Dadaloğlu. - şiirler - Yayın Tarihi: 9.4.2004. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat



Benzer belgeler
ASLIMI SORARSAN AVŞAR SOYUNDAN

Nedim. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül :55

BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR

5. Et et içinde, et fit içinde Dünya dümeni, onun içinde.

Mehmet Ali Aktar. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Şiir Anadan Örnekler. Köyden ayrılalı nice yıl oldu Yıkıldı evimiz selinen doldu Hani bacı kardeş nerede kaldı özlüyorum ben seni güzel Alvar

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam.

YÜKSEL ÖZDEMİR. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

BENDEN SELAM OLSUN BOLU BEYİ'NE

KARACAOĞLAN DEYİŞLERİ

Yücel Terkanlýoðlu. HTML clipboard. Yaþamadýklarýndýr Dünyan! Uykuyla geçirdiðim her an, Benim için yitik bir zaman. Rüyayla devirdiðim kazan,

Arapgirli Haşim Koç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Yazının çıktığı kaynak: Âşık Derdiyar ın Çift Kafiyeli Şiirleri, Erciyes, S. 293, Mayıs 2002, s. 9-10

GESİ BAĞLARI. Sayfa 1

Nizamettin Kayacan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Eze meze Yýllar geçti geze geze. Neler gördüm neler! Daðlar gördüm yerden biter, gökte yiter. Daðlar gördüm kayalý, kayalarý oyalý.

, ERZİNCAN, TÜRKİYE.

İntikam. Ölüm Allah ın Emri

5.SINIF TÜRKÇE (GENEL DEĞERLENDİRME TESTİ) almıştır?

Ömer Turhan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Duygular Dönüştü Söze. Erenler Zehir Getirin Balınan Öldürmen Beni Bağrıma Diken Batırın Gülünen Öldürmen Beni

Yusuf Bulut. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ali Rıza Malkoç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Yýldýz Tilbe 1 ADAM OLSAYDIN. Söz-Müzik: Yýldýz Tilbe. Sevdim olmadý yar, küstüm olmadý yar. Kendini arattý, beni bulmadý yar

Buse Akbulut. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

Müslim Uyğun. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Çileler sıkıntı yoldaşın oldu Ömrüne her zaman kahırlar doldu Henüz açan gülün çok çabuk soldu Dört mevsim bitmeyen kış mıydın anne

Uğur Akkaş. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Şiir. Kategori: Şiir Cuma, 23 Nisan :15 tarihinde yayınlandı. Gösterim: / 7 Phoca PDF 1. SEN (1973) Senden, senden, hep senden,

GÜZEL SÖZLER. (Derleyen; Veyis Susam) * Ne kadar çok olsa koyunun sürüsü, Ona yeter imiş kasabın birisi. * Alçak, ölmeden önce, birkaç kere ölür.

Maksut Genç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ramazan Alkış. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Soner Güncan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Akın Uyar. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

TÜRK MÜZİĞİ PROGRAMI TÜRK HALK MÜZİĞİ SOLFEJ VE NAZARİYATI DERS MÜFREDATI HAZIRLIK SINIFI

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Sadettin Yılmaz. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI ARALIK AYI BÜLTENİ

HAZİRAN 2014/2015 ANASINIFI BÜLTENİ. Haziran 2015 Bülten

KÜLTÜR SANAT-MAVÝ KARANFÝL-127

1. SINIF TÜRKÇE. Copyright YAZAR Ahmet KÜÇÜKAYDIN Hacer KÜÇÜKAYDIN. KAPAK TASARIMI Resul KÖSE. DİZGİ - SAYFA TASARIMI Resul KÖSE

İSTİKLÂL MARŞI'MIZ. Her milletin bir milli marşı var fakat bizimkisi ayrı. Bizimkisi İstiklal Marşıdır, başka yazılamaz gayrı.

Fatih Baþtürk DÖNEMEM SANA. sevdim yürekten anlamadýn sen. dur gitme dedim dinlemedin sen. yalvara yalvara geriye dönsen

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi ARILAR GRUBU

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi YILDIZLAR GRUBU ARALIK

Polat Gürgen. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Kaya atlar ne yer? Leyla atlar ot yer. Kaya itler ne yer? Leyla itler et yer. Kaya ayılar ne yer? Leyla ayılar armut yer. İri iri armut yerler.

Muzaffer Asiltürk. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Sabuhi Rahimov. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Anlamı. Temel Bilgiler 1

05/09/2015 ÖZEL ASÇAY ANAOKULU 3 YAŞ GRUBU HAFTALIK BÜLTEN

CÜMLE BİLGİSİ. ( Cümle değildir. Anlamı yok)

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

bez gez sez tez biz çiz diz giz boz roz koz poz toz yoz çöz göz köz söz buz muz tuz büz düz güz

Paragraftaki açıklamaya uygun düşen atasözü aşağıdakilerden hangisidir?

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU PAPATYALAR SINIFI ARALIK AYI BÜLTENİ

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

Firuze Keleş. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Seçkin Türk. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

ALA GÖZLÜM BEN BU İLDEN GİDERSEM

Okudum harfini zihnim dolandı Yaralarım göz göz oldu sulandı Baktım çar köşede kadeh dolandı Nüş ettim pirlerin badesin tek tek

Murat Çelebi 2. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU UĞUR BÖCEKLERİ SINIFI KASIM AYI BÜLTENİ

SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam

Sezen Aksu 2. Çok Ayýp. Söz - Müzik: Sezen Aksu. Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun aleyhimde. Çok ayýp, çok ayýp.

