- Yahu Hoca Efendi, hem eşeğin üzerindesin, hem çuvalı sırtında taşıyorsun. Nasıl bir iş bu?

Ebat: px

Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "- Yahu Hoca Efendi, hem eşeğin üzerindesin, hem çuvalı sırtında taşıyorsun. Nasıl bir iş bu?"

Ilker Yüce
7 yıl önce
İzleme sayısı:

Eşeğe Yazık Olur Nasreddin Hoca hayvanlarına ağır yükler yükleyip onlara eziyet eden köylülerine iyi bir ders vermek istemiş. Bir gün eşeğine binerek köy meydanında dolaşmaya başlamış.

1 Eşeğe Yazık Olur Nasreddin Hoca hayvanlarına ağır yükler yükleyip onlara eziyet eden köylülerine iyi bir ders vermek istemiş. Bir gün eşeğine binerek köy meydanında dolaşmaya başlamış. İşin garibi dolu bir çuvalı da sırtına vurmuş, öyle geziyor. Şaşırıp sormuşlar : - Yahu Hoca Efendi, hem eşeğin üzerindesin, hem çuvalı sırtında taşıyorsun. Nasıl bir iş bu? Hoca cevabı yetiştirmiş hemen : - Zavallı hayvan, demiş. Zaten gece gündüz demeden hizmet ediyor bana. Sırtına bindiriyor, yüklerimi taşıyor, değirmeni çeviriyor. Bu kadar hizmetlerinden sonra dolu çuvalı da ona yüklemek istemedim. Bu yüzden ben vurdum sırtıma. 1 / 9

Hırsızın Hiç Mi Suçu Yok? Bir gün Nasreddin Hoca'nın eşeği çalınmış. Can sıkıntısı içinde durumu komşularına anlatınca her kafadan bir ses çıkmaya başlamış.

2 Hırsızın Hiç Mi Suçu Yok? Bir gün Nasreddin Hoca'nın eşeği çalınmış. Can sıkıntısı içinde durumu komşularına anlatınca her kafadan bir ses çıkmaya başlamış. Birisi : - Hocam demiş niye ahırın kapısına iyi bir kilit takmadın sanki? Bir başkası : - Evine hırsız giriyor da senin nasıl haberin olmuyor? diye konuşmuş. Bir diğeri de : - Hocam demiş, kusura bakma ama eşeğin çalınmasına en büyük sebep yine sensin. Çünkü doğru dürüst bir ahırın bile yok. Nerden baksan dökülüyor. Hoca kızmış : - Yahu demiş, iyi, güzel de kabahatin hepsi benim mi? Hırsızın hiç mi suçu yok? Yemeğin Buğusu, Paranın Sesi 2 / 9

Nasreddin Hoca Akşehir'de kadılık vazifesini yürütürken karşısına iki adam çıkmış. Birisi öteden beri cimriliği ile tanınmış bir aşçı, diğeri de boynu bükük bir fakir.

3 Nasreddin Hoca Akşehir'de kadılık vazifesini yürütürken karşısına iki adam çıkmış. Birisi öteden beri cimriliği ile tanınmış bir aşçı, diğeri de boynu bükük bir fakir. Aşçı sözü almış : - Hocam demiş, ben bu adamdan davacıyım. Dükkanın önünde fasulye pişiriyordum. Tencerenin kenarından buğusu çıkıyordu yemeğin. Bu adam elinde somunla geldi. Kopardığı lokmaları yemeğin buğusuna tutup başladı atıştırmaya. Nihayet koca bir ekmeği bitirdi. Ondan fasulye buğusunun parasını istedim, vermedi. Nasreddin Hoca anlatılanları dikkatlice dinledikten sonra fakire dönüp : - Doğru mu bunlar? diye sormuş. - Evet, demiş fakir adam. - Öyleyse para kesesini çıkar bakalım. Zavallı fakir kadı efendiye karşı gelememiş. İçinde üç beş akçe bulunan para kesesini Hoca' ya uzatmış. Bu sefer aşçıyı çağırmış yanına. Keseyi kulağına yaklaştırarak şıngırdatmaya başlamış. Sonra da : - Haydi demiş aldın işte alacağını. Aşçı : - Nasıl olur? diye şaşkınlığını belli etmiş. Paramı vermediniz henüz. Hoca cevap vermiş : - Fazla uzatma, yemeğin buğusunu satan paranın da sesini alır elbet! 3 / 9

Testiyi Kırmadan Önce Nasreddin Hoca oğlunun eline bir testi tutuşturup çeşmeden su getirmesini istemiş. Çocuk dışarı çıkarken de ensesine bir tokat atıp : - Testiyi kırma ha!

