D İ N d e Z E K Â T ve S A D A K A

2.Kısım D İ N d e Z E K Â T ve S A D A K A Dinî Belgesel Derleme İsmet Kemâl GÖNEN - mimar - yıl : 2010 Ömerpaşa Sk. Mehmet Efendi Apt. 84/7 Erenköy İSTANBUL Tel ; 0 216 386 45 78 0 555 339 13 27

1 2.KISIM - İÇİNDEKİLER SAYFA İçindekiler ve bir NASİHAT ve bir ŞİİR......... 1 ZEKÂT + SADAKA ve ÖŞÜR ve HADİS ler........... 2-3 İNFÂK ve YARIŞMAK Hk.ve değerli SADAKALAR ve İKİZLER.!. 4-5 ZEKÂT + SADAKA ile ilgili âyetler........... 6-15 2-HADİS ve Hikâyeler. Hz.GAZÂLİ ve Hz.MEVLÂNA dan.... 16-17 Dini bir hüküm -> SEVDİĞİNİZ ŞEYLERDEN HARCAMAK Hk... 18 SAHTE CÖMERTLİK ve Hz.ÖMER, Hz.EBÛ BEKİR den sözler.. 19-20 Ve mirasa konan Müslüman Hk... CENNET CÖMERTLERİNDİR, bir rivâyet ve âyetler. 2/148.214. 4/124. 10/9. 35/33. 49/13. 77/3.4. 79/4.5. DİNİN ÖZETİ -> SEVDİRİN, NEFRET ETTİRMEYİN.!..... 21-Son Hz.İmâm GAZÂLİ,r.a, şu nasihati yapmış ; -------------------------------------- EY OĞUL.! İstediğin kadar yaşa, nasıl olsa birgün öleceksin. Dilediğini sev, nasıl olsa birgün ayrılacaksın... Ne istersen yap nasıl olsa birgün HESABINI VERECEKSİN. Ey OĞUL.! Maksadın, RÛHUNU OLGUNLAŞTIRMAYA, NEFSİNE HÂKİM OLMAYA BEDENİNİ de ÖLÜME HAZIRLAMAYA, gayret etmek olmalıdır. Çünkü son durağın KABİR olacaktır ve Kabirdekiler ; NE ZAMAN GELECEKSİN.? Diye seni beklemektedirler.! Sakın oraya AZIKSIZ gideyim deme.!( AZIK = İmân ve hayırlı işler) 17.09.2004 takvimi yaprağından alınan ŞİİR ; -------------------------------------------- YAPMAZ oldu bir HAYRI elimiz -- DÖNMEZ oldu bir ÖZÜRE dilimiz, TEŞEKKÜRE çoktan bitti pilimiz - En küçük damlada SABRIMIZ taştı, İNSAN OLMAK BU KADAR MI ZORLAŞTI.? Çağdaşlığı MASKE yaptık yüzlere Bu maskeler YAKIŞMADI bizlere, Özgürlükten HAKTAN yana sözlere HOŞGÖRÜMÜZ neden böyle darlaştı İNSAN OLMAK BU KADAR MI ZORLAŞTI.? Yediğimizi HARAM-HELÂL bir tuttuk Dişe göre ne bulduksa hep yuttuk MAHŞER-MÎZAN-KUR AN-VİCDAN unuttuk-yollarımız hep ZULÜMDE birleşti İNSAN OLMAK BU KADAR MI ZORLAŞTI.? Paspas oldu SEVGİ-SAYGI Paraya- AHLÂK döndü kanayan bir yaraya, Âilede ŞEYTAN girdi araya ---- Karı-Koca Kardeş-Bacı HIRLAŞTI, İNSAN OLMAK BU KADAR MI ZORLAŞTI.? EVDE PİŞEN bizi tatmin etmedi BEŞ YILDIZLI SOFRA kurduk yetmedi, ŞİŞELERLE yarışımız bitmedi -- Akıl-Fikir-Edep-Hayâ KÖRLEŞTİ, İNSAN OLMAK BU KADAR MI ZORLAŞTI.? BAYRAMLARDA 5-dakika Mezarlık Bir senede 2-NAMAZ nazarlık.! Ettik hâşâ ALLAH ile PAZARLIK Bir GAFLET ki içimize yerleşti, İNSAN OLMAK BU KADAR MI ZORLAŞTI.? Ey Mübârek AKL-ı SELİM nerdesin.? Sen ATEŞLE aramızda perdesin. HASRETİ var bil ki sana herkesin - CÜR ETİMİZ haddimizi çok aştı İNSAN OLMAK BU KADAR MI ZORLAŞTI.?

2 ZEKÂT ve SADAKA = İNFÂK sayılıyor ve Çeşitli faydaları var. ZEKÂT ; Her yıl muhtaçlara verilmesi gereken, Dini yardım -> İNFÂK tır ve VAR olan şeyin üzerinden 1-Yıl geçmesiyle, Bir Mümin... En az 1/40 -> %2.5 miktarında olup, Hz.Evliyâ... Üst sınırı -> ARTAN FAZLALIK 2/219.âyet. Hz.EbûBEKR.. Son üstü de -> MALIN TAMAMI Derhâl.. SADAKA ; Her çeşit yardım ve hayırlar SADAKA dır. Zamanı vakti saati yoktur ve MİKTARI sabit olmayıp, MADDİ ve MÂNEVİ yönleri de var ve Muhtaçlara verilmesi -> İNFÂK sayılıyor.. FITIR SADAKA sı -> FİTRE ; BAYRAM SADAKASI veya CAN SADAKASI olarak da bilinir.! Çünkü, Her yıl RAMAZAN AYI içerisinde de verilebileceği gibi, en geç, BAYRAMIN 1.Günü sabahından itibaren Bayram günleri içinde ve DİYANET çe BEELİRLENEN MİKTARDAN AZ OLMAMAK şartıyla, Muhtaçlara verilmesi ÖNGÖRÜLMÜŞ ve AİLE REİSİ tarafından, ÂİLENİN HER FERDİ için, verilmelidir.. Ö Ş Ü R ; Topraktan yetişen Ürünlerden, verilmesi gereken 1/10 ZEKÂT sayılıyor.. ALLAH ın LUTFU olarak topraktan yetişen ürünlerin paylaşımında, ALLAH ın hakkı olarak ONDA-BİR = 1/10 olarak belirlenmiş ve Bak-> 6/141.âyete.. muhtaçlara verilmesi emrediliyor. Aksi halde MALIN KAZANCIN BEREKETİ yok olur.! Maalesef, bu âhir zamandaki nesil, BEREKET in anlamını da, gücünü de bilmez - anlamaz.! BEREKET = Sağlam, yeterli bir çoğalmadır ve akıl ötesi Metafizik gizli bir kârdır.! Bu sebeple ÖŞRÜ verilmeyen ürünlerin, bereketi olmaz-sahibine fayda sağlamaz. İNFÂK = NAFAKA VERMEKTİR ki ; HER ÇEŞİT YARDIM ETMEKTİR ve BESLEMEK RIZIKLANDIRMAK GEÇİNDİRMEK, anlamındadır.. Alın teri ve Ticaret ve Miras kazancından veriliyor... İNFÂL = GANÎMET ten VERİLEN PAY dır, beleş kazançtan veriliyor. İNFÂK KUR AN-ı KERİM de, en çok emredilen DİNİ HÜKÜM... İNFÂK ALLAH hakkından önce gelen KUL HAKKI...

