SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8



Benzer belgeler
ULUSLARARASI TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU PROGRAMI (24-26 EKİM 2014 KONYA)

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

Necmettin Erbakan Üniversitesi

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

ELMALILI M. HAMDİ YAZIR SEMPOZYUMU

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

İÇİNDEKİLER. 1. Başkent Mülki Protokolü İl Protokolü İlçe Protokolü Kasaba ve Köy Protokolü 52

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ

ISSN ISSN

Siirt'te Örf ve Adetler

2014 YILI FAALİYETLERİ


SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

Diyalog İçin Halk Bilimi Projesi Ankara Etkinlik Haftası Çerçevesinde BALKANLAR VE TÜRKİYEDE HALK KÜLTÜRÜ KONFERANSI

KADIN ESERLERİ KÜTÜPHANESİ VE BİLGİ MERKEZİ VAKFI

HAKKIMIZDA. *TÜBİTAK/ULAKBİM-Sosyal Bilimler Veri Tabanı (2003 ten itibaren) *Modern Language Association of America (MLA) (2010 dan itibaren)

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ. Doç.Dr. Yunus KOÇ

A. KÜLTÜREL FAALİYETLER VE TANITMA ETKİNLİKLERİ : Şubat 2004, Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarına (EMITT) katkıda bulunuldu.

DUMLUPINAR ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ÜYELİĞİNE YÜKSELTİLME VE ATANMA YÖNERGESİ (İLKELER VE KRİTERLER)

OSMANİYE KAHRAMANMARAŞLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ.

Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Tarih Bölümü Ankara Üniversitesi 1997 Yüksek Lisans Tarih (Yakınçağ Tarihi) Ankara Üniversitesi 2000

BAġKAN : Özcan KALAYCI. SAYMAN : Nesrin FĠDAN ÜYE : Figen GÖNEN. info@antalyafalezrotary.org KOMĠTELER TOPLANTI BĠLGĠLERĠ

Program. AÇILIŞ 15 EKİM :00-12:00 İstanbul Üniversitesi Cemil Bilsel Konferans Salonu

ÇANKIRI-ILGAZ (19-20 Şubat 2011)

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

COĞRAFYACILAR DERNEĞİ ULUSLARARASI KONGRESİ Avrupa Coğrafyacılar Derneği-EUROGEO Kongresi İle Ortak Olarak

İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ... V. I. BÖLÜM İNSAN DAVRANIŞLARI VE ANLAMLARI A. İnsan Davranışları... 1 B. Davranışların Anlamları... 11

III. BÖLÜM PROTOKOL TÜRLERİ VE PROTOKOL LİSTELERİ

Vakıf Haftası Etkinlikleri

Türkiye'nin En İyi 10 Üniversitesi

İBRAHİM BEDRETTİN ELMALI SEMPOZYUMU

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

Iğdır Sevdası. yıp olarak acı bir gerçeklik halinde karşımıza dikilmiştir.

Bir Kadın 3 Sanat Sergisi açıldı

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

YÜKSEKÖĞRETİM TEMEL GÖSTERGELERİ

Huzurevlerinde yapılacak programların daha verimli olmasını sağlamak amacıyla İlimiz Müftülüğünce Aile İrşat ve Rehberlik Bürosu tarafından Huzurevi

Samaruksayı Seyir olarak bilinen köyün eski adı, Cumhuriyetin ilk yıllarında,

Rize Tüccarı İftarda Buluştu Odamız Geleneksel İftar Programını Gerçekleştirdi

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi

YIL : 6 SAYI : 7 EYLÜL 2007

COĞRAFYA BÖLÜMÜ NDEN EDREMİT KÖRFEZİ KUZEY KIYILARINA ARAZİ ÇALIŞMASI

T.C. KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Genel Sekreterlik UŞAK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE

Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Eskiçağ Dilleri ve Kültürleri (Sumeroloji) Anabilim Dalı, 2001.

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

EYLÜL AYI OLAĞAN MECLİS TOPLANTIMIZA HOŞ GELDİNİZ

TED KAYSERİ KOLEJİ VAKFI VELİ VE ÖĞRETMENLERİNDEN SOMA YA EL VER KAMPANYASINA BÜYÜK DESTEK

KARTEPE-MAŞUKİYE-SAPANCA GEZİMİZ

Vakfıkebir MYO 8. Mezunlarını Verdi.

ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: Cafer ÇİFTCİ Doğum Tarihi ve Yeri: 1973 BURSA Unvanı: Prof. Dr. Ana Bilim Dalı: Yakınçağ Tarihi Doçentlik Alanı:

Bölüm 1 Sosyal Davranışlar, Nezaket, Görgü ve Protokol

GERÇEKLEŞEN FAALİYETLER

Geçmişten Günümüze Giresun da Dini ve Kültürel Hayat Sempozyumu (25-27 EKİM 2013)

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

ROMANYA KÖSTENCE TİCARET ODASI İŞBİRLİĞİ PROTOKOLÜ

"medya benim ayağımın altına muz kabuğunu biraz zor koyar" vari açıklamalarda bulunuyordu ki Olanlar oldu

MAMMA MIA. Lise İngilizce Drama Kulübü nden bir ilk daha

Doktora Tezi: Kırım Hanlığı nı Kuruluşu ve Osmanlı Himayesinde Yükselişi ( )

Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) İhtisas Komitesi. Prof. Dr. Öcal OĞUZ Komite Başkanı

İÇİNDEKİLER. Sayfa. ÖNSÖZ... v GİRİŞ... 1

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI

BURSA ECZA KOOPERATİFİ ODAMIZI ZİYARETİ 17 Eylül 2015 tarihinde Bursa Ecza Kooperatifi Konya Şubesi Müdürü Vedat GÖKDEMİR ve Mesul Müdür Ecz.

Vakfıkebir MYO 8. Mezunlarını Verdi.

GÜL-AY Basın-Meslek İlkelerine Uyar. Yazı ve ilanlar imza sahiplerine aittir. Köşe yazılarına ücret ödenmez. Makalelerinden kendileri sorumludur.

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

Sınıfı No Adı Soyadı Dersin Adı

KURTULUŞUN 95. YILI COŞKUYLA KUTLANDI

Tokat ın 68 km güneybatısında yer alan Sulusaray, Sabastopolis antik kenti üzerinde kurulmuştur.

NEDİR? TMMOB GIDA MÜHENDİSLERİ ODASI ÖĞRENCİ TEMSİLCİLİKLERİ 4/24/2014

KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER MÜDÜRLÜĞÜ FAALİYETLERİ MART 2015

T.C. YUSUFELİ BELEDİYESİ KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA ESASLARI YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

İTÜ Geliştirme Vakfı Okulları Beylerbeyi Özel Anaokulu, İlkokulu ve Ortaokulu Okul Aile Birliği Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu

AKILLI KÖY PROJESİ SAHA ÇALIŞMASI ÖN SONUÇLARI

TÜRK ÜLKELERİ ve Türklerin Yaşadıkları Bölgelerin COĞRAFYASI

Sayı: 16 MAYIS (21 Mayıs 2013 Salı) İspanyol Ar-Ge Firması Odamızı Ziyaret Etti

YÖNETMELİK. a) Çalışma birimleri ve proje grupları: Merkezin çalışma birimlerini ve proje gruplarını,

15 İNCİ ULUSAL ANTALYA MATEMATİK OLİMPİYATLARI ÖDÜL TÖRENİ

Hollanda Türkevi Topluluğu nun Ankara Ziyareti

. Uluslararası Akdeniz Karpaz Sempozyumu: Lefkoşa - KKTC

ÖZGEÇMİŞ Profesör Tarih/Yakınçağ Celal Bayar Üniversitesi Fen Edebiyat Fak. 2014

Yoksullukları, yoklukları aşarak bir okulu bitirip meslek sahibi olanları ilk defa burada bir araya getiriyoruz.

Batı Karadeniz Gezi Programı Safranbolu, Kastamonu, Amasya, Samsun Kasım 2013

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

ÖZGEÇMİŞ. 2 Ünvanı : Prof.Dr. 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

KÖY GERÇEĞİ İÇİNDEKİLER... ÖNSÖZ... TEŞEKKÜR...

HAZİRAN AYI OLAĞAN MECLİS TOPLANTIMIZA HOŞ GELDİNİZ

Sayı: 4 Yıl: 2016 I S S N ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ

KAYACIK KÖYÜ HAKKINDA GENEL BİLGİLER. Kayacık Köyü nün isminin kaynağı hakkında iki rivayet bulunmaktadır. Bunlar şöyle açıklanabilir.

