2. HAFTA KIG224 ÖLÇME TEKNİĞİ VE İŞ GÜVENLİĞİ Öğr. Gör. Engin DEMİR engindemir@karabuk.edu.tr Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve AraştırmaMerkezi
2 İçindekiler 3. Elektrik Güvenliği... 3 3.1. Elektrik Enerjisinin İnsan Üzerindeki Etkileri... 4 3.2. Elektrik Kazalarında İlk Yardım... 5 3.3. Elektrik tesislerinde Korunma Tedbirleri... 10 3.3.1. Yalıtma... 12 3.3.2. Küçük Gerilim Kullanma... 12 3.3.3. Sıfırlama... 13 3.3.4. Topraklama... 13 KAYNAKLAR... 17
3 3. Elektrik Güvenliği Elektrik enerjisi kullanımı gelişmişliğin bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. Günlük hayatın vazgeçilmez bir unsuru olan elektrik enerjisi hatalı kullanım ve dikkatsizlik nedeniyle kazalara da neden olabilmektedir. Elektrik kazaları maddi kayıpların yanında canlılarda yaralanma ve ölümle sonuçlanan durumlara da yol açabilmektedir. Birçok yangının çıkış nedeni olarak elektrik kontağı gösterilmektedir. Yangın sebebi olarak gösterilen elektrik kontağı yanlış kablolama, yetersiz yalıtım ve standartlara uymamaktan kaynaklanır. Elektrik kazalarının başlıca sebepleri; 1. Elektrik enerjisi hakkında gerekli ve yeterli bilgiye sahip olmamak, 2. Elektrik devresinde yeterli yalıtım olmaması, 3. Elektrikle uğraşan kişinin kendine aşırı güvenmesi, risk alması 4. Dikkatsizlik, tedbirsizlik, acelecilik olarak sayılabilir. Kazalardan korunmak için şu hususlara dikkat edilmesi gerekir, 1. Mecbur kalmadıkça enerji altında çalışılmamalı, elektrik devresinde çalışmaya başlamadan önce enerjiyi kesilmelidir. 2. Çalışma sırasında habersiz enerji verilmemesi için tüm tedbirler alınmalıdır. Enerjinin kesildiği şalter, sigorta vb. donanım üzerine uyarıcı yazı asılmalı, mümkünse bir görevli bırakılmalıdır. Önemli Not: Bir tesiste çalışırken atmış bir sigorta veya açık bir şalter (açık şalter enerjiyi kesme yani 0(sıfır) konumunda) görüldüğünde çalışma konumuna alınmadan önce kesinlikle sigortanın atma, şalterin indirilme sebebinin araştırılması gerekir. 3. Enerji altında çalışma mecburiyeti varsa, a) Kauçuk veya lastik ayakkabı giyilmeli. Ayakkabıların kuru olmasına dikkat
4 edilmelidir. b) Çalışırken sadece sağ el kullanılmalıdır. Ölçüm cihazı bulunmuyorsa ve enerjinin varlığının test edilmesi zorunlu ise (örneğin elektrik çarpmış bir insan gördüğümüzde) sağ elin dış kısmı kullanılarak durum tespit edilebilir. Sağ el kalbe uzak olduğu için, elin dış kısmı ise çarpılma anında kasların kapanma yönünde kasılmasından dolayı tercih edilir. c) Enerji altında çalışıldığı akıldan çıkarılmadan çok dikkatli olunmalıdır. 4. Elektrik kazalarında vakit kaydetmeden yetkili kişiye haber verilmelidir. 5. Elektrik devresi çalışırken duman, yanık kokusu gibi anormal bir değişiklik hissedildiğinde derhal enerji kesilmeelektrik Enerjisinin İnsan Üzerindeki Etkileri lidir. 6. Çalışma sırasında en az iki kişi bulunmalı ve çalışanlar ilk yardım bilgilerine sahip olmalıdır. 3.1. Elektrik Enerjisinin İnsan Üzerindeki Etkileri İnsan vücudu elektrik enerjisine karşı 1000 ohm 60000 ohm arasında değişen bir direnç gösterir. Vücudun ıslak olması, temas noktasında nasır, ölü deri vb. olması, vücudun toprağa temas noktasının enerjiye temas edilen noktaya olan uzaklığı direnç değerini etkiler. Akım Değeri Etkisi 1 8 ma Hissetme ve şok etkisi 15 20 ma 50 100 ma Geçiş noktasında kramp ve kasılma, kasların büzülmesi. Süre uzadığında tehlike artar. Organlar üzerinde kasılmalar ve şok. Kalp üzerinden geçme ve sürenin uzaması durumunda ölüm. 100 200 ma Geçiş süresine göre kesin ölüm.
