Molaİyi Yolculuklar Dileriz



Benzer belgeler
Lise yıllarında okul dergisi olan Hamle de şiirleri yayınlandı yılında Maraş ta bir yıl vekil öğretmenlik yaptı.

PROF. DR. ABDULLAH UÇMAN

Dünyayı Değiştiren İnsanlar


AHMETLER İLKOKULU. Okul Binası

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ:

ABDULLAH UÇMAN PROF. DR. İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü nden mezun oldu.

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı.

OKULLAR YENİ YAŞAM ALANLARIMIZ

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

100. Yılında Çanakkale ye Develi den güzel bir ziyaret gerçekleştirildi. Fethinin 562. Yılı olması münasebetiyle gezinin ilk yarısı İstanbul a

Sakarya ili kültür ve turizm bakımından önemli bir potansiyele ve çeşitliliğe sahiptir. İlde Taraklı Evleri gibi

BAKIRÇA MAHALLESİ. Mahalle Muhtarı MEHMET AÇIKGÖZ. Cadde Sayısı: 4 Sokak Sayısı: 9 Nüfus: 638

KISA TARİHÇE : ŞEHİR ÖZELLİKLERİ :

İstanbul Boğaz Turları

ÇANTA VE KIRTASİYELER ONİKİŞUBAT TAN

Gümüşlükspor Futbol Okulu açıldı

ŞANLIURFA YI GEZELİM

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

Adıyaman'ın İsmi Nereden Geliyor?

KISA TARİHÇE : ŞEHİR ÖZELLİKLERİ :

KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER DAİRESİ BAŞKANLIĞI KÜTÜPHANELER VE MÜZELER ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ

LOJISTIK SEKTÖRÜNÜN PÜF NOKTALARI ANLATILDI

Fethiye den 7 Kooperatif Ulaşımda Dönüşüme Katıldı

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir.


KARTEPE-MAŞUKİYE-SAPANCA GEZİMİZ

T.C. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı Düzce Yatırım Destek Ofisi Yatırıma Uygun Turizm Alanları Raporu Sektörel Raporlar Serisi IX

Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz

ALİAĞA TARİHSEL SEMBOLLERİNİ ÖNE ÇIKARIYOR!

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

ÖMER GÜNEY CHP MENEMEN BELEDİYE BAŞKAN A.ADAYI

ÇOCUKÇA İÇİNDEKİLER. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı Adına Sahibi Adnan ŞEKER. Yazı İşleri ve Genel Yayın Yönetmeni Neriman DOĞAN

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

YENİ OTOGAR ÇALIŞMASINA BAŞLADIK

İstanbul u Fethinin Dahi Stratejisi - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

YARIM ELMA ETKİNLİĞİ

YEDİGÖLLER MİLLİ PARKI

İSMEK İN USTALARI SANATA ADANMIŞ BİR ÖMÜR ETEM ÇALIŞKAN ETEM ÇALIŞKAN KALİGRAFİ SERGİSİ

Türkiye nin Dünyaya Açılan Kapısı: Yeryüzü Cenneti Mersin

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

2. İstanbul Boğazı 31 kilometre uzunluğundadır. 3. İstanbul Boğazı Asya ve Avrupa yı birbirinden ayırır. 4. İstanbul Boğazını turistler çok severler.

ESENYURT BELEDİYESİ ERİŞİLEBİLİRLİK ÇALIŞMALARI

FİZİKİ ŞARTLAR ve OKUL İMKÂNLARI. Laboratuarlar

ATAŞEHİR yılı itibariyle nüfusu kişiye ulaşmıştır.

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor

TARSUS DA BİR GÜN...BELKİ DE İKİ... Adanalılar...Mersinliler...Gaziantep, Hatay ve Osmaniyeliler...Türkiye nin gezmeyi sever insanları...

Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni. Sayı:1 Nisan 2015

KAYI OKULLARI. Haftalı NİSAN Her çocuk bir fidan; hepimiz bir orman!

Yaşam Boyu Öğrenme, Araştırma ve Uygulama Merkezi nin ilk şubesi Bodrum da

Birinci Medya Reklam. Markanıza Değer KATALIM. Yeni Nesil TV - GençTVExpress Apple Ipad Online SMS EXPRESS CEP ABONE 2399

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

Canlı ve cansız varlıklara, çeşitli somut ve soyut kavramlara ad olan sözcük türüdür.

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

Bakanımız, Çocuk Bakım Kuruluşları Öz Değerlendirme Toplantısında

OSMANİYE KAHRAMANMARAŞLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ.

PINARBAŞI MAHALLESİ. Mahalle Muhtarı FİKRİ GÖKDUMAN. Sokak Sayısı: 11 Nüfus: 836

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

a 3 -<» rt3 ft3 Ö o\3 CO o\3 Ö o\3 CO v-< 0x3 Ö V-i -i» 3 Gezi / İlgaz Anadolu'nun Sen Yüce Bir Dağısın 0x3 Ö 0x3 Kitap / Kayıp Gül

Bir Kadın 3 Sanat Sergisi açıldı

Roma ve Bizans Dönemi Tarihi Eserleri. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

AYA THEKLA YERALTI KİLİSESİ

Bodrum Sutopu Takımı, Başkan Kocadon u ziyaret etti

Dünya üzümden sadece şarap yaparken, biz ise üzümden sadece şarap değil, başka neler yapacağımızı göstermeye devam edeceğiz.

TRABZONSPOR RESMİ DERGİSİ

İsim İsim İsimlerin Tamamlanmış Hali

TÜRKİYE DE SÜRDÜRÜLEBİLİR KENTLER. Düşük Karbonlu Sürece Geçiş Nasıl Yönetilir? OP. DR. ALTINOK ÖZ KARTAL BELEDİYE BAŞKANI

İstanbul da, Bursa da, Çanakkale de, Sakarya da. Ve şimdi Konya da.

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

Motelimiz, 7 iki kişilik oda, 2 üç kişilik oda ve 3 bungalowdan oluşuyor. Bungalowlarda 2 yatak odası ve 4 yatak var.çocuklu Aileler için çok ideal

Ilıca da, Kültür ve Turizm Platformu Oluşturuldu

Şerif Kocadon için mevlit

DEDENİN ADAYI, ERDOĞAN BAŞEĞMEZ, PROJELERİNİ ANLATTI

06-26 EKiM 2016 YER: BARIŞ MAH. EĞİTİM VADİSİ BULV. ZABITA MD. HİZMET BİNASI YANI. Sandra Lopez. Ayla Turan Bahadır Çolak Kadriye İnal SelçukYılmaz

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş?

Bodrum aşığı yabancıların buluşması

T.C. KAHRAMANMARAŞ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ Yazı ĠĢleri ve Kararlar Dairesi BaĢkanlığı-Meclis ve Encümen ġube Müdürlüğü

55 Yıllık. bir markanın, 270 dairelik. fırsatı

FURYA hakkında. geleceğinize DEĞECEK. Biz bu yola eşsiz olmak için çıktık

İktidarıyla, muhalefetiyle bütün Belediye Meclis Üyesi arkadaşlarımın da aynı bilinçle görev yaptığına inanıyorum.

geleceğinize DEĞECEK

Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir.

Şebinkarahisar lı bir baba ve Rumeli göçmeni bir annenin oğlu, İlk, orta ve lise öğrenimini Özel Tarhan Koleji'nde tamamladı,

SÜTÇÜ İMAM IN EVİNİ MÜZE YAPACAĞIZ

Ünite 01: Arapçada Kelime ve Cümle Çeşitleri

MAHÇİÇEK TEN 2015 MÜJDELERİ

EĞİTİM SAATİ PROGRAMINA KONUK OLDUK

Aziz Ogan: Kültürel ve Tarihsel Hazinelerin İzinde Bir Arkeolog ve Müzeci

BASKAN TOPRAK ISTANBUL ÜNIVERSITESI REKTÖRÜ PROF. DR. YUNUS SÖ...

BÜYÜKŞEHİR LE BEYAĞAÇ KAZANACAK

EĞİTİM- ÖĞRETİM YILI NUH MEHMET YAMANER ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10.SINIF OSMANLI TARİHİ I. DÖNEM I. YAZILI SORULARI A GURUBU

Kalem İşleri 60. Ağaç İşleri 61. Hünkar Kasrı 65. Medrese (Darülhadis Medresesi) 66. Sıbyan Mektebi 67. Sultan I. Ahmet Türbesi 69.

KONURALP TEKNİK GEZİ RAPORU

Bodrum Yarımadası nın Başkanı Mehmet Kocadon

''Hepimiz Atatürk'üz''

GÜRCİSTANDA NEDEN OKUMALISINIZ?

BOSS PRP GROUP kuruluşudur.

Transkript:

Sizden sonraki yolcularımızında okuyabilmesi için lütfen almayınız Molaİyi Yolculuklar Dileriz Ücretsizdir 2012 Sayı: 3 Ecdadı osmanlı Fatih Sultan Mehmed Her rengi fazlasıyla barındıran kent Kahramanmaraş ESHAB-I KEHF Uyandıklarında 309 yıl geçmişti Röportaj:Belediye Başkanı Mustafa POYRAZ Şehrimizden bir değer: Cahit ZARİFOĞLU Bir Sanat Bir Sanatçı: Mehmet AKİF ORÇAN Kapak fotoğraf: İl Kültür Turizm Müdürlüğü arşivi 1

Ayaklarınızı sevin Rahatlık ve şıklığın adresi Her ayağa bir çift ayakkabı Tatlı Park Yatılı Bölge Merkez Özçam Market 12 Şubat parkı Osmanca Ali Caddesi BİM Lord Market Mustafa Or Caddesi 12 Şubat Parkı Alpaslan Türkeş Bulvarı Alpaslan Türkeş Bulvarı Necip Fazıl Mah. 17. Sok. No: 26 (Tatlıpark Sokağı) 0 344 215 44 20 Kahramanmaraş 12 Şubat parkı altı (Özçam Market Civarı) 0 344 215 44 56 Kahramanmaraş 2 53

Kapak fotoğraf: İl Kültür Turizm Müdürlüğü arşivi İçindekiler 04 26 06 Kahramanmaraş Bölgesel Özellikleri Kahramanmaraş Doğal Özellikleri 30 Ecdadı Osmanlı Fatih Sultan MEHMET Kitaplık-Kültür Sanat Ümit PARSIL Sanat ve Güzellik Molaİyi Sizden sonraki yolcularımızında okuyabilmesi için lütfen almayınız Yolculuklar Dileriz Ücretsizdir 2012 Sayı: 3 Ecdadı osmanlı Fatih Sultan Mehmed Her rengi fazlasıyla barındıran kent Kahramanmaraş Sizlerle Daima En Güzele... 08 10 14 Röportaj Belediye Başkanı Mustafa POYRAZ Tarihi Bir Yer Eshabı-Kehf 32 34 38 Beyaz Perde Teknoloji ESHAB-I KEHF Uyandıklarında 309 yıl geçmişti Şehrimizden bir değer: Cahit ZARİFOĞLU Röportaj:Belediye Başkanı Mustafa POYRAZ Bir Sanat Bir Sanatçı: Mehmet AKİF ORÇAN İmtiyaz Sahibi ArdemTekstil,Gazetecilik, Yayıncılık,Matbaacılık,Sanayi ve Ticaret A.Ş adına Mehmet GEDEMENLİ Yılların verdiği tecrubeyle sizleri sevdiklerinize taşıyoruz. 16 Bir Sanat Bir Sanatçı Mehmet Akif ORÇAN 42 Sağlık Editör-Grafik Tasarım Ahmet GEDEMENLİ 18 Doğadan Bir Yer Başkonuş Yaylası 44 Spor -Rafting Halkla İlişkiler Elif GARİP Cansu DİŞ 20 Biyografi Cahit ZARİFOĞLU 46 Hayvanlar Alemi Röportajlar Ümit PARSIL Baskı 22 Yöresel Lezzet Tarhana Yöresel Ürün Sim Sırma 48 Hikaye Astroloji FERSA OFSET Ostim 36.Sokak No: 5/C-D Yenimahalle - Ankara Tel: 0 (312) 386 17 00 (pbx) www.fersaofset.com info@fersaofset.com Reklamlarınız,Bilgi Paylaşımı ve Görüşleriniz İçin 0 344 225 11 77 ahmetgedemenli@hotmail.com Türkiyenin Her Yerinden 444 44 46 Keyifli Yolculuklar Dileriz Yol Kartı Her Koltukta Tv ve Dergi Keyfi Kesintisiz İnternet Online Bilet 4 5

Kahramanmaraş Bölgesel Konum ve Özellikleri Işıl ışıl tertemiz havasıyla yaşanacak bir şehir Kahramanmaraş Baharat & Salça adı belli tadı belli Kahramanmaraş kenti, Doğu Akdeniz bölgesinde yüksek dağlarla çevrili Maraş ovasının kuzeyinde yer alır. Kahramanmaraş ili 14.346 km² lik yüzölçümü ile Türkiye nin 11. büyük ili durumundadır. 37-38 kuzey paralelleri ile 36-37 doğu meridyenleri arasında, Akdeniz Bölgesi ile Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinin birleştiği yerde bulunmaktadır. Merkez ilçe deniz seviyesinden 568 m. yükseklikte olup, ilin kuzey kesimleri oldukça dağlıktır. Yeryüzü şekilleri genellikle Güneydoğu Toroslar ın uzantıları olan dağlarla bunlar arasında kalan çöküntü alanlarından oluşmaktadır. Arazi yüksekliği 350 metreden 3000 metreye kadar çıkan ilde geniş ovalar vardır. Bunlar; Gâvur, Maraş, Göksun, Aşağı Göksun, Afşin, Elbistan, Andırın, Mizmilli, Narlı ve İnekli Ovalarıdır. İlin belli başlı dağları ise; Nurhak, Binboğa, Engizek, Uludaz ve Ahırdağıdır. Ceyhan nehri ile Aksu, Bertiz, Erkenez, Göksu, Göksun, Hurman, Körsulu, Sarsap ve Söğütlü çayları ilin başlıca akarsularıdır. Toprakların %59,7 sini dağlar, %24 ünü platolar ve %16,3 ünü de ovalar teşkil eder. Fotoğraflar:Sertaç AKKUŞ www.arifbey.com - www.arifbey.com.tr Fabrika: Organize Sanayi Bölgesi 1. Cadde 106/2 Tel: 0 344 257 92 84/85/86 Gsm: 0 533 469 02 75 Faks: 0 344 257 92 95 Kahramanmaraş 6 7

