ALMAN FEDERAL MAHKEME KARARLARI

Benzer belgeler
Federal İdare İş Mahkemesi

Alman Federal Mahkeme Kararları

Avrupa Adalet Divanı

Alman Federal Mahkeme Kararları

Alman Federal Mahkeme Kararları

Çev.: Alpay HEKİMLER*

Çeviren: Dr. Alpay HEKİMLER *

Avrupa Adalet Divanı Kararı

Alman Federal Mahkeme Kararları

Alman Federal Mahkeme Kararları

Alman Federal Mahkeme Kararları

ALMAN FEDERAL MAHKEME KARARLARI Alpay HEKİMLER

Alman Federal Mahkeme Kararları. Hessen Eyalet Sosyal Mahkemesi

Alman Federal Mahkeme Kararları

Alman Federal Mahkeme Kararları

Alman Federal Mahkeme Kararları

Alman Federal Mahkeme Kararları

Alman Federal Mahkeme Kararları

Çev.: Alpay HEKİMLER *

Avrupa Adalet Divanı

Alman Federal Mahkeme Kararları

Avrupa Adalet Divanı

Alman Federal Mahkeme Kararları

Avrupa Adalet Divanı. Çev: Alpay HEKİMLER * Avrupa Adalet Divanı. Karar Tarihi: Karar Sayısı: Rs.C-415/10 (Meister)

Alman Federal Mahkeme Kararları

Alman Federal Mahkeme Kararları. Belirli süreli bir hizmet sözleşmesinin fiilen başlamasından önce yazılı olarak düzenlenmesi gerekir.

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/18-21

Alman Federal Mahkeme Kararları. İşçiler, işverenlerden, kendilerine verilen doğru olmayan bilgilerden ötürü tazminat talep edebilirler.

Avrupa Adalet Divanı Kararı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2, 18-21

Alman Federal Mahkeme Kararları

ALMANYA DA 2013 OCAK AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

ALMAN FEDERAL MAHKEME KARARLARI

Alman Federal Mahkeme Kararları

İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI OTUZ İŞÇİ ÖLÇÜTÜNÜN HESABINDA DİKKATE ALINACAK ÇALIŞANLAR

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/ S. İşK/14

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

ALMANYA DA 2012 MAYIS AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1888 Karar No. 2015/6201 Tarihi:

Federal İdare İş Mahkemesi

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/46 HAFTA TATİLİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /29

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ S. BK/100

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. /8

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S.İşK/14

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857.S. İşK/ 2,18-21 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/21049 Karar No. 2013/19112 Tarihi:

Federal İş Mahkemesi *

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /17

İlgili Kanun / Madde 854 S. DİşK/1

ALMANYA DA 2012 ŞUBAT AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası

Federal Anayasa Mahkemesi

Alman Federal Mahkeme Kararları

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/ S. BİşK/ek-1

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161

İŞ GÜVENCESİ İŞVEREN VEKİLİ SIFATI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ

ALMANYA DA 2012 HAZİRAN AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK. /Geç. 3.

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş.K. /18-21 DAVACI YARARINA KAZANILMIŞ HAK

İlgili Kanun / Madde 4857.S. İşK/32, 41

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. /2,17-18

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21,25

GSG Hukuk Aylık İş Hukuku Bülteni Sayı -10

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2 ALT İŞVEREN MUVAZAA

Bilgi. Ankara 2 Nolu Şube. İşkolunda Gelişmeler. Konfederasyonlar, Sendikalar. Yargı Kararları. İşkolu Tespit Kararları.

