nedenselliğinin olduğu, kısa dönemde sabit sermaye yatırımlardan ekonomik büyümeye doğru bir nedensellik ilişkisi olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Şen ve Kaya (2014); yıllarını kapsayan özel yatırım, kamu cari harcaması, kamu cari transfer harcaması, kamu faiz harcaması, GSYİH verilerini kullanarak dışlama etkisini araştırılmış ve sonucunda kamu harcamalarının özel yatırımları dışladığı sonucu elde edilmiştir. Demir (2017) tarafından yapılan bir çalışmada ise dönemini kapsayan kamu yatırımları ve özel yatırımlar verileri kullanılarak Türkiye de Dışlama Etkisi varlığının araştırılmıştır. Çalışmada uzun dönem ve kısa dönem katsayıları ışığında Türkiye de döneminde kamu yatırımlarının özel yatırımları çektiği sonucuna ulaşılmıştır. 2. VERİ SETİ Bu çalışmada Türkiye de özel sektör yatırımlarını belirleyen faktörler ARDL yaklaşımı ile modellenmiştir. Bu doğrultuda Frimpong ve Marbuah (2010) ile Ribeiro ve Teixeira (2001) 158

65 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s çalışmaları örnek alınmıştır. Yapılan analizlerde elde edilen bulguların anlamlılığı çerçevesinde genel anlamda (1) nolu modele ulaşılmıştır: INV t 0 1GDPt 2GOVt 3CRED t 4OPEN t t (1) Modelde yer alan değişkenlerden INV; özel sektör tarafından yapılan yatırımları, GOV ise; kamu sektörü tarafından yapılan yatırımları göstermektedir. Kamu ve özel yatırımları temsil etmek üzere reel sabit sermaye yatırımlarının logaritmik değerleri kullanılmıştır. Bunun için GSYİH Deflatöründen faydalanılmış ve 1998 yılı baz yıl olarak tercih edilmiştir. Modelde yer alan diğer değişkenlerden GDP; reel GSYİH büyüme oranıdır. OPEN ise; ithalat ve ihracat toplamının GSYİH ya oranı olup ticari açıklık oranını ifade etmektedir. CRED; bankalar tarafından özel sektöre sağlanan reel kredilerin logaritmik değeridir. Çalışma dönemini kapsamakta olup, değişkenlere ait veriler Türkiye Cumhuriyeti Kalkınma Bakanlığı ndan elde edilmiştir METEDOLOJİ VE ANALİZ BULGULARI Çalışmada özel sektör yatırımları ile kamu yatırımları, GSYİH büyüme oranı, ticari açıklık oranı ve bankaların özel sektöre sağladığı krediler arasındaki ilişkiyi sorgulamak amacıyla ARDL sınır testine yer verilmektedir. Bu nedenle öncelikle birim kök testi analizine değinilmektedir. Zaman serisi analizlerinde serilerin durağanlığı önem taşımaktadır. Çünkü durağan olmayan serilerle çalışılması, sahte regresyon sorunuyla karşılaşılmasına sebebiyet verebilecektir (Granger ve Newbold, 1974). Ancak eşbütünleşme ilişkinin varlığı durumunda, durağan olmayan seriler anlamlı sonuçlar verebilmektedir (Gujarati, 1999: 726). Pesaran vd. (2001) tarafından geliştirilen sınır testi yaklaşımında ise, seriler arasındaki eşbütünleşme ilişkisinin, serilerin I(0) ya da I(1) olmalarına bakılmaksızın araştırılabileceği ifade edilmektedir (Narayan ve Narayan, 2004). Bu çalışmada Dickey-Fueller (1979) ve Phillips-Perron (1988) tarafından geliştirilen birim kök testleri tercih edilmiş olup ADF ve PP birim kök testi sonuçları Tablo (1) de özetlenmiştir. Tablo 1. ADF ve PP Birim Kök Testi Sonuçları Değişkenler ADF Test İstatistiği PP Test İstatistiği INV -1,144 (5) -1,440 (1) GDP -4,122 (3)*** -5,607 (1)*** GOV -2,960 (1)** -3,493 (25)** OPEN -1,319 (0) -1,233 (6)

66 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s CRED 0,755 (8) -0,268 (4) DINV -3,853 (4)*** -4,678 (2)*** DGDP -4,057 (8)*** -11,297 ( 2 )*** DGOV -5,611 (1)*** -5,820 (20)*** DOPEN -5,472 (0)*** -5,903 (9)*** DCRED -4,382 (7)*** -4,536 (11)*** Not: ADF testinde parantez içindeki değerler gecikme uzunluklarıdır. ADF testinde Akaike Bilgi Kriterinden faydalanılmıştır. PP testinde ise, en uygun gecikme uzunluğu için Bartlett Kernel Spectral Estimation yöntemi ve Newey-West Bandwidth kriterlerinden yararlanılmıştır. ** ve *** sırasıyla % 5 ve % 1 anlamlılık düzeylerini ifade etmektedir. Tablo 1 de görüldüğü üzere GDP ve GOV değişkenlerinin birim kök test istatistiklerinin mutlak değeri, MacKinnon (1991) tarafından hesaplanan kritik değerlerin mutlak değerinden büyüktür. Bu nedenle serinin düzeyde durağan I(0) olduğu anlaşılmaktadır. Modelde yer alan diğer değişkenlerin (INV, OPEN ve CRED) ise birinci farkının durağan, yani (1) oldukları anlaşılmaktadır. ARDL testinin en önemli avantajı, değişkenlerin I(0) ve I(1) durağanlık derecelerini dikkate almadan modelleyebilmesidir. Ayrıca diğer eşbütünleşme testlerinin aksine ARDL modelinde, içsellik sorunu ortadan kalkmaktadır. Buna ilaveten küçük örneklemlerde bile etkin sonuçlara ulaşılabilmekte ve uzun dönem tahminlerine dayalı çıkarımlara izin verilmektedir. Sınır testi yaklaşımında hesaplanan F istatistiğinin Pesaran vd. (2001) çalışmasında verilen alt ve üst kritik değerlerden küçük olması durumunda eşbütünleşme ilişkisinin varlığından söz edilemeyecektir. F istatistiğinin, kritik değerler arasında kalması durumunda bir sonuca varılamamakta ve farklı eşbütünleşme testlerinin kullanılması tavsiye edilmektedir. F istatistiği üst sınırdan daha büyük bir değere ulaştığında ise seriler arasında uzun dönemli bir ilişkinin varlığından bahsedilecektir. Sınır testi yaklaşımında eşbütünleşme ilişkisinin tespit edilmesinden sonra kısa ve uzun dönem ARDL modelleri kurulacaktır. Bu modellerde önemli olan konu, uygun gecikme sayısının belirlenmesidir. Gecikme sayısının belirlenmesinde Akaike, Schwarz ve Hannan- Quinn gibi kritik değerlerden yararlanılır. Bu aşamada en küçük kritik değeri sağlayan gecikme uzunluğu, model için uygun gecikme uzunluğudur. Ancak seçilen gecikme uzunluğu ile oluşturulan modelin otokorelasyon problemi içermemesi gerekmektedir. Eğer modelde otokorelasyon problemi ile karşılaşılmış ise, ikinci en küçük kritik değeri sağlayan gecikme uzunluğu dikkate alınır. Daha sonra modelin otokorelasyon problemi içerip içermediği tekrar sınanır. Bu işlemler otokorelasyon problemi ortadan kalkana kadar tekrarlanır. Bu çalışmada kullanılan değişkenler arasında uzun dönemli bir eşbütünleşme ilişkisinin var olup olmadığına dair F testi sonuçları, Tablo 2 de özetlenmiştir. 160

67 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Tablo 2. Sınır Testinde Hesaplanan F İstatistiği K F Test İstatistiği Alt sınır I(0) % 5 Anlamlılık Düzeyi Kritik değerleri Üst sınır I(1) % 10 Anlamlılık Düzeyi Kritik değerler Alt sınır Üst sınır I(0) I(1) 4 7,6573 3,2222 4,5781 2,6767 3,8313 Not: k, modelde kullanılan bağımsız değişken sayısını ifade etmektedir. Tablo 2 de görüldüğü üzere, F test istatistiği (7,6573 ), % 5 ve % 10 anlamlılık düzeylerinde, Pesaran vd. nin (2001) üst sınır kritik değerlerinden daha büyük olduğu için, eşbütünleşme ilişkisinden söz edilecektir. Bu çalışmadan değişkenler arasındaki uzun dönemli ilişkinin tespitinde uygun gecikme, özel sektör yatırımları, GSYİH büyüme oranı, kamu yatırımları ve dışa açıklık için 1 olarak belirlenirken, bankalar tarafından sağlanan krediler için sıfır olarak tespit edilmiştir. Değişkenler arasındaki ilişki sorgulanırken Akaike Bilgi Kriterinden yararlanılmıştır. Elde edilen ARDL (1,1,1,1,0) Modelinin tahmin sonuçları Tablo 3 üzerinde yer almaktadır. Tablo 3. ARDL (1,1,1,1,0) Modelinin Tahmin Sonuçları Değişkenler Katsayılar Standart Hatalar t-istatistikleri INV(-1) 0,8160 0,0961 8,4864[0,000]*** GDP 0,0135 0,0023 5,7164[0,000]*** GDP(-1) 0,0037 0,0019 1,8846[0,069]* GOV -0,1716 0,1658-1,0349[0,309] GOV(-1) 0,2812 0,1624 1,7317[0,094]* OPEN 0,0044 0,0018 2,3566[0,025]** OPEN(-1) -0,0060 0,0020-3,0037[0,005]*** CRED 0,2140 0,0938 2,2814[0,030]** C -1,9993 1,0279-1,9450[0,061]* DİAGNOSTİK TESTLER X 2 BG 0,6208[0,431] F-İst. 14,7276[0,000] X 2 NORMAL 4,2071[0,122] R 2 0,7105 X 2 WHİTE 1,1739[0,279] R 2 d 0,6333 X 2 RAMSEY [0,176] NOT: *,** ve *** sırasıyla % 10, % 5 ve % 1 anlamlılık düzeylerini ifade etmektedir. Parantez içerisinde ise, olasılık değerleri verilmiştir. Tabloda yer alan testlerden, X 2 BG, X 2 NORMAL, X 2 WHİTE ve X 2 RAMSEY testleri sırasıyla oto korelasyon, normal dağılım, değişen varyans ve model kurma hatası sınaması istatistikleridir. Elde edilen sonuçlar, modelde otokorelasyonun ve değişen varyansın bulunmadığına işaret etmektedir. Ayrıca normal dağılımın varlığı doğrulanırken model kurma hatasının da olmadığı anlaşılmaktadır. Modelin diagnostik testlerinden CUSUM ve CUSUMSQ test sonuçları da modeldeki değişkenlerin katsayılarının ve hata terimi varyansının istikrarlı 161

68 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s olduğunu doğrulamaktadır. Böylece tahmin edilen ARDL modelinde herhangi bir sorun olmadığı görülmektedir. CUSUM ve CUSUMSQ testleri aşağıdaki gibidir. Şekil 3. Uzun Dönem Model için CUSUM ve CUSUMSQ Grafikleri Plot of Cumulative Sum of Recursive Residuals Plot of Cumulative Sum of Squares of Recursive Residuals The straight lines represent critical bounds at 5% significance level The straight lines represent critical bounds at 5% significance level 3.1. Uzun Dönem Modeli Değişkenler arasındaki eşbütünleşme ilişkisinin varlığına dair kanıtların ardından, uzun dönem modeli ise şöyle yazılabilecektir: INV m i 0 OPEN 5i 0 m i 1 t 1 INV 1i t t i m i 0 GROWTH 2i t 1 m i 0 GOV 3i t 1 m i 0 CRED 4i t 1 (2) Yapılan analizler sonucunda elde edilen uzun dönem katsayıları, Tablo 4 üzerinde verilmiştir. Tablo 4. ARDL (1,1,1,1,0) Modeli Uzun Dönem Katsayıları Değişkenler Katsayılar Standart Hatalar t-istatistikleri GDP 0,0940 0,0567 1,6596[0,107] GOV 0,5960 0,5355 1,1131[0,275] OPEN -0,0085 0,0079-1,0788[0,289] CRED 1,1635 0,4154 2,8006[0,009]*** C -10,8661 7,9223-1,3716[0,180] Not: ***, % 1 anlamlılık düzeyini göstermektedir. Parantez içerisindeki değerler, olasılık değerlerini ifade etmektedir. Modelin uzun dönem sonuçları incelendiğinde açıklayıcı değişkenlerden sadece bankaların özel sektöre verdiği kredilerin anlamlı ve teoride beklenildiği gibi pozitif olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Banka kredilerindeki % 1 lik artış, özel sektör yatırımlarını % 1.16 oranında artıracaktır. Bilindiği üzere Türkiye de finansman sıkıntısı, yatırımlar için her zaman önemli bir problem olmuştur. Bu nedenle bankalardan sağlanan krediler bu sıkıntıyı giderici bir uygulama olacak ve yatırımları hızlandıracaktır. Kamu yatırımları, ticari açıklık ve GSYİH büyüme oranının özel sektör yatırımları üzerindeki etkisi ise, uzun dönemde istatistiki olarak anlamsızdır. 162

69 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Kısa Dönem Modeli Değişkenler arasındaki kısa dönemli ilişki ise, hata düzeltme modeli çerçevesinde (3) Nolu denklemde görüldüğü gibi modellenebilecektir: INV m i 0 CRED 4i 0 m i 1 t 1 INV 1i m i 0 5i t i m i 0 OPEN GROWTH 2i t 1 ECM t 1 t 1 t m i 0 GOV 3i t 1 (3) Bu modelde yer alan, hata terimini, ECM ise; hata düzeltme değişkenini göstermektedir. Hata düzeltme değişkeni, kısa dönemdeki dengesizliklerin uzun dönemde giderilip giderilemeyeceğine dair bilgi vermektedir. ECM nin katsayısı olan nın negatif ve anlamlı olması, hata düzeltme modelinin işlediğini ifade etmektedir. Bir başka deyişle negatif ve anlamlı bir hata düzeltme katsayısı, modelin uzun dönemde dengeye geleceğini belirtmektedir. Bu çalışmadan (3) Nolu denklem çerçevesinde elde edilen kısa dönem sonuçları aşağıdaki tabloda özetlenmiştir Tablo 5. ARDL (1,1,1,1,0) Modeli Kısa Dönem Katsayıları Değişkenler Katsayılar Standart Hatalar t-istatistikleri dgdp 0,0135 0,0023 5,7164[0,000]*** dgov -0,1716 0,1658-1,0349[0,308] dopen 0,0044 0,0018 2,3566[0,025]** dcred 0,2140 0,0938 2,2814[0,029]** ECM (-1) -0,1839 0,0961-1,9135[0,064]* Not: ***,** ve * sırasıyla % 1, % 5 ve % 10 düzeyindeki anlamlılıkları göstermektedir. Parantez içinde olasılık değerleri verilmiştir. Kısa dönem sonuçlarına göre özel sektör yatırımlarını, GSYİH büyüme oranı, dışa açıklık derecesi ve banka kredilerinin belirlediği görülmektedir. Açıklayıcı değişkenlerden en büyük etkiye sahip olan banka kredilerinin teoride beklenildiği gibi yatırımları pozitif yönde etkilediği görülmektedir. Ancak banka kredilerinin, uzun dönem etkisine (1,1635) kıyasla, kısa dönemde daha düşük bir etkiye (0,2140) sahip olduğu anlaşılmaktadır. Özel yatırımlar üzerinde teoride beklenildiği gibi pozitif etkiye sahip bir başka değişken ise, GSYİH büyüme oranıdır. Yatırımları açıklamada istatistiki olarak anlamlı olan ticari açıklık oranı, 0,0044 lük katsayı ile en düşük etkiye sahiptir. Ticari açıklık derecesi arttıkça, özel yatırımların arttığı görülmektedir. Bu nedenle, liberalleşme derecesi ile birlikte artan uluslararası rekabetin, üretim girdilerinin daha düşük maliyetle temin edilmesine imkân tanıyarak ya da ulusal yatırımları cazip kılarak özel yatırımları teşvik ettiği söylenebilir. Kamu yatırımları ise, özel yatırımları açıklamada dışlama ya da tamamlayıcı şekilde istatistiksel olarak herhangi bir 163

70 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s anlamlı etkiye sahip değildir. Modelde ayrıca hata düzeltme katsayısının ARDL analizlerinde istenildiği gibi negatif ve anlamlı olduğu tespit edilmiştir. Söz konusu katsayı (-0,1839); sıfır ve -1 arasında olduğu için, sistem tek düze bir şekilde dengeye gelecektir. Kısa dönem dengesizlikler 5,44 yılda dengeye gelecektir. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME Ülkeler yatırımlarını artırarak mal ve hizmet üretiminde, istihdam yaratmada ve ekonomik büyümede önemli gelişmeler gösterebilmektedir. Böylece ekonominin gelişimi için yatırımları artırıcı politikalar ve teşvikler özellikle gelişmekte olan ülkelerde her zaman devletin öncelikleri arasındadır. Bu çalışmanın amacı da Türkiye de döneminde özel sektör yatırımlarını etkileyen faktörleri sorgulamaktır. ARDL sınır testinin tercih edildiği analizler sonucunda, uzun dönemde bankalar tarafından sağlanan kredilerin, özel sektör yatırımlarını belirlemede istatistiki olarak anlamlı olduğu gözlenmiştir. Kısa dönem modeli ise, ticari açıklık oranı, reel GSYİH büyüme oranı ve banka kredilerinin özel sektör yatırımlarını teoride beklenildiği gibi pozitif yönde etkilediği sonucuna ulaşmıştır. Analizlerde yatırımlar üzerinde en büyük etkiye, banka kredilerinin sahip olduğu tespit edilmiştir. Diğer gelişmekte olan ülkeler gibi Türkiye de de yatırımların önündeki en büyük engellerden birinin finansman sıkıntısı olduğu bilinmektedir. Bu çalışmadan elde edilen sonuçlar da, Türkiye de otoritelerin, kısa ve uzun dönemde yatırımcıların finansman problemini giderecek uygulamalara öncelik vermesi gerektiğini söylemektedir. Kamu yatırımlarının ise dışlama ya da tamamlayıcı şekildeki etkisi, istatistikî olarak anlamlı bulunmamıştır. KAYNAKÇA Acosta, P. ve Loza, A. (2005), Short and Long Run Determinants of Private Investment In Argentina, Journal of Applied Economics, 8(2), (Nov 2005), s Ajide, K.B. ve Lawanson, O. (2012), Modelling the Long Run Determinants of Domestic Private Investment in Nigeria, Asian Social Science; 8(13), s Altunç, Ö.F. ve Şentürk, B. (2010), Türkiye de Özel Yatırımlar ve Kamu Yatırımları Arasındaki İlişkinin Ampirik Analizi: Sınır Testi Yaklaşımı, Maliye Dergisi, (158), Ocak- Haziran 2010, s Atar, P.K. ve Temel, A. (2002), Modelling private manufacturing investment in Turkey, METU Studies in Development, 29 (1-2), s Atukeren, E. (2005), Interactions Between Public and Private Investment: Evidence from Developing Countries, KYKLOS, 58(3), s

71 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Badawi, A. (2003), Private Capital Formation and Public Investment in Sudan: Testing the Substitutability and Complementarity Hypotheses in a Growth Framework, Journal of International Development, 15, 6(August), s Bende Nabende, A. ve Slater, J. (2003), Private capital formation: Short and long run crowding in (out) effects in ASEAN, , Economics Bulletin, 3(27), s Coutinho, R. M. ve Gallo, G. M. (1996), Do Public and Private Investment Stand in Each Other s Way?, ftp://stat.ds.unifi.it/pub/econometrics/gallo/cougal.ps Cural, M., Eriçok, R.E. ve Yılancı, V. (2012), Türkiye de Kamu Yatırımlarının Özel Sektör Yatırımları Üzerindeki Etkisi: , Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 12(1), s Demir F. (2017), Türkiye de Dışlama Etkisi nin İncelenmesi: Dönemi İçin Bir Uygulama, Dumlupınar Üniversitesi, Sosyal Bilimler Dergisi, (52). Dickey, D. ve Fuller, W. (1979), Distribution of the Estimators for Autoregressive time Series with a Unit Root, Journal of American Statistical Association, (74), s DPT, Ekonomik ve Sosyal Göstergeler ,, 03C7B4FC5A73E5CFAD2D9676, Erişim Tarihi, Frimpong, J. M. ve Marbuah, G. (2010), The Determinants of Private Sector Investment in Ghana: An ARDL Approach, European Journal of Social Sciences, 15( 2), s Ghura, D. ve Goodwin, B. (2000), Determinants of private investment: a cross-regional empirical investigation, Applied Economics, 32(14), s Granger, C.W.J. ve Newbold, P. (1974), Spurious Regressions in Econometrics, Journal of Econometrics, 2 (2), s Gujarati, D.N (1999), Temel Ekonometri, (Çev. Ü. Şensen, G.G. Şenesen), İstanbul: Literatür Yayınları. Günaydın İ. (2006), Türkiye de Kamu ve Özel Yatırımlar Arasındaki İlişki: Ampirik Bir Analiz, Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 20(1), s Johansen, S. (1988), Statistical Analysis of Cointegration Vectors, Journal of Economic Dynamics and Control, 12(2-3), s Johansen, S. ve Juselius, K. (1990) Maximum Likelihood Estimation and Inference on Cointegration-with Applications to The Demand for Money, Oxford Bulletin of Economics and Statistics, 52(2), s Jorgenson, D.W. (1971), Econometric Studies of Investment Behaviour: A Survey, Journal of Economic Literature, (9), s Karagöz, K. (2010), Determining Factors of Private Investments: An Empirical Analysis for Turkey, Sosyo ekonomi, Ocak-Haziran, (1), s Keynes, J.M. (1936), The General Theory of Employment, Interest and Money, NY: Harcourt Brace. First Harbinger Edition. Khan, S. ve Khan, M.A. (2007), What Determines Private Investment? The Case of Pakistan, PIDE Working Papers, Pakistan Institute of Development Economics. 165

