RİSALELERİN BELAGÂT-I EDASI. Doç. Dr. İhsan SAFİ Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "RİSALELERİN BELAGÂT-I EDASI. Doç. Dr. İhsan SAFİ Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi"

Transkript

1 RİSALELERİN BELAGÂT-I EDASI Doç. Dr. İhsan SAFİ Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Edebiyatı sadece edebiyatçıların yazdıkları şeyler olarak görmenin yahut edebî metinleri sadece şiir, hikâye, roman olarak kabul edip onların dışındakilerin edebî olmadığını kabul etmek kadar hatalı bir anlayış yoktur. İşte bunun gibi Risalelerin edebî yönünü görmezlikten gelmek veya olmadığını söylemek de öyle yanlış bir anlayıştır. Edebiyat, dili, kendine has bir üslûpla kullanabilmektir. Sadece bu tanım bile Bediüzzaman hazretlerinin edebî yönünün olduğunu göstermeye yeterlidir. Risaleleri az çok okuyan herkes bilir ki Bediüzzaman hazretlerinin farklı bir üslûbu vardır. Başkalarına benzemeyen, nevi şahsına münhasır ifadeleri, ibareleri, kelimeleri, cümleleri vardır. Onun risaleleri hemen kendilerini belli ederler. Okuyan herkese bunlar diğerlerine benzemiyorlar, Bediüzzaman a aittirler dedirtirler. Risalelerin anlaşılmadığını söylemenin altında biraz da bu üslûbun etkisi vardır. Alışılan, sıradan, ilkokul veya ortaokulda öğrenilen dil anlayışıyla Risaleleri okumaya çalışan kimseler elbette onun üslûbunu ilk başlarda yadırgayacaklardır, anlamadıklarını söyleyeceklerdir. Bundan daha doğal ne olabilir ki? Ama okumaktan hemen vazgeçmeyip de bu üslûpla biraz ünsiyet kesp eden kimseler ise Risalelere ve onun beliğ ifadelerine, cümlelerine, ibarelerine, kelimelerine, manalarına, mantıklarına, meselelerine ve hakeza her şeyine hatta cildine, kâğıdına, rengine bile hayran olacaklardır, ondan büyük bir lezzet alacaklardır, ona tutulacaklardır, onu sürekli okumak isteyeceklerdir, ondan başka kitap okumak istemeyeceklerdir ve hakeza Edebî eser bir fikir iletme vasıtası değildir. Fikirlerin, düşüncelerin, duyguların kelimelerle ifade edilmesidir. İşte Risalelerin büyüklüğü buradan geliyor. Dinî, imanî, uhrevî konuların, meselelerin yani ebediyetin bu kadar güzel ifadelerle anlatılması yani edebilikle onu edebiyatın ve edebiyatçıların alanına ve arasına dâhil ediyor hatta hayali, kurmaca, fictive olmayan konulardan ve insanın en büyük meselelerinden bahsettiği için de onların üzerine çıkartıyor. Risale-i Nurlar, verdiği dini bilgilerle insanları tam manasıyla doyurup, bu yöndeki ihtiyaçlarını tam olarak giderip onları başka dinî eserleri okumaya ihtiyaç bırakmadığı gibi sahip olduğu yüksek edebî özelliğiyle ve estetik yönüyle de başka edebi eserleri okumaya ihtiyaç bırakmıyor, insanın bu yöndeki lâtifelerini de tam olarak doyuruyor. Bir Nur talebesine Risaleler dışında kolay kolay başka eserler okutturulamamasının sırrı burada yatıyor. Dünyanın en büyük yazarının en güzel eseri bile bir Nur talebesine Risalelerden aldığı zevki, güzelliği, tadı veremiyor.

2 İşte biz de bu konuşmamızda Risale-i Nurların bu edebî özelliklerinden bir tanesi üzerinde durmaya çalışacağız. Bediüzzaman Hazretlerinin bir sayfalık bir yazıda nasıl baştan sona edebî kurallara riayet ederek en zor konulardan birisini kolaylıkla anlattığını göstermeye çalışacağız. Veminellahi t-tevfiki ve l-hidaye. Risale-i Nur un bir özelliği de edebî yönden çok üstün bir metin olma özelliğini haiz olmasıdır. Bunca insan tarafından sürekli bir şekilde okunmasında, en çok basılan eserler arasında yer almasında, onun cümlelerinin edebiyatın, belâgatin bütün kurallarına riayet edilerek yazılmasının büyük etkisi vardır. Önce şunu hatırlatalım ki Risale-i Nur bir belâgat kitabı, bir edebî sanatlar kitabı değildir. -Bu yüzden Risalelerin her sayfasında aşağıda verdiğimiz metindeki gibi edebî özellikler aramamak lâzımdır.- Edebî dille yazılmış bir Kur an tefsiridir. Kur an-ı Kerim in bu asra bakan yönünü gösteren manevî bir tefsiridir. -Bu yüzden edebî yönden en üstün metin olan Kur an-ı Kerim in pek çok edebî özelliği de ona sirayet etmiştir. Bu da ayrı bir inceleme konusudur.- Risâle-i Nur Külliyatı, Kur ân-ı Kerîm in cihanşümul bahçesinden derilen bir gül demetidir. Binaenaleyh, O nda, o mübarek ve İlâhî bahçenin nuru, havası, ziyası ve kokusu vardır... (Ali Ulvi Kurucu, Tarihçe-i Hayat, Önsöz, s. 20) Bu açıklamaları yaptıktan sonra Risalelerin Belagât-ı Edası konusuna geçebiliriz. Önce Bediüzzaman Hazretlerinin edebiyatın önemini anlattığı o meşhur sözlerini burada vermek istiyorum. Hareket noktamız onlar olacaktır. Elbette nev -i beşer, âhir vakitte ulûm ve fünuna dökülecektir. Bütün kuvvetini ilimden alacaktır. Hüküm ve kuvvet ise, ilmin eline geçecektir. Hem o Kur an-ı Mu ciz-ül Beyan, cezalet ve belâgat-ı Kur aniyeyi mükerreren ileri sürdüğünden remzen anlattırıyor ki: Ulûm ve fünunun en parlağı olan belâgat ve cezalet, bütün enva ıyla âhirzamanda en mergub bir suret alacaktır. Hattâ insanlar, kendi fikirlerini birbirlerine kabul ettirmek ve hükümlerini birbirine icra ettirmek için, en keskin silâhını cezalet-i beyandan ve en mukavemet-sûz kuvvetini belâgat-ı edadan alacaktır. (Sözler, 20. Sözün 2. Makamı, s.264) Görüldüğü gibi Bediüzzaman hazretleri burada, edebiyatın diğer ilim dalları içerisinde en önemlisi olduğunu, ahirzamanda en çok rağbet gören ilim dalının da gene edebiyat olacağını söylemektedir. Edebiyata diğer ilim dalları arasında bu kadar büyük bir ehemmiyet vermektedir. Hatta edebiyatın insanların birbirlerini yenmede, birbirlerine üstün gelmede en önemli silahları olacağını da söylemektedir. Edebî yönden üstün olan sözler, en gelişmiş teknolojik silahtan daha keskin olacaktır. En güçlü ordudan daha kuvvetli olacaktır. Elbette Bediüzzaman Hazretlerinin böyle bir silahı istimal etmediğini, göz ardı ettiğini, böyle bir silaha ehemmiyet vermediğini düşünmek mümkün değildir. Bediüzzaman Hazretlerinin Muhakemat adlı eseri, bilhassa oradaki üslûp bahsi, onun edebiyatı bu alanın en büyükleri olan Sekkaki, Zemahşeri ve Seyyid Şerif Cürcani gibi dâhilerden daha iyi bildiğini, onların metotlarının üzerinde bir yol bulduğunu bize gösteriyor. İşte Bediüzzaman hazretleri bu metot ve yeni bulduğu yolu Risalelerde uygulamıştır. Bu da onu edebî metinlerin üzerine çıkarıyor. Büyük edebiyatçılardan daha büyük yapıyor.