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S. İşK. /14

S.M.Mali Müşavir Oğuzhan GÜNGÖR

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire Esas No : 2010/8630 Karar No : 2013/4481 Anahtar Kelimeler : Haciz, Ödeme Emri, (BS) Formu Özeti : sayılı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/115,120

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /26, 53 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/11497 Karar No. 2015/15217 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /112

HUKUK YARGITAY KARARLARI YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ ESAS NO: 2009/10473 KARAR NO: 2009/17999 KARAR TARİHİ:

İTİRAZIN İPTALİ DAVASINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE. Stj. Av. Belce BARIŞ ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/27

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S.STSK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2007/27699 Karar No. 2008/6006 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2,18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/17

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2015/9515 Karar No. 2017/8394 Tarihi:

SİLME TUŞUNU KULLANMADAN VE EKRANA BAKARAK YAZMA PDF

İŞÇİ TEMİNİ HİZMET ALIM ADI ALTINDA YAPILAN SÖZLEŞMELERİN İŞÇİ TEMİNİ NİTELİĞİNDE OLDUĞU MUVAZAA GEÇERSİZ FESİH

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2,17,4157

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /2

Transkript:

ALMAN FEDERAL MAHKEME KARARLARI Düsseldorf Eyalet İş Mahkemesi Alpay HEKİMLER Karar Tarihi: 03.05.2005 Sayısı: Sa 359/05 İşveren in, vermiş olduğu çalışma belgesinde işçi hakkında bir hazırlık soruşturmasının yürütüldüğünü belirtebilmesi mümkün değildir. İşveren in, vermiş olduğu çalışma belgesinde de işçi hakkında bir hazırlık soruşturmasının yürütüldüğünü belirtebilmesi mümkün değildir. İşveren çalışma belgesinde sadece gerçeği yansıtan bilgilere yer vermek ile yükümlüdür. Çalışma belgesinde salt gerçeği kanıtlanmış olan olaylara yer verilebileceğinden dolayı, işçi aleyhine yürütülmekte olan bir hazırlık soruşturmasına yer verilemez. Davalı, davacını yanında Avukat asistanı olarak istihdam edilmiştir. Davalı, davacının hizmet akdini Hukuk Bürosundan bazı eşyaları çaldığı gerekçesi ile derhal feshetmiştir. Davalı, davacı hakkında ayrıca hırsızlık gerekçesi ile ceza davası açmış ve kendisine vermiş olduğu çalışma belgesinde, davacı hakkında bir hazırlık soruşturmasının yürütüldüğü ibaresine yer vermiştir. Davacı, davalıdan çalışma belgesinde yer verilen bu ibarenin mesleki ilerlemesini engelleyeceği gerekçesi ile silmesini talep etmiştir. Davalı ise bunun üzerine çalışma belgesinde sadece gerçeklere yer vermesinin mümkün olduğu gerekçesi ile davacını talebini kabul etmemiştir. Davacının davasının kabulüne karar verilmiştir. Davalı hazırlık soruşturması ile ilgili ibarelerini çalışma belgesinden silmek zorundadır. İşverenler çalışma belgesinde sadece gerçeği yansıtan ifadelere yer vermek ile yükümlüdürler, ancak bu gerçeklerin kesin olması zorunluluğu vardır ki, yürütülen hazırlık soruşturmaları bu kapsama girmemektedir. İşçi bu olaya da suçu işlediği şüphesi altında bulunmaktadır ve bu suçu işlediği henüz kanıtlanmamıştır. Davacının suçu işlediği gerekçesi ile hüküm giymesi halinde ise, işveren çalışma belgesinde bu yönde bir ibareye yer vermek ya da vermemek konusunda serbesttir. 313

