Binnur Akhun Önen. Onaylayan T. TUNGUZ Cumartesi, 17 Kasým 2007 Son Güncelleme Salý, 22 Ocak 2008

Transkript

1 Binnur Akhun Önen Onaylayan T. TUNGUZ Cumartesi, 17 Kasým 2007 Son Güncelleme Salý, 22 Ocak 2008 B?NNUR AKHUN ÖNEN TÜRK?YE/TURKEY 1970 Ankara do?umlu yazar, Ege Üniversitesi?leti?im Fakültesi'nden mez olduktan sonra, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde yüksek lisans?n? tamamlad?. Flash Tv, Turkish Daily NEws ve?zmir Plus gibi çe?itli medya kurulu?lar?nda muhabirlik ve yazarl?k görevleri ald?. Bir süre sonra fulltime bas?n mensuplu?unu b?rakan yazar yaz?n çal??malar?na freelance olarak devam ettirdi. Bir süre sonra rota de?i?tirerek bilgisayar e?itmenli?i yapmaya ba?lad? y?l?nda do?an k?z? için bir süre aktif i? ya?am?ndan çekildi. Bu süre zarf?nda kitap çal??malar?na ba?lad? y?l?nda?nkilap Kitabevi nden Taze Ekmekler S?cak Öyküler adl? bir kitab? yay?nland?. K?z?n?n yeterince büyüdü?ü dü?üncesiyle tekrar aktif i? ya?ant?s?na dönen yazar, yeni kitap projeleri üzerinde çal??maktad?r. Platon'un Ma?aras?...Hayal etti?i kadar gezemeyen insanlar?n gönlünce gezen insanlara kar?? besledi?i çe?itli duygular vard?r. Ruhunuzun iyilik kötülük göstergesinde ibrenin bugün hangi tarafta durdu?una ba?l? olarak bu duygular?n ad?n? siz koyun. GIPTA, KISKANÇLIK,?MRENME, FESATLIK, HAYRANLIK, HASETL?K. Herneyse. Duygular?n?z ne olursa olsun teselliniz Anselmus un sözleri olsun.?nsana özgü hiçbir?ey bana yabanc? de?il Sözün özü yukar?daki duygular?n her bir tanesini hayat?m?n çe?itli evrelerinde ve günlerinde söz konusu gezginlere kar?? besledim, ama kendimi affettim Gelecek günler için hayal topraklar?ma umut tohumlar? ektim- beklemekteyim..??in bu k?sm? ile sorunumu çözdüm ama muhtemelen tek geli? bileti ile vas?l oldu?umuz?u gözünü sevdi?imin dünyas?n? dah çok göresim ve hakk?nda daha çok yorum yapas?m var. Bir de bu göresim ve yapas?m duygular?n? müteakip gayri ihtiyari bir gerilimim. Oturdu?um yerden Platon un ma?aras?* misali görebildi?im (gerçekli?inden?üpheli) ne kadarsa o kadar?eyi görüp yorumlayarak uçsuz bucaks?z siyahl?ktaki büyük mavi bilyenin üzerinde dönenleri, olan bitenleri, sakinlerinin (yoksa tepi?ip duranlar?n?n m? demeli) ürettiklerini kavramaya çal??makla me?gulüm. Tüm bunlar? anlamak ve yorumlamak neyime yarayacak pek bilmesem de içimdeki ses bunun nedeni var olu?una anlam kazand?rma çabas?, diyor. VE d???mdaki ses de ben bilmem var olu?uma anlam kazand?rmak manlam kazand?rmak gibi alengirli laflar?, bana göre geldin madem?u mavi topa- onu avucunda yuvarla, alabildi?ine oyna onunla ve ke?fet, tad?n? ç?kar doya doya, diyor. Fakat görünen o ki?imdilik ben o mavi bilye ile de?il de o mavi bilye benle oynuyor, hoplat?p- z?plat?p- çabalat?p çabalat?p yine de yerinde sayd?r?yor. Sol sa?- sol sa?