T B M M Tutanak Hizmetleri Başkanlığı

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "T B M M Tutanak Hizmetleri Başkanlığı"

Transkript

1 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 1 13 Şubat 2016 Cumartesi BİRİNCİ OTURUM Açılma Saati: BAŞKAN: Süreyya Sadi BİLGİÇ (Isparta) BAŞKAN VEKİLİ: İbrahim Mustafa TURHAN (İzmir) SÖZCÜ: Mehmet Şükrü ERDİNÇ (Adana) KÂTİP: Emine Nur GÜNAY (Eskişehir) BAŞKAN Plan ve Bütçe Komisyonumuzun çok değerli üyeleri, çok Değerli Bakanımız, kamu kurum ve kuruluşlarımızın çok değerli bürokratları, basınımızın ve televizyonlarımızın değerli temsilcileri; Başkanlık Divanı adına hepinizi saygıyla selamlıyorum. Komisyonumuzun 21 inci Birleşimini açıyorum. Gündemimizde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Mesleki Yeterlilik Kurumu, Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü bütçe kesin hesap ve Sayıştay raporları, Devlet Personel Başkanlığı bütçe ve kesin hesabı, Türkiye İş Kurumu ve Sosyal Güvenlik Kurumu Sayıştay raporları bulunmaktadır. Şimdi, sunum yapmak üzere Değerli Bakanımıza söz vereceğim ama öncesinde bir usul tartışması için... SALİH CORA (Trabzon) Sayın Başkanım... GARO PAYLAN (İstanbul) Sayın Başkan... BAŞKAN Usulden söz istiyorsunuz öyle mi? GARO PAYLAN (İstanbul) Evet. SALİH CORA (Trabzon) Başkanım... BAŞKAN Efendim. Siz usulden mi istiyorsunuz? SALİH CORA (Trabzon) Evet. MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Sayın Başkanım, bizim de var. BAŞKAN Siz de mi usulden? Peki. Efendim, ilk, Sayın Cora -madem sıraya göre- buyurunuz. SALİH CORA (Trabzon) Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, değerli Bakan Yardımcım, değerli bürokratlar, değerli komisyon üyelerimiz; bu 12/02/2016 tarihinde DİSK olağan genel kuruluna davetli olarak katılan Sayın Bakanımıza o davette sözlü saldırı, tahkir, hakaret ve tezyif edici davranışlarda bulunan, yine aynı şekilde, orada Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ı hedef alan sloganlar atan o grubu ben şiddetle kınıyorum, Türk demokrasisi açısından utanç verici bir gün olarak nitelendiriyorum. Sayın Bakanımızın, özellikle de bütçe görüşmelerinden önce tüm çalışma hayatını ilgilendiren konularda görüşme yapacağı fikir ve düşüncelerini paylaşacağı ve oradaki katılımcıların da görüşlerinden istifade edeceği bir ortamda böyle bir saldırı demokrasi adına üzüntü verici bir durumdur. Ben, bu saldırıda bulunanları -yani sözlü saldırıda bulunanları- şiddetle kınıyorum. Sayın Bakanımızı da, orada vermiş olduğu mesajdan ve soğukkanlı davranışından dolayı da kendisini kutluyorum. BAŞKAN Sayın Paylan, buyurun lütfen. GARO PAYLAN (İstanbul) Değerli milletvekili arkadaşlarım, Sayın Başkan Sayın Başkan, yirmi üç gündür bütçe görüşüyoruz -ben tekrar aynı gündemden başlayacağım- dün bakanlıklara sorduğumuz sorularla ilgili tutanaklara ekleyerek yazı yazacağınızı söylemiştiniz. Yazıları yazdınız mı bütün bakanlıklara? Artı bütün bakanları aradınız mı -çünkü sorduğumuz 10 sorunun 8 ine cevap alamıyoruz biliyorsunuz ortalama olarak- ve gelen herhangi bir cevap var mı? Bununla ilgili beyanınızı bekliyoruz çünkü bitmesine dört gün kaldı görüşmelerin. BAŞKAN Evvelki gün bütün tutanaklar ilgili bütün bakanlara, sunum yapmış olan, bütçelerini görüştüğümüz bakanlıklara gönderildi; sayın bakanlarla görüşüldü, özel kalemlerine not bırakıldı, cevapların gelmesini bekliyoruz Başkanlık Divanı olarak. GARO PAYLAN (İstanbul) Komisyon görüşmeleri dört gün sonra bitecek Sayın Başkan ve bizden muhalefet şerhimizi isteyeceksiniz. Muhalefet şerhimizi cevaplarımızı almadan mı yazacağız? Belki de gelecek cevaplara göre ikna olacağız ya da yeni eleştiriler sunacağız. Yani bu Komisyonun gerçekten itibarı Bakanların bu tavrıyla yerle bir edilmiştir. BAŞKAN Komisyonun itibarı yerindedir. GARO PAYLAN (İstanbul) Burada saatlerce, on dört saat, on altı saat BAŞKAN Sayın Bakanların nasıl cevap verecekleri konusunda

2 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 2 GARO PAYLAN (İstanbul) Bakın, her gün on dört saat, on altı saat sabahlara kadar müzakere ediyoruz, sorular soruyoruz. Bazı sorularımıza gerçekten samimiyetle cevap veriyorlar, ancak ya vakitleri yetmediği için ya da netameli konulara cevap vermiyorlar ve diyorsunuz ki: Yazılı cevap verebilirsiniz. Hatta çağrı da yapıyorsunuz. Ancak yirmi üç gün geçti hiçbir milletvekili arkadaşıma, AKP sıralarındakiler dâhil tek bir yazılı cevap gelmedi. Bu, komisyona saygısızlıktır. Yani bu açıdan Başkanlık Divanı -tekrar çağrı yapıyorum- komisyonun itibarına sahip çıksın. Sayın Bakanlar süresi yetmediği zaman cevaplara üç gün içinde en fazla yazılı olarak cevap versinler, dört gün kaldı Sayın Başkan. Yarın tekrar hatırlatacağız, umarım yarına kadar birkaç bakanlıktan cevap gelmiş olur başlangıçtan itibaren. BAŞKAN Başkanlık Divanı komisyonu İç Tüzük hükümlerine göre yönetir. İç Tüzük hükümlerinde başkanların soru, görüş ve eleştirilere vermiş oldukları cevaplar ya da sonradan yazılı olarak gönderebilecekleri cevaplar ya da görüş ve eleştiriler noktasında böyle üç gün, bir hafta, on gün gibi bir süre vermelerine ilişkin herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Başkanlık Divanı, Komisyon üyelerimizin ve milletvekillerimizin sorularının cevapsız kalmaması adına ve sizlerin talebi doğrultusunda bu takibi yapmaktadır. Bunun komisyonun itibarıyla herhangi bir şekilde ilişkilendirilmesini doğru bulmadığımı bir kez daha ifade etmek istiyorum. GARO PAYLAN (İstanbul) Nasıl ilişkilendirmek doğru değil? BAŞKAN - Teşekkür ederim. Sayın Erdinç GARO PAYLAN (İstanbul) Size de yapılan saygısızlık Sayın Bakanım. BAŞKAN Sizin nasıl algıladığınıza bağlı Sayın Paylan. GARO PAYLAN (İstanbul) Hiçbirine cevap vermiyorlar. BAŞKAN Ben öyle bir algı içerisinde değilim. GARO PAYLAN (İstanbul) Yirmi üç gündür soru soruyoruz hiçbirine cevap gelmiyor. BAŞKAN Siz ayrı bir algıyı yönetmeye çalışıyorsunuz. GARO PAYLAN (İstanbul) Yüzlerce soru var cevap verilmemiş. BAŞKAN Siz ayrı bir algı yönetmeye çalışıyorsunuz biz de gayet anlayışlı ve bir derin bir hoşgörü içerisinde sizi dinliyoruz. SALİH CORA (Trabzon) Yani o sizin GARO PAYLAN (İstanbul) Sizin de sorularınıza cevaplandırılmadı. SALİH CORA (Trabzon) Sizin görüşünüz BAŞKAN Sayın Cora lütfen müsaade edin Arkadaşlar, Sayın Erdinç in söz hakkına müdahaleniz olmasın. Buyurun. MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım. Sayın Bakanım, değerli arkadaşlar; tabii, burada, genelde usulle ilgili söz alma talebim çok fazla benim yoktur ama BAŞKAN Hiç görmedim zaten, ilk defa görüyorum. MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Dün yaşanan olay üzerine benim de birkaç cümle söylemem gerektiğini düşünüyorum. MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) Usulle ilgili değil ki bunlar. MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Özellikle burada BAŞKAN Sayın Bekaroğlu nun usulle ilgili olmadığına dair bir itirazı var ama siz buyurun. MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Olabilir, bugüne kadar usulle ilgili hep söylüyorlar ama kendileri hiç usulle ilgili bir şey söylemediler. Onu da söylemekte fayda olduğunu düşünüyorum. GARO PAYLAN (İstanbul) Usulsüzlük var. MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Usulden söz alıp esastan konuşmak burada adet hâline geldi. Bir tane de biz yapalım Sayın Başkanım. GARO PAYLAN (İstanbul) Benim söylediğimin usulsüz bir şey mi? MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Sizi kastetmiyorum, lütfen üzerinize alınmayın. Dün Sayın Bakanımızı kendilerinin davet ettiği ve burada adını anmak istemediğim sendikanın kendi misafirlerine karşı yapmış olduğu bir tavrı tüm Türkiye izledi. Orada kendi sıfatlarını -özellikle üzerine basa basa söylüyorum- Sayın Cumhurbaşkanımıza yakıştırma cüretini gösteren ahlaki olmayan bir güruha karşı göstermiş olduğunuz onurlu davranıştan dolayı sizleri tebrik ediyorum, Sayın Cumhurbaşkanımız adına da teşekkür ediyorum, gerçekten önemli bir şey. Orada Cumhurbaşkanımıza hakaret edilirken, o hakaret edenleri, bu olaya sessiz kalanları ve bu olayı destekleyenleri de burada şiddetle telin ediyorum. Teşekkür ediyorum Başkanım. BAŞKAN Sayın Günal

3 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 3 MEHMET GÜNAL (Antalya) Teşekkür ederim Sayın Başkan. Ben de, Sayın Bekaroğlu gibi şaşırdım; tabii yani bunlar söylenebilir, itirazımız yok, birazdan herkese söz sırası gelecek. Eğer bir suç unsuru varsa zaten Sayın Bakan gereğini yapar, başka bir şey varsa da Biz burada hapis olduğumuz için hiçbir şeyden haberimiz yok Sayın Bakanım, gidiyoruz, geliyoruz, otomatiğe bağladık. Ben, Sayın Başkana usulle ilgili bir şey hatırlatacağım. Bugün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bütçesini görüşüyoruz ve baştan beri bütün bütçelerde biz çalışma barışı adına bozucu faaliyetleri, ne kadar sendikal baskının olduğunu daha dün önceki gün iki üç ayrı örnekle yandaş sendikanın kayırıldığını söyledik. Şimdi, geçenlerde bir usul daha, daha doğrusu teamül bozularak diyeyim, Sayın Başkan burada Türk Tabipler Birliğinin Genel Sekreterini konuşturmuştu. Ben, Sayın Başkana soruyorum: Böylesine önemli bir şeyi, aylardır, yıllardır, devlet personel rejiminde değişiklik lazım, çalışma hayatına ilişkin değişiklik lazım derken, acaba bugün o sendikaların temsilcilerini çağırmayı düşündünüz mü? Veya dünkü olayı bu şeylerle bağlayıp Bundan sonra bunlarla işimiz yok. mu dersiniz yoksa Burada, getirip, onların da görüşlerini almayı düşündünüz mü, düşünür müsünüz? diye size sormak istiyorum. Öbür türlü de, buradan, Sayın Bakana, hem konuşmasına başlarken, bu konularda bir çalışmanız var mı? Sadece sendikalı sayıları hesaplayıp onlara bakıp şey koymak ayrı ama bütün bakanlıklarla ilgili burada elimde örnekler de var, her bakana sunduğumuz tavırlarda var, bunlarla ilgili bir şey yapmayı düşünür müsünüz diye baştan söylemek istedim. Teşekkür ederim. BAŞKAN Teşekkür ederim. ERHAN USTA (Samsun) Ben de bir iki hususta BAŞKAN Tabii, Sayın Usta, siz de buyurun. ERHAN USTA (Samsun) Teşekkür ederim Sayın Başkan. Şimdi, ben de, dün, Ekonomi Bakanlığı bütçesi görüşülürken -siz yoktunuz- Sayın Divan Başkanının tutumuyla ilgili olarak söz aldım. Şimdi, tabii, burada, normal olarak kurul üyeleri, komisyon üyeleri on dakika, dışarıdan gelen milletvekilleri de beş dakika konuşuyor. Ancak burası teknik bir komisyon, herkese de müsamaha ediliyor, on dakika yirmi dakikaya kadar çıkıyor. Özellikle sizi bu konuda BAŞKAN Fazlası da oldu. ERHAN USTA (Samsun) Fazlası bile olduğu oldu. Dün şunu analiz etmeye çalıştım ben konuşmamın bir kısmında: 500 milyar dolar biliyorsunuz Hükûmetin bir ihracat hedefi vardı başlangıçtan beri koyduğu. Şimdi, bunun, artık nasıl geçersiz olduğunu Hükûmetin ortaya koyduğu tahminlerle Hangi tahminler? Mesela, Hükûmetin elimizde bir 2018 ihracat tahmini var 201 milyar dolar, yine Hükûmetin 2018 ve 2023 ihracat artış hedefi var yüzde 80, 201 milyar doların üzerine yüzde 80 koyduğumuz zaman 360 milyar dolara ulaşıyoruz ve bu, maksimum, Hükûmetin, bugün, kendi ortaya koyduğu tahminler çerçevesinde 2023 yılında ulaşılacak miktar, ihracat miktarı. Dolayısıyla, 500 milyar dolara hâlâ devam edilecek mi? anlamında, o içerikte bir şeyimiz oldu. Fakat, tabii, özellikle Başkanın burada tutumunu anlamak mümkün değil. Hani iktidar grubundan arkadaşların eleştirileri olabilir, birtakım sataşmaları olabilir konuşma esnasında ama Başkanın, yani söz verirken sürekli sözü uzatmadan da sözümü kesmesi ve nihayetinde sözüm uzatmayarak konuşmamı yarıda bırakması gibi bir olayla karşılaşıldı. Dolayısıyla, bugün özellikle bugün bunu ifade etmek istiyorum. (AK PARTİ sıralarından gürültüler) BAŞKAN Arkadaşlar, müsaade edin, müsaade edin, siz müdahale etmeyin. ERHAN USTA (Samsun) Burada herkese gösterilen ve daha önceki şeylerde de bize de gösterilen müsamahanın tekrar gösterilmesini istiyoruz. İlla konuşmak için konuştuğumuz yok. Mesela, ihtisasımız olmayan kuruluşlar bütçesinde hiç konuşmadım, kuruluş bütçesi oldu dedim. Bakın, hiç söz almadım. Bir tane kuruluş bütçesinde hiç söz almadım, on dakikayı bile doldurmadığım oldu. Bundan sonra göreceksiniz yani ihtisasımız olmayan alanlarda da laf olsun diye konuşmuyoruz. Başkanlık Divanının bu konuda daha dikkatli olmasını istirham ediyorum. Teşekkür ederim. BAŞKAN Sayın Usta, Başkanlık Divanı azami ölçüde milletvekillerimize, alınan karara rağmen, en azından sözlerini tamamlamalarını ve düşüncelerini MEHMET GÜNAL (Antalya) Bakanlar için de karar aldık ya Sayın Başkan. Yani uzatmak istedikleri zaman söz veriyoruz. BAŞKAN Aynı şekilde.

4 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 4 Düşüncelerini net olarak ifade edebilmeleri için gerekli zamanı tanıyoruz. Vaktimiz var. Bu Komisyon, gerçekten son derece yoğun çalışan bir Komisyon. Uzun saatler burada otuyoruz. Yani, eğer, bir Komisyon üyemiz de on iki saat burada oturuyor ise söylemesini gerekeni ifade edebileceği süreye de sahip olmasından daha tabii bir şey yok. Sayın bakanlarımızın da sunum ve cevapları için de gene aynı şey geçerlidir. Sayın Günal ın sivil toplum örgütleriyle ilgili söylemiş olduğu konuyu da saygıyla karşılıyorum. Tutanakları getirteceğim. O gün, Sağlık Bakanlığı bütçesindeki Türk Tabipler Birliği Genel Sekreteri Sayın Şener in açıklamasından sonra ben şunu söyledim tartışmalar üzerine: Sivil toplum örgütleri, bu da bir tasarıdır, kanun tasarısıdır, diğer kanun tasarılarından pek bir farkı yoktur ama teamül olarak yoğun gündemden dolayı sivil toplum örgütleri direkt olarak çağrılmıyor ama o gün de tutanaklarda net olarak var, Komisyon üyesi arkadaşlarımızın, milletvekillerimizin özellikle dinlemek istedikleri sivil toplum örgütleri varsa, bunları bize bildirdikleri takdirde, bir gün önceden, biz bu görüşmelere çağırmakta herhangi bir beis duymayız ve sivil toplum örgütlerini de dinlemekten Komisyon olarak da her zaman memnun oluruz. Arkadaşlar, çok ışık yanıyor, onun için bilemiyorum. Usul yönünden Sayın Aydoğan, buyurun lütfen. NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) Sayın Başkan, biraz önce iktidar partisi milletvekillerinden iki arkadaşımız, dün DİSK Genel Kuruluna katılan Sayın Bakana yönelik, bir grup işçinin, adını anmak istemedikleri sloganlar nedeniyle Sayın Bakanın Genel Kurulu terk ettiğini, burada kendisine karşı gösterilen tavrı kınadıklarını ifade ettiler. Bu yaklaşım karşısında Sayın Bakanın son derece olumlu bir yaklaşım sergilediğini söylediler. Ama biz, bu milletvekillerinden, Sayın Bakanın yaptığı değerlendirmeler sırasında sarf ettiği şu sözleri de burada söylemelerini isterdik. Ne dedi dün Bakan değerlendirme yaparken Genel Kurul salonunun dışına çıktığında? Katil Erdoğan diye slogan atıyorlar. Katil kim? Katil aslında içeride. Katil içeride otururken başkasına katil demeyi biz kabul edemeyiz. dediler. MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Çok doğru söylemiş. BAŞKAN Arkadaşlar, müdahale etmeyin. NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) Biz bunun kime söylendiğini biliyoruz. İsim vermese de biliyoruz. GARO PAYLAN (İstanbul) - Helal olsun yani! Ne güzel, doğru söylemiş böyle! Böyle kutuplaştırın toplumu, tamam mı? Dün yapılanlara karşı sizin MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Hak edene verdiği cevap. GARO PAYLAN ( İstanbul) - Hak edene? Sana göre MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Bana göre BAŞKAN Arkadaşlar NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) Kınadığınız konu kadar kınanması gereken bir konudur. Sizin katil dediğiniz bizim Genel Başkanımız, Türkiye de demokrasinin, insan haklarının, özgürlüklerin savunucusudur. Teşekkür ederim. BAŞKAN Evet, arkadaşlar, usul yönünden söz isteyen milletvekilimiz var mı? MUSA ÇAM (İzmir) Var. GARO PAYLAN (İstanbul) - Var. BAŞKAN Siz konuştunuz usul yönünden. GARO PAYLAN ( İstanbul) - Bir tur daha konuşacağım. BAŞKAN Usul yönünden bir sefer konuşulur. GARO PAYLAN (İstanbul) - Hayır efendim, ne alakası var? Sizin cevabınıza ben yorum yapacağım. BAŞKAN Tabii ki. Usul yönünden sadece Komisyon üyesi milletvekillerimize söz verebiliyorum, onu da bir kez daha ifade edeyim. Sayın Çam, buyurun. MUSA ÇAM (İzmir) Teşekkür ederim Sayın Başkan. Değerli Komisyon üyeleri, Sayın Bakan, basınımızın değerli emekçileri; hepinize günaydın, iyi bir çalışma diliyorum. İktidar partisi milletvekili arkadaşlarım dün, İstanbul da, Pendik te yapılan bir konfederasyon genel kurulunda söylenen sözlerle ilgili telinlerini ilettiler. Şimdi, ben de dün oradaydım ve Sayın Bakanın hemen arkasındaki sırada oturuyordum. BAŞKAN Siz de beraber mi terk ettiniz Sayın Bakanla?

