TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (OCAK 2015)



Benzer belgeler
İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER. (Kasım 2015)

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (MAYIS 2015)

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER. (Ağustos 2015)

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER. (Temmuz 2015)

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER. (Ekim 2015)

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

2014 Ekim-Aralık Dönemi Banka Kredileri Eğilim Anketi 09 Ocak 2015

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

EKONOMİK GÖSTERGELER

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015)

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER. (Haziran 2015)

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

2017 OCAK-TEMMUZ AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

SON EKONOMİK GELİŞMELERDEN SONRA ESNAF VE SANATKARLARIN DURUMU

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

Genel Değerlendirme Ekim 2017

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat

Ulusal Gelişmeler. Büyüme Hızı (%) Türkiye ekonomisi 2017 itibariyle dünyanın 17. Avrupa nın 6. büyük ekonomisidir. a r k a. o r g.

Ulusal Gelişmeler. Büyüme Hızı (%) a r k a. o r g. t r * II III IV YILLIK I II III IV YILLIK I II III IV YILLIK I II III

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ Genel Değerlendirme Temmuz 2017

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

HABER BÜLTENİ Sayı 84

HABER BÜLTENİ Sayı 61

2014 YILI EKONOMİK DEĞERLENDİRME RAPORU

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

2017 OCAK-EKİM AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Tüketici güveni yılın en düşük seviyesinde

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

2017 YILI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

AYDIN COMMODITY EXCHANGE ARALIK 2013 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ.

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Ulusal Gelişmeler. Büyüme Hızı (%) a r k a. o r g. t r 11,5 7,5 5,8 7,4 7,4 7,3 7,2 3,6 6,1 5,3 3,2 5,3 5,3 4,9 4,8 4,2 2,6 1,8 -3, ,8

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

2018 OCAK AYI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

Tablo Yılında İnternet Erişimi Olan Girişimlerin, İnterneti Kullanım Amaçları

2017 OCAK-EYLÜL AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

AYDIN TİCARET BORSASI

2017 OCAK-HAZİRAN AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

EKONOMİK GELİŞMELER Mart 2016

BÖLGESEL VERİMLİLİK İSTATİSTİKLERİ METAVERİ

Gayri Safi Katma Değer

Transkript:

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (OCAK 2015) Sektörel Güven Endeksleri TEPE, Aralık 2014 te bir önceki aya ve geçen yıla göre düştü ve 2014 yılını düşerek tamamladı. TEPE nin 2013 yılı ortalaması -1,2 puan iken, 2014 yılı ortalaması -9,5 puan oldu. Perakende sektörü için 2014 yılının 2013 yılından daha kötü bir yıl olduğunu söylemek mümkün. Son (dördüncü) çeyreklik dönemlerin yıllar itibariyle TEPE değerlerine bakıldığında 2014 yılının 2008 den sonra, serideki en kötü çeyrek olduğu ortaya çıkıyor. Önümüzdeki 3 aya ilişkin satış beklentilerde de benzer bir durum söz konusu. Beklentilerin 2013 yılı ortalaması 16,6 puan iken, 2014 yılı ortalaması 10,9 puan oldu. İşlerde toparlanma algısına göre de perakende sektörü için 2014 yılının 2013 yılına göre iş hacminin daha düşük olduğu bir yıldı. Mevsimsellikten arındırılmış TEPE değerleri itibariyle de bu durum değişmedi. Perakende sektörünün 2014 yılında 2013 yılına göre daha kötü bir performans gösterdiği söylenebilir. Geçen yılın aynı dönemine göre, tüm alt sektörlerde düşüş yaşandı. Yiyecek, içecek ve tütün ürünleri, motorlu taşıtlar, tekstil, hazır giyim ve ayakkabı ve birden fazla türde ürün satan bakkal, market ve büyük mağazalar sektörlerinde düşüş ortalama düşüşten daha az oldu. Diğer (akaryakıt istasyonu, eczane, parfümeri, nalbur, zücaciye, kırtasiye, vb.), mobilya, aydınlatma ekipmanları ve ev içi kullanım ürünleri ve elektrikli ev aletleri, radyo ve televizyonlar sektörlerindeki düşüş ortalama düşüşten daha fazla oldu. Geçen yıla göre en fazla düşüş elektrikli ev aletleri, radyo ve televizyonlar sektöründe gerçekleşti. İstihdam Analizi ( Kasım 2014) Sigortalı ücretli (4/a), kendi hesabına çalışan esnaf (4/b), çiftçi (4/b) ve kamu çalışanı (4/c) sayıları Ekim 2008 de 100 kabul edildiğinde, söz konusu değer Ağustos 2014 te sigortalı ücretlilerde (4/a) 144,9, kendi hesabına çalışan esnaflarda (4/b) 103,8, çiftçilerde (4/b) 81,4 ve kamu çalışanlarında (4/c) ise 130,7 olmuştur. İller itibariyle geçen yıla göre esnaf sayılarındaki değişim incelendiğinde Diyarbakır ın diğer illere açık ara fark attığı ve geçen yıla göre esnaf sayısını yüzde 64,5 artırdığı gözlemlenmiştir. Diyarbakır ı Adana, Eskişehir, Kocaeli, Samsun ve Van takip etmiştir. Esnaf sayısı azalan illerin başında esnaf sayısını geçen yıla göre yüzde 4,2 azaltan Siirt gelmektedir. Siirt i Zonguldak, Artvin, Kars, Denizli ve Bilecik takip etmektedir. 1

