kalkmışlığında olacak, bir süre sonra hayatının tek anlamı güzel bir kahvaltı olacak, öyle mi, bu kadar mı her şey, uyuyunca mı geçiyor?

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "kalkmışlığında olacak, bir süre sonra hayatının tek anlamı güzel bir kahvaltı olacak, öyle mi, bu kadar mı her şey, uyuyunca mı geçiyor?"

Transkript

1 YANSIMALAR I Hüzünlü bir ezgiyle uyandı. Uzaktan geliyordu, eski bir çingene şarkısıydı bu. Çocukluğundan beri hep bir çingene olmayı hayal etmişti, hiç bir yere ait olmayan, sadece dans edip kadın peşinde koşan günahkar bir çingene. Hayatının hiç bir döneminde o kadar özgür olmayacağını biliyordu, hiç bir zaman yazgısının sınırlarını zorlamaktan öteye gidemeyeceğini de... Kompartımanda yine o tanıdık koku vardı. Anneannesinin evini,geçmişi hatırlatan, yaşayan bir koku, uzun zamandan sonra ilk defa huzurla uyumasını sağlayan koku. Gözlerini hemen açmadı. O an orada, o trende oluşunu düşündü. Gidiyordu. O çingene şarkısı, o hoş koku ve yolun o sakin sesi tüm varlıklarıyla oradaydı, bir şeyleri geride bıraktığını, bağlarından uzaklaştığını onlar sayesinde hissedebiliyordu. "Camda hafif bir buğu, bulanıkça birbirinin içinden geçen renkler, buğday tarlaları, bir ev, iki ev daha, bakımsız bir bahçe, kimse yok, kaybolmuşlar, unutmuşlar, ekrana bakıyorlar, mutsuz kadının akşam yemeğini yiyorlar sessizce, hayalleri kalmamış, ama biz gidiyoruz, kaçıyoruz, mavi gökyüzü ve artık bir şeye benzetmekten sıkıldığım bulutlar, bir çocuk, sadece bir an, bize bakıyor, belki de bir daha hiç görmeyeceğim güzel saçlı bir kız çocuğu, göz göze geliyoruz, tokasının rengine kadar aklımda kalıyor, gitmek mi istiyor oradan, niye trendeki insanların yüzüne bakıyor ki, tünel, fazla uzun sürmüyor, gözlerimin ışığa tekrar alışması, gözbebeğinin büyüyüp küçülmesiyle böyle oluyormuş, aferin, akıl önde olmalı hep, şarkıyı söyleyen adamın hayali, ağlıyor, ağlamamalı, ezgideki hüzün farklı bir hüzün, olgun bir hüzün, ağlamıyor, sevgi dolu bir kadından bahsediyor o şarkı, bir gün sessizce kapıyı çekip gitmiş." Adamın hayali gözünden çekildiğinde kendini buğulu bir camın sabit bir noktasına bakarken buldu. Renkler, ilkokulda beceriksizce boyadığı pastel resimler gibi sınır çizgileriyle ayrılmıyordu. Hepsi birbirine karışmıştı, tıpkı hayalleri gibi... II Karşısında oturan orta yaşlı kadın sakince onu süzmekteydi. Kompartımanda bir kişi daha vardı, kırklı yaşlarda, iyi giyimli, beyaz ve solgun yüzlü bir adam. Gözü ona takıldı. "Mutsuzca uyuyor, boşluk duygusu, hayatın neresindeyim, ne için her şey, nereye aidim... Ama uyuyor işte, hayatının uykusunda şu an, daha sonra hayatının yeni

2 kalkmışlığında olacak, bir süre sonra hayatının tek anlamı güzel bir kahvaltı olacak, öyle mi, bu kadar mı her şey, uyuyunca mı geçiyor?" Kadın hala ona bakıyordu. Sakin görünüşüne rağmen tırnaklarını hafifçe avucuna batırıyordu, kenarları kırışmış gözleri, ölçülüce yaptığı makyajı ve anlamlı yüz ifadesiyle güzeldi. "Yüzündeki hüzün yaşına yakışmıyor çocuk." Hoşuna gitmese de en uygun cevabı vermesi gerekiyordu. "Ama sizinki çok yakışıyor." Güldü kadın, bunu seviyordu, güçleniyordu güldürünce. Kadının bakışları uyuyan adama yöneldi: bak." "Daha biraz önce suratında gururlu ve yıkılmaz bir ifade vardı, oysa şimdiki haline Kadını, kendisi uyurken yüz ifadesini dikkatle inceler halde hayal etti. Ona da tıpkı o adama yaptığı gibi yıkıcı bir özgüvenle bakmış, kendi geçmişinden bir fotoğraf aramış, bulduğunu sanınca da ağzının kenarında beliren olgun bir gülümsemeyle onu anladığını düşünmüştü mutlaka. İçinde kadına karşı bir nefret duygusu belirdi. "Sadece yorgundur belki" diye mırıldandı, kadının neyi kastettiğini gayet iyi bilmesine rağmen. "Ne görüyordur sence rüyasında? Biraz önce aynı diyardaydınız, tahmin edebilirsin. " Adama baktı. İfadesiz yüzü, birkaç günlük sakalı, hala düzgün ve ütülü kalmakta ısrar eden pantolonu, gevşettiği güzel kravatıyla uyuyordu. "Ona ait olmayanı arıyordur belki, ne olduğunu, nerede olduğunu bilmeden. En azından rüyasında özgürdür, kim bilir..." Düşünceli bir sesle dalga geçmeden tekrar etti kadın. "Kim bilir... Neden bu trendesin çocuk?" Artık kadının dediklerini duymuyordu, sadece nefret duygusu ve o ezgi... "Bu şarkıda anlatılan acı çok garip değil mi?" "Hangi şarkı?" dedi kadın umursamadan. Cevap vermedi, sessizce kalkıp kompartımandan dışarı çıktı.

3 "Kompartımandan çıkınca müziği duymuyorum, umursamıyorum, hem artık ben şaşırmıyorum, sadece yürüyorum, yaşlı bir adam geçiyor yanımdan, sanki beni görmüyor, biri daha geçiyor, biri daha, biri daha, kimse yüzüme bakmıyor, orada olduğuma emin olamıyorum, yol kalabalıklaşıyor, dostlarım değilsiniz, yüzünüzdeki anlam yok olmuş, unutmuşsunuz, midem kasılıyor, gülmüyorlar, neden bir arada yaşadığımı bilmediğim insanlar, kaçmıştım oysa, bağırmak istiyorum, gözüm ilerideki aralık bir kapıya çarpıyor. Gitmeliyim." III İçeriye yorgun ve yumuşak bir koku hakimdi. Kalp atışları yavaşladı. Kimi yerde oturan, kimi uzanmış genç insanlar vardı bu kompartımanda. Güler yüzle karşıladılar onu. Kendisinden rahatsız olmamışlardı, o da gülümseyerek aralarına oturdu. Yanındaki mavi gözlü kız dikkat çekecek kadar güzeldi. Güzelliğinin yanında kendini zayıf hissetti, bu yüzden en azından bir süre kendisi gibi davranamayacağını biliyordu, ellerini fark etti bir çocuk gibi, küçükken bu durumlarda hissettiği telaşın ufacık bir kırıntısı midesinden geçip gitti. Hayatlarındaki küçük saçmalıklara, ilişkilerdeki ufak ve komik ayrıntılara, kendilerine gülüyorlardı, artık o da gülüyordu, sohbet hoşuna gitmişti. Bir süre sonra çocukluğundan bahsetmeye başladı birisi. Çocukluğundaki ayrıntılardan; ısınan yastığını ters çevirip yüzünü yavaşça yastığın soğuk tarafına koymaktan aldığı zevkten bahsediyordu. "Beş yaşındayken bir gece uyku tutmamıştı beni. Muhtemelen izlediğim saçma sapan film yüzünden böyle olmuştu. Uyuduğumdan emin olan annemle babam, içeride seslerini düşürmeye gerek duymadan sohbet ediyorlardı. Sıcak yorganımın ve karanlık odamın güvenliğinde onları dinlemeye başladım. O gece onların, baş başayken farklı davrandıklarını, farklı şeylerden konuştuklarını, tek sorunlarının ben olmadığımı anladım hayretle. Hayalimdeki kahramanların aslında kahraman olmadığını, yanlarında ben varken davranışlarını değiştirdiklerini fark etmiştim. Ertesi gün annem ve babam yine eskisi gibiydi, ben de öyle. Sanki dün gece konuşanlar farklı insanlardı ve ben de onları hiç dinlememiştim. Bu bana çok garip gelmişti, kendimi büyük biri gibi hissettim o gün. Daha sonra rolüne sahip çıkmanın söze dökülmemiş kurallarla herkese telkin edildiğini iyice anladım ve ona göre davrandım. Kurallara göre oynamayı beş yaşında öğrenmiştim anlayacağınız. "Nasıl olsa bir gün oynamaya başlayacaktın" dedi kıvırcık saçlı çocuk. İçeri ilk girdiğinden çok daha rahattı şimdi. Altı yaşındaki ilk aşkına kendini beğendirmek için neler yaptığını, o günkü kahramanlarını nasıl taklit ettiğini, tüm bu çabaların sonunda kıvırcık saçlı güzel kız ona ilgi duyar gibi olduğunda da, girmek zorunda kaldığı rolün, kendi gibi davranamamış olmanın acısını çıkartırcasına ona çok kötü davrandığını anlattı yeni tanıştığı insanlara.