4 Testiyi Kırmadan Önce Nasreddin Hoca oğlunun eline bir testi tutuşturup çeşmeden su getirmesini istemiş. Çocuk dışarı çıkarken de ensesine bir tokat atıp : - Testiyi kırma ha! diye öğüt vermiş. Bunu gören komşulardan biri : - Yahu Hocam demiş, henüz testiyi kırmadan niye dövüyorsun yavrucağızı? Hoca cevap vermiş : - Testiyi kırdıktan sonra neye yarar be birader! Düşünen Hindi 4 / 9

Küçük kümesteki Şaşırmış - Kırk Satılık Yahu Ne Ama Olsun olmuş Akçelik o bir hocam demiş hindii... papağandı pazardakiler. papağanın hindisini diye Balta Nasreddin demişler. çıkışmış Satılık tutmuş.

Apar hindinin altına Tıpkı Demin O Yirmi topar satıldığını konuşuyorsa insan yirmi altına pazara bir gibi altın kuşu satılık gören konuşuyor götürüp ettiği onbeş bu hindi da Nasreddin nerde düşünür

5 Küçük kümesteki Şaşırmış - Kırk Satılık Yahu Ne Ama Olsun olmuş Akçelik o bir hocam demiş hindii... papağandı pazardakiler. papağanın hindisini diye Balta Nasreddin demişler. çıkışmış Satılık tutmuş. demişler. onbeş hindii... Bir Hoca. Apar hindinin altına Tıpkı Demin O Yirmi topar satıldığını konuşuyorsa insan yirmi altına pazara bir gibi altın kuşu satılık gören konuşuyor götürüp ettiği onbeş bu hindi da Nasreddin nerde düşünür altına başlamış! o. görülmüş. sattılar. Hoca,! bağırmaya bir koşuda : evine gidip Nasreddin Her Bir yerleştirmiş. - kırk Kedi Kahrolası Hınzır Canı Ne Hanım gün seferinde akçelik yapıyorsun Nerede çıkasıca dayanamamış hayvan hanım, Hoca kedi baltayı Hanımı:? hanımı sarman ciğeri sen Hoca evine bırakır bizim : yemiş. yedi. demiş, Hoca. sık, kedi mı kediyi sık ciğeri Hemen sanıyorsun?. baltanın hâlâ aşırmış, getirdiği bir tanıyamamışsın. dolapta kenarda diye halde işi bahaneler duran ne? bir Hoca türlü Üç baltayı akçelik uyduruyormuş. onları cevap kapıp, yemek ciğere vermiş: mutfak kendisine tenezzül dolabına eden nasip hayvan olmaz. 5 / 9

Hoca' Kadıncağız önüne. kilo - Ya Akşama Eti Getir Peki Tutarsa geliyor. nerde kedi nın hanım şu yedi, kediyi canı güzelce demiş Hoca eti? demiş, demiş. pişirip et bakalım Hoca.

Akşamda Kasaptan teraziyi Ne Et bir iki buysa var çıkartıp bir kilo tarhana yalan et o kedi gün kediyi alıp çorbası kıvırmış. nereye eve evine tartmış. hanımı çıkarmış. götürmüş. gitti?

6 Hoca' Kadıncağız önüne. kilo - Ya Akşama Eti Getir Peki Tutarsa geliyor. nerde kedi nın hanım şu yedi, kediyi canı güzelce demiş Hoca eti? demiş, demiş. pişirip et bakalım Hoca. yemeği hanımına pişir kedi onlara bunları, Kadın demiş istemiş sormuş: ikram ise doğruyu Hoca. demiş bizim bir etmiş. gün. Sonra hanımına. söyleyeceğine nerede? Akşamda Kasaptan teraziyi Ne Et bir iki buysa var çıkartıp bir kilo tarhana yalan et o kedi gün kediyi alıp çorbası kıvırmış. nereye eve evine tartmış. hanımı çıkarmış. götürmüş. gitti? Bakmışlar misafirleri Hoca' ki gelmiş. nın tam iki Kimi vermek Başlamış - Halep Ne Göle Olur Ya tutarsa... yapıyorsun insanlar mu yoğurt Oradaysa istemiş kaşık, demişler, olmayacak mayası bir kaşık Hoca Arşın gün. göl çalıyorum, dökmeye? yoğurt Elinde Burada demişler. hevesler mayası koca :!.. demiş peşinde bir tutar bakraç kıs, koşup kıs mı hiç yoğurt gülerek. durur.? Hoca mayasıyla Nasreddin cevabı gölün yapıştırmış Hoca kenarına böylelerine tabii. gelmiş. ders 6 / 9

Palavracının uzağa yanına - Mum İşte Yaa Ama Canım ben Ateşiyle atlamış yaklaşıp demiş, güçlü demek biri ben bir Pişen ve : başına Halep'te kimseyim!

