I-MADDE METNİ: DÖRDÜNCÜ BÖLÜM TEBLİĞLERE AİT TÜRLÜ HÜKÜMLER Memur vasıtasiyle tebliğ: Madde 107 (Değişik birinci fıkra : 30/12/1980-2365/20 md.) Maliye Bakanlığı tebliğleri posta yerine memur vasıtasıyla da yaptırmaya yetkilidir. Bu madde hükmünün uygulanmasında da bu kısımdaki tebliğ esaslarına uyulur. İlgili Tebliğler: 2,4,46,71,98,143 II-AÇIKLAMA VE YORUM: A-GENEL AÇIKLAMA: Maddenin deg işmeden ö nceki şeklinde, Pösta ile tebliğ yapılması müşkül veya faydasız görülen hal ve yerlerde ve yahut özel veya acele hallerde, Maliye Bakanlıg ı tebliğleri pösta yerine memur vasıtasiyle yaptırmaya yetkili ölduğu belirtilmek suretiyle memur eliyle tebliğ yapılabilmesi için yukarıda belirtilen şartlar içermekteydi. Maddede yapılan değişiklikle bu şartlar kaldırılmış ve tebliğin posta yerine memur vasıtasıyla yaptırma Könusunda Maliye Bakanlığına şartsız yetki vermiştir. Vergi Usul Kanununun 107. maddesi ile Maliye Bakanlıg ı, teblig leri pösta yerine memur aracılıg ıyla da yaptrmaya yetkili kılınmıştır. Memur eliyle teblig işlemi de, aynen pösta ile tebliğ usulu nu n esasları çerçevesinde gerçekleştirilir. Aradaki tek fark, pösta memurunun yerini Maliye idaresinin bu könudaki yetkili kıldıg ı memurunun almasndan ibarettir. B-MEMUR VASITASIYLA TEBLİĞ YAPILACAK HUSUSLAR: 1-Tebliğlerde Belirtilen Hususlar: a-71.no.lu VUK.Genel Tebliğinde Belirtilen Hususlar: Maddede tebliğin memur vasıtasıyla yapılması könusunda Maliye Bakanlığına yetki verilmiş ölup, bakanlık bu yetkisini yayımladığı tebliğlerle kullanmış ve 71 nö.lu tebliğde, Gelir Vergisi Kanununun 484 sayılı Kanunla değişik ortalama kâr hadleri hakkındaki 111 inci maddesi gereğince, gayrisâfi kazançlarındaki düşüklüğün ve değişik 113 üncü maddesi gereğince de giderlerindeki fazlalığın açıklanması amacıyla mükelleflerden istenilecek bilgilere ilişkin yazıların, bu işlerin ivediliğinden ötürü 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 107 inci maddesi uyarınca memur eliyle tebliğ edilmesi Bakanlığımızca uygun görülmüştür. Denilmek suretiyle örtalama kar haddi esasına ve gider esasına göre yapılacak tarhiyatların mükellefe memur vasıtasıyla tebliğ edilmesini ön görmüştür. Ancak, bu tür tarhiyatları düzenleyen G.V.K. nun 111 ve 113 üncü maddeleri yürürlükten kaldırıldığı için, bu tebliğin uygulama alanı da kalmamıştır.
2 b-98 Sira No'lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde Belirtilen Hususlar: İhtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk konusu olan özel ve müstacel hallere ilişkin tarhiyatlara ait tebliğlerin ve posta ile yapılan tebliğde, muhatabın adresini değiştirmemesine veya geçici olarak başka bir yere gitmemesine rağmen tebliğin yapılmaması gibi özel hallerde ikinci tebliğin, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 107 nci maddesi uyarınca, memur vasıtasiyle yapılması Bakanlığımızca uygun görülmüştür. Denilmek suretiyle belirtilen könuda tebliğin, mutlaka memur vasıtasıyla yapılması gerektiği şeklinde yetkisini kullanmıştır. 2-Vergi Daireleri İşlem Yönergesinde Belirtilen Hususlar: Memur eliyle yapılacak tebliğle ilgili İşlem yönergesinin 26 ıncı ve 27 inci maddelerinde de aşağıdaki şekilde açıklama yapılmıştır: Tebliğ ile ilgili Yapılacak işlemler: Madde 26- Tebliğ işlemleri Vergi Usul Kanununun tebliğ ile ilgili hükümleri de göz önüne alınarak aşağıda belirtilen şekilde yapılır: 1- Tebliğ olunacak evrak, muhatap ile tebliğ memuru tarafından tebliğ alındısına tarih, ad, soyad ve unvan yazılıp imzalandıktan sonra muhatabına verilir. 2- Muhatap imza edecek kadar yazı bilmiyorsa veya herhangi bir sebeple imza edemeyecek durumda bulunuyorsa, sol elinin baş parmağı imza yerine bastırılır. 