YENi DÖNEM YENi ANAYASA

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "YENi DÖNEM YENi ANAYASA"

Transkript

1 23. ABANT PLATFORMU TOPLANTISI YENi DÖNEM YENi ANAYASA ÇALIŞTAY 30 NİSAN - 1 MAYIS 2011 BOLU

2

3 23. Abant Platformu Toplantısı YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA Temel İlkeler, Yöntem ve Süreçler

4 Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Yayınları Abant Platformu Toplantısı: 23 Yayımlanan görüşlerin sorumluluğu görüşü bildirene aittir, Abant Platformu nun veya Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı nın ya da editörlerin görüş ve düşüncelerini yansıttığı şeklinde yorumlanamaz. Kitabın tüm yayın hakları Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı na aittir. Önceden izin alınmaksızın tamamen veya kısmen herhangi bir şekilde basılamaz veya çoğaltılamaz. Kaynak göstermek kaydıyla alıntı yapılabilir. Editör: Onur Atalay Tasarım: Yüksel Yücel Sayfa Düzeni: Ahmet Kahramanoğlu

5 İCİNDEKİLER 23. ABANT PLATFORMU TOPLANTISI YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA TEMEL İLKELER, YÖNTEM VE SÜREÇLER... 7 AÇILIŞ KONUŞMALARI... 9 Faruk Mercan (Abant Platformu Genel Sekreteri)... 9 Prof. Dr. Levent Köker (Abant Platformu Dönem Başkanı)... 9 BİRİNCİ OTURUM; YENİ ANAYASANIN FELSEFESİ VE TEMEL PRENSİPLERİ...25 Mete Tunçay... Atilla Yayla... Murat Belge... Osman Can... Müzakere İKİNCİ OTURUM: YENİ ANAYASA İÇİN MÜZAKERE SÜRECİ Mümtazer Türköne... Fuat Keyman... Yücel Sayman... Cafer Solgun... Mehmet Uçum... Müzakere ÜÇÜNCÜ OTURUM: TÜRKİYE NİN SİYASAL SİSTEM SORUNLARI Mehmet Altan... Nur Uluşahin... Levent Korkut... Yavuz Atar... Serap Yazıcı... Müzakere DÖRDÜNCÜ OTURUM: DÜNYADAN ANAYASA DENEYİMLERİ Eser Karakaş... Levent Köker... Ersin Kalaycıoğlu...

6 Akın Özçer... Mehmet Emin Aktar... KAPANIŞ VE DEĞERLENDİRME OTURUMU FOTOĞRAFLAR

7 23. Abant Platformu Toplantısı YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA Temel İlkeler, Yöntem ve Süreçler

8

9 AÇILIŞ KONUŞMALARI Faruk Mercan (Abant Platformu Genel Sekreteri) Çok değerli misafirler, kurulduğu 1998 yılından bu yana ülke gündemine oturan toplantılar düzenleyen Abant Platformu nun yeni dönem yeni anayasa başlıklı 23. toplantısına hoş geldiniz. Bu toplantımız aynı zamanda Mehtap televizyonundan canlı olarak yayınlandığı için, Televizyonları başında bizleri izleyen değerli izleyicilerimize de iyi günler diliyoruz. Ayrıca yoğun seçim kampanyasına ara vererek bu toplantımızı onurlandıran, yeni dönem yeni anayasa toplantımıza katılan Avrupa Birliği Bakanı ve Baş Müzakereci Sayın Egemen Bağış a ve Bolu Valisi Sayın İbrahim Özçimen e de hoş geldiniz diyoruz. Açılış konuşması yapmak üzere Abant Platformu Dönem Başkanı Sayın Prof. Levent Köker Bey i kürsüye davet ediyorum. Prof. Dr. Levent Köker (Abant Platformu Dönem Başkanı) Sayın Bakan, Sayın Vali, Abant Platformu yeni dönem yeni anayasa toplantısının değerli katılımcıları, çok kıymetli basın mensupları, hepinize bu toplantımıza teşrif ettiğiniz için çok teşekkür ediyorum. Malum anayasa sorununu epeydir tartışıyoruz. Neredeyse 1982 anayasasının kabulünden beri bu anayasayla ilgili sorunlarımız var, o sorunların kısmi değişikliklerle çözülemediği de bu zaman zarfında gerçekleştirilmiş olan hafızam beni yanılmıyorsa 16 anayasa değişikliği tarafından da kanıtlanmış oluyor, çünkü bu kadar çok ve kapsamlı sayılabilecek değişikliklere uğramış olmasına rağmen 82 anayasasından kaynaklanan sorunlarımız devam ediyor ve çok temelde bazı sorunlar da bu gün kendisini daha net bir biçimde hissettiriyor. O yüzden galiba bu gün geldiğimiz noktada 2007 sürecinden biraz daha

10 10 ABANT PLATFORMU / YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA farklı olarak ana muhalefet partisinin de artık kabul ettiği bir durum olarak Türkiye nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğu konusunda bir mutabakat tesis edilmiş durumda. Bu bir bakıma sevindirici ve umut verici bir durum; fakat Türkiye nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğu konusundaki mutabakatın biraz ötesine geçip bu anayasanın nasıl bir anayasa olması gerektiği konusunda düşünmeye başladığımızda bu mutabakatın biraz zayıflamaya başladığını görüyoruz. Zayıflamaya başlarken aslında belki gene mutabakat devam ediyor gibi görünüyor, çünkü herkes sivil demokratik, özgürlükçü bir anayasadan bahsediyor. Fakat bu terimlerin içini de doldurmaya başladığımızda asıl mutabakatın zayıfladığı yer de galiba orası oluyor. Ben sivil anayasa sözcüğünden yurttaşların hem yazarı hem sahibi olduğu bir anayasayı anlıyorum. Yani bu anayasayı yurttaşlar yazarsa ve dolayısıyla kendi yazdıkları anayasaya sahip çıkarlarsa bu yurttaşların anayasası anlamında sivil olur, dolayısıyla zaten böyle bir anayasanın demokratik olmama ihtimali de pek yoktur. Ama bunun ötesine geçip bu biraz tabii yurttaşların bir anayasayı nasıl yazacağı konusunda bizi biraz anayasa yapma usulüyle ilgili konuşmaya sevk eden bir durum. Ben onunla ilgili çok fazla bir şey söylemeyeceğim. Esasen çok uzun da konuşmak ve sabrınızı da taşırmak istemiyorum. Ama bir iki noktaya temas etmeme lütfen izin veriniz. Türkiye nin anayasa sorunu, aslında anayasasının şu anda bundan önceki anayasalarda da öyleydi, ama 82 anayasası bunu iyice belirginleştirdi ve mevzuatla da tahkim etti. Yani yasalar ve diğer pozitif hukuk normlarıyla da pekişen bir özelliği var. Bu doğrudan kestirmeden söylemek gerekirse milliyetçi bir anayasa, dolayısıyla hem başlangıç bölümünde hem ikinci maddesinde Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının nasıl milliyetçi bir anayasa olduğu zaten vurgulanıyor. Ve bunun için temel hak ve hürriyetlerle ilgili mesela din ve vicdan hürriyetini düzenleyen 24. maddedeki zorunlu din dersleriyle ne bileyim 42. maddedeki eğitim hakkı meselesinde ana dilde eğitim hakkını sadece Türkçe diliyle sınırlandıran hükümle beraberinde 136. maddede Diyanet İşleri Reisliğine milletçe dayanışma ve bütünleşme hedefiyle çalışan bir kurum olma görevini anayasa olarak vermiş olmasıyla falan bu çok pekişen bir husus. Milliyetçi bir anayasa olmanın bir yük getirdiği görülüyor ve bu yük aslında, klasik anlamda anayasalardan beklenen, devlet organlarının teşkilatlanmasını düzenlemek ve temel hak ve hürriyetleri güvence altına almak gibi özelliklerin ötesinde, bir de bir milli kimlik oluşturmak ve bunu devlet eliyle yapmak şeklinde bir ekstra bir yük getiriyor anayasaya. Ve bu yük Türkiye gibi çok farklı düzeylerde etnik dinsel, mezhepsel ve daha geniş anlamda inançsal özellikleriyle bölünmüş ve bu anlamda çoğulcu bir yapıya

11 ABANT PLATFORMU / AÇILIŞ KONUŞMALARI 11 sahip olan toplumda homojen bir millet yaratma ve bunu da devlet eliyle, siyasal iktidar aracılığıyla yapmaya kalkışma anlamında çok ağır bir yük ve bu yükü Türkiye Cumhuriyeti Anayasası doğrultusunda ortaya çıkan siyasi mekanizmaların da taşıyamadığı aşikar. Dolayısıyla Kürt sorunu başta olmak üzere Alevi sorunu ve buna bağlı olan diğer toplumsal kimlik, gayri Müslimlerin sorunları, kadın erkek eşitsizliğinden kaynaklanan sorunlar, sınıfsal temelde karşımıza çıkan problemler. Bunların hepsinin böyle bir homojen millet yaratma amacını güden ve ona göre örgütlenmiş bir ağır anayasa yükü altında taşınamadığı ve kaldırılamadığı çok açık. Dolayısıyla galiba Türkiye nin yeni anayasayı yeni dönemde düşünürken asıl cebelleşmek durumunda kalacağı önemli mesele bu milliyetçi anayasayı nasıl tasfiye edeceği meselesi. Bu çünkü sadece başlangıç bölümünü ve 2. maddedeki devletin niteliklerini belirleyen maddenin yeniden yazılımını değil, Diyanet İşleri Başkanlığı gibi kurumların yeniden düzenlenmesi değil, egemenliğin formülasyonunu dahi yeniden düşünmemizi gerektiriyor. Örneğin egemenlik Türk milletine aittir sözünü belki de egemenliğin Türkiye halkına ait olduğu şeklinde yeniden düşünmeye başlamamız veya çalışmamız gerekiyor. Çünkü Türk milleti sözcüğünün referansının en azından bu ülkede yaşayan pek çok insan için etnik bir referans olduğu artık gayet açık bir biçimde ortadadır. O yüzden anayasasının 1. maddesindeki vurguyu egemenliğe de taşımak ve Türkiye devleti bir Cumhuriyettir ifadesindeki Türkiye tabirini egemenliğe de teşkil etmek ve egemenlik kayıtsız şartsız Türkiye halkınındır demek daha doğru. Bu hem kendi çoğulculuğumuzu kapsayabilecek yeni bir düşünce temeli oluşturacaktır. Hem de aynı zamanda hedeflediğimiz Avrupa Birliği çerçevesinde bize önemli bir açılım imkânı verecektir. Çünkü ulusal bir devlet anayasası yapmaktan vazgeçerek aslında ulus üstü bir birliğe girme hedefinde de çok önemli bir temel adım atmış olacağız. Fakat bunu yapabilme imkânımız gerçekten var mıdır, o konuda çok fazla iyimser olmadığımı da eklemeliyim. Umarım pek çok siyasi tahminimde olduğu gibi bunda da yanılırım. Hepinize beni dinlediğiniz için çok teşekkür ediyorum. Tekrar hoş geldiniz,umarım verimli ve güzel bir toplantı olur, her zaman olduğu gibi. Çok teşekkürler, sağ olun. Faruk Mercan: Sayın Prof. Levent Köker e çok teşekkür ederiz. Şimdi yine bir açılış konuşması yapmak üzere Sayın Prof. Ergun Özbudun Bey i davet ediyoruz. Prof. Dr. Ergun Özbudun: Sayın Bakanım, değerli izleyiciler ben 1982 anayasasından niye bir an evvel kurtulmamız gerektiği hakkında artık klasikleşmiş