72 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Le, Q. V.(2004), Political and Economic Determinants of Private Investment, Journal of International Development, (16), s Lesotlho, P. (2006), An Investigation of the Determinants of Private Investment: The Case of Botswana, Master Thesis, University of the Western Cape, Department of Economics. MacKinnon, J.G. (1991), Critical Values for Cointegration Tests, (Eds.) R.F. Engle ve C.W.Z. Granger Long Run Economic Relationship, (s ), Oxford: Oxford University Press. Maganga, A. ve Edriss, K. A. (2012), Selected Macroeconomic Variables Affecting Private Investment in Malawi, MPRA Paper No Narayan, S. ve Narayan, P.K. (2004), Determinats of demand of Fiji s exports: An empirical investigation, The Developing Economics, 17(1), s Ouattara, B. (2004), Modelling the Long Run Determinants of Private Investment in Senegal, CREDIT Research Paper, No. 04/05. Pesaran, M. H., Shin, Y. ve Smith R. J. (2001), Bound Testing Approaches to the Analysis of Long Run Relationships, Journal of Applied Econometrics, Special Issue, (16), s Phillips, P.C.B. ve Perron, P. (1988), Testing for a Unit Root in Time Series Regression. Biomètrika, 75(2), s Ribeiro, M. B. ve Teixeira, J. R. (2001), An Econometric Analysis of Private-Sector Investment in Brazil, CEPAL Review, 7(4), s Servén, L. (1998), Macroeconomic Uncertainty and Private Investment in LDCs: An Empirical Investigation, The World Bank, Policy Research Working Papers Şahbaz A. (2014), Sabit Sermaye Yatırımları ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Panel Nedensellik Analizi, Niğde Üniversitesi İİBF Dergisi, 7(1), s Şen, H. ve Kaya, A. (2014), Crowding-out or Crowding-in?: Analyzing the Effects of Government Spending on Private Investment in Turkey, Panoeconomicus, 61(6), s Taban, S. ve Kara, A. (2006), Türkiye'de Kamu Kesimi İç Borçlanmasının Özel Yatırım Harcamaları Üzerindeki Etkisi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İİBF Dergisi, 1(2), s Tobin, J.(1969), A General Equilibrium Approach to Monetary Theory, Journal of Money, Credit and Banking, (1), s

73 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s UMS 11 İNŞAAT SÖZLEŞMELERİ KAPSAMINDA YILLARA YAYGIN İNŞAAT VE ONARIM FAALİYETLERİNİN RAPORLANMASI 1 Öz İbrahim ÇEMBERLİTAŞ ** Kudbeddin ŞEKER *** Uluslararası Muhasebe Standartları ülkeler arasında ticari işlemlerin, finansal faaliyetlerin kaydileştirilmesi anlamında özellikle işletmelerin muhasebe birimleri için ortak bir dil niteliğini kazanmıştır. Zira Türkiye de olduğu gibi tüm ülkelerde de ekonomik faaliyetler muhasebeleştirilmekte ve bu işlemler ülkelerin ön gördüğü muhasebe planları ya da standartları çerçevesinde olmaktadır. Tüm bu faaliyetler ülke sınırlarını aştığında işletmelerin karşılıklı muhasebe işlemlerinde iki tarafın da anlayabileceği ortak bir dil olması gerekecektir. İşte bu anlamda Uluslararası Muhasebe Standartları ülkelerin ihtiyacı olan bu ortak dil olmuştur. UMS 11 İnşaat Sözleşmeleri de Uluslararası Muhasebe Standartlarından biridir. İnşaat sektöründe yıllara yaygın inşaat taahhüt işlemlerinin muhasebeleştirilmesi konusunda UMS 11 Türkiye deki uygulamalardan farklı birkaç uygulama ön görmektedir. Çalışmada; genel olarak muhasebe standartlarının tanımı yapılmış olup UMS 11 in yıllara yaygın inşaat işlemlerinin farklı aşamalarında raporlanmaya esas örnek muhasebe uygulamalarına yer verilerek çalışma tamamlanmıştır. Anahtar Kelimeler: Uluslararası Muhasebe Standartları, İnşaat Sözleşmeleri, Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt İşlemleri. JEL Kodları: M41, M42, M49. REPORTING OF CONTRACTS OF CONSTRUCTION SPREAD OVER YEAR AND REPAIR ACTIVITIES IN TERMS OF STANDARD IAS 11 CONSTRUCTION CONTRACTS Abstract International Accounting Standards become a common language in terms of dematerialization of commercial transactions and financial activities between countries, particularly for accounting unit of enterprises. Like in Turkey, financial activities are accounted all countries and these transactions are within the framework of accounting plans or standards that are predicted by countries. When all these activities cross the border of country, it will be required a common language that both sides can understand in accounting transaction of enterprises. In this sense, International Accounting Standards are common language that countries need. IAS 11 construction contracts are one of the International Accounting Standards. In the construction industry, IAS 11 predicts several different implementations from implementation in Turkey about being accounted of contracts of construction spread over year. Generally in this study, thedefinition of accounting standards have Bu çalışma, 9-11 Mart 2018 tarihleri arasında Mardin de düzenlenen 1. Uluslararası İKSAD Sosyal Bilimler Kongresi nde sözlü bildiri olarak sunulmuştur. ** Arş. Gör., Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü, ibrahimcemberlitas@hotmail.com, ORCID ID: *** Dr., Isparta Vergi Dairesi Müdür Yrd., kudbeddinseker@gmail.com, ORCID ID: Ocak 2018 tarihinden sonra TMS 11 İnşaat Sözleşmeleri Standardının kullanılması gerektiği yerlerde, TFRS 15 Müşteri Sözleşmelerinden Hâsılat Standardı kullanılması gerekmektedir. 167

74 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s been made, and this study has been completed by giving examples of accounting implementations based on reportingof different stages of IAS 11 s contracts of construction spread over year. Keywords: International Accounting Standards, Constructions Contracts, Contracts of Construction Spread Over Year. JEL Codes: M41, M42, M49. GİRİŞ İnşaat sektöründe yıllara yaygın inşaat taahhüt işletmeleri önemli bir paya sahiptir. Taahhüt işlerinin yıllara yaygın olması sebebiyle, bitirilen işler karşılığında yapılan ödemeler konusunda farklı uygulamaların olması sebebiyle, inşaat taahhüt faaliyetleri muhasebe uygulamaları açısından ve vergi kanunları açısından ele alınıp incelenmiştir. Yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinde kâr veya zararın kesinleşmesi, var ise kârın vergilendirilmesi ve dağıtılması aşamasında VUK ile UMS 11 arasında farklılıklar bulunmaktadır. Vergilemede esas prensip, bir takvim yılı içerisinde elde edilen kazanç ve iratların vergilendirilmesi iken, Gelir Vergisi Kanunu, yıllara yaygın inşaat ve onarım faaliyetlerinin vergilendirilmesine ilişkin özel hükümleri içermektedir. İnşaat sektöründe önemli bir yer teşkil eden yıllara yaygın inşaat, taahhüt ve onarım işleri Vergi Sistemimizde özel bir vergileme rejimi kapsamında yürütülmektedir. Ülkemizde yıllara yaygın inşaat ve onarım işleri için Gelir Vergisi Kanunu'nda özel bir vergileme usulü getirilmiştir. Bu usule göre mali tablolarda "Tamamlanmış Sözleşme" ve "Tamamlanma Yüzdesi" yöntemlerinden "Tamamlanmış Sözleşme" yöntemi uygulanmaktadır. Sözleşmelerin gelir ve maliyet hesabı, sonuç hesaplarına işin bittiği dönemde aktarılır. Yıllara yaygın inşaat, taahhüt ve onarma işleri Gelir Vergisi Kanunu nun 42. maddesine göre, kâr ve zarar tespitini ancak işin kesin olarak bittiği yıl yapabilmektedir.söz konusu standarda göre "Tamamlanma Yüzdesi" yöntemi kullanıldığı için mali tablolarda ortaya farklılıklar çıkmaktadır. Ülkemizde yaygın ve gelişmekte olan önemli sektörlerden biri olan inşaat sektörü TMS 11 İnşaat Sözleşmeleri Standardı adı altında yerini bulmuştur. Vergi mevzuatı ve Tek Düzen Hesap Planına (TDHP)'na göre hazırlanmış finansal tablolar, uygulayıcıların öneri ve yorumlamalarına açık olmasından dolayı mali tablolar yanıltıcı olabilir. Bu nedenle, Türkiye küresel piyasalarda söz sahibi olabilmek için hem kendi sisteminde hem de uluslararası alanda farklı şekillerde ve çeşitli raporlama tekniklerine göre rapor hazırlamak zorunda kalıyordu. Dolayısıyla ülkemizde raporlamalara standart getirilerek ortak bir rapor yapısına kavuşturulmak istenmiştir. Bu kapsamda ülkemiz inşaat sektöründe uygulanan "Tamamlanmış Sözleşme" ve "Tamamlanmış Yüzdesi" yöntemleri olmak üzere iki farklı 168

75 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s uygulama vardır. Bu uygulamalardan ülkemizde kullanımı yaygın olan "Tamamlanmış Sözleşme" yöntemi yerine "Tamamlanmış Yüzdesi" yöntemi esas alınarak yeni standartlara geçiş sağlanmıştır. Bu geçiş süreci ülkemizde hala devam etmektedir. Ülkemizde TMS 11 İnşaat Sözleşmeleri Standardıyla uygulama alanı bulan bu standart "Tamamlanmış Sözleşme" yöntemine göre yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinin muhasebeleştirilmesi ve raporlanmasına temel oluşturmaktadır (Keleş, 2015:1). TMS 11 İnşaat Sözleşmeleri Standardı 31/12/2005 tarihinden sonra başlayan hesap dönemleri için uygulanmak üzere ilk olarak 26/10/2005 tarih ve sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Türkiye de TMS / TFRS lerin benimsenmesi ile Ulusal yönlü olan muhasebe bakış açısı Uluslararası yönlü olarak bir değişime uğrayacaktır. Bu önemli kırılma beraberinde Muhasebede Standart koyucunun (belirleyicisinin) değişmesi anlamını da beraberinde taşımaktadır. Şöyle ki; günümüze kadar Türkiye de muhasebeye yön veren, etkileyen ve belirleyici olan kurum Maliye Bakanlığı iken kullandığı araçlar ise Vergi Usul Kanunu, Vergi usul Kanun Genel Tebliğleri, Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri gibi düzenlemelerdi. Ancak TMS/ TFRS uygulaması ile Maliye Bakanlığı bu standart koyma yetkisini ve sorumluluğunu Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu na devretmek veya paylaşmak durumunda olacaktır. Aksi takdirde standart koyma yetkisi iki farklı kurumda bulunacak ve bu da çift başlılık doğuracaktır. Muhasebe standartlarının muhasebenin işleyiş süreci içerisinde oldukça önemli bir yeri vardır (Deniz ve Çukacı: 2018: 152). 1. İNŞAAT İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR İnşaat sektörü, ülkelerin ekonomilerinin gelişmesine çok büyük bir katkı sağlayarak ekonominin canlılığını artırmaktadır. Ülkemizde, gıda ve tekstil sektöründen sonra inşaat sektörü, potansiyeli yüksek sektör olarak gelmektedir. Buna mukabil inşaat sektörü çok sayıda alt sanayi dalının gelişimini de etkileyerek var olmalarına neden olmuştur. İnşaat sektörü ile birlikte inşaat ile ilgili birçok alt sektör etkileşim halindedir. Hazır beton, demir, çimento endüstrisi, tuğla-kiremit fabrikaları gibi bir takım endüstri dalları, inşaat sektöründen dolaysız olarak etkilenmektedirler (Adiloğlu, 2006: 7). İnşaat, Medeni Kanun da arsa ve arazi üzerinde malzeme ve emek kullanmak suretiyle inşa edilmiş ve düzenlenmiş varlık diye tanımlanmıştır. 169

76 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Genel anlamı ile inşaat; malzeme ve işçilik kullanımı suretiyle meydana getirilen bir gayrimenkulün yapı kısmına ait faaliyetlerin tümünü içerir sayılı İmar Kanunu nun5 inci maddesinde gerekli tanımlamalar yapılırken yapı kavramı; karada ve suda, daimi veya muvakkat, resmi ve hususi yeraltı ve yerüstü inşaatı ile bunların ilave, değişiklik ve tamirlerini içine alan sabit ve müteharrik tesislerdir şeklinde açıklanmıştır (Akın, 2010: 1) İnşaat Çeşitleri İnşaat çeşitleri Türk Medeni Kanunu ve Vergi Kanunu açısından ikili bir ayrıma tabi tutulabilir Türk Medeni Kanunu Açısından İnşaat Çeşitleri Türk Medeni Kanunu açısından inşaat çeşitleri taşınır ve taşınmaz inşaat olmak üzere ikiye ayrılır Menkul ( Taşınır ) İnşaat Sürekli kalmak amacı olmaksızın, belirli bir hizmet türüne ayrılmak üzere meydana getirilen inşaattır. Menkul inşaata örnek olarak; kulübeler, barakalar, yazlık sinema ve tiyatro sahnelerini, panayırlarda inşa olunan tezgâhlar, bayramlar ve törenler nedeniyle inşa olunan tribünler gösterilebilir. Bu inşaatlar, tapu siciline kaydı gerektirmezler, inşa edenin mülkü olurlar (Akın, 2010: 1) Menkul Olmayan ( Taşınmaz ) İnşaat Medeni Kanun da arsa-arazi üzerinde malzeme ve emek kullanımı ile inşa edilmiş ve düzenlenmiş varlıklar olarak ifade edilen inşaat tanımına göre, yapılan şeyin arazi ile birleştirilmiş olması gerekir ve köprüler, liman tesisleri, inşa edilmiş su kanalları, su bentleri, barajlar, binalar ve bunların eklentileri, duvarlar, köprüler, bir köprünün mesnetleri, bir demiryolunun traversleri, raylar, çeşmeler, abideler, maden galerileri ile mahzenler, kanalizasyonlar, telefon ve elektrik direkleri, havagazı boruları, yollar, meydanlar, tüneller kuyular vb. çalışmalar menkul olmayan inşaat kavramı içine girmektedir (Yereli vd., 2011: 114). Taşınmaz inşaatlar toprağa bağlı olarak ( arsa ve arazi üzerine) ve devamlı kalmak amacıyla meydana getirilmiş bulunan ekonomik değer taşıyan yapılardır. Bunlar menkul inşaat dışında kalan ve toprağa doğrudan doğruya veya vasıtalı bir şekilde bağlı olan inşaatlardır. Taşınmaz 170

77 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s mallar grubuna giren inşaatların özellikleri ve yapımında gerekli uzmanlık ve teknik nedenlerden dolayı üç ayrı grupta toplanabilir (Akın, 2010: 2). i. Konutlar: Ev, apartman vb. ii. iii. Ticari, sosyal ve kültürel yapılar: İşyeri, fabrika binası, hastane, okul, spor tesisleri vb. Özel Uzmanlık İsteyen İnşaatlar: Yol, köprü, baraj vb Vergi Hukuku Yönünden İnşaat Çeşitleri Vergi kanunları açısından inşaatlar, özel inşaatlar ve taahhüt şeklinde inşaat işleri olmak üzere ikiye ayrılmaktadır Özel İnşaatlar Özel inşaatlar yapılış biçimlerine göre üç gruba ayrılır (Kavacık, 2008: 4). i. Kendi nam ve hesabına bina inşa ederek satmak amacıyla yapılan inşaat işleri ii. iii. (yap-sat şeklinde), Kat karşılığı inşaat işleri (konut ve işyeri inşaatları), Satmak amacı olmaksızın kendi arsa veya arazi üzerine ya da gecekondu olarak başkalarının arazileri üzerinde yapılan inşaat işleri Taahhüt Şeklinde İnşaatlar Kendi nam ve hesabına gerçek ve tüzel kişilere karşı sözleşmeli ya da sözleşmesiz olarak ve bir ücret karşılığı bir işin yapılmasını veya teslim edilmesini üslenmektir. Başkası adına yapılan inşaat işleri taahhüt kapsamında yer almakta ve uygulamada inşaat taahhüt ve onarım işleri olarak ifade edilir (Şenlik, 2013: 21). Bir inşaat faaliyetinin inşaat taahhüt ve onarım işi olarak kabul edilmesi için şu özellikleri taşıması gerekir (Akın, 2010: 4). i. İşin yapılmasını isteyen bir tarafın bulunması gerekir. ii. iii. iv. İşin yapılmasını üstlenen ikinci bir tarafında bulunması gerekir. Sözleşmeye konu olan inşaat taahhüt ve onarım işinin bulunması gerekir. İnşaat taahhüt ve onarım işinin belli bir ücret karşılığı yapılıyor olması gerekir Yıllarla Yaygın İnşaat Taahhüt ve Onarım İşleri İnşaat taahhüt ve onarım işinin süresi 1 yıldan daha fazla ise yıllara yaygın taahhüt ve onarım işi olarak tanımlanır. Sürenin belirlenmesinde taahhüt işi için yapılan sözleşmedeki süreye dikkate edilir. Burada söz edilen süre 12 aylık süre değil, hesap dönemidir. Örneğin 'te başlayıp 'te biten iş süre 1 yıl olmasına karşın Yıllara Yaygın İnşaat 171

78 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Taahhüt ve Onarım işi olarak ifade edilmemektedir. Çünkü aynı hesap dönemi içerisinde başlamış ve bitmiştir. Ancak tarihinde başlayıp yılında tamamlanan bu inşaatın yedi ay sürmesine rağmen iki hesap dönemini kapsadığı için Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt işi olarak kabul edilmektedir (Şenlik, 2013: 22). Yıllara Yaygın İnşaat Enflasyon Düzeltme hesabı, yıllara yaygın inşaat ve onarım işleri ile ilgili olarak yapılan harcamaların enflasyona göre düzeltilmesinden kaynaklanan farkların izlendiği hesaptır. Enflasyon düzeltmesine gidildiği dönemlerde yıllara yaygın inşaat ve onarım harcamaları ile alınan hak edişlerin düzeltilmesinde ortaya çıkan farklar 697 Yıllara Yaygın İnşaat Enflasyon Düzeltme hesabında toplanır. Düzeltme farkları olumsuz ise yani 697 no lu hesap borç kalanı vermişse borç kalanı 697 no lu hesabın alacağına karşılık bu hesaba aktarılır. İzleyen dönemlerde 697 no lu hesapta olumlu fark oluşursa hesaptaki tutar önce bu hesaptaki tutardan düşülür, kalanı 358 Yıllara Yaygın Enflasyon Düzeltme hesabına alınır. İzleyen dönemlerde ortadan kalkmayan olumsuz düzeltme farkı geçici kabule kadar bu hesapta bekletilir. Geçici kabul yapıldığında ilgili projeye ilişkin tutar bu hesaptan 658 Enflasyon Düzeltme Zararları hesabına alınmak suretiyle o dönemin zararları arasında rapor edilir (Sevilengül, 2014:374) Yıllara Yaygın Olmayan İnşaat Taahhüt ve Onarım İşleri Aynı yıl içerisinde başlayıp biten inşaat taahhüt onarım işleri yıllara yaygın olmayan inşaat taahhüt işi olarak adlandırılır. Örneğin, tarihinde başlayıp, tarihinde tamamlanan iş, aynı takvim yılında başlayıp tamamlandığı için yıllara yaygın olmayan taahhüt iş olarak ifade edilir. Yıllara yaygın olmayan işler ise vergilendirme açısından genel hükümlere tabidir. Diğer bir ifade ile, GVK nun ve 44. maddelerinde yer alan özel vergilendirme sisteminin kapsamına girmez (Akın, 2010: 6). 2. YILLARA YAYGIN İNŞAAT TAAHHÜT VE ONARIM FAALİYETLERİ 2.1. Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt ve Onarım Faaliyetlerinde Takip Edilen Süreçler İnşaat taahhütlerinde süreç temel olarak beş adımdan oluşmaktadır. Bu adımlar; proje hazırlığı, keşif bedelinin belirlenmesi, ilanın yapılması ve ihale belgelerinin incelenmesi, ihaleye girebilme koşullarının yerine getirilmesi ile teklif yapılması ve son olarak sözleşmenin yapılması şeklinde birbirini takip etmektedir. 172

79 Proje Hazırlığı DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s İnşaat taahhütlerinde ilk aşama, iş sahibinin yaptıracağı inşaata ait projenin hazırlanmasına ilişkindir. İş sahibi, varsa kendi kuruluşundaki ilgili elemanlara, yoksa işinde uzmanlaşmış kişi ya da kuruluşlara isteklerine uygun avan projeleri çizdirir. Bunlar üzerinde yapılması istenilen değişikliklerden sonra uygulama projesi elde edilir (Kızılot, 2008: 46) sayılı Kamu İhale Kanunu na göre projeler şu şekildedir: Ön Proje: Belli bir yapının kesin ihtiyaç programına göre; gerekli arazi ve zemin araştırmaları yapılmadan, bilgilerin hâlihazır haritalardan alındığı, çevresel etki değerlendirme ve fizibilite raporları dahil elde edilen verilere dayanılarak hazırlanan plân, kesit, görünüş ve profillerin belirtildiği bir veya birkaç çözümü içeren projedir. Avan projeler olarak da adlandırılan bu projeler üzerinde değişiklik yapılması olasılığı söz konusudur. Kesin Proje: Belli bir yapının onaylanmış ön projesine göre; mümkün olan arazi ve zemin araştırmaları yapılmış olan, yapı elemanlarının ölçümlendirilip boyutlandırıldığı, inşaat sistem ve gereçleri ile teknik özelliklerinin belirtildiği projedir. Uygulama Projesi: Belli bir yapının onaylanmış kesin projesine göre yapının her türlü ayrıntısının belirtildiği projedir. Uygulama projesi olmadan ihaleye çıkabilecek iki durum söz konusudur. İlki doğal afetlerin yol açtığı hasarların giderilmesindeki acil projelerdir. Bu projelerde ön proje veya kesin proje ile ihaleye çıkılması mümkündür. İkincisi ise işin yapımı sırasında arazi ve zemin etütlerinin gerekmesi sebebiyle ihaleden önce uygulama projesi yapılmayan büyük altyapı projelerinde kesin proje ile ihaleye çıkmak mümkündür (Kızılot, 2008: 48) Keşif Bedelinin Belirlenmesi İnşaatın kesin olmayan, önceden tahmin edilmiş bedeline keşif bedeli denir (Çankaya, 2003: 20). Keşif bedelin belirlenmesinde, takip edilen yöntemler farklılık gösterebilir. İnşaatın teknik özellikleri ve ekonomik koşullar bu bedelin belirlenmesinde önemlidir. Bayındırlık ve İskân Bakanlığı nın kontrolündeki inşaatlarda keşif bedeli, inşaatın genel projesini oluşturan ve alt projede olan bütün işlerin, birim fiyat listesindeki bulunan fiyatlarla hesaplanır (Bozok, 2011: 8) Fiyatlandırma Yönteminin Belirlenmesi Yaptırılması düşünülen inşaatın tahmini maliyeti (keşif bedeli) belirlendikten sonra, taahhüt işletmeleri (müteahhit firma) tarafından yapılacak işlerin değerlendirilmesinde kullanılacak fiyatlandırma yönteminin belirlenmesi gerekir. Belirlenecek bu fiyatlandırma yöntemi ihaleyi 173