3- Muhatap tebellüğ etmek istemezse, tebliğ edilecek evrak önüne bırakılmak suretiyle tebliğ olunur. Bu işlem komşularından bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda yapılır. Bu durum tebliğ alındısına yazılarak tarih ve imza konulmak ve hazır bulunanların da ismi yazılmak ve imzalattırılmak suretiyle tespit olunur. Geçici ayrılmalarda tebliğ evrakı ilgili servise geri verilmez, dönüş süresi dikkate alınarak evrakın tebliğ edilmesi için tekrar belirtilen adrese gidilir. 4- Muhatabın bulunduğu şehir, kasaba veya köyden seyahat, iş, hastalık veya benzeri sebeplerle geçici olarak veya adresten kesin olarak ayrıldığı, adreste bulunanlar veya komşuları tarafından ifade edildiği takdirde, "ADRES TESPiT TUTANAGl" düzenlenerek bilgiyi verene imzalattırılır. Bu şahıslar, imzadan kaçındıkları takdirde isimleri tutanağa kaydedilir ve çekinme sebepleri belirtilerek açıklamanın altı yalnız memur tarafından imzalanır. 5- Adreste yapılan araştırmalardan netice alınmazsa veya alınan bilgiler yetersiz olursa mahalle veya köy muhtarlığına başvurularak alınan bilgiler adres tespit tutanağı ile tespit edilir. 6- Tebliğ memuru aradığı anda muhatap yerinde bulunmazsa ve dönüş saati belli olmaz veya uzun süreceği anlaşılırsa "GÖRÜŞME MEKTUBU" düzenlenerek orada bulunanlara verilir veya münasip bir yere bırakılır. Görüşme mektubu üzerine, daireye gelen ilgililer ile tebliğ belgelerinin düzenlenmesi sırasında hazır olan
3 mükellef veya yetkililerine imzası alınmak suretiyle tebliğ yapılır. Tebliğ Sonucuna Göre Yapılacak işlemler : Madde 27- Evrak tebliğ edilmiş ise tebliğ alındısı, tebliğ edilmemiş ise tebliğ evrakı ile tespit tutanakları ilgili memur tarafından düzenlenen tahsildar/icra/yoklama memurları günlük çalışma raporuna servis şefinin imzası alınmak suretiyle teslim edilir. Diğer nüsha yoklama memuru tarafından saklanır. Servis şefi, tebliğe konu olan evrakı, ilgili servisten gelen belge dağıtım ve izleme bordrosunun ilgili sütununa imzasını almak suretiyle ilgili servis şefine teslim eder. III-TEBLİĞLE İLGİLİ ÖZELLİKLİ KONULAR: A- İlgiliye Daire veya Komisyonda Tebliğ: Kanunun 93 üncü maddesinde tebliğ esasları sayılırken, ilgilinin kabul etmesi şartiyle, tebliğin daire veya kömisyönda yapılması mümkündür denilmiştir. Bazı durumlarda tebliğ yapılacak kişinin, tebliğ yapacak makam veya idarenin çök yakınında, bulunabileceği gibi, dairede veya kömisyönda da, bulunabilir. O takdirde, dairede veya komisyonda tebliğ yapılabilir. Bu kömisyönlar Vergi Usul Kanuna göre kurulmuş bulunan ve bu kanunda belirtilen şekilde görev yapan kömisyönlardır. Bunlara en bariz örnek uzlaşma kömisyönlarıdır. 1- Muhatabının Kabul Etmesi Koşuluyla Yapılan Tebligat: Kanunun 93 üncü maddesinde de belirtildiği gibi, muhatabına kömisyönda veya dairede tebliğ yapılabilmesi için, ilgilinin kabul etmesi gerekmektedir. Yani tebligat yapılaak kişi başka bir işi nedeniyle daireye veya kömisyöna gelmesi durumunda, kendisinetebliğ yapılacağı söylenir, ö da kabul ederse tebliğ hemen örada yapılabilir. Tebligat yapılacak kişinin kabul etmemesidurmunda diğer tebliğ yöllarına başvurulur. 2-İlanen Tebligat Üzerine İlan Tarihinden İtibaren Bir Ay İçinde Başvuranlara Tebligat: İlanen tebligatta ilan üzerine bizzat veya vekili vasıtasıyla müracaat eden' ilgiliye tebliğ yerinde yapılmaktadır. Yani ilan üzerine daire ve kömisyöna gelen ilgiliye tebligat yapılırken, rızası ölup ölmadığı dikkate. alınmaksızın.tebliğ işlemi tamamlanır. (V.U.K. Md:106) Muhatap tebelluğdan imtina ederse tebliğ edilecek evrak önüne bırakılmak suretiyle tebliğ edilir. (V.U.K.Md: 102) 3- Uzlaşma Tutanaklarının Tebliği: Uzlaşma ile ilgili kanun ve yönetmeliklerde, uzlaşmanın gerçekleşmesi halinde, bu durumu tespit için düzenlenen tutanağın bir örneğinin ilgiliye veya vekiline verileceği belirtilmiştir. O halde uzlaşma tutanağının ilgiliye uzlaşma bitiminde teslimi daire 've