3 ZEKÂT MALI nın 4 ÇEŞİT olduğu bildirilmiştir : -------------------------------------------- 1.ALTIN ve GÜMÜŞ gibi kıymetli MADEN veya TAŞ'lar için, 2.Ticâret malları için, 3.Kasaplık 4 ayaklı HAYVANLAR için, 4.Yerden biten her türlü ÜRÜNLER için - (UŞR veya ÖŞÜR) MUHTAÇ kimseyi bularak -> GEREKTİĞİ miktarda yardım yapılmalı... Ata sözleri : ----------- AZ SADAKA --> ÇOK BELÂ DEFEDER.. Halk dilindeki söz. Bak-> 2/195.271. ve 11/114. ve 29/7.âyetler bu sözü anlatıyor. NE EKERSEN -> O'NU BİÇERSİN... İlgili âyetler -> 16/111. 36/54. 39/24. 40/17.40. 45/22.. Bir ŞİİR ve ilgili âyetler ; -------------------------- NEYİ EKERSEN,,, -> ONU BİÇERSİN.16/111. 36/54. 40/17.40. 45/22. KENDİ YOLUNU,,, -> KENDİN SEÇERSİN... 36/6.11.77.âyetler. ASLA ZULM ETMEZ > RABBİ, KULUNA. 3/117. 4/28.40.83.147. 10/44. HERKESİN ÇEKTİĞİ-> KENDİ CEZASI.. 3/54.112.165 4/121.123. 5/41. BismillâhirRahmânirRahîm. HADİS-i ŞERİF ler ; * MAL'larınızı --------------> ZEKÂT vererek koruyunuz... HASTA'larınızı ----------- > SADAKA vererek tedavi ediniz... SİZE gelecek BELÂ ları da -> DUA ile önleyiniz... * SADAKA nın (Allah rızası için iyiliğin) en fazîletlisi ; Müslüman kişinin İLİM ÖĞRENİP, öğrendiğini -> Müslüman kardeşine de ÖĞRETMESİ dir.. * MAL ı olan Malının,, KUVVET i olan kuvvetinin, İLMİ olan da -> ilminin SADAKA sını versin... * İNSANLAR ; neşir olunan İLİM den, daha fazîletli bir SADAKA vermiş değildir.. * AĞAÇ DİKEN hiçbir kişi yoktur ki, onun için, diktiği ağacın meyvesi kadar amel defterine ECİR ve SEVAP yazılmış olmasın" * Bir Müslüman bir AĞAÇ DİKER, veya diğer bir sûrette ZİRAAT EDER de bundan, KUŞ + İNSAN veya HAYVAN YERSE, O'sâhibi için SADAKA dır."

4 ZEKÂT ve SADAKA = İNFÂK tır... İNFÂK = HER ÇEŞİT YARDIM YAPMAK tır ve DİNİN belirlediği gerekli yerlere verilmelidir.. SADAKA >ALLAH RIZASI için verilen KUL HAKKI dır ve ALT ÜST sınırı belirlenmemiştir.. ZEKÂT-> CAMİ DİYANET gibi yerlere verilemez.. Ancak MUHTAÇ kimselere YAKIN AKRABADAN ve ÇEVREDEN Başlamak şartı ile bilinen-bilinmeyen FAKİR kimselere 1/40.Hesabından aşağı olamaz yukarısı serbest.! ZEKÂT-> Vermeyen kimselerin HİÇBİR İBÂDETİ KABÛL EDİLMİYOR.. Çünkü, KUR'AN-ı KERİM in İKİZ'lerinden, en önemlileri ; SALÂT ve ZEKÂT... = Namaz ve Zekât tır... ÂMENÛ ve ÂMİLUS SÂLİHÂTİ = İmân ve Hayırlı işler dir.. Bu iki kelimeler - âyet'i kerîmelerin çoğunda ayrılmıyor.! Bundan dolayı bunlara ; "KUR'AN-ı KERÎM in İKİZLERİ" dedik. Bu ikizler, bir bütünün iki simetrik yarısı gibidir, yâni ; birisi yok olursa, diğeri hiçbir işe yaramayan bir durumdadır. BÜTÜN DİNİ BİLGİ ve BELGELER, BUNU APAÇIK GÖSTERİYOR... DÜNYA da YARIŞMA için gereken işler ; Yarışmanın aslı ve kıymetlisi ; 1.KÖTÜLÜKLERİ ÖNLEMEYE ÇALIŞMAK ve 2.BAŞKALARINI KURTARMAYA ve İYİLİKLERE KOŞMAK,tır... 23/57->61.âyetler, Gerçekten RABBİNİ BÜYÜK BİLEREK ; * O NUN KORKUSU ile TİTREYENLER, * RABLERİNİN ÂYETLERİNE İNANANLAR, * RABLERİNE EŞ-ORTAK KOŞMAYANLAR, * Rablerine dönmeye inanıp kalpleri ürpererek, VERMESİ GEREKEN ŞEYLERİ VERENLER.! İşte bunlar, İYİ İŞLERDE YARIŞ EDERLER ve ÖNDE GİDERLER... 31/17.âyet, Hz.LOKMAN.a.s : "Ey oğulcağızım.! NAMAZI dos'doğru kıl ve İYİLİĞİ emret ve KÖTÜLÜKTEN vaz'geçirmeye çalış ve başına gelene de sabret. Çünkü bunlar azmedilmeğe değer işlerdendir... YARIŞMAK ile ilgili âyetler : Bak-> Devamı 20.Sayfada --------------------------- 23/57->61.; yukarıda arz edildi. 31/17...;. 57/21...; Cennete yarışarak koşuşun.! 77/3.4...; Görevlerine koşanlar buyrukları yayanlar.! 79/4.5...; Koşarak - Herkesi geçenler.! 83/25.26..; İyi işler için yarışanlar.!

5 GEÇERLİ SADAKA'lar şunlar : ------------------------- HADİS'i ŞERİF Külliyâtı-2.cilt-Tercüman-1984-sayfa 450'den ---------------------------------------------------------- * Öncelikle İNSAN, hayra kendinden başlamalı. * Sonra ÂİLE ve çocuklarının normal ihtiyaçları karşılanır. * GÜZEL BİR SÖZ ve AF BAĞIŞLAMAK -> SADAKA GİBİ dir.. * Her TESBİH TEKBİR ----- TAHMİD -------- TEHLİL Sübhânallah Allahüekber - Elhamdülillâh Diğer ZİKiR'ler. Örnek zikir ; LÂ HAVLE ve LÂ KUVVETE İLLÂ BİLLÂHİL ÂLİYYÜL AZİM.. * Her KÖTÜLÜKTEN MEN ve İYİLİĞİ ÖĞÜTLEMEK.. * Her kötülükten sakınmak ve iyiliklere koşmak, * KÖTÜ bir ÂDET ÇIKARMAMAK (İSLÂM'da,BİD'AT-i SEYYİE) örnek alınacak, güzel bir âdete sebep olmak. * Bilmeden, SADAKA VERİLMEMESİ gereken yerlere, sadaka vermek, (FÂHİŞE ye, HIRSIZ a, ZENGİN e v.s.) * HELÂL olan EŞLERİN birbirlerini, özveriyle CİNSEL tatmini... KUR'AN-ı KERİM in İKİZ'leri-nden, en önemlisileri ; SALÂT ve ZEKÂT... = NAMAZ ve ZEKÂT tır... ÂMENÛ ve ÂMİLUS SÂLİHÂTİ = İMÂN ve HAYIRLI İŞLER dir... Bu 2-kelimeler - âyetlerin çoğunda BİRLİKTE GEÇİYOR ve 1-KUŞ un KANATLARI gibi. Bu sebeple -> "KUR'AN-ı KERÎM in İKİZLERİ" dedik. Bu İKİZLER, 1-BÜTÜN ün simetrik 2-Yarısı gibi, yâni ; birisi YOK olursa, diğeri hiçbir İŞE YARAMAYAN bir durum.! BÜTÜN DİNİ BİLGİ ve BELGELER, BUNU APAÇIK GÖSTERİYOR... Bunun anlamı şu : ALLAH TEALÂ nın BÜTÜN EMİRLERİ ve ZEKÂT, SADAKA ve YARDIMLAR, yerine getirildiği takdirde ancak, NAMAZ bir anlam taşıyor.. Aksi takdirde hiçbir geçerliliği TEHLİKEYE giriyor.! Diğer taraftan, NAMAZ kılınmadığı fakat ZEKÂT verildiği zaman, ZEKÂT-> ÂDİ bir yardım kabul edilip karşılığı DÜNYADA veriliyor. Çünkü ALLAH TEALÂ nın ADALETİ, yardımları boş çevirmiyor. Ancak, NAMAZSIZ ZEKÂTIN -> Âhirette bir faydası olmayacağı anlaşılıyor. Çünkü NAMAZ ; ALLAH ın karşısında, RÜKÛ = Tanımak ve Boyun eğmek + SECDE anlamında olup bu iki hususa uyulmadığı taktirde, = Teslimiyet ve âcizlik.. diğer emirler şüpheli hâle geliyor ve dini içerikli değil de, sosyal, insani içerikli oluyor ki, bu sebeple RED edilebileceği söz konusudur.! Bak->47/1.8.9.âyetlerde ; BAZI KİMSELERİN, HAYIRLI - İYİ İŞLERİNİN AMELLERİNİN, ALLAH KATINDA HİÇBİR DEĞERİ OLMAYACAĞI.!