3 Türk Edebiyatının en büyük şairlerinden biri olan ve Bediüzzaman Hazretlerinin kendisi için dava arkadaşım dediği Mehmet Âkif merhumun bir edebiyatçılar meclisinde Bediüzzaman hazretlerinin edebiyatçı yönü hakkında söylediği şu sözler bu tespitimize ışık tutmaktadır: Viktor Hügo lar, Şekspirler, Dekartlar; edebiyatta ve felsefede, Bedîüzzaman ın bir talebesi olabilirler. (Sözler, Konferans, s.764) Ne yalan söyleyeyim, edebiyat fakültesinde okuduğum tufeylilik dönemimde bu sözleri işittiğimde öyle böyle söylenmiş sözlerden zannetmiş birkaç edebiyat bilgisi öğrenmenin verdiği cahillik cüretiyle nefsime pek de bu sözleri kabul ettirememiştim. Fakat Allah affetsin Âkif merhum ta o zaman bu hakikati tespit etmişti. Ve elhak bu söylediği doğruydu. Çünkü yukarıda da söylediğimiz gibi Bediüzzaman Hazretleri onlar gibi hayalî ve sadece dünya hayatında insanlara yarayacak, boş vakitlerini geçirtecek, can sıkıntısını alacak, şehvanî hislerini okşayacak, malayani konulardan bahsetmemiş; gerçek ve ebedî hayatlarını kurtaracak konulardan yani din hissi, iman şuuru aşılayacak konulardan ahlâk ve faziletten bahsetmiştir. Onu dünyaya gönderiliş gayesine sevk etmiş, dünyaya aldanıp bunu unutmasını engellemiştir. Bu zor konuların bu şekilde yani edebî yönden üstün bir şekilde anlatılması kolay bir hadise değildir. Ancak Bediüzzaman gibi dâhilere mahsustur. Bir ikram-ı İlahîdir. Tarihçe-i Hayat ta, Medine-i Münevvere de bulunan mühim bir âlim hitabına mazhar olan Ali Ulvi Kurucu merhum da bu kitaba yazdığı muhteşem Ön Söz de bu duruma işaret etmektedir. Onun diğer edebiyatçılar gibi sadece hayale hitap etmediğini hisse, fikre, ruha ve vicdana da tam manasıyla hitap ettiğini söylemektedir: Zira üstat o kıymetli ve bereketli ömrünü, kulaklarda kalacak olan sözlerin tanzim ve tertibi ile değil, bilâkis kalplerde, ruhlarda, vicdan ve fikirlerde kutsi bir ideal halinde insanlıkla beraber yaşayacak olan din hissinin, iman şuurunun, ahlâk ve fazilet mefhumunun asırlara, nesillere telkini ile meşgul olan bir dahidir. Artık bu kadar ulvî bir gayenin tahakkuku için candan ve cihandan geçen bir mücahit, pek tabiidir ki, fâni şekillerle meşgul olamaz. Bununla beraber, Üstat zevk inceliği, gönül hassasiyeti, fikir derinliği ve hayal yüksekliği bakımından harikulâde denecek derecede edebî bir kudret ve melekeyi haizdir.. Meselâ: Semalardan, Güneşlerden, yıldızlardan, Mehtaplardan ve bilhassa bahar âleminden ve Cenâb-ı Hakkın o âlemlerde tecelli etmekte olan kudret ve azametini tasvir ederken, üslup o kadar lâtif bir şekil alır ki; artık her teşbih, en tatlı renklerle çerçevelenmiş bir levhayı andırır.. ve her tasvir, harikalar harikası bir âlemi canlandırır. İşte bu hikmete mebnidir ki, bir Nur Talebesi Risâle-i Nur Külliyatı nı mütalâası ile üniversitenin herhangi bir fakültesine mensup da olsa hissen,

4 fikren, ruhen, vicdanen ve hayalen tam manasıyla tatmin edilmiş oluyor. (Tarihçei Hayat, Önsöz, s. 20) İşte Nur Risaleleri nin büyük denizlerin büyük dalgaları gibi gönüller üzerinde heyecanlar husule getirmesinin, kalplerde ve ruhlarda büyük tesirler yapmasının birçok sırlarından birisi de budur. Yani edebî yönden üstün bir metin olmasıdır. Burada sözü daha fazla uzatmadan denizden bir katre, dağdan bir zerre kabilinden Risale-i Nurların edebî yönünün küçük bir özelliğini vermek istiyorum. Üstat hazretlerinin edebî kurallara, söz sanatlarına nasıl riayet ederek haşir gibi önemli ve zor bir konuyu, ne kadar rahatlıkla, kolaylıkla anlattığını göstermek istiyorum. Edebî sanatlara riayet ediyor fakat bu durum manaya zarar vermiyor. Sanat yapıldığını hiç hissettirmiyor, belli etmiyor. Metnin tabiliğini bozmuyor, okuyanlarda sunilik hissi uyandırmıyor. Hatta yüzlerce kez okunsa bile bu fark edilmiyor. O şekilde metne bunu uygulamayı başarmıştır. Haşir Risalesi diye bilinen, insana ölümü sevdiren, insanı ahiretin sokaklarında gezdiren meşhur 10. Söz ün On Birinci Suret ini hepiniz defalarca okumuşsunuzdur. Fakat eminim birazdan söyleyeceklerimi hiçbiriniz fark etmemişsinizdir. Sözler de yer aldığı şekliyle burada bir kez daha bu metni veriyorum. Lütfen bir kez daha okuyunuz ve ondan sonra tebliğime geçelim. Bakalım birazdan benim burada söyleyeceğim metindeki özellikleri fark edebilecek misiniz? Metin şöyledir: Gel, ey muannid arkadaş! Bir tayyareye... ya şarka veya garba, yâni; mâzi ve müstakbele giden bir şimendifere binelim. Şu mu cizekâr zâtın, sâir yerlerde ne çeşit mu cizeler gösterdiğini görelim. İşte bak, gördüğümüz menzil ve meydan ve meşher gibi acâibler, her tarafta bulunuyor. Lâkin san atça, sûretçe birbirinden ayrıdırlar. Fakat, buna iyi dikkat et ki: O sebatsız menzillerde, o devamsız meydanlarda, o bekasız meşherlerde; ne kadar bâhir bir hikmetin intizâmâtı, ne derece zâhir bir inâyetin işârâtı, ne mertebe âlî bir adâletin emârâtı, ne derece vâsi bir merhametin semeratı görünüyor. Basiretsiz olmayan herkes yakînen anlar ki Onun hikmetinden daha ekmel bir hikmet ve inâyetinden daha ecmel bir inâyet ve merhametinden daha eşmel bir merhamet ve adâletinden daha ecell bir adâlet olamaz ve tasavvur edilemez. Eğer faraza tevehhüm ettiğin gibi, daire-i memleketinde daimî menziller, âlî mekânlar, sâbit makamlar, bâki meskenler, mûkîm ahali, mes ud raiyyeti bulunmazsa; şu hikmet, inâyet, merhamet, adâletin hakîkatlarına şu bekasız memleket mazhar olamadığı mâlûm ve onlara mazhar olacak, başka yerde de bulunmazsa; o vakit gündüz ortasında güneşin ışığını gördüğümüz halde güneşi inkâr etmek derecesinde bir ahmaklıkla, şu gözümüz önündeki hikmeti inkâr etmek ve şu müşahede ettiğimiz inâyeti inkâr etmek ve şu gördüğümüz merhameti inkâr etmek ve şu pek kuvvetli emârâtı, işârâtı görünen adâleti inkâr etmek lâzımgelir. Hem bu gördüğümüz icrâat-ı hakîmane ve ef âl-i kerîmane ve ihsânât-ı rahîmanenin sahibini; -hâşâ sümme hâşâ!- sefih bir oyuncu, gaddar bir zâlim olduğunu kabûl etmek lâzımgelir. Bu ise, hakîkatlerin

5 zıtlarına inkılabıdır. Halbuki inkılâb-ı hakaik, bütün ehl-i aklın ittifakıyla muhaldir, mümkün değildir. Yalnız, her şeyin vücûdunu inkâr eden Sofestâî eblehler hariçtir. Demek, bu diyardan başka bir diyar vardır. Onda bir Mahkeme-i Kübrâ, bir ma dele-i ulyâ, bir mekreme-i uzmâ vardır ki; tâ şu merhamet ve hikmet ve inâyet ve adâlet tamamen tezahür etsinler Şimdi de beraber Belagat-ı Eda yönüyle bu metni yeniden okuyalım. Belagat-ı eda, üslûbun harikulade güzel söz sanatlarıyla süslü olması demektir. Biz de Bediüzzaman Hazretlerinin bu metni söz sanatlarıyla nasıl süslediğini birlikte görelim. 10. SÖZ, ON BİRİNCİ SURET Gel, ey muannid arkadaş! Bir tayyareye... ya şarka veya garba, yâni; mâzi ve müstakbele giden bir şimendifere binelim. Şu mu cizekâr zâtın, sâir yerlerde ne çeşit mu cizeler gösterdiğini görelim. İşte bak, gördüğümüz menzil ve meydan ve meşher gibi acâibler, her tarafta bulunuyor. Burada Üstaz Hazretleri tenasüp sanatını ve tezat sanatlarını kullanıyor. Şarkgarp; mazi-müstakbel kelimeleri arasında Tezat sanatı; bakmak, görmek ve göstermek fiilleri tenasüp te kîd sanatı ile bir arada kullanmıştır. (Tekrir de sayılabilir.) Yine Menzil, meydan ve meşher gibi ifadelerde bir başka tenasüp sanatı ayrıca bunların me harfleriyle başlaması da bir ahenk sağlıyor, te kîd; mucizekâr ve mucize kelimeleri arasında ise İştikak sanatı yapmıştır. Tayyare ve şimendifer kelimelerini de tenasüp sanatına dâhil edebiliriz. Ayrıca te kîd ve anlam yönünden tekrîrdir; Ayrıca m, y, l, g, r, t; i, e, ö, ü a gibi sesli ve sessiz harflerin tekrarıyla, asonans ve aliterasyon sanatı yapıyor. Lâkin san atça, sûretçe birbirinden ayrıdırlar. Fakat, buna iyi dikkat et ki: O sebatsız menzillerde, o devamsız meydanlarda, o bekasız meşherlerde; ne kadar bâhir bir hikmetin intizâmâtı, ne derece zâhir bir inâyetin işârâtı, ne mertebe âlî bir adâletin emârâtı, ne derece vâsi bir merhametin semeratı görünüyor. Burada Üstaz Hazretleri nin, nazımda kafiyenin karşılığı olan nesinde secii kullandığını görmekteyiz. Ancak bu öyle bir seci ki murassâ seci denilen ve sanatkârâne bir secî çeşididir. Ayrıca müellifin kelimelerin hece ve bazı sesler bakımından paralel oluşunu gözettiği fark ediliyor. san atça sebatsız menzillerde bâhir hikmetin intizâmâtı âlî sûretçe devamsız meydanlarda zâhir inâyetin işârâtı vâsi bekasız meşherlerde adâletin emârâtı merhametin semeratı Yine burada pek çok sesli ve sessiz harf tekrarıyla aliterasyon ve asonans sanatları yaptığına şahit olmaktayız. Sebatsız, devamsız, bekasız kelimelerini aynı anlamda fakat farklı kelimeler kullanıyor, kelime ve dil zenginliği gösteriyor. Derecemertebe; işarat-emarat, yine-hakeza, menzil-meydan-meşher, âlî-vâsî ve sanat- suret gibi kelimelerle birbirine yakın ifadeleri bir arada kullanıyor. İnayet, adalet, merhamet de buna dâhil edilebilir, birbirlerini çağrıştırıyorlar.

