TÜKETİCİ KANUNU KAPSAMINDA AYIPLI İFA Av. Müge BOSTAN ERYİĞİT HUKUK BÜROSU/ANKARA 06.11.2017 muge@eryigithukuk.com
Ayıplı Malın Tanımı Ayıplı mal, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 8. maddesinde 1 tanımlanmıştır. Tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmayan ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımayan; kısaca bu sebeplerle sözleşmeye aykırı olan mal, ayıplı maldır. Söz konusu maddede ayrıca bazı durumlarda ayıplı kabul edilecek mallar da sayılmıştır. Bunlar: - Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan mallar; - Satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan mallar; - Muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallardır. Ayrıca kanunda sözleşmeye konu olan malın, teslim ve montajına ilişkin sözleşmeye aykırı ifa olarak değerlendirilen durumlar da açıkça düzenlenmiştir. Malın sözleşmede kararlaştırılan süre içinde teslim edilmemesi veya montajının satıcı tarafından veya onun sorumluluğu altında gerçekleştirildiği durumlarda gereği gibi monte edilmemesi sözleşmeye aykırı ifa olarak değerlendirilir. Malın montajının tüketici tarafından yapılmasının öngörüldüğü hâllerde, montaj talimatındaki yanlışlık veya eksiklik nedeniyle montaj hatalı yapılmışsa, sözleşmeye aykırı ifa söz konusu olur 2. Ayıplı Maldan Sorumluluk Tüketici ve satıcı arasında kurulan mal satım sözleşmesinde, satıcının borcu, malı satış sözleşmesine uygun olarak tüketiciye teslim etmektir. Bu borcu gereği gibi yerine getirmemesi, yani yukarıda sayılan ayıplardan biri ile malı teslim etmesi durumunda satıcı, bu ayıplı ifadan sorumlu olur. Satıcı bu sorumluluktan ancak kendisinden kaynaklanmayan, reklam yoluyla yapılan açıklamalardan haberdar olmadığını ve haberdar olmasının da kendisinden beklenemeyeceğini veya yapılan açıklamanın içeriğinin satış sözleşmesinin akdi anında düzeltilmiş olduğunu veya satış sözleşmesi kurulma kararının bu açıklama ile nedensellik bağı içinde olmadığını ispatladığı takdirde kurtulabilir. 1 (Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun [TKHK], 2013: madde 8/1) Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır. 2 (Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun [TKHK], 2013: madde 8/2)
TKHK un 10. maddesi ile satıcıya ait bir başka ispat yükü daha düzenlenmiştir. Düzenlemeye göre; teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz. Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Satışa ayıplı mal sunulmuşsa, satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, üretici, ithalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıbına ilişkin açıklayıcı bilgiyi içeren bir etiket konulur. Bu etiketin tüketiciye verilmesi veya ayıba ilişkin açıklayıcı bilginin tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde açıkça gösterilmesi zorunludur 3. Tüketicinin Seçimlik Hakları Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici, kanun ile kendisine tanınan haklardan istediğini seçerek kullanabilir. Ancak bu haklar yenilik doğurucu niteliktedir yani tüketici bunlardan yalnız birini seçebilir. Bu durum, Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/14635 Esas, 2016/22900 Karar sayılı, 07.12.2016 tarihli kararında,..tüketiciye tanınan seçimlik haklar yenilik doğurucu yani tüketilen haklardan olup, tüketici bunlardan ancak birini seçebilir 4 denilerek açıkça ifade edilmiştir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği hakka göre talebini yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketiciye kanunun 11. maddesi ile tanınan dört adet seçimlik hak vardır. Bunlar: - Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, - Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, - Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, - İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini istemedir. Ücretsiz onarım isteme hakkı sadece satıcıya değil üretici ve imalatçıya karşı da kullanılabilir. Satıcı, üretici ve imalatçı onarım isteme hakkından müteselsilen sorumludurlar. Üretici ve imalatçı maldaki ayıbın kendileri tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ortaya çıktığını ispat ederek sorumluluktan kurtulabilirler. Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi seçimlik haklarından birinin tercih edilmesi, satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek ise tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır 5. Bu durumda ayıpta kullanıcı hatasının bulunup bulunmadığı, ayıpların tüketicinin maldan beklediği faydaları azaltıp ortadan 3 (Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun [TKHK], 2013: madde 10/3) 4 Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/14635 Esas, 2016/22900 Karar sayılı, 07.12.2016 tarihli kararı 5 (Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun [TKHK], 2013: madde 11/3)
