İZMİRiçin ÇOK büyük bir fırsat

Transkript

1 SAYFA 02 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI İZMİRiçin ÇOK büyük bir fırsat 9 kişilik EXPO Heyeti DİDİK DİDİK edecek! Danimarka BIE Delegesi Steen Chrıstensen Başkanlığındaki EXPO İnceleme Heyeti İzmir in adaylık Dosyasını masaya yatırıyor. İzmir e gelen 9 kişilik BİE İnceleme Heyeti, 3 gün boyunca araştırma yapacak EXPO 2020 adaylık sürecinde önemli bir merhalenin daha yaşandığını belirten İzmir Valisi EXPO 2020 Yönlendirme Kurulu ve Yürütme Komitesi Başkanı M.Cahit Kıraç, Şu an misafirlerimiz olan İnceleme Heyeti, BIE, Dünya EXPO su düzenleme kriterlerine göre İzmir in hazırlıklarını değerlendireceklerdir. Tema, ulusal destek, iletişim ve pazarlama planı, finansal boyutu, bütçesi, EXPO sonrası kullanım planları, tahmin edilen ziyaretçi sayısı ve EXPO nun operasyonel yönetimi inceleme heyetinin irdeleyeceği ana başlıklar arasında yer almaktadır. Heyet; ayrıca İnciraltı ndaki alan gözlemlemesiyle EXPO 2020 İzmir projesinin uygulanabilirliğini ve fizibilitesini araştıracaktır diye konuştu. devamı 4 te Kurtuluş savaşının hemen ardından, ekonomik alanda da bağımsızlık kazanmak için İzmir de toplanan İktisat Kongresi nin 5. si, 30 Ekim-1 Kasım 2013 tarihlerinde İzmir de düzenlenecek. Konuyla ilgili açıklama yapan AK Parti İzmir milletvekili İlknur Denizli, Bugüne kadar yapılmış en görkemli İzmir İktisat Kongresi, oylama öncesi İzmir in EXPO sürecinde dönüm noktası olacak dedi Kongreye, ekonomiye yön veren isimlerin katılacağını dile getiren Denizli İktisat Kongresi Türkiye ekonomisine yol veren ekonomi bürokrasisine, İzmir ekonomisin geleceği için haklı taleplerimiz iletmek lobicilik yapmak içinde eşsiz bir fırsat. Sonuçta ekonomik kararlar üzerinde etkisi olan kurumların yöneticileri İzmir de olacaklar. Derdimizi, talebimiz iletmek için yeterli zaman bulamadığımız insanları üç gün boyunca misafir edeceğiz. Bu fırsatı İzmirlilerin değerlendireceğini biliyorum ama bir araya gelir aynı yere vurursak ortak akılla kentin geleceğine dair projeksiyonumuzu biz İzmirliler kendi aramızda ana hatlarıyla belirleyebilirsek daha etkili sonuçlar alırız. İzmir in hem bu ülke için hem de Akdeniz Çanağı için söyleyecek sözü olduğunu göstermeliyiz dedi. devamı 4 te AK Parti İzmir milletvekili İlknur Denizli Önce yıkılacak sonra yapılacak Karşıyaka Belediyesi Cumhuriyet Mahallesi ndeki heyelan mağdurları için Kentsel Dönüşüm Projesi başlattı. Daha önce, evlerin boşaltılmasına karar veren belediye, yerinde çözüm için düğmeye bastı SORUNA yerinde çözüm ürettiklerini söyleyen Karşıyaka Belediye Başkanı Durak, Büyükşehir Belediyesi ile birlikte çalıştıklarını söyledi. Durak, Eski taş ocağı olarak bilinen bölgede yapılaşma uzun yıllar önceye dayanıyor. Vatandaşlarımızın pek çoğunun çocukları, hatta torunları burada doğmuş. Bu yüzden mahallelerinden ayrılmak istemiyorlar. Ancak, ortada da, yaşamlarını tehdit eden ciddi bir risk var. Belediye olarak, bu durum karşısında, hem riski ortadan kaldıracak, hem de vatandaşlarımızı alışkın oldukları bölgeden uzaklaştırmayacak bir çözüm bulmak zorundaydık. Bunun için yoğun bir çabamız oldu. Gelinen noktada; plan tadilatıyla, kalıcı çözüm için Eski rakipler yine yarışacak Haftaya Pazar günü yapılacak CHP Buca İlçe Başkanlığı yarışında eski adaylar yine karşı karşıya geldi. Bir süre önce istifalar nedeniyle yönetimi düşen ve olağanüstü kongre kararı alan Bektaş Gül den sonra bir önceki seçimde rakibi olan Uğraş da meydana çıktı. Uğraş, El ele vererek CHP Buca'daki küskünlükleri, kavgaları bitireceğiz. CHP'yi önce yerelde sonra genelde iktidar yapmak için gece gündüz çalışacağız. Kimsenin adamı değilim. CHP nin gönüllü bir neferiyim dedi. devamı 4 te önemli bir adım attık. Çabamız bundan sonrası için de devam edecek. Konunun Büyükşehir nezdinde de takipçisi olacağız dedi. CUMHURIYET Mahallesi 6620 ve 6709 sokakların olduğu, taş ocağı mevkii olarak bilinen bölgede, 2012 nin son günlerinde meydana gelen heyelan sonrasında, Karşıyaka Belediyesi tarafından 23 ev tahliye edilmişti. Meclis kararıyla bölgeyi afete maruz bölge olarak i- lan eden Karşıyaka Belediyesi, yeni bir imar planı hazırladı. Plan Karşıyaka Belediye Meclisi tarafından Şubat ayı toplantısında oy birliği ile kabul edilerek, onay için Büyükşehir Meclisi ne gönderildi. İmar tadilatının Büyükşehir Meclisi nce de kabul edilmesinin ardından, heyelan riski bulunan alan yeşil alan o- larak düzenlenirken, riskli bölgenin hemen dışında da, 96 dairelik konut alanı üretildi. Heyelan sebebiyle evleri boşaltılan vatandaşlar böylelikle, yaşadıkları bölgeden uzaklaştırılmadan, güvenli konutlara sahip o- lacak. devamı 5 te Onlar da çok beğendi Nesli tehlike altında bulunan birçok yaban hayvanın barındığı İzmir Doğal Yaşam Parkı, yasadışı hayvan ticaretini önlemek amacıyla imzalanan uluslararası CITES Sözleşmesi heyetini ağırladı. CITES uzmanları, İzmir deki parkın Avrupa daki sayılı hayvanat bahçelerinden biri olduğunu söyledi İZMİR Doğal Yaşam Parkı nı çok beğendiklerini ve CITES kurallarına uygun hareket edilmesini de takdirle karşıladıklarını dile getiren konuk uzmanlar, Avrupa'daki sayılı hayvanat bahçelerinden biri olarak gördükleri İzmir deki parkın özellikle barınak düzenlemelerine ve ziyaretçilerin hayvanlara bakarken hiçbir engelle karşılaşmadan onları görebilmelerine imkan veren fiziki koşullarına hayran kaldıklarını söyledi. Klinik ve karantinayı da gezen ve yapılanlar hakkında bilgi alan heyet, bu bölümlerin de Avrupa'daki örneklerini aratmadığını vurguladı. devamı 5 te BORNOVA DAN BİR İLK DAHA BORNOVA Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, Avrupa Belediyeler ve Bölgeler Birliği Konseyi'nin ''Yerel Yaşamda Kadın-Erkek Eşitliği'' sözleşmesine imza atacağını açıkladı. Başkan Sındır, Türkiye'de bu sözleşmeye imza atan başka bir belediye yok. İki yıllık taahhüt süresi içerisinde Bornova Belediyesi olarak Kadın-erkek eşitliği komisyonumuzla birlikte tüm yükümlülüklerimizi yerine getireceğiz. Destek veren verecek olan herkese çok teşekkür ediyorum'' dedi. devamı 5 te Solcu başkanlar için örnek oldu! CHP nin 2. ni düzenlediği "Yerel seçimler için Hedef 2014" toplantısında Buca Belediye Başkanı Tatı nın hayata geçirdiği projeler beğeni topladı. Toplantıya katılan Buca Belediyesi nin atık ilaç ile mücadele, organik pazar, kapalı pazaryeri projeleri Sosyal Demokrat Belediyeler Fuarı nda gösterilmeye hak kazandı. Başkan Tatı, İlkleri gerçekleştiriyoruz dedi. devamı 5 te AVM lere değil dağa götürün! İZMİR Üniversitesi Çocuk Gelişimi Programı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Elif Öztürk Yılmaztekin, çocukları ile birlikte vakit geçirmeyi alışveriş merkezlerindeki oyun parkları ile sınırlı tutanların gelecekte önemli sorunlar yaşayabileceklerini söyledi. Doç. Dr. Yılmaztekin, Doğa yürüyüşleri hem ebeveynler için bir rahatlama fırsatı, aynı zamanda çocukları için de değişik keşifler yapabilecekleri bir etkinlik olarak düşünülebilir. Burada önemli olan e- beveynlerin çocuklarının i- htiyaçlarının farkında olmalarıdır dedi. devamı 6 da

2

3