ÄEKİM EKLERİ. Kardeşine kitabın yerini sor. (Senin) kardeşin: Tamlama (iyelik) eki. Kardeşin-e: Kime?: YÅnelme durum eki

Peri Kızıyla Çoban Hikâyesi, Orhan Seyfi Orhon, 1919, (Şiirler 1970)

SEYFETTİN YAZAR. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

3 YAŞ BİRİMİ EKİM BÜLTENİ

EYLÜL AYI BÜLTENİ(İnci Taneleri)

"Cennet cennet, dedikleri, Birkaç Melek, birkaç huri, isteyene ver anları, Bana seni gerek seni" diyerek Allah'a olan aşkını dile. getirir.

Karacaoğlan. wertyuiopasdfghjklzxcvbnmqwertyui opasdfghjklzxcvbnmqwertyuiopasdfg. Şiirler

4 YAŞ EKİM AYI TEMASI

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI BEYLERBEYİ ÖZEL ANAOKULU VE ÖZEL İLKÖĞRETİM OKULU 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI ÖZEL SAYISI

5 YAŞ AYIN TEMASI. Cinsiyetim, adım, fiziksel özelliklerim nelerdir? Vücudumuzun bölümleri ve iç organlarımız nelerdir? Ne işe yarar?

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

Günaydın, Bana şiir yazdırtan o parmaklar. ( ) M. Mehtap Türk

KARACAOĞLAN'IN ŞİİRLERİNDE

Nafiz Diba. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Aylin Adıgüzel. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

ÖZEL ASÇAY ANAOKULU İNCİ TANELERİ SINIFI HAFTALIK BÜLTENİ

Hakan Gökbaş. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Aşık Yanari. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI OCAK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR. Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak)

Mehmet Aydın 5. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ziya Gökalp. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

MANGALA TURNUVASI 7. 8.SINIF LİSTESİ

Balım Sultan. Kendisinden önceki ve sonraki Postnişin'ler sırası ile ; YUSUF BALA BABA EFENDİ MAHMUT BABA EFENDİ İSKENDER BABA EFENDİ

Cemil Kara. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

SN Numara Ad Soyad Not Başarı Durumu

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

Ö.Ç BİLFEN ANAOKULU 5 YAŞ GRUBU GÜNLÜK EĞİTİM PROGRAMI

ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE. Ekim 2013 Sayı 1. Yazar; HARUN ŞEN

KAVRAMLAR RENK KAVRAMI SAYI KAVRAMI ZIT KAVRAMLAR DUYU KAVRAMLARI. Geometrik Şekil. Yön Mekanda Konum BELİRLİ GÜN VE HAFTALAR.

Bugün mihman gördüm gönlüm saz oldu. Mihman canlar bize safâ geldiniz. Kalktı gam kasavet bahar yaz oldu. Mihman canlar bize safâ geldiniz

Transkript:

- şiirler - Yayın Tarihi: 9.4.2004 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yasal Uyarı: Bu ekitap, bilgisayarınıza indirip kayıt etmeniz ve ticari olmayan kişisel kullanımınız için yayınlanmaktadır. Şiirlerin kopyalanması, gerçek veya elektronik ortamlarda yayınlanması, dağıtılması Türkiye Cumhuriyeti yasaları ve uluslararası yasalarla korunmaktadır ve telif hakları temsilcisinin önceden yazılı iznini gerektirir. Bu doküman Antoloji.Com tarafından yayınlanmıştır. Antoloji.Com tüm bölümleriyle, Fikir ve Sanat Eserleri Yasası'na %100 uygun olarak yayın yapmaktadır.

(1785-1868) nun doğum ve ölüm tarihleri hakkında kesin bir bilgi olmamakla beraber eldeki kaynaklardan 1785-1868 olarak belirlenmiştir. Yani nun 18.yy ın son çeyreğinde doğup 19.yy ın ortalarında öldüğü bilinmektedir. Güney illerinde dolaşan Türkmen topluluklarının Avşar boyundandır. Yaşamı hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığımız nun şiirleri yazılı kaynaklar aracılığıyla değil sözlü gelenek sayesinde bugüne ulaşmıştır. Eserleri: Şiirlerinde göçerlik koşullarını, döneminde orta Anadolu da hüküm süren aşiret kavgaları ve aşiretlerin Osmanlı Devleti ile savaşlarını yansıtır. Dili Anadolu Türkmen boylarının kullandığı halk Türkçesidir. Asıl ününü kavga türküleri ile yaptı. Yüz kadar şiiri sözlü kaynaklardan derlenerek günümüze kadar ulaştı.

Aladağ Dumanlıdır Aladağ'ın alanı Ortasında sarı çiçek savranı Yiğitler durağı aslan yatağı Dilberlerin hep de böyle ala mı Pınarında bir yenice sağlık var Çimeninde ıstar görmüş yağlık var Kızlarında başkaca ağlık var Irmağı da şu dağların ala mı Koç yiğitler cirit oynar dölekte Geyikleri yaylım eder yaylakta Bir koku var toprağında ırmakta Gözüm yaşı davarında kal mı Dadal'm der, bin bir dağı gezerim Aladağ'da bir yapılı gözerim Hak vergisi şıvgaların ezerim Bağışla-gör mor sünbüllü ala'mı

Aslımı Sorarsan Aslımı sorarsan Avşar soyundan Ayrı düştüm aşiretten beyimden Pınarbaşı'ndan da beş yüz evinen Çıkıp da cana kıyanlardanım Çekerim çileyi böyl'olsun bugün Alırım mı sandın şol Kozan Dağın Biz bir kurt idik de Bozoklu köyün Ürkütüp sürüsün yiyenlerdenim m der de böyle olmazdım Gördüğüm günlerin birini görmezdim Kavga kızışınca geri durmazdım Meydanda kardaşa kıyanlardanım