4 "Peki büyüyünce değişti mi bu tavrın?" Bunu söylerken gözleri parlıyordu mavi gözlü kızın. Bakışlarında kötü niyet sezmeyince yavaşça gülümsedi, zekice bir cevapla korunabilirdi, vazgeçti. "Hayır, değişmedi." "Kendin olmadığın her anın acısını hayat bir şekilde senden çıkartır" dedi kıvırcık saçlı çocuk onu teselli eden bir ses tonuyla. Besteci olduğunu söyledi, hayata karşı sadece beste yaparak korunabildiğini de. "Piyanonun başında değilken kendin olabilmek bu kadar mı zor?" diye mırıldandı siyah saçlı kız. "Zor değil, sadece sıkıcı, her gün aynı insan olmak, olgunluğu bunda aramak saçma bence. Kendim olmadığım zamanlardan şikayet etmiyorum, bunun bir bedeli olur ve ister istemez bu bedeli öderiz diyorum. Ben beste yapıyorum. Siz de şu an yaptığınız gibi farkındalıkla savunuyorsunuz kendinizi..." Sessizlik oldu. Yaşça en büyük gözükenleri bilge bir tavırla sordu. "Üretmek tamam, ya farkındalık?" "Varoluş" dedi. "Farkındalıkla varolmak mutluluk verir mi sence?" "Mutluluktan değil, hayata direnmekten bahsediyorum." "Bense mutluluktan bahsediyorum" Kendinden emin ve her şeyi çözmüş bir tavra bürünerek bunları söylemesi onu sinirlendirmişti ama ait olmadığı bir yerde katılacağı tartışmanın uzayacağını hissedip susmayı tercih etti. O ana kadar susan gözlüklü kız kızgınlıkla konuşmaya başladı. "Varoluşmuş... Sence bu varoluş mu? Bu aptal yabancılaşmaların bize kaybettirdiklerine bak. Şaşırmayı unuttuk, bir yere ait olmayı, bir şeye bağlanmayı, bir şey için gerçekten uğraşmayı... Her şey komik, her şey klişe... Varoluşmuş... Varolan ne biliyor musunuz, zeka ispatçısı aptal gözlemciler dünyası, o kadar." Gergin bir sessizlikten sonra siyah saçlı kız: "Sen ne yaptın ki şimdi, bu yaptığın da fark etme değil mi sanki?" dedi yorgunca. Sessizliğin yoğunluğu arttı, ironikti ama kimse gülmedi. Gerginlik kafasındaki karmaşayla birleşti, gitmek istedi. Yemekli vagonun yerini sordu, kırılmış olma ihtimali

5 kompartımandakileri üzmüştü, o ise kırılmamıştı ama içeridekilerin vicdan azabı çekmelerinden de garip bir zevk duyuyordu. Bir an mavi gözlü kızın endişeli bakışları gözüne çarptı, kendini çabuk topladı, yemekli vagonun yerini öğrendikten sonra teşekkür edip oradan ayrıldı. IV "Dışarıda pek kimse yok, tek tük geçen insanlar, hala umurlarında değilim, bir kaç kompartıman, kapıları kapalı, "diğer" insanlara ait, yabancıyım onlara, benim kompartımanlarım bana yeter, ölümü beklemeyenler, unutmayanlar, hayallerini yaşatanlar, fark edenler, anlayanlar var benim kompartımanlarımda. Diğerleri niye bu trende, niye kayıplar, hikayeleri ne onların, merak etmeye çalışıyorum, beceremiyorum. Sadece yürüyüp yemekli vagonun kapısını açıyorum. Ağır bir kızartma ve sigara kokusu. Tüm masalar dolu. Daha iyi, yalnız kalmak istemiyorum, hem masayı ve sohbeti seçme şansı da bende. İlk gözüme çarpan, tek başına içki içen yaşlı ve sakallı adam. Başka zaman olsa eğlenceli olabilirdi ama şu an en son tahammül edeceğim şey sersem bir ihtiyarın palavraları." Tam bunları düşünürken birinin bakışlarına yakalandı, yüz ifadesi hazırlıklı olmadığı için sevimli bir delilikle bakan genç adam düşüncelerini rahatça okudu ve belli belirsiz bir hareketle onu masasına davet etti, artık o masaya gitmek zorundaydı. Masada üç kişi vardı. Önündeki boş kağıdı karalayan, arada bir şeyler not alan ince yüzlü bir adam, masadakileri seven ama onlarla henüz pek de samimi olmadığı belli olan bir kız ve sevimli deli bakışlarını koruyan genç adam. İnce yüzlü olanı ondan rahatsız olmadığını ve yanındakinin onu davet etmesini patavatsızca bulmadığını belirten küçük bir hareket yaparak işine geri döndü. "Asacaksın bu kadınların hepsini" dedi deli bakışlı adam. Bu trendeki kimsenin normal olmaması hoşuna gidiyordu. Kız bu cümleye hiç gülmeyince, onu kızdırmaca oynadıklarını anladı. "Kesinlikle katılıyorum" dedi. "Sorun ne biliyor musun? Bir şey istiyorlar, bir şeyi aramaları gerektiğini biliyorlar, gelgelelim ne istediklerini bilmiyorlar. Daha kötüsü, bu bilgiyi senden bekliyorlar. Sen de tabi dürüst olmuyorsun, ona en çok ilgisini çeken şeyi sunup bilge adamı oynuyorsun, hatta öyle palavralar sıkıyorsun ki bir süre sonra bunlara kendin de inanıyorsun. Kadınların felsefenin gelişimine katkısı da böyle olmuştur ha. Bence felsefeyi iki şey oluşturur: Kadınları tavlamak için sıkılan palavralar ve kadınsız da güçlü olunabileceğini göstermek için sıkılan palavralar." "Kadın ne istiyorsa onu vermek, arz-talep hikayesi yani. İktisat da sakın bu palavralardan olmasın?"