6 Basiretsiz olmayan herkes yakînen anlar ki: (bu cümleye de dikkatlerinizi çekiyorum. Bu 11. Surette sürekli olarak, bakmak, görmek, kalp gözüyle görmek de buna girer, yani ilk etapta değil de biraz dikkatlice bakılırsa anlaşılacağı gibi gözle ilgili kelimeler kullanıyor. Ve gözün önündeki eşyaları örnek veriyor. Üşenmedim saydım tam 18 tane. Koyu italik ve altı çizili olan kelimeler) Adeta üstaz hazretleri bize diyor ki dikkat edin göze de hitap var burada. Ona hususi önem verdim bu paragrafta.) Onun hikmetinden daha ekmel bir hikmet ve inâyetinden daha ecmel bir inâyet ve merhametinden daha eşmel bir merhamet ve adâletinden daha ecell bir adâlet olamaz ve tasavvur edilemez. (Burada da üstaz hazretleri aynı Murassâ (Süslü, sanatlı) secilere devam ediyor. hikmetinden daha ekmel bir hikmet inâyetinden daha ecmel bir inâyet merhametinden daha eşmel bir merhamet adâletinden daha ecell bir adâlet Ayrıca hikmetinden hikmet; inayetinden, inayet; merhametinden, merhamet; adaletinden, adalet kelime tekrarları da var. Ekmel, Ecmel, eşmel ecell aynı manaları çağrıştıran farklı kelimeler, ifade zenginliği için. İsm-i tafdil vezni olan ef al kalıbıyla yapılmış; şeklen benzerlik gösteriyor; İnayet merhamet, adalet yukarıda olduğu gibi birbirlerini çağrıştıran yakın kelimeler kullanıyor. Eğer faraza tevehhüm ettiğin gibi, daire-i memleketinde daimî menziller, âlî mekânlar, sâbit makamlar, bâki meskenler, mûkîm ahali, mes ud raiyyeti bulunmazsa; şu hikmet, inâyet, merhamet, adâletin hakîkatlarına şu bekasız memleket mazhar olamadığı mâlûm ve onlara mazhar olacak, (daimî menziller sâbit hikmet âlî mekânlar mes ud inâyet bâki makamlar merhamet ahali meskenler adâletin hakîkat memleket makam-mekan-menzil-mesken-memleket ve daimi-sabit-bâki-mukim kelimeleri arasında tenasüp sanatı var. Aynı manaya gelen birkaç kelime kullanıyor, bunların karşılığında bekasız kelimesini getirerek tezat sanatı yapıyor ve hakeza. Ayrıca m, l, k, t; i, e gibi sesli ve sessiz harflerin tekrarıyla, asonans ve aliterasyon sanatı yapıyor. İnayet merhamet, adalet yukarıda olduğu gibi birbirlerini çağrıştıran yakın kelimeler kullanıyor başka yerde de bulunmazsa; o vakit gündüz ortasında güneşin ışığını gördüğümüz halde güneşi inkâr etmek derecesinde bir ahmaklıkla, şu gözümüz önündeki hikmeti inkâr etmek ve şu müşahede ettiğimiz inâyeti inkâr etmek ve şu gördüğümüz merhameti inkâr etmek ve şu pek kuvvetli emârâtı, işârâtı görünen adâleti inkâr etmek lâzımgelir. Hem bu gördüğümüz icrâat-ı hakîmane ve ef âl-i kerîmane ve ihsânât-ı rahîmanenin sahibini; -hâşâ sümme hâşâ!- sefih bir oyuncu, gaddar bir zâlim olduğunu kabûl etmek lâzımgelir. Bu ise, hakîkatlerin zıtlarına inkılabıdır.

7 (hikmeti inkâr etmek emârâtı icrâat-ı hakîmane inâyeti inkâr etmek işârâtı ihsânât-ı kerîmane merhameti inkâr etmek rahîmane adâleti inkâr etmek Yine burada da göz-müşahede-görmek-görünmek-gördüğümüz kelimeleri arasında tenasüp ve Tekrîr sanatı bulunmaktadır. Emârât, işârât birbirine yakın kelimeler, icraat ve efal de öyle ve dolayısıyla bunları da tenasüp sanatı olarak kabul etmek mümkündür. Ayrıca asonans ve aliterasyon burada da var.) Halbuki inkılâb-ı hakaik, bütün ehl-i aklın ittifakıyla muhaldir, mümkün değildir. Yalnız, her şeyin vücûdunu inkâr eden Sofestâî eblehler hariçtir. Bu cümle de asonans ve aliterasyona en güzel örnek. Hemen hemen bütün kelimelerinde bu sanatlar kullanılmış. h, l, ka, ke, i, a, ü, e sesli ve sessiz harfleri tekrarlanmış. Demek, bu diyardan başka bir diyar vardır. Onda bir Mahkeme-i Kübrâ, bir ma dele-i ulyâ, bir mekreme-i uzmâ vardır ki; tâ şu merhamet ve hikmet ve inâyet ve adâlet tamamen tezahür etsinler Burada da kalın sesli harfleri kullanıyor. Asonans ve aliterasyon burada da var. Mahkeme, ma dele, mekreme, birbirine yakın, birbirini çağrıştıran ve aynı manaya gelen kelimeler olmasının yanında vezin olarak da aynı vezinde olmaları Secî sanatında ayrı bir maharet olarak kabul edilir. Yine merhamet, hikmet, inayet, adalet gibi birbirini çağrıştıran, birbirlerine yakın, aynı mana etrafında dönen kelimeler kullanarak bir üslup zenginliği harikalığını gösteriyor. Yine seci denilen, cümle içindeki kafiyeleri burada da kullanıyor. Kübrâ Mahkeme-i merhamet ulyâ ma dele-i hikmet uzmâ mekreme-i inâyet adâlet Evet gördüğünüz gibi yarım sayfa bir metni Bediüzzaman Hazretleri hemen hemen her kelimede hatta her harfte nasıl edebi sanatlara riayet ederek yazmış. Nasıl edebi bir maharet göstermiş. Eski eserlerde olduğu gibi böyle edebiyat yapmak onun söylemini ağırlaştırmamış, mananın kaybolmasını sağlamamış, nazarları kendine çekmemiş. Yukarıda dediğimiz gibi bu gerçekten bir ikram-ı ilahidir. En büyük edipler bile bu kadar maharet gösterememişlerdir. Bu yüzden Akif in sözünü bir kez daha hatırlayalım. Ne kadar doğru bir söz söylediğini tekrar takdir edelim: Viktor Hügo lar, Şekspirler, Dekartlar; edebiyatta ve felsefede, Bedîüzzaman ın bir talebesi olabilirler. (Sözler, Konferans, s.764)

8 Şimdi yukarıda gösterdiğim özelliklerle metni bir kez daha verelim ve nasıl göze hitap ettiğini, metnin nasıl bir görsel şölene dönüştüğünü bir kez daha seyredelim: Gel, ey muannid arkadaş! Bir tayyareye... ya şarka veya garba, yâni; mâzi ve müstakbele giden bir şimendifere binelim. Şu mu cizekâr zâtın, sâir yerlerde ne çeşit mu cizeler gösterdiğini görelim. İşte bak, gördüğümüz menzil ve meydan ve meşher gibi acâibler, her tarafta bulunuyor. Lâkin san atça, sûretçe birbirinden ayrıdırlar. Fakat, buna iyi dikkat et ki: O sebatsız menzillerde, o devamsız meydanlarda, o bekasız meşherlerde; ne kadar bâhir bir hikmetin intizâmâtı, ne derece zâhir bir inâyetin işârâtı, ne mertebe âlî bir adâletin emârâtı, ne derece vâsi bir merhametin semeratı görünüyor. Basiretsiz olmayan herkes yakînen anlar ki: Onun hikmetinden daha ekmel bir hikmet ve inâyetinden daha ecmel bir inâyet ve merhametinden daha eşmel bir merhamet ve adâletinden daha ecell bir adâlet olamaz ve tasavvur edilemez. Eğer faraza tevehhüm ettiğin gibi, daire-i memleketinde daimî menziller, âlî mekânlar, sâbit makamlar, bâki meskenler, mûkîm ahali, mes ud raiyyeti bulunmazsa; şu hikmet, inâyet, merhamet, adâletin hakîkatlarına şu bekasız memleket mazhar olamadığı mâlûm ve onlara mazhar olacak, başka yerde de bulunmazsa; o vakit gündüz ortasında güneşin ışığını gördüğümüz halde güneşi inkâr etmek derecesinde bir ahmaklıkla, şu gözümüz önündeki hikmeti inkâr etmek ve şu müşahede ettiğimiz inâyeti inkâr etmek ve şu gördüğümüz merhameti inkâr etmek ve şu pek kuvvetli emârâtı, işârâtı görünen adâleti inkâr etmek lâzımgelir. Hem bu gördüğümüz icrâat-ı hakîmane ve ef âl-i kerîmane ve ihsânât-ı rahîmanenin sahibini; -hâşâ sümme hâşâ!- sefih bir oyuncu, gaddar bir zâlim olduğunu kabûl etmek lâzımgelir. Bu ise, hakîkatlerin zıtlarına inkılabıdır. Halbuki inkılâb-ı hakaik, bütün ehl-i aklın ittifakıyla muhaldir, mümkün değildir. Yalnız, her şeyin vücûdunu inkâr eden Sofestâî eblehler hariçtir. Demek, bu diyardan başka bir diyar vardır. Onda bir Mahkeme-i Kübrâ, bir ma dele-i ulyâ, bir mekreme-i uzmâ vardır ki; tâ şu merhamet ve hikmet ve inâyet ve adâlet tamamen tezahür etsinler. Burada yaptığımızın Bediüzzaman Hazretlerinin edebiyat anlayışına aykırı olduğunu yani edebî bir hastalık olarak gördüğü lafızperestlik, üslupperestlik suretperestlik teşbihperestlik hayalperestlik kafiyeperestlik tanımına girdiğini düşünmemek lazımdır. Biliyorsunuz Üstaz Hazretleri şöyle demekteydi: Evet lafızperestlik bir hastalıktır, fakat bilinmez ki hastalıktır... Lafızperestlik nasıl bir hastalıktır.. öyle de; sûretperestlik ve üslûbperestlik ve teşbihperestlik ve hayalperestlik ve kafiyeperestlik şimdi filcümle, ileride ifrat ile tam bir hastalık ve ma nayı kendine feda edecek derecede bir maraz olacaktır. (Muhakemat, İkinci Makale, s.68) Fakat bunun devamı da var. Üstat Hazretleri lafza zinet vermeye, suret-i manaya haşmet vermeye, üslûba parlaklık vermeye, teşbihe revnak vermeye hayale cevelan ve şaşaa vermeye karşı değildir. Bunları tabiat-ı mana istemek, mealin iznini almak, maksudun istidadı müsait olmak, matlubun münasebetini göze almak ve rızasını tahsil etmek, hakikattan istimdad etmek şartıyla yapılabileceğini söylemektedir.