12 12 ABANT PLATFORMU / YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA sözlerle işe başlamak istemiyorum. Bunu binlerce defa biz söylemekten bıktık, her halde dinleyenler de dinlemekten bıktı. Fakat geldiğimiz nokta ilginç. Levent Bey in de değindiği gibi bu gün artık 1982 anayasasının devamını savunan kimse yok. Bu artık şık bir beyan olmaktan çıktı. Onun için aslında kalbinin derin köşelerinde 1982 anayasasını muhafaza etmek isteyenler dahi yeni bir anayasa kelamını kullanıyorlar. Eğer içten hissettikleri bu olmasa bile, biz size böyle bir söylemi kullanmayı daha siyaseten verimli ve olumlu buluyoruz. Dolayısıyla anayasa vaadi iktidardan bütün muhalefet partilerinden ve bütün düşünce sahiplerine kadar yaygın bir durum. Ancak şairin dediği gibi, cümlenin maksudu bir ama rivayet muhtelif, acaba yeni anayasadan ne anlıyoruz? Acaba yeni anayasa dediğimizde mevcudun üç beş rötuşla pişirilip tekrar önümüze sunulmasını mı anlıyoruz? Mesela dokunulmazlıkları kaldıralım, bir iki rötuş daha yapalım, gerisi pekala bize kafi gelir mi diyoruz? Yoksa hakikaten bu anayasanın gerçekten yeni, gerçekten demokratik, gerçekten sivil olmasını mı arzu ediyoruz? Burada tabii bu genel beyanların anlayışının daha somut önerilerle doldurulması lazım. Biliyorsunuz ki son aylarda iki önemli sivil toplum kuruluşunun anayasa çalışmaları oldu. TÜSİAD ın ve TESEV in, bu kamuoyuna da büyük ölçüde yansıdı. Özellikle TÜSİAD raporundaki değiştirilemez maddelere ilişkin öneriler bildiğiniz gibi büyük bir fırtına kopardı. Türkiye yi nereye götürmek istiyorsunuz, bölmek mi istiyorsunuz, şeriatı mı getirmek istiyorsunuz gibi çok zarif hitaplara muhatap oldu. Fakat onun dışında her iki çalışma gurubunun da olmazsa olmaz olarak gördüğü bir takım alanlar var. Bunlar Sayın Köker in de değindiği kısaca üç başlık altında toplanabilir. Biri kimlik sorunu ki en üst düzeyinde elbette Kürt sorunu yatmaktadır. İkincisi din devlet ilişkileri ya da genel anlamda din ve vicdan hürriyeti sorunudur. Üçüncüsü de, sivil asker ilişkileri, silahlı kuvvetlerin sivil gözetim ve denetimi. Dolayısıyla da askeri vesayetten tasfiye edilmesi sorundur. Tabii bu başlıkların altına girmeyecek ve gene değiştirilmesi gereken pek çok başka husus vardır, ama ben esas itibariyle her iki çalışmanın da bel kemiğini teşkil etmiş olan bu üç boyut üzerinde durmak istiyorum. Eğer yeni anayasa hakikaten bu üç sorunla cesaretle karşı karşıya gelmeyecekse ve cesaretli reformlarla Türkiye demokrasisini hakikaten evrensel demokratik normlar düzeyine çıkarmayacaksa, o zaman hakikaten bu çabaya hiç girişmeye gerek yok, bazılarının istediği fakat ifade edemediği gibi üç beş kozmetik değişiklikle bu işi götürürüz. Eğer gerçekten demokratik, sivil ve yeni bir anayasa istiyorsak da bu sorunlara makul ve demokratik çözümler bulmak zorundayız. Bunlardan ilkini kimlikler başlığı altında ifade ediyoruz.

13 ABANT PLATFORMU / AÇILIŞ KONUŞMALARI 13 Tabii Türkiye de kimlikler sorununun en yakıcı durumda olanı, en el yakanı Kürt sorunudur. Ama onun dışında da diğer kimliklerin ifadesine ilişkin engeller zorluklar vardır. Bunların arasında elbette toplumumuzun önemli bir kesimini teşkil eden Alevilerin sorunları önemli bir yer işgal etmektedir. Bu gün maalesef çok küçük bir azınlık mertebesine indirilmiş olmakla beraber cumhuriyet politikaları yüzünden gayrı Müslimlerin ciddi ifade, ibadet, vicdan hürriyeti sorunları vardır. Velhasıl Türkiye ciddi kimlik sorunlarını bu anayasa yapımı süreci içerisinde karşısına almak ve bunlarla cesaretle hesaplaşmak zorundadır. Sayın Köker in de belirttiği gibi Cumhuriyetin temel ideolojisi ve bunu daha da abartılı biçimde ortaya koyan 1982 darbe anayasası özünde çoğulcu olan bir topluma tek tip bir vatandaşlık ve kimlik dayatmaya çalışmıştır. Kürt sorunu konusundaki inkar politikası çok yakın zamanlara kadar devam etmiş. Ancak son senelerde bu konuda bazı açılımlar görüyoruz. Önemli açılımlar fakat bunlar da toplumun bazı kesimlerinden öyle bir tepkiyle karşılandı ki, biliyorsunuz oldukça mütevazı nitelikte başlayan Kürt açılımında bir duraklama husule geldi. Bunun tabii anayasaya 1982 anayasasına yansıyan pek çok hükümleri var. Bir örnek kimlik, bir örnek vatandaşlık kavramı. Elbette başlangıcından tutun pek çok maddesine yansıyan Türklük, Türk kimliği, Türklüğün tarihi ve manevi değerleri ve Türk devleti, Atatürk milliyetçiliği muhtelif yerlerde tekrarlanmaktadır. Bütün bunlar tek parti döneminde de tanımlandığı gibi dil, kültür ve ideal birliğine sahip bir toplumu içermektedir. Daha doğrusu böyle bir toplumu devlet eliyle devlet iktidarını kullanarak imal etmeyi içermektedir. Burada ne kadar netice alındığı önümüzdeki manzaradan anlaşılabilir. Bu tür asimilasyonist politikalar netice vermemiştir, vermiş olsaydı bu gün karşılaştığımız çok ciddi sorunlarla karşılaşmazdık. Çünkü bu yapay bir gayret olmuştur, özünde çoğulcu olan bir topluma tek tik bir elbise giydirme gayretinden meydana gelmiştir. Dolayısıyla yeni anayasada Türk milliyetçiliği çağrışımı yapan ya da bunu açıkça ifade eden referansların tümüyle kaldırılması, etnik bakımdan tarafsız ve belli bir etnik çağrışım yaptırmayan bir vatandaşlık tanımının kabul edilmesi, gerek TUSİAD çalışmasında gerek TESEV in çalışmasında üzerinde ağırlıklı olarak durduğumuz konulardan biri olmuştur. Burada anayasa konusunda neler yapılacağı aşağı yukarı malum, daha doğrusu neler yapılması gerektiği, bunu biliyorum. Dolayısıyla bu konuda fazla ayrıntıya girmek istemiyorum. Vatandaşlık tanımından etnik çağrışım yaptıran ifadenin çıkarılması, eğitime ilişkin 42. maddenin diğer anadillerin öğretimine veya bu dillerde eğitime imkân verecek şekilde değiştirilmesi, dibac den ve ikinci maddeden Türk

14 14 ABANT PLATFORMU / YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA milliyetçiliği, Atatürk milliyetçiliği gibi gene hem bir etnik milliyetçilik çağrıştıran hem de bir resmi ideoloji anlamı taşıyan ifadelerin çıkarılması ve buna uygun olarak birçok temel mevzuatımızda mesela Milli Eğitim Temel Kanunu nda ve Yükseköğrenim Kanunu nda mevcut olan gene gençlerimizi, çocuklarımızı resmi ideoloji doğrultusunda yetiştirmeyi bu kurumlara bir görev olarak yükleyen ifadelerin tasfiyesi ilk nazarda akla gelen hususlardandır. İkinci bir temel boyut din ve devlet ilişkileri ve din ve vicdan hürriyeti sorunudur. Buralarda Cumhuriyetin ideolojisi laiklik adı altında fakat laikliğin evrensel tanımından son derece uzak bir anlayışı teşkil ve empoze etmiştir. Evrensel anlamıyla laiklik elbette demokrasinin olmazsa olmaz bir şartıdır. Teokratik bir demokrasi ne teorik olarak tasavvur edilebilir ne de pratikte herhangi bir örneği mevcut. Evrensel anlamıyla laiklik hemen hemen bütün gelişmiş demokrasilerde mevcut olan laiklik kanunu için devletin din ve inanç bakımından tarafsız ya da nötr olmasıdır. Yani bütün dinlere, bütün mezheplere bütün inanç gruplarına ve tabiatıyla bu arada inançsızlığa karşı da eşit mesafede bulunması bu kriterlere göre vatandaşları arasında ayrımcı bir muamele yapmaması devlet iktidarını ve devletin mali kaynaklarını kullanarak toplumu belli bir dine inanmaya ve o dinin icaplarını yerine getirmeye zorlamaması ve nihayet bazı istisnalar olmakla birlikte batı laikliğinin temel unsurlarından biri din ve devlet işleri gören kurumların birbirinden ayrılığıdır. Türkiye de bu evrensel tanıma ne derece uygun bir laiklik anlayışı vardır, bunun artık açık kalple ve ciddiyetle tartışılması gerekir. Türkiye deki laiklik anlayışı dinin sosyal ve kamusal görünürlüğünü reddeden, onu ancak bireysel vicdanlara ve kendi evinize ya da mabedinizin duvarları arasına hapsetmeyi amaçlayan bir nevi pozitivist ideoloji niteliğinde gelişmiştir. Bu Anayasa Mahkememizin birçok kararına da yansımıştır yılında Anayasa Mahkemesinin türban konusunda verdiği karar bu konuda ibret verici bir örnektir. Pozitivizmin kurucusu Auguste Comte da okuyabilseydi bu kararı, herhalde son derece mutlu olurdu yani yüz sene sonra bu kadar ateşli taraftarlarının olduğunu görmekten. Çünkü burada mesela laiklik, insan uygarlığının ulaştığı en son nokta, insanca yaşamanın şartı, her şeyin bilim ve akıl doğrultusunda yapılmasının, hareket edilmesinin çağdaş yaşamın bir zorunlu unsuru haline geldiği gibi tamamen pozitivist felsefenin çok ateşli bir ifadesi ile oluşan bir karar. Başka kararları da var, ben tipik olması itibariyle bu demin arz etmeye çalıştığım Batılı anlamda, evrensel anlamda bir laiklik tanımı değil. Dolayısıyla burada da kimse laiklikten vazgeçmek istemiyor Türkiye de.

15 ABANT PLATFORMU / AÇILIŞ KONUŞMALARI 15 Bu gün Türkiye de şeriata dayalı bir devlet kurmak isteyen gruplar son derece marjinal gruplardır. Sayın Ali Çarkoğlu ve Sayın Binnaz Toprak gibi bu gün CHP adayı, başarılar diliyorum eski bir meslektaşım olarak, onların 2007 yılında değişen Türkiye de din toplum ve siyaset adlı güvenilir araştırmalarında Türkiye de ancak % 8 kusur bir denekin bir şer i devlete taraftar olduğunu göstermiştir ki, orada bile eğer daha ayrıntılı sorular sorulsaydı bu rakam düşerdi. Kaldı ki bu rakam da düşme eğilimindedir çünkü 1990 ların ortalarında yapılan kamuoyu araştırmalarında % 20 ler civarında hatta % 20 lerin biraz üzerinde çıkıyordu de bu rakamın % 8 küsura inmiş olduğunu görüyoruz. Aynı araştırma bu gün tekrarlansa benim inancım daha da düşeceği yolundadır. Dolayısıyla Türk toplumunun laiklikle de demokrasiyle de bir sorunu yoktur. Bunun harici koruyuculara da ihtiyacı yoktur. Türkiye halkı bunu kendisi korumasını bilir, çünkü bu değerleri paylaşmaktadır. Üçüncü bir husus, sivil asker ilişkileri ya da Silahlı Kuvvetlerin demokratik gözetim ve denetimi sorunudur ki, önümüzdeki anayasa çalışmaları bunu da en üst önceliklerinden biri haline getirme mecburiyetindedir. Gerçi bu konuda 2001 den başlayarak 2004 ve özellikle 2010 anayasa değişiklikleriyle devam ederek önemli reformlar yapıldı. Fakat gene de iç ve dış bütün objektif gözlemcilerin vardığı sonuç, Türkiye deki asker sivil ilişkilerinin bu ilişkilerin demokratik modeline uymadığıdır. Türkiye de Silahlı Kuvvetlerin sahip olduğu ayrıcalıklar ve özerklik alanları hiçbir Batı demokrasisiyle kıyaslanabilecek nitelikte değildir. Gene Türkiye de mevcut olan 2010 anayasası değişikliği kısmen hafifletilen ve halen de mevcut olan yargıdaki iki başlılık, yani bir yanda sivil yargı bir yanda askeri yargı ve her ikisinin de üst mahkemeleri var. Yani onun ötesinde gidebileceğiniz bir merci yok. Bu da hiçbir Batı demokrasisinde görülmemiş bir olaydır. Böyle iki başlı bir yargı sistemi. Milli Güvenlik Kurulu nun bir anayasal organ olmaktan çıkarılması ve en fazla kanunla düzenlenen bir milli savunma üst kurulu haline getirilmesi, gene TÜSİAD gerek TESEV çalışmalarında yer alan önerilerden biridir. Keza yüksek komutanların atanmasında belirleyici iradenin sivil irade olması yolunda da her iki rapor görüş birliğinde olmuştur. Çünkü bugünkü sistemde mesela bir arıza olmadığı takdirde 10 sene sonra kimin Genelkurmay başkanı olacağı bilinmektedir. Herhalde bu da hiçbir Batı demokrasisinde görülen bir husus değil. Sayın Bakanımız da da başlayacak seansta konuşacaklar o yüzden ben müsaadenizle burada konuşmama son vermek istiyorum. Fakat yeni anayasa bu sorunların üzerine cesaretle gitmelidir. Türkiye artık Freedom House reytinglerine göre yarı özgür ülke olma hakkına layık değildir. Altmış küsur senelik demokratik tecrübemizden