Aşağıdan Yusuf Paşam Geliyor Aşağıdan Yusuf Paşa'm geliyor Düşmanına karşı koyan merdolur Şahin kocasa da vermez avını Aslı kurt yavrusu yine kurdolur Arap atlar yağma oldu arada Fitiller işliyor azgın yarada Bana derler ne gezersin burada Ölenece yüreğimde derdolur Küheylânım yedim yedim yederler Olanca malımı talan ederler Heves güves yaptırdığım odalar Korkarım ki düşman konar yurdolur der ki göründü dağlar Aşiret kavgasın görenler ağlar Ben öldüğüme kayırmam beğler Zalim düşman üstümüze merdolur

Bilmezliğe Sevdim Seni Bilmezliğe sevdim seni yeter naz eyledin yeter Dillere düşürdün beni Yeter naz eyledin yeter Gönül sana düştü kaldı Gül benzim sarardı soldu Cefa ise oran oldu Yeter naz eyledin yeter Rahmeyle bendene, gülsün Derdine bir çare bulsun Dilber başın için olsun Yeter naz eyledin yeter Hatırım sora gelmezsin Derdime çare bulmazsın Merhamet nedir bilmezsin Yeter naz eyledin yeter Olsun mu Kuloğlu kulun Nedir bana olan zulum İnsafın yok mudur zalım Yeter naz eyledin yeter

Binboğa Bereket var toprağında taşında Kırık kırık eser yelin Binboğa. Seyfilerin döner yanı başında Fariz avcı ister yerin Binboğa. Binboğa'yı dersen ünlüdür ünlü Güz ak saya giyer yaz emir donlu Sağ yanın Saraycık, solun Reyhanlı Elin avşar değil Cerit, Binboğa. m, der ki sen seni tanı Adam arap ata vermezdi yanı Sana derim sana dağlar sultanı Sana eş olur mu Berit Binboğa

Bir Yiğit De Anasından Doğunca Bir yiğit de anasından doğunca Kur'ağaçta bir dal bitmiş gib'olur Yaşı varıp on beşine değince Yükünü kumaştan tutmuş gib'olur Aşıklar sazını eline alsa Güzeller perdesin yüzüne vursa Bir yiğit sevdiğin sesini duysa Gölde gövel ördek ötmüş gib'olur Eğlene bire de gönlüm eğlene Ay gele de orta yeri dolana Yiğidin sevdiği yanınd'olana Günde düğün bayram etmiş gib'olur 'm der ki sözüm kayıran Çekip yırtıp bir yakadan ayıran Diyom muhanetten karın doyuran Eliyle ağu yutmuş gib'olur

Bizim Yayla Bizim yaylamız otlu olur Sütü kaymağı tatlı olur Kız gelinden kıymatlı olur Kızlar gelin yaylamıza Bizim yaylamız meşeli Dibinde güller döşeli Eli top top menevşeli Kızlar varır yaylamıza Bizim yaylamız kayalı Pınarları süt mayalı Tepesinde kar dayalı Kızlar gelir yaylamıza

Burcu Burcu Koktu Mola Yürü bire Pınarbaşı'm Acap karın kalktı mola Gözü büyük ablak sunam Çığırından saptı mola Hüda sılaya niyetim Gurbete verdim kısmetim Möhür gözlümün hasretim Yüreğini yaktı mola Tez gelir Kaynar'ın yazı Ters akar Mucur'un özü Zamantı'nın tutar yüzü Garbi değip söktü mola Bülbülüm altın kafeste Yâr sılada kulak seste Usul boylum Gördeles'te Yollarıma baktı mola Bıktım usandım canımdan Ayrı düştüm vatanımdan Bizimkiler kavgasından Sağ selamet çıktı mola Eciyes gibi kuşanan Yarsıfat gibi boşanan Sümbülleri nazlı Anşa'm Zülüfüne taktı mola Dadal'ım sıladan haber Gözümde dağların tüter Koç Dağı'nda kekik biter Burcu burcu kokar mola

Can Evimden Vurdu Felek N'eyleyim Can evimden vurdu felek n'eyleyim Ben ağlarım çelik teller iniler Ben almadım toprak aldı koynuna Yarim diyen bülbül diller iniler Doya doya mah cemalin görmedim Saçlarını çözüp çözüp örmedim Bir gececik sefasını sürmedim Sarmadığım ince beller iniler Kara olur okçuların yoncası Görülmemiş bu dünyada buncası Açılmadan kopup düştü goncası Bahar ağlar açan güller iniler Gider oldum Avşar ili yoluna Bakmam gayrı bu diyarın gülüne Karaları taksın çapar koluna Yağız atlı nice kullar iniler Göremedim baharını yazını Çalamadım curasını sazını Özge yarin nice çekem nazını Gözlerimden akan seller iniler Varayım da mezarına varayım Başucunda el kavuşup durayım Bıktın mıydı benden deyip sorayım Mezarına giden yollar iniler Yürü bire 'm yürü git Dertli dertli Çukurova yolun tut Bunda suçum varsa Hakk'a tövbe et De ki gayrı bizim iller iniler

Çıkarım Bozok Dağına Çıkarım Bozok dağına Avşar ili görünür mü Allah bir de işi iki Gitti amma gelinir mi Yücelerde olur geyik Yol bekliyor gözü böyük Benim yârim allar giyik Nazlı nazlı salınır mı Sehil kuşu Rum'a uçtu Eğlenmenin vakti geçti Yaylalar aklım aklıma düştü Coştu gönül durulur mu Dadal'ım der ki zatımız Artar ün ve firkatımız Yaylaya dönse atımız Hasret olan yorulur mu

Çiçekdağı Alaydım da cura saz'ım dizime Çekseydim sürmeler ala gözüne Cihan güzel olsa girmez gözüme Sende bir gümanım var Çiçek Dağı. Bu karşıki dağda yanar bir ışık Aldırmış sevdiğim ağlar bir aşık Bir ceren bakışlı zülfü dolaşık Sende gümanım kaldı Çiçek Dağı. görülmüyor borandan Yıkılsın şu dağlar kalksın aradan Elbeyli'den geldim koru Yaradan Sende bir gümanım var Çiçek Dağı.