4 SAYFA 04 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SAYFA 05 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI gündem 4 gündem 5 Ağrısız bir yaşam için önce fizik tedavi Hareket alanı iyice daralan günümüz insanı hareketsizlik, obezite ve bunlara eşlik eden eklem kireçlenmeleri ile yaşam konforunu kaybediyor. Uzmanlar, özellikle ileri yaş grubunun önemli bir sorunu olan bu kısır döngüyü kırmak için fizik tedavinin şart olduğunu belirtiyorlar.ileri yaşa bağlı olarak ortaya çıkan bel, diz, boyun ve eklem ağrıları birçok kişinin günlük yaşamını çekilmez hale getiriyor. Bunlara bir de ağır ameliyatlar, protezler eklendiğinde ileri yaş grubu bir çok kişi için birisinden destek almadan ayağa kalkmak, en basit ihtiyacını karşılamak ve günlük yaşamını sürdürmek imkansız hale geliyor.izmir de ileri yaş nüfusun yoğunlaştığı Göztepe de hizmet veren Şifa Üniversitesi Göztepe Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon İlçe yönetiminden 9 üyenin istifasıyla başlayan olağanüstü kongre süreci Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Buca İlçe Başkanlığı teşkilatında tüm hızıyla sürüyor. İl Genel Meclisinin başarılı meclis üyesi Umut Orkun Uğraş, 24 Şubat 2013 Pazar günü Şirinyer Düğün Salonunda yapılacak olan olağanüstü kongre de, 'Bende varım' dedi. Cumhuriyet Halk Partisi Buca İlçe binasında ilçe siyasetinin önemli isimleri olan CHP İzmir İl Yönetim Kurulu Üyesi Bedri Eren, PM eski üyesi Mehmet Süne, Doç. Dr. Oktay Gökdemir, Hüseyin Ateş, Ali Rıza Kaya, Ali Haydar Aytaç, Abuzer Ergül, Hüseyin Can, Sinan Arı, Tuncay Taştan, Mehmet Kurnaz, CHP Buca İlçe Gençlik Kolları Başkanı Ümit Şimşek ile ilçe yönetiminden istifa eden Nurhayat Yılmaz, Hasan Serindağ, Kemal Yıldız, Nevriye Keyik, Ahmet İmamoğlu ve Fikret Alaca'nın da aralarında bulunduğu yaklaşık olarak dört yüz partilinin katıldığı coşkulu kalabalık karşısında ilçe başkanlığına adaylığını açıklayan Umut Orkun Uğraş, 'Şeffaf ve katılımcılık anlayışı içerisinde hiçbir kişinin, grubun ve zümrenin adayı olmadan yerelde ve genelde iktidar olmak isteyen halkımın adayıyım' dedi. Yaptığı konuşmasında partililere seslenen Uğraş, CHP nin bir dernek ya da sosyal aktivite merkezi olmadığını belirterek göreve başlamasıyla hiç kimsenin kimseyi ötekileştirmesine izin vermeyeceğine vurgu yapan Uğraş, 'El ele vererek kişisel kavgalardan uzakta CHP Buca'daki küskünleri, kavgaları bitireceğiz. Bu yolun sonunda İzmir'de CHP'yi önce yerelde sonra genelde iktidar koşumuza büyük katkı koyarak Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nu Başbakan yapmak taban tavana tüm birimlerimizle gece gündüz demeden çalışacağız' dedi. Merkezi Uzmanlarından Dr. Şebnem Tamcı, bu kısır döngüye dikkat çekerek, Bize gelen hastalara bakarsak kireçlenme en büyük problem İleri yaşa ve obeziteye bağlı olarak oluşan kireçlenme, hastaların hareket kabiliyetini azaltıyor. Kireçlenmeye bağlı olarak insanlar hareket edemiyorlar, hareketsizliğe bağlı olarak da hem obezite hem de kireçlenme artıyor. Bu bir kısırdöngü ve biz bu kısır döngüyü bir yerden kırmaya çalışıyoruz dedi. Bu noktada en fazla diz kireçlenmeleri ile karşılaştıklarını anlatan Tamcı, diz kireçlenmesini takiben sırasıyla bel, boyun kireçlenmeleri ve omuz problemlerinin geldiğini söyledi. Bu noktada fizik tedavinin kişilerin hareket kabiliyetini arttıran, acılarını azaltan ve yaşam konforunu arttıran bir unsur olarak ortaya Kurtuluş Savaşı ndan sonra gelenek haline gelen İzmir İktisat Kongresi nin 31 Ekim-1 Kasım tarihleri arasında düzenleneceğini açıklayan Denizli, Bu kongre, EXPO sürecinde dönüm noktası olacak dedi KURTULUŞ savaşının hemen ardından, ekonomik alanda da bağımsızlık kazanmak için İzmir de toplanan İktisat Kongresi nin 5. si ülkemizin ekonomik geleceğine yön vermek için 30 Ekim-1 Kasım 2013 tarihlerinde İzmir de düzenlenecek. Konuyla ilgili olarak açıklama yapan AK Parti İzmir milletvekili İlknur Denizli Bugüne kadar yapılmış en görkemli İzmir İktisat Kongresi, oylama öncesi İzmir in EXPO sürecinde dönüm noktası olacak. dedi. İzmirliler olarak 5. İktisat kongresine sahip çıkacağız. İlknur Denizli, Türkiye nin stratejik ekonomik planlamasının belirleneceği, dünyanın önemli pek çok liderinin ve değerli ekonomistlerinin katılacağı İzmir İktisat Kongresi nin ülkemiz açısından olduğu kadar İzmir in ekonomik geleceği açısından da önemli olduğunu belirterek, dünyada yaşanan krizin vurgu yaptı. Davulun sesi uzaktan hoş gelir dedikleri gibi biz Türkiye de hissetmiyoruz ama dünyada ciddi bir ekonomik kriz var. Uluslararası piyasayı kontrol eden güçler ucu kendilerine dokunacağı için krizin yayılmasını en azından bu gün için önlediler. Ancak neticede masadan kalkıldığında birisi hesabı ödeyecek. İktisadın temel kuralı bu. Kimi AB ülkelerinde genç işsizlik %50lere ulaşmış durumda. Bu sosyal facianın uzun süre siyasi sonuçları olmadan devam etmesi mümkün değil. Dünya ekonomik açıdan bir yangın yerine dönmüşken, dünya ekonomik sisteminin önemli bir aktörü olarak dünyada olanları doğru anlamak zorundayız İlknur Denizli 5. İzmir İktisat Kongresi nin tam da bu noktada ülkemiz ve İzmir için çok önemli olduğunu belirterek, İzmir için bir fırsat penceresi olan İzmir İktisat Kongresi nin İzmir in ekonomik aktörleri ve STK ları tarafından İzmir i büyütmek için fırsat görülerek katkıda bulunulması gerektiğini belirtti. 5. İzmir İktisat kongresinin ana temalarından birinin Akdeniz de Marka Kent İzmir olduğunu altını çizen İlknur Denizli Kongrenin hazırlanması sırasında yaptığımız toplantılarda Kalkınma Bakanı Sayın Cevdet Yılmaz ve bakanlık müsteşarı Sayın Kemal Madenoğlu ile 5. İktisat Kongresi nin İzmir e sağlayacağı katkıları masaya yatırıp özel bir günü İzmir e ayırdık. Sayın Bakan Kongre öncesinde İzmirlilerle toplantılar yapıldığını ancak bizzat kendisinin de gelerek iş dünyası, sivil toplum örgütleri ve medya temsilcileri ile istişarelerde bulunacağını talep ve katkıları alacaklarını ifade ettiler. İzmir in dinamizmini 5. İzmir İktisat kongresine katmalıyız. İktisat Kongresi Türkiye ekonomisine yol veren ekonomi çıktığını kaydeden Tamcı, İlgi alanımız sadece kireçlenmeler değil, ağrıyı oluşturan her tür neden bizim alanımıza giriyor. Ağrılarından dolayı fazla ilaç kullanan ve bu nedenle başka komplikasyonlara maruz kalanlar; artık ilaç kullanmaması gereken ağrılı hastalar da bizim alanımıza giriyor. Çünkü fizik tedavinin yan etkisi yok denecek kadar az dedi. Ağır ameliyat geçirenlerin, ileri kireçlenme sonucunda kalça ve diz protezi uygulananların yeni hayata uyum sağlaması için fizik tedavinin büyük önem taşıdığını anlatan Tamcı, İleri kireçlenmelerde kalça ve diz eklemleri değişiyor, bu protezlere vücudun uyumu açısından fizik tedavi ve rehabilitasyon çok önemli. Biz, rehabilitasyon programlarımız ile kasları güçlendiriyoruz dedi. EXPO ya can suyu olacak Buca'da UMUT coşkusu bürokrasisine, İzmir ekonomisin geleceği için haklı taleplerimiz iletmek lobicilik yapmak içinde eşsiz bir fırsat. Sonuçta ekonomik kararlar üzerinde etkisi olan kurumların yöneticileri İzmir de olacaklar. Derdimizi, talebimiz iletmek için yeterli zaman bulamadığımız insanları üç gün boyunca misafir edeceğiz. Bu fırsatı İzmirlilerin değerlendireceğini biliyorum ama bir araya gelir aynı yere vurursak ortak akılla kentin geleceğine dair projeksiyonumuzu biz İzmirliler kendi aramızda ana hatlarıyla belirleyebilirsek daha etkili sonuçlar alırız. İzmir in hem bu ülke için hem de Akdeniz Çanağı için söyleyecek sözü olduğunu göstermeliyiz. En Görkemli İktisat Kongresi Olacak 1. gününde dünya ekonomisinin tartışılacağı birçok liderin ekonomiyle ilgili organizasyonun yöneticilerinin katılacağı İzmir İktisat Kongresi nin 2. günü Türkiye ekonomisine 3. günü ise İzmir ekonomisine ayrılacak. İlknur Denizli İzmir i seven İzmir in geleceğini önemseyen STK ların etkin biçimde katkıda bulunmasının önemli olduğunu söyledikten sonra İktisat Kongresi nin İzmir e katkısının toplantı süresi ve EXPO süreciyle de sınırlı kalmayacağını belirtti. Akdeniz e kıyısı olan ülkelerin üniversiteleri arasında proje yarışması düzenlemeyi düşünüyoruz. Üstelik hedefimiz bu yarışmanın sadece bir kez ve İktisat kongresiyle sınırlı olması değil. İki yılda bir bölge ülkelerinde dönüşümlü olarak düzenlenecek. Akdeniz havzasının yerli dinamiklerinin bu bölgeye yönelik çözüm önerilerini toplayacağız. Turizmde güldüren şikayetler: ODAMDAN kurbağa ÇIKTI! Yaşar Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sarı, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Alikılıç ile Bölüm Başkanı Doç. Dr. Onat, otel ve tatil köylerinde konaklayan vatandaşların internet ortamına yansıyan şikayetlerini ortaya çıkardı Gediz Üniversitesi, gençlik zirvesine dönüşen Sosyal Bilimler Kampı (SO- BİKA)'nı gelenek haline getirdi. Gedizli öğrencilerin kurduğu Gri Düşünce Topluluğu tarafından beş ay sonra kampın ikincisi düzenledi. Bu defa Boğaziçi, Bilkent, Ankara, Turgut Özal, İstanbul, Çukurova, Fatih ve Gediz üniversitelerinden 60 öğrenci katıldı. Fatih Üniversitesi Politika Kulübü ile Turgut Özal Üniversitesi Bilim