Sımsıcak. Julie Garwood. Çeviri Kübra Tekneci

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Sımsıcak. Julie Garwood. Çeviri Kübra Tekneci"

Transkript

1 Sımsıcak Julie Garwood Çeviri Kübra Tekneci

2 4

3 Hayatımdaki en parlak ışıklardan biri olan Thomas Edward Murphy III Tommy mizin anısına Gidelim 5

4 6

5 BİR İşini yaptığı için ona kahraman diyorlardı. Ve sanki bu yeterince kötü değilmiş gibi, bir de bu konuda konuşup durmasına sebep oluyorlardı. Özel Ajan Samuel Wellington Kincaid konuşmasını bitirince ayakta alkışlandı. Hafifçe selam verdikten sonra kürsüyü ve konferans salonunu terk etmeye çalıştı, ama alkışlar ve tezahüratlar diner dinmez onun sorulara cevap vermesi konusunda ısrarcı olan bir başka FBI ajanı tarafından durduruldu. İşbirliği yapması gerektiğini bildiği için tekrar kafasını sallayıp polis akademisi öğrencileri ve geleceğin FBI ajanlarından oluşan seyircisinin sessizleşmesini bekledi. Birçok insan gibi Sam de konuşma yapmaktan nefret ediyordu, ama bu bir eğitim semineri ve iyi niyet göreviydi ve amirleri ona radikal bir ırkçı ve son yılların yakalanması en zor suçlularından biri olan kötü şöhretli Edward Chester ın dramatik bir şekilde yakalanışındaki rolü hakkında konuşmasını emretmişti. 7

6 İsteksizliğine rağmen, Sam ülke çapında bu tür beş seminere katılması için görevlendirilmişti. D.C. deki ilk semineri tamamlamıştı ve sırada Şikago daki seminer vardı. Haftaya üçüncüsü için Seattle ve ardından Los Angeles a uçacaktı. Son durağı Deniz, Hava ve Kara subay adaylarına hitap edeceği San Diego donanma üssü olacaktı. Sadece operasyonun sansasyonel detaylarını dinlemek isteyen meraklı seyircilerin karşısında üç konuşma daha yapacak olmasına içinden söyleniyordu. Ancak bu seyirci, Sam in başka bir davada yardım ettiği Şikago lu FBI ajanı Alec Buchanan ın hayatını nasıl kurtardığını dinlemek istiyordu. Olay altı hafta önce olmuştu ve o zamandan beri ortada birkaç hikâye dolaşıp duruyordu. Ajan Buchanan sağlık sebeplerinden ötürü izindeydi, bu nedenle ondan hiçbir detay alamamışlardı. Sam kalabalığa takdim edilmeden önce, karşı karşıya kalabileceği meraklı sorular konusunda uyarılmıştı. Ajan Kincaid in Buchanan ı kurtarmak için yanan bir eve girdiği doğru muydu? Eve girdiğinde içeride kaç silahlı adam vardı? Buchanan ı ev patlamadan saniyeler önce mi dışarı taşımıştı? Olanları herkes biliyordu. Sam yine de bu konuya girmek istemiyordu, ama kürsüde olduğu için tüm kanlı detayları duymak isteyen bir grup tarafından tuzağa düşürülmüştü. Buna rağmen, Sam e sorulan ilk sorunun Chester davası ya da Alec Buchanan la hiçbir ilgisi yoktu. Sam kalabalığa her takdim edildiğinde sorulan soruydu. Ajan Kincaid, aksanınız dikkatimi çekti İskoç aksanı mı? diye sordu bir bayan öğrenci. Evet, İskoç aksanı. İnsanların geçmişini merak etmelerine alışkın olan Sam in yanıtı kibar ve kısaydı. 8

7 Bu nasıl mümkün olabilir? Sam gülümsedi. İskoçyalıyım, sanırım bu yüzden aksanım biraz farklı. Öğrencinin yüzü kızardı. Onu utandırmak istemeyen Sam devam etti, Asıl bilmek istediğiniz, bir İskoçyalının nasıl FBI ajanı olduğu, değil mi? Evet, efendim. Çifte vatandaşlığım var, diye açıkladı Sam. Birleşik Devletler de doğdum, ama kuzey İskoçya da büyüdüm. Lisans eğitimimi Princeton da, lisansüstünü ise Oxford da tamamladım, sonra hukuk diplomamı almak için D.C. ye taşındım. Baro sınavını geçtikten hemen sonra FBI da çalışmaya başladım. Sam elini kaldıran meraklı bir başka öğrenciye söz vererek özel hayatı hakkında daha fazla detay vermekten kaçındı ve sonraki yirmi dakika boyunca soru yağmuruna tutuldu. Sam in konuşmasının sonuna doğru, Ajan Alec Buchanan ve FBI ortağı Jack MacAlister salona girip arka kapıya yakın bir yerdeki sandalyelere oturdular. Sırtındaki yarası hâlâ iyileşmekte olan Alec rahat bir pozisyon bulabilmek için kıpırdandı. İki federal ajan da haftalardır Sam i görmemişti, ama D.C. de onunla vakit geçirdikleri süre boyunca, onlara iyi bir arkadaş olmuştu Sam. Jack, Alec e doğru eğilip fısıldadı. Bunu yapmaktan gerçekten nefret ediyor, öyle değil mi? Alec sırıttı. Evet, öyle. Onunla biraz kafa bulmalıyız. Aklından ne geçiyor? Elimi kaldırıp ona seks hayatıyla ilgili birkaç soru sorabilirim. 9

8 Alec güldü. Önde oturan kadın dik dik bakmak için arkasını döndü ama onu görünce fikri değişti. Gülümsedi. Jack tekrar sesini alçalttı. Sam Şikago da ne kadar kalacak? Onu havaalanından aldığımda sormayı unuttum. İki gece. Regan ve benimle kalıyor, ama eşimin onun karşısında ağlayıp durmayacağına dair söz vermek zorunda kaldım. Anlayışlı bir şekilde kafasını sallayan Jack, Regan ın sulu göz olduğu doğru, dedi. Senin de nişanlın hastanede birkaç damla gözyaşı dökmüştü, öyle değil mi? Doğru, diye kabul etti Jack. Sam yarın geceki poker oyununa katılacak mı? Plan bu. Oynayabiliyor mu? Umarım oynayamıyordur. Dostum, şu aksanı dinle. Orada gerçekten acı çekiyor. Sence onu kurtarmalı mıyız? Bir öğrenciden diğerine dönen Sam i bir süre izleyen Alec, Hayır, diye yanıtladı. İki ajan Sam in spotların altında kıvranmasını izlemekten oldukça zevk alıyordu. Sam sakin görünüyor olsa da, ağzından çıkan her cümleyle daha da koyulaşan İskoç aksanı gergin olduğunu gösteriyordu. Alec, ayrıca, Sam in konuşması sırasında başarılarından söz ederken, ben kelimesini hiç kullanmadığını fark etti. Alçakgönüllü, kendini arka planda tutan, etkileyici biriydi. Alec in bizzat keşfettiği üzere, Sam gerektiğinde çelik gibi sert ve bir makine kadar duygusuz da olabiliyordu. Sam yetenekli bir ajandı, istihbarat toplamak ve gö- 10