80 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s kazanacak taahhüt işletmesi ile yapılacak sözleşmede yer alacağından, işin ihale edilmesinden önce bu yöntemin, işi yaptıracaklar (işveren) tarafından belirlenmesi gerekmektedir. Fiyatlandırma yöntemi sözleşmede belirtilmemiş ise, bu durumda Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır. Buna göre; Bedel, işin kıymetine göre tayin edilmek üzere önceden kararlaştırılmamış veya takribi bir suretle kararlaştırılmış ise, yapılan şeyin kıymetine ve müteahhidin masrafına göre tayin edilir (MEGEP, 2008: 25). Fiyat belirleme yöntemleri şunlardır: i. Birim fiyat yöntemi ii. iii. Maliyet + kâr yöntemi Götürü bedel yöntemi 2.2. Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt ve Onarım Faaliyetlerinde İşe başlama ve Bitim Yıllara yaygın inşaat, taahhüt ve onarım işlerinde işin bir yıldan fazla sürüp sürmeyeceğinin anlaşılabilmesi için işin başlama ve bitiş tarihlerinin bilinmesi gerekmektedir İşe Başlama Tarihi Maliye Bakanlığı; inşaat ve onarma işlerinde işe başlamanın iki durumdan birisinin meydana gelmesi ile gerçekleştiğini ifade etmektedir. Bunlardan birincisi, ihalenin alınması veya taahhüdün imzalanmasıdır. Bu tür sözleşmelerde, taahhüdün imzalandığı tarih işin başlangıç tarihi olacaktır. İkinci durumda ise ihale sözleşmesinde, işyeri teslimi veya işe fiilen başlama tarihinin belli edilmesidir. Bu tür sözleşmelerde ise işe yer tesliminden sonra başlanacağı belirtilmiş olup, işyeri teslim tutanağının düzenlendiği tarihin işe başlama tarihi olarak esas alınması gerekmektedir(maliye Bakanlığı, 1998). Açıklamalar çerçevesinde, yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinde işin başlangıç tarihinin tespitinde aşağıda sayılan kriterlere dikkat etmek gerekmektedir: i. Sözleşmede işe başlama tarihi belli edilmişse bu tarihin, ii. iii. iv. İşe başlama tarihi bulunmamakla birlikte yer teslimi için bir tarih öngörülmüş ise bu tarihin, Yer teslim tarihi belirtilmemiş ise sözleşmede belirtilen işin fiili başlangıç tarihinin, Sözleşmede bunların hiçbiri belirtilmemiş ise, sözleşmenin imzalandığı tarihin işin başlangıç tarihi olarak dikkate alınması gerekmektedir. Vergi kanunlarımızda inşaat taahhüt işlerinin hangi tarihte başlamış kabul edileceğine yönelik açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bununla birlikte yıllara yaygınlığın belirlenmesi açısından 174

81 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s işin başlama tarihi de bitiş tarihi kadar önem arz eden bir konudur. Sözgelimi sözleşme imzalanmış olmakla birlikte işe başlama ile ilgili daha ileriki bir tarih belirlenmiş ise ya da müteahhide yer teslimi öngörülmüş ise yıllara yaygın inşaat onarım işi kapsamına girip girmemek konusunda hangi durumda işin başlamış kabul edileceğinin tespiti önem kazanmaktadır. Esas olarak taahhüt sözleşmesinde işe başlama için bir tarih öngörülmüş ise sorun yoktur. Belirlenen tarihte işe başlanamaması durumunda ise bu durumun sözleşmede yapılacak bir tadilat ile belgelenmesi gerekir aksi takdirde yüklenici açısından ceza ya da tazminat yükümlülüğü ortaya çıkabilir. Bazı durumlarda sözleşmede işe başlama tarihi ile ilgili bir hüküm bulunmamakta, ancak iş sahibi tarafından müteahhide yer teslimi öngörülmektedir. Bu durumda işe başlama tarihi yer tesliminin yapıldığı tarihtir. Yer teslimi ile ilgili de bir tarih belirlenmemesi halinde ise fiilen başlama tarihi dikkate alınır. Bunların hiçbiri yok ise, hukuken başkaca bir dayanak ortaya konamayacağından sözleşme tarihi işe başlama tarihi olarak alınır (Akın, 2010: 32) İşin Bitim Tarihi İnşaat ve onarım işlerinde işin bitim tarihi GVK nun 44 üncü maddesinde düzenlenmiştir. Gelir Vergisi Kanunu nun 44 üncü maddesi; (2361 sayılı Kanunun 31'inci maddesiyle değişen madde) İnşaat ve onarma işlerinde geçici ve kesin kabul usulüne tabi olan hallerde (5035 Sayılı Kanunun 48/4-b maddesiyle değişen ibare. Geçerlilik: ; Yürürlük: )geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın idarece onaylandığı tarih; diğer hallerde işin fiilen tamamlandığı veya fiilen bırakıldığı tarih bitim tarihi olarak kabul edilir. Bitim tarihinden sonra bu işlerle ilgili olarak yapılan giderler ve her ne nam ile olursa olsun elde edilen hâsılat, bu giderlerin yapıldığı veya hâsılatın elde edildiği yılın kâr veya zararının tespitinde dikkate alınır. şeklinde düzenlenmiştir (Akın, 2010: 33) Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt ve Onarım Faaliyetlerinde Vergi Düzenlemesi Yıllara yaygın yapım ve onarım işleri hem bütçenin yıllık olma, hem de verginin yıllık olma ilkesi açısından yasalarla kural dışı işlemlere tabi tutulmuş bir alandır. Ülkemizde de uygulanan ve bir anlamda GVK nun 44 üncü maddesi altında uygulanan tamamlanmış sözleşme yöntemine göre, sözleşme konusu işe ilişkin kâr veya zarar işin bitimine kadar tespit edilmemektedir. Bu yöntemde yapılan inşaat işine ilişkin maliyetler bilânçonun aktifinde, elde edilen gelirler (hakedişler) ise bilançonun pasifinde biriktirilmekte ve işin bitim tarihine kadar bekletilmektedir (Acar, 2013: 29). 175

82 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Yıllara yaygın inşaat, onarım ve yapım işlerinin vergilendirme dönemi, gerek Vergi Usul Kanunu (VUK) nun 174 ncü maddesi Hesap Dönemi gerekse Muhasebenin Dönemsellik İlkesi ile çelişerek, kanunlarla özel işlemlere tabi tutulmuştur. Bu özel vergileme sistemi sadece YYİO işleri için söz konusudur. Aynı yıl içinde başlanılıp bitirilen işlerde elde edilen kazançlar genel hükümlere göre vergilendirilir. Yıllara yaygın inşaat ve onarım (YYİO) işleri GVK nun ncü maddelerinde yer alan özel hükümlere tabidir (Demir, 2015: 835) Özel Vergilendirme Rejimi ve Yasal Düzenlemesi Bir inşaat faaliyeti, yapım amacı ne olursa olsun, şayet başladığı yılda tamamlanıyorsa, bu faaliyetin vergilendirilmesinde genel hükümler geçerli olacak, bu işin GVK nun ncü maddelerle ilgisi olmayacaktır. İnşaat faaliyeti, başladığı yıldan sonraki yıl veya yıllarda tamamlanıyorsa, yani iş yıllara yaygın ise, bu durumda yapılan işin taahhüde bağlı olup olmadığına bakılacaktır. Şayet yıllara yaygın da olsa bu inşaat işi taahhüde bağlı olarak yapılmıyorsa, iş yıllara yaygın olmasına rağmen, vergilendirmede genel hükümlere tabi olacaktır. Yıllara yaygın olan inşaat işi, taahhüde bağlı olarak yapılıyorsa, bu durumda vergilendirmede GVK nun ncü maddelere göre işlem yapılacaktır. Taahhütten kasıt, bir inşaat onarım işinin başkaları hesabına/adına üstlenilmesi, yapılmasıdır (Demir, 2015: 836). GVK nun 37 nci maddesinde Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden elde edilen kazanç ticari kazançtır şeklinde belirtilmiştir. İnşaat ve onarma işlerinde elde edilen kazançlar Gelir Vergisi Kanunun Ticari kazanç hükümlerine göre vergilendirilir. Söz konusu kazancı kurum elde etmişse kurumlar vergisi kanununda belirlenen usullere göre vergilendirilir. Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki özsermayenin hesap dönemi başındaki ve sonundaki müspet farktır. Hesap dönemi ise normal olarak takvim yılıdır (Şenlik, 2013: 55). Gelir Vergisi Kanununun 42 nci maddesi ile söz konusu maddenin gerekçesinden anlaşılacağı üzere, yıllara yaygın inşaat ve onarma işlerinin, taşıdığı özellik nedeniyle genel hükümler dışında özel bir vergilendirme sistemi kabul edilmiştir. Buna göre özel vergileme rejimi yalnızca birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaatlar için söz konusudur. Aynı yıl içinde başlayıp, yine aynı yıl içinde bitirilen inşaat ve onama işleri ile özel inşaatlardan elde edilen kazançlar genel hükümlere göre vergilendirilir. Aynı şekilde, arsa karşılığında daire yapımında da özel vergilendirme söz konusu değildir (Akın, 2010: 25) Özel Vergilendirme Rejimi Kapsamında İnşaat ve Onarım İşleri Bir işin GVK nun 42 nci maddesi kapsamına girmesi için; 176

83 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s i. Faaliyet konusunun inşaat ve onarım işi olması, ii. iii. İnşaat ve onarım işinin birden fazla takvim yılana sirayet etmesi, İnşaat ve onarım işinin resmi veya özel taahhüde bağlı olarak yapılması gerekmektedir Faaliyet Konusunun İnşaat ve Onarım İşi Olması Genel anlamı ile inşaat malzeme ve işçilik kullanmak suretiyle meydana getirilen bir gayrimenkulün yapı kısmına ait faaliyetlerin tümünü içerir. Bir gayrimenkulün, iskeleti dışında harap olan kısımlarının yeniden yapılmasına yönelen büyük ölçüdeki tamir ve yenileme faaliyetleri de onarım kavramını ifade eder. İnşaat onarım işinin kime yapıldığının herhangi bir önemi bulunmamaktadır. Yıllara yaygın inşaat ve onarım işleri kamu kurum ve kuruluşlarına yapılabildiği gibi, herhangi bir kurum veya gerçek kişiye de yapılabilir (Akmaz, 2009: 203). İnşaat onarma işine bağlı olarak doğmakla birlikte, inşaat ve onarım işi olarak nitelendirilemeyecek faaliyetlerin, GVK nun 42 nci maddesi kapsamında değerlendirilme imkânı bulunmamaktadır. Nitekim Gelir İdaresi tarafından verilen bir muktezada izleyen açıklamalara yer verilmiştir: Malzeme ve işçilik kullanmak suretiyle meydana getirilen gayrimenkulün yapı kısmına ait faaliyetlerin tümünü inşaat olarak tanımlamak mümkündür. Diğer taraftan, taşeron firmalara yaptırılan inşaat ve onarım işlerinin 42 nci maddede sayılan şartları taşıması halinde ödenecek istihkak bedellerinden vergi tevkifatı yapılması gerekmektedir. Ancak...Şube Müdürlüğü Mesuliyet Sahası İçindeki Su ve Kanal Yapım Bakım ve Rehabilitasyon İşini yüklenen İnş. San. Ve Tic. A.Ş. ne bu proje kapsamında taşeron olarak firmanızca yapılacak kanalizasyon hatlarının temizlenmesi, görüntülenmesi ve çıkan tresubatın döküm sahasına nakli işinin Gelir Vergisi Kanunu nun 42 nci maddesi kapsamına giren inşaat ve onarım işi olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu nedenle, söz konusu işler nedeniyle yapılan ödemeler üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılmaması gerekmektedir (Akın, 2010: 26). Bir işin GVK nun 42 nci maddesinde belirtilen inşaat ve onarma işi kapsamına girebilmesi için her şeyden önce faaliyetin konusunun inşaat (dekapaj işleri de inşaat işi sayılır) ve onarma işi olması gerekir. Aynı sözleşmede inşaat ve onarım işi ile birlikte inşaat ve onarma niteliğinde olmayan işlerin de taahhüt edilmesi halinde bu işlerde GVK nun 42 nci maddesi kapsamında değerlendirilecektir. Örneğin, mutfak dolabı imalatı ve montajı işi, duvar kâğıdı kaplama işi, peyzaj işi, mühendislik ve müşavirlik hizmetleri gibi işlerin inşaat ve onarım işleriyle birlikte yüklenilmesi halinde yapılan işler tek bir iş olarak kabul edilir ve GVK nun 177

84 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s ncimaddesi kapsamında değerlendirilir. Ancak, söz konusu işlerin inşaat işinden ayrı olarak münferiden üstlenilmesi halinde, senelere sirayet etse dahi mahiyet itibariyle inşaat ve onarım işi sayılmadığından GVK nun 42 nci maddesi kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir (Öztürk, 2009) İnşaat ve Onarım İşinin Birden Fazla Takvim Yılana Sirayet Etmesi İnşaat ve onarma işinin GVK nun 42 nci maddesi kapsamına girebilmesinin diğer bir şartı da inşaat ve onarma işinin birden fazla yıla sirayet etmesi gerektiğidir. Burada birden fazla yıldan kastedilen 12 aylık dönem değil, takvim yılıdır. Yapılan inşaat ve onarma işi bir taahhüde bağlı olarak yapılsa bile, söz konusu iş aynı takvim yılı içinde bitiyorsa, kazanç genel hükümlere göre belirlenir. İşin başlama tarihi ile muhtemel bitiş tarihi mukavelede belirtilir. Dolayısıyla işin yıllara sirayet edip etmeyeceği mukavelede bellidir (Akın, 2010: 30). Yıllara yaygın inşaat ve onarma işlerinde, kazanç işin bitiminde saptanabilmekte ve vergileme de bundan sonra yapılabilmektedir. Uzun bir süre belirli bir mükellef grubundan vergi alınmaması verginin mali amacı ve genellik ilkesi ile bağdaşmayacağı gibi, işin bitiminde yapılacak toplu ödeme mükellef yönünden de zor olacaktır. Bu görüşten hareketle, hem vergilemedeki gecikmeyi telafi etmek hem de müteahhidin ödemedeki mali yükünü azaltmak amacıyla, yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinde vergi kesintisi esası kabul edilmiştir. Gelir Vergisi Kanunu nun 94/3 maddesi uyarınca, vergi kesintisi yapmak mecburiyetinde olanlar, yıllara yaygın inşaat ve onarma işini yapanlara (kurumlar dâhil) ödedikleri istihkak bedellerinden, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben (avans olarak ödenenler dâhil) vergi kesintisi (tevkifatı) yapmakla yükümlüdürler. Kesilen bu vergiler, işin bitiminde verilecek beyannamede bildirilen kazanç üzerinden hesaplanacak gelir ve kurumlar vergisinden mahsup edilir (Kızılot, 2008: 62) İnşaat ve Onarım İşinin Resmi veya Özel Taahhüde Bağlı Olarak Yapılması Taahhüt edilen işin bedelinin ne şekilde belirlendiğinin önemi bulunmamaktadır. Bu bakımdan bedelin eksiltme, maliyet artı kar ya da pazarlık gibi yöntemlerin hangisi kullanılırsa kullanılsın işin yapımı taahhüt edilmektedir. Taahhüdün varlığının belirlenmesinde ihale ve bedel saptama yöntemine bakılmaz. Maliyet artı kar yöntemine göre taahhüt edilen bir işte yapılan işin maliyetinin ve gelirin kesin olarak belirlenebildiği noktasından hareketle her yıl kar zarar tespiti yapılan ve beyan edilen bir olayla ilgili olarak Maliye Bakanlığı tarafından şu şekilde görüş verilmiştir: Bir işin Gelir Vergisi Kanunu nun 178

85 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s nci maddesi kapsamına giren inşaat ve onarma işlerinden olması için, yapılan işin inşaat ve onarma işi olması, birden fazla takvim yılına sirayet etmesi ve taahhüde bağlı olarak yapılması gerekir (Yılmaz, 2004: 109). Yapılacak olan inşaat ve onarma işinin GVK nun 42 nci maddesinde düzenlenen özel vergileme sistemine tabi olabilmesi için, inşaat ve onarma işinin bir taahhüde bağlı olarak yapılması gerekir. Bu taahhüt, genellikle yazılı olmakla birlikte sözlü de olabilir. Taahhütten anlaşılması gereken husus, yapılan işin işverenin nam ve hesabına yapılmasıdır. Buna paralel olarak, bir kimsenin satmak üzere kendi nam ve hesabına yaptığı özel inşaatlar GVK nun 42 nci maddesi kapsamına girmezler. Örneğin, kendi hesabına inşaat yapılması veya arsa karşılığı konut inşa edilmesi şeklinde yapılan inşaat işlerinde, başkası adına yapılan taahhüt işinden söz edilmesi mümkün bulunmadığından, bu işler yıllara yaygın olsa dahi GVK nun 42'nci maddesi kapsamında değerlendirilmeyecektir (Akın, 2010: 29) Verginin Matrahı İnşaat taahhüt işlerinden dolayı müteahhitlere ödenen hakediş bedellerine uygulanacak KDV nin matrahının hesabında ilk önce (varsa) KVK nun 25 inci maddesinde yer alan şekilde müteahhitlerin işi almak için yaptıkları ıskontolar düşülecektir. Daha sonra bu tutardan bir önceki hakedişle müteahhide ödenen tutar düşülecek, bulunacak tutara çimento, demir, akaryakıt, inşaat ve tesisat fiyat farkı gibi ilavelerin eklenmesiyle elde edilen matrah üzerinden KDV hesaplanacaktır. Avans, teminat, gecikme cezası, işveren tarafından sağlanan malzeme bedeli ve sair kesintiler KDV matrahından indirilmeyecektir. Ayrıca KVK nun 24 üncü maddesinin 2 nci fıkrasına göre, mal veya hizmet satışına bağlı olarak vergi, resim, harç, pay ve fon karşılıkları KDV matrahına ilave edilecektir. Bu hüküm gereğince, hakedişlerden kesilmiş olan vergiler de matraha dâhil olacaktır (Akın, 2010:78) Verginin Oranı Yıllara yaygın inşaat taahhüt işi yapan işletmelerin yapmış oldukları işin hizmet işi olduğunu daha önceki açıklamalarda belirtilmişti. Dolayısıyla üstlenmiş oldukları işlerin teslimleri sırasında hesaplayacakları KDV nin oranı genel KDV oranı olan %18 dir (Akın, 2010: 79). Diğer taraftan, 2002/4480 sayılı Bakanlar Kurulu Karara eki (I) sayılı listenin 12 nci sırası ve 13 üncü sırası ile; i. Konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işleri, 179

86 ii. DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Kanunla kurulmuş sosyal güvenlik kuruluşları ve belediyelere yapılan sadece 150 metrekareye kadar konutlara ilişkin inşaat taahhüt işleri, %1 oranında katma değer vergisine tabidir. Konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işlerinin indirimli orana tabi olması ve konut yapı kooperatiflerine inşaat taahhüt hizmeti veren mükelleflerin Katma Değer Vergisi Kanunu nun 29/2 nci maddesi uyarınca iade talebinde bulunmaları, hangi tür inşaat taahhüt işlemlerinin indirimli orana tabi işlemler olduğu konusunda tereddüde düşülmesi nedeniyle Maliye Bakanlığı, konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işleri uygulamasını içeren tarihli 5 nolu Katma Değer Vergisi sirkülerini yayınlanmıştır. Bu sirkülere göre, sirkülerin yayımından sonra adına münhasıran inşaat yapı ruhsatı bulunmayan kooperatiflere KDV istisnası veya indirimli oranda Katma Değer Vergisi uygulaması söz konusu olmayacaktır(şenlik, 2013:108) Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt ve Onarım Faaliyetlerine Uygulanan Vergi Türleri Vergilemedeki gecikmeyi telafi etmek ve müteahhidin ödemedeki mali yükünü azaltmak amacıyla, yıllara yaygın inşaat ve onarma işlerinde ödenen istihkak bedellerinden vergi kesintisi yapılmaktadır. Bu ödemeler geçici kabulün veya işin fiilen bitiminden sonraki ana ödemeye mahsuben yapılan bir ödeme olmaktadır. Vergi tevkifatı, Gelir Vergisi Kanunu nun 94 üncü maddesinde düzenlenmiştir. Anılan madde hükmü uyarınca vergi kesintisi yapmak mecburiyetinde olanlar, yıllara yaygın inşaat ve onarma işini yapanlara (kurumlar dahil) ödedikleri istihkak bedellerinden istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben (avans olarak ödenenler dahil) %3 nispetinde vergi kesintisi yaparak, GVK nun 98 inci maddesinin birinci fıkrası gereğince ertesi ayın yirmi üçüncü günü akşamına kadar muhtasar beyanname ile ödeme veya tahakkukun yapıldığı yerin bağlı olduğu vergi dairesine bildirmeye ve aynı Kanun un 119 üncü maddesine göre beyanname verecekleri ayın yirmi altıncı günü akşamına kadar söz konusu vergi dairesine vergiyi yatırmaya mecburdurlar (Akın, 2010: 48). Yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinde gelir vergisi tevkifatının matrahı, bu işleri yapanlara ödenen istihkak bedelleridir. Kesilen bu vergiler verilecek yıllık Gelir Vergisi beyannamesinde bildirilen kazanç üzerinden hesaplanacak Gelir-Kurumlar Vergisi nden mahsup edilir. İşin devam etmesi nedeniyle kazancı beyannameye dahil edilmemiş olan inşaatlara ilişkin istihkaklardan kesilen gelir vergisi tevkifatları diğer kazanç unsurları üzerinden hesaplanan gelir ya da kurumlar vergisinden mahsup edilemez. Diğer taraftan, geçici kabulden sonra kesin kabulü sağlamak üzere yapılan işler nedeniyle alınan istihkaklar, 180