ANTROPOLOJĐ ANKARA ÜNĐVERSĐTESĐ DĐLVE TARĐH-COĞRAFYA FAKÜLTESĐ (FĐZĐK ANTROPOLOJĐ PALEOANTROPOLOJĐ SOSYAL ANTROPOLOJĐ) OCAK-2014 ISSN :

BEŞPARMAK DAĞLARI ŞENLENDİ

Transkript:

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8 TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) BİLDİRİ KİTABI

Editör Prof. Dr. Hasan BAHAR Editör Yardımcıları Yrd. Doç. Dr. Hakan KUYUMCU Yrd. Doç. Dr. Çağatay BENHÜR Dr. Hatice Gül KÜÇÜKBEZCİ Arş. Gör. Fatih Numan KÜÇÜKBALLI Arş. Gör. Murat TURGUT İnceleyenler Prof. Dr. Bayram ÜREKLİ Prof. Dr. Özdemir KOÇAK Doç. Dr. Fuat BOYACIOĞLU ISBN 978-975-448-211-9 Baskı Selçuk Üniversitesi Matbaası Tel: 0332 241 18 47 Aralık 2015 Ön Kapak Resmi: Sarayönü Pir Hüseyin Cami önü Arka Kapak Resmi: Başhöyük devşirme malzemeli çeşme ve yazıtın içeriği Bildiri kitabında yer alan yazıların dil ve bilim sorumluluğu yazarlara aittir. ii

TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) BİLDİRİ KİTABI Sempozyum, Türk Tarih Kurumu, Konya Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Demirpolat Şirketler Grubu ve Selçuk Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğünden (Kongre Proje No: 14702011) destek alınarak gerçekleştirilmiştir. iii

iv

TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 Ekim 2014 Konya) Sarayönü İlçesinin tarihi Tarihöncesi dönemlere kadar inmektedir. İlçede Pazar Höyük, Başhöyük, S. Karatepe, İrmelik Höyük, Ertuğrul Höyük, Akdoğan Höyük, Konar Höyük, Çesmelisebil Höyük, Gamel Höyük, Kuyulusebil Höyük, Kurşunlu Kale Höyük, İbrahim Dede Höyük, Ladik Höyük, Zengi Höyük gibi yerleşmeler, Kalkolitik çağdan Demir çağına kadar uzanan kültürleri temsil etmektedirler. Hitit, Frig, Roma ve Bizans gibi uygarlıklar ise bölgenin siyasi ve idari tarihinde büyük bir rol oynamışlardır. Laodicea (Combusta) olarak bilinen Ladik, Roma döneminde önemli bir idari merkez olmakla birlikte, Romanın Efes ten başlayarak Melitea ya (Malatya) uzanan doğu askeri yolunun bağlantısını oluşturmaktaydı. Bölge, Türkiye Selçukluları döneminde Türklerin eline geçmiştir. Sarayönü bulunduğu coğrafi yapı itibarıyla batıdan Konya ya geçişin son durak yeri olduğu için, Selçuklular döneminde Haçlıların yağma ve talanına uğramıştır. Sarayönü Selçukluların son döneminde, güney doğusunda Saidili ile, güneyinde Ladik dağları eteğinde Bozok ili (Öziçi) adı ile bilinen iki kasaba halkından oluşmuştur. Bu kasabalardan göç edenler Sarayönü'nün kuruluşunda öncü olmuşlardır. Sarayönü nü Osmanlılar almadan önce, Karamanoğulları ve Turgutoğulları hakim olmuştur. İlçe önceleri Sarayönü Turgut Bey oğlu Pir Hüseyin Bey Camii çevresinde gelişmiştir. Bugünkü şehir merkezine kayması ise II. Abdülhamit zamanında Anadolu-Bağdat-Hicaz Demiryolları yapımı projesi çerçevesinde demiryolunun geçmesi ile sağlanmıştır (1896). İlçeden geçen demiryolu ve binası bir Alman firmasına yaptırılmıştır. Demiryolunun geçmesi ile ilçeye hareketlilik gelmiş bu durum milli mücadele yıllarında kendini göstermiştir. Halk da yeni yerleşim yerine İskele demeye başlamıştır. Sarayönü nün coğrafi yapısı nedeniyle, ilk ahalisi kervancılık yapmak suretiyle geçimlerini temin ediyorlardı. Cihanbeyli yaylası üzerinden geçirilerek Tuz Gölü havzasından alınan tuz, kira ile İzmir e uzanan yol boyunca taşınırdı. İlçede halk geçimini bugün tarım ve hayvancılıktan sağlamaktadır. Son yıllarda modern büyükbaş hayvancılığın yapıldığı bölgelerden biri haline gelmiştir. Ayrıca modern tarım araçları ile buğday, arpa, çavdar ve yulafın yanında özellikle devlet teşvikleri ile yem bitkisi olan fiğ ekimi yapılmaktadır. Tarih, Kültür, Sanat, Turizm ve Tarım Açısından Uluslararası Sarayönü Sempozyumu adıyla düzenleyeceğimiz sempozyumumuzda, Sarayönü ilçesinin özelliklerini ve problemlerini bütün yönleriyle istiyoruz. Prof. Dr. Hasan BAHAR (S.Ü. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü) v

KONU BAŞLIKLARI 1 Tarih Öncesinden Günümüze Sarayönü Tarihi, 2- Sarayönü nde Folklor, Edebiyat, Kültür, Sanat 3- Sarayönü nde Dini ve Toplumsal Hayat, 4- Sarayönü Bölgesi Florası, 5. Sarayönü nde Tarım ve Ziraat 5- Sarayönü Bölgesi nde Eğitim ve Öğretim, 6- Sarayönü nde Sosyo- ekonomik ve Sosyo- politik, Sosyo- kültürel yapı, SEMPOZYUM ONURSAL BAŞKANLIĞI Selçuk Üniversitesi Rektörlüğü Konya Valiliği Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı Türk Tarih Kurumu Başkanlığı SEMPOZYUM DÜZENLEME KURULU Prof. Dr. Hasan Bahar (Düzenleme Kurulu Bşk. SÜ Türkiyat Araştırmaları Ens. Md.) Prof. Dr. Alim Gür (S.Ü. Edebiyat Fakültesi Dekanı) Prof. Dr. Süleyman Soylu (Sarayönü Meslek Yüksekokulu Md.) Harun Yücel (Sarayönü Kaymakamı) Nafiz Solak (Sarayönü Belediye Başkanı) Doç. Dr. M. Ali Hacıgökmen (S.Ü. Edebiyat Fakültesi Tarih Bl.) Dr. H. Gül. Küçükbezci (S.Ü. Edebiyat Fakültesi Tarih Bl.) Yrd. Doç. Dr. Mehmet Yastı (Necmettin Erbakan Ün. Beşeri Sosyal Bilimler Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bl.) vi

BİLİM KURULU Prof. Dr. Hasan Bahar (S.Ü. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü) Prof. Dr. Alim Gür (S.Ü. Edebiyat Fakültesi Dekanı) Prof. Dr. Bayram Ürekli (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Sachiho Omura (Japanese Institute of Anatolian Archaeology) Prof. Dr. Rainer Czichon (Freie Universität) Prof. Dr. Thomas Drew Bear (Fransız Anadolu Arş. Enst./French Anat. Search Inst.) Prof. Dr. Lisa Kealhofer (Santa Clara University, America) Prof. Dr. Raşit Hatiev (W. Humboldt Üniversitesi) Prof. Dr. İbrahim Şamanov (Rusya Federasyonu) Prof. Dr. Tahsin Cemil (Babes-Bolyai University, Romania) Prof. Dr. Muhittin Tuş (Kıbrıs Uluslararası Üniversitesi) Prof. Dr. Ali Boran (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Ahmet Kalendar (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Mustafa Demirci (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Ufuk Tavkul (Ankara Üniversitesi) Prof. Dr. Hakan Kırımlı (Bilkent Üniversitesi) Prof. Dr. Ahmet Taşağıl (Mimar Sinan Üniversitesi) Prof. Dr. Remzi Duran (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Ali Baş (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Mustafa Aydın (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Alaattin Aköz (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Varol Kurtoğlu (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. İzzet Sak (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Özdemir Koçak (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Hasan Basri Karadeniz( Dumlupınar Üniversitesi) Prof. Dr. Yusuf Küçükdağ (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Yusuf Öz (Kırıkkale Üniversitesi) Prof. Dr. Fehmi Karasioğlu (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Ali Osman Öztürk (Necmettin Erbakan Üniversitesi) Prof. Dr. Emrullah Eken (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Bayram Sade (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Kuddusi Ertuğrul (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Kerim Koçak (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. İbrahim Solak (Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi) Prof. Dr. Yaşar Semiz (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Ferudun Ata (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Caner Arabacı (Necmettin Erbakan Üniversitesi) Doç. Dr. Mikail Altan (Selçuk Üniversitesi ) Doç. Dr. Aznavur Demirpolat (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi) Doç. Dr. Ömür Harmansah (Brown University) Doç. Dr. Ali Temizel (Selçuk Üniversitesi) Doç. Dr. Osman Kunduracı (Selçuk Üniversitesi) Doç. Dr. Doğan Yörük (Selçuk Üniversitesi) Doç. Dr. Sinan Gönen (Selçuk Üniversitesi) Doç. Dr. Ali Meydan (Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi) vii