16 16 ABANT PLATFORMU / YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA sonra öyle inanıyorum ki biz tam demokratik veya tümüyle özgür bir ülke olmayı fazlasıyla hak ediyoruz. Hepinizi saygılarla selamlıyorum. Faruk Mercan: Sayın Profesör Ergun Özbudun a çok teşekkür ederiz. Efendim bu salondaki herkes muhakkak ki çok iyi biliyor ancak bazılarımız bilmeyebilirler, Devlet Bakanımız Sayın Egemen Bağış neyin müzakeresini yapıyor ki acaba baş müzakereci unvanı var diye akıllarına bir soru gelebilir. Sayın Egemen Bağış Türkiye nin Avrupa Birliği yle ilişkilerini yöneten ve onu müzakere eden Sayın Bakanımız, dolayısıyla böyle bir toplantıda onun yapacağı konuşma sanıyorum ki Türkiye nin yeni anayasa vizyonu acısından da bize bir şevk olacaktır. Bu arada zamanlama çok önemli olduğu için bizim açımızdan hemen birinci oturumun başlaması açısından sayın bakanımızın konuşmasının ardından Sayın Prof. Mete Tunçay birinci oturumu yönetecek sayın hocamızı davet ediyoruz masaya. Sayın Profesör Atilla Yayla, Sayın Profesör Murat Belge ve Sayın Doç. Dr. Osman Can bu oturumun konuşmacıları. Ve sayın bakanımızı kürsüye davet ediyorum. Buyurunuz. Egemen Bağış: (Avrupa Birliği Bakanı ve Baş Müzakereci) 23. Abant toplantısının değerli katılımcıları, ki formda katılımcılara müzakereci dendiğini gördüğüm için kendimi bir ara evimde hissettim. Ekranları başında bizi izleyen çok değerli izleyiciler, değerli medya mensupları, hanımefendiler, beyefendiler, öncelikle sizleri saygıyla selamlıyorum. Gerçekten bu gün Abant Platformu nun 23. toplantısının açılışında bulunmak ve böyle değerli bir heyetle birlikte Türkiye nin belki de en kritik meselelerinden biri olan yeni anayasaya ihtiyacından bahsetmek, bunu sizlerle istişare etmek benim için de çok büyük bir mutluluk. Üzerime kalmasın dün İstanbul un farklı bölgelerinde beraber çalıştığımız Sayın Başbakanımızın ki, kendisi bu gün Muş ve Iğdır illerimizde olacak, her birinize de ayrı ayrı selamları var. Onu da özellikle aktarmak istiyorum. Abant Platformu ve Abant toplantıları 1998 den bu yana Türkiye nin ileri demokrasi yolculuğunun vazgeçilmez bir parçası oldu. Türkiye ye yeni ufuklar kazandırdı. Bu vesile ile başta Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı olmak üzere 13 yıldır bu toplantıları büyük bir başarı ve kararlılıkla yürüten platforma katkı sağlayan herkese teşekkür etmek istiyorum. Bu zamana kadar olduğu gibi bundan sonra da Abant toplantılarının Türkiye ye farklı perspektifler sunacağına inanıyorum. Türkiye diğer ülkeler gibi reform sürecini her daim sürdürmek ihtiyacında olan ve yeni fikirlere yeni düşüncelere yenilikçi yaklaşımlara ihtiyaç duyacak

17 ABANT PLATFORMU / AÇILIŞ KONUŞMALARI 17 bir ülke. Onun için bu tür toplantıların farklı fikirlerin tartışıldığı, birbirimizi anlamak için önemli bir platformu oluşturan bu tür toplantıların devamını çok önemli buluyorum. Herkesin fikirlerini ortak noktada buluşturabildiği, her türlü fikrin dile getirilebildiği, en büyük tabuların tabu olmaktan çıkıp yıkıldığı böyle atmosferlerin aslında Türkiye nin özlemini duyduğu anayasaya kavuşması için de son derece önemli olduğunu düşünüyorum. Tabii tabular yıkılırken Türkiye de yaratıcı düşünce de kendini göstermeye başlıyor. Hep örneğini veriyorum bu ülkede ilköğretim eğitimi almış olan herkes Cumhuriyetimizin kurucusu, gerçekten vizyoner bir önder olan Mustafa Kemal in 20 yaşındayken dayısının çiftliğinde karga kovaladığını öğrenir. O bilgi çok önemliymiş gibi her çocuğumuza öğretilir ama o vizyoner liderin ta 1920 lerde Efendiler bir Balkan birliği kurulmalıdır. Daha sonra bu bir Avrupa Birliği ne dönüşmelidir dediğini nedense öğretmeyiz. Ya da 1930 lu yıllarda Bugün Sovyetler de bizimle aynı dili, aynı inançları, aynı kültürü paylaşan kardeşlerimiz vardır. Sovyetler bir gün çöktüğü zaman onlarla ilişkilerimizi geliştirebilmek için şimdiden kültür köprüleri kurulması gerekir dediğini çocuklarımıza öğretmeyen bir eğitim sistemimiz vardır. Acaba sistem çocuklarımızın korkuluk zihniyetiyle yetişmesini istediği için mi aynı tornadan çıkmış tek düşünce kalıbı içerisinde bir gençlik yetişmesini istiyoruz? Ama bu gün devlet, iktidar ve bu salonda hissettiğim kadarıyla toplumun entelektüel birikimi artık düşünen, yeni projeler üreten, hatta çılgın projeler üreten bir gençlik istiyor. İşte Türkiye nin belki de önemi şu anda içerisinden geçtiği önemli değişik süreci budur. Burada çok değerli ve saygın hukukçularımızın ve entelektüellerimizin aslında artık anayasanın felsefe ve tanımını tartışmaktansa içerik detaylarına girdiklerini görmek beni gerçekten mutlu etti. Gerçekten de üzerinde durulması gereken husus Türkiye nin acilen 1982 anayasasını tedavülden kaldırarak ileri demokrasi yolculuğuna yakışacak birey hak ve özgürlüklerini temel alan kapsayıcı, özgürlükçü, sivil bir anayasa ihtiyacıdır. Ergun Hocam Türkiye nin 60 yıllık çok partili demokratik sisteminden bahsetti ve hala bir sivil anayasaya kavuşamamış olmamıza vurgu yaptı. Aslında biz 1000 yıllık bir devlet geleneğine sahip olmakla övünüyoruz. Ama maalesef milletin hissiyatını, milletin iradesini temsil edecek bir anayasaya kavuşma konusunda başarılı olamamışız. Zira Türkiye Cumhuriyeti sadece 1924 yılında Mecliste bizzat milletvekillerinin iradeleriyle bir anayasa hazırlayabilmiş 1924 ten sonra vesayetçi anlayışın ürünü olan darbe anayasaları Türkiye nin ve Türk halkının kaderi olmuştur.

18 18 ABANT PLATFORMU / YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA Önce 1960 darbesinin ardından 1961 de daha sonra 1980 darbesinin ardından 1982 anayasasıyla ülkemiz askeri anayasaların bize giydirdiği deli gömleğine mahkûm kalmıştır. Hep söylüyorum, askeri anayasalarla zar zor asgari demokrasi oluyor, bazen o bile olamıyor. Demokrasiyi millet için lüks görmüş olan zihniyetin vesayet ve statüko bekçileri tarafından milletin özgürlük alanlarının kısıtlandığına hep beraber şahit olduk. Millet ancak o vesayetçi zihniyetlerin sağladığı sınırlar çerçevesinde özgür olabilmiş, sadece onların belirlediği çizgi nispetinde Türkiye nin hareket alanına ve kabiliyetine sahip olabilmiştir. Abant Platformu nun geçen yılki 22. toplantısının sonuç bildirgesinde çok kritik bir ifade var. Diyor ki orada, vesayet sadece anayasal-hukuki düzeyde kurumsal olarak karşımıza çıkan bir demokrasi engeli olmayıp, aynı zamanda bir siyasi kültür temelli zihniyet kalıbı niteliğindedir. Yani vesayetin algılandığından daha çok öte anlamlar taşıdığına atıfta bulunuyor. Kurumsal düzeyde belki vesayetin etkilerini sınırlandırmak kolay olmayabilir. Veyahut da bazıları için de kolay olabilir. Ama iş siyasi kültür olarak vesayetçi zihniyetle başa çıkmaya geldiğinde, o zaman bizi çok daha çetin ve zorlu bir mücadele bekliyor. Bendenizin dokuz yıllık siyasi hayatında bunun çok örnekleri var. Lafa gelince demokrasinin bireysel özgürlüklerin ne kadar önemli olduğunu savunan bazı siyasilerimizin milletin iradesiyle seçilmiş milletvekillerinin bir cumhurbaşkanı seçme konusunda nasıl farklı bir vesayetle farklı bir düşünce yapısına girdiklerine bizzat şahit oldum. Nitekim aynı 22. Abant toplantısı bildirgesinde somut tezahürler konusuna da çok isabetli bir tespit yapılıyor ve şöyle deniyor: Bu gün karşı karşıya bulunduğumuz Kürt, Alevi, başörtüsü, azınlıklar, din vicdan ifade ve örgütlenme özgürlüğü gibi meseleler ve komşularımızla ilişkilerde yaşanan sorunlar vesayetçi engellemeler nedeniyle çözülememektedir. Buradan da anlıyoruz ki Türkiye ne zaman ileri demokrasi yolculuğunda vites yükseltmeye kalksa bu anayasanın sahipleri her zaman firene ve debriyaja basmıştır. Türkiye ne zaman demokrasi ve kalkınma hamlesine girişse bu anayasa adeta bir mıknatıs gibi Türkiye yi geriye çekmiştir. Türkiye nin kayıp yıllarının sebebi bu anayasadır. Bu anayasanın kitapçığı bile Türkiye ye tarihinin en ağır ekonomik buhranını yaşatmıştır. Hatırlarsınız bu anayasa kitapçığının Ankara da bir toplantıda masanın bir uçundan havalanıp öbür uçuna inmesiyle bu ülkede rekor kırılmış, yüzde 8000 faiz ödenmiştir. Bir gecede insanlar kepenklerini kapatmış, insanların mal varlıkları yarı yarıya azalmış, binlerce iş adamı iflas etmiş ve borçları da iki katına çıkmıştır. Bu gün hala kronik birçok soruna el atarken,