- sol sa? (üstelik iktidar hangisinde olsa da yine de ayn??ekilde ayn? vasatl?kla ) Velhas?l gezemeyen ama yazabilen bir çok insan?n ak?amlar? malzeme aray??? içinde ya Tv ba??nda ya da Pc ba??nda geçiyor. Kader bana bunlardan birincisinin e?itimini almak, ikincisinin ise e?itmenli?ini yapmak gibi bir rol biçti?i için son y?llarda daha çok yörüngesinde oldu?um nesne elbette ki Pc ler Birinci nesneyi d??lamak için tüm bu laf kalabal???ndan öte çok sa?lam nedenlerim var asl?nda. Bu nedenlerin aras?nda biz aval aval bakarken milyarlar? götüren yar??mac?lar?n samimiyetine inanmamam, dizi dizi dizilmi? dizilerin zaten gerçek olmad???n? ve yine birilerinin cebini daha çok doldurmak ad?na sak?z gibi uzat?ld???n? dü?ünmem, ülkenin ezici ço?unlu?u meteli?e kur?un atarken haspel kader bir yerlere gelmi? kimilerinin bir ayda 45 ö?retmenin hayat?ndan koca bir ay vererek ald?klar? maa?a bedel maa?lar ald???n? ve bunlar? kesinlikle hak etmediklerini dü?ünmem, aya??mdaki ayakkab? bir asgari ücret bedelinde diye gerim gerim gerilirken paçalar?ndan duyars?zl?k akan insanlar? beyaz cam ötesinden dahi evime sokmak istememem gibi nedenler var. Ha bir de?ehit cenazeleri, ve bir de çocuk tacizleri.. E?imin evde olmad??? geceler televizyon i?te tüm bu nedenlerden dolay? beyaz de?il siyah ekran bizim evimizde. Ve bu siyah son derece huzur verici bir siyah Gönül rahatl???yla tavsiye ederim. Yine de kabul etmek laz?m ki ak?amlar? ekran? siyahtan beyaza dönü?türen ben olmasam da ona hiç bakm?yor da de?ilim. Kimileri buna optik kayma da diyebilir. Hani sokakta yan?ndan geçen güzele ister istemez bakan erkeklere bilim adamlar?n?n sundu?u bilimsel bahane alternatifi... Bahanem ne olursa olsun ve hangi s?kl?kla bak?yor olursam olay?m gerçekten de televizyonun bir yazan için zengin bir malzeme kayna?? oldu?unu dü?ünüyorum. Beni ben yapan görü?ler silsilem içinden o gün hangisi bask?n ç?km?? gözlerimde o görü?ün gözlükleri ile malzeme ay?klarken buluyorum kendimi. En çok malzeme toplayan gözlüklerimden biri de feminizm gözlü?üm. Bu gözlük gözümdeyken ekrana bakmak gerçekten ac? verici. Ülke gerçe?i budur diyerek yabanc? dile çevrilemez bir kelime olan namus eksenli dizilerle genç k?zlara dokunulmam??l?klar? bir?ekilde dokunulmu?lu?a dönü?tü?ünde ölmeyi, erkeklere ise bu durumlarda terk etmeyi ö?reten hikâyeleri sevmek söz konusu bile de?il. Daha da fenas?, erkek a?k?na yenik dü?üp k?z? bir?ekilde affedecek gibi olsa da yönetmenin k?z? bir türlü affedememesi ve ona son kostüm olarak kefen giydirmeden içinin rahat etmemesi Dizileri geçelim, reklâmlara gelelim diyece?im ama onlar da al birini vur ötekine deyi?ini onaylar bir hava içinde olduklar? için pek de iç aç?c? de?iller. Tatl? raf? önünde kocalar?n?n kendilerinden beden?ekli ba?lam?nda taleplerini dile getirip a??zlar?n?n suyu aka aka kalori hesab? yapan kad?nlar m? daha i?renç, yoksa beni?u kadarc?k olsun sevmiyor musun diyerek parma??n?n ucunda hayali bir tek ta? yüzü?ü canland?ran kad?nlar m? hiç bilemiyorum Velhas?l üniversitede bir hocam?z?n dedi?i laf? hat?rlamadan emiyorum. Televizyon ortalama 13 ya? civar? zekâlar?n anlayabilece?i verilerle haz?rlan?r