ve Medeniyet Kulübü de SOBİKA ya destek verdi. Kampta öne çıkan başlık, yeni Türkiye nin otel ve tatil köyü işletmelerinde konaklayan yerli müşterilerin internete taşıdığı şikayetler, Yaşar Üniversitesi (YÜ) akademisyenlerinin araştırma konusu oldu. Pekin de düzenlenecek uluslararası bir konferans olan International Conference on e-education, e-business and Information Management (ICEEIM) den davet alan ilginç araştırmada, "Odamdan kurbağa çıktı", "Otelde ordu disiplini var", "Personel odasında kaldık", "Her gün tavuk yedik" gibi güldüren şikayetler de yer aldı. YÜ Turizm İşletmeciliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ferika Özer Sarı, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Özlem Alikılıç ile Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ferah Onat, çeşitli otel ve tatil köylerinde kalan Türk müşterilerin " sitesine yazdıkları şikayetler üzerine kapsamlı bir çalışma yaptı. Elektronik şikayetlerin doğru değerlendirilmesine dikkat çekmek amacıyla yapılan araştırmada müşterilerin, sırasıyla oda problemleri, genel temizlik, personel kabalığı, düşük hizmet kalitesi, yanıltıcı reklam ve vaat edilen hizmetlerin sağlanmaması konularında şikayette bulunduğu tespit edildi. Önümüzdeki mart ayında düzenlenecek ICEEIM de sunulacak araştırmayı değerlendiren akademisyenler, şu bilgileri verdi: Yaptığımız araştırmada, 397 şikayeti ve bunların yüzde kaçına cevap verildiğini inceledik. Türk tüketicilerin otellerde nelerden şikayet ettiğini belirlerken elektronik şikayetlerin yüzde kaçının cevaplandırıldığını da ölçtük. Yalnızca yüzde 3,2 sinin işletmeler tarafından cevaplandırıldığını belirledik. Günümüzde tüketiciler, tatile çıkmadan önce internette yer alan şikayet siteleri ve bloglardan büyük ölçüde faydalanıyor. Pek çok kişi, memnuniyetsizliklerini bu sitelerde dile getiriyor. Bu bilgiler de tatilcilerin tercihlerini etkileyebiliyor. Dolayısıyla artık internette de itibar şart. Biz de bu araştırmamızda, elektronik şikayetler konusunda daha dikkatli olunması gerektiğini savunuyoruz. Otel ve tatil köyü işletmecileri, anayasa çalışmaları ve demokrasiydi. Üniversitelilerle akademisyenler, hem durum tespiti yaptı hem de olabilecekler üzerine kafa yordu, geleceğe ışık tuttu. Marmara Üniversitesi nden Prof. Dr. Murat Çokgezen, Ege Üniversitesi nden Prof. Dr. Nilgün Toker, İstanbul Ticaret Üniversitesi nden Doç. Dr. Bekir Berat Özipek, Turgut Özal Üniversitesi nden Doç. Dr. Mahmut Akpınar ve Gediz Üniversitesi nden Yrd. Doç. Dr. Mete Ulaş Aksoy, kampta seminerleriyle yer aldı. Üç gün şikayetleri yüz 100 çözme konusundaki hassasiyeti elektronik şikayet konusunda da göstermeli. İnternet üzerinde cevapsız bırakılan şikayetler, işletmelerin itibarını azaltmaktadır. (CİHAN) 8 üniversiteden 60 öğrenci anayasayı tartıştı boyunca adeta beyin fırtınası estirildi. Türkiye'nin iç ve dış politikalarına mercek tutuldu, ekonomik gelişmeler, küreselleşme, refah toplumuna geçiş, batılılaşma, sivil toplum ile devlet ilişkisi konuları ele alındı. Bilimsel makaleler okundu, değerlendirmelerde ve fikir alışverişinde bulunuldu. Okuma, araştırma, sorgulama, düşünme ve düşündüklerini söyleyebilme becerilerinin geliştirilmeye, akademik bakış açısının kazanılmaya çalışıldığı SOBİKA, final yemeğiyle sona erdi. (CİHAN) VE sınav BAŞLADI Danimarka BIE Delegesi Steen Chrıstensen Başkanlığındaki EXPO İnceleme Heyeti İzmir in adaylık Dosyasını masaya yatırıyor. İzmir e gelen 9 kişilik BİE İnceleme Heyeti, hazırlıkları tek tek inceleyecek Danimarka BIE Delegesi Mr. Steen Christensen, Başkanlığındaki İnceleme heyetinde; Gambia BİE delegesi Ousman Badjie, Kazakistan BİE Delegesi Serık Amırov, Pakistan BİE Delegesi Mrs. Suraiya Ahmed Butt,Slovenya Delegesi Alenka Ivancic, BİE Başkanı Ferdınnand Nagy, BİE Genel Sekreteri Vicente Gonzalez Loscertales, BİE Genel Koordinatörü Dımıtrı Kerkentzes, BİE EXPO Koordinatörü Laurence Levy Toledo bulunuyor. Heyet üyeleri sabah kahvaltısından sonra bilgilendirme toplantısına katıldılar. Toplantıya İzmir Valisi EXPO 2020 Yönlendirme Kurulu ve Yürütme Komitesi Başkanı M.Cahit Kıraç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu katıldı. EXPO 2020 adaylık sürecinde önemli bir merhalenin daha yaşandığını belirten İzmir Valisi EXPO 2020 Yönlendirme Kurulu ve Yürütme Komitesi Başkanı M.Cahit Kıraç, Şu an misafirlerimiz olan İnceleme Heyeti, BIE nin (Uluslararası Sergiler Bürosu nun) Dünya EXPO su düzenleme kriterlerine göre İzmir in hazırlıklarını değerlendireceklerdir. Tema, ulusal destek, iletişim ve pazarlama planı, finansal boyutu, bütçesi, EXPO sonrası kullanım planları, tahmin edilen ziyaretçi sayısı ve EXPO nun operasyonel yönetimi inceleme heyetinin irdeleyeceği ana başlıklar arasında yer almaktadır. Heyet; tarihleri arasında üç gün ilimizde yapılacak teknik sunumlar ve İnciraltı ndaki alan gözlemlemesiyle EXPO 2020 İzmir projesinin uygulanabilirliğini ve fizibilitesini araştıracaktır. Bu süre zarfında, konuklarımıza İzmir i, tarihini ve kültürel dokusunu, ekonomide, bilimde, sanatta kaydettiği gelişmeyi, sağlık alanındaki başarı öyküsünü, bölgesel düzeyde üstlendiği misyonu anlatma fırsatı bulacağız. Teknik sunumların iki tanesini ben yapacağım; diğerlerini ise rektörlerimiz, akademisyenlerimiz, bilim insanlarımız ve EXPO uzmanlarımız yapacaklar. Bölgemizin zenginlikleriyle tanışmalarını istiyoruz. Misafirlerimizin, yerel yönetimlerle, sivil toplum örgütleriyle, meslek odlarıyla, sanatçılarımızla yani İzmir in bütün dinamikleriyle buluşmalarını arzuluyoruz. Konuklarımız; İzmir in yasallaşmış, kanunu çıkmış, bütün hazırlıkları tamamlanmış İnciraltı EXPO alanını gezecekler. İzmir de görev yapan fahri konsoloslar, şehrimizde öğrenim gören yabancı uyruklu ediyorum dedi öğrenciler değişik inanç gruplarından vatandaşlarımızla sayın delegasyonun farklı mekân ve ortamlarda buluşturuyoruz. Türk bayraklı büyük yat sayısı 4'e katlandı Türk bayrağına kayıtlı 150 groston üzeri özel yat sayısı, son 4 yılda 4 katın üzerinde artışla 17'den 72'ye çıktı -Türk bayrağına kayıtlı 150 groston ve üzeri gemi sayısı ise son 10 yılda, yüzde 64'lük artışla bin 879'a yükseldi Türk bayrağına kayıtlı 150 groston üzeri özel yat sayısı, son 4 yılda 4 katın üzerinde artışla 17'den 72'ye çıktı. Türkiye'de deniz ticaretinin gelişimiyle birlikte Türk deniz ticaret filosundaki 150 groston ve üzeri gemi sayısı da artış gösterdi. Yaş ortalaması 22 olan Türk deniz ticaret filosunda, kuru yük gemileri, 489 adetle başı çekiyor. Kuru yük gemilerini, 253 adetle yolcu gemileri, 218 adetle balıkçı gemileri, 214 adetle sıvı/gaz taşıyan tankerler, 164 adetle de deniz araçları izliyor. Türk deniz ticaret filosundaki 150 groston ve üzeri gemilerde yat sayısındaki artış da dikkati çekiyor. Türkiye'de 2009 yılında toplam 68 adet olan sportif ve eğlence amaçlı Karşıyaka Belediyesi Cumhuriyet Mahallesi ndeki heyelan mağdurları için kalıcı ve yerinde çözüm için önemli bir adım attı. Cumhuriyet Mahallesi nde evlerine boşaltma kararı verilen aileler, yapılan imar değişikliği ile aynı bölgede ev sahibi olabilecek. Cumhuriyet Mahallesi 6620 ve 6709 sokakların olduğu, taş ocağı mevkii olarak bilinen bölgede, 2012 nin son günlerinde meydana gelen heyelan sonrasında, Karşıyaka Belediyesi tarafından 23 evi tahliye edilmişti. Meclis kararıyla bölgeyi afete maruz bölge olarak ilan eden Karşıyaka Belediyesi, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü, Büyükşehir Belediyesi, İnşaat ve Jeoloji Tatı dan Ankara çıkarması CHP nin ikincisini düzenlediği "Yerel seçimler için Hedef 2014" toplantısında Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı nın Buca da hayata geçirdiği projeler beğeni topladı. CHP'li Büyükşehir, İl ve İlçe Belediye Başkanlarının Ankara Sheraton Otel'de bir araya geldiği toplantıda Türkiye nin çeşitli belediyelerinden örnek çalışmalar sergilendi.chp Genel Başkanı Kılıçdaroğlu nun katılımı ile açılışı yapılan toplantı iki gün boyunca devam etti. Bin e yakın projenin yer aldığı sunumda beğeni gören üç yüz proje Mayıs ayında İstanbul'da düzenleyecek olan "Sosyal Demokrat Belediyeler Fuarı"nda sunulacak. 