9 Nitekim kendisi de Risalelerde bunu yapmıştır. Risalelerde sözleri süslüdür, manaları haşmetlidir, üslubu parlaktır, benzetmeleri renklidir, hayalleri şaşaalıdır fakat böyle yapması lafızperestliği asla akla getirmiyor, bunları hissettirmiyor, metnin içinde gizliyor, metnin tabiliğini bozmuyor, sunilik havası yani edebiyat yapmak havası hissettirmiyor, hakikate de aykırı düşmüyor. Evet lafza zînet verilmeli, fakat tabiat-ı ma na istemek şartıyla.. ve sûret-i ma naya haşmet vermeli, fakat mealin iznini almak şartıyla.. ve üslûba parlaklık vermeli, fakat maksudun isti dâdı müsaid olmak şartıyla.. ve teşbihe revnak vermeli, fakat matlubun münâsebetini göze almak ve rızasını tahsil etmek şartıyla.. ve hayale cevelan ve şa şaa vermeli, fakat hakîkatı incitmemek ve ağır gelmemek ve hakîkata misâl olmak ve hakîkattan istimdâd etmek şartıyla gerektir. (Muhakemat, İkinci Makale, s.69) Son olarak bir hususa daha değinmek istiyorum. Eğer Risaleleri sadeleştirirsek burada verdiğim bütün bu özellikler gidecektir, görünmeyecektir. Sürekli okunma, kolay okunma, okurken hoşlanma gibi özellikler kaybolacak, musiki de öyle. Sadece akıl hissesini almış olacak, ruh, kalp, sır, hafa diğer lâtifeler hatta göz bile hissedar olamayacaktır. Bu muhteşem görsel şölen, edebî ziyafet, müzikalite bozulmuş olacak. Bunun da risalelere hizmet olmadığı, niyet ne kadar halis de olsa bile zarar olduğu, yani doğru bir şey olmadığı yanlış olduğu açıktır, ortadadır. Burada yaptığımız incelemeyle Risaledeki değil bir kelimenin bir harfin bile ne kadar ehemmiyetli olduğu görülmüş oluyor. Sonra risalelerin kelimeleri canlıdırlar. Binlerce kelimeler içerisinden seçilmişlerdir. Okuyan kimseye hiç farkında olmadan değişik manalar, müjdeler, teselliler açmaktadırlar. Sadeleştirme üstadın sesinin kaybolması demektir. Üstatla sohbet etmeyi engellemek demektir. Üslûb-ı beyan aynıyla insandır. Üslûp üzerinde yapılacak değişiklikler yani sadeleştirme bu lahuti sesi kısmak, insanlar üzerindeki etkisini azaltmak anlamına gelmektedir. Yukarıda üstadımızın ağzıyla söylediği gibi Risalelerin en keskin silahını elinden almak, en karşı konulmaz kuvvetini kırmak demektir. Bu da risalelere hizmet olmasa gerektir. Onu etkisiz hale getirmek demektir.

BEDÎÜZZAMAN HAZRETLERİNİN İSİM VE ÜNVANLARI

BEDÎÜZZAMAN HAZRETLERİNİN İSİM VE ÜNVANLARI BEDÎÜZZAMAN HAZRETLERİNİN İSİM VE ÜNVANLARI 1-Bedîüzzaman 2-Allâme-i Asır 3-Allâme-i Zîfünun 4-Nüsha-i Nâdire-i Zaman 5-Allâme-i Bedîüzzaman 6-Define-i Ulûm 7-Define-i Fünun 8-Bedîülbeyan 9-Lisan-ül Hak

Detaylı

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz. Söylenen her söz, içinden çıktığı kalbin kılığını üzerinde taşır. Ataullah İskenderî Söz ilaç gibidir. Gereği kadar sarf edilirse fayda veriri; gerektiğinden fazlası ise zarara neden olur. Amr bin As Sadece

Detaylı

başlıklı bir dersine dayanarak vermeye çalışacağız.

başlıklı bir dersine dayanarak vermeye çalışacağız. Sual: Kur'an harflerini yazmanın maddi sırları var mıdır? Bazı rivayetlerde, Kur'an harfi ile yazılmış olan dua, ayet gibi kıymetli şeyleri yazmak, üzerinde taşımak veya okumaktan bahs ediliyor Bunları

Detaylı

İÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17

İÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17 İÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ... 15 MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17 SAFAHAT TA DEĞERLERİMİZ... 41 Adâlet... 43 Adamlık... 47 Ahlâk... 50 Azim... 42 Birleştiricilik...

Detaylı

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu Question Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu belirtir misiniz? Kur an ın lafızdan soyut olduğu bir merhale var mıdır? Answer: Her şeyin lâfzî

Detaylı

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bundan önceki mektuplar gibi. bunu da büyük şeyhi Bakibillah'a yazmıştır.

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bundan önceki mektuplar gibi. bunu da büyük şeyhi Bakibillah'a yazmıştır. 4.MEKTUP MEVZUU : a) Mübarek ramazan ayının faziletleri. b) Hakikat-ı Muhammediye'nin (kabiliyet-i ulâ) beyanı.. Ona ve âline salât, selâm ve saygılar.. c) Kutbiyet makamı, ferdiyet mertebesi.. NOT : İMAM-I

Detaylı

Metin Edebi Metin nedir?

Metin Edebi Metin nedir? Metin Nedir? Metin, belirli bir iletişim bağlamında, bir ya da birden çok kişi tarafından sözlü ya da yazılı olarak üretilen anlamlı bir yapıdır. Metin çok farklı düzeylerde dille iletişimde bulunmak amacıyla

Detaylı

(Seni sevdiğim için eğer benden bedel isterlerse, iki cihânın mülkünü versem bile bu bedeli ödemeye yetmez.)

(Seni sevdiğim için eğer benden bedel isterlerse, iki cihânın mülkünü versem bile bu bedeli ödemeye yetmez.) Ben seni sevdiğim için eğer bahâ derler ise İki cihân mülkün verem dahı bahâsı yetmeye (Seni sevdiğim için eğer benden bedel isterlerse, iki cihânın mülkünü versem bile bu bedeli ödemeye yetmez.) İki cihân

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti Mektub-u Attar Muhammed İlyas Kadiri Razavi tarafından tüm İslami Erkek Kardeşlerine ve İslami Kız Kardeşlerine, Medaris El Medine ve Camiat El Medine nin erkek öğretmenler, erkek öğrenciler, kadın öğretmenler

Detaylı

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 Issue #: [Date] MAVİSEL YENER İLE RÖPOTAJ 1. Diş hekimliği fakültesinden mezunsunuz. Bu iş alanından sonra çocuk edebiyatına yönelmeye nasıl karar verdiniz?

Detaylı

SORU-. Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz ve nerelerde çalıştınız bugüne kadar?

SORU-. Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz ve nerelerde çalıştınız bugüne kadar? "100 Meşhur Türk" ve EY MÜSLÜMAN KENDİNE GEL" KİTABININ YAZARI MEHMET AKBULUT: "İNSANLAR RAHATINA DÜŞÜKÜN HALE GELDİ. BHU KİTAPLA GERÇEK GÖREVLERİNİ HATIRLATMAK İSTEDİM. SORU-. Bize kısaca kendinizi tanıtır

Detaylı

TÜM SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARI VE MAKALELER

TÜM SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARI VE MAKALELER TÜM SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARI VE MAKALELER - Allah'a İman ( 22 Öğeler ) - Allah'a Verilen Dilekçe ( 1 Makale ) - Oruç ve Ramazan ( 7 Öğeler ) - Sorular ve Cevaplar ( 1 Makale ) - Hz.Muhammed ( 13 Öğeler

Detaylı

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası Kelime bilgimin büyük bir miktarını düzenli olarak İngilizce okumaya borçluyum ve biliyorsun ki kelime bilmek akıcı İngilizce konuşma yolundaki en büyük engellerden biri =) O yüzden eğer İngilizce okumuyorsan,

Detaylı

İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016. Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016. Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016 EN GÜZEL İSİMLER O NUNDUR Aziz Müminler! Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah tır. Güzel isimler O nundur.