2 Ve ne yaz?k ki o ya? insanlar?n kendilerine ya da sevgilerine k?ymetli ta?larla bedel biçmemeleri, cinsel tercihlerine göre yarg?lanmamalar?, kimi deneyimlerin ba?kalar?na kendisini a?a??lama hakk? tan?mad???n? anlayacaklar?- dü?ünüp bu tür sonuçlara varamayacaklar? bir ya? gibi gözüküyor PLATONUN MA?ARASI: Platon'a göre, insanlar bir ma?aran?n içinde ya?arlar ve yüzleri ma?ara giri?inin kar??s?nda bulunan duvara dönük oldu?u için sadece ve sadece buraya dü?en gölgeleri görebilirler. Duyumlar?m?z yoluyla varl???ndan haberdar oldu?umuz bu görünümler, gerçek de?il, gerçe?in iyiden iyiye bozulmu? gölgeleridir. Gerçe?i görmek isteyen bir kimsenin, ak?l yoluyla duyusal zincirlerden kurtularak ba??n? ma?aran?n giri?ine çevirmesi ve orada geçit töreni yapmakta olan idealar?, yani görüntülerin olu?umunu sa?layan gerçek biçimleri seyretmesi gerekir. Bu nedenle bu alemde duyumsad???m?z varl?klar birer gölgedir ve as?l var olan?eyler, bu gölgeler ve bu yan?lsamalar de?il, onlar?n ard?ndaki ölümsüz idealard?r. Mesela bir at ne kadar ola?anüstü olursa olsun, zamanla bozulur ve kaybolur; oysa at ideas? ezelî ve ebedîdir, de?i?mez. bir dönem daha bitti... NE kadar çal??san da ömrün boyu kazanamayaca??na emin oldu?un paralara talip oldu?un oyunlar vard?r. Bu oyunlar senden rakam lar ister. Sen de verirsin. Yaz dersin elindeki kaleme, do?um günlerimizi, ama özellikle evlad?nkini. 12 Kas?m geldi geçti. Bu kez ra?betsiz di. Bunun nedenini e? dost akraba tan?d???m herkesin hala ve hala do?um günlerini 49 rakamdan biri olarak i?aretleme ihtiyac? içinde olmam?za verdim.?unun?uras?nda üç be? hafta önceki bayramda zaten hep bir arada de?il miydik? Ve dahi senede 10 kez?ehirleraras? seyahati kald?racak ne ya?a ne de cebe sahiptik. Bir gün önceden al?nm?? bir pasta çevresinde yorgun ayaklar?n? sürüyen ve üst solunum yollar? enfeksiyonundan muzdarip üst solunum yollar?n? çeki?tiren 3 be? insand?k i?te Ne balonlara, ne de hediyeler bo?uldu evlat Ancak haddinden fazla genç olman?n hediyesi vard? gözünün ferinde : Beklentisizlik. Tembelli?imizden mi, yoksa a??r? çal??kanl???m?zdan m? demeli (e binbir i?in içinde zaman bulamad?k besbelli) niteliklerine uygun hediyesi internetten henüz sipari? verilmemi?ti. Ama evlat bunu sorun etmedi. Annesini do?uran kad?n?n s?kl?kl?kla dedi?i gibi gelene hay hay, gidene vay vay görüntüsü çizdi O?endi Gece bitti. Kilo al?r?z kayg?s?yla keki mideye-kremas? çöpe ayr?lm?? pasta kal?nt?lar? bekle?mekteydi tabaklarda. Çocuk ile baba bir kenara çekildi. Biri yeni ald??? kitab? di?eri de tekrar ke?fedilmi? eski bir oyunca?? kurcalamakla me?guldüler. Çekirdek ailenin do?urgan? tabaklar? toplad?. Bu onun bu hayatta ona verilmi? zaman?ndan çok ama çok zaman ald? (gibi geldi ona)?stedi ki erkek olsun. Tabak çanaklarla u?ra?mak yerine tam?u anda o da kitab?n? okusun. Al?yla puluyla, teliyle duva??yla, at?yla taht?yla niye eller üzerinde ta??rlar o ilk günde belli, dedi kendine- her ev i?ini angarya gördü?