Doç. Dr. Necmi Uyanık (Selçuk Üniversitesi) Doç. Dr. M. Ali Hacıgökmen (Selçuk Üniversitesi) Doç. Dr. Hüseyin Muşmal (Selçuk Üniversitesi) Doç. Dr. Çiğdem Ulusoy (Necmettin Erbakan Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Nurullah Tabakçı (Selçuk Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Yaşar Erdemir (Selçuk Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Mehmet Yılmaz (Selçuk Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Sefer Solmaz (Selçuk Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Abdurrahman Dinç (Necmettin Erbakan Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Fatih Berk (Necmettin Erbakan Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. Mustafa Arslan (Selçuk Üniversitesi) Yrd. Doç. Dr. A. Deniz Oktaç Beycan (Selçuk Üniversitesi) Öğr. Gör. Ruhi Gül (Selçuk Üniversitesi) Christopher S. Lightfoot (Metropolitan Museum of Art) Gunne Eiche Johnsen ( Asya Lale Floreks İhr. Müd.) Marie- Henriette Gates (Bilkent Üniversitesi) Amélie Royer, (Fransız Anadolu Arş. Enst) İsabella Caneva (Üniversité de Venese) Margaret Arslan (Babes-Bolyai University, Romania) Dariusz Chiocki (Waršova) Linda Murray (Ted Koleji) Kate Clow (Antalya) viii

SUNUŞ Üniversitemiz, bünyesinde bulundurduğu akademik birimlerde deneyimli eğitici kadrosu ile meslekî alanda eğitimli, üretken ve gelişimi isteyen bireyler yetiştirmek maksadıyla ülke kalkınmasında üzerine düşen görevi başarıyla sürdürmektedir. Bu amaca hizmet etmek üzere Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü de Atatürk ün hedef gösterdiği çizgide Türk tarihi, dili, edebiyatı, sanatı ve kültürü üzerine yayınlar yapmaktadır. Enstitümüzün bu alandaki müstakil kitap yayınları yanında, yapılan sempozyumlar, Güz ve Bahar sayıları olmak üzere yılda iki defa çıkardığı uluslararası Türkiyat Araştırmaları Dergisiyle (Journal of Studies in Turkology) ülkemizde sosyal bilimler alanında Üniversitemizin yüz akları arasına girmesi bizi mutlu etmektedir. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü ayrıca gelenek hâline getirmeye çalıştığı, Türk tarihi, dili, edebiyatı ve kültürüne hizmet etmiş yerli ve yabancı önemli bilim adamları adına armağan kitaplar yayınlayarak sosyal bilimler alanındaki geçmiş birikimleri ve tecrübeleri gençlerin önüne koyup geleceğin ilim adamlarına yol göstermekle de önemli bir iş yapmaktadır. Çeşitli konularda sempozyum, paneller düzenleyerek, araştırma konularının detaylı bir şekilde incelenmesini ve bilim insanlarının bir arada olmalarını sağlamaktadır. Bu vesileyle, Tarih, Kültür, Sanat, Turizm ve Tarım Açısından Sarayönü Sempozyumu na katılan ve bu bildiri kitabına katkıda bulunan bilim insanlarımıza ve eserin hazırlanıp basılması aşamasına kadar olan süreçte emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Prof. Dr. Hakkı GÖKBEL Selçuk Üniversitesi Rektörü ix

x

ÖNSÖZ Türklük Bilimi üzerine çalışmaları amaç edinen Selçuk Üniversitesi bünyesinde kurulan Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü kurulduğu 24 Ocak 1991 tarihinden itibaren bu amaçlar doğrultusunda panel, bilgi şöleni, seminer, konferans, ülke içinde ve dışındaki Türkiyat Enstitüleri ile bilimsel işbirliği çerçevesinde karşılıklı ziyaretler ve işbirliği protokolleri yapmak, Yüksek Lisans ve Doktora programlarının açılması, Türklük bilimi ile ilgili projeleri yönlendirmeyi amaçlamaktadır. 2013 Yılında Romanya Bolyai-Babeş Üniversitesi Türkoloji Enstitüsü ile karşılıklı bilimsel işbirliği protokolü yapılmış ve ziyaretimize karşılık olarak Üniversitemizi ve Enstitümüzü ziyaret eden Bolyai-Babeş Üniversitesi Rektörü ve Türkoloji Enstitüsü Müdürü ile Üniversitemiz ve Enstitümüz bilimsel işbirliği protokollerine imza atmışlardır. Uluslararası hakemli bir yayın olan dergimiz yılda iki kez güz ve bahar sayıları olmak üzere düzenli olarak yayınlanmaktadır. 32. sayıdan itibaren MLA (Modern Language Association) International Bibliography, Newyork/ABD, Tübitak/Ulakbim SBVT tarafından dizinlemeye başlanmış ve uluslararası hale gelmiştir. Dergimiz, gerekli şartları yerine getirdiğinden ISI-Wos/A&HCI (Arts & Humanities Citation Index)-(Thomson Reuters) e dizinlemesi için müracaat edilmiştir ve takibe alınmıştır. Yazışmalar sonuçlandığında TÜBİTAK tarafından kabul edilen Sosyal Bilgiler alanında B grubu kategorisine dâhil edilebilecektir. Ayrıca dergimiz ASSOS INDEX, EBSCO tarafından da taranmaktadır. Enstitümüz, Türkiyat dergisini sosyal bilimler alanında üniversitemizin yüz akı hâline getirmeye çalışırken, Türk tarihi, dili, edebiyatı ve kültürüne hizmet etmiş yerli ve yabancı önemli bilim adamları adına armağan kitaplar çıkarmayı geleneksel hâle getirmiştir. Böylece bu şahsiyetlerin hayatı, eserleri, metodu, Türk tarihine, diline, edebiyatına, kültürüne sağladığı katkılar ortaya konularak, bundan sonra yapılması gereken çalışmaların neler olduğu özellikle gençlere daha isabetli bir şekilde gösterilmiş olacaktır. Bunun için ilk olarak 1999 yılında Prof. Dr. Erol GÜNGÖR ün Anısına Armağan kitabı çıkarılmış idi. 2003 yılında dergimizin XIII. sayısı Prof. Dr. Ahmet Bican ERCİLASUN a armağan sayısı olarak yayınlanmıştır. 2011 yılında ise Büyük Selçuklu dan Türkiye Selçuklu Devletine Prof. Dr. Mehmet Altay KÖYMEN e Armağan kitabı yayınlanmış, bu geleneğin bir devamı olarak da üniversitemiz de sosyal bilimler alanında birçok bilim adamı yetişmesinde emeği olan Prof. Dr. Nejat GÖYÜNÇ anısına Tarihçiliğe Adanmış Bir Ömür: Prof. Dr. Nejat GÖYÜNÇ e Armağan adıyla bir kitap yayınlamış bulunuyoruz. Bu geleneğe binaen Türk tarihi, kültürüne hizmet etmiş, özellikle kentlerimiz üzerine çalışmalarıyla bilinen tarihçi İ. Hakkı KONYALI adına Şehirlerin Sevdalısı İbrahim Hakkı Konyalı Armağanı kitabını çıkarmanın mutluluğunu yaşamaktayız. Dergi ve kitap çalışmalarımızın yanında Enstitümüzün bilimsel bilgi şölen, panel, konferans ve seminer gibi faaliyetleri bulunmaktadır. Çin de Türk Dilli Halklar, ( 28 Aralık 2012), İngiltere de Türkçe Yaşamak (21 Mayıs 2013), Kosova da Türkçe Eğitim, Yurt Dışında, Akraba Topluluklarında ve Balkanlarda Türkçe Eğitimi ve Sorunları (07 Ekim 2013), Prof. Dr. Nejat Göyünç, Tarihçiliğe Adanmış Bir Ömür (23 Aralık 2013) xi