9 revleri uygulamakta ustaydı, ama asıl uzmanlığı yabancı dillerdi. Doğrusu, tercüme edemediği tek dil maruz kalmadığı dillerdi. Aksanını merak eden öğrenciye açıkladığı gibi, çocukluğunun büyük bir bölümünü İskoçya da geçirmişti. Ancak, bir diplomatın oğlu olarak neredeyse dünyadaki her ülkede yaşadığından ya da bulunduğundan bahsetmemişti. Yabancı diller onun için kolaydı. Alec Buchanan ın hayatını kurtaran, onun yabancı dillerdeki ustalığıydı. Şikago ofisi Alec ve Jack i şüpheli bir silah satıcısı hakkında aldıkları ipucunu takip etmeleri için D.C. ye göndermişti. Para karşılığında onlara adamların isimlerini vermeye hazır olan düşük seviyeli bir muhbir işlerine yarayabilirdi. Jack bir grup insanın özgeçmişi hakkında bilgi toplamaya giderken, Alec güvenini kazanmak için muhbirle bağlantıya geçmeyi planlıyordu. Görüşmeden bir şey çıkacağına dair hiçbir garanti yoktu, ama her ihtimale karşı D.C. ofisi konuşmayı kaydetmek için ses ekipmanı göndermekte ısrar etmişti. Ve muhbir biraz İngilizce konuşabiliyor olsa da, hazırda bir tercümanın olmasının akıllıca olacağını düşünmüşlerdi. Küçük bir tanışma görüşmesi olmasını bekledikleri şey kâbusa dönüşmüştü. O sırada, Sam Kincaid D.C. karargahında bir dava raporunu bitirmekle meşguldü. Müdür onu arayıp ofisine çağırdığında, bilgisayarında son sayfayı okuyordu. Müdür Sam den bir iyilik yapmasını istemişti. Şikago dan bir ajanın olası bir muhbiri sorgulamak için şehirde olduğunu ve buluştukları evin bir blok ötesindeki bir kamyonette oturan tercümanın zorluk çektiğini açıklamıştı. 11

10 Müdür Sam e bir dosya verip, Davayla ilgili şimdiye kadar toplanan tüm bilgiler bu meseleye karışan kişilerin fotoğraflarıyla birlikte burada, demişti. Sam hızla gözden geçirip dosyayı geri vermişti. Güvenli ev çok yakın, demişti müdür ona. Fazla sürmez. Hatta sen oraya varana kadar bitmiş olabilir. On beş dakika sonra Sam, şoför, Ajan Murphy ve kendisini Evan Bradshaw olarak tanıtan tercümanla birlikte kamyonette oturuyordu. Sam konsolun başındaki şaşkın görünen genç adama bakar bakmaz onun bir çaylak olduğunu anlamıştı. Evan kulaklıkları Sam e verip ona sandalyesini vermek için kenara çekilmişti. Bir saattir konuşuyorlar. Sam kulaklıkları takıp bir süre dinledikten sonra Evan ın gitmek üzere kamyonetin kapısını açtığını görmüştü. Hey diye seslenmişti. Evet? İngilizce konuşuyorlar, demişti sesinin sakin çıkmasına özen göstererek. Biliyorum, biliyorum, demişti Evan. Ama arada sırada adam daha önce hiç duymadığım bir şiveyle bir iki cümle söylüyor. Hiçbir şey anlamadım. Kamyonetten inmiş ve kapıyı kapatmadan önce, Bana kalırsa, Ajan Buchanan buna son vermeli. Umarım adamın ne söylediğini anlarsınız. İyi şanslar, diye eklemişti. Araçta sadece Sam ve Murphy kalmıştı. Birkaç dakika boyunca Sam İngilizce devam eden konuşmayı dinlemişti. Aniden iki adamın eve girip başka bir dilde emirler yağdırdıklarını duymuştu. Sam her kelimesini anlıyordu, ama muhbiri ve Alec i öldürüp evi havaya uçurmayı planladık- 12

11 larını öğrenmek için sadece tek bir cümleyi çevirmesi yeterliydi. Patlayıcılar çoktan yerleştirilmişti. Evde bir bomba var. Yardım çağır ve kamyonette kal, diye bağıran Sam kamyonetin kapısını yerinden sökercesine açmıştı. Koşarken bir yandan da Glock unu kılıfından çıkarıyordu. Çitlerin üzerinden atlayıp bahçede koşmuştu. Silah sesi duyunca adımlarını hızlandırmış ve gözlerini korumak için ön kolunu kullanarak çıkma pencereyi kırmıştı. Ayaklarının üzerine düşer düşmez manzarayı gözden geçirmişti. Başındaki kurşun yarasından oluk oluk kan akan muhbir yerde yatıyordu. Beyaz gömleği kan içinde kalan Ajan Buchanan ise sandalyeye yığılmıştı. Sam pencereyi kırarak içeri girdiğinde ön kapıya doğru koşan silahlı bir adam şaşkınlıkla arkasına dönmüştü. Buchanan ın sandalyesinin arkasında başka bir silahlı adam vardı. Silahını Alec Buchanan ın başının arkasına koyan adam bağırmıştı. Eğer- Bu onun son sözleri olmuştu. Sam silahını ateşlemişti. Mermi adamın gözlerinin arasına isabet etmişti. Sam sola dönüp ikinci silahlı adamın bulunduğu yere birkaç el ateş edince, adam kendini korumak için eğilmek zorunda kalmıştı. Bir hışımla adam yuvarlanıp ayağa fırlamıştı. Sam adam silahını kaldırırken onu vurmuştu. Bir saniye bile kaybetmeyen Sam bilinçsiz bir halde olan Alec Buchanan ın yanına koşup onu omzuna alarak evden dışarı taşımıştı. Onu yolun karşısındaki büyük meşe ağacının arkasına taşımayı başardığı sırada ev havaya uçmuştu. Patlamanın şiddeti öylesine güçlüydü ki, ağacın gövdesi sarsılmıştı. Yanan enkaz parçaları üzerlerine yağmıştı. 13

12 Saniyeler sonra kamyonet tiz bir fren sesiyle önlerinde durmuş ve Alec i araca bindirmeye yardım etmek için Murphy dışarı atlamıştı. Sam kan akışını önlemek için Alec in yarasına baskı uygularken, Murphy kamyoneti çalıştırıp yangından hızla uzaklaşmış ve bir ambulans çağırmak için sokağın sonunda durmuştu. Siren sesleri karanlıkta yankılanıyordu, dakikalar içinde iki sağlık görevlisi Alec i ambulansa taşımıştı. Sağ böbreğinin üstüne yakın bir yerden sırtından bıçaklanmıştı Alec. Durumunu sabit tutmak için çalışıyorlardı. Sam onlarla birlikte hastaneye gitmişti, hastane sadece birkaç kilometre ötede olmasına rağmen, oraya varmak sonsuzluk kadar uzun sürmüş gibiydi. Durumu nasıl? diye sormuştu Sam yola çıkar çıkmaz. Sabit, diye yanıtlamıştı bayan sağlık görevlisi, ama çok kan kaybetmiş. Sam e bakıp eklemişti. Görünüşe bakılırsa, çoğu sizin üzerinizde. Sam oturmuştu. Adrenalin hâlâ damarlarında dolaşıyordu ve hareketsiz bir şekilde oturmak onun için zordu. Gömleğindeki kanın yapışkan ıslaklığını hissedebiliyordu. Diğer sağlık görevlisi Alec in serum iğnesini düzeltirken, Sam in kolundan kan damladığını fark etmişti. Uzanıp gömleğinin kolunu yukarı doğru itince Sam in derisine saplanan cam parçaları ortaya çıkmıştı. Bunu temizletip dikiş attırmalısınız. Umursamaz görünen Sam gömleğinin kolunu indirmişti. Işıkları ve acil giriş işaretini görünce rahatladığını hissetmişti. Alec dakikalar sonra ameliyata alınırken, Sam amiri Sorumlu Özel Ajan Coleman ı arayıp ona olanları anlatmış- 14

13 tı. Detayların bir kısmını Ajan Murphy den çoktan almış olan Coleman, Alec in patronu Özel Ajan Margaret Pittman a haber vermek için Şikago FBI ı aramıştı. Alec in eşi ve ailesine kötü haberi o verecekti. Bir an önce hastaneye gitmeliyim, demişti Coleman. Buchanan ın ortağı Ajan MacAlister in yeri tespit edilmiş ve o da oraya gidiyor. Sam telefon görüşmesini bitirip acil odasına dönmüştü. D. C. Travma Merkezi nde şaşırtıcı derecede yavaş bir geceydi. Görevli doktorlardan birinin koluna bakması için bir saatten uzun bir süre beklemek zorunda kalmıştı. Dikiş atılıp kolu sarıldıktan sonra ameliyat bekleme salonuna gitmişti. Sam, Alec Buchanan ı o geceye kadar tanımıyordu, ama ajanın kurtulduğunu duyana kadar hastaneden ayrılmayacaktı. Sam ameliyathanenin katında asansörden indiğinde, Coleman karşısında duruyordu. Bekleme salonundaki ajanlardan bazılarını tanıyordu. Coleman onunla baş başa konuşabilmek için uzun koridorun sonuna doğru kendisini takip etmesini istemişti ve Sam kamyonete bindiği andan beri olan her şeyi anlatmıştı. Bekleme salonuna giden cerrah köşeyi döndüğü sırada neredeyse onlara çarpacaktı. Sam in kan içindeki gömleğini görünce kaşlarını kaldırmıştı. Ajan Buchanan la mısınız? Evet, diye yanıtlamıştı Sam. Cerrah kafasını sallamıştı. Öyle düşünmüştüm. Ajan Buchanan ameliyattan çıkarken çok iyiydi, tamamen iyileşmesini bekliyorum. Sonraki haftalarda Alec in neler 15