19 ABANT PLATFORMU / AÇILIŞ KONUŞMALARI 19 çözüm iradesi gösterirken ciddi dirençle karşılaşıyorsak bunun müsebbibi ve kaynağı da elbette 1982 anayasasıdır. Son sekiz buçuk yılda hükümetimizin ne tür dirençlerle karşılaştığını sizler zaten biliyorsunuz. Nerdeyse iki yılda bir halkımıza güven tazeleyerek iktidarda kalmamıza rağmen hala önümüze direnç çıkarma konusunda son derece hevesli bir direnç mekanizmasıyla karşı karşıya olduğumuzu sizler de görüyorsunuz. Ortaya koyduğumuz değişim ve reform iradesinden bazı kesimlerin ne kadar rahatsız olduğunu, AK Parti nin kaybetmesi uğruna Türkiye nin geriye gitmesini göze alacak kadar şirazelerinden çıktıklarını çok iyi biliyorsunuz. Bir yandan 27 Mayısların, 12 Eylüllerin, 28 Şubat ve 12 Martların kalıntılarını temizlemekle uğraşırken; diğer taraftan da 27 Nisan 14 Martlarla yüzleşmek durumunda kaldık. Biliyorsunuz partime karşı açılan kapanma davasında iddianamede yer alan siyasilerden biri bendim. Beni siyasetten men etmek arzusunda olan sayın savcımızın iki çok provakatif sözüme takılması gerçekten düşündürücüdür. Sayın savcımız benim millet ne ise vekili o olmalıdır, sözümü çok provakatif bulmuş ve bu yüzden siyasetten men edilmemi istemiştir. Bir diğer kurduğum cümle belki daha da tehlikeli, gerçekten milli birlik ve beraberliğimizi sarsacak ülkenin demokrasine zarar vereceği düşünülmüş bir cümlem de Başörtüsü kullanma özgürlüğünü mini etek kullanma özgürlüğü kadar önemsiyorum, çünkü ifade özgürlüğünü temsil ediyor demiş olmamı Sayın Savcı gerçekten Türkiye için çok tehlikeli bulmuştu. İşin acı tarafı eğer Anayasa Mahkemesi üyelerinden biri farklı bir tercih kullanmış olsaydı, bu gün ben bu toplantıda bu konumda olup bunları sizlere söyleyemeyecektim. İşte en son 12 Eylül de referanduma sunulan anayasa değişiklik paketimize karşı birbirleriyle tamamen zıt gözüken kutuplarda yer alanların millet iradesinin güçlenmesi karşısında nasıl bir araya geldiğine de yine hep beraber şahit olduk. Sadece parlamentoda değil parlamento dışında da çirkin ve gözü dönmüş bir muhalefetle karşı karşıya kaldık. Ama bütün bunlara rağmen bütün bu dirençlere rağmen biz reform ve değişim irademizden asla taviz vermedik. 45 yıl boyunca kayda değer bir mesafe kat edemediğimiz Avrupa Birliği sürecinde, ki biliyorsunuz rahmetli Menderes in ilk başvurusu 1959 yılında ama Türkiye nin müzakere tarihi aldığı tarih ondan tam 45 yıl sonra 17 Aralık 2004 tarihidir. AB sürecinde 2 yılda Kopenhag kriterlerini yerine getirerek müzakere tarihi aldık ve 3 Ekim 2005 te müzakerelere başladık. Oradaki kilit, sizlerle paylaşmak istediğim gelişme şudur, evet Türkiye nin Avrupa Birliği ile ilişkilerinde çeşitli dönemlerde çeşitli dar süreçlere girilmiş, belki de duraksama hissi

20 20 ABANT PLATFORMU / YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA yaşanmıştır. Ama onların her birinin açılma süreci, müzakere tarihi almamızda, gümrük birliğine girmemizde, tam adaylık statümüze kabul ettirmemizde daha fasılları açtığımız 3 Ekim 2005 te de aslında Türkiye bütün o krizleri kendi iç reformlarıyla açmıştır. Biz 2002 ile 2004 arasında iktidar muhalefet el ele verip Avrupa Birliği yolunun gerçekten geçtiği gerçek mekân olan Türkiye Büyük Millet Meclisi genel kurulunda ciddi reform yasaları geçirmemiş olsaydık müzakere tarihini yine alamazdık. Onun için şu anda da içerisinde bulunduğumuz belki durgun dönemde Avrupa Birliği ile ilişkilerimizi açacak olan yine kendi yapacağımız reformlar olacaktır. Çok şükür Avrupa Birliği tarafından kaynaklanan sebeplerle müzakerelerde istediğimiz noktada olmasak da Türkiye nin katılım müzakerelerini yürüten bir ülke statüsü elde etmesi reformlarımızı geliştirmemize mani olmamıştır. Şu an itibariyle biz 33 faslın 13 ünü açmış bulunmaktayız. Geriye kalan 20 faslın 17 si üzerinde siyasi engel var, istesek de maalesef Avrupalıların koyduğu çifte standartla, siyasi nedenler nedeniyle açamıyoruz. Açabileceğimiz 3 faslın da çok ciddi hem yasama yükü var hem de ekonomimiz üzerinde hep beraber tahlil etmemiz gereken bir takım etkileri var. Onları değerlendirerek bu süreci götürüyoruz. Ama şu ana kadar Meclis ten geçmiş olan, Resmi gazetede yayınlanmış olan kanunlar, yönetmeliklerle ele aldığımız zaman aslında Türkiye 29 faslı açabilecek kadar da reform gerçekleştirmiştir. Bakın en son bundan bir buçuk iki ay evvel sivil toplum örgütlerimizin de çok ciddi baskısıyla Meclis genel kurulunda iktidar muhalefet işbirliği yaptı ve Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanununun değişmesi için ciddi bir caba ortaya koydu. Bu iki kanun toplam madde sayısı üç bin iki yüz, yani bizim muhalefet partilerimiz geleneksel takoz olma özelliklerini ortaya koysalar, her maddede söz alıp her maddeye önerge verip her maddeye itiraz edip süreci ötelemek isteseler, ki biliyorsunuz maddelerin içeriğinden çok bir partimiz dilinin eski Türkçe olmasını, bir diğer partimiz de yeni Türkçe olmasını arzu ettiğini söyleyerek engelliyordu. Ta ki işte Türkiye nin önde gelen sivil toplum kuruluşları özellikle ekonomiyle alakalı sivil toplum kuruluşları ortak bir baskı uyguladılar ve partilerimizi bir noktada uzlaşıya davet ettiler ve ikna ettiler. Üç bin ikiyiz maddeyi, eğer muhalefet partileri o eski özelliklerini ortaya koysalardı beş yılda zor geçirirdik. Ama işbirliği yapınca beş iş gününde üç bin iki yüz maddeyi Türkiye Büyük Millet Meclisinden geçirebildik. Bu Avrupa ya da bir mesaj oldu. Arzu edildiği zaman gerçekten çok hızlı bir şekilde reform yapabilecek bir iradeye sahibiz. Bu beni 12 Haziran seçimleri sonrasında biraz umutlandırdı. Çünkü önümüzde seçimsiz bir dönem var, aynı arasındaki dönem gibi. Bu dönemde,

21 ABANT PLATFORMU / AÇILIŞ KONUŞMALARI 21 o üç yıllık dönemde Türkiye nin gerçekten ihtiyaç duyduğu reformları cesaretle hep birlikte gerçekleştirebileceğiz umudundayım. Artık milli iradeyi gasp edenler Türkiye de cirit atmıyor. Toplum mühendisliğine soyunanlar işlevlerini teker teker kaybediyor. Cumhursuz bir cumhuriyetin halksız bir demokrasinin, milletsiz bir milliyetçiliğin peşinde koşanlar artık şeffaf Türkiye nin aydınlığında kayboluyorlar. Ülkemizin tüm sorunlarının konuşulma, tartışılma, çözülme yeri artık siyasettir, Meclistir, demokrasidir. Değerli katılımcılar, değerli medya mensupları, Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri Ekmeksiz yaşarım ama hürriyetsiz asla diyor. Milletimiz de son sekiz buçuk yılda demokrasinin tadını almış, hürriyetine kastedenlere gerekli cevabı sandıkta vermiştir, vermeye de devam edecektir. Türk siyasetinde reform ve değişimin yegâne adresi olan bir parti olarak girdiğimiz her seçimde milletimizin bize olan teveccühünün artmasının da esasen daha fazla demokrasi, daha fazla kalkınma, daha fazla adalet talebi olarak değerlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Türkiye nin önünde başka bir seçenek de yok. Günümüz dünyasında ekonomi özgürlüklerin üzerine bina ediliyor. Bakın dünyada fakir bir demokrasi yok, gerçek demokrasiyi benimsemiş, küresel insan hakları standartlarını vatandaşlarına yaşatmış, özgürlükleri birey bazında ele alıp genişletmiş bütün ülkelerin müreffeh zengin olmaları bir tesadüf değildir. Bu yüzden yatırım hukuk devletinde, istikrar ve güven ortamında kendisine hayat imkânı bulabiliyor. Bakın rahmetli Turgut Özal ın bütün çabalarına rağmen, ki bu konuda gerçekten çok ciddi emek sarf etmiştir. Türkiye ye gelen yabancı direkt yatırım, küresel yatırım, bir milyar dolar sınırını bir türlü aşamamıştır. Ne zaman ki Türkiye 17 Aralık 2004 te Avrupa Birliği nden 45 yıl sonra müzakere tarihi alabilmiş, ondan sonra ülkemize yılda ortalama 17 milyar dolar küresel direk sermayenin girdiğini sofralarımızdaki çorbayı baklavaya, böreğe dönüştürdüğünü, yeni teknolojileri ülkemize sunduğunu vatandaşlarımıza istihdam imkânları yarattığını, daha kaliteli ürünleri, daha ucuza satın almamızı sağladığını görüyoruz. Onun için yeni bir anayasa daha fazla demokrasi, ileri demokrasi derken aslında bizim bireysel ekonomik gücümüzün de artacağını da özellikle vurgulamak istiyorum. Türkiye nin ilerlemesinden Türkiye nin demokratik standartlarına gelişmesinden yana olan herkes artık biraz evvel Levent Hocamın da söylediği gibi 82 anayasasının değişmesinden yana uzlaşı içindedir. Daha önce de partimiz de dâhil olmak üzere birçok siyasi parti sivil toplum kuruluşu tarafından sivil anayasaya olan ihtiyaç vurgulanmış birçok taslak anayasa hazırlanmıştır.

22 22 ABANT PLATFORMU / YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA Abant Platformu nun inceleyebildiğim kadarıyla 2000 yılından bu yana çoğu toplantısının sonuç bildirgesinde de bu ihtiyaca atıf yapılmıştır. Dikkat ediniz bu anayasa farklı iktidarlar tarafından tam 17 kez değişikliğe uğramış. Yanılmıyorsam yüz on iki maddesi yeniden düzenlenmiş, bunun sadece elli altı maddesi bizim iktidarımız döneminde gerçekleşmiş. Özellikle 12 Eylül referandumunda kabul edilen anayasa değişiklik paketi anayasanın lafzını ve ruhunu değiştirmesi bakımından çok önemliydi. Bizden evvel de ANAP döneminde dört maddede; Doğru Yol, SHP döneminde on beş maddede ve başlangıç metninde; DSP, MHP, ANAP döneminde de 37 maddede ve yine başlangıç metninde değişiklikler yapılmış. Bir nevi yamalı bohçaya dönmüş bugünkü anayasamız. Zaman zaman bazıları çıkıp çoğu maddesi değiştirildi, yeni anayasaya ne gerek var, diyebiliyor. Onların şunu bilmesi lazım. 82 Anayasası tadilatla tamiratla ihtiyaca cevap verebilecek nitelikte değil. Her ne olursa olsun bunun üzerinde bir darbe lekesi vardır, tamamen değişmedikten sonra da bu darbe lekesinin arınması mümkün değildir. Dünya değişirken Türkiye değişimin gerisinde kalmamalıdır. Bunu asla kabul edemeyiz. Tam aksine Türkiye değişimin öncüsü yönlendiricisi olmalıdır. Türkiye artık eski paradigmalarla hareket edemez. Türkiye artık kalıplaşmış anlayışlarla yoluna devam edemez. Türkiye kesinlikle vesayetçi zihniyetin kırıntılarını tamamen temizlemeden çağın fırsatlarını değerlendiremez. Sekiz buçuk yıldır Türkiye yi küresel siyasetin aktörü haline getirdiysek, bu Türkiye nin kaderi haline getirilen anti demokratik vesayetçi zihniyete meydan okumamız sayesindedir. Orta Doğu ve Kuzey Afrika daki halk hareketini herkesin dikkatli okuması gerektiğine inanıyorum. Bu gün kendi hayatını riske atarak sokaklara dökülen insanlar o coğrafyalarda alışageldiğimiz İsrail karşıtı, Amerikan karşıtı gösteriler düzenlemiyorlar. Tam aksine daha fazla demokrasi, reform, özgürlük, insan hakkı, iyi iş imkânları talep eden gösterilerle hayatlarını da riske atarak sokaklara dökülmüş durumdalar. Bir yandan Türkiye yi bu ülkeler için model olarak gösterip öte yandan Türkiye nin yerinde saymasını beklemek gerçekten haksızlık olur. Bu gün Avrupalı bazı müttefiklerimizle yaptığımız görüşmelerle de söylüyorum, bir yandan oradaki demokrasi taleplerini çok önemseyip destek verdiğinizi söyleyeceksiniz, öte yandan oradaki insanların ilham kaynağı olan Türkiye nin demokratikleşme ve şeffaflaşma sürecinin en önemli platformu olan AB sürecinde elinizden gelen her türlü engeli ortaya koyacaksınız. Burada da çok ciddi bir ikilem var, çok ciddi bir çifte standart var. Bunu da Batılı müttefiklerimizin artık görmeye başlaması gerekmektedir. Türkiye artık kendi iç meselelerini çözerken,