87 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s biten inşaat işiyle ilgilendirilmeksizin elde edildikleri yılın kâr veya zararının tespitinde dikkate alınırlar ve gelir vergisi tevkifatına tabi tutulmazlar. Yıllara sâri inşaat ve onarma işinden elde edilen istihkaklar nedeniyle oluşan faiz gelirlerinin, inşaat işinin değil faiz gelirlerinin ait olduğu yılın kazancı olarak beyan edilmesi gerekmektedir (Akın, 2010:48) Katma Değer Vergisi Bir inşaat taahhüt ve onarım işinde işin başlamasından o ana kadar yapılan kısmına ait olan işlemlerin parasal olarak ölçülmesine hakediş denir. Hakediş raporları, esas alınarak yapılan işin karşılığının iş yapıldığı müddetçe müteahhide ödenmesi amacıyla düzenlenen belgeler olması, aynı zamanda işin belli bir kısmının yapıldığını da göstermesinden dolayı, inşaat ve taahhüt işlerinde Katma Değer Vergisinde vergiyi doğuran olay meydana gelir. Fakat hakediş belgeleri Vergi Usul Kanununda düzenlenen belgelerden sayılmaz. Bu sebeple Hakediş belgelerinin onaylandığı tarihten itibaren 7 gün içerisinde fatura kesilmesi gerekir. KDV nin ve diğer kesintilerin faturada gösterilmesi gerekmektedir. Yıllara yaygın inşaat taahhüt işleri hizmet işi olması sebebiyle KDV oranı %18 dir. Kanunla kurulmuş sosyal güvenlik kuruluşları ve belediyeler tarafından yapılan yalnızca 150 metre kareye kadar konutlara ait inşaat taahhüt işleri, %1 oranında katma değer vergisine tabidir. Konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işleri %1 oranında katma değer vergisine tabidir (Aydın, 2015: 27) Dövizle Yapılan İşlerde KDV Katma Değer Vergisi Kanunu nun 26 ncı maddesi dövizle yapılan işlemlere ilişkindir. Anılan maddeye göre, bedelin dövizle hesaplanması halinde, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği andaki cari kur üzerinden Türk parasına çevrilir. Bu genel esas, ülkemizde uygulanmakta olan ve T.C. Merkez Bankası tarafından günlük olarak belirlenip açıklanan döviz kuru ile işletilecektir sayılı KDV Kanunu nun 10/a maddesine göre, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde KDV açısından vergiyi doğuran olay, malın teslimi ya da hizmetin ifası ile meydana gelmektedir. Yalnız taksitli satışlarda malın veya hizmetin peşin satış bedeline vade farkı adı altında bir bedel daha eklenmektedir. Aynı Kanun un 24/c maddesinde ise, vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirleri ise servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerlerin KDV matrahına dâhil olduğu belirtilmiştir (Kızılot, 2008: 269) Damga Vergisi Damga vergisi, temelde, hukuki işlemlere bağlı olarak düzenlenen kâğıtlar üzerinden alınan bir muamele vergisidir. Ancak, vergiye tabi olan asıl husus, söz konusu muameleler değil; bu 181

88 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s işlemlerle ilgili olarak düzenlenen kâğıtlardır. DVK nun Konu başlıklı 1 inci maddesinde Kanun a ekli (I) sayılı tabloda yer alan kâğıtların damga vergisine tabi olduğu hüküm altına alınmıştır. Aynı maddenin ikinci fıkrasında kâğıtlar terimi tanımlanmıştır. Kâğıt teriminin herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler olduğu ifade edilmiştir. (I) sayılı tabloda yer alan kâğıtlar, dört başlık altında toplanmış, belli para ihtiva edenler nispi, diğerleri maktu vergiye tabi tutulmuştur. Belli para terimi ise, kâğıtların ihtiva ettiği veya bunlarda yazılı rakamların hâsıl edeceği parayı ifade etmektedir. Damga vergisine tabi kâğıtlar, akitlerle ilgili kâğıtlar, kararlar ve mazbatalar, ticari işlemlerde kullanılan kâğıtlar ve makbuzlar ve diğer kâğıtlar olarak sınıflandırılmıştır (Akın, 2011: 152) Geçici Vergi Geçici vergi, Gelir ve Kurumlar vergisi mükelleflerinin cari vergilendirme döneminde Gelir ve Kurumlar vergisine mahsuben üçer aylık kazançlar üzerinden hesaplanarak ödenen bir peşin vergidir. Gelir vergisi kanunu, yıllara yaygın inşaat ve onarım faaliyetinde bulunan işletmeleri geçici vergi kapsamına dâhil etmemiştir. Yıllara yaygın inşaat ve onarım faaliyeti yapan işletmelerin 42 nci madde kapsamına girmeyen gelirlerinin bulunması durumunda bu gelirlerin elde edildiği dönemlerde geçici vergileri hesaplanarak beyan edilir. Yıllara yaygın inşaat ve onarım faaliyetinde vergi kesintisi: Gelir Vergisi Kanunu'na göre hakediş bedelleri üzerinden nakden ve avans olarak yaptığı ödemeden % 3 oranında vergi kesintisi yapmaya mecburdurlar. İnşaat işlerinde hakediş ödemeleri üzerinden vergi kesintisi yapılmasının ve kesintinin bir çeşit geçici vergi niteliğinde olmasıdır. Zira bu işi yapan kişiler vergi kesintisi yoluyla henüz hâsılat oluşumu aşamasında vergilendirilmektedir. Bu durumun Gelir Vergisi Kanununun 42 nci maddesi kapsamında elde edilen kazançlarla sınırlı olduğu unutulmamalıdır (Sezgin, 2012: 397) Vergi Kesintisi Yapmakla Yükümlü Olanlar Gelir Vergisi Kanunu nun 94/3 üncü maddesi, Kurumlar Vergisi Kanunu nun 15/1 inci maddesi uyarınca, vergi kesintisi yapmak mecburiyetinde olan kişi ve kurumlar şunlardır (Tosuner ve Arıkan, 2008: 157): i. Kamu idare ve müesseseleri, ii. iii. İktisadi kamu müesseseleri, Sair kurumlar, 182

89 iv. DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Ticaret Şirketleri v. İş ortaklıkları, vi. vii. viii. ix. Dernekler ve vakıflar, Dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, Kooperatifler, Menkul kıymetler yatırım fonu yöneticileri, x. Gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, xi. Zira kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler. Vergi kesintisi yapmak mecburiyetinde olanlar, GVK nun 42 nci madde kapsamına giren işler dolayısıyla bu işleri yapanlara (kurumlar dahil) ödenen istihkak bedellerinden, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben (avans olarak ödenenler dahil) vergi kesintisi yapmakla yükümlüdürler. Kesinti oranı önce %3 olarak saptanmış, ancak daha sonra 1137 Sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun un4 üncü maddesi ile yapılan değişiklikle, 1969 yılından itibaren %2 ye indirilmiştir Sayılı Kanun la da tarihinden itibaren %5 e yükseltilmiştir. 2006/11449 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile bu oran tekrar %3 e indirilmiştir ve hâlihazırda bu oran uygulanmaktadır. Kesinti oranın başlangıçta bu işlerden elde edilen ortalama kar hadlerine göre belirlendiği, ancak uygulanan oranlar arasındaki dengesizliğe bakıldığında daha sonra hazineye kaynak yaratma fonksiyonunun ön plana geçtiği ve sektörün karlılık oranıyla bağlantının kesildiği görülmektedir. Bu durum büyük eleştirilere sebep olmuş ve sonunda %3 lük orana geri dönülmüştür. 3. YILLARA YAYGIN İNŞAAT TAAHHÜT VE ONARIM FAALİYETLERİNİN MUHASEBELEŞTİRİLMESİ 3.1. İnşaat Taahhüt Faaliyetlerinde Muhasebenin Önemi Muhasebe, işletmenin ekonomik etkinlikleri ile ilgili verilerin tanınması, kaydedilmesi, özetlenmesi, raporlanarak sunulması ve değerlendirilmesi şeklinde tanımlanabilir. Bu anlamda muhasebenin amacı, işletmenin varlıkları ve kaynakları üzerinde değişim yapan para ile ifade edilen finansal nitelikli işlemlere ait bilgileri kaydetmek, sınıflandırmak, analiz etmek ve yorumlamak suretiyle ilgili üçüncü kişilere rapor biçiminde sunmayı amaçlamaktadır (Yükçü, 2014: 19). 183

90 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s İnşaat Muhasebesinin Özellikleri İnşaat işlerinin niteliği gereği, diğer üretim faaliyetlerinden farklı olması nedeniyle, inşaat muhasebesi kendine özgü bazı özellikler taşımaktadır. İnşaat taahhüt işleri, süreç açısından diğer işlere göre daha uzun bir süreyi kapsar. Genellikle bir yıldan daha uzun sürede tamamlanır. Dolayısıyla, sözleşme gelir ve giderlerinin inşaat işinin yapıldığı dönem ile eşleştirilerek hesaplanması gerekmektedir. Bir inşaat işi kaç döneme yayılırsa yayılsın, muhasebe döneminin gelir ve giderleri eşleştirilerek yalnızca o yılın karı veya zararı saptanabilir. Bunu yapabilmek için de, her döneme ait gelir ve gider unsurlarının doğru bir biçimde saptanması gerekmektedir. Bu noktada, ihale bedeli büyük bir önem taşımakta, inşaat işinin başlangıcında işin öngörülen maliyeti ile teklif ve kabul edilen bedel arasında kurulan ilişki, işlemlerin doğru bir şekilde yapılması için hareket noktası oluşturmaktadır (Sayan, 1998: 2) TMS 11 İnşaat Sözleşmeleri 26 Ekim 2005 tarihinde resmi gazetede yayınlanan ve tarihinden sonra başlayan hesap dönemlerinde uygulanmak üzere yürürlüğe giren İnşaat Sözleşmelerine İlişkin Türkiye Muhasebe Standardı (TMS 11) Hakkında Tebliğ de 11 numaralı İnşaat Sözleşmeleri Standardının amacı şu şekilde belirtilmiştir: Bu Standardın amacı inşaat sözleşmelerine ilişkin gelir ve maliyetlerle ilgili muhasebe uygulamasının açıklanmasıdır. İnşaat sözleşmelerine konu olan işlerin özelliği gereği, sözleşme kapsamındaki işin başlamasıyla tamamlanması farklı hesap dönemlerine girmektedir. Bu nedenle inşaat sözleşmelerine ilişkin muhasebe uygulamasındaki esas konu, sözleşme kapsamında elde edilen gelir ve maliyetlerin inşaat işinin gerçekleştirildiği hesap dönemlerine dağıtılmasıdır. Bu Standart, sözleşme gelir ve maliyetlerinin kapsamlı gelir tablosunda ne zaman gelir ve gider olarak gösterilecekleri konusunda Kavramsal Çerçeve de belirtilen muhasebeleştirme ilkelerini esas uygulanmasına yönelik bir rehber niteliğindedir (TMS 11). alır. Ayrıca Standart, anılan ilkelerin İnşaat sözleşmesi; bir varlığın veya birbiriyle yakından ilişkili bir grup varlığın inşası için özel olarak yapılmış bir sözleşmedir (TMS 11, paragraf 3). Bir inşaat sözleşmesi köprü, bina, baraj, kanal, yol, gemi veya tünel gibi tek bir varlığın inşası için yapılmış olabileceği gibi birbiriyle yakından ilişkili veya birbirine bağımlı birden çok varlığın inşası ile ilgili de olabilir. Bu tür sözleşme örnekleri için rafineri inşaatı ve diğer fabrika veya tesislerdeki karmaşık parçaların inşası verilebilir (TMS 11, paragraf 4). İnşaat sözleşmesi, bir varlığın 184

91 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s inşasıyla doğrudan ilişkili hizmetlerin verilmesine, varlıkların yıkım veya restorasyonu ile varlıkların yıkımı sonrası çevre düzenlemesine yönelik olarak düzenlenebilir (TMS 11, paragraf 5). İnşaat sözleşmesi imzalanıp inşaat işi başladıktan sonra, gelecek yıllarda inşaatın tamamlanması için katlanılması gereken maliyetlerle ilgili tahminlerde değişiklik olabilir. Malzeme fiyatlarının artması, inşaat koşullarında değişiklik olması veya yeni bilgi edinilmesi gibi nedenlerle inşaatın tahmini tamamlanma maliyetinin artması durumunda, sözleşme maliyetinin sözleşme gelirini aşması ve dolayısıyla inşaat sözleşmesinin zararla sonuçlanması muhtemel olabilir. Muhasebenin ihtiyatlılık ilkesine uygun olarak TMS 11 İnşaat Sözleşmeleri Standardında da toplam sözleşme maliyetlerinin toplam sözleşme gelirini aşmasının muhtemel olduğu durumlarda beklenen zararın doğrudan gider olarak finansal tablolara yansıtılması gerektiği belirtilmiştir (TMS 11, paragraf 36). İnşaat sözleşmelerinde zararın muhasebeleştirilmesi ve raporlanması kapsamında ele alınacak diğer konu; sözleşme maliyetlerinin sözleşme gelirini aşmasının beklenmemesi, fakat sözleşme süresi içerisinde herhangi bir yıl faaliyet sonuçlarında zarar raporlanması durumudur. Bu durum maliyetlerde önemli bir artış meydana gelmesi fakat maliyetlerdeki artışın sözleşme kârından fazla olmaması durumunda meydana gelir (Kieso vd., 2010: 919). TMS nci Maddesine göre sözleşme maliyetleri, bir sözleşmeye taraf olunmasından sözleşmenin nihai olarak tamamlanmasına kadar geçen sürede o sözleşmeye yüklenebilecek olan maliyetleri içerir. Ancak bir sözleşmeyle doğrudan ilişkilendirilebilen ve sözleşmenin yapılabilmesi için katlanılmış maliyetler de sözleşmenin yapılmasının muhtemel olması ve bu maliyetlerin ayrı ayrı belirlenip, güvenilir şekilde ölçülebilmesi durumunda sözleşme maliyetlerinin bir parçası olarak kabul edilir. Eğer sözleşmenin yapılabilmesi için katlanılmış maliyetler yapıldıkları dönemde gider olarak kaydedilmişse, sözleşmenin izleyen bir dönemde yapılması halinde sözleşme maliyetlerine dâhil edilmezler. TMS Maddesine göre bir inşaat sözleşmesinin sonucu güvenilir biçimde öngörülebiliyorsa, inşaata ilişkin gelir ve maliyetler raporlama dönemi sonu itibariyle sözleşmeye konu işin tamamlanma aşaması esas alınarak, gelir ve giderler olarak finansal tablolara yansıtılır. İnşaat sözleşmesiyle ilgili beklenen zararlar 36 ncı madde doğrultusunda gider olarak muhasebeleştirilir Yıllara yaygın inşaat taahhütlerinin muhasebeleştirilmesindeki temel sorun, inşaat sözleşmesi gelir ve maliyetlerinin dönemler itibari ile dağıtılmasıdır. Bunun için öncelikle hangi 185

92 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s unsurların sözleşme gelir ve maliyeti kapsamında olduğunun belirlenmesi gerekir. Bir inşaat faaliyetinde sözleşme geliri aşağıdakileri içerir (TMS 11, paragraf 11): (a) Sözleşmede başlangıçta üzerinde anlaşmaya varılmış bedel ve (b) Sözleşmeye konu işteki değişiklikler, ek ödeme talepleri ve teşvik ödemelerinden: (i) Gelir olarak sonuçlanması muhtemel olanlar ve (ii) Güvenilir biçimde ölçülebilenler. TMS 11 de inşaat sözleşmelerinin gelir ve giderlerinin hangi muhasebe döneminde raporlanacağının belirlenmesinde etkili olan faktör; inşaat sözleşmesinin sonucunun güvenilir biçimde öngörülebilmesidir (Şengür, 2012: 128). Farklı muhasebe uygulamalarının yapılması mümkün olan inşaat sözleşmelerinde, finansal tabloların karşılaştırılabilirliğinin sağlanması bakımından söz konusu olan standartta tamamlanma yüzdesi olarak açıklanan yöntemin kullanılması öngörülmüştür. Ülkemizde yıllardır uygulanmaya devam eden tamamlanmış sözleşme yönteminden farklı uygulamaların yapılmasını gerektirmektedir ( Gökçen vd., 2011: 185). Genel olarak inşaat sözleşmelerinde kâr-zararın hesaplanması için iki yöntem kullanılmaktadır. Tamamlanma yönteminde kâr-zarar iş bitirilinceye kadar belirlenmez, gelirler iş bitirilinceye kadar borç, maliyetler iş bitirilinceye kadar varlık olarak bilançoya alınır. Tamamlanma yüzdesi yöntemi ise, standardın esas aldığı yöntemdir. Bu yöntemde kâr, yapım işinin tamamlanma oranına göre finansal tablolara alınır. Kârın kullanımı ve temettü dağıtımı için işin tamamlanmasını beklemek gerekmez. İşin bitiminde kesin kâr belirlenir. Standartta tamamlanma yüzdesi yöntemine göre kârın saptanmasına ilişkin hususlar açıklanmaktadır (Gençoğlu, 2013: 625). TMS Maddesine göre tamamlanma yüzdesi yönteminde, sözleşme geliri işin yapıldığı hesap dönemlerinin kar veya zararda gelir olarak gösterilir. Sözleşme maliyetleri genellikle ait oldukları işin yapıldığı hesap dönemlerinin kar veya zararında gider olarak gösterilir. Ancak, beklenen toplam sözleşme maliyetlerinin toplam sözleşme gelirlerini aşacağı öngörülen kısmı 36 ncı Paragraf doğrultusunda derhal gider olarak finansal tablolara yansıtılır İnşaat İşlemlerinde Kullanılacak Hesaplar Yıllara yaygın inşaat ve onarım işi yapanlar işin devamı süresince kar veya zarar hesaplayıp söz konusu işleriyle ilgili olarak beyannamelerinde bunu göstermeleri gerekmediğinden dolayı, bu işlemlerin muhasebeleştirilmesinde de birtakım özellikli hesaplar kullanılmaktadır. Mükelleflerin işin bitmediği yıllarda vergisel yükümlükleri devam ettiğinden, dönem 186

93 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s sonlarında bilançolarını düzenleyecek ve beyanname verme dönemlerinde herhangi bir matrah olmasa da beyanname vereceklerdir. Düzenleyecekleri bilançonun aktifinde devam eden inşaatlarla ilgili giderler, pasifinde ise devam eden inşaatlarla ilgili alınan hak edişler bulunur (Akın, 2010: 99). Yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinin muhasebeleştirilmesi ile ilgili olarak Maliye Bakanlığı tarafından tarih mükerrer sayılı Resmi Gazete de yayınlanan ve tarihinden itibaren uygulanması zorunlu olan 1 No lu Muhasebe Uygulamaları Genel Tebliği ile herhangi özel bir düzenleme getirilmemiş, bu işletmelerin, hizmet işletmesi olması nedeniyle, hizmet üretim maliyeti hesabı, hizmet üretim maliyeti yansıtma hesabı, satılan hizmet maliyeti hesaplarını kullanmaları öngörülmüştür. Yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinin muhasebeleştirilmesi ile ilgili kapsamlı düzenleme, tarih ve sayılı Resmi Gazete de yayınlanan 2 No lu Muhasebe Uygulamaları Genel Tebliği ile getirilmiştir. Buna göre, inşaat işletmelerinin kullanacağı ayrıntılı hesaplar tekdüzen hesap planı kapsamına girmiştir. Buna göre, yıllara yaygın inşaat ve onarım maliyetleri hesabı, yıllara yaygın inşaat ve onarım hakedişler hesabı ve taşeronlara verilen avanslar, merkez ve şubeler cari hesabı gibi özellikli hesaplar tekdüzen hesap planında yer almaya başlamıştır. Bu hesaplar belirtilmiş olan tebliğ çerçevesinde aşağıda açıklanacaktır (Akın, 2010: 99) KASA HESABI VERİLEN DEPOZİTO VE TEMİNATLAR HESABI STOKLAR HESABI YILLARA YAYGIN İNŞAAT VE ONARIM MALİYETLERİ HESABI TAŞERONLARA VERİLEN AVANSLAR HESABI PEŞİN ÖDENEN VERGİLER VE FONLAR HESABI PEŞİN ÖDENEN VERGİ VE FONLAR HESABI ALINAN SİPARİŞ AVANSLARIHESABI YILLARA YAYGIN İNŞAAT VE ONARIM HAKEDİŞLERİHESABI YURT İÇİ SATIŞLAR HESABI SATILAN HİZMET MALİYETİ HESABI 3.2. Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Faaliyetleri Hesabı Hesabın Özelliği İşletmelerin üstlendiği yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinin maliyetlerinin oluşturduğu hesaplardır. Bu hesaplar proje bazında izlenir. 187

94 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Hesabın Bölümlenmesi Hesabın bölümlenmesi proje bazında ve projeye yüklenen maliyet kalemleri dikkate alınarak yapılabilir. Maliyet kalemler için gider türü yaklaşımı yardımcı olabilir (Yükçü, 2014: 419). Proje sayısı aralığındaki hesaplardan daha çok ise yada tüm projelerin tek defter-i kebir hesabı üzerinde izlenmesi daha uygun bulunuyor ise projelere göre tali hesaplar açılabilir (Sevilengül, 2014: 372). Hesabın bölümlenmesi aşağıdaki şekilde olabilmektedir (Yükçü, 2014:419). 170 Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Maliyetleri (X Projesi) Direkt İlk Madde ve Malzeme Giderleri Demir Gideri Çimento Gideri Kum-Çakıl Gideri Taş Gideri Direkt İşçilik Gideri Genel Üretim (Diğer Üretim) Giderleri İlk Madde Malzeme Gideri İşçi Ücret ve Gideri Memur Ücret ve Gideri Dışarıdan Sağlanan Fayda ve Hizmetler Çeşitli Giderleri Vergi, Resim ve Harçlar Amortisman ve Tükenme Payı Araştırma Geliştirme Giderleri İlk Madde ve Malzeme Giderleri İşçi Ücret ve Giderleri Memur Ücret ve Giderleri Dışarıdan Sağlanan Fayda ve Hizmetler Çeşitli Giderler Vergi, Resim ve Harçlar Amortisman ve Tükenme Payı Pazarlama Satış ve Dağıtım Giderleri Genel Yönetim Giderleri 188