7 Palavracının uzağa yanına - Mum İşte Yaa Ama Canım ben Ateşiyle atlamış yaklaşıp demiş, güçlü demek biri ben bir Pişen ve : başına Halep'te kimseyim!.. maharetli sen Yemek oradaysa topladığı altmış atladım. bir Nasreddin adamım. arşın üç Hoca beş atlarsın. burada. Hoca cahile kızmış Evet Haydi da ben karşı : bu Halep'te atla sırada övünüp görelim. oradan bulunduğum duruyormuş geçiyormuş. Adam sıralarda : hık mık Palavracının etmiş. altmış arşın 7 / 9

Bir gecede, çekecekmiş. Hoca Güya - ısındıysam, Kitaptaki Tamam Bekledim Hayır Ne Bu gün mum oldu yapıyorsun? meydanın çaresiz yemek demişler. Nasreddin demiş.

yemek Ziyafet sabaha meydanında Kıs, arkadaşları bir pişireceğim kıs de vakti mum kadar gülerek öyle kocaman o, iddiaya ışığı bekleyebilirse pişecek!... tir, arkadaşlarına cevap arkadaşlar.

8 Bir gecede, çekecekmiş. Hoca Güya - ısındıysam, Kitaptaki Tamam Bekledim Hayır Ne Bu gün mum oldu yapıyorsun? meydanın çaresiz yemek demişler. Nasreddin demiş. ne Yanlışlar sıcağıyla sabaha bu yaptın Şayet pişirecek. kabul kazandaki ortasında, kadar İddiayı Sen demişler. Hoca kadar bunu etmiş. size uzaktaki köy kazandım. ve beceremezse demiş. yemek Ziyafet sabaha meydanında Kıs, arkadaşları bir pişireceğim kıs de vakti mum kadar gülerek öyle kocaman o, iddiaya ışığı bekleyebilirse pişecek!... tir, arkadaşlarına cevap arkadaşlar. ile tir titreyerek tutuşmuşlar. ısınmışsın. bir vermiş kazanın arkadaşları Uzaktaki ziyafet beklemiş. : İddiayı Eğer altına çekecek. bir Hoca kaybettin! ona minicik Sonra mum güzel karanlık Kararlaştırılan ışığıyla yanına bir Ziyafetimizi bir mum ziyafet ve gelenlere ben koymuş. soğuk nasıl gün hazırla. bir : Akşehir'e suç Hoca'nın ucuyla - bıçak Eşeğe Bu Evet Olur, sayılır da bile mu demiş, olur kazıyorum. Ters nedir üstünü tayin Hocam küçük olmuş. demiş Binmek biliyorum. edilen kalıyor... başını demişler, Hoca. Görevli? Sen bir aramışlar. Fakat Siz kadı memurlar silah kocaman bilmiyorsunuz halkın bu taşımanın silah Kuşağın sıkı silah bir değildir. bir bıçakla yasak satmasını ama arasından takibe Kitaplarda bazı kitaptaki olduğunu ve yasak kitaplarda kontrole kocaman yanlışlar bir bilmiyormusun etmiş. takım başlamışlar. o bir kadar Küçük kazınır bıçak yanlışlar büyük bir çıkınca? mı? Bir demişler. çakı görünce gün yanlışlar taşımak şaşırmışlar: Nasreddin bunun var bile ki bu 8 / 9

9 Nasreddin Güzel Köylülerin Sonra - arkada Hocam Eğer tebesüm bir eşeğin düz kalmış der. vaaz hepsi Hoca binip Kusura üstüne olacaktım. verir. ederek önünüze ona bir gün Herkez hizmet ters bakma cevap yabancı Böyle geçseydim oturur. etmek pek ama verir ters memnun bir Herkes eşeğe : için köyde binince siz adeta arkada niçin hayret kalır. misafir size yarışırlar. ters eder. Camiden kalacaktınız. arkamı olur. bindiğini Köylülerden Cuma Hoca dönmemiş çıkınca sorabilirmiyim? eşeğine Siz günü öne Hoca'nın biri oluyorum... O'nu geçseydiniz, dayanamayıp binerken kürsüye eşeğini biraz çıkartırlar. getirirler. bu sorar düşünür. defa : ben 9 / 9

Benzer belgeler

Nasreddin Hoca Kimdir?

Nasreddin Hoca Kimdir? HAYATI Biyografisi Nasreddin Hoca, H.605-M.1208 yılında Sivrihisar ın Hortu (bugünkü adıyla Nasreddin Hoca) Köyünde doğmuş, H.683-M.1284 yılında 76 yaşında vefat etmiştir. Asıl adı