120 konu başlığı olan projelerden Buca Belediyesi adına, atık ilaç ile mücadele, organik pazar, kapalı pazaryeri gibi Başkan Tatı nın hayata geçirdiği proje ve yatırımlar "Sosyal Demokrat Belediyeler Fuarı"nda gösterilmeye hak kazandı. 300 projeyle ilgili son değerlendirmelerin yapıldığı toplantıda yer alan Başkan Tatı projelerinin partisinin genel merkezi tarafından beğeni görmesinden dolayı mutlu olduğunu dile getirdi. Tatı, Buca da ilkleri gerçekleştiriyoruz ve partimizin bu anlamlı toplantısı ile yaptıklarımızı gösterme imkanı buluyoruz. Bu buluşmanın ilkinde yer alarak projelerimizi sunma fırsatını yakalamıştım. dedi. tekne ve yat sayısı, 2012'de 2 kattan fazla artarak 144'e ulaştı. Aynı sürede türlerine göre ticari yatların sayısı, 51'den 72'ye, özel yatların sayısı ise 17'den 72'ye yükseldi. Bunlar içinde 300 groston üzeri ticari yat sayısı, 6'dan 8'e, özel yat sayısı ise 5'ten 23'e çıktı. Türk deniz ticaret filosunda bulunan 150 groston ve üzeri gemi sayısı, 2000 yılından 2003 yılına kadar yaklaşık yüzde 10 azalıp, bin 148'e kadar düştü. Bu yıldan sonra sürekli artan gemi sayısı, 2012 sonunda bin 879'a yükseldi. Böylece Türk deniz ticaret filosundaki gemi sayısında, son 10 yılda yaklaşık yüzde 64'lük artış gerçekleşti. Türk Uluslararası Gemi Sicili'ne sahip gemi sayısı da son 10 yılda büyük artış gösterdi. 2001'de 945 Milli Gemi Sicili'ne sahip gemiye karşılık 316 geminin Türk Uluslararası Gemi Sicili bulunurken, bu durum zamanla tersine döndü. 2012'de Türk Uluslararası Gemi Sicili bulunan gemi sayısı bin 26'ya çıkmasına karşılık, Milli Gemi Sicili'ne sahip gemi sayısı, Mühendisleri Odaları ile de bölgeye ilişkin teknik incelemelerde bulundu. İncelemeler sonucunda heyelan riski bulunan alanlar belirlenerek, yeni bir imar planı hazırlandı. Hazırlanan plan Karşıyaka Belediye Meclisi tarafından Şubat ayı toplantısında oy birliği ile kabul edilerek, onay için Büyükşehir Meclisi ne gönderildi. İmar tadilatının Büyükşehir Meclisi nce de kabul edilmesinin ardından, heyelan riski bulunan alan yeşil alan olarak düzenlenirken, riskli bölgenin hemen dışında da, 96 dairelik konut alanı üretildi. Heyelan sebebiyle evleri boşaltılan vatandaşlar böylelikle, yaşadıkları bölgeden uzaklaştırılmadan, güvenli konutlara sahip olacak. 853'e indi. Türk deniz ticaret filosundaki bin 879 gemiden bin 254'ünün büyüklüğü ise 300 groston ve üzerinde bulunuyor. Türk deniz ticaret filosunda, 150 ton ve üzeri grostondaki gemilerin cinslerine göre 2008 yılından itibaren gelişimi şöyle: GEMİ CİNSİ Kuru yük gemileri (Genel kargo) Yolcu gemileri Balıkçı gemileri Sıvı/gaz taşıyan tankerler Deniz araçları Sportif ve eğlence amaçlı tekneler, yatlar Römorkörler Dökme yük gemileri Hizmet gemileri Konteyner TOPLAM (AA) Heyelan mağdurlarına KALICI çözüm olarak, bu durum karşısında, hem riski ortadan kaldıracak, hem de Soruna yerinde çözüm üretmeye vatandaşlarımızı alışkın oldukları çalıştıklarını belirten Karşıyaka bölgeden uzaklaştırmayacak bir Belediye Başkanı Cevat Durak, çözüm bulmak zorundaydık. Eski taş ocağı olarak bilinen Bunun için yoğun bir çabamız bölgede yapılaşma uzun yıllar önceye dayanıyor. Vatandaşlarımızın pek latıyla, kalıcı çözüm için önemli bir oldu. Gelinen noktada; plan tadi- çoğunun çocukları, hatta torunları adım attık. Çabamız bundan sonrası burada doğmuş. Bu yüzden mahallelerinden ayrılmak istemiyorlar. Büyükşehir nezdinde de takipçisi için de devam edecek. Konunun Ancak, ortada da, yaşamlarını tehdit olacağız dedi. eden ciddi bir risk var. Belediye Bornova yine örnek oldu Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır Avrupa Belediyeler ve Bölgeler Birliği Konseyi'nin ''Yerel Yaşamda Kadın-Erkek Eşitliği'' sözleşmesine imza atacak Bornova Belediyesi bu sözleşmeye imza atan Türkiye deki ilk belediye olacak. Bornova da kadınların her alanda eşit şartlardan yararlanması için gerekli önlemler alınacak. 30 kadın ve 70 çocuğun kendi ev ortamlarında konaklayabildiği Türkan Saylan Kadın Konuk Evi, hamile ve loğusa dönemindeki kadınlara verdiği bakım-sağlık hizmeti, Uluslararası Kadın Sanatçılar Festivalleri gibi yatırım, çalışma ve projeleri ile dikkat çeken Bornova Belediyesi Türkiye'de bir ilki daha gerçekleştirecek. Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, Türkiye Belediyeler Birliği'ni temsil ettiği ve kısa adı 'CEMR' olan Avrupa Birliği'ne bağlı Avrupa Belediyeler ve Bölgeler Birliği Konseyi'nin ''Yerel Yaşamda Kadın-Erkek Eşitliği'' adlı sözleşmesine imza atacak. Avrupa Birliği çatısı altında bir örgüt olan Konsey'de Türkiye'yi temsil eden Başkan Sındır, Bornova Belediyesi'nin son meclis toplantısında Avrupa'da birçok belediye tarafından imzalanan sözleşmeye taraf olunması için belediye meclis üyelerinden yetki istedi. Meclis üyeleri oybirliği ile ''Yerel Yaşamda Kadın-Erkek Eşitliği'' sözleşmesine imza atması için Başkan Sındır a yetki verdi. Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, Bornova'yı kadınlar için daha güvenli bir kent yapma ve sosyalekonomik yaşamda daha etkin olmaları için çok önemli bir çalışmaya başladıklarına CITES den SASALI YA TAM NOT Nesli tehlike altında bulunan birçok yaban hayvanın barındığı İzmir Doğal Yaşam Parkı, yasadışı hayvan ticaretini önlemek amacıyla imzalanan uluslararası CITES Sözleşmesi heyetini ağırladı. CITES uzmanları, İzmir deki parkın Avrupa daki sayılı hayvanat bahçelerinden biri olduğunu söyledi. İzmir Doğal Yaşam Parkı, Türkiye nin de taraf olduğu CITES Sözleşmesi kapsamında uluslararası uzmanları ağırladı. AB Eşleştirme Projesi çerçevesinde İzmir e gelen CITES heyeti, Kurtarma Merkezleri ve Hayvanat Bahçeleri ile ilgili aktivite kapsamında incelemelerde bulundu. İzmir Doğal Yaşam Parkı nı çok beğendiklerini ve CITES kurallarına uygun hareket edilmesini de taktirle karşıladıklarını dile getiren konuk uzmanlar, Avrupa'- daki sayılı hayvanat bahçelerinden biri olarak gördükleri İzmir deki parkın özellikle barınak düzenlemelerine ve ziyaretçilerin hayvanlara bakarken hiçbir engelle karşılaşmadan onları görebilmelerine imkan veren fiziki koşullarına hayran kaldıklarını söyledi. Klinik ve karantinayı da gezen ve yapılanlar hakkında bilgi alan heyet, bu bölümlerin de Avrupa'daki örneklerini aratmadığını vurguladı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Doğal Yaşam Parkı Şube Müdürü Şahin Afşin, görevlerinden birinin de yaşamları tehlikede olan canlıları koruyarak nesillerinin devamını sağlamak olduğunu söyledi. İzmir Doğal Yaşam Parkı nın CITES belgesi olmayan hayvanların ticaretini veya hibe alımını yapmadığının altını önemle çizen Afşin, Böylece yasa dışı hayvan ticaretine karşı olduğumuzu da ortaya koymuş oluyoruz. CITES yetkililerinin de belirtikleri gibi, İzmir Doğal Yaşam Parkı doğal hayata katkı koymaya devam edecek diye konuştu. CITES nedir? CITES Sözleşmesi, yabani hayvan ve bitki türlerinin canlı ve ölü örnekleri ile bunların kolayca tanınabilen parçalarının, sözleşmeye taraf ülkeler arasındaki ticaretini bazı şartlara bağlayan uluslararası bir düzenlemedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, 1996 yılından beri CITES Sözleşmesi'nin tarafıdır. Sözleşmenin amacı, nesilleri uluslararası ticaret nedeniyle tehlike altına girmiş hayvan ve bitki türlerinin uluslararası ticaretinin, belirli kurallar dahilinde yapılmasını sağlayarak, dünyanın ortak malı olan biyolojik varlıkların sürdürülebilir kullanımının sağlanmasına katkıda bulunmaktır. İzmir Doğal Yaşam Parkı nda 120'den fazla türde 1200'ü aşkın yaban hayvanı doğala en yakın koşullarda hayatlarını sürdürüyor. Park'ta yaban hayvanları arasında nesli tehlike altında olan pek çok yaban hayvanı da bulunuyor. dikkat çekti. Bornova Belediyesi olarak Türkiye'de yine bir ilki gerçekleştirdiklerini vurgulayan Başkan Sındır, ''Türkiye'de bu sözleşmeye imza atan başka bir belediye yok. İki yıllık taahhüt süresi içerisinde Bornova Belediyesi olarak Kadınerkek eşitliği komisyonumuzla birlikte tüm yükümlülüklerimizi yerine getireceğiz. Destek veren verecek olan herkese çok teşekkür ediyorum'' dedi.