Detaylı

BESMELE VE ALLAH LAFZ-I CELÂLİ'NİN SAYIMLARI

BESMELE VE ALLAH LAFZ-I CELÂLİ'NİN SAYIMLARI Bu yazı www.multimediaquran.com sitesinin sahibi hacı Mehmet Bahattin Geçkil tarafından hazırlanmıstır. 11-15-2015. Herhangi bir medyada yayınlanması halinde yukarıdaki bilginin referans olarak verilmesi

Detaylı

Kur an'daki selaset, selamet, tesanüd, tenasüb, teavün ve tecavüb mucizevî boyutlarındandır; bunları izah edebilir misiniz?

Kur an'daki selaset, selamet, tesanüd, tenasüb, teavün ve tecavüb mucizevî boyutlarındandır; bunları izah edebilir misiniz? Sorularlarisale.com Kur an'daki selaset, selamet, tesanüd, tenasüb, teavün ve tecavüb mucizevî boyutlarındandır; bunları izah edebilir misiniz? Kur'an'ın Bütünlüğü Kur'an'ın tamamı birbiriyle bütünlük

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETM YILI MUSTAFA ŞIK İLKOKULU 4. SINIF TÜRKÇE KONU VE KAZANIMLARI

EĞİTİM ÖĞRETM YILI MUSTAFA ŞIK İLKOKULU 4. SINIF TÜRKÇE KONU VE KAZANIMLARI ATATÜRK ARALARINDAYDI ÇOK KİTAP OKURDU NANE İLE LİMON ÇİZGİ FİLM KÜTÜPHANE(DİNLEME METNİ) KONUŞAN KİTAP ASIMIN NESLİ KİTAP DOSTUDUR KİTABIN BÜYÜSÜ (ŞİİR) 1. Hafta 17-21 Eylül 2018 T.4.2.2. Hazırlıksız

Detaylı

ÝÇÝNDEKÝLER. Diyalog Tamamlama...24 2. Haftanýn Testi...25

ÝÇÝNDEKÝLER. Diyalog Tamamlama...24 2. Haftanýn Testi...25 ÝÇÝNDEKÝLER A. BÝRÝNCÝ TEMA: BÝREY VE TOPLUM Küçük Cemil...11 Bilgi Hazinemiz (Hikâye Yazmaya Ýlk Adým)...14 Güzel Dilimiz (Çaðrýþtýran Kelimeler - Karþýlaþtýrma - Þekil, Sembol ve Ýþaretler - Eþ Anlamlý

Detaylı

Kur an ın Özellikleri

Kur an ın Özellikleri Kur an ın Özellikleri Kur an Kur an, okumaktan gelir. Okumayı, bir numaralı değer olarak kabul eden kitaptır. İkra daki okumaktan hemen tabiata dikkat çekilir. Her insan doğumundan itibaren tabiatı okur.

Detaylı

Yaz l Bas n n Gelece i

Yaz l Bas n n Gelece i Emre Aköz Yeni Okur-Yazarlar ve Gazetelerin Geleceği ABD li serbest gazeteci Christopher Allbritton õn yaşadõklarõ bize yazõlõ medyanõn (ki bu tabirle esas olarak gazeteleri kastediyorum) geleceği hakkõnda

Detaylı

Onuncu Söz, Birinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz?

Onuncu Söz, Birinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz? Sorularlarisale.com Onuncu Söz, Birinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz? Üstadımız Birinci Hakikat'te Cenab-ı Hakk ın Sultan ismini kullanarak ahiretin varlığını ispat etmiştir. Bu delili üç başlıkta

Detaylı

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU Nereden geliyor bitmek tükenmek bilmeyen öğrenme isteğim? Kim verdi düşünce deryalarında özgürce dolaşmamı sağlayacak özgüven küreklerimi? Bazen,

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim,

Detaylı

Onuncu Söz, Yedinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz?

Onuncu Söz, Yedinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz? Sorularlarisale.com Onuncu Söz, Yedinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz? Üstadımız bu Yedinci Hakikat'te, ism-i Hafîz in tecellisiyle ahirete bir pencere açmıştır. Bizler yine meseleyi özetleyerek

Detaylı

Evlenirken Nelere Dikkat Edilmeli?

Evlenirken Nelere Dikkat Edilmeli? Evlenirken Nelere Dikkat Edilmeli? EVLENİRKEN NELERE DİKKAT EDİLMELİ? Peygamber (sav) Efendimiz den Abdullah ibn-i Ömer RA ın bir hadisini bu münasebetle hatırlayalım, duymuşsunuzdur: (Lâ tenkihun-nisâe

Detaylı

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ Bu Beldede İlim Ölmüştür Rivayet edildiğine göre Süfyan es-sevrî (k.s) Askalan şehrine gelir, orada üç gün ikamet ettiği halde, kendisine hiç kimse gelip de ilmî bir mesele hakkında

Detaylı

BEŞİNCİ BÖLÜM. Sorularlarisale.com 5. BÖLÜM ANLAMAYA YARDIMCI OLAN ESERLER VE ÖZELLİKLERİ. 1. Kendinize Bir Çalışma Masası Hazırlayın

BEŞİNCİ BÖLÜM. Sorularlarisale.com 5. BÖLÜM ANLAMAYA YARDIMCI OLAN ESERLER VE ÖZELLİKLERİ. 1. Kendinize Bir Çalışma Masası Hazırlayın Sorularlarisale.com BEŞİNCİ BÖLÜM 5. BÖLÜM ANLAMAYA YARDIMCI OLAN ESERLER VE ÖZELLİKLERİ 1. Kendinize Bir Çalışma Masası Hazırlayın Risale-i Nur, dinî ve fennî birçok ilmin hazinelerini içinde barındırır.

Detaylı

SEN SURAT OKUMAYI BİLİR MİSİN?

SEN SURAT OKUMAYI BİLİR MİSİN? SEN SURAT OKUMAYI BİLİR MİSİN? Ya pı Kre di Ya yın la rı - 4878 Sa nat - 235 Sen Surat Okumayı Bilir misin? / Selçuk Demirel Editör: İshak Reyna Kitap tasarımı: Selçuk Demirel Grafik uygulama: Süreyya

Detaylı

Dil Gelişimi. temel dil gelişimi imi bilgileri

Dil Gelişimi. temel dil gelişimi imi bilgileri Dil Gelişimi Yaş gruplarına göre g temel dil gelişimi imi bilgileri Çocuklarda Dil ve İletişim im Doğumdan umdan itibaren çocukların çevresiyle iletişim im kurma çabaları hem sözel s hem de sözel olmayan

Detaylı

Gerçek şudur ki bu konu doğru dürüst anlaşılmamıştır; hakkında hiç derin derin düşünülmemiştir. Ali-İmran suresinde Allah (c.c.) şöyle buyurur; [3]

Gerçek şudur ki bu konu doğru dürüst anlaşılmamıştır; hakkında hiç derin derin düşünülmemiştir. Ali-İmran suresinde Allah (c.c.) şöyle buyurur; [3] Şimdi de hızlıca Müteşabihat hakkında bir iki şey söylemek istiyorum. Deniliyor ki Kur ân da hem Muhkemat hem Müteşabihatlar vardır. Bu durumda Kur ân a nasıl güvenebiliriz? Gerçek şudur ki bu konu doğru

Detaylı

PEK OKULLARI 2A KASIM. İzimden gelin gençler! Bocalamadan, yorulmadan, sıkılmadan Tek çıkış yolunuz budur!

PEK OKULLARI 2A KASIM. İzimden gelin gençler! Bocalamadan, yorulmadan, sıkılmadan Tek çıkış yolunuz budur! PEK OKULLARI 2A 2018 2019 KASIM İzimden gelin gençler! Bocalamadan, yorulmadan, sıkılmadan Tek çıkış yolunuz budur! 2.SINIF HAT BİLGİSİ ÜNİTE ADI: OKULUMUZDA HAT / EVİMİZDE HAT AÇIKLAMALAR Okulda iletişim

Detaylı

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ ETKİLİ ÖĞRENME, uygun yöntem ve teknikleri kullanarak öğrenme amacını gerçekleştirmektir. ETKİLİ ÖĞRENME İÇİN, Zamanı planlama, Çalışma ortamı düzenleme, Etkili okuma, Etkili

Detaylı

Risale-i Nuru Samsat-ta Lise öğrencisi iken Teyzem oğlu vasıtasıyla tanıdım.

Risale-i Nuru Samsat-ta Lise öğrencisi iken Teyzem oğlu vasıtasıyla tanıdım. ABUZER KARA 1.Kendinizi tanıtırımsınız. Ben Abuzer Kara 1961 Samsat doğumluyum.ilk ve orta öğrenimimi Samsat ta bitirdim.19 82 yılında evlendim.1983-1984 Yılları arasında askerlik görevimi ifa ettim.1987

Detaylı

Ünite 1. Celâleyn Tefsiri. İlahiyat Lisans Tamamlama Programı TEFSİR METİNLERİ -I. Doç. Dr. Recep DEMİR

Ünite 1. Celâleyn Tefsiri. İlahiyat Lisans Tamamlama Programı TEFSİR METİNLERİ -I. Doç. Dr. Recep DEMİR Celâleyn Tefsiri Ünite 1 İlahiyat Lisans Tamamlama Programı TEFSİR METİNLERİ -I Doç. Dr. Recep DEMİR 1 Ünite 1 CELÂLEYN TEFSİRİ Doç. Dr. Recep DEMİR İçindekiler 1.1. CELÂLEYN TEFSİRİ... 3 1.2. CELALÜDDİN

Detaylı

D218 Sosyal Siyaset: Sosyal Yardım, Güç ve Çeşitlilik CDA1: CDA5613

D218 Sosyal Siyaset: Sosyal Yardım, Güç ve Çeşitlilik CDA1: CDA5613 D218 Sosyal Siyaset: Sosyal Yardım, Güç ve Çeşitlilik CDA1: CDA5613 Bölüm 2 Clarke Bu programda D218 ya da bir başka derse çalışmak için en önemli becerilerden birini konuşacağız. Konumuz, not tutmak.

