Hıdır Çam. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Hıdır Çam. - şiirler - Yayın Tarihi: 26.9.2008. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat"

Transkript

1 - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir. Şiirlerin kopyalanması gerçek veya elektronik ortamlarda yayınlanması, dağıtılması Türkiye Cumhuriyeti yasaları ve uluslararası yasalarla korunmaktadır ve telif hakları temsilcisinin önceden yazılı iznini gerektirir. Bu doküman, şairin kendisi veya temsil hakkı verdiği kişinin isteği üzerine Antoloji.Com tarafından, şairin veya temsilcisinin beyanları doğrultusunda yayınlanmıştır. Bu dokümanın yayınlanması kullanılması dağıtılması kopyalanması ile ilgili husularda ve şiir içerikleri ile ilgili anlaşmazlıklarda Antoloji.Com hiç bir şekilde sorumlu ve taraf değildir.

2 (1959-) aşkını da tattım yalan dünyanın kara sevdasını da ve başka sevgiler de vardı bunların yanında karasevdayı gizledim sevilmemek korkusuyla ama kin beslemedim içimde sakladım en güzel kokusuyla. zaten gizlemek zorundaydım diğer sevgileri gençlik hevesi değil kalbimde başkaydı onların yeri onlar, beni sevmek beni bilmekti beraber aç kalıp bir zeytin tanesini beraber yemekti

3 Ağıt CANIM KIZIM (AĞIT) Çeyizin sandıkta kaldı Neredesin canım kızım Koru komşu seni sordu Neredesin canım kızım Madem gitmekti muradın Ananı niye almadın Kartal mısın yok kanadın Neredesin canım kızım Hangi dağın başındasın Daha on beş yaşındasın Öldü dirildi kardaşın Neredesin canım kızım Dil tükettim sora sora Taş bağrıma vura vura Bak karlar düştü Munzur a Neredesin canım kızım Akşam olup yel esende Bağrıma ataş düşende Sabır bende, umut sende Neredesin canım kızım Kaderini dağlar yazsın Mezarını kuşlar kazsın Sen adama kıyamazsın Neredesin canım kızım Bayrağını bayrak yapam Evimin damına takam Düğün kuram, kına yakam Neredesin canım kızım. Yetiş ya pirim duvaya Ayrılık koma araya Bak kuşlar döndü yuvaya Neredesin canım kızım

4 Alışamadım...Hece ALIŞAMADIM Sen göçtün, baharım kışa dönüştü Hala yokluğuna alışamadım Gözlerimin altı çoktan buruştu Hala yokluğuna alışamadım Evlendim çoluğa, çocuğa karıştım Ağaran saçlarımla çoktan barıştım Yanan yüreğime kardan kül bastım Hala yokluğuna alışamadım Ölçemez hasreti, yetmez beş duyu Kadehlere doldun, böldün uykuyu Kalbim tökezliyor geceler boyu Hala yokluğuna alışamadım Gönül bu, on beş yıl öteye gider Kıyamaz anılara, edemez heder Bir kerecik olsun, bir kerecik der Hala yokluğuna alışamadım Sen toprağa düştün, ben dağdan,dağa Sana çok, çok yakın, benden uzağa Bilirim toprak bu, vermez bir daha Ama yokluğuna alışamadım

5 Alim Bugün içtim efkarlıyım Tüm kadehler benden Alim Sevap eyle günahları Çık imandan dinden Alim Yunus gelsin, sazı çalsın Veysel le ummana dalsın Malı mülkü alan alsın Benlik çıksın tenden Alim Sorguya çek Yaradan ı Şeytanını gör de tanı Sevme insana çatanı Nefret eyle kinden Alim Madem cennet bir hediye Bunca ayıp günah niye İnanma melek huriye Avans iste önden Alim Dünya fani ölüm kalım Şeytan ile etme çalım Gel öteyi taşlayalım Ben hazırım dünden Alim Tutmak için son nefesi Terk etmiyor can kafesi Sen insansın yok ötesi Tüm umutlar sende Alim

6 Anadolu'nun dili- Bu bizim öykümüz ANADOLU NUN DİLİ (BU BİZİM ÖYKÜMÜZ) Nereden başlasam dostlar, nasıl anlatsam. Destan mı söylesem, ağıt mı yaksam. Tepeden tırnağa bu bizim öykümüz, at gibi, avrat gibi, kıçımızda ki don gibi bu bizim öykümüz. Daha dün, erenler dergahında semah dönerken kılavuz oldu bize allı turnalar, telli turnalar ve düştük yollara yük değil dert taşıdık heybelerimizde Beylerimizi, paşalarımızı taşıdık geldik bu güne çulsuz, çuvalsız. Şimdi dönüp de baksak arkaya Türkmeniyle, Tatarıyla bin yıllık göç gelir. Heybeler bomboş, inanmak güç gelir. Şimdi dönüp de baksak arkaya bir yanımız sızı bin yıllık umut, öte yanımız kasırga kapkara bulut. Hangi yandan nereye baksam, nereden başlayıp, nasıl anlatsam destan mı söylesem ağıt mı yaksam Şaşırdım dostlar şaşırdım vallahi Değirmende döner taşım sevda değil bu bir hışım... Un öğütmeyen taş başımıza çalınsın çalınsın, çalınsın da yufka yürekler biraz alınsın

7 alınsın, alınsın da öçler alınsın. O bir rivayet, -bin yetmiş bir- le başlar. Oysa ben toprakla var oldum, toprakla yoğruldum. Döl, döl çoğalıp dağ, dağ ayrıldım. Yok tu sınırlarımız Alpaslan da kim? Ben, Bedrettin i bilirim O, rençper dostudur Haymana Ovası nda semah dönende, bire yüz verdi başaklar o yıl; ve dağları bilirim fermandan yüce dağları, Dadaloğlu nu, Köroğlu nu Onlar şahidimdir aç kaldım, susuz kaldım ama onurumla yaşadım Erciyes gibi Hasan Dağı gibi Haram olsun bana anamın ak sütü bir kez boyun eğdimse zalımın zulmüne Dar ağacı kurulurken Şah diyen baş vurulurken Pir Sultan dım ben. Canım zalım elinde türkülerim dost dilinde adım kaldı ahım kaldı yeşerdi dar ağacım dal, budak saldı ve bir gül açtı bir bulut kaynadı Sıvas ilinden. Kılıç çaldı Yavuz köpürdü coştu renk verdi Kızılırmak Haram oldu dostlar haram oldu bize

8 bu ilde durmak. Dağıldık dört yana Bozok Yaylası na Munzur Dağları na sonra da Celali olduk Koçğirili, Dersimli olduk. Ödeyemedik vergilerimizi Göndermedik gençlerimizi Tunus a, Yemen e Eşkıyaya çıktı adımız kıraç topraklarda fermanlar boy attı Ferman, derman doğurur emanete ihanet olmaz dedik sarıldık silaha sığındık toprağa taşıdık mirasımızı dededen toruna tarhana çorbamızı içercesine cemlerde semahlar çekercesine. Kopuktu, yoktu bağlarımız biz bize el olduk, kızıl bir gül olduk yeşerdik her bahar kendi bahçemizde taaa ki saray birleşene dek toprağımıza göz dikmiş yedi düvelle. Her dağda bir ataş yanar her ovada bir yara kanardı Kürdün, çadırı penceresiz Lazın, gözü deniz Türkmenin ki Toros tu Her biri ses kadar uzak ahret kadar dosttu. Taaa ki saray birleşene dek toprağımıza göz dikmiş yedi düvelle. Saray, birleşince yedi düvelle dönmez oldu turnalar üşüştü dört yana leş kargaları avutamadı ağıtlar. Yürek bu, nasıl dayansın taş olsa çatlardı. Zaman dur dedi, her dağın başında bir tüfek patladı. Biz, canı toprak toprağı can bildik. Bir karış sınır için, kardeşe kan güttük Şaşırmış mı gavur

9 yoksa görmez mi? bilmez mi birbirine sırt vermiş dağları. Sırat köprüsü mü bu! geçmek kolay mıdır Boğazdan, Sakarya dan hehey yavrum hehey adamın anasını, avradını bellerler. Hehey yavrum hehey ne günler yaşadık ne günler gördük. Kürt, Lazı sırtında ahrete taşıdı Çerkez, ölümü kucakladı bir gözünde toprak diğerinde ekmek kulaklarında Yörük türküleriyle. Kanla öğrendik, canla öğrendik vatanın ne kadar geniş dostun ne kadar yakın düşmanın ne kadar çok olduğunu Gözlerimizle gördük sarayların çöküp bir devrin, yedi düvelin nasıl yok olduğunu. Muasır devletler seviyesine dedik el ele emek, emeğe verdik. Güller ektik dört bir yana fideler diktik, Van dan Edirne ye Hopa dan, Dalaman a Emanet eyledik bekçilik verdik Zoguldaklı hakkıya Sivaslı salmana İyiydi bekçilerimiz, Hacıbektaş tan da Hacıbektaş. Saftı bekçilerimiz, Keloğlan a aldanan. Cahildi bekçilerimiz, Karagöz den ders alan. Kördü bekçilerimiz, kargayı kılavuz kılan. Sinsiydi düşman İzleri yoktu ne adem soyunda, ne de evrim yolunda. Tilki dölünden,

10 tilkinin kuyruğundandı onlar. Örümcekleştiler, tuttular köşe başlarını. Davetsiz oturdular köşklere sinsi ve sessiz Yalan taşıttılar öğrencilerimize çantalarında Yalanlara süslediler gazete küpürlerini Yalan söylüyordu radyolar televizyonlar Dillerde sakız kulaklarda küpeydi yalan ve dolan. Sonunda da oldu olan Bekçileri susturup, Kızılırmak ı küstürüp, Anadolu yu taşıdılar ovaları, dağlarıyla en uzak kıtaların en obur sofralarına. Erzurum Dağları da kar ile boran... Bulunmaz ki bizlerden kafayı yoran Yükleyip tüm suçu, küfrettik feleğe umutlar bağlayıp güvendik bileğe Ne erkekliğe bok sürdük, ne de dilimize bal. Ne geçti elimize kelepçelerden başka bugüne kadar. Kıç kıça verip hapisler yattık da baş başa verip düşünemedik; düşünüp kafaları şişiremedik. Fırsat bu fırsat diyip beyler şişirdiler cüzdanlarını, göbeklerini. Sonra da İtal malı muz yerli malı kız kaderde kıvaçta biz diyip gel keyif ettiler. Biz böyle değildik, tanıktır bu yerler. Tanıktır Bolu Dağı, tanıktır Kızılırmak. Beyler, soframıza dil uzattığında Köroğlu olur dağlarda gezer, uçan kuşlardan hile sezerdik. Alın terimize gölge edende, canımızı namluya kurşun eder de gökte ki kuşu gözünden vururduk.

11 Dur diyelim dostlar, dur diyelim gayrı bu asalaklara Kursaklarında kalsın sevinçleri, beylikleri düşlerinde. Aç kurtlar yemesin Nuh un kemiklerini Ağrı Dağı titremesin korkudan tir tir Kuralım divanı, soralım hesabı, soralım bir bir. Hüdayda da canım dostlar hüdayda gör ki neler neler olur bir ayda. Hüdayda da canım dostlar hüdayda gerilmiş okumuz durmasın yayda. Hüdayda da canım dostlar hüdayda halay çekip buluşalım meydanda. Hüdayda da bire dostlar hüdayda bitsin artık bitsin bu dava. Tarihler yazsın öykümüzü sonra da atalarımız... densin öykümüz söynsin yıldızda, ayda...