5 İş Güvenliği Yönetmeliği madde 6 ya göre gerilim kademeleri şu şekildedir; Küçük gerilim: 0 50 Volt arası Alçak gerilim: 50 1 000 Volt arası Orta gerilim: 1 000 36 000 Volt arası Yüksek gerilim: 36 000 170 000 Volt arası Çok Yüksek gerilim: 170 000 Volt ve yukarısı 50 Volt un üzerinde olan gerilim tehlikeli gerilimdir İş Güvenliği Yönetmeliği madde 7 ye göre gerilim altındaki iletkenler için kabul edilen azami yaklaşma mesafesi aşağıda gösterilmiştir 50 3 500 volt arası 30 cm 3 500 10 000 volt arası 60 cm 10 000 50 000 volt arası 90 cm 50 000 100 000 volt arası 150 cm 100 000 250 000 volt arası 300 cm 250 000 450 000 volt arası 400 cm Gerilim altındaki bir hatta yukarıda belirtilen mesafelerden fazla yaklaşılması tehlikelidir 3.2. Elektrik Kazalarında İlk Yardım Elektrik kazalarında ilk iş olarak enerji kesilmeli ve çarpılan kişi üzerindeki akım kesilmelidir. Enerjiyi kesmek mümkün değilse kazaya uğrayan kişinin elektrikle olan teması ortadan kaldırılmalıdır. Bunun için o an çevrede bulunabilecek kuru tahta parçası, giyim eşyası gibi yalıtkan maddelerle temas yerine müdahale edilerek kişinin
6 elektrikle teması kesilmelidir. Kaza anında kazaya müdahale eden kişinin kazazedeye temas etmemesi gerekir. Elektrik çarpmasında çarpılmanın şiddeti, 1. Gerilimin büyüklüğü (AC-DC olması) 2. Akımın vücuttan geçme süresi 3. Vücudun akıma karşı gösterdiği direnç miktarı 4. Frekans değeri 5. Zemine bağlı olarak değişir. Çarpılma çok hafif olabileceği gibi ağırda olabilir. Çarpılma sırasında vücudun ıslak, terli olması, temas eden kısmın nasırlı olması ve kalbe olan mesafesi, toprağa temas direnci çarpılmanın şiddetini etkiler. Çarpılmanın en çok etkilediği organ kalptir. Çarpılma sırasında vücuttan geçen akım kalp ritmini bozar, şoka girerek durmasına neden olabilir.hafif çarpılmalar genellikle çok kısa süreli temaslar neticesi meydana gelir. Burada kişinin elektriğe temas eden yeri hafifçe sarılır. Geçici olarak uyuşma durumu ortaya çıkar. Bazen de, özellikle uzun süreli temaslarda çok şiddetli kasılmalar meydana gelir. Kişinin kalp atışları düzensizleşir, vücut morarır. Bu durumlarda kazazede kuru bir yere yatırılmalı ve derhal doktor çağırılmalıdır. Elektrik çarpılmalarında il yardımda şu işlem sırası takip edilir. 1. Kazaya uğrayan kişinin elektrikle teması kesilir. Şalter veya sigorta indirilir, çarpılmaya neden olan cihazın fişi çekilir. Bunlar uzakta veya ulaşılamıyor ise yalıtkan bir cisimle temasın ortadan kaldırılması sağlanır. Elektrik şokuna maruz kalmış bir kişiye kesinlikle dokunmayınız. 2. Kazazede sırt üstü yatırılır, ensesinin altına fazla yüksek olmayan bir cisim konulup çenesi yukarı kaldırılarak rahat nefes alması sağlanır. Bu arada ağızda nefes almayı zorlaştıracak sakız, şeker, takma diş vb. nesne varsa başparmak ve işaret parmağı