5 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 5 MUSA ÇAM (İzmir) Ben biraz daha kaldım, akşam ancak geldim. Dün böyle bir protesto oldu, doğrudur ama şunu söylememiz gerekiyor: Daha önceki dönemde, 2008 ve 2012 yıllarında yapılan genel kurula da Sayın Faruk Çelik katılmıştı. Onun da katıldığı kongrede yine buna benzer protestolar olmuştu fakat Sayın Faruk Çelik salonu terk etmedi, sonuna kadar kaldı. Çıktı kürsüye konuşmasını yaptı ve sonra oradan alkışlanarak uğurlandı. Şimdi, arkadaşlar, bütün genel kurullar, kongreler homojen yapılar, kurullar değildir, kongreler değildir. Evet, AKP İktidarının on dört yıllık iktidarı döneminde katıldıkları bütün meslek örgütleri, sivil toplum örgütleri ve hatta arka bahçeye yaptıkları bütün genel kurullar da ayakta alkışlandığı genel kurullar olmuş olabilir. Ama sendikalar, meslek örgütleri, sivil toplum örgütlerinin en önemli özelliklerinden bir tanesi devletten bağımsız olması gerekiyor, sermayeden bağımsız olması gerekiyor, iktidardan bağımsız olması gerekiyor ve düşüncelerini özgürce söylemesi gerekir. Şimdi, buna çok alışkın olmadığı için AKP Hükûmeti ve sayın bakanlar, bu tip protestolar olduğunda hemen süratle oraya terk ediyorlar. Ben Sayın Bakanın yerinde olmuş olsaydım Bu bir yöntemdir, kendisi terk etti. Sayın Cumhurbaşkanımıza bu kadar hakaretin yapıldığı yerde benim ne işim var? deyip belki AKP içerisinde büyük bir alkış almış olabilir, Sayın Cumhurbaşkanı tarafından da büyük bir destek de görmüş olabilir, bu bir yöntemdir ama eğer orada kalsaydı, orada bakan olarak konuşmasını yapmış olsaydı bana göre o kongre salonundan alkışlanarak çıkabilirdi. Dolayısıyla, insanların, tepkilerini bir şekilde dile getirmelerini demokratik bir talep olarak, demokratik bir davranış biçimi olarak görmek gerekir. BAŞKAN Hakaret bir talep biçimi olamaz Sayın Çam. MUSA ÇAM (İzmir) Şimdi, şunu söylememiz gerekiyor MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Sayın Çam MUSA ÇAM (İzmir) Arkadaşlar BAŞKAN Arkadaşlar, müdahale etmeyin lütfen. Sayın Bakana söz vereceğim. MUSA ÇAM (İzmir) Sayın Bakan da kürsüye çıkıp bunun böyle olmadığını en uygun üslupla, en dikkatli üslupla söyleyebilirdi. Buna hiçbir itiraz yok yani. Ha, şunu söyleyeyim, kişisel olarak söyleyeyim: Yani oraya davet ettiğiniz bir bakan veyahut da herhangi bir kurumun temsilcisine karşı biraz daha nazik, biraz daha olumlu olmak tercih edilen bir nedendir. Ama insanlar bir şekilde o kadar büyük bedeller ödemişler ki, o kadar büyük faturalar ödemişler ki yani, kimisi oğlunu kaybetmiş, kimisi kızını kaybetmiş, kimisi eşini kaybetmiş, kimisi çocuğunu kaybetmiş, sonunda oraya acılarla gelmiş insanlar orada. Dolayısıyla, onların oradaki o tepkilerini de çok doğal karşılamak gerekiyor ve bunu bir reaksiyon göstererek, orayı terk etmemek gerekirdi diye düşünüyorum. Yoksa, bu yani Türk-İş genel kuruluna katıldığında da alkışlandı ama yine orada işçiler kalktılar protesto ettiler. Onun ölçüsü, dozajı, ne kadar ayarlanır, ne kadar ayarlanmaz ayrı bir konu ama bütün genel kurullarda bu tip tepkiler hem iktidar partisi bakanlarını hem ana muhalefet partisi milletvekillerine veyahut da genel başkanlarına karşı hep olmuştur. Yani dün Sayın Kemal Kılıçdaroğlu geldi, salonun bir bölümü protesto etti, bir bölümü alkışladı. Sayın Demirtaş geldi, bir bölümü alkışladı, bir bölümü protesto etti. Yani bunlar sadece Sayın Bakana veyahut da Sayın Cumhurbaşkanına karşı yapılmış bir tutum değildir yani. Herkes her şeyden memnun olacak, mutlu olacak veyahut da duymak istediklerini konuşacaklar diye bir kayıt yoktur. O nedenle, ben Sayın Bakanın yerinde olmuş olsaydım, biraz daha sabırlı davranıp, orada çıkıp kürsüde söylemek istediklerimi en iyi şekilde söyler ve oradan alkışlanarak gidebilirdim. Sayın Bakan daha kolayını tercih etti ve terk etti. Evet, bu AKP camiası içerisinde son derece takdire şayan olabilir ama o genel kurulda ben biliyorum ki, Türkiye'nin değişik yerlerinden gelen delegasyonun orada söyledikleri bir tek şey vardı, taraflı, tarafsız, Keşke Sayın Bakan kalsaydı ve burada konuşsaydı ve biz de burada dileklerimizi ve taleplerimizi söyleseydik kendisine, bizim taleplerimize de kulak verseydi. dediklerini de ben oradaki süreç içerisinde Akşam saat ye kadar ben orada kaldım, ye kadarki temaslarım içerisinde bunu yaptım. Ve ayrıca, DİSK Genel Başkanı Sayın Kani Beko da iki defa ayağa kalktı, bu protestoları gerçekleştiren gruba taraf gitti ve onları sakinleştirmek için elinden gelen bütün çabayı ve gayreti de gösterdi. Davet sahibi ve ev sahibi olarak da bunu yerine getirdiğini burada not olarak da belirtmek isterim. Teşekkür ediyorum. BAŞKAN Teşekkür ederim. Değerli arkadaşlar, bir iki şey de bu konuda ben söylemek istiyorum müsaadenizle. Ya, kimse kimseyi sevmek zorunda değil ama hiç kimsenin bir diğerinden nefret hakkı yoktur. Bahsetmiş olduğunuz şey bir protestodan ziyade Ve bu yapılmış olan saldırıyı, sadece AK PARTİ lilerin değil Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkesin telin etmesi gerekir ve hepimiz, kime yapılırsa yapılsın, tabii ki başta Sayın Cumhurbaşkanı, kime yapılırsa yapılsın, böylesi ölçüsüz, densiz, provokatif söylemleri mutlak surette, protesto demiyorum, saldırıları hep beraber şiddetle kınamalıyız. Eğer, senin protesto edenin iyi, benim protesto edenim kötü diye bir algı yaratmaya kalkarsanız bunun sonucunda karşılaşacağınız şey bahsetmiş olduğunuz nefret

6 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 6 tohumlarından başka bir şey değildir. Onun için, herkesin sözlerinde, davranışlarında ve organizasyonlarında dikkatli olması lazım. Sayın Bakan orada bir misafirdir ve orada Kani Bey in, size de orada Başkanın sadece Ya, yapmayın. demek değil, salonun düzenini sağlamakla yükümlü olduğunu da hepimiz biliyor olmalıyız. Değerli arkadaşlar, bu konu daha da uzatılabilir ama iki söz talebi daha var, onları da karşılayacağım. Sayın Bekaroğlu, buyurun lütfen. MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) Tabii, usul tartışmasını açtı bu. Ben de birkaç cümle söylemek istiyorum. Protesto hakkı demokrasilerde vardır ama bu protesto hakkı şiddet, hakaret, ayrımcılık, ırkçılık içeremez. Yani bunu prensip olarak, ilkesel olarak söyleyelim. DİSK genel kurulunda yapılan, söylenen sözlerin içeriğine katılmak mümkün değil ama orada bir grubun yapmış olduğu bu hareket dolayısıyla bütün DİSK i, oraya gelenleri mahkûm etmek, güruh demek falan da son derece yanlış. Dün haberi izleyenler Biz haberden gördük. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasının öncesinde bu yapılan hareketin doğru olmadığını, yanlış olduğunu ifade etmiştir ve Keşke Sayın Bakan kalsaydı, düşüncelerini ifade etseydi. demiştir. Şimdi, değerli arkadaşlarım, müthiş bir kutuplaşmış ortamda bulunuyoruz yani Türkiye Cumhuriyeti tarihinde böylesine bir şey görmedik. Yani toplum yüzde 50 yüzde 50 birbirine düşman edilmiş durumdadır. Dolayısıyla, hepimiz yani bugün 2016 da Türkiye de siyaset yapan, iktidar, muhalefet hangi partiden olursa olsun, bakan olsun, Cumhurbaşkanı, Başbakan olsun, herkes dikkatli davranmak durumundadır. Dolayısıyla, görmüş olduğunuz bir davranışı kınarken daha önce bizim yapmış olduğumuz bir davranışın da öz eleştirisini yapabilmeliyiz. Bu toplumun kutuplaşmasında -kimse kusura bakmasın, rahatsız olmasın- en tepedekilerin tutumlarının, davranışlarının da son derece etkili olduğunu ifade etmek isterim. Dün Sayın Bakan, evet, kalabilirdi, anlatabilirdi, anlatmadı, çıktı. Çıkarken, kim ne derse desin, suçlayabilirsiniz, içinizden geçirebilirsiniz ama bir partini genel başkanını kastederek, onu kastetmiştir, Katil içeride oturuyor. dememesi gerekiyor. Bunlar yanlış şeyler. Bunların bu topluma hiçbir faydası olmuyor arkadaşlar. Türkiye den başka gideceğimiz bir yer yok, hepimiz burada olacağız. Sağı da solu da, iktidarı da muhalefeti de, Sünni si de Alevi si de, Türk ü de Kürt ü de bu topraklarda olacağız. Bu kadar düşmanlaşma olmaz. Bunlar yanlıştır. Salondaki bir işçi, bir işçi ki, DİSK Genel Başkanı bunu engellemeye çalıştı Böyle şeyler Onu da tasvip etmiyoruz ama bir Bakanın ağzından çıkmaması gerekiyor o katil sözü. Bunlar yanlıştır. Bu ülke bizim. İç savaşa doğru sürükleniyoruz değerli arkadaşlar, farkında mısınız? Suriye yi bugün görmüyor muyuz arkadaşlar? Çevremizde olup bitenleri görmüyor muyuz? Bu ülke bizim, nereye gideceğiz? Nereye gideceğiz? Esat, bütün kendine düşman olanları Suriye den çıkarabildi mi? Herkesi öldürebildi mi? Peki, Türkiye de bir grup bunu yapabilecek mi, sevmediklerini çıkaracak mı, öldürecek mi? Böyle bir şey yok. Aklımızı başımıza toplayalım. derim ben. Teşekkür ederim. BAŞKAN - Sayın Paylan GARO PAYLAN (İstanbul) Teşekkür ederim Sayın Başkan. Sayın Başkan, bu usul meselesi değil ama öyle açıldığı için ben de birkaç cümle edeyim. Ben, dün Sayın Bakanın yaşadığı muameleden üzüntü duydum. Sonuç olarak bir bakanımız ve bu şekilde hiç kimse böyle bir muameleyi hak etmiyor, asla ama bu AKP İktidarının ve Sayın Cumhurbaşkanını maalesef toplumda yarattığı kutuplaşmanın bir sonucudur ve polarizasyonun bir sonucudur. Telin etmek gerekir elbette, ancak Sayın Bakan çıkışta, şimdi yapılan muamelenin bir benzerini yaptığı zaman ve AKP sıralarından da buna onay verildiği zaman, sonuç olarak nasıl bir noktaya geliyoruz, nasıl bir Türkiye de yaşayacağız? Sayın Bekaroğlu söyledi, nasıl bir sonuç yaşayacağız? Bakın, Esat da Suriye de aynısını yaptı. Şu anda Suriye yanmış bir ülke. Birbirimizi tahkir ederek nereye varacağız? Ve Sayın Bakan, Katil orada, katil içeride. derken kimi veya kimleri kastettiniz, size açık bir soru soruyorum? Katil orada, katil içeride. derken kimi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıydı orada herkes, kimi, kimleri, hangi kurumu, hangi kişiyi, hangi bireyi kastettiniz? Bakın, siz defalarca partime dönük, Halkların Demokratik Partisine dönük tahkir edici ifadelerde bulundunuz. Keşke ağzı düzgün, üslubu düzgün bir insan olsaydınız ama maalesef öyle değil. BAŞKAN Sayın Paylan MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Sayın Paylan, bu ifade yakışmıyor. BAŞKAN Sayın Paylan, hakaret ediyorsunuz.

7 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 7 GARO PAYLAN ( İstanbul) - Hakaret değil. BAŞKAN Bu, hakaret. GARO PAYLAN ( İstanbul) - Hakaret değil, hakaret değil ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Bu yakıştı mı? Ayıp ya. SALİH CORA (Trabzon) Bu tahkir edici bir davranış olmuyor mu? BAŞKAN Sayın Cora, müsaade eder misiniz? GARO PAYLAN ( İstanbul) - Ben üzüntü duyduğumu söyledim. SALİH CORA (Trabzon) Konuşmasına, üslubuna dikkat etsin. Hakaret söylemi değil mi bu? BAŞKAN Siz müsaade eder misiniz? ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Sayın Başkan, üslubuna dikkat etsin. MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Ağzınızdan çıkanı duymuyorsunuz ama ya! GARO PAYLAN (İstanbul) - Hakaret etmedim ki ben. ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) - Daha ne hakaret olacak arkadaşım? MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) Ne söylediğinizi bilmiyorsunuz. GARO PAYLAN ( İstanbul) - Siz, katil diyeni onaylıyorsunuz, bir şey demiyoruz. Biz ifadesi düzgün diyoruz SALİH CORA (Trabzon) Sizin söyleminizden de içeride bu katil diyenleri de onaylıyorsunuz. GARO PAYLAN (İstanbul) - Onaylamıyorum, hayır. Hayır, telin ediyorum dedim. Bakın, telin ediyorum. ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) - Ondan sonra ama deyip istediğin lafı söylüyorsun. Böyle şey var mı ya. GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Bakanın üslubundan bahsediyorum. Ben hakaret etmedim. ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Ben de sizin üslubunuzdan bahsediyorum. GARO PAYLAN ( İstanbul) - Tamam, tutanların alın, hakaretim varsa özür dileyeceğim. Tek bir kelime hakaretim ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Hakaretin alası ya. GARO PAYLAN ( İstanbul) Ne var, ne dedim? ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) - Göstereceğim, tutanakları sana göstereceğim. GARO PAYLAN (İstanbul) - Tamam, gösterin. MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) Ağzı ve üslubu bozuk. dedin. GARO PAYLAN ( İstanbul) - Ağzı bozuk, üslubu bozuk. dedim. Çünkü Katil orada, katil içeride. diyen bir bakanımız var. Siz de bunu telin etmeniz lazım diyorum. SALİH CORA (Trabzon) Türk Ceza Kanunu nda bir söz vardır, bir kurul vardır GARO PAYLAN (İstanbul) - Ya, eleştirdiğiniz şeyin aynısını Sayın Bakan yaptı. SALİH CORA (Trabzon) Hakaret karşısında söylenen sözlerden dolayı ceza GARO PAYLAN (İstanbul) - Yapmayın Allah ı severseniz ya. Ne kadar güzel yani! NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) Sadece hukuk bilen siz değilsiniz, biz de hukuk biliyoruz hukukçu olmasak da. Hukuku biliyoruz, kusura bakmayın. SALİH CORA (Trabzon) Ceza Kanunu nda bunun açıklaması var. GARO PAYLAN ( İstanbul) - Tabii, tabii. Siz bana küfrederseniz SALİH CORA (Trabzon) Hakaret, tahkir ve tezyif edici sözler altında muhatap kalan BAŞKAN Arkadaşlar GARO PAYLAN ( İstanbul) - Ya, hayır, mevzu şu: Orada Katil orada, katil içeride. diyen bir Bakanımız var. BAŞKAN Toparlar mısınız Sayın Paylan? GARO PAYLAN (İstanbul) - Bakın, siyasetçiler başka bir noktada ama Bakan Türkiye Cumhuriyeti ni temsil ediyor ve bütün vatandaşlarımızı temsil ediyor. Orada herkesin Bakanı ve bir Bakan Katil orada, katil içeride. diyemez ve kimi kastettiğini açıkça soruyorum. Kimi kastediyorsunuz Sayın Bakan Katil orada, katil içeride. derken. SALİH CORA (Trabzon) Demek durumunda kaldı. BAŞKAN Sayın Cora, yerinize otursanıza. GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Başkan, ikinci olarak şeyi söyleyeceğim: Komisyonun itibarı konusunda Ben bir halel olmadığını düşünüyorum. dediniz ve başka bir algı yaratmaya çalıştığımı söylediniz. Bakın, ben BAŞKAN Şahsınızı hedef aldım. GARO PAYLAN ( İstanbul) - Hedef aldınız, o yüzden ben cevap veriyorum size. Sizin bu Komisyonun itibarına sahip çıkmadığınız ortaya çıktı demek ki. Bu, ipe un serme hâli devam edecek ben öyle anlıyorum. Hiçbir cevap alamıyoruz. Ben hemen yarın Sayın Meclis Başkanıyla görüşeceğim. Hatta, bugün arayacağım kendisini. Ve bu komisyonun itibarına bu Divan sahip çıkmıyor diyeceğim. Yüzlerce sorumuza sayın bakanlar cevap göndermiyor diyeceğim. Pazartesi günü de resmî yazıyla Sayın Başkana bildireceğim. Salı günü Anayasa Komisyonunda da yüzüne de söyleyeceğim eğer ki cevap gelmezse. Bu Komisyonun itibarına sahip çıkmıyorsunuz, cevaplar