14 beklemesi gerektiğiyle ilgili birkaç cümle ettikten sonra, cerrah ellerini sıkıp yanlarından ayrılmıştı. Adrenalinin tükenmesiyle Sam aniden bitkin düşmüştü. Artık hastanede kendisine ihtiyaç olmadığını düşünerek alt kata yönelmişti. Ajan Murphy onunla acil salonunun girişinde karşılaşmıştı. Uzanıp Sam in omzuna vurmuştu. İyi işti, efendim, demiş ve sonra onu evine bırakmayı teklif etmişti. Dairesinin kapısı ardında kapanır kapanmaz, Sam giysilerini çıkarıp duşa girmişti. Doktorun verdiği sargının kuru kalması emrine uyarak, günün kanı ve kirini üzerinden akıtırken kolunun duşun dışında kalmasına özen göstermişti. Dakikalar sonra, televizyonda BBC açıkken kanepesinde sere serpe uyuyakalmıştı. Ertesi sabah uyandığında saat yediydi. İlk işi hastaneye uğrayıp Alec hakkında bilgi almaktı. Ameliyat sonrası komplikasyonların olabileceğini biliyordu ve Alec in hâlâ hayatta olduğundan emin olmak istiyordu. Hastanın durumunun iyi olduğunu duyunca, rahat bir nefes almıştı. Sam, Alec Buchanan hakkında hiçbir şey bilmiyordu, ama meslektaşıyla arasında profesyonel bir bağ olduğunu ve onun ilerlemesini kontrol etmenin kendi sorumluluğu olduğunu düşünüyordu. Alec in tehlikeyi atlattığından emin olmak için o gün öğleden sonra hastaneye uğramayı planlıyordu. Ancak kalmayı kesinlikle planlamamıştı. Ajan Jack MacAlister ın farklı fikirleri vardı. Sam eski kot pantolonunu ve koyu mavi tişörtünü üzerine geçirir geçirmez birinin kapısını tıklattığını duymuştu. Silahı belindeydi, ondan lanet olası kapıyı açması- 16

15 nı isteyen adamın kaçığın teki olma ihtimaline karşı silahı kılıfında tutan çıtçıtı açmıştı. Ziyaretçi, Buchanan ın ortağı Ajan MacAlister çıkmıştı ve Sam in ilk izlenimi onun bir kaçık olduğu yönündeydi. Sam kapıyı açar açmaz, MacAlister eline bir Starbucks kahvesi ve ananaslı çörek tutuşturmuştu. Haydi, gidiyoruz. İki adam aynı boyda ve göz gözelerdi. Sam, MacAlister ın içeri girebilmesi için geri çekilmişti. FBI çıkartmalı silahtan onun ajan olduğunu anlamıştı. Pekâlâ. Kimsin ve nereye gidiyoruz? Adım Jack MacAlister. Buchanan ın ortağı. Doğru. Bana Jack diyebilirsin, hastaneye gidiyoruz. Alec seni görmek istiyor. Konuşmaya başladı mı? Jack kafasını sallamıştı. Sadece konuşuyor olsa iyi, şikâyet etmeye başladı iyileştiğine dair kesin bir işaret. Acele etsek iyi olacak. Alec in eşi Regan dün geceki uçakla geldi ama ailenin geri kalanı her an hastaneye varabilir ve hepsi varmadan önce orayı terk etmezsen, bir hafta boyunca dışarı çıkamazsın. Sam gülümsemişti. Şaka yapmıyorum, demişti Jack. Alec in geniş bir ailesi var ve çoğu yolda. O çöreği yiyecek misin? Sam çöreği ona geri verip güneş gözlüğünü ve anahtarlarını aldıktan sonra peşinden dışarı çıkmıştı. Alec özel bir odadaydı ve neyse ki yalnızdı. Televizyonun kumandasını eline almış, yatakta oturuyordu. Vam- 17

16 pirler kanıyla beslenmiş gibi kötü görünüyordu, ama gözleri tetikteydi. Arkadaş ister misin? diye sormuştu Jack içeri girerken. Sam i önden içeri itmeye çalışmıştı ama Sam yerinden kıpırdamamıştı. Yine de, Jack e kuşkulu bir bakış atmıştı. Jack pencerenin kenarına yaslanıp kollarını göğsünün üzerinde birleştirmiş, başıyla seruma işaret etmişti. Kahvaltın o mu? Sam yatağın yanına yaklaşmıştı. Kendini nasıl hissediyorsun? Sırtımdan bıçaklanmış gibi. Sen Sam Kincaid sin, değil mi? Evet. Beni o evden çıkardığın için teşekkür ederim. Sorun değil. Alec herkesin olay adını verdiği konu hakkında birkaç soruya cevap vermesinin mahsuru olup olmadığını sormuştu. Ancak soruların çoğunu Jack sormuştu. Yarım saat sonra, Sam Alec in yorgun düştüğünü fark etmişti. Biraz uykuya ihtiyacın var. Sonra görüşürüz, demişti Sam. O ve Jack birlikte koridorda ilerlemişlerdi. İyileşeceğini bilmek güzel, demişti Sam. Diğer ajanlardan duyduğuma göre, iyi biriymiş. En iyisidir, diye karşılık vermişti Jack, ama bunu söylediğimi ona söyleme. Yoksa yanında yaşanmaz. Alec Buchanan a benzeyen üç adam onlara doğru ilerliyordu. Sam hepsinin de silahlı olduğunu fark etmişti. Yaşlı bir adam onları takip ediyordu. Kolunu güzel, genç bir kadının omzuna atmıştı. 18

17 Jack gülmüştü. Buchananlardan bazılarıyla tanışmak üzeresin. Kendini aileden biri gibi hissettirirler. Ve seni uyarmalıyım.bir kez aileye dahil olduktan sonra, çıkmanın yolu yoktur. Abartmıyordu. Sonraki birkaç hafta boyunca Sam aileyi yakından tanıma fırsatı edinmişti. Alec ve Jack, Sam le çok iyi arkadaş olmuşlardı. Ve arkadaşların zor durumlarda birbirlerine yardım etmeleri gerekirdi, değil mi? Bugün olduğu gibi. Hâlâ kürsüde olan Sam konferans salonunun arkasında oturan iki ajanı fark etti. Alec ve Jack e kurtarın beni buradan der gibi baktı. Karşılık vermediler. Ya rahatsızlığının farkında değillerdi, ya da perişanlığından zevk alıyor ve fark etmemiş gibi yapıyorlardı. Sam ikinci seçenekte karar kıldı ve ödeşmeye karar verdi. Gördüğüm kadarıyla, Alec Buchanan aramızda, dedi kalabalığa. Belki birkaç kelime etmesi için onu kürsüye çıkmaya ikna edebiliriz. Bunun üzerine, bütün salon çılgınca alkışlamaya başlayıp Alec e döndü. Alec şoke olmuş görünüyordu. Sam onun şaşkın ifadesine hafifçe kafasını eğip memnuniyetle gülerek karşılık verdi. Ellerini ceplerine sokup neşeli bir şekilde ıslık çalarak kürsüden inip konferans salonunu terk etti. 19