95 Hesabın İşleyişi DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Finansman Giderleri İşletmenin üstlendiği inşaat ve onarım işleri ile ilgili giderleri, 741 Hizmet Üretim Maliyeti Yansıtma Hesabı ve faaliyet giderleri ile finansman giderlerinden bu inşaat ve onarıma düşen ortak payları ise 751, 761, 771 ve 781 kod numaralı yansıtma hesaplarının alacağı karşılığında bu hesaplara borç kaydedilir. Bu hesaplarda oluşan maliyet, geçici kabul yapıldığında 622 Satılan Hizmet Maliyeti hesabına devredilir. İnşaat ve onarım işinin proje bazındaki sayısı, her bir inşaatın nolu hesap aralığında açılacak hesaplar üzerinde defter-i kebir düzeyinde izlenmesine imkân vermeyecek kadar fazla ise, proje yardımcı defter düzeyinde izlenebilir. Bu durumda bir proje için tutulacak yardımcı defterler, defter-i kebir hükmündedir (Yükçü, 2014: 420) Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Faaliyetlerinin Muhasebeleştirilmesi Örnek Uygulamalar ÖRNEK 1: a) İşletme üstlendiği bir bina inşaatı için TL tutarında demir satın alıyor (KDV ihmal edilecektir). Demir bedeli verilen bir çekle ödeniyor. b) Dönem sonunda söz konusu bina ile ilgili maliyet TL ye ulaşılıyor. c) İşin sonunda 350 Alınan Hakedişler hesabında biriken gelirlerin TL ve 170 Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Maliyetleri hesabında toplam maliyetin TL olduğu belirleniyor. Maliyet giderlerin TL lik kısmının yönetim işlemelerine ilişkin olduğu şeklinde bir değerlendirme yapılıyor (Sevilengül, 2014: 372). a) Demir satın alınması / / Hizmet Üretim Maliyeti Verilen Çekler ve Ödeme Emirleri / / b) Maliyet Giderlerinin Dönem Sonunda Yansıtılması / / Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Maliyetleri 741 Hizmet Üretim Maliyetleri Yansıtma / / c) İş bitiminde hesapların kapatılması / / Satılan Hizmet Maliyeti Genel Yönetim Giderleri

96 ÖRNEK 2: DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Maliyetleri / / Alınan Hakedişler Yurt İçi Satışlar / / a) X inşaat işletmesi taahhüdü altındaki Karaköy İlköğretim Okulu inşaatı için TL + %18 KDV lik malzeme satın almıştır. Aynı dönemde TL işçilik tahakkuk etmiştir. b) Dönem sonunda inşaat için kullanılan maliyetler 170 Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Maliyetleri hesabına devredilmiştir (Yükçü, 2014:422). a) Katlanılan giderlerin kaydı / / Hizmet Üretim Maliyeti Karaköy İlköğretim Okulu İnşaatı 191 İndirilecek KDV Kasa / / Hizmet Üretim Maliyeti Karaköy İlköğretim Okulu İnşaatı 381 Gider Tahakkukları / / b) Maliyet devri / / Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Maliyetleri Karaköy İlköğretim Okulu İnşaatı 741 Hizmet Üretim Maliyeti Yansıtma Karaköy İlköğretim Okulu İnşaatı / / Hizmet Üretim Maliyeti Yansıtma Hizmet Üretim Maliyeti / / ÖRNEK 3: 190

97 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s İşletme aynı anda üç ayrı inşaat taahhüt işi yürütmektedir. Bir dönemde tahakkuk eden iş makinaları amortismanın işlere göre dağılımı şöyledir (Yükçü, 2014: 422). - Okul inşaatı Konut kooperatifi inşaatı Köprü inşaatı Toplam a) Amortisman tahakkuk kaydını yapınız. b) Dönem sonu yansıtma kaydını yapınız. Amortisman tahakkuk kaydı / / Hizmet Üretim Maliyeti Okul inşaatı Konut kooperatifi inşaatı Köprü inşaatı Birikmiş Amortismanlar Kamyon Kepçe Betonyer / / a) Dönem sonu yansıtma kaydı / / Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Maliyetleri Okul inşaatı Konut kooperatifi inşaatı Köprü inşaatı Hizmet Üretim Maliyeti Yansıtma / / ÖRNEK 4: Yıllara yaygın inşaat ve taahhüt işleri yapan B firması, C firmasına ait bir hastane yapımını üstlenmiştir. Hastane inşaat sözleşmesi maliyet artı kâr sözleşmesi niteliğini taşımaktadır. Ancak toplam maliyet tutarının da TL den fazla olamayacağı sözleşmede belirtilmiştir. Kâr oranı %30 olarak belirlenmiştir. İşletmenin birinci yıl sonunda yapılan inşaat maliyetleri (740 Hizmet Üretim Maliyeti hesabında biriken) toplamı TL dir. Dönem içinde müşteriden TL hak ediş tutarı tahsil edilmiştir (Akdoğan, Aktaş, Deran, Erhan, & Acar, 2011: 308) / / Satılan Hizmet Maliyeti Hastane inşaatı

98 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Hizmet Üretim Maliyeti Yansıtma Hastane inşaatı / / Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım İşleri Hakedişleri Hastane inşaatı Hakedişlere Bağlanacak İşlerden Gelir Tahakkukları Hastane inşaatı Yurtiçi Satışlar Hastane İnşaatı / / ÖRNEK 5: Erkal İnşaat A.Ş. nin 2011 yılında yıllara yaygın iki inşaatı olan hastaneve sağlık ocağı inşaatları hakediş bedelleri ve genel yönetim giderleri aşağıda verilmiştir (Çelebi, 2011: 81). Hastane inşaatı hakediş bedeli Sağlık ocağı inşaatı hakediş bedeli Toplam Genel yönetim giderleri toplamı Ortak genel yönetim giderlerinin inşaatlara dağılımı : TL : TL : TL : TL Hastane inşaatı dağıtım oranı : / = 0,625 Hastane inşaatı genel yönetim gideri tutarı : x 0,625 = TL Sağlık ocağı inşaatı dağıtım oranı : / = 0,375 Sağlık ocağı inşaatı genel yönetim gideri tutarı: x 0,375 = TL / / Genel Yönetim Giderleri Hastane İnşaatı Konut kooperatifi inşaatı Kasa / / Yıllara Yaygın Hastane İnşaatı Hs Genel Yönetim Gideri Payı Yıllara Yaygın Sağlık Ocağı İnşaatı Hs Genel Yönetim Gideri Payı Genel Yönetim Gid. Yan. Hs / / ÖRNEK 6: Uysal İnşaat Ltd. Şti yılında kurulmuştur. İzmir ve çevresinde faaliyet gösteren Uysal İnşaat, uzun yıllardır yıllara yaygın inşaat taahhüt ve onarım faaliyetinde bulunmaktadır. İşletme, İzmir Büyükşehir Belediyesi nin ihaleye açmış olduğu hizmet binası yapımını 192

99 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s kazanmış ve sözleşmede belirtildiği üzere hizmet binası yapımına 2013 yılı eylül ayında başlamış ve2015 yılı nisan ayında tamamlamıştır. İhale bedeli TL dir. İşin tahmini maliyeti TL olarak öngörülmektedir. Uygulamamızın dahi iyi anlaşılabilmesi için KDV ve geçici vergi dönemleri ihmal edilmiş ve işin yapım süresinde başka bir iş yapmadığı varsayılmıştır (Sayın ve Merter, 2017: 80) Kayıtlarımız ve faaliyet kazancı hesaplamalarımız TMS11 İnşaat Sözleşmeleri Standardı kapsamında olan tamamlanma yüzdesi yöntemine göre yapılacaktır. Yıl Fiili Maliyet Tamamlanma Yüzdesi Dönem Geliri Hakedişler Tahsilatllar / =0, / =0, / =0, X 0,20 = X 0,45 = X 0,35 = İnşaat işinin 1. Yıl muhasebeleştirme işlemleri aşağıdaki gibidir /12/ Hizmet Üretim Maliyetleri İlgili Hesaplar /12/ Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarım Maliyetleri 741 Hizmet Üretim Maliyetleri Yansıtma Hesabı /12/ Raporlanmamış Alacak Hesabı Yurtiçi Satışlar /12/ Dönem içinde hakediş yapılmamasına rağmen tamamlanma yüzdesi yöntemine göre 2013 yılı toplam gelirinin TL olduğu görülmektedir. Dönem sonu kayıtları şu şekilde olacaktır: /12/ Hizmet Üretim Maliyetleri

100 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarım Maliyetleri /12/ Yurtiçi Satışlar Dönem Kâr veya Zararı /12/ Dönem Kâr veya Zararı Hizmet Üretim Maliyeti / / /12/ Dönem Kârı Vergi ve Diğer Yasal Yükümlülük Karşılıkları 370 Dönem Kârı Vergi ve Diğer Yasal Yükümlülük Karşılıkları /12/ Dönem Kâr veya Zararı Dönem Kârı Vergi ve Diğer Yasal Yükümlülük Karşılıkları 692 Dönem Net Kâr veya Zararı / / Tamamlanmış sözleşme yöntemine göre 2013 yılında faaliyet kazancı hesaplaması yapılmamışken tamamlanma yüzdesi yöntemine göre TL dönem net kârı hesaplanmıştır. İnşaat işinin 2. Yıl muhasebeleştirme işlemleri aşağıdaki gibidir /12/ Hizmet Üretim Maliyetleri İlgili Hesaplar /12/ Alıcılar Y. Y. İnşaat Ve Onarım Hakediş Bedelleri /12/ Y. Y. İnşaat Ve Onarım Hakediş Bedelleri 123 Raporlanmamış Alacak Hesabı yurtiçi satışlar /12/ Bankalar Alıcılar

101 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s /12/ Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarım Maliyetleri 741 Hizmet Üretim Maliyetleri Yansıtma Hesabı /12/ Dönem içinde TL lik hakediş yapılmıştır. Ancak tamamlanma yüzdesi yöntemine göre 2014 yılı toplam gelirinin TL olduğu görülmektedir. Dönem sonu kayıtları şu şekilde olacaktır: /12/ Hizmet Üretim Maliyetleri Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarım Maliyetleri /12/ Yurtiçi Satışlar Dönem Kar Veya Zararı /12/ Dönem Kar Veya Zararı Hizmet Üretim Maliyeti /12/ Dönem Karı Vergi Ve Diğer Yasal Yükümlülük Karşılıkları 370 Dönem Karı Vergi Ve Diğer Yasal Yükümlülük Karşılıkları /12/ Dönem Kar Veya Zararı Dönem Karı Vergi Ve Diğer Yasal Yükümlülük Karşılıkları 692 Dönem Net Kar Veya Zararı /12/ Tamamlanmış sözleşme yöntemine göre 2014 yılında faaliyet kazancı hesaplaması yapılmamışken tamamlanma yüzdesi yöntemine göre TL dönem net karı hesaplanmıştır. İnşaat işinin 3. Yıl muhasebeleştirme işlemleri aşağıdaki gibidir /12/ Hizmet Üretim Maliyetleri İlgili Hesaplar /12/ Alıcılar

102 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Y. Y. İnşaat Ve Onarım Hakediş Bedelleri /12/ Y. Y. İnşaat Ve Onarım Hakediş Bedelleri 123 Raporlanmamış Alacak Hesabı Yurtiçi Satışlar / / /12/ Bankalar Alıcılar /12/ Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarım Maliyetleri 741 Hizmet Üretim Maliyetleri Yansıtma Hesabı /12/ Dönem içinde TL lik hakediş yapılmıştır. Ancak tamamlanma yüzdesi yöntemine göre 2015 yılı toplam gelirinin TL olduğu görülmektedir. Dönem sonu kayıtları şu şekilde olacaktır: /12/ Hizmet Üretim Maliyetleri Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarım Maliyetleri /12/ Yurtiçi Satışlar Dönem Kar Veya Zararı /12/ Dönem Kar Veya Zararı Hizmet Üretim Maliyeti /12/ Dönem Karı Vergi Ve Diğer Yasal Yükümlülük Karşılıkları 370 Dönem Karı Vergi Ve Diğer Yasal Yükümlülük Karşılıkları /12/ Dönem Kar Veya Zararı

103 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Dönem Karı Vergi Ve Diğer Yasal Yükümlülük Karşılıkları 692 Dönem Net Kar Veya Zararı /12/ SONUÇ İnşaat, taahhüt ve onarım işleriyle uğrasan kişi ve kuruluşlar hem özel inşaat, hem de yıllara yaygın ve yıllara yaygın olmayan inşaat, taahhüt ve onarım işlerini çoğu zaman bir arada yürütürler. Bunlardan yıllara yaygın inşaat, taahhüt ve onarım işleri için özel bir vergileme kabul edilmiştir. Bir inşaat işinin yıllara yaygın inşaat, taahhüt ve onarım işi olması için işin başkalarının hesabına ve yazılı veya sözlü bir taahhüde bağlı olarak yapılması, inşaat, taahhüt ve onarım işinin birden fazla takvim yılına yayılması gerekmektedir. Yıllara yaygın inşaat, taahhüt ve onarım işlerinde kazanç tespiti özel düzenleme ile işin bittiği yıl kesin olarak belirlenir. Vergilenecek matrahın bulunması için toplam maliyetlerin ve bu işlerden elde edilen toplam hasılatın belli olması gerekmektedir. Bu da işin bitim tarihi itibariyle mümkün olur. Gelir Vergisi Kanunu 44 ncü maddesinde yıllara yaygın inşaat, taahhüt ve onarım işinin bitim tarihi geçici ve kesin kabule tabi durumlarda geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın idarece onaylandığı tarih, geçici ve kesin kabule tabi olmayan durumlarda ise işin fiilen tamamlandığı tarih bitim tarihi olarak kabul edilmiştir. Yıllara yaygın inşaat, taahhüt ve onarım işlerinde kar veya zararın tespitinde tamamlanmış taahhüt ve tamamlanma yüzdesi olmak üzere iki farklı muhasebe yöntemi kullanılmaktadır. Tamamlanmış Sözleşme Yönteminde, sözleşmeye bağlı olarak gerçekleştirilen yıllara yaygın inşaat işinden kaynaklanan gelir, gider ve kâr veya zararın kayda alınması için söz konusu işin tamamen bitirilmiş olması gerekmektedir. Bu yöntemin temel özelliği, kâr veya zararın, işin tamamı bitirilinceye kadar belirlenmemesi, sözleşmeden elde edilen gelirlerin işin tamamlanması aşamasına kadar bir borç, sözleşmeden doğan maliyetlerin işin bitimine kadar bir varlık olarak bilançoda takip edilmesi,dolayısıyla gelir tablosuna herhangi bir rakamın girmemesidir.tamamlanma Yüzdesi Yöntemi, yıllara yaygın inşaat taahhüt işlerinde, iş ilerledikçe gelirin ve kazancın da oluştuğu esasına dayanmaktadır.ülkemiz uygulamakta olan tamamlanmış taahhüt yöntemidir. Buna göre kar veya zarar işin tamamlandığı yıl saptanır ve muhasebeleştirilir. Türkiye deki muhasebe uygulamaları genelde Türk Ticaret Kanunu ile Vergi Usul Kanunu hükümlerine yönelik olduğundan bazı durumlarda yetersiz kalıp, finansal tablo okuyucularına 197

104 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s gerçek bilgiyi yansıtamamaktadır. Meydana gelen karmaşıklıkların giderilmesi bakımından Türkiye de de muhasebe standartları uygulanmaya başlanmıştır. TMS 11 standardı ile ülkemizde uygulanan gerek özel vergisel düzenlemelerin gerek bilinen muhasebe sisteminin meydana getirdiği karışık raporlama sistemi artık olmayacaktır. Ulusal ve uluslararası standartlarda finansal tablolar hazırlanmış olacak ve maliyetlerin düşürülmesi sağlanacaktır. Literatürde sağlanan beraberliğin ülkemizdeki yorum farklılığını ortadan kaldırarak birikimli ve sağlam bir bilgi yapısı meydana getirecektir. Dolayısıyla benzer muhasebe işlemlerine farklı yorumlar yapılmayacaktır. 2 KAYNAKÇA Acar, V., (2013), Türkiye Muhasebe Standartları 11 İnşaat Sözleşmeleri Standardının İncelenmesi Ve Yeni Türk TicaretKanunu na Geçiş Sürecinde Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt İşleriUygulama Çalışması, Niğde Üniversitesi İİBF Dergisi, 6 (1), s Adiloğlu, B., (2006), İnşaat Taahhüt İşletmelerinde Muhasebe Kayıtları, Birim Maliyetleme ve Bir Uygulama, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul: İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Akdoğan, N., Aktaş, R., Deran, A., Erhan, D., & Acar, V. (2011), Türkiye Muhasebe Standartları İle Uyumlu Sektörel Muhasebe, Ankara: Gazi Kitabevi. Akın, S. (2010), Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt ve Onarım İşlerinin Vergilendirilmesi ve Muhasebeleştirilmesi (Türkiye Uygulaması), Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İzmir: Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Akın, S. (2011, Haziran), Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım İşlerinde Alınan Hak ediş Ödemelerinde Damga Vergisi Kesintisi, Vergi Sorunları Dergisi, (273). Akmaz, K. (2009, Kasım), Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım İşlerinde Özellikli Durumlar, E-Yaklaşım, (23). Aydın, Ş. (2015), Yıllara Yaygın İnşaat İşleri ve Muhasebeleştirilmesi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul: Okan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. 2 TFRS 15 Müşteri Sözleşmelerinden Hasılat Standardı 31/12/2017 tarihinden sonra başlayan hesap dönemlerinde uygulanmak üzere 9 Eylül 2016 Tarihli ve sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Bu Standart 1 Ocak 2018 tarihinde veya sonrasında başlayan yıllık hesap dönemlerinde uygulanır. Erken uygulamaya izin verilmektedir. Erken uygulama halinde bu hususun dipnotlarda açıklanması gerekmektedir. TFRS 15 Standardının geçiş hükümlerinde, Tamamlanmış bir sözleşme, işletmenin TMS 11 İnşaat Sözleşmeleri ve TMS 18 Hasılat ve ilgili Yorumlar uyarınca tanımlanan mal veya hizmetlerin tamamını devrettiği bir sözleşmedir denilmektedir. TFRS 15 Müşteri Sözleşmelerinden Hasılat Standardı ile TMS 11 İnşaat Sözleşmeleri Standardı yürürlükten kaldırılarak, yerini TFRS 15 Müşteri Sözleşmelerinden Hasılat Standardı almıştır. Dolayısıyla 01 Ocak 2018 tarihinden sonra TMS 11 İnşaat Sözleşmeleri Standardının kullanılması gerektiği yerlerde, TFRS 15 Müşteri Sözleşmelerinden Hasılat Standardı kullanılması gerekmektedir. 198

105 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Bakanlığı, M. (1998). Maliye Bakanlığı nın tarih ve B.07.0.GEL.0.51/ sayılı özelgesi. Bozok, M. S. (2011), İnşaat Taahhüt İşletmelerinde Maliyet Oluşumu ve Muhasebeleştirilmesi, Eskişehir: Açıköğretim Fakültesi Yayınları. Çankaya, İ. (2003), İnşaat Muhasebesi, Ankara: Meslek Yapıtları. Çelebi, G. (2011), Konut Yapı Kooperatifleri ve Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt Ve Onarım İşlemleri Muhasebesi, Örnek Uygulamalar, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Kırıkkale: Kırıkkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Demir, E. (2015, February), Yıllara Yaygın İnşaat, Taahhüt ve Onarım İşlemlerinde Vergilendirme ve Muhasebeleştirme Esasları Üzerine Bir Değerlendirme, The Journal of International Social Research, 8(36), s Deniz, M. B., Çukacı. Y. C. (2018), Mevcut Muhasebe Uygulamaları ve Muhasebe Standartları Açısından Önemlilik Kavramı ve Maddi Olmayan Duran Varlıkların Bu Bağlamda Değerlendirilmesi, Turkish Studies Economics, Finance and Politics, 13(22), s Gençoğlu, Ü. G. (2013), TMS 11 İnşaat Sözleşmeleri, Ü. Gücenme Gençoğlu, Y. Özerhan, & S. Karabınar, Türkiye Finansal Raporlama Standartları (s ). Sakarya: Sakarya Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi. Gökçen G., Ataman B., Çakıcı C., (2011), Türkiye Finansal Raporlama Standartları Uygulamaları, İstanbul, Türkmen Kitabevi. Kavacık, M. (2008), Yıllara Yaygın İnşaat, Taahhüt ve Onarım İşlerinde Vergilendirilme ve Muhasebe İşlemleri, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Manisa: Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Keleş, M. (2015) İnşaat Sözleşmelerinin Uluslararası Muhasebe Standartları Çerçevesinde Raporlanması, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul: Okan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Kızılot, Ş. (2008) İnşaat Muhasebesi Vergilendirilmesi Mevzuatı ve Asgari İşçilik (11. Basım), Ankara: Yaklaşım Yayınları. Kieso, E. Donald, Jerry J. Weygandt ve Terry D. Warfield (2010), Intermediate Accounting IFRS Edition Vol.2, John Wiley&Sons, USA. MEGEP. (2008), Muhasebe Finansman - İnşaat İşletmeleri, Ankara: Milli Eğitim Bakanlığı. Öztürk, O. (2009, Aralık), Yıllara Yaygın İnşaat ve Onarım İşlerinde Dönem Sonu İşlemleri, Vergi Sorunları Dergisi, (255). RG. (tarihsiz) tarih ve sayılı Resmi Gazete de. Sayan, M. (1998, Ocak), İnşaat Taahhüt Kazançlarına İlişkin Farklı Bir Yaklaşım, Vergi Dünyası Dergisi. Sayın, K. Ş., Merter, A.K. (2017, Aralık), TMS İnşaat Sözleşmeleri Standardının Türk Vergi Sistemi Açısından Değerlendirilmesi ve Uygulama Örneği, Akademik Tarih ve Düşünce Dergisi. 4(13), s Sevilengül, O. (2014), Genel Muhasebe (17. Basım), Ankara: Gazi Kitabevi. 199