12 Aşk...Hece AŞK Bedenimi etle, kemik bilirdim Sevdanın sırrına ermeden evvel Çıktığım her yolun, sonu var derdim Aşkın katarına binmeden evvel Aşk ile tanıyıp ayı, yıldızı Aşk ile unuttum kadını, kızı Can, kurban eder de, duymazdım sızı Aşkın yarasını bilmeden evvel Aldandım nefsime, tuzaklar kurdum Kendi tuzağımda kendimi buldum Can için cananı, aradım durdum Canı, cananıma vermeden evvel Gönüldü bir zaman, yüksekte uçan Yapraksız, meyvesiz çiçekler açan Gönüldü aklımı görünce kaçan Yüreğim aşk ile dolmadan evvel Kim, deldi dağları, düştü dillere Kim, seçti zındanı göz göre göre Kim, kim için ekti aşkı çöllere Mecnun, Leyla sını görmeden evvel Sevdadan öteye, boşmuş dilekler Sevdamla gül açtı, çoğaldı renkler Azrail, can için boş yere bekler Aşk aldı canımı, ölmeden evvel

13 Aşka değince... Düşerek rahmine hava, su, toprak Yeryüzü canlandı aşka değince Tohumlar kök salıp açınca yaprak Kayalar zorlandı aşka değince Aşka davet dedi güneş, ay, yıldız Zamanla dans etti geceyle, gündüz Bir sofra sunuldu, sonsuz, kusursuz Sahibi sırlandı aşka değince Her canlı bir yola düştü koyuldu Kimi telef oldu, kimi yayıldı İnsanın nefesi en son duyuldu Sevdalar korlandı aşka değince Adem sahiplendi, aşkı yüklendi Bedenler gül açtı, acılar dindi Kulaktan kulağa neler söylendi Öyküler dillendi aşka değince Ardına takarak kuş ile kurdu Göklerde yerlerde Mevlayı sordu Bir düştü uyandı kendini buldu Ol Yunus nurlandı aşka değince Güzellerde dedi Karacaoğlan Gönül yaylasında dolandı han, han Kuş dilinde buldu Sultan Süleyman Saraylar sallandı aşka değince Leyla dedikleri kara kuru bir kız Mecnun u çöllerde eyledi susuz Bu sevda bir başka bilemezsiniz Çok çöller güllendi aşka değince Kimine canandı, kimine Mevla Kimi gün barıştı, kimi gün kavga Yürekten yüreğe doldu bu sevda Gönüller ballandı aşka değince

14 Ayperi' m (yıllara yenik bir aşkın öyküsü) AYPERİM Dün bir gül yollamışsın Kokusuna gizlemiş bir dil yollamışsın Ayperim dayanamıyorum yalvarıyorum ne olur durma gel diye saçlarımdan uçuşan yüreğimde tutuşan ömür bir yel diye Oysa biliyorsun dördüncü mevsimimi de çoktan tükettiğimi. Zemheri tipilerine karışıp tükenip bittiği.... Oysa biliyorsun ayaklarımın göz hapsinde ki naçarlığını ve yüreğimin ayaklarımda tutsak kaldığını. Yaşam, öğünürken zaman değirmeninde törelerin gençliğimi nasıl çaldığını. Şimdi mümkün mü eyy Ayperim cemreyi yeniden düşürmek buzul yüreğime. Ya da anıları sil baştan yaşamak sil baştan yaşamak yaşanmamışları Şimdi mümkün mü eyyy Ayperim zamanı mühürleyip günü batıdan doğurmak bir gün de olsa. Miladım sendin Bir düş görmüştüm yirmi beş yıl evvel Üç yıl uyanamadım gel de bana sor bir ömre değer.. Sonra ayrılıklar girdi araya evlilikler girdi Can, canı doğurdu can cana boğuldu çocuklar girdi. Her aşk bir düştür uyanınca biter Her düş bir aşktır yaşamaktan da beter Ben, seni hep düşlerimde gördüm uyanınca yokluğunda sevdim Ayperim varlığından da güzeldin. Sen yoksun aslında biliyorum ellerin yok

15 ayakların yok gözlerin yok Ama varsın; Bak bir kuş konuyor pencereme yağmur yağıyor, yıldırımlar çakıyor Bir çocuk ağlıyor bahçemde gözyaşlarına boğuluyorum Yokluğunla varsın Ayperim varlığınla yoksun yirmi iki yıldır.. Bir ömür borçlandım yaşama Bir can kiraladım, kefili sendin Son taksidim boynumda tökezleyen yüreğimle ödüyorum Gel diyorsun bana Gel diyorsun ama Ben, benim bensizliğime sana gidiyorum. Vakit çok geç, Yorgunum, kollarım kalkmıyor Ayperim benden bu kadar. Kendi ataşına yanan tenden bu kadar.. Yolsuzluğun kavşağında bir yol ayrımındayım Hiç dermanım kalmadı bunun da farkındayım. Dün tükendi gün tükendi Can, göğe yöneldi yön tükendi. Çok geç öğrendim Çok güç öğrendim Yaşamak için aşk aşk için yaşamak gerek. Yoksa ikisinden biri mümkün mü Ayperim atmıyor atmaz atmaz bu yürek...

16 Ayrılık Şiiri B. Rahmi Eyüpoğlu Hocamı saygıyla anarak... AYRILIK Gel baldan tatlım kara bahtlım Mendil salla kol salla Sarıl, ağla gözünden yaşlarla gurbete yolla Duman beni tuta ayrılık değil Ne edem nere gidem Gözümde yaşım belalı başım Uzaklarda kalmış ekmeğim, aşım Yuvasız, yurtsuz bir göçmen kuşum. Giderim, giderim de yolum yan gelir Bir ah çeksem içerimden kan gelir... nere baksam nere gitsem ne etsem de düşünceme yar gelir Yaaar, yar aramızda dağlar aramızda yokluk var Yaaar, yar seni andım diyar, diyar Yaaar, yar sensiz dünya bana dar Yaaar, yar duyuyor musun?

17 Aziz'e...Hece bir töre, bir namus, bir cinayet... AZİZ' E On üç yıl boyunca, sırtını dönüp Namluyu çevirmek hak mıdır Aziz Kirlenmişse eğer, senin namusun Hiç suçun, günahın yok mudur Aziz Hangi gün dokundun, sardın yar diye Açtın mı gönlünü, bir gün kal diye Başıma kalkarsın namus, ar diye Ben de bir insanım, çok mudur Aziz Çıkma dersin cama, kimseye bakma Oyup da gözlerimi, gözüme sokma Aş, ekmek verip de başıma kalkma Sordun mu yüreğim tok mudur Aziz Kestin dillerimi hep sen söyledin Gönlümün üstünde gönül eğledin Döktüğün kanımla kına eyledin Bir bak ellerine ak mıdır Aziz

18 Aziz 2...Hece... ve sonuç AZİZ Yıkandın, dinlendin, içtin suyunu Terk eyle vadiyi kaç ulan Aziz Bak güneş batıyor topla yükünü Karanlıkta kaçmak güç ulan Aziz Maya mı katılır eldeki göle Arada husumet var ise hele Namusu kurtardın töreye göre Yasalara göre suç ulan Aziz Tükettin karları teptin ayazı Direndin ecele getirdin yazı Sonrası ölüm yok Ali Boğazı Meşeden Öteye geç ulan Aziz Gecelerin uzun, düşlerin yarım Saç sakal karışmış perişan durum Arkada jandarma önde uçurum Yol burda tükendi seç ulan Aziz Bulutlar çekildi, yıldızlar küstü Ay, güneş devrildi vadiye düştü Sinekler, böcekler kana üşüştü Susmak yakışmıyor ses ulan Aziz.

19 Babam BABAM Demir denilince kazma, kürek kazma, kürek denilince çelik bilek çelik bilek denilince babam gelir aklıma babam. Bin üç yüz otuz üç lü yaşı elli beş yirmisinden de güçlü Kim inanır Ferhat a dostum O, masallarda delmiş demir dağları Babam, Divriği de yar değil ekmek uğruna köstebek gibi. Mecnun, çöllere düşmüş ne tipi, ne kar Babam dağlara sabahın köründe Her adımında umut her adımında öfke her adımında ölüm var. Kazmasıyla öldü kazmasıyla düştü yere Yer dediğin toprak değil kızgın demire Kahpe felek... derdi hep suçlu kim görmedi Tanımadı dostlarını düşmanını bilmedi Kim ne derse desin kim ne derse desin dostum demir dağlar eriyor babam yaşıyor babam ölmedi.

20 Bekarın Günlüğü BEKARIN GÜNLÜĞÜ Yüküm çok ağır apartman kat kat Mezara gün doğar benim ki zemin kat Alt yandan soğuk üst katta gıcırtı midede sızı tarih beş şubat Ötesi belirsiz mola vermiş saat İyi geceler Hıdır'ım yatabilirsen yat.

21 Ben seni niye sevdim? Ben senin cömertliğini sevdim Babamın tarlası gibi Bire beş verişini Ben senin umutlarını sevdim Zifir gecelerde Güneşe gülüşünü. Ben senin dostluğunu sevdim Zulamda ki günahlarıma Yorgan oluşunu Ben senin mertliğini sevdim Sorgularda bile Dimdik duruşunu Ben senin gözlerini sevdim dört yanı ak gören Ben senin sözlerini sevdim karanlıklara gülen Ben senin ellerini sevdim harama değmeyen Ben senin dillerini sevdim yalan ne bilmeyen Ben seni severken, teninden ötede cana dokundum. Ben seni severken sen yoktun aslında bana dokundum.

22 Bendim Hece Bir aşk-ı nur ile yakıp özümü Nefsimi kül eden gizli köz bendim Âdem deryasına dönüp yüzümü Kendi suretine bakan göz bendim Hep bende yayıldı sevgi, merhamet Döküldü gözümde sırr-ı alamet Bir yoka yüklendi onca keramet Cümle can tevhidi, kutsal öz bendim Sarayda paşaydım, pazarda köle Alındım, satıldım göz göre göre Mecnun, Leyla diye düştüyse çöle Sevda bir bahane, gözde toz bendim Deryada lav olur, suya akardım Dağları yürütür, taşı yakardım Kâinat aynamdı, döner bakardım Âdem-i çehreye düşen yüz bendim Musa, deryalarda sürdü izimi İsa, iftirayla oydu gözümü Muhammet, gizledi nurdan yüzümü Dört kitaptan öte kutsal söz bendim

23 Benim Sevdam...Hece Benzemiyor hiç birine Benim sevdam başka sevda Ne bir kıza, ne geline Benim sevdam başka sevda Bülbül olur gülde kanar Uçup gider dile konar Karda yanar, korda donar Benim sevdam başka sevda Ninnisiyim çocukların Rüzgarıyım yağmur, karın Bayramıyım ahu zarın Benim sevdam başka sevda Aya, güneşe taparım Yıldız toplar ev yaparım Kurdu kuzuya katarım Benim sevdam başka sevda Halayların başındayım Ağıtların peşindeyim Anaların döşündeyim Benim sevdam başka sevda Gözümdür gördüğüm gözler Sözümdür duyduğum sözler Yüzümdür baktığım yüzler Benim sevdam başka sevda Can bedende bir bahane Sevgi yoksa bir virane Hem deliyim, hem divane Benim sevdam başka sevda Bu bir sırdır kimse görmez Kalem yazmaz, diller dönmez Duyanların aklı ermez Benim sevdam başka sevda

24 Bildiğim ve Bilmediğim BİLDİĞİM-BİLMEDİĞİM Bilmem çelme takmasını Bilmem nakavtı, zayıf noktaları Nasıl atılır kafa kol hiç mi hiç bilmem Ama ben bilirim aspirinin baş ağrısına iyi geldiğini

25 Bir anı Bir kız sevmiştim açmamış bir çiçek koklanmamış güldü Dünyamı değiştirdi düşlerime girdi İsmini akort ettim saz tellerime Saz inledi ben inledim Karanlık gecelerde hıçkırığımı dinledim Ben sevdalılardan da sevdalı O, çocuktan da çocuktu Bir gönül hastalığı ve sevmekten başka suçum da yoktu Ne ben anlatabildim duygularımı ne de kimseler anladı Gönül kor, kor oldu tutuştu yandı ve böyle geçti yıllarım yıldızlar dans etti ay dolandı Sevgi kutsal dedim gizlemek niye Yaşam kısa dedim özlemek niye Akıl sattılar bol, bol cahilsin diye Sen evli barklısın ayıptır dediler adetler, töreler O, genç bir kız günahtır dediler ayetler, sureler Oysa ben sevmiştim bende ki duyguları nereden bileler. Her şey engel oldu gördüğüm, duyduğum Bir dağ devrildi bir kuş uçtu ellerimden uğruna can koyduğum Bir anı kaldı geride tertemiz

26 dupduru Bir kalp tökezliyor sevgisiz kupkuru Yaşıyorum şimdi ruhsuz, duygusuz Akşamlar sarhoş geceleri uykusuz Yaşıyorum şimdi bir yanım noksan Paramparça olurum el vurup dokunsan Yaşıyorum şimdi tek varım anılar Yıllar set olmuş yıllar bir duvar Bir görebilseniz bir bilebilseniz duvarların ötesinde neler neler var...