6 "Bak sana bir şey söyleyeceğim, iktisadı bilmem ama sosyalizmin yürümemesinin tek sebebinin kadınlar olduğuna kalıbımı basarım. Düşünsene, dünyadaki tüm kadınlar azla yetinebiliyor, pahalı giyinmeyi, diğer kadınlara hava atmayı sevmiyor, erkeğin parasını umursamıyor, tek amaçları güzel bir dünyada yaşamak, bir bütünün parçası olmak. Böyle bir dünyada hangi erkek para kazanmak için başkasının üstünde tepinir ki? Marx'ın da hatası bu oldu, her şeyi hesaba kattı, kadını katmadı. Oysa o yok saydığı Tanrı, ileride dinsiz kullarım böyle fikirler ortaya atar,ne olur ne olmaz ben kadın diye bir şey yaratayım ki üretilecek tüm düşünce kalıplarının içine bir güzel etsin demişti." Kısa bir an hak verir gibi olsa da sadece güldü, çünkü deliydi konuşan. İnce yüzlü adam da bıyık altından gülüyordu. Masadaki kızı yeterince sinirlendirmişlerdi, ama o kızmayı da, erkeklerin tarafına geçmeyi de gururuna yediremedi, zekice bir saptama yapabileceği ilk çelişkili cümleyi bekliyordu. "Madem erkekler kadınları bu kadar iyi anlıyor, neden tüm zaaflarıyla onlara yaklaşıyorlar hala?" dedi ince yüzlü adam. "Bak sana ne söyleyeceğim, hiç bir erkek aşağılanmadan yaşayamaz ve hiç bir erkeği başka bir erkek, güzel bir kadın kadar aşağılayamaz. Erkek güçlüyse yalnızdır ve sen de tahmin edersin ki gücünü kaybetmeden yalnızlıktan kurtulabilmenin tek yolu da bir kadındır." "Bu söylediklerine gerçekten inanıyor musun?" dedi kız sinirle. "İnsanoğlu güzelliği kendini aşağılayabilmek için değilse neden bu kadar arar sence?" Bir süre önce o mavi gözlü kızın yanında kendini güçsüz hissettiğini hatırladı ister istemez. Uyandığı kompartımandaki kadın da aklından bir an için geçip gitti. Düşünceleri, ince yüzlü adamın sözleriyle kesildi. "Bence güzellik kavramı, kıstaslarını toplum koyduğu için bu kadar önemlidir. Güzelliği arayan, toplumun arayışıyla aidiyet duygusu yakalar. Güzelliğe ulaşan, toplumun üstüne çıkar. Güzelliği becerense toplumu becermiş gibi hisseder." "Güzel bir kızı beceren diyecektin herhalde..." Toplumun genel güzellik kavramına uymamakla bir an için gurur duyduğu ve onların tarafına geçtiği rahatça seziliyordu kızın. "Katılıyorum galiba... Ama ben yine de güzellik kavramını tamamen toplumun oluşturduğuna inanmıyorum. İşin içinde daha evrensel bir şeyler var gibi geliyor bana..." "Biliyor musun, desteksiz attığından savunamıyorum ama ben de katılıyorum sana. Daha evrensel... İlahi güzellikten bahsediyorsundur belki. Hatta belki bu yüzden arıyoruzdur güzelliği... Tanrıya ulaşma isteği. Tanrı olma isteği." "Çok saçma" diye mırıldandı, mavi gözlü kızı görmüştü uzaktan, yan vagondaydı, koridordaki pencereden dışarıya bakıyordu. Düşünmeden vermişti cevabını, pişman oldu

7 ama çok da değil, umursamıyordu artık onları. Deli hayal kırıklığına uğramıştı, ince yüzlü adam da başını iki yana salladı hafifçe. "Hayat aklı başında işlerle uğraşmaya değmeyecek kadar saçmadır evlat, o yüzden delilere ihtiyacın var, bul onları." dedi deli bilgece. Mavi gözlü kız uzaklaşmaya başlamıştı, adımlarını duyuyordu sanki, başka hiç bir sesi duymuyordu. Masadakilere veda ederek ayağa kalktı, o vagona doğru yürümeye başladı. Yan vagona geçtiğinde görmüyordu kızı artık. Şaşırmadı, şaşkınlık duygusu zamana yenilmişti, tıpkı merak gibi. Sadece yürüyordu, bir an o çingene müziğini merak etmiş olduğunu hatırlayarak küçük bir sevinç duydu içinde, o kadar... V Mavi gözlü kızın biraz önce dışarıyı izlediği pencerenin önüne gitti. Uyandığında gördüğü güzel saçlı kız çocuğunu tekrar görür gibi oldu. Bu sefer trene ve içindekilere bakmıyordu kız nedense, bir ağaca yaslanmış kitap okuyordu, sırtı dönüktü, bu açıdan tanınması normalde çok zordu ama o olduğuna o kadar emindi ki bütün gücüyle şaşırmak istedi. Dışarıdaki görüntüler yavaş yavaş bastıran sise karıştı. O da ardına kadar açık olan kapıya doğru yürüdü. Sessizce kapıdan geçti. Kompartımanda hiç bir belirgin koku yoktu. Kırk yaşlarında bir adam vardı içeride. Giyimi çok sıradandı, hareketleri de. "Hoş geldin" dedi adam. Ses tonu ve gözlerindeki anlam, adamın sıradanlığına dair önyargısını atmasına yardımcı oldu. Aklında hala mavi gözlü kız ve sırtını ağaca yaslamış küçük kız vardı. "Yıllar önce bir gün yolda giderken dilenci kılıklı bir adamın ondokuz taşla yaptığı bir numaraya tanık oldum. Etrafında gereksiz adamlardan oluşan bir kalabalık vardı, sadece gülüyorlardı, çoğu sıkılıp gidiyordu. Bütün gün o adamı izledim uzaktan. Çok garipti, gözlerindeki aşağılama duygusu bulunduğum yerden bile rahatlıkla okunabiliyordu. Hepimizi küçümsüyordu sanki, gösterisini yaptığı insanları, üzerinde oturduğu kaldırımı, oynadığı taşları, önüne atılan paraları, hayatı ve bakmadan fark ettiğini bildiğim beni. Hava kararana kadar orada durdum ve işi bittiğinde taşlarını küçük bir kutuya koyup giden adamı takip ettim. Şehrin eski sokaklarında yürüyorduk, saatler boyunca birbirimizin adımlarının taş evlerde yaptığı yankıyı dinleyerek yürüdük. Pes etmediğimi fark edince bana bakmadan sordu: "Nedir aradığın?" Yürümeye devam ediyordu.

8 "Bilmiyorum" dedim. "Sadece bende olmayan bir şeye sahip olduğunu biliyorum, ama aradığımın ne olduğunu bilmiyorum." "Gerçek" dedi bana. "Sahip olduğum ve sende olmayan tek şey bu." "Her şeye küçümseyerek bakıyordun, insanlara bile, onların önemsiz olması mı gerçek?" dedim "Onların aslında varolmaması " dedi. "Ben?" "Sen de yoksun. Varolan düşünce ve o da benim kafamda. Ben yok olunca siz de yok olacaksınız. Bunun için ilüzyon yapıyorum, beş duyunuzun anlamsızlığını göstermek için." "Varolmadığını söylediğin insanlara neden bir şeyler göstermeye çalışıyorsun ki?" dedim. "Sadece can sıkıntısı." diye cevap verdi ve yürümeye devam etti." Kompartımanda uzun süren bir sessizlik oldu "Bu hikayeyi bana niye anlattın?" dedi sinir bozucu sessizliği sona erdirmek için. İçeride gerçekten var olanın kendisi mi yoksa karşısındaki mi olduğunu düşünmüştü bir an. Sonra da bunu aklından geçirdiği için kendine kızmıştı. Saçma bile denemezdi bu hikayeye. "Sabah kalktığından beri her şey normal mi gidiyor sence?" dedi adam. "Bu senin trenin, hala anlamadın mı?" "Peki sen kimsin?" "Yalnızlıktan canı sıkılan bir illüzyonist." diye cevapladı adam. Ben? Aklı durmamacasına çalışmaya başladı, uyandığından beri gördüğü tüm görüntüler, konuştuğu tüm insanlar geçti gözünün önünden. Koşarak dışarı çıktı, bağırmak istiyordu, mavi gözlü kıza ihtiyacı vardı, bütün gücüyle onu düşündü ve karşısında gördü birden, sarıldı ona, ağlamaya başladı, pencereden dışarı baktı sarılırken, küçük kızı gördü, gülümsüyordu, gözleri maviydi onun da, kompartımanındaki kadının da, nasıl anlayamamıştı, artık şaşırıyordu, kendi yarattığı delileri düşünüyordu, içindeki besteci çocuğu, unutmuş insanların ekrana baktığı mutsuz evi hatırlıyordu, kompartımanlarını düşündü, hayatının kompartımanlarını, takım elbisesiyle uyuyan mutsuz adamı, duyduğu farklı kokuları, çocuksu meraklarını hatırladı, kaçırdığı fırsatları, rüyaları, farkındalıkları, yabancılaşmaları, dostlukları, aşkları geçti gözünün önünden, çingenenin hayali, kapıyı çekip giden sevgi dolu kadına dönüştü yavaşça. Kompartımanları onundu ama tüm treni düşlüyordu artık, insanlar geçti yanından, artık yüzüne bakıyorlardı onun, hepsinin hikayesi