Detaylı

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım İLETİŞİM, DİL VE KÜLTÜR 1. İletişim 2. İnsan, İletişim ve Dil 3. Dil Kültür İlişkisi DİLLERİN SINIFLANDIRILMASI VE TÜRKÇENİN DÜNYA DİLLERİ ARASINDAKİ YERİ 1. Dillerin Sınıflandırılması

Detaylı

A: Algılama gücü ve mantık yürütme kabiliyeti yüksek kişiliği temsil eder.

A: Algılama gücü ve mantık yürütme kabiliyeti yüksek kişiliği temsil eder. Karşınızdaki kişinin ismine bakarak onun hakkında fikir sahibi olabilirsiniz. Bunun için söz konusu isimdeki fiziksel, zihinsel, duygusal, ruhsal enerji sembollerinin açıklamalarına bakmak gerek. İsimdeki

Detaylı

Esmâu l-hüsnâ. Çocuklar ve Gençlere, 4 Satır 7 Hece

Esmâu l-hüsnâ. Çocuklar ve Gençlere, 4 Satır 7 Hece Esmâu l-hüsnâ Çocuklar ve Gençlere, 4 Satır 7 Hece Değerler Eğitimi Merkezi Eserin her türlü basım hakkı anlaşmalı olarak Değerler Eğitimi Merkezi Yayınları na aittir. Değerler Eğitimi Merkezi Yayınları

Detaylı

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu büyük şeyhi Muhammedi Bakibillah'a yazmıştır.

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu büyük şeyhi Muhammedi Bakibillah'a yazmıştır. 16.MEKTUP MEVZUU : Uruc, (yükselme) nüzul (iniş) ve diğer hallerin beyanı.. NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu büyük şeyhi Muhammedi Bakibillah'a yazmıştır. Taleb babında en az duranlardan birinin arzuhalidir.

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM Ders No : 0310340004 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 3 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili

Detaylı

Biz yeni anayasa diyoruz

Biz yeni anayasa diyoruz Biz yeni anayasa diyoruz Ocak 05, 2015-9:32:00 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, "Biz 'anayasa değişikliği' demiyoruz, 'yeni anayasa' diyoruz. Türkiye'nin anayasayla ilgili sorunu ancak

Detaylı

YAZILIYA HAZIRLIK SINAVI TÜRKÇE 5. SINIF

YAZILIYA HAZIRLIK SINAVI TÜRKÇE 5. SINIF TÜRKÇE 5. SINIF 1 Metinde verilen ipuçlarından hareketle, karşılaştığı yeni kelimelerin anlamlarını tahmin eder. 2 Metnin giriş, gelişme ve sonuç bölümleri hakkında tahminlerde bulunur. 3 Okuduklarındaki

Detaylı

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ Kur an-ı Kerim : Allah tarafından vahiy meleği Cebrail aracılığıyla, son Peygamber Hz. Muhammed e indirilen ilahi bir mesajdır. Kur an kelime olarak okumak, toplamak, bir araya

Detaylı

TEFSİR TARİHİ VE USULÜ

TEFSİR TARİHİ VE USULÜ TEFSİR TRİHİ VE USULÜ DİKKT Bu testte 25 soru bulunmaktadır. Cevaplarınızı, cevap kâğıdınızın Tefsir Tarihi ve Usulü testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. 1. yet sayısı yüzden az olan surelere verilen

Detaylı

Baki olan Rabbimiz ve davamızdır

Baki olan Rabbimiz ve davamızdır Baki olan Rabbimiz ve davamızdır Eylül 26, 2014-2:33:00 Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Yine böyle bir şölenle inşallah, bir gün biz de Sayın Cumhurbaşkanımızın bana tevdi ettiği bu görevi bir başka kardeşimize

Detaylı

Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz

Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz PROF. DR. 133 Prof. Dr. Alaattin AKÖZ SÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Hiç unutmadım ki! Akademik olarak hem yüksek lisans, hem de doktora

Detaylı

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ. EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ www.almuwahhid.com 1 Müellif: Şeyhu'l-İslam İbni Teymiyye (661/728) Eser: Mecmua el-feteva, cilt 4 بسم هللا الرحمن الرحيم Selefin, kendilerinden sonra gelenlerden daha alim, daha

Detaylı

KAZANIMLAR(KISA DÖNEMLİ AMAÇLAR)

KAZANIMLAR(KISA DÖNEMLİ AMAÇLAR) . İLKOKULU ÖZEL EĞİTİM SINIFI TÜRKÇE DERSİ KABA DEĞERLENDİRME ARACI KAZANIMLAR(KISA DÖNEMLİ AMAÇLAR) 1. Dinleme Kurallarını Uygulama 1. Dinlemek için hazırlık yapar. 2. Dikkatini dinlediğine yoğunlaştırır.

Detaylı

Risale-i Nurun kerametini gördüm.inayet altında olduğumuzu anladım.

Risale-i Nurun kerametini gördüm.inayet altında olduğumuzu anladım. MEHMET GÜNEŞ Risale-i Nurun kerametini gördüm.inayet altında olduğumuzu anladım. *Kendinizi tanıtır mısınız? 1956 doğumlu,kuyulu köyündenim. Kur an Kurslarına giderek Kur an-ı öğrendim.çok şükür daha sonra

Detaylı

02.01.2013. Üç çocuk çünkü...

02.01.2013. Üç çocuk çünkü... Üç çocuk çünkü... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan nüfusun artması gerektiğini bir kez daha altını çizdi. Erdoğan, Bizim artış hızımızı ikinin üzerinde üçlere ulaşması lazım. Bunu başarmamız gerekiyor. Batı

Detaylı

BEDİÜZZAMAN IN TABİATÇILARA KARŞI MÜDAFAA STRATEJİSİ

BEDİÜZZAMAN IN TABİATÇILARA KARŞI MÜDAFAA STRATEJİSİ 2. ULUSLARARASI BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ SEMPOZYUMU İslâm Düşüncesinin 20. Asırda Yeniden Yapılanması ve Bediüzzaman Said Nursî 27-29 Eylül, 1992, İstanbul BEDİÜZZAMAN IN TABİATÇILARA KARŞI MÜDAFAA STRATEJİSİ

Detaylı

Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı

Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı Russell ın dil felsefesi Frege nin anlam kuramına eleştirileri ile başlamaktadır. Frege nin kuramında bilindiği üzere adların hem göndergelerinden hem de duyumlarından

Detaylı

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet.

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet. BULUŞ YOLUYLA ÖĞRENME ETKİNLİK Ders: DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ Sınıf: 9.Sınıf Ünite: İslam da İman Esasları Konu: Kitaplara İman Etkinliğin adı: İlahi Mesaj Süre: 40 dak + 40 dak Yine onlar, sana indirilene

Detaylı

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla (Farz kılınan oruç) sayılı günlerdir. Sizden kim, (o günlerde) hasta veya seferde ise o, (tutamadığı) günler sayısınca başka günlerde

Detaylı

Selman DEVECİOĞLU. Gönül Gözü

Selman DEVECİOĞLU. Gönül Gözü Selman DEVECİOĞLU Gönül Gözü SİVAS CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ ENGELLİLER BİRİMİ YAYINLARI Yayın No: 4 Editör Prof. Dr. Recep Toparlı Baskı Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Matbaası Kapak ve İç Düzen Sivas Cumhuriyet

Detaylı

2. SINIFLAR KASIM AYI BÜLTENİ ÇİLEM TEKNECİ-ABİDE AVCU

2. SINIFLAR KASIM AYI BÜLTENİ ÇİLEM TEKNECİ-ABİDE AVCU 2. SINIFLAR KASIM AYI BÜLTENİ ÇİLEM TEKNECİ-ABİDE AVCU TÜRKÇE TEMA: MİLLİ MÜCADELE VE ATATÜRK-ERDEMLERİMİZ YAZMA Anlamlı ve kurallı cümleler yazar. Yazılarını görsel unsurlarla destekler Yazdıklarının

Detaylı

Ramazan ve Bayram Ramazan Ramazan Allah a yakınlaşmak için yegane bir zaman. Allah dünyada kendisi ve insanlar arasına perdeler koymuş. Bu perdeleri açmak ve aşmak, Allah a yakınlaşmak, onu hissetmek için

Detaylı

SADETTİN ÖKTEN İÇİMDE AVM VAR!

SADETTİN ÖKTEN İÇİMDE AVM VAR! SADETTİN ÖKTEN İÇİMDE AVM VAR! Şehir ve Medeniyet İÇGÜDÜSEL DEĞİL, BİLİNÇLİ TERCİH: ŞEHİR Şehir dediğimiz vakıayı, olguyu dışarıdan bir bakışla müşahede edelim Şehir denildiğinde herkes kendine göre bir

Detaylı

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ Kendinizden biraz bahseder misiniz? -1969 yılında Elazığ'da dünyaya geldim. İlk orta ve liseyi orada okudum. Daha sonra üniversiteyi Van 100.yıl Üniversitesi'nde okudum. Liseyi

Detaylı

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR Site İsmi : Zaman 53 Tarih: 10.05.2012 Site Adresi : www.zaman53.com Haber Linki : http://www.zaman53.com/haber/14544/camilerin-ayaga-kalkmasi-lazim.html ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Detaylı

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım.