27 Bir Mamak anısı... Anılar vardır yılları sürükler Özlemler vardır alevi körükler Ferman ne dinlemez bir kara sevdadır Mecnun çöle düşer, Ferhat dağdadır Dadaloğlu m, Köroğlu m, dağlara güvenir Yunus, biçaredir ahlara güvenir Mahpusum gün görmez çağlara güvenir Amacı halıya bir ilmek atmaktır. Ben, bacamdan görürdüm dünyanın yuvarlaklığını Beynimde örürdüm yazgının aklığını Denizin yakınlığını martılar taşırdı Baharı müjdelerdi sinekler, böcekler Zaman, dört duvara gizlenmişti gençlik, anılara Yedi kıta sığmıştı tam üç kulaca Neruda nın aşkıydı kanımı ısıtan İspanyol türküleriydi gözlerimi ıslatan Ayaklarımın ıslaklığı muson yağmurlarıydı Gün doğumuydu Nemrut ta, içimdeki umut Kaplamıştı ufkumu kapkara bulut Bir bulut kaynardı Sıvas ilinden Bir kavga başlardı sazın telinden Yaşadım mı derdi, yaşlandım mı yoksa asırlar boyu Sığmazdım hücreme düşlerime taşırdım yıldızı, ayı Midem bomboştu yiyemedim levreğini Anzer balını yiyenlerden duydum. Ayaklarım kuştu göremedim Side sini, Kuşadsı nı görenlerden duydum Deli gönül coştu süremedim sefasını yalan dünyanın sürenlerden duydum Can kafeste kuştu duyamadım vatana can feda diyeni ölenlerden duydum. İnandım hepsine ölüsüne, dirisine İnandım da kandım kandım da yandım Cennet dediler cehennemime yanıldım sandım

28 Okumadığım okul, yatmadığım hapis mi kaldı Almadığım akıl, tatmadığım acı mı kaldı Ömrümü adadım bir dava uğruna nokta kadar olsun çıkarım yoktu Gençliğimi budadım dünden yarına kanburum yay oldu, umudum oktu. Şimdi ne mahkumum, ne de bir sanık Sorulacak hesabım var çürük bedenim tanık. Şimdi bir yarayım kanarım al,al İşçi bir arıyım konarım dal, dal Öfkem filizlenir asırlık ozanım Ruhi nin tellerine Yunus u yazanım Meryem kucağımda İsa dan ezelim Yetti artık özlemin bekletme gel gel artık güzelim.

29 Bir ömür boyu Yüreğime bir kor, beynime bir sır Gömdüm de sakladım bir ömür boyu İsa dan öteye varıp kırk asır Döndüm de sakladım bir ömür boyu Gözesine ermek kaç bin yıl sürer İçenler mest olmuş, hep birer,birer Tutuş ataşıyla, kül ol dediler Yandım da sakladım bir ömür boyu Kimseye demeye dilim dönmedi Zindanda, sehpada, çölde ölmedi Bağrıma bastım da koru sönmedi Dondum da sakladım bir ömür boyu Mecnun, Leyla sını görmeden daha Ferhat, tohumunu ekti her dağa Canımı vermeden kara toprağa Öldüm de sakladım bir ömür boyu Sırrına erinmez, bu sevda başka Sığmaz kitaplara, saraya, köşke Veysel i toprağa, Yunus u aşka Gömdüm de sakladım bir ömür boyu

30 Biz de sevdik! BİZ DE SEVDİK Süslemedik yaldızlı sözlerle içimizde gizledik dert gibi sevgiyi de. Öpmedik al yanaktan, sarmadık ince belden. Ama biz de sevdik, taaa gönülden...

31 Cebimde ki mutluluk... İnsan mutluluğu cebinde taşımalı yavan ekmeğe mi kaldı Bir parça üzerine sürmeli Sonra da Bektaşi nin biri deyip Otuz iki dişiyle gülmeli İnsan mutluluğu cebinde taşımalı Hasta yatakta mı Pencereden bulutlara kaçmalı Yağmurlarla sevişip toprağa akmalı İnsan mutluluğu cebinde taşımalı Su gibi, şarap gibi Her yaşta tatmalı Her gününü bayram sayıp Çocuklara dağıtmalı İnsan mutluluğu cebinde taşımalı Güzel koksun diye Üzerine biraz sevda döküp Aşk ile yoğurmalı İnsan mutluluğu cebinden çıkarıp Dört yana savurmalı

32 Deprem Allandı dalandımallandı Bir gece sallandı. Döndü en başa Kaşıdı kafayı dedi ki boşa

33 Dost Tanrı... Dün gece Tanrı yla bir sofra kurduk Saz çalıp eğlendik sabaha kadar Arz-u hal eyleyip, hal hatır sorduk Birlikte demlendik sabaha kadar Dizine yaslandım, zaman çürüdü Bir gece dedimse, on bin yıl sürdü Her bana bakışta, kendini gördü Diz dize dinlendik sabaha kadar Büyük başın derdi, daha büyükmüş Cümle can, kainat sırtında yükmüş Ömür, bir tadımlık ötesi yokmuş Aşk ile bellendik sabaha kadar Dedi hiç hırslanma boşa o telaş Çok bela getirir başa bu telaş Ne katran kazanım, ne kor, ne ataş Su serpti küllendik sabaha kadar Dedim terkeyleme hep yanımda kal Dedi bir bütündür kök, gövde ve dal Meğer ben körmüşüm, O da suskun, lal Can gördük, dillendik sabaha kadar Bir gece boyunca, bin sual sorduk Adem den bugüne çok kafa yorduk Gökten yere inen bir çift tohumduk Birlikte, çimlendik sabaha kadar

34 Dün gece sırılsıklamdın DÜN GECE SIRILSIKLAMDIN Dün gece sırılsıklamdın ellerimi avuçlarına aldın Türküler kondu parmaklarıma zemheri güneşi gibi kaçamak sardın. dün gece sırılsıklamdın Dün gece sırılsıklamdın sönmüş bir volkanın buzulu gibi başını omuzlarıma dayadın Türküler sustu saçların dillendi Sağır bir geceydi dalgalar dindi Çiçekler kanatlandı bulutlar toprağa indi dün gece sırılsıklamdın. Dün gece sırılsıklamdın Gözlerin kutup yıldızıydı her şey etrafında dönüyordu Titreşen sözcükler dudaklarında sönüyordu Kaçıncı duraktı bilmiyorum gönül kapıları kırılmış birileri inip birileri biniyordu. dün gece sırılsıklamdın. Dün gece sırılsıklamdın Karaya vurmuş bir kayıktı yüreğin Yükünü boşaltmıştı boşaltıp atmıştı meçhul bir kıyıya Ve boş ve sarhoş ve biraz da hoş yol alıyordu duygular deryasında dilinde yasaklı bir kürdî li hicazkar şarkısıyla. Dün gece sırılsıklamdın Dün gece kendine aldandın Şişeler aynaydı şişelere kandın Tutuştun kendi yağınla yandın Ama pişmedin üfledin lodosu dalgalara düşmedin

35 dün gece sırılsıklamdın Dün gece sırılsıklamdın Bir buse kondurdun yanağıma bir yıldız gibi gözlerimde kaydın Ve sen kayarken karanlıkların içine ben seninle yapayalnız şişelere gömülüp meyhanede kaldım Madem gidecektin madem bitecektin bir gece masalı gibi Bedenimi masaya çivileyip de aklımı neden yanına aldın Dün gece sırılsıklamdın keşke zaman dursaydı zaman dursaydı da hiç, hiç ayıkmasaydın.

36 Düş Geldi Cebrail ekibi Şu defteri aç dediler Yaptıkların hesabına Kar kalır mı hiç dediler Gönderildi sana kelam Gittiğin yol cümbüş, alem Her sayfası kara kalem Baştan sona suç dediler Ne kitaba ne de dine Ne periye, ne de cine İnanmadın hiç birine Kurtuluşun güç dediler Dedim ben arındım kinden Uzak durdum şeytan, cinden Zarar gören var mı benden Kar zararı geç dediler Dedim nerde huri, melek Dediler neyine gerek Hazır gelmişken diyerek Defol şurdan piç dediler Dediler gir korda soyun Son sözünü de de savun Dedim şarap, bir de kavun Zehir zıkkım iç dediler Korda üşüdüm uyandım Ölü değil atan candım Gördüklerim gerçek sandım İnanma hiç düş dediler... can dost m.ali kepez in güzel bir ilavesi... Dediler biz gökten indik Yelin kanadına bindik Dedim sizi adam sandık Hurefa dan kaç dediler Dedim sizin cisminiz yok Dedi bize inanan çok Dedim lafa karnımız tok Hak yolunu seç dediler

37 Eğer ben şairsem Bir şiir yazmalıyım içimden geldiğince korkusuz, sınırsız. aka ak demeliyim karaya kara namussuza namussuz. Bir şiir yazmalıyım içinde ne imgeler ne simgeler ne sanal dengeler ne de ibneler olsun. Bir şiir yazmalıyım kıçımızdaki don gibi bizim olsun. Varsın uymasın ritme uygunsuz sözcük çok sanat değeri yok densin. Ben, anamı besinsizlikten babamı maden ocağında hafızamı hücrede kaybettim. Yakışır mı bana '... kuzusuna, kurduna...' demek la ile başlayıp la ile bitmek İçimden geliyor dostlar içimden geliyor ana avrat düz gitmek. Bir şiir yazmalıyım ne ödüller verilsin ne de naylon kaplı dergilerde çürüsün Yürüsün, fermanlı dilin ip çeken elin açlığın, kasırganın selin üstüne. Patlasın Zonguldak kömür ocağında grizu yerine ve taşınsın Divriği de emek gibi demirden tepelerin en yücelerine. Bir şiir yazmalıyım bir yarayı deşip bir mezar kazmalıyım Gömmeliyim kokmuş bir leşi yedi kat derine ve yedi kat göğe çıkıp haykırmalıyım yedi kıtaya. Duy Etopyalım

38 duy Perulum sen de ey Kandıralım sen de duy Duy da uyan uyan da düşün düşün de dayan dayan demeliyim eğer ben şairsem ve atıyorsa yüreğim. Eğer ben şairsem ve atıyorsa yüreğim yetinmemeliyim bir iki sözle uzanmalı bileğim ak kağıt üstünden karanlık geceye.

39 Enel Hak ENEL HAK Bir ömür dolandım devri alemde Kimi Hüda, kimi kula benzetti Gözlerim kamaştı seyri alemde Kimi altın, kimi pula benzetti Rüzgar oldum cümle cana dokundum Kuran oldum, ayet ayet okundum Nice gönüllere davetsiz kondum Kimi hancı, kimi yola benzetti Bir zaman köleydim, bir zaman beydim Göklere boy atıp, toprağa değdim Hem isyan eyledim, hem boyun eğdim Kimi dala, kimi yele benzetti Dane oldum eleklerde elendim Köşkler kurdum, kapı kapı dilendim Gönül tezgahında pazar eylendim Kimi libas, kimi çula benzetti Adem kimliğimle gezdim dolandım Kimi gün duruldum, kimi bulandım Aşk çölünde gözyaşımla sulandım Kimi diken, kimi güle benzetti Bin cana bürünüp, bir can göründüm Göklerde kuş oldum, yerde süründüm Balıktım gizlendim suya büründüm Kimi umman, kimi göle benzetti İdam sehpasına Enel Hak yazdım Kendi mezarımı dişimle kazdım Bir kordum, üşüdüm alemi gezdim Kimi ataş, kimi küle benzetti

40 Entel Gardaş ENTEL GARDAŞ Bu şiir, halkımın dili Gülüp geçme entel gardaş Ozan bülbül, sözler gülü Yerip geçme entel gardaş Kimin kaldı, artık uyan Hak yolunda kaldın yayan Var mı seni şair sayan Gelip geçme entel gardaş Nesimi den bize kadar Ozan gelir katar,katar Bu yolun bir sahibi var Sövüp geçme entel gardaş Ne çıkarsın yıldız, aya Tuz mu kattın bu çorbaya Halk sevmezse tutmaz maya Sürüp geçme entel gardaş Rezil oldun memlekete Tüm niyazın şarap, ete Kim yol alsa senden öte Ürüp geçme entel gardaş Bu bir güldü, Yunus ekti Dar ağacına Pir im dikti Toprağını Veysel döktü Derip geçme entel gardaş Ne çizgin var, ne de yönün Ne bugünün, ne de dünün Toprak bizim, tapu senin Sürüp geçme entel gardaş

41 Ey insanlık... Ayyy Ayşe hanım pardon Ali bey Excuse moi Özrdilerim yani şey Yüze otuz beş sandık rey Lezbiyen oğlan gey Kafayı üşüttüm Nereye gidiyorsun Ey insanlık Eyyy..