314 Avrupa Adalet Divanı Karar Tarihi : 7.9.2006 Sayısı : C-484/04 Çalışma Süreleri Direktifi: İşverenler, asgari dinlenme sürelerine uyulmasını sağlamak zorundadırlar. Avrupa Birliğine üye olan ülkeler (dava konusu olayda İngiltere), işçiler için asgari dinlenme süreleri ön görmeleri ile birlikte, ancak bu sürelerin işverenler tarafından açık bir şekilde uygulamalarını sağlamaları konusunda bir yükümlülük getirmemeleri halinde, çalışma sürelerine ilişkin direktifi ihlal etmiş olurlar. Bu yönde bir düzenleme yapılmaması halinde asgari dinlenme sürelerine ilişkin hükmün içinin boşaltılması uygun hale gelir. Çalışma sürelerine ilişkin direktifin hükümlerine göre üye ülkeler, işçilerin belirli oranlarda asgari dinlenme sürelerine sahip olmalarını sağlamak üzere tedbirler almak zorundadırlar. İngiltere çalışma sürelerine ilişkin direktifi bir tüzük ile ulusal mevzuatına dönüştürmüştür. Ancak aynı zamanda ilgili Bakanlık, tüzüğün uygulanmasına ilişkin bir uygulama yönetmeliği de yayımlamıştır. Bu yönetmeliğe göre, işverenler, işçilerin asgari dinlenme sürelerini talep etmeleri halinde bu talebi dikkate almak zorundadırlar. Ancak yönetmelik işverenlere, talep edilmemesi halinde işçilere asgari dinlenme süreleri tanınması gerektiğine ilişkin bir yükümlülük yüklememektedir. Komisyon yapmış olduğu çalışmalar sonucunda, pratikte gerçekleştirilen bu uygulamanın çalışma sürelerine ilişkin direktifin ihlali anlamına geldiği sonucuna varmış ve bir tespit davasının açılması gerektiğine karar verilmiştir. Açılan dava Avrupa Adalet Divanı tarafından kabul görmüştür. İngiltere dava konusu olan uygulama yönetmeliği ile, çalışma sürelerine ilişkin direktifte ifade bulmuş olan yükümlülüklerini ihlal etmiştir. Üye ülkeler, sadece işçilerden bir talep gelmesi halinde asgari dinlenme sürelerinin tanınması gerektiğine yönelik bir düzenlemeye yer vermeleri yeterli olmayıp, asgari dinlenme sürelerinin uygulanması yönünde gerekli tedbirleri almak ile mükelleftirler. Dava konusu olayda olduğu gibi, işverenlere açık bir şekilde işçilere asgari dinlenme süreleri tanımaları yolunda bir yükümlük getirilmemesi halinde, çalışma sürelerine ilişkin direktif ile getirilmek istenen amaçların dışına çıkılmış olunur. Bu yönde bir hükme salt yönetmelikte yer verilmiş olması halinde dahi direktifin hükümlerinin içeriğinin boşaltılmasına neden olacağından dolayı Avrupa Topluluğu Hukukuna aykırılık teşkil etmektedir.

Köln Eyalet İş Mahkemesi Karar Tarihi : 26.6.2006 Sayısı : 14 Sa 21/06 Zimmet nedeniyle derhal fesih: İspat yükü işverenlere aittir. İşveren, işçinin kendisine ait olan bir çeki tahsil ederken paranın belirli bir miktarını zimmetine geçirdiği gerekçesi ile iş sözleşmesini derhal feshetmek isterse, zimmet olayının işveren tarafından ispat edilmesi gerekmektedir. İşçinin ise, tahsil edilen miktarın tam olarak usulüne uygun olarak teslim ettiğine dair ispat yükümlülüğü bulunmamaktadır. Bu durum en azından kabul edilebilir bir biçimde, tahsil edilen miktarın ne zaman ve kime teslim ettiğini ortaya koyabildiğinde geçerlidir. Davacı, 81 yaşında olan davalının yanında bakıcı olarak çalışmaktadır. Kendisine verilen görev tanımı arasında, oldukça varlıklı olan ve yüksek miktarlarda para harcayan davalıya ait ve davalının servetini idare etmekten yükümlü olan Avukat A tarafından düzenlenmiş olan çekleri tahsil etmekte de yer almaktadır. Ancak Davalı, tahsil edilen ve kendisine verilen parayı aldığına dair bir makbuz düzenlememektedir. Aralık 2004 tarihinde davacı, Avukat A tarafından düzenlenmiş ve imzalanmış olan her biri 500 tutarına olan dört çeki tahsil etmiştir. Ocak 2005 tarihinde davalı Avukat A nın yardımı ile davacının iş sözleşmesini çeklerden her biri için sadece 100 ibraz ettiği ve geri kalan miktarı kendisi alıkoyduğu gerekçesi ile derhal feshetmiştir. Davacı, açmış olduğu davası ile zimmet olayını reddetmektedir. Kendisi çeklerden tahsil etmiş olduğu miktarın tamamını davalıya teslim ettiğini iddia etmektedir. Davalının, parasına her zaman dikkat ettiğini ve banka ekstrelerini de haftalık olarak kontrol ettiğini belirtmiştir. Salt bu nedenden ve Avukatı A ile olan sürekli görüşmelerinden dolayı paranın belirli bir miktarını zimmete geçirmesine olanak bulunmadığını ifade etmiştir. Davalı, davacının tahsil etmiş olduğu paraları eksiksiz olarak teslim ettiğinin ispatlaması gerektiğini ifade etmiş ve bir kanıt ortaya koyamadığından dolayı iş sözleşmesini derhal feshettiğini belirtmiştir. Gerçekleştirilen derhal fesih geçersizdir. Medeni Kanunun 626.maddesinin 1.fıkrasına göre davalı, davacının zimmetine para geçirdiğini ispat etmek zorundaydı. Ayrıca davalı, kendisine teslim edilen paraları bir makbuz 315