23 ABANT PLATFORMU / AÇILIŞ KONUŞMALARI 23 dünya siyasetindeki gelişmeleri de insanlığın beklentileri doğrultusunda hak ve adalete yönlendirmek durumunda olan bir ülkedir. Değerli misafirler zaman ve zamanın ruhu Türkiye nin yanındadır. Samimiyetle söylüyorum 21. yüzyıl bir Türkiye yüzyılı olabilir. Bunu 1999 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi nde yaptığı konuşmada Amerika Birleşik Devleti nin Devlet Başkanı Sayın Bill Clinton söylemiştir. Gururumuzu okşuyor zannetmiştik, aradan on yıl sonra aynı ülkenin yeni başkanı Sayın Obama aynı kürsüde benzer cümleleri kurdu. Ama bu gün geldiğimiz noktada bunun artık gerçekten bir realite olduğunu da görüyoruz. Ama bunun için Türkiye de bireyi esas alan yeni demokratik ve özgürlükçü bir anayasaya ihtiyaç olduğu aşikârdır. Yeni bir anayasanın hürriyetler için olduğu kadar ekmek için, ekonomi için, Türkiye nin en büyük on ekonomiden biri olabilmesi için de son derece gerekli bir şart olduğunu da özellikle vurgulamak isterim. Otuz yıl evvel bir darbe rejimi tarafından hazırlanan bugünkü anayasa artık Türkiye ye dar geliyor. Bu anayasa ile Avrupa Birliği sürecini tamamlayamayız den bu yana darbe anayasalarıyla yönetilmemiz ve aynı zaman dilimi içerisinde AB sürecinde istediğimiz noktaya ulaşıp, ulaşamamamız arasında ben doğrudan bir ilişki görüyorum. Bakın darbe anayasalarıyla AB müzakerelerine başlayan ilk ülke biz değiliz, ama İspanya da, Portekiz de, Yunanistan da AB sürecinde sivil anayasaya kavuştular ve bir anda müzakere süreçleri hızlandı. Ben bu yüzden önümüzdeki dönemi Türkiye nin AB süreci açısından da çok önemli buluyorum. Biz bu anayasayla ileri demokrasi mücadelemizde ağır kalırız. Bu anayasayla 2023 hedeflerimize ulaşamayız. O yüzden daha fazla zaman kaybına tahammülümüz olmamalı. Tam aksine bir an evvel Türkiye nin kaybolup giden yıllarını ve o yıllarda ortaya çıkan mesafe farkını kapatmak için hızla hedeflerimize ulaşmayı arzu etmeliyiz. Bunun için de 12 Haziran seçim beyannamemizde Türkiye için yeni bir anayasa vaadinde bulunduk. Abant Platformu nun da simge isimlerinden çok değerli Hocamız Hüseyin Hatemi nin güzel bir tespiti var. Hatemi Hocamız Türk hukuk sisteminin temeline sevgiyi yerleştirmekten bahsediyor, aksi halde sorulara cevap veremeyen bir sistemle karşı karşıya kalacağımızı söylüyor. Esasen 1982 anayasası Türkiye nin siyasi tarihi ve kültürüyle uyuşmadığı gibi ülkemizin kültürel kodlarına da aykırıdır. Biz her şeyden evvel bireyin mutluluğunu esas alan insanı yaşat ki devlet yaşasın, anlayışını benimsemiş bir sevgi medeniyetinin çocuklarıyız. Dolayısıyla bireyi tamamen ikinci plana iten, devleti milletin sahibi olarak

24 24 ABANT PLATFORMU / YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA gören, insanları ötekileştiren bir anayasa Türkiye ye yabancı bir anayasadır. İnşallah 12 Haziran dan sonra bize yabancı olmayan Hatemi Hocamız ın dediği gibi, sevgi odaklı kucaklayıcı, kapsayıcı, uzlaştırıcı ve bireyden yana bir anayasaya kavuşmak en büyük temennimizdir seçim beyannamemizin ve 2023 hedeflerimizin en önemli projesi de yeni anayasa. Seçimden hemen sonra bunun çalışmalarına başlayacağız. Beyannamemizde de var ama ben kısaca yönteme ilişkin düşüncelerimizi paylaşmakta fayda görüyorum. Yeni anayasa demokratik ve katılımcı bir anlayışla hazırlanacak. Tartışma, katılım, uzlaşma ve referandum burada kilit kelimeler olacak. Yeni anayasa Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından yapılacak. Yeni parlamentonun belki de en önemli görevi bu olacak. Yeni anayasa yeterince kısa, öz, açık, insan odaklı ve özgürlükçü olacak. Bugünkü anayasamızda kooperatiflerimizin nasıl işlemesi gerektiği uzun uzun anlatılırken, Meclisin Cumhurbaşkanı seçmek için kaç kişi ile toplanması gerektiği bir muamma olarak bırakılmış. Bu tür tuzaklardan arındırılmış, artık ilaç prospektüsü vermeyen ama gerçekten özgürlükleri temsil eden bir anayasaya kavuşmamızın vakti geldi. Yeni anayasa ile birlikte millet devletin gerçek sahibi olacak, devletin tapu senedi belirli grupların değil milletin elinde olacak. Vesayet bu ülkenin kaderi olamaz. Statüko ve reform değişim irademizin karşısında duramaz. Anti demokratik müdahaleler Türkiye nin kaderi olamaz. Toplum mühendisleri bu milletin istikbaliyle oynama hakkına sahip olamaz. Türk halkı daha fazla demokrasi daha fazla özgürlük, daha fazla adalet istiyor. Ben bu düşüncelerle Abant Platformu na, böyle bir toplantıda yeni dönem yeni anayasa gibi son derece önemli bir konunun tartışıldığı bu atmosferi bize sağladıkları için bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu gün bazı muhalefet partilerimiz kendi çılgın projeleri olarak Silivri den Meclise tüneller yapmaya çalışsa da aslında milletin en çılgın projelerinden birinin, Mümtazer Hocamızın da vurguladığı gibi belki yeni bir anayasa olması gerektiğine ben de katılıyorum. Ve Türkiye nin belki de içinden geçtiği değişim zihniyetinin en önemli göstergelerinden birini de inşallah yarın birlikte yaşayacağız. Yarın 1 Mayıs, 1 Mayıs Türkiye de hep ürkülen, korkulan bir tarih olurdu. Ama 1 Mayıs ta artık devlet, millet, sendikalar, işverenler, işçiler bir arada o günü birlikte kutlayacaklar, birlikte değerlendirecekler. Türkiye de zihniyetler değişiyor, Türkiye de çok şey değişiyor, çünkü bu millet her şeyin en güzeline layık. Bu fırsatı bana verdiğiniz için bir kez daha teşekkür ediyorum. Hepinize saygılar sunuyorum.

25 BİRİNCİ OTURUM: YENİ ANAYASANIN FELSEFESİ VE TEMEL PRENSİPLERİ Prof. Dr. Mete Tunçay (Başkan), Prof. Dr. Atilla Yayla, Prof. Dr. Murat Belge, Doç. Dr. Osman Can Prof. Dr. Mete Tunçay (Başkan): Efendim, Sayın Bakana konuşması için çok teşekkür ediyorum. Şimdi birinci oturum konusu anayasanın felsefesi ve temel ilkeleri. Ben de burada işte sen konuş, sen konuş diye arkadaşlarıma söz vermeden önce birkaç şey söylememe izin verin. Burada çoğunluk hukukçu anlaşılan, bir kere bir hukukçu hastalığını hatırlatmak isterim. Hukukçular, her zaman canlı kediyle, kedi resmini karıştırmakla suçlanır. Bir anayasa yapacağız, iyi bir anayasa olsun, ama iyi anayasanın olması, gerçeklikte siyasi ilişkilerin öyle yürüdüğü anlamına gelmeyecektir. Uygulama en azından yazıdaki şeyler kadar önemli olacaktır. Benim asıl alanım hukuk değil, tabii daha çok siyasal düşünceler tarihi. Bildiğiniz gibi demokrasi çeşitli düşünürler tarafından kuvvetler ayrımı ilkesine bağlanmıştır. Yani yasama, yürütme ve yargı güçlerinin birbirlerinden bağımsız olmaları ve Amerikalıların deyişiyle check and balance, bunların arasında dengeleme ve denetleme ilişkisi olması, bunlar zamanında akıl edilip yazıldığında güzel sözlermiş, ama bunlar formüle edildiğinde siyasal parti gerçekliği göz önüne alınmamış. Bu gün hepimiz biliyoruz ki yasama organında kazanan çoğunluk, siyasal parti yürütme organını da denetliyor. Ama bu denge ve denetlemede karşılıklı istikrar politikası lazım, ama bana öyle geliyor ki bu gün artık yasama ve yürütme organı arasında değil, iktidardaki partiyle muhalefetteki parti ya da partiler arasındaki bir denge olması gerekir. Belki günümüzde uzunca bir süredir en çok aksayan şey yeterli muhalif alternatifin olmayışı. Ben kendi payıma uzun zamandır iktidara iyi demeye dilim varmıyor, muhalefet ondan kötü

26 26 ABANT PLATFORMU / YENİ DÖNEM YENİ ANAYASA diyorum. Bunu çeşitli vesilelerle söyledim. Son olarak bir şey hatırlatmama izin verin. Gerek bu TÜSİAD ve TESEV raporlarında gerekse bugünkü güzel konuşmalarda hep yeni anayasada yeni dönemde neler olsun diye konuşuldu, neler olmasın üzerinde hiç kimse durmadı. Bana önemli görünüyor, çünkü Allah selamet versin Tayyip Bey daha önce Turgut Özal ın ve Süleyman Demirel in de gönlünde yatan bir başkanlık sistemi projesini önerdi. Hatta bizim arkadaşımız Burhan Kuzuyu da görevlendirdi, hazırla bunun şeyini diye. Ben kendi payıma hukukçu olmadığım halde Türkiye de başkanlık daha doğrusu kastedilen yarı başkanlıktan Amerika gibi değil de Fransa gibi Rusya gibi bir kabinenin de başbakanın da olduğu bir sistem, Türkiye de bunun uygun bir şey olmayacağını ancak çok ileride Türkiye de federatif bir yapıya gidilirse belki o zaman başkanlık sisteminin daha hayırlı olabileceğini düşünüyorum. Ama bu dediğim gibi benim düşüncemden ibaret, belki kamuoyunda bu başkanlık sistemine karşı bir hava yaratılması da iyi olur. Evet, bu münasebetsiz sözlerimden sonra Prof. Atilla Yayla, liberal dostumuz ilk konuşmayı yapacak. Buyurun Efendim. Prof. Dr. Atilla Yayla: Teşekkür ediyorum Hocam. Herkese günaydın. Mete hocanın anayasalarda nelerin olması gerektiğine temas ediyoruz, ama nelerin olmaması gerektiğine de temas etmemiz gerektiği görüşü benim için hoş bir görüş. Kısmen de olsa kendi sunuşumla çakışıyor o bakımdan da memnuniyet duyuyorum. Benim konuşmamın başlığı anayasacılık ve ideolojiler olarak belirlendi. Tahmin edeceğiniz gibi burada anayasacılık geleneğine uygun anayasalarla ideolojiler arasındaki ilişkiler hakkında birkaç şey söylemek arzusundayım. Anayasacılık genellikle demokrasiyle ilişkilendirilir. Ama bu ikisi arasında mecburi ve her zaman aynı şekilde tezahür eden bir ilişki yoktur. Anayasacılığın geçmişi modern demokrasiden daha gerilere gider ve anayasacılık demokrasinin ima ettiğinden daha geniş bir alanı ilgilendirir. Başka bir deyişle anayasacılık ve demokrasi yüzde yüz çakışmaz hatta anayasacılıkla demokrasi arasında tarihi bir, teorik olarak bazı gerginliklerinde olduğu da görülür. Demokrasiyi çıplak olarak kullanmayıp önüne çeşitli sıfatlar eklememiz bu yüzdendir. Bu gün popüler kullanımda kısaca demokrasi dediğimiz şey liberal demokrasiye tekabül eder, liberal demokrasiye çoğulcu demokrasi veya anayasal demokrasi adı da verilir. Liberal demokrasi çoğunluk demokrasisinden veyahut da totaliter demokrasiden, halk demokrasisinden, köklü şekilde farklıdır. Anayasacılık devletin yetkileri, icraatları ve faaliyetleri üzerine politikacı ve bürokratların kendi otoriterlerinin hudutlarını belirleme gücüne, yetkisine sahip olmalarını engellemek amacıyla bir üst sınır koyma çabasıdır. Kanunun bireylerin davranışı üzerine bir sınır