6 ZEKÂT ve SADAKA ile ilgili âyetler ; Eûzü billâhi mineş şeytânir racîm Bismillâhir'Rahmânir'Rahîm. Kovulmuş şeytandan Allah a sığınarak, Esirgeyen bağışlayan, Allah adıyla başlarım... 17/26.âyet, AKRABAYA ve YOKSULA ve YOLDA KALMIŞA, gerekli haklarını verin. ve gereksiz-boş işlere, malınızı saçıp-savurup, İSRAF etmeyin. 30/38.âyet, AKRABAYA ve YOKSULA ve YOLDA KALMIŞA, gerekli haklarını verin. ALLAH ın RIZASINI dileyip-isteyenler için bu en hayırlısıdır.. İşte bunlar ; muhakkak ki kurtuluşa, mutluluğa erenlerdir... 2/177.âyet, YÜZÜNÜZÜ doğuya ve batıya çevirmeniz, iyi olduğunuzu göstermez.! iyi olan kimse; ALLAH'a, ÂHİRET e, MELEKLER e, PEYGAMBERLER e ve KİTABA İNANAN ve ALLAH SEVGİSİYLE ; yakınlara yetimlere düşkünlere yolculara - yoksullara ve kölelere MAL VEREN-YARDIM EDEN ve NAMAZ kılan ve ZEKÂT veren ve VERDİĞİ SÖZLERİ TUTANLAR ve zorda darda - savaş alanında SABREDENLER'dir. İşte bunlar ; iyi - doğru olanlardır ve sakınanlar da ancak bunlardır... NOT ; Dinin insanlara emrettiği birçok özellikler bu âyette belirtilmiş. Burada 3 husus var 1.İnançla ilgili. 2.Yapılması mecburi işlerle ilgili. 3.SABIR la ilgilidir ve SABIR için, Hz.MEVLÂNA.r.a. Mesnevî de ; TANRI, VEL ASR Sûresinde, SABR ı HAK KA EŞ ETTİ buyurmuş ve böylece ; DİN in YARISININ İMÂN YARISININ da SABIR OLDUĞU, belirtilmiş... 2/195. Mallarınızı ALLAH yolunda sarf edin. Kendinizi kendi elinizle tehlikeye atmayın ve işlerinizi iyi yapın, Şüphesiz ki ALLAH iyi iş yapanları sever. NOT ; Âyetteki MUHSİN = İHSÂN EDEN kimseye deniyor. İHSÂN = işi noksansız tam yapmak ve işin hakkını vermek - sağlam yapmak - CÖMERT ve DÜRÜST OLMAK anlamında. Hz.MUHAMMED,sav, İHSÂN kelimesini şöyle tarif etmiş : ALLAH a, KENDİSİNİ GÖRÜYORMUŞ GİBİ İBÂDET ve KULLUK ETMEK tir. Âyetteki diğer önemli husus; İNFÂK = Nafaka vermek, beslemek, geçindirmek Zekât Sadaka vermek ve her çeşit yardım yapmak sıkıntılardan kurtarmak, Anlamındadır. Kur an-ı Kerîm de, AĞIRLIKLA üzerinde durulan bir husustur.. Çünkü, Kur an-ı Kerîm de ; KUL HAKKI ALLAH HAKKINDAN ÖNCE GELİYOR..! Bu sebeple Allah Tealâ, sosyal yaşamda PAYLAŞMAYI ön plânda emrediyor ve MUHSÎN olmayanların ; başlarına çeşitli belâların geleceğine işâret var.! Bu sebeple ; CENNETLERE, ANCAK CÖMERTLER GİRECEK tir.. demişler... 2/215. Ey MUHAMMED.! Sana, neyi harcayacaklarını sorarlar. De ki : "Harcayacağınız MAL PARA ; ANA BABA YAKINLAR YETİMLER DÜŞKÜNLER ve YOLCULAR içindir... Yaptığınız her iyiliği, şüphesiz ki Allah bilir.

7 2/219. Ey MUHAMMED.! Sana, İÇKİ ve KUMAR ı sorarlar.? De ki : İkisinde de BÜYÜK GÜNAHLAR ve İNSANLARA BAZI FAYDALAR vardır.! Fakat günahları ve zararları faydasından çok daha büyüktür..! SANA, HARCAMALARI GEREKENİ de sorarlar.? De ki : A R T A N I.! Böylece ALLAH, Dünya ve Âhiretle ilgili şeyleri sizlere, DÜŞÜNMENİZ için, âyetleriyle - hikmetleriyle açıklıyor... 2/220. Sana YETİM leri de sorarlar.? De ki ; Bunların işlerini düzeltmek hayırlıdır.! Eğer, bunlarla birarada yaşarsanız, bunlar sizin kardeşlerinizdir. Allah, DÜZELTEN ile BOZANI birbirinden ayırmasını bilir. Eğer ALLAH dileseydi sizi ZORA, sıkıntıya sokardı.! ALLAH, şüphesiz ki Güçlü dür - Hakîm dir.. NOT ; Âyetlerde ; 1. İÇKİ ve KUMAR ın HARAM olması ve sebebi belirtiliyor. 2. HAYIR-HASENÂT için harcanması gereken miktar İHTİYAÇTAN FAZLASI = ARTAN olarak açıkça belirtiliyor ki ; Bu hükme de, insanların uyduğu söylenemez.! Çünkü ; 3. İnsanların âyetleri DÜŞÜNMESİ ve İNANMASI ve UYGULAMASI emrine karşılık olarak bütün ilâhi kitaplar, bu âhir zamanda RAFA KALDIRILMIŞ durumdadır... Zaten böyle olmasaydı eğer, elbette KIYÂMET KOPMAZDI... 4. ÖKSÜZ ve YETİM lere, Allah Tealâ pek çok değer veriyor ki, âyetlerde bu hususa yer verilmiş. Maalesef, asrımızda ÖKSÜZ ve YETİM lere, kimse sahip çıkmıyor ve evlerde KÖPEKLER evlât ediniliyor. Bu KIYÂMETİN BİR ALÂMETİDİR. KIYÂMETİN DİĞER ALÂMETLERİ ; İçki + Kumar + Zinâ + Haramlar + İtaatsizlik. 2/245. KİM var ki ; (ALLAH'ın kullarına iyilik ederek) ALLAH'a güzel bir surette ÖDÜNÇ VERSİN de, ALLAH bunu O'kimseye fazlasıyle kat-kat ödemesin.? ALLAH, hem darlaştırır - hem bollaştırır. Hepiniz sonunda O'na dönüp ulaşacaksınız... 2/261. MALLARINI ALLAH YOLUNDA -> HARCAYANLARIN DURUMU ; Her başağında 100 tane olmak üzere 7 başaklı tanenin durumu gibidir. ALLAH ; dilediğine kat kat verir. ALLAH ın lütfu-ihsânı çok geniştir ve O, her şeyi bilir... 2/262. MAL arını PARA larını ALLAH YOLUNDA harcayıp ta ; sonra verdiği kimselerin başına kakmayanlar ve onlara MİHNET yüklemeyen, EZİYET etmeyenlerin mükâfatları Rableri katındadır. BUNLARA KORKU YOK tur BUNLAR ÜZÜLMEYECEKLER dir. 2/263. GÜZEL BİR SÖZ ve bir suç bağışlama, peşinden EZÂ gelen SADAKADAN daha iyidir. Andolsun ki ALLAH zengindir-sakindir-bağışlayandır. 2/264. Ey İNANANLAR.! ALLAH a ve âhiret gününe inanmadığı hâlde ; GÖŞTERİŞ İÇİN MALINI HARCAYAN ve bunu, muhtaçların başına kakıp bunları azarlayarak-inciten kimseler gibi ; SADAKA larınızı ve hayırlarınızı BOŞA çıkarmayın.! Bu durumu ; Üzerinde toprak bulunan bir KAYA nın durumu gibidir ki ; kayanın üzerine bol yağmur yağdığı zaman, onu cascavlak - çıplak bırakıverir.! İşte böylece onlar da, kazandıklarından bir şey elde edemezler. Andolsun ki ALLAH, inkâr eden KÂFİR leri doğru yola eriştirmez.