ü anda oldu?u gibi. Bu bir nevi tebrikti Ömrün boyunca kaç tabak kaç çanak y?kayaca??n?, kaç kere elini köpüklü sulara dald?raca??n? ve kaç kere buru?turup buru?turup k?yafetleri (y?kayarak) kaç kere düzleyece?ini bilmedi?in, bilsen de bunu kabul etti?in için seni eller üzerinde ta??yoruz bugün. Sonra uyku sahneye ç?kt?. Kültür ürünlerini tüketme ihtiyac?ndan daha bask?nd?. Böylece gün yerini ba?ka bir güne b?rakmak için ihtiyac? olan karanl??a kavu?tu. Gece bir çe?it tünel görevi gördü, ertesi gün oldu... Yeni gelen gün do?urgan?n mail kutusuna yeni bir mektup b?rakm??t?.. Evlad?n do?um tarihi kaydedilerek girilmi? bir anne-bebek sayfas?ndand? bu mektup. Bu yüzden bilmekteydiler do?um günü kutlamas? yapmalar? gerekti?ini. VE bildirmekteydiler do?urgana evlad?n ya?gününün neden ilk defa bu kadar sessiz ve sönük geçti?ini: Çocuk geli?iminin a?amalar?n? do?urgandan daha çok bilen uzmanlar?n haz?rlad??? kutlama mektubunun ilk cümlesi?öyleydi: Art?k bebeklik bitti!?zmir Seni Seviyorum S?radan bir gün. S?rt?n??zmir e vermi?sin, denize bak?yorsun. Solda do?an?n?zmir e etti?i tatl? bir?aka, Çatalkaya; hiç ya?lanmayan, hep genç kalan bir güzelin bereket dolu gö?üsleri gibi, say?lamayacak kadar çok bin y?ld?r ayakta. Sa?da?zmir in asi sevgilisi Kar??yaka Ortas? deniz Güne?in e?ilip de de?erken, memleket hasretinin kalbimde ç?kard??? ses gibi c?zlad??? deniz. Güne?in en güzel kavu?tu?u deniz, Ege denizi. Ve sen S?rt?n??zmir e vermi?sin, denize bak?yorsun. Akl?n kar???yor, Emin olam?yorsun.?zmir gördü?ün mü? Bulundu?un mu? Oldu?un mu?

3 Sonra s?rada?? bir gün geliyor. Çanakkale gezisinde çok a?lam??t?m ben, onu hat?rl?yorum. O kadar çok kur?un at?lm?? ki binlercesi havada çak???p kayna?m??. Müzede sergileniyorlar. Bak?yorum bak?yorum a?l?yorum. Ölen 18liklere a?l?yorum. Yüzünü görmedi?im çocuk askerlere a?l?yorum Zaten duyars?z de?ildim, ondan sonra bayra?a kar?? hiç ama hiç duyars?z olam?yorum. Sonra bir ba?ka gün geliyor. Bak?yorum?zmir gül gibi k?pk?rm?z?. Alsancak olmu? bir AL SANCAK Cumhuriyet diyorlar, Bayrak sall?yorlar Çok güzel gözüküyorlar. Takalar geçiyor all? - all? Ben hiç bu kadar çok bayra?? bir arada görmemi?tim. Zübeyde Han?m?n yüzünü görüyorum bir teknede, koca bir poster olarak. Gülümsüyor ferah ferah Çünkü?zmir e bak?yor.?zmir onun o mücevher gibi o?lunun tam istedi?i gibi.?zmir ayd?nl?k Apayd?nl?k?zmir nezih?zmir temiz?zmir ak?ll??zmir p?rlanta gibi Bu kez s?rt?n? denize veriyorsun,?zmir e bak?yorsun.??te?zmir bu, diyorsun Kambur OsmanAnas? Gülreva han?m 3. k?z?n?n do?umundan 11 ay sonra, 5 inilti, 8 ç??l?k ard?ndan önünde bir sark?nt?s? olan bir bebek dünyaya getirdi?inde Osman Efendi nin babas? Refik Bey havaya 6 kur?un s?km??. O günü i?te böyle anlat?rd?. Osman Efendi nin ebesi?engül kad?n, tabi rahmetli olmadan önce. Refik bey tabancaya sürül kur?unlar bittikten sonra?