27 ABANT PLATFORMU / BİRİNCİ OTURUM: YENİ ANAYASANIN FELSEFESİ VE TEMEL PRENSİPLERİ 27 koymasına benzer şekilde anayasa da devletin faaliyetlerini sınırlandırır. Bu anlamda anayasa kanunlar için kanundur. Bu yüzden bazen yanlış ve yanıltıcı şekilde anayasaya temel yasa adı da verilmektedir. Bir anayasanın bulunmaması halinde devletin iyi etme gücü keyfileşir ve devlet kararları iyi tesis edilmiş ve derinlemesine anlaşılmış ilkeler meselesi olmak yerine sadece iktidar sahiplerinin takdirlerine bağlı meseleler haline gelir. Bu ülkelerde devlet iktidarı sınırsızlaşır ve keyfi olarak kullanılır. Terim bazı anayasacıların dilinde toplumun doğmasına yardım eden dil, din, ahlak, gelenek, töre, tahammül gibi sosyolojik durumları da kapsamasına rağmen özünde ve esas olarak devletin işleyiş çerçevesinde belirlenen siyasal düzenlemelere işaret eder. Bazı yazarlar antik Mısır a kadar anayasacılığın izlerini bulmaktadır. Bir başka yaklaşıma göre Müslümanların yönetimindeki Kudüs te iktidarın paylaşılması amacına yönelik olan ve iktidarın sonlanmasını gerçekleştiren bir politik yapılanma rüşeym halinde vardı. Avrupalılar bunu Haçlı seferler esnasında gözlemledi, öğrendi ve bunu Avrupa ya taşıdı. Magna Carta bir bakıma bir ölçüye kadar bunun sonucuydu. Ancak anayasacılık ilk sistematik felsefi incelemeyi John Locke ve Montesquieu yazılarında gördü. Bu filozoflar anayasacılığın tam merkezinde oturmakta olan kuvvetler ayrılığı doktrinini geliştirdi. Anayasacılığın kuvvetler ayrılığı hukukun hakimiyeti, anayasal insan hakları rejimi, federalizm gibi unsurları vardır. Anayasal yönetim sınırsız takdir yetkisiyle ve kurallarla bağlı değil, talimatlarla yönetmenin zıttıdır. Kurallara dayalı yönetimle, talimatlara dayalı yönetim arasındaki ayrım devletin yetkilerinin üstün ve devletin varlığından ayrı ve bağımsız olarak farklılaştıran bir amaca mı yoksa sadece iktidara saygılı olma olgusuna mı bağlıdır? İlk anlayışta devlet bir araçtır, ikincisinde de devlet bir amaçtır. Bir anayasanın siyasal düzenleyici üç amacı vardır. Birincisi devlet üzerine aleni bilinen istikrarlı ve sonuçları tahmin edilebilir önceden bilinebilir sınırlar koymaktır. İkincisi bu sınırlardaki değişikliklerin herkesin katılacağı yaygın bir münazara ve münakaşa ile ve önceden belirlenmiş değiştirme kurallarına uygun olarak yapılmasını garanti etmektir. Üçüncüsü devletin belli siyasal sınıfların veya onların müttefiklerinin özel refah için çalışmaktan ziyade genel kamusal amaçla ve çıkarlar için çalışmasını sağlamaktır. Yazılı anayasası olmayan toplumlarda anayasanın muğlaklığı, siyasal otoritelere güçlerini etkili ve daha önceden bilinmeyen yollarla yayma imkanı ve fırsatı vermiştir. Mesela İngiltere de James ve sonrasında 17. yüz yılın başında parlamentonun katılımı olmadan ülkeyi yönetme hakkı da dahil olmak üzere mutlak monarşi talep edildi. Bu sınırsız Kraliyet gücü talebi ilk

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem NEDEN Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem YERLi VE MiLLi BiR SiSTEM Türkiye, artık daha büyük. Dünyada söz söyleyen ülkeler arasında. Milletinin refahını artırmaya başladı. Dünyanın en büyük altyapı

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

2 Ekim 2013, Rönesans Otel

2 Ekim 2013, Rönesans Otel 1 MÜSİAD Brüksel Temsilciliği Açı çılışı ışı 2 Ekim 2013, Rönesans Otel T.C. AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış,.... T. C. ve Belçika Krallığının Saygıdeğer Temsilcileri, 1 2 STK ların Çok Kıymetli

Detaylı

İ Ç İ N D E K İ L E R

İ Ç İ N D E K İ L E R İ Ç İ N D E K İ L E R ÖN SÖZ.V İÇİNDEKİLER....IX I. YURTTAŞLIK A. YURTTAŞLIĞI YENİDEN GÜNDEME GETİREN GELİŞMELER 3 B. ANTİK YUNAN-KENT DEVLETİ YURTTAŞLIK İDEALİ..12 C. MODERN YURTTAŞLIK İDEALİ..15 1. Yurttaşlık

Detaylı

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 A. ANLATIM SORUSU (10 puan) Temsilde adalet yönetimde istikrar kavramlarını kısaca açıklayınız. Bu konuda

Detaylı

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ Mehmet Uçum 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri a. Tartışmanın Arka Planı Ülkemizde, hükümet biçimi olarak başkanlık sistemi tartışması yeni

Detaylı

ANAYASA DERSĐ (41302150) (2010-2011 GÜZ DÖNEMĐ YILSONU SINAVI) CEVAP ANAHTARI

ANAYASA DERSĐ (41302150) (2010-2011 GÜZ DÖNEMĐ YILSONU SINAVI) CEVAP ANAHTARI ANAYASA DERSĐ (41302150) (2010-2011 GÜZ DÖNEMĐ YILSONU SINAVI) CEVAP ANAHTARI ANLATIM SORULARI 1- Bir siyasal düzende anayasanın işlevleri neler olabilir? Kısaca yazınız. (10 p) -------------------------------------------

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Cumhuriyet Halk Partisi AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy Türkiye de temaslarına CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile görüşerek başladı. Görüşmeye katılan Loğoğlu açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

Detaylı

Yeni anayasa neyi hedefliyor?

Yeni anayasa neyi hedefliyor? Yeni anayasa neyi hedefliyor? Siyasal iktidar Yeni Anayasanın yazımına kapalı kapılar ardında devam ederken, yeni anayasanın yazılma sürecine dair öğrenebildiğimiz yegâne şey, mecliste oluşturulan uzlaşma

Detaylı

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. 28 Nisan 2014 Basın Toplantısı Metni ; (Konuşmaya esas metin) Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. -- Silahlı Kuvvetlerimizde 3-4 yıldan bu yana Hava Kuvvetleri

Detaylı

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ 9.11.2017 Sayın Bakanım, STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 1 İş Dünyamızın Değerli Temsilcileri, Kıymetli Basın Mensupları, Global

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI 7 Ocak 2015 İstanbul, Sabancı Center Sayın Konuklar, Değerli Basın Mensupları,

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX BIRINCI BÖLÜM ANAYASA HUKUKUNUN KISA KONULARI 1. 1961 Anayasası ile 1982 Anayasası nın Hazırlanış ve Kabul Ediliş Süreçlerindeki Farklılıklar...1 2. Üniter, Federal ve Bölgeli

Detaylı

15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye Salonu

15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye Salonu Suriye Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Bashar al-assad ın Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül ve Bayan Hayrünnisa Gül onuruna verilen Akşam Yemeği nde yapacakları konuşma 15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye

Detaylı

TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri,

TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri, TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS 2018 Afrika Ülkelerinin Değerli Büyükelçileri, Sayın Valim, Belediye Başkanım, İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri, Değerli

Detaylı

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi tarafından tam algılanmadığı, diğer bir deyişle aynı duyarlılıkla değerlendirilmediği zaman mücadele etmek güçleşecek ve mücadeleye toplum desteği sağlanamayacaktır.

Detaylı

Biz yeni anayasa diyoruz

Biz yeni anayasa diyoruz Biz yeni anayasa diyoruz Ocak 05, 2015-9:32:00 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, "Biz 'anayasa değişikliği' demiyoruz, 'yeni anayasa' diyoruz. Türkiye'nin anayasayla ilgili sorunu ancak

Detaylı

1: İNSAN VE TOPLUM...

1: İNSAN VE TOPLUM... İÇİNDEKİLER Bölüm 1: İNSAN VE TOPLUM... 1 1.1. BİREYİN TOPLUMSAL HAYATI... 1 1.2. KÜLTÜR... 3 1.2.1. Gerçek Kültür ve İdeal Kültür... 5 1.2.2. Yüksek Kültür ve Yaygın Kültür... 5 1.2.3. Alt Kültür ve Karşıt

Detaylı

Yeni Anayasa Nasıl Olmalı, Nasıl Yapılmalı?

Yeni Anayasa Nasıl Olmalı, Nasıl Yapılmalı? tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Yeni Anayasa Nasıl Olmalı, Nasıl Yapılmalı? 12 Aralık 2011, Ankara Slide 2 Çerçeve TEPAV nedir? Yeni anayasa neden önemlidir? Yeni anayasa sürecinin ana

Detaylı

20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010

20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010 T.C. BAŞBAKANLIK AVRUPA BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİ Siyasi İşler Başkanlığı 20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010 - Reform İzleme Grubu nun (RİG) 20. Toplantısı, Devlet Bakanı ve Başmüzakerecimiz

Detaylı

DEMOKRASİ VE SAYDAMLIK ENSTİTÜSÜ www.dse.org.tr

DEMOKRASİ VE SAYDAMLIK ENSTİTÜSÜ www.dse.org.tr DEMOKRASİ VE SAYDAMLIK ENSTİTÜSÜ www.dse.org.tr YENİ ANAYASA DEĞİŞİKLİK ÖNERİLERİMİZ (TCBMM Başkanlığı na iletilmek üzere hazırlanmıştır) 31.12.2011 İletişim: I. Anafartalar Mah. Vakıf İş Hanı Kat:3 No:

Detaylı

YILDIZ TEKNİKTE YENİ ANAYASA PANELİ

YILDIZ TEKNİKTE YENİ ANAYASA PANELİ YILDIZ TEKNİKTE YENİ ANAYASA PANELİ Yıldız Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü, 24 Kasım 2011 Perşembe günü Üniversitemiz Merkez Kampüsü Hünkar Salonu nda, hem Üniversitemizin

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI 26 Kasım 2014 İstanbul, Sabancı Center TÜSİAD İş Dünyası Bakış Açısıyla Türkiye de

Detaylı

MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI , LONDRA. İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri,

MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI , LONDRA. İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri, MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI 09.09.2017, LONDRA Sayın Büyükelçim Abdurrahman Bilgiç, Değerli Yönetim Kurulu Üyelerimiz İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri, Değerli MÜSİAD Üyeleri

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUHARREM YILMAZ IN DEMOKRASİNİN KURUMSALLAŞMASI VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUHARREM YILMAZ IN DEMOKRASİNİN KURUMSALLAŞMASI VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUHARREM YILMAZ IN DEMOKRASİNİN KURUMSALLAŞMASI VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI 27 Kasım 2013 The Marmara Taksim Oteli, İstanbul Sayın Konuklar, Değerli

Detaylı

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR ANAYASANıN TEMEL ILKELERI 2 1. madde Türkiye devleti bir cumhuriyettir. 2. Madde Cumhuriyetin nitelikleri Cumhuriyetçilik Başlangıç ilkeleri Atatürk

Detaylı

45. Yılında Türkiye-AB İlişkileri Konulu Seminer de TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu nun açılış konuşması

45. Yılında Türkiye-AB İlişkileri Konulu Seminer de TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu nun açılış konuşması 45. Yılında Türkiye-AB İlişkileri Konulu Seminer de TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu nun açılış konuşması İktisadi Kalkınma Vakfı nın Sayın Başkanı, Sayın Büyükelçiler, Kıymetli basın mensupları Hanımefendiler

Detaylı

MARUF VAKFI İSLAM EKONOMİSİ ENSTİTÜSÜ AÇILDI

MARUF VAKFI İSLAM EKONOMİSİ ENSTİTÜSÜ AÇILDI MARUF VAKFI İSLAM EKONOMİSİ ENSTİTÜSÜ AÇILDI Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Maruf Vakfı Genel Merkezinin Açılışına Katıldı. Maruf Vakfı Genel Merkez açılışı, Vakfımızın Zeytinburnu ndaki merkezinde

Detaylı

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son 10-11 senesinde bizim de katkılarımızın olması bizi her zaman çok mutlu ediyor çünkü Avrupa da yaşayan

Detaylı

Fikret BABAYEV * * Azerbaycan Anayasa Mahkemesi Başkanı

Fikret BABAYEV * * Azerbaycan Anayasa Mahkemesi Başkanı Fikret BABAYEV * Sayın Başkan, değerli katılımcılar! Öncelikle belirtmek isterim ki, bugün bu faaliyete iştirak etmek ve sizlerle bir arada bulunmak benim için büyük bir mutluluktur. Bu toplantıya ve şahsıma

Detaylı

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19 09/04/2010 BASIN BİLDİRİSİ Anayasa değişikliğinin Cumhuriyetin ve demokrasinin geleceği yönüyle neler getireceği neler götüreceği dikkatlice ve hassas bir şekilde toplumsal uzlaşmayla değerlendirilmelidir.