8 2/265. ALLAH RIZASI kazanmak ve kalplerdeki İMÂNI sağlamlaştırmak için, MALLARINI HARCAYAN ların durumu ; tepede bulunan ve ona, bol yağmur yağdığında yemişlerini - ürünlerini 2 KAT veren veya bol yağmur yağmasa bile, serpinti ile verim veren bir bahçenin durumu gibidir. Andolsun ki ALLAH bütün yaptıklarınızı görüyor. 2/266. Hangi biriniz - Kendisi İHTİYARLAMIŞ, çocukları da ÂCİZ ve güçsüzken, altlarından ırmaklar akan hurmalığının veya üzüm bağının veya her çeşit meyveleri bulunan bahçesinin ; ATEŞLİ BİR KASIRGA nın kopmasıyla, yanıp-kül olmasını ister.? DÜŞÜNMENİZ için ALLAH, ÂYETLERİNİ BÖYLECE AÇIKLIYOR.. 2/267. Ey İNANANLAR.! Kazandıklarınızın TEMİZ lerinden ve size yerden yetiştirdiklerimizden hayra-harcayın. SİZİN, İĞRENİP de alamayacağınız PİS ŞEYLERİ hayır için harcamayın.! ALLAH ın ZENGİN ve övülmeye lâyık olduğunu bilin... 2/268. ŞEYTAN, SİZİ FAKİRLİKLE KORKUTUR ve SİZE CİMRİLİĞİ TAVSİYE EDER. ALLAH da ; kendisinden mağfiret ve bereket-bolluk vadeder... Andolsun ki ALLAH ın lütfu-ihsânı boldur - O, her şeyi bilir... 2/270. Ve HAYIR-HASENÂT için harcadıklarınızı ve adadığınız ADAK ları, ALLAH mutlaka bilir ve Zalimler için, hiçbir yardımcı yoktur... 2/271. SADAKALARI açıkça verirseniz ne-hoş ne-güzel.. Eğer onları, yoksullara gizlice verirseniz, bu iş sizin için daha hayırlıdır. Ve Allah hayırlarınızla, kötülüklerinizden bir kısmını örter.! Andolsun ki ALLAH, iyilik ve kötülüklerden haberdardır. 2/273. SADAKALAR, kendilerini ALLAH yoluna harcamış YOKSULLAR içindir. Bunlar, yeryüzünde dolaşmazlar ve TOK GÖZLÜ oldukları için, bilmeyenler bunları ZENGİN sanır. SEN bunları ancak yüzlerinden tanırsın, çünkü yüzsüzlük ederek insanlardan bir şey istemezler. HAYIR için harcadığınız her şeyi, muhakkak ki ALLAH bilir... 2/274. Gece-gündüz, açık-gizli MAL larını, muhtaçlara harcayanların mükâfatları, Rableri katından mutlaka verecektir ve BUNLARA KORKU YOK tur ve BUNLAR ÜZÜLMEYECEKLER dir... 2/277. İNANIP da yararlı işler işleyenlerin ve NAMAZ kılıp ZEKÂT da verenlerin, Rableri katında elbette mükâfatları vardır. BUNLARA KORKU YOKTUR ve BUNLAR ÜZÜLMEYECEKLER dir.. 2/280. BORÇLU darda ise ; eli genişleyinceye kadar bekleyin. Ancak ; BORCU, SADAKA OLARAK BAĞIŞLAMANIZ, sizin için daha hayırlıdır...

9 3/16.17. Ey RABBİMİZ.! BİZ şüphesiz inandık. Bu sebeple, günahlarımızı bağışla ve bizi ateşin azabından koru.. diyerek, SAKINANLARDAN, SABREDEN DOĞRU OLAN GÖNÜLDEN KUL luk EDEN ve MALLARINDAN, YOKSULLARA HARCAYAN ve SEHER VAKİTLERİNDE de, GÜNAHLARININ BAĞIŞLANMASINI DİLEYEN kulları, ALLAH ın nimetlerine erecektir.. 3/92. SEVDİĞİNİZ - beğendiğiniz şeylerden, ALLAH yolunda muhtaçlara yardım için harcamadıkça, hayra ve İYİLİĞE erişemezsiniz ve her neyi harcarsanız, ALLAH onu mutlaka bilir.. 4/36.37. Yalnız ALLAH a KUL luk edin ve O na hiçbir şeyi ortak koşmayın. ANA ya BABA ya YAKIN lara YETİM lere YOKSUL FAKİR lere yakın KOMŞU lara - uzak KOMŞU lara YOLDA KALMIŞ YOLCULARA ve sahip olduğunuz KÖLE ve CÂRİYE ve HİZMETÇİ lere İYİLİKLER EDİN. Muhakkak ki ALLAH, öğünen ve kendini beğenen kibirlileri sevmez. Çünkü onlar ; hem CİMRİLİK eder hem de insanlara CİMRİLİĞİ TAVSİYE ederler ve ALLAH ın kendilerine verdiği bol nîmeti de gizlerler. BİZ, NANKÖR lere > alçaltıcı bir azap hazırladık.. 4/38. Bu NANKÖR ler, ALLAH a ve ÂHİRET GÜNÜNE inanmadıkları halde : Mallarını ancak > insanlara GÖSTERİŞ olsun diye harcarlar.! ŞEYTAN, kime arkadaş olmuşsa O, ne kötü bir arkadaştır.! 4/39.40. Onlar, ALLAH a ve ÂHİRET GÜNÜNE inanıp da, ALLAH ın kendilerine verdikleri şeylerden hayır-hasenât için harcamış olsalardı eğer, onlara zarar mı verirdi..? Ve ALLAH, onları çok iyi biliyor... Hiç şüphesiz ki ALLAH, asla haksızlık yapmaz ve Zerre kadar bir iyilik olsa, bunun karşılığını kat kat artırır ve iyilik yapana da ayrıca, lütfundan büyük bir mükâfat verir... 4/114. Onların, gizli-saklı konuşmalarının çoğunda bir hayır yoktur. Ancak, SADAKA yı, İYİLİĞİ ve İNSANLARIN ARASINI DÜZELTMEYİ konuşanların-emredenlerin bu sözlerinde hayır vardır ve bunları yalnız ALLAH RIZASI kazanmak için yapana büyük mükâfat verilir. 5/12. Andolsun ki ALLAH, İsrâiloğullarından söz almıştı ve içlerinden, 12 reis seçmiştik. ALLAH : BEN, muhakkak ki sizinle beraberim. Eğer NAMAZ kılar ve ZEKÂT verirseniz ve Peygamberlerime inanır ve Peygamberlere yardım ederseniz ve ALLAH a BORÇ veriyor gibi, fakirlere yardım eder ve iyilikler yaparsanız andolsun ki sizin, kötülüklerinizi örterim ve sizi, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyarım. Bundan sonra, kim inkâr yolunu seçerse, şüphe yok ki, doğru yoldan sapmış olur... dedi. 6/141. Çardaklı veya çardaksız bağları ve bahçeleri ve ürünleri veya çeşitli HURMA ları ve ekinleri ve birbirine benzeyen-benzemeyen ZEYTİN ve NAR ları yaratıp-yetiştiren ALLAH tır. Meyve verdiği zaman, meyvesinden yiyin. DEVŞİRİLİP TOPLANDIĞI GÜN ; ALLAH ın HAKKINI, ZEKÂT - SADAKA OLARAK MUHTAÇLARA VERİN.! Fakat İSRÂF etmeyin. Çünkü ALLAH, israf edenleri sevmez...