Panelleri ve Tarih, Kültür, Sanat, Turizm ve Tarım Açısından, Uluslararası Sarayönü Sempozyumu (24-26 Ekim 2014) tarihlerinde düzenlemiştir. Selçuk Üniversitesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Tarih Kurumu, Konya Büyük Şehir Belediyesi, Sarayönü Kaymakamlığı ve Sarayönü Belediyesi nin katılımlarıyla gerçekleştirdiğimiz Tarih, Kültür, Sanat, Turizm ve Tarım Açısından Uluslararası Sarayönü Sempozyumu (24-26 Ekim 2014) nu yayım haline getirmenin mutluluğu içindeyiz. Zira bu tür il, ilçe, kasaba, köy ve küçük yerleşim alanları üzerinde yapılacak yerel, ulusal ve uluslararası bilim heyetlerinin yoğunlaşması fen ve sosyal alanlarındaki farklı disiplinlerdeki bilim insanlarının belli bir noktada odaklaşmasını sağlayarak disiplinler arası bir çalışma ortamı sağlamaktadır. Bu nedenle bu tür sempzoyum ve çalıştaylardaki katılımcıları bilim insanı ve izleyenleri ile alana taşımak ve alanla buluşturmak projelerimiz olmaktadır. Uluslararası Sarayönü Sempozyumumuz bu türden çalışmalara iyi bir örnek olmuştur. Bilim insanları önceden alanda çalışmaları desteklenmiş bölgedeki yerel mimari, halk kültürü ve arkeolojik yerleşmeler önceden incelenmiş ve sempozyum sırasında alanla ilgili bilgiler konferans salonlarında ve alanında değerlendirmeler yapılmıştır. Bu çalışmalarımızı bir kitap haline getirerek yayımlama mutluluğundayız. Kuşkusuz Bilimsel bir sempozyumun hazırlanmasından uygulanmasına ve yayımına kadar 3 yıllık bir süreç geçmektedir. Bu süreçte bilim insanından öğrencisine, bürokrasiden vatandaşına, sanayicisinden işçisine birçok emekçinin emeği görülmektedir. Burada aklımıza gelenleri söylemekle birlikte daha birçok emeği geçen insan vardır. Burada bir kısım kurum, kuruluş ve kişiden söz etmek istiyoruz. Sempozyumumuzda bize yardımcı olan katılımcı kurumlar Selçuk Üniversitesi, Türk Tarik Kurumu, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Konya Büyük Şehir Belediyesi, Sarayönü Kaymakamlığı, Sarayönü Belediyesi ne, İnli Mahallesi Muhtarı Kamil Akmaz ve Demirpolat Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Hayrettin Demirpolat a, Sarayönü belgeselini hazırlayan ve sunumunu sempozyum esnasında bizimle paylaşan Öğr. Gör. Ruhi Gül ve ekibine, sempozyum hazırlık aşamasında afiş ve davetiyelerin dizgisini yapan Harun Yıldız a, afiş ve davetiyelerin basımını yapan Mustafa Özer e, sempozyum Boyunca sempozyumumuzu takip eden Sarayönü Kaymakamı Harun Yücel ve Belediye Başkanı Nafiz Solak a, Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alim Gür e, sempozyum katılımcılarının ve izleyicilerinin Ladik ziyaretinde ev sahipliği yapan Prof. Dr. Ahmet Kalender ve her zaman bu çalışmalarda yanımda olan eşim öğretmen Kadriye Bahar a ve Sarayönü nden katılan Belediye mensupları ve sakinlerine gösterdikleri ilgi ve destekten dolayı şükranlarımı sunarım. Ayrıca alandaki antik Grekçe kitabeleri katılımcılara açıklayan Prof. Dr. Thomas Drew-Bear, Osmanlıca kitabelerin açıklanmasında Prof. Dr. İzzet Sak a, biyolojik botanik açıklamalarında Doç. Dr. Cengiz Akköz e, Rusya Federasyonu Karaçay-Çerkez Özerk Cumhuriyetinden katılan Karaçaylı bilim adamlarının konuşmalarındaki ve yayımlarındaki Karaçay Türkçesindeki ifadeleri Türkiye Türkçesine aktaran Yrd. Doç. Dr. Nurullah Tabakçı ya, Sempozyum Kayıt Kabul ve Organizasyonda görev alan S.Ü. Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim elemanları Doç. Dr. Hüseyin Muşmal ve kayıt xii

kabuldeki fedakâr ekibi öğrencilerime, Arş. Gör. Rahim Kızgut, Arş. Gör. Rıza Özbölük, Arş. Gör. Onur Kabak, Arş. Gör. Hatice Aksoy, Arş. Gör. Hasan Aksoy ve S.Ü. Edebiyat Fakültesi Tarih Öğrencileri ve Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü personelinden sempozyum tarihinde enstitüsü müdür yardımcımız olan Doç. Dr. Mehmet Ali Hacıgökmen, Sekreter Cengiz Ateş, Özkan Yorgancılar ve Mustafa Ülük e teşekkür ederiz. Bu kitabın yayım aşamasına gelişindeki çabalarından dolayı yardımlarını gördüğümüz Enstitümüz Müdür Yardımcıları Yrd. Doç. Dr. Hakan Kuyumcu, Yrd. Doç. Dr. Çağatay Benhür e; Dergimizin editör yardımcıları Dr. Hatice Gül Küçükbezci, Arş. Gör. Fatih Numan Küçükballı, Arş. Gör. Murat Turgut a ve Enstitü Personelimiz Mustafa Ülük e teşekkürlerimi bildiririm. Prof. Dr. Hasan BAHAR SÜ Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü xiii

xiv

İÇİNDEKİLER Sunuş Özsöz IX XI Hasan BAHAR İLKÇAĞ DA SARAYÖNÜ 1 Mehmet KURT Hatice Palaz ERDEMİR Mustafa ARSLAN Alaattin AKÖZ Doğan YÖRÜK Ayşe PUL İzzet SAK Mehmet MERCAN D. Ali ARSLAN Sadettin BAŞTÜRK Kadir ULUSOY Gülten ARSLAN HELLENİSTİK VE ROMA DÖNEMLERİNDE SARAYÖNÜ VE ÇEVRESİ CLAUDIO LAODICEIA (LAODICEIA COMBUSTA) DAN ELE GEÇEN BAZI ANTİK SİKKELER ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME ANTİK EPİGRAFİK MALZEMELER IŞIĞINDA SARAYÖNÜ ÇEVRESİNİN SOSYO-KÜLTÜREL DURUMU XV. YÜZYILDA ILGIN VE ÇEVRESİNİN İDARESİ, YERLEŞİM VE NÜFUS ÖZELLİKLERİ XVI. YÜZYILDA SARAYİNİ KÖYÜ NÜN SOSYAL VE EKONOMİK YAPISI KUYUCU MURAD PAŞA NIN CELÂLİ MÜCADELESİ SÜRECİNDE SARAYÖNÜ VE ÇEVRESİ KONYA ŞER İYE SİCİLLERİNDE BULUNAN SA ÎD-İLİ NÂHİYESİ İLE İLGİLİ BAZI KAYITLAR (1690-1740) 1830 SAYIMINA GÖRE SARAYÖNÜ NÜN NÜFUSU YEREL SEÇİM SONUÇLARI TEMELİNDE, DÜNDEN BUGÜNE SARAYÖNÜ SARAYÖNÜ (KONYA) YÖRESİ BAZI 217 Alparslan SANTUR GELENEKSEL KÜLTÜR DEĞERLERİ İLE İLGİLİ BİR TASNİF DENEMESİ Fatih USLU KONYA VE SARAYÖNÜ ÇEVRESİNDE 225 BULUNAN YÖRÜKLER Melek HİDAYETOĞLU SARAYÖNÜ ÇEŞMELİSEBİL YÖRÜKLERİNDE 231 DOKUMA GELENEĞİ Aynur KARADOĞAN YOKOLAN BİR SANAT: LÂDİK HALISI 247 27 45 59 77 105 123 141 173 189 Ergün VEREN Sefer SOLMAZ SARAYÖNÜ YÖRESİ KÜLTÜRÜNDE SEREN (ÇINGIRAKLI KUYU) BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ xv 259 285

Selma ÇETİNKAYA Necmi UYANIK Murat TURGUT Fatih Mehmet BERK Ali BORAN Şengül BAYAR Atilla KARTAL Sinan GÖNEN Ali Osman ÖZTÜRK Mehmet YASTI Fatih Numan KÜÇÜKBALLI Fatih Numan KÜÇÜKBALLI Mehmet YASTI Aziz AYVA Mehmet AKÇAR A. Yasin ÜLKER Gunne Eicke JOHNSEN Yaşar SEMİZ Mevlüt MÜLAYİM İbrahim SARIALTUN Süleyman SOYLU Aliye SEFLEK Burak GÜRBÜZ Mehmet AKÖZ GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE SARAYÖNÜ 297 DÜĞÜNLERİ BÜYÜK KONYA ANSİKLOPEDİSİ VE 321 CUMHURİYET ARŞİVİNDEKİ BİLGİLER ÇERÇEVESİNDE SARAYÖNÜ SARAYÖNÜ ÇEVRESİ HİTİT DAĞ VE SU 335 KÜLTÜ KUTSAL MEKANLARI HIRİSTİYANLIĞA YÖNELİK BASKILAR VE 351 MARCUS JULIUS EUGENIUS SARAYÖNÜ DİNİ YAPILARI 367 AŞÇI BABA TÜRBESİ ETRAFINDA ŞEKİLLENEN UYGULAMALARDA ESKİ TÜRK İNANÇLARININ İZLERİ LÂDİKLİ AHMET AĞA İLE İLGİLİ KÜLTÜREL HAYATTA SON YILLARDA GÖRÜLEN ALGISAL DÖNÜŞÜM VE ÇEŞİTLENME KONYA TÜRKÜLERİNDE SARAY KELİMESİNİN ANLAM KATMANLARI ADBİLİM ÇERÇEVESİNDE SARAYÖNÜ YERLEŞKE ADLARI SARAYÖNÜ YÖRÜK VE TÜRKMEN AĞIZLARININ BELİRGİN DİL ÖZELLİKLERİ SARAYÖNÜ (KONYA) BAŞHÜYÜK KASABASINDA YAŞAYAN KARAÇAY TÜRKLERİNİN HALK EDEBİYATI SARAYÖNÜ MEZAR TAŞLARINA HALK EDEBİYATI AÇISINDAN BİR YAKLAŞIM ORGANİC AGRİCULTURE DEVELOPMENT AT SARAYÖNÜ REGİON A SHORT EXCURSİON İNTO HİSTORY AND OUTLOOK İNTO FUTURE SARAYÖNÜ GÖZLÜ DEVLET ÜRETME ÇİFTLİĞİ SARAYÖNÜ NDE ÇAYIR MERA VE YEM BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİNİN DURUMU PROBLEMLERİ VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ SARAYÖNÜ İLÇESİ NİN BİTKİSEL ÜRETİMDEKİ YERİ, SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ SARAYÖNÜ NDE HAYVANCILIK VE HAYVANSAL ÜRETİM 405 415 433 443 453 485 505 529 533 541 565 581 Bilal ÖZEL Ahmet AY Mustafa GERÇEKER DÜNYADA TURİZM GELİŞMELERİ; TÜRKİYE VE KONYA YA YANSILAMARI xvi 589