4 kömisyönda tebliğ edilmiş ölur. Burada da muhatabının rızası ölup ölmaması önem taşımamaktadır. B - Kapıya Yapıştırma Suretiyle Tebliğ: Vergi Usul Kanunu nda kapıya yapıştırma suretiyle tebliğ ile ilgili bir hüküm bulunmamaktadır. Ancak, 7201 sayılı Kanunun 51.inci, maddesine göre, kendi kanunlarında sarahat bulunmıyan hallerde, bu kanunun umumi hükümlerine tevfikan yapılır. Denmek suretiyle tebliğle ilgili V.U.K. nunda hüküm bulunayan hallerde Tebligat Kanunu hükümlernin uygulanacağını ifade etmektedir. Aynı kanunun 21 inci maddesindede, Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina etme halinde; Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. Denmek suretiyle, tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina' hallerinde tebligatın kapıya yapıştırma usulü ile yapılabileceği hüküm altına alınmıştır. Tebligatın kapıya yapıştırılması suretiyle yapılmadan önce, tebligatın öncelikle, pösta ile veya memur eliyle yapılması yölu izlenmeli, ancak tebligat yapılacak kişi adresinde bulunamıyörsa veya tebligatı almaktan imtina ediyörsa daha sönra tebliğ evrakının kapıya yapıştırılması suretiyle tebliğinin sağlanması gerekir. Bu durumda dakapıya yapıştırıldığı tarih tebliğ tarihi ölacaktır. Maliye Bakanlığı'nca,tebligatın kapıya yapıştırılması suretiyle yapılması ile ilgili ölarak bu güne kadar bu könuda bir düzenleme yapılarak, sözkönusu yöntemin uygulanıp uygulanmayacağı könusuna açıklık getirilmemiştir. Ancak, Danıştay Dnş. 4. D. 1.2.1984 tarih ve E. 1982/1595, K. 1984/880 sayılı kararında, VUK. hükümleri uyarınca tebligat yapılamadığmda, Tebligat Kanunu hükümleri uygulanacak ve kapıya yapıstırma usulü ile tebliğe gidilecektir denilmiştir. 1 1-Kapıya Yapıştırma Suretiyle Tebligatta Usul: 7201 sayılı Tebligat Kanunun 21 inci maddesine göre, kapıya yapıştırmak suretiyle tebliğde; tebliğ yapan memur, evrakı ö yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veya zabıta amir veya memuruna imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin yani evrakı teslim alan zabıta veya muhtarlığın veya ihtiyar heyeti azasının adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. Ayrıca, tebliğ yapılacak şahsa tebligattan haberdar ölmasını sağlayacak kişilere veya en yakın kömşularını durumdan haberdar eder. 1 KIZILOT a.g.e sh:.901
5 Bu kabil tebliğleri, vergi idaresinin kendi memuru vasıtasıyla yapması daha uygun ölur. Çünkü, usul yönünden yapılabilecek herhangi bir yanlışlık, tebliğin hükümsüz sayılmasına yöl açabileceğinden, tebliğle ilgili bir ilanın, vergi dairesinin ilan köymaya mahsus mahalline asılmasındada fayda vardır. Dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da, vergi veya ceza ihbarnamesinin muhtarlık veya ihtiyar heyeti yahut zabıtaya kapalı zarf içinde bırakılmasıdır. Kapıya asılacak kağıda ihbarnamenin ilgili ölduğu verginin ve nerede bulunduğunun belirtilmesi ile yetinilmesi gereklidir. Kapıya asılacak kağıda mükellef hakkında daha fazla bilginin yazılması veya ihbarnamenin kapıya asılması veya açık ölarak muhtarlık ve zabıtaya bırakılmasına Kanundaki vergi mahremiyeti ile ilgili hükümler engel teşkil eder. 2-Konu İle İlgili Danıştay Kararları: 2 Üçüncü Daire 1986 487 1985 513 14/02/1986 Karar Özeti: Memur Eliyle Tebligat İşlemlerinde Acele Ve Özel Halin Mevcudiyeti Aranmaksızın Maliye Bakanlığınca Posta Yerine Memur Vasıtasıyla Tebligat Yaptırılabileceği hk. Sekizinci Daire 1985 469 1985 246 07/05/1985 Karar Özeti: Vergi Usul Kanununun 107.Maddesi İle Maliye Bakanlığına Verilmiş Yetki Ye Dayanılarak Memur Eli İle Bildirim Yapılmasının Usulüne Uygun Olduğu Hk. Dokuzuncu Da. 1982 3156 1981 3256 01/06/1982 Karar Özeti : İlanen Tebliğin Yapildiği Tarihin Hem Adres Tespit Tutanaği Hemde İhbarnamelerin Düzenlenme Tarihinden Önce Olmasi Nedeniyle Usulüne Uygun Bir Tebligat Olmadan Düzenlenen Ödeme Emrinde Yasaya Uyarlik Bulunmadiği Hk. Yedinci Daire 1998 3274 1997 4014 13/10/1998 Karar Özeti. Memur Eliyle Tebligat Yapilabileceği, Muhatabin Tebellüğden Kaçinmasi Üzerine Tebliğ Evrakinin Önüne Birakilmak Suretiyle Tebliğ Edileceği Hk. 2 Danıştay.göv.tr