Detaylı

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ PAKETİ Ne getiriyor, Ne götürüyor? Onur Bakır Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Uzmanı

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ PAKETİ Ne getiriyor, Ne götürüyor? Onur Bakır Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Uzmanı ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ PAKETİ Ne getiriyor, Ne götürüyor? Onur Bakır Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Uzmanı TOPLUM BİR NOKTADA HEM FİKİR PEKİ AMA NASIL: ÜÇ TEMEL SORU Toplumun görüşleri alındı mı? Katılımcı

Detaylı

Vekiller Heyeti Kararı, Sıkıyönetim Komutanlığı ve Milli Güvenlik Konseyi'nce Kapatılan Siyasi Partiler

Vekiller Heyeti Kararı, Sıkıyönetim Komutanlığı ve Milli Güvenlik Konseyi'nce Kapatılan Siyasi Partiler Vekiller Heyeti Kararı, Sıkıyönetim Komutanlığı ve Milli Güvenlik Konseyi'nce Kapatılan Siyasi Partiler Açılış Tarihi Kapanış Tarihi Sona Eriş Nedeni 1 Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası 17.11.1924 05.06.1925

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER...v GİRİŞ... 1 Birinci Bölüm Antik Demokrasi I. ANTİK DEMOKRASİNİN

Detaylı

Baki olan Rabbimiz ve davamızdır

Baki olan Rabbimiz ve davamızdır Baki olan Rabbimiz ve davamızdır Eylül 26, 2014-2:33:00 Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Yine böyle bir şölenle inşallah, bir gün biz de Sayın Cumhurbaşkanımızın bana tevdi ettiği bu görevi bir başka kardeşimize

Detaylı

Değerli misafirler, Kıymetli iş insanları... Basınımızın değerli temsilcileri... Hanımefendiler... Beyefendiler...

Değerli misafirler, Kıymetli iş insanları... Basınımızın değerli temsilcileri... Hanımefendiler... Beyefendiler... TÜRKONFED BAŞKANI TARKAN KADOOĞLU TKYD KURUMSAL YÖNETİM ZİRVESİ KONUŞMA METNİ 14 Ocak 2016 Değerli misafirler, Kıymetli iş insanları... Basınımızın değerli temsilcileri... Hanımefendiler... Beyefendiler...

Detaylı

ÜNİTE:1. Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2. Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3

ÜNİTE:1. Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2. Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3 ÜNİTE:1 Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2 Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3 Millî Güvenlik Konseyi Rejimi, 1982 Anayasası nın Yapılışı ve Başlıca Özellikleri

Detaylı

Haziran 2015 Seçimlerine Giderken Kamuoyu Dinamikleri

Haziran 2015 Seçimlerine Giderken Kamuoyu Dinamikleri Haziran 2015 Seçimlerine Giderken Kamuoyu Dinamikleri Ali Çarkoğlu 5 Mayıs 2015 S. Erdem Aytaç Koç Üniversitesi Saha Araştırmaları Merkezi Araştırmanın Künyesi 49 ilde 2201 katılımcı ile yüz yüze görüşme

Detaylı

ANAYASAL ÖZELLİKLER. Federal Devlet

ANAYASAL ÖZELLİKLER. Federal Devlet ANAYASAL ÖZELLİKLER Ulus devlet, belirli bir toprak parçası üzerinde belirli bir nüfus ve egemenliğe sahip bir örgütlenmedir. Ulus-devlet üç unsura sahiptir: 1) Ülke (toprak), 2) Nüfus, 3) Egemenlik (Siyasal-Yönetsel

Detaylı

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI KEMAL KILIÇDAROĞLU NUN KONUK KONUŞMACI OLDUĞU TOPLANTI YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI 1 ARALIK 2014 İZMİR Cumhuriyet Halk Partisi nin çok değerli Genel Başkanı ve çalışma arkadaşları,

Detaylı

Atatürk ün Kişisel Özellikleri. Elif Naz Fidancı

Atatürk ün Kişisel Özellikleri. Elif Naz Fidancı Atatürk ün Kişisel Özellikleri Atatürk cesur ve iyi bir liderdir Atatürk iyi bir lider olmak için gerekli bütün özelliklere sahiptir. Dürüstlüğü ve davranışları ile her zaman örnek olmuştur. Gerek devlet

Detaylı

Demokrasi ve Sivil Toplum (SBK256)

Demokrasi ve Sivil Toplum (SBK256) T.C. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Demokrasi ve Sivil Toplum (SBK256) 12. Hafta Ders Notları - 03/05/2017 Arş. Gör. Dr. Görkem

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 SÖZCÜ / AKP de bir kişi konuşur, diğerleri asker gibi bekler! Tarih : 06.01.2012 CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu hem AKP deki tek adamlığı hem de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın üslubunu ve liderliğini

Detaylı

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI Sayın Katılımcılar, değerli basın mensupları Avrupa Konseyi

Detaylı

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00 Türkiye de siyaset yalnızca oy kaygısı ile yapılıyor Siyasete popülizm hakimdir. Bunun adı ucuz politika dır ve toplumun geleceğine maliyet yüklemektedir. Siyaset Demokrasilerde yapılır. Totaliter rejimler

Detaylı

Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU

Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU İÇİNDEKİLER İKİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...VII BİRİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...IX İÇİNDEKİLER... XIII KISALTMALAR... XIX TABLO LİSTESİ... XXI

Detaylı

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu Şubat 03, 2017-5:56:00 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi'nin ve yapımı tamamlanan

Detaylı

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı 6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK) ve Uluslararası Sosyal Güvenlik Teşkilatı(ISSA) işbirliği ile Stratejik İnsan Kaynakları Politikaları ve İyi Yönetişim

Detaylı

Komisyon. KPSS HUKUK Çek Kopar Soru Bankası ISBN Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.

Komisyon. KPSS HUKUK Çek Kopar Soru Bankası ISBN Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. Komisyon KPSS HUKUK Çek Kopar Soru Bankası ISBN 978-605-364-600-6 Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. Pegem Akademi Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan.

Detaylı

TÜRKĠYE DE ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ: NEDENLER, YAġANANLAR VE SONUÇLAR

TÜRKĠYE DE ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ: NEDENLER, YAġANANLAR VE SONUÇLAR TÜRKĠYE DE ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ: NEDENLER, YAġANANLAR VE SONUÇLAR 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrasında ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) koşullarında, 16 Aralık 2016 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi

Detaylı

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ Metin ÖZ Samsun, 2017 S E Ç İ M S İ S T E M L E R İ N İ N S E Ç M E N İ R A

Detaylı

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47 Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığında, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneğinin girişimleriyle Yunanistan'dan gelen Batı Trakyalı öğrencilerle

Detaylı

Başbakan Sayın Binali YILDIRIM KANAAT ÖNDERLERİ VE STK İLE BULUŞMASI KAYSERİ

Başbakan Sayın Binali YILDIRIM KANAAT ÖNDERLERİ VE STK İLE BULUŞMASI KAYSERİ Başbakan Sayın Binali YILDIRIM KANAAT ÖNDERLERİ VE STK İLE BULUŞMASI KAYSERİ 02.04.17 Sayın Başbakanım, Sayın Bakanlarım, Sayın Valim, Milletvekillerim, Büyükşehir Belediyesi Başkanım, İş ve Siyaset Dünyasının,

Detaylı

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu v TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ÖNSÖZ Yirmi birinci yüzyılı bilgi teknolojisi çağı olarak adlandırmak ne kadar yerindeyse insan hakları çağı olarak adlandırmak da o kadar doğru olacaktır. İnsan

Detaylı

Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi. Şubat 2015

Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi. Şubat 2015 Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi Şubat 2015 Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi Medya ve İletişim Merkezi İstanbul Enstitüsü İstanbul Enstitüsü

Detaylı

İKV DTSO BİLGİLENDİRME TOPLANTISI İKV Başkanı Ömer Cihad Vardan Açış Konuşması Diyarbakır, 26.05.2014

İKV DTSO BİLGİLENDİRME TOPLANTISI İKV Başkanı Ömer Cihad Vardan Açış Konuşması Diyarbakır, 26.05.2014 İKV DTSO BİLGİLENDİRME TOPLANTISI İKV Başkanı Ömer Cihad Vardan Açış Konuşması Diyarbakır, 26.05.2014 Sayın Valim, Sayın Belediye Eş Başkanları, Sayın Başkanlar, Saygıdeğer Protokol, Değerli Davetliler

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Yargı Örgütü Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Yargı Örgütü Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO Adalet Programı Yargı Örgütü Dersleri ÜNİTE I YARGI, YARGIÇ, MAHKEME VE YARGILAMA KAVRAMLARI YARGI, YARGIÇ, MAHKEME VE YARGILAMA KAVRAMLARI DEVLET ERKLERİ

Detaylı

Sayın Konuklar; Saygıdeğer konuklar,

Sayın Konuklar; Saygıdeğer konuklar, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Sayın Başkanı; Yüksek Yargı Kurumlarının çok değerli Başkanları; Sayın Büyükelçiler; Avrupa Konseyinin çok değerli temsilcileri; Uluslararası Kuruluşların değerli temsilcileri

Detaylı

Böylesine anlamlı ve sevinçli bir günde sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Türkiye İş Bankası adına sizleri kutluyorum.

Böylesine anlamlı ve sevinçli bir günde sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Türkiye İş Bankası adına sizleri kutluyorum. Sayın Kaymakam, Sayın Belediye Başkanı, Sayın Milli Eğitim Müdürü, Darüşşafaka Cemiyeti nin Sayın Başkanı ve Yöneticileri, Saygıdeğer Öğretmenlerimiz, Darüşşafaka daki temel öğrenimlerini başarıyla tamamlayıp,

Detaylı

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz ve Özellikle Canım Annem 1 Üniversite tercihlerini yaptığımız zaman,

Detaylı

EMRE KÖROĞLU BAŞKANLIK İÇİN ADAYLIĞINI AÇIKLADI

EMRE KÖROĞLU BAŞKANLIK İÇİN ADAYLIĞINI AÇIKLADI EMRE KÖROĞLU BAŞKANLIK İÇİN ADAYLIĞINI AÇIKLADI EMRE KÖROĞLU CHP BODRUM İLÇE BAŞKANLIĞINA YENİLİKÇİ VE BAŞARI ODAKLI BİR SİYASET İÇİN ADAY OLDUĞUNU AÇIKLADI Emre Köroğlu 29 Kasım 2015 Pazar günü yapılacak

Detaylı

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir. İçişleri Bakanı Sayın İdris Naim ŞAHİN nin Entegre Sınır Yönetimi Eylem Planı Aşama 1 Eşleştirme projesi kapanış konuşması: Değerli Meslektaşım Sayın Macaristan İçişleri Bakanı, Sayın Büyükelçiler, Macaristan

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2.