7 kullanılarak çıkarılır. Şoka giren kişilerde genellikle çene kilitlenir ve dil geri dönüp boğaza kaçarak boğulmaya neden olabilir. Ağız kapalı ise kesinlikle açılmalı ve dil başparmak kullanılarak boğazdan çıkarılmalıdır. Müdahale sırasında dilin tekrar boğaza kaçmamsı için gerekli tedbirler alınmalıdır. 3. Sağlık kuruluşuna bu aşamada haber verilebilir. Müdahale birden fazla kişi tarafından yapılıyorsa, müdahalede aktif olmayan kişi daha önce de sağlık kuruluşunu arayabilir. Sağlık kuruluşu arandığında çarpılma şekli, şiddeti, hastanın durumu ve adres anlaşılır bir şekilde belirtilmelidir. 4. Hasta nefes almıyorsa suni solunum yaptırılabilir. Burada suni solunumun tarifi yapılacaktır ancak unutmamak gerekir ki yanlış yapılan ilk yardım hastanın durumunu daha da kötüleştirebilir. İlk yardım eğitimi alanların müdahaleyi yapması daha uygundur. Suni Solunum Gerekiyorsa, doktor gelene kadar suni teneffüs uygulanabilir. Suni solunum için değişik metotlar vardır. Biz bunlardan bir tanesi anlatılacak. Suni teneffüsün amacı kazazedenin akciğerlerine gerekli havayı doldurmaktır. Unutulmamalıdır ki ancak kalp durmuş ise suni solunum yapılır. UYGULUMA 1 - Hasta sert bir zemine sırtüstü yatırılır ve yanında diz çökülür. 2 - Kazazedenin kemer, kravat, yaka v.s. gevşetilir. 3 - Solunum yapıp yapmadığı kontrol edilir.( Solunum gözlenilir, yüzde ve yanakta hissedilmeye çalışılır, parlak yüzeyin buğulanması izlenilebilir) 4 - Ağız içinde yabancı cisim, kusmuk, takma diş v.s. varsa çıkartılır. 5 - Çene yukarı kaldırılırken baş hafif arkaya doğru itilir. 6 - Bir elin ayası alına konur, baş ve işaret parmağı ile burun delikleri kapatılır. Diğer elle çeneden tutularak ağız açılır.
8 7 - Her zamankinden biraz daha fazla nefes alınarak yaralının ağzından hava verilir. Bu arada göğüs kafesinin genişlediği gözlenmelidir. 8 - Baş yana çevrilerek yeniden hava alınır. Bu arada kazazedenin akciğerlerinden havanın boşalması gözlenir. 9 - Tekrar hava üflenir. 10 - Üç dakikada bir solunumun başlayıp başlamadığı kontrol edilmelidir. Bu işlem dakika da 16-20 defa tekrarlanmalıdır. Uygulamaya solunum başlayıncaya veya tıbbi yardım ulaşıncaya kadar devam edilmelidir. Dış Kalp Mesajı Kalbin çalışması da solunum gibi hayati önem taşımaktadır. Kalbin durması ile kan dolaşımı olmayacak sonuçta hücre ve dokular oksijen ve besinsizlik nedeniyle ölüme gideceklerdir.bu durumda hemen kalp masajına başlanmalıdır.dış kalp masajı için kalbin durduğundan emin olmak gerekir. Aksi halde çalışan kalbe yapılan masaj öldürücü ritim bozukluklarına neden olabilir. Kalbin çalışıp çalışılmadığı, şah damarından nabız kontrolü yapılmalıdır.nabız kontrolü üç parmak ile yapılır.şah damarında 5 saniye süre ile nabız alınmıyorsa kalbin durduğuna karar verilir ve dış kalp masajına başlanır.
9 Dış Kalp Mesajı Uygulaması 1- Hasta sert bir zemine yatırılır. 2- Tercihen sağ yana diz çökülür.( Göğüs hizasında ) 3- Göğüs kemiğinin (liman tahtası ) 1/3 alt kısmı tespit edilir ve bir elin topuğu yerleştirilirken diğer el bunun üzerine konulur. 4-El dirsekler ve omuz aynı düzlemde olmalıdır.dirsekler bükülmemelidir. Bası omuz ile yapılmalıdır. Parmaklar göğüs ile temas etmemelidir. 5 Baskı 4 santim kadar olmalı, bası ve gevşeme süreleri eşit olmalıdır. 6 Baskı dakikada 80 100 defa yapılmalı, her üç dakikada bir kalbin çalışıp çalışmadığı kontrol edilmelidir. 7 İşleme kalbin kendiliğinden çalışmaya başlayıncaya ya da tıbbi yardım ulaşıncaya kadar devam edilmelidir. Hasta çocuk ise bası parmaklarla 2-3 santimlik çökme oluşturacak şekilde ve göğüs kemiğinin alt kısmına uygulanır.