5 SAYFA 06 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Aspirin burun kanaması sebebi Toplumumuzda yanlış öğretiler sonucu birçok kişi gelişigüzel aspirin kullanmaktadır. Aspirin ve benzeri kan sulandırıcı ilaçların doktor tavsiyesi olmadan kullanılması sonucu sadece burunda değil birçok alanda durdurulamayan kanamalara neden olmaktadır ASPIRIN kanama zamanını 1 hafta uzatmakta ve bu sürede tedavide pıhtılaşma problemleri yaşanmaktadır. Önerimiz kan sulandırıcı ilaçların bir teşhise dayanması, tedavi süresinin ilgili hekim tarafından belirlenmesi ve kanama-pıhtılaşma parametrelerinin düzenli kontrol edilmesidir. Yüksek tansiyon da burun kanamasına neden oluyor İleri yaşlarda yine sıklıkla kanamaya neden o- larak tansiyon yüksekliği (hipertansiyon) ve damar sertliği olarak kaydedilmektedir. Bu arada bir anekdot olarak tansiyonu yüksek hastanın burun kanaması olmasının iyi bir durum olduğu böylece beyin kanaması olmadığı doğru olmayan bir inanıştır. Burun kanaması olmadan da hipertansif hastalarda beyin kanaması izlenmektedir. Hastalarımızı çok korkutan kanamalarda bile miktarlar bir su bardağından daha azdır. Vücudumuzda toplam 5 litre dolaşan kanın varlığı hatırlandığında durum daha iyi kavranacaktır. Hastalar hastaneye gelmeden karşılaştıkları burun kanamasında ne yapmalıdır? İlk olarak yapılmaması gerekenler sıralanacak olursa; baş geriye atılmamalı ve buruna pamuk, bez gibi evde ilk akla gelen ne varsa sokuşturulmamalıdır. Bu hareket, sadece burun kanamasının önden değil genizden gelmesini sağlar, kanamayı durdurmaz. Kafayı ıslatmak, boyuna buz koymak pek de işe yarayacak önlemlerden değildir. Doğrusu ise önce soğuk bir suyla burunu fazla sümkürmeden temizlemek ve bir elin 2 parmağı ile burun kanatlarından şiddetlice bastırmaktır. 5 dakika bastırdıktan sonra eğer hala kanıyorsa tekrar burun içini soğuk suyla temizlemek, pıhtıları uzaklaştırmak ve tekrar 2 parmakla burun kanatlarını bastırarak kanamayı durdurmak gerekir. Bu işlem birkaç kez tekrarlanabilir. Bu yolla burun kanamalarının yüzde 90 ı durmaktadır. Durmayan kanamalar içinse KBB uzmanına başvurulmalıdır. Gerektiğinde cerrahi yöntem uygulanıyor Burnun arka kısmında kanaması olan, kan sulandırıcı ilaç kullanan, hipertansiyonu olan, burnunda nefes almayı engelleyici balon, tampon vs. gibi materyal bulunan yaşlı kalp, akciğer ve solunum problemli hastalarla, kanamaları tekrarlayanlar mutlaka hastaneye yatırılarak yakın izlemde tutulmalı ve gerekli testler yapılarak uygun ilaçlar verilmelidir. Tabi bu anlatılanlara rağmen kanaması devam eden hastalar da olmaktadır. Bu çok küçük yüzdeyi oluşturan hastalarımızda ameliyathanede gerekli müdahaleler yapılarak kanayan damar bağlanmakta veya o damarı tıkayıcı işlemlere gereksinim duyulmaktadır. Hastanın kanaması burun eğriliğinden kaynaklanıyorsa bu eğrilik ameliyatla mutlaka düzeltilmedir. Sonuç olarak, burun kanamaları önemsenmesi gereken bir hastalıktır. Bu olayın nedeni mutlaka araştırılmalı ve varsa altta yatabilecek daha ciddi hastalıklar ortaya çıkartılarak tedavi edilmelidir. Migren başa bela Çocuğunuzu tanımak için onunla kaliteli zaman geçirin İzmir Üniversitesi Çocuk Gelişimi Programı Öğretim Üyesi ve Meslek Yüksekokulu Müdür Vekili Yrd. Doç. Dr. Elif Öztürk Yılmaztekin, anne babaların yoğun çalışma temposuna ayak uydurmaya çalışması nedeni ile aile içindeki iletişimin birkaç saat ile sınırlı kalmaya başladığına dikkat çekti. Bu durumda asıl önemli olanın aile içindeki etkileşimin arttırılması değil, kaliteli zaman geçirilmesinin gerekliliği olduğuna değinen Yılmaztekin, Anne babalar çocukları ile vakit geçirmeyi, çocuklarını alışveriş merkezlerindeki oyun parklarına götürmek olarak algılamaktadır. Fakat asıl önemli olan çocuğun aktif olarak yer alabileceği, düşüncelerini paylaşabileceği ve k- endini ifade edebileceği ortamlarda vakit geçirmesidir dedi. Ebeveynlerin çocukları ile vakit geçirebilecekleri etkinliklerin, çocuğun kendini rahat hissedeceği türden olması gerektiğine dikkat çeken Yılmaztekin, Doğa yürüyüşleri hem e- beveynler için bir rahatlama fırsatı, aynı zamanda çocukları için de değişik keşifler yapabilecekleri bir etkinlik olarak düşünülebilir. Burada önemli olan ebeveynlerin çocuklarının ihtiyaçlarının farkında olmalarıdır açıklamasında bulundu. Ailesi ile vakit geçirmeye ihtiyaç duyan çocuğun bu mesajı çok net verdiğini belirtti. Baş ağrısının en az üç yüz tipi ve sebebi olduğu söylenir. Ancak şiddetli baş arısında hemen herkesin aklına ilk gelen hastalık migrendir. Migren hastalarının yarıya yakınında baş ağrısına görmede bozukluklar, yüzde uyuşma, konuşma zorlukları gibi belirtiler de eşlik eder YINE birçok migren atağından önce depresif ruh hali, ani duygusal oynamalar, susamışlık hissi, sık idrar çıkma, esneme gibi belirtiler izlenir. Baş ağrısı sonlandıktan sonra da ışığa ve sese hassasiyet, yorgunluk, dikkat kaybı gibi şikâyetler devam edebilir. Migrende ruhsal sorunlar Migren hastalarında depresyon tablosu migreni olmayanlara göre iki kat daha fazla izlenir. Panik bozukluğu, kaygı bozuklukları, bipolar afektif bozukluk gibi diğer duygudurum bozuklukları da migren hastalarında artmıştır. Bunun sebebi olarak psikiyatrik hastalıklarla migrenin beyinde bazı ortak bozukluklar göstermesi düşünülmektedir. Depresyon hastaları kronik migren gelişimi için risk altındadır. Diğer taraftan da migren hastasında eşlik eden depresyon bulunması her iki durumun da tedaviye cevabını güçleştirir. Migrende beyinde neler oluyor? Bazı migren tiplerinde ailesel geçiş bulunur, buna ailesel hemiplejik migren adı verilir. Ancak birçok migren tipinde tıpkı şeker hastalığı, astım gibi yatkınlık yaratan genler bulunur. Bu genetik yatkınlık sebebiyle beyinde, özellikle de beynin korteks adı verilen dış kısmında fazla uyarılma hali yaşanır. Adet döngüsünün bazı evreleri, basınç değişiklikleri, stres gibi tetikleyicilerle beyinde migren atağı ile sonuçlanacak olaylar dizisi başlar. Bazı migren hastalarında damarları çevreleyen endotel tabakasında da değişiklikler izlenir, bu hastalar migren atağı döneminde kalp krizi ya da inme geçirmeye de yatkın hale gelirler. Baş ağrısı ve psikiyatrik hastalıklar sık birliktelik gösterirler. Ancak aralarındaki ilişki tam anlaşılmış değildir. Eşlik eden psikiyatrik bozukluk, kişilik özellikleri ve stres faktörleri baş P- sikolojik etkenlerle baş ağrısı tetiklenebilir, ağrının süresi uzayabilir ya da şiddeti artabilir. Sebebi ne olursa olsun baş ağrısı kişi için bir stres kaynağıdır. Fakat ağrının kişideki ifadesi ruh haline göre farklılıklar gösterebilir. Baş ağrısı psikiyatrik bozuklukların yansıması olarak da ortaya çıkabilir. Örneğin kimi zaman bilinçaltındaki çatışmaların beden ile ifadesi, stresli duyguların açığa çıkması ağrı biçiminde izlenebilir. Depresyon ve kaygı bozuklukları bedenselleştirilirse duygu belirtilerinden çok çeşitli vücut ağrıları ortaya çıkabilir. Depresyon, mani, şizofreni gibi duygu ve düşünce bozukluğu olanlarda ağrının idraki ve yorumlanması farklı olabilir. Örneğin depresif bir kişinin ağrıya tahammülü daha azalabilirken şizofren bir kişide beyindeki nöroileti bozukluğu sebebiyle ağrıyı algılama zorlaşabilir, düşünce bozuklukları sergileyen bir kişi baş ağrısından yakınmak yerine beynine uzaylılar tarafından yerleştirilen bir çipin verdiği rahatsızlıktan yakınabilir. Depresyon ve migren tipi baş ağrıları ise karşılıklı ilişki içindedir. Depresyon şiddetlendikçe baş ağrısı