öyle demi? bir de: Osmanl??mparatorlugu gibi heybetli olsun hayat?, ad? Osman olsun koçumun 1 sap 2 top diye özetlenebilecek cinsi organlar? içerde de?il de d??ar?da olan evlat, nufus memurlu?unda kay?tl? oldu?u üzere Osman, Manifaturac? Refik Bey in bir anda ve cümleten pabuçlar? dama at?lan 3 k?z?n?n ah?yla m? bilinmez, seneler geçip serpildikçe kendi ile beraber bedeninde bir de tuhafl?k büyütmü? heyhat. Bir kambur.sonra, mi?ler m??lar biter, di lar d? lar ba?lar.soranlara 5 çocu?u oldu?unu söylerdi Osman Efendi, ard?ndan da her seferinde ayn? cümle gelirdi: Bu s?rt nas?l kambur oldu san?yorsunuz? Elbette bu çok eski, hatta bayat da denebilecek bir nüktesiydi Osman Efendi nin bu.asl?nda içinde çocuklar ko?turan bir hayat ne demek pek de bildi?i söylenemezdi.--mü?terileri aras?nda çocuksuz yeti?kin neredeyse yok gibi bir?eydi.sohbete e?ilim gösterdi?i günlerde art?k ac?d?klar?ndan m?, yoksa gerçekten sohbet etmek istediklerinden mi bilinmez Osman Efendi ye hep hayatlar?n?n ne kadar da monoton oldu?undan bahsederlerdi bu insanlar.oysa hepsi de d?sar?dan bak?ld?klar?nda dur durak bilmeyen, oldukça hareketli bir hayat?n oyuncular? gibi gözükürlerdi Osman efendi ye. Bir gün uçurtma uçurma?ölenindeydiler, bir gün y?l sonu müsameresinde, gün Kulak Burun Bo?azc? dayd?lar ( e hani uçurtma gününde rüzgâr yemi?ti ya çocuk), bir gün önlük almak için Mamut Pa?al? da, bir gün de hani?u yeni aç?lan Lunapark ta. Hayatlar? dolduran, günlük yap?lacak i?ler listesine 40 madde ekleyen?eyler gibi görünürdü çocuklar Osman efendinin gözüne.yine de derdi Osman Efendi kendine, okumak için zama yarat?yorlar, tuhaf do?rusu. Benim bu kadar i?im olacak bakar m?y?m hiç yüzüne bu kadar çok sayfan?n Kitaplar elbet Osman Efendi için de muhte?em?eylerdi bir zamanlar. Dükkan?nda oturur, saatlerce bir Allah?n kulunun girip ç?kmad???n? fark etmeyecek kadar kapt?r?rd? kendini kitaplara Babas? Refik Efendi o?lu ad?na ön ayak oldu?unda sahaf i?ine, içine kapan?k ruh halinden dolay? piyango vurmu? kadar sevinmi?ti üstelik Osman Efendi bu duruma..henüz kamburunun sen dur senden önce ben gözükece?im derdinde olmad??? günlerdi o günler. Ama yine de yak???kl? denebilecek yüzünün güzelli?ini örtecek kadar, ya da gölge yapacak kadar m? demeli, kabar?k bir s?rt say?l?rd? yine de.??te o günlerde k?zlardan kaçman?n en kolay yolu kendini sayfalara aras?na saklamakt? bir nevi. Sahaf dükkân?nda senelerdir her harekette vazgeçmeden ç?t?rdayan kendisi gibi e?ri bü?rü koltu?unun arkas?na denk gelen duvarda i?te bu yüzden ne bir raf, ne de bir kitap vard?.arada s?rada gençli?inin bahar?nda k?zlar girerdi dükkândan içeri. Kurt kitapseverler gibi raflar?n aras?na açl?kla dalmaz genellikle Osman efendi ye soru sorarlard?. NE var yeni gelen, çok satanlardan dü?en bir?ey var m? bu günlerde? ya da?