8 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 8 gelmiyor ve bu konuda da bu konunun Komisyonun itibarına halel getirmediğini düşünüyorsunuz, maalesef bu konuda da üzüntü duyduğumu belirtmek istiyorum. BAŞKAN Çok teşekkür ediyorum. Sayın Çaturoğlu, buyurunuz. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Sayın Başkan, değerli Bakanım BAŞKAN Usul değil mi? FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Evet, usul üzerinde konuşuyorum. Öncelikle ben de sebebi ne olursa olsun bir misafire yapılan davranışı, kötü muameleyi tasvip etmediğimi, kişisel olarak, bunun yanlış olduğunu, misafire misafir gibi davranılması gerektiğini ifade ediyorum ve Sayın Bakanımıza yapılan hareketin yanlış olduğunu ifade etmek istiyorum. İkincisi, Sayın Usta nın dediğiyle alakalı. Sayın Usta, dünkü, dün akşamki, Sayın Ekonomi Bakanımızın bütçesi görüşülürken otuz beş dakika konuşmuştur. Ben saat tuttum, otuz beş dakika. Ben bölgemle alakalı ve Türkiye teşvik sistemiyle alakalı bir sunumu ERHAN USTA (Samsun) Alllah tan korkun. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Kayıtlara bakarsınız. ERHAN USTA (Samsun) Getirtsin Başkan. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Sayın Çaturoğlu, bunun muhatabı siz değilsiniz ki. Sayın Usta nın söylediklerinin muhatabı Başkanlık Divanıydı. ERHAN USTA (Samsun) Başkanım, çünkü, fikirle karşılık vermeyince oradan buradan, böyle bel altı FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Hayır, bel altı filan değil. Ben anlatacağım şimdi size, fikirle de karşılık vereceğim. ERHAN USTA (Samsun) Benim söylediğim sözler karşısında bir tane fikir ileri sürün Allah aşkına. Siz de Kardeşim, yanlış yapıyorsunuz hesabı 360 değil de 860. deyin FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Bak gene sözümüzü kesiyorsunuz. BAŞKAN Ama Sayın Çaturoğlu, mazide kazı yaparak biz geleceği yakalayamayız ki, bırakın FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Tamam, peki. BAŞKAN Bugün önümüzde daha görüşeceğimiz bütçesi var 2 bakanlığın. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Biz Zonguldak iliyle alakalı ve onun genelinde Türkiye teşvik sistemiyle ilgili ve özelleştirilen kurumların daha sonra bölgelerine olan tutumlarıyla ilgili konuşmayı ancak on dakika artı on iki dakikada bitirmiş olduk. Yani otuz beş dakika nerede, on iki dakika nerede? Bundan bile şikâyet ediliyor. İkinci nokta: Ben dünkü tartışmanın artık sonlandığını düşünüyordum. Yine Sayın Usta bunu açmış oldu. Sayın Ekonomi Bakanımız dedi ki BAŞKAN Sayın Çaturoğlu, kusura bakmayınız. Bakın, şu an Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bütçesi üzerindeki görüşmelere başlayacağız. Bir usul tartışması denildi. Siz dönüyorsunuz düne, Ekonomi Bakanlığının bütçesinde olan birtakım şeyler üzerinde yeni bir tartışma başlatıyorsunuz. Sayın Usta nın itirazı Başkanlık Divanına ve Başkanın buradaki müdahalesine yönelik olmuştur. MEHMET GÜNAL (Antalya) Süreyle ilgili BAŞKAN Size, şahsınıza yahut da dünkü görüşmenin içeriğine ilişkin bir itiraz yok ki. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Var efendim. 500 milyar doların yanlış olduğunu ifade etti gene. BAŞKAN Olabilir, Sayın Bakan da cevap verdi. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) E, tamam, gene bugün tekrarladı, ben de o konunun BAŞKAN Sayın Bakan gene cevap verir. MEHMET GÜNAL (Antalya) Bir şey yok, birazdan söz verecek orada cevap verirsin. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Peki, başka, muhalefet partilerine mensup arkadaşlar bu mikrofonu aldığında kürsü dokunulmazlığı oluyor da biz aldığımızda niye olmuyor? [CHP ve HDP sıralarından alkışlar(!)] Biz sözümüzü niye ifade edemiyoruz. Ben meramımı anlatacağım Sayın Başkanım, siz isterseniz kesin. NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) Sayın Başkan, siz cevap verin. BAŞKAN Yok artık bu MEHMET GÜNAL (Antalya) Söylesin bakalım dinleyelim. Merak ettim neymiş. MUSA ÇAM (İzmir) Anlatsın meramını. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Ekonomi Bakanımız Sayın Mustafa Elitaş 500 milyar dolar ihracat hedefinin belli varsayımlar altında yapıldığını ve yıllık dünya ticaret hacminin yüzde 7 artması koşuluyla 2023 yılı dünya ticaret hacminin 38 trilyon dolar olarak öngörüldüğünü ve

9 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 9 bundan da Türkiye'nin yüzde 1,5 pay alması durumunda 500 küsur milyar dolar ihracat rakamının yakalanacağını söylemiştir. ERHAN USTA (Samsun) Sayın Çaturoğlu FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Kesmeyin arkadaşlar. BAŞKAN 2023 vizyonu üzerine tartışma açıyorum Sayın Usta, size de söz vereceğim. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Ve Sayın Bakanımızın söylediği husus da şudur: Dünya ticaretinde meydana gelen daralmalar, emtia fiyatlarının düşmesi ve bu gibi sebeplerden dolayı dünya ticareti daralmış ve bu varsayım gerçekleşmemiştir. Yalnız, Bakanımızın özellikle vurguladığı husus şudur: 2002 yılında biz dünya ticaret hacminden yüzde 0,50 pay alırken bugün bu pay yüzde 1 seviyelerine çıkmış ve Sayın Bakanımız üzerine basa basa 2023 yılı vizyonu olarak da yüzde 1,5 a bu rakamın çıkacağını ifade etmiştir. Eğer o günkü ticaret hacmi 33,3 trilyon dolar olursa Türkiye'nin ihracatı da 500 milyar dolar olacaktır. Eğer bu rakam daha fazla olursa, örneğin MEHMET GÜNAL (Antalya) 700 de olabilir. diyorsunuz yani. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) 40 milyar dolar olursa bu hedef 600 milyar dolar olacaktır. diye ifade etmiştir. Kaldı ki Sayın Usta görüşmeler sırasında bana Sekizinci Kalkınma Planı yla ilgili, Türkiye'nin projeksiyonunda millî gelir tahminini göndermiştir. O tahminde de aynen şu varsayım yer almaktadır: Dünya ticaret hacmi yüzde 7 arttığı takdirde 2023 yılında Türkiye'nin millî geliri 1,9 trilyon dolar olacak. demiştir ama maalesef dünya ticaret hacmi yüzde 7 artmamaktadır. O hâlde, kendisinin gönderdiği vizyon da geçersizdir, yalandır, yanlıştır. Sevgi ve saygılarımı sunuyorum. BAŞKAN Teşekkür ediyorum. Sayın Günal MEHMET GÜNAL (Antalya) Merak ettim ama hâlâ cevap alamadım Sayın Çaturoğlu, daha geniş analiz bekliyorduk. Yani siz bu Hükûmetin FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Burası üniversite mi? MEHMET GÜNAL (Antalya) Bir saniye Ben de sorayım canım, bir dakika Ben seni dinledim ya. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Burası üniversite değil ki ders verelim burada. MEHMET GÜNAL (Antalya) İşte ders vereceksin, anlatacaksın. Sen bu Hükûmetin programını okumuyor musun? Sen bu Hükûmetin eylem planını okumuyor musun? Sekizinci Plan ın üstünden on sene geçti, Onuncu Plan bitiyor. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Sekizinci Programı Sayın Usta gönderdi. MEHMET GÜNAL (Antalya) Anladım, Sekizinci Plan varken dünya yüzde 5-6 ortalama büyüyordu. Şimdi dünyanın ortalama büyümesini Bak, şimdi bakalım burada var, önündekini aç, bak, bunun ilk sayfasında var. 2,5-3 büyüyor dünyada büyüme. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Sorun da o işte büyümüyor yani dünya büyümüyor. Aynı şeyi söylüyoruz. MEHMET GÜNAL (Antalya) E, işte Dünya büyümüyorsa sen nasıl büyüyeceksin. diyor Sayın Usta. 500 milyarı sen kendin çıkardın, neyini savunuyorsun onu anlat da görelim. BAŞKAN Sayın Günal, Sayın Usta kendisi cevap verebilir, niye siz söz aldınız? MEHMET GÜNAL (Antalya) Yok, ben hâlâ öğrenmek istiyorum da BAŞKAN Ha, buyurun. MEHMET GÜNAL (Antalya) Sayın Çaturoğlu nun engin şeyinden öğreneyim diye. Anlayamadım yani bu varsayımı neye göre yapmış peki? Yüzde 7 olmayacağı görünürken yüzde 7 konur mu? Enflasyon rakamı gibi yüzde 5 koy, yüzde 10 olsun; yüzde 5 koy, yüzde 8 olsun. E, o zaman kimse inanmayacak. Ben bayağı bir şey anlatacaksın zannettim, onun için merak ettim yani. FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Aslolan, dünya ticaret hacminden alacağı paydır. BAŞKAN Sayın Usta, buyurun. ERHAN USTA (Samsun) Teşekkür ederim Sayın Başkan. Tabii, ben hakikaten böyle bir tartışmayı açmaktan yana değildim. Ben sadece hangi kısımda sözümüz kesildi, nerede tahammül gösterilemedi Başkanlık Divanınca -Sayın İbrahim Turhan- onu söylemek için örnek olarak verdim. Yoksa, aynı konuşmayı burada tekrarlayalım o zaman, öyle bir niyetim yok, ancak şimdi madem Sayın Çaturoğlu açıyor konuyu Şimdi, şu çok net bir şekilde ortaya çıkmıştır: Aslında söylediğimiz şeyi dün akşam zımnen Sayın Bakan kabul etmiştir. Sayın Bakan 500 milyar dolar ihracat hedefimiz devam ediyor. diyememiştir dün akşam. Bakın, dün akşam aslında 500 milyar dolarlık ihracat hedefinin bittiği itiraf edilmiştir. CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) Hayır, öyle değil. ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Hayır, öyle bir şey yok. ERHAN USTA (Samsun) Hayır efendim, kayıtlar getirilsin, buna bakalım.

10 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 10 Dün akşam Sayın Bakan bizim aklımızla aday edecek şekilde Efendim, dünya ticaret hacmi 36 trilyon olursa, bizim de 1,5 olursa 1,5 la 36 yı çarpınca 500 ü buluruz. şeklinde bize bir çarpım vermiştir sadece. Şimdi, daha önce -hatırlayın arkadaşlar- on yıldır, kaç yıl olduysa, dört beş yıldır, altı yedi yıldır bu söylenirken hiç böyle varsayımları falan duymamıştık. 500 milyar dolar olacak., 500 milyar dolar olacak. Şimdi varsayımlara geldi. İşte o öyle olursa, bu böyle olursa Benim de dediğim o esasında Beyefendi, Sayın Vekilim. Şunu söylemeye çalışıyorum: O yüzden Şimdi aynı kelimeyi tekrar etmek istemiyorum, arkadaşlar rahatsız oldu, ben de o kelimeden rahatsız oldum ama tekrar edeceğim çünkü şey değil yani ben Bir kişi şöyle yapıyor. demiyorum. Artık şu 500 milyar dolar tırnak içerisinde bir kavram olarak söylüyorum, lütfen yanlış anlaşılmasın- yalanından vazgeçelim. dedim. Bu artık olacak, tutturulabilecek bir şey değil. dedim. Böyle bir dünya yok. Ve tabii, bu sadece küresel koşullardan kaynaklanmıyor. Bakın, Türkiye'nin kendisine özgü, bizim yarattığımız ortamdan kaynaklanıyor bu. Bunu görmemiz lazım. YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - Allah a aittir. ERHAN USTA (Samsun) Ait mait filan yok. Dolayısıyla, çok net bir şekilde dün akşam Sayın Bakan 500 milyar dolar hedefinin üzerini kapatmıştır. Şimdi, şöyle bir şey ifade edildi: Tabii, geçmişi hiç bilmeden sadece bugünü görerek, bugünkü siyaseti görerek bazen arkadaşlarımız bir şeyler konuşuyor. Ben o sözün sahibine söylüyorum. Ya, Türkiye bu 2023 ü bizden önce hiç konuşmuyordu. dedi Sayın Çaturoğlu. Tutanaklar getirilsin, bakılsın. Ben de onun üzerine dedim ki: Bakın, bu 2023 hedefi ilk kez Sekizinci Kalkınma Planı nda Haziran 2000 de konulmuştur. O zamanki Hükûmetin koalisyon ortağı da Milliyetçi Hareket Partisidir yani MHP nin iktidarda olduğu dönemde ilk kez 2023 hedefi, cumhuriyetin 100 üncü yıl hedefi konulmuştur. Ondan sonra da Böyle rakamlar hiç konuşulmuyor. deyince BAŞKAN Bir fotokopiyi de gönderdiniz, ben buradan takip ettim. ERHAN USTA (Samsun) Fotokopiyi gönderdim. Orada bakın BAŞKAN Takip ediyordum ben buradan evet. ERHAN USTA (Samsun) Şimdi fotokopi yanınızda mı? Ben Sekizinci Planı istedim. Bakın, şurada Yani bu kadar fact dedikleri yabancıların yani bu fact ler üzerinden hiç olmazsa lafı dolandırmayalım. Orada dünya ticaret hacminin ne olacağını filan söylemiyor. Orada diyor ki: Türkiye yüzde 7 ortalama büyüme hızı hedeflemiştir. Bu şartlar altında kişi başı gelirini Avrupa Birliğinin bilmem neresine getirecek ve millî gelirini 1,9 trilyon dolara getirecektir. Dünya ticaret hacmiyle Türkiye'nin büyümesini karıştırıyorsunuz. Orada söylenmeyen bir şeyi sanki söylenmiş gibi burada Yanlış ifadeleri de kullanıyorsunuz. Bakın, bunu başka Yanlış diyorum sadece, başka şekilde ifade etmek istemiyorum. Burada işte, plan gelecek. Ben size fotokopisini gönderdim. Söylediğiniz gibi bir şey yok orada Sayın Vekilim. Lütfen FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) Yüzde 7 varsayımı doğru mu? Doğru. BAŞKAN Arkadaşlar... ERHAN USTA (Samsun) Hayır. BAŞKAN Sayın Çaturoğlu, neden ısrar ediyorsunuz? Söyleyeceğinizi söylediniz. Bu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bütçesi. Ne yapmak istiyoruz? Yani baltalamak mı istiyorsunuz görüşmeleri? ERHAN USTA (Samsun) Sayın Başkanım, hemen BAŞKAN Sayın Usta, toparlayın lütfen siz de ERHAN USTA (Samsun) Bir dakikada bitiriyorum. Bakın, dünya ticaret hacmine ilişkin bir varsayım vermek farklıdır, kendinize ilişkin bir hedef koymak farklıdır. Sekizinci Plan ın yaptığı, Ortalama 7 büyüyeceğim ve bu şartlarda bunun sonucunda şuraya ulaşacağım. diyor ama dün akşam Sayın Bakan diyor ki: Dünya ticaret hacmi şu kadar büyürse If clause der ya yabancılar, If clause lu cümleler Ondan sonra bir çarpım veriyor. Yani sanki hiç kimse çarpmayı bilmiyor. Özetle, dün akşam 500 milyar dolar hedefinin üzeri örtülmüştür, mevta hâline getirilmiştir. Bu da Ekonomi Bakanı tarafından itiraf edilmiştir. Teşekkür ederim. ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Sayın Başkan, bir dakika BAŞKAN Tabii, serbest serbest. Buyurun tabii Sayın Koçer, on dakika. ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Yok, bir dakika düzeltme istiyorum. Dün akşam tutanaklarda da vardır- Sayın Bakanın ifadesi şudur: 2023 te AK PARTİ iktidar olacağı için, o günkü bakan gelir, eğer bu hedefe ulaşamazsa size hesabını verir. Dolayısıyla 500 milyar lafı sizin söylediğiniz şekliyle, hiçbir şekilde böyle kullanılmamıştır. Bu tartışmayı da sürdürmenizi ben

11 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 11 MEHMET GÜNAL (Antalya) Bir de söylesene Nejat Bey, 144 ü nasıl 500 yapacağını da bir söylesene bana. ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Müsaade eder misiniz? MEHMET GÜNAL (Antalya) Hangi rakamla bir de onu söyle. ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Başka zaman yaparız o tartışmaları. BAŞKAN Arkadaşlar ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Yani bu tartışmanın bugün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bütçesine taşınmasını da anlamlı bulmuyorum. Bunu burada bitirmeyi ben teklif ediyorum. Sizin söylediğiniz gibi de 500 milyar hedefine yönelik dün Sayın Bakan MEHMET GÜNAL (Antalya) Ben hepinizden rica ediyorum, hepiniz konuşurken onar dakika bana anlatın 144 ü nasıl 500 yapacağınızı. MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) 30 nasıl 144 olduysa 144 de 500 olur, kafanı yorma. MEHMET GÜNAL (Antalya) Hayır, beş dakika bunu nasıl yapacağınızı bir anlatın. ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Mehmet Bey, dün burada ekonomi bütçesinde siz yoktunuz o tartışmalar sırasında. MEHMET GÜNAL (Antalya) Vardım, vardım. ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Müsait bir zamanda anlatırız, konuşuruz ama şu anda MEHMET GÜNAL (Antalya) Anlatın hepiniz söz alın ya. BAŞKAN Arkadaşlar, müsaade eder misiniz. ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) Şu anda Çalışma Bakanlığı bütçemiz var. Onun için bu tartışmaları burada bitirelim. Tutanaklarda var. Sayın Bakan dün o cevabı da vermiştir zaten. BAŞKAN Sayın Koçer, teşekkür ederim. Değerli arkadaşlar, bu konuya bir noktayı koyuyorum. Tutanaklar önümde değil ancak dün Sayın Ekonomi Bakanımızın ifadesi budur. Bunu nasıl arzu ediyorsanız herkes o şekilde yorumlayabilir. Biz hedefimizi yaptığımızda dünyadaki ihracat hacmi 18 trilyon dolardı. Biz 2023 te dünya ticaret hacminin ulaşacağı 35 milyon dolar ve buradan alacağımız yüzde 0,56 olan payı 1,5 a çıkarmayı hesaplıyorduk. Yüzde 1,5 üzerinden 500 milyar dolarlık bir ihracat hedefini koyduk ve şu an yüzde 1 e yaklaşmıştır ihracat hedefimiz. MEHMET GÜNAL (Antalya) Dünya ticaret hacmi kaçmış şu anda Sayın Başkan? BAŞKAN Ama tabii ki konjonktür olarak da bugün dünya ihracat hacmi 14,5 trilyon dolara gerilemiştir. Ancak önümüzdeki süreç içerisinde, sekiz yıl içerisinde nasıl bir gelişim tablosuyla karşılaşacağımızı hep beraber göreceğiz. Ve Sayın Bakan tutanaklardan söylüyorum, tutanaklar önümde değil ama hafızamdan söylüyorum- hedefin dünya ihracat hacminden yüzde 1,5 luk bir pay almak olduğunu ifade etmiştir. Teşekkür ederim. Şimdi usul bir tarafa, Sayın Bakan sizin üzerinizde de oluşan birtakım değerlendirmeler, eleştiriler oldu. Bunlara öncelikle, sunum öncesi cevap vermek üzere ben size söz vereyim. Buyurunuz. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) Sunum yapayım, en sonunda bir değerlendirme yapayım mı bu konuda müsaade ederseniz? BAŞKAN Peki, Sayın Bakanım, o zaman ben size kırk beş dakika süre vereyim. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) Yani sunumun bütünlüğünü bozmayalım. BAŞKAN Tamam Sayın Bakanım, kırk beş dakikalık bir süreniz var. Sayın Bakanım, buyurunuz. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) Teşekkür ediyorum. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Plan ve Bütçe Komisyonunun çok saygıdeğer üyeleri, kamu bürokrasisinin çok değerli mensupları, basınımızın değerli temsilcileri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Yapacağınız yoğun çalışmalar, bugüne kadar yaptığınız yoğun çalışmalar ve katkılarınız için şimdiden teşekkür ediyorum. Plan ve Bütçe Komisyonunun diğer tüm çalışmalarının ve sonuçlarının ülkemiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Aynı zamanda, 2016 bütçesinin hem ülkemiz için hem milletimiz için hem ekonomimiz için hem de gelecek için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Konuşmama başlamadan önce, kuruluşundan bugüne kadar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında emeği geçmiş eski bakanlarımız, müsteşarlarımız, çok kıymetli bürokratlarımıza en içten selam ve saygılarımı sunuyor, aramızdan ayrılarak ebediyete intikal etmiş olanlara Allah tan rahmet diliyorum. Özellikle, geçmiş dönemlerde yurt dışı görevleri esnasında, 1981 yılında şehit