'nun At Türküsü Yalancı dünyaya geldim geleli Bir atı severim bir de güzeli Değip onbeş'e de kendim bileli Bir atı severim bir de güzeli At koşu tutmasın çıktığı zaman Yeleyi kaval gibi yıktığı zaman Ak dört kış ondörd'e yettiği zaman Severim kıratı bir de güzeli Atın höyük sağrı kalkan döşlüsü Kalem kulaklısı çekiş başlısı Gözelin dal boylu samur saçlısı Bir atı severim bir de güzeli

Dinleyin Ağalar Dinleyin ağalar bir söz edeyim Bir güzel beni dilinen kandırdı Söz verdi de geri döndü sözünden Kötüleri üstümüze güldürdü Devşir hey sevdiğim, simlerin kuşan Deli olur senin sevdana düşen Dostum nerde deyi sorup sormaşan Muhabbeti ara yerden kaldırdı Senin için geyeceğim alları Irak idi, yakın ettim yolları Heves-güves yetirdiğim gülleri Korkuyorum bir soysuza yoldurdu 'm derki, bakın halime Değirmen dönüyor gözüm seline İnanman güzelin tatlı diline Çokça beni serseriye yeldirdi

Dostun Bahçesinden Yâd El Geçmesin Dostun bahçesinden yâd el geçmesin Kurutur ha nazlı dilber kurutur Senin sevdan yüreğimde yağ komaz Eritir ha nazlı dilber eritir Yüksek olur Arap atın kaltağı Eşsiz kalmaz koçyiğidin yatağı Korkarım kötüye değer eteği Geri dür ha nazlı dilber geri dür Arap at üstünde olsa postumuz İkrarından döndü m'ola dostumuz Bir gün kara toprak örter üstümüz Çürütür ha nazlı dilber çürütür 'm der ki ben ne yapayım Hangi din hak ise ona tapayım Eğil de bir al yanaktan öpeyim Beri dür ha nazlı dilber beri dür

Dumanlıdır Aladağ'ın Alanı Dumanlıdır Aladağ'ın alanı Ortasında sarı çiçek savranı Yiğit durağı da arslan yatağı Dilberlerin hep de böyle ola mı Pınarında bir yenice sağlık var Çimeninde ıstar görmüş yağlık var Kızlarında bîr başkaca ağlık var Irmağı da şu dağların ala mı Koçyiğitler cirit oynar dölekte Geyikleri yaylım eder yaylakta Bir koku var toprağında, ırmakta Gözüm yaşı davarında kala mı Dadal'ım der bin bir dağı gezerim Aladağ'da bir yapılı gözerim Hak vergisi şıvgaların ezerim Bağışla gör mor sümbüllü Ala'mı

Gel Ha Güzel Gel Ha Methin Söyleyim Gel ha güzel gel ha methin söyleyim Ağzın şeker dudakların bal gibi Yaşta küçük amma boyda münasip Sallanıyor bir fidanca dal gibi Kalem aldım kaşlarını çatmaya Hicabettim adın sual etmeye Baban seni az bahaya satmaya Bakıp durur bin liralık mal gibi Gezdireyim yeşil ilen alınan Besleyeyim şeker ilen balınan Baban seni bana verse malınan Koklarıdım yeni açmış gül gibi Hezele de 'm hezele Melhem eyle gel yaramı tazele Ak saray gerektir böyle güzele Çalışırdım on halayık kul gibi

Gönülden Gonüle Yol Gider Derler Gönülden gönüle yol gider derler Onu sürmeğe bir hoşca can gerek Doğru söyle yiğit işin doğrusun Hiylebaz olamaz yiğit bön gerek Buna kılıç derler aralar açar Püskürür meydana al kanlar saçar Bazı kötüler de öğünür geçer Yiğit batman döğer gözde hor gerek Yüksek kayalarda şahinler olmaz Kısırdır katırlar kulun kunnamaz Bazı hocalar da çalgı dinlemez 'Nedir kuru ağaç bize din gerek' der ki belim bükülür Gözümün gevheri yere dökülür Yalnız taştan duvar olmaz yıkılır Koç yiğide emmi dayı il gerek

Görünür (Koşma) Çıktım yücesine seyran eyledim Cebel önü çayır çimen görünür Bir firkat geldi de coştum ağladım Al yeşil bahçeli Kaman görünür. Şaştım hey Allah'ım ben de şaştım Devrettim Akdağ'ı Bozok'a düştüm Yozgat'ın üstünde bir ateş seçtim Yanar oylum oylum duman görünür. Biter Kırşehir'in gülleri biter Çığrışır dalında bülbüller öter Ufacık güzeller hep yeni yeter Güzelin kaşından keman görünür. Gönül arzuladı Niğde'yi Bor'u Gün günden artmakta yiğidin zarı Çifte bedestanlı koca Kayseri Erciyes karşısında yaman görünür. m da der zâtından zâtı Çekin eyerleyin gökçe kır atı Göçmek değil bizim ilin muradı Ak yare gitmemiz güman görünür