10 9/58. SADAKA lar + ZEKÂT lar hakkında da, SANA dil uzatanlar da var.! Eğer sadakalardan onlara bir pay verilseydi memnun kalırlardı.! Fakat, bir pay verilmediği zaman hemen kızarlar.. NOT ; Rivayet edilmiş ki Hz.MUHAMMED,sav, bir ganimeti paylaştırırken, orada bulunan TEMİM oğullarından birisi : YÂ MUHAMMED.! ADALETİ GÖZET. diyerek Peygamberi ikaz edince ÖYLE Mİ.! BEN DE ADALETİ GÖZETMEZSEM, KİM GÖZETİR.? diyerek Hz.MUHAMMED,sav oradakilere mukabelede bulunmuş. Aşağıdaki âyetlerde ise ; ZEKÂT ve SADAKA gibi verilmesi gereken hayırların kimlere verileceği, ve bu kimselerin dışındakilere verilenlerin kabûl görmeyeceği belirtilmiş... 9/59. Keşke onlar ALLAH ve RESULÜNÜN, kendilerine verdiklerine razı olup da : ALLAH BİZE YETER.! YAKINDA BİZE de ALLAH LÜTFEDER ve RESÛLÜ de DAĞITIR. BİZ, ÜMİDİMİZİ ALLAH a BAĞLADIK deselerdi.! 9/60. SADAKA lar ve ZEKÂT lar -> ALLAH tan bir FARZ olarak ancak ; FAKİR lere ve DÜŞKÜN lere(hasta v.s)ve O MALI TOPLAMAYA MEMUR OLANLARA ve GÖNÜLLERİ MÜSLÜMANLIĞA ISINDIRILACAK OLANLARA ve KÖLE lere ve BORÇLU lara ve ALLAH YOLUNDA SAVAŞANLARA ve YOLDA KALMIŞ YOLCULARA VERİLMELİ dir ve bu hüküm ALLAH ın hükmüdür. Andolsun ki ALLAH her şeyi bilir, HÜKÜM ve HİKMET sahibidir... 9/79. Gönülden SADAKA veren veya güçleri yettiği kadar sadaka veren inananlarla alay edip bunları ayıplayan kimseleri ; ALLAH rezil edecektir ve onlar için elemli bir azap daha var.. 9/103. Ey MUHAMMED.! Bu kimseleri temizlemek - paklamak için bunların mallarından SADAKA AL ve bunlara dua et. SENİN DUAN, sükûn ve huzur verir. Andolsun ki ALLAH, her şeyi işitir ve bilir... 9/104. ALLAH ın, TÖVBE eden kullarının tövbesini kabûl edeceğini ve SADAKA lar aldığını ve O nun tövbeleri kabûl edici ve muhakkak ki çok merhametli olduğunu, onlar bilmiyorlar mı.? 11/114. Gündüzün iki ucunda ve gecenin - gündüze yakın zamanlarında, NAMAZ kıl. Doğrusu, İYİLİKLER > KÖTÜLÜKLERİ GİDERİR.! Bu, ÖĞÜT kabul edenlere bir öğüttür... 11/111. Hiç şüphe yok ki RABBİN, ONLARIN YAPTIKLARINA TAM BİR KARŞILIK VERECEKTİR.! Çünkü Rabbin, onların yaptıklarını elbette biliyor. 14/31. Ey MUHAMMED.! inanan kullarıma söyle ki, O gün gelip-çatmadan önce NAMAZ kılsınlar ve kendilerine verdiğimiz RIZIKLARIN BİR KISMINI da, gizli veya açık olarak MUHTAÇ KİMSELERE VERSİNLER. Çünkü O gün O büyük hesap gününde, ne alış-veriş ve ne de karşılıklı dostluklar asla bir fayda sağlamaz.!

11 16/71. ALLAH, RIZIK hususunda bazı kimseleri üstün kılmıştır.!(zengin) Bol rızka kavuşanlar da, emirleri altında bulunan kimselerin rızkını adaletli ve KENDİLERİYLE EŞİT olarak vermezler.! Hâlâ ALLAH ın nimetini bile bile inkâr mı ediyorlar..? 17/29. Elini boynuna bağlayıp, CİMRİ OLMA sakın.! Büs'bütün de açılıp, TUTUMSUZ OLMA sakın.! Sonra pişman olurda, açıkta kalırsın... 29/7. İnanıp-hayırlı iş işleyenlerin kötülüklerini andolsun örteriz. Onları, yaptıklarının en güzeli ile mükâfatlandırırız." 53/33->35. Ey MUHAMMED.! Dinden yüz çevireni ve malından çok azını verip, VERMESİ GEREKENİ vermemekte direnen -> O inatçıyı gördün mü.? Gizli-GAYB ilmi kendisinin yanında da, O mu biliyor-görüyor.? NOT ; Rivâyete göre bu âyet VELİD B.MUĞİRE isimli Münâfık hakkında inmiş ve VELİD, Müslümanlığı kabûl edince arkadaşları onu kınamış-ayıplamış ve O da, GÜNAHLARININ BAĞIŞLANMASI için, Müslüman olduğunu söyleyince arkadaşı : MALLARINDAN BİR KISMINI VERİRSE GÜNAHLARINI YÜKLENEBİLECEĞİNİ söylemiş ve VELİD bu sebeple Müslümanlıktan çıkmış. Fakat SÖZ verdiği mallarının da bir kısmını günahlarını yüklenen arkadaşına vermemiş. Bu sebeple bu âyet gelmiş. Ancak ZEKÂT, SADAKA gibi Dinen verilmesi gereken şeyleri vermeyen Müslüman, DİNDEN YÜZ ÇEVİRMİŞ olur mu olmaz mı.? Bu ince mesele SIRAT KÖPRÜSÜ sayılır. Bak->9/103.109.âyetlere ; ARINMAK için SADAKA VERMEK ve ALLAH RIZASI Hk... 53/36.37. Ve MÛSÂ nın ve sözünü yerine getiren İBRÂHİM in sayfalarında yazılmış olan hükümler -> kendisine bildirilmedi mi.? NOT ; Âyette ; Hz.MÛSÂ ya a.s ve Hz.İBRÂHİM e a.s, verilen İLÂHİ KİTAP, yazılı sayfalar olarak gönderilmiş olduğu ve bu Kitapların İslâm dininden önce Araplarla Yahudiler tarafından bilindiği belirtiliyor. Bak->52/2.âyete İnce deri üzerine satır satır yazılmış KİTAPLARA işaret edilmektedir ve KUR AN-dan önce Araplar arasında TEVRAT, İNCİL hükümlerinde ve 53/38.39.da GÜNAHLARIN CEZASI, ANCAK SAHİBİNE AİTTİR. değişmez kanunu varken, başka bir kimseye, Mal karşılığı günah devretme gibi işleri çıkaranlar azarlanıyor. 53/38.39. Muhakak ki HİÇBİR KİMSE, BİR BAŞKASININ GÜNAHINI YÜKLENEMEZ.. Ve HER İNSAN, ancak KENDİ ÇALIŞTIĞININ KARŞILIĞINA KAVUŞUR.. 53/40.41. Ve her İNSANIN ne için çalıştığı elbette görülecektir.. Sonra ONA, kazancının karşılığı eksiksiz olarak verilecektir. 57/7. ALLAH a ve Peygamberine inanın ve size lütfedip-verdiği, MALLARIN bir kısmını O nun vekili olarak O nun yolunda harcayın. Çünkü ALLAH a inanıp da O nun yolunda hayır - hasenât yaparak, Mal harcayan kimselere büyük mükâfat vardır..

12 57/10. Ve SİZE ne oluyor da ALLAH yolunda MAL harcamıyor sunuz.? Hâlbuki, Göklerin ve yerin MİRASI ALLAH ındır.. FETİHTEN-SAVAŞTAN ÖNCE MAL HARCAYAN ve SAVAŞANLAR, diğerleriyle aynı-eşit olamazlar ve elbette diğerlerinden DAHA ÜSTÜN dür.. Fakat ALLAH, hepsine de güzel mükâfatlar vadetmiştir.. Andolsun ki ALLAH, yaptığınız her şeyden haberdardır.. 57/11. Eğer, KİM ALLAH a güzel bir BORÇ - ödünç verirse ; ALLAH da karşılığını kat-kat olarak ona verir ve ayrıca ona, çok değerli bir mükâfat daha vardır.! NOT ; ALLAH a BORÇ VERMEK = MUHTAÇLAR, ALLAH RIZASI için YARDIMLAR YAPMAK. Dünyadaki işler İlâhi sınavlardır ve Kimin Malı-> kime veriliyor.? Çok iyi düşünülmeli ve EDEPSİZCE bir düşünüşten-davranıştan sakınılmalı..! Aksi halde EDEPSİZİN İbâdeti ve İtaati de kabul edilmeyip başına çarpılabilir.! MEKR = İnsanları şüpheye düşürüp sınamaktır ALLAH A BORÇ VERİN. teklifi de bir sınavdır.! Çünkü * KİM, HANGİ KİMSE ALLAH a BORÇ VEREBİLİR.? * ALLAH TEALÂ, MUHTAÇLARI DOYURMAYA-KAYIRMAYA ÂCİZ Mİ KALMIŞTIR.? ASLA.! İşte bütün bu hususlar dahilinde, imânlı kimse EDEP SINIRINI aşmamalı... 57/18. SADAKA veren Erkekler ve Kadınların ve ALLAH a güzel bir borç, verenlere verilecek karşılık, muhakkak ki kat-kat artırılır ve ayrıca bunlara çok değerli bir mükâfat daha vardır. 58/12. Ey İNANANLAR.! PEYGAMBER ile gizli şeyleri konuşmadan önce, SADAKA verin.. Bu iş sizin için çok hayırlı ve temizdir... Eğer verecek bir şey bulamazsanız size bir sorumluluk yoktur. Çünkü ALLAH, çok bağışlar-merhamet eder... 58/13. MAHREM-Özel Gizli şeyleri konuşmadan önce SADAKA vermekten Niçin çekindiniz.? Çünkü, bu emri yerine getirmediniz.! Fakat ALLAH TÖVBE nizi kabûl etti. Artık NAMAZ KILIN ve ZEKÂT VERİN ALLAH a ve PEYGAMBERİNE İTAAT EDİN. Andolsun ki ALLAH, bütün hâlinizden ve yaptıklarınızdan haberdardır... NOT ; Âyetlerden anlaşılan şu ki ; BAĞIŞLANIP AFFA UĞRAMAK veya TEMİZLENİP ARINMAK için SADAKA VERMEK GÜNAHLARA KEFÂRET oluyor ve ALLAH TEALÂ, her fırsatta ; Müslümanları Günahlardan temizleyip - arındırmak istiyor ve KEFÂRET için KENDİSİNE İBÂDETİ DEĞİL, MUHTAÇLARA YARDIM ETMEMİZİ öneriyor. ALLAH TEALÂ nın bu tutumu, FAKİRLERE - MUHTAÇLARA Merhametinin kanıtıdır... Bu sebeple olsa gerek, Cennete girme önceliği İMÂNLI-SABIRLI FAKİRLERİNMİŞ.