Hayati AKMAN Ali TOPAL ARPA VE BUĞDAY ÇEŞİTLERİNDE BAZI KÖK VE SÜRGÜN BÜYÜME PARAMETRELERİNİN BELİRLENMESİ Hayati AKMAN SARAYÖNÜNDE TARLA BİTKİLERİ TARIMI 601 Şenol ŞAHİN SARAYÖNÜ İLÇESİNDE FAALİYET 603 GÖSTEREN İŞLETMELERİN YAPISI VE GELİŞİMİ Kenan ARIBAŞ SARAYÖNÜ İLÇESİNİN (KONYA) 605 Ali MEYDAN Şenay GÜNGÖR DEMOGRAFYASI Mehmet YILMAZ TANZİMAT TAN CUMHURİYET E SARAYÖNÜ HAVALİSİNDE NÜFUS 621 HAREKETLERİ Şamil BATÇAYEV BAŞHÜYÜK KÖYÜNÜN GÖÇ HİKAYESİ 657 Raşid HATUYEV KONYA DAKİ KARAÇAY SÜLALELERİNİN 663 ATAYURTLARINDA SUFİLER Vladimir BİCİYEV TÜRKİYE YE GÖÇMÜŞ AİLELERİN 669 KARAÇAY DAKİ ARAZİLERİ Merve Karaçay TÜRKAL KAFKASYA DAN ANADOLU YA GÖÇLER ÇERÇEVESİNDE KARAÇAY-MALKAR 673 TÜRKLERİ NİN SARAYÖNÜ BAŞHÜYÜK KASABASINA YERLEŞTİRİLMELERİ Qasımlı Gülnar Vaqif Qızı AZƏRBAYCANLILARIN KÖÇÜRÜLMƏSININ 3 683 POEMADA TƏZAHÜRÜ Tuncay Ercan SEPETÇİOĞLU KONYA DA BİR KIRIM TATAR MUHACİR 695 Necat ÇETİN YERLEŞKESİ: SARAYÖNÜ KONAR KÖYÜ Ömer AKDAĞ ÇEŞMELİSEBİL DE LAKAPLAR VE 1934 725 LAKAP KANUNU 599 xvii

xviii

BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ Sefer SOLMAZ * Öz 93 Harbi de denilen 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşından sonra Kafkasya dan Anadolu ya önemli miktarda göçler olmuştur. Göç eden Kafkas halklarından birisi de Karaçay-Malkar Türkleridir. Karaçay-Malkarlılar Anadolu da çeşitli vilayetlere yerleştirilmiştir. Onların yerleştiği vilayetlerden birisi de Konya olmuştur. 1905 yılında deniz yolu ile İstanbul a gelen Karaçay-Malkarlılar, aslında Şam a gitmek niyetiyle yola çıkmışlardır. Ancak onların ikna edilerek Konya ya inmeleri sağlanmış ve burada beğendikleri topraklara yerleştirilecekleri ifade edilmiştir. Sultan II. Abdülhamid in talimatıyla arazisini beğendikleri Bugünkü Sarayönü ilçesinin yakınında devlet tarafından Ümran-ı Hamidiye adı verilen bir köy inşa edilerek Karaçay-Malkarlılar 1907 yılında buraya yerleştirilmişlerdir. Köyün adı Cumhuriyet döneminde Başhüyük olarak değiştirilmiştir. Daha önce belediyelik kasaba olan Başhüyük Türkiye de Karaçay-Malkarlıların yaşadığı nüfusu en kalabalık yerleşim birimidir. Dil olarak Anadolu Türkçesinden farklı Kıpçak lehçesine dayanan Karaçay Türkçesi konuşan Başhüyük Karaçay-Malkar Türklerinin, gelenek ve görenekleri de oldukça farklı ve kendilerine özgüdür. Karaçay-Malkarlılar uzun süre kapalı bir toplum yapısı içinde Kafkasya daki kültürel dokularını korumuşlardır. Ancak 1960lı yıllarda başlayan köyden kente göçlerle beraber adet ve geleneklerinde bazı değişimler olsa da yine dilleriyle beraber kültür ve geleneklerini büyük ölçüde muhafaza ederek günümüze kadar getirmişlerdir. Karaçay-Malkarlılarda toplumun temel taşı olan ailenin kurulmasını sağlayan evlilikler esnasındaki gelenekler oldukça ilginç ve farklıdır. Anadolu ya göçlerinin üzerinden bir asrı aşkın bir süre geçen Başhüyük Karaçay-Malkar Türkleri, Kafkasya da olduğu gibi akraba evlilikleri yapmamaktadır. Onlar tarafından aile kurmaya giden yoldaki evlenilecek adayı belirleme, kız isteme veya kaçırma, nikah ve düğün gelenekleri, düğün esnasındaki ritüel ve eğlenceleri neredeyse aynen korunarak günümüze getirilmiştir. Bu bildiride Başhüyük te yaşayan Karaçay-Malkar Türklerinin evlilik ve düğün gelenekleri ele alınacaktır. * Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Konya./TÜRKİYE sefersolmaz60@hotmail.com

286 TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) GİRİŞ Doğumla başlayıp ölümle biten insan hayatının önemli kavşak noktaları vardır. Bunların başında da aile kurmak gelmektedir. Böylece neslin devamı sağlanmakta ve aynı zamanda toplumun en küçük temel yapı taşlarından olan aile oluşturulmaktadır. Tarihsel süreçten beri sağlıklı bir ailenin temelleri de evlilik yoluyla atılmaktadır. Aslında insan hayatının kilometre taşlarından birisi olan ve nesilden nesile aktarılarak gelen evlilik adet ve gelenekleri toplumdan topluma değişmektedir. Karaçay-Malkarlar bir Türk kavmi 1 olup tarihsel süreçte Kuzey Kafkasya da Mingi Tav denilen Elbruz Dağları nın eteklerinde yaşamışlardır. Onların bir kısmı XIX. yüzyılın son çeyreğinden itibaren de Anadolu ya göç etmek zorunda kalmışlardır. Anadolu ya gelen Karaçay-Malkarlar çeşitli vilayetlere yerleştirilmişlerdir ki bunların içerisinde Konya vilayeti de bulunmaktadır. Konya ya gelen Karaçay-Malkarlar Sarayönü ilçesine 7 km. uzaklıkta bulunan ve Ümran-ı Hamidiye adıyla inşa edilen köye yerleştirilmişlerdir. Cumhuriyet devrinde Başhüyük olarak adı değiştirilen bu köyde yaşayan Karaçay- Malkarlıların gelenek ve görenekleri komşu köylerinden oldukça farklıdır. Bu farklılık özellikle evlilik ve düğün geleneklerinde belirgin bir şekilde kendini göstermektedir. Neredeyse başlangıçtan itibaren kendilerine özgü evlilik ve düğün gelenekleri olan Başhüyük Karaçay-Malkar Türklerinde bu adet ve gelenekler korunak günümüze kadar getirilmiştir. Başhüyük Karaçay-Malkar Türklerinin evlilik ve düğün gelenekleri ile ilgili en önemli derleme kendisi de Başhüyüklü olan ve Türkiye de Karaçay- Malkarlılar ile ilgili çok önemli çalışmalara imza atan Prof. Dr. Ufuk Tavkul tarafından yapılmıştır 2. Bu araştırmada Başhüyük Karaçay-Malkarlılarındaki evlilik ve düğün gelenekleri derlenmeye çalışılmıştır. Derleme yapılırken birden fazla kişiye (3 kişi) müracaat edilmiş ve bunlardan derlenen bilgiler karşılaştırılmak suretiyle eksiklik ve hataların giderilmesi yöntemine başvurulmuştur. Derleme için aslında kendisi Başhüyüklü olup şu anda Konya da yaşayan ve 79 yaşında bir ev hanımı 1 Ufuk Tavkul ( Karaçay-Malkarlıların Etnik ve Sosyal Yapısı, Karaçay-Balkarlar Tarih, Toplum ve Kültür, Ankara 2003, s. 62) Karaçay-Malkarlıların etnik kökenlerinin Hunlar, Bulgarlar, Hazarlar, Alanlar ve Kıpçaklar gibi Türk kavimlerine dayandığını ifade etmektedir. 2 Ufuk Tavkul, Başhüyük Köyünden Derlenen Karaçay Âdet ve Gelenekleri, Kırım Dergisi, 12 (47), 2004, s. 47-53; aynı mlf., Kafkasların Kalbine Yolculuk, Ankara 2012, s. 265-274. Ufuk Tavkul bu derlemeyi 1982 yılında Appo soyundan olan, Başhüyük te yaşayan, köyde Cicçi adıyla bilinen ve bu sene (2015) vefat eden Mediha Teke den yapmıştır. Tavkul, a.g.m., s. 47. BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ

TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) olan Feride Karaçay ile 2014 yıl içerisinde aralıklarla yapılan görüşmeler kayıt altına alınmıştır. Ayrıca Başhüyük nüfusuna kayıtlı Konya da ikamet eden ve 67 yaşında bir Emekli olan Özdemir Uğurlu ile de yine 2014 yılı içerisinde birkaç defa yüz yüze görüşme yapılarak bu görüşmeler de kaydedilmiştir. Sonra bu ses kayıtları yazıya dönüştürülerek bir plan dâhilinde bu çalışma oluşturulmuştur. Bu esnada aynı zamanda kendisi de Başhüyüklü olan eşim Emine (Uğurlu) Solmaz ın verdiği bilgiler ile eksiklikler tamamlanmış ve bazı hatalar düzeltilmiştir. ı. Düğün ÖNCESİ Gelenekler Karaçay-Malkar kültüründe eskiden beri akraba evliliği yoktur. Bunun nedeni de akrabalık bağlarının güçlü olmasındandır. Evliliklerde yedi göbek ötesinden kız alma geleneği mevcuttur. Bundan dolayı amca, dayı, hala ve teyze çocukları birbirlerini kardeş olarak görmekte, rahatlıkla beraber oturup kalkmakta, eğlenmekte ve bir arada bulunmaktadırlar. Aynı durum evlerine girip çıkılan komşular için de geçerlidir 3. Kafkasya dan Anadolu ya göç eden Karaçay-Malkarlıların gelenek ve kültürleri Anadolu da yaşayanlardan oldukça farklıdır. Bu farklılık aile hayatı ve sosyal hayatta da kendini göstermektedir. Karaçay-Malkarlılar uzun süre kapalı toplum yapısını benimseyerek hayatlarını sürdürdüklerinden dolayı, akraba olmamasına dikkat ederek ya kendi içlerinde ya da kültür ve gelenekleri birbirine benzer olması nedeniyle Çerkezlerle veya Tatar, Nogay gibi Kafkas kavimleriyle evlilikler yapıyorlardı. Karaçay-Malkar toplumunda görücü usulü evlilik yoktur. Delikanlılarla genç kızların birbirlerini görüp tanıdıkları ortamlar vardır. Karaçay-Malkar kızları ve delikanlıları düğün, bayram ve festivallerde aynı ortamda bulunurlar. Beraberce çeşitli oyunlar oynarlar, Kafkas halk danslarını icra ederler. İşte bu ortamlarda delikanlılar ve kızlar birbirlerini tanıma fırsatı bulurlar ve beğenirler. Delikanlılar beğendikleri kızlara duygu ve düşüncelerini açarlar, kızlar da onlara olan ilgilerini belli ederler. Bu esnada delikanlı ile kız arasında konuşma ve şakalaşmaya nakırda denilmektedir. Bir delikanlı bir kız ile nakırda yapıyorsa başka gençler o kız ile ilgilenmezler. Bunun sonucunda evlilikler gerçekleşmektedir 4. 287 3 Başhüyük Köyünden Feride Karaçay, Ev hanımı, 79 yaşında. 4 Başhüyük Köyünden Özdemir Uğurlu, Emekli, 67 yaşında. BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ

288 TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) A. Kız İsteme ve Söz Kesme Delikanlı bir kızı beğenirse durumu ailesine açar. Ailesi de uygun gördüğünde kız istemeye karar verilir. Erkek tarafı kız istemek için kız evine 3 defa gider. İlk önce kız istemede erkek tarafının yakın akrabalarından birkaç kadın, kız tarafının yakın akrabalarına durumu bildirmeye giderler. Delikanlının kızlarını beğendiğini ve onunla evlenmek istediğini ifade ederler. Kızın yakın akrabaları da durumu kızın ailesine iletir. Bu evliliğe kız tarafı gönüllü olursa düşünüp taşınalım, akrabalara büyüklere danışalım derler. Karşı taraftan olumlu yaklaşım alan erkek tarafı, yakın dünür gönderip kız evinden söz alır ve söz kesim gününü de tespit eder. Dünürün 3. kere geldiği gece ise söz kesilir. Söz kesmeye Karaçay-Malkar dilinde Söz Tavushan denilir. Söz kesiminde sadece aile büyükleri hazır bulunur, evlenecek kız ve erkek yer almaz 5. Söz kesildikten sonra dua edilir. İki taraf da birbirlerine hayırlı olsun diyerek kucaklaşıp tebrik ederler 6. Sözün kesildiği gece erkek evinde kurban kesilir, yemekler hazırlanır ve yakın akrabalar ile genç kız ve delikanlılar çağrılarak onlara yemek verilir. Münasip olan kişilerle yemeğin bir kısmı kız tarafına gönderilir. Onlar da yemek getirenlere elbiselik kumaş, gömlek gibi hediyeler verirler. O gece yemekten sonra topluca gelini kutlamaya ve yüzük takmaya kız evine gidilir. Bu gidiş oldukça görkemli olur. Yakın akrabalar, genç kız ve delikanlılar arabalara binerek, müzik eşliğinde köyü dolaştıktan sonra kız evine gelirler. Kadınlar, geline yüzük takma merasimini icra ederler. Yüzük, erkek tarafının gelini varsa, onun tarafından, yoksa akrabaların en genç gelini (gicce kelin) tarafından takılır. Kız tarafı da gelen misafirlere lokum, bisküvi ikram eder. Orada toplanmış olan kız tarafının akrabaları ile genç kız ve delikanlılar birleşerek toy adı verilen Kafkas halk danslarını icra ederler. Bu ortamlar aynı zamanda yeni evliliklere de zemin hazırlamaktadır 7. B. Kız Kaçırma Geleneği Diğer Kafkas halklarında olduğu gibi Karaçay-Malkarlılarda da kız kaçırma geleneği vardı. Delikanlı ve genç kız birbirlerini beğenip evlenmek istediklerinde erkek tarafı kızı istemeye giderdi. Ancak kız tarafı çeşitli nedenlerle kızlarının o delikanlı ile evlenmesini istemediği durumlarda delikanlı, evlenmek düşüncesiyle kıza kaçmayı teklif ederdi. Kız da bu teklifi kabul ederse delikanlı 5 Tavkul, a.g.e., s. 266. 6 Başhüyük Köyünden Feride Karaçay. 7 Başhüyük Köyünden Feride Karaçay. BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ

TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) kızı kaçırırdı. Ama burada kızın rızasının olma şartı vardı. Kız sevmediği ve istemediği halde zorla kaçırılırsa bu durum Karaçay-Malkar toplumunda hiç de hoş karşılanmazdı. Kaçmaya karar veren kız yakın akrabalarından bir genci yanına alarak kaçardı ve erkek tarafının uygun gördüğü bir akrabasının evine yerleştirilirdi. Bundan sonra kızın ailesine merak etmeyin kaybınız bizde diye haber yollanırdı. Ortalık yatıştıktan sonra erkek tarafı, kız tarafı ile barışıp düğünü geleneklerine göre yapmak için elçiler gönderirdi. Kız tarafı bu teklifi kabul edip düğüne iştirak ederse bütün adetler uygulanarak yerleştirildiği evden kız, gelin olarak çıkardı. Bundan sonra o aile, kızın ikinci ailesi olarak kabul edilirdi. Düğün oluncaya kadar evlenecek kız ile erkeğin bir araya gelmemesine özen gösterilirdi 8. C. Dini Bayramlar ve Hıdırellezde Hediyeleşme ve Bayramlaşma Söz kesimi ile düğün arasındaki zamana dinî bayramlar ile Hıdrellez denk gelirse bu günler iki taraf arasında mutlaka kutlanırdı. Ramazan Bayramında erkek tarafı kalabalık bir şekilde geline ve ailesine hediye olarak çeşitli kıyafetler alarak bayramlarını kutlamaya giderler. Kurban Bayramında ise geline bir koç alınıp süslenerek erkek tarafının yakınları kızlı-erkekli olarak kız evine götürülür. Kız tarafı ise onlara kumaş ve giyecek türünden hediyeler verir 9. Hıdrellez günü (6 Mayıs) erkek tarafının ailesi bir kamyonun kasasını halı, minder ve yastıklarla adeta ev gibi döşerler ve üzerine çadır çekerlerdi. Bu kamyona hem erkek tarafının hem de gelinin akraba ve arkadaşlarından oluşan delikanlı ve genç kızlar bindirerek bir mesire yerine götürülürdü. Bir koyun ile yemek yapmak için gerekli malzemeler de başka bir araç ile taşınırdı. Erkek tarafından gelen her genç kız berberinde bir yiyecek getirirdi. O gün öğleye doğru koyun kesilir, kazanlar kurulur, yemekler yapılırdı. Yemekler hazırlanırken de delikanlılar yanlarında getirdikleri yumurtaları beyaz ve mor soğan kabuklarıyla birlikte kaynatırlardı. Bu yumurtalar mora ve sarıya boyanmış olurdu. Delikanlılar bu renkli yumurtaları sevdikleri kızlara ikram ederlerdi. Gelinin o gün bütün olumsuz hava şartlarından korunmasına özen gösterilirdi. Başının üzerine yağmur ve güneşten korumak için şemsiye açılır, altına halılar, minderler serilirdi. Yemekten sonra delikanlılar ve genç kızlar birlikte Kafkas dansları (toy) yaparak eğlenirlerdi. İki dini bayramda kız tarafının 289 8 Başhüyük Köyünden Özdemir Uğurlu. 9 Başhüyük Köyünden Emine (Uğurlu) Solmaz, Ev hanımı, 46 yaşında. BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ

290 TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) delikanlı ve genç kızları da damadın evine giderek onların bayramlarını tebrik eder ve beraberlerinde getirdikleri hediyeleri sunarlar 10. D. Nikâh Merasimi Eskiden düğüne yakın bir tarihte nikâh için merasim düzenlenirdi. Bunun için kız tarafı 9-10 koyun keselerek ziyafet verirdi. Bu ziyafete kız tarafının çok yakın akrabaları davet edilirdi. Erkek tarafı da genç kız ve erkekler ile yaşlılar da olmak üzere kız tarafına nik3ah kıymak üzere giderlerdi. Nikâh kıyıldıktan sonra hediye olarak yanlarında getirdikleri gerdanlık, bilezik, yüzük gibi ziynet eşyalarını takı olarak takarlardı 11. E. Soyum Adeti Karaçay-Malkar toplumunda düğün esnasında özellikle erkek tarafının akrabaları madden ve manen büyük destek verirlerdi. Bu durum akrabalık bağlarının güçlü olmasından kaynaklanmakta olup, Karaçay-Malkar toplumunun en önemli özelliklerinden birisidir. Bunun en somut örneği Soyum adeti nde görülmektedir. Şöyle ki; düğüne sayılı günler kala damadın sülalesi tarafından düğün öncesi ve sonrasında kullanmak üzere soyum adeti uygulanırdı. Soyum âdetinde akrabaların her biri erkek tarafına büyük baş veya küçük baş hayvan hediye ederdi. Bu hediyeler maddi olarak aileye ve düğüne büyük bir katkı sağlardı. 1970lere kadar hayvan hediye edilirken, bu tarihten sonra bu adet, yerini düğün günü yemek yiyenlerin para vermesine bırakmıştır 12. ı I. Düğün esnasındaki Gelenekler A. Düğüne Davet Düğün tarihinden birkaç gün önce erkek tarafından 2 gelin Kafkasya dan gelme, büyük, saçaklarının ucunda gümüş tokaları olan başörtülerini örterek köydeki bütün evleri tek tek dolaşarak düğüne davet ederlerdi. Sokakta onları görenler, onların düğüne davet için dolaştıklarını anlarlardı 13. B. Boluş ve Boluş Üyü Karaçay-Malkar kültüründe düğünün birkaç gün öncesi ve sonrasında damat ortalıkta görünmez. Düğün esnasında da adına damat, Boluş Üy denilen sağdıç olabilecek bir akrabası veya arkadaşının evinde bulunur. Damadın ortalıkta 10 Başhüyük Köyünden Emine (Uğurlu) Solmaz. 11 Başhüyük Köyünden Feride Karaçay. 12 Başhüyük Köyünden Feride Karaçay 13 Başhüyük Köyünden Feride Karaçay. BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ

TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) dolaşması ve büyüklere görünmesi ayıp sayılır. Damat, sağdıcın evine Cuma günü gider ve kendisine tahsis edilen odaya yerleşir. Düğünün eğlence ve coşkusu damadın olduğu Boluş Üyünde yaşanır. Düğün boyunca her iki tarafın düğüne gelen delikanlı ve kızları buraya gelirler. Damat ve sağdıç onlara kolonya, şeker, çay, kahve, sigara ikram eder. Eskiden Boluş Üyüne gelen delikanlılar da yanlarında sigara getirerek damada hediye ederlerdi. Burada gençler arasında çeşitli oyunlar oynanır, toy yapılır 14. C. Gelinin Çeyizinin Hazırlanması Söz kesiminden düğüne kadarki süreçte kız tarafının kızları ve gelinleri çeyizin hazırlanmasına önemli katkılarda bulunurlar. Çeyiz hazırlığı sırasında damadın annesi hazırladığı özel yemekleri kız tarafına gönderip, çeyiz hazırlayan kızlara ve gelinlere ikram ettirir. Buna Mammat Aşı-Yardım Yemeği denilir. Düğüne bir hafta kala gelinin baba evinde sergilenen çeyizleri, bütün akrabaları tarafından görmeye gidilirken, beraberlerinde düğün hediyeleri de götürülür. Bu hediyeler genellikle gelinin kullanacağı mutfak eşyaları cinsinden olur. Böylece gelinin mutfak eşyalarındaki eksiklikler tamamlanır. Gelinin düğünden bir gün önce paketlenip hazırlanan çeyizleri damat tarafından gelen sağdıç ve bir kaç genç gelin ile damadın evine götürülür. Bu sırada gelinin sandığına oturan genç kızlara bahşiş verilir. Gelen gelinler kızın anne-babasına hediyeler verirler. Çeyizle birlikte kız tarafından damadın evine giden birkaç gelin çeyizi yerleştirir. Damadın ailesi de onlara bahşiş verir. Eskiden çeyiz odasını ziyarete gelen ve çeyizleri gören damadın akrabaları kız tarafından gelen gelinlere bahşiş verirlerdi 15. D. Eğlence:Toy Gelin almadan bir gün önceki gece her iki tarafın da delikanlıları ve genç kızları toplanırlar. Sabaha kadar sürecek toy denilen Kafkas dansları eşliğinde oynarlar, eğlenirler, aralarında sohbet ederler. Eğlence günü akşamında damat tarafından güvenilir bir erkek ile birkaç kız, ev ev gezerek kızları toplayıp düğün evine getirirler. O gece boyunca yapılan şenlik, eğlencelerde bir tarafta genç kızlar, diğer tarafta da delikanlılar ayakta beklerler. Her iki tarafın da adına Toyçu Başı denilen olgun, aklı başında, halk nazarında saygınlığı olan birer başkanı olur. Bütün eğlence bu Toyçu Başıların nezaret ve gözetiminde yapılır. 291 14 Başhüyük Köyünden Özdemir Uğurlu. 15 Başhüyük Köyünden Feride Karaçay. BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ

292 TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) Eğlence sona erdikten sonra toplanan kızlar, onları toplayan erkek ve kızlar tarafından evlerine götürülür 16. E. Gelin Alma Düğünün son günü öğleden sonra gelin alma merasimi düzenlenir. Erkek tarafından hareket eden düğün alayı dualarla uğurlanır. Hatta bu sırada damadın annesinin düğün alayının sağ salim, kazasız-belasız gelmesi dileğiyle sadaka vermesi adettendir. Düğün alayı, müzik eşliğinde, coşkulu bir şekilde sokakları dolaşarak kız evine varır. Gelin alayı damat evinde hazırlanan üzerinde gömlekler, kumaşlar, başörtüler, havluların asılı olduğu bir ağaç sopaya takılmış olan ve bir gencin taşıdığı bayrağı da beraberinde götürür. Bu bayrak, aynı şekilde kız tarafının da hazırladığı bayrakla değiştirilir. Gelini alıp geri dönülürken delikanlılar bu bayrağın üzerindekileri kapmak için birbirleriyle yarışırlar 17. 1. Cezalar Damat tarafından gelin almaya gelen delikanlılara kız tarafının gençleri şaka niyetiyle bir takım cezalar verir. Para veren gençler cezalandırılmaktan kurtulur. Eskiden para vermeyenler bir fıçının içine koyup yuvarlanırdı, ters çevrilen at arabasının tekerleklerine bağlanan gençlere tekerlek çevrilerek ceza uygulanırdı. Bazen de yüzleri boyanır. Bu cezalarla toplanan paralara yiyecek alınarak delikanlılar ve genç kızlar bunları beraberce yerler 18. 2. Gelinin Damadın Evine İndirilmesi Gelin alayı damadın evinin önüne geldiğinde arabadan inmeden bir hoca tarafından Arapça dua yapılır. Gelin bir tarafında kendi yengesi diğer tarafında da damadın yengesi olduğu halde arabadan indirilir. Bu sırada gelinin başında av adı verilen büyük bir başörtü örtülüdür. Ellerinde de iki tane başörtüsü bulunur. Gelin bu şekilde ayakta beklerken Algış 19 denilen geline ve ailesine iyi dileklerin temenni edildiği, kötülüklerden korunmalarının dilendiği Karaçay Türkçesi ile dua okunur. Bu duayı okuyacak kişide toplumda saygınlığı ve itibarı olmasına dikkat edilir. Bu kişi eline bir tas şerbet alarak yüksekçe bir yere çıkar ve orada algışı okumaya başlar. O dileklerini sıraladıkça orada bulunanlar her 16 Başhüyük Köyünden Özdemir Uğurlu. 17 Başhüyük Köyünden Özdemir Uğurlu. 18 Başhüyük Köyünden Özdemir Uğurlu. 19 Algış metni Karaçay Türkçesi ve Türkiye Türkçesi ile aşağıda verilecektir. BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ

TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) dileğin sonunda yüksek sesle amin diyerek bu duaya iştirak ederler. Bu Algış ın sözleri şöyledir: 293 Karaçay Türkçesi: Tok sanlı tolu ayak Algış ayak, bal ayak Kolubuzga alayık Tilibizge salayık İçine karayık Teyri ongarsın Ong aylandırsın, cürütsün Kelgen kelin nasıblı bolsun Işara kelsin, küle kelsin Eter işin bile kelsin Kelgen cerin süye kelsin Kartha Kurtha baçhış bolsun Nasıblı caşavga açhış bolsun Kelgen kelinni ayagından Cıluv ursun cayagından Süyüm bersin közleri İynak bolsun sözleri Kelgen kelin kutlu bolsun Köb cönesin curtlu bolsun Taza bolsun turgan üyü Cıltırab össün üyürü Tabıvçu bolsun egizleni Caşı ceksin ögüzleni Kızı ursun küyüzleni Allah bersin ögüznü tarthanın Atnı çabhanın Şkoknu athanın İtni kabhanın Koynu tüklüsün İynekni sütlüsün Eşikge çıgıb camçı urgan Atha minib kamçi urgan Balaları bolsunla Türkiye Türkçe: Sağlam yapılı, dolu, dolu kâse Dua kâsesi, bal kâsesi Elimize alalım Dilimize koyalım İçine bakalım Allah mutlu etsin Mutlu gezdirsin, yürütsün Gelen gelin kısmetli olsun Gülümseyerek, gülerek gelsin Yapacağı işi bilerek gelsin Geldiği yeri severek gelsin Yaşlılara merdiven olsun Kısmetli hayata anahtar olsun Gelen gelinin ayağından Sıcaklık yayılsın yanağından Müjde versin gözleri Tatlı olsun sözleri Gelen gelin uğurlu olsun Çok çoğalsın yurtlu olsun Temiz olsun yaşadığı evi Parlayıp büyüsün ailesi İkiz çocuklar doğursun Oğlu koşsun öküzleri Kızı dokusun halıları Allah versin öküzün çekenini Atın koşanını Tüfeğin atanını Köpeğin ısıranını Koyunun yünlüsünü İneğin sütlüsünü Dışarı çıkıp yamçı giyen Ata binip kamçı vuran Evlatları olsun BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ

294 TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) Algış bu üyden ketmesin Kargış bu üyge cetmesin Bu toyga kelgenleni colları mamukdan Caşavları bolsun zavukdan Bizni süymegenni üyü davur bolsun Mingen atı cavur bolsun Etilgen algışha amin demegen Orusdan aman gâvur bolsun Kelin bla küyöv Etgen muratların tabsınla Birbirlerin caratsınla Suv bla mürzöv caraşhan kibik Alay caraşsınla Toyga kelgenle nasıbdan tolsun Kelgenleni colları mamır bolsun Acalları sabır bolsun Akılları tüz bolsun Ömürleri cüz bolsun Bu kız bla caşnı toyudu Ömürleri uzak bolsun Birbirlerin bek süysünle Nasıblı işge alçı bolsunla Kelgen cavga açı bolsunla Algışçıla algış etsin Tıngılagan amin desin Sıylı Allah kabıl etsin Amin degen tilegin tabsın Amin demegen tilin kabsın 20 İyi söz bu evden gitmesin Beddua bu eve ulaşmasın Bu düğüne gelenlerin yolu pamuktan Hayatları dolsun zevkten Bizi sevmeyenin evi hır-gür olsun Bindiği atın sırtı yara olsun Yapılan duaya amin demeyen Rus tan beter gâvur olsun Gelin ile damat Niyet ettiklerini bulsunlar Birbirlerini beğensinler Su ile tahılın yakıştığı gibi Öyle yakışsınlar Düğüne gelenler kısmetten dolsun Gelenlerin yolları düzgün olsun Ecelleri sabırlı olsun Akılları düz olsun Ömürleri yüz olsun Bu kızla delikanlının düğünüdür Ömürleri uzun olsun Birbirlerini çok sevsinler Kısmetli işe öncü olsunlar Gelen düşmana acı olsunlar Dua edenler dua etsin Dinleyenler amin desin Yüce Allah kabul etsin Amin diyen isteğine kavuşsun Amin demeyen dilini ısırsın Algış söylendikten sonra ilk önce Algış ı okuyan kişi o şerbet dolu tastan içer, elden ele dolaşan tastaki şerbetten gençler tükeninceye kadar birer yudum içerler. Bu arada damadın annesinin daha önceden hazırladığı bir seccade ve bir elbiselik kumaş, Algış ı okuyan kişinin omuzlarına konulur. Duadan sonra ayakta bekleyen geline hoş geldi vermek için ailenin yakınlarından yaşlı kadınlar gelinin 20 Tavkul, a.g.e., s. 269-271. BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ

TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) yanına gelirler. Gelini kucaklayarak başında avı ve ellerindeki başörtüleri alırlar. Başındaki örtü damadın yeğenine, ellerindeki örtüler de damadın en yaşlı halasına verilir. Gelinin yanında bulunan iki tarafın yengeleri, gelinin kollarına girerek ağır adımlarla damadın evine doğru ilerlerken, bu sırada çoşkulu bir şekilde akordiyon eşliğinde gençler tarafından söylenen Orayda Şarkısı ile gelin eve girdirilirken dama veya balkona çıkan damadın akrabalarından bir erkek ve bir kadın bol miktarda gelinin başına ve orada bulunan davetlilere şeker ve para atarlar. Gelin eve girdikten sonra bütün köyün kadınları gelini görmek için birbirleriyle yarışırlar. Daha sonra bahçenin ortasına bir örtü serilir ve kız tarafından hazırlanıp gönderilen Berne adı verilen hediyeler burada düğüne gelen kadınlara gösterilir. Bu hediyeleri kız tarafından gelen bir kadın orada bulunanlara tanıtır. Bu tanıtım yine kız tarafından gelen bir erkeğin yüksek sesle bağırması ile ilan edilir. Bu hediyeler tanıtılırken damadın annesine, babasına, kardeşlerine, dedesine, nenesine, amcasına, dayısına, halasına teyzesine şeklinde bir sıra takip edilir. En sonunda da bir torba içinde hazırlanmış olan hediyeler bunlar da orada bulunan misafirlerin hakkı denilerek havaya fırlatılır. Oradakiler de bu hediyeleri almaya çalışırlar 21. F. Düğün Yemeği ve Eğlence Gelin eve indikten sonra orada bulunan misafirlere 10-15 koyun kesilerek yemek hazırlanır. Kesilen koyunlar bütün olarak kızartılır. Çorba, pilav, hoşaf eşliğinde davetlilere sunulur. Tatlı olarak da helva ikram edilir. Yemeğe kız tarafından da kalabalık kadınlı-erkekli bir grup katılır. Bu topluluğun gelişine Cıyın kelgen denilir. Bunlar kızın annesi tarafından hazırlanan ve damadın akrabalarına dağıtılmak üzere Gardoş hıçın adı verilen 100-150 kadar patates böreği getirirler. Bu grup yemekten sonra hemen kız evine döner. Düğün yemeğine gelen her kadın yakınlık derecesine göre 1 veya 2 kg şeker getirir. Bu, Karaçay-Malkarlıların en önemli adetlerindendir. Getirilen bu şekerin damat ve gelinin hayatlarına tatlılık ve muhabbet katacağına inanılır. Yemekten sonra delikanlılar ve genç kızlar kendi aralarında eğlence düzenlerler ve gece yarısına kadar Kafkas toyu yaparak eğlenirler 22. ı II. Düğünden Sonraki Gelenekler A. Damadın Boluş Üyünden Çıkarılması Düğünde en son yapılan merasimlerden birisi de damadın Boluş Üy denilen ve düğün boyunca kaldığı sağdıcın evinden çıkarılmasıdır. Damat, 295 21 Başhüyük Köyünden Emine (Uğurlu) Solmaz. 22 Başhüyük Köyünden Feride Karaçay. BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ

296 TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) düğünün ertesi gününün gecesinde sağdıcın evinde hazırlanan yemeği arkadaşlarıyla beraber yer. El ayak çekildikten sonra arkadaşları damadın kollarına girerek akordiyon eşliğinde Orayda Şarkısı söyleyerek evine getirirler. Gelinin yanında bulunan genç kızlar Orayda sesini duyunca damadı ve arkadaşlarını karşılamak üzere kapının önüne çıkarlar. Daha sonra hep beraber eve girilir. Burada bir müddet aralarında şakalaşırlar, sohbet ederler. Damadı evinde bırakarak orada bulunanlar evlerine dönerler. Böylece düğün merasimi sona erer 23. SONUÇ 1905 yılında Kafkasya dan Anadolu ya göç ederek Konya nın Sarayönü İlçesi yakınlarındaki Başhüyük e yerleştirilen Karaçay-Malkar Türklerinin kendilerine özgü gelenek ve görenekleri vardır. Kafkasya dan göçlerinin üzerinden bir asrı aşkın bir süre geçmesine rağmen