12 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 12 edilen Reşat Moralı yı, 1981 yılında şehit edilen Tecelli Arı yı ve 1984 yılında şehit edilen Erdoğan Özen i burada, hepinizin huzurunda rahmetle anıyorum. Bakanlığımın 2016 bütçesinin görüşülmesi dolayısıyla huzurlarınızda bulunuyorum yılında Çalışma Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının birleştirilmesi yoluyla oluşturulan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bütçesini görüşürken, Türkiye'de istihdam ve sosyal güvenlik alanlarını ayrı ayrı anlatmak bir yöntem olarak tercih edilebilir. Diğer taraftan, bir alanda yaşanan gelişmelerin diğerini doğrudan etkilemesi sebebiyle tek bir bütüncül resim üzerinden de anlatma yöntem olarak kullanılabilir. Ben konuşmamı bu ikinci çerçevede şekillendirmeye çalışacağım yılında yapacaklarımızın muhasebesini gösterir bütçeyi heyetinizin görüşlerine sunarken, çalışma hayatı, sosyal güvenlik sistemi ve genel ekonomik görünümü iyi anlamamızı sağlayacak, geçmişten bugüne uzanan bir durum tespiti yapmanın da faydalı olabileceğini değerlendirmekteyim. AK PARTİ 2002 yılında iktidara geldiğinde Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı tabloyu iyi anlamamız gerektiğini düşünüyorum. Yıllarca süren popülist politikalar sonrasında çökme noktasına gelen bir kamu maliyesi ve sosyal güvenlik sistemi, yine kronikleşmiş bir yüksek enflasyon ve reform maliyeti gayrisafi millî hasılanın yüzde 35 ine ulaşmış bir bankacılık sektörü krizi Türkiye'de iktisadi sistemi tıkanma noktasına getirmiştir lı yıllar boyunca devam eden siyasal istikrarsızlıklar, birbiri ardına gelen koalisyon hükûmetleri ve terör ortamı siyaset mekanizmasının mukavemetini ortadan kaldırmış, sonuçta bunun bedelini milletimiz ödemek zorunda kalmıştır nin sonunda AK PARTİ hükûmetlerinin iktidara gelmesiyle, öncelikle bir hasar tespiti yapılmış ve kronikleşmiş enflasyondan kamu maliyesi ve sosyal güvenlik açıklarına kadar problemleri çözmeye yönelik bir yol haritası ortaya konulmuş ve politika kurgusu buna göre oluşturulmuştur. Bunlar yapılırken ülkenin yıllardan beri ertelenmiş olan ve sürdürülebilir büyümenin önünde engel teşkil eden, enerjiden ulaşıma, sağlıktan eğitime kadar birçok alandaki altyapı problemleri çözülmeye, yatırımları yapılmaya başlanmıştır. Türkiye'nin 2002 den beri uyguladığı sıkı maliye politikası ve bu vesileyle verilen faiz dışı fazlalar hem bütçe açıklarının hem de borç stokunun eş zamanlı olarak düşmesini sağlamış ve gerçekleştirilecek reformlar için bir mali alan oluşturulmuştur öncesi dönemde gerçekleştirilen ölçüsüz hizmet borçlanması, erken emeklilik ve af yasalarıyla sosyal güvenlik sistemi finansman dengesi öngörülemez şekilde bozulmuş, sosyal güvenlik sistemi barındırdığı siyasi risklere karşın AK PARTİ hükûmetleri tarafından reforme edilmiştir. Türkiye'nin 2008 yılında hayata geçirdiği emeklilik yaşına ilişkin düzenlemelerle sosyal güvenliğin birinci adımını oluşturan sosyal sigorta sisteminde uzun vadeli finansman dengesi düzeltilmiştir. Bu reformla emeklilik yaşı kadınlar için 58, erkekler için 60 olarak tespit edilmiş; 2036 da ikisinin 60 olarak eşitlenmesi, 2048 de ise her ikisinin de değişen demografik yapıyla 65 olması kurala bağlanmıştır. Bu vesileyle tekrar ifade etmem gerekir ki: Gelecek nesillere sağlam bir sosyal güvenlik sistemi mirası bırakabilmek bizim bugün de tutarlı adımları atabilmemizden geçmektedir. Türkiye'nin sosyal güvenlik alanında on yıl önce gerçekleştirdiği reformlar bugün birçok ülkede daha tartışma aşamasındayken Türkiye'de bu reformlar hayata geçirilmiş, hatta meyveleri de toplanmaya başlamıştır. Biz on yıl önce gerçekleştirilmiş bu reformların kazanımlarını bugün harcama yaklaşımı içerisinde bulunmamaktayız ve bulunmayacağız. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak sosyal güvenlik sistemimize ilişkin değişen parametreleri de içeren güncel aktüel hesaplar üzerine devamlı olarak çalışmalar yürütmekteyiz. Üstlenmiş olduğumuz sorumluluk, bizim yeni genç emekliler yaratma gibi yaklaşımlara sıcak bakmamamızı gerektirmektedir. Türkiye'nin ekonomik ve siyasal hayatını ileride yazacak olanlar, 2002 yılında Türkiye'de hem siyasi hem de ekonomik olarak yapısal kırılmanın yaşandığını yazacaklardır. On yıllarca devam eden kısa ömürlü koalisyon hükûmetlerini yöneten vesayetçi bir siyasi yapıdan, on yedi yıl süren, halk iradesinin tam yansıtıldığı bir tek başına iktidarın ve istikrarın yaşandığını yazacaklardır. Dünya iktisadi hayatında ise 2007 de başlayan küresel krizin bir yapısal kırılmaya yol açtığı açıkça görülmektedir. Küresel kriz öncesi, krize giren gelişmekte olan ülkelere krizden çıkış reçetesi olarak dayatılan sıkı para ve maliye politikaları bileşeni 2008 küresel krizi sonrasında gelişmiş ülkelerce uygulanmamış, tam tersine, genişletici para ve maliye politikaları çözüm olarak görülmüştür. Türkiye'ye 2001 krizi sonrasında dayatılan bu politikaların küresel kriz sonrasında gelişmiş ülke ekonomileri tarafından uygulanmaması manidardır. Diğer taraftan, gelişmiş ülkelerin politika çerçevelerinin bu tür kaymalara cevaz verecek kadar esnek olduğu da anlaşılmıştır. ABD gibi az sayıda ülke hâlihazırda para politikaları uygulamasında fiyat istikrarını tesis etmenin yanı sıra maksimum sürdürülebilir çıktı ve istihdamı da desteklemeyi amaçlamaktadır. Öte yandan, bizim de içerisinde olduğumuz bir grup ülke ise para politikalarının ana hedefine sadece fiyat istikrarını oturtmuş, diğer bir ifadeyle hükûmetlerin büyüme ve istihdam politikalarını fiyat istikrarı amacıyla çelişmemesi durumunda desteklemeyi tercih etmiştir. Bu durum, bu ülkelerde istihdam politikalarını aktive edebilmesini nispeten güçleşmektedir. Dünyada özellikle 2008 küresel krizinden sonra bu kurgunun değiştirilmesi konusunda tartışmaların yapıldığı görülmektedir. Ülkeler, fiyat istikrarından taviz vermeden istihdamı ve büyümeyi merkeze alan bir yaklaşımı tercih etmeye başlamışlardır. Türkiye nin geride bıraktığımız dönem boyunca fiyat istikrarına

13 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 13 odaklanan, aynı zamanda istihdamda artış sağlamayı amaçlayan yaklaşımı Türk ekonomik politiğinin en önemli yapı taşı olarak ortada durmaktadır. Bu bağlamda istihdam politikaları ekseninde orta gelir tuzağını aşıp daha yüksek kişi başı millî gelir seviyelerine ulaşmak için strateji ve eylem oluşturmak ve uygulamanın sadece Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının sorumluluğunda olmaması gerektiğini düşünüyorum. Nasıl orta teknoloji tuzağına takılmamak için yürütülen çabaların sadece Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve az sayıdaki paydaşına ya da orta demokrasi tuzağını aşmak için yürütülen çabaların sadece Adalet Bakanlığına ait olmamasına gerektiğini inandığım gibi. Türkiye nin yaşadığı demografik dönüşüm bir taraftan bizlere bir fırsat penceresi açarken diğer taraftan istihdam gücüne katılan genç nüfusa iş bulabilmek, politika yapıcıları olarak bizleri o derece zorlayan bir unsur olarak karşımızda durmaktadır. Bu bağlamda küresel kriz sonrasında ABD nin işsizlik oranını yüzde 5 ler seviyesine indirebilmiş olması Avrupa Birliğinde ise işsizliğin yüzde 11 lerin üzerinde seyrediyor olması politika oluşturma tartışmalarında ülke örnekleri özelinde detaylı bir analiz yapmayı zorunlu kılmaktadır. Diğer taraftan AK PARTİ hükûmetlerinin 2002 den itibaren büyüme odaklı istihdam politikalarıyla iş gücümüzün 8,5 milyon kişi arttığı dönemde istihdamda da 7,5 milyonluk bir artış sağlamış olduğu da unutulmamalıdır. İstihdam politikalarında paradigma değişimini tartışmaya değer bulmaktayım. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak değişen istihdam piyasası de seçenekleri altında farklı politika çerçevesi oluşturma konusunda üzerimize düşenleri -ki güvenceli esnek bir çalışma stratejimiz buna iyi bir örnektir- gerçekleştirmeye çalışıyoruz. İstihdam politikalarının birçok defa edildiği üzere maliye, para, millî eğitim gibi politikalarla desteklenmesi, koordine edilmesi, nüfus dinamiklerindeki değişimler göz önünde bulundurularak planlamalar yapılması başarıya ulaşılabileceği bilinmelidir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ekonomi koordinasyon Kurulunun daimî üyesi yapılması bu makro bakış açısının sonucudur. Diğer taraftan istihdam politikaları için mikro bakış açısıyla stratejiler geliştirmenin zarureti üzerinde de duracağım. Önümüzdeki dönemde, 21 inci yüzyılda, Türkiye nin inovatif markası olarak tanımladığım İŞKUR un bu konuda attığı adımları yakından görme imkânına sahip olacaksınız. İl bazında işsizliğe çözüm geliştirirken yerel gelenekleri göz önünde bulunduran illere göre özel stratejiler geliştirmek zaruretindeyiz. İstihdam politikaları geliştirilirken bölgesel, sektörel ve demografik dinamikleri de göz önünde bulunduran politika seçenekleri üretmek mecburiyetindeyiz. Bugün bu adımı atmanın zamanı gelmiştir, küresel düşünüp yerel hareket etmeliyiz. Kastettiğim çerçeveyi size bir örnek üzerinden anlatacak olursam 258 bin nüfuslu Burdur ilini ele alalım. Burdur da 10 kişiden fazla işçi çalıştıran iş yerlerinde toplam çalışma sayısı iken il bazındaki açık iş sayısı 2014 yılı sonunda kişidir. Bu rakam 2015 Haziran itibarıyla seviyesine indirilmiştir. İl bazında açık işleri işsizlerle buluşturmak için mikro yaklaşımlı önlemler almanın gerekli olduğunu değerlendirmekteyiz. İllere özel istihdam destek politikaları ve il dışında oturanların bu illerdeki istihdam piyasalarına erişiminin kolaylaştırmaya cevaz verecek çözümler üretmeliyiz. Bu tedbirlerin büyük bir kısmı yatırımlara teşvik kapsamında hâlihazırda gerçekleştirilmektedir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak yerel düzeyde neler yapabileceğimiz hususunda çalışmaları yürütüyoruz. Yeri gelmişken ifade etmem gerekir ki bölgesel, sektörel ve demografik farklılıkları göz önüne alarak istihdam politikalarının belirlenmesi ve etki analizlerinin yapılabilmesine imkân verecek bir istihdam araştırmaları merkezi kurulmasına ihtiyaç olduğunu değerlendirmekteyiz. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve bütün kurumlarımız biraz önce bahsettiğimiz makro önlemlerin yanı sıra kendisini çıkan diğer olaylar noktasında çözüm üretebilecek bir yapıda konumlandırılmalıdır, bu da sorumluluğunun içerisindedir. Hükûmetimiz terörden mağdur olmuş vatandaşlarımız için de her bakanlık özelinde ne tür tedbirler alınacağı konusunda çalışmalar yürütmektedir. Sayın Başbakanımızın Mardin de açıkladığı 10 temele dayanan eylem planıyla önümüzdeki dönemde bölgede atılacak adımları kamuoyuyla paylaşmıştır. Ben on gün önce Muş merkez ve Varto ya Bakanlığımdaki tüm üst düzey bürokratları da yanıma alarak bir ziyaret gerçekleştirdim. Sayın Bakan yardımcım ve bürokratlarımız mütemadiyen güneydoğu illerimizde inceleme ve görüşmelerde bulunmaktadırlar, ki en son Diyarbakır ı ziyaret ettiler. Bu bölgemize ilişkin çalışmalar bir taraftan yürütülmektedir, bir taraftan da SGK bu illere ilişkin rahatlatıcı tedbirler üzerinde durmaktadır. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; iktisadi hayatımızı etkileyen küresel ekonomik krize ilişkin gelişmeleri, çalışma hayatı ve sosyal güvenlik sistemindeki gelişmelerden bağımsız olarak düşünmek de mümkün değildir de başlayan küresel kriz sonrasın alınan tedbirler sadece bu ülkeleri değil, gelişmiş ülkeler değil, bizim gibi gelişmekte olan ülkelerin ekonomik dinamiklerini de temelden etkilemiştir. Küresel kriz sonrasında ABD nin uzun süre devam ettirdiği politikasını başka bir düzleme taşıması sadece gelişmiş ülkeleri değil, gelişmekte olan ülkeleri ve dolayısıyla da bizi önümüzdeki dönemde etkileyeceğini görmekteyiz. İşsizlik oranlarının tüm dünyada ve OECD ülkelerinde düşüş kaydetmesi geleceğe umutla bakmamızı sağlarken yükselen piyasa ekonomileri ve tabii olarak bizim için en önemli zorluluğu değişen yeni ekonomik düzene ayak uydurmak olacaktır. OECD ülkelerinde hâlen 40 milyonun üzerinde işsiz bulunmaktadır. Bu rakam küresel krizden önce Aralık 2007 ye göre 8 milyon fazladır. Bu nedenle daha kapsayıcı ve dayanaklı iş gücü piyasalarını oluşturabilmek önem arz etmektedir. Küresel krizden önceye göre 2007 den

14 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: e kadar Türkiye istihdamını 5,2 milyon artırmıştır. Aynı dönemde Avrupa Birliğinde 28 ülkede istihdam edilen kişi sayısı 2,1 milyon kişi azalırken Avrupa para birliğine üye ülkelerde, 19 ülkede bu azalış 3,3 milyon kişi olmuştur. Önümüzdeki dönemde yükselen piyasalara yönelen portföy ve kısa vadeli sermayenin azalma eğilimi göstermesi yatırımcıların doğal olarak ekonomik temelleri kuvvetli olan ülkelere yönelmesine neden olacaktır. Bu bağlamda, iktidara geldiğimiz 2002 yılından beri sürdürdüğümüz ve 2016 bütçesine hazırlanırken de riayet ettiğimiz ihtiyatlı maliye politikası tutumumuz ve uyguladığımız istihdam politikaları sonucu elde ettiğimiz sonuçlar bizi daha umutlu kılmaktadır. Bu olumlu neticeler aynı zamanda diğer ülkelerden pozitif ayrışmamızı sağlayacak önemli bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Cari işlemler açıklarının finansmanı açısından asıl önemli olan ise uzun vadeli ve doğrudan yatırımların önümüzdeki dönemde ülkemize çekilebilmesi olacaktır. Yatırım ortamını iyileştirmenin yanı sıra iş gücü piyasasının yapısı, istihdam gücünün kalitesi ve esnekliği de doğrudan yatırımların hangi ülkelere kanalize olacağı noktasında belirleyici olacaktır. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; önümüzdeki dönemde istihdam piyasasına ilişkin olarak önceliğimiz güvenceli bir esneklik getirerek istihdam piyasamızı rekabet edilebilirliğini artırmak olacaktır. Esnek çalışmaya ilişkin olarak kısmi süreli çalışma, uzaktan çalışma ve geçici iş ilişkisine imkân veren düzenlemeler istihdam piyasamızın esnekliğini artıracaktır. Esnek çalışmayı tanımlarken ve tartışırken Sayın Başbakanımızla da Davos ta katıldığım Dünya Ekonomik Formu nun önemli gündem maddelerinden birisi olan dördüncü sanayi devrimini göz önünde bulundurmanın ehemmiyet taşıdığını düşünmekteyim. Dijital devrim olarak da adlandırılan bu yaklaşım bir taraftan tüm dünyanın gelir seviyesini artırma potansiyeli taşırken bir taraftan da istihdam piyasalarını olumsuz etkileme riskini de doğasında barındırmaktadır. Dünya dördüncü sanayi devriminden bugüne kadar en fazla faydalananlar dijital dünyaya erişim imkânına fazla olanlar olmuştur. Bugüne kadarki AK PARTİ hükûmetleri Türksat 4B uydusuyla İnternet e ve dijital hayata erişim imkânını ucuzlatmıştır. Benzer şekilde gençlere ve imkânı olmayanlara ücretsiz İnternet erişimini sağlamak 64 üncü Hükûmetimizin eylem planında yer almıştır. Bu atılımların hepsi teknoloji ve sanayi alanındaki geçmişte yaşanan gelişmelerde olduğu gibi geriden takip edilmemiş, eş anlı olarak hayata geçirilmiştir. Dördüncü sanayi devrimi aslında esnek çalışma modellerini hayata geçirmeyi zorunlu kılan bir gelişme olarak değerlendirmemiz gerekir. Güvenceli esneklik gibi tanımlamalar, kulağa hoş gelen kavramlar manzumesi olmayıp ortaya çıkan ihtiyaçları gidermek için türetilmiş ihtiyaç olan tanımlamalardır. Üretim sürecinde otomasyonun tesis edilmesi, bir taraftan sermayenin getirisiyle iş gücünün getirisi arasında farkın daha da açılmasına yol açabilecekken diğer taraftan da daha güvenli, getirisi yüksek işlere de imkân sağlaması söz konusu olacaktır. Bu durum iş piyasasının yüksek beceri, yüksek ücret ile düşük beceri, düşük ücret gruplarına ayrışmasına da neden olabilecektir. Bizim önceliğimiz istihdam piyasamızdaki beceri açıklarını kapatarak iş arayanları uygun işlerle buluşturabilmek ve iş kalitesini artırabilmektir. Önümüzdeki dönemde iş gücümüzün kalitesini artırmak, iş gücü piyasamızı genç nüfusumuza yüksek beceriye sahip yüksek ücret kazanabilen ve iş gücü kalitesi açısından dünya ile rekabet edilen bir yapıya dönüştürmek en büyük önceliğimiz olacaktır. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sosyal güvenlik reformunun onuncu yıl dönümünü idrak eden ve ikinci faz rakamları, reformları planlayan bir Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olarak sosyal güvenlik sistemimizin değişen demografik yapıya, ekonomik şartlara ve sosyal devletin gereklerine uygun olarak yapılandırıldığını gururla ifade edebilirim. Türkiye 2012 başı itibarıyla genel sağlık sigortası reformunu da hayata geçirmiştir. Türkiye nüfusunun yüzde 98 i bugün sosyal güvenlik şemsiyesi altındadır. Sosyal Güvenlik Kurumunun doğrudan sağlık hizmeti sunucusu olmaması, ancak sağlık hizmetleri finansmanıyla görevli olması nedeniyle mali yapısının sağlam temellere oturtulması çok büyük bir ehemmiyete haizdir yılında sosyal güvenlik kuruluşlarının toplam gelirlerinin giderlerini karşılama oranı sadece yüzde 71,5 iken bugün bu oran 2015 sonu itibarıyla yüzde 95,1 e yükselmiştir. Diğer taraftan, emeklilerimize yapılan ödemelerin 2002 de millî gelire oranı yüzde 4,8 iken 2015 te yüzde 7,1 e yükselmiştir. Sosyal güvenlik sisteminde önümüzdeki döneme ilişkin önceliklerimiz: Sosyal güvenlik açığının kapatılması, bilişim teknolojisiyle yapacağımız yatırımlarda hizmet sunumundaki memnuniyetin artırılması ve uzun dönemli aktif-pasif dengesinin sürdürülebilir seviyelerde muhafaza edilmesinin sağlanmasıdır. Basın mensuplarımızın, kimi zaman, gerçekleştirilen reformlara ilişkin olarak mali etki analizi yapılıp yapılmadığına ilişkin sorularıyla karşı karşıya kalmaktayız. Buna çok kapsamlı bir etki analizi yaptığımızı ve münhasıran kamuoyuyla paylaştığımız cevabını veriyorum. Söz konusu belge 2016 bütçesi ve orta vadeli plandır. Plan ve Bütçe Komisyonumuzun görüşlerine sunduğumuz bu bütçe bir taraftan eylem planına aldığımız ve gerçekleştirdiğimiz reformların mali etki analizini bize gösterirken diğer taraftan da mali dayanıklılık tespitine tabi tutulduğunu göstermektedir. Bütçedeki bir gider kalemi artışının başka bir gider azaltıcı tedbirle ya da gelir artırıcı tedbirlerle dengelenmemesi hâlinde bütçe açıklarında artış yaşanması kaçınılmazdır. Hamdolsun ki maliye politikasındaki ihtiyatı tutumumuz bütçe dengemizi bozmadan devam edebilmemize imkân sağlamaktadır.