13 63/10.11. Herhangi birinize ÖLÜM GELDİĞİ ZAMAN : EY RABBİM.! BANA BİRAZ DAHA İZİN VER ve BEN de SADAKA VERİP İYİ KİMSELERDEN OLAYIM.! diye ölümü geciktirmek için yalvarmadan önce size verdiğimiz temiz-güzel şeylerden ALLAH RIZASI için hayır - hasenat yapın. Ve ALLAH, ECELİ GELİP-ÇATAN HİÇ KİMSEYİ ÖLÜMDEN GERİ BIRAKMAZ. Andolsun ki ALLAH, yaptığınız her şeyden elbette haberdardır.. 64/17. Eğer ALLAH a ÖDÜNÇ VERİR gibi HAYIR-hasenât yaparsanız.! ALLAH bunu kat-kat olarak size geri verir ve sizi bağışlar.! Andolsun ki ALLAH ŞÜKRÜN karşılığını verir ve ACELE etmeyendir. 68/17.18. BİZ onları, evvelce sınadığımız BAHÇE SAHİPLERİ gibi SINADIK.! Hani bir sabah erken ve kimseler görmeden kendi bahçelerindeki ÜRÜNÜ toplamayı ve YOKSUL un PAYINI VERMEMEYİ PLÂNLAMIŞ lardı. 68/19.20. Ve ONLAR UYKUDA iken RABBİNDEN gelen bir FELÂKET, BAHÇE lerini tamamen HARABEYE çevirip, SİMSİYAH TANINMAZ bir hale SOKMUŞTU.! 68/21.->25. ONLAR da, sabahleyin birbirlerine seslenerek : HAYDİ.! Ürünlerinizi toplamak için erken davranın. demişler, Ve yola çıktıkları zaman ONLAR aralarında GİZLİCE konuşarak : BUGÜN orada, YANIMIZA hiçbir YOKSULU YANAŞTIRMAYIN. diyorlar Ve yoksullara ENGEL olmağa kendi güçlerinin yeteceğini sanarak, erkenden yola çıkmışlardı... 68/26.27. Fakat.! BAHÇE lerini HARAP halde gördükleri zaman dediler ki : Belki YOLUMUZU ŞAŞIRDIK.! nihayet gerçeği anladıklar zaman : HAYIR.! DOĞRUSU BİZ MAHRUM BIRAKILDIK. demişlerdi... 68/28.->30. İçlerindeki AKILLI olan da : BEN SİZE, RABBİNİZİ TENZİH ve TESBİH ETMELİSİNİZ - dememiş miydim.! Deyince ONLAR da : * RABBİMİZ SÜBHÂN ve yücelerin yücesidir. Muhakkak ki, BİZ ler ZALİM KİMSE lermişiz, kendimize yazık ettik.! dedi. Ve ardından da, SUÇU birbirlerine yüklemeye koyulmuşlardı.! 68/31.32. Ve ONLAR : BİZE yazık oldu.! Çünkü BİZ gerçekten AZMIŞTIK.. Belki RABBİMİZ bunun yerine BİZE daha hayırlısını verir. Artık BİZ, RABBİMİZDEN dilemede ve beklemekteyiz.. dediler.. 68/33. İŞTE DÜNYA AZÂBI BÖYLEDİR ve Âhiret azâbı ise çok büyüktür... Keşke bilmiş - anlamış olsanız.!

14 73/20. Ey MUHAMMED.! Gecenin üçte iki kısmında veya bazen de gecenin yarısı kadar kısmında, Senin ve seninle beraber olan kimselerin, ayakta durarak İBÂDET ettiğinizi, Rabbin elbette biliyor... ALLAH, gece ve gündüzü de ölçer... ALLAH, sizin O nu hakkıyla bilemeyeceğinizi ve O nu, Hakkıyla takdir edemeyeceğinizi bildiği için, ALLAH sizi bağışlamış ve sizin TÖVBE lerinizi kabûl etmiştir... Siz de artık, KUR AN-dan KOLAYINIZA GELENİ OKUYUN.! İçinizdeki hasta olanları veya ALLAH ın lüfundan rızık kazanmak için yeryüzünde dolaşıp ticaret yapanları veya ALLAH yolunda savaşanları da, ALLAH elbette bilmektedir... NAMAZDA da - KUR AN-dan KOLAYINIZA GELENİ OKUYUN.! NAMAZI KILIN ve ZEKÂTI da VERİN... ALLAH a, gönülden gelen güzel borçlar - ödünçler verin.! Kendinizin faydası için yaptığınız bu hayırları - iyilikleri, daha büyük mükâfatlar olarak, ALLAH katında bulacaksınız... ALLAH tan bağışlanma - af dileyin... Şüphe yok ki ALLAH, çok bağışlayan ve çok merhamet edendir... 74/43. Günahkârlar O GÜN diyecekler ki : "BİZ NAMAZ KILMADIK ve YOKSULU DOYURMADIK. 76/8->10. Bunlar, CANLARI ÇEKTİĞİ halde KENDİ İHTİYAÇLARI olduğu halde Yemek ve rızıklarını YOKSULLARA-YETİMLERE-ESİRLERE verirler ve bunları doyururlar. Sonra da : BİZ SİZİ, ancak ALLAH RIZASI için DOYURUYORUZ. SİZDEN bir KARŞILIK ve ne de bir TEŞEKKÜR İSTEMİYOR-BEKLEMİYORUZ. Muhakkak ki BİZ, SURATLARIN ASILACAĞI O DEHŞETLİ GÜNDEN ve RABBİMİZDEN de KORKUYORUZ. derler... 90/5.7.10.->18.âyetler ; İNSANOĞLU, kendisine kimsenin güç yetiremeyeceğini mi sanıyor.? İnsanoğlu, kimsenin kendisini görmediğini mi sanıyor...? BİZ ONA, eğri ve doğru iki yolu da göstermedik mi...? Fakat O, ZOR geçiti aşmaya girişemedi...! Fakat O, ZOR GEÇİTİ aşmaya girişemedi...! O ZOR geçitin ne olduğunu sen bilir misin.? O'GEÇİT ; bir köle azât etmek, Veya açlık gününde, yakınlığı olan bir öksüzü, veya toprağa serilmiş bir yoksulu doyurmaktır.! Sonra, inanıp - birbirlerine SABRI tavsiye eden, merhametlilerden olmayı tavsiye edenlerden olmaktır.! İşte bunlar, amel defterleri SAĞ'dan verilenlerdir... 92/5->7. * ELİNDE BULUNANDAN VERENİN, * ALLAH'a KARŞI GELMEK'ten SAKINANIN, (Şerîat'ine uymak) * EN GÜZEL SÖZ OLAN, ALLAH'ın BİRLİĞİNİ DOĞRULAYANIN, işlerini kolaylaştırırız.!