Geçen yıla göre esnaf sayısında değişim yaşanmayan iller ise Elazığ ve Çankırı olmuştur. Sigortalı ücretli çalışan sayısında geçen yıla göre yüzde 5,3 lük bir artış yaşanmış ve çalışan sayısı 13 milyon 212 bin olmuştur. Bir önceki aya göre sigortalı ücretli çalışan sayısında 102 binlik bir artış yaşanmıştır. Sektörel bazlı değişimlere bakıldığında geçen yıla göre en çok artış yaklaşık 218 binlik artışla bina ve çevre düzenleme faaliyetlerinde olmuştur. Oransal artışlara bakıldığında ise bu sektörde geçen yıla göre yüzde 77 lik bir artış görülmüştür. Bu sektörü, 91 bin artışla yiyecek ve içecek hizmeti faaliyetleri, 88 bin artışla bina inşaatı ve 72 bin artışla toptan ticaret sektörleri takip etmiştir. Oransal artışta geçen yıla göre en fazla değişen sektör yüzde 144 artışla gayrimenkul faaliyetleri sektörü olmuştur. Bu sektörü yüzde 114 artışla havayolu taşımacılığı, yüzde 97 artışla ev içi çalışanlarının faaliyetleri sektörü ve yüzde 73 artışla kamu yönetimi ve zorunlu sosyal güvenlik sektörü takip etmiştir. Türkiye genelinde geçen göre 88 sektörün tamamında 670 bin artış görülmesine rağmen 23 sektörde sigortalı ücretli çalışan sayısında azalma görülmüştür. Bu 23 sektörün en çok azalmanın görüldüğü sektörlerden ilk sırayı 150 binlik istihdam azalışı ile diğer hizmet faaliyetleri almıştır. Bu sektörü özel inşaat faaliyetleri, kara ve boru hattı taşımacılığı sektörü takip etmiştir. Geçen yıla göre istihdamın en çok azaldığı 10 sektörün 3 tanesini imalat sektörleri oluşturmaktadır. Sigortalı ücretli çalışan sayısında geçen yıla göre 81 ilin 69 inde artarken 12 sinda azalmıştır. Geçen yıla göre sigortalı ücretli istihdamı en fazla Erzincan da gerilemiştir. Erzincan ın ardından sigortalı ücretli çalışan sayısı en fazla azalan illerin başında Giresun, Van, Ağrı ve Kars gelmektedir. En fazla artış ise 221 bin ile İstanbul da yaşanmıştır. İstanbul u 58 bin artışla Ankara, 44 bin artışla Antalya ve 34 bin artışla İzmir takip etmektedir. Oransal olarak sigortalı ücretli istihdamı geçen yıla göre yüzde 16 ile en fazla Yalova da artmıştır. Yalova yı Bayburt, Batman, Kırıkkale ve Mardin takip etmiştir. İmalat sanayinde istihdam edilen sigortalı ücretli kadın sayısında geçen yıla göre 24 sektörün 19 unde artış olurken, 5 inde azalma olmuştur. 24 sektörün toplamında geçen yıla göre yaklaşık 54 bin (yüzde 7), bir önceki aya göre 12 bin artış görülmüştür. Kadın istihdamının en fazla arttığı imalat sanayi sektörü 19 bin artışla giyim eşyaları imalatı sektörü olmuştur. Bu sektörü gıda ürünleri imalatı, fabrikasyon metal ürünleri imalatı, makine ve ekipman kurulumu ve onarımı ve elektrikli teçhizat imalatı sektörleri takip etmiştir. Oransal değişime bakıldığında ise yüzde 24 lük artışla diğer imalatlar sektörü geçen yıla göre en fazla değişen sektör olmuştur. Kadın istihdamının ildeki toplam istihdama oranına bakıldığında yüzde 33 ile Edirne nin kadın istihdamı en yüksek il olduğu görülmüştür. Edirne yi Denizli, İzmir, Kırklareli ve İstanbul takip etmiştir. İldeki kadın istihdam yoğunluğunun en az olduğu il ise yüzde 6,1 ile Şırnak olmuştur. Şırnak ı Bitlis, Siirt, Mardin, Hakkâri, Van, Ağrı ve Bingöl takip etmiştir. Kadın istihdam oranının en düşük olduğu 15 ile bakıldığında 9 unun Doğu Anadolu, 4 ünün ise Güneydoğu Anadolu Bölgesi nde olduğu 2