9 farklıydı, nefret etmiyordu onlardan, kompartımanlarına kaçmayacaktı artık, bütün gücüyle pencereden dışarı bir mutluluk çığlığı attı, sisle doluydu hala dışarısı, yorgun düşmüştü, düşünemiyordu artık, sadece uyumak istiyordu, bulunduğu yere sırtüstü uzandı, sessizce aklını boşalttı ve yavaşça gözlerini kapadı. Uyumadan önce son duyduğu, uzaklardan gelen bir çingene müziğiydi. Ata, 2001

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır.

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. SOKAK - DIŞ - GÜN ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. Batu 20'li yaşlarında genç biridir. Boynunda asılı bir fotoğraf makinesi vardır. Uzun lensli profesyonel görünşlü bir digital makinedir. İlginç

Detaylı

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu! Kaybolmasınlar Diye Mesleğini sorduklarında ne diyeceğini bilemezdi, gülümserdi mahçup; utanırdı ben şairim, yazarım, demeye. Bir şeyler mırıldanırdı, yalan söylememeye çalışarak, bu kez de yüzü kızarırdı,

Detaylı

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç katıyordu. Bulutlar gülümsüyor ve günaydın diyordu. Melek

Detaylı

ADIN YERİNE KULLANILAN SÖZCÜKLER. Bakkaldan. aldın?

ADIN YERİNE KULLANILAN SÖZCÜKLER. Bakkaldan. aldın? 1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ismin yerini tutan bir sözcük kullanılmıştır? A) Onu bir yerde görmüş gibiyim. B) Bahçede, arkadaşımla birlikte oyun oynadık. C) Güneş gören bitkiler, çabuk büyüyor.

Detaylı

TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN MAKİNENİN ARKASI

TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN MAKİNENİN ARKASI TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN 21400752 MAKİNENİN ARKASI Fotoğraf uzun süre düşünülerek başlanılan bir uğraş değil. Aslında nasıl başladığımı pek hatırlamıyorum, sanırım belli bir noktadan sonra etrafa

Detaylı

Rukia Nantale Benjamin Mitchley Nahide Büşra Ertekin Turkish Level 5

Rukia Nantale Benjamin Mitchley Nahide Büşra Ertekin Turkish Level 5 Simbegwire Rukia Nantale Benjamin Mitchley Nahide Büşra Ertekin Turkish Level 5 Simbegwire annesi öldüğü zaman çok üzüldü. Simbegwire ın babası, kızıyla ilgilenmek için elinden gelenin en iyisini yaptı.

Detaylı

Sevda Üzerine Mektup

Sevda Üzerine Mektup 1 Ferda Çetin 21401765 Sevda Üzerine Mektup Sevgilim, Sana mektup yazmamı istiyorsun. Yazayım, tamam, ama hayal kırıklığına uğramazsın umarım. Ben senin gibi değilim. Şiirler yazamam, süslü sözler bilmem.

Detaylı

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu İgi ve ben Benim adım Flo ve benim küçük bir kız kardeşim var. Küçük kız kardeşim daha da küçükken ismini değiştirdi. Bir sabah kalktı ve artık kendi ismini kullanmıyordu. Bu çok kafa karıştırıcıydı. Yatağımda

Detaylı

Bir gün insan virgülü kaybetti. O zaman zor cümlelerden korkar oldu ve basit ifadeler kullanmaya başladı. Cümleleri basitleşince düşünceleri de basitleşti. Bir başka gün ise ünlem işaretini kaybetti. Alçak

Detaylı

Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5

Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5 Magozwe Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5 Kalabalık bir şehir olan Nairobi de, sıcak bir yuvası olmayan bir grup evsiz çocuk yaşıyormuş. Her gün onlar için yeni ve bilinmeyen bir

Detaylı

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri 1 Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri Bugün kızla tanışma anında değil de, flört süreci içinde olduğumuz bir kızla nasıl konuşmamız gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya

Detaylı

Söyle, üzmesinler onu. Ele güne muhtaç olmasın. Hâlâ sigara. Çünkü gücüm var biraz daha.

Söyle, üzmesinler onu. Ele güne muhtaç olmasın. Hâlâ sigara. Çünkü gücüm var biraz daha. BULUŞMA Deniz kenarında bir lokantadayız. Görüşmeyeli uzun zaman oldu. İnternetten birkaç fotoğraf. Hepsi bu. Seni buraya çağırmakla iyi mi ettim? Galiba bundan hiçbir zaman emin olamayacağım. Karşımda

Detaylı

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Güzel Bir Bahar ve İstanbul Güzel Bir Bahar ve İstanbul Bundan iki yıl önce 2013 Mayıs ayında yolculuğum böyle başladı. Dostlarım, sınıf arkadaşlarım ve birkaç öğretmenim ile bildiğimiz İstanbul, bizim İstanbul a doğru yol aldık.

Detaylı

Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap

Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap Şizofreninin nasıl bir hastalık olduğu ve şizofrenlerin günlük hayatlarında neler yaşadığıyla ilgili bilmediğimiz birçok şey var.

Detaylı

YÜKSEL ÖZDEMİR. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

YÜKSEL ÖZDEMİR. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU Nereden geliyor bitmek tükenmek bilmeyen öğrenme isteğim? Kim verdi düşünce deryalarında özgürce dolaşmamı sağlayacak özgüven küreklerimi? Bazen,

Detaylı

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin. Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz

Detaylı

Kızlarla tanışmak isteyen bir erkeğin bilmesi gereken çok önemli bir kural var:

Kızlarla tanışmak isteyen bir erkeğin bilmesi gereken çok önemli bir kural var: 1 2 Kızlarla tanışmak isteyen bir erkeğin bilmesi gereken çok önemli bir kural var: Kadınlar hayatlarını güzelleştirecek, beraber eğlenebileceği, güzel sohbetler edebileceği, bakışlarıyla kalp yakan, hayat

Detaylı

zaferin ve başarının getirdiği güzel bir tebessüm dışında, takdir belgesini kaçırmış olmanın verdiği üzüntü. Yanımda disiplinli bir öğretmen olarak bilinen ama aslında melek olan Evin Hocam gözüküyor,

Detaylı

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım Yeni evli bir çift vardı. Evliliklerinin daha ilk aylarında, bu işin hiç de hayal ettikleri gibi olmadığını anlayıvermişlerdi. Aslında birbirlerini sevmiyor değillerdi. Son zamanlarda o kadar sık olmasa

Detaylı

Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli olduğunu, ellerinin üzerinde dakikalarca yürüyebileceğini söyledi.

Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli olduğunu, ellerinin üzerinde dakikalarca yürüyebileceğini söyledi. Marifetli Çocuk Üç kadın ellerinde sepetleriyle pazardan dönüyorlardı. Dinlenmek için yolun kenarındaki kanepeye oturdular. Çocukları hakkında sohbet etmeye başladılar. Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli

Detaylı

GÜZELLER GÜZELİ BAYAN COONEY

GÜZELLER GÜZELİ BAYAN COONEY GÜZELLER GÜZELİ BAYAN COONEY Dan Gutman Resimleyen Jim Paillot Emma ya Öğle Yemeği Balık Pizza Browni Süt 6 7 8 İçindekiler 1. Ben Bir Dahiydim!... 11 2. Bayan Cooney Şahane Biri... 18 3. Büyük Kararım...

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ: 2013-2014 Μάθημα: Τουρκικά Επίπεδο: Ε3 Διάρκεια: 2 ώρες Ημερομηνία:

Detaylı

Herkes Birisi Herhangi Biri Hiç Kimse

Herkes Birisi Herhangi Biri Hiç Kimse Gösterdim Gördü anlamına gelmez Söyledim Duydu anlamına gelmez Duydu Doğru anladı anlamına gelmez Anladı Hak verdi anlamına gelmez Hak verdi İnandı anlamına gelmez İnandı Uyguladı anlamına gelmez Uyguladı

Detaylı

ANOREKTAL MALFORMASYON DERNEĞİ

ANOREKTAL MALFORMASYON DERNEĞİ ANOREKTAL MALFORMASYON DERNEĞİ www.armtr.org Yazan: Billur Demiroğulları Çizen: Yasemin Erdem Kontrol: Özlem Küçükfırat Bilgi (Çocuk Gelişim Uzmanı) Bu hikaye kitabının her türlü yayın hakkı Anorektal

Detaylı

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an Ece Şenses 21001982 ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an oldu mu hiç? Louvre müzesi benim için tam olarak böyle oldu. Sadece benim

Detaylı

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A. 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A. 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı AÇIKLAMALAR 1. Soruların cevaplarını kitapçıkla birlikte verilecek optik forma işaretleyiniz. 2. Cevaplarınızı koyu siyah ve yumuşak bir kurşun kalemle

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI T105004 ADI SOYADI NOSU UYRUĞU SINAV TARİHİ ÖĞRENCİNİN BÖLÜM Okuma Dinleme Yazma Karşılıklı Konuşma Sözlü Anlatım TOPLAM

Detaylı

ISBN : 978-605-65564-3-2

ISBN : 978-605-65564-3-2 ISBN : 978-605-65564-3-2 1 Baba, Bal Arısı Gibi Olmak İstemiyorum ISBN : 978-605-65564-3-2 Ali Korkmaz samsun1964@hotmail.com Redaksiyon : Pelin GENÇ Dizgi/Baskı Kardeşler Ofset Matbaacılık Muzaffer Ceylandağ

Detaylı

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ANTİKA SANDALYE

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ANTİKA SANDALYE BÖLÜM. İLETİŞİM, NLM VE DEĞERLENDİRME ( puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. NTİK SNDLYE 8 Genç adam, antika ile uğraşıyordu ve bu yüzden ülkenin en uzak yerlerini geziyor, beğendiği antika malları

Detaylı

Cadı böyle diyerek süpürgesine bindi. Daha yüz metre uçmadan. paldır küldür yere düştü. Ağaçtaki kargalar Gak gak diye güldüler.

Cadı böyle diyerek süpürgesine bindi. Daha yüz metre uçmadan. paldır küldür yere düştü. Ağaçtaki kargalar Gak gak diye güldüler. MASAL CADISI Masal Cadı sının canı sıkılıyordu. Ormandaki kulübesinde tek başına otururdu. Yıllardır insan yüzü görmemişti. Bu gidişle bütün yeteneklerim kaybolacak, diye düşünüyordu. Süpürgemle uçabileceğimi

Detaylı

Yüreğimize Dokunan Şarkılar

Yüreğimize Dokunan Şarkılar On5yirmi5.com Yüreğimize Dokunan Şarkılar Gelmiş geçmiş en güzel Türkçe slow şarkılar kime ait? Bakalım bizlerin ve sizlerin gönlünde yatan sanatçılar kimler? Yayın Tarihi : 6 Ocak 2010 Çarşamba (oluşturma

Detaylı

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi daha çok sevdiğimiz bir dağ köyünde doğup büyüdüm. Uzak

Detaylı

İNSANIN YARATILIŞ'TAKİ DURUMU

İNSANIN YARATILIŞ'TAKİ DURUMU 25 Ders 3 İnsan Bir gün ağaçtan küçük bir çocuk oyan, ünlü bir ağaç oymacısı hakkında ünlü bir öykü vardır. Çok güzel olmuştu ve adam onun adını Pinokyo koydu. Eserinden büyük gurur duyuyordu ama oyma

Detaylı

GİZEMLİ KUTULAR PROGRAMI ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ

GİZEMLİ KUTULAR PROGRAMI ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ GİZEMLİ KUTULAR PROGRAMI ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ 19.12.2012 Ben de bilim insanı olmak istiyorum çünkü pes etmem! (7. Sınıf Aklımda bilim insanlarının da hep doğruyu tam olarak bilemeyecekleri kaldı. Bilim insanlarının

Detaylı

Bir$kere$güneşi$görmüş$ olan$düşmez$dara$

Bir$kere$güneşi$görmüş$ olan$düşmez$dara$ ilk yar'larımızın değerli dostları, çoktandır ekteki yazıyı tutuyordum, yeni gönüllülerimizin kaçırmaması gereken bir yazı... Sevgili İbrahim'i daha önceki yazılarından tanıyanlar ekteki coşkuyu çok güzel

Detaylı

Kulenizin en üstüne koşup atlar mısınız? Tabii ki, hayır. Düşmanınıza güvenip onun söylediklerini yapmak akılsızca olur.

Kulenizin en üstüne koşup atlar mısınız? Tabii ki, hayır. Düşmanınıza güvenip onun söylediklerini yapmak akılsızca olur. 33 Ders 4 Günah Bir dostunuzun size, içi güzel şeylerle dolu ve bütün bu güzelliklerin tadını çıkarmanız için bir saray verdiğini düşünelim. Buradaki her şey sizindir. Dostunuzun sizden istediği tek şey,

Detaylı

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ BÖLÜM. İLETİŞİM, NLM VE DEĞERLENDİRME ( puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKYESİ 8 Hayatı boyunca mutlu olmadığını fark eden bir adam, artık mutlu olmak istiyorum demiş ve aramaya

Detaylı

Yazan : Osman Batuhan Pekcan. Ülke : FRANSA. Şehir: Paris. Kuruluş : Vir volt. Başlama Tarihi : Bitiş Tarihi :

Yazan : Osman Batuhan Pekcan. Ülke : FRANSA. Şehir: Paris. Kuruluş : Vir volt. Başlama Tarihi : Bitiş Tarihi : Yazan : Osman Batuhan Pekcan Ülke : FRANSA Şehir: Paris Kuruluş : Vir volt Başlama Tarihi : 4.7.2017 Bitiş Tarihi : 9.8.2017 E-posta : bat.pekcan@gmail.com Herkese Paris ten selamlar. Dün itibariyle 1

Detaylı

Üniversite Üzerine. Eğitim adı verilen şeyin aslında sadece ders kitaplarından, ezberlenmesi gereken

Üniversite Üzerine. Eğitim adı verilen şeyin aslında sadece ders kitaplarından, ezberlenmesi gereken Engin Deniz İpek 21301292 Üniversite Üzerine Eğitim adı verilen şeyin aslında sadece ders kitaplarından, ezberlenmesi gereken formüllerden ya da analitik zekayı çalıştırma bahanesiyle öğrencilerin önüne

Detaylı

YİNE YENİ KOMŞULAR. evine gidip Billy ile oynuyordu.

YİNE YENİ KOMŞULAR. evine gidip Billy ile oynuyordu. İÇİNDEKİLER Yine Yeni Komşular 7 Korsanlar Ninjalara Karşı 11 Akari 21 Tükürme Yarışı 31 Mahallede Huzursuzluk 39 Korsanların Yasaları 49 Yemek Çubukları ve Terli Ayaklar 56 Korsan Atlet 68 Titanların

Detaylı

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67)

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67) KOCAER 1 Tuğba KOCAER 20902063 KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA... Hepsi için teşekkür ederim hanımefendi. Benden korkmadığınız için de. Biz ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya...

Detaylı

ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ

ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ ΠΡΟΦΟΡΙΚΟ ΛΟΓΟ (70005Γ) DİNLEME İSTEKLER (9) Metinleri dinleyelim

Detaylı

TEŞEKKÜR. Kısa Film Senaryosu. Yazan. Bülent GÖZYUMAN

TEŞEKKÜR. Kısa Film Senaryosu. Yazan. Bülent GÖZYUMAN TEŞEKKÜR Kısa Film Senaryosu Yazan Bülent GÖZYUMAN Sahne:1 Akşam üstü/dış Issız bir sokak (4 sokak çocuğu olan Ali, Bülent, Ömer ve Muhammed kaldıkları boş inşaata doğru şakalaşarak gitmektedirler.. Aniden

Detaylı

HAYAT BİLGİSİ A TEMASI: OKUL HEYECANIM. Gözümüzün rengi Saçımızın rengi Okula gitmemiz Yukarıdakilerden hangisi fiziksel özelliğimiz değildir?

HAYAT BİLGİSİ A TEMASI: OKUL HEYECANIM. Gözümüzün rengi Saçımızın rengi Okula gitmemiz Yukarıdakilerden hangisi fiziksel özelliğimiz değildir? 1. SINIF OKULA YARDIMCI VE SINAVLARA HAZIRLIK A TEMASI: OKUL HEYECANIM TEST-1 1. Gözümüzün rengi Saçımızın rengi Okula gitmemiz Yukarıdakilerden hangisi fiziksel özelliğimiz değildir? A) Okula gitmemiz

Detaylı

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMİ BİR DERS Genç adam evlendiğinden beri evinde kalan babası yüzünden eşiyle sürekli tartışıyordu. Eşi babasını istemiyordu. Tartışmalar bazen inanılmaz boyutlara

Detaylı

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman:

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman: Hafta Sonu Ev Çalışması BALON Küçük çocuk, baloncuyu büyülenmiş gibi takip ederken, şaşkınlığını izleyemiyordu. Onu hayrete düşüren şey, "Bizim eve bile sığmaz" dediği o güzelim balonların adamı nasıl

Detaylı

DENİZ YILDIZLARI ANAOKULU. NİSAN AYI 1. ve 2. HAFTASINDA NELER YAPTIK?

DENİZ YILDIZLARI ANAOKULU. NİSAN AYI 1. ve 2. HAFTASINDA NELER YAPTIK? DENİZ YILDIZLARI ANAOKULU NİSAN AYI 1. ve 2. HAFTASINDA NELER SERBEST ZAMAN YAPTIK? Çocuklara sporun önemi anlatıldı ve her sabah spor yaptırıldı. Çocuklar ilgi köşelerinde öğretmen rehberliğinde serbest

Detaylı

SAGALASSOS TA BİR GÜN

SAGALASSOS TA BİR GÜN SAGALASSOS TA BİR GÜN Çoğu zaman hepimizin bir düşüncesi vardır tarihi kentlerle ilgili. Baktığımız zaman taş yığını der geçeriz. Fakat ben kente girdiğim andan itibaren orayı yaşamaya, o atmosferi solumaya

Detaylı

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: A1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA 1. Aşağıdaki metni -(y/n)a, -(n)da, -(n)dan, -(y/n)i ve -(I)yor ekleriyle tamamlayınız. (10 puan) Sevgili Ayşe, Nasılsın? Sana bu mektubu İstanbul dan yazıyorum.

Detaylı

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan 1. Sahne (Koruluk. Uzaktan kuş cıvıltıları duyulmaktadır. Sahnenin solunda birbirine yakın iki ağaç. Ortadaki ağacın hemen yanında, önü sahneye dönük, uzun ayaklık üzerinde bir dürbün. Dürbünün arkasında

Detaylı

ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE. Ekim 2013 Sayı 1. Yazar; HARUN ŞEN

ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE. Ekim 2013 Sayı 1. Yazar; HARUN ŞEN ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE Ekim 2013 Sayı 1 Yazar; HARUN ŞEN 1 İçindekiler KALDIRIMLAR 1... 3 DİYET... 4 ÇOCUKLARINIZA ZAMAN AYIRIN... 5 2 KALDIRIMLAR I Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında; Yürüyorum, arkama

Detaylı

Helena S. Paige Çeviri Kübra Tekneci

Helena S. Paige Çeviri Kübra Tekneci Bir Kız Bara Girer Ve... Helena S. Paige Çeviri Kübra Tekneci 4 Bir Kız Bara Girer Ve... Bütün kadınlar bir iç çamaşırından çok fazla şey beklememeleri gerektiğini bilirler. Çok seksi olmak istiyorsanız,

Detaylı

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum.

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum. PEPE NİN HİKAYESİ Pepe, herkesin olmak isteyeceği türden bir insandı. Her zaman neşeli olup, her zaman, söyleyeceği pozitif bir şey vardı. Birisi istediğinde hemen gidiyor, daima : Daha iyisi olamaz! diye

Detaylı

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin Bir bahar günü. Doğa en canlı renklerine büründü bürünecek. Coşku görülmeye değer. Baharda okul bahçesi daha bir görülmeye değer. Kıpır kıpır hareketlilik sanki çocukların ruhundan dağılıyor çevreye. Biz

Detaylı

Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1.

Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1. 1. Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1. Sence, farklı insanların, farklı tanımlar yapmasına

Detaylı

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin kökünden kahverengi, pırıl pırıl bir şerit uzanıyordu.

Detaylı

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz ve Özellikle Canım Annem 1 Üniversite tercihlerini yaptığımız zaman,

Detaylı

Demodur Kırmızı yazılar sizin sipariş verirken yollamış olduğunuz yazılardır.

Demodur Kırmızı yazılar sizin sipariş verirken yollamış olduğunuz yazılardır. Demodur Kırmızı yazılar sizin sipariş verirken yollamış olduğunuz yazılardır. / /20 YAZI ARKASINDA SİZİN FOTOĞRAFINIZ KULLANILMAKTADIR En Kıymetlim, Sonsuz AĢkım Gözlerinde sevdayı bulduğum, ellerinde

Detaylı

Îţi dorim mult succes!

Îţi dorim mult succes! Raionul MINISTERUL EDUCŢIEI L REPUBLICII MOLDOV GENŢI NŢIONLĂ PENTRU CURRICULUM ŞI EVLURE Localitatea Instituţia de învăţămînt Numele, prenumele elevului TESTUL Nr. LIMB TURCĂ TEST PENTRU EXERSRE CICLUL

Detaylı

.com. Faydalı Olması Dileklerimizle... Emrah&Elvan PEKŞEN

.com. Faydalı Olması Dileklerimizle... Emrah&Elvan PEKŞEN .com Faydalı Olması Dileklerimizle... Emrah&Elvan PEKŞEN ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkok benim kahraman dedem Kelimeleri zıt

Detaylı

yemyeşil bir parkın içinden geçerek siteye giriyorsunuz. Yolunuzun üstünde mutlaka birkaç sincaba rastlıyorsunuz. Ağaçlara tırmanan, dallardan

yemyeşil bir parkın içinden geçerek siteye giriyorsunuz. Yolunuzun üstünde mutlaka birkaç sincaba rastlıyorsunuz. Ağaçlara tırmanan, dallardan Karganın Rengi Siyah! Siyah mı? Evet Emre, siyah. Kara değil mi? Ha kara, ha siyah Cenk, bence kara ile siyah arasında fark var. Arkadaşım Cenk le hâlâ aynı şeyi, kargaların rengini tartışıyoruz. Galiba

Detaylı

5. SINIF TÜRKÇE KELİME TÜRLERİ TESTİ. A) Ben ise yağmur yağmasını bekliyordum. Cümlesindeki isimlerin hepsi tekildir.

5. SINIF TÜRKÇE KELİME TÜRLERİ TESTİ. A) Ben ise yağmur yağmasını bekliyordum. Cümlesindeki isimlerin hepsi tekildir. 1- Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bilgi yanlışlığı vardır? A) Ben ise yağmur yağmasını bekliyordum. Cümlesindeki isimlerin hepsi tekildir. B) İyi bir aşçıydı. Cümlesinde özel isim kullanılmıştır. C) Tavuklar

Detaylı

Deniz Kantarcıoğlu Anaokulu Rehber Öğretmeni. «Okula Uyum»

Deniz Kantarcıoğlu Anaokulu Rehber Öğretmeni. «Okula Uyum» Deniz Kantarcıoğlu Anaokulu Rehber Öğretmeni «Okula Uyum» Hayatımızda yeni bir sayfa daha açılıyor. Bu başlangıç hem çocuğunuzun hem de sizlerin hayatında yepyeni bir dönemin başlangıcı... Çocuklar, okula

Detaylı

Edwina Howard. Çeviri Elif Dinçer

Edwina Howard. Çeviri Elif Dinçer Edwina Howard Çeviri Elif Dinçer 4 Bölüm Bir Herkes aynı şeyi söyler: Jeremy türünün tek örneğidir. Herkes böyle söyler işte. Şey, öğretmenimiz Bay Buttsworth dışında herkes. Ona göre Jeremy başına bela

Detaylı

Okuma- Yazmaya Hazırlık. Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Ve Ritim. Fen Ve Doğa Etkinlikleri

Okuma- Yazmaya Hazırlık. Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Ve Ritim. Fen Ve Doğa Etkinlikleri Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Ve Ritim Sohbetler *Tatilde neler yaptık? *Hava nedir? Hangi duyu organımızla hissederiz? *Tatildeyken hava nasıl değişimler oldu? *Müzik dendiğinde

Detaylı

AĞIR ÇANTA. Aşağıdaki soruları metne göre cevaplayınız. 1- Fatma evden nasıl çıktı? 2- Fatma neyi taşımakta zorlanıyordu?

AĞIR ÇANTA. Aşağıdaki soruları metne göre cevaplayınız. 1- Fatma evden nasıl çıktı? 2- Fatma neyi taşımakta zorlanıyordu? AĞIR ÇANTA Fatma o sabah evden çok zor çıktı. Akşam geç yatınca sabah kalkması zor oldu. Daha kahvaltısını yapamadan çıkmak zorunda kaldı evden. Okula geç kalacaktı yoksa. Okul yolunda çantasını taşımakta

Detaylı

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΕΘΝΙΚΗΣ ΠΑΙ ΕΙΑΣ ΚΑΙ ΘΡΗΣΚΕΥΜΑΤΩΝ ΚΡΑΤΙΚΟ ΠΙΣΤΟΠΟΙΗΤΙΚΟ ΓΛΩΣΣΟΜΑΘΕΙΑΣ Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı Devlet Dil Sertifikası DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM

Detaylı

Herkese Bangkok tan merhabalar,

Herkese Bangkok tan merhabalar, Herkese Bangkok tan merhabalar, Başlangıcı Erasmus stajlarına göre biraz farklı oldu benim yolculuğumun aslında. Dünyada mimarlığın nasıl ilerlediğini öğrenmek için yurtdışında staj yapmak ya da çalışmak

Detaylı

Zeynep in Günlüğü. Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) Fatma BAŞA. Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI

Zeynep in Günlüğü. Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) Fatma BAŞA. Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) İmtiyaz Sahibi Adına Ramazan BALCI Okul Müdürü Fatma BAŞA ( Özel Eğitim Öğretmeni ) Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI ( Görsel Sanatlar Öğretmeni

Detaylı

Haydi Deniz Kıyısına! Şimdi okuyacağınız hikâye Limonlu Bayır

Haydi Deniz Kıyısına! Şimdi okuyacağınız hikâye Limonlu Bayır 1. Bölüm Haydi Deniz Kıyısına! Şimdi okuyacağınız hikâye Limonlu Bayır Savaşı nın hikâyesidir. Diğer adıyla ona Akşam Yemeği Savaşları da diyebiliriz. Aslında Hayalet Avcıları III de diyebiliriz, ama açıkçası

Detaylı

Mutlu Haftalar! Mutlu Ramazanlar! ilkokul1.com

Mutlu Haftalar! Mutlu Ramazanlar! ilkokul1.com Mutlu Haftalar! Mutlu Ramazanlar! ilkokul1.com Emrah & Elvan PEKŞEN ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkok Adı-Soyadı:... yalancı

Detaylı

ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΤΟ ΕΞΕΤΑΣΤΙΚΟ ΔΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΤΕΛΕΙΤΑΙ ΑΠΟ ΕΠΤΑ (7) ΣΕΛΙΔΕΣ

ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΤΟ ΕΞΕΤΑΣΤΙΚΟ ΔΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΤΕΛΕΙΤΑΙ ΑΠΟ ΕΠΤΑ (7) ΣΕΛΙΔΕΣ ΚΥΠΡΙΑΚΗ ΔΗΜΟΚΡΑΤΙΑ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΜΑΘΗΜΑ: ΤΟΥΡΚΙΚΑ ΕΠΙΠΕΔΟ: B ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ:

Detaylı

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Satmam demiş ihtiyar köylü, bu, benim için bir at değil, bir dost. Günün Öyküsü: Talih mi Talihsizlik mi? Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir adam yaşıyormuş. Çok fakirmiş. Ama çok güzel beyaz bir atı varmış. Kral bu ata göz koymuş. Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir

Detaylı

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

C A NAVA R I N Ç AGR ISI C A NAVA R I N Ç AGR ISI Canavar, canavarların hep yaptığı gibi, gece yarısından hemen sonra çıktı ortaya. Geldiğinde Conor uyanıktı. Kısa süre önce bir kâbus görmüştü. Herhangi bir kâbus değil- di bu;

Detaylı

Hayata dair küçük notlar

Hayata dair küçük notlar Hayata dair küçük notlar İlk önce sen merhaba- de. Olanaklarının altında yaşa. Sık sık -teşekkür ederim- de. Bir müzik aleti çalmayı öğren. Herhangi bir konuda öğretmenlik yap, herhangi bir konuda öğrenci

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΟ ΕΞΕΤΑΣΤΙΚΟ ΔΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΤΕΛΕΙΤΑΙ ΑΠΟ ΕΞΙ ( 6 ) ΣΕΛΙΔΕΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΟ ΕΞΕΤΑΣΤΙΚΟ ΔΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΤΕΛΕΙΤΑΙ ΑΠΟ ΕΞΙ ( 6 ) ΣΕΛΙΔΕΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ 2011-2012 Μάθημα: Τουρκικά Επίπεδο: 1 Διάρκεια: 2 ώρες Ημερομηνία:

Detaylı

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN 2011 PAZARTESĐ SAAT- 07:42 Sahne - 1 OTOBÜS DURAĞI Otobüs durağında bekleyen birkaç kişi ve elinde defter, kitap olan genç bir üniversite öğrencisi göze çarpar. Otobüs gelir