42 Geldim Düştüm bir sevda peşine Benliğimi yaktım geldim Gülden geçip, dikenine Yüreğimi taktım geldim Doğdum bezlere belendim Aşk eleğinden elendim Cemre gözlü kardelendim Zemheride çıktım geldim Dağı, taşı, çölü, hanı Çok dolandım dört bir yanı Seyrederek cümle canı Suretime baktım geldim Can, bedenimde emanet Ömür için etmem mihnet Her çaldığım kapı cennet Huri, melek bıktım geldim Kamil olan sözün satar Gülü alır, gülle tartar Bir dost, bir post yeter artar Sarayları yıktım geldim İnsan olmak bir marifet Gökten yere inen suret Görene nur, köre külfet Nur içinde aktım geldim

43 Gizli Nefes, can da Can, anda An, zamanda gizli Koku, renkte Bal, çiçekte Arı, petekte gizli Dert, yürekte Güç, bilekte Yön, dilekte gizli Murat, düşte Surat, süste Kulak, seste gizli Kin, gözde Cin, özde Dün, yüzde gizli Yalan, dilde Talan, gölde, Kalan, elde gizli Söz, ağızda Hasret, sazda Niyet, nazda gizli Kor, evrende Gül, derende Aşk, verende gizli Din, kitapta Yön, hitapta Son, şarapta gizli Şafak, tanda Yolcu, handa Hak, insanda gizli

44 Haccem... Hece UNUTTUM HAÇCEM Unut beni bir daha arama dedin Unutmak bu ise unuttum Haçcem Bir ömür tükettin, bir ömür yedin Unutmak bu ise unuttum Haçcem Akşam olur batar, sabah doğarsın Ömrümü ıslatan yağmursun, karsın Her nereye baksam orda sen varsın Unutmak bu ise unuttum Haçcem Yüzümde çizgiler, saçlarımda ak Gözlerim yaş dolu, yüreğim kurak Duyduğum her ses, düştüğüm tuzak Unutmak bu ise unuttum Haçcem Gün, doğar çıldırır dört yanı tarar Ay, dolup boşalır, hep seni arar Senden ötesi yok, berisi zarar Unutmak bu ise unuttum Haçcem Ne zemheri dedin ne bahar, ne yaz Ne akıl bıraktın, ne gençlik, ne haz Aşkına tapındım, eyledim niyaz Unutmak bu ise unuttum Haçcem Yemekte, sohbette, sokakta, işte Gündüz hayalimde, geceler düşte Övün eserinle çıldırdım işte Unutmak bu ise unuttum Haçcem

45 Hacı Bektaş...Hece HACI BEKTAŞ Kırk asır yaşadım, dört kitap gördüm Hep sana çıkıyor yol Hacı Bektaş Bin kulla kapında semahlar döndüm Birdi yetmiş iki kol Hacı Bektaş Gönül Kabe dedin, gönlümü açtım Dar geldi din, kitap, sığmadım taştım Zemzem zehir oldu, Sırat tan kaçtım Susadım sevgine dol Hacı Bektaş Kapından öteye kapı bilmem ben Gönlüme sığmayan yapı bilmem ben Toprak yolcusuyum, tapu bilmem ben Yolunda bağ, bostan bol Hacı Bektaş Ademe büründüm et, kemik, deri Kapında toz oldum girdim içeri Madımak ta yandım dönmedim geri Mahsuni şahittir sor Hacı Bektaş Arındım nefretten, gömdüm kinimi Çöllere savurdum kitap, dinimi Sevgiye çevirdim, aşka yönümü Gel bana yaradan ol Hacı Bektaş

46 Hasret...Hece Avunur mu yürek, biter mi hasret Ellerin ellerime dokunmadıkça Ne Kuran yazar, ne İncil, ne Tevrat Sevdanın kitabı okunmadıkça O, sarp bir kaledir, kimse varamaz Top, tüfek işlemez, ordu alamaz Her Leyla yı seven Mecnun olamaz Bir kum tanesinden sakınmadıkça Bir dağı kucakla, bir dağa yükle Kabe nin üstüne Kudüs ü ekle Dediler Yusuf ol, sabreyle bekle Neyleyim yar gelip sokulmadıkça Yaradan bedene bir bostan vermiş Bir ömür beslemiş, bir günde dermiş Ak göksün üstünde gül mü bitermiş Bağ gibi sulanıp bakılmadıkça Can, canan denince canına küser Keser de umudu dağlara düşer Gönülden gönüle yeller mi eser Tel zülüf kollara takılmadıkça Sevda dedikleri derin bir kuyu İki kalp arası eniyle boyu Hasretten ne anlar deryanın suyu Gözden yanaklara dökülmedikçe.

47 Hoca...Hece Tepeden tırnağa bizdeki namus Bacak arasına sığmıyor hoca Yar koynunda başlar ibadetimiz Gönül beş vakite doymuyor hoca Elde, belde, dilde, başlar ibadet Gönlümüze inmiş, böyle der ayet Don değil örtümüz, tenden ibaret Kem gözle bakanlar görmüyor hoca Kitabımız yazmaz farz, vacip, sünnet Aklımız ermezse etmeyiz mihnet Senin olsun huri, melekli cennet Gönül o kapıdan girmiyor hoca Namus arınmaktır yalandan, kinden Gönüle girmektir koparak tenden Yüzün aç bir zarar gelmez ki benden Çarşafına aklım ermiyor hoca Gerdeğe sokuldum, çıkmadan kırkım Kovdum cinsiyeti kalmadı farkım Ar, namus suyuyla, dönerken çarkım Uğraşma tersine dönmüyor hoca.

48 İnsansız kentler... Hece İNSANSIZ KENTLER Terk ettim benliği, serdim postumu Mal ile, mülk ile sattılar beni Ölüm hiç gelirdi sarsam dostumu Çıkar sürüsüne kattılar beni Gam, keder birikti, sırtıma bindi Gönül deryasında dalgalar dindi Çıkarlar çatıştı,dostluk tükendi Bir bardak su gibi yuttular beni Kimi yalanlara kılıflar biçti Din kitap,ar namus yeminler içti Nice, nice dostlar çiğnedi geçti Şimdi bir köşeye ittiler beni Zaman mı değişti,ben mi cahilim Unvandan,şöhretten yoktur meyilim Cehennem kükrese susmazdı dilim Dostluk kemendiyle tuttular beni Kimi deli, kimi divane deyip Yüzüme güldüler, ardımdan sövüp menseli bir kimlik verip İnsansız kentlere attılar beni

49 İstanbul'un orta yeri ORHAN DAN SONRA Ya sen yanlış ölçtün Orhan ım ya da yıkılmış olmalı. İstanbul un orta yeri mahpushane Garipliğini,mahzunluğunu bırak bir yana ölünü de duyurmazlar anana...

50 İyi bir insan... İyi bir mimar, gönül projeleri çizendir Çizdiği her projeye duygularını dizendir İyi bir mühendis, gönüllere köşk kurandır Kurduğu her köşkte bir ömür durandır İyi bir muhasebeci gönül defterini tutandır Tuttuğu her deftere sevgiler katandır İyi bir avukat, gönül davaları alandır Baktığı her davada gönülleri çalandır İyi bir öğretmen, gönülleri okuyandır Okuduğu gönüllere nakışlar dokuyandır İyi bir şair, gönülleri kılavuz yapandır Din, kitap demeden gönüllere girip, gönüllere tapandır.

51 Kendi Dünyam...Hece KENDİ DÜNYAM Ömür bir nefestir, dost yüzü Kabe Düştüm sevdalara koşar giderim Bu yolda kar,zarar girmez hesaba Sel oldum, köpürdüm, coşar giderim Benim umurumda mı bayramla düğün Ben kendi dünyamda mutluyum her gün Yeter ki dost bana gel desin bir gün Sırat köprüsünü aşar giderim Beden yok olur mu kazma, kürekle Ömür mü uzarmış niyaz dilekle Nikah mı kıymışım kahpe felekle Canı bedenimden boşar giderim Yusuf um zindanda ahu zar iken Ben Hakka tapardım tanrı yar iken Dostu kucaklayıp sarmak var iken Taşları bağrıma başar giderim Böyle bir sevdaya düştükten beri Unvanmış, şöhretmiş itmişim geri Varsın desinler ki deli Ben kendi dünyamda yaşar giderim.

52 Komşumun kızı-2 Komşumun bir kızı vardı yaş farkımız sekiz, on kadardı Kucağına alırdı beni Önce saçlarımı okşar sonra yanağımı sonra. Sonrasını diyemem abes kaçar Ama daha sonra daha sonra kaçtı gitti İstanbul a Hem de domuz mu domuz bekçinin küçük oğluyla On yıllar geçti aradan can dayandı bu acıya dayandı ama; Laf aramızda Süleyman Efendi duymasın da koltuktan inmekten de zormuş kucaktan inmek.

53 Komşumun kızı KOMŞUMUN KIZI Sağ elinde süpürge sol eli göğsünde Balkon temizliyor komşumun kızı Acemiliğinden olacak Yerleri temizleyip gözleri kirletiyor komşumun kızı.

54 Künyem Künyemi sorsanız gayet ezelden Kerbela çölünde giz oldum geldim Dönmedim yolumda, vazgeçtim serden Nesimi den bu güne iz oldum geldim Bir zaman Yunus tum Hak kı aradım Dağ, tepe demedim, umman taradım Ben gökte ararken yerde rastladım Adem-i çehreye yüz oldum geldim Bir yanım Karun du, bir yanım darda Bir yanım korlarda, bir yanım karda Bir ömür tükettim kör kuyularda Yusuf a zındanda göz oldum geldim Öfkemle sarsıldı, surlar yerinden Hiç bir güç sökemez, köküm derinden Pir imi kurtarıp Hınzır şerinden İdam sehpasında saz oldum geldim Suyundan beslenip binlerce elin Kul, kölesi oldum, sevdalı dilin Dökülüp diline Koca Veysel in Kara toprağına toz oldum geldim Bin yıldır köpürdüm Kızılırmak ta Sol yanım aç susuz, hala kurakta Yüreğim tutuştu kor Madımak ta Türkülerle piştim köz oldum geldim

55 Laf aramızda... LAF ARAMIZDA Dolu vurdu bir benim penceremin camlarını kırdı bir de kapıcı Aziz in. Poyraz yaman esti bir benim çocuk yatağa düştü bir de kapıcı Aziz in. Yaşım da ne ki önce saçlarım döküldü sonra da belim büküldü; ardından da kapıcı Aziz in Laf aramızda dostum görende sanacak ki bir bana gücün yetiyor, bir de kapıcı Aziz e...

56 Madımak ın anısına... İKİ TEMMUZ Ben sende açtım gözlerimi dünyaya, bir zemheri poyrazıyla ey Sivas Aç kurtlar gibi saldırdım, anamın kara bağrındaki ak memelerine Sen tattırdın bana maden ocaklarının yorgun açlığını Sen koydun cebime şeker yerine otuz beş kuruşluk kara tren harçlığını. Sen öğrettin bana yoklukların da özlendiğini, Bir görebilseydin sana olan aşkımın tarih defterlerimde nasıl gizlendiğini. Ben sende öğrendim en acımasız sorgularda bile, dimdik durmasını Ben sende öğrendim topun, tüfeğin karşısına türkülerimle, kitaplarımla kaleler kurmasını 2 Ama böylesini ne gördük, ne duyduk Sivas ım Cehennemde bile dal odun yokken hiç böyle yanmadık kafirin koruyla. Göklere mezarların kazıldığını, küllerle tarihlerin yazıldığını; Semahların, halayların yanıp tutuştuğunu, Otuz üç canın turnalara katılıp göklerde uçuştuğunu Biz sen de gördük ey Sivas Yıl dokuz yüz doksan üçtü,

57 İki Temmuz demesi daha da güçtü Havada bulut yok, bu ne dumandır Ecelle ölüm yok, o ne figandır. Duman değil Sivas ım göklerini kucaklayan otuz üç candır. Gurbanın olayım Sivas gurbanın olayım looy. On yıldır üşüyorum beni de al, beni de korlarına koy Yakışır mı sana, hiç böyle ölümler Pir lerin diyarı ey Şanlı Sivas. Nasıl aklanacak şimdi, anlında ki bu kara leke cinlerin diyarı ey Kanlı Sivas. Susmayın ne olur, sizler dile gelin ey Uzun Yayla ey Yıldız Dağı Nasıl biter bu yas, otuz üç canın, on yılın ahı. 3 Sen, bizi tanırsın ey Sivas, Biz biliriz Kızılırmağı, Kızıldağı, ve Kızılbaşlığı Biz biliriz hesabımızı yüreğimizdeki boşluğu. Gün gelir yıkılır son bulur bu devran. Can yağar toprağına, yeşerir her yan. Bir gül boy atar Madımak ta, dallarını süsler otuz üç can. Bu bir masal değil,

58 bu bir düş değil. Mehdi ye havale, mahşerlik iş değil Bak şafak kızardı o günler çok yakın Akın var sana Sivas ım bin yıllık akın Aç kara bağrını, yeniden geliyoruz Yediden, yetmişe ana, oğul, kız. Madımak önlerinde divanlar kurmaya Mervanlardan, kafirlerden hesaplar sormaya Aç kara bağrını Sivas ım yeniden geliyoruz Yas günü değil öç alma günü İki Temmuz.

59 Mamak'tan bir anı. ANILARDAN Penceremin önü bir kulaç kadardı Penceremin önünde acı biber vardı Baharda kar beyaz çiçekler açardı Penceremin önü bir kulaç kadardı Pencere arkasında gençliğim kaldı. Biber mi acıydı yoksa gerçekler mi? Saksı mı kalıcıydı yoksa çiçekler mi? Dökülen saçlarım mıydı? yoksa saçaklar mı? Çözemedim sırrını çözene aşk olsun Yazamadım şiirini yazana aşk olsun Pencere, biber ve ben üçlü bir bütündük bozana aşk olsun.