görülmüştür. Kadın istihdam yoğunluğu en düşük 15 il içersinde yer alan Yozgat ve Bayburt illeri ise dikkat çekicidir. İldeki kadın çiftçi sayısının ildeki toplam çiftçi sayısına oranına bakıldığında yüzde 44,6 ile Rize ilk sırada yer almaktadır. Rize nin ardından Karabük, Bartın, Burdur, Zonguldak ve Trabzon gelmektedir. Kadın çiftçi yoğunluğunun en fazla olduğu 15 ilin 9 u Karadeniz, 3 ü Ege, 2 si Marmara ve 1 i Akdeniz Bölgesi ndedir. İldeki kadın kamu çalışanı sayısının ildeki toplam kamu çalışanı sayısına oranına bakıldığında yüzde 40,7 ile İzmir ilk sırada yer almaktadır. İzmir kadın kamu çalışanı sayısında İstanbul u gerisinde bırakmıştır. İzmir i, İstanbul, Antalya, Bursa, Denizli ve Aydın takip etmektedir. Kadın kamu istihdamı oranının en düşük olduğu il yüzde 12,1 ile Hakkâri dir. Hakkâri den sonra kadın kamu çalışanı oranı en düşük olan diğer şehirler, Şırnak, Siirt, Bingöl, Tunceli ve Bitlis tir. Kadın kamu çalışanı en çok Doğu Anadolu Bölgesi nde azalmaktadır. Kadın kamu istihdamı oranının en düşük olduğu 15 ilin 12 si Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi ne aittir. Kadın kamu istihdamı oranının en düşük olduğu 15 il içersinde yer alan Çankırı ise dikkat çekicidir. Geçen yıla göre Türkiye genelinde faaliyet gösteren işyeri sayısı yüzde 4,2 (65 bin) artarak 1 milyon 635 bin olmuştur. Sektörler bazında incelendiğinde, geçen yıla göre 24 bin artış ile gayrimenkul faaliyetleri sektörü işyeri sayısı en fazla artan sektör olmuştur. Bu sektörü ev içi çalışanların faaliyetleri, yiyecek ve içecek hizmeti faaliyetleri ve toptan ticaret sektörleri izlemiştir. İl bazında işyeri sayısına bakıldığında geçen yıla göre 76 ilde iş yeri sayısı artarken 5 ilde işyeri sayısı azalmıştır. Bu iller, Tunceli, Çorum, Malatya, Yozgat ve Çankırı dır. İşsizlik ödeneğine başvuru yapanların sayısı geçen yıla göre yüzde 45 oranında artarak 68 bin olurken, bir önceki aya göre yaklaşık 16 bin düşüş görülmüştür. İşsizlik ödeneğine başvuru geçen yıla göre en çok İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Adana illerinde artmıştır. İşsizlik ödeneği alanların sayısı bir önceki yıla göre yaklaşık 8 bin (yüzde 36,5) artarken, bir önceki aya göre 9 bin azalmıştır. Bir önceki aya göre 19 ilde işsizlik ödeneği alanların sayısı artarken 62 ilde azalmıştır. İstanbul da işsizlik ödeneği alanların sayısı geçen yıla göre bin 295 artmıştır. İstanbul u, Ankara, İzmir, Gaziantep ve Antalya takip etmiştir. Enflasyon Aralık ayında Türkiye geneli TÜFE endeksi bir önceki aya (Kasım 2014) göre yüzde - 0.44 düşerek 247,72 değerini almıştır. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 8.17 oranında artış göstermiştir. Aralık (2014) ayında ana harcama grupları itibariyle aylık en yüksek artış yüzde o.79 ile çeşitli mal ve hizmetler grubunda yaşanırken, bunu yüzde 0,51 artışla lokanta ve oteller ve yüzde 0,13 artışla sağlık ve konut grupları takip etmektedir. Düşüş gösteren ana harcama kategorileri ise yüzde 3