Kahramanmaraş Doğal Özellikleri Her rengi fazlasıyla barındıran kent Kahramanmaraş Menzelet Barajı Bilinen tarihi Anadolu da ilk siyasi birliği kuran Hititlere kadar dayanmakta olan Kahramanmaraş ili G. Doğu Anadolu, Akdeniz ve Doğu Anadolu bölgelerinin kesiştiği noktadır. Bu anlamada şehir antik çağdan günümüze değin tarihin her döneminden izler almış ve çok zengin kültürel değerleri taşımaktadır. Kahramanmaraş ili sahip olduğu doğal yapısı değerleri anlamında önemli potansiyel taşımaktadır. Kahramanmaraş ilinin sahip olduğu doğal özellikler, hayvan, bitki, su, hava, arazi yapısı, dik ve derin vadileri, yaylaları, ormanları, zengin bitki örtüsü, birçok akarsu, gölet ve barajı içinde barındırması Kahramanmaraş ın doğal özelliklerini Ahır dağı Başkonuş yaylası oluşturmaktadır. Kahramanmaraş ili zengin orman varlığı yanı sıra sahip olduğu yaylalar ilde çok büyük bir alan kaplamakla beraber sahip olduğu doğal ve görsel özellikleri nedeniyle alanın doğal değerini arttırmaktadır. İlde bulunan yaylalar; Yavşan, Başkonuş, Karagöl, Yedikuyu, Çalıbalma, Üçkaya, Çevirme, Binboğa, Gonan, Yenicekale, Kazma, Kozludere ve Bertiz yaylalarıdır. Merkez ilçede bulunan Kapıçam ve Başkonuş mesire alanları 6831 Sayılı Orman Kanununa Tabi Alanlarda Halkın Rekrasyonel Kullanımını Düzenleyip, Kullanımının Doğal Yapının Tahribine Neden Olmadan Yönlendirilmesini Sağlamak Üzere Ayrılan Alanlar kapsamında yer almaktadır. Ayrıca Andırın ilçesinde Körçoban tabiatı koruma alanı bulunmaktadır. Kahramanmaraş ili hareketli topografyası, sahip olduğu doğal özellikleri, engebeli arazi yapısı, dağları, tepeleri, vadileri, akarsuları, ilginç ve zengin bitki örtüsü ve yaban yaşamı ile çok yönlü özellikler taşımaktadır. Kahramanmaraş ili ayrıca mağara turizmi, yayla turizmi, atlı doğa turizmi, kuş gözetleme, sportif olta balıkçılığı, dağ ve doğa yürüyüşü, kamp ve karavan yürüyüşü ve bisiklet turizmi gibi alternatif turizm imkanları sunmaktadır. Ayrıca ilin hidrolojik ve jeolojik özellikleri, yaban yaşamın birçok türünün bu bölgede yaşam alanı bulmasına neden olmuştur. İlin bütün bu kendine özgü ayrıcalıklı doğal ve tarihi özellikleri taşıması, gerek yöre insanı gerekse turistler için dinlenme ve hoş vakit geçirme açısından aranan doğal bir alan olmasına neden olmuştur. Bütün bu doğal niteliklere, ilin tarihsel ve kültürel kaynak değerleri de eklendiğinde ilin ulusal ve uluslar arası düzeyde önemi artmaktadır. Sır barajı göl havzası Berit dağı Kaynak & Fotoğraflar : İl Kültür Turizm Müdürlüğü arşivi Berit dağı Menzelet göl kanyon 8 9

Röportaj Önce insan anlayışıyla çalışmalarını sürdüren Kahramanmaraş Belediyesi yaptığı hizmetlerle vatandaşın güvenini kazanmaya devam ediyor. Başkan Mustafa Poyraz dönemi ile birlikte klasik ve sosyal belediyecilik alanında gerçekleştirdiği çalışmalarla dikkatleri üzerine toplayan Kahramanmaraş Belediyesi şehre kazandırdığı hizmetlerle göz kamaştırıyor. Belediyenin kentin dört bir tarafına eşit hizmet anlayışı ile sürdürdüğü hizmetler vatandaşın büyük takdirini topluyor. Yaklaşık 9 yıldır gerçekleştirdiği projelerle Kahramanmaraş ı modern bir kent hüviyetine kavuşturan Belediye Başkanı Mustafa Poyraz hedeflerinin Geleceğin Kahramanmaraşı nı oluşturmak olduğunu söyledi. Göreve başladıklarında ilk olarak Kahramanmaraş ın alt yapı ve üst yapı problemlerini sıfıra indirmek için mücadele ettiklerini belirten Başkan Poyraz her geçen gün büyüyen ve gelişen kentin beklentilerine uzun soluklu çözümler kazandırmak için mega projeler geliştirerek tek tek hayata geçirdiklerini ifade etti. Yarınlara hazır ve gelecekte de sorunsuz bir Kahramanmaraş için hazırlanan Belediye Başkanı Mustafa POYRAZ Başarmış olmanın huzurunu yaşıyoruz projelerin yatırıma dönüştüğünü söyleyen Başkan Poyraz yeni dönem için hazırladıkları mega projelerinde start aldığını belirterek Tamamlanan, devam eden ve planlanan tüm projelerle Kahramanmaraş geleceğe daha güvenle bakacak. Tüm projeler Kahramanmaraş ın ufkunu açarak, modern anlamda her haliyle yaşanabilir bir kent haline gelmesini sağlayacak. Yirmi yıl sonra Kahramanmaraş her yönü ile bir dünya kenti olacak. Yeni projeler yenilikleri de beraberinde getirecek, talepler artacak böylece arz talep sistemi yeni bir boyut kazanacak. Bütün çalışmalarımızı bu hedefe ulaşmak için yönlendiriyoruz dedi. Şuan için biten ve davam eden projelerin olduğunu da kaydeden Başkan Poyraz; Büyük projelerimiz arasında yer alan ve Modern Kahramanmaraş a yakışacak şekilde inşa edilen Belediye Yeni Hizmet Binamız ile Ayvalı Barajı İçme Suyu Arıtma Tesisi hizmete girdi. Karasu isale hattı, Ekmek fabrikası, Dr. Mustafa meydanı tünel kavşağı, Hidroelektrik üretim tesisi, Otogar, Taziye evleri, Okuma salonları, Kılavuzlu, Çamlık, Pınarbaşı, Muhsin Yazıcıoğlu mesire alanları, Malik bin Ejder Türbesi yenileme çalışmaları tamamlandı. Bölgenin en büyük itfaiye merkezini yaparak hizmete açtık. Yeni taziye evleri, yeni kütüphaneler yapıyor hemşehrilerimizin hizmetine bir bir sunuyoruz. Hızla sanayileşen kentimizde karayollarına paralel servis yollarının yapımını tamamladık. Şehrimize olimpik yüzme havuzları kazandırıyoruz. Geçtiğimiz yıllar içerisinde Batı park Spor Kompleksi içerisine yarı olimpik yüzme havuzu inşa ederek vatandaşımızın hizmetine sunduk. Engelliler yarı olimpik yüzme havuzunu uluslar arası bir yüzme şampiyonasıyla hizmete açtık. Kahramanmaraş Belediyesi olarak şehrimizde yaşayan insanların her anlamda rahat ve huzuru için hizmet ettiklerini belirten Başkan Poyraz; Biz, Belediyeciliği klasik ve sosyal belediyecilik olarak iki önemli yönüyle ele aldık. Göreve geldiğimiz günden bu yana her iki alanda da gurur verici çalışmalara imza attık. Teknik belediyecilik alanında mega projeleri hayata geçirirken bu şehirde yaşayan insanların sosyal ve kültürel hayatını göz ardı etmedik. Bu şehre belediyemiz adına bir okul kazandırdık. Eğitim kalitesini artırmayı amaçlayan Semt Eğitim Ocakları projesi kapsamında Albayrak İlköğretim Okuluna Kent Konseyi ile ortaklaşa yaptırılan Semt Eğitim Ocağını açtık. 46 projemiz arasında yer alan Kadın Emeği Değerlendirme Merkezini kadınlarımızın hizmetine açtık. Şekerdere de bulunan Sosyal Tesisleri Kadın Sağlıklı Yaşam Merkezi olarak hazırlayarak 8 Mart Dünya Kadınlar gününde hanımların hizmetine sunduk. Gelişen teknolojiye ayak uyduran belediyemiz e-belediyecilik hizmetiyle vatandaşlara artık internet üzerinden de hizmet veriyor. Vatandaşlarımız Belediyemize ait tüm ödemelerini internet üzerinden, evlerinden kredi kartıyla ya da Vakıfbank a otomatik ödeme talimatı vererek yapabiliyor. Kahramanmaraş ta kültür ve sanat etkinliklerinin adresi olan belediyemiz yıl içerisinde bir birinden değişik etkinlik düzenliyor. Kahramanmaraş Belediyesi olarak çok önemli sempozyumlara ve etkinliklere ev sahipliği yaptık. Ulusal basında da çokça yer alan Nuri Pakdil Sempozyumu, Öykü Günleri, Uluslar arası Dulkadir beyliği sempozyumu bunlardan sadece bazıları. Kentimizin tanıtımı için çalışmalar yapıyoruz. Belediye olarak İngilizce, Almanca, Fransızca, Arapça, Kürtçe ve Türkçe olmak üzere 6 dilde tanıtım filmleri hazırladık. Belediye olarak uluslar arası ve ulusal fuarlara katılarak şehrimizin tanıtımına katkı sağlıyoruz. Gençlerimizi spora teşvik etmek için bu alanda birçok proje hayata geçirdik. Her yıl düzenlediğimiz spor okulları, hizmete açılan yüzme havuzları, spor salonları bunlardan bazıları. Belediye olarak spora büyük önem ve destek veriyoruz. Belediyespor Kulübü bünyesindeki takımlarımız ulusal alanda birçok başarıya imza attı. Geçtiğimiz yıl çok başarılı ve ünlü isimlerden oluşan bir büyükler güreş takımı kurduk. Büyük başarılara imza atarak şehrimizi ve belediyemizi en iyi şekilde temsil edeceklerine inanıyoruz. Belediye olarak son yıllarda şehrimizde gerçekleştirilen uluslar arası ve ulusal birçok organizasyonda yer aldık. Dünya Engelliler Yüzme Şampiyonası Engelliler Yarı Olimpik Yüzme Havuzumuzun ev sahipliğinde yapıldı. Menzelet Barajı nda düzenlenen Dünya Offshore Şampiyonası na sponsor destek sağlayarak, yarışmanın yapılacağı alanı yarışmaya uygun hale getirdik. Tüm bu başarıyla tamamladığımız projelerimizde, hemşehrilerimizle birlikte başarmış olmanın huzurunu yaşıyoruz diye konuştu. Kaynak: Belediye Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü Fotoğraflar:Sertaç AKKUŞ 10 11

Tarihi Bir Yer ESHAB-I KEHF içeri giremezler. Eshab-ül- kehf, burada ise çıkamayıp helak olsunlar diyerek mağaranın ağzını ördürürler. Eshab-ül Kehf, bir rivayete göre 309 sene bu vaziyette kalırlar. Uyandıklarında acıktıklarından bahisle içlerinden Yemliha yı şehre ekmek almaya gönderirler. Şehirde, Dakyanus zamanında kalma para ile alışveriş yapmak isteyen Yemliha dan şüphelenen halk onu, mahkemeye çıkartır. Mahkemede halini anlatan Yemliha, delil için kalabalığı mağaranın olduğu yere getirir. Ancak mağarada kendisini bekleyen arkadaşlarının korkabileceğinden bahisle, içeriye yalnız girip onlara durumu anlatacağını söyleyerek ayrılır ve sır olup gider. Bu olay, Dakyanus tan yüzyıllarca sene sonra Allah a inanmakla beraber ahrete ve yeniden dirilmeye inanmayan halk için müthiş bir mucize olur. Devrin kralının duaları da böylece kabul olmuş olur. Kur anı ı Kerim de yedi uyurların isimleriyle ilgili herhangi bir ibare bulunmamakla birlikte halk arasında isimleri şöyledir: Yemliha, Mekselina, Mislina, Mernuş, Debernuş,Şazenuş, Kefeştatayuş ve köpeklerinin ismi Kıtmir dir. Taberi ye göre mağara arkadaşlarının reisi Mekseline idi. Diğerlerinden üçü Dakyanus un (Decius) sağ kolu diğer üçü ise sol kolu idiler. Kefeştatayuş ise yolda onlara katılan çoban olup Kıtmir de onun köpeğidir.selçuklular devrinde Eshab-ül Kehf mağarasının Afşin yakınlarında olduğuna kesin şekilde inanılıyordu. Bunu 13. yy ın birinci yarısında Fotoğraf:Sertaç AKKUŞ Selçuklu devletinin Maraş Valisi Nusreteddin Hasan Bey in buraya bir tekke, mescit ve birde medrese yaptırmasından anlıyoruz. Mescit incelendiğinden mağaranın önündeki küçük bir kilisenin mescide katıldığını kolaylıkla anlayabiliyoruz.kilisenin bulunması bizi önemli gerçeklere götürmektedir. Selçuklular devrinde külliyenin yapılması esnasında kilisenin bulunması Anadolu Hıristiyanlarının da mağara arkadaşlarının burada uyuduklarına inandıklarını gösterir. Eshab-ül Kehf Afşin de bulunduğu inancı Selçuklulardan sonra Dulkadiroğlu Beyliği ve Osmanlı Devleti zamanında da buranın ihya edilmesini sağlamıştır. Fotoğraf:Sertaç AKKUŞ Gerçek bir mekan Eshab-ı Kehf Uyandıklarında 309 yıl geçmişti Doğu Anadolu Bölgesinin batısında yer alan ve 1387 km2 yüzölçümü olan Afşin, bağlı olduğu Kahramanmaraş ili ne 146. Km. uzaklıktadır. Doğusunda Elbistan ilçesi, Güney doğusunda Ekinözü ilçesi ile komşudur. İlçenin denizden yüksekliği 1.240 m. dir. Afşin in bilinen tarihi, Etiler zamanına rastlamaktadır. Deprem kuşağında yer aldığından zaman zaman yerleşim yerinin yer değiştirdiğini görürüz. Afşin in tarihi Bizans döneminden sonraki yıllar itibariyle daha iyi bilinmektedir. Bu dönemde ilçe Arabissu adıyla bilinmektedir. Afşin daha önce Arebesus, Arabsus, Ebsus, Efsus, ve Yarpuz isimlerini almıştır. Tarihçi Prof. Osman TURAN ın Selçuklu tarihi kitabında belirttiğine göre, Selçuklu komutanlarından Afşinbey in adını daha sonraki dönemlerde almıştır. İlçenin genel nüfus yapısını oluşturan Türk lerin Kınık Kayı ve Avşar boylarından olduğu sanılmaktadır. Eshab-ül Kehf hadisesi Kur anı Kerim de ve diğer semavi kitaplarda Bas-ü badel mevt (Yeniden dirilme) inancının delilleri arasında gösterilir. Buna göre; Efsus ya da Yarpuz denilen bir şehirde Dakyanus (Dakyus) adında bir zalim hükümdar halkı kendisine ve putlarına taptırırmış. Allah ın varlığına ve birliğine inanan birkaç genç ise gizlice ibadet ederek bu zalimin buyruğu dışına çıkarlarmış. Bunu haber alan Dakyanus tan kaçan gençler, kendileri gibi inançlı bir çobana rastlarlar. Çoban ve Kıtmir adındaki köpeği de onlara katılır. Çobanın bildiği ve yanında su olan bir mağaraya sığınan Eshab-ülkehf burada uykuya dalarlar Kralın vezirleri mağarayı bulurlar. Ancak korkularından Fotoğraf:Sertaç AKKUŞ Fotoğraf:Sertaç AKKUŞ 12 13