60 Mamak'tan... ANILARDAN Penceremin önü bir kulaç kadardı Penceremin önünde acı biber vardı Baharda kar beyaz çiçekler açardı Penceremin önü bir kulaç kadardı Pencere arkasında gençliğim kaldı. Biber mi acıydı yoksa gerçekler mi? Saksı mı kalıcıydı yoksa çiçekler mi? Dökülen saçlarım mıydı? yoksa saçaklar mı? Çözemedim sırrını çözene aşk olsun Yazamadım şiirini yazana aşk olsun Pencere, biber ve ben üçlü bir bütündük bozana aşk olsun.

61 Mart ayı Bir sensizlik acı koyuyor Bir de şu kedilerin yaptıkları Ondandır hiç sevmem Mart aylarını...

62 Merhaba yarın HAYATIM (MERHABA YARIN) Bir kış ayı doğmuşum zemheri mi gücük mü yılı günü belirsiz. Höllüklere sarılıp beşiklerde büyümüşüm Ölüm kokmuş eşik aralarında poyrazın ninnisiyle kulaklarımı doldurmuşum ağıtların türkülerin yanık sesiyle. Gün almışım yaşam yolunda gözlerim dünyayı dört duvar görmüş Avutamamış açlığımı ne sazın telleri ne tatlı gülüş. Ben evde öksüzken babam maden ocağının babasıymış anam toprağın anası Bırakmamış yakamı zatüre, tifo, kızamık başımın belası. Sonrası gözümün önünde acı bir film Üstüne, üstüne gittim ama şans işte gelmedi ölüm. Çok koştum sığır peşinde gözlerim tezek oldu ellerim çalı ürettim tadamadım kaymağı, balı. Anam, yanık türküler söyler ağlardı sık,sık Kurtuluş gerekti kitaplarda aradım tatlı bir ışık Çok şeyler öğrendim kendimi buldum kitaplarımda kendimi tanıdım. Umut doldu içime biraz daha ilerledim adım, adım.

63 On beşimde yalnızdım kalmamıştı kimsem Alışamadım ilk yıllar deli miydim divane miydim bilmem ki ne desem. Kendime geldim sonra gün gün, ay,ay ve başka şeyler düşledim elimin içindeyken köşk, saray. Yaşam bir cevher kıymetini bilene Çok şeyler tanıdım çok şeyler gördüm bazen çaresizdim görerek kör oldum içim kan ağladı kahrımdan öldüm. Aşkını da tattım yalan dünyanın kara sevdasını da Başka sevdalar da vardı bunların yanında Kara sevdayı gizledim sevilmemek korkusuyla ama kin beslemedim içimde sakladım en güzel kokusuyla. Zaten gizlemek zorundaydım diğer sevgileri Gençlik hevesi değil kalbimde başkaydı onların yeri. Onlar, beni sevmek beni bilmekti Beraber aç kalıp bir zeytin tanesini beraber yemekti. Gün günü kovdu yaş yirmisini aştı geldim bu güne Yarını düşlüyorum hasret değilim düne Kalmadı izi şimdi

64 ne çocuksu özlemlerin ne kara sevdaların Elveda dünüme ve bugünüme merhaba yarın.

65 Mihriban ın Cevabı...Hece... bir de kadın yüreği var ağızsız, dilsiz... Unutursun demek dillere kolay Unutamıyorum gül yüzlü Alim Ben tutsak Mihriban, evim bir saray Avunamıyorum gül yüzlü Alim Davulla, zurnayla silindi güya En güzel duygular daldı uykuya Cemreler düştükçe toprağa, suya Uyutamıyorum gül yüzlü Alim Gözlerim kör olmuş bakmaz yabana Sevgin silinmiyor tutmuyor yama Kendimi unuttum, unuttum ama Seni unutamadım gül yüzlü Alim Çizgiler yüzümde süs desen, desen Çizgiler ne yazar bir bilebilsen Yazdıran kör kader yazılan da sen Silemiyorum gül yüzlü Alim Şiirler yazmışsın yanık mı yanık Türküler yakmışsın turnalar tanık Sensiz geçen yıllar zifir karanlık Uyuyamıyorum gül yüzlü Alim Ne bir haber aldım, ne de bir selam Doğmadan alnıma yazılmış belam Ellerim titriyor yazmıyor kalem Anlatamıyorum gül yüzlü Alim Unutursun demek kolaydır dile Oğlun kızın olsun demiştin hele Dileklerin tuttu fallara göre Yine unutamadım gül yüzlü Alim Gömmeden bu aşkı kazmayla kürek Ellerin elime dokunsa gerek Bebe değil ki bu, bir yanık yürek Avutamıyorum gül yüzlü Alim Gördüğüm bir düş mü yok mu süresi Boynumda zincir mi aşkın çilesi Ayrılıktan ölüme sınır neresi Çizemiyorum gül yüzlü Alim Sevda çekmeyene bir aşk masalı Bir bedende gizli çift can misali Neresi Mihriban, neresi Ali Çözemiyorum gül yüzlü Alim

66

67 Neriman Bir yanın duygular, bir yanın yasak Böylesi yaşamak güç Neriman ım Gönüller kenetli, sözcükler tutsak Dilin dillenmesi suç Neriman ım Bir kez tutuşmuşsa yüreğinde kor Kadehler nafile, söndürmesi zor Sarı saç, mavi göz bedende dekor Duygudan ötesi süs Neriman ım Neden gönüllere gem vurur insan Neden yaşamaz da düş kurur insan Gönül deryasına girip yol alsan Dokunma frene hiç Neriman ım Derdine dermanı dertte arama Sevdalı gönüller tutmuyor yama Yaradan yaratmış mükemmel ama İnsan bedeniyle küs Neriman ım Yere batsın böyle namus, töre, ar Bedeninden kaçış nereye kadar Sen de bir insansın duyguların var Susma ne olur ses Neriman ım.

68 Rakımlar Güzelim RAKIMLAR GÜZELİM Sen karşıma çıktığında, bir Temmuz gecesiydi. Yıldızların dans ettiği, bir Toros zirvesiydi. Sanki aynı zaman tunelinden geçip de gelmiştik Gözlerimdeki çizgiler ayak izlerindi. Toroslar ve sen. Kaç yıllık özlemimdi bir bilebilsen Gördüklerim, düş değil, bir gençlik ahımdı. Buzlarımın çözüldüğü, gözlerimin yeşerdiği Toroslar, Hira Dağı mdı Sen indin yüreğime türkülerle, şiirlerle ayet, ayet. Bir yirmi yıl daha sürer, bitmezdi bu hasret O temmuz gecesi yıldızları toplayıp sen yüreğime inmeseydin şayet. Ağlara düşmüş balıklar gibi naçar, kurşun yemiş ceylanlar gibi kaçardım. Yollarım yolsuzdu varamazdım ben Dillerim dilsizdi, soramazdım ben Kollarım kolsuzdu, saramazdım ben Ekebilseydim yüreğini kardelenler boy atardı Martılar karışırdı, turna sürülerine ellerin, ellerime değebilseydi. 2 Büyüdün sonra gözlerimde. yellere savurduğum duygularım gibi büyüdün. Göz bebeklerim, çocuklarım gibi büyüdün. Dağlara sevdalı, sol yanım gibi büyüdün. Büyüdün sonra gözlerimde, gençliğimi ektiğim,

69 ve de tükettiğim, virane varoşlar gibi büyüdün. Büyüdün gözlerimde, düşlerime sığmayan, Toroslar gibi büyüdün. 3 Seninle kök saldım en çorak dağlara. Gamzelerinde içtim sularımı kana, kana. Rüzgarlarla sevişen saçlarını, kara bulutlara gölge ederdim. İzlerin kutsaldı, yorgun ayaklarımı ellerime alıp, kanatlanan yüreğimle, yüreğine giderdim. Sis basardı tepeleri kimi gün, göz gözü görmezken kapalı gözlerimle seni görürdüm. Sen, sekerken kayalarda meri keklikler gibi, bir gönül avcısıydım amaçsız, silahsız ardından yürürdüm. 4 Kaybolmayı özledim hep. Fırlatıp kimliğimi bu kentin çöplüğüne yüreğine gizlenip kaybolmayı özledim. Dört duvarı, temelden yıkıp dört kitabın, dördünü de yakıp dört iklimi, saçlarına takıp yüreğine gizlenip kaybolmayı özledim. Kaybolmayı özledim hep yaralı bir turna gibi göçüp gitmeyi yaralı bir turna gibi her şeyi terk etmeyi. Kaf Dağları nı özledim, gece masallarını. Duygularım yalansa yalanları özledim. Kendimi özledim, kendimi aradım insansız kentlerde dillerim laldı gürültülerin sessizliğinde. Dağlara vurdum izlerimi izlerine karışmıştı. dağlarımı özledim. Sonra da seni buldum

70 bir temmuz gecesinde. Yıldızların dans ettiği bir Toros zirvesinde. Sonra da seni buldum yönlerin tükendiği, ağıtların dindiği, halayların saçlarına indiği, bir Temmuz gecesinde. 5 Biliyorum, 'ne yaşadık ki seninle, ne çok abartmışsın, Bu platonik bir aşka benziyor çok şeyler katmışsın' diyeceksin. Oysa, dedim ya güzelim, aynı zaman tünelinden geçip de gelmiştik gözlerimdeki çizgiler ayak izlerindi. Cemre yeni düşerken buzul yüreğime, sevdalarımı yükleyip turna kanatlarına ben seni bir eylül fırtınasında yitirmiştim. Bir eylül fırtınasıydı, gençlik yıllarımızı kasıp kavuran. Bir eylül fırtınasıydı, dağ gibi umutlarımızı dağlara savuran. Eylüller sancılı, eylüller gebe, eylüller, kan kokan kızıl bir şafaktı Gözlerin gizlenirken göz bebeklerimde ellerin yıldızlar kadar uzaktı. Sonrası sürgündü, sonrası vurgundu, sonrası sönmüş volkanlar gibi durgundu. Sonrasını demeye ne gerek vardı her şey aşikardı. Eylüllerden, Toroslara uzanan bitmeyen bir ah-u zardı. Sonrası yaşanmamış kopuk bir zamandı. berisi neresiydi ötesi neydi İzlerimiz gölgeli, sözlerimiz virandı. O günden beridir güzelim, o günden beri. Bir avucumda kavgam, bir avucumda sevdam, ve yüreğimde yaram, hep seni aradım bir dağdan, bir dağa.

71 6 Oy benim rakımlar güzelim oy darbeler vurgunum, varoşlar sürgünüm, kavgalar yorgunum. Kaçamak düşlerimin firari perisi, kopuk yüreğimin öte yarısı Biliyor musun bir dağlara sevdalandım, bir de sana. Bir de ikiniz gelince yan yana yaşamaya sevdalandım ölesiye. Ey benim dört mevsimim ey zemheri yüzlüm, ağustos gözlüm, karakış izlim; Biliyor musun gözlerine gizleyip zamanı dokuz ayı devirdim Toroslardan bu yana Bir de şiir doğurdum sana, her mısrası, bin desen. Görsen inanamazsın, tıpkı sen. Bir şiirime babalık yaptın dağlarımın anası, yüreğimin yarası Bir şiirime babalık yaptın zina suçlum, gönül borçlum, toprak avuçlum. Al kucağına, al dizelerim üşüyor, okşa, sev biraz. 7 Oy benim rakımlar güzelim oy Darbeler kaçkını firari ceylanım. Beynimi çökerten Toroslar heyelanım. Dilimde türkümsün sazımda süssün Düşlerimde yedi renk, soframda aşsın. Fırlat yüreğini, dağlara fırlat yüreğime düşsün.

72 Ey benim rakımlar güzelim ey Eylüller ezelim, fırtınalar gazelim ey Biliyor musun seninle güzelleşiyor seninle ezelleşiyor varoşlar kavgalar dağlar seninle olan her şey...

73 Sen gittin... Bir Temmuz gecesiydi Sen gittin Bodrum boşaldı Sen gittin Bir kez daha yıkıldı Karahisar Kalesi Surları yüreğime dökülür gider

74 Sevgi neydi? SEVGİ NEYDİ Sevgi neydi dalda çiçek deniz de kum petekte arı mıydı Tutmak mıydı sımsıcak bir eli Çözmek miydi lal olmuş dili Sezmek miydi bugünden dünü sevgi neydi Anne mama diyen bir çocuk sesi miydi Kar beyaz sütlü anne memesi miydi ya da kapalı gözlerle bebenin memeyi emmesi miydi sevgi neydi Bir tas ayran mıydı söğüt gölgesinde Tütün basmak mıydı kanayan yaraya Gökleri kucaklayıp halay çekmek miydi Ağıtlar dinleyip gözyaşı dökmek miydi sevgi neydi Gizlemek miydi kalpteki volkanı Sözlemek miydi bin türlü yalanı Özlem gitmek miydi bir merhabaya Fal tutmak mıydı yıldıza, aya sevgi neydi. Yaşlı bir nineyi kolundan tutmak mıydı Deliler gibi sevişip dost gibi yatmak mıydı Buluttan boşalırcasına özgürce akmak mıydı sevgi neydi Sevgi neydi

75 güneşten parlak ataşlardan sıcak pamuktan yumuşak yıldızlardan ırak daha ırak mıydı sevgi neydi?