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım. TEMEL DİNİ BİLGİLER 1 Rabbin kim? Rabbim Allah. 2 Dinin ne? Dinim İslam. 3 Kitabın ne? Kitabım Kur ân-ı Kerim. 4 Kimin kulusun? Allah ın kuluyum. 5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu

Detaylı

Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır

Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır Tevafuk birbirine denk gelmek, birbiriyle uygun vaziyet almak demektir. Tevafuklu Kur anda tam 2806 Allah lafzı pek az müstesnalar

Detaylı

İkinci B ö l üm KİŞİLİK VE KARAKTER GELİŞİM SÜRECİ

İkinci B ö l üm KİŞİLİK VE KARAKTER GELİŞİM SÜRECİ İkinci B ö l üm KİŞİLİK VE KARAKTER GELİŞİM SÜRECİ itaate mecbur bırakılan çocuk: edilgen çocuk Her çocuk, anne-babasıyla uyum içinde yaşamaktan büyük huzur duyar. Çünkü annebaba, çocuk için yaşamın kurallarını

Detaylı

2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni. Sayı:1 Nisan 2015

2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni. Sayı:1 Nisan 2015 2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni Sayı:1 Nisan 2015 1 KİTAP VE KÜTÜPHANENİN ÖNEMİ 3 2014-2015 KÜTÜPHANE ORYANTASYONUMUZ 5 KÜTÜPHANEMİZ 8 OKUMA ŞENLİĞİMİZ 10 BRITANNICA ONLINE 12 SEVİM AK

Detaylı

TÜM BİLGİLER KESİNLİKLE GİZLİ TUTULACAKTIR. Anketi Nasıl Dolduracaksınız? LÜTFEN AŞAĞIDAKİ HİÇBİR İFADEYİ BOŞ BIRAKMAYINIZ. İsim:... Cinsiyet:...

TÜM BİLGİLER KESİNLİKLE GİZLİ TUTULACAKTIR. Anketi Nasıl Dolduracaksınız? LÜTFEN AŞAĞIDAKİ HİÇBİR İFADEYİ BOŞ BIRAKMAYINIZ. İsim:... Cinsiyet:... OA TÜM BİLGİLER KESİNLİKLE GİZLİ TUTULACAKTIR İsim:... Cinsiyet:... Doğum Tarihi:... Bugünün Tarihi:... Anketi Nasıl Dolduracaksınız? Aşağıda bazı ifadelerin listesi bulunmaktadır. Lütfen her ifadeyi çok

Detaylı

YAZARIN AMACI ve ANAFİKİR

YAZARIN AMACI ve ANAFİKİR METİN OKUMA ALIŞTIRMALARI: YAZARIN AMACI ve ANAFİKİR Rıza FİLİZOK Edebiyat derslerinde bir metin incelenirken öğrencilerden istenen şeylerden birisi metnin ana fikrini bulmalarıdır. Öğrenciler de genellikle

Detaylı

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI DEĞERLER EĞİTİMİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ / SİİRT ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Bir milletin ve topluluğun oluşumunda maddi

Detaylı

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları Kur ân-ı Kerim de Oruç Ey müminler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de sayılı günler içinde Oruç tutmanız farz kılındı. Umulur ki, bu sayede, takva mertebesine

Detaylı

PENTRU DISCIPLINA LIMBA ŞI LITERATURA TURCĂ MATERNĂ

PENTRU DISCIPLINA LIMBA ŞI LITERATURA TURCĂ MATERNĂ C E N T R U L NAŢIONAL DE EVALUARE ŞI E X A M I N A R E PROGRAMA DE EXAMEN PENTRU DISCIPLINA LIMBA ŞI LITERATURA TURCĂ MATERNĂ BACALAUREAT 2011 TIP PROGRAMĂ: PROFIL TEOLOGIC ŞI PEDAGOGIC Pagina 1 din 5

Detaylı

..OKULU ÖZEL EĞİTİM SINIF I. EĞİTİM-ÖĞRETİM YLILI HAFİF DÜZEYDE ZİHİNSEL ENGELLİLER; SINIFLAR TÜRKÇE DERSİ ÇERÇEVE PLANI

..OKULU ÖZEL EĞİTİM SINIF I. EĞİTİM-ÖĞRETİM YLILI HAFİF DÜZEYDE ZİHİNSEL ENGELLİLER; SINIFLAR TÜRKÇE DERSİ ÇERÇEVE PLANI SÜRE YÖNTEM- TEKNİKLER ETKİNLİKLER ARAÇ- GEREÇLER GEZİ- GÖZLEM- İNCELEME ATATÜRKÇÜLÜK ÖLÇME- DEĞERLENDİRME..OKULU ÖZEL EĞİTİM SINIF I. EĞİTİM-ÖĞRETİM YLILI HAFİF DÜZEYDE ZİHİNSEL ENGELLİLER; 1.-2.-3.-4

Detaylı

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ a. 14.Yüzyıl Orta Asya Sahası Türk Edebiyatı ( Harezm Sahası ve Kıpçak Sahası ) b. 14.Yüzyılda Doğu Türkçesi ile Yazılmış Yazarı Bilinmeyen Eserler c.

Detaylı

Hatta Kant'ın felsefesinin ismine "asif philosopy/mış gibi felsefe" deniyor. Genel ahlak kuralları yok ancak onlar var"mış gibi" hareket edeceksin.

Hatta Kant'ın felsefesinin ismine asif philosopy/mış gibi felsefe deniyor. Genel ahlak kuralları yok ancak onlar varmış gibi hareket edeceksin. Diğer yazımızda belirttiğimiz gibi İmmaunel Kant ahlak delili ile Allah'a ulaşmak değil bilakis O'ndan uzaklaşmak istiyor. Ne yazık ki birçok felsefeci ve hatta ilahiyatçı Allah'ın varlığının delilleri

Detaylı

EK: Mucize Avcısı nı yayına hazırlarken, çok

EK: Mucize Avcısı nı yayına hazırlarken, çok EK: Mucize Avcısı nı yayına hazırlarken, çok uzun yıllar önce yazdığım bir yazıyı hatırladım. Onaltı yaşında, lisede iken yazdığım bir yazıyı. Cesaret edip, bir gazetenin araştırma merkezine göndermiştim.

Detaylı

Erbaa lı Genç Şair Muhammed Dikal Lisede edebiyatı gerçekten seven öğretmenlerim bana da Edebiyatı sevdirdiler

Erbaa lı Genç Şair Muhammed Dikal Lisede edebiyatı gerçekten seven öğretmenlerim bana da Edebiyatı sevdirdiler Erbaa lı Genç Şair Muhammed Dikal Lisede edebiyatı gerçekten seven öğretmenlerim bana da Edebiyatı sevdirdiler SORU- Kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar hangi okullarda okudunuz? MUHAMMED DİKAL

Detaylı

4. Aşağıda Arap alfabesi, yazılış istikameti gösterilerek verilmiştir. ÇUBUK MELİHA HASAN ALİ BOSTAN FEN LİSESİ

4. Aşağıda Arap alfabesi, yazılış istikameti gösterilerek verilmiştir. ÇUBUK MELİHA HASAN ALİ BOSTAN FEN LİSESİ A) B) C) D) 1. ÇUBUK MELİHA HASAN ALİ BOSTAN FEN LİSESİ ARAPÇA DERSİ 9. SINIFLAR 1. ORTAK SINAVI Yukarıdaki şekilde size hitab ederek yanınıza gelen bir kişiye aşağıdaki seçeneklerden hangisi ile karşılık

Detaylı

İlmihal 1 Siyer 1 Ahlak 1 İlmihal 2 Siyer 2 Ahlak 2 İlmihal 3 Siyer 3 Ahlak 3 İlmihal 1 Siyer 1 Ahlak 1 İlmihal 2 Siyer 2 Ahlak 2 İlmihal 2 Siyer 3

İlmihal 1 Siyer 1 Ahlak 1 İlmihal 2 Siyer 2 Ahlak 2 İlmihal 3 Siyer 3 Ahlak 3 İlmihal 1 Siyer 1 Ahlak 1 İlmihal 2 Siyer 2 Ahlak 2 İlmihal 2 Siyer 3 İçindekiler İlmihal 1 Öğretici Notları...4 Siyer 1 Öğretici Notları... 38 Ahlak 1 Öğretici Notları... 56 İlmihal 2 Öğretici Notları... 98 Siyer 2 Öğretici Notları...114 Ahlak 2 Öğretici Notları...148 İlmihal

Detaylı

Şerif Mardin in tespitiyle bu coğrafyada en etkili faktör : Din

Şerif Mardin in tespitiyle bu coğrafyada en etkili faktör : Din Güncelleme talebine uygulamalı model önerilerimiz: Aliya nın Camisi nde - Uzman Cemil Paslı Kişisel S Şerif Mardin in tespitiyle bu coğrafyada en etkili faktör : Din Dinin ağırlık ve çekim merkezi camii.

Detaylı

ARİF NİHAT ASYA'NIN NESİRLERİ

ARİF NİHAT ASYA'NIN NESİRLERİ ARİF NİHAT ASYA'NIN NESİRLERİ %> KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI / 1252 Kültür Eserleri Dizisi! 160 ARİF NİHAT ASYA'NIN NESİRLERİ Saadettin YILDIZ (c) Kültür Bakanlığı / Ankara 1991 ISBN 975-17-0785-4 Kapak

Detaylı

ALEXANDER RUSSEL WEBB-MUHAMMED

ALEXANDER RUSSEL WEBB-MUHAMMED ALEXANDER RUSSEL WEBB-MUHAMMED Benim araştırıcı, meraklı bir ahlâkım vardı. Her şeyin sebebini ve maksadını arıyordum. Bunlar için mantıkî cevaplar bekliyordum. Hâlbuki râhiplerin ve diğer Hıristiyan din

Detaylı

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI TANZİMAT DÖNEMİ EDEBİYATININ OLUŞUMU KAZANIMLAR.Osmanlı Devleti ni güçlü kılan sosyal, siyasi düzenin bozulma nedenlerini.batı düşüncesine,

Detaylı

Ece Ayhan. Kardeşim Akif. Akif Kurtuluş'a Mektuplar. Hazırlayan Eren Barış. "dipnot

Ece Ayhan. Kardeşim Akif. Akif Kurtuluş'a Mektuplar. Hazırlayan Eren Barış. dipnot Ece Ayhan Kardeşim Akif Akif Kurtuluş'a Mektuplar Hazırlayan Eren Barış sı "dipnot Akif Kurtuluş: 1959, Ankara. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini 1981 yılında bitirdi. İlk şiiri, 1980 yılında Türkiye

Detaylı

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü Yirminci asrın ilk yarısının sonlarına doğru Fransa da ortaya çıkan felsefi bir akımdır.

Detaylı

İsra ve Miraç olayının, Mekke de artık çok yorulmuş olan Resulüllah için bir teselli ve ümitlendirme olduğunda da şüphe yoktur.

İsra ve Miraç olayının, Mekke de artık çok yorulmuş olan Resulüllah için bir teselli ve ümitlendirme olduğunda da şüphe yoktur. Alıntı; FarukBeşer İsra Suresi hicretten bir yıl önce indirilmiş. Yani Hicret yakındır ve artık Medine de Yahudilerle temas başlayacaktır. Sure sanki her iki tarafı da buna hazırlıyor gibidir. Mescid-i

Detaylı

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. ANKET SONUÇLARI Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. Bu anket, çoğunluğu Ankara Kemal Yurtbilir İşitme Engelliler Meslek Lisesi öğrencisi olmak üzere toplam 130 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya

Detaylı

Kur ân ve iman hakikatlerine ulaşmanın adresi

Kur ân ve iman hakikatlerine ulaşmanın adresi Kur ân ve iman hakikatlerine ulaşmanın adresi Adres: İ.O.S.B. Turgut Özal Cad. B-Blok No: 126 K: 3 Başakşehir/İSTANBUL Tel: +9 0212 696 13 70 - Fax: +9 0212 696 13 71 www.altinbasaknesriyat.com R İ S Â

Detaylı

Senin için gelmesi mukadder olan şeylere hırs göstermen yersizdir. Senin için olmayan, başkasının hakkı olan şeylere, hasret çekmen yakışıksızdır.

Senin için gelmesi mukadder olan şeylere hırs göstermen yersizdir. Senin için olmayan, başkasının hakkı olan şeylere, hasret çekmen yakışıksızdır. Ciddi olarak Allah a isyan etmekten kaçın. O nun rahmet kapısına devam et. Bütün gücünü ve kuvvetini Allah için harca. Taatında sarfet. Yalvar, ihtiyaçlarını O na arz et. Başını önüne eğ, kork, Hak kın

Detaylı

*Edebi Sanatlar ve Örnekleri Mecaz. Teşbih

*Edebi Sanatlar ve Örnekleri Mecaz. Teşbih Edebi Sanatlar ve leri *Edebi Sanatlar ve leri Mecaz Kelime veya kelime gruplarını bilinen ilk manalarından başka bir manada kullanmaya mecaz denir. Mecaz edebî eserlerde kullanıldığı gibi zaman zaman

Detaylı

www.astromedya.com Örnek Tarot Okuması

www.astromedya.com Örnek Tarot Okuması Örnek Tarot Okuması Bir tarot okuması, bilinçaltına atılmış bir oltadır. Bizler yani tarot okuyucuları, sizin zihninize, bilinçaltınıza olta atarak, sebeplerini ve sonuçlarını zaten sizin biliyor olduğunuz

Detaylı

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AY EKİM KASIM HAFTA DERS SAATİ 1 2 2 2 3 2 4 2 1 2 2 2 3 2 4 2 KONU ADI KAZANIMLAR 1. İletişim sürecini oluşturan ögeleri ve iletişimde dilin işlevini belirler. 2. Dil ve kültür arasındaki ilişkiyi 1.

Detaylı

Diğer müritlerin neşeyle elindekileri takdiminden sonra, Aziz Mahmut Efendi, boynunu bükerek bu kırık ve solmuş çiçeği üstadına takdim eder.

Diğer müritlerin neşeyle elindekileri takdiminden sonra, Aziz Mahmut Efendi, boynunu bükerek bu kırık ve solmuş çiçeği üstadına takdim eder. Hak dostlarından Üftâde Hazretleri(*), bir gün müritleriyle bir kır sohbetine çıkar. Emri üzerine bütün dervişler, kırın rengârenk çiçeklerle bezenmiş yerlerini dolaşarak hocalarına birer demet çiçek getirirler.

Detaylı

www.turkceciler.com Türk Dili ve Edebiyatı Kaynak Sitesi

www.turkceciler.com Türk Dili ve Edebiyatı Kaynak Sitesi www.turkceciler.com Türk Dili ve Edebiyatı Kaynak Sitesi OKUMA GELİŞİM DOSYASI 204 OKUMA ALIŞKANLIĞININ KAZANDIRILMASI Okuma; kelimeleri, cümleleri veya bir yazıyı bütün unsurlarıyla görme, algılama, kavrama

Detaylı

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ 5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ Allah İnancı Ünite/Öğrenme Konu Kazanım Adı KOD Hafta Tarih KD1 KD2 KD3 KD4 KD5 KD6 Allah Vardır ve Birdir Evrendeki mükemmel düzen ile Allahın (c.c.) varlığı ve birliği

Detaylı

Ruhumdaki. Müzigin Ezgileri. Stj. Av. İrem TÜFEKCİ. 2013/2 Hukuk Gündemi 101

Ruhumdaki. Müzigin Ezgileri. Stj. Av. İrem TÜFEKCİ. 2013/2 Hukuk Gündemi 101 Ruhumdaki Müzigin Ezgileri Stj. Av. İrem TÜFEKCİ 2013/2 Hukuk Gündemi 101 Ruh halinize göre mi müzik dinlersiniz, müzik mi ruh halinizi değiştirir? Hangi tür olursa olsun o anki duygusal duruma eşlik etmekte

Detaylı

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN KUR AN KARANLIKLARDAN AYIDINLIĞA ÇIKARIR Peygamber de (şikayetle): Ya Rabbi! Benim kavmim bu Kur an ı (okumayı ve hükümlerine uymayı bırakıp hatta menedip onu) terkettiler. dedi. (Furkân /30) Elif, Lâm,

Detaylı

Göç yani hicret dini bir vazifedir.insanların dinlerini daha iyi yaşamaları,hayatlarını devam ettirebilmeleri için göç bir ihtiyaçtır.

Göç yani hicret dini bir vazifedir.insanların dinlerini daha iyi yaşamaları,hayatlarını devam ettirebilmeleri için göç bir ihtiyaçtır. TÜRKİYE'DEKİ GÖÇLER VE GÖÇMENLER Göç güçtür.hem güç ve zor bir iştir hem de güç katan bir iştir. Göç yani hicret dini bir vazifedir.insanların dinlerini daha iyi yaşamaları,hayatlarını devam ettirebilmeleri

Detaylı

ÇOCUĞUMUN OKUMA ALIġKANLIĞINI VE DÜġÜNME BECERĠSĠNĠ DESTEKLĠYORUZ

ÇOCUĞUMUN OKUMA ALIġKANLIĞINI VE DÜġÜNME BECERĠSĠNĠ DESTEKLĠYORUZ Sayfa1 ÇOCUĞUMUN OKUMA ALIġKANLIĞINI VE DÜġÜNME BECERĠSĠNĠ DESTEKLĠYORUZ Çocuğunuzun Planlı ÇalıĢmasını Destekleyiniz. Bu amaçla, oyun ve çalışma saatlerini önceden düzenleyiniz. Çalışma kadar dinlenmenin

Detaylı

Küçüklerin Büyük Soruları-2

Küçüklerin Büyük Soruları-2 Küçüklerin Büyük Soruları-2 Yayın no: 184 CENNET NASIL BİR YER? Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür İç düzen/kapak: Zafer Yayınları Isbn: 978 605 5523 11 4 Sertifika no: 14452 Uğurböceği Yayınları, Zafer Yayın

Detaylı

Adıyaman merkez köylerinden Kışla köyüne bağlı Meşetli köyünde doğdum.sonra köyümüz baraj altında kalınca Adıyaman a göç ettik.

Adıyaman merkez köylerinden Kışla köyüne bağlı Meşetli köyünde doğdum.sonra köyümüz baraj altında kalınca Adıyaman a göç ettik. BEDİR BİLGİÇ Hastalar risalesi ruhumda büyük bir değişiklik yaşattı. *Kendinizi tanıtır mısınız? Adıyaman merkez köylerinden Kışla köyüne bağlı Meşetli köyünde doğdum.sonra köyümüz baraj altında kalınca

Detaylı