10 3.3. Elektrik tesislerinde Korunma Tedbirleri Elektrik enerjisinin tehlikesi yalıtım özelliği bozularak makinelerin gövdelerine geçmesi veya iletim hatlarının koparak canlılara dokunması ile oluşur. Bu temas direkt ve endirekt olmak üzere iki şekilde meydana gelir. Elektrik enerjisinin zararlı etkilerinden korunmak amacıyla tesislerde alınacak korunma için 1. Yalıtma Koruyucu yalıtma, Üzerinde durulan yerin yalıtılması, 2. Küçük gerilim kullanma, 3. Sıfırlama 4. Topraklama, gibi düzenler kullanılır Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliğinin 25.10.1996 tarih 22798 sayılı resmi gazetede yayımlanan son değişikliği ile TEDAŞ ın da zorunlu kıldığı Kaçak akım koruma rölesi (diğer adıyla hayat koruma) iş güvenliği adına çok güzel bir teknik ilerlemedir. Kaçak akım koruma rölesinin üzerinde 40 A ve 30 ma gibi iki akım değeri bulunur. 40 A cihazın üzerinden geçebilecek olan en yüksek akım değeridir. Bu sınır aşıldığında (sigortalarda olduğu gibi) cihaz kontaklarını açarak enerjiyi keser ve güvenli konuma geçer. 30 ma ise hata akımı değeridir. Kaçak akım koruma rölesi hem faz ve hem de nötr hattı üzerine bağlı bulunduğundan, iki hat üzerindeki akımı karşılaştırır. İki hattan geçen akımlar arasında (fazdan giren akım nötrden dönen akıma eşit olmalıdır) 30 ma den fazla fark varsa kontaklarını açarak enerjiyi keser. Buradaki hata akımının sebebi toprağa temas ya da faz hattına temas eden bir canlının üzerinden akımın toprağa akmasıdır. Kaçak akım rölesinin çalışması için topraklama hattının bulunmasına ihtiyaç yoktur.
11 Şekildeki devrede faz ve nötr den geçen akımlar eşitse, akım yönleri birbirine ters olduğu için toplam manyetik alan sıfırdır ve ölçme bobininde bir gerilim indüklenmez. Bu durumda ve akım geçişi mümkün olur. Faz-nötr arasında 30 ma den fazla bir fark oluşursa, bu akımın meydana getireceği manyetik alan ölçme bobininde bir gerilim indükler ve kaçak akım koruma rölesi kontaklarını açarak enerjiyi keser. Sigortalarla kaçak akım röleleri karşılaştırıldığında ikisinin de koruma elemanı olduğu görülür. Ancak aradaki fark; sigorta devreyi ve devre elemanlarını aşırı akımın zararlı etkilerine karşı korurken, kaçak akım rölesi bunun yanında çapılma durumunda insanları da korumaktadır. Çarpılma durumunda insan üzerinden geçecek olan akım çok küçük olduğu için sigorta atmaz ve insanı korumaz. Kaçak akım koruma rölesinin bir diğer faydası da kaçak elektrik kullanımını kısmen de olsa önlemesidir. 1996 da yapılan düzenleme ile kullanımı zorunlu hale gelen kaçak akım koruma rölesi, bina içinde bağlantılarla oynanarak yapılan kaçak elektrik kullanımının tespitini kolaylaştırmıştır.
12 3.3.1. Yalıtma Koruyucu yalıtma: Normalde gerilim altında olmayan ancak yalıtım hatası sonucu elektriklenebilen parçaların izoleli yapılmasıdır. Elektrik işlerinde kullanılan penseler, karga burunlar, tornavidalar ve benzer el aletleri, uygun şekilde yalıtılmış ve yağdanlıkların, süpürgelerin, fırçaların ve diğer temizlik araçlarının sapları, akım geçirmeyen malzemeden yapılmış olmalıdır. Üzerinde durulan yerin yalıtılması: Yerleri değişmeyen sabit elektrikli makine ve araçlarla, elektrik panolarının taban alanına tahta ızgara, lastik paspas vb. konulmak suretiyle yapılan bir korunma önlemidir. Bu korunma önlemi, herhangi bir elektrik kaçağında insanı toprağa karşı yalıttığı için elektik çarpılması gerçekleşmez. Elektrik tesisatları kurulduktan sonra yalıtkanlık testi yapılmalıdır. Tüketim araçları bağlı olmaksızın iki aşırı akım koruma aygıtı arasındaki yalıtkanlık direnci, anma geriliminin her bir Voltu için en az 1000 ohm olmalıdır. Örneğin üç fazlı bir tesiste faz iletkenleri arasında en az 380.000 ohm, faz-nötr arası ise 220.000 ohm yalıtkanlık direnci olmalıdır. Küçük gerilimle çalışan devrelerde yalıtkanlık en az 250 Voltluk bir deneme gerilimi ile ölçülmelidir. 3.3.2. Küçük Gerilim Kullanma Bir yalıtım hatasında canlıları elektrik çarpmaması için, elektrikli araçların tehlike sınırının altında bir gerilimde (Örneğin 42 volt) çalıştırılmasıdır. Bu korunma önlemiyapılan elektrikli araçları ayrıca topraklamaya gerek yoktur.