öyle s?cak bir a?k hikâyesi ar?yorum; gibilerde Osman Efendi i?te tüm bu sorular?n cevaplar?n? hep sa??ndaki ve solundaki raflarla önünde ki tezgâha dizerdi. Hem de k?zlar gelmeden, sorular sorulmadan Bu hayat felsefesi güzel k?zlara hiçbir zaman s?rt?n? dönmemesini sa?lam??t? Osman Efendi nin. Bazen dü?ünürdü. Acaba bu hörgüç hayat?mda olmasa yine de pek de kabul edilesi olmayan bu davran??? yapar m?yd?m? Yani bir güzel bayana s?rt dönmek sayg?s?zl?k de?il midir? Kendini kand?r?yorsun, derdi hep sonuçta kendine. Elbette s?rt?n? dönerdin Üstelik sadece dönmekle kalmaz, bazen yürür giderdin bile!??te o zaman arkas?ndaki duvar sisler puslar içinde ve tek mesaj? esrarengizlik olan bir müzik e?li?inde çözülür- yok

4 olurdu. S?rt?n? döner miydin? sorusu kilit soruydu.arzu edildi?i gibi ya?anamam?? bir hayat?n sahibi, Osman efendi nin beyni zaman zaman bu tür tatillere ç?kmay? severdi.çözülüp yok olan, buhar olup uçan duvar?n berisinde bir bahçe vard?. Kambur sahaf?n beynine o anda misafir olma?ans?n?z olsa bunun bir okul bahçesi oldu?unu??p diye söyleyebilirdiniz.ancak öyle s?radan bir okul de?il. Bu bir üniversiteydi elbet.ön cephede küçük f?skiyeli bir havuz. Her yer çimle kapl?. Heybetli binan?n önünde uzanan geni? alanda sa?da solda birkaç mürver, birkaç dut, birçok da?hlamur a?ac?. Gençler a?açlar?n alt?na yay?lm??lar. Bahar?enli?iymi? Kimileri okulun ziraat fakültesi taraf?ndan imal?araplardan sat?n alm??lar yava?tan demleniyorlar. E biraz daha ötede, edebiyat fakültesi kütüphanesinin önünde yer alan mimoza korulu?unda?arab?n ve bahar?n etkisiyle öpü?enler de var. Bakhus diyor Osman kendi kendine. Sevgili ç?lg?n Bakhus, ya da Diyonizos Yunanl?lar?n deyi?iyle, yine inmi?sin sahalara Havada a?k kokusu var, serde de gençlik. Osman Efendi sanki hem oyuncu hem yönetmen. Kendini uzaktan da görebiliyor. Dimdik, çivi gibi bir delikanl?, yerleri sarsarak yürüyor.??te bu o. Kendisi elbet. Boyu ise hörgücün kendinden çald??? 15 santimi geri alm?? 1.82lik çak?, çimenler üzerinde süzülüyor.k?zlar dönüp dönüp bak?yorlar. Hatta?arab?n ahlak s?n?rlar?n? zorlad??? k?zlar öpü?mekte kiraz k?rm?z?s? olmu? dudaklar?n? sevgililerinden çekerek ona do?ru dönüyorlar. Ancak Osman, ma?rur, kimselere, kimselerin k?z?na bakmadan yürüyor.önünü bir k?z kesiyor. (hani 20 y?l evvel dükkâna gelip A?k-? Memnu yu soran k?z Osman,diyor hani dudaklar? kapal?yken kalbe benzeyen ayn? k?z-nereye böyle h?zl? h?zl??soruyor gözleri kahverengi ile ela aras?nda olabilecek en güzel tonda olan ayn? k?z-art?k ne ar?yorsun ne soruyorsun, bir?ey mi oldu?diyor burnunun ucunda küçük bir f?nd?k varm?? da o da yukar? gö?e do?ru bakmak istemi? olan ayn? k?zosman?öyle bir sol ka??n? kald?r?yor, küçümser bir ifade ile göz süzüyor.-??im var, diyorayn? Osman.-Art?k beni sevmiyor musun?diye at?l?yor saçlar? güne?te k?z?l alevler gibi parlayan ayn? k?z.-neler sacmal?yorsun!diyor ayn? Osman.