Kaldı ki Kur anı Kerim deki Kehf suresinde yer alan 187. ayette Güneşi, doğduğu zaman mağaralarının sağına eğilirken, battığı zaman da sol taraftan onları keser geçerken görürsün,onlar mağaranın geniş bir köşesinde idiler şeklindeki ibare incelendiğinde ve Afşin de bulunan mağarayla karşılaştırıldığından birebir uyum gösterdiği bariz bir şekilde görülür. Mağara arkadaşlarının Afşin de bulunan mağarada uyudukları kanıtlar tarafından gösterilmekle birlikte bizim asıl vurgulamak istediğimiz; bu gençlerin Allah a olan muhabbetidir.ilçede yapılan araştırmalar gösterdiki ölü ve sağ birlikte olmak üzere 318 adet Yemliha, 92 adet Mekselina, 2 adet Mislina, 1 adet Mernuş, 79 adet Tebernuş, 5 adet Fotoğraf: İl Kültür Turizm Müdürlüğü arşivi Fotoğraf:Sertaç AKKUŞ Özel Röportaj Pazarcık Belediye Başkanı Kamil DALKARA 1964 yılında Pazarcık ın Doğanlı kara hasan köyünde doğdu. İlk okulu köyünde, ortaokulu Kahramanmaraş ta okudu.1982 yılında Pazarcık lisesinden mezun olduktan sonra, 1983 te Orta Doğu Teknik Üniversitesi Fizik Mühendisliği bölümüne girdi. 1987 den itibaren 7 yıl profesyonel futbol oynadı.1993 te Mersin de ticaret hayatına başladı. Daha sonra Pazarcıkta ailesine ait Yem Fabrikasında yöneticilik yaptı. 2004 te Pazarcık Belediye Başkanı Kamil DALKARA Emeğimizin güzel bir eserle sonuçlandığını ve boşa çalışılmadığını görmek işte o an yorgunluğumuz kayboluyor. bölge sanayicilerini bir araya getiren PANİAD ın (Pazarcın-Narlı İş Adamları Derneği) kurulmasına öncülük etti ve 4 yıl bu derneğin başkanlığını yaptı. Aynı dönemde Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu üyeliği ve Kahramanmaraş İl İnsan Hakları Kurulu üyeliği görevini basarı ile yürüttü. 2009 seçimlerinde Pazarcık Belediye başkanı oldu. Evli ve 2 erkek çocuğu babası olan Kamil DALKARA iyi derecede İngilizce biliyor. Kaynak: Dört mevsim Pazarcık dergisi Fotoğraf: İl Kültür Turizm Müdürlüğü arşivi Sazenuş ismi nüfus müdürlüğü kayıtlarında bulunmuştur. İlçe kültürüne bu derece etki etmiş çocuklarının isimlerine kadar yansımış durum acaba mağara arkadaşlarının uyuduğu iddia edilen hangi yerde vardı? Afşin de en tartışmasız ve en keskin ortak noktamızdır bu. Eshab-ül Kehf in büyüsü ve ruhu herkesin ortak bir tat aldığı mutluluktur. Yani herkesin gönlünde Yemlihan ın Mislina7nın Mernuş un Tebernuş un Kefeştatayyuş un Sazernuş un muhabbeti vardır. Herkesin ortak olmak istediği bir sohbet arkadaşlığı bir meclistir mağara Fotoğraf:Sertaç AKKUŞ Kaynak : İl Kültür Turizm Müdürlüğü arşivi arkadaşlarının dergâhı. Mağara arkadaşları yüzlerce yıldır Efsus un Efesus nun Yarpuz un evlerinde çarşılarında ibadethanelerinde konuşulur anlatılır.herkesin içinde barındığı bir sırdır. Herkesin içerisinde gizlediği bir heyecandır. Mağara Arkadaşları, Mağara arkadaşlarının dergâhına her vardığımızda yamyassı kayaların üzerine uzanıp uyumayı düşleriz. Yamyassı kayalarda yüzlerce yıl nasıl uyunduğunun bir türlü aklımız almaz. Hafızamıza sığmaz bütün bu olanlar. Nedir ne değildir? Nerdedir? Nasıldır? Soruları hep sorula gelen bir yığın merakın odaklandığı noktadır.evet, herkesi Eshabül Kehf in sırrını bulmaya davet ediyoruz. Afşin de Eshab-ül Kehf in ruhunu ihyaya davet ediyoruz. Başka hiçbir şehrin sahip olamayacağı bir ayrıcalığın altını çizmeye ve bu ayrıcalığı dillendirmeye davet ediyoruz. Belediye başkanı seçildiğim 2009 mart ayından bu yana üç yıla yakın bir zaman geçti Bu süre zarfında, belediye olarak canla basla çalıştık asla şikayetçi değiliz çalışmaktan, çünkü semerelerini alıyoruz emeğimizin. Her insan bilir, emeğin boşa gitmediğini, birde güzel bir eserle sonuçlandığını görmek işte o an yorgunluk sevince dönüşür. Bir yoklar şehriydi Pazarcık, bu hepimizin utancıydı, baş tuttuk, el ele verdik, yokluklardan kurtardık Unutulmuş bir yerdi Pazarcık, bu hepimizin ayıbıydı, baş tuttuk, hep birlikte inatla çalıştık, unutulmuşluktan çıkardık Tertemiz bir Belediye oluşturduk Hedeflediğimiz birçok proje var: Her ma- halleye bir park, bir muhtarlık evi,bir taziye evi yapmak istiyoruz. Asıl büyük projemiz ise, Pazarcığın tam merkezinde bulunan Ziyaret tepesini yeniden ele alarak,bir rekreasyon çalışmasıyla, bir döner kule projesi ve bir seyir tepesi projesi çerçevesinde, bünyesinde bir de alışveriş bölümü oluşturarak halkın hizmetine sunmaktır. Dediğim gibi bu,2013 ten 2017 ye gerçekleştirmeye planladığımız en büyük projelerden bir tanesi. Ve düşündüğümüzü inşallah gerçekleştireceğiz. Yine 2013-2017 projeksiyonumuzda, Kartal kaya barajı kıyısında yapılacak 4,5 km. bir sahil bandı projemiz var. Bu proje kapsamında yeşil alanlar, kafeteryalar, spor tesisleri, fitnes aletleri ve yürüyüş alanları yapılacak, o bölgeyi gezilebilir, güzel bir mekan haline getireceğiz. Hep empati yapıyorum Ben herkesi her zaman kendi eşitlerim olarak gördüm. Tüm çalışanlarımın gururlu başı dik ve mutlu olması benim için son derece önemli. Göreve geldiğimden bu yana işçilerimizin şartlarını düzeltmek için her şeyi yaptık. Memur sendikası ile görüşmeler yaparak memurlarımızın da yaşam koşullarını iyileştirmek için özel bir toplu sözleşme yaptık, onların statüsünü yükselttik. Biz mola dergisi olarak sayın Kamil DALKARA ya yapmış olduğu hizmetlerinden ve yapacağı projelerinde başarılar diliyoruz 14 15

Bir Sanat Bir Sanatçı Neden resim? Şairin gördüğü ya da hissettiği duygularını kelimelere dökme arzusu, yazarın belki gördüklerini sayfalar dolusu yazması kadar özgür olan, ressamın rüyalarını renklerle, şekillerle, figürlerle görsellere boyamasının eşsiz muştularını bana yalnızca resim vaat ediyor desem yetmez mi? Kendinizi kısaca tanıtır mısınız? Kahramanmaraş ta/beyoğlu kasabasında doğdum. 2000 yılında Atatürk Üniversitesi A.E.F Resim Öğretmenliğinden mezun oldum. Adana Erzurum ve K.Maraş ta resim öğretmeni olarak görev yaptım. 2007 de Ankara da yapılan desen sınavını kazanarak Şu an görev yaptığım Gaziantep Ticaret Odası Anadolu Güzel Sanatlar Lisesinde resim öğretmeni olarak atanıp, çalışmalarıma devam ediyorum.4 yıl Maraş ta görev yaptım. Bu süre kıymetli yönetici, öğretmen, ressam, yazar arkadaşlar tanıdım Buradan hepsine sevgi ve saygılarımı iletiyorum. Şuan Gaziantep de güzel sanatlarda güzel bir ekip kurduk. Birlikte güzel paslaşmalarla birikimlerimizden istifade edip kendimizi daha çok geliştiriyoruz. Genel olarak hangi konuları çalışıyorsunuz? 1977 doğumlu olup; 2000 yılında Atatürk Üniversitesi Resim Öğretmenliği bölümünden mezun oldu. Yurt içinde çeşitli kurumların koleksiyonlarında eserleri yer aldı.çoğunlukla suluboya ve bu tarzda su tekniğinde yağlıboya resimler üzerinde çalışmaktadır. Şu an Gaziantep Ticaret Odası Güzel Sanatlar ve Spor Lisesinde resim öğretmeni olarak kendi atölyesinde çalışmalarına devam ediyor. Kişisel Sergi 2010 Gaziantep Metafor Sanko Sanat Galerisi 2009 Kahramanmaraş Ağaçlar ve Yüzler Bünyamin K.ile Suluboya sergisi 2008 Gaziantep Düşsel Bakışlar Sanko Sanat Galerisi 2006 Kahramanmaraş Bizim Eller NFK Kültür Merkezi Seçilmiş Karma Sergileri 2011 Gaziantep Tepkisiz Resim Sergisi Sanko Sanat Galerisi 2011 5 el 5 renk Doğanlar Sanat Galerisi 2010 2006 daki ilk sergim K.Maraş ın yöresel konularıydı. İlk çalışmalarımda realist bir eğilimim vardı. Sonraları suluboya peyzaj ve portre resimlerimle dikkatleri çektiğim söylenir. Son yıllarımda ise hep figür çalıştım. Dünden bugüne ilk karşılaşmadaki o yerellik etkisinden feragat ederek, son dönem çalışmalarımda anlık akıntılarla, bilinçli damlayan o kayıp giden boyalarla, giderek tutarlı bir renk dizgisi yakaladım. Aslında resimlerim şu ya da bunun anlayışıyla ilişkilendirilemez. Ben bir Anadolu insanının toprağa olan yakınlığını -bilinen yer ve gökten uzak- mekânsız farklı katmanlarla klasik kurguların dışında saydam dokunuşlarımla somutlaştırırım. Genelde belirsiz bir noktadan yeryüzüne ya da evrene bir bakış sezdirmeye çalışırım. Bunu yaparken ilk bakışta renk ön plandadır. Boya akıntılarımda taşist bir eğilim dikkat çekerken; figür sonradan Mehmet AKİF ORÇAN Samsun Biz Atatürk Çocuklarıyız Konulu Karma Sergi 2010 İstanbul Nişantaşı- Kırımoğlu Sanat Evi Karma Resim Sergisi2009 İstanbul Bakırköy Sanat Merkezi 2009 Kahramanmaraş KSÜ/ Melih Gemci &Filiz Nacaroğlu Karma Sergi 2008 Kahramanmaraş Dört Bakış NFK Kültür Merkezi 2008 Kahramanmaraş Ressamlar Grubu 4.Sergi2007 Gaziantep 24 Kasım Öğrt. Günü Resim Sergisi 2007 Kahramanmaraş KSÜ. 15.yıldönümü Resim-Heykel Sergisi Resim Yarışmaları Jüri Üyelik Çalışmaları 2008 Kahramanmaraş Belediyesi Kurtuluş Konulu 1.Ulusal Resim Yarışması. 2008 Gaziantep Öğretmen Evinin Öğretmenler Genelindeki Düzenlediği Resim Yarışması 2007 Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Çağdaş Sanatlar Müzesine koleksiyonuna eser alma. dikkat çeker detayda görünür. Ya da figürler fonla eş değer güçle seyirci gözünde odaklaşır. Konu olarak da ilk dönemlerde Anadolu işçilerini ve avcılarını toprak içinden yine yarı gerçekçi, transparan suluboya efektleriyle farklılaştırırım. Resim çalışmalarımda bir seri at figürlerine de yer verdiğimi söyleyebilirim... Ama resim kurgularımda genelde hep figürü kullanırım. Resimlerinize sanat çevrenizde kimlerden yorum alırsınız genelde? Bunu nasıl yorumlarsınız? Kendinize örnek aldığınız ressamlar kimlerdir? Her resim yapanın ressam olmadığı gibi her resim öğretmenliği bölümünden mezun olanında ressam olmadığı gerçeğini bilirim. Ressamlığın okulu yoktur. Kişi fırçasını ve sanat kültürünü de geliştirmişse o benim için örnek bir ressamdır. Resimlerimi bilgi ve deneyimi olan yeterli resim yapan res- sam arkadaşlarımın yorumlarını özellikle dikkate alırım. Daha gerisindekiler yolumu değiştirecek kadar önem vermem doğrusu. En çok beğendiğim sanatçılara gelince: Ekrem Kahraman, Fikri Cantürk, Gülten İmamoğlu, Eddy Stevens vs K.Maraş ta sanat ve sanatçıya olan bakışı nasıl değerlendirirsiniz? Diğer şehirlere göre çok daha iyi diyemeyeceğim. Bir grup insan var her sergide onları görmek mümkün. Sanatı ve sanatçıyı seviyorlar. Bu sevindirici bir tutum İnsanlar tiyatro, futbol, sinema vb. etkinlikleri ücretiyle gerek reklamları izleyerek bir şekilde izlemenin bedelini ödüyorlar. Ancak ressamlar yıllarca emek verdiği ürünlerini paylaşmanın değerini çağlar boyunca alamadı Kültür ve sanata yatırım yapılmalı. Bedelsiz eserlerini sunarak halkın kültür ve sanat hizmeti ihtiyacını karşılayan bu ressamlar daha çok saygı görmeyi hak ediyorlar. K.Maraş ta bir grup sanatçı bir oluşum içindeydi, ama gerekli desteği yeteri kadar alamadılar. Umarım hak ettikleri ilgi ve değerleri zaman içinde alırlar. Üniversitede resim bölümü açıldı yine güzel sanatlar lisesi de açıldı. Sütçü imam üniversitesi öğrencilere yönelik resim yarışması yapıyor her yıl. Bu sevindirici bir gelişme, umarım ilerleyen yıllarda daha profesyonel sanatçılarda yer verirler. Geçtiğimiz yıllarda K.Maraş Belediyesi ulusal bir resim yarışması düzenlemişti. Çok da ilgi görmüştü. İstanbul da Ümraniye ve Küçük Çekmece belediyeleri her yıl düzenli bir şekilde sanatçılara yarışma açıyorlar. Kültür ve sanata yapılan bu yatırımlar bir şehrin tanıtımında ulusal anlamda en güçlü görsel etkinliklerdir. Dilerim en kısa zamanda şehrimizde de bu tür yarışmalar yeniden can bulur. Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ediyoruz. Ben teşekkür ederim, sanat ve sanatçıların görsel dili olduğunuz için. 16 17 Pöportaj:Ümit PARSIL - Haziran /2012