106 YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Sezgin, B. (2012, Mayıs), Birden Fazla Takvim Yılına Sirayet Eden İnşaat ve Onarma İşlerinde Geçici Vergi Uygulaması, E-Yaklaşım Dergisi, (233), 397. Şengür, E. D. (2012, Eylül-Ekim), İnşaat Sözleşmeleri Muhasebesi ve Finansal Performansın Ölçülmesinde Maliyeti Kurtarma Yöntemi, Mali Çözüm Dergisi, s Şenlik, M. (2013), Örnek Uygulamalarla İnşaat Muhasebesi Genel Bilgiler - Vergilendirme - Muhasebe Uygulamaları, Ankara: Seçkin Yayıncılık. Yereli. A., Kayalı, N., Demirlioğlu, L. (2011), İnşaat Sözleşmelerine İlişkin Türkiye Muhasebe Standardı (TMS 11) Çerçevesinde Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt İşlerinin Muhasebeleştirilmesi, Dokuz Eylül Üniversitesi S.B.E Dergisi, 13(3), s Yılmaz, K. (2004), İnşaat Muhasebesi Vergilendirme ve Asgari İşçilik, Ankara: Ce-Ka Yayınları. Yükçü, S. (2014), Genel Muhasebe (7. Basım), İzmir: Altın Nokta sayılı Kamu İhale Kanunu 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu 200

107 Öz DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ ISSN: / E- ISSN: YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s İKTİSAT BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNİN EKONOMETRİ DERSİNE İLİŞKİN TUTUMLARININ DERSİN KAZANIMLARI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ Bülent YILDIZ ** Mehmet AYTEKİN *** Şemsettin ÇİĞDEM **** Bu çalışmada Ekonometri dersine ilişkin tutumun dersin kazanımları üzerindeki etkisi araştırılmıştır. Araştırmada öncelikle ölçeğin yapı geçerliği ve güvenilirliğini test etmek amacıyla, Gaziantep Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümünde öğrenim gören ve Ekonometri dersini almış olan 85 öğrenciden elde edilen veriler ile pilot test yapılmıştır. Ardından 219 öğrenciden elde edilen veriler yapısal eşitlik modeli ve anova testi ile analiz edilmiştir. Analizler neticesinde Ekonometri dersine olan ilgi ile Ekonometri dersinin mesleki hayata katkısı ile ilgili tutumun dersin kazanımlarını pozitif yönde anlamlı olarak etkilediği bulgusuna ulaşılmıştır. Kamuda uzman ve müfettiş gibi mesleklerde çalışmak isteyen öğrencilerin dersin mesleki hayatlarına daha fazla katkı sağlayacağını düşündükleri bulgusuna ulaşılmıştır. Akademisyen olmak isteyen öğrencilerin ise dersten daha fazla kazanım elde ettikleri sonucu elde edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Ekonometri Dersi Tutum, Ekonometri Dersi Kazanım. JEL Kodları: C01, C10. THE EFFECT OF THE ECONOMICS DEPARTMENT STUDENTS ATTITUDES TOWARDS ECONOMETRICS COURSE ON THEIR ACHIEVEMENTS Abstract In this study, it is investigated the effect of attitude of students about econometrics course on achievements of the course. In order to test the reliability and validity of the scale, a pilot test was conducted with the data obtained from the 85 students who took Econometrics course from Economics Department of Gaziantep University Faculty of Economics and Administrative Sciences. The data obtained from 219 students were analyzed by structural equation model and anova test. As a result of the analysis, the interest in the econometrics course and the attitude about the contribution of the econometrics course to the professional life have been found to be significant in the positive direction. It has been found that students who want to work in profession ssuch as experts and inspectors in the public think that they will contribute more to the professional life of the course. Students who want to become academicians have achieved the result that they get more profits. Keywords: Attitude of Econometrics Eourse, Econometrics Course Acquisition Bu çalışmanın özeti, International Congress of Management, Economy and Policy 2018/Autumn, Özet Bildiri Kitapçığı nda yayınlanmıştır. ** Dr. Öğr. Üyesi, Kastamonu Üniversitesi Sivil Havacılık Yüksekokulu, dr.yildiz.bulent@gmail.com, ORCID ID: *** Dr. Öğr. Üyesi, Gaziantep Üniversitesi İİBF, İşletme Bölümü, aytekin@gantep.edu.tr, ORCID ID: **** Arş. Gör., Gaziantep Üniversitesi İİBF, İşletme Bölümü, scigdem@gantep.edu.tr, ORCID ID:

108 ISSN: / E- ISSN: YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s JEL Codes: C01, C10. GİRİŞ Ekonometri sözcüğü ilk defa 1926 yılında Norveçli iktisatçı Ragnar Frish tarafından ortaya atılmıştır. Bu sözcük, Yunanca oikonomia: ekonomi ve metron: ölçü sözcüklerinin bir araya getirilmesiyle meydana gelmiştir (Tarı, 2015: 1). Sözcük anlamıyla ekonometri, iktisadi ölçüm demektir. Ekonometri, iktisat kuramı, matematiksel iktisat, iktisadi istatistik ile matematiksel istatistiğin bir karışımıdır (Gujarati ve Porter, 2012: 1-2). Başka bir ifade ile ekonometri, iktisadi teorinin matematiksel olarak formüle edilip istatistiki tümevarım yöntemleri ile test edilmesidir (Ertek, 2000: 3). İktisat bölümlerinde verilen ekonometri derslerinde dersi veren öğretim üyeleri tarafından öğrenciler ekonometri dersinin iktisat bölümü için ne kadar önemli olduğu konusuna değinmektedir. Ekonometri derslerinin yoğun matematik ve istatistik bilgisi gerektirmesi (Güriş vd., 2013) nedeniyle iktisat bölümü öğrencilerinin genellikle zorlandıkları bir ders olmaktadır. Ekonometri dersi öğrencilere gerek iktisat kuramlarını ispatlamak gerekse elde ettikleri verileri analiz edip yorumlamak becerisini kazandırmaktadır. Öğrencilerin mezun olduktan sonra yapacakları birçok meslekte ekonometri öğrencilere önemli katkılar sağlayacaktır. Matematik ve istatistik derslerine ilişkin tutum ölçekleri geliştirilmiş ve uygulanmıştır (Yaşar, 2014; Duatepe ve Çilesiz, 1999). Matematik ve istatistik derslerine ilişkin olan tutumun ekonometri dersinde de geçerli olduğu düşünüldüğünden Ekonometri dersine ilişkin tutum ölçeğinin de uyarlanması gerektiğine inanılmaktadır. Bu çalışmanın asıl amacı istatistik ve matematik dersi tutum ölçeğinin ekonometri dersine uyarlanmasıdır. İkincil amacı ise ekonometri dersine ilişkin tutumun dersin kazanımları üzerinde bir etkisi olup olmadığını araştırmaktır. Bir diğer amacı ise ekonometri dersine ilişkin tutumun öğrencilerin seçmeyi düşündükleri mesleklere göre anlamlı farklılık gösterip göstermediğini araştırmaktır. 1. YÖNTEM Bu çalışmada öncelikli olarak Yaşar (2014) tarafından geliştirilen istatistik dersi tutum ölçeği, Duatepe ve Çilesiz (1999) tarafından geliştirilen matematik dersi tutum ölçeği ekonometri dersine uyarlanmış ve Bologna bilgi sisteminden elde edilen ekonometri dersi temel kazanımları ölçeği ile beraber pilot çalışma yapılarak ölçeklerin yapı geçerliği ve güvenilirliği test edilmiştir. Araştırma verileri öğretim dönemimde Gaziantep Üniversitesi İktisat Bölümünde öğrenim gören ve Ekonometri dersini almış olan 3. ve 4. Sınıf öğrencilerinden anket tekniği ile toplanmıştır. 202

109 ISSN: / E- ISSN: YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Pilot Uygulamanın Yapılması Ekonometri tutum ölçeği ve dersin kazanımları ölçeğinin uyarlama çalışması için öncelikli olarak 85 öğrenciden elde edilen veriler ile pilot çalışma gerçekleştirilmiştir. Pilot uygulama kapsamında öncelikle ölçeklerin keşfedici ve doğrulayıcı faktör analizleri yapılmıştır. Analizde varimax döndürme yöntemi kullanılmış ve veri setine faktör analizi uygulanabilirliğinin test edilmesi amacıyla KMO (Kaiser-Meyer-Olkin) Örnekleme Yeterliliğinin Ölçümü Testi ve Bartlett in (Bartlett's Test of Sphericity) Küresellik Testi nden yararlanılmıştır. KMO değerinin 0,60 ve üstünde olması, örneklemin faktör analizi için yeterli olacağına işaret etmekteyken, Hutcheson ve Sofroniou (1999) bu değerin 0. 5 ile 0. 7 arasının normal; 0. 7 ile 0. 8 arasının iyi; 0. 8 ile 0. 9 arasının çok iyi; 0. 9 ve üzerinin ise mükemmel olduğunu belirtmektedir (Dağlı, 2015: 205). Bartlett in küresellik testi ise korelasyon matrisindeki ilişkilerin faktör analizi yapacak ölçüde yeterli olup olmadığını test etmektedir. Bu test sonucunun anlamlı olması (ρ<0,05) değişkenler arası ilişkilerin oluşturduğu matrisin faktör analizi için anlamlı olduğunu ve faktör analizi yapılabileceğini göstermektedir (Gürbüz ve Şahin, 2016: 311). Ekonometri dersi tutum ölçeğinin keşfedici faktör analizi (KFA) neticesinde ölçeğin üç faktör altında toplandığı tespit edilmiştir. KFA sonucu ölçeğin derse karşı ilgi, derse karşı kaygı ve mesleki kazanç olmak üzere üç boyuttan oluştuğu görülmüştür. Derse ilgi boyutunun faktör yükleri 0,520 ile 0,879 arasında, derse karşı kaygı boyutunun faktör yükleri 0,796 ile 0,892 arasında ve mesleki kazanım boyutunun faktör yükleri 0,710 ile 0,827 arasında elde edilmiştir. KMO testi neticesinde örneklem yeterlilik değerinin 0,874 olduğu ve örneklem büyüklüğünün faktör analizi için yeterli olduğu bulgusu elde edilmiştir. Ayrıca, Bartlett küresellik testinin anlamlı olması [χ2 (91) = , ρ<0.01] maddeler arasındaki korelasyon ilişkilerinin faktör analizi için uygun olduğunu göstermektedir. Toplam açıklanan varyans ise % 76,422 olarak elde edilmiştir. KFA sonucu Ekonometri dersi kazanımları ölçeğinin tek faktörlü yapıya sahip olduğu tespit edilmiştir. Faktör yükleri 0,793 ile 0,909 arasında elde edilmiştir. KMO testi neticesinde örneklem yeterlilik değerinin 0,901 olduğu ve örneklem büyüklüğünün faktör analizi için yeterli olduğu bulgusu elde edilmiştir. Ayrıca, Bartlett küresellik testinin anlamlı olması [χ2 (15) = , ρ<0.01] maddeler arasındaki korelasyon ilişkilerinin faktör analizi için uygun olduğunu göstermektedir. Toplam açıklanan varyans ise % 71,346 olarak elde edilmiştir. KFA yapıldıktan sonra ölçeklere ilişkin doğrulayıcı faktör analizi (DFA) yapılmıştır. Ekonometri dersi tutum ölçeği DFA sonucu faktör yükleri ilgi boyutu için 0,60 ile 0,93 203

110 ISSN: / E- ISSN: YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s arasında, kaygı boyutu için 0,78 ile 0,93 arasında ve mesleki kazanım boyutu için ise 0,59 ile 0,91 arasında elde edilmiştir. Ekonometri dersi kazanımı ölçeği faktör yükleri 0,75 ile 0,90 arasında elde edilmiştir. DFA sonucu tespit edilen uyum iyiliği değerleri Tablo 1 de verilmiştir. Tablo 1. Pilot Uygulama DFA Uyum İyiliği Değerleri Değişken Χ 2 df CMIN/df GFI CFI TLI RMSEA Tutum Kazanım DFA sonucu ölçeklerin kabul edilebilir uyum iyiliği değerlerini sağladığı tespit edilmiştir (Meydan ve Şeşen, 2015: 37; Gürbüz ve Şahin, 2016: 337) Faktör analizlerinden sonra pilot uygulama kapsamında ölçeklerin güvenilirlik analizleri yapılmıştır. Güvenilirlik analizinde en sık kullanılan yöntem Cronbach s Alpha katsayısının hesaplanmasıyla yapılan iç tutarlılık analizidir (Saruhan ve Özdemirci, 2011: 140). Analiz sonucu elde edilen CronbachAlfa katsayısı değerleri Tablo 2 de verilmiştir. Tablo 2. Pilot Uygulama Güvenilirlik Analiz Ölçekler Alfa Katsayısı Madde Sayısı İlgi Kaygı Mesleki Kazanç Ders Kazanım Analiz sonucunda ölçeklerin yüksek güvenilir olduğu bulgusuna ulaşılmıştır (Kalaycı, 2014: 405) Araştırmanın Modeli ve Hipotezleri Araştırma modeli Şekil 1 de verilmiştir. Şekil 1. Araştırma Modeli 204

111 ISSN: / E- ISSN: YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s Araştırmanın hipotezleri aşağıdaki gibi kurulmuştur. H1: Ekonometri dersine karşı ilgi dersin kazanımlarını pozitif yönde anlamlı olarak etkiler. H2: Ekonometri dersine karşı kaygı dersin kazanımlarını negatif yönde anlamlı olarak etkiler. H3: Ekonometri dersine ilişkin mesleki kazanç tutumu dersin kazanımlarını pozitif yönde anlamlı olarak etkiler. H4: Ekonometri dersine karşı ilgi öğrencilerin meslek tercihlerine göre anlamlı farklılık göstermektedir. H5: Ekonometri dersine karşı kaygı öğrencilerin meslek tercihlerine göre anlamlı farklılık göstermektedir. H6: Ekonometri dersine ilişkin mesleki kazanç tutumu öğrencilerin meslek tercihlerine göre anlamlı farklılık göstermektedir. H7: Ekonometri dersi kazanımları öğrencilerin meslek tercihlerine göre anlamlı farklılık göstermektedir Araştırmanın Bulguları Pilot uygulama ile ölçeğin yapı geçerliği ve güvenilirliği test edildikten sonra 219 öğrenciden elde edilen veriler ile analizler gerçekleştirilmiştir. Araştırma katılan öğrencilerin 98 i kadın 121 i erkektir. 138 i 3. Sınıf 81 i ise 4. Sınıfta öğrenim görmektedir. 125 i mezun olduktan sonra ücretli olarak çalışmak istediğini 94 ü ise serbest olarak çalışmak istediğini belirtmiştir. Ücretli olarak çalışmak isteyenlerden 34 ü akademisyen olmak istediğini, 58 i kamu sektöründe 37 si ise özel sektörde çalışmak istediğini beyan etmiştir. Asıl çalışmada kullanılan ölçeklerin yapı geçerliği ve güvenilirliğini test etmek için KFA, DFA ve güvenilirlik analizleri yapılmıştır. Ekonometri dersi tutum ölçeği KFA sonucu elde edilen döndürülmüş bileşenler matrisi Tablo 3 de verilmiştir. Tablo 3. Ekonometri Dersi Tutum Ölçeği Döndürülmüş Bileşenler Matrisi Faktör Yükleri Maddeler İlgi Kaygı Mesleki Kazanç İ1: Ekonometrik analizler yapmaktan büyük keyif alırım.676 İ2: Ekonometrinin çok yeni bilgilere ulaşmada kullanışlı.599 olduğunu düşünüyorum İ3: Ekonometrinin alan olarak keyifli olduğunu.812 düşünüyorum İ4: Ekonometrinin çok ilgi çekici olduğunu düşünüyorum.854 İ5: Ekonometri dersinden zevk alıyorum

112 ISSN: / E- ISSN: YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s İ6: İktisadi problemleri Ekonometrik analiz yöntemlerini.739 kullanarak çözmek hoşuma gider. K1: Ekonometri en korktuğum derslerden biridir.847 K2: Kimse bana Ekonometrinin kolay olduğunu iddia.843 edemez K3:Ekonometri zor olduğu için derslerde çok sıkılıyorum.880 K4: Ekonometri çok karmaşık simge ve formülleri.832 içerdiğinden dolayı beni fazlasıyla ürkütmektedir MK1: Ekonometri dersi mesleki yaşantımda bana katkı sağlayacaktır MK2: Ekonometrinin mesleki yaşantımla ilişkili olacağını düşünüyorum MK3: Ekonometriyi iyi bilmenin çalışma olanaklarımı arttıracağını düşünüyorum MK4: Ekonometrinin iş bulmamda çok yarar sağlayacağını düşünüyorum KFA sonucu faktör yükleri ilgi boyutu için 0,599 0,854 arasında, kaygı boyutu için 0,832 0,880 arasında ve mesleki kazanç boyutu için 0,757 0,840 arasında elde edilmiştir. KMO testi neticesinde örneklem yeterlilik değerinin 0,899 olduğu ve örneklem büyüklüğünün faktör analizi için yeterli olduğu bulgusu elde edilmiştir. Ayrıca, Bartlett küresellik testinin anlamlı olması [χ2 (91) = , ρ<0.01] maddeler arasındaki korelasyon ilişkilerinin faktör analizi için uygun olduğunu göstermektedir. Toplam açıklanan varyans ise % 72,013 olarak elde edilmiştir. Ekonometri dersi kazanım ölçeği KFA sonucu elde edilen faktör yükleri Tablo 4 de verilmiştir. Tablo 4. Ekonometri Dersi Kazanım Ölçeği Faktör Yükleri Maddeler Faktör Yükleri DK1:Değişkenler arasındaki ilişkileri tanımlayabilirim..759 DK2:İktisadi bir probleme ait ekonometrik bir model kurabilirim..838 DK3:Ekonometrik varsayımların geçerliliği için hipotez testlerini yapabilirim..867 DK4:İktisadi bir model oluşturabilir ve ekonometrik yöntemler ile analiz.848 edebilirim. DK5:Ekonometrik bir analizin sonuçlarını yorumlayabilirim..793 DK6:Kurduğum iktisadi bir modeli tahmin edebilmek için uygulanabilecek.830 doğru yöntemi seçebilirim. KFA sonucu kazanım ölçeğinin faktör yükleri 0,759 0,867 arasında elde edilmiştir. KMO testi neticesinde örneklem yeterlilik değerinin 0,903 olduğu ve örneklem büyüklüğünün faktör analizi için yeterli olduğu bulgusu elde edilmiştir. Ayrıca, Bartlett küresellik testinin anlamlı olması [χ2 (15) = , ρ<0.01] maddeler arasındaki korelasyon ilişkilerinin faktör analizi için uygun olduğunu göstermektedir. Toplam açıklanan varyans ise % 67,771 olarak elde edilmiştir

113 ISSN: / E- ISSN: YIL/YEAR: 2018 * CİLT/VOL.: 8 * SAYI/ISSUE:16 s KFA sonrasında ölçekler için DFA yapılmıştır. Analiz sonuçları tutum ölçeği için Şekil 2 de ve kazanım ölçeğin için ise Şekil 3 de verilmiştir. DFA sonucu elde edilen uyum iyiliği değerleri ise Tablo 5 de sunulmuştur. Şekil 2. Ekonometri Dersi Tutum DFA DFA sonucu faktör yükleri ilgi boyutu için 0,65 0,86 arasında, kaygı boyutu için 0,78 0,90 arasında ve mesleki kazanç boyutu için 0,63 0,89 arasında elde edilmiştir. İlgi ve kaygı boyutu arasında ters yönde düşük ( -0,45), mesleki kazanç ve kaygı boyutu arasında ters yönde düşük ( -0,29), mesleki kazanç ve ilgi boyutu arasında ise aynı yönde orta (0,67) korelasyon olduğu tespit edilmiştir. Şekil 3. Ekonometri Dersi Kazanım DFA 207

YAYIN KURULU / EDITORIAL BOARD. Sahibi / Owner

YAYIN KURULU / EDITORIAL BOARD. Sahibi / Owner T. C. DİCLE ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DERGİSİ DICLE UNIVERSITY JOURNAL OF FACULTY OF ECONOMICS AND ADMINISTRATIVE SCIENCES CİLT/VOLUME: 8, SAYI/ISSUE: 16 KASIM-GÜZ / NOVEMBER-AUTUMN

Detaylı

BİST DE DOKUMA, GİYİM EŞYASI VE DERİ İŞLETMELERİNİN TOPSIS YÖNTEMİ İLE FİNANSAL PERFORMANS ANALİZİ M. Sait IŞILDAK

BİST DE DOKUMA, GİYİM EŞYASI VE DERİ İŞLETMELERİNİN TOPSIS YÖNTEMİ İLE FİNANSAL PERFORMANS ANALİZİ M. Sait IŞILDAK Öz BİST DE DOKUMA, GİYİM EŞYASI VE DERİ İŞLETMELERİNİN TOPSIS YÖNTEMİ İLE FİNANSAL PERFORMANS ANALİZİ M. Sait IŞILDAK İşletmeler rekabet edebilmek ve yeni açılımlarda bulunabilmek için hem kendi performansını

Detaylı

YAYIM İLKELERİ VE MAKALE YAZIM KURALLARI. Yayım İlkeleri

YAYIM İLKELERİ VE MAKALE YAZIM KURALLARI. Yayım İlkeleri YAYIM İLKELERİ VE MAKALE YAZIM KURALLARI Yayım İlkeleri 1. Türkiyat Mecmuası, İstanbul Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü tarafından Bahar ve Güz olmak üzere yılda iki sayı çıkarılan hakemli

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi YAZIM KURALLARI

Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi YAZIM KURALLARI Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi YAZIM KURALLARI 1. Gönderilen çalışmalar, MS Office ortamında yazılmalı ve başlık (Türkçe ve İngilizce), özet (Türkçe ve İngilizce), anahtar kelimeler (Türkçe

Detaylı

EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ UZMANLIK EĞİTİMİ TEZ YAZIM KURALLARI

EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ UZMANLIK EĞİTİMİ TEZ YAZIM KURALLARI EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ UZMANLIK EĞİTİMİ TEZ YAZIM KURALLARI BİÇİMSEL ÖZELLİKLER 1. Kullanılacak Dil Tez yazımında Türkçe kullanılmalıdır. Yabancı kökenli olan sözcükler Türkçe karşılıkları ile

Detaylı

T. C. TRAKYA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ YAYIN İLKELERİ

T. C. TRAKYA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ YAYIN İLKELERİ T. C. TRAKYA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ YAYIN İLKELERİ T.Ü. Sosyal Bilimler Dergisi nde, aşağıda belirtilen şartlara uyan eserler yayınlanır. 1. Makalelerin, Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler

Detaylı

Dergimize makale göndermek isteyen yazarlara örnek bir taslak aşağıdaki EK de gösterilmektedir.