3.71 (negatif) ile giyim ve ayakkabı grubu, yüzde 1.78 (negatif) ile haberleşme ve yüzde 0.11 (negatif) ile alkollü içecekler ve tütün grubudur. Ana harcama grup endekslerindeki yüzde artışlar ve bu harcama gruplarının tüketici sepeti içindeki ağırlıklarına göre, yıllık enflasyonda en büyük etkinin (3.11) gıda ve alkolsüz içecekler ve (1.12) konut gruplarından gelmekte olduğu görülmüştür. Diğer grupların etkisi ise pozitif olmakla birlikte 1 puanın altında kalmıştır. Sanayi Üretim Endeksi (Kasım 2014) Kasım ayında Türkiye geneli Sanayi Üretim Endeksi bir önceki aya (Ekim 2014) göre yüzde 0,1 düşüş göstermiştir. Kasım (2014) ayındaki düşüşün kaynaklarına bakıldığında imalat sanayindeki bir önceki aya göre yaşanmış olan yüzde 0,3 lük düşüşün etkili olduğu görülmektedir. Buna karşılık madencilik ve taşocakçılığında yüzde 0,8 lik, elektrik, gaz buharı ve iklimlendirme üretimi ve dağımı sektöründe ise yüzde 0,5 lik artış yaşanmıştır. Ana sanayi gruplarına bakıldığında toplam sanayi endeksindeki düşüşte dayanıklı tüketim ve sermaye mallarındaki düşüşün etkisi olduğu görülmektedir (sırasıyla yüzde 2 ve yüzde 1,5 lik düşüşler). İmalat sanayinin alt sektörlerinde geçen aya göre en fazla düşüş diğer ulaşım araçlarının imalatı (%21,9) sektöründe gerçekleşti. Bunu, %7,6 ile temel eczacılık ürünlerinin ve eczacılığa ilişkin malzemelerin imalatı ve %6,3 ile mobilya imalatı takip etmiştir. Bu sürede en hızlı yükseliş ise %10,1 ile kayıtlı medyanın basılması ve çoğaltılmasında gerçekleşmiştir. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 0,7 oranında artış göstermiştir. Ekim (2014) ayında önceki yıla (2013) göre ana sanayi sektörleri itibariyle en yüksek artış yüzde 6,3 ile madencilik ve taşocakçılığında yaşanırken, bunu yüzde 5 lik artışla elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı takip etmiştir. İmalat sanayi endeksinde ise önceki yıla oranla yüzde 0,2 lik bir düşüş yaşanmıştır. Ana sanayi gruplarına bakıldığında, dayanıksız tüketim malı imalatı ile enerjide yüzde 5 lik artışa karşın ara malı imalatında yüzde 3 lük, dayanıklı tüketim malı imalatı ve sermaye malları imalatında ise sırasıyla yüzde 0,6 ve 0,4 lük azalış yaşandığı görülmektedir. Banka Kredileri Eğilim Anketi (Ekim-Aralık 2014) Banka Kredileri Eğilim Anketi, ekonomik büyümenin finansmanında önemli bir görev üstlenen banka kredilerindeki eğilimlerin izlenmesi amacıyla üçer aylık periyotlarla hazırlanmaktadır. Bu anket ile kredi arzını etkileyen koşullarda gerçekleşmiş ve 4