Her Sabah, Her Sabah Seyran Gezerken Her sabah, her sabah seyran gezerken Irast geldim selvi boylu fidana Top top olmuş kirpiklerin bölünmüş Hoş benzettim samur kaşlar kemana Al yanağın elmas m'ola kar m'ola Çapraz vurmuş düğmeleri dar m'ola Acap mislin şu cihanda var m'ola İnsem gitsem Hindistan'a Yemen'e Eliftir kirpiği Ira'dır kaşı Bu güzellik sana Mevla bağışı Arasam cihanda bulunmaz eşi Hiç mislin gelmemiş devr-i zamana m der de, hubların hası Ferhat'ın Şirin'i Mecnun Leyla'sı Aklım eğlencesi gönlüm yaylası Bir yel esti başımdaki dumana

Ilgınca Sılgınca Görünen Dağlar Ilgınca sılgınca görünen dağlar Yoksa Türkmen ili başın boran mı Deli gönül kaynayıp da coşunca Hey ağalar coştucağım güman mı Aşağıdan akça koyun geliyor Bezirganlar koç yiğide gülüyor Kitabın dediği günler oluyor Yoksa gün döndü de ahır zaman mı Aşağıdan akça kuğum ötünce Katar başım mayalarım sökünce Şah'tan ferman Türkmen ili göçünce Daha da hey Osmanlıya aman mı der ki gördüm düşümde Yiğ'de at verirler on beş yaşında Alışkın piştovla dağlar başında Azrail'den başkasına aman mı

Ilgıt Ilgıt Seher Yeli Esiyor Ilgıt ılgıt seher yeli esiyor, Gavur dağlarının başı dumanlı. Gönül binmiş aşk atına aşıyor, Bre beyler, cünunluğun zaman mı? Aşağıdan iskan evi geliyor, Bezirganla koç yiğide gülüyor. Kitabın dediği günler oluyor, Yoksa devir döndü ahir zaman mı? 'm sevdası var başımda, Gündüz hayalinde gece düşümde. Alışkan tüfekler dağlar başında, Azrail'den başkasına aman mı?

Kalktı Göç Eyledi Avşar Elleri Kalktı göç eyledi Avşar elleri, Ağır ağır giden eller bizimdir. Arap atlar yakın eder ırağı, Yüce dağdan aşan yollar bizimdir. Belimizde kılıcımız Kirmani, Taşı deler mızrağımın temreni. Hakkımızda devlet etmiş fermanı, Ferman padişahın,dağlar bizimdir. 'm birgün kavga kurulur, Öter tüfek davlumbazlar vurulur. Nice koçyiğitler yere serilir, Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir

Kaman'ı Yurt Edelim Bozoklu dan düştük yola Malya sanki Çukurova Çiçekdağı sarp bir kale Hep birlikte düze geldik Şu Kaman ın dağlarına Selam verdim ağlarına Civan bir genç buyur etti Çardaklıca bağlarına İzzet-ikram -toylar oldu Kavim-Kardeş söze geldi Allı gelin şerbet sundu Ballar katmış çanağına Sürüleri otlatalım Sinsin- cirit oynatalım Atlarımız kolu kısa Hendek-çukur atlatalım Avşaroğludur dadalım Türkmen soyuna gidelim Hamurumuz hep bir yerden Gel burayı yurt edelim. BOMBOŞ GELDİK KAMAN A Avşarlara oyun edip sürdüler Döneklere rütbe geldi duydun mu Türkmenleri top- tüfek kırdılar Ermeni den casus oldu duydun mu Boş kaldı yaylalar, sürüsüz dağlar Yıkıldı obalar, analar ağlar Bozoklu denilen yerdeki beyler Göçmenleri soyuyormuş duydun mu Cerit avşar birleşip de göçelim Seyfe gölün soğuk suyun içelim Kalmış ise dost ve yaren seçelim Her bir taraf düşman olmuş duydun mu Aşa aşa Çiçekdağı yol ettim Kırşehir e geçip vadiye girdim Yeşiller içinde bir belde gördüm. Muhaciri seviyorlar duydun mu der ki dağıldık bittik. Gurbet ellerinde perişan olduk Atları- sürüyü söyleyin nittik Bomboş geldik, şu Kaman a duydun mu

Kral Kızı İle Kral kızı: Sefa geldin civan yiğit Söyleşelim heman yiğit Yenemezsen beni eğer Vermem sana aman yiğit : Sen ne dersin ey güzel peri Kolay vermem seri Ya alırım seni burdan Yahut dönüp gitmem geri Kral kızı: Kral kızı derler bana Bir gelmişim bu cihana Kıydığımı duymadın mı Tamam otuz dokuz cana : Babam Musa adım veli Memleketim Avşareli Aklımdan yok hiçbir zorum Kırkıncıyı sanma deli Kral kızı: Beni dedin geldin ise Hak nuruna kandın ise Eğer aşık oldun ise Bil de cevap ver bana Gönül suyu akar mı Yerli taş yerinden kalkar mı? : Kız o sual öyle söylenmez İnip aşkın deryası boylanmaz Poyrazın döneğinde duman eylenmez Eloğlu vazgeçerse serinden Yerli taşı kaldırır yerinden Kral kızı: O nedir ki gökyüzünde hellenir O nedir ki yeryüzünde göllenir O nedir ki yel vurmadan sallanır Usta isen ver cevabın dadaloğlu? : O buluttur gökyüzünde hellenir O yağmurdur yeryüzünde göllenir O dünyadır yel değmeden sallanır Zelzeleyi öğren de gel kralın kızı Kral kızı:

O nedir ki yok ediyor denizi O nedir ki gösteriyor benizi O nedir ki uyuz eder domuzu Şimdi seni bunalttım mı dadaloğlu : O kayıktır yol ediyor denizi O aynadır gösteriyor benizi O küncüdür uyuz eder domuzu Sen de kaşın uyuz olup kralın kızı Kral kızı: O nedir ki yere düşüp çürümez O nedir ki ölür gider farımaz O nedir ki yolda kendi yürümez Var mı verecek cevabın dadaloğlu O cevherdir yere düşüp çürümez O gönüldür ölür gider farımaz O gölgedir yolda kendi yürümez Sen de benden farıma kralın kızı Kral kızı: Bugün aman verdim iyi bilesin Yarın yine huzuruma gelesin Ya belani ya mevlanı bulasın Zorlu aşıkmışsın ey dadaloğlu : Selam olsun benden yavuz kırklara Kırkının da çıktı yüzleri kara Bana satır kılıç eylemez para Meydan benim olur elbet yarın da Kral kızı Bir kral kızıyım gökte uçarım Mert hasım üstüne kanat açarım Dost da olsa vermem namerde aman Başına semadan ateş saçarım : Bir yum gökte uçamam Kimsenin üstüne kanat açamam Varsa bir kusurum o da şu benim Namert kapısından çıkıp kaçamam Kral Kızı: O nedir ki yere düşüp paslanmaz O nedir ki suya düşüp ıslanmaz

O nedir ki etin kessen seslenmez Üçünden birini de bilsen kabulüm : O güneştir suya düşüp ıslanmaz O altındır yere düşüp paslanmaz O ölüdür etin kessen seslenmez Var mı başka sözün kralın kızı Kral kızı: O nedir ki bir çıkanda pir çıkar Hak yapısı koca binayı yıkar Ardından niceler ağlayıp bakar Bil de yırt kefeni ey dadaloğlu : Hak yapısı koca bina bedendir Onu yıkan ondan çıkıp gidendir Can çıkanda herkes ağlar nedendir Sen de bunu anlat kralın kızı Yerinme de kral kızı yerinme Hakkın bir de yarını var yarını Tatlı dilden alınma hem yerinme Kem kelamdır delen senin bağrını Hakka şükür bulabildin dengini Yine de et dengin ile cengini Mert rakibin at başına sengini Gül döşeme çakıl dök de yap yollarını Kral kızı: Karadır da kaşlarımın arası İnci mercan dişlerimin arası Sarı öküzün tırnağının arası Kaç bin yıllık yoldur bil dadaloğlu : Karadır da kaşlarının arası İnci mercan dişlerinin arası Sarı öküzün tırnağının arası Yüzbin yıllık yoldur kralın kızı Kral kızı: Denizin yarısı mildir de mildir Akar gider suyu güldür de güldür Gökyüzünde olan yıldızlar kaçtır Say da ver cevabın ey dadaloğlu : Denizin yarısı kildir de kildir Akar gider suyu güldür de güldür

Sen göğe yedi kat merdiven kurdur Ben çıkıp sayayım kralın kızı Kral kızı: Gökten kara kuş da kimlere indi Ali'nin kandili nerede yandı Dünyanın binası ne gün kuruldu Söyle ki bileyim ey dadaloğlu : Gökten kara kuş da Yusuf'a indi Ali'nin kandili havada yandı Dünyanın binası bugün kuruldu Bugün de pazardır kralın kızı Kral kızı: Şol ağacın kökü aşağı döndü Onun kokusuna her kimler kandı Kabe'nin eşiğini kim yapıp yondu Ol kurbanlık kimdi ey dadaloğlu : Şol ağacın kökü aşağı döndü Onun kokusuna mumcular kandı Kabe'nin eşiğine İbrahim yondu İsmail'di kurban kralın kızı Kral kızı: O nedir ki minareyi sallıyor O nedir ki Zülfikar'ı telliyor O nedir ki hocasız dil belliyor Bil de mevlanı bul ey dadaloğlu : O zelzele minareyi sallıyor O Ali'dir Zülfikar'ı telliyor O bebektir hocasız dil belliyor Var mı sözün soyle kralın kızı Kral kızı: Gerde dadaloğlu gerde Sen uğrattın beni derde Yüzceğizin görsem gayrı Kalksın da şu kara perde : Yücesine çıktım baktım engine Ovasının köpüklenmiş selleri Yiğit olan düşmez ise dengine Kendisine güldürür hep elleri Yücesinden bakıp gördüm uzağı

Kahpe düşman kurar m'ola tuzağı Seçemedim kırgız ile kaçağı Daha kimler tuttu acep yolları Çok geçmeden nice atlı sokulur Cümlesi de yolumuza dökülür Yenilirsem boyuncuğum bükülür Eller derer has bahçenin gülleri Beri gel de kral kızı beri gel Kollarımı kemer yapsın ince bel Saçların omuza dökülsün tel tel Koklayıp öpeyim beyaz elleri der ki halim yamandır Dağ başları yine tozdur dumandır Hak bilir ya bugün hodri meydandır Tutmak gerek geçtikleri belleri Şu yalan dünyaya geldim geleli Severim kır atı bir de güzeli Değip on beşime kendim bileli Severim kır atı bir de güzeli Atın beli kısa boynu uzunu Kuru suratlısı elma gözünü Kızın lik iplik süt beyazını Severim kır atı bir de güzeli Atın büyük sağrı kalkan döşlüsü Kalem kulaklısı çekik kaşlısı Güzelin de dal boylu samur saçlısı Severim kır atı bir de güzeli At koşu tutmasın çıktığı zaman Yalı kaval gibi yıktığı zaman At dört kız on beşe yettiği zaman Severim kır atı bir de güzeli hile yoktur işimde Yiğit olan yiğit görür düşünde At dördünde güzel on beş yaşında Severim kır atı bir de güzeli Kral kızı: Yüce Haktan bir dileğim var benim Yaşadıkça yarden cüda etmesin Yar yanında geçer olsun her günüm Kem rakibin bağında gül bitmesin