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz. Bozuk Paralar KISA FİLM Yaşar AKSU İLETİŞİM: (+90) 0533 499 0480 (+90) 0536 359 0793 (+90) 0212 244 3423 SAHNE 1. OKUL GENEL DIŞ/GÜN Okulun genel görüntüsünü görürüz. Belki dışarı çıkan birkaç öğrenci

Detaylı

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor. OKUMA - ANLAMA: ÖĞRENCİLER HER GÜN NELER YAPIYORLAR? 1 Türkçe dersleri başladı. Öğrenciler her gün okula gidiyorlar, yeni şeyler öğreniyorlar. Öğretmenleri, Nazlı Hanım, her Salı ve her Cuma günü sınav

Detaylı

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen Yayın no: 168 SAYGI VE HÜRMET ÖYKÜLERİ Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür İç düzen: Durmuş Yalman Kapak: Zafer Yayınları İsbn: 978 605 4965 18 2 Sertifika no: 14452 Uğurböceği Yayınları, Zafer Yayın Grubu

Detaylı

ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ UZMANLIK EĞİTİMİ PROGRAMLARINI DEĞERLENDİRME ANKETİ

ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ UZMANLIK EĞİTİMİ PROGRAMLARINI DEĞERLENDİRME ANKETİ ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ UZMANLIK EĞİTİMİ PROGRAMLARINI DEĞERLENDİRME ANKETİ* Sayın katılımcı bu anket, bölümümüzdeki araştırma görevlilerinin uzmanlık eğitim programları hakkındaki duygu ve düşüncelerini

Detaylı

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum.

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum. PEPE NİN HİKAYESİ Pepe, herkesin olmak isteyeceği türden bir insandı. Her zaman neşeli olup, her zaman, söyleyeceği pozitif bir şey vardı. Birisi istediğinde hemen gidiyor, daima : Daha iyisi olamaz! diye

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ: 2013-2014 Μάθημα: Τουρκικά Επίπεδο: Ε3 Διάρκεια: 2 ώρες Ημερομηνία:

Detaylı

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Satmam demiş ihtiyar köylü, bu, benim için bir at değil, bir dost. Günün Öyküsü: Talih mi Talihsizlik mi? Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir adam yaşıyormuş. Çok fakirmiş. Ama çok güzel beyaz bir atı varmış. Kral bu ata göz koymuş. Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir

Detaylı

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu İgi ve ben Benim adım Flo ve benim küçük bir kız kardeşim var. Küçük kız kardeşim daha da küçükken ismini değiştirdi. Bir sabah kalktı ve artık kendi ismini kullanmıyordu. Bu çok kafa karıştırıcıydı. Yatağımda

Detaylı

Ördek Davranış - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Ördek Davranış - Genç Gelişim Kişisel Gelişim Güzel bir atasözümüz var: Çağrıldığın yere erinme, çağrılmadığın yerde görünme. Yurdumuzun dört bir köşesinden seminer talepleri gelince, hayır, gelemem demek şöyle dursun; uygun olduğumuz her durumda

Detaylı

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri 1 Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri Bugün kızla tanışma anında değil de, flört süreci içinde olduğumuz bir kızla nasıl konuşmamız gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya

Detaylı

Uncle Grandpa kamyonetin direksiyonundadır. Direksiyonu çılgınca çevirmektedir. Uncle Grandpa

Uncle Grandpa kamyonetin direksiyonundadır. Direksiyonu çılgınca çevirmektedir. Uncle Grandpa kamyonetin direksiyonundadır. Direksiyonu çılgınca çevirmektedir. Geldik! DIŞ - BOVLİNG SALONU - GÜNDÜZ Kamyonet direkt bovling kulvarlarına DALAR. Tabela GICIRDAR ve ÇATIRTIYLA kamyonetin üstüne düşer.

Detaylı

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN 12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-İROL AŞARAN : Efendim : İyiyim sağol sen nasılsın : Çalışıyorum işte yaramaz birşey yok : Kim yazmış bunu : Kim yazmış bunu Milliyet te : Yani sen sen birşey yollamış mıydın

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI T105004 ADI SOYADI NOSU UYRUĞU SINAV TARİHİ ÖĞRENCİNİN BÖLÜM Okuma Dinleme Yazma Karşılıklı Konuşma Sözlü Anlatım TOPLAM

Detaylı

Azra hızlı hızlı giyinip, kahvaltı yapmadan evden ayrıldı. Asansöre binerken arkadan hala Berrak ın sesi geliyordu:

Azra hızlı hızlı giyinip, kahvaltı yapmadan evden ayrıldı. Asansöre binerken arkadan hala Berrak ın sesi geliyordu: Koru Azra nın kabusun etkisinden kurtulup yataktan kalkması için birkaç on dakikaya ihtiyacı vardı. Bu sırada Azra nın geveze ev arkadaşı Berrak her zamanki nutuk öğütlerinden birini atmakla meşguldü.

Detaylı

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin kökünden kahverengi, pırıl pırıl bir şerit uzanıyordu.

Detaylı

Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um. Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun. O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş. Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz

Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um. Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun. O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş. Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz ÜNİTE 4 Şimdiki Zamanın Rivayeti Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz Siz gid-iyor-muş-sunuz

Detaylı

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin. Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz

Detaylı

GÜZELLER GÜZELİ BAYAN COONEY

GÜZELLER GÜZELİ BAYAN COONEY GÜZELLER GÜZELİ BAYAN COONEY Dan Gutman Resimleyen Jim Paillot Emma ya Öğle Yemeği Balık Pizza Browni Süt 6 7 8 İçindekiler 1. Ben Bir Dahiydim!... 11 2. Bayan Cooney Şahane Biri... 18 3. Büyük Kararım...

Detaylı

Jake mektubu omzunun üstünden fırlatır. Finn mektubu yakalamak için abartılı bir şekilde atılır.

Jake mektubu omzunun üstünden fırlatır. Finn mektubu yakalamak için abartılı bir şekilde atılır. İÇ - AĞAÇ EV SALONU - GÜNDÜZ Salon kapısının altından içeri bir mektup süzülür. mektubu almak için koşar. zarfı çevirir, üstünde yazmaktadır. Oo, posta gelmiş! Hey,, bu sana! mektubu omzunun üstünden fırlatır.

Detaylı

tellidetay.wordpress.com

tellidetay.wordpress.com Dört Dakika İçin Bile Olsa Okuyabilmek Evden acele ile çıkmıştım. Koşar adımlarla metroya doğru ilerlerken bir yandan öğrencilere vereceğim dersin plânını yapıyor, bir yandan da çiseleyen yağmurda ıslanmamaya

Detaylı

tellidetay.wordpress.com

tellidetay.wordpress.com Dört Dakika İçin Bile Olsa Okuyabilmek Evden acele ile çıkmıştım. Koşar adımlarla metroya doğru ilerlerken bir yandan öğrencilere vereceğim dersin plânını yapıyor, bir yandan da çiseleyen yağmurda ıslanmamaya

Detaylı

Seyahat Genel. Genel - Olmazsa olmazlar. Genel - Muhabbet. Yardım isteme. Birinin İngilizce konuşup konuşmadığını sormak

Seyahat Genel. Genel - Olmazsa olmazlar. Genel - Muhabbet. Yardım isteme. Birinin İngilizce konuşup konuşmadığını sormak - Olmazsa olmazlar Bana yardımcı olurmusunuz, lütfen? Yardım isteme İngilizce konuşuyor musunuz? Birinin İngilizce konuşup konuşmadığını sormak _[dil]_ konuşuyor musunuz? Birinin belli bir dili konuşup

Detaylı

Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir.

Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir. Çeviri Deniz Hüsrev Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir. 5 6 BİRİNCİ BÖLÜM Hayatınızı elinizden alınıp klozete atılmış, ardından da üzerine

Detaylı

Haydi Deniz Kıyısına! Şimdi okuyacağınız hikâye Limonlu Bayır

Haydi Deniz Kıyısına! Şimdi okuyacağınız hikâye Limonlu Bayır 1. Bölüm Haydi Deniz Kıyısına! Şimdi okuyacağınız hikâye Limonlu Bayır Savaşı nın hikâyesidir. Diğer adıyla ona Akşam Yemeği Savaşları da diyebiliriz. Aslında Hayalet Avcıları III de diyebiliriz, ama açıkçası

Detaylı

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A. 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A. 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı AÇIKLAMALAR 1. Soruların cevaplarını kitapçıkla birlikte verilecek optik forma işaretleyiniz. 2. Cevaplarınızı koyu siyah ve yumuşak bir kurşun kalemle

Detaylı

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu! Kaybolmasınlar Diye Mesleğini sorduklarında ne diyeceğini bilemezdi, gülümserdi mahçup; utanırdı ben şairim, yazarım, demeye. Bir şeyler mırıldanırdı, yalan söylememeye çalışarak, bu kez de yüzü kızarırdı,

Detaylı

Koç Üniversitesi nde ders verme tecrübelerim BURAK ÖZBAĞCI 2013

Koç Üniversitesi nde ders verme tecrübelerim BURAK ÖZBAĞCI 2013 Koç Üniversitesi nde ders verme tecrübelerim BURAK ÖZBAĞCI 2013 2002 yılından beri Koç Üniversitesi nde lisans ve lisansüstü toplam 16 farklı dersi, 35 farklı şubede anlattım. 8-10 kişilik küçük sınıflara

Detaylı

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN 2011 PAZARTESĐ SAAT- 07:42 Sahne - 1 OTOBÜS DURAĞI Otobüs durağında bekleyen birkaç kişi ve elinde defter, kitap olan genç bir üniversite öğrencisi göze çarpar. Otobüs gelir

Detaylı

1. Bölüm. Uçağın kalkmasına bir saat vardı. Birkaç dakika içinde kapıya çağırılacaklardı. Eğer yapacaksa, şimdi yapması gerekiyordu.

1. Bölüm. Uçağın kalkmasına bir saat vardı. Birkaç dakika içinde kapıya çağırılacaklardı. Eğer yapacaksa, şimdi yapması gerekiyordu. 1. Bölüm Uçağın kalkmasına bir saat vardı. Birkaç dakika içinde kapıya çağırılacaklardı. Eğer yapacaksa, şimdi yapması gerekiyordu. Tim ayağa kalktı. İpi çekti. Grk ayağa kalktı, JFK Uluslararası Havaalanı

Detaylı

Bekar Evli Boşanmış Eşi ölmüş Diğer. İlkokul Ortaokul Lise Yüksekokul Fakülte Yüksek Lisans

Bekar Evli Boşanmış Eşi ölmüş Diğer. İlkokul Ortaokul Lise Yüksekokul Fakülte Yüksek Lisans Form no : Tarih : Bu anket hastalığınızı daha iyi anlayabilmek ve sizlere daha yararlı olabilmek için düzenlenmiştir. Lütfen olabildiğince nesnel (objektif) yanıtlamaya özen gösterin. Ankete kimliğinizi

Detaylı

Dört öğrenci sabahleyin uyanamamışlar ve matematik finalini kaçırmışlar, ertesi gün hocalarına gitmişler, zar zor ikna etmişler. Arabaya bindik yolda

Dört öğrenci sabahleyin uyanamamışlar ve matematik finalini kaçırmışlar, ertesi gün hocalarına gitmişler, zar zor ikna etmişler. Arabaya bindik yolda Bir gün sormuşlar Ermişlerden birine: Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır? Bakın göstereyim demiş Ermiş. Önce sevgiyi dilden gönle indirememiş olanları çağırarak onlara

Detaylı

TEŞEKKÜR. Kısa Film Senaryosu. Yazan. Bülent GÖZYUMAN

TEŞEKKÜR. Kısa Film Senaryosu. Yazan. Bülent GÖZYUMAN TEŞEKKÜR Kısa Film Senaryosu Yazan Bülent GÖZYUMAN Sahne:1 Akşam üstü/dış Issız bir sokak (4 sokak çocuğu olan Ali, Bülent, Ömer ve Muhammed kaldıkları boş inşaata doğru şakalaşarak gitmektedirler.. Aniden

Detaylı

GÖKYÜZÜNDE KISA FİLM SENARYOSU

GÖKYÜZÜNDE KISA FİLM SENARYOSU GÖKYÜZÜNDE KISA FİLM SENARYOSU 1. DIŞ. CADDE - GECE 1 FADE IN: Saat 22:30. 30 yaşında bir gazeteci olan Eren caddede araba sürmektedir. Bir süre sonra kırmızı ışıkta durur. Yan koltukta bulunan fotoğraf

Detaylı

AFYONKARAHİSAR REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ

AFYONKARAHİSAR REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ SINAVA 5 KALA ADAYLARA ÖNERİLER SINAVA HAZIRLIK STRATEJİLERİ SEMİNERLERİ GEREĞİ HAZIRLANMIŞTIR Gideceği limanı bilmeyene hiçbir rüzgârdan hayır gelmez. BİR BALIKÇI OLSAYSINIZ İNANIN O PAZAR SİZİN İÇİN

Detaylı

1) İngilizce Öğrenmeyi Ders Çalışmak Olarak Görmek

1) İngilizce Öğrenmeyi Ders Çalışmak Olarak Görmek 1) İngilizce Öğrenmeyi Ders Çalışmak Olarak Görmek İngilizce öğrenilememesinin ilk ve en büyük sebeplerinden birisi, İngilizce öğrenmeyi ders çalışmak olarak görmek. Çoğu zaman İngilizce iş hayatında başarılı

Detaylı

6. Sınıf sıfatlar testi testi 1

6. Sınıf sıfatlar testi testi 1 6. Sınıf sıfatlar testi testi 1 1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru anlamını sağlayan kelime sıfat değildir? A) Kaç liralık fatura kesilecek? B) Oraya gidip de ne iş yapacaksın? C) Ne kadar güzel konuşuyor

Detaylı

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin Bir bahar günü. Doğa en canlı renklerine büründü bürünecek. Coşku görülmeye değer. Baharda okul bahçesi daha bir görülmeye değer. Kıpır kıpır hareketlilik sanki çocukların ruhundan dağılıyor çevreye. Biz

Detaylı

Müşteri: Üç gece için rezervasyon yaptırmak istiyorum. Tek kişilik bir oda.

Müşteri: Üç gece için rezervasyon yaptırmak istiyorum. Tek kişilik bir oda. TÜRKÇE 12-13: OKUMA - ANLAMA - YAZMA OKUMA - ANLAMA 1: Rezervasyon Müşteri: Üç gece için rezervasyon yaptırmak istiyorum. Tek kişilik bir oda. Duşlu olması şart. Otel görevlisi: Tek kişilik odamız kalmadı

Detaylı

Edwina Howard. Çeviri Elif Dinçer

Edwina Howard. Çeviri Elif Dinçer Edwina Howard Çeviri Elif Dinçer 4 Bölüm Bir Herkes aynı şeyi söyler: Jeremy türünün tek örneğidir. Herkes böyle söyler işte. Şey, öğretmenimiz Bay Buttsworth dışında herkes. Ona göre Jeremy başına bela

Detaylı

Akvaryumdaki Denizkızı

Akvaryumdaki Denizkızı Akvaryumdaki Denizkızı Daracık bir sokakta, küçücük bir akvaryumcu varmış. Gelip geçenler pek fark etmezmiş burayı. Oysa başlarını azıcık kaldırsalar neler göreceklermiş neler... Akvaryumcu yaşlı bir adammış.