gerçekleşmesi beklenen değişimler, bu değişimlerde rolü olduğu düşünülen faktörler ve kredi talebinin izlenmesi hedeflenmektedir. Ekim-Aralık 2014 döneminde, bankaların işletmelere verilen kredilerde de bireysel kredilerde de standartları sıkılaştırdığı görülmektedir. Bu sıkılaşma eğiliminin önümüzdeki çeyrekte de devam edeceği beklenmektedir. Bunun yanı sıra işletmelerin banka kredilerine olan talebi daralmış, bireysel kredilere olan talep ise artmıştır. Bankaların fon sağlama imkânları incelendiğinde ise yurt içi ve yurt dışı fonlama koşullarındaki değişimin ters yönde hareket ettiği gözlenmiştir. Yurt dışı fonlama koşulları önceki çeyreğe göre destekleyici yönde değişirken, yurt içi fonlama koşullarının sıkılaştığı görülmüştür. 2014 yılı dördüncü çeyreğinde standartların sıkılaştırılmasının en önemli nedenleri bankalara göre ekonomiye ilişkin beklentilerin yarattığı risk algılaması, fon maliyetleri, bilanço kısıtlamaları ve diğer bankaların rekabetidir. İşletmelere verilen kredilere uygulanan kredi koşul ve kurallarına bakıldığında, bankaların faiz dışında alınan ücret ve komisyonlar ile daha riskli değerlendirdikleri krediler üzerindeki kar marjını artırdığı ve teminat ihtiyacı ile vade koşulunu sıkılaştırdığı tespit edilmiştir. Kredi sözleşmesi özel koşulları değiştirilmezken, ortalama krediler üzerindeki kar marjı küçük bir miktarda da olsa azaltılmıştır. 2014 yılı dördüncü çeyreğinde genel olarak işletmelerin banka kredilerine olan talebinin bir önceki çeyreğe kıyasla daraldığı görülmektedir. Bunun en önemli nedeni, iç finansman yoluna gidilerek ve/veya diğer bankalar ile banka dışı mali kesimden alınan kredilerin kullanılması gibi yöntemlerle alternatif finansman yollarının tercih edilmesi olmuştur. Ayrıca sabit yatırımlar ve birleşmeler/satın almalar ve yeniden yapılanmalardan kaynaklanan bir şekilde finansman ihtiyacının azalmış olması da kredi talebinin azalmasında etkili olduğu gözlenmiştir. Bireysel kredilere uygulanan standartlar incelendiğinde, tüm bireysel kredi türlerinde standartların sıkılaştırıldığı gözlenmiştir. Sıkılaştırmanın en yüksek düzeyde uygulandığı kredi türü ise diğer bireysel krediler olmuştur. 2014 yılı dördüncü çeyreğinde bankaların bireysel kredilere uygulanan koşul ve kurallarda da bazı değişiklikler yaptığı görülmektedir. Söz konusu dönemde konut kredilerinde faiz dışında alınan ücret ve komisyonları düşüren bankaların, vade veya teminatlarda herhangi bir değişiklik yapmadığı gözlenmiştir. Diğer bireysel kredilerde ise hem kar marjları hem de faiz dışında alınan ücret ve komisyonlar artırılmış hem de teminat ihtiyacı ve vade gibi faktörlerde sıkılaştırmaya gidilmiştir. Taşıt kredilerinde ise herhangi bir değişiklik yapılmamıştır. 2014 yılının son çeyreği itibarıyla tüm bireysel kredi türlerine olan talepte artış yaşandığı tespit edilmiştir. Konut kredilerinde, alternatif finansman yollarının kullanımı ile konut alımı dışındaki tüketim harcamalarında gerçekleşen artışa rağmen konut piyasasına ilişkin beklentiler ile tüketici güveninin artmasından kaynaklanan bir şekilde talep 5