15 92/8->10. Fakat ; * CİMRİ'lik EDEN, * KENDİNİ, ALLAH'tan MÜSTAĞNÎ SAYAN,(ALLAH a ihtiyaç duymayan) * EN GÜZEL SÖZÜ YALANLAYAN KİMSENİN de, güçlüklere uğramasını kolaylaştırırız.! 92/17->21. ARINMAK - temizlenmek için > MAL-SADAKA VEREN kimseler ise, Cehennemden uzak tutulurlar ve bunlar yaptıkları iyilikleri, başkalarına iyi görünmek için değil yalnız ALLAH ın RIZASI nı kazanmak, yalnız Yüce Rabbinin hoşnut olması için yapanlardır.. Elbette, kendileri de hoşnut edilecektir... 98/5. (Bak->Rûm S.30/30.âyete.) Hâlbuki onlara şu emredilmişti ; DOĞRU olmak - DİNİ yalnız ALLAH a has kılmak yalnız ALLAH a kul olmak - NAMAZ kılmak ZEKÂT vermek İşte, EN DOĞRU DİN budur... 100/6->8. Muhakkak ki İNSAN, Rabbine karşı çok NANKÖR'dür.! Ve dâima buna, kendisi de şahittir. Ve dâima MAL'a düşkün olup - O İNSAN pek katıdır... 104/1->4. Arkadan çekiştirmeyi, yüzüne karşı alay etmeyi ve ayıplamayı âdet edinen kişilerin, vay haline.! O KİMSE ki; MAL yığıp onu tekrar - tekrar sayar. O KİMSE ki; Malının ebedî hayat mı vereceğini sanıyor.? Hayır.! Elbette O, yakıcı cehenneme atılacaktır.. ZEKÂT - SADAKA ile ilgili âyetler : --------------------------------- 2/3.43.83.110.177.195.215.219.220.245.254.258.261->280. 3/92.99.134.180. 4/5.8.39.40.77.127.162. 5/12.55. 6/141.160. 7/156. 8/2.3.36.60. 9/5.11.18.53.54.58.60.71.79.99.103.104. 11/114. 13/22.24. 14/31. 16/71->75. 17/26.27.29. 19/30.33.55. 21/73. 22/28.35.41.78. 23/4.57.61. 24/22.37. 56. 25/67. 27/3. 28/54. 29/7. 30/38.39. 31/4. 32/15.16. 33/33. 34/39. 35/29. 36/47. 41/7. 47/36->38. 51/19. 53/33->39. 57/7.10.11.18.24. 58/12.13. 59/7.8. 63/10. 64/16.17. 68/17->20. 69/33.34.35. 70/15->25. 73/20. 74/43. 76/7->10. 89/17->24. 90/sûre tamamı. 92/5->10.17.18. 93/10.11. 98/5. 107/1->7.

16 HADİS'i ŞERİF ler : "Bir kimse bir fakire BİR LOKMA TÂAM VERSE, bu lokma O kimseye 5 şey ile müjde eder : (tâam = yenecek bir şey.) 1.Bir dâne idim, beni ÇOĞALTTIN. 2.Ben küçük iken, beni BÜYÜLTTÜN. 3.Düşman iken, beni DOST eyledin. 4.Fâni-yok olmak üzere iken beni BÂKİ-sonsuz kalıcı eyledin. 5.Şimdiye kadar, SEN BENİ muhafaza ederdin. Bundan sonra-> BEN SENİ MUHAFAZA EDERİM.!" MAL'larınızı ---> ZEKÂT vererek koruyunuz... HASTA'larınızı > SADAKA vererek tedâvî ediniz... Size gelecek BELÂ'ları da, DUA ile önleyiniz... İBRETLİ HİKÂYELER : BİR FIKRA : Lâyık değil ; ------------------------ Büyük İSKENDER'e, bir gün FAKİR in biri gelerek : * AZ BİR ŞEY İHSÂN etmez misiniz.? diye para isteyince, İSKENDER'le aralarında şöyle konuşurlar : * Az birşey vermek bana lâyık değildir. * O'halde, ÇOK İHSÂN et. * O'da, sana LÂYIK değildir.! FAKİH lerden biri, SINAMAK amacıyla.! * MALIN NE KADARI nın İNFÂK edilmesi gerektiğini.? Hz.Şeyh ŞIBLİ ye sorunca - aralarında şu konuşmalar geçer ; --------------------------------------------------------- * Bu sorunun cevabını FÂKİH lerin MEŞREBİ ne göre mi.! vereyim yoksa, HAK ÂŞIKLARI nın MEŞREBİ ne göre mi.. Olsun.? * Yâ ŞEYH.! Her ikisine göre olsun.. Deyince Hz.ŞEYH : * FÂKİH lerin MEŞREBİ ne göre ; 200-Dirhem üzerinden 1-Yıl geçtikten sonra, 1/40-a tekabül eden 5-Dirhem VERMEK GEREKİR.. * HAK ÂŞIKLARI nın MEŞREBİ ne göre de ; 200-Dirhem -> DERHÂL İNFÂK EDİLİP BİR MUHTACA VERMEK GEREKİR ve YAKAYI KURTARDIM.! Diye de ŞÜKRETMEK gerekir.. Bunun üzerine FÂKİH adam : * BİZ, MALIN 1/40 MİKTARINI ZEKÂT olarak verileceğini biliyorduk. Deyince Hz.Şeyh ŞIBLİ de : * BİZ de bu MEŞREBİ, bu MEZHEBİ Hz.Ebû BEKİR SIDDIK Efendimizden Öğrendik. O, nesi var nesi yoksa hepsini ÂLEMLERİN EFENDİSİ, Hz.PEYGAMBERİN ÖNÜNE KOYMUŞTU.. dedi..

17 Hz.İmâm GAZÂLİ - Hüccet'ül-İSLÂM ın S; 91.; ----------------------------------------- HAKK TEALÂ Hazretleri, MÛSÂ ya,a.s, buyurdu ki : * Yâ MÛSÂ.! Benim için ne amel işledin.? Mûsâ'da cevaben : * Yâ RABBİ, senin için Namaz kıldım, Oruç tuttum, Tesbih okudum, Sadaka verdim." deyince ALLAH TEALÂ da buyurdu ki : * Bunların hepsi KENDİN içindir. NAMAZ kılarsan Cenneti veririm, ORUÇ tutarsan sana kabir ve Sırat'da Nûr olur, TESBİH okursan Cennet'i âlâ da senin için AĞAÇ dikilir. SADAKA verirsen, üzerine gelecek def ve ref olur Yâ Mûsâ benim için ne yaptın.? MÛSÂ da : * Yâ RABBİ, Senin için ne amel yapmak gerekir.? " diye sorunca, Hak Teâlâ Hazretleri buyurdu ki : * BENİM için AMEL, dostumu-dost ve düşmanımı-düşman tanımaktır.. Bu işe : "HUBB'i FİLLÂH ve BUĞD ı FİLLÂH" deniyor... Hz.MEVLÂNA'r.a, Mesnevî den 1/88.Beyit ; -------------------------------------- ZEKÂT verilmeyince, YAĞMUR bulutları gelmez ve ZİNÂ dan dolayı da, VEBÂ yayılır... 5/189.Beyitler ; ORUÇ der ki : Bu kimse HELÂL den çekindi. Bil ki HARAM a ulaşmasına artık imkân yok... ZEKÂT der ki: Kendi MALINI bile veriyor. Artık, kendisiyle aynı DİN de aynı YOL da olandan nasıl çalar.? NOT ; Buna kıyasla diyebiliriz ki : --------------------------------- HAC der ki : AKRABA sı KOMŞU su AÇ ve İŞSİZ ve MUTSUZ iken, BANA HACCA + UMREYE GELENLERİN VAY HÂLİNE.! Bak-> 107.Sûreye 1.Kısım S:37.. Bak-> 100/6->8. ve 104/1->4.âyetler yukarıda.! Hz.MEVLÂNA'r.a, Mesnevî den 6/3571.-> ---------------------------------- NEMRUD'un ATEŞİNDE, BAHÇE GİZLİ dir. (Hz.İBRAHİM olayı) HARCAMAKLA + İHSAN ETMEKLE -> GELİR ARTAR.! Bunun içindir ki O'kurtuluş padişâhı MUSTAFA'sav : "EY NİMET SAHİPLERİ.! CÖMERTLİK KAZANÇ tır, KÂR'dır" dedi. MAL -> SADAKA VERMEKLE - KATİYYEN AZALMAZ... HAYIR İŞLERİNDE BULUNMAK, MALI zâyî etmez, bilakis kaybolmaktan kurtarır. ZEKÂT vermekle -> ALTIN COŞAR - fazlalaşır.! İNSANI kötülükten - fenâlıktan kurtaran NAMAZ dır. ZEKÂT VERMEN... -> KESENİ korur. NAMAZ ın da SENİ -> KURT lardan kurtarır, çobanlık eder sana.