Detaylı

tellidetay.wordpres.com

tellidetay.wordpres.com Peşin Alınmış Ücret Gecenin oldukça ilerlemiş bir vaktinde özel bir kliniğin önünde duran taksiden üç kişi indi. Şoför yarı baygın yaşlıca bir adamın bir koluna aynı yaşlarda görünen hanımı ise diğer koluna

Detaylı

ΕΘΝΙΚΟ ΚΑΙ ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΣΧΟΛΗ ΟΙΚΟΝΟΜΙΚΩΝ

ΕΘΝΙΚΟ ΚΑΙ ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΣΧΟΛΗ ΟΙΚΟΝΟΜΙΚΩΝ ΕΘΝΙΚΟ ΚΑΙ ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΣΧΟΛΗ ΟΙΚΟΝΟΜΙΚΩΝ και ΠΟΛΙΤΙΚΩΝ ΕΠΙΣΤΗΜΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ και ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθημα: ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ - Μορφολογία - Σύνταξη Διδάσκουσα: Σοφία ΠΡΟΚΟΥ

Detaylı

Yazan : Osman Batuhan Pekcan. Ülke : FRANSA. Şehir: Paris. Kuruluş : Vir volt. Başlama Tarihi : Bitiş Tarihi :

Yazan : Osman Batuhan Pekcan. Ülke : FRANSA. Şehir: Paris. Kuruluş : Vir volt. Başlama Tarihi : Bitiş Tarihi : Yazan : Osman Batuhan Pekcan Ülke : FRANSA Şehir: Paris Kuruluş : Vir volt Başlama Tarihi : 4.7.2017 Bitiş Tarihi : 9.8.2017 E-posta : bat.pekcan@gmail.com Herkese Paris ten selamlar. Dün itibariyle 1

Detaylı

tellidetay.wordpress.com

tellidetay.wordpress.com Acele karar vermeyin Köyün birinde bir yaşlı adam varmış. Çok fakirmiş ama kral bile onu kıskanıyormuş. Öyle dillere destan bir beyaz atı varmış ki, kral bu at için ihtiyara neredeyse hazinesinin tamamını

Detaylı

SRA Versiyon Şubat 2001

SRA Versiyon Şubat 2001 SRA Versiyon Şubat 2001 Anti-psikotik İlaç Kullanımı ile ilgili Araştırma H.A. Wolters H. Knegtering D. Wiersma R.J. van den Bosch Academisch Ziekenhuis Groningen Kişi ile ilgili özel veriler Tarih:...

Detaylı

Esrarengiz Olaylar. Dangg Dongg Dangg

Esrarengiz Olaylar. Dangg Dongg Dangg Esrarengiz Olaylar Saatler gece yarısını çoktan geçmişti. Uzaklarda bir yerlerde, sarkaçlı duvar saatinin iç ürperten sesi yankılandı: Dangg Dongg Dangg Bir köpek uludu. Yarasalar, ince tonlu haykırışlarla,

Detaylı

Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap

Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap Şizofreninin nasıl bir hastalık olduğu ve şizofrenlerin günlük hayatlarında neler yaşadığıyla ilgili bilmediğimiz birçok şey var.

Detaylı

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR Site İsmi : Zaman 53 Tarih: 10.05.2012 Site Adresi : www.zaman53.com Haber Linki : http://www.zaman53.com/haber/14544/camilerin-ayaga-kalkmasi-lazim.html ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Detaylı

Yönetici tarafından yazıldı Pazartesi, 24 Ağustos 2009 04:42 - Son Güncelleme Çarşamba, 26 Ağustos 2009 19:20

Yönetici tarafından yazıldı Pazartesi, 24 Ağustos 2009 04:42 - Son Güncelleme Çarşamba, 26 Ağustos 2009 19:20 Düğünlerde Takılan Sahte Paralar Yüksek eğitimini tamamlamış, babası ticaretle uğraşan, annesi ise bir bankada görevli bulunan bir ailenin tek kızıydı. Okul arkadaşı ile evlenmeye karar vermişlerdi. Damat

Detaylı

Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli olduğunu, ellerinin üzerinde dakikalarca yürüyebileceğini söyledi.

Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli olduğunu, ellerinin üzerinde dakikalarca yürüyebileceğini söyledi. Marifetli Çocuk Üç kadın ellerinde sepetleriyle pazardan dönüyorlardı. Dinlenmek için yolun kenarındaki kanepeye oturdular. Çocukları hakkında sohbet etmeye başladılar. Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli

Detaylı

Derleyen: Halide Karaarslan / Uzman Pedagog Görsel Tasarım: Semra Bolat / Sanat Dersleri Zümre Başkanı

Derleyen: Halide Karaarslan / Uzman Pedagog Görsel Tasarım: Semra Bolat / Sanat Dersleri Zümre Başkanı Derleyen: Halide Karaarslan / Uzman Pedagog Görsel Tasarım: Semra Bolat / Sanat Dersleri Zümre Başkanı DAMLA BÖRTÜCEN Zeytin, rüyasında benekli faresini kaybetti. Cadıya sordu, cadı biz fare yemeyiz ama

Detaylı

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an Ece Şenses 21001982 ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an oldu mu hiç? Louvre müzesi benim için tam olarak böyle oldu. Sadece benim

Detaylı

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası Kelime bilgimin büyük bir miktarını düzenli olarak İngilizce okumaya borçluyum ve biliyorsun ki kelime bilmek akıcı İngilizce konuşma yolundaki en büyük engellerden biri =) O yüzden eğer İngilizce okumuyorsan,

Detaylı

Turkiye' ye dönmeden önce üniversiteyi kazandığımı öğrenmistim. Hayatımın en mutlu haberini de orada almıştım.

Turkiye' ye dönmeden önce üniversiteyi kazandığımı öğrenmistim. Hayatımın en mutlu haberini de orada almıştım. Meraba, Ben Asena Ünğan. 19 yaşındayım. 1-22 Eylül 2016 tarihinde Güney Kore'de, Incheon, Seoul,Jeonju,Gyeonju ve Busan da bulundum. Güney Kore topraklarına sevdam 9 yaşında iken, Taekwondo ile başladı.

Detaylı

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

C A NAVA R I N Ç AGR ISI C A NAVA R I N Ç AGR ISI Canavar, canavarların hep yaptığı gibi, gece yarısından hemen sonra çıktı ortaya. Geldiğinde Conor uyanıktı. Kısa süre önce bir kâbus görmüştü. Herhangi bir kâbus değil- di bu;

Detaylı

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik KISKANÇLIK KRİZİ > > ADAM - Kiminle konuşuyordun? > > KADIN - Tanımazsın. > > ADAM - Tanısam sormam zaten. > > KADIN - Tanımadığın birini neden soruyorsun? > > ADAM - Tanımak için. > > KADIN - Peki...

Detaylı

ÇiKOLATAYI KiM YiYECEK

ÇiKOLATAYI KiM YiYECEK ÇiKOLATAYI KiM YiYECEK Geçen gün amcam bize koca bir kutu çikolata getirmişti. Kutudaki çikolataların her biri, değişik renklerde parlak çikolata kâğıtlarına sarılıydı. Mmmh, sarı kâğıtlılar muzluydu,

Detaylı

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ANTİKA SANDALYE

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ANTİKA SANDALYE BÖLÜM. İLETİŞİM, NLM VE DEĞERLENDİRME ( puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. NTİK SNDLYE 8 Genç adam, antika ile uğraşıyordu ve bu yüzden ülkenin en uzak yerlerini geziyor, beğendiği antika malları

Detaylı

O KOLTUĞA GALİP HOCA YAKIŞIR!

O KOLTUĞA GALİP HOCA YAKIŞIR! 11.11.2014 Salı İzmir Basın Gündemi O KOLTUĞA GALİP HOCA YAKIŞIR! Kazım Erkmen Daha dün gibi hatırlıyorum, İzmirlilerin Yeşilyurt Devlet Hastanesi diye bildikleri o Hatay daki hastanenin Başhekimliği ne

Detaylı

Yukarıdaki diyalogda kaçıncı cümlede diğerlerinden farklı türde bir fiilimsi kullanılmıştır?

Yukarıdaki diyalogda kaçıncı cümlede diğerlerinden farklı türde bir fiilimsi kullanılmıştır? 8. Sınıf Fiilimsiler Testi 1 1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sıfat fiil vardır? A) Çocuklar, bahçedeki kırık kapıdan girip meyve ağaçlarına çıktılar. B) Arkadaşımın ailesi buradan taşınalı tam iki yıl

Detaylı

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır.