artışı yaşanmıştır. Bu dönemde bireysel tasarruflardaki artış, taşıt kredilerine yönelik talep artışının itici gücü olurken, diğer bireysel kredilerde de tüketici güveni ve bireysel tasarrufların artması dolayısıyla talep artışı gözlenmiştir. Gelir ve Kurumlar Vergisi Faal Mükellef Sayıları (Aralık 2014) Aralık 2014 de Türkiye genelinde gelir vergisi faal mükellef sayısı 1 milyon 798 bin 738 kişiye ulaştı. Yıl içerisinde çok fazla dalgalanan gelir vergisi faal mükellef sayısında Türkiye genelinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 0,04 lük bir artış yaşanırken bir önceki ayın aynı dönemine göre ise yüzde 0,4 lük bir düşüş yaşandı. Aralık 2014 te gelir vergisi faal mükellef sayısı en az olan il ise 965 mükellef ile Bayburt oldu. Bayburt u bin 44 mükellef ile Tunceli, bin 150 mükellef ile Ardahan ve bin 671 mükellef ile Hakkâri izledi. Aralık 2014 de Türkiye genelinde kurumlar vergisi faal mükellefi sayısı 673 bin 920 kişiye ulaştı. Kurumlar vergisi faal mükellef sayısında Türkiye genelinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2 lik bir artış yaşanırken, bir önceki aya göre ise yüzde 0,1 lik bir düşüş yaşandı. İl bazında değerlendirildiğinde Aralık 2014 te kurumlar vergisi faal mükellef sayısı en fazla olan il 250 bin mükellef ile İstanbul oldu. İstanbul u yaklaşık 75 bin le Ankara, 44 binle İzmir ve 25 binle Antalya takip etti. Hane Halkı İşgücü İstatistikleri (Ekim 2014) Ekim 2014 te Türkiye genelinde 15 yaş ve üstü bireylerde istihdam edilen kişi sayısı 2014 Eylül ayına göre azalarak 26,138 milyon olarak gerçekleşti. Bu dönemde, 15 yaş ve üzeri bireylerde işgücüne dahil olmayan kadınların sayısı 2014 Eylül ayına göre artarak 20.023 milyona ulaşırken, işgücüne dahil olmayan erkeklerin sayısı da 8.045 milyona ulaştı. Toplamda iş gücüne dahil olmayanlar ise 28.068 milyon kişiye ulaştı. Tarım istihdamı 5.404 milyon, tarım dışı istihdam ise 20.734 milyon kişi olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı kadınlarda yüzde 30,9 a gerilerken, erkeklerde de gerileyerek yüzde 71,5 olarak gerçekleşti. Eylül ayına göre istihdam oranı gerileyerek, kadınlarda yüzde 26,8, erkeklerde yüzde 65 oldu. Türkiye genelinde 15 yaş ve üstündeki bireylerde işsiz sayısı Eylül ayına göre 21 bin azalarak 3 milyon 43 bin kişiye düştü. İşsizlik oranı toplamda yüzde 10,4; kadınlarda yüzde 13,3, erkeklerde ise yüzde 9,1 e gerilemiş oldu. 6