18 DİNİ BİR HÜKÜM ; SEVDİĞİNİZ ŞEYLERDEN HAYIR-HASENÂT OLARAK HARCAMADIKÇA SİZLER -> HAYRA İYİLİĞE ULAŞAMAZSINIZ.! 3/92.âyette. 2/177. Yüzünüzü doğuya ve batıya çevirmeniz, iyi olduğunuzu göstermez. iyi olan kimse, ALLAH'a, ÂHİRET e, MELEKLER e, PEYGAMBER lere ve KİTABA İNANAN ve ALLAH SEVGİSİYLE ; yakınlara, yetimlere, düşkünlere, yolculara, yoksullara ve kölelere MAL VERİP YARDIM EDEN ve NAMAZ kılan ve ZEKÂT veren ve VERDİĞİ SÖZLERİ TUTANLAR ve zorda, darda ve savaş alanında SABREDENLER'dir. İşte bunlar, iyi - doğru olan kimselerdir ve sakınanlar da ancak bunlardır.. 2/267. Ey İNANANLAR.! Kazandıklarınızın TEMİZ lerinden ve size yerden yetiştirdiklerimizden hayra-harcayın. Sizin, iğrenip de alamayacağınız PİS ŞEYLERİ hayır için harcamayın.. ALLAH ın zengin ve övülmeye lâyık olduğunu bilin... KENDİNE LÂYIK GÖRÜLENLERİN-> BAŞKALARINA da LÂYIK GÖRÜLMESİ. 3/92.âyet, SEVDİĞİNİZ - Beğendiğiniz şeylerden, ALLAH yolunda muhtaçlara yardım için SİZ harcamadıkça, HAYRA ve İYİLİĞE erişemezsiniz. Ve SİZ -> her neyi harcarsanız, ALLAH onu mutlaka bilir.." İBRETLİK BİR HİKÂYE ; DÜNYADA HAYIR YAPTIĞINI SANAN bir Müslüman ÖLÜR ve Melekler, bunun RÛH unu Rablerinin huzuruna götürünce, RABBİ SORAR ; * EY KULUM.! Benim rızam için ne yaptın.? Buyurunca, * Yâ RABBİ.! Rızan için çok ibâdet ve hayır-hasenât yaptım.! Diyerek, * Âhiret sorgusunda DÜNYADA HAYIR YAPTIĞINI iddia edenler için, ALLAH TEALÂ da Meleklere şöyle buyuracakmış : * ŞU KİMSENİN DÜNYA MENFAATİ için EMİRLERE ve HÂKİMLERE ve MEMURLARA VERDİĞİ HEDİYE ve RÜŞVETLERİ ŞURAYA GETİRİN ve BİZİM RIZA mızı KAZANMAK için, MUHTAÇLARA VERDİKLERİNİ de, BU TARAFA GETİRİN de GÖRELİM.! emrini alan Melekler, Bunlardan ; KENDİ MENFAATİ için verdikleri hediyeleri getirirler, RÜŞVET tarafına --> En NÂDİDE + PAHALI hediyeleri yığarlar ve Bunlar -> YENİ GÜZEL PAHALI - DEĞERLİ şeylerdir.! Fakat ALLAH RIZASI için -> fakirlere, muhtaçlara verilen şeyleri de MUHTAÇLAR kısmına -> Kimsenin BEĞENMEDİĞİ ve KABUL ETMEYECEĞİ ESKİ-PÜSKÜ, ARTIK-ATIK ve hepsi de DEĞERSİZ şeyleri yığarlar.! Bunlar ortaya çıkınca, İddiacı kimse REZİL ve MAHCUP OLUR.. Düşünün.! BU ADAM --> 7 kere HAC + 70 kere UMRE yapmış olsa, Bu İBÂDET leri onu -> cehennemden kurtarmaya yeter mi.? HANGİ HACI, BEĞENDİĞİ GÜZEL-YENİ ŞEYLERİ FAKİRE VEREBİLİYOR.? Ve böyle bir hayır-hasenât yapılmadan, HAC KABÛL EDİLİR Mİ..?

19 Sahte CÖMERT lik ; 1.ÖRNEK ; Hz.ÖMER r.a, devrinde MEKKE de bir yangın çıkar ve Halk SU ile SİRKE ile yangını bir türlü söndüremeyince hemen, Hâlifeye - Hz.ÖMER e r.a,koşarlar ve O da onlara der ki : ------------------------------------------------------- Bu YANGIN size, ALLAH ın bir ikazıdır ve sizin CİMRİLİK ateşinizin bir kıvılcımı olarak ortalığı yakmaktadır... Cimriliği terk edin ve CÖMERT OLUN.. deyince onlar da : Ya ÖMER.! Kapılarımız herkese açıktır ve bizler Cimri değiliz. Deyince Hz.ÖMER r.a, de onlara şöyle buyurmuş : --------------------------------------------- SİZ, hiçbir zaman ALLAH RIZASINI GÖZETEREK CÖMERT OLMADINIZ... TÖRE gereği, alışkanlık olarak fakirlere yardım ediyorsunuz.! ÖĞÜNÇ ve GÖSTERİŞ için cömertlik yapıyorsunuz. Yangın söndürmeyi bırakın ve gidin fakirleri doyurun, yangın kendiliğinden söner.! 2.ÖRNEK başka bir zamanda ; Hz.ÖMER'r.a ; Kendisini tenkit eden biri kimseye SALDIRAN arkadaşlarına hemen engel olur ve bu adamı onlardan kurtardıktan sonra buyurmuş ki : "SİZLER, BİZLERİ İKAZ'ETMEZSENİZ ---> SİZLERDE, BİZLER de SİZLERE KULAK VERMEZSEK -> BİZLERDE HAYIR YOK tur.. 3.ÖRNEK ; Diyânet takvimi - 21.kasım.2000'de, Hz.EBÛ BEKİR'R.A buyurmuş ki : ------------------------------ Hiçbir KUL yok ki, CENAB-ı HAKK, O'kimseyi RIZIK'landırmasın Ancak, NÂİL olduğu RIZK'ın, her türlü ÂFET ten kurtulması ve, kendisinin OLGUN insanlar derecesine varması için aşağıdaki, 10'HASLET'in > O kulun KENDİSİNDE bulunması şarttır : 1. SADAKAT'inde devamlı olması - kalbinde KANAAT bulunması. 2. SABR'ında kâmil ve ŞÜKR'ünde dâim olması. 3. ZÜHD ile sırdaş - FAKR ile yoldaş olması. 4. AZ'YEMEĞE rağbet ve TEFEKKÜR le meşgûl olması. 5. HÜZÜNLÜ ince bir KALP'le - YARATANDAN KORKMA'sı, 6. TEVAZÛ'yu elden bırakmadan - devamlı olarak ÇALIŞMA'sı, 7. HALÎM - SELÎM olup, VİCDAN'ınının emrini tutması, 8. Faydalı İLİM ve HİLM ile dâim bulunması, 9. Halkın KEMÂLİ ne ve İMÂN'nın kuvvetlenmesine gayret etmesi, 10.HAYÂ ve EDEP ile KENDİNİ ZİYNET lendirmesi ŞART'tır... BU ÂHİR ZAMANDA, öyle CİMRİ + BENCİL Müslümanlar var ki ; * Kendisi BÜYÜK MİRAS a konmuştur, bu sayede ADAM yerine konur, Fakat evlâtlarına bile BELEŞ KAZANTAN VEREMEZ ve onlara : ÇALIŞIN da KAZANIN.! der ve onlara bile kıyamaz KISKANIR. * Kendisine ; BU MİRASIN ZEKÂTINI VERMELİSİN... dersen eğer, MİRASIN ZEKÂTI MI OLURMUŞ.? Der, sana da hemen düşman olur..