Doğadan Bir Yer Başkonuş Yaylası ve Mesiresi Yeşile doyacağınız bir yer Başkonuş Yaylası Rakım 1850 metre.. Yazın çok serin. Piknik yapmaya müsait mesiresi bahar ve yaz aylarında hep dolu oluyor. Yemyeşil çimen kaplı küçük bir platonun her iki yamacı çam, kamalak ve meşe ağaçları ile kaplı. Orman İşletme Müdürlüğü tarafından buraya konaklama ve dinlenme evleri yaptırılmış. Geyikler koruma altına alınmış. Geyik evi ve bekçi kulübesi var.. Tertemiz havası, soğuksuları ve yemyeşil ormanları adeta birbirleriyle kucaklaşmış durumda. Başkonuş yaylası, Kahramanmaraş- Andırın yolu üzerinde, Yenicekale çevresinde yer alan zengin bir orman dokusunun oluşturduğu ve yayla karakteri gösteren bir bölgedir. Toros sediri, Toros köknarı,anadolu karaçamı ve kızılçam gibi ağaç türleri bulunmakta,anıt ağaç niteliği olabilecek yaşlı sedir ağaçlarına da rastlanmaktadır. Bu yayla Kahramanmaraş ın en gözde tabiat harikalarından biri. Kahramanmaraş- Andırın karayolunun 55. km.sinde. Şehrin batı tarafında. Ormanlık arazinin içinden geçerek kıvrıla kıvrıla yukarı çıkılıyor. Yolu asfalt ve ulaşımı kolay. Otomobil ile 45 dakikada ulaşılıyor. Sır baraj gölü ise solunuzda bu defa. Yukarıya çıktıkça ısı düşüyor, Kahramanmaraşlıların fırsat buldukça buraya neden kaçtıkları daha iyi anlaşılıyor. Kaynak ve Fotograflar: İl Kültür Turizm Müdürlüğü arşivi 18 19

Biyografi Cahİt zarifoğlu Olcay Yazıcı,Türkiye,10 Mayıs 1986 1940 ta Ankara da doğdum. Rahmetli babam hakimdi. Bu vesile ile çocukluğum Güneydoğu da geçti. İlkokula Siverek te başladım. Maraş ve Ankara da bitirdim. Ortaokula ise Kızılcahamam da başladım, liseyi Maraş ta tamamladım. Aslen Maraşlıyım. Ceddimiz 300 yıl kadar önce Kafkasya dan Maraş a gelip yerleşmişler. Bunlar üç kardeşmiş ve içlerinden birinin adı Zarif miş. İşte bizim aile bu Kafkasyalı Zarif ten geliyor. Daha çok bu sebeple olacak Kafkasya yı çok seviyorum. Edebiyata lise yıllarında şiir ve kompozisyonlar yazarak başladım. Usta hikayeci Rasim Özdenören, şair Erdem Beyazıt, şair Alaaddin Özdenören ile aynı sıralarda okuduk. Liseden sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Alman Dili ve Edebiyatını bitirdim. Öğrenciliğim sırasında çalışmak zorundaydım. Muhtelif gazetelerde sayfa sekreteri olarak çalıştım. Bu yüzden tahsilim biraz ağır aksak ilerledi. Bütün bunlar zarfında vazgeçmediğim,değişmeyen, istikrarlı bir yönüm vardı,o da şairliğim ve yazarlığımdı. Bir yerde çok titiz bir insanım,bir bakıma da hiç titiz değilim. Görünüşte bir düzensizlik içindiyim,ama her şey zihnimde benim de şaştığm bir disiplin ve düzen içindedir. Şu masanın halini görüyorsun.çekmecelerde öyle. Ama söyleyin bir şey onu gözüm kapalı (1940-1987) çıkarayım. Hayatımda öyle. Bir telaş içinde parçalanmış gibiyim. Ama saati saatine proğramlanmışımdır. Şiiri de ne zaman yazacağımı bilmiyorum. Memur gibi. Durum öyle gerektiriyor. Sezai Karakoç Ağabeyin yayınladığı Diriliş dergisinde şiirlerim yayınlandı. Ağabeyin sohbetlerinden ve yazdıklarından Aslen Kahramanmaraşlı dır. 1940 yılında Türkiye nin başkenti Ankara da doğmuş olan şairin çocukluğu Kahramanmaraş ta geçmiştir. Edebiyata, Kahramanmaraş Lisesi nde iken şiir ve kompozisyon yazarak başlamış, lise sonrasında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Alman Dili ve Edebiyatı bölümünde okumuş ve buradan mezun olmuştur. Öğrenciliği sırasında çalışmak zorunda kalınca, sayfa sekreteri olarak çalışmış yine bu dönemde Diriliş Dergisinde çeşitli şiirleri yayımlanmıştır. 1976 dan sonra, kurucularından olduğu, Mavera Dergisinde şiirleri, birkaç hikâyesi, senaryo çalışmaları, günlükleri ve Okuyucularla ismini verdiği sohbetleri yayımlanmıştır.değişik zamanlarda ilkokul öğretmen vekilliği ve Almanca öğretmenliği yapmasının yanı sıra, Mavera Dergisi ni çıkartmaya başladığı süreçte TRT Genel Müdürlüğü nde mütercim sekreter olarak da görev almıştır. 1987 yılında vefat etmiştir. Mezarı Beylerbeyi ndeki Küplüce mezarlığındadır. Yapılmış Röportajı çok şeyler öğrendik.her anlamda bizim hocamızdı. Yetişmemizde çok büyük faydası oldu. Sonra Nuri Pakdil ve arkadaşlarının yayınladığı Edebiyat dergisinde yazdım. 1976 dan itibaren ise ben, Erdem Beyazıt, Rasim Özdenören, Akif İnan ve Nazif Gürdoğan nın kurucuları olduğu Mavera dergisinde şiirlerim, bir-iki hikayem, senaryo çalışmalarım, günlüklerim ve Okuyucularla ismini verdiğimiz sohbetlerim yayınlandı. Bir kaç yıldan beri ise roman çalışıyorum. Bunlardan ilki Savaş Ritimleri 1985 te yayınlandı. Ayrıca çocuk edebiyatı dalında kitaplar yazdım. Değişik dönemlerde ilkokul öğretmen vekilliği ve Almanca öğretmenliği yapan Cahit Zarifoğlu, 1976 dan itibaren TRT Genel Müdürlüğü nde mütercim sekreter olarak görev aldı. Farklı gazete ve dergilerde yazıları yayımlandı.mavera Dergisi ni arkadaşlarıyla birlikte yayımladı. Zaman Gazetesi ve Mavera dergisi nde Okuyucularla başlığıyla hayli ilgi toplayan ve bir mektep özelliği taşıyan sohbet köşelerini düzenledi. 1983 te TRT İstanbul Radyosu nda görev aldı. Radyo oyunları yazdı. 1984 te Türkiye Yazarlar Birliği Çocuk Edebiyatı Ödülü nü alan Zarifoğlu, 07 Haziran 1987 de Yâr ine kavuştu. Eserleri Şiirleri:İşaret Çocukları,Yedi Güzel Adam,Menziller,Korku ve Yakarış Hikaye:İns Çocuk Hikayeleri:Serçekuş,Katıraslan,Ağaçkakanlar,Yürekdede ile Padişah,Küçük Şehzade,Motorlu Kuş,Kuşların Dili Çocuk Şiirleri:Gülücük,Ağaçokul (Çocuklara Afganistan Şiirleri) Roman:Savaş Ritimleri,Ana Günlük:Yaşamak Deneme:Bir Değirmendir Bu Dünya, Zengin Hayaller Peşinde Tiyatro:Sütçü İmam İşaret Çocukları Yasin okunan tütsü tüten çarşılardan Geçerdi babam Başında yağmur halkaları Anam yeşil hırkalar görürdü düşünde Daha ilk güzelliğinde Alnını iki dağın arasına germiş Bir devin göğsüne benzer Göğsünden dualar geçermiş Çarşılar ellerinde ekmek iğneleri Cami avlularına açılan Havuz sularına kapılan çocuklar Görmeden güneşin bütün renklerini Götürmezlerdi dükkandaki babalarına Ocaktan akan kaynar yemekleri Nenelerinin koyduğu avuç taslarına Başı ve yüreği şahbaz Kaleleri ağırlayan kadınların Süslerini kemerlerini 20 21 Menziller Sözün ve yolun baş çeşmesi ruhumun Canım içre sevinç verir sözlerin Baktığın dağların düşüncesi bile ağlatır beni Hür olurum buyruklarını bir bir donansam sultanım. Aşkın bin gözlü devasa bir baş imiş Yur her birini uykularından sohbetin Dinlen ey Zarif bilatedbir çok söz açtın Bu kırık akılla ne cürettir yaptığın Başlarını ağırlaştıran Ağır siyah şelale saçlarını Tutunca gençleşirdi erkekler Sonra insan o ki denizde Küçük ve büyük nehirde Bedeni ıslatan afsunlu suda Önce niyet sonra yıkanırdı Zaman dert getirdi sulara İçinde eski balıkların yattığı kayalar Savaşan insanların elinde İnce yontulup taşındı balta mızrak şekline Anam kanları kuruyan Kavga ayıran bir kargı elinde Kara ocağın taşlarına İşaret koydu çocuklarını Belinde gezdiren babamın Beyaz yazılarla kazandığı adları? Soru İşaretlerinden Biri Zulumdur dinlenen başlarsa eğilmiş Gömleğin üzerine kadar çıkmış kalbteki kara leke Dikilsen dağların ötesini tutar elin Bir iki tank çer çöp olmuş gözüne perde Petrol ya da banker sellerinde boğuluyorsun Külçe külçe dolar ya da sefalet secden olacak yerde O eski kadim iklim kimbilir nerde sürer Perişan birkaç evde kimbilir veliler dilinde Oturup konuşalım şunu. Bulsun kelimem kelimeni Eğer uyku daha aziz esirlik daha ehven değilse Bir deli akıl çırpınıyor aramızda Rızık korkusu can korkusu baş mesele Çıplan dünyadan çıplan ve gövdenden O büyülü çiçekleri yol arın bir kere Başını eğmiş zalimleri dinlersin Dersin lokmam ellerinde Filistin bir sınav kağıdı Her mü min kulun önünde De gerçeği yaz: Hakikat şehitliğe koşmaktır De isyan çağır yolun açılır cennet köşelerine Kaynak : www.zarifce.com