Aradım da en son buldum dengimi Yar hasmıylan çıkıp ettim cengimi Sen söyle ben dolduram çöngümü Muhabbetlik aramızdan gitmesin Kara meşe üzerinde mazı var Aramızda nice nice tazı var Şah Suna nın verilmiş bir sözü var Olur mu hiç ikrarın gütmesin Beri gel de aslan yarim beri gel Niceleyin sarılırız görsün el Zülüflerim dökem yüzüne tel tel Binbir buse az gelsin de yetmesin : Dostun bahçesinden yad el geçmesin Kurutur ha nazlı dilber kurutur Senin sevdan yüreğimde yağ komaz Eritir ha nazlı dilber eritir Yüksek olur Arap atın kaltağı Korkarım bir kötü tutar eteği Eşsiz kalmaz hiç yiğitin yatağı Geri dur da nazlı dilber geri dur Arap at üstünde olsa postumuz İkrarından dönmez yine dostumuz Bir gün kara toprak örter üstümüz Çürütür ha nazlı dilber çürütür m der ki ben ne yapayım Hangi din hak ise ona tapayım Eğil de bir al yanaktan öpeyim Beri dur da nazlı dilber beri dur : Ölürüz de kömür gözlüm ölürüz Dost ağlasın zalim felek utansın Kıyamette kavuşmak var biliriz Dost ağlasın kahpe felek utansın Bir çıkmaza girdi bugün yolumuz Geçit vermez sağımızla solumuz Kalır gayri bizim burda ölümüz Mert ağlasın namert olan utansın Avşareli yaylasına göçmedik Aşın yeyip sularını içmedik Tenhalarda kendimizden geçmedik

Can ağlasın hain felek utansın yum yine coştu çağladı Ak üstüne karaları bağladı Fırkat odu yüreciğim dağladı Ben ölende Çapanoğlu utansın Kral kızı: N'olaydı da civan yarım n'olaydı Sen gelmeden bana ecel geleydi Bir çıkımlık cancağızım alaydı Böyle rüsva olmayaydım cihanda Neyledim de Hakka büyük söyledim Ne akılla kırkıncıyı diledim Cahil idim nettiğimi bilmedim Zalim diye çıktı adım her yanda Babam gelir arkasında yüz atlı Cümlesi de sanki kuştur kanatlı Sen ölürsen derdim olur bin katlı Yar yetimi kalırım ben meydanda Deli Osman gayri kına yakınsın Böbür böbür dört bir yana bakınsın Emme benden gece gündüz sakınsın Öldürürüm ilk fırsatı bulanda Kral kızı söyler sana andını Şimdiden yok bilsin derim kendini Bağlasalar parçalarım bendimi Yatacağım bilsem bile zindanda : Can evimden vurdu felek neyleyim Ben ağlarım çelik teller iniler Ben almadım toprak aldı koynuna Yarim diye bülbül diller iniler Doya doya mah cemalin görmedim Saçlarını çözüp çözüp örmedim Bir gececik sefasını sürmedim Saramadığım ince beller iniler Kara olur Okçular'ın yoncası Görülmemiş kainatta buncası Açılmadan kopup düştü goncası Bahar ağlar açan güller iniler

Gider oldum Avşareli yoluna Bakamam gayri bu diyarın gülüne Karaları taksın Çapan koluna Yağız atlı ince kullar iniler Göremedim baharını yazını Çalamadım santurunu sazını Özge yarin nice çekem nazını Gözlerimden akan seller iniler Varayım da mezarına varayım Başucunda el kavuşup durayım Bıktın mıydın benden deyip sorayım Mezarına giden yollar iniler Yürü bire yürü git Dertli dertli Çukurova yolun tut Bunda suçun varsa Hakk'a tövbe et De ki gayri bizim iller iniler

Oturmuş Ak Gelin Taşın Üstüne Oturmuş ak gelin taşın üstüne, Taramış zülfünü kaşın üstüne, Bir selam geldi başım üstüne, Alırım kız seni, komam illere. Bir taş attım karlı dağlar ardına, Yuvarlandı düştü yarin yurduna, Ben yeni de düştüm sevda derdine, Alırım ahdimi, komam illere. Atımın kuyruğu cura saz gibi, Divana vurmuş da ergen kız gibi, Alarmış yanağı bahar yaz gibi, Getirin kır atım, göçem illere. der de, oldum kastana, Gelip geçer selam verir dost bana, Göçeyim mi bilmem Namrun üstüne, Çekilem mi kahpe Bulgar illere?

Sana Derim Hasan Kalesi Sana derim Hasan Kalesi sana Alt yanında döğüş oldu, yön oldu Yiğit olan yiğit çıktı meydana Koç yiğitler arap ata bin oldu. Akşamki gördüğüm şu kara düşler Hesaba gelmedi kesilen başlar Eyerlen atımı küçük kardaşlar Hünkâr tarafından bize gel oldu. Akşamınan ikindinin arası Aldı beni şu düşmanın yarası Ecel geldi ölmemizin sırası Ağladı el-oba gözü kan oldu, 'm der ki belim büküldü Gözümün cevheri yere döküldü Üç yüz atlı ile cenge çıkıldı Yüzü geldi iki yüzü dön oldu

Senin Bana İncindiğin Nedendir Sana derim elâ gözlü meleğim Senin bana incindiğin nedendir Kereminden makbul eyle dileğim Senin bana incindiğin nedendir Yolunda âh edip kanları döken Olurmuş engelin gözüne diken Bunca yıllar senin meddahın iken Senin bana incindiğin nedendir Gönül verdim ben de sen servi dala Cevri çektirdin irgürdün bu hâle Söyle, günah mıdır âşıka nâle Senin bana incindiğin nedendir Kuloğlu eydür, ki sözlerim haktır Âşkın kitabında müşkülüm yoktur Tenha söyleşelim sualim çoktur Senin bana incindiğin nedendir