76 Seyidim-Ağıt...Hece SEYİDİM Alın yüreğimi koyun yanına Seyidim, Seyidim aslan Seyidim Gökler tuzak kurmuş, kıymış canına Seyidim,Seyidim aslan Seyidim Bak döndün yuvana süslen Seyidim Yurdunda göçebe kuştun Seyidim Bir gece koynumda uçtun Seyidim Toprak namustu da ya ben neyiydim Seyidim, Seyidim aslan Seyidim Gözlerim görmüyor yaştan Seyidim Hani dönecektin türküyle, marşla Ölüm mü yollanır dağda ki kuşla Örttüler üstünü toprakla, taşla Seyidim, Seyidim yiğit Seyidim Gözlerim görmüyor bulut Seyidim Kör kavga bitince dönecek dendi Canını yel aldı, bedenin indi Bir yavrun koynumda, biri dillendi Seyidim,Seyidim koçum Seyidim Ne idi günahım, suçum Seyidim Seyidim, Seyidim dön de ben ölem Yuvan viran oldu nasıl gün görem Komaz koru komşu koynuna girem Seyidim, Seyidim gülüm Seyidim Yakışmıyor sana ölüm Seyidim

77 Sır...Hece Vardım bir aşk deryasına Yum gözünü gir dediler Kalma öyle tek başına Cümle alem bir dediler Sen alemsin, alem de sen Her can ayrı desen desen Gönülden gönüle esen Aşka özge sır dediler Bu sır çözülmez yaşanır Ruh, bedeni seçer tanır Kökü Adem e uzanır Görmeyenler kör dediler Ermek istersen murada Nefsini çıkar arada Yürekte gizli bir ada Dışı etten sur dediler Sur içinde aşk gizlenir Huri, melek, köşk gizlenir Görmeyene kör denilir Gör de murat sür dediler Murat kaçar, zaman akar Ar kirlense yürek yakar Cehenneme ne gerek var Yatak yorgan kor dediler Kor içinde yat da uyu Düştüğün bir gizli kuyu Aşktır bu deryanın suyu Gel bu sırra er dediler Bu bir gizli çağrı sana Can vermek istersen cana Yaşam derler ters yüz ayna Önce kendin gör dediler

78 Sofu... Hece SOFU Uğraşma benimle hey bire sofu İnsan-ı kamili bilenlerdenim Kabe nin yoluna kilidi vurup Gönül kapısından girenlerdenim Ne oruç tutarım, ne de beş vakit Can için kimseyle yapmadım akit Senin aklın ermez, var yoluna git Cenneti hanemde görenlerdenim Aldanman nefsime, yaşam bir düştür İnsana taparım, ötesi boştur Kin, nefret, yalana yüreğim küstür Sevdanın izini sürenlerdenim Kanmadım masala kitap, din diye Tepmedim nimeti, şeytan, cin diye Künyemi sorarsan, bu da kim diye Şarabın mayası erenlerdenim.

79 Son Mektup Haccem İster yırt at, ister koynunda sakla Bu sana yazdığım son mektup Haccem İster yere fırlat, ister sev kokla Bu sana yazdığım son mektup Haccem On yılı tükettik bir gün görmeden Sonuç aşikardı çok çok önceden Duygular tükenmiş yok başka neden Bu sana yazdığım son mektup Haccem Hani beraberdik dertte, tasada Kader, kıvaç derler hepsi masada Koru bana kaldı, küller postada Bu sana yazdığım son mektup Haccem Ne söyledimse hep tersten anladın Aşkı kumar sandın ölçtün, sınadın Allah kabul etsin buysa muradın Bu sana yazdığım son mektup Haccem Unutup yıllarca huzur, barışı Birlikte kaybettik biz bu yarışı Her satır yüreğimin kan çırpınışı Bu sana yazdığım son mektup Haccem Ne ara, ne de sor dönemem başa Kuruyan bir aşkı sulamak boşa Elveda can dostum gönlünce yaşa Bu sana yazdığım son mektup Haccem

Ramazan Alkış. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ramazan Alkış. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 27.03.2017 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Günaydın, Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk

Günaydın, Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk - Günaydın Günü parlatan gözler. Havayı yumuşatan nefes. Yüzlere gülücük dağıtan dudaklar. Konuşmadan anlatan kaşlar. Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk - Günaydın Günaydın...

Detaylı

Arapgirli Haşim Koç. - şiirler - Yayın Tarihi: 6.7.2006. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Arapgirli Haşim Koç. - şiirler - Yayın Tarihi: 6.7.2006. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 6.7.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir. Şiirlerin

Detaylı

Yücel Terkanlýoðlu. HTML clipboard. Yaþamadýklarýndýr Dünyan! Uykuyla geçirdiðim her an, Benim için yitik bir zaman. Rüyayla devirdiðim kazan,

Yücel Terkanlýoðlu. HTML clipboard. Yaþamadýklarýndýr Dünyan! Uykuyla geçirdiðim her an, Benim için yitik bir zaman. Rüyayla devirdiðim kazan, Yücel Terkanlýoðlu Onaylayan Administrator Cumartesi, 23 Þubat 2008 Son Güncelleme Pazartesi, 27 Ekim 2008 Besteciler.org HTML clipboard Yaþamadýklarýndýr Dünyan! Uykuyla geçirdiðim her an, Benim için

Detaylı

Mehmet Ali Aktar. - şiirler - Yayın Tarihi: 12.5.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Mehmet Ali Aktar. - şiirler - Yayın Tarihi: 12.5.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 12.5.2007 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Mehmet Aydın 5. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Mehmet Aydın 5. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 23.10.2017 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Ömer Turhan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ömer Turhan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 03.09.2018 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Muzaffer Asiltürk. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Muzaffer Asiltürk. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 05.05.2017 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

YÜKSEL ÖZDEMİR. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

YÜKSEL ÖZDEMİR. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Insanı başa taç yaptım. Ne eğildim, ne de saptım. Acılardan ilaç yaptım. Aşık Şahturna Hayatı ve Şiirleri

Insanı başa taç yaptım. Ne eğildim, ne de saptım. Acılardan ilaç yaptım. Aşık Şahturna Hayatı ve Şiirleri 1950 Sivas Gürün'de doğdu. 10 yaşlarında saz çalıp, türkü-deyişler okudu. 15 yaşında kendi yapıtı ilk plağıyla büyük üne kavuştu. Konser turneleri, kasetler, plaklar, uzunçalar, long playler ve günümüz

Detaylı

Çileler sıkıntı yoldaşın oldu Ömrüne her zaman kahırlar doldu Henüz açan gülün çok çabuk soldu Dört mevsim bitmeyen kış mıydın anne

Çileler sıkıntı yoldaşın oldu Ömrüne her zaman kahırlar doldu Henüz açan gülün çok çabuk soldu Dört mevsim bitmeyen kış mıydın anne AYŞE BENEK KAYA Doğan kaya nın eşidir. 1956 da Sivas ta doğmuştur Tevfik ve Türkân Benek in kızıdır. Sivas ta Dört Eylül İlkokulu ve Selçuk Ortaokulunu bitirdikten sonra Sivas Merkez İlköğretmen Okuluna

Detaylı

Buse Akbulut. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Buse Akbulut. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 10.11.2010 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Akın Uyar. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Akın Uyar. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 28.11.2018 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Ali Rıza Malkoç. - şiirler - Yayın Tarihi: 6.8.2005. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ali Rıza Malkoç. - şiirler - Yayın Tarihi: 6.8.2005. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 6.8.2005 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir. Şiirlerin

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül 2009 17:55

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül 2009 17:55 Ramazan Manileri // Ahmet ağa uyursun uyursun Uykularda ne bulursun Kalk al abdest, kıl namaz Sabahleyin cenneti bulursun Akşamdan pilavı pişirdim Gene karnımı şişirdim Çok mani diyecektim ama Defteri

Detaylı

Sabuhi Rahimov. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Sabuhi Rahimov. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 21.1.2008 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

YALÇIN ÖZDOĞAN. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

YALÇIN ÖZDOĞAN. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 2.1.2005 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir. Şiirlerin

Detaylı

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam.

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam. Onaylayan Administrator Pazartesi, 21 Mayýs 2007 Besteciler.org Amerika A memo Burasý New York Amerika Evler karýþtý bulutlara Nasýl bir zaman Nasýl bir yaþam A memo Ýnsanlar simsiyah, kýzýl, beyaz Sokaklar

Detaylı

Nafiz Diba. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Nafiz Diba. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 01.08.2018 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

İntikam. Ölüm Allah ın Emri

İntikam. Ölüm Allah ın Emri İntikam Bilir misin sen her gece Kendinle oturup konuşmayı Geceden uyanmamaya ant içip Gün ışığıyla yeniden doğmayı Bilir misin sen her güne hayata küskün başlamayı Anti sosyal kişilik olup da Şişelerin

Detaylı

Maksut Genç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Maksut Genç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 13.5.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Cemil Kara. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Cemil Kara. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 13.4.2007 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Şiir. Kategori: Şiir Cuma, 23 Nisan 2010 16:15 tarihinde yayınlandı. Gösterim: 4075. 1 / 7 Phoca PDF 1. SEN (1973) Senden, senden, hep senden,

Şiir. Kategori: Şiir Cuma, 23 Nisan 2010 16:15 tarihinde yayınlandı. Gösterim: 4075. 1 / 7 Phoca PDF 1. SEN (1973) Senden, senden, hep senden, Çemberlitaş taki dedesinin konağında büyüyen şair, Amerikan ve Fransız kolejlerinde başladığı ilk ve lise öğrenimini Deniz Lisesi nde tamamladı. İ. Ü. Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü nü 1924 te bitirince

Detaylı

KÜLTÜR SANAT-MAVÝ KARANFÝL-127

KÜLTÜR SANAT-MAVÝ KARANFÝL-127 KÜLTÜR SANAT-MAVÝ KARANFÝL-127 Düzenleyen Administrator Salý, 15 Haziran 2010 Mersin Gazetesi KÜLTÜR SANAT-MAVÝ KARANFÝL-127 YAZIK Abidin GÜNEYLÝ-Mersin Küfürün adýný günah koymuþlar Etsem bana yazýk etmesem

Detaylı

Yusuf Bulut. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Yusuf Bulut. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 2.12.2004 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Uğur Akkaş. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Uğur Akkaş. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 11.8.2011 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi BÝRÝNCÝ BÖLÜM 1 Dünya döndü Son ders zili çalýnca tüm öðrenciler sevinç çýðlýklarý atarak okulu terk etti. Ýkili öðretim yapýlýyordu. Sabahçýlar okulu boþaltýrken, öðleci grup okula girmeye hazýrlanýrdý.

Detaylı

Yýldýz Tilbe 1 ADAM OLSAYDIN. Söz-Müzik: Yýldýz Tilbe. Sevdim olmadý yar, küstüm olmadý yar. Kendini arattý, beni bulmadý yar

Yýldýz Tilbe 1 ADAM OLSAYDIN. Söz-Müzik: Yýldýz Tilbe. Sevdim olmadý yar, küstüm olmadý yar. Kendini arattý, beni bulmadý yar Yýldýz Tilbe 1 Onaylayan Administrator Pazar, 06 Mayýs 2007 Son Güncelleme Perþembe, 14 Haziran 2007 Besteciler.org ADAM OLSAYDIN Sevdim olmadý yar, küstüm olmadý yar Kendini arattý, beni bulmadý yar Düþtüm

Detaylı

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım Yeni evli bir çift vardı. Evliliklerinin daha ilk aylarında, bu işin hiç de hayal ettikleri gibi olmadığını anlayıvermişlerdi. Aslında birbirlerini sevmiyor değillerdi. Son zamanlarda o kadar sık olmasa

Detaylı

ÇALIŞKAN ARILAR EKİM AYI EĞİTİM PROGRAMI 1.HAFTA NELER ÖĞRENECEĞİZ HAFTANIN KONUSU:OKULUMUZ

ÇALIŞKAN ARILAR EKİM AYI EĞİTİM PROGRAMI 1.HAFTA NELER ÖĞRENECEĞİZ HAFTANIN KONUSU:OKULUMUZ ÇALIŞKAN ARILAR EKİM AYI EĞİTİM PROGRAMI 1.HAFTA NELER ÖĞRENECEĞİZ HAFTANIN KONUSU:OKULUMUZ -Okul nedir? Okulumuzu tanıyoruz.okulumuzun bölümlerini tanıyoruz. -Okulda kimler çalışır ve ne iş yaparlar öğreniyoruz.