-Ne olur böyle yapma, yalvar?yorum sana,diyor pamuk gibi beyaz tenli, burnununun üstü sevimli bir çil haresi ile kapl? ayn? k?z.-bir kere birlikte olduk diye evlenecegiz mi sand?n?diyor ayn? Osman-Ben sensiz ölürüm, diyor önceki hafta sevi?tikleri gece Osman?n iki eli ile tam? tam?na beli kavranm??, tay bacakl?,?eftali memeli k?z.sonra bir ç?ng?rak çal?yor.osman h?zla geri çekiliyor.dut a?açlar?, mürverler yan?ndan geriye do?ru emiliyor Osman bir nevi. Kap?n?n üzerine tak?l? çan?n sesine külüstür koltu?un g?c?rt?s? ekleniyor. Koltu?unda?öyle bir toparlan?yor Osman Efendi.Bir haminne içeri girmi?. El i?i - mel i?i dergisi var m?? diyor senelerin Osman Efendisine. Var han?m, diyor bizim ki.elini solundaki y???na at?yor. En son bu geldi, diyor.haminnenin de kamburu karn?nda diye dü?ünüyor, oturdu?u yerden üzerinde bin bir gereksiz çiçek nak??? foto?raf? olan dergiyi uzat?rken Osman Efendi.Kad?n sayfalar? kurcal?yor. Belki de dergiyi almayacak. Kendince gözüne model kestiriyor.osman Efendi saatine bak?yor. Bitmedi gitti?u hayat, diyor.sahne karar?yor. Blonde DynamiteEn mükemmel en dingin geçen hamileliklerde bile en az bir kez ba??n?za gelir Birden ve hatta aniden mi demeli kusuverirsiniz. Aman Allah?m nas?l da teklifsiz bir durum Ne oldu ki?imdi, üstelik a?z?mdan ve dahi burnumdan geldi Kim ça??rd? ki seni? Oysa hayatta baz? durumlar ça?r?l?d?r ve cevaben f??k?rmak için bir kö?ede beklerler?eklen karaka? kara göz tan?mlamas? ile özetlenebilecek bir milletin güzellik diyince bir solukta a?z?ndan burnundan f??k?ran cevab? gibi mesela: Sar???n- mavi gözlü Bu bir hastal?k Üstelik kanser gibi a?amalar? da var Ancak a?amalar ileriye do?ru giderken hastal?k tuhaf bir?ekilde geriye do?ru gidip normale dönüyor.?lk a?amada sar? olan saç rengi, biraz daha ilerledi?imizde daha insafl?ca: kumral, keza göz renginin maviden ye?ile ard?ndan elaya, ard?ndan aç?k kahverengiye döndü?ü gibi Normale dönmekteyiz yani. Çevremdeki insanlar?n renkler pasta grafi?inin en büyük dilimi olan koyu renk sac ve koyu renk göz k?sm?na dâhil oldu?unu dü?ünürsek e?er, anlatt???m bak?? aç?s?yla (yada bak?? ACISIYLA diyip kelimelerle oynama hazz?na m? ersek)hepimiz çirkinlik abidesiyiz özetle. Küçüktüm Arzu vard? bir tane hayat?mda.. Ya??t?m.. VE bir de annemin ya??t? olan bir anneye sahip bir sar? k?z Saç? bellerinde, kaderin cilvesine bak bir de dümdüz ki sorma gitsin. Lepiska m? der ona büyükler, hah i?te ondan bende yok. Benimkiler bana e? dostun takt??? kara böcek lakab?na yara??r bir?ekilde kara ve k?v?r k?v?r?mdaat. Ben güzel miyim diye sorard?m kendime ara ara K?v?rc?k ba??m?öyle bir öne do?ru e?ilir esasen tüm okul öncesi çocuklar?n ortak güzelli?i o kavisli göbe?i görüp donard?. Tam da yukar?dan bakmak i?in en berbat ve en yanl?? k?sm?yd? O günlerde bir ayakkab? tepeden bak?ld???nda berbat görünebilir ama sat?c?n?n size sunaca?? bir ayak aynas?na at?lacak?