Yöresel Lezzet Tarhana yoğurdun yağlı ve az ekşi oluşu tarhananın lezzetli ve gevrek olmasını sağlar. Bunun yanı sıra yoğurtla birlikte kekik, çörek otu vb baharatlar karıştırılır. Bu işlemlerden sonra gecenin 3 ü ile 4 ü arasında mahallenin genç kızları tarafından çiğ üzerine ince ince serilir. 2-3 gün sonra sabaha karşı çiğlerden çıkartılır. Kahramanmaraş ta bir aileye misafir olduğunuzda mutlaka badem ve ceviz ile tarhana ikram edilir. Bu gün Türkiye nin her bölgesinde ve yöresinde tarhana yiyebilirsiniz ama bu kadar ince lezzetli ve özel tarhanayı Kahramanmaraş tan başka yerde yiyemezsiniz. www.keyfzade.com Kahramanmaraşın Tarhanası Kahramanmaraş a özgü, farklı bir yöntemle hazırlanan Maraş tarhanası Kahramanmaraş insanının vazgeçilmez gıdası olmuştur. Türkiye nin her bölge ve yöresinde bilinen tarhanalardan farklı, gerek lezzeti, gerekse yapımı ve toplanması ile Türkiye de Kahramanmaraş tarhanası marka olarak ayrılmıştır. Kahramanmaraş ta tarhana farklı bir Kültür ögesi olarak şehir hayatında önemli bir yer tutar. Yapım aşamasında komşu hanımların imece usulü ile bir araya gelmeleri, sabahın erken saatlerinde kalkıp çiğ adı verilen özel bir sergi üzerine tarhana sermeleri birer özveriye dayalı kültürel özelliklerdendir. Kahramanmaraş tarhanasının diğer bölgelerdeki tarhanalardan tat ve kalite olarak ayrılmasının en belirgin özelliği olarak Temmuz Ağustos aylarında yapımına başlanması tarhananın bu aylardaki hava şartlarının güzel ve rüzgarlı olmasına bağlanır. Bu aylar içinde Türkiye de Kahramanmaraş tan başka hiçbir yörede bulunmayan (firik) adı verilen (tarhananın tam olarak kurumadan önceki hali) tarhanası Maraşa özgü bir çeşitdir. Kahramanmaraş tarhanasının yapım aşamasında tarhana yapılacak en uygun buğdayın seçilip değirmende döğme (yarma) haline getirilmesi ile başlanır. Bir ailenin yıllık tarhana ihtiyacı halk arasında Grad 22 kg ağırlığında bir ölçü) kullanılarak hesaplanır ve yapılır. Dövme 4 saç ayağı üzerine konulan 3/2 su dolu masere (muhasara) kazanının içerisine dökülür ve normal pilav gibi pişirilmeye başlanır. Tamamen piştikten sonra ateşten alınır karıştırılmaya devam edilir. Kazanın üzerine sini konulur ve pişmiş dövme aşı kendi buharı ile tekrar pişmeye bırakılır. Orada dinlenen dövme (pilav) ıslak bir bez içinde soğumaya alınır. Soğuyan dövme iyice yoğurulur. 1 kg dövmeye yaklaşık 1,5-3 kg yağlı az ekşi yoğurt katılarak karıştırılır. Yani yöresel ölçüye göre bir Grat dövmeye 30-40-50-60 kg yoğurt katılır. Kullanılan 0 344 216 04 84 0 344 235 14 16 Tarhana Binevler mah. Hanefi Mahçiçek Bul. Manolya Apt. altı No: 28 Kaynak: www.kahramanmaras.bel.tr Fotograflar: Ahmet Gedemenli Kahramanmaraş Kuruyemiş 22 23 Firik

Yöresel Sanat Simsırma El emeği göz nuru sanat eserleri Sim Sırma işi Kahramanmaraş a özgü bir el sanatıdır. Sırmanın tarihi Selçuklular dönemine kadar uzanır. Osmanlı Sarayına (Çelebi Mehmet e) gelin giden Dulkadiroğlu Beyi nin kızı Emine Hatun un çeyizleri arasında bulunan sırma işleri saray çevresinin dikkatini çekmiş ve çok beğenilmiştir. Daha sonra Fatih Sultan Mehmet e gelin giden Dulkadir Bey in kızı Sıddi Mükrime Hatun un çeyizleri arasında çeşitli sırma işlerinin olması Kahramanmaraş a has el sanatının Rumeli ye geçmesine yol açmıştır. Bu tarihten sonra Osmanlı Türk sanatında önemli bir yer tutan sırma işlemeciliği özel bir sanat dalı haline gelmiştir. Varlıklı aile kızlarının sim sırma ile yapılmış el işleri, çeyizlerinde başköşeyi tutmuştur. 1947 yılında Kahramanmaraş Kız Meslek Lisesi bu tarihi sanat dalını yaşatma adına sim sırma işlemeciliği bölümünü kurmuş ve böylece ortadan kalkmak üzere olan bu Türk sanatı günümüzde kadın-moda gelişimine paralel olarak el sanatlarının çeşitli dallarında uygulanır olmuştur.burada yetişen genç ustalar sim sırma el sanatının tanıtımı adına ülkemizin her köşesinde hizmet vermektedir. Kahramanmaraş ta evlerde ve küçük atölyelerde sim-sırma işini yapan hanımlar hem bu sanat dalını yaşatmakta hem de aile ekonomilerine katkıda bulunmaktadır. Sim Sırma işi Kahramanmaraş a özgü bir el sanatıdır. Sırmanın tarihi Selçuklular dönemine kadar uzanır. Osmanlı Sarayına (Çelebi Mehmet e) gelin giden Dulkadiroğlu Beyi nin kızı Emine Hatun un çeyizleri arasında bulunan sırma işleri saray çevre- sinin dikkatini çekmiş ve çok beğenilmiştir. Daha sonra Fatih Sultan Mehmet e gelin giden Dulkadir Bey in kızı Sıddi Mükrime Hatun un çeyizleri arasında çeşitli sırma işlerinin olması Kahramanmaraş a has el sanatının Rumeli ye geçmesine yol açmıştır. Bu tarihten sonra Osmanlı Türk sanatında önemli bir yer tutan sırma işlemeciliği özel bir sanat dalı haline gelmiştir. Varlıklı aile kızlarının sim sırma ile yapılmış el işleri, çeyizlerinde başköşeyi tutmuştur. 1947 yılında Kahramanmaraş Kız Meslek Lisesi bu tarihi sanat dalını yaşatma adına sim sırma işlemeciliği bölümünü kurmuş ve böylece ortadan kalkmak üzere olan bu Türk sanatı günümüzde kadın-moda gelişimine paralel olarak el sanatlarının çeşitli dallarında uygulanır olmuştur.burada yetişen genç ustalar sim sırma el sanatının tanıtımı adına ülkemizin her köşesinde hizmet vermektedir. Kahramanmaraş ta evlerde ve küçük atölyelerde sim-sırma işini yapan hanımlar hem bu sanat dalını yaşatmakta hem de aile ekonomilerine katkıda bulunmaktadır.önceleri saraçlar tarafından at başlıkları, dizginler, eğerlerin altına koyulan keçeler üzerine, yastık ve perdeler üzerine işlenirdi. Simsırmanın özel bir sanat dalı haline gelmesinden sonra günümüzde kadın giyim eşyaları, bindallı, sabahlık, gece kıyafetleri, çantalar, masa örtüleri, bayan ayakkabıları, terlik, küpe, broş, seccade, Kuran-ı Kerim kabı, gözlük kılıfları, para keseleri, panolar, yatak örtüleri ve oda takımları yapılmaktadır. Erkek giysileri arasında Maraş abası, palaska, cepken, şalvar ve zıbınlara işlenmektedir. Maraş işi Osmanlı hat sanatında da önemli bir yer tutar.sim-sırma ile işlenen hat işleri günümüze kadar bozulmadan gelmeyi başarmıştır.milletlerin kültür ve kişiliklerinin en canlı belgeleri sayılan el sanatları asırlar boyu toplumun yaşayışı, zevki, sanat anlayışı, el becerisi ile bütünleşerek insan ruhunun derinliklerinden eserlere incelikle yansıtıldığı görülmektedir. Türk hanımlarının ustalık ve hayal gücünü yansıtan, Kahramanmaraş ta hanımların el emeği göz nuruyla yaptıkları sim-sırma işlemeciliği tüm dünyaya kültürel bir ışık yansıtmaktadır.bu sanatın daha ileriye taşınması ve yaşatılması için Kahramanmaraş ta ticari anlamda 2000 yılında atölye olarak ilk açılan işletme Sırma Nakış tır. Sırma Nakış ın vizyonu bu sanat dalının farklı ortamlara uyarlanması, geliştirilmesi ve yaşatılmasıdır. Kaynak:www.simsirma.com Fotoğraflar:Sertaç AKKUŞ 24 25

En doğru Yönden En Doğru Yola AKD Mali Müşavirlik ve Danışmanlık En doğru yönden en doğru yola; sloganıyla hizmet vermekte olan ve 30 yıllık deneyimle akd doğdu; çok önemli mevkilerde, makamlarda, özel sektörde, holdingler de,üst düzey mevkilerde, görev alarak başarılı ve kaliteli hizmetler vererek 2008 yılı ekim ayında emekli olmuş ve; Analitik kurumsal danışmanlık (a.k.d.) Müşavirlik ve denetim şirketini kuran; s.m.m.m. Abdulkadir dedeoğlu ilimizde, çevre illerimizde ve türkiye deki kamu kurum ve kuruluşlarında, özel şirketlerde, üniversitelerde, ticaret ve sanayi odalarında, deneyimini, bilgilerini ve tercübelerini, başka kurum ve kuruluşlara aktarmak, faydalı ve yararlı olmak amacıyla, kurumsal anlamda hizmet ve eğitim vermektedir. Hizmetlerinin başında; muhasebe - mali müşavirlik ve 1 temmuz 2012 yürürlüğe girecek olan t.t.k ile birlikte uygulamaya geçecek olan anonim şirketlerinde denetçilik faaliyetlerinde bulunmakta ve ilimizde denetimle ilgili ilk yetki ve sorumluluğu da almış bulunmaktadır. Şirket denetimlerinin dışında; firmaların kredi kuruşlarına karşı vermesi gereken bilançolarını özel amaçlı, iç denetim, revizyon, mali ve hukuksal, dış ticaret, kambiyo, gümrük, finans hizmetlerini denetimlerini yaparak ayrıca da firmalarda çalışan personellerin yetişmeleri için eğitimlerini vermektedir.t.c. Ekonomi bakanlığına bağlı olarak hazine ve dış ticaret müsteşarlığının, teşvik uygulama genel müdürlüğü nün de dışarıdan sağlanan hizmetleri doğrultusunda istişare heyetinde ve komisyonunda görev almaktadır. Bu hizmet anlayışı ile ilimize bu konularda, tanıtımında ve temsilinde çok büyük katkılar sağlamıştır. Akd müşavirlik firması firmalara entegre müşavirlik ve destek hizmeti vermektedir. Tübitak a bağlı olarak hizmet vermekte olan bitav vakfı ile orta doğu teknik üniversitesinin iş birliği ile desteklenen ve oradaki öğretim görevlileri tarafından 4 yıl boyunca kişisel gelişim - insan kaynakları vs ve en önemliside ilimizin en büyük eksiklerinden biri olan aile şirketlerinin kurumlaşması alanında da eğitim ve öğretimini tamamlamış lisans tezinide bu konuda yapmıştır. Son yıllarda devlet planlama teşkilatı tarafından, bazı illerde ve bölgelerde kurulan kalkınma ajansları nda da ayrıca tarımsal kırsal kalkınma destekleme kurumlarında ise eğitmenlik, danışmanlık ve proje hizmetlerini yapmaktadır. Abdulkadir dedeoğlu başta ilimiz olmak üzere, çevre illerimizde ve ülkemizde; faaliyet konuları kapsamında, ilgili kanun ve mevzuatlar paralelinde, firmalara, kurumlara, kurumlaşmasına, mali ve idari yapısının yükselmesine, firmalarda yaşanılan sıkıntı ve eksikliklerin gidermesine katkı sağlayarak faydalı ve yararlı olmayı hedeflemektedir. Faaliyet konularını kapsayan konularda ve işlemlerinde de hem markasını tescil ettirerek, kalite ve standartlarına uygunluğunu gösteren ilimizin tek t.s.e ve i.s.o belgeli tek müşavirlik ve danışmanlık şirketidir. Abdulkadir DEDEOĞLU 26 27