Özel Sektörün Yurt Dışından Sağladığı Kredi Borcu (Kasım 2014) 2014 yılı Kasım ayı sonu itibarıyla özel sektörün yurt dışından sağladığı uzun vadeli kredi borcu 2013 yılı sonuna göre %5,86 (~9,1 milyar dolar) artarak 165,2 milyar ABD dolarına ulaşmıştır. Aynı dönemde kısa vadeli kredi borcunda yaşanan artış ise %16,45 (~6,8 milyar dolar) düzeyinde gerçekleşerek yaklaşık 48,4 milyar ABD dolarına çıkmıştır. Böylelikle toplam kredi borcu %8,08 lik bir artış ile yaklaşık 213,6 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşmiştir. Özel sektörün yurt dışından sağladığı uzun vadeli kredi borcunun borçluya göre dağılımı incelendiğinde, finansal kesimin kredi borcunun (%48,05), finansal olmayan kesimin kredi borcundan (%51,95) daha az olduğu görülmektedir. Ancak finansal kesimin payının 2013 yılı sonuna göre yaklaşık 3 yüzde puan arttığı da belirtilmelidir. Büyük çoğunluğunu bankaların oluşturduğu finansal kesimin uzun vadeli kredi borcu, 2013 yılı sonuna göre %12,7 düzeyinde artarak 2014 Kasım ayı sonu itibarıyla 79,4 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşmiştir. Finansal olmayan kuruluşların borcu ise yaklaşık 190,9 milyon ABD doları artmış ve 85,84 milyar ABD dolarına çıkmıştır. Özel sektörün yurt dışından sağladığı kısa vadeli kredi borcunun borçluya göre dağılımı incelendiğinde, tamamına yakınının finansal kesime ait olduğu görülmektedir. Finansal kuruluşların kredi borcunun toplam kısa vadeli borçlar içindeki payı %91,3 iken finansal olmayan kesimin payı %8,7 dir. Kısa vadeli kredi borcu içinde finansal kuruluşların borcu 2014 Kasım ayı itibarıyla, 2013 yılı sonuna göre 5,23 milyar ABD doları artarak 44,1 milyar ABD dolarına ulaşırken finansal olmayan kuruluşların borcu ise 1,6 milyar ABD doları artmış ve 4,2 milyar ABD doları olarak gerçekleşmiştir. Bunların yanı sıra uzun vadeli kredi borcunun döviz kompozisyonuna bakıldığında, özel sektörün yurt dışından ağırlıklı olarak ABD doları cinsinden borçlandığı görülmektedir. ABD doları cinsinden borçların, toplam kredi borçları içindeki payı 2014 yılı Kasım ayı itibarıyla %60,9 a çıkmıştır. Bunun ardından sırasıyla, %31,7 ile Euro, %6,2 ile Türk Lirası ve %1,2 ile diğer dövizler gelmektedir. Kısa vadeli kredi borcunun döviz kompozisyonuna bakıldığında da ağırlığın ABD doları cinsinden kredilerde olduğu görülmektedir. 2014 yılı Kasım ayı itibarıyla %51,2 si ABD doları, %35,7 si Euro, %13,1 i Türk Lirası ve %0,1 i de diğer dövizlerdir. 2014 yılı Kasım ayı itibarıyla özel sektörün uzun vadeli finansal olmayan kredi borcunun %60,6 sı hizmetler, %39 u sanayi ve %0,4 ü de tarım sektörü tarafından kullanılmıştır. 2000 li yılların başlarından 2007 yılına kadar kredi borcunda sanayi sektörü öne çıkarken 2007 yılından sonra hizmetler sektörünün uzun vadeli borçlanmadaki payı artmaya başlamıştır. Kısa vadeli finansal olmayan kredi borcunun sektörel dağılımında ise sanayi sektörü öne çıkmaktadır. Sanayi sektörü tarafından kullanılan kredilerin, kısa vadeli finansal 7

olmayan krediler içindeki payı Kasım 2014 itibarıyla %66,9 olarak gerçekleşmiştir. Hizmetler ve tarım sektörlerinin payları ise sırasıyla; %32,7 ve %0,4 tür. Son olarak özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcu 2014 yılı Kasım ayı sonu itibarıyla kalan vadeye göre incelendiğinde, 1 yıl içinde toplam 76,39 milyar ABD doları kadar anapara geri ödemesi gerçekleştirileceği görülmektedir. Kısa Vadeli Dış Borçlar (Kasım 2014) Kısa vadeli dış borç stoku 2014 yılı Kasım ayı itibarıyla 2013 yılı sonuna göre %6,3 artarak 138,7 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşmiştir. Aynı dönemde bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku %8,1 artarak 99,7 milyar ABD dolarına yükselirken, diğer sektörler kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku da %3,2 artmış ve 38,6 milyar ABD doları olmuştur. Kısa vadeli dış borç stokunun %71,9 u bankalar kaynaklı borçlardan oluşmaktadır. Bankalar kaynaklı borçların yaklaşık yarısını (%50,6 sını) ise krediler oluşturmaktadır. Bankaların yurt dışından kullandıkları kısa vadeli krediler 2014 yılı Kasım ayı itibarıyla 50,5 milyar ABD doları olarak gerçekleşmiştir. Bu rakam, söz konusu borç stokunda 2013 yılı sonuna göre yaklaşık %14 lük bir artış yaşandığı anlamına gelmektedir. Bunun yanı sıra yurt dışı yerleşiklerin döviz tevdiat hesabı ile TL cinsinden mevduatları aynı dönemde, sırasıyla, %15,4 ve %21 oranında bir artış göstermiştir. Banka mevduatları ise %11,1 lik azalışla 22,6 milyar ABD dolarına gerilemiştir. Diğer sektörlerin yurt dışından sağladığı kısa vadeli borçlar ise 2013 yılı sonuna göre %3,2 oranında artarak 38,6 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşmiştir. Diğer sektörlerin kısa vadeli borçlarının yaklaşık %84 ünü oluşturan ticari krediler ise 2013 yılı sonuna göre küçük bir gerileme yaşayarak 32,3 milyar ABD doları olmuştur. İthalat borçlarında yaşanan artış ise %1 düzeyinde olmuştur. Kısa vadeli dış borç stokunun borçlu bazında dağılımı incelendiğinde, tamamı kamu bankalarından oluşan kamu sektörünün borcunun Kasım 2014 itibarıyla, 2013 yılı sonuna göre göre %6,6 oranında (1,2 milyar ABD doları) arttığı ve 18,8 milyar ABD dolarına ulaştığı görülmektedir. Bununla birlikte kamu sektörü borcunda bir önceki aya kıyasla %3,2 lik bir gerileme yaşanmıştır. Kısa vadeli dış borç stokunun %86,2 sini oluşturan özel sektörün kısa vadeli dış borç stoku ise 2014 yılı Kasım ayında, 2013 yılsonuna göre yaklaşık %6,7 oranında (7,5 milyar ABD doları) artmış ve 119,55 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşmiştir. Kısa vadeli dış borç stokunun 2005-2014 Kasım dönemindeki döviz kompozisyonu incelendiğinde, 2005 yılına kıyasla yaklaşık 8 yüzde puan azalmakla birlikte, ABD dolarının payının, Euro ve diğer dövizlere göre daha yüksek olduğu görülmüştür. 2014 yılı Kasım ayı sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stokunun %52,1 i ABD doları, %31,3 ü Euro, %14,2 si TL ve %2,3 ü de diğer döviz cinslerinden oluşmaktadır 8