artabilir, migren sıklaştıkça depresyon belirtileri ağırlaşabilir. Eğer kişinin baş ağrısı uygulanan farklı tedavilere rağmen dinmiyorsa, kişi sık sık hekim ve tedavi değiştiriyorsa, baş ağrısı ile aşırı uğraşı var, günlük hayatını ağrılarına göre planlıyor, sohbetlerinin vazgeçilmez konusu baş ağrısı oluyorsa, kendisinde ya da ailesinde ruhsal rahatsızlık öyküsü varsa, eşlik e- den duygu ve düşünce belirtileri varsa baş ağrısının bir psikiyatrik hastalıkla ilgili olma ihtimali de göz önünde bulundurulmalıdır. Gerilim Tipi Baş Ağrısı Gerilim tipi baş ağrısı en sık karşılaşılan baş ağrısı türüdür. Migren ağrısına göre daha düşük şiddetlidir ancak daha uzun sürer. Stres, kaygı, depresyon, yorgunluk gibi etkenlerle baş boyun bölgesindeki kaslarda kasılma olur ve bu da genellikle başın etrafında alından geçen bir çember biçiminde sıkışmaya benzer ağrıya sebep olur. Gerilim tipi baş ağrısı kadınlarda erkeklere göre daha sıktır ve herhangi bir yaşta görülebilir. Sıklıkla 30 dakika ila bir hafta arası sürer ve tekrarlayıcı bir ağrıdır. Başın her iki tarafında da hissedilir. Bazen bulantı eşlik etse de kusma olmaz. Ağrı ile birlikte ışığa ya da sese hassasiyet olabilir. Ancak hem ışığa hem de sese hasiyet varsa bu daha çok migreni düşündürür. Genellikle bu ağrı rahatsız edicidir fakat migrenin aksine kişinin normal günlük aktivitelerini sürdürmesine engel olmaz. Gerilim tipi baş ağrıları genellikle altta yatan depresyon ve kaygı bozukluğunun tedavisi, gevşeme, sıcak duş, dinlenme, egzersiz ve masaj ile ortadan kalkar. Ancak kimi zaman aynı kişide hem gerilim tipi baş ağrısı hem de migren bulunabilmektedir. Bu durumlarda ilaç tedavisi başlanması uygun olacaktır. Migren Ağrıları İhmale Gelmez Belli zamanlarda krizle gelen, tek taraflı baş ağrılarının nedeni sıklıkla migrendir. Migren tıbbi bir hastalık o- larak görülmelidir ve bu sıkıntıdan kurtulmak için doktora danışmadan ilaç kullanılmamalıdır ve düzenli kontrol altına girmek gerekir. Sigara içen Shrek gibi oluyor Cilt kuruluğu, dudak kenarlarındaki kırışıklıklar ve yüzde gri-esmer görünüm. Tüm bunlar sigara içerek cildinize ne kadar zarar verdiğinizin belirtisi ve daha genç yaşlarda yaşlı bir cilt profilin de ilk sinyalleri SİGARA cildinize güneşin neden olduğu olumsuz etkilerden daha fazla hasar veriyor. Memorial Hizmet Hastanesi Dermatoloji Bölümü nden Uz. Dr. Elif Gürgen Ersoy, sigaranın cilt sağlığına zararları hakkında bilgi verdi. Deri yaşlanmasına etki eden faktörlerin açığa çıkarılmasına ve böylece tedavisine yönelik ilgi her geçen gün artmaktadır. Yaşlanma moleküler değişikliklerin sonucu oluşmaktadır. Bu moleküler değişikliklere yol açan birçok çevresel faktörler tanımlanmıştır. öağız yoluyla veya hava yoluyla alınan maddelerin metabolitleri ve hormon düzeyleri deri yaşlanmasını etkilemektedir. Ultraviyole, hava kirliliği, enfeksiyonlar, sigara içmek ve bazı hormonal faktörler yaşlanma sürecini hızlandıran en önemli faktörlerdir. Sigara içen kişilerde hayatı boyunca sigara kullanmamış kişilere göre iki kat daha fazla kırışıklık oluştuğu saptanmıştır. Sigaranın deride yapmış olduğu değişiklikler güneş ışığı, yaş, kilo değişiklikleri ile ilişkili olmayıp; sadece sigara içme süresi ve miktarı ile ilişkilidir yaşları arasındaki kişilerde yapılan bilimsel bir araştırmada yılda içilen paket sayısı ile yüzdeki kırışıklık arasında pozitif ilişki saptanmıştır. Sigara içmenin güneş ışınlarına göre daha fazla deri yaşlanmasına etki ettiği bildirilmektedir. Sigaranın foto yaşlanma sürecini de hızlandırdığına dair yayınlar bulunmaktadır. Sigara içen kişilerde tipik sigara tiryakisi yüzü adı verilen dudak çevresinde dudağa dik çizgiler, yüzde kırışıklık ve soluk cansız kuru deri, alttaki kemik çıkıntılarının belirginleşmesi sonucu çökmüş yüz ifadesi sık karşılaştığımız görüntülerdir. Bu görüntü ne yazık ki; 70 yaş üzeri fizyolojik yaşlanma sürecinde gözlenen görüntüyle aynı olmaktadır.

6 SAYFA 07 S?YAH MAVR KIRMIZI SARI Mesaj vermenin anlamı yok Son dönemde sık sık yönetimin istifaya çağrılmasını değerlendiren Kocaman, taraftara mesaj vermenin anlamı olmadığını söyleyerek "Birlik beraberlik konusunda yol alamadık" dedi Yamanlar dan Güney Afrika da BüYüK ZAFER FENERBAHÇE Teknik Direktörü Aykut Kocaman, 1-0 kazandıkları Mersin İdman Yurdu maçından sonra düzenlenen basın toplantısında, geçen haftaki mağlubiyetin ardından puan farkını düşürmek için önemli bir maça çıktıklarını belirterek, maça da bu düşünce ile başladıklarını söyledi. Maçın başında hücumda yeterli gözüktüklerini ancak bu durumun bir taraftan da handikapları olduğunu anlatan Kocaman, ''Özellikle ilk yarıda oyunun kenarlarından kaynaklanan zaaflarımızdan dolayı oyunu kontrol etme ve baskıyı artırma şansını çok yakalayamadık. Devrenin sonunda gelen gol hem maça hem de 3 puana bağladı. İlk yarı oyunun kontrolü tamamen elimizdeydi. Farkı artırma imkanı da bulduk ama bunları değerlendiremedik'' diye konuştu. Kocaman, önümüzdeki haftaların her takım için puan kayıplarına açık olacağını ve en az puan kaybedenin avantaj sağlayacağını ifade etti. Bir gazetecinin ''Son zamanlarda Fenerbahçe'de saha dışında bölünmüşlük söz konusu. Bu sizi nasıl etkiliyor, taraftara mesajınız olacak mı '' sorusu üzerine Kocaman, ''Taraftara bir mesaj vermenin sanki bir anlamı yok gibi gözüküyor çünkü herkes kendi oyununu oynuyor bizim dünyamızda. Fenerbahçe'de de Türk futbolunda da herkes kendi oyununu oynuyor. Dolayısıyla verdiğimiz mesajların yerine gitmeme ihtimali çok daha yüksek olduğu için konuşmanın anlamı yok. Ben devre arasında transferle ilgili soruya verdiğim yanıt gibi, 'Bizim en büyük transferimiz, en büyük gücü olan Fenerbahçe'nin birliğini sağlamak' demiştim. Bu konuda yol almadığımız gözüküyor. İZMİR Yamanlar Koleji Güreş takımı, 8-9 Şubat tarihleri arasında Güney Afrika nın başkenti Pretoria da yapılan 5.Uluslar arası Stoei Okullar Greko-Romen Güreş Turnuvasında 2 Altın, 2 Gümüş, 3 Bronz madalya kazandı. Yamanlar Koleji öğrencilerinin ödüllerini Pretoria Üniversitesi Dekanı Prf. Fanie Vermaak verdi. Güney Afrika Güreş Federasyonu ve Pretoria Üniversitesinin ortaklaşa organize ettiği 5.Uluslar arası Stoei Okullar Güreş Turnuvasına 22 ülkeden 450 sporcu katıldı. Yamanlar Koleji müdürü Şakir Ural Güreşin marka okuluyuz. Böylesine önemli bir Turnuvada 7 madalya almak büyük bir başarı öğrencilerimizi kutluyorum. Öğrencilerimiz ayrıca Güney Afrika da farklı ülkelerden gelen öğrenciler ile sportif ve kültürel alışverişte bulunarak büyük bir deneyim kazandılar. dedi. Arena'da Drogba coşkusu! Türk Telekom Arena'da Didier Drogba coşkusu yaşandı... Lider Galatasaray'ın en yakın takipçisi M.P. Antalyaspor'u 2-0 yendiği maçı tribünde başkan Ünal Aysal ile birlikte izleyen yıldız oyuncuyu taraftarlar büyük bir coşkuyla karşıladı.. Kulüp başkanı Ünal Aysal'ın locasında karşılaşmayı i- zleyen Drogba, Başkan Aysal'ın yanında oturdu ve maç öncesinde kendisine sevgi gösterisinde bulunan taraftarları el sallayarak selamladı. Bu arada sarı-kırmızılı taraftarlar, Drogba için stat tribünlerine, "Şimdi sen 'yeniden', aslan gibi savaş Didier Drogba" ve "Alınacak bütün kupalara atıyoruz bir gol daha! Hoş geldin Didier Drogba" yazılı dev pankartlar astı. ASLAN'IN zirve keyfi Galatasaray, Burak Yılmaz ile güldü. Spor Toto Süper Lig'- de en yakın takipçisi M.P. Antalyaspor'u Türk Telekom Arena'da ağırlayan lider Galatasaray, Burak Yılmaz'ın golleriyle sahadan 2-0 galip ayrılarak zirvede rahat