7101 Sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 30361 sayılı ve 15 Mart 2018 Tarihli Resmi Gazete de yayımlanan İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ( Kanun ) ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu nda ( İİK ) iflasın ertelenmesi kaldırılarak konkordato ile ilgili çeşitli düzenlemelere yer verilmiş, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu nda da değişikler yapılmıştır. İİK da yapılan yeni değişiklikler uyarınca, İİK kapsamında iflasa tabi olan gerçek ve tüzel kişiler açısından iflasın ertelenmesi seçeneği ortadan kaldırılmıştır. İflasın ertelenmesi yerine konkordato mekanizmasına başvurulacaktır. Konkordato Başvurusu Bu Kanun ile birlikte, İİK da konkordato mekanizması ile ilgili daha detaylı düzenlemelere yer verilmiştir. Kanun ile değiştirilen İİK nın 285.maddesi uyarınca, borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu Asliye Ticaret Mahkemesi ne başvurarak konkordato talebinde bulunabilecektir. Ek olarak, iflas talebinde bulunabilecek herhangi bir alacaklı da borçlu hakkında mahkemeden konkordato kararı verilmesini talep edebilir. Kanun ile değiştirilen İİK nın 287.maddesi uyarınca, mahkeme, konkordato talebi üzerine, istenen belgelerin eksiksiz olması halinde, geçici mühlet kararı verir ve borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli tedbirleri uygular. Mahkeme bu süreç boyunca konkordatonun başarıya ulaşıp ulaşmayacağını değerlendirecek bir geçici konkordato komiseri görevlendirir. Geçici mühlet süresi 3 aydır ancak komiserin veya borçlunun talebi halinde 2 ay daha uzatılabilir. Kanun ile değiştirilen İİK nın 289.maddesi uyarınca, bu süreç sonucunda konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğu anlaşılırsa, borçluya 1 yıllık kesin mühlet verilir ve en fazla 7 alacaklıdan oluşan bir alacaklılar kurulu mahkeme tarafından oluşturulabilir. Kesin mühlet mahkeme tarafından en fazla 6 ay uzatılabilir. Kanun ile değiştirilen İİK nın 292.maddesi uyarınca, iflasa tabi borçlular bakımından, kesin mühletin verilmesinden sonra aşağıdaki durumlar gerçekleşirse, komiserin yazılı raporu üzerine, mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar verir: a) Borçlunun malvarlığının korunması için iflasın açılması gerekiyorsa, b) Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa, c) Borçlu, 297. maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa, d) Borca batık olduğu anlaşılan bir sermaye şirketi ve kooperatif konkordato talebinden feragat ederse.
İflasa tabi olmayan borçlular bakımından ise, yukarıdaki (b) ve (c) bentlerindeki hallerin, kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşmesi durumunda, komiserin yazılı raporu üzerine, mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine resen karar verir. Kanun ile değiştirilen İİK nın 306.maddesi uyarınca, konkordatonun tasdiki kararında alacaklıların hangi ölçüde alacaklarından vazgeçtiği ve borçlunun borçlarını hangi takvim çerçevesinde ödeyeceği belirtilir. Kesin Mühletin Sonuçları Kanun ile değiştirilen İİK nın 294.maddesi uyarınca, kesin mühlet süresi içinde borçlu hakkında 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun a göre yapılan takipler de dâhil olmak üzere borçlu aleyhine hiçbir takip yapılamaz, evvelce başlamış takipler durur, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları uygulanmaz. Ayrıca, konkordato projesinde aksine hüküm bulunmadıkça, kesin mühlet tarihinden itibaren, rehinle güvence altına alınmamış alacaklar üzerinde faiz işlemesi durur. Kesin mühletin rehinli alacaklılar bakımından sonuçlarını düzenleyen İİK nın 295.maddesine göre, mühlet sırasında rehinle temin edilmiş alacaklar nedeniyle takip başlatılabilir veya başlamış olan takiplere devam edilebilir ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirleri alınamaz ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemez. Kesin mühletin sözleşmeler bakımından sonuçlarını düzenleyen İİK nın 296.maddesine göre ise, borçlunun taraf olduğu veya işletmesinin faaliyetinin devamı için önem arz eden sözleşmelerde yer alıp da borçlunun konkordato talebinde bulunmasının sözleşmeye aykırılık teşkil edeceğine, haklı fesih sebebi sayılacağına veya borcu muaccel hale getireceğine ilişkin hükümler uygulanmayacaktır. Ayrıca, borçlu taraf olduğu ve konkordatonun amacına ulaşmasını engelleyen sürekli borç ilişkilerini, komiserin uygun görüşü ve mahkemenin onayıyla, herhangi bir zamanda feshedebilir. Amme Alacaklarında Öncelik Hakkı 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunu un 21.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, eşya ve gayrimenkulün aynından doğan kamu alacakları, o eşya ve gayrimenkul bedelinden tahsilinde rehinli alacaklardan sonra gelecektir. Elektronik Tebligat Zorunluluğu 7201 sayılı Tebligat Kanunu nun 7(a).maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; noterler, avukatlar, arabulucular, mahalli idareler vb. ne yapılacak tebligatın elektronik yolla yapılması zorunluluğu getirilmiştir. Ancak bu madde 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girecektir. Basit Yargılama Usulü 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu nun 4/2.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, dava sürecinin hızlandırılması amacıyla, değeri 100.000 TL yi geçmeyen davalara basit yargılama usulü uygulanacaktır.