Tüketici Güven Endeksi (Ocak 2015) Tüketici Güven Endeksi, tüketicilerin yakın gelecekte yapılması planlanan harcama ve tasarruflarına ilişkin eğilimleri hakkında bilgi vermektedir. Tüketici Güven Endeksi bir önceki aya göre sınırlı bir düşüş sergilemiştir. 2014 Aralık ayında 67,75 olan Tüketici Güven Endeksi, Ocak ayında 0.04 puan azalarak 67,71 seviyesine gerilemiştir. Böylelikle, 2014 Eylül ayında gösterdiği sınırlı yükselişin ardından düşüş eğilimine devam etmiştir. Bir önceki yılın aynı dönemine göre ise 4,69 puan azalış göstermiştir. Tüketici Güven Endeksi alt kalemlerindeki değişime bir önceki aya göre bakıldığında, gelecek 12 ay için hanenin maddi durum beklentisinin (1 puan) ve genel ekonomik durum beklentisinin (0,31 puan) kötüleştiği, bu beklentiler karşısında tasarruf etme ihtimalinin ise 0,67 puan arttığı görülmektedir. İşsiz sayısı beklentisinde ise 0,47 puan iyileşme yaşanmıştır. Kurulan/Kapanan Şirket İstatistikleri (Aralık 2014) Kurulan şirket sayısı Aralık ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 16 artarak yaklaşık 125 bin 630, kapanan şirket sayısı ise yüzde 5 artarak 37 bin 231 oldu. Yılın 12 ayında kurulan 125 bin 630 şirketin yüzde 46 sı şirket, yüzde 54 ü gerçek kişi ticari işletme dir. Yılın 12 ayında kapanan 37 bin 231 şirketin ise yüzde 38 i şirket, yüzde 62 si ise gerçek kişi ticari işletme dir. On iki aylık veriler iller bazında incelendiğinde, İstanbul un yaklaşık 50 bin yeni işyeri ile en fazla şirket açan il olduğu görülmektedir. İstanbul u Ankara, İzmir, Antalya, Bursa ve Konya takip etmiştir. Kapatılan şirket verileri incelendiğinde ise yine İstanbul yaklaşık 14 bin iş yerini kapatarak en fazla iş yeri kapatan il olmuştur. İstanbul u Ankara, İzmir, Antalya, Bursa ve Adana takip etmiştir. Kurulan şirket verilerinin iller bazında bir önceki yıla göre değişimleri incelendiğinde Kars geçen yıla göre en fazla şirket sayısını arttıran il olmuştur. Kars ı Kırıkkale, Kayseri, Bingöl, Kilis ve Kırşehir takip etmektedir. Kapanan şirket verileri iller bazında bir önceki yıla göre incelendiğinde Bitlis geçen yıla göre en fazla şirket kapatan il olmuştur. Bitlis i Tunceli, Hakkâri, Iğdır, Muş ve Gümüşhane takip etmektedir. 9