Ecdadı Osmanlı İstanbul un Fethi Fatih Sultan Mehmed 29 Mart 1432 de Edirne de doğdu. Babası Sultan İkinci Murad, annesi Huma Hatun dur. Fatih Sultan Mehmed, uzun boylu, dolgun yanaklı, kıvrık burunlu, adaleli ve kuvvetli bir padişahtı. Devrinin en büyük ulemalarından birisiydi ve yedi yabancı dil bilirdi. Alim, şair ve sanatkarları sık sık toplar ve onlarla sohbet etmekten çok hoşlanırdı. İlginç ve bilinmedik konular hakkında makaleler yazdırır ve bunları incelerdi. Hocalığını da yapmış olan Akşemseddin, Fatih Sultan Mehmed in en çok değer verdiği alimlerden biridir. Fatih Sultan Mehmed, gayet soğukkanlı ve cesurdu. Eşsiz bir komutan ve idareciydi. Yapacağı işlerle ilgili olarak en yakınlarına bile hiçbir şey söylemezdi. Fatih Sultan Mehmed okumayı çok severdi. Farsça ve Arapça ya çevrilmiş olan felsefi eserler okurdu. 1466 yılında Batlamyos Haritasını yeniden tercüme ettirip, haritadaki adları Arap harfleriyle yazdırdı. Bilimsel sorunlarda, hangi din ve mezhebe mensup olursa olsun bilginleri korur onlara eserler yazdırırdı. Bilime büyük önem veren Fatih Sultan Mehmed yabancı ülkelerdeki büyük bilginleri İstanbul a getirtirdi. Nitekim Astronomi bilgini Ali Kuşçu kendi döneminde İstanbul a geldi. Ünlü Ressam Bellini yi de İstanbul a davet ederek kendi resmini yaptırdı. Şair ve açık görüşlüydü. Fatih Sultan Mehmed 1481 yılına kadar hükümdarlık yaptı ve bizzat 25 sefere katıldı. Azim ve irade sahibiydi. Temkinli ve verdiği kararları kesinlikle uygulayan bir kişiliği vardı. Devlet yönetiminde oldukça sertti. Savaşlarda çok cesur olur, bozgunu önlemek için ileri atılarak askerleri savaşa teşvik ederdi. 20 yaşında Osmanlı padişahı olan Sultan İkinci Mehmed, İstanbul u fethedip 1100 yıllık Doğu Roma İmparatorluğunu ortadan kaldırarak Fatih ünvanını aldı. Hz.Muhammed in (S.A.V) hadisi şerifinde müjdelediği İstanbul un fethini gerçekleştiren büyük komutan olmayı da başaran Fatih Sultan Mehmed, yüksek yeteneği ve dehasıyla dost ve düşmanlarına gücünü kabul ettirmiş bir Türk hükümdarıydı. Orta Çağ ı kapatıp, Yeniçağ ı açan Cihan İmparatoru Fatih Sultan Mehmed, Nikris hastalığından dolayı 3 Mayıs 1481 günü Maltepe de vefat etti ve Fatih Camii nin yanındaki Fatih Türbesi ne defnedildi. FATİH SULTAN MEHMED Şahi adı verilen bu topların yanında, tekerlekli kuleler ve aşırtma güllelerin üretilmesi (havan topu) yapılan hazırlıklar arasındaydı. Yaptırılan bu büyük toplar İstanbul un fethedilmesinde önemli rol oynadı. Yıldırım Bayezid in İstanbul kuşatması sırasında yaptırdığı Anadolu Hisarının karşısına, Rumeli Hisarı (Boğazkesen) inşa edildi. Bu sayede Boğazlar ın kontrolü sağlanacak, deniz yoluyla gelebilecek yardımlara karşı tedbir alınmış olacaktı. 400 parçadan oluşan bir donanma inşa edildi. Turhan Bey komutasındaki bir Osmanlı donanması Mora ya gönderildi ve İstanbul a yardım gelmesi engellendi. Eflak ve Sırbistan ile var olan barış antlaşmaları yenilendi. Macarlarla da üç yıllık bir antlaşma yapıldı. Osmanlıların bu hazırlıkları karşısında, Bizanslılar da boş durmuyordu. Surlar sağlamlaştırılıyor ve şehre yiyecek depolanıyordu. Ayrıca Bizans İmparatoru Konstantin, Haliç e bir zincir gerdirerek, buradan gelecek tehlikeyi önlemeye çalıştı. Aynı zamanda Haçlı dünyasından yardım isteniyor, Papa ise yapacağı yardım karşısında Katolik ve Ortodoks kiliselerinin birleştirilmesini istiyordu. Ancak Katoliklerden nefret eden Ortodoks Rumlar, Roma kilisesine bağlanmak istemiyor, İstanbul da Kardinal Külahı görmektense, Türk sarığı görmeye razıyız diyorlardı. Fatih Sultan Mehmed, hazırlıklar tamamlandıktan sonra, Bizans İmparatoru Konstantin e bir elçi göndererek, kan dökülmeden şehrin teslim edilmesini istedi. Fakat İmparatordan gelen savaşa hazırız mesajı üzerine, İstanbul un kara surları önüne gelen Osmanlı ordusu, 6 Nisan 1453 de kuşatmayı başlattı. Osmanlı donanması ise Haliç in girişinde ve Sarayburnu önünde demirlemişti. Ordu; merkez, sağ ve sol olarak üç kısma ayrıldı. 19 Nisan da yapılan ilk saldırıda, tekerlekli kuleler kullanıldı ve bu saldırı ile Topkapı surlarından burçlara kadar yanaşıldı. Osmanlı Ordusundaki er sayısı 150.000 ile 200.000 arasındaydı. Bu kuvvetlere Rumeli ve Anadolu beylerine bağlı çeşitli kuvvetler de katılmıştı. Çok şiddetli çarpışmalar oluyor, Bizanslılar şehri koruyan surların zarar gören bölümlerini hemen tamir ediyorlardı. Venedik ve Cenevizliler de donanmalarıyla Bizans a yardım ediyorlardı. Fatih Sultan Mehmed Osmanlı donanmasının kuşatma sırasında yeterince kullanılamadığını ve bu yüzden kuşatmanın uzadığını düşünüyordu. İstanbul un Haliç tarafındaki surlarının zayıf olduğu biliniyor- Fatih Sultan Mehmed padişah, olduktan sonra ilk iş olarak, devamlı ayaklanma çıkaran Karamanoğlu Beyliğine karşı sefere çıktı. Karamanoğlu İbrahim Bey af diledi. Fatih İstanbul un fethini düşündüğü için onu bağışladı. Fatih Sultan Mehmed, büyük gayesini gerçekleştirmek için, Macarlara, Sırplara ve Bizanslılara karşı yumuşak davranıyordu. Amacı Haçlıların birleşmesini önlemek, onları tahrik etmemek ve zaman kazanmaktı. Bin yıllık tarihinin sonuna gelmiş olan Bizans küçüle küçüle sadece İstanbul şehrinin sınırları içinde hüküm süren bir devlet durumuna düşmüştü. Ancak buna rağmen Bizans ın varlığı, Balkanlardaki Türk hakimiyeti açısından tehlikeli oluyordu. Bizans İmparatorları, Anadolu daki çeşitli siyasi güçleri de Osmanlı aleyhine kışkırtmaktan geri kalmıyorlardı. Hatta zaman zaman Osmanlı şehzadeleri arasındaki taht kavgalarına karışıp devletin iç düzenini bozuyorlardı. İstanbul un Osmanlı Devleti nin hakimiyeti altında girmesi, ticari ve kültürel yönden önemli bir avantajın daha ele geçirilmesi demekti. Boğazlar tam anlamıyla kontrol altına alınacak ve bu sayede, Karadeniz ticaret yolları ele geçirilmiş olacaktı. Karamanoğulları meselesini çözen Fatih Sultan Mehmed, İstanbul un fethi için gerekli hazırlıklara başladı. Devrin mühendislerinden Musluhiddin, Saruca Sekban ile Osmanlılara sığınan Macar Urban Edirne de top dökümü işiyle görevlendirildi. 28 29

püskürtülüyordu. İlk defa Ulubatlı Hasan ve arkadaşlarının şehit olmak pahasına tutunmayı başardıkları İstanbul surları, artık direnemiyordu. 53 gün süren ve 19 Nisan, 6 Mayıs, 12 Mayıs ve 29 Mayıs ta yapılan dört büyük saldırıdan sonra Doğu Roma İmparatorluğu nun 1125 yıllık başkenti olan İstanbul, 29 Mayıs 1453 salı günü fethedildi. İstanbul un fethi, çok önemli sonuçları da beraberinde getirdi. Fatih Sultan Mehmed, İstanbul un fethinden sonra batıdaki hakimiyeti pekiştirmek, sınırları genişletmek, İslam ı en uzak yerlere kadar yaymak ve Hıristiyan birliğini bozmak amacıyla Avrupa üzerine bir çok seferler düzenledi. Sırbistan (1454,1459), Mora (1460), Eflak (1462), Boğdan (1476), Bosna-Hersek, Arnavutluk, Venedik (1463-1479), İtalya (1480) ve Macaristan seferleriyle Osmanlı İmparatorluğu Avrupa daki hakimiyetini pekiştirdi. Sırbistan Krallığı tamamen ortadan kaldırılıp Osmanlı sancağı haline getirildi, Mora tamamen fethedildi, Eflak Osmanlı eyaleti yapıldı, Bosna tekrar Osmanlı hakimiyetine alındı, Arnavutluk ele geçirildi. 16 yıl süren Osmanlı- Venedik Deniz Savaşları sonunda Venedik barış imzalamayı kabul etti. İtalya ya yapılan sefer sırasında Roma nın fethi açısından çok önemli bir merkez olan Otranto, fethedildi ancak Fatih Sultan Mehmed in ölümü üzerine geri kaybedildi. Kaynak : tr.wikipedia.org du. Bizans bu bölgeye zinciri bu nedenle germişti. Yüksekten atılan taş gülleler Bizans donanmasından bazı gemileri batırmıştı fakat bir kısım donanmanın Haliç e indirilmesi kesin olarak gerekliydi. Fatih Sultan Mehmed, İstanbul un fethedilmesini kolaylaştıracak önemli kararını verdi. Osmanlı donanmasına ait bazı gemiler karadan çekilerek Haliç e indirilecekti. Tophane önündeki kıyıdan başlayıp Kasımpaşa ya kadar ulaşan bir güzergah üzerine kızaklar yerleştirildi. Gemilerin, kızakların üzerinden kaydırılabilmesi için, Galata Cenevizlilerinden zeytinyağı, sade yağ ve domuz yağı alınarak kızaklar yağlandı. 21-22 Nisan gecesi 67(yada 72) parça gemi düzeltilmiş yoldan Haliç e indirildi. Haliç teki Türk donanmasına ait toplar, surları dövmeye başladı. Ciddi çarpışmalar cereyan etti. Bundan sonraki günlerde top savaşı, ok, tüfek atışları, lağım kazmalar, büyük ve hareketli savaş kulelerinin surlara saldırıları devam etti. Kuşatmanın uzun sürmesi ve kesin başarıya ulaşılamaması askerler arasında endişe yarattı. Ancak, İstanbul u her ne şartta olursa olsun almaya kararlı olan Fatih Sultan Mehmed kumandanların ve alimlerin de bulunduğu bir toplantı düzenledi. Cesaretlendirici bir konuşma yaptıktan sonra, 29 Mayıs ta genel saldırının yapılacağına dair kararını açıkladı. Çarpışmalar sırasında Bizans ı koruyan surlar üzerinde kapatılması mümkün olmayan gedikler açılmaya başlamıştı. Surlar içerisine küçük sızmalar oluyor, ancak geri İnsanların yapabileceği en büyük fenalık kendisine olan güvenini kaybetmesidir. ( Richard BERNEDİCİ ) Kardeşler Güven Petrol Orhan Gazi Mah.Adnan menderes Bul. No:43 (Şekerdere) Tel: 0 344 223 94 65-66 30 31