Daha fazla bilgi için lütfen info@gurlaw.com adresinden büromuz ile iletişime geçiniz. GÜR HUKUK BÜROSU
Law Numbered 7101 on the Amendments to the Enforcement and Bankruptcy Law and Certain Laws By the Law on the Amendments to the Enforcement and Bankruptcy Law and Certain Laws ( Law ) published in the Official Gazette numbered 30361 and dated 15.03.2018, the postponement of bankruptcy in the Bankruptcy and Execution Law numbered 2004 ( EBL ) has been abolished and the provisions regarding the concordatum procedure have been introduced together with certain amendments made on the Law on Collection Procedures of Public Receivables numbered 6183 and the Notification Law numbered 7201. As per the new amendments in the EBL, the postponement of bankruptcy mechanism is abolished for the real and legal persons who are subject to bankruptcy under the EBL. Concordatum procedure shall be applied in lieu of the postponement of bankruptcy. Applying for Concordatum Procedure Through this Law, more detailed regulations regarding the concordatum procedure under the EBL have been brought. As per article 285 of the EBL which is amended by the Law, any debtor who cannot pay its due debts or is under the risk of not paying them at the due date, may request concordatum procedure by applying to the Commercial Court of First Instance. Moreover, any creditor who is entitled to apply for the bankruptcy of the debtor may also request from the court a concordatum decision against such debtor. As per article 287 of the EBL which is amended by the Law, the Court, upon the concordatum request, shall give a temporary period decision in case all requested documents are completed and apply necessary injunction for the protection of the assets of the debtor. The court shall appoint a temporary commissary who shall evaluate whether the concordatum procedure would succeed or not within this term. The temporary period is 3 months and it can be extended for 2 months upon the request of the commissary or the debtor. According to amended article 289 of the EBL, if it is understood that it is possible that the concordatum procedure will succeed at the end of this term, the Court shall give 1 year of definitive period to the debtor and may constitute a board of creditors comprising of maximum 7 members. The definitive period can be extended by the court for 6 months. Pursuant to amended article 292 of the EBL, in case the below conditions occur after the definitive period is given for the debtors who are subject to bankruptcy under the EBL, upon the written report of the commissary, the court shall, ex officio, decided on the dismissal of the concordatum request and the bankruptcy of the debtor: a) If the commencement of bankruptcy proceedings is required for protection of the assets of the debtor, b) If it is understood that the concordatum procedure would not succeed, c) If the debtor acts against the provision of article 297 and does not obey the instructions of the commissary,
d) If a capital company and cooperative whose liabilities exceed its assets waives from its request of concordatum. For the debtors who are not subject to the bankruptcy, in case above (b) and (c) occur after the definitive period is given, upon the written report of the commissary, the court shall, ex officio, award the dismissal of the concordatum request by removing the definitive period. Under the amended article 306 of the EBL, the approval decision of the concordatum shall include the amount of receivables waived by the creditors and the payment schedule of the debtor. Outcomes of the Definitive Period As per new article 294 of the EBL, during the definitive period, no legal proceedings including the legal proceedings made pursuant to the Law on Collection Procedures of Public Receivables numbered 6183 can be made against the debtor, the proceedings which have been previously started shall cease, the preliminary injunction and provisional attachment decisions shall not be implemented. Moreover, unless otherwise is stated in the concordatum project, no interest shall accrue on the receivables which are not secured by pledge as of the definitive period. Pursuant to new article 295 of the EBL regulating the outcomes of the definitive period with regard to the pledgee-creditors, the legal proceedings can be started for the receivables which are secured by pledge during the term or the legal proceedings which have been previously started can be continued, however, the protective measures cannot be taken due to this proceeding and the pledged asset cannot be sold. According to new article 296 of the EBL regulating the outcomes of the definitive period with regard to the contract, the provisions stating that the concordatum request by the debtor will be considered as a breach of the contract, as a valid termination reason or will constitute the debt to become due in the contracts in which the debtor is a party or which have importance for the continuance of the activity of the debtor s business shall not be enforced. Furthermore, the debtor can, at any time, terminate its on-going debt relations in which the debtor is a party and which jeopardise the concordatum procedure to achieve its goal, with the affirmative opinion of the commissary and the approval of the court. Priority Right in the Public Receivables As per the amendment made in article 21 of the Law on Collection Procedures of Public Receivables numbered 6183, public receivables arising from the rights in rem of immovable and property shall be collected only after the receivables secured with pledge. Electronic Notification Obligation Pursuant to the amendment made in article 7(a) of the Notification Law numbered 7201; the notifications to be made to the notaries, lawyers, mediators, local administrations etc. must be made with e-notification. However, this obligation shall enter into force on 01.01.2019.
Simple trial procedure As per the amendment made in article 4/2 of the Turkish Commercial Code numbered 6102, for the purpose of speeding up the litigation process, the disputes in which the amount does not exceed 100.000 TRY shall be subject to the simple trial procedure. For further information please contact info@gurlaw.com. GUR LAW FIRM