13 Kazan içinde veya buna benzer dar ve iletken kısımları bulunan yerlerle ıslak yerlerde, alternatif akım ile çalışan lambalar kullanıldığı takdirde küçük gerilim kullanılmalıdır. Bu devredeki fişler aynı yerde bulunabilecek daha yüksek gerilimli prizlere uymayacak türden seçilmelidir. Yüksek gerilimle çalışan proseslerin kumanda kısımlarının düşük gerilimli yapılmasının bir sebebi de kullanıcıların korunmasıdır. 3.3.3. Sıfırlama Elektrikli makine ve araçların gövde kısımlarının (yani şaselerinin) nötr iletkenine bağlanmasıdır. Ancak nötr hattına doğrudan doğruya bağlamak için en az 10 mm² kesitinde bakır iletken kullanılması zorunludur. Topraklamaya göre daha kolay ve ucuz olan sıfırlama yönteminde, elektrikli aygıtta herhangi bir kaçak olduğunda kısa devre oluşur ve sigorta atarak cihazın enerjisini keser. Sıfırlamanın sakıncaları şunlardır: 1. Binayı besleyen ana kolon hattının kopması sonucu yeniden bağlantı yapılırken nötr ve faz uçları yer değiştirebilir. Bu durumda sıfırlamayla korunan aygıtın gövdesine faz gider, sigorta atmaz ve dokunma durumunda çarpıla gerçekleşir. 2. Sıfırlamayla korunan aygıtın besleme kablosunda nötr hattı koptuğunda faz alıcının gövdesine gider, sigorta atmaz. 3.3.4. Topraklama Elektrik enerjisinin kullanıldığı yerlerde, üzerinde akım taşıyabilecek madeni kısımların toprak ile yapılan elektriksel bağlantı düzenine topraklama denir. (Diğer anlatımla makine şasesi ile yeryüzündeki toprağın birbirleri ile bağlanmasıdır).
14 Elektrikle çalışan tüm makine ve tezgâhlar, tornalar, frezeler, planyalar, vargeller, hızarlar, matkaplar, kompresörler vb. yerlerin şaselerine gözle muayene edilebilen topraklama hatları çekilmelidir. Ayrıca çelik konstrüksiyonlu metal çatılar da yıldırıma karşı etkili bir şekilde topraklanmalıdır. Topraklama devresi, düşük dirençli iletkenden (bakır veya alüminyumdan) yapılmış olmalı, bağlandığı cihazın devresinde meydana gelecek en büyük kaçak akımı iletecek kapasitede olmalı, mekanik ve kimyasal etkilerden korunmuş olarak çekilmelidir. Elektrik tesisatının yıllık periyodik kontrol belgesinde, topraklama levhalarının ölçülen direnç değerleri ohm cinsinden yazılmalı, direnci 10 ohm dan büyük levhalara ek topraklama levhası eklenmelidir. (Radyoaktif paratonerlerin topraklama direnci 5 ohm dan küçük olmalıdır.) Yukarıda sayılan koruma önlemlerinin dışında; Atölyelerde bulunan makine ve tezgâhların ayrı ayrı durdurma tertibatından başka, atölyedeki veya kısımdaki tezgâhları tamamen durduracak bir ana şalter bulunmalıdır. Her sigorta veya şalterin hangi kısma kumanda ettiği üzerine yazılmalıdır. Elektrik panolarının ön kısımlarında geçişi güçleştirecek malzeme bırakılmamalıdır. Makine ve tezgahların çalıştırma düğmeleri yeşil, durdurma düğmeleri kırmızı renkte olmalıdır. Kollu ve çevirmeli şalterlerde ise çalıştırma için 1, durdurma için 0 gibi etiketler bulunmalıdır. Makine ve tezgâhların kumanda yeri, bunların görülemeyeceği yerde ise çalışmaya başlamadan önce bir uyarı sesi ile haber verilmelidir. (Yani elektrik geliyorum demelidir.) Elektrikli el aletlerinin kullanılması gereken yerlerde, yeteri kadar topraklanmış elektrikli prizler bulundurulmalıdır. Bu prizlerin yeterince bulunmamasından