karşılığında teslim almaya yönelik uygulamayı hayata geçirmediğinden dolayı ispat yükünü davacıya geri yüklenilmesi de mümkün değildir. Davalı, işveren sıfatı ile ödemenin kendisine nasıl yapılacağına ilişkin uygulamayı belirleme konusunda serbesttir. Bunun ile birlikte, işçiler, tahsil ettikleri paraları kime ve ne zaman teslim ettiklerini kabul edilebilir bir biçimde ortaya koyabildikleri zaman dava konusu olayda olduğu gibi, miktarı tam olarak ve usulüne uygun olarak teslim ettiklerini ispat etmek zorunda değildirler. 316

Köln Eyalet İş Mahkemesi Karar Tarihi : 1.3.2006 Sayısı : 3 Ta 23/06 Hastanede tedavi gören işçi bu durumundan dolayı doğrudan geriye dönük olarak iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiği gerekçesi ile dava açılabilmesi hakkına sahip değildir. Salt bir hastanede tedavi görüldüğü gerekçesi ile iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiği gerekçesi ile geriye dönük olarak dava açılması için yeterli değildir. İşçi, daha çok ve inandırıcı bir biçimde hastalığı nedeniyle objektif olarak dava dilekçesini yazamadığını veya haklarının diğer bir biçimde koruyamadığını ortaya koymak zorundadır. İşçinin, hastalığı nedeniyle hastane dışına çıkamamış olması yeterli bir neden teşkil etmemektedir. Alkol bağımlısı davacı davalının yanında Ekim 2003 tarihinden beri elektrik montaj işçisi olarak çalışmaktadır. Davacı daha önceden aşırı derecede alkol alıp çok defa işe gelmemesi nedeniyle ihtar almıştır. Eylül 2005 yine herhangi bir gerekçe göstermeden dört gün işe gelmemesi üzerine, işveren, iş sözleşmesini 13.9.2005 tarihinde derhal feshetmiştir. Davacı, 14.9.2005 ile 11.10.2005 tarihleri arasında alkol zehirlenmesi teşhisi konulması üzerine klinikte tedavi altına alınmıştır. 13.10.2005 tarihinde iş mahkemesinde açmış olduğu davası ile davacı, feshin geçersiz olduğunu ve geriye dönük olarak iş sözleşmesinin haksiz yere feshedildiği gerekçesi ile dava açılmasını talep etmiştir. Gerekçe olarak ise, gördüğü terapi sırasında hastaneyi terk etmesinin mümkün olmadığını ve ayrıca aşırı alkollü olması nedeniyle de sağlıklı hareket etmek kabiliyetinin engelli olduğunu, göstermiştir. İş mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda, mahkeme, iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiği gerekçesi ile geriye dönük olarak açılan davanın reddine karar vermiştir. Davacının temyiz talebinin de reddine karar verilmiştir. Davacını, geriye dönük olarak iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiği gerekçesi ile dava açma hakkı bulunmamaktadır. İşçinin Haksız Yere Feshedilmesinden Korunması Yasasının 5.maddesinin 3/1 fıkrasına göre bir dava geriye dönük olarak sadece, işçinin kendisine hazır edilmiş olan tüm olanaklara rağmen zamanında dava açamamış olması halinde, geriye dönük olarak dava 317