15 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: Nobel Ekonomi Ödülü sahibi Peter Daimond sosyal güvenlik reformlarını öncelikli olarak gerçekleştirmenin ve ertelemeden gerçekleştirmenin önemini çok basit bir aktarım mekanizmasıyla ve örnekle aktarmaktadır. Bu görüşe göre sosyal güvenlik reformları bugünün kamu borç yükünü hemen etkilemezken uzun vadede kamunun borç yükünü azaltmaktadır. Diğer taraftan, ülkelerin potansiyel büyüme oranlarını yakalayabilmeleri için altyapı yatırımlarını bugünden gerçekleştirmeleri ise hepimiz biliyoruz ki bir zarurettir, ertelenmesi de pek mümkün değildir. Altyapı yatırımları ülkelerin kısa vadeli borç stoklarını artırırken uzun vadede altyapı yatırımlarının bazılarının hem geri dönüşlerinin olması -örneğin otoyol yatırımlarında geçiş ücretleriyle yatırımların kendini amorte etmesi gibi- hem de yaratılan borçlanmanın çoğu zaman orta vadede geri ödenmesi nedeniyle uzun vadeli borç stoklarını olumsuz etkilemediği ifade edilmektedir. Esas önemli olan unsur ise, bu tür yatırımların iş piyasası üzerine bugünden başlayan olumlu -işsizliği de azaltarak- etkilerin görülmesi ve bu sebeple reel maliyetin daha düşük olmasıdır. Diğer taraftan, sosyal güvenlik reformları ise bugünden borç stokunu ve kamu maliyesini etkilemezken uzun vadeli finansman dengesi üzerinde belirleyici olmaktadırlar. İşte bu nedenlerle, sosyal güvenlik reformlarını gecikmeden bir an önce gerçekleştirmenin bir ekonomik rasyonalitesi muhakkak vardır. Türkiye'nin, AK PARTİ iktidarı dönemindeki altyapı yatırım hamlesine ve sosyal güvenlik reformuna bu gözle bakıldığı zaman ve 71 hedeflerinin bir programlamanın parçası olduğu anlaşılacaktır. Daha açık ifade edecek olursak, Türkiye'nin son yıllardaki havalimanları, demiryolları, hastane, yol yatırımları Türkiye'nin potansiyel büyümesini yakalamasının önünü açmakta, diğer taraftan, uzun dönemli dengeler için kamu açıkları üzerinde önemli paya sahip sosyal güvenlik sistemi on yıl önce reforma tabi tutulmuştur. Diğer taraftan, işgücü piyasasının yapısal sorunlarını çözmek, orta ve uzun vadede büyümenin istihdama katkısını artırmak ve işsizlik sorununa kalıcı çözümler geliştirmek amacıyla hazırlanan ulusal istihdam stratejisi çerçevesinde ise 2023 itibarıyla işsizlik oranını yüzde 5 seviyesine indirmeyi amaçlamaktayız. İşsizliği kalıcı şekilde azaltmak için yapısal politikalara ağırlık vererek başta genç, kadın, engelli ve uzun süreli işsizler olmak üzere, özel politika gerektiren işsizlerimizin kalıcı istihdamını sağlamak amacıyla istihdam stratejimizi oluşturduk. Yine bu süreçte AB ile ILO normlarına uygun İş Kanunu oluşturulmuş, cumhuriyet tarihinde ilk kez tüm çalışanları kapsayan müstakil bir İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve sendikal örgütlenmenin önündeki engelleri kaldıran Toplu İş Sözleşmesi Kanunu çıkartılmıştır. Benzer şekilde, İŞKUR, istihdam piyasasının en önemli aktörü hâline getirilmiştir. Yurt içinde işe yerleştirme sayısı 2002 den bugüne kadar 7 katına çıkartılmıştır. Aralık 2015 itibarıyla 81 il müdürlüğümüz, 65 hizmet merkezimiz ve Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü gibi kurum ve kuruluşlarla iş birliği yaparak oluşturduğumuz hizmet noktasında hizmet vermeye devam edilmektedir ve 2013 yıllarında kademeli olarak yapılan iş ve meslek danışmanı alımları sonucunda iş ve meslek danışmanı ile Türkiye çapında istihdam piyasaları hizmet etmektedir. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; şimdi konuşmamın ikinci bölümünde sizlere dağıtılmış sunum üzerinden ilk önce dünya ekonomisindeki gelişmeleri ve istihdama etkisini anlattıktan sonra sırasıyla ülkemiz işgücü piyasasındaki gelişmeler, istihdam, mesleki yeterlilik, kayıt dışı istihdam, istihdamla mücadele, sosyal güvenlik, çalışma hayatı, iş sağlığı ve güvenliği, yurt dışı işçi hizmetlerini, AB projeler, kamu personeli, TODAİ, ÇASGEM, Alo170 ve 216 mali büyüklüklerimiz ana başlıklar olmak üzere Bakanlığımızın sorumluluk alanlarıyla ilgili bilgileri sizlerle paylaşmaya çalışacağım. Hedeflere ulaşmak için çok çalışacağız ve başarımız ancak heyetinizin destekleriyle mümkün olacaktır. Çok kıymetli milletvekillerimiz, Plan ve Bütçemizin çok saygıdeğer üyeleri; şimdiki takibi sizin önünüzde bulanan sunumlarla birlikte gerçekleştireceğiz. Dünya ekonomisindeki gelişmeler ve istihdama etkisi: Önünüzdeki 3 no.lu sunumdaki slaytta belirtildiği gibi 2009 da gelişmiş ülkelerdeki büyüme hızı eksi 3,4 olarak bir şekilde azalmıştır. Oysa ,8; 2015 artı 2; 2016 beklentisi ise 2,2 olarak belirlenmektedir. ERHAN USTA (Samsun) Niye gelişmiş ülkeler Sayın Bakan? Dünya verileri ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) Yine işsizlik oranları konusunda özellikle Yunanistan, Fransa, İspanya ve ABD konusundaki birtakım işsizlik rakamlarını sizle paylaşacağım. Yunanistan 2008 krizinde 7,7 iken 2014 te 26,5; 2015 Ekim inde ise 24,5. Fransa 2008 de 7,8 iken şu anda 10,1. İspanya 2008 de 11,3 iken 2015 te 21,4. ABD ,8; ,6; 2015 te ise yüzde 5. Küresel olumsuzluklara rağmen, ülkemiz, ekonomi ve istihdam alanındaki olumlu performansını önemli ölçüde devam ettirmiştir da küresel kriz sonrası yüzde 12,5 a yükselen işsizlik bugün yüzde 10,5 seviyelerinde devam etmektedir. Ülkemiz işgücüne katılma oranındaki artışta tüm AB üye ülkelerini geride bırakmıştır. AB ye üye 28 ülke 0,4 puan bir artış sergilemişken, Türkiye, bu süreç içerisinde biraz önce bahsettiğim 2007 ve 2014 yıllarındaki süreç içerisinde toplam 5 puan bir artış ortaya koymuştur.

16 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 16 Türkiye AB ye üye ve aday ülkeler arasında istihdam oranında en fazla artış sağlayan üçüncü ülke olmuştur. Avro bölgesine AB ve Türkiye ye büyüme oranlarıyla ilgili baktığımızda ülkemizin son çeyrekte yüzde 4 lük bir büyümeye ulaşması ve özellikle avro bölgesinde 2015 ikinci çeyrekte bunun yüzde 1,5 olarak kıyaslanması elbette ki Avrupa Birliği genelinde 2015 te 1,9 olarak kıyaslanması da bir şekilde değerlendirilmesi gereken bir durumdur. Türkiye'de işgücü piyasalarıyla ilgili gelişmelere baktığımızda ise, özellikle Türkiye'de 2002 yılında 23 milyon 818 bin kişi işgücü piyasasındadır. Oysa bu rakam 2015 yılı Ekim ayı itibarıyla 30 milyonun üzerine çıkmıştır. Yani 30 milyon 3 rakamı burada var olan bir rakamdır. Yine, istihdam açısından 21 milyon 354 bin olan 2002 deki rakam 26 milyon 856 bine çıkmıştır. MEHMET GÜNAL (Antalya) Nüfus ne kadar olmuş Sayın Bakan? Nüfus hiç artmamış. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) Elbette ki şunu ifade etmek istiyorum ki: Türkiye'de işgücü piyasasındaki gelişmeler, özellikle işgücüne katılım oranı yüzde 49,6 dan yüzde 51,6 ya, istihdam oranı yüzde 44,4 ten yüzde 46,2 ye, işsizlik oranı ise yüzde 10,3 ile yüzde 10,5 arasında seyretmektedir. İşgücü ve istihdamdaki artış özellikle ifade etmek istiyorum ki, 23 milyon 818 binden 30 milyon 3 e -biraz önce- çıktığını bir taraftan işgücünde 7 milyon 95 bin, istihdamda ise 6,3 milyon artış sağlandığını ve son on yılda önemli bir gelişme ortaya koyduğunu da kaydetmek durumundayım. İŞKUR un kurumsal kapasitesi artırılarak hizmet sunumunda etkin bir yapıya kavuşturulmuştur. İŞKUR a kayıtlı işsizlerin işe yerleştirilme oranı 2009 da yüzde 7 iken 2014 te yüzde 25,5, dikkatinizi çekmek istiyorum, bu rakamla 2015 te yüzde 41,8 e kadar başarılı bir şekilde ulaşmıştır. İŞKUR arası açık iş sayıları karşılaştırılması ise hakikaten Türkiye nin istihdam alanında geldiği nokta açısından önemli bir rakamı işaret etmektedir. 139 bin, 2002 te toplam açık iş sayıları, oysa 2015 te 2 milyon 30 bindir. Burada şunu ifade etmek istiyorum: İŞKUR, 2015 yılında engellimizin istihdamına aracılık yapmıştır. Bu, özellikle gerek iş gücü piyasamızın kapsamasının genişletilmesi Ve 2015 yılında işe yerleştirilenlerin her 3 kişiden 1 isi, i kadınlardan oluşmaktadır. İŞKUR, 2015 yılında 850 bin iş arayanı özel sektörde işe yerleştirmeyi hedeflemiş, memnuniyetle ifade etmek istiyorum ki 2015 yıl sonu itibarıyla kendi koyduğu hedefi geçmiş ve kişiyi işe yerleştirerek hedefini aşmıştır. Yurt dışına işçi göndermeye de aracılık eden İŞKUR 2015 yılında toplam kişiyi yurt dışına göndermiştir. İşsizlerimize geçici gelir desteği temini amacıyla toplum yararına programları uygulamaya devam ediyoruz. Toplum yararına programlardan, yılları arasında düzenlenen toplam programdan kişi yararlanmış; 2015 yılında program uygulanmış, vatandaşımız katıldıkları programları tamamlamıştır. İŞKUR dan izin alarak faaliyetlerini sürdüren özel istihdam büroları aracılığıyla yılları arasında 255 bin 901 kişi; 2015 yılında ise 13 bin 702 kişi istihdam edilmiştir. İstihdam sosyal koruma ilişkisinin güçlendirilmesi kapsamında tüm sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarında 973 İŞKUR hizmet noktaları kurulmuştur. Takdir edersiniz ki sosyal koruma ve istihdam arasındaki ilişkimiz Ulusal İstihdam Strateji mizin en önemli ayaklarından, en önemli noktalarından bir tanesidir yılında 22 istihdam fuarı ve 115 kariyer günü gerçekleştirilmiştir. "Her işsizin bir iş ve meslek danışmanı olacak" anlayışıyla, parolasıyla çıktığımız bu yolda iş arayanlarla işverenler arasında bir köprü vazifesi görüyoruz de iş ve meslek danışmanı ile geçmişe kıyasla çok daha etkin ve yaygın hizmet sunmaktadır de iş ve meslek danışmanımızın iş yeri ziyareti sayısı 2015 yılında yaklaşık 12 kat artarak gibi bir rakama kadar ulaşmıştır. İş ve meslek danışmanları tarafından 2015 yılında i engelli vatandaşlarımız olmak üzere 3 milyon 378 bin 449 bireysel görüşme gerçekleştirilmiştir eğitim ve öğretim kurumu da ayrıca ziyaret edilmiştir. İŞKUR un Meslek Seçimine Destek dergisini her yıl 1 milyon öğrencimizle ve ailelerimizle paylaşıyor, Uyuşturucu İle Mücadele Acil Eylem Planı kapsamında Yeşilay ile iş birliği ile personelimize eğitimler verilerek madde bağımlılarının iş gücü piyasasına entegrasyonu yolunda destek oluşturulmaktadır. İşgücü Piyasası Talep Araştırmaları İPA ile düzenli olarak işgücü piyasası analizi yapıyoruz. Bu kapsamda, 2015 yılında iş yeri ziyaret edilmiştir. İŞKUR un aktif iş gücü programlarından, mesleki eğitim kurslarından, işbaşı eğitim programlarından, girişimcilik eğitim programlarından ve özel projelerden 2003 yılıyla 2015 yılı sonuna kadar 1 milyon 682 bin 890 kişi faydalanırken yaklaşık 2,4 milyar TL kaynak ayrılmıştır. İŞKUR, mesleki eğitim kursları, işbaşı eğitim programları, girişimcilik eğitim programları ve özel proje uygulamalarına katılan kişi sayısını, bunu takdirlerinize sunuyorum: 2003 yılında iken yine Ulusal İstihdam Stratejisi çerçevesinde oluşturduğumuz, istihdam ve eğitim bağlamında ortaya koyduğumuz politikalarla bu rakam sadece 2015 yılında rakamına ulaşmıştır. Ve yine şunu ifade etmek istiyorum: Bu konuda 600 milyon 945 bin liralık da 2015 yılında bir harcama ortaya konulmuştur.

17 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: yılları arasında düzenlenen mesleki eğitim kurslarından 1 milyon 176 bin 492 kişi yararlanmış ve yaklaşık 1,7 milyar TL kaynak; girişimcilik eğitim programlarından yıllarında 170 bin kişi katılmış, 46 milyon TL kaynak; işverenlerimize hiçbir maliyeti olmayan ve bizim çıktıları itibarıyla da en önemli istihdam politikalarından birisi olarak nitelendirdiğimiz bugün Avrupa nın birçok gelişmiş ülkelerinin de örnek aldığı özellikle işbaşı eğitim programlarından yıllarında toplam kişi yararlandırılmış ve yaklaşık 625 milyon kaynak kullanılmıştır. Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri bizim UMEM diye nitelendirdiğimiz Beceri 10 Projesi ile 2011 yılından günümüze kadar yaklaşık 202 bin vatandaşımızın meslek edinmelerine katkı sağlamış ve -bu rakam da manidar ve önemlidir- yüzde 80'lere varan bir istihdam oranı yakalanmıştır. Engellilerimize kendi işlerini kurmaları kapsamında kuruluş ve işletme giderlerini de kapsayan 36 bin liraya kadar destek verilmektedir. Bu destekten 2015 yılında 419 engelli vatandaşımız yararlanmıştır. Pasif iş gücü politikalarımız yani biraz önce bahsettiğim aktif iş gücü politikalarının yanı sıra pasif iş gücü politikaları kapsamında, işini kaybedenlere işsizlik ödeneği, kısa çalışma ödeneği, Ücret Garanti Fonu, iş kaybı tazminatı ödemeleri aracılığıyla da destek verilmektedir. İşsizlik sigortası ödemelerinin başladığı 2002 yılı Mart ayından 2015 yılı sonuna kadar 4,3 milyon kişiye 10,6 milyar TL ödeme yapılmıştır. Kısa çalışma ödeneği uygulamasının başladığı 2005 yılından 2015 yılı sonuna kadar kişiye 210 milyon ödeme yapılmıştır. Ücret Garanti Fonu kapsamında 2015 yılı sonuna kadar kişiye yaklaşık 125 milyon lira ödeme yapılmıştır. İş kaybı tazminatı kapsamında 2002 yılından 2015 yılı sonuna kadar Özelleştirme İdaresinden aktarılan kaynak ile yaklaşık 33 bin kişiye 216 milyon TL ödeme yapılmıştır. İŞKUR, İşsizlik Sigortası Fonu nu etkin bir şekilde yönetmektedir. Bugünkü İşsizlik Fonu oranımızı söylemeden önce, ulaştığı rakamı söylemeden önce 2002 de yaklaşık 4 milyar 901 milyondan bugün 93 milyar 74 milyona ulaşan bir rakama kadar gelmiştir. ERHAN USTA (Samsun) Sayın Bakan, İşsizlik Sigortası Fonu hangi hükûmet döneminde? BAŞKAN Sayın Usta, müsaade edin lütfen sunum bitsin sonra, sunumunu tamamlasın Sayın Bakan sonra soracaksınız zaten. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) 2016 hedefimiz toplam Bu 2016 yılı hedefi olarak belirlenmiştir hedeflerimiz doğrultusunda insan kaynağımızın mesleki yeterliliğe sahip olması için çalışıyoruz. İşçi-işveren meslek kuruluşları ve sivil toplum örgütleriyle iş birliği içerisinde bugüne kadar toplam 759 meslek standardı hazırlanmış, dün itibarıyla 611 di, dün Resmî Gazete de 13 meslek standardı daha kabul edilmiş, yayınlanmış; toplam 624 meslek standardıyla Resmî Gazete de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Yine, 2009 Eylül-2015 Aralık döneminde u tehlikeli ve çok tehlikeli işlere ilişkin mesleklerde olmak üzere toplam kişi, bu da dün itibarıylaydı, dün değil, evvelsi gün gazetede yayınlamasıyla birlikte bugün itibarıyla mesleki yeterlilik belgesi verilmiştir. Bu da özellikle meslek, meslekleştirme ve beceriyle ulusal istihdam politikaları arasındaki ilişkiyi anlatma açısından çok önemli bir politika sonucudur. Mesleki yeterlilik sürecinde uzmanlaşmaya dönük attığımız adımlarla genç nüfusumuzun iş gücü piyasasında stratejik hâle gelmesi en temel hedeflerimizden birisidir. Bu esnada Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızın ve Hükûmetimizin en önemli hedefi olarak ortaya koyduğumuz süreç muhakkak ki kayıt dışı istihdamadır. Kayıt dışı istihdama kayıtsız kalmadığımızı ve 2002 yılında yüzde 52,14, tekraren ifade etmek istiyorum: Kayıt dışı istihdam konusunda 2002 yılında yüzde 52,14 olan oranımız bugün 2015 Ekim itibarıyla sürekli azalan bir ivme ortaya koymakta ve yüzde 33,61 e varmıştır. Şunu tekraren söylüyorum: Kayıt dışı istihdamla mücadele kapsamında 2008 Mayıs-2015 Aralık döneminde 2 milyon çalışanla iş yerinin kayıt dışı olduğu tespit edilip bunlar kayıt altına alınmışlardır. Bu konuda ne kadar bir disiplin içerisinde olduğumuz ve titiz bir çalışma gösterdiğimiz de aşikârdır. Denetim, rehberlik ve kayıt dışı istihdamla mücadele faaliyetleri müfettiş ve sosyal güvenlik denetmeni eliyle yürütülmektedir. Rehberlik ve denetleme faaliyetlerinden birkaç rakamı huzurunuzda sunmak istiyorum: Denetlenen iş yeri sayısı toplam , bunlar 2015 rakamlarıdır. Kaçak tespit edilen iş yeri sayısı 9.047, denetlenen sigortalı sayısı 2 milyon 861 bin 150, sahte iş yeri sayısı 1.897, kayıt dışı sigortalı sayısı , tespit edilen sahte sigortalı sayısı , incelenen iş kazası sayısı ve incelenen hastane sayısı 233. Hastalıkta sağlıkta, gençlikte yaşlılıkta tüm Türkiye'nin güvencesi olarak Sosyal Güvenlik Kurumunu milletimizin hizmetine sunmak en temel görevlerimizden bir tanesidir. Sosyal güvenlik reformuyla nüfusumuzun yüzde 98 ini sosyal güvenlik şemsiyesi altına aldık. Hastane kapılarından geri dönüşleri bitirdik. Vatandaşlarımızın sadece kimlik belgeleriyle tüm sağlık kuruluşlarından hizmet almalarını sağladık. Eczane kuyruklarına son verdik, ilaca erişimi kolaylaştırdık. Malullük şartlarını kolaylaştırdık. 18 yaş altındaki bütün çocukların ücretsiz sağlık yardımlarından yararlanmasını sağladık. Sosyal güvenlikte büyük devrimi gerçekleştirdik. Genel sağlık sigortasıyla bugün, Amerika nın, Avrupa nın gelişmiş ülkelerin yapamadığı çok önemli bir adımı sosyal güvenlik