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2015-2016 ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 15.02.2016 Türk Hukukunun Bilgi Kaynakları - Mevzuat, Yargı

Detaylı

Atatürk Üniversitesi, Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Enstitüsü Müdürlüğü Öğretim Üyesi

Atatürk Üniversitesi, Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Enstitüsü Müdürlüğü Öğretim Üyesi 10 KASIM 2015 ATATÜRK Ü ANMA GÜNÜ Yrd. Doç. Dr. Asaf ÖZKAN * Sayın Valim, Sayın Milletvekillerim, Sayın Kolordu Komutanım, Sayın Büyükşehir Belediye Başkanım, Sayın Cumhuriyet Başsavcım, Sayın Rektörüm,

Detaylı

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI II. Mahmut ve Tanzimat dönemlerinde devlet yöneticileri, parçalanmayı önlemek için ortak haklara sahip Osmanlı toplumu oluşturmak için Osmanlıcılık fikrini

Detaylı

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi 1. HAFTA: OSMANLI ANAYASAL GELİŞMELERİ [Türk Anayasa Hukukukun Bilgi Kaynaklarının Tanıtımı:

Detaylı

Sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız ve Değerli Konuklar,

Sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız ve Değerli Konuklar, Sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız ve Değerli Konuklar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu nun desteğiyle, Enerji

Detaylı

Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU

Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR... XVII TABLOLAR LİSTESİ... XIX ŞEKİLLER LİSTESİ...XXIII GİRİŞ...1 Birinci Bölüm

Detaylı

MÜSİAD İFTARI ANKARA

MÜSİAD İFTARI ANKARA MÜSİAD İFTARI ANKARA 06.06.2017 Sayın Bakanlarım, Milletvekillerim, Kurum ve Kuruluşlarımızın Başkan ve Temsilcileri, İş, Siyaset ve STK'larının Değerli Başkan ve Temsilcileri, Değerli Yönetim Kurulu Üyelerim

Detaylı

ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ

ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ 5 Aralık 2011 ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ I.YENĠ BĠR ANAYASA MI? GENĠġ KAPSAMLI BĠR ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ MĠ? Anayasa hazırlığıyla ilgili olarak kamuoyunda önemli bir tartışma yaşanıyor:

Detaylı

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA Chp Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kahramanmaraş ın Elbistan İlçesi nde siyaseti sadece insan için yaptıklarını, iktidara gelmeleri halinde terörü sonlandırıp ülkeye huzuru getireceklerini

Detaylı

IUA. Ortak yönetim kültürünü paylaşan ülkelerdeki devlet taşra temsilcileri arasında bilgi birikimi ve. Uluslararası. İdareciler Birliği IUA

IUA. Ortak yönetim kültürünü paylaşan ülkelerdeki devlet taşra temsilcileri arasında bilgi birikimi ve. Uluslararası. İdareciler Birliği IUA Uluslararası IUA İdareciler Birliği Ortak yönetim kültürünü paylaşan ülkelerdeki devlet taşra temsilcileri arasında bilgi birikimi ve tecrübe paylaşımına zemin hazırlamak amacıyla 21-23 Kasım 2012 tarihlerinde

Detaylı

TÜRKİYE DE ETNİK, DİNİ VE SİYASİ KUTUPLAŞMA. Dr. Salih Akyürek Fatma Serap Koydemir

TÜRKİYE DE ETNİK, DİNİ VE SİYASİ KUTUPLAŞMA. Dr. Salih Akyürek Fatma Serap Koydemir TÜRKİYE DE ETNİK, DİNİ VE SİYASİ KUTUPLAŞMA Dr. Salih Akyürek Fatma Serap Koydemir 30 Haziran 2014 ÇALIŞMANIN AMACI Kutuplaşma konusu Türkiye de çok az çalışılmış olmakla birlikte, birçok Avrupa ülkesine

Detaylı

BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR

BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR 13.01.2018 Sayın Valim, Sayın TOKİ Başkan Yardımcım, Sayın Ticaret Odası Başkanım, Sayın Rektörlerim, Değerli Yönetim Kurulu Üyelerim, Değerli MÜSİAD Üyeleri ve Dostları

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR...XXI TABLOLAR

Detaylı

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları Cumhuriyetin kuruluşu Anadolu insanının iman, namus, bağımsızlık, özgürlük, vatan ve millete sevgi ile bağlılığının inancı ve iradesi ile kendisine önderlik yapan Mustafa

Detaylı

DTİK TÜRK GİRİŞİMCİLER KURULTAYI. Açış Konuşması. Ömer Cihad Vardan, DEİK Başkanı. 26 Mart 2016, İstanbul

DTİK TÜRK GİRİŞİMCİLER KURULTAYI. Açış Konuşması. Ömer Cihad Vardan, DEİK Başkanı. 26 Mart 2016, İstanbul DTİK TÜRK GİRİŞİMCİLER KURULTAYI Açış Konuşması Ömer Cihad Vardan, DEİK Başkanı 26 Mart 2016, İstanbul Sayın Başbakan Yardımcılarım; Bakanlarım; Saygıdeğer Protokol; Çok Değerli Başkanlar; Dünyanın dört

Detaylı

3 Kasım 2002 Seçimlerine Doğru: Senaryolar ve Alternatifler...

3 Kasım 2002 Seçimlerine Doğru: Senaryolar ve Alternatifler... 3 Kasım 2002 Seçimlerine Doğru: Senaryolar ve Alternatifler... Seçime Doğru Giderken Kamuoyu: 3 Kasım 2002 seçimlerine bir haftadan az süre kalmışken, seçimin sonucu açısından bir çok spekülasyon bulunmaktadır.

Detaylı

OLGUN AKBULUT ANAYASAL DİNSEL ÇOĞULCULUK

OLGUN AKBULUT ANAYASAL DİNSEL ÇOĞULCULUK OLGUN AKBULUT ANAYASAL DİNSEL ÇOĞULCULUK İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER... V GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM DİNSEL ÇOĞULCULUK ve BENZER KAVRAMLAR I. Vatandaşlık...7 A. Sosyal Bilimlerde Vatandaşlık Kavram(lar)ı...8

Detaylı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı Çalışma hayatında barış egemen olmalı Ocak 19, 2012-3:31:16 olduğunu belirtti. olduğunu belirterek, ''Bu bakış açısı çerçevesinde diyalog merkezli çalışmalarımızı özellikle son 7 aydır yoğun bir şekilde

Detaylı

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı.

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı. TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ HAFTA 2 Roma Antlaşması Avrupa Ekonomik Topluluğu AET nin kurulması I. AŞAMA AET de Gümrük Birliğine ulaşma İngiltere, Danimarka, İrlanda nın AET ye İspanya ve Portekiz in AET ye

Detaylı

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014 Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye ile Kürdistan arasındaki ekonomik ilişkiler son yılların en önemli rakamlarına ulaşmış bulunuyor. Bugünlerde petrol anlaşmaları ön plana

Detaylı

ANAYASA GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI 5 OCAK 2015 SAAT 09:00

ANAYASA GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI 5 OCAK 2015 SAAT 09:00 ANAYASA 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI 5 OCAK 2015 SAAT 09:00 A. ANLATIM SORUSU Temsilde adalet yönetimde istikrar kavramlarını kısaca açıklayınız. Mevcut seçim barajı hakkındaki görüşünüzü yazınız.

Detaylı

Murat Çokgezen. Prof. Dr. Marmara Üniversitesi

Murat Çokgezen. Prof. Dr. Marmara Üniversitesi Murat Çokgezen Prof. Dr. Marmara Üniversitesi 183 SORULAR 1. Ne zaman, nasıl, hangi olayların, okumaların, faktörlerin veya kişilerin tesiriyle ve nasıl bir süreçle liberal oldunuz? 2. Liberalleşmeniz

Detaylı

Küresel Katılım Finans Zirvesi (GPAS) Haliç Kongre Merkezi Kurum ve Sivil Toplum Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

Küresel Katılım Finans Zirvesi (GPAS) Haliç Kongre Merkezi Kurum ve Sivil Toplum Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, Küresel Katılım Finans Zirvesi (GPAS) Haliç Kongre Merkezi 16.11.2017 Kurum ve Sivil Toplum Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, Katılım Bankalarımızın Kıymetli Genel Müdürleri, Sayın İnceif

Detaylı

ACR Group. NEDEN? neden?

ACR Group. NEDEN? neden? ACR Group NEDEN? neden? CİNSİYET YÜZDE % Kadın Erkek 46,8 53,2 YAŞ - - - - - - 18-25 26-35 20,1 27,6 36-45 46-60 29,4 15,2 60+ 7,7 I. AMAÇ Bu çalışmanın amacı, aylık periyotlar halinde düzenlediğimiz,

Detaylı

SGK 4. Olağan Genel Kurulu ÇSG Bakanı Süleyman Soylu nun Başkanlığında Gerçekleştirildi

SGK 4. Olağan Genel Kurulu ÇSG Bakanı Süleyman Soylu nun Başkanlığında Gerçekleştirildi SGK 4. Olağan Genel Kurulu ÇSG Bakanı Süleyman Soylu nun Başkanlığında Gerçekleştirildi Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK) 4. Olağan Genel Kurulu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı(ÇSGB) Süleyman Soylu nun ev

Detaylı

KOPENHAG ZİRVESİ IŞIĞINDA TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ

KOPENHAG ZİRVESİ IŞIĞINDA TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ 16 Prof. Dr. Atilla ERALP KOPENHAG ZİRVESİ IŞIĞINDA TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ Prof. Dr. Atilla ERALP ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Kopenhag Zirvesiyle ilgili bir düşüncemi sizinle paylaşarak başlamak

Detaylı

Merakla Beklenen Anket Sonuçları Açıklandı

Merakla Beklenen Anket Sonuçları Açıklandı Merakla Beklenen Anket Sonuçları Açıklandı Marpoll Kamuoyu Araştırma Şirketi genel Başkanı Selim Işık tarafından açıklanan raporda çok dikkat çekici sonuçlar elde edildi. Raporun Kahramanmaraş Onikişubat

Detaylı

ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI

ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI 1 Nasıl bir anayasa yapım süreci? Maddeleri değil ilkeleri temel alan Ayırıcı değil birleştirici Uzlaşmaya zorlamayan Uzlaşmazlık alanlarını ihmal etmeyen Mutabakatı değil ortak

Detaylı

MÜSİAD, "Yeni Türkiye Vizyonu ve İş Dünyası" Kayseri, 25 Ekim 2014, Cumartesi. Değerli Bakanlarım, Sayın Valilerim, Büyükşehir Belediye Başkanım,

MÜSİAD, Yeni Türkiye Vizyonu ve İş Dünyası Kayseri, 25 Ekim 2014, Cumartesi. Değerli Bakanlarım, Sayın Valilerim, Büyükşehir Belediye Başkanım, MÜSİAD, "Yeni Türkiye Vizyonu ve İş Dünyası" Kayseri, 25 Ekim 2014, Cumartesi Sayın Başbakanım, Saygıdeğer Hanımefendi, Değerli Bakanlarım, Sayın Valilerim, Büyükşehir Belediye Başkanım, AK Parti'nin Sayın

Detaylı

Sayın Büyükelçiler, Değerli Kongre üyeleri, Çok değerli dostum Sayın Zügayir ve Brosh, Kıymetli basın mensupları,

Sayın Büyükelçiler, Değerli Kongre üyeleri, Çok değerli dostum Sayın Zügayir ve Brosh, Kıymetli basın mensupları, Sayın Büyükelçiler, Değerli Kongre üyeleri, Çok değerli dostum Sayın Zügayir ve Brosh, Kıymetli basın mensupları, Ankara Forumunun beşinci toplantısını yaptığımız için çok mutluyum. Toplantıya ev sahipliği

Detaylı

Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği adına hepinizi saygıyla selamlıyorum. Bu yıl altıncısını düzenlediğimiz Kurumsal Yönetim Zirvesi ne hoş geldiniz.

Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği adına hepinizi saygıyla selamlıyorum. Bu yıl altıncısını düzenlediğimiz Kurumsal Yönetim Zirvesi ne hoş geldiniz. Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Muharrem Yılmaz Zirve Açılış Konuşması 15 Ocak 2013, 09.30 09.45 Sermaye Piyasası Kurulumuzun Saygıdeğer Başkanı, Sayın İstanbul Menkul

Detaylı

Özgürlükleri daha da güçlendirmek istiyoruz

Özgürlükleri daha da güçlendirmek istiyoruz Özgürlükleri daha da güçlendirmek istiyoruz Kasım 09, 2013-11:57:28 anda bulunduğu noktadan asla geri gitmez" dedi. anda bulunduğu noktadan asla geri gitmez, bunun teminatı AK Parti ve AK Parti hükümetleridir"

Detaylı

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ 209 ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ Birleşmiş Milletler Genel Kurulu nun 20 Aralık 1993 tarihli ve 47/135 sayılı Kararıyla ilan edilmiştir.

Detaylı

Siyasal Partiler: Kurumsallaşma, Demokrasi ve Reform. Ersin Kalaycıoğlu Sabancı Üniversitesi

Siyasal Partiler: Kurumsallaşma, Demokrasi ve Reform. Ersin Kalaycıoğlu Sabancı Üniversitesi Siyasal Partiler: Kurumsallaşma, Demokrasi ve Reform Ersin Kalaycıoğlu Sabancı Üniversitesi : Kurumsallaşma ve Liderlik Siyasal parti: Halkın desteği sayesinde siyasal iktidarı kullanarak kamu hayatını

Detaylı

Ekonomik Olarak Güçlü! Bir Çarpan Olarak Vazgeçilmez! Türkiye'nin Başarı Hikayesi!

Ekonomik Olarak Güçlü! Bir Çarpan Olarak Vazgeçilmez! Türkiye'nin Başarı Hikayesi! Ekonomik Olarak Güçlü! Bir Çarpan Olarak Vazgeçilmez! Türkiye'nin Başarı Hikayesi! Mustafa Erkan Ekim 2013 Mustafa Erkan Almanya-Aşağı Saksonya Eyalet Milletvekili Ofis-Adres Schloßstraße 3 31535 Neustadt

Detaylı