öyle bir bak??la bile yandan ne kadar da ho?mu? bilader bu ayakkab?, dedirtir gibi hayata dair bilgece fikirlerim de yok. Kendime yandan bakmay? pek denememi?im Kendime verdi?im cevap hep ayn?: Hay?r Güzellik denen o belirsiz kavram? kafamda netle?tirmem itiraf etmeliyim ki senelerimi ald?.ortaokul y?llar? falan, gazetelerde ünlülerin güzellik s?rlar? türü yaz?lar(?n ç?kmaya ba?lad??? ilk y?llar belki de) gözüme çarpar&hellip Allah Allah, güzel demi?ler bu kad?na ama ne sar???n ne de mavi gözlü Ben durumu zamanla çakt?m. Güzellik ile renkler e? de?er de?ilmi? me?er Ama durumu hala çakamayanlar var

5 tabi Çakanlar çakmayanlara anlats?n diyecem ama her?ey anlat?ld???nda anlanabilir olsa bu dünyada, ben matematik profesörü olurdum. Buradan hayat?m?n vazgeçilmezi bir sar? dosta gönderme yapay?m. Az m? mutfak masas? merkezli matematik çal??malar?m?z oldu senle Ama ben vasattan öte gidemedim Yayg?n bir kan? olan sar???nlar güzeldir ama biraz salakt?rlar önermesini utanarak esmerler de güzel olabilir ama matematikten anlamak zorunda de?illerdir olarak de?i?tirdim Geçelim. Ölü bakan gözlere gelelim. Kabul ediyorum renkli göz?ahane bir?ey Bir insan surat?nda renkli bir cam Su ye?ili mesela, rahmetlik dedemin göz rengi NE de güzel bakard? be benim dedem Nas?l bir?effafl?k, nas?l bir derinlik 14 ya??nda dedeme varan bir di?er rahmetli?i, anneannemi i?te tam da bu çevresi kendinden sürmeli içi tarifsiz güzel ye?il gözler yüzünden affetmeli Ama zaman denen makaray? h?zla sar?p gelece?e, art?k bizim için yak?n geçmi? say?lan 90 l? y?llar?n ba??na gitmeli Renkli lens diye bir moda ç?kt? geldi hayat?m?z?n tam orta yerine. Dün kahvenin en içli tonlar?nda anlaml? anlaml? bakan bir arkada? bugün ölmü? bir bal???n bak??lar?na bile benzetilemeyecek kadar manas?z ama yine de mavi bakan gözlerle dikildi kar??m?za.?rkildik ama belli etmedik elbette AAA çok güzel olmu?un dedik. Daha ne diyecektik, bir tomar para saym?? bir çift konkav cama Ayyy midem kalkt? desen ç?kar?p atacak m? çocukluk hayallerini En iyisi susmak ve o arkas?n? döndü?ü anda bir kenara kusmak Fakat hayat?mda bir kere renkli lense hayran oldum ben. Dedim ki kar??mdaki bir ton ad? verilemeyecek kadar güzel bakan ye?il gözlü?sveçli tur operatörü kad?na NE kadar güzel gözleriniz var, dürüst ç?kt? kad?n, dedi ki bana esasen ben ye?il gözlüyümdür, ama üzerine bir ba?ka ye?il tonda lens daha takt?m, Ben buradan bir sonuç ç?kard?m.. Kel ba?a?im?ir tarak olmuyor arkada?lar Zemin müsaitse debelen ya da Güzellik ad?na tabi Siyah çama??r ne kadar al?ml? da olsa beyaz ti?ört alt?na giymenin güzellikten çok çirkinlik getirdi?i gibi. Zemin rengine göre tav?r önemli diyorum özetle Bu konunun devam? var esasen. Yani kafamda. Anlataca??m?ey renkli gözler de?ildi (z?tt? renksiz gözler ise e?er böyle bir tan?mlama da absürd ya hadi neyse) Ama klavye beni buralara çekti. Sonras? sonraki bir zamana kals?n. Kabak tad? olmas?n Sanatç?n?n di?er yaz?lar? için a?a??daki linkleri t?klayabilirsiniz...