Şu Yalan Dünyaya Geldim Geleli Şu yalan dünyaya geldim geleli Severim kır atı bir de güzeli Değip on beşime kendim bileli Severim kır atı bir de güzeli Atın beli kısa boynu uzunu Kuru suratlısı elma gözünü Kızın iplik iplik süt beyazını Severim kır atı bir de güzeli Atın höyük sağrı kalan döşlüsü Kalem kulaklısı çekiç başlısı Güzelin dal boylu samur saçlısı Severim kır atı bir de güzeli At koşu tutmasın çıktığı zaman Yalı kaval gibi yıktığı zaman At dört kız on beşe yettiği zaman Severim kır atı bir de güzeli 'm hile yoktur işimde Yiğit olan yiğit görür düşünde At dördünde güzel on beş yaşında Severim kır atı bir de güzeli

Turnam Gelir Katar Katar Turnam gelir katar katar Kanadın boynuna atar Seher ile bir kuş öter Ötüşü gül dalınd'olur Kır-atın sarı donlusu Yiğidin gözü kanlısı Güzelin göğsü benlisi O da Aydın ilind'olur Kederlenme deli gönül Yiğide hürmetler olur Namlı namlı kar istersen O da Çiçek Dağınd'olur Dadal'ım ben yoktur malım Her sözlerim Hakk'a malum Allah'ın sevdiği kulum Sevdiceğim yanımd'olur

Yedi İklim Dört Köşeyi Dolandım Yedi iklim dört köşeyi dolandım Meğer dünya her tarafta bir imiş Ben dünyayı Al'Osman'ın sanırdım Meğer dünya yüz sultanlık yer imiş İrili ufaklı insan piç oldu Onlar doğdu geçinmesi güç oldu Altı Arap atı şahbaz niç'oldu Mamur sandım yalan dünya çürümüş Okuduğun tutmaz oldu alimler Kalktı da adalet arttı zulümler Terlemeden mal kazanan zalimler Can verirken soluması zor imiş Kulak verdim dört köşeyi dinledim Meğer gıybetimi eden çoğ imiş Çok yaşayıp mihnet ile ölmeden Az yaşayıp dem sürmesi yeğ imiş 'm der ki sözüm vasiyet Benim sözümü dinleyene nasihat Besmelesiz kazanılan piç evlat O da dünyada ziyankar imiş.

Yine Tuttu Gavur Dağın Boranı Yine tuttu Gavur Dağ'ın boranı Hançer vurup açarladı yaramı Sana derim Mıstık Paşa ereni İçindeki bunca beyler niç'oldu? Sabahaca kandilleri yanardı Soytarılar fırıl fırıl dönerdi Ha deyince beşyüz atlı binerdi Sana inip konan beyler niç'oldu? Ağlayı ağlayı Dadal'ım söyler Vefasız dünyayı şu insan n'eyler? Bir yiğidi bir kötüye kul eyler Şimd'en sonra yaşaması güç oldu.

Yüce Dağ Başında Kamber Tay Olur Yüce dağ başında Kamber tay olur Korkarım ki emeklerim zay'olur Sevda sevda derler üç beş ay olur Bizim sevda senesini doldurur Arkını yaptım da suyu akmıyor Kahpe felek hiç yüzüme bakmıyor Çok yuva bekledim cücük çıkmıyor Boş yuva bekleyen yoz kuşa döndüm Şu felekle bir oyuncak oynadım Oynadım da oyunumda yenildim Farzını kıldım sünnetinde yanıldım Beş vakit namazı kılmışa döndüm Der m da nedip n'etmeli Sözlerimi birem birem tutmalı Mirasçıya kalacak malı n'etmeli Üç beş oğlan olmadıktan gerü

Yücesine Çıktım Baktım Engine Yücesine çıktım, baktım engine Ovasının köpüklenmiş selleri Yiğit olan düşmez ise dengine Kendisine güldürür bütün elleri Yücesinden bakıp gördüm uzağı Kahpe düşman kurar'mola tuzağı Seçemedim hırsız ile kaçağı Daha kimler tuttu acep yolları Beri gel de yayla kızı beri gel Kollarımı kemer yapsın ince bel Saçların omuza dökülsün tel tel Koklayıp öpeyim beyaz elleri der ki halim yamandır Dağ başları yine tozdur dumandır Hak bilir ya, bugün hodri meydandır Tutmak gerek geçitleri beleri

Yükseklerde Şahin Gibi Süzülür Yükseklerde şahin gibi süzülür Enginlerde turna gibi düzülür Haçan dostu ansam gönlüm üzülür Şimdi döndüm düzen tutmaz tele ben Adama bakışta bir hoşça bakar O dostun hasreti sinemi yakar Ak göğüs arası misk gibi kokar Bülbül gibi kona idim dala ben der ki zatı zatınan Bir güzel sevdim ben pek firkatinen Önü sinebentli bir al atınan Düşeyidim o dost ile yola ben

Yürü Yiğit Yürü Yol İlen Yürü Yürü yiğit yürü yol ilen yürü Ağustosta erir dağların karı Gayet güzel olsa yiğidin yârı O yiğit yanına nazınan gelir Yürü yiğit yürü yolundan kalma Her yüze güleni dost olur sanma Ölümden korkup da sen geri durma Yiğidin alnına yazılan gelir Sana derim sana ey kınalı taş Çözümden akıttım kanlar ile yaş Göllerde oynayan iki yeşil baş Göllerin safası kazınan gelir Misis köprüsünde kollarım bağlı Ayrılık elinden ciğerim dağlı Göksun'a varınca Bayazıtoğlu Sana gelen beyler sözinen gelir 'm der kollarım bazılı Atım gök kır attır yanım tazılı Gelir koyunları yanı kuzulu Karışmış sağmalı yozunan gelir