Detaylı

Tuğrul Tanyol. Beyaz at. Sönmüş kentleri dolaştım sessizlikte Boş meydanları, kirli sokakları Herkes kendi yankısının peşinde

Tuğrul Tanyol. Beyaz at. Sönmüş kentleri dolaştım sessizlikte Boş meydanları, kirli sokakları Herkes kendi yankısının peşinde Tuğrul Tanyol Beyaz at Sönmüş kentleri dolaştım sessizlikte Boş meydanları, kirli sokakları Herkes kendi yankısının peşinde Karanlık avlularda oturdum İçimde vahşi tamtamları inlerken ölümün Tüm putların

Detaylı

Fatih Baþtürk DÖNEMEM SANA. sevdim yürekten anlamadýn sen. dur gitme dedim dinlemedin sen. yalvara yalvara geriye dönsen

Fatih Baþtürk DÖNEMEM SANA. sevdim yürekten anlamadýn sen. dur gitme dedim dinlemedin sen. yalvara yalvara geriye dönsen Fatih Baþtürk Onaylayan Administrator Çarþamba, 20 Haziran 2007 Son Güncelleme Salý, 03 Haziran 2008 Besteciler.org DÖNEMEM SANA sevdim yürekten anlamadýn sen dur gitme dedim dinlemedin sen yalvara yalvara

Detaylı

Firuze Keleş. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Firuze Keleş. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 14.9.2005 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Devrim Mehmet Pattabanoğlu

Devrim Mehmet Pattabanoğlu - şiirler - Yayın Tarihi: 15.2.2016 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Polat Gürgen. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Polat Gürgen. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 26.04.2017 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

DENEYLERLE BÜYÜYORUZ

DENEYLERLE BÜYÜYORUZ BU AY HANGİ KAVRAMLARI ÖĞRENECEĞİZ? Hızlı-Yavaş Ön-Arka Sağ- Sol BEYİN FIRTINASI YAPALIM Büyüdüğünde hangi mesleği seçeceksin ve nasıl bir yerde yaşayacaksın? Bir gemi olsaydın nerelere giderdin? Neler

Detaylı

Yusuf Demir. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Yusuf Demir. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 12.5.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Hakan Gökbaş. - şiirler - Yayın Tarihi: 22.5.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Hakan Gökbaş. - şiirler - Yayın Tarihi: 22.5.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 22.5.2011 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Müslim Uyğun. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Müslim Uyğun. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 28.7.2009 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Çiğdem Başar. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Çiğdem Başar. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 21.2.2008 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi daha çok sevdiğimiz bir dağ köyünde doğup büyüdüm. Uzak

Detaylı

Numan İstanbul. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Numan İstanbul. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 26.11.2005 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Nizamettin Kayacan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Nizamettin Kayacan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 10.11.2005 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Bir başka ifadeyle sadece Allah ın(cc) rızasına uygun düşmek için savaşmış ve fedayı can yiğitlerin harman olduğu yerin ismidir Çanakkale!..

Bir başka ifadeyle sadece Allah ın(cc) rızasına uygun düşmek için savaşmış ve fedayı can yiğitlerin harman olduğu yerin ismidir Çanakkale!.. BABAN GELİRSE ÇAĞIR BENİ OĞUL.. Çanakkale destanının 99. yıl dönümünü yaşadığımız günlere saatler kala yine bir Çanakkale k ahramanının hikayesiyle karşınızdayım.. Değerli okuyucular; Hak için, Hakikat

Detaylı

Sevda Altunsoy. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Sevda Altunsoy. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 23.12.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi UĞUR BÖCEKLERİ ARALIK YENİ YIL Yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl Bizlere kutlu olsun Yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl Sizlere kutlu olsun Eski yıl sona erdi Bu

Detaylı

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş?

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş? ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkok Benim adım Deniz. 7 yaşındayım. Bu hafta sonu annem ve babamla birlikte kampa gittik. Kampa

Detaylı

Sezen Aksu 2. Çok Ayýp. Söz - Müzik: Sezen Aksu. Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun aleyhimde. Çok ayýp, çok ayýp.

Sezen Aksu 2. Çok Ayýp. Söz - Müzik: Sezen Aksu. Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun aleyhimde. Çok ayýp, çok ayýp. Sezen Aksu 2 Onaylayan Administrator Pazar, 20 Mayýs 2007 Son Güncelleme Perþembe, 14 Haziran 2007 Besteciler.org Çok Ayýp Söz - Müzik: Sezen Aksu Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun

Detaylı

BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR

BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR ÖTÜKEN Ârif Nihat Asya BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR Şiirler: 1 BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR Servet Asya ya Armağanımdır. DESTAN O zaferler getiren atların Nalları altındanmış; Gidişleri akına, Gelişleri akındanmış.

Detaylı

5 YAŞ VE HAZIRLIK SINIFI EKİM BÜLTENİ

5 YAŞ VE HAZIRLIK SINIFI EKİM BÜLTENİ 5 YAŞ VE HAZIRLIK SINIFI EKİM BÜLTENİ HAZIRLIK SINIFI EKİM AYI ŞARKILARIMIZ OKULUMA BAŞLADIM BİR DÜNYA BIRAKIN SONBAHARIN SESLERİ SEVİMLİDİR HAYVANLAR HOŞ GELİŞLER OLA Her gün erken kalkarım Önce yüzümü

Detaylı

Çakır Efe 2. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Çakır Efe 2. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 13.05.2017 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Hiçbir şey olmamış gibi çekip giden, kalpleri hunharca katlederek bırakanların bu hayatta mutlu olacağına inanmıyordum. Zamanla bu inanç alev aldı;

Hiçbir şey olmamış gibi çekip giden, kalpleri hunharca katlederek bırakanların bu hayatta mutlu olacağına inanmıyordum. Zamanla bu inanç alev aldı; Hisler körelir. Köreldikçe naçiz vücutta dans etmeye kalkışan ruhun etrafı kötülüğün demirden dikenleriyle çevrelenir. Her bir diken yastır ve mutluluğun katline en vefasız şekilde, acımasızca mührünü

Detaylı

MÜBDÎ. Allah MUHSÎ dir. MUHSÎ, her şeyin sayısını bilen demektir.

MÜBDÎ. Allah MUHSÎ dir. MUHSÎ, her şeyin sayısını bilen demektir. Hiçbir müzisyen, bülbülün ötüşünden daha güzel bir şarkı söyleyemez. Bütün bu güzel şeyleri Allah yapar ve yaratır. Allah ın güzel isimlerinden biri de HAMÎD dir. HAMÎD, övülmeye, hamd edilmeye, şükür

Detaylı

Murat Çelebi 2. - şiirler - Yayın Tarihi: 28.5.2015. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Murat Çelebi 2. - şiirler - Yayın Tarihi: 28.5.2015. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 28.5.2015 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Yüreğimize Dokunan Şarkılar

Yüreğimize Dokunan Şarkılar On5yirmi5.com Yüreğimize Dokunan Şarkılar Gelmiş geçmiş en güzel Türkçe slow şarkılar kime ait? Bakalım bizlerin ve sizlerin gönlünde yatan sanatçılar kimler? Yayın Tarihi : 6 Ocak 2010 Çarşamba (oluşturma

Detaylı

EYLÜL AYI BÜLTENİ(İnci Taneleri)

EYLÜL AYI BÜLTENİ(İnci Taneleri) EYLÜL AYI BÜLTENİ(İnci Taneleri) KONULAR 1-Okula Uyum Haftası 2-Okulumuzu Tanıyoruz 3-Okul Kuralları BELİRLİ GÜN VE HAFTALAR 1-1-4 Eylül kurban bayramı 2-25 Eylül- 1 Ekim itfaiye haftası 3-Eylülün 3. haftası

Detaylı

bez gez sez tez biz çiz diz giz boz roz koz poz toz yoz çöz göz köz söz buz muz tuz büz düz güz

bez gez sez tez biz çiz diz giz boz roz koz poz toz yoz çöz göz köz söz buz muz tuz büz düz güz Son harflerini vurgulayarak okuyunuz. bak çak fak gak hak kak pak sak şak tak yak bek dek kek pek sek tek yek bık çık sık tık yık cik bas has kas mas pas tas yas kes ses pes fıs kıs his kis pis sis pus

Detaylı

1. Aşağıdakilerin hangisi eşsesli bir sözcüktür? A) felaket B) deprem C) biz D) bit

1. Aşağıdakilerin hangisi eşsesli bir sözcüktür? A) felaket B) deprem C) biz D) bit 1. Aşağıdakilerin hangisi eşsesli bir sözcüktür? A) felaket B) deprem C) biz D) bit 2. Onun...... sana ders olsun. Cümlesinde boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi gelmelidir? A) başına gelen B) baş

Detaylı

KARACAOĞLAN DEYİŞLERİ

KARACAOĞLAN DEYİŞLERİ 1 2 KARACAOĞLAN DEYĠġLERĠ KARACAOĞLAN DEYĠġLERĠ 3 1. SABAHTAN UĞRADIM 2. ZĠYADE 3. ĠÇĠNDE 4. KEREM EYLE 5. ALA GÖZLÜ 6. BĠZĠM ĠLLERE 7. BENDEN YANA 8. GÖNÜL 9. PERĠġAN 10. KERVAN 11. DURMASIN 12. BAHAR

Detaylı

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu! Kaybolmasınlar Diye Mesleğini sorduklarında ne diyeceğini bilemezdi, gülümserdi mahçup; utanırdı ben şairim, yazarım, demeye. Bir şeyler mırıldanırdı, yalan söylememeye çalışarak, bu kez de yüzü kızarırdı,

Detaylı

, ERZİNCAN, TÜRKİYE.

, ERZİNCAN, TÜRKİYE. [ 0001 ] Bunca çilenin sonu değil mi bir avuç toprak Ölümden yana korkum yok Tek korkum unutulmak İsmail GÜN 1953-03-09; Mart, Pazartesi - 2000-07-11; Temmuz, Salı 2014-02-09; Şubat, Pazar :: 10.10.32

Detaylı

Hikaye uzak bir Arap Alevi köyünde geçer. Ararsanız bambaşka versiyonlarını da bulabilirsiniz, hem Arapça hem Türkçe.

Hikaye uzak bir Arap Alevi köyünde geçer. Ararsanız bambaşka versiyonlarını da bulabilirsiniz, hem Arapça hem Türkçe. Sitti Cemili ve Meryem im Ben çocukken pek çok Arapça hikâye dinledim anneannemden. Sitti Cemili den anneanne diye bahsetmek de tuhafmış. Arapça da onun adı Sitti yani benim ninem. Söylemeden geçemeyeceğim,

Detaylı

ÖZEL İSTANBUL ÜNİVERİSTESİ VAKFI ADIGÜZEL OKULLARI ÇEKMEKÖY ANAOKULU TAVŞANLAR SINIFI MAYIS AYI KAVRAM VE ŞARKILAR

ÖZEL İSTANBUL ÜNİVERİSTESİ VAKFI ADIGÜZEL OKULLARI ÇEKMEKÖY ANAOKULU TAVŞANLAR SINIFI MAYIS AYI KAVRAM VE ŞARKILAR ANNEM ANNEM Annem annem canım annem, Gönlüm senle kalbim senle Canım annem gülüm annem Dünyam sensin benim bir tanem.. Biliyorum elbet bir gün gelecek Bir başka bebekte bana annem diyecek Bende hep iyi

Detaylı

İSTİKLÂL MARŞI'MIZ. Her milletin bir milli marşı var fakat bizimkisi ayrı. Bizimkisi İstiklal Marşıdır, başka yazılamaz gayrı.

İSTİKLÂL MARŞI'MIZ. Her milletin bir milli marşı var fakat bizimkisi ayrı. Bizimkisi İstiklal Marşıdır, başka yazılamaz gayrı. İSTİKLÂL MARŞI'MIZ Her milletin bir milli marşı var fakat bizimkisi ayrı. Bizimkisi İstiklal Marşıdır, başka yazılamaz gayrı. Kimisi yazılmış bilmem hangi krala; lorda, barona. Küçümsemem ama, benzetirim

Detaylı

Azrail in Bir Adama Bakması

Azrail in Bir Adama Bakması Mevlâna (1207 1273) Güçlü bir bellek, çağrışım yeteneği, üretkenlik, olağanüstü görüş ve anlatım gücü, derin duygusallık ve hüzün, her yönüyle İslam kültürüne hâkimiyet... İşte Mevlâna deyince akla gelen

Detaylı

SİBELANNE ANAOKULU MAYIS AYI BÜLTENİ ÇALIŞKAN ARILAR SINIFI

SİBELANNE ANAOKULU MAYIS AYI BÜLTENİ ÇALIŞKAN ARILAR SINIFI SİBELANNE ANAOKULU MAYIS AYI BÜLTENİ ÇALIŞKAN ARILAR SINIFI ULAŞIM VE TRAFİK HAFTASI * Trafiğin tanımı yapıyoruz(yayalar,taşıtlar vb.) *Trafik işaretlerini öğreniyoruz. Trafik polisinin görevlerini öğreniyoruz.