kaldırabilecek bir nitelikte olup olmadıkları ile malın tüm arızaları için yapılacak masraf, ayıp nedeniyle oluşan hasar ve değer kaybının ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirip getirmeyeceği hususlarının ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmektedir. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2017/216 Esas 2017/324 Karar sayılı ve 24.03.2017 tarihli kararında, araştırılması gereken hususlara şu şekilde dikkat çekmiştir: Bilirkişi aracın son olarak götürüldüğü 20.08.2016 tarihli iş emrine dayanarak star stop sisteminin çalışmadığı ve motor arıza lambasının yandığını belirtmiş, keşifte de test sürüşü yapılarak start stop sisteminin çalışmadığı belirlenmiş; ancak motor ana lambasının yanmasının sebebi araştırılmamıştır. Bu lambanın yanması gerçekte bir motor arızasını gösteriyorsa motordaki arızanın ne olduğu, bunun kesin olarak giderilebilmesi için davacının ne kadar masraf yapması gerektiği araştırılmalı, ondan sonra ayıbın niteliği ile oluşumunda kullanıcı hatasının bulunup, bulunmadığı, ayıpların tüketicinin araçtan beklediği faydaları azaltıp, ortadan kaldırabilecek bir nitelikte olup, olmadıkları ile aracın tüm arızaları için yapılacak masraf. aracın geçirdiği kaza nedeniyle hasar ve değer kaybı ve 6502 sayılı yasanın 11/3. maddesi uyarınca ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirip, getirmeyeceği hususlarının aralarında tüketici hukuku konusunda uzman bilirkişinin de bulunduğu otomotiv alanında uzman bilirkişi heyetinden alınacak rapor ile değerlendirildikten ve mahkemece de irdelendikten sonra bir karar verilmelidir. 6 Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi durumunda bu talebin satıcıya, üreticiye veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur. Tüketicinin ücretsiz onarım talebi, Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılan Satış Sonrası Hizmetler Yönetmeliği ile belirlenen azami tamir süresi içinde yerine getirilir 7. Tüketici, sözleşmeden dönme hakkını kullanmış ise ödemiş olduğu bedelin tümü; ayıp oranında bedelden indirim hakkını kullanmayı seçmiş ise bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. Tüketici hangi hakkı seçerse seçsin seçimlik hakkını kullanması sebebiyle yaptığı masrafları da, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren taraf karşılar. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 8 hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir. Zamanaşımı 6 Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2017/216 Esas 2017/324 Karar sayılı ve 24.03.2017 tarihli kararı 7 Bu süre genel olarak 20 iş günü olarak belirlenmiştir. ( Binek otomobiller ve motosikletler için bu süre 30 iş günüdür.) 8 ( Türk Borçlar Kanunu [TBK], 2011)
Ayıplı maldan sorumluluk, kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmemişse malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa dahi geçerlidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır. İkinci el satışlarda satıcının ayıplı maldan sorumluluğu bir yıldan, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise üç yıldan az olamaz 9. Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz. Sonuç olarak; 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 8-12 maddelerinde ayıplı ifa ve ayıplı ifadan sorumluluk düzenlenmiştir. Satıcı esas borcu olan, sözleşme konusu malı sözleşmeye uygun olarak teslim yükümlülüğüne aykırı davranırsa bu davranışından sorumlu olur. Kanun ile satıcıya kendisinden kaynaklanmayan, reklam yoluyla yapılan açıklamalardan haberdar olmadığını ve haberdar olmasının da kendisinden beklenemeyeceğini veya yapılan açıklamanın içeriğinin satış sözleşmesinin akdi anında düzeltilmiş olduğunu veya satış sözleşmesi kurulma kararının bu açıklama ile nedensellik bağı içinde olmadığını ispatlayarak sorumluluktan kurtulma şansı tanınmıştır. Kendisine ayıplı mal teslim edilen tüketiciye ise kanun ile tanınan dört haktan birini seçme şansı tanınmıştır. Tüketici; satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönebilir; satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteyebilir; aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteyebilir; imkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteyebilir. Bu seçimlik hakların yanında tüketicinin TBK kapsamında tazminat isteme hakkı saklıdır. KAYNAKÇA: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (2013), 28835, T.C. Resmi Gazete 28.11.2013 Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, www.kazanci.com/kho2/ibb/giris.htm 9 (Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun [TKHK], 2013: madde 12)