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. SOKAK - DIŞ - GÜN ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. Batu 20'li yaşlarında genç biridir. Boynunda asılı bir fotoğraf makinesi vardır. Uzun lensli profesyonel görünşlü bir digital makinedir. İlginç

Detaylı

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu -KAPANIŞ KONUŞMASI- M. Recai KUTAN 7 Kasım 2014 I. DÜNYA SAVAŞININ 100. YILDÖNÜMÜ ULUSLARARASI

Detaylı

DENEYLERLE BÜYÜYORUZ

DENEYLERLE BÜYÜYORUZ BU AY HANGİ KAVRAMLARI ÖĞRENECEĞİZ? Hızlı-Yavaş Ön-Arka Sağ- Sol BEYİN FIRTINASI YAPALIM Büyüdüğünde hangi mesleği seçeceksin ve nasıl bir yerde yaşayacaksın? Bir gemi olsaydın nerelere giderdin? Neler

Detaylı

Bu konuda daha kim bilir ne yöntemler bulunacak? Tüm Kişisel Gelişim Uzmanı Meslektaşlarımı ve dostlarımı WC-TERAPİ çalışmalarına bekliyorum!

Bu konuda daha kim bilir ne yöntemler bulunacak? Tüm Kişisel Gelişim Uzmanı Meslektaşlarımı ve dostlarımı WC-TERAPİ çalışmalarına bekliyorum! Bu konuda daha kim bilir ne yöntemler bulunacak? Tüm Kişisel Gelişim Uzmanı Meslektaşlarımı ve dostlarımı WC-TERAPİ çalışmalarına bekliyorum! Televizyon programına konuk olarak çağırılmıştım. Bir gün içerisinde

Detaylı

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) ESAS N0:2009/191 03.08.2012 TUTANAK 27.07.2012 tarihli oturumda saat 19.27 sıralarında Mahkeme Başkanı tarafından duruşmanın

Detaylı

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMİ BİR DERS Genç adam evlendiğinden beri evinde kalan babası yüzünden eşiyle sürekli tartışıyordu. Eşi babasını istemiyordu. Tartışmalar bazen inanılmaz boyutlara

Detaylı

Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1.

Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1. 1. Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1. Sence, farklı insanların, farklı tanımlar yapmasına

Detaylı

ÇEVREMİZ VE BİZ 1.park 2.büfe 3.okul 4.banka 5.otel 6.market 7.alışveriş merkezi 8.kafe 9.hastane 10.köprü 11.nehir 12.kafe 13.spor salonu 14.

ÇEVREMİZ VE BİZ 1.park 2.büfe 3.okul 4.banka 5.otel 6.market 7.alışveriş merkezi 8.kafe 9.hastane 10.köprü 11.nehir 12.kafe 13.spor salonu 14. ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ ΠΡΟΦΟΡΙΚΟ ΛΟΓΟ (70005Γ) ÇEVREMİZ VE BİZ 1.park 2.büfe 3.okul

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Yeni Komşular 9 Kara İnsanı 22 Polis Ziyareti 38 Denizin Sesi 49 Önemli Ziyaret 65 Kütükhane 79 Korsan Ziyafeti 90 Hırsızlar 101

İÇİNDEKİLER. Yeni Komşular 9 Kara İnsanı 22 Polis Ziyareti 38 Denizin Sesi 49 Önemli Ziyaret 65 Kütükhane 79 Korsan Ziyafeti 90 Hırsızlar 101 İÇİNDEKİLER Yeni Komşular 9 Kara İnsanı 22 Polis Ziyareti 38 Denizin Sesi 49 Önemli Ziyaret 65 Kütükhane 79 Korsan Ziyafeti 90 Hırsızlar 101 YENİ KOMŞULAR Artık akşamdı ve Michiel yatağa girmişti. Öfkeliydi.

Detaylı

Herkes Birisi Herhangi Biri Hiç Kimse

Herkes Birisi Herhangi Biri Hiç Kimse Gösterdim Gördü anlamına gelmez Söyledim Duydu anlamına gelmez Duydu Doğru anladı anlamına gelmez Anladı Hak verdi anlamına gelmez Hak verdi İnandı anlamına gelmez İnandı Uyguladı anlamına gelmez Uyguladı

Detaylı

Bir yalanı kaç kere tekrarlarsak gerçek olur?

Bir yalanı kaç kere tekrarlarsak gerçek olur? Bir yalanı kaç kere tekrarlarsak gerçek olur? Nazi Almanyası nın Propaganda Bakanı Josehp Goebbels ten beri bilinen şu ki bir yalan sürekli tekrarladığında gerçek gibi görünüyor. Nasıl mı? ABD nin yeni

Detaylı

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı.

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı. ÇAYLAK Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı. Alt katta genel tıbbi muayene ve müdahaleleri yapılıyordu. Bekleme salonu ve küçük bir de laboratuar vardı. Orta katta diş kliniği ve ikinci bir muayene

Detaylı

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç katıyordu. Bulutlar gülümsüyor ve günaydın diyordu. Melek

Detaylı

HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK

HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ ΙV ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ ΠΡΟΦΟΡΙΚΟ ΛΟΓΟ (70013 Γ) HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK Sağlıklı bir

Detaylı

Hedefler belirlendi. Saat on.

Hedefler belirlendi. Saat on. Bölüm Hedefler belirlendi. Saat on. En yakın arkadaşımın sesi, Thames Nehri üstünden esen rüzgâr kadar soğuktu. Beş yüz metre ötedeki Londra Kulesi nin antik duvarları kadar kararlıydı. Gecenin kararmakta

Detaylı

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı - 'Büyük haber gazetecinin ayağına gelmezse o büyük haberin ayağına nasıl gider? - Söz ağzınızdan bir kez kaçınca rica minnet yemin nasıl işe yaramaz? - Samimi bir itiraf nasıl harakiri ye dönüştü? - Evren

Detaylı

Şimdi olayı şöyle düşünün. Temel ile Dursun iddiaya giriyor. Temel diyor ki

Şimdi olayı şöyle düşünün. Temel ile Dursun iddiaya giriyor. Temel diyor ki Bildiğiniz üzere Deutsche bank'ın arzı ile varantlar İMKB'de işlem görmeye başladı. Bu konuda çok soru gelmiş. Basit bir şekilde ne olduğunu açıklamak da bize farz oldu. Fakat hemen şunu belirteyim ki;

Detaylı

Uluslararası Üniversiteler Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Darbeci Kurşununa Hedef Oldu

Uluslararası Üniversiteler Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Darbeci Kurşununa Hedef Oldu GÜNÜN MANŞETLERİ 23 Temmuz 2016 Cumartesi 11:52 Uluslararası Üniversiteler Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Darbeci Kurşununa Hedef Oldu FETÖ darbe girişimi olaylarında darbecilerin hedefinde UIC Yönetim

Detaylı

TAVŞANCIK A DOĞUM GÜNÜ SÜRPRIZI

TAVŞANCIK A DOĞUM GÜNÜ SÜRPRIZI TAVŞANCIK A DOĞUM GÜNÜ SÜRPRIZI Güneşli bir günün sabahında, Geyikçik uyandı ve o gün en yakın arkadaşı Tavşancık ın doğum günü olduğunu hatırladı. Tavşancık arkadaşlarına her zaman yardımcı oluyor, ben

Detaylı

MERAKLI KİTAPLAR. Alfabe

MERAKLI KİTAPLAR. Alfabe MERAKLI KİTAPLAR Alfabe Bu kitabın sahibi:... Dinle bir tanem, şimdi sana, bir çocuğun öyküsünü anlatmak istiyorum... Uzun çoooooooook uzun adı olan bir çocuğun öyküsü bu! Aslında her şey onun dünyaya

Detaylı

Aşağıdaki 5 cümlenin hepsine evet demiyorsanız, bu pdf dosyasını incelemek için gereken 3 dakikayı ayırmasanız da olur

Aşağıdaki 5 cümlenin hepsine evet demiyorsanız, bu pdf dosyasını incelemek için gereken 3 dakikayı ayırmasanız da olur Bizden söylemesi Aşağıdaki 5 cümlenin hepsine evet demiyorsanız, bu pdf dosyasını incelemek için gereken 3 dakikayı ayırmasanız da olur. 8-18 yaşları arasında bir çocuğum var.. Bu yaz en az 2 hafta İzmir,

Detaylı

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan 1. Sahne (Koruluk. Uzaktan kuş cıvıltıları duyulmaktadır. Sahnenin solunda birbirine yakın iki ağaç. Ortadaki ağacın hemen yanında, önü sahneye dönük, uzun ayaklık üzerinde bir dürbün. Dürbünün arkasında

Detaylı

Etik Karar Alma Modeli

Etik Karar Alma Modeli General Dynamics'te, neredeyse her gün iş etiğiyle ilgili kararlarla karşı karşıya geliyoruz. Bunların birçoğu çok açık ve çözüm için fazla düşünmek gerekmiyor: doğal bir tepki olarak doğru olanı yapıyoruz.