Dergimize makale göndermek isteyen yazarlara örnek bir taslak aşağıdaki EK de gösterilmektedir. YAZIM KURALLARI Dergimize makale göndermek isteyen yazarlara örnek bir taslak aşağıdaki EK de gösterilmektedir. Kafkas Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisine makale gönderecek olan

Detaylı

Bu sayının Hakemleri

Bu sayının Hakemleri Bu sayının Hakemleri Doç. Dr. Osman Aydınlı (Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi) Doç. Dr. Metin Bozkuş (Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi) Doç. Dr. İbrahim Görener (Erciyes Üniversitesi İlahiyat

Detaylı

TİCARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DÖNEM PROJESİ KURALLARI YAZIM VE HAZIRLAMA KURALLARI

TİCARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DÖNEM PROJESİ KURALLARI YAZIM VE HAZIRLAMA KURALLARI TİCARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DÖNEM PROJESİ KURALLARI YAZIM VE HAZIRLAMA KURALLARI 1. Dönem projesi başka bir yerde yayınlanmamış ya da yayınlanmak üzere hazırlanmış olmalıdır. Yazılardaki görüş ve sorumluluklar

Detaylı

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ AKADEMİK YAKLAŞIMLAR DERGİSİ YAZIM KURALLARI

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ AKADEMİK YAKLAŞIMLAR DERGİSİ YAZIM KURALLARI İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ AKADEMİK YAKLAŞIMLAR DERGİSİ YAZIM KURALLARI 1. Dergiye gönderilen makaleler, 6.000 12.000 (en fazla 30 sayfa) kelimeden oluşmalıdır. Kitap incelemeleri

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, İçerik ve Tanımlar

BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, İçerik ve Tanımlar BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, İçerik ve Tanımlar Tanımlar: Dergi: Akdeniz Üniversitesi Akdeniz Sanat Dergisi ni, Derginin Sahibi: Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi adına Fakülte Dekanını, Yayın

Detaylı

A. MAKALE YAZIM KURALLARI

A. MAKALE YAZIM KURALLARI Yazım Kuralları Değerli Yazar ve Okurlarımız, Yayıncılıkta 36 yılı geride bırakarak yeni yayın yılına girmiş bulunan Dergimizin, şu ana kadar ulaşmış olduğu yüksek kalitesini daha da ileri düzeylere çıkarabilmek

Detaylı

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ AKADEMİK YAKLAŞIMLAR DERGİSİ YAZIM KURALLARI

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ AKADEMİK YAKLAŞIMLAR DERGİSİ YAZIM KURALLARI İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ AKADEMİK YAKLAŞIMLAR DERGİSİ YAZIM KURALLARI 1. Dergiye gönderilen makaleler, 6.000 12.000 (en fazla 30 sayfa) kelimeden oluşmalıdır. Kitap incelemeleri

Detaylı

HUKUK FAKÜLTESİ DERGİSİ

HUKUK FAKÜLTESİ DERGİSİ Cilt:15-16, Sayı:22-23-24-25, Yıl:2010-2011 Vol:15-16, No:22-23-24-25, Year:2010-2011 ISSN: 1303-9105 DİCLE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ DERGİSİ Journal of the Faculty of Law of Dicle University DİCLE

Detaylı

MAKALE YAZIM KURALLARI

MAKALE YAZIM KURALLARI YAYIN KURALLARI Dergimizde, özgün araştırma ve inceleme makalesi, derleme makalesi, çeviri, arşiv belgeleri, kitap eleştirisi ve tanıtımı, ölüm ve sempozyum vb. haberleri yayınlanır. Yazıların başka bir

Detaylı

Dergiye makale gönderen yazar, bu ilkeleri kabul etmiş sayılır.

Dergiye makale gönderen yazar, bu ilkeleri kabul etmiş sayılır. YAYIN ŞARTLARI 1. Giresun Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, uluslararası hakemli bir dergi olup, Bahar ve Güz olmak üzere yılda iki kez yayınlanmaktadır. Gerektiğinde özel sayılar

Detaylı

SAYIŞTAY DERGİSİ YAYIN İLKELERİ VE YAZIM KURALLARI. Sayıştay Dergisi Yayın İlkeleri Sayıştay Dergisi Yazım Kuralları

SAYIŞTAY DERGİSİ YAYIN İLKELERİ VE YAZIM KURALLARI. Sayıştay Dergisi Yayın İlkeleri Sayıştay Dergisi Yazım Kuralları SAYIŞTAY DERGİSİ YAYIN İLKELERİ VE YAZIM KURALLARI Sayıştay Dergisi Yayın İlkeleri Sayıştay Dergisi Yazım Kuralları SAYIŞTAY DERGİSİ YAYIN İLKELERİ Sayıştay Dergisi üçer aylık dönemler halinde yayımlanan

Detaylı

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ TİCARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ. DÖNEM PROJESİ YAZIM ve HAZIRLAMA KURALLARI

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ TİCARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ. DÖNEM PROJESİ YAZIM ve HAZIRLAMA KURALLARI BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ TİCARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ DÖNEM PROJESİ YAZIM ve HAZIRLAMA KURALLARI I. GENEL KURALLAR: 1. Dönem projesi henüz başka bir yerde yayınlanmamış bir çalışma olmalıdır. Çalışmadaki görüşler

Detaylı

DERGİ YAYIN İLKELERİ

DERGİ YAYIN İLKELERİ 471 DERGİ YAYIN İLKELERİ 1. Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, yılda iki sayı (Haziran-Aralık) yayımlanan hakemli bir dergidir. 2. Derginin yayın dili Türkçe'dir, ancak Türkçe özet verilerek

Detaylı

MAKALE YAZIM KURALLARI

MAKALE YAZIM KURALLARI YAYIN KURALLARI Dergimizde, özgün araştırma ve inceleme makalesi, derleme, çeviri, arşiv belgeleri, nekroloji, kitap eleştirisi ve tanıtımı, sempozyum vb. haberleri yayınlanır. Yazıların başka bir yerde,

Detaylı

Emek Araştırma dergisinde yayımlanacak yazılar derginin amaçlarına uygun bir biçimde ve açık, anlaşılır bir dil ve üslupla yazılmış olmalıdır.

Emek Araştırma dergisinde yayımlanacak yazılar derginin amaçlarına uygun bir biçimde ve açık, anlaşılır bir dil ve üslupla yazılmış olmalıdır. Yazarlara Duyuru 73 Yazarlara Duyuru Emek Araştırma dergisinde yayımlanacak yazılar derginin amaçlarına uygun bir biçimde ve açık, anlaşılır bir dil ve üslupla yazılmış olmalıdır. Değerlendirme Süreci

Detaylı

T.C. CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ YAZIM KURALLARI VE YAYIN İLKELERİ

T.C. CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ YAZIM KURALLARI VE YAYIN İLKELERİ T.C. CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ YAZIM KURALLARI VE YAYIN İLKELERİ Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü tarafından yılda

Detaylı

T.C. ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR YÜKSEKOKULU ANTRENÖRLÜK EĞİTİMİ BÖLÜMÜ BİTİRME TEZİ KILAVUZU

T.C. ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR YÜKSEKOKULU ANTRENÖRLÜK EĞİTİMİ BÖLÜMÜ BİTİRME TEZİ KILAVUZU T.C. ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR YÜKSEKOKULU ANTRENÖRLÜK EĞİTİMİ BÖLÜMÜ BİTİRME TEZİ KILAVUZU 1.BİTİRME TEZİ GENEL İLKELERİ 1.1. Tez dili Türkçedir ve olabildiğince Türkçe

Detaylı

Çizelge/çizim vb. metni

Çizelge/çizim vb. metni İKTİSAT BÖLÜMÜ EKONOMİ SEMİNERLERİ DERSİ TEZ YAZIM KLAVUZU 1-) Tezlerin Arş. Gör. Sedat ALATAŞ veya Arş. Gör. Burcu YILMAZ a teslim edilmesi gerekmektedir. Teslim tarihi daha sonra duyurulacaktır. 2-)

Detaylı

TAM METİN YAZIM KURALLARI

TAM METİN YAZIM KURALLARI IMUCO 16 TAM METİN YAZIM KURALLARI Not: Bildirilerin yazımında APA6 stili kullanılacaktır. Aşağıda belirtilmeyen bir konu olursa mutlaka APA6 stili ile ilgili (www.apastyle.org) kısma bakınız. 1. Yazılar

Detaylı

KADIN VE TOPLUMSAL CİNSİYET ARAŞTIRMALARI DERGİSİ

KADIN VE TOPLUMSAL CİNSİYET ARAŞTIRMALARI DERGİSİ KADIN VE TOPLUMSAL CİNSİYET ARAŞTIRMALARI DERGİSİ YAZIM KURALLARI SAYFA YAPISI Cilt Payı: Cilt payı: 0 cm (Sol) Kenar Boşlukları: Üst-Alt-Sağ-Sol: 2 cm Kağıt: Letter, Genişlik 21.5 cm, Yükseklik 28 cm

Detaylı

BİLDİRİ ÇAĞRI METNİ GİRESUN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ GİRESUN DEFTERDARLIĞI GİRESUN ULUSAL VERGİ SEMPOZYUMU

BİLDİRİ ÇAĞRI METNİ GİRESUN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ GİRESUN DEFTERDARLIĞI GİRESUN ULUSAL VERGİ SEMPOZYUMU BİLDİRİ ÇAĞRI METNİ GİRESUN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ GİRESUN DEFTERDARLIĞI GİRESUN ULUSAL VERGİ SEMPOZYUMU DAVET 26-27 Mart 2019 / GİRESUN Vergi ve vergilendirme, bir ülke ekonomisi

Detaylı

MARMARA COĞRAFYA ------------DERGİSİ----------- MARMARA GEOGRAPHICAL REVİEW

MARMARA COĞRAFYA ------------DERGİSİ----------- MARMARA GEOGRAPHICAL REVİEW MARMARA COĞRAFYA ------------DERGİSİ----------- SAYI: 7 OCAK 2003 İSTANBUL MARMARA COĞRAFYA DERGİSİ SAYI: 7 OCAK 2003 İSTANBUL MARMARA COĞRAFYA DERGİSİ ISSN 1303-2429 Yazı Kurulu Prof. Dr. Ramazan ÖZEY

Detaylı

T.C. ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR YÜKSEKOKULU ANTRENÖRLÜK EĞİTİMİ BÖLÜMÜ BİTİRME TEZİ YÖNERGESİ

T.C. ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR YÜKSEKOKULU ANTRENÖRLÜK EĞİTİMİ BÖLÜMÜ BİTİRME TEZİ YÖNERGESİ T.C. ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR YÜKSEKOKULU ANTRENÖRLÜK EĞİTİMİ BÖLÜMÜ BİTİRME TEZİ YÖNERGESİ 1.BİTİRME TEZİ GENEL İLKELERİ 1.1. Tez dili Türkçedir ve olabildiğince Türkçe

Detaylı

Bu sayının Hakemleri

Bu sayının Hakemleri Bu sayının Hakemleri Prof. Dr. Ramazan Altıntaş (Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi) Prof. Dr. Ahmet Turan Aslan (Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi) Doç. Dr. Osman Aydınlı (Gazi Üniversitesi

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ Adı ve Soyadı: Serdar YAMAN Doğum Tarihi: 06/10/1991 Doğum Yeri: Uludere / Şırnak Akademik Unvanı: Öğretim Görevlisi İş Telefonu: +90 486 616 59 08 (Dahili Hat:123)

Detaylı

T.C. ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ INTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL INQUIRY ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ DERGİSİ YAZAR REHBERİ

T.C. ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ INTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL INQUIRY ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ DERGİSİ YAZAR REHBERİ SOSYAL BİLİMLER YAZAR REHBERİ Uluslararası hakemli bir dergi olan Uludağ University The Journal of Social Inquiry / yılda 2 kez (Aralık ve Haziran aylarında) yayımlanır. Dergiye gönderilecek yazılar, makale,

Detaylı

III. ULUSLARARASI KOP BÖLGESEL KALKINMA SEMPOZYUMU BİLDİRİ YAZIM KURALLARI

III. ULUSLARARASI KOP BÖLGESEL KALKINMA SEMPOZYUMU BİLDİRİ YAZIM KURALLARI III. ULUSLARARASI KOP BÖLGESEL KALKINMA SEMPOZYUMU 1) Bildiri dili Türkçe ve İngilizce dir. BİLDİRİ YAZIM KURALLARI 2) Gönderilecek bildiri konuları sempozyum amacı ve bilim konuları dikkate alınarak seçilmelidir.

Detaylı

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KURALLARI

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KURALLARI ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KURALLARI 1. GİRİŞ Bu kılavuzun amacı; Atatürk Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Enstitüsü nde hazırlanan yüksek

Detaylı

T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KURALLARI

T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KURALLARI T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KURALLARI Tezin yazımında kullanılacak kağıt A4 standardında olmalıdır. Metin yazılırken her sayfanın sol kenarından, sağ kenarından

Detaylı

T.C. OSMANİYE KORKUT ATA ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ GIDA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ OSMANİYE STAJ RAPORU

T.C. OSMANİYE KORKUT ATA ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ GIDA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ OSMANİYE STAJ RAPORU T.C. OSMANİYE KORKUT ATA ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ GIDA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ OSMANİYE STAJ RAPORU "[Staj yapılan işletmenin adı - sadece ilk harfler büyük olacak]" HAZIRLAYAN [Ad ve Soyadı Sadece

Detaylı

tarih ve 06 sayılı Akademik Kurul tutanağının I nolu ekidir. İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU

tarih ve 06 sayılı Akademik Kurul tutanağının I nolu ekidir. İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU İSTANBUL 2017 1 GİRİŞ İstanbul Bilgi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü ne teslim edilecek Yüksek Lisans ve Doktora tezleri

Detaylı

bilimname düşünce platformu XXIX, 2015/2

bilimname düşünce platformu XXIX, 2015/2 HAKEMLER KURULU Mustafa ULU (ERÜ), İbrahim GÖRENER (ERÜ), Erdoğan BAŞ (Marmara Ü.), Ali ÇİFTÇİ (Necmettin Erbakan Ü.), Süleyman DOĞANAY (ERÜ), Bekir TATLI (Çukurova Ü.), Cenan KUVANCI (ERÜ), O. Zahit ÇİFTÇİ

Detaylı

EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT. 4,5 cm

EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT. 4,5 cm A4 2,5cm YAZI KARAKTERİ: TIMES NEW ROMAN EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT İLK PENCERE: Proje adı 12 punto ile en fazla 38 Karakter

Detaylı

NAMIK KEMAL ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ YAYIM İLKELERİ

NAMIK KEMAL ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ YAYIM İLKELERİ NAMIK KEMAL ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ YAYIM İLKELERİ 1., ulusal ve uluslararası düzeyde bilimsel niteliklere sahip çalışmaları yayımlamak suretiyle ilahiyat ve sosyal bilimler alanına katkı

Detaylı

Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi

Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Dicle University Social Sciences Institute Journal DÜSBED dergisi yılda iki dönem yayın yapan uluslararası hakemli bir dergidir. DÜSBED dergisinde yayınlanan tüm yazıların,

Detaylı

Ek:5 GMKA GENEL BİÇİM VE YAZIM STANDARTLARI

Ek:5 GMKA GENEL BİÇİM VE YAZIM STANDARTLARI Ek:5 GMKA GENEL BİÇİM VE YAZIM STANDARTLARI 1. Kâğıt Kullanım Alanı Raporlarda, her sayfanın sol kenarından 2,5 cm, sağ kenarından 2,5 cm, üst ve alt kenarından 2,5 cm boşluk bırakılmalıdır. Dipnotlar

Detaylı

GENEL YAZIM KURALLARI (Bildiri son gönderim tarihi 15 Nisan 2017 dir.)

GENEL YAZIM KURALLARI (Bildiri son gönderim tarihi 15 Nisan 2017 dir.) GENEL YAZIM KURALLARI (Bildiri son gönderim tarihi 15 Nisan 2017 dir.) 1. Bütün yazılarda 300 sözcükten oluşan Türkçe ve İngilizce özet mutlaka bulunmalı, özetlerin altına en az 3, en çok 5 kelimeden oluşan

Detaylı

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ. Yıl: 5 Sayı: 10 Aralık 2015

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ. Yıl: 5 Sayı: 10 Aralık 2015 155 KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ Yıl: 5 Sayı: 10 Aralık 2015 KARADENIZ TECHNICAL UNIVERSITY INSTITUTE of SOCIAL SCIENCES JOURNAL of SOCIAL SCIENCES Year:

Detaylı

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Dergisi The Journal of Economical and Social Research. ISSN:

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Dergisi The Journal of Economical and Social Research. ISSN: The Journal of Economical and Social Research ISSN: 1306-2174 http://www.iibf.ibu.edu.tr Cilt/Volume: 3 Yıl/Year: 2 Sayı/Issue:1 Bahar/Spring 2006 Prof. Dr. Nevzat YOSMAOĞLU nun anısına Cilt/Volume: 3

Detaylı

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ GENEL YAYIN İLKELERİ

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ GENEL YAYIN İLKELERİ KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ GENEL YAYIN İLKELERİ 1. Karadeniz Teknik Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi hakemli bir dergidir. Yılda iki kez yayımlanır. 2. KTÜİF Dergisi

Detaylı

YAYIM VE YAZIM KURALLARI

YAYIM VE YAZIM KURALLARI YAYIM VE YAZIM KURALLARI 1. Yıldırım Beyazıt Hukuk Dergisi yılda iki kez yayımlanan uluslararası hakemli bir dergidir. 2. Dergide Türkçe, Almanca, Fransızca ve İngilizce makaleler yayımlanmaktadır. 3.

Detaylı

YAZARLARA DUYURU. Değerlendirme. Önerilecek Çalışmalara İlişkin Biçimsel Özellikler. Genel Format. Kapak Sayfası

YAZARLARA DUYURU. Değerlendirme. Önerilecek Çalışmalara İlişkin Biçimsel Özellikler. Genel Format. Kapak Sayfası YAZARLARA DUYURU İşletme Fakültesi Dergisi yılda iki kez yayımlanan hakemli bir dergidir. Dergide işletme, iktisat, uluslararası ilişkiler, Avrupa Birliği siyaseti ve hukuku ve turizm işletmeciliği alanlarında

Detaylı

GAZİ ÜNİVERSİTESİ ÇORUM İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

GAZİ ÜNİVERSİTESİ ÇORUM İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ GAZİ ÜNİVERSİTESİ ÇORUM İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ ISSN 1303-7757 2003/2 Yıl: 2, Cilt: II, Sayı: 4 GAZI UNIVERSITY THE JOURNAL OF CORUM FACULTY OF THEOLOGY ISSN 1303-7757 2003/2 Year: 2, Vol.:II, Issue:

Detaylı

BU KISMA TEZ BAŞLIĞI YAZILACAKTIR

BU KISMA TEZ BAŞLIĞI YAZILACAKTIR T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MADEN MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ 150nk 14 punto, Koyu ve Büyük Harf Sayfa ortalanacak BU KISMA TEZ BAŞLIĞI YAZILACAKTIR 125nk 16 punto, Koyu, En fazla 3 Satır,

Detaylı

Yazı Teslim Kuralları ve Yayın Süreci

Yazı Teslim Kuralları ve Yayın Süreci Yazı Teslim Kuralları/Kaynak Gösterme Formatı > 161 Yazı Teslim Kuralları ve Yayın Süreci 1 Yayımlanmak üzere gönderilen yazılar öncelikle Editör tarafından amaç, konu, içerik ve yazım kuralları açısından

Detaylı

ENERJİ PİYASA VE DÜZENLEME DERGİSİ YAZIM KURALLARI. Büyük harf, 12 punto, kalın, tek satır aralıklı ve ortalayarak yazılmalıdır.

ENERJİ PİYASA VE DÜZENLEME DERGİSİ YAZIM KURALLARI. Büyük harf, 12 punto, kalın, tek satır aralıklı ve ortalayarak yazılmalıdır. ENERJİ PİYASA VE DÜZENLEME DERGİSİ YAZIM KURALLARI 17.08.2012 a) Sayfa Yapısı: Yazılar, üst 5,5 cm, alt 5,5 cm, sağ 4,3 cm, sol 4,3 cm cilt payı sıfır (0), cilt payı yeri sol kenar boşluklu yazılmalıdır.

Detaylı

2004/İKİNCİ SAYININ HAKEMLERİ

2004/İKİNCİ SAYININ HAKEMLERİ bilimname V, 2004/2 2004/İKİNCİ SAYININ HAKEMLERİ H. Yunus APAYDIN (Prof. Dr.), Erciyes Üniversitesi Ahmet Turan ARSLAN (Prof. Dr.), Marmara Üniversitesi İsmail DURMUŞ (Prof. Dr.), Marmara Üniversitesi

Detaylı

Uluslararası Spor Bilimleri Araştırma Dergisi (USBAD)

Uluslararası Spor Bilimleri Araştırma Dergisi (USBAD) Uluslararası Spor Bilimleri Araştırma Dergisi (USBAD) Yazım Kuralları: Çalışmanın metni 12 punto, 1,5 satır aralığında, Times New Roman yazı karakterinde, iki yana yaslı şekilde, MS Word programında yazılmalıdır.