18 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 18 sistemimizde ve bütün paydaşlarımızda gerçekleştirmenin onuruyla karşınızdayız. Özellikle vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerine eşit şartlarda ulaşmasını sağladık. Sosyal Güvenlik Kurumunun 2015 yılı sonu itibariyle gelirleri 220 milyar 102 milyon lira, giderleri 231 milyar 546 milyon lira, açığı ise 11 milyar 444 milyon lira olarak gerçekleşmiştir yılı Sosyal Güvenlik Kurumu gelirlerinin 265 milyar 113 milyon TL, giderlerinin 276 milyar 422 milyon TL, finansman açığının ise 11 milyar 309 milyon TL olarak gerçekleşmesi beklenmektedir. Toplam prim gelirlerinin emeklilik ve sağlık giderlerini karşılama oranı 2014 ve 2015 yıllarında sırasıyla yüzde 71,6 ve yüzde 75,4 olarak gerçekleşmiştir. Buradaki rakamı da huzurunuzda takdirlerinize sunuyorum. Özellikle 2014 ve 2015 arasında eğer toplam prim gelirlerinin harcamalara olan emeklilik ve sağlık gelirlerine oranının yüzde 71 lerden yüzde 75 lere çıkması, bu dönem içerisinde ortaya konulan disiplinin ve ortaya konulan çalışmanın ne kadar da tutarlı olduğunun en önemli delilidir. Bu oranın 2016 yılında yine artarak devam etmesi ve yüzde 77,1 oranına gelmesi bizim öngörülerimiz arasında bulunmaktadır. SGK mali durum, bütçe, gelir gider ve açık kavramlarla ilgili biraz önce değerlendirmelerimi ortaya koydum ama her birimizin daha iyi incelemesi kaydıyla 43 nolu slaytta çok net bir şekilde ortaya konulmuş olan toplam rakamlar belirlenmektedir. Burada önemli bir rakamı daha sizinle paylaşmak istiyorum: SGK açığının SGK bütçesine oranı 2002 yılında -bunun da altını çizerek söylüyorum- yüzde 28,46 iken; bu oran 2015 yılında yüzde 4,94 e düşürülmüştür. SGK açığının gayrisafi millî hasılaya oranı yani birincisi bütçe içerisindeki oranı yüzde 28 lerden yüzde 4,94 e, ikincisi ise gayrisafi millî hasılaya oranı yüzde 2,27 den 0,51 e Burada dikkatinizi çekmek istediğim bir konu ise, sosyal güvenlik reformunun rakamlarımıza ve sosyal güvenlik sistemimize nasıl da pozitif yansıdığıdır. Yani, 2002, 2003, 2004, 2005, 2006, 2007 seviyesinde ve hatta 2009 a kadar sosyal güvenlik reformunda 2,27 den 3 lere kadar olan yükselme sosyal güvenlik reformunun ortaya koyduğu onlu politikalarla birlikte ciddi bir şekilde 0,58 rakamına kadar düşmüş, inşallah, 0,51 rakamıyla birlikte 2016 yılında ciddi bir iyileşmeyi de sağlayabilecek ölçüdedir. Bütün bunların yanı sıra mali açıdan sürdürülebilir sosyal güvenlik sistemi hedefine hızlı bir şekilde ilerlediğimizi ifade etmek istiyorum. Yine, biraz önce, özellikle prim gelirleri, emekli aylıkları ve sağlık giderleriyle ilgili rakamlar 48 nolu slaytta açık bir şekilde ifade edilmektedir. En önemli meselelerden bir tanesi ise, bu konuda hepimizin üzerinde durmak zorunda olduğumuz, özellikle Plan ve Bütçe Komisyonumuzun, özellikle ekonomi yönetimimizin takip etmek zorunda olduğu, gelecek nesillerimiz için de her birimiz açısından önemli olan aktif pasif sigortalı sayısıdır. Elbette ki, aktif sigortalı sayısı 2002 yılında 12 milyon 8 bin iken, 2015 yılı Kasım ayı itibarıyla 20 milyon 778 bine ulaşmıştır. Pasif sigortalı sayısı ise dosya bazında 2002 yılında 5 milyon 888 bin iken 2015 yılı Kasım ayında 10 milyon 660 bine ulaşmıştır. Buradaki rakam da aslında sosyal güvenlik reformuna ne kadar ihtiyacı olduğunun ve bu sosyal güvenlik reformunun ne kadar sürdürülebilir olmak zorunda olduğunun en temel delillerinden birisidir. Rakamlar ortadadır ve nettir. Yani özellikle 4/a lılarla ilgili söylemek istiyorum, 2002 deki aktif pasif oranı 1,93 iken yani 1990 yılı sonrası oluşturulan erken emeklilik sisteminin sonuçları henüz sisteme yansımamışken, bir şekilde daha fazla yükselmeyi, aradaki yıllarda görüyor ve ciddi bir şekilde düşmeyi net bir şekilde görüyor ama yıllarından sonra da aktif pasif oranındaki yükselmeyi de net bir şekilde buradan, yani 50 nci grafikten okuyabilme şansına sahip olabiliyoruz de 1,93; 2009 da 1,96; 2015 Kasımda da 2,31 ve ortalamada toplamda 2,04. Dikkat ederseniz, 2009 Kasımda 1,78 yani aktif pasif oranını bozucu bir dengeden, bugün aktif pasif oranını yükseltici bir dengeye, ki belki de sosyal güvenlik sistemimizin geleceği açısından, gelecek nesillerimiz açısından önümüzdeki elli yıllara, yüz yıllara sirayet edebilecek en temel oranlardan bir tanesi ve bir akreditasyon oranı olarak, kritik bir oran olarak burada huzurlarınızda ifade etmek istiyorum. Sosyal Güvenlik Kurumumuzun çalışanlarına, bu reformu gerçekleştirenlere, bu reformu ortaya koyanlara tekrar huzurunuzda teşekkür ediyor ve gelecek nesillerle ilgili ortaya altmış oldukları bu olumlu adımın ve davranışın da önümüzdeki dönemlerde bütün siyasi hükûmetler tarafından devam ettirilmesini de Türkiye'nin geleceği açısından ve sosyal güvenlik sistemi açısından önemli olduğunun bir kez daha altını çizmeyi önemli görüyorum. Emeklilerimizi esnafa ezdirmediğimizi ifade etmek istiyorum. Özellikle 2002 Aralık ayında 257 lira alan bir SSK işçisi yüzde 402,6 artışla bugün lira almaktadır. Yine -bu da 52 nolu slaytta vardır, bütün rakamları tek tek söyleyip zamanınızı almak istiyor değilim- Tarım SSK lı 216 lira alırken 2002 Aralıkta bugün yüzde 484 bir artışla lira almaktadır. BAĞ-KUR lu esnaf 148 lira almaktayken 2002 Aralık ayında yüzde 678,2 artışla bugün lira almaktadır. Yine, Emekli Sandığı emeklimiz 376 lira 2002 Aralık ayında alırken yüzde 329,7 artışla bugün lira almaktadır. Enflasyona ezdirmediğimiz, her bir kesimde enflasyonun çok üzerinde reel artışlarla bunları sağladığımız da rakamlarda net bir şekilde ifade edilmektedir. Emeklilerimize bu yıl, 2016 yılında yine -burada ortaya konulan takdirle birlikte lira seyyanen zam verilmesini de Hükûmet olarak sağlamış bulunmaktayız. Hizmetlerimizi vatandaşlarımızın ayağına kadar götürdük. 408 sosyal güvelik merkezi, 35 sağlık sosyal güvenlik

19 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 19 merkezi, 82 adet mali hizmetler sosyal güvenlik merkezi olmak üzere toplam 525 sosyal güvenlik merkezi ve 17 mobil sosyal güvenlik merkeziyle vatandaşlarımızın hizmetindeyiz. Yine, sigorta prim teşviklerinde 2004 yılından 2015 yılı Kasım ayı sonuna kadar 57 milyar 739 milyon TL kaynak ayırdığımızı bir kez daha huzurunuzda ifade etmek istiyorum. Tüm vatandaşlarımızın özel sağlık sunucularından da hizmet alımının yolunu açtık. Sosyal Güvenlik Kurumu sağlık harcamaları ilaçta özellikle 2015 yılında 18 milyar 895 milyon, tedavide 39 milyar 557 milyon, devlet hastanelerine ödememiz 23 milyar 858 milyon, üniversite hastanelerine ödememiz 7 milyar 87 milyon, özel hastanelere ödememiz 8 milyar 617 milyon ve toplam 59 milyar 411 milyon civarında 2015 yılında ödeme gerçekleştirdik bütçemiz is, ilaç 21 milyar 406 milyon, reçete bedeli 150 milyon, tedavi 43 milyar 635 milyon, devlet hastanesi ödemesi 27 milyar, üniversite hastaneleri 7 milyar 580 milyon, özel hastaneler 9 milyar, diğer sağlık giderleri ise 876 milyon yani 59 milyar 411 milyondan 66 milyar 67 milyona toplam Sosyal Güvenlik Kurumu sağlık harcamalarını bütün unsurlarıyla beraber çıkarmayı ve bununla beraber 2016 yılını tamamlamayı öngörüyoruz. Çalışma hayatının kronikleşmiş sorunlarına yenilikçi çözümler üretiyoruz. Bir başka konuya geçiyoruz. Özellikle çalışma hayatıyla ilgili alt işveren konusunda önemli düzenlemelere imza attık sayılı Kanun la özellikle kamuda çalışan alt işveren işçilerimizin özlük hakları yasal güvenceye kavuşturulmuştur. Alt işveren işçilerimizin kıdem tazminatı, yıllık izin kullanımları, ücretlerinin tam ve zamanında ödenmesi sağlanmış, yapacakları toplu iş sözleşmelerinden kaynaklanan ücret farklarının idare tarafından ödeneceği hükme bağlanmıştır. Çalışan anneler, hem çocuklarına zaman ayıracak hem de çalışmaya devam edecek. Tekraren Plan ve Bütçe Komisyonuna teşekkür ediyorum çünkü bu oluşturulan kanunla bu önerimiz buradan kabul görmüş ve geçen günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızın onayıyla Resmî Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve Türkiye de belki de çok önemli ve beklenen bir kanun daha vatandaşımızla, annelerimizle, özellikle bu kanunu bekleyenlerle buluşturulmuştur. Burada Plan ve Bütçe Komisyonu bu kanunun tüm detaylarını haiz olduğu için birkaç cümleyle müsaade ederseniz burayı geçmek isterim çünkü bunu hep beraber tartıştık, konuştuk, üzerinde değerlendirmeler yaptık. Özellikle kadın işçilerin kullandıkları analık izni sonrasında ilk çocuk için 60 gün, 2 nci çocuk için 120 gün, 3 üncü çocuk için de 180 gün süreyle günlük çalışma süresinin yarısına kadar azaltabilme imkânı tanınmıştır. Bu, aynı zamanda 6 yaşına kadar, çocuğun okula başlayacağı süreye kadar devam ettirilecektir. Bunun ebeveyn için de mümkün olduğu ve ebeveyn için de oluşması aslında çalışma hayatımızın hangi noktaya kadar getirildiğinin en önemli sonuçlarından birisi olarak ortada durmaktadır. Sendikal hayat, sendikal hayatla ilgili de toplu görüşmeden toplu sözleşmeye geçilmesi ve kamu görevlilerimize toplu sözleşme hakkı verilmesi de geçtiğimiz dönemlerde attığımız devrim niteliğinde en önemli adımlardan bir tanesidir sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu na göre 175 kamu görevlileri sendikası ve 10 konfederasyon faaliyet göstermektedir. Sendikalaşma oranı yüzde 71 dir yani 2 milyon 354 bin 314 kamu görevlisinin toplam 1 milyon 679 bin 028 i bugün kamu görevlisi sendikalarına üye olarak bulunmaktadır sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu na göre, 226 işçi ve işveren sendikası, 4 işçi ve 1 işveren konfederasyonu faaliyet göstermektedir, sendikalaşma oranı yüzde 12 dir. 12 milyon 663 bin 783 yani sendikalı olabilecek iş gücü sayımızdır bu. Toplam 1 milyon 514 bin 53 üye sayısı vardır. Burada bir değerlendirmeyi de söylemek istiyorum: Dün ziyaret ettiğim ve kongresinde olmak istediğim Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonunun, 2013 yılında baskı olarak ortaya konulan ve değerlendirilen cümleleri parantez içine alarak söylüyorum, bugünkü üye sayısı 144 bindir yani 2013 te çok baskı ortaya koyuldu -son üç yılda- bugün bu 144 bine gelmiş değildir. Sendikal hayatın her birine eşit bir şekilde davranılmaktadır ve 100 binden 144 bine çıkmış bir kapasite 2013 yılından bugüne kadar oluşturulmuştur. Sendika üyeliğinde e-devlet sistemine geçilerek işçilerimizin sendika üyelik işlemlerinin kolaylaştırılması hem iş gücü sendikalarımız açısından hem iş gücümüz açısından, işçimiz açısından hem de iş yerleri açısından yıllardan beri istenen ama bir türlü gerçekleştirilmeyen, adım atılan dönüşümlerden bir tanesidir. Bu arada, asgari ücrette yaş ayrımına da son verdik. Bir konuyu daha ifade etmek istiyorum: Yine 1 Kasım seçimlerinden önce vatandaşlarımıza söz verdiğimiz liralık asgari ücreti de yine sosyal paydaşlarımızla sosyal diyalog ortamında bir araya gelerek gerçekleştirmenin huzuruyla beraber sizin önünüzdeyiz. Bin liradan liraya çıkmış bir asgari ücret konusunda da bu konuyu gerçekleştiren bir Hükûmet olmanın onuruyla buradayız yılında 184,25 lira olduğunu da bir kez daha ifade etmek istiyorum. Yabancı çalışma izinleri Türkiye, gelişen ekonomisi ve istihdam imkânlarıyla, uluslararası iş gücünün dolaşımı açısından kaynak ülkeden hedef ülke konumuna gelmiştir yani Türkiye, artık sadece iş gücü transfer edilen, ucuz iş gücü transfer edilen bir ülke değil, çalışma standartları açısından yabancıların da gelip çalıştığı bir ülke konumuna gelmiştir. Bunun da rakamları çok açıktır de sadece izin başvurusu , izin ; 2015 başvuru , izin Bu, çalışma hayatımızın, standartlarımızın, bu demokrasimizin, hukukumuzun aslında

20 Tarih : 13/ 2/2016 Saat :02.00 Kayıt:Bütçe Stenograf : Dilek Uzman :. Sayfa: 20 ne kadar da dünya ülkeleriyle paralel bir şekilde yürüdüğünün en önemli ispatlarından bir tanesidir. Geçici koruma sağlanan yabancıların yasal bir biçimde çalışma hayatına katılmalarına imkân sağladık. Buradaki ifadelerimizin de Suriye den gelmiş kardeşlerimizle ilgili olduğu açık ve nettir ve yaklaşık bugün 2 milyon 500 binin üzerine çıktığı, tahmini oranlarımıza göre çalışma çağındakilerin 1 milyon 200 bin civarında olduğu ve bunların içerisinden de yaklaşık 300 bin-350 bin civarındakinin çalışabileceğini öngördüğümüz ama her birinin çalışma izninin yine yaptığımız, özellikle Bakanlar Kurulumuzun ortaya koyduğu bir kararla her birinin Çalışma Bakanlığınca beraber gerçekleştirilebileceği ve iznini oradan verebileceği bir durumu da sizinle paylaşmak istiyorum. İş sağlığı ve güvenliğinde yeni dönem... İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (6331) Haziran Bu da Türkiye de çalışma hayatının yüz akı ve bizim gelişmişlik perspektifimizin en önemli kademelerinden bir tanesidir ve münhasır bir İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 6331 le çıkmış bulunmaktadır. Yine ifade etmek istiyorum, sadece bunu çıkarmakla bırakmayıp, bunun tüm parametrelerini, tüm dayanaklarını ve tüm araçsallarını iş hayatında ve çalışma hayatında ortaya koymaya devam ediyoruz ve ortak sağlık ve güvenlik birimlerinin sayısını da bu sebeple ya kadar ulaştırmış durumdayız. A sınıfı iş güvenliği uzman belgesi yani İş Sağlığı ve Güvenliği Kayıt, Takip ve İzleme Programı yla tanımlı bu konudaki profesyonel belge sayılarından A sınıfı , B sınıfı 8.787, C sınıfı , toplam uzman sayısı Yine en önemli unsurlardan bir tanesi, iş yeri hekimliği belge sayısı da , toplam profesyonel belge sayısı Bunu da sadece biz gerçekleştirmiyoruz, akredite ettiğimiz kuruluşlar vasıtasıyla da bunu sağlamaya çalışıyoruz. Aynı zamanda iş sağlığı ve güvenliği ve kayıt dışı özellikle 2016 yılında yine üzerinde duracağımız, yoğunlukla üzerinde duracağımız alanlardan bir tanesidir ama gelecek nesillerimize eğitimlerinde ve öğretimlerinde bu farkındalığı anlatmak bizim politikalarımızın başında gelmektedir ve yine yurt dışı işçi hizmetleri Yurt dışında bulunan vatandaşlarımızın da her zaman yanında olduğumuzu, 29 ülkede 57 adet yurt dışı teşkilatı birimiyle vatandaşlarımızın hizmetinde olduğumuzu, her yıl ortalama 400 bin vatandaşımıza da yurt dışında ulaştığımızı bir kez daha ifade etmek istiyorum. Avrupa Birliği Katılım Öncesi Mali Yardım Aracının ana bileşenlerinden biri olan İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Operasyonel Programı nı başarılı bir şekilde yürütüyoruz ve bu konuda IPA kapsamında Avrupa Birliği ve Ülkemiz ortak katkısıyla yürütülen İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Operasyonel Programı çerçevesinde 509 milyon avroluk fon tahsis edilmiş ve gerçekleştirilen projelerle yaklaşık 700 bin vatandaşımıza ulaşılmıştır. Bu konuda arkadaşlarımızı tebrik edeceğimiz, Bakanlığımızı tebrik edeceğimiz bir rakam da bu 509 milyon avro aslında toplam bize tahsis edilenin yüzde 92 sidir ki yüzde 92 rakamı burada bu konuda ne kadar tespit edilen ne kadar olumlu ve ne kadar sahayı yansıtabilen projelerin bir şekilde oluştuğudur. Hem proje ortaya koyanlara hem bu projelerin uygunluğunu veren tüm arkadaşlarımı huzurunuzda tekraren kutlamak istiyorum yılından bu yana, Bakanlığımız, genç istihdamının desteklenmesi, mesleki eğitimin niteliğinin geliştirilmesi, kız çocuklarının okula devam oranlarının artırılması, kayıtlı istihdamın teşviki, hayat boyu öğrenme imkânlarının geliştirilmesi, dezavantajlı kişilerin iş gücü piyasasına katılımı ve toplumsal entegrasyonu konularında birçok hibe programını başarıyla gerçekleştirmiştir. Şimdi bir başka konuya geçiyoruz. Kamuda nitelikli personel istihdamına önem veriyoruz yılında yaklaşık 97 bin kamu görevlisi ataması gerçekleştirilecektir. Sadece şu rakamları vereyim ama 81 inci slaytta yani size sunduğumuz sunumun 81 inci sayfasında tüm detaylar net bir şekilde vardır. Memur (657) 2 milyon 489 bin 668, hâkim ve savcılar , öğretim elemanları , sözleşmeli personel Bugün toplam kamu personelinin statülere göre dağılımını okuyorum: Sürekli işçi , geçici işçi , 657 4/C geçici personel , kapsam dışı personel 3.580, askerî personel , banka personeli ; toplam 3 milyon 339 bin 086 kamu personelimiz bulunmaktadır yılı ile 2015 yılları arasında bazı mesleklerin sayısal değişimi: Bu da şunun için önemlidir: Bu, özellikle Plan ve Bütçe Komisyonunu da sürekli olarak tanık olduğu, Türkiye nin öncelik verdiği politikaların devlet personelinde neye yansıdığının tam olarak karşılığı odur. Öğretmen den ye kadar çıkmış, hemşiremiz ten e kadar yükselmiş ve hâkim ve savcımız da den e, polis memurumuz da ten e kadar yükselmiştir ten uzman tabibimiz rakamına yükselmiştir. Evet, kamuda istihdamda engelleri kaldırdık, evet, 2002 yılında 2015 yılına kadar kamu kurumlarında istihdam edilen engelli memur sayısı, bu da bizim ulusal istihdam stratejimizin en önemli ayaklarından bir tanesidir. Yani kadın, çocuk ve engelli özel politika gerektiren gruplara yönelik atacağımız adımlar burada da ye kadar, bugün yılına kadar toplam engellimizi kamuyla buluşturduk. Sosyal hizmet kurumlarından yararlanan çocuklarımızın sini kamuda işe yerleştirdik. Memurlarımızı enflasyona ezdirmedik. Kamu görevlileri ve emekli aylıklarının 1 Ocak