Detaylı

» Ben işlerimi zamanında yaparım. cümlesinde yapmak sözcüğü, bir yargı taşıdığı için yüklemdir.

» Ben işlerimi zamanında yaparım. cümlesinde yapmak sözcüğü, bir yargı taşıdığı için yüklemdir. CÜMLENİN ÖĞELERİ TEMEL ÖĞELER Yüklem (Fiil, Eylem) Cümledeki işi, hareketi, yargıyı bildiren çekimli unsura yüklem denir. Yükleme, cümlede yargı bildiren çekimli öge de diyebiliriz. Yüklem, yukarıda belirttiğimiz

Detaylı

Bilinen hikayedir. Adamın biri, akıl hastanesinin parmaklıklarına yaklaşmış. İçeride gördüğü deliye:

Bilinen hikayedir. Adamın biri, akıl hastanesinin parmaklıklarına yaklaşmış. İçeride gördüğü deliye: Bilinen hikayedir. Adamın biri, akıl hastanesinin parmaklıklarına yaklaşmış. İçeride gördüğü deliye: - Deli, deli, diye seslenmiş. Siz içeride kaç kişisiniz? Deli şöyle bir durup düşünmüş: 1 / 10 - Bizim

Detaylı

A2 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: PASAPORT NO:

A2 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: PASAPORT NO: A2 DÜZEYİ ADI SOYADI: PASAPORT NO: NOT OKUMA 1 KARADENİZ TURU Metin Bey: Merhaba! Görevli: Merhaba efendim, buyurun! Nasıl yardımcı.(1)? Metin Bey: Ben bu yaz ailem ile bir tura çıkmak istiyorum. Bana

Detaylı

Eylemlerin, eylemsilerin, sıfatların ve zarfların anlamlarını çeşitli yönden etkileyen sözcüklere zarf denir. Ör. Büyük lokma ye: büyük konuşma. Ör.

Eylemlerin, eylemsilerin, sıfatların ve zarfların anlamlarını çeşitli yönden etkileyen sözcüklere zarf denir. Ör. Büyük lokma ye: büyük konuşma. Ör. Eylemlerin, eylemsilerin, sıfatların ve zarfların anlamlarını çeşitli yönden etkileyen sözcüklere zarf denir. Eylem ve eylemsilerin anlamalarını durum yönünden tamamlayan zarflardır. Eylem ya da eylemsiye

Detaylı

Herkese Bangkok tan merhabalar,

Herkese Bangkok tan merhabalar, Herkese Bangkok tan merhabalar, Başlangıcı Erasmus stajlarına göre biraz farklı oldu benim yolculuğumun aslında. Dünyada mimarlığın nasıl ilerlediğini öğrenmek için yurtdışında staj yapmak ya da çalışmak

Detaylı

TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU

TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU TARİH: / /2017 1. Öncelikle adınız nedir? Adınızın anlamı nedir? 2. Annenizden doğma, babanızdan olma, sizden başka evde yaşayan biri var mı? Varsa sizden büyük mü küçük mü?

Detaylı

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Güzel Bir Bahar ve İstanbul Güzel Bir Bahar ve İstanbul Bundan iki yıl önce 2013 Mayıs ayında yolculuğum böyle başladı. Dostlarım, sınıf arkadaşlarım ve birkaç öğretmenim ile bildiğimiz İstanbul, bizim İstanbul a doğru yol aldık.

Detaylı

ARA DAN ÖNCESİ SONRASI ŞİMDİSİ

ARA DAN ÖNCESİ SONRASI ŞİMDİSİ "Ne adamlar var! Bana soruyorlar; 'Sen ne marka makineyle fotoğraf çekersin?' diye. Fotoğraf makineyle mi çekilir? Şimdi en iyi, en gelişmiş daktilo bende olsa en büyük yazar ben mi olurum? Roman daktiloyla

Detaylı

HATA 1. İşinize saplantılı biçimde bağlı olmamanız

HATA 1. İşinize saplantılı biçimde bağlı olmamanız SATIŞ HATALARI HATA 1 İşinize saplantılı biçimde bağlı olmamanız İşte bulunduğunuz her an iyi sonuçlar elde etmeye çalışın, çevrenizdeki bütün satış araçlarından yararlanın ve fikirlerinizi hemen yürürlüğe

Detaylı

KPSS'de çok konuşulan 'vitamin' sorusu ve çözümü

KPSS'de çok konuşulan 'vitamin' sorusu ve çözümü On5yirmi5.com KPSS'de çok konuşulan 'vitamin' sorusu ve çözümü Kaç gündür bir 'vitamin' sorusudur gidiyor. İşte geçtiğimiz günlerde yapılan KPSS sorularında yer alan 'vitamin' sorusu ve çözümü... Yayın

Detaylı

KLÜ DEN SAGLIK OKURYAZARLIGI EGITIM SEMINERI

KLÜ DEN SAGLIK OKURYAZARLIGI EGITIM SEMINERI Portal Adres KLÜ DEN SAGLIK OKURYAZARLIGI EGITIM SEMINERI : www.anayurtgazetesi.com İçeriği : Gündem Tarih : 24.03.2014 : http://www.anayurtgazetesi.com.tr/default.asp?page=haber&id=489297 KLÜ DEN SAGLIK

Detaylı

The European Social Survey

The European Social Survey ESS document date: 12/07/04 The European Social Survey SUPPLEMENTARY QUESTIONNAIRE F-2-F B (Round 2 2004) DENEK NO: VERSİYON NO: F-2-F B 1 ANKETÖRE: HERKESE SORUNUZ! HF1/HF2 KART A Bu bölümde kısaca bazı

Detaylı

VET.HEK.LEVENT ŞAHİN

VET.HEK.LEVENT ŞAHİN VET.HEK.LEVENT ŞAHİN SATIŞ NEDİR??? Karşılıklı kazanma durumu yaratarak,müşterinin satın almasına yardımcı olmaktır. Mal Hizmet Fikir satışı olabilir SATIN ALMA DÜRTÜLERİ Kazanç sağlamak Dertten sakınma

Detaylı

Duygu, düşüncelere bedenin içsel olarak karşılık vermesidir. Başka bir deyişle, beyne kalbin eşlik etmesidir.

Duygu, düşüncelere bedenin içsel olarak karşılık vermesidir. Başka bir deyişle, beyne kalbin eşlik etmesidir. Duygu, hareket halindeki enerjidir. Duygu, düşüncelere bedenin içsel olarak karşılık vermesidir. Başka bir deyişle, beyne kalbin eşlik etmesidir. Duygu, insanın yaşam kalitesini belirleyen en önemli kaynaktır.

Detaylı

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Üstüne, günlerin yorgunluðu çökmüþtü. Bunu ancak oyunla atabilirdi. Caný oyundan

Detaylı

Yüklemin anlamını zaman, durum, yön, miktar, tarz, vasıta, şart, sebep, birliktelik yönlerinden tamamlayan kelimeler ve kelime gruplarıdır.

Yüklemin anlamını zaman, durum, yön, miktar, tarz, vasıta, şart, sebep, birliktelik yönlerinden tamamlayan kelimeler ve kelime gruplarıdır. Zarf Tümleci / Edat Tümleci Tanımı Yüklemin anlamını zaman, durum, yön, miktar, tarz, vasıta, şart, sebep, birliktelik yönlerinden tamamlayan kelimeler ve kelime gruplarıdır. *Edat tümleci (edatlı tümleç)

Detaylı