15 dolayı, el aletlerinin fişleri sökülmekte, kablolar düz olarak bağlanmaktadır. Bu da çeşitli kazalara yol açmaktadır. Elektrik el aletlerini çalıştırmak için anahtarın üzerine basıldığında çalıştıracak, bırakıldığında durduracak yaylı anahtarlar kullanılmalıdır. Bu anahtarlar bozulduğunda aynı özellikteki yaylı anahtarla değiştirilmelidir. Elektrik kabloları muntazaman döşenmiş olmalı, kırık fiş ve prizler onarılmalı, sigortalar kapalı dolap içerisinde bulundurulmalıdır. Büyük mutfaklar, bulaşık yıkama yerleri, soğuk hava depoları, su pompa daireleri ve kazan daireleri ile çamaşırhaneler, banyolar, galvanik işletmeler gibi nemli ve ıslak yerler ile parlama ve patlama tehlikesi oluşturabilecek tozlu yerlerde; aydınlatma lambaları, fiş ve prizler ile anahtarlar su damlalarına ve toza karşı tamamen korunmuş tipte (etanş) olmalı, sigortalar tehlikeli ortamın dışında bulundurulmalı, yıpratıcı etkisi olan buhar ve dumana açık metal parçalar, örneğin koruyucu boya ya da dayanıklı gereçler kullanılarak korozyona karşı korunmalıdır. Maddelerin yapısı gereği, işleme, öğütme, sürtünme, karıştırma, sıçrama, taşıma ve depolama işlemleri sonucunda statik elektrik yüklenmeleri oluşur. Statik elektrik, iletken bir bağlantı olmaksızın, sürtünme ve hareket sonucu oluşan durgun elektriktir. - Statik elektrik yüklü cisimlerin, birbirleriyle temas etmeleri sonucu kıvılcım oluşur ve patlama ve yangın tehlikeleri meydana gelir. - Kağıt, kumaş gibi hafif ve iletken olmayan malzemelerin işlendiği veya kullanıldığı yerlerde, statik elektrik yüklü malzemelerin birbirlerini itmesi veya birbirlerine yapışması gibi üretim zorluğuna, - Hassas elektrik alet ve cihazlarının hatalı çalışmasına, - İnsan vücudundaki normal elektrik dengesini bozarak, sinirsel sistemini etkilemesine, yol açarak başka kazalara da davetiye çıkarabilir. Statik elektriği önlemek için, yapılan işin niteliğine göre; 1- Nemlendirme, 2- Birbirine bağlama ve topraklama, 3- İyonizasyon yöntemlerinden biri veya birkaçı uygulanmalıdır.
16 Nemlendirme: Çevre havasını statik elektrik akımının geçmesine izin verecek kadar nemli hale getirerek, statik elektrik birikimi engellenebilir. Nemlendirme birçok madde için zararlı olduğundan ve sıcak havalarda aşırı nem, insanları rahatsız edebileceğinden kullanım alanı sınırlıdır.birbirine bağlama ve topraklama: İletken özellikteki iki veya daha fazla cismi, bir iletken aracılığıyla birbirine bağlayarak topraklamaktır. Böylece, cisimlerdeki statik elektrik yükü dengelenmiş olacaktır. Parlayıcı sıvıların konulduğu bütün depolar ve boru donatımları, boru bağlantıları bu yöntemle statik elektriğe karşı topraklanmalıdır. Depoların parlayıcı sıvılarla doldurulması veya boşaltılmasında araç ile depo arasında topraklama hattı bağlantısı yapılmalıdır. İyonizasyon yöntemleri: Hava, normal koşullarda iletken değildir. Ancak, havayı yeterli oranda iyonlaştırarak statik elektriğin cisimlerde birikmesi önlenebilir. Havayı iyonlaştırmak için; statik tarak, radyoaktivite ile iyonlaştırma veya açık alev gibi yöntemler kullanılmalıdır.
17 KAYNAKLAR MEGEP modülleri Ders notları Nacar, M, Elektrik-Elektronik Ölçmeleri ve İş Güvenliği, Color Ofset Matbaacılık, İskenderun, (2009)