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Gümrük Ve Ticaret Bakanı Sn. Nurettin CANİKLİ nin Kredi Kefalet Kooperatifleri Ortaklarının Borçlarının Yapılandırılması Basın Toplantısı 24 Eylül 2014 Saat:11.00 - ANKARA Kredi Kefalet Kooperatiflerinin

Detaylı

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Orman ve Su İşleri Bakanımız Sn. Veysel Eroğlu nun katılımları ile gerçekleştiriyor olacağımız toplantımıza katılımlarınız için teşekkür ediyor,

Detaylı

Büyükşehir Bodrum halkına yeni süreci anlattı

Büyükşehir Bodrum halkına yeni süreci anlattı Büyükşehir Bodrum halkına yeni süreci anlattı Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından Bodrum da düzenlenen toplantıda yeni süreç ile ilgili büyükşehir daire başkanları tarafından Bodrum halkına

Detaylı

SIRA SAYISI: 279 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

SIRA SAYISI: 279 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ YASAMA DÖNEMİ YASAMA YILI 26 1 SIRA SAYISI: 279 Kişisel Verilerin Otomatik İşleme Tabi Tutulması Karşısında Bireylerin Korunması Sözleşmesine Ek Denetleyici Makamlar ve Sınıraşan

Detaylı

Başkan Kocadon Muğla basınını Bodrum da ağırladı

Başkan Kocadon Muğla basınını Bodrum da ağırladı Başkan Kocadon Muğla basınını Bodrum da ağırladı Başkan Kocadon : Artık hep beraber diyoruz ki Muğla aşkıyla yanıp tutuşalım Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun

Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun 141 Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun (Resmî Gazele ile yayımı : 6.4.1990 Sayı : 20484) Kanun No. Kabul Tarihi Dış ilişkiler - MADDE 1. Türkiye Büyük Millet

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL Sözlerime gayrimenkul ve finans sektörlerinin temsilcilerini bir araya

Detaylı

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Beşinci İzmir İktisat Kongresi Finansal Sektörün Sürdürülebilir Büyümedeki Rolü ve Türkiye nin Bölgesel Merkez Olma Potansiyeli 1 Kasım

Detaylı

TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARINDA MERKEZİ KARŞI TARAF UYGULAMASI 13 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ

TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARINDA MERKEZİ KARŞI TARAF UYGULAMASI 13 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARINDA MERKEZİ KARŞI TARAF UYGULAMASI 13 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın BDDK Başkanım, İktisadi Araştırmalar Vakfı, Borsamız

Detaylı

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler Endüstri Mühendisliğine Giriş Jane M. Fraser Bölüm 2 Sık sık duyacağınız büyük fikirler Bu kitabı okurken, büyük olasılıkla öğreneceğiniz şeylere hayret edecek ve varolan bilgileriniz ve belirli yeni becerilerle

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

Cümlede Anlam İlişkileri

Cümlede Anlam İlişkileri Cümlede Anlam İlişkileri Cümlede anlam ilişkileri kpss Türkçe konuları arasında önemli bir yer kaplamaktadır. Cümlede anlam ilişkilerine geçmeden önce cümlenin tanımını yapalım. Cümle, yargı bildiren,

Detaylı

NİSAN 2013 SAYI:16 ŞEHİRLER ÇOCUKLARIMIZA GÖRE OLSUN

NİSAN 2013 SAYI:16 ŞEHİRLER ÇOCUKLARIMIZA GÖRE OLSUN NİSAN 2013 SAYI:16 ŞEHİRLER ÇOCUKLARIMIZA GÖRE OLSUN S Ö Y L E Ș İ Avrupa Birliği Yatırımları Daire Bașkanı Okuyucularımız için Avrupa Birliği Yatırımları Dairesi Bașkanlığı hakkında bilgi verebilir misiniz?

Detaylı

Bir Fidandan Bir Çınara: Düzce Üniversitesi.

Bir Fidandan Bir Çınara: Düzce Üniversitesi. Bir Fidandan Bir Çınara: Düzce Üniversitesi. Üniversitemizin 10. Yıl Etkinlikleri kapsamında düzenlenen Düzce Üniversitesi 10 Yaşında başlıklı söyleşi, Cumhuriyet Konferans Salonu nda gerçekleştirildi.

Detaylı

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI FATİH ACAR: - 2008 YILINDA SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİN TEMELLERİ ATILDI - İLAÇ VE TIBBİ MALZEME KONUSUNDA

Detaylı

Yeni teşvik sisteminin 4 boyutu var

Yeni teşvik sisteminin 4 boyutu var Yeni teşvik sisteminin 4 boyutu var Şubat 22, 2012-5:15:09 Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, yeni teşvik sisteminin belli bir tarihe kadar geriye dönük olarak da işleyeceğini belirtti. Kalkınma Bakanı Cevdet

Detaylı

Tıp Fakültesi Dönem Temsilcileri Grubu Yönergesi

Tıp Fakültesi Dönem Temsilcileri Grubu Yönergesi KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ Tıp Fakültesi Dönem Temsilcileri Grubu Yönergesi Amaç MADDE 1 Bu yönergenin amacı, Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi ne kayıtlı öğrencilerin eğitim, sağlık, spor

Detaylı

TOPLANTI BİLGİLERİ MUTLU GÜNLERİMİZ

TOPLANTI BİLGİLERİ MUTLU GÜNLERİMİZ Ray KLINGINSMITH U.R. Başkanı 2010 11 Kemalettin ERBİLGİN U.R. 2430. Bölge Guvernörü 2010 11 Ertuğrul KAYA 14. Grup Guvernör Yardımcısı Tuban GÜÇLÜ (Başkan) Mustafa CİVELEK (Asbaşkan) Melisa KARA (Kulüp

Detaylı

Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir

Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası (KMTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Karaküçük: Devleti Yönetecek Güç

Detaylı

HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU?

HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU? HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU? Rıza KARAMAN Kamu İhale Mevzuatı Uzmanı 1. GİRİŞ İdareler, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarına çıkarken

Detaylı

Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i

Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i Parti içi disiplin mekanizması (cinsel taciz, aile içi şiddet vs. gibi durumlarda işletilen) AKP CHP MHP BBP HDP Parti içi disiplin

Detaylı

Gazeteciliğin önemi Türkiye de ve dünyada artıyor

Gazeteciliğin önemi Türkiye de ve dünyada artıyor Gazeteciliğin önemi Türkiye de ve dünyada artıyor Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kemal Karaküçük 10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü nedeniyle kentte görev yapan gazeteciler ile kahvaltı programında

Detaylı

T.C. BİLECİK İL GENEL MECLİSİ Araştırma ve Geliştirme Komisyonu

T.C. BİLECİK İL GENEL MECLİSİ Araştırma ve Geliştirme Komisyonu Rapor No:01 Rapor Tarihi: 10.03.2011 muz İl Genel Meclisimizin 01.03.2011 tarih ve 2011/33 sayılı kararı doğrultusunda 08-09-10 Mart 2011 tarihlerinde toplanmıştır. İdaremiz araç parkında bulunan makine

Detaylı

Firmadaki Mevcut Öğrenme Faaliyetleri 2.2. Aşama

Firmadaki Mevcut Öğrenme Faaliyetleri 2.2. Aşama DE/11/LLP-LDV/TOI 147 420 Firmadaki Mevcut Öğrenme Faaliyetleri 2.2. Aşama 1. Adınız: 2. İşletmenin Adı: 3. Tarih: Evet Hayır Bilmiyorum 1. Mevcut işinizde mesleki eğitim fırsatlarına erişebiliyor musunuz?

Detaylı

SOSYAL ŞİDDET. Süheyla Nur ERÇİN

SOSYAL ŞİDDET. Süheyla Nur ERÇİN SOSYAL ŞİDDET Süheyla Nur ERÇİN Özet: Şiddet kavramı, çeşitli düşüncelerden etkilenerek her geçen gün şekillenip gelişiyor. Eskiden şiddet, sadece fiziksel olarak algılanırken günümüzde sözlü şiddet, psikolojik

Detaylı

Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz

Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz Rakamlarla Sektörümüz: 3 kıtadan 77 ülkeye doğrudan hizmet götüren, Toplam Yatırımı 5 Milyar Doları aşan, Yan sektörleri ile birlikte yaklaşık

Detaylı

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç: Madde 1. (1) Bu yönergenin amacı, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesinin önlisans, lisans ve lisansüstü

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 i Bu sayıda; 2013 Cari Açık Verileri; 2013 Aralık Sanayi Üretimi; 2014 Ocak İşsizlik Ödemesi; S&P Görünüm Değişikliği kararı değerlendirilmiştir.

Detaylı

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi :

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi : 2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ Anayasa nın 49. Maddesi : A. Çalışma Hakkı ve Ödevi Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek,

Detaylı

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Prof.Dr. Cevat NAL Selçuk Üniversitesi Mühendislik-Mimarl k Fakültesi Dekan Y.Doç.Dr. Esra YEL Fakülte Akreditasyon Koordinatörü

Detaylı

Kuruluşumuz. Ocak 2011

Kuruluşumuz. Ocak 2011 Kuruluşumuz Ocak 2011 Hürriyet Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı nın çağrısıyla bir araya geldik. Kısa bir süre sonra, toplam üye sayılarıyla 100.000 e yakın kadını temsil eden 40 tan fazla sivil

Detaylı

Kadınları Anlamak Erkeklere Düşüyor

Kadınları Anlamak Erkeklere Düşüyor Kadınları Anlamak Erkeklere Düşüyor Kadınların Yaşam Koçu Tuğba Güneş, kadına şiddetti ortaya çıkaran nedenleri ortadan kaldıracak önlemler alınması gerektiğini söyledi. Kahramanmaraş ın tek yaşam ve wellness

Detaylı

2001 yılında otomotiv sektörünün dolar bazında cirosu 1997 yılı düzeyine, tekstilin cirosu ise 1999 yılı düzeyine geriledi.

2001 yılında otomotiv sektörünün dolar bazında cirosu 1997 yılı düzeyine, tekstilin cirosu ise 1999 yılı düzeyine geriledi. REEL SEKTÖRDE DE YENİDEN YAPILANMA ŞART GİRİŞ Prof. Dr. Necmi GÜRSAKAL BTSO tarafından beş yıldan beri gerçekleştirilen Bursa da 250 Büyük Firma çalışması bize göre bu şehirde yapılan en önemli çalışmalardan

Detaylı

YURTDIŞI VATANDAŞLAR DANIŞMA KURULUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

YURTDIŞI VATANDAŞLAR DANIŞMA KURULUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK 24 Aralık 2010 CUMA Resmî Gazete Sayı : 27795 YÖNETMELİK Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığından: YURTDIŞI VATANDAŞLAR DANIŞMA KURULUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ

Detaylı

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır.

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır. Yazıyı PDF Yapan : Seyhan Tekelioğlu seyhan@hotmail.com http://www.seyhan.biz Topolojiler Her bilgisayar ağı verinin sistemler arasında gelip gitmesini sağlayacak bir yola ihtiyaç duyar. Aradaki bu yol

Detaylı

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Büyükşehir Belediyesi tarafından yatırımı gerçekleştirilen çevreci yatırım;

Detaylı

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu 3.Klinik Farmakoloji Sempozyumu-TRABZON 24.10.2007 Klinik ilaç araştırmalarına

Detaylı

İşletme Gelişimi Atölye Soruları

İşletme Gelişimi Atölye Soruları İşletme Gelişimi Atölye Soruları Şemsettin Akçay Satış Pazarlama ve İnovasyon Mühendisi İşletmenizi Başarıya Götüren 50 Soru! Bir gün küçük kızımız Lara (o zaman 3.5 yaşındaydı): Baba deniz gölgesi nedir,

Detaylı

MADDE 2 (1) Bu Yönerge, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve değişiklikleri ile İzmir Üniversitesi Ana Yönetmeliği esas alınarak düzenlenmiştir.

MADDE 2 (1) Bu Yönerge, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve değişiklikleri ile İzmir Üniversitesi Ana Yönetmeliği esas alınarak düzenlenmiştir. İZMİR ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler Amaç ve Kapsam MADDE 1 (1) Bu Yönerge; İzmir Üniversitesi nin Fakülteleri, Meslek Yüksekokulu ve bölümlerinde ÖSYM ve Üniversite tarafından

Detaylı

Aliağa Atatürk Ortaokulu / Bilişim Teknolojileri ve Yazılım Dersi Çalışma Soruları

Aliağa Atatürk Ortaokulu / Bilişim Teknolojileri ve Yazılım Dersi Çalışma Soruları Bilişim Teknolojileri ve Yazılım Dersi Çalışma Soruları (6.Sınıf) 1. İnternette uygun olmayan içerikle karşılaştığınızda bildirebileceğiniz ihbar telefon numarası bulunmaktadır. Boş bırakılan yere uygun

Detaylı

I. EIPA Lüksemburg ile İşbirliği Kapsamında 2010 Yılında Gerçekleştirilen Faaliyetler

I. EIPA Lüksemburg ile İşbirliği Kapsamında 2010 Yılında Gerçekleştirilen Faaliyetler I. EIPA Lüksemburg ile İşbirliği Kapsamında 2010 Yılında Gerçekleştirilen Faaliyetler 1. AB Hukuku ve Tercüman ve Çevirmenler için Metotlar Eğitimi (Ankara, 8-9 Haziran 2010) EIPA tarafından çeşitli kamu

Detaylı

Anaokulu /aile yuvası anketi 2015

Anaokulu /aile yuvası anketi 2015 Anaokulu /aile yuvası anketi 2015 Araştırma sonucu Göteborg daki anaokulları ve aile yuvaları ( familjedaghem) faaliyetlerinde kalitenin geliştirilmesinde kullanılacaktır. Soruları ebeveyn veya veli olarak

Detaylı

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KOORDİNATÖRLÜĞÜ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KOORDİNATÖRLÜĞÜ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KOORDİNATÖRLÜĞÜ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönergenin amacı; Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İş Sağlığı

Detaylı

8. SINIF 4. ÜNİTE İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 1. Din Ve Din Anlayışı Kazanım :Din ve din anlayışı arasındaki farklılığı ayırt eder.

8. SINIF 4. ÜNİTE İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 1. Din Ve Din Anlayışı Kazanım :Din ve din anlayışı arasındaki farklılığı ayırt eder. 8. SINIF 4. ÜNİTE İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 1. Din Ve Din Anlayışı Kazanım :Din ve din anlayışı arasındaki farklılığı ayırt eder. Soru : Din nedir? Din, Allah tarafından gönderilmiştir. Peygamberler

Detaylı

MALATYA SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI CHAMBER OF CERTIFIED ACCOUNTANTS OF MALATYA. Sayı : 2010/134 Malatya : 02/06/2010

MALATYA SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI CHAMBER OF CERTIFIED ACCOUNTANTS OF MALATYA. Sayı : 2010/134 Malatya : 02/06/2010 Sayı : 2010/134 : 02/06/2010 TÜRMOB GENEL BAŞKANLIĞINA ANKARA Başbakanlık tarafından hazırlanan ve TBMM Plan ve Bütçe komisyonunda görüşülecek olan GELİR VERGİSİ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE

Detaylı

YETİŞKİNLER DİN EĞİTİMİ Akdeniz Müftülüğü

YETİŞKİNLER DİN EĞİTİMİ Akdeniz Müftülüğü YETİŞKİNLER DİN EĞİTİMİ Akdeniz Müftülüğü YETİŞKİNLER DİN EĞİTİMİNİN TANIMI Yetişkinler din eğitimi kavramını tanımlayabilmek için önce yetişkinler eğitimini tanımlayalım. En çok kullanılan ifade ile yaygın

Detaylı

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Genel Esaslar Amaç Madde 1- (1)Bu

Detaylı

19 ARALIK 2011 PAZARTESİ

19 ARALIK 2011 PAZARTESİ DUYGU UYSAL 0852051 19 ARALIK 2011 PAZARTESİ Bugün sabah 9 dan akşam 10 a kadar dışarıda kalacaktım. Bu yüzden evden çıkmadan çok fazla parfüm sıkmıştım. Evden çıkarken ablam bütün evin benim parfümüm

Detaylı

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ ZİYARETİ

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ ZİYARETİ KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ ZİYARETİ Odamız Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, Meclis Başkanı Rebii Akdurak, Yönetim Kurulu Üyeleri Mert Pala, Mustafa Tüzün ve İTO Dış İlişkiler Masası Şefi Pınar

Detaylı

İŞLETMENİN TANIMI 30.9.2015

İŞLETMENİN TANIMI 30.9.2015 Öğr.Gör.Mehmet KÖRPİ İŞLETMENİN TANIMI Sonsuz olarak ifade edilen insan ihtiyaçlarını karşılayacak malları ve hizmetleri üretmek üzere faaliyette bulunan iktisadi birimler işletme olarak adlandırılmaktadır.

Detaylı

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18 http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/03/201203... 1 of 5 6 Mart 2012 SALI Resmî Gazete Sayı : 28225 Atatürk Üniversitesinden: YÖNETMELİK ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ASTROFİZİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, Şam da Emevi Caminde namaz kılmayı hayal eden Başbakan, hava sahamızı koruyabilmek için NATO dan Patriot füzeleri istemekte, gençlerimize adam gibi ölmekten bahsetmektedir.