Detaylı

5. Et et içinde, et fit içinde Dünya dümeni, onun içinde.

5. Et et içinde, et fit içinde Dünya dümeni, onun içinde. 1. a) Bende yapışık, sende yapışık Çam ağacı çamda yapışık. b) Sende de var, bende de var Bir kuru çöpte de var. c) Arifsiniz, zarifsiniz Kendinizi neden bilirsiniz? 2. a) Ağzı var, dili yok Canı var,

Detaylı

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI. Nİsan AYI BÜLTENİ. Sevgİ Kİlİmlerİmİz

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI. Nİsan AYI BÜLTENİ. Sevgİ Kİlİmlerİmİz ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI Nİsan AYI BÜLTENİ Sevgİ Kİlİmlerİmİz BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR Dünya Kitap Günü (23 Nisan gününü içine alan hafta) Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı (23 Nisan)

Detaylı

Şiir Anadan Örnekler. Köyden ayrılalı nice yıl oldu Yıkıldı evimiz selinen doldu Hani bacı kardeş nerede kaldı özlüyorum ben seni güzel Alvar

Şiir Anadan Örnekler. Köyden ayrılalı nice yıl oldu Yıkıldı evimiz selinen doldu Hani bacı kardeş nerede kaldı özlüyorum ben seni güzel Alvar Şiir Anadan Örnekler Köyden ayrılalı nice yıl oldu Yıkıldı evimiz selinen doldu Hani bacı kardeş nerede kaldı özlüyorum ben seni güzel Alvar Akıyor ırmağı yeşildir köyü Kokuyor burnuma tekke'nin çayı Sayıyorum

Detaylı

Nakarat Alnımızın aklığı kafire kabus olur. Mazlumun canı yansa ahı bize dokunur. 2. Nakarat

Nakarat Alnımızın aklığı kafire kabus olur. Mazlumun canı yansa ahı bize dokunur. 2. Nakarat 2 Bir avuçtuk biz göklere sığmayan. Bir avuçtuk biz Cennete susayan. 2 2 Düşmez dilimizden sökülmez kalbimizden Nakarat En kutlu sözdür bu La ilahe illallah. 5 2 Yar oldum gönlüme sevgi ektin içime. Tevhit

Detaylı

Şeytan Der ki Ey İnsan!..

Şeytan Der ki Ey İnsan!.. Şeytan Der ki Ey İnsan!.. Dengenin engelidir, şeytanların çengeli, Eûzu besmeledir, çengellerin engeli. KUR ÂN DİYOR Kİ! (Hesapları görülüp) iş bitirilince, şeytan diyecek ki: Şüphesiz Allah size gerçek

Detaylı

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz. TATÍLDE Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz. Ízin zamanı yaklaşırken içimizi bir sevinç kaplar.íşte bu yıl da hazırlıklarımızı tamamladık. Valizlerimizi

Detaylı

Derleyen: Yücel Feyzioğlu Resimleyen: Mert Tugen

Derleyen: Yücel Feyzioğlu Resimleyen: Mert Tugen Derleyen: Yücel Feyzioğlu Resimleyen: Mert Tugen Azerbaycan Masalı Derleyen: Yücel Feyzioğlu Resimleyen: Mert Tugen Azerbaycan Masalı Var varanın, sür sürenin, vay haline izinsiz bağa girenin... Bir

Detaylı

Soner Güncan. - şiirler - Yayın Tarihi: 9.5.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Soner Güncan. - şiirler - Yayın Tarihi: 9.5.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 9.5.2007 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir. Şiirlerin

Detaylı

EKİM AYINDA NELER ÖĞRENECEĞİZ?

EKİM AYINDA NELER ÖĞRENECEĞİZ? 2017-2018 EKİM AYI 5-6 YAŞ PLANI EKİM AYINDA NELER ÖĞRENECEĞİZ?.HAFTA: EVİMİZ VE AİLEMİZ Evi izi Evi izi eşyaları ı ta ıyalı. Ailemizde kimler var. Çekirdek aile ve ge iş aileyi ta ıyalı. ölü leri i ta

Detaylı

Berk Yaman. Demodur. Kırmızı yazılar sizin sipariş verirken yollamış olduğunuz yazılardır

Berk Yaman. Demodur. Kırmızı yazılar sizin sipariş verirken yollamış olduğunuz yazılardır Berk Yaman Demodur Kırmızı yazılar sizin sipariş verirken yollamış olduğunuz yazılardır / /20 YAZI ARKASINDA SİZİN FOTOĞRAFINIZ KULLANILMAKTADIR Evveel zaman içinde yaşayan iki âşık varmış. Kara sevdaları

Detaylı

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Şiir BEZ BEBEKLE KUKLASI. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Şiir BEZ BEBEKLE KUKLASI. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz Refik Durbaş BEZ BEBEKLE KUKLASI ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI Şiir Resimleyen: Burcu Yılmaz 2. basım Refik Durbaş BEZ BEBEKLE KUKLASI Resimleyen: Burcu Yılmaz Yayın Koordinatörü: İpek Şoran Editör: Ebru Akkaş

Detaylı

YIL DEDE'NİN DÖRT KIZI

YIL DEDE'NİN DÖRT KIZI Hafta Sonu Ev Çalışması YIL DEDE'NİN DÖRT KIZI Zaman adlı ölümsüz bir dev vardı. Bir gün Zaman, Yıl Dede'yi dört kızıyla birlikte yeryüzüne indirdi. Kızlar, yeryüzünü çok sevdiler. Hepsi bir yana dağılıp

Detaylı

İnci Uluçay. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

İnci Uluçay. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 30.9.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

2. SINIF İŞİTME ENGELLİ ÖĞRENCİLERİ İÇİN TEST ÇALIŞMASI. Hazırlayan Engin GÜNEY İşitme Engelliler sınıf Öğretmeni

2. SINIF İŞİTME ENGELLİ ÖĞRENCİLERİ İÇİN TEST ÇALIŞMASI. Hazırlayan Engin GÜNEY İşitme Engelliler sınıf Öğretmeni 2. SINIF İŞİTME ENGELLİ ÖĞRENCİLERİ İÇİN TEST ÇALIŞMASI Hazırlayan İşitme Engelliler sınıf Öğretmeni 1 Saçları hangisi tarar? o A) Bıçak o B) Tarak o C) Eldiven o D) Makas 2 Hangisi okul eşyası değil?

Detaylı

gece bana gündüzleri uğramaz gece uykudayken gelir şşşşşşt deyince ağzı şarap tadındadır hatıralarım karışır

gece bana gündüzleri uğramaz gece uykudayken gelir şşşşşşt deyince ağzı şarap tadındadır hatıralarım karışır geçiş geçtim beklemekten uzun hikayedir gece uykudayken gelir şşşşşşt deyince ağzı şarap tadındadır hatıralarım karışır o hep kızar söylenir öper koklar ve hep kızar çağırır beni kollarının beşiğine yatırır

Detaylı

5 YAŞ AYIN TEMASI. Cinsiyetim, adım, fiziksel özelliklerim nelerdir? Vücudumuzun bölümleri ve iç organlarımız nelerdir? Ne işe yarar?

5 YAŞ AYIN TEMASI. Cinsiyetim, adım, fiziksel özelliklerim nelerdir? Vücudumuzun bölümleri ve iç organlarımız nelerdir? Ne işe yarar? 5 YAŞ AYIN TEMASI Cinsiyetim, adım, fiziksel özelliklerim nelerdir? Vücudumuzun bölümleri ve iç organlarımız nelerdir? Ne işe yarar? İskelet sistemi nedir? Ne işe yarar? Aile nedir? Aileyi oluşturan bireylerin

Detaylı

SEYFETTİN YAZAR. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

SEYFETTİN YAZAR. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 15.4.2005 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Seçkin Türk. - şiirler - Yayın Tarihi: 31.1.2006. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Seçkin Türk. - şiirler - Yayın Tarihi: 31.1.2006. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 31.1.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

DÜNYA İNSANLIK AİLESİNİN YÜZAKI YAZARLARINDAN!... Ekmel Ali OKUR; Hemşerimiz, Adanalı, Adam gibi adam! İnşaat Mühendisi,

DÜNYA İNSANLIK AİLESİNİN YÜZAKI YAZARLARINDAN!... Ekmel Ali OKUR; Hemşerimiz, Adanalı, Adam gibi adam! İnşaat Mühendisi, DÜNYA İNSANLIK AİLESİNİN YÜZAKI YAZARLARINDAN!... Ekmel Ali OKUR; Hemşerimiz, Adanalı, Adam gibi adam! İnşaat Mühendisi, 1 / 9 Gönül tamircisi!, Tıpkı, Yunusun dediği gibi: Ben gelmedim kavga için!/benim

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Cennet, Tanrı nın Harika Evi

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Cennet, Tanrı nın Harika Evi Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Cennet, Tanrı nın Harika Evi Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Lazarus Uyarlayan: Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010 Bible

Detaylı

Ay Yine Gecikti. Ferhat Şahnacı

Ay Yine Gecikti. Ferhat Şahnacı Ay Yine Gecikti Ferhat Şahnacı 4 TEŞEKKÜRLER Şiirlerimi okuyarak değerli görüşlerini okuyucuyla paylaşan Sayın Ataol Behramoğlu na, şiirlerimi yönettiği sanat ve edebiyat dergilerinde yayınlayan Sayın

Detaylı

5.SINIF TÜRKÇE (GENEL DEĞERLENDİRME TESTİ) almıştır?

5.SINIF TÜRKÇE (GENEL DEĞERLENDİRME TESTİ) almıştır? 5.SINIF TÜRKÇE (GENEL DEĞERLENDİRME TESTİ) Öğle üstü bir cip gelip obanın çadırları önünde durdu. Çocuklar hemen çevresinde toplaştılar. Cipten önce veteriner, sonrada kaymakam indi. Obanın yaşlıları hemen

Detaylı

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi ARILAR GRUBU KASIM 2018 EĞİTİM BÜLTENİ 10 KASIM 10 kasım 10 kasım 10 kasım benim en büyük yasım Sen yüreğimde sen damarımda Sonsuzluğa akan kansın Yurdumu

Detaylı

Aylin Adıgüzel. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Aylin Adıgüzel. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 13.8.2009 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

HİKÂYELERİMİZ FEN VE MATEMATİK ETKİNLİĞİ

HİKÂYELERİMİZ FEN VE MATEMATİK ETKİNLİĞİ HİKÂYELERİMİZ Annecim Anneler günü Paf ile Puf Tasarruflu olmalıyız İlk hediyem Dinozorun Evi İki inatçı keçi Karne heyecanı Geri dönüşüm Uzun zürafa Becerikli karınca Rapunzel Kırmızı başlıklı kız Hansel

Detaylı

Selçuk Uğur. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Selçuk Uğur. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 29.4.2005 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

EKİM AYINDA NELER ÖĞRENECEĞİZ?

EKİM AYINDA NELER ÖĞRENECEĞİZ? 2017-2018 EKİM AYI 4-5 YAŞ PLANI EKİM AYINDA NELER ÖĞRENECEĞİZ?.HAFTA: EVİMİZ VE AİLEMİZ Evi izi Evi izi eş aları ı ta ı alı. Ailemizde kimler var. Çekirdek aile ve ge iş aile i ta ı alı. ölü leri i ta

Detaylı

Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi kanıtlanabilirlik açısından farklıdır?

Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi kanıtlanabilirlik açısından farklıdır? 1. (1) Şair yeni bir şiir kitabı yayınladı.(2) Kitap, şairin geleneksel şiir kalıplarını kullanarak yazdığı şiirlerden oluşuyor.(3) Bu şiirlerde kimi zaman, şairin insanı çok derinden etkileyen sesini

Detaylı

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi ARILAR GRUBU

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi ARILAR GRUBU Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi ARILAR GRUBU YENİ YIL Yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl Bizlere kutlu olsun Yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl Sizlere kutlu olsun Eski yıl sona erdi Bu yıl olsun

Detaylı

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým. Kaybolan Çocuk Çocuklar için öyküler yazmak istiyordum. Yazmayý çok çok sevdiðim için sevinçle oturdum masanýn baþýna. Yazdým, yazdým... Sonra da okudum yazdýklarýmý. Bana göre güzel öykülerdi doðrusu.

Detaylı

Cennet, Tanrı nın Harika Evi

Cennet, Tanrı nın Harika Evi Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Cennet, Tanrı nın Harika Evi Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Lazarus Uyarlayan: Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010 Bible

Detaylı

CÜMLE BİLGİSİ. ( Cümle değildir. Anlamı yok)

CÜMLE BİLGİSİ. ( Cümle değildir. Anlamı yok) CÜMLE BİLGİSİ Bir duyguyu, düşünceyi, isteği veya haberi anlatan sözcük yada sözcük grubuna cümle denir. Bir söz gurubunun cümle olabilmesi için anlamlı olabilmesi gerekir. Haberi tam olarak anlatamayan

Detaylı