Kitaplık Kültür Sanat Zaman Çarkı Tenini suçlama sakın AŞK dokunana kadar Senin değildiro Söz yazarı, senarist, yönetmen Mete Özgencil in, beklenmeyen kitabı Zor Anahtarı, onu tanıyanlar için belki de sürpriz olmayacaktır. Yazarın Lirik Biyografi dediği bu eser, Mete Özgencil in içini gösteren bir aynadır, aynı zamanda hepimizin kendimizi göreceği dev bir ayna.ertelediğimiz, sakladığımız, söyleyemediğimiz, belki korktuğumuz, belki utandığımız iç sözler, çoğu zaman üç-beş satırla ve Murat Savaşkan ın o sözlere çok uyumlu eşsiz resimleriyle, kitap sayfasından yüzümüze yansıdığında derinliklerimizde mutlaka bir şeyler hissedeceğiz. Dünyamızın duayenlerinden Mete Özgencil, bildiğimiz dünyasının görünmeyen gölgelerini bu kitabıyla bize gösteriyor. Kendimizi (yüreğimizi) çıplak görmeye hazır mıyız? Ya sizi bekleyen bir son olmasaydı... Hayatındaki insanlar birer birer siliniyor. Kocaları, sevgilileri, ailesi ve arkadaşları yaşayıp ölüyor ama o hep aynı kalıyor. Sevdiklerini kaybederken hep çaresiz. İnsanlar onun neden sürekli genç göründüğünü merak ettiğinde ise yer değiştirmek zorunda. Tüm olasılıklar karşısında üç yüz yıl yaşamış biri olarak yanlış bir şey söylediği an, zaman çarkı tepetaklak olabilir.elise tıbbi bir mucize sonucu ebediyen genç kalacaktır. Hayatı üç yüz yıl önce başlamıştı. Versailles Sarayı nda, 14. Louis nin hükmettiği bir devirde. İlk kez her şeyi göze alıp sonsuz gençliğinin sırrını, sevdiği adamla paylaşmaya karar verdiğinde bu isteğinin neden olacağı tehlikeleri (hem kendisi hem de tüm dünya için) hayal bile edemez. Bilim bu duruma yanıt verecek bir seviyeye ulaştığında ancak birileri onun çaresizliğini görebilecek.sonsuza dek yaşamak ve hiç yaşlanmamak... Bir tek kırışıklık ve kırlaşmış saç için her şeyini vermeye hazırdır Elise. Yalnızca sıradışı bir kahramanın hikayesi değil aynı zamanda insanlığın en tutkulu arayışının büyüleyici bir keşfi. Tarihe Adını Yazdıran 100 Büyük Düşünür Doğu dan Batı ya, Antik Çağ dan günümüze,karanlık dönemlerin kapanıp, aydınlanma çağlarının başlamasına neden olmuş, Kralların, sultanların saygısını kazanmış,okullar kurup yüzlerce bilim insanı yetiştirmiş Toplumsal dönüşüm hareketlerine fikir babalığı yapmış, Etkileri günümüze kadar uzanan siyasal düşüncelerin öncüleri olmuş, Özgürlük, demokrasi, düşünme, tartışma, felsefe, mantık, kültür, sanat gibi kavramları yaşadıkları toplumlara kazandıraraktarihe Adını Yazdıran; Aristo dan, Buda ya, Konfüçyus dan, Mevlana ya, Martin Luther den, Hallac-ı Mansur a, Montaigne den İmam Gazali ye 100 Büyük Düşünür ün, hayat hikâyelerini, başlarından geçen ilginç ve trajik olayları ve onları günümüze kadar taşıyan fikirlerini, kolay, keyifli ve özet halinde bulacağınız bir başucu kitabı. Zor Anahtarı Steve Jobs...Ama bu işi yapmak istememin tek sebebi şu: dünyanın Apple la daha güzel bir yer olacağını düşünüyorum. Steve Jobs, tekrar Apple a dönmesi için yapılan teklifi değerlendirirken... Çok satan Benjamin Franklin ve Albert Einstein biyografilerinin yazarı Walter Isaacson, Apple ın kurucularından Steve Jobs ın, kendisiyle tam işbirliği içinde yazılmış tek biyografisini sunuyor.jobs la iki yıldan uzun süre boyunca yapılan kırktan fazla röportajın -ayrıca yüzden fazla akrabasıyla, arkadaşıyla, hasmıyla, rakibiyle ve iş arkadaşıyla yapılan görüşmelerin- temel alındığı bu kitap, kusursuzluk tutkusuyla ve azmiyle altı endüstride (kişisel bilgisayarlar, animasyon filmler, müzik, telefonlar, tablet bilgisayarlar ve dijital yayıncılık) çığır açmış yaratıcı bir girişimcinin inişli çıkışlı hayatını ve güçlü kişiliğini anlatıyor.dünyanın dört bir yanındaki toplumlar dijital çağ ekonomileri kurmaya çalışırken, Jobs yenilikçiliğin ve uygulanabilir hayal gücünün mutlak ikonu olarak öne çıkıyor. 21. yüzyılda değer yaratmanın en iyi yolunun yaratıcılığı teknolojiyle birleştirmek olduğunu biliyordu, bu yüzden hayal gücü atılımlarını takdire şayan mühendislik başarılarıyla birleştiren bir şirket yarattı.jobs bu kitabın yazılma sürecinde işbirliğinde bulunsa da, yazılanlar üstünde söz sahibi olmayı ve hatta kitabı yayınlanmadan önce okuma hakkını bile istemedi. Hiç sınır koymadı, tersine tanıdığı insanları dürüst konuşmaya teşvik etti. Gurur duymadığım bir sürü şey yaptım, örneğin 23 yaşındayken kız arkadaşımı hamile bırakmam ve sonrasındaki tavrım bunlardan biri, dedi. Ama öğrenilmesine izin veremeyeceğim kadar kötü sırlarım yok. Sanat ve Güzellik Ümit PARSIL Konuya önce, güzel ve güzellik kavramlarını tanımlayarak başlayalım: Biçimindeki uyum ve ölçülerindeki denge ile hoşa gidecek hayranlık uyandıran şeye güzel diyoruz. Güzellik ise; estetik bir zevk, coşku, hoşlanma duygusu uyandıran niteliktir. Güzel ve güzelliği böyle tanımlayabiliriz de, tanımlar da geçen hemen her kelime ayrıca tanımlanmaya muhtaç; uyum, denge, estetik gibi... Günlük hayatımızda uyum, denge ve hoşa gitme gibi kavramlar, belli bazı niteliklerde kullandığımız kavramlardır. Sözgelimi, Ahmet çok uyumlu bir insandır veya her ikisi de çok uyumlu çalışıyor ya da koltuğun rengi ile perdenin rengi uyum sağlamış derken, gündelik hayatımızın bildik davranışlarını sergileriz. Bu sıradanmış gibi görünen yaklaşımlarımızın altında yatan gerçek, kendisi de güzel olan insanın, güzel ve güzelliğe, yatkınlığı ve hatta mecburiyetidir. Bu, sıradan diye anlatmaya çalıştığımız davranışımızın yanı sıra, yoğun bir zihinsel süreç sonunda ve bazı ilkeler doğrultusunda yaratılan güzellik vardır; o da sanatın güzelliğidir ki, böyle bir güzellik, Aristo nun Mimesis kuramındaki taklit edilen ve yansıtılan güzel değil, üretilen/yaratılan güzelliktir. Sürekli yeniyi, farklı olanı arayan insan ruhu, doğadaki güzelliğin yanı sıra, sanattaki güzelliği daima önemsemiş ve yüzyıllar boyunca farklı güzellikleri geçmişten günümüze taşımıştır. Sanatçı, doğada var olanı değil, eksik olan güzelliği arar. Ruhunun derinliklerinden, sezgisinden, yaratıcı gücünden aldığı ilhamla sanatın engin güzelliklerine yelken açar. Çünkü, var olan ona yetmemektedir. Her gün yanından geçtiğimiz bir doğa parçasının, sokağımız ya da bir pazar yerinin karşısında güzellik adına pek tepki göstermezken, aynı yerlerin sanatçı elinde yeniden biçimlendirilmiş resmi karşısında duyduğumuz hayranlık, bu durumu çok iyi açıklamaktadır. Sanat eserindeki güzelliği kavramak, estetik heyecan ı gerektirir. İsmail Tunalı, buna estetik tavır demektedir. İster estetik tavır, isterse estetik heyecan diyelim, böyle bir vaziyet alışta bir faydaya, çıkara, gündelik hayatın bayağılıklarına itibar edilmez. Sanat eserinin seyrine dalan kişi, gerçekliğin zorunluluklarından kurtulur; estetik heyecanın zevkine dalar. Bu durum, bir anlamda kaçıştır; gerçeklerden, bilinenden, alışılmıştan değişmez olandan kaçış. Suut Kemal Yetkin, estetik heyecanla ilgili olarak şöyle diyor: Estetik heyecanın ilk koşulu, kuşkusuz duyumdur. Ama bu duyum, imgeleri uyandırmazsa, onları duygulandırmazsa estetik heyecan bir anlık ve geçici kalır. Bir tablodan, bir şiirden, bir senfoniden beklediğimiz; yalnızca çizgilerin, renklerin, sözcüklerin ya da seslerin soyut bir düzenlemesi değil; ama bu düzenle, sanatçının bir ruh ânını sonsuzlaştırmasıdır. Böyle bir ânı yakalama peşinde koşan sanatçı, ulaştığı estetik bütünlüğü önce kendisi, daha sonra da kendisi dışındaki kişilerle paylaşır. Bu paylaşımda her iki taraf da mutludur; biri aradığını bulduğu, diğeri ise estetik bir heyecanla dış dünyanın gerçeklerinden uzaklaştığı için. Bu, bir kaçıştır; gerçeklerden, alışılmış olandan, değişmez olandan kaçış.sanatın ya da sanatçının gerçeklerden kaçması demek, gerçeklere, yaşanılanlara sırt çevirmek demek değildir. Böyle bir durum, sanatçı duyarlığıyla hiç bağdaşmaz. Ne var ki, bu gerçeklerin biçimselliği, sanatçının yaratıcı düşüncesi ve estetik heyecanıyla yeni bir biçimselliğe dönüşür. İşte budur gerçeklerden kaçış. Yoksa yaşanılan dış gerçekliklerden tamamen sıyrılıp tamamen bir hayal deryasında boğulmak değil. Elbette, bir hayat adamı olarak sanatçı da yaşanılan gerçeklerden nasibini alır ve herkes gibi bu gerçeklerle yaşar. Sanatçının üreterek, seyirci ya da dinleyicinin seyrederek veya dinleyerek yaptığı şey, farklı olanı, değişeni ve heyecan uyandıranı arama beklentilerini yerine getirmedir. Sanatçı, günlük hayatın kabasaba sayılabilecek, yeknesak hallerinden kaçmayı, dünyayı kendi ideallerindeki dünya haline getirmek istemekte; bu idealini de sanatında gerçekleştirmektedir. Şeriati, böyle bir kaçışta iki kavramdan bahseder; din ve sanat. İranlı yazar Şeriati, Farsça Hüner adıyla yayınlanan ve Türkçeye Sanat adıyla çevrilen eserinde şu açıklamalara yer veriyor: Din, olması gereken başka bir dünyaya aralanan kapıdır. Sanat ise penceredir. Sanat, biz bu dünyaya ait varlıklarız; başka bir yere gitmemize imkân yoktur; herhalde burada bulunmaya mahkûmuz diyerek, bakma ve görme yoluyla ideal dünyayı, ideal olmayan kötü dünyanın içersine getiren bir pencere açıyor. (...)Pencere esprisinin anlatmak istediği şudur: Bulunmamız gereken bir durumda bulunmaya mahkûm oluyoruz. Pencere bize bulunmadığımız, var olmadığımız, ancak bulunmamız gereken bir yerde bulunmuşluk duygusu veriyor. Bir başka deyişle pencerenin işlevi, var olduğumuz yerden kaçma isteğidir.daha önce de belirttiğimiz gibi, gerçeklerden bu kaçış ona sırt çevirme değil; bir soluk alış ve teneffüs ânıdır. Hani, birçok sorunun ele alındığı, tartışıldığı, çeşitli bilgilerin kavranmaya çalışıldığı; ruhen ve bedenen bir yorulmanın yaşandığı bir ders sonrasında yapılan on dakikalık teneffüs, sınıftaki bütün olup bitenleri bir anlık da olsa unutturur ya, sanat da, gündelik yaşantıların getirdiği bütün sıkıntıları unutturur. Sözgelimi, estetik heyecanla bir tablonun büyülü atmosferine kendini kaptıran kişi, koskoca bir dünyayı arkasında bırakır; sanatın açtığı pencereden yeni bir dünyanın seyrine dalar. Sanattaki güzellik, bazılarının zannettiği gibi eserdeki elemanların güzelliği değildir. Bir resmi, güzel olan nesnelerle doldurmuş olmak, onu eser olma seviyesine çıkarmaya yetmez. Eserin güzelliği, onu oluşturan nesnelerin güzelliğinden değil; bu nesnelerin ve sanat elemanlarının, belli bazı ilkeler (denge, ritim, hareket, çeşitlilik, zıtlık, birlik) doğrultusunda oluşturulan estetik bütünlükten kaynaklanır. Sanatta, nesnel olarak bir şeyin güzel ya da çirkin olmasından değil, eserde oluşturduğu güzellik ve çirkinlikten bahsedilebilir. Ayrıca, böyle bir güzellikte konunun da önemi yoktur. Şu ya da bu konuda yapılanlar güzeldir, diğerleri değildir denemez. Çünkü sanatta, neyin yapıldığı değil, nasıl yapıldığıdır önemli olan. Sonuç olarak; sanatçının ortaya koyduğu güzel, onun öz malıdır; ona dokunulamaz, karışılamaz. Fakat güzelin yaratılmasında, sanatçının içinde yaşadığı toplumun, kültürün tartışılmaz etkileri vardır. Bireysel olarak, sanatçının yarattığı güzel, bir anlamda kendisini şekillendiren toplumun ve kültürünün yansımasıdır. Böylece eser, içinde yaşanılan toplumun malı olacak, hem sanatçıyı hem de toplumu yüceltecektir. 32 33

Beyaz Perde -225 32 72 Fetih 1453 Babası II. Murat ın ölümü üzerine ikinci kez tahta çıkan II. Mehmet in şimdi kafasında gerçekleştirmesi gereken ilk öncelik Bizans İmparatorluğu nunson toprağı olan Konstantinapolis i Osmanlı Devleti ne katmaktır. Bu uğurda ne yapılması gerekiyorsa genç padişah hiçbirinden feragat etmeyecektir... Osmanlı Devleti ne çağ atlatarak imparatorluğa taşıyan Fatih Sultan Mehmet in 1451 yılında henüz İstanbul u alma planları yaptığı dönemden başlayan film, şimdiye kadar çekilmiş en büyük tarihikahramanlık projesi olma iddiasında. Yapım:2010_2012 - Türkiye Tür:Aksiyon, Biyografi, Dram, Macera, Savaş, Tarih, Süre:165 dakika Yönetmen:Faruk Aksoy, Oyuncular: Devrim Evin, İbrahim Çelikkol, Dilek Serbest, Recep Aktuğ, Şahika Koldemir, Sedat Mert, Özkan Güngör, Volkan Keskin, Cengiz Coşkun, Erdem Alkan, Murat Sezal, Mustafa Atilla Kunt, Raif Hikmet Çam, Hüseyin Santur, Öner As, Öner As, Faik Aysoy, Yilman Babatürk, Özcan Alişer, Namık Kemal Yiğittürk, Naci Adıgüzel, Edip Tüfekçi, Hüseyin Santur, Senaryo:Atilla Engin, Faruk Aksoy, İrfan Saruhan, Yapımcı:Servet Aksoy, Faruk Aksoy, Ayşe Germen, Devrim Evin İbrahim Çelikkol Cengiz Coşkun İnanılmaz Örümcek Adam Yapım: 2012 - ABD, Tür:3 Boyutlu, Bilim Kurgu, Aksiyon, Fantastik, Gerilim, Macera, Suç, Süre:136 dakika Yönetmen:Marc Webb, Oyuncular:Emma Stone, Stan Lee, Andrew Garfield, Sally Field, Martin Sheen, Embeth Davidtz, Denis Leary, Rhys Ifans, Chris Zylka, Irrfan Khan, Görüntü Y.:Peter Deming, Senaryo:Stan Lee, James Vanderbilt, Steve Ditko, Gary Ross, David Lindsay-abaire, Senaryo (Kitap):Stan Lee, Yapımcı:Tobey Maguire, Stan Lee, Sam Raimi, Avi Arad, Laura Ziskin, Todd Black, Grant Curtis, Peter Parker gerçek ailesi tarafından terk edilmiş dayısı ve yengesinin büyüttüğü dahası sosyal hayatta zayıf karakterli, lise çağında bir gençtir. Her ergenin yaşadığı ben kimim?, nereye aitim? sorunları daha derin sormaktadır. Bir yandan da Gwen Stacy ye kör kütük aşıktır. Bir gün babasına ait bir çanta bulan Parker, anne ve babasının ortadan kaybolmasının ardındaki sırları çözmeye karar verir. Karşısına Oscorp şirketi ve babasının eski ortağı olan Dr. Curt Connor ın laboratuvarı çıkar. Artık hiçbir şey Peter Parker eskisi gibi olmayacaktır... Andrew Garfield Martin Sheen Emma Stone 34 35

Teknoloji Apple ın ibooks 2 si geliyor! Zerafetiniz bizim için önemli www.bilgold.com Apple ın ibooks 2 çıktı... Peki nedir bu ibooks 2? İsmetpaşa Mah. Şeyhadil Cad. Aras Galeria No: 8 Kat: 3 Daire: 24 Kahramanmaraş Tel: (0344) 225 61 42 Apple ibooks un yeni versiyonunun eğitim marketine yeniden can vereceği umuluyor. New York taki Guggenheim Müzesi nde ibooks un yeni jenerasyonunu tanıtmak için sahneye Phil Schiller çıktı. ibooks 2 nin umudu, sıkıcı ve ciddi ders kitaplarını daha ilgi çekici ve interaktif deneyim yaratan bir hale getirmek. Tabletlere teşekkür etmek lazım, çocuklar git gide zekileşiyor, gerek finallere hazırlanan gerekse Dora oyunu oynayanlar... dedi Schiller konuşmasında. Ardından ibooks 2 nin ortaya çıkışını duyurdu ve Apple ders kitabını yeniden tanımlıyor dedi. Schiller sözlerine şöyle devam etti: Kitapları seviyoruz... Her zaman bizimle olacaklar, fakat birkaç yüzyıl ilerisine bakacak olursak, ders kitabının ideal eğitim materyali olmayacağını görmek çok da zor değil. Size yeni ibooks 2 hakkında konuşmaktan çok gurur duyuyorum. Çocuklar, ibooks ile öğrenmeyi çok sevecekler. Uygulama ücretsiz ama... ibooks ve dolayısıyla ibooks 2 yi ilgi çekici yapan, sayfalar dolusu denklemleri art arda sıralamayıp, bunları e-ders kitaplarıyla mümkün olduğunca interaktif hale getirmesi. Bunu yapmanın yolu da görseller eklemekten geçiyor. Apple tanıtım videosunda bir böcek konusu işleyerek bunu gösterdi. Böceğin çeşitli bölgelerini seçebiliyor ve bu bölgeler hakkında daha detaylı bilgi alabiliyorsunuz. Ayrıca çeşitli ufak detaylar da var; örneğin kelimelerin anlamları gibi... Notlar gibi başka özellikler de var, bu sayede çalışma kartları yapabiliyorsunuz. Konularla ilgili çok sayıda ufak testte içeriyor ibook ders kitapları. Apple ayrıca ibooks Yazarlığı nı da duyurdu, yani ücretsiz olarak ibook unuzu yazabilir ve yayınlayabilirsiniz.uygulama ücretsiz fakat ders kitaplarının çoğu ücretli. Bu uygulamadan yararlanmak için bir de ipad inizin olması gerektiğini unutmayın. i Pad 2 nin temel özellikleri şöyle: Yeni 1 Ghz Dual-Core A5 işlemci İki kamera ile birlikte Face Time, ipad 1 e göre 5 mm daha ince gövde ios 4.3, Photo Both,9.7 Led ekran iphoto ve Garageband desteği Yeni ipad 2 nin ölçüleri ise şöyle Yükseklik: 9.50 inches (241.2 mm) Genişlik: 7.31 inches (185.7 mm) Derinlik: 0.34 inch (8.8 mm) Ağırlık: 1.35 pounds (613 g) Eğer yürüdüğünüz yolda güçlük ve engel yoksa, bilin ki o yol sizi bir yere ulaştırmaz. ( Bernard Shaw ) Ailenizin Güleryüzlü Emlakçısı Nihal SALKIM Gsm: 0 536 703 10 47-0 506 563 75 75 İsmetpaşa mah. ( Anafen Dersanesi Yanı ) Elifhan İş hanı Kat: 3 No: 9 Kahramanmaraş Tel: 0 344 225 20 25 e-mail: nihal-emlak@hotmail.com - nihal.emlak.net 36 37