Detaylı

BİLDİRİ ÇAĞRI METNİ GİRESUN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ GİRESUN DEFTERDARLIĞI GİRESUN ULUSAL VERGİ SEMPOZYUMU

BİLDİRİ ÇAĞRI METNİ GİRESUN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ GİRESUN DEFTERDARLIĞI GİRESUN ULUSAL VERGİ SEMPOZYUMU BİLDİRİ ÇAĞRI METNİ GİRESUN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ GİRESUN DEFTERDARLIĞI GİRESUN ULUSAL VERGİ SEMPOZYUMU DAVET 26-27 Mart 2019 / GİRESUN Vergi ve vergilendirme, bir ülke ekonomisi

Detaylı

MAKALE YAZIM KURALLARI (Instructions for Authors)

MAKALE YAZIM KURALLARI (Instructions for Authors) MAKALE YAZIM KURALLARI (Instructions for Authors) Kafkas Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi ne (KAÜİİBFD) makale gönderecek yazarların, aşağıda genel çerçevesi belirlenmiş olan dergi

Detaylı

YAYIN İLKELERİ VE YAZIM KURALLARI

YAYIN İLKELERİ VE YAZIM KURALLARI 201 SAYI HAKEMLERİ 1 Hayati AYDIN (Doç. Dr.), Yüzüncü Yıl Üniversitesi Osman AYDINLI (Doç. Dr.), Gazi Üniversitesi A. Kamil CİHAN (Doç. Dr.), Erciyes Üniversitesi Ahmet GÖKBEL (Prof. Dr.), Cumhuriyet Üniversitesi

Detaylı

GAZİ ÜNİVERSİTESİ ÇORUM İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

GAZİ ÜNİVERSİTESİ ÇORUM İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ GAZİ ÜNİVERSİTESİ ÇORUM İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ ISSN 1303-7757 2003/1 Yıl: 2, Cilt: II, Sayı: 3 GAZI UNIVERSITY THE JOURNAL OF CORUM FACULTY OF THEOLOGY ISSN 1303-7757 2003/1 Year: 2, Vol.:II, Issue:

Detaylı

ISSN: YIL: 4 / SAYI: 16

ISSN: YIL: 4 / SAYI: 16 Editör Dr. Özcan BAYRAK Editör Yardımcıları Ar. Gör. Hasan KIZILDAĞ Uzm. Çiğdem ŞAHİN Kesit Akademi Dergisi (The Journal of Kesit Academy) uluslararası hakemli bir dergi olup yılda 4 kez yayınlanır. Kesit

Detaylı

Journal of Qualitative Research in Education - JOQRE

Journal of Qualitative Research in Education - JOQRE Cilt?? / Sayı??,????? Başlık (Türkçe): 14 punto, Times New Roman, sola dayalı, her kelimenin sadece ilk harfi büyük harfle yazılmalı, başlıktan sonra 24 pt boşluk bırakılmalı, en fazla 15 kelime olmalı

Detaylı

ÇEVRE SICAKLIĞININ SOĞUTMA ÇEVRİMİNE ETKİSİNİN İNCELENMESİ

ÇEVRE SICAKLIĞININ SOĞUTMA ÇEVRİMİNE ETKİSİNİN İNCELENMESİ YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ÇEVRE SICAKLIĞININ SOĞUTMA ÇEVRİMİNE ETKİSİNİN İNCELENMESİ 02065678 Necati ÇALIŞKAN TERMODİNAMİK ve ISI TEKNİĞİ ANABİLİM DALINDA HAZIRLANAN LİSANS

Detaylı

MELİKŞAH ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ DERGİSİ

MELİKŞAH ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ DERGİSİ MELİKŞAH ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ DERGİSİ MELİKŞAH ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ DERGİSİ Gen Hukuku Özel Sayısı CİLT: I SAYI: 1 YIL: 2012 HAZİRAN 2012 KAYSERİ SAHİBİ Melikşah Üniversitesi Hukuk Fakültesi

Detaylı

İSTİKLÂL MAHKEMELERİ ULUSLARARASI SEMPOZYUMU

İSTİKLÂL MAHKEMELERİ ULUSLARARASI SEMPOZYUMU İSTİKLÂL MAHKEMELERİ ULUSLARARASI SEMPOZYUMU (10-11 ARALIK 2015 /ADIYAMAN) Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı ve Adıyaman Üniversitesi iş birliğinde 10 11 Aralık 2015 tarihlerinde Adıyaman da İstiklâl

Detaylı

HAKEMLER KURULU. bilimname. düşünce platformu XXX, 2016/1

HAKEMLER KURULU. bilimname. düşünce platformu XXX, 2016/1 HAKEMLER KURULU Prof. Dr. A. Kamil CİHAN (Erciyes) Prof. Dr. Adil YAVUZ (Konya) Prof. Dr. Ali İhsan KARATAŞ (Uludağ) Prof. Dr. Atilla ARKAN (Sakarya) Prof. Dr. Celalettin ÇELİK (Erciyes) Prof. Dr. Halim

Detaylı

ISSN: YIL: 2 / SAYI: 4

ISSN: YIL: 2 / SAYI: 4 Editör Dr. Özcan BAYRAK Editör Yardımcıları Ar. Gör. Hasan KIZILDAĞ Uzm. Çiğdem ŞAHİN Kesit Akademi Dergisi (The Journal of Kesit Academy) uluslararası hakemli bir dergi olup yılda 4 kez yayınlanır. Kesit

Detaylı

ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TEZ ŞEKİLSEL KONTROL LİSTESİ (ÖĞRENCİ İÇİN)

ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TEZ ŞEKİLSEL KONTROL LİSTESİ (ÖĞRENCİ İÇİN) 1/5 ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TEZ ŞEKİLSEL KONTROL LİSTESİ (ÖĞRENCİ İÇİN) ÖĞRENCİ BİLGİLERİ Adı Soyadı Öğrenci No Anabilim Dalı Danışmanı TEZ BİLGİLERİ Tez Başlığı :. Tez

Detaylı

Istanbul Commerce University, Journal of Science, 15(30), Fall 2016,

Istanbul Commerce University, Journal of Science, 15(30), Fall 2016, Istanbul Commerce University Journal of Science İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Bilimleri Dergisi, 15(30), Güz 2016 YAYIN KOŞULLARI VE YAZIM KURALLARI İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Bilimleri Dergisi

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: Seyfettin ASLAN Doğum Tarihi: 16.03.1968 Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans İİBF, Kamu Yönetimi Orta Doğu Teknik Üniversitesi 1992

Detaylı

2005/YEDİNCİ SAYININ HAKEMLERİ

2005/YEDİNCİ SAYININ HAKEMLERİ bilimname VII, 2005/1 2005/YEDİNCİ SAYININ HAKEMLERİ Osman AYDINLI (Doç. Dr.), Gazi Üniversitesi Nebi BOZKURT (Prof. Dr.), Marmara Üniversitesi Ahmet COŞKUN (Prof. Dr.), Erciyes Üniversitesi Menderes GÜRKAN

Detaylı

MALİYE ARAŞTIRMALARI DERGİSİ

MALİYE ARAŞTIRMALARI DERGİSİ MALİYE ARAŞTIRMALARI DERGİSİ Cilt: 4, Sayı: 1, Mart 2018 Vol: 4, No: 1, March 2018 ISSN: 2149-5203 www.maliyearastirmalari.com Mart / March 2018, Cilt / Volume:4, Sayı / Issue:1 Maliye Araştırmaları Dergisi

Detaylı

Açıköğretim Uygulamaları ve Araştırmaları Dergisi AUAd

Açıköğretim Uygulamaları ve Araştırmaları Dergisi AUAd Açıköğretim Uygulamaları ve Araştırmaları Dergisi AUAd auad.anadolu.edu.tr Başlarken AUAd Yazım Kuralları sayfasından size uygun olan şablonu seçiniz. Microsoft Word 2010 ortamı ya da üstü sürümü kullanınız.

Detaylı

RumeliDE. Uluslararası Hakemli. rumelide.com. ISSN: 2148-7782 (page) / 2148-9599 (online) Yıl 2015, sayı 3 (Ekim) / Year 2015, issue 3 (October)

RumeliDE. Uluslararası Hakemli. rumelide.com. ISSN: 2148-7782 (page) / 2148-9599 (online) Yıl 2015, sayı 3 (Ekim) / Year 2015, issue 3 (October) RumeliDE Uluslararası Hakemli DİL VE EDEBİYAT ARAŞTIRMALARI DERGİSİ rumelide.com ISSN: 2148-7782 (page) / 2148-9599 (online) Yıl 2015, sayı 3 (Ekim) / Year 2015, issue 3 (October) RumeliDE International

Detaylı

İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİTİRME ÇALIŞMASI YAZIM KLAVUZU

İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİTİRME ÇALIŞMASI YAZIM KLAVUZU Sayfa Düzeni ve Sıralaması İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİTİRME ÇALIŞMASI YAZIM KLAVUZU Kağıt ve Yazım A4 boyutunda, 80 g/m 2-100 g/m 2 kalitesinde, birinci hamur beyaz kâğıt kullanılır. Kâğıdın sadece tek

Detaylı

Atatürk Üniversitesi. Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi Yayım İlkeleri. Journal of the Fine Arts Institute. the Principal of the Publication

Atatürk Üniversitesi. Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi Yayım İlkeleri. Journal of the Fine Arts Institute. the Principal of the Publication Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi Yayım İlkeleri Journal of the Fine Arts Institute the Principal of the Publication 1995 den beri ISSN 1300-9206 Süreli yayınlar numarası ile yılda

Detaylı

Abant İzzet Baysal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi

Abant İzzet Baysal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi The International Journal of Economic and Social Research ISSN: 1306-2174 http://www.iibf.ibu.edu.tr Cilt/Volume: 4 Yıl/Year: 4 Sayı/Issue:2 Güz/Autumn 2008 Cilt/Volume: 4 Yıl/Year: 4 Sayı/Issue:2 Güz/Autumn

Detaylı

Yazım Kuralları KADIN VE TOPLUMSAL CİNSİYET ARAŞTIRMALARI DERGİSİ. Sayfa Yapısı. Cilt Payı: Cilt payı: 0 cm (Sol)

Yazım Kuralları KADIN VE TOPLUMSAL CİNSİYET ARAŞTIRMALARI DERGİSİ. Sayfa Yapısı. Cilt Payı: Cilt payı: 0 cm (Sol) KADIN VE TOPLUMSAL CİNSİYET ARAŞTIRMALARI DERGİSİ Yazım Kuralları Sayfa Yapısı Cilt Payı: Cilt payı: 0 cm (Sol) Kenar Boşlukları: Üst-Alt-Sağ-Sol: 2 cm Kağıt: A4 Genişlik 21.5 cm, Yükseklik 28 cm Düzen:

Detaylı

T.C. EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ANABİLİM DALI TEZİN BAŞLIĞI ADI SOYADI DANIŞMAN ADI SOYADI

T.C. EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ANABİLİM DALI TEZİN BAŞLIĞI ADI SOYADI DANIŞMAN ADI SOYADI T.C. EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ANABİLİM DALI TEZİN BAŞLIĞI ADI SOYADI DANIŞMAN ADI SOYADI İZMİR 2018 T.C. EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ANABİLİM DALI TEZİN BAŞLIĞI ADI SOYADI DANIŞMAN ADI SOYADI

Detaylı

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTE DERGİSİ GENEL YAYIN İLKELERİ YÖNERGESİ

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTE DERGİSİ GENEL YAYIN İLKELERİ YÖNERGESİ ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTE DERGİSİ GENEL YAYIN İLKELERİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1-(1)Bu yönergenin amacı, Ardahan Üniversitesi

Detaylı

Türk Kütüphaneciliği'nde Bilimsel Bölümlendirme

Türk Kütüphaneciliği'nde Bilimsel Bölümlendirme Türk Kütüphaneciliği'nde Bilimsel Bölümlendirme Müge Akbulut Editör makbulut@tk.org.tr Değerlendirme Bilimsel Bölüm Diğer Bölüm Bölümler Hakemli Yazılar Okuyucu Mektupları Kütüphaneciliğimize Kanat Gerenler

Detaylı

T.C. MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ LİSANSÜSTÜ TEZ VE DÖNEM PROJESİ YAZIM ESASLARI

T.C. MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ LİSANSÜSTÜ TEZ VE DÖNEM PROJESİ YAZIM ESASLARI T.C. MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ LİSANSÜSTÜ TEZ VE DÖNEM PROJESİ YAZIM ESASLARI Bu esasların amacı, Mustafa Kemal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsüne bağlı tüm ana bilim ve

Detaylı

DİPLOMA ÇALIŞMASI YAZIM KLAVUZU

DİPLOMA ÇALIŞMASI YAZIM KLAVUZU 1. DİPLOMA ÇALIŞMASI YAZIM KURALLARI Kağıt boyutu : A4 DİPLOMA ÇALIŞMASI YAZIM KLAVUZU Kenar boşlukları : Üst: 3 cm, Alt: 2,5 cm, Sol: 3 cm, Sağ: 2,5 cm. Yazı karakteri : Calibri / 12 punto Satır aralığı

Detaylı

ERSOY ve. Bakıslar. Genc. Mehmet Akif. İstiklal Marşı na. Sempozyumu 1 2-1 3 M a r t 2 0 1 1 / B A R T I N. İstiklal Marşı nın Kabulünün

ERSOY ve. Bakıslar. Genc. Mehmet Akif. İstiklal Marşı na. Sempozyumu 1 2-1 3 M a r t 2 0 1 1 / B A R T I N. İstiklal Marşı nın Kabulünün İ B A R T I N Ü N İ V E R S İ T E S BARTIN ÜNİVERSİTESİ İstiklal Marşı nın 90 Kabulünün Yılında Mehmet Akif ERSOY ve İstiklal Marşı na Genc Bakıslar Ulusal Öğrenci Sempozyumu 1 2-1 3 M a r t 2 0 1 1 /

Detaylı

T.C. KARABÜK ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ. Karabük Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Tez Hazırlama Kılavuzudur

T.C. KARABÜK ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ. Karabük Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Tez Hazırlama Kılavuzudur T.C. KARABÜK ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ Karabük Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Tez Hazırlama Kılavuzudur Öğrencinin İsmi Öğrenci Numarası Tez Danışmanı Prof./Doç./Yrd. Doç.

Detaylı

EDITORIAL TEAM EDITOR IN CHIEF ECONOMICS EDITOR SOCIOLOGY EDITOR PSYCHOLOGY EDITOR BUSINESS ADMINISTRATION EDITOR

EDITORIAL TEAM EDITOR IN CHIEF ECONOMICS EDITOR SOCIOLOGY EDITOR PSYCHOLOGY EDITOR BUSINESS ADMINISTRATION EDITOR EDITORIAL TEAM EDITOR IN CHIEF Assoc. Prof. Ali Çağlar ÇAKMAK, Bursa Technical University, Faculty of Humanities and Social ECONOMICS EDITOR Dr. Lecturer Cevat BİLGİN, Bursa Technical University, Faculty

Detaylı

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ YAYIM YÖNERGESİ. Amaç ve Kapsam

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ YAYIM YÖNERGESİ. Amaç ve Kapsam Amaç YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ YAYIM YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam MADDE 1 - (1) Bu Yönerge, Yıldız Teknik Üniversitesi tarafından 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu nu 48. Maddesi ile 3.2.1984

Detaylı

MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ BİLGİSAYAR VE ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ EĞİTİMİ BÖLÜMÜ ÖDEV HAZİRLAMA KILAVUZU

MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ BİLGİSAYAR VE ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ EĞİTİMİ BÖLÜMÜ ÖDEV HAZİRLAMA KILAVUZU MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ BİLGİSAYAR VE ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ EĞİTİMİ BÖLÜMÜ ÖDEV HAZİRLAMA KILAVUZU Burdur, 2016 ÖDEV YAZIM KILAVUZU Genel Düzen 1. Rapor 4 bölümden oluşmalıdır.

Detaylı

AKADEMİK TARİH VE DÜŞÜNCE DERGİSİ MAKALE YAZIM KURALLARI

AKADEMİK TARİH VE DÜŞÜNCE DERGİSİ MAKALE YAZIM KURALLARI AKADEMİK TARİH VE DÜŞÜNCE DERGİSİ MAKALE YAZIM KURALLARI DERGIYE GÖNDERİLECEK MAKALELER HAKKINDA ATDD ye gönderilen makaleler herşeyden önce özgün ve bilimsel olma kriteri taşıyor olmalıdır.ayrica belirli

Detaylı

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER DERGİSİ MAKALE YAZIM KURALLARI 1

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER DERGİSİ MAKALE YAZIM KURALLARI 1 1. Makale Gönderim T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER DERGİSİ MAKALE YAZIM KURALLARI 1 Makale 3 çıktı ve bir CD halinde, dergi yazışma adresine 2 posta gönderilmelidir. (Ayrıca postadaki

Detaylı

YAYIN VE YAZIM KURALLARI. 1. Yıldırım Beyazıt Hukuk Dergisi yılda iki kez yayınlanan uluslararası hakemli bir dergidir.

YAYIN VE YAZIM KURALLARI. 1. Yıldırım Beyazıt Hukuk Dergisi yılda iki kez yayınlanan uluslararası hakemli bir dergidir. YAYIN VE YAZIM KURALLARI 1. Yıldırım Beyazıt Hukuk Dergisi yılda iki kez yayınlanan uluslararası hakemli bir dergidir. 2. Dergide Türkçe, Almanca, Fransızca ve İngilizce makaleler yayınlanmaktadır. 3.

Detaylı

Abant İzzet Baysal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Dergisi

Abant İzzet Baysal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Dergisi Cilt/Volume: 1 Yıl/Year: 1 Sayı/Issue:1 Bahar/Spring 2005 ISSN: 1306-2174 http://www.iibf.ibu.edu.tr, ISSN: 1306-3553 (internet) AİBÜ İİBF The Journal of Economical and Social Research İmtiyaz Sahibi /

Detaylı

DĠYARBAKIR DA YETĠġEN KÜLTÜR VE SANAT ĠNSANLARI: 2 ULUSLARARASI SEZAĠ KARAKOÇ SEMPOZYUMU (5-7 NĠSAN 2012/DĠYARBAKIR)

DĠYARBAKIR DA YETĠġEN KÜLTÜR VE SANAT ĠNSANLARI: 2 ULUSLARARASI SEZAĠ KARAKOÇ SEMPOZYUMU (5-7 NĠSAN 2012/DĠYARBAKIR) Değerli Akademisyenler, Sezai Karakoç, günümüz Türk edebiyatının en önemli isimlerindendir. 1950 den bu yana yazdıklarıyla, özellikle genç şairler üzerinde önemli bir iz bırakmıştır. Sezai Karakoç un şiirindeki

Detaylı

Tablo 11 - Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler Temel Alanı

Tablo 11 - Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler Temel Alanı Kod Bilim Alanı Koşul No 1179 Açık ve Uzaktan Öğrenme 111 1180 Arkeoloji 111 1181 Atatürk İlkeleri ve Cumhuriyet Tarihi 111 1176 Avrupa Birliği 111 1182 Bankacılık ve Sigortacılık 111 1102 Batı Sanatı

Detaylı

SINIRSIZ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA DERGİSİ YAYIN İLKELERİ VE YAZIM KURALLARI

SINIRSIZ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA DERGİSİ YAYIN İLKELERİ VE YAZIM KURALLARI SINIRSIZ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA DERGİSİ YAYIN İLKELERİ VE YAZIM KURALLARI Sınırsız Eğitim ve Araştırma Dergisi (SEAD), eğitim alanında özgün bilimsel makalelere yer veren uluslararası hakemli bir dergidir.

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 7. Yayınlar 7.1. Uluslararası hakemli dergilerde yayınlanan makaleler (SCI & SSCI & Arts and Humanities)

ÖZGEÇMİŞ. 7. Yayınlar 7.1. Uluslararası hakemli dergilerde yayınlanan makaleler (SCI & SSCI & Arts and Humanities) ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Gonca ATICI 2. Doğum Tarihi: 07.05.1975 3. Unvanı: Doçent 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans İngilizce İktisat İstanbul Üniversitesi 1997 Y. Lisans Para-Banka

Detaylı

Cilt 1 * Sayı 1 * Haziran 2016

Cilt 1 * Sayı 1 * Haziran 2016 Cilt 1 * Sayı 1 * Haziran 2016 Söylem, haziran ve aralık aylarında olmak üzere yılda iki kez yayımlanan ulusal-hakemli bir e-dergidir. YÖNETİM Editör Editör yrd. Yayıncı : Doç. Dr. Oktay Yivli : Uzm. Senem

Detaylı

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ YAYIN KOŞULLARI VE YAZIM KURALLARI İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimleri Dergisi hakemli bir dergidir. Dergi her akademik yılın Güz ve Bahar

Detaylı

PESA International Journal of Social Studies PESA ULUSLARARASI SOSYAL ARAŞTIRMALAR DERGİSİ

PESA International Journal of Social Studies PESA ULUSLARARASI SOSYAL ARAŞTIRMALAR DERGİSİ February / Şubat 2016, Volume / Cilt:2, Issue / Sayı:1 PESA International Journal of Social Studies PESA ULUSLARARASI SOSYAL ARAŞTIRMALAR DERGİSİ ISSN: www.sosyalarastirmalar.org Address: Arabacı Alanı

Detaylı

Dergiye gönderilen makaleler aşağıdaki özellikleri taşıyan çalışmalar olmalıdır:

Dergiye gönderilen makaleler aşağıdaki özellikleri taşıyan çalışmalar olmalıdır: AKADEMİK TARİH VE DÜŞÜNCE DERGİSİ MAKALE YAZIM KURALLARI Dergiye gönderilecek makaleler hakkında: Dergiye gönderilen makaleler aşağıdaki özellikleri taşıyan çalışmalar olmalıdır: Özgün olmalı Bilimsel

Detaylı

T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SAĞLIK KURUMLARI YÖNETİMİ ANABİLİM DALI YAZIM YÖNERGESİ

T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SAĞLIK KURUMLARI YÖNETİMİ ANABİLİM DALI YAZIM YÖNERGESİ T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SAĞLIK KURUMLARI YÖNETİMİ ANABİLİM DALI YAZIM YÖNERGESİ ANKARA, 2016 1 SAĞLIK KURUMLARI YÖNETİMİ ANABİLİM DALI YAZIM YÖNERGESİ Yönerge Ankara Üniversitesi

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Siyasal Bilgiler Fakültesi / Ankara Üniversitesi 1992

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Siyasal Bilgiler Fakültesi / Ankara Üniversitesi 1992 Adı Soyadı: Hasan VERGİL Ünvanı: Prof. Dr. Öğrenim Durumu: ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Siyasal Bilgiler Fakültesi / Ankara Üniversitesi 1992 İktisat Bölümü Y.

Detaylı