açabilmesi mümkündür. Bundan dolayı, geriye dönük olarak bir davanın açılabilmesi için, salt hastanede tedavi görülüyor olması yeterli bir neden değildir. Böyle bir olayda daha çok, işçin hastalığı nedeniyle objektif olarak kendisinin bir dava açabilmesi konusunda engelli olup olmadığı veya haklarını koruyabilecek bir üçüncü kişiyi görevlendirip görevlendirmeyecek durumda olduğu önem kazanmaktadır. Davacının, davayı açabileceği süre zarfında hastaneyi terk edebilmesi mümkün değildi, ancak davayı üçüncü bir kişi aracılığı ile veya mahkemeye telefon ile başvurarak davasını açabilmesi mümkündür. Davacıya, yazı veya telefon ile görüşmelerde bulunması tedavisi sırasında yasaklanmamıştır.bunun ile birlikte genel olarak tedavisi sırasında, dava açamayacak kadar hastalığı nedeniyle de engelli bir durumu bulunmamaktadır. 318

Berlin İş Mahkemesi Karar Tarihi : 5.9.2006 Sayısı : 96 Ca 23147/05 İşçiler, meslektaşlarına karşı yabancı düşmanlığını içeren ifadeler kullanmaları halinde iş sözleşmelerinin derhal feshedilmesini göze almak zorundadırlar. İşveren, bir işçinin meslektaşlarından birini uzun süreli olarak yabancı düşmanlığını içeren ifadeler kullanmak suretiyle aşağıladığı zaman iş sözleşmesini derhal feshedebilir. Meslektaşını sürekli gücendiren ve bu sırada açıkça yabancı düşmanlığı içeren bir tavır sergileyen bir işçinin, işveren tarafından istihdamının sürdürülmesi beklenemez. Davacı, davalı şehir su ve elektrik işletmesinde çalışmaktadır. Davacı, birkaç yıldan beri neredeyse her gün Polonya kökenli Alman bir meslektaşını yabancı düşmanlığı da içeren ifadeler kullanarak aşağılamıştır. Davalı bu olaydan ancak, açıkça ayrımcılığa maruz kalan işçinin çalışma konseyine baş vurup yardım istemesinden sonra haberdar olmuştur. İşveren olaydan haberdar olması üzerine, davacının iş sözleşmesini derhal feshetmiştir. Davacı tarafından, iş sözleşmesinin haksız yere fesih edildiği gerekçesi ile açılan dava Mahkeme tarafından reddedilmiştir. Karar ancak kesinleşmediğinden dolayı temyiz edilebilir. Davalı, iş sözleşmesini Medeni Kanunun 626.maddesinin 1.fıkrası uyarınca usulüne uygun olmak üzere derhal feshetmiştir. Davacının meslektaşını sürekli olarak aşağılaması yükümlülüklerini açık bir şekilde ihlal ettiğini ortaya koymaktadır. Yaşanan olay o denli bir boyuta varmıştır ki, işçinin iş sözleşmesi ihbar sürelerini dikkate alınmadan fesih edilmesi zorunlu olmuştur. İşverenler, çalışanlardan birinin diğerleri karşısında yabancı düşmanlığı sergilemesini kabul etmek zorunda değildirler. 319

320 Alman Federal Mahkeme Kararları