Teknoloji Dünyayı değiştirecek keşifler! Geçen yıl çeşitli ülkelerin önemli laboratuvarlarında geliştirilen 11 buluş ve icat, bilim dünyasında yeni heyecanlar yarattı.odtü Bilim ve Teknoloji Müzesi nin kurucusu ve ODTÜ Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ural Akbulut, Science ve Nature dergilerinde yayımlanan makalelerden ve çeşitli bilimsel kaynaklardan 2011 de dünya bilim dünyasında yaşanan önemli gelişmeleri derledi. Akbulut un hazırladığı yazıya göre, geçen yıl ABD de, bilim adamlarının saniyede 600 milyar fotoğraf çeken kamera icadı, bilim dünyasında en çok konuşulan gelişmeler arasında yer aldı. ABD deki MIT de öğretim üyesi olan Doç. Dr. R. Raskar, lazer ışığının sıvı dolu plastik bir şişenin tabanından girip kapağına çarparak geri yansımasını özel kamerayla videoya çekti.halen piyasadaki bilimsel amaçlı en hızlı kamera, saniyede 1-2 milyon kare çekebiliyor. Saniyede 600 milyar kare çeken bu yeni kamera, mevcut teknolojileri birleştiren devrimsel bir buluş oldu. MIT de daha önce de hızlı fotoğraf çekim tekniği geliştiren bilim adamları olmuştu. İlk kez MIT de H. Edgerton, bir merminin elmayı deldiği anın fotoğrafını çekmişti. Edgerton un 1930 ların sonunda geliştirdiği kameralarla çekilen balonun patlama anı gibi fotoğraflar Life dergisinde yayımlanınca çok ilgi çekmişti. Yaklaşık 70 yıl sonra MIT de ışığın hareketinin videoya çekilmesi yeni gelişmelerin habercisi olarak sayılıyor. Kameranın bilgisayarlı tomografi ve benzeri tanı cihazlarında kullanılabileceği açıklandı. Kamera, boyutları küçülür ve maliyeti düşerse yiyecek ve içeceklerin kalite kontrolünde de kolaylık sağlayabilecek.büyük Hadron Çarpıştırıcısı ve ışıktan hızlı nötrinolarisviçre de CERN deki Büyük Hadron Çarpıştırıcısı nda proton parçacıkları tarihteki en yüksek hıza ulaştırılarak çarpıştırıldı. Yerin 100 metre altındaki tünelde 3,5 teraelektronvolt enerjiye ulaşan ışınlar çarpıştırıldı. Çıkan enerji dünyadaki çarpıştırıcılarda kaydedilenlerin en yükseği olarak tarihe geçti. Deney basına Tarihin En Büyük Deneyi diye yansıdı. Deneyde proton ve nötrondan çok daha küçük olan ve elektrik yükü olmayan nötrino denilen parçacıklar da üretildi. Dr. Autiero adlı bilim adamı bu nötrinoların CERN den İtalya daki Gran Sasso yer altı laboratuvarına ulaşırken nasıl davrandığını inceliyordu.amacı 730 kilometrelik yol boyunca bilinen 3 nötrino türünün birbirine nasıl dönüştüğünü incelemekti. İtalya daki laboratuvarda nötrinoların hızının da çok hassas olarak ölçülebileceği anlaşıldı. Ancak hız ölçümü sonunda nötrinoların ışıktan 60 nanosaniye daha hızlı olduğu bulundu. Hatalı ölçüm yapıldığı sanılıp aylarca deney tekrarlandı ve sonuç değişmedi. Bu buluşun başka bilim adamlarınca doğrulanması halinde Einstein ın görecelik teorisinin yeniden değerlendirilmesi gerekecek. ABD ve Japonya da 2012 de bu deney tekrarlanacak ve nötrinoların ışıktan hızlı olup olmadığı kesinleşecek. Higgs parçacığının izine rastlandı Büyük Hadron Çarpıştırıcısı nın en önemli sonuçlarından biri de yıllardır aranan Higgs parçacığının varlığını gösteren bazı bulgulara rastlanmasıydı.henüz varlığı kanıtlanamadı, ama ilk kez varlığı hakkında bir iz bulunması yankı uyandırdı.higgs bozonu olarak bilinen Higgs parçacığının varlığı hakkında iki ayrı deneyde iz bulundu. CERN deki bilim insanları bu önemli buluşu 13 Aralık 2011 de duyurdu. Uzmanlar parçacığın kütlesinin 124-126 GeV civarında olabileceğini açıkladı. Yıllar sürebilecek deneyler sonunda Higgs parçacığı bulunursa, 21. yüzyılın en önemli buluşu olarak tarihe geçeceği belirtiliyor.higgs parçacığı, 1960 larda P. Higgs tarafından öne sürüldüğü için Higgs bozonu adını aldı. Parçacık fiziğinin Standart Modeli evrende küçük parçacık ve etkileşim kuvvetlerini açıklar. Ancak bu model parçacıkların (maddenin) niçin bir kütlesi olduğunu açıklayamıyor.bilim dünyası, parçacıkların kütlelerini Higgs bozonu sayesinde kazandığını kabul ediyor. Bu nedenle bu parçacığın bulunması modern fizik alanındaki bir eksiği tamamlayacak ve bu alandaki en büyük buluş olacak.evrende dünya benzeri gezegenler bulunduabd nin Kepler uzay teleskopu evrende dünya benzeri gezegenler buldu. NASA nın 2009 da uzaya gönderdiği teleskopun bulduğu gezegenlerden 10 u dünyaya yakın boyutlarda ve kendi güneşleri etrafında dönüyor. Gezegenlerde su ve oksijen içeren atmosfer varsa oraya ulaşan insanların normal yaşam sürdürmesi mümkün olabilir. Yıllardır gelecekte insanların yaşamını sürdürebileceği gezegenler aranıyordu. Kepler, dünya benzeri ilk gezegenleri buldu. Kepler-22b adlı gezegen hakkındaki bilgiler 5 Mart 2011 de açıklandı. Kepler-22b dünyaya 600 ışık yılı uzakta, çapı dünyanın 2,4 katı ve güneşi etrafında 290 günde bir tur atıyor. Atmosferi varsa yüzey sıcaklığı 22 C yok ise -11 C olarak hesaplandı. Bu gezegenlerden hangisinde yaşanabileceğini öğrenmek yıllar sürecek.yeni teleskoplarla bu gezegenlerin detaylı incelenmesi gerekiyor. Kepler-22b nin bulunması gelecek için önemli bir adım kabul ediliyor.farelerde yaşlanma durduruldu ABD de Mayo Klinik teki bilim adamları, yaşlılık nedeniyle derinin kırışması ve kataraktı farelerde önledi.j. M. Van Duersen ve ekibi yaşlanma hücresi denilen senescent hücrelerini farelerden uzaklaştırdı. Yaşlanma hücrelerinin katarakt veya dejenere eklemlerde (artrit) biriktiği biliniyor ama zararı bilinmiyordu.van Duersen, bu hücrelerin çevrelerindeki dokulara zarar verdiğini buldu. Farelere verilen özel bir ilaçla yaşlanma hücreleri, kendi kendilerini yok etti.ilaçla yaşlanma hücreleri uzaklaştırılan farelerde, katarakt gelişmedi ve normal farelere oranla daha uzun süre koşabildiler. Normal farelerde yaşlanma nedeniyle derideki yağ hücreleri azalınca derileri kırıştığı halde yaşlanma hücreleri uzaklaştırılan farelerde kırışıklık olmadı. Detaylı araştırmalardan sonra insan deneylerine başlanacağı açıklandı.japon uydusu Asteroitten örnek alıp dünyaya getirdi.japon uzay aracı Hayabusa 2003 te ilk kez ay dışında bir uzay cisminden kaya tozu to- plamak için uzaya gönderildi. Hedef, Mars ve Jüpiter gezegenleri arasındaki asteroit kuşağı na ulaşmaktı.asteroit kuşağındaki Itokawa asteroitine inen uzay aracı yüzeyden kaya tozu topladı.itokawa asteroitinin boyu 500, eni de sadece 200 metre. Uzay aracı 2010 da paraşütle Avustralya ya indi. Tozların analiz sonuçları 2011 de Science dergisinde yayımlandı. Asteroitin yapısının dünyaya düşen meteorlara benzediği, ama dünyadaki kayalara benzemediği açıklandı. Asteroitler dünyaya düşen meteorlardan daha soluk görünüyor. Bunun nedeninin asteroitlerin mikrometeorlar tarafından aşındırılması olduğu da analizlerden anlaşıldı. Asteroit kuşağındaki asteroitlerin bu aşınma nedeniyle birkaç milyon yıl sonra yok olabileceği sanılıyor. Bakteriler yardımıyla kişiye özel ilaç olanağı doğdualman-fransız bilim adamlarının ortak çalışmasında insanların farklı kan grupları olduğu gibi 3 farklı bağırsak bakteri grubundan birine sahip olduğunu Nature dergisine araştırmacı Dr. D. Ehrlich tarafından açıkladı.örneğin birinci gruptakilerde bakteriler karbonhidratları kolay parçaladığı için obezite riski düşük oluyor. İkinci grupta (prevotella) bakteriler bağırsak mukozasını aşındırdığı için ağrılara neden oluyor. Üçüncü grupta bakteriler, hücrelerin şeker almasını kolaylaştırdığı için kilo almaya neden oluyor. Fransız doktorlar, hastanın bağırsak bakterileri incelenerek kişiye özel ilaçlarla tedavi etmenin mümkün olacağını açıkladı.uzayda, evrenin başlangıcında oluşmuş hidrojen gazı bulunduevren oluşurken önce bir protonu olan hidrojen atomları ortaya çıktı. Zamanla hidrojen atomları kaynaştı ve helyum, karbon ve oksijen oluştu. Ardından yeni elementler kaynaşarak diğer tüm elementleri oluşturdu. Bu nedenle evrenin her yerinde bu elementlerin karışımına rastlanır. İlk kez uzayda saf hidrojenden oluşan gaz bulutuna rastlandı. Evrenin ilk oluştuğu dönemden kalan bu hidrojen gazı bilim dünyasında şok yarattı. Yaklaşık 11 milyar ışık yılı uzakta olan bu saf hidrojen bulutunun varlığını California Üniversitesinden M. Fumagalli açıkladı. Bulutta hidrojen dışında başka bir element izine rastlanmadığı Science dergisinde yayımlandı. Alzheimer hastalığını durdurabilecek önemli gelişmeingiltere de Profesör J. Collinge ve ekibi, Alzheimer hastalığını durdurabilecek bir keşif yaptı. Collinge bir beyin hastalığı olan CJD nin tedavisi için iki antikor geliştirdi. Bu antikorların, Alzheimer hastalığına etkisini incelemek için farelerde denediler ve hastalığın durduğunu buldular. Hastalarda amiloid beta proteini, beyinde sinir hücrelerine bağlanır ve sinir hücrelerinin haberleşmesini engelleyerek hafıza kaybına neden olur. İngiltere de geliştirilen antikorlar bu zararlı amiloid proteinlerini bloke ederek farelerde hastalığı durdurdu. İnsan deneylerinin uzun süreceği açıklandı. Çinliler nanoboyuttaki malzemeye düğüm attıçin in en iyi üniversitelerinden Zhejiang Üniversitesinde, karbon atomlarından oluşan uzun elyaflar üretildi. Ardından insan saçından çok ince olan iplikçiğe düğüm atıldı. Z. Xu ve C. Gao önce grafen oksit sıvı kristallerini bükerek nano iplikçikler oluşturdu. Daha sonra grafen iplikçiklerine dönüştürülen elyafa düğüm attılar. Asıl hedefleri, karbonlardan oluşan elyafları yüksek teknoloji ürünü olarak değerlendirmekti ve bunu başardılar. Grafen son yıllarda çok ilgi çeken bir malzeme oldu. Grafen, bir karbon atomu kalınlığındaki karbon tabakasıdır. Grafenin önemini keşfeden ekip 2010 da Nobel Fizik Ödülü almıştı. AIDS tedavisinde önemli gelişme AIDS i önlemek için aşılar yanında yeni anti virüs ilaçlarının geliştirildiği açıklandı. Roma da yapılan Uluslararası AIDS Derneği toplantısında tenofovir virüs ilacı verilen kişilerin hastalığa yakalanmadığı açıklandı. Botswana da AIDS hastalarına ilaç verildiğinde hastalık bulaştırma riskinin yüzde 96 oranında azaldığı açıklandı. ABD Aşı Araştırma Merkezi nden G. Nabel de aşı çalışmalarının başarıyla sürdüğünü belirtti. Nabel, aşıların AIDS i önlemede en güvenilir çözüm olacağını vurguladı. Hayat merdivenlerini çıkarken, insanlara iyi davranalım. Çünkü inerken gene aynı insanlara rastlayacağız. ( Şehabettin ) www.gaymakdondurma.com Tel: 0 344 225 12 12 İsmetpaşa Mah. Hükümet Cad. No: 21/F Kahramanmaraş 38 39