bir nefes aldı G G alatasaray, Burak Yılmaz ın golleriyle M.P. Antalyaspor u 2-0 mağlup etti. Bu galibiyetle puanını 40 a çıkaran sarı kırmızılılar, bu hafta ikinci sıraya yükselen Beşiktaş ile arasındaki puan farkını 5 e çıkardı. Sahadan puansız ayrılan M.P. Antalyaspor ise 33 puanda kaldı ve Beşiktaş ile Fenerbahçe nin gerisinde haftayı 4. sırada kapattı. Beşiktaş ve Fenerbahçe nin sahadan galibiyetle ayrıldığı haftada en yakın takipçisini mağlup etmeyi başaran Galatasaray zirvede rahat bir nefes aldı. Galatasaray sahaya Muslera, Sabri Sarıoğlu, Semih Kaya, Dany, Riera, Hamit Altıntop, Yekta Kurtuluş, Selçuk İnan, Amrabat, Sneijder ve Burak Yılmaz ilk 11 i ile sahaya çıkarken, Medical Park Antalyaspor sahada Hakan Arıkan, Ali Tandoğan, Aissati, Musa Nizam, Uğur İnceman, Emrah Başsan, Ergün Teber, Zeki Yıldırım, Deniz Barış, Diarra ve Mehmet Eren Boyraz 11 i ile yer aldı. Yeni transferlerden Sneijder in ilk 11 de sahaya çıktığı, Drogba nın ise tribünde izlediği maça sarı kırmızılılar etkili başladı. Kontrollü bir oyun sergileyen rakibinin sahasına y- erleşmek isteyen Galatasaray, ilk dakikalarda kanatlardan gelerek pozisyon üretmeye çalıştı. Sarı kırmızılılar aradığı golü 8. dakikada Burak Yılmaz ile buldu. Galatasaray rakip yarı sahanın orta bölümünden serbest vuruş kullandı. Hamit Altıntop un kullandığı serbest vuruşta savunmadan seken top ceza sahası içinde boş pozisyondaki Burak Yılmaz ın önünde kaldı. Yıldız futbolcu bekletmeden vuruşunu yaparak takımını 1-0 öne geçirdi. M.P. Antalyaspor kalesinde gördüğü golün ardından daha fazla ileri çıkmaya başladı. Sarı kırmızılıların kalesinde pozisyon bulmaya çalışan konuk ekip, istediği fırsatları yakalayamadı. Oyunun kontrolünü elinde tutan Galatasaray, ikinci gol için M.P. Antalyaspor kalesine yüklenmeye devam etti. İlk yarının kalan bölümünde iki takım da yakaladığı pozisyonları gole çeviremezken, Galatasaray 8. dakikada Burak Yılmaz ın kaydettiği golle soyunma o- dasına 1-0 üstün gitti. Karşılaşmanın ikinci devresine de Galatasaray hızlı başladı. Oyunu M.P. Antalyaspor yarı sahasına yıkan sarı kırmızılılar, rakip kalede önemli fırsatlar yakaladı. Maçın 62. dakikasında Galatasaray da sahneye yine Burak Yılmaz çıktı. Yıldız futbolcu rakip fileleri ikinci kez havalandırarak skoru 2-0 yaptı. Orta alanda topu İbrahim den kapan Amrabat, sol kanattaki Burak Yılmaz ile topu buluşturdu. Sol çaprazdan ceza sahası içine giren Burak, çektiği sert şutla kaleci Hakan Arıkan ı birkez daha mağlup etti ve farkı 2 ye çıkardı. Galatasaray, Burak Yılmaz ın 8 ve 62. dakikalarda kaydettiği gollerle sahadan 2-0 galip ayrıldı. Bursaspor'a 50 yılda 44 teknik adam Geçen hafta imza atan Hikmet Karaman, bu yıl 50'nci yılını kutlayacak olan Bursaspor'un 44'üncü teknik direktörü oldu. Ertuğrul Sağlam, 4 sezonla aralıksız en uzun süre görevde kalan isim oldu GEÇEN hafta, 2,5 yıllık sözleşmeye imza atan Hikmet Karaman, bu yıl 50'nci yılını kutlayacak olan Bursaspor'un 44'üncü teknik direktörü oldu. 1 Haziran 1963'de kurulan Bursaspor, Karaman ile 2,5 yıllık sözleşme imzalayarak yeni bir sayfa açtı. Ertuğrul Sağlam'ın, Ocak ayı sonunda istifa etmesinin ardından göreve gelen Karaman, ''Timsah''ın 44'üncü teknik direktörü oldu. ÜNLÜ İSİMLER Bursaspor'un 50 yıllık tarihinde birbirinden ünlü yerli ve yabancı futbol adamları görev aldı. ''Taçsız Kral'' Metin Oktay da bir dönem Bursaspor'u çalıştırdı. Trabzonspor'da şampiyonluklar yaşayan Ahmet Suat Özyazıcı, Beşiktaş'ta önemli başarılara imza atan Gordon Milne, A Milli Takım'ı çalıştıran Sepp Piontek ve ''Karpatların Maradonası'' lakaplı George Hagi de teknik direktör olarak görev yaptı. İLKLERİN ADAMI TUCALTAN Muhtar Tucaltan ise Bursaspor'da ''ilklerin adamı'' olarak ön plana çıkıyor. ''Timsah''ların ilk profesyonel futbolcusu, ilk jübile yapan oyuncusu ve ilk teknik direktörü olan Tucaltan, yeşil-beyazlı takımda farklı zamanlarda 8 sezon teknik adam olarak görev aldı. Yeşil-beyazlı ekibin sıkıntı yaşadığı sezonlarda taraftarların, ''Muhtar gel bizi kurtar'' tezahüratıyla göreve çağırdığı Tucaltan, hiçbir zaman görevden kaçmadı. Ekip, ilk kupasını Sabri Kiraz'ın teknik direktörlüğünde elde etti. Kiraz yönetimindeki yeşil-beyazlılar, sezonunda 2. Lig Beyaz Grup şampiyonu olarak 1. Lig'e yükselme başarısı gösterdi. Kiraz, ve sezonlarında da görev aldı.

7 SAYFA 08 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Eşref Bey içini döktü:başkanlık gibisi yok! Kurtlar Vadisi Pusu dizisindeki Eşref Bey rolüyle tanınan Yalova Belediyesi eski Başkanı Binicioğlu, Rolümü severek oynuyorum ama belediye başkanlığı yaparken daha fazla keyif alıyordum dedi Televizyon ekranlarında 10 yıldır yayınlanan ''Kurtlar Vadisi Pusu'' dizisindeki ''Eşref Bey'' rolüyle tanınan eski Yalova Belediye Başkanı Barbaros Binicioğlu, oyunculuk, inşaat mühendisliği ve Belediye Başkanları Birliği Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini aynı anda yürütüyor. Binicioğlu, Belediye Başkanları Birliği'nin istişare toplantısına katıldığı Kütahya'da, AA muhabirine yaptığı açıklamada, birçok kişinin, kendisini ''Eşref Bey'' rolüyle tanıdığını ancak hem inşaat mühendisi olduğunu hem de yıllarında Yalova Belediye Başkanlığı görevinde bulunduğunu bildirdi. En büyük zevk ve keyif aldığı, gurur duyduğu vasfının, belediye başkanlığı yapması olduğunu belirten Binicioğlu, diziye, İhtiyarlar Heyeti ile baş karakter Polat Alemdar arasında irtibatı sağlayan Eşref Bey'i canlandırarak başladığını hatırlattı. Son iki yıldır, heyet üyesi kimliğiyle rolünü sürdürdüğünü dile getiren Binicioğlu, ''Senaryo gereği, Türkiye ve Ortadoğu'da gelişen olaylarla heyetin rolü ön plana çıktı. Suriye'de, Polat Alemdar'ın başına kötü şeyler geldi. Şimdi yeniden Türkiye'ye döndü. Geçen günlerde enteresan bir şey oldu. 'Polat Alemdar, Suriye'de öldü' denilince bir vatandaşımız, yerel gazeteye tam sayfa taziye ilanı vermiş. Böyle şeyler de oluyor. Şimdi Eşref Bey olarak diziye devam ediyorum. Son bölümde köşeye sıkıştırıldım. Üzerime herhalde 10 silah çevrildi. Sahne orada bitti. İnşallah bu haftaki bölümde kurtulacağız. Senaristler bir değişiklik yapmazsa kurtuluruz dedi. Binicioğlu, dizinin dikkat çekici özelliklerinden birinin, senaryonun değişkenlik göstermesi ve iki hafta sonraki olayların bile kestirilememesi olduğunu anlattı. Senaristlerin dahi hikayenin gidişatını tahmin edemediğini vurgulayan Binicioğlu, ''Dizinin en önemli özelliği; dünyanın, Türkiye'nin ve diğer Ortadoğu ülkelerinin gündemini, gelişen olayları çok iyi takip etmesi. Bunun da sırrı güncel olması. Bazen çekim esnasında bile senaryo değişebiliyor. Çok hızlı değişiyor. Çok dinamik bir dizi. Dizinin başarısı, Polat Alemdar karakterinde olduğu kadar senaryoda, yani senaristlerin başarısında gizli. 