Detaylı

Amacımız Fark Yaratacak Makine Mühendisleri Yetiştirmek - OAIB Moment Expo

Amacımız Fark Yaratacak Makine Mühendisleri Yetiştirmek - OAIB Moment Expo Sayfa 1 / 6 OCAK 2016 SAYI: 92 Gelişen teknolojiye ayak uydurabilen, teknik bilgi ve becerilere sahip fark yaratacak lider makine mühendisleri yetiştirmek üzere yola çıktıklarını belirten MEF Üniversitesi

Detaylı

MÜSİAD Kadın Girişimciler Zirvesi. Kapanış Konuşması. 27 Mayıs 2016. İş Dünyamızın, STK'ların Değerli Bşk ve Temsilcileri,

MÜSİAD Kadın Girişimciler Zirvesi. Kapanış Konuşması. 27 Mayıs 2016. İş Dünyamızın, STK'ların Değerli Bşk ve Temsilcileri, MÜSİAD Kadın Girişimciler Zirvesi Kapanış Konuşması 27 Mayıs 2016 Saygıdeğer (Emine Erdoğan) Hanımefendi, Sayın Bakanım, (Fatma Ramazanoğlu), İş Dünyamızın, STK'ların Değerli Bşk ve Temsilcileri, Değerli

Detaylı

Ordu Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Staj Yönergesi Aralık 2007 T.C. ORDU ÜNİVERSİTESİ MESLEK YÜKSEKOKULU STAJ YÖNERGESİ

Ordu Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Staj Yönergesi Aralık 2007 T.C. ORDU ÜNİVERSİTESİ MESLEK YÜKSEKOKULU STAJ YÖNERGESİ T.C. ORDU ÜNİVERSİTESİ MESLEK YÜKSEKOKULU STAJ YÖNERGESİ AMAÇ Madde 1- Bu yönergenin amacı; Ordu Üniversitesi Meslek Yüksekokulu öğrencilerinin eğitim-öğretim döneminde kazanmış oldukları bilgi, beceri

Detaylı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Ankara Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım

Detaylı

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının bağlantıları kontrol edilir. Güz ve Bahar dönemindeki

Detaylı

Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Değerli konuklar, Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) çalışmaları kapsamında düzenlediğimiz Kurumsal Yönetim konulu toplantımıza hepiniz hoş geldiniz. 11 Aralık 2001 tarihli Bakanlar

Detaylı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı Ocak 15, 2013-3:55:02 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın himayesinde kurulan ''İşte Eşitlik Platformu'' tanıtıldı. Toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizlikle mücadele

Detaylı

Sayın Valim, Sayın Rektörlerimiz, Değerli Hocalarımız ve Öğrencilerimiz Ardahan Üniversitesi Değerli öğrenciler, YÖK Kültür Sanat Söyleşileri

Sayın Valim, Sayın Rektörlerimiz, Değerli Hocalarımız ve Öğrencilerimiz Ardahan Üniversitesi Değerli öğrenciler, YÖK Kültür Sanat Söyleşileri Sayın Valim, Sayın Rektörlerimiz, Değerli Hocalarımız ve Öğrencilerimiz Ardahan da, Ardahan Üniversitesi nde sizlerle birlikte olmaktan memnuniyetimi bildirerek sözlerime başlamak isterim. Hepinizi sevgi

Detaylı

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012 Hazırlayanlar Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi Laura D. Tyson, Kaliforniya Berkeley Üniversitesi Saadia Zahidi, Dünya Ekonomik Forumu Raporun

Detaylı

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün Veri Toplama Yöntemleri Prof.Dr.Besti Üstün 1 VERİ (DATA) Belirli amaçlar için toplanan bilgilere veri denir. Araştırmacının belirlediği probleme en uygun çözümü bulabilmesi uygun veri toplama yöntemi

Detaylı

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR BODTO Turizm Altyapı Projelerine Devam Ediyor Bodrum Ticaret Odası nın, 2014-2017 Stratejik Planı amaç ve hedefleri kapsamında, Bodrum da turizm sezonunun uzatılması, sektörün

Detaylı

ANALOG LABORATUARI İÇİN BAZI GEREKLİ BİLGİLER

ANALOG LABORATUARI İÇİN BAZI GEREKLİ BİLGİLER ANALOG LABORATUARI İÇİN BAZI GEREKLİ BİLGİLER Şekil-1: BREADBOARD Yukarıda, deneylerde kullandığımız breadboard un şekli görünmektedir. Bu board üzerinde harflerle isimlendirilen satırlar ve numaralarla

Detaylı

a) Birim sorumluları: Merkez çalışmalarının programlanmasından ve uygulanmasından sorumlu öğretim elemanlarını,

a) Birim sorumluları: Merkez çalışmalarının programlanmasından ve uygulanmasından sorumlu öğretim elemanlarını, NİĞDE ÜNİVERSİTESİ TÜRKÇE ÖĞRETİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu yönetmeliğin amacı, Niğde Üniversitesine bağlı olarak kurulan

Detaylı

Saygıdeğer Mükellefimiz,

Saygıdeğer Mükellefimiz, Saygıdeğer Mükellefimiz, Tüm azı mükelleflerimizin, Bu vergilendirmeye nedenle, satın mükelleflerimizin aldıkları ilişkin mal ödevlerini ve hizmet vergi harfiyen mevzuatı karşılığında yerine bakımından

Detaylı

33. BÖLÜM İLK VE SON SORUŞTURMA İNŞAAT SAHİBİNE PARA CEZASI İNŞAATA YIKIM KARARI VE BU KARARIN İPTALİ SUÇLAMA; KARARA İTİRAZ ETMEMEK!

33. BÖLÜM İLK VE SON SORUŞTURMA İNŞAAT SAHİBİNE PARA CEZASI İNŞAATA YIKIM KARARI VE BU KARARIN İPTALİ SUÇLAMA; KARARA İTİRAZ ETMEMEK! 33. BÖLÜM İLK VE SON SORUŞTURMA İNŞAAT SAHİBİNE PARA CEZASI İNŞAATA YIKIM KARARI VE BU KARARIN İPTALİ SUÇLAMA; KARARA İTİRAZ ETMEMEK! ANLAMSIZ BİR TAVIR YARGILANMA GEREĞİ YOK; DOSYA KAPANIYOR 394 395 33.

Detaylı

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor Ekim 14, 2011-2:43:35 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, ''Bedensel, işitme ve görme özürlüler kendi içinde sınava tabi tutulacak. 2012 yılının ilk çeyreğinde

Detaylı

25 Nisan 2016 (Saat 17:00 a kadar) Pazartesi de, postaya veya kargoya o gün verilmiş olan ya da online yapılan başvurular kabul edilecektir.

25 Nisan 2016 (Saat 17:00 a kadar) Pazartesi de, postaya veya kargoya o gün verilmiş olan ya da online yapılan başvurular kabul edilecektir. Sıkça Sorulan Sorular Başvuru Başvuru ne zaman bitiyor? 25 Nisan 2016 (Saat 17:00 a kadar) Pazartesi de, postaya veya kargoya o gün verilmiş olan ya da online yapılan başvurular kabul edilecektir. Bursluluğun

Detaylı

Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında Karar. Bakanlar Kurulu Kararı -BKK. Tarih: 15 Nisan 2008 - Salı. Resmi Gazete Sayısı: 26848

Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında Karar. Bakanlar Kurulu Kararı -BKK. Tarih: 15 Nisan 2008 - Salı. Resmi Gazete Sayısı: 26848 Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında Karar Bakanlar Kurulu Kararı -BKK Tarih: 15 Nisan 2008 - Salı Resmi Gazete Sayısı: 26848 Karar Sayısı: 2008-13489 15 Nisan 2008 SALI Resmi Gazete Sayı : 26848 BAKANLAR

Detaylı

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı Panel Konuşması Erdem BAŞÇI 7 Nisan 2012, İstanbul Değerli Konuklar, Dünya ekonomisinin son on yılda sergilediği gelişmeler emtia fiyatları üzerinde

Detaylı

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (Değişik:RG-14/2/2014-28913) (1) Bu Yönetmeliğin amacı; yükseköğrenim

Detaylı

KAMU İHALE KANUNUNA GÖRE İHALE EDİLEN PERSONEL ÇALIŞTIRILMASINA DAYALI HİZMET ALIMLARI KAPSAMINDA İSTİHDAM EDİLEN İŞÇİLERİN KIDEM TAZMİNATLARININ

KAMU İHALE KANUNUNA GÖRE İHALE EDİLEN PERSONEL ÇALIŞTIRILMASINA DAYALI HİZMET ALIMLARI KAPSAMINDA İSTİHDAM EDİLEN İŞÇİLERİN KIDEM TAZMİNATLARININ 8 Şubat 2015 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 29261 YÖNETMELİK Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından: KAMU İHALE KANUNUNA GÖRE İHALE EDİLEN PERSONEL ÇALIŞTIRILMASINA DAYALI HİZMET ALIMLARI KAPSAMINDA BİRİNCİ

Detaylı

1111 SAYILI ASKERLİK KANUNUNUN 35/E MADDESİNE GÖRE SEVKLERİ TEHİR EDİLECEK SPORCULARA İLİŞKİN ÖZEL YÖNERGE

1111 SAYILI ASKERLİK KANUNUNUN 35/E MADDESİNE GÖRE SEVKLERİ TEHİR EDİLECEK SPORCULARA İLİŞKİN ÖZEL YÖNERGE 1111 SAYILI ASKERLİK KANUNUNUN 35/E MADDESİNE GÖRE SEVKLERİ TEHİR EDİLECEK SPORCULARA İLİŞKİN ÖZEL YÖNERGE 1-AMAÇ : BİRİNCİ BÖLÜM GENEL ESASLAR Bu Yönergenin amacı; 1111 sayılı Askerlik Kanunu ve/veya

Detaylı

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı. Filistin ile yatıp, Gazze ile kalkıyoruz.

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı. Filistin ile yatıp, Gazze ile kalkıyoruz. - Günlük siyaset acının üstünü nasıl örter? - Gazze yi ve Filistin i içselleştirmek yerine farz olarak görenlerin destansı trajik hali - BM Genel Sekreteri, AKP Kadın Kolları ve Hrant Dink Ortak paydası

Detaylı

2010 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM BÜTÇE KANUNU TASARISI ĠLE 2008 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM KESĠN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMĠSYONU GÖRÜġME TUTANAKLARI

2010 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM BÜTÇE KANUNU TASARISI ĠLE 2008 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM KESĠN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMĠSYONU GÖRÜġME TUTANAKLARI 2010 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM BÜTÇE KANUNU TASARISI ĠLE 2008 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM KESĠN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMĠSYONU GÖRÜġME TUTANAKLARI BAŞKAN: Mehmet Mustafa AÇIKALIN (Sivas) BAŞKANVEKİLİ:

Detaylı

SERMAYE ġġrketlerġnde KAR DAĞITIMI VE ÖNEMĠ

SERMAYE ġġrketlerġnde KAR DAĞITIMI VE ÖNEMĠ SERMAYE ġġrketlerġnde KAR DAĞITIMI VE ÖNEMĠ Belirli amaçları gerçekleştirmek üzere gerçek veya tüzel kişiler tarafından kurulan ve belirlenen hedefe ulaşmak için, ortak ya da yöneticilerin dikkat ve özen

Detaylı

PROJE TEKLİF FORMU. Haydi birlikte harika bir iş çıkartalım.

PROJE TEKLİF FORMU. Haydi birlikte harika bir iş çıkartalım. Projeniz için atezer i seçtiğiniz için teşekkür ederiz. Lütfen bu formun içerisinde projenizle ilgili olan kısımları doldurun, bu projenizi daha iyi anlamamıza yardımcı olacaktır. İyi sonuçlar elde etmek

Detaylı

13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN. ztekin@karabuk.edu.tr

13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN. ztekin@karabuk.edu.tr 13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ Prof. Dr. Zeki TEKİN ztekin@karabuk.edu.tr Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 2 İçindekiler CUMHURİYET DÖNEMİNDE MESLEKÎ TEKNİK EĞİTİMDE

Detaylı

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası 2007 NİSAN EKONOMİ Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası Türkiye ekonomisi dünyadaki konjonktürel büyüme eğilimine paralel gelişme evresini 20 çeyrektir aralıksız devam ettiriyor. Ekonominin 2006 da yüzde

Detaylı

DEVLET KATKI SİSTEMİ Devlet katkısı nedir? Devlet katkısı başlangıç tarihi nedir? Devlet katkısından kimler faydalanabilir?

DEVLET KATKI SİSTEMİ Devlet katkısı nedir? Devlet katkısı başlangıç tarihi nedir? Devlet katkısından kimler faydalanabilir? DEVLET KATKI SİSTEMİ Devlet katkısı nedir? Katılımcı tarafından ödenen katkı paylarının %25 i oranında devlet tarafından katılımcının emeklilik hesabına ödenen tutardır. Devlet katkısı başlangıç tarihi

Detaylı

YABANCI İŞÇİLERİN ÜÇ AYDAN SONRA SİGORTALI OLMALARI ZORUNLU MU? I- GİRİŞ :

YABANCI İŞÇİLERİN ÜÇ AYDAN SONRA SİGORTALI OLMALARI ZORUNLU MU? I- GİRİŞ : YABANCI İŞÇİLERİN ÜÇ AYDAN SONRA SİGORTALI OLMALARI ZORUNLU MU? I- GİRİŞ : Bilindiği üzere, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4. ve 6. maddelerine göre kimlerin sigortalı

Detaylı

BALIKESİRLİ SANAYİCİLER 72. TOBB GENEL KURULU İÇİN ANKARA DA Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği 72. Mali Genel Kurulu Türkiye Odalar ve Borsalar

BALIKESİRLİ SANAYİCİLER 72. TOBB GENEL KURULU İÇİN ANKARA DA Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği 72. Mali Genel Kurulu Türkiye Odalar ve Borsalar BALIKESİRLİ SANAYİCİLER 72. TOBB GENEL KURULU İÇİN ANKARA DA Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği 72. Mali Genel Kurulu Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu nun ev sahipliğinde,

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 CHP den yıllardır borç yiğidin kamçısıdır diyen Erdoğan a: Aklın Başına yeni mi geldi? Tarih : 07.12.2013 Vatandaşı kart müptelası yaptı, şimdi de bırak diyor Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran ın, Başbakan

Detaylı

REFORM EYLEM GRUBU BİRİNCİ TOPLANTISI BASIN BİLDİRİSİ ANKARA, 8 KASIM 2014

REFORM EYLEM GRUBU BİRİNCİ TOPLANTISI BASIN BİLDİRİSİ ANKARA, 8 KASIM 2014 REFORM EYLEM GRUBU BİRİNCİ TOPLANTISI BASIN BİLDİRİSİ ANKARA, 8 KASIM 2014 Reform Eylem Grubu nun (REG) ilk toplantısı, Adalet Bakanı Sayın Bekir Bozdağ, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Sayın Volkan

Detaylı

alternatif cevabı olabilir fakat anlatmak veya vurgulamak istediğim konu insanların alışveriş merkezlerine ihtiyacı olsun olmasın gitme durumları.

alternatif cevabı olabilir fakat anlatmak veya vurgulamak istediğim konu insanların alışveriş merkezlerine ihtiyacı olsun olmasın gitme durumları. HASTA İŞİ İnsanların içlerinde barındırdıkları ve çoğunlukla kaçmaya çalıştıkları bir benlikleri vardır. O benliklerin içinde yaşadıkları olaylar ve onlardan arta kalan üzüntüler barınır, zaten bu yüzdendir

Detaylı

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Enerji ve Kalkınma Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Kırılma Noktası Dünyanın gerçeklerini kırılma noktalarında daha iyi kavrıyoruz. Peşpeşe gelen, birbirine benzer damlaların bir tanesi bardağın

Detaylı

YEDİNCİ KISIM Kurullar, Komisyonlar ve Ekipler

YEDİNCİ KISIM Kurullar, Komisyonlar ve Ekipler YEDİNCİ KISIM Kurullar, Komisyonlar ve Ekipler Kurul, komisyon ve ekiplerin oluşturulması MADDE 107- (1) Okullarda, eğitim, öğretim ve yönetim etkinliklerinin verimliliğinin sağlanması, okul ve çevre işbirliğinin

Detaylı

2016 Ocak ENFLASYON RAKAMLARI 3 Şubat 2016

2016 Ocak ENFLASYON RAKAMLARI 3 Şubat 2016 2016 Ocak ENFLASYON RAKAMLARI 3 Şubat 2016 Ocak 2016 Tüketici Fiyat Endeksi ne(tüfe) ilişkin veriler Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 3 Şubat 2016 tarihinde yayımlandı. TÜİK tarafından aylık

Detaylı

(ÇEKAP) Çevresel Kapasitemiz Gelişiyor

(ÇEKAP) Çevresel Kapasitemiz Gelişiyor (ÇEKAP) Çevresel Kapasitemiz Gelişiyor Eğitimlerin 2. Ayağı 6-7 Mayıs ta Erzurum da Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Türkiye tarafından yürütülen ve temel yararlanıcısı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olan Türkiye

Detaylı

ÖNEMLĠ OLAN NEDĠR, PKK NIN NE ĠSTEDĠĞĠ MĠ, YOKSA NE YAPILMASI GEREKTĠĞĠ MĠ?

ÖNEMLĠ OLAN NEDĠR, PKK NIN NE ĠSTEDĠĞĠ MĠ, YOKSA NE YAPILMASI GEREKTĠĞĠ MĠ? 1 ÖNEMLĠ OLAN NEDĠR, PKK NIN NE ĠSTEDĠĞĠ MĠ, YOKSA NE YAPILMASI GEREKTĠĞĠ MĠ? Münir Aktolga Ağustos 2015 En basit soru: PKK nın istediği tam nedir diyor Halil ve devam ediyor: Sadece bir talepler platformu,

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar ATILIM ÜNİVERSİTESİ KALİTE GÜVENCESİ YÖNERGESİ Amaç BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Madde 1 Bu Yönergenin amacı Atılım Üniversitesinin eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetleri ile idarî

Detaylı

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI PROJE FİŞİ

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI PROJE FİŞİ HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI PROJE FİŞİ GİRİŞ Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) yeni yapısıyla göreve başladığı günden bugüne yargının daha etkin ve verimli bir

Detaylı

Yerli kaynak aramalarına ayrılan pay 12 kat arttı

Yerli kaynak aramalarına ayrılan pay 12 kat arttı Yerli kaynak aramalarına ayrılan pay 12 kat arttı Ocak 12, 2012-1:38:25 Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, hidroelektrik santrallerine (HES) karşı çıkanlar bulunduğunu belirtti. Enerji ve Tabii

Detaylı

Yanlış Anlaşılan Faizci

Yanlış Anlaşılan Faizci Yanlış Anlaşılan Faizci Aslam Effendi Başka bir gün Tota 1, faizci Sherzad ile karşılaştım. Bu herif hasta olmalı. Düşünsene, para ödünç vererek faiz temin ediyor. Din bu işi yasaklıyor ama yine de aramızda

Detaylı

TÜRKİYE DE ÇALIŞAN KADINLAR: SORUNLARI, BEKLENTİLERİ VE SENDİKALARA KARŞI TUTUMLARI

TÜRKİYE DE ÇALIŞAN KADINLAR: SORUNLARI, BEKLENTİLERİ VE SENDİKALARA KARŞI TUTUMLARI TÜRKİYE DE ÇALIŞAN KADINLAR: SORUNLARI, BEKLENTİLERİ VE SENDİKALARA KARŞI TUTUMLARI Anket Kasım 2014-Ocak 2015 tarihleri arasında 26 ilde, kadınların çalıştığı işkolları dikkate alınarak 10 işkolunda,

Detaylı

MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARININ YURTİÇİ VE YURTDIŞI GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ

MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARININ YURTİÇİ VE YURTDIŞI GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARININ YURTİÇİ VE YURTDIŞI GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ MART 2016 MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARININ YURTİÇİ VE YURTDIŞI GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ BİRİNCİ

Detaylı

TEDAŞ Dışında Bir Elektrik Tedarikçisinden Elektrik Almak İçin Hangi Koşullar Gerekmektedir?

TEDAŞ Dışında Bir Elektrik Tedarikçisinden Elektrik Almak İçin Hangi Koşullar Gerekmektedir? Sık Sorulan Sorular? TEDAŞ Dışında Bir Elektrik Tedarikçisinden Elektrik Almak İçin Hangi Koşullar Gerekmektedir? TEDAŞ dışında elektrik alabilmeniz için Elektrik Piyasası Düzenleme Kurulu'nun belirlediği

Detaylı