Detaylı

DEĞERLER EĞİTİMİ SINIF İÇİ ETKİNLİK PLANI MAYIS-HAZİRAN AYI İŞLENEN DEĞER: AİLEMİZİ ARKADAŞLARIMIZI VE HAYVANLARI SEVMEK ARKADAŞ SEVGİSİ DOSTLUK

DEĞERLER EĞİTİMİ SINIF İÇİ ETKİNLİK PLANI MAYIS-HAZİRAN AYI İŞLENEN DEĞER: AİLEMİZİ ARKADAŞLARIMIZI VE HAYVANLARI SEVMEK ARKADAŞ SEVGİSİ DOSTLUK DEĞERLER EĞİTİMİ SINIF İÇİ ETKİNLİK PLANI MAYIS-HAZİRAN AYI İŞLENEN DEĞER: AİLEMİZİ ARKADAŞLARIMIZI VE HAYVANLARI SEVMEK ARKADAŞ SEVGİSİ DOSTLUK ETKİNLİK SÜRESİ: 30 DK. ETKİNLİK ZAMANI: TÜRKÇE DİL ETKİNLİĞİ

Detaylı

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim 2009 05:05 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim 2009 05:08

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim 2009 05:05 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim 2009 05:08 Söz Dinlemeyen Çocuklara Nasıl Yardımcı Olunmalıdır? Çocuklarda zaman zaman anne-babalarının sözünü dinlememe kendi bildiklerini okuma davranışları görülebiliyor. Bu söz dinlememe durumu ile anne-babalar

Detaylı

AİLE & YETİŞTİRME KONULU SORU LİSTELERİ

AİLE & YETİŞTİRME KONULU SORU LİSTELERİ VG&O 0-3 A.A. Vermulst, G. Kroes, R.E. De Meyer & J.W. Veerman AİLE & YETİŞTİRME KONULU SORU LİSTELERİ 0 İLA 3 YAŞ ARASINDAKİ ÇOCUKLARIN ANNE-BABALARINA YÖNELİKTİR GENCIN ADI: TEDAVI ŞEKLI: DOLDURMA TARIHI:

Detaylı

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz. Bozuk Paralar KISA FİLM Yaşar AKSU İLETİŞİM: (+90) 0533 499 0480 (+90) 0536 359 0793 (+90) 0212 244 3423 SAHNE 1. OKUL GENEL DIŞ/GÜN Okulun genel görüntüsünü görürüz. Belki dışarı çıkan birkaç öğrenci

Detaylı

TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU

TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU TİYATRO AKADEMİ BAŞVURU FORMU TARİH: / /2017 1. Öncelikle adınız nedir? Adınızın anlamı nedir? 2. Annenizden doğma, babanızdan olma, sizden başka evde yaşayan biri var mı? Varsa sizden büyük mü küçük mü?

Detaylı

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer,

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer, Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer, DEŞŞET ORMANI, YARATIKKÖY Anneciğim ve Babacığım, Mektubunuzda sevgili bebeğinizin nasıl olduğunu sormuşsunuz, hımm? Ben gayet iyiyim, sormadığınız için

Detaylı

Maksut Genç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Maksut Genç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 13.5.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

UYGULAMA 1 1. Aşama Şimdi bir öykü okuyacağım, bakalım bu öykü neler anlatıyor?

UYGULAMA 1 1. Aşama Şimdi bir öykü okuyacağım, bakalım bu öykü neler anlatıyor? ALAY ETME Amaç : Başkalarına saygı duymayı öğrenme.alay etme ile baş edebilme becerisini kazandırma Düzey : 1. sınıf ve üstü Materyal: Uygulama 1 için:yazı tahtası, kağıt, kalem, Uygulama 2 : Kuklalar,oyuncak

Detaylı

Numan İstanbul. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Numan İstanbul. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 26.11.2005 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

ÖYKÜ NÜN GÜNLÜĞÜ GÜNLÜĞÜM

ÖYKÜ NÜN GÜNLÜĞÜ GÜNLÜĞÜM ÖYKÜ NÜN GÜNLÜĞÜ Merhaba arkadaşlar, adım Öykü ilköğretim 2. sınıf öğrecisiyim. Gün içinde düşüncelerimi, duygularımı, hissettiklerimi yazdığım bir günlük defterim var. Günlük defterime bugün not aldığım,

Detaylı

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir? Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir? Hayatımızın en değerli varlığıdır anneler. O halde onlara verdiğimiz hediyelerinde manevi bir değeri olmalıdır. Anneler için hediyenin maddi değeri değil

Detaylı

MEVLÜDE CAMCIOĞLU. Muhsin Adil Binal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi. Liseler Arası Yarışma Mansiyon Ödülü

MEVLÜDE CAMCIOĞLU. Muhsin Adil Binal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi. Liseler Arası Yarışma Mansiyon Ödülü MEVLÜDE CAMCIOĞLU Muhsin Adil Binal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Liseler Arası Yarışma Mansiyon Ödülü PEKİ YA ZAMBAKLAR Bu tarihe nasıl geldiğimi hâlâ bilmiyorum. Hangi ülkede kimlerle olduğumu ya

Detaylı

ilkokul1.com YAPANIN YANINA KALMAZ Padişah, sarayının bahçesindeki ağacı çok seviyordu. Bahçıvana; Bu gül ağacına iyi bak! emrini verdi. Günün birinde bir bülbül bu ağaca musallat olup, gülleri yerlere

Detaylı

Kahraman Kit Misafirlikte

Kahraman Kit Misafirlikte Technical Assistance for Promoting Registered Employment Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir. This project

Detaylı

ALTIN KALPLİ ÖĞRETMENİM

ALTIN KALPLİ ÖĞRETMENİM ALTIN KALPLİ ÖĞRETMENİM Bu zamana kadarki okul hayatım boyunca birçok öğretmenim oldu. Şu an düşündüğüm zaman, aslında her birinden bir şeyler öğrendiğimi ve her birinin hayatımın şekillenmesinde azımsanmayacak

Detaylı

SİGARADAN. Ortaokul UZAK DUR

SİGARADAN. Ortaokul UZAK DUR SİGARADAN UZAK DUR Ortaokul SUNUM İÇERİĞİ Bağımlılık nedir? Tütün ürünleri nelerdir? Sigaranın içinde neler var? Sigara içen kişiye neler olur? Sigara içmenin tetiklediği hastalıklar nelerdir? Sigaradan

Detaylı

* Balede, ayak parmakları ucunda dans etmek. [Ç.N.] ** Balede, ayaklarını birbirine vurarak zıplamak; antrşa şeklinde okunur. [Ç.N.

* Balede, ayak parmakları ucunda dans etmek. [Ç.N.] ** Balede, ayaklarını birbirine vurarak zıplamak; antrşa şeklinde okunur. [Ç.N. New York ta bugün kar yağıyor. 59. Cadde deki evimin penceresinden, yönetmekte olduğum dans okuluna bakıyorum. Bale kıyafetlerinin içindeki öğrenciler, camlı kapının ardında, puante * ve entrechats **

Detaylı

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: A1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA 1. Aşağıdaki metni -(y/n)a, -(n)da, -(n)dan, -(y/n)i ve -(I)yor ekleriyle tamamlayınız. (10 puan) Sevgili Ayşe, Nasılsın? Sana bu mektubu İstanbul dan yazıyorum.

Detaylı

ama yüreğe dokunanlar

ama yüreğe dokunanlar Hiçbir hatıra tekrar yaşanamaz, ama yüreğe dokunanlar O gün tam 8 yıl öncesine gittim. Çekingen ve meraklı tavırlarla otobüsten inen abilere ve ablalara bakıyordum. Bizim için gelmişlerdi sadece bizim

Detaylı

Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer

Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü Henry Winker İllüstrasyonlar: Scott Garrett Çeviri: Bengü Ayfer 4 GİRİŞ Bu sendeki kitaplar Dyslexie adındaki yazı fontu kullanılarak tasarlandı. Kendi de bir disleksik

Detaylı