10 senedir yayınlanıyor. İnşallah bir 10 sene daha devam edecek.'' (AA) Operasyonu gerçekleştiren Medical Park Hastanesi Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Demirbaş, bu yöntemi dünyada ilk kez kendilerinin uyguladıklarını belirterek, Uluslar arası kongrede sonuçları açıklayacağız diye konuştu 2 HASTAYA AYNI ANDA HEM bypass hem de böbrek nakli Antalya da kalp damarları tıkalı olan 52 yaşındaki Orhan Akın ve 67 yaşındaki Emine Deke, aynı anda yapılan bypass ve böbrek nakliyle sağlıklarına kavuştu. Medical Park Hastanesi Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Alper Demirbaş, bu yöntemi dünya da ilk kez kendilerinin uyguladıklarını, sonuçlarını uluslararası kongrede açıklayacaklarını söyledi. Antalya da yaşayan işçi emeklisi Orhan Akın a, 2001 yılında diyabete bağlı olarak böbrek yetmezliği teşhisi konuldu. İlaç tedavisiyle yaşamını sürdüren Akın ın böbrekleri, 20 gün önce iflas etti. Diyalize girmeye başlayan Akın ın baldızı Gülizar Ersu (52), eniştesine böbreğini vermek için gönüllü oldu. İkili, nakil için Medical Park Organ nakli Merkezi ne başvurdu. Yapılan tetkiklerin ardından 3 çocuk babası Akın ın kalbe giden 2 damarının tıkalı olduğu ortaya çıktı. Doktorlar bunun üzerine aynı anda bypass ve böbrek nakli yapılmasına karar verdi. Medical Park Antalya Kalp Hastanesi Direktörü Prof. Dr. Hüseyin Okutan tarafından ameliyata alınan Orhan Akın ın ilk olarak kapalı olan damarları açıldı. Ardından hasta, uyandırılmadan organ nakli ekibine teslim edildi. Prof. Dr. Alper Demirbaş başkanlığındaki ekip, Gülizar Ersu dan alınan böbreği başarılı bir şekilde Akın a nakletti. Tek operasyonla iki önemli hastalıktan kurtulan Akın, Riskli bir ameliyattı ama çok başarılı geçti. Kendimi çok iyi hissediyorum. Baldızıma ve doktorlarıma teşekkür ediyorum dedi. Dünya da ilk kez Türkiye de uygulanan yöntemle 6 çocuk annesi Emine Deke de nakil yapıldı. Antalya nın Alanya ilçesinde yaşayan Deke ye 25 yıl önce şeker hastalığı teşhisi kondu. Deke de 5 yıl önce de diyabete bağlı olarak kalp ve böbrek hastalığı gelişti. Kalbe giden 3 damarı tıkalı olan Emine Deke yi birçok hastane masada kalır diyerek ameliyat etmek istemeyince aile Medical Park Antalya Hastanesi ne başvurdu. Yapılan tetkiklerin ardından Deke de böbrek yetmezliğinin de başladığını belirleyen doktorlar, aynı anda bypass ve böbrek nakli yapılmasına karar verdi. Emine Deke nin 38 yaşındaki oğlu Turgut Deke, annesine böbreğini vermek için gönüllü oldu. Geçtiğimiz hafta ameliyata alınan Emine Deke ye önce bypassın ardından böbrek nakli yapıldı. Kendini yeniden doğmuş gibi hissettiğini söyleyen Deke, Sağlığıma kavuştuğum için çok mutluyum. Hem diyalizden hem de ağrılarımdan kurtuldum diye konuştu. Operasyonlar hakkında bilgi veren Prof. Dr. Alper Demirbaş, iki hastanın da şeker hastası olduğunu söyledi. Diyabetin en önemli sonuçlarından birisinin kalp damar sistemine ve böbreklere zarar vermesi olduğunu belirten Demirbaş, Türkiye deki böbrek yetmezliklerinin yarısının nedeni şeker hastalığı. İki ameliyatın aynı anda yapılması, hastayı kalp ameliyatı sonrası girilen diyalizin olumsuz etkilerinden koruyor. Hastanın arka arkaya 2 büyük ameliyat geçirmesine gerek kalmadığı için risk azalıyor. Hastanede kalış süresi kısalıyor. Hasta iki kez anesteziden kurtuluyor. Bu yöntemi ilk kez biz uyguladık. Son ameliyatlarla birlikte 22 hastayı bu şekilde sağlıklarına kavuşturduk. Bu ameliyatların sonuçlarını uluslararası kongrelerde duyuracağız. diye konuştu. (CİHAN) Tarihi bina gitti gidiyor Muğla'nın ilk kiremit çatılı ve iki cumbalı evi olma özelliği taşıyan 250 yıllık tarihi binada şiddetli yağışlar nedeniyle göçük meydana geldi. Balıbey Mahallesi Sekibaşı Caddesi'ndeki tarihi binanın yıkılan baca ve duvarından kopan büyük taş parçaları yan tarafta bulunan tek katlı evin terasına ve avlusuna düştü. Tarihi binadan kopan parçaların teras katına zarar verdiği evde oturan Şükrü Tirimoğulları, göçük sırasında eşinin mutfakta olduğunu, tek tesellilerinin ise göçükte can kaybı yaşanmaması olduğunu söyledi. Eşinin 5 dakika önce dışarı çıkması halinde büyük bir felaket yaşanacağını belirten Tirimoğulları, ''Eşim mutfakta yemek yapıyordu. Büyük bir gürültü olmuş ve elektrikler kesilmiş. Dışarı çıkıp baktığında tarihi binanın baca ve duvarının evin üzerine ve avluya göçtüğünü görmüş. Şans eseri olayda yaralanan olmadı ama burası tehlike saçıyor'' dedi. Tarihi binanın zarar verdiği evin sahibi Ramazan Çinki ise tarihi binanın bakımsızlık nedeni ile tehlike saçtığına işaret ederek, ''Biz birçok kez burasıyla ilgili dilekçe verdik. Ancak hiçbirinden sonuç alamadık. Bugünde böyle bir olay meydana geldi. Kimsenin yaralanamaması büyük bir şans. Yetkililerden bir an önce buraya bir çözüm bulmalarını istiyorum'' diye konuştu. (AA) KAVŞAK İSYANI Edremit ilçesinin Altınoluk beldesinde, alt geçit kavşak yapılmasını isteyen vatandaşlar, Çanakkale-İzmir karayolunu bir süre trafiğe kapattı. Altınoluk Belediyesi önünde toplanan ve aralarında Belediye Başkanı Hasan Özpolat'ın da bulunduğu belde halkı, Çanakkale-İzmir karayolunu bir süre trafiğe kapattı. Özpolat, burada yaptığı konuşmada, bulundukları bölgede çok fazla kaza olduğunu iddia ederek, ''Bu kazaların 3'ü ölümle sonuçlandı. Bu kavşak çok yoğun işliyor. Buraya, 'battı-çıktı' olarak nitelendirilen alt geçit kavşak yapılmasını istiyoruz. Birçok kez başvuru yaptık ama teklifimiz kabul edilmedi. Bir ölüm daha olmadan yetkililerden bunun yapılmasını istiyoruz'' dedi. Açıklamanın ardından, grup olaysız dağıldı. Eylem sırasında Çanakkale-İzmir karayolunda araç konvoyları oluştu. (AA) ŞOV YAPMAYA DEĞİL destek olmaya geldim Maaşlarını alamayan BMC işçilerini ziyaret eden MHP İzmir İl Başkanı Karataş, BMC yi bugünlere getiren işçilerin mağdur olmaması için elimizden geleni yapacağız. Her zaman yanlarındayız diye konuştu Milliyetçi Hareket Partisi İzmir İl Başkanı Necat Karataş, on aydır maaş alamadıkları gerekçesiyle fabrika önünde eylem çadırı kuran BMC işçilerini ziyaret etti. BMC nin, sadece özel sektör kuruluşu değil İzmir in İzmirlinin kuruluşu olduğunu söyleyen Karataş, işçilere destek sözü verdi. Terörle mücadelede kullanılan kirpi leri de üreten BMC de, 2 bin 300 işçi alacaklarını tahsil edemeyince üretim ikinci kez durdu. Üretimi durdurarak hak arama mücadelesine başlayan işçilerin sıkıntılarını, BMC fabrikasında dinleyen Karataş, Hak aradığınız bu mücadelede yanınızdayız dedi. Karataş, yağmurlu havaya rağmen fabrikadaki yemekhaneyi dolduran işçilerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Karataş işçilere hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi: BMC, uzun yıllarca İzmir in gururu olmuş; İzmir ve ülke ekonomisine katkı sağlamış bir kuruluştur. BMC nin bugüne kadar gelmesinde emek sarfettiniz; sizler emekçisiniz dolayısıyla BMC aynı zamanda sizlerindir. Son yıllarda silahlı kuvvetler için de araç üreten önemli bir kuruluşun çalışanlarının ücretlerini alamaması, bizi çok derinden üzmektedir. Ben siyasi şov yapmaya gelmedim. Sıkıntılarınızı paylaşmak; MHP nin yerel yönetimini ve Meclis teki grubumuzu, mutlaka, bilgilendirerek probleminizin çözülmesiyle ilgili katkı sağlamak için geldim Salonu dolduran işçilerden partiler nezdinde gelen başkan ve temsilcilerin siyasi söylemlerde bulundukları, işçilerin sıkıntısıyla ilgilenmekten uzak konuşmalar yaptıkları konusunda şikayet alan Karataş, Geçtiğimiz Kasım ayında MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu nun Meclis te dile getirdiği, keza MHP Grup Başkan Vekili ve İzmir Milletvekili Oktay Vural ın da destek verdiği bir çalışma yapıldı. Ama yapılan çalışmalar kalıcı olmalı yani netice kalıcı olmalı. Bir nebze maaş ödensin, maaşlar bir ay, üç ay ödensin şeklinde olmamalı. Bu köklü kuruluşun üretime devam etmesi, siz değerli arkadaşlarımızın sıkıntılarının sona ermesi için MHP nin Meclis nezdinde de mutlaka girişimi olacaktır. Sözleri, sık sık salondaki işçilerin alkışlarıyla kesilen Karataş, Önümüzdeki süreçte, çalışmalar netice getirmediği taktirde gerekli mücadeleyi vereceğimize, sorunun taraflarına gereken baskıyı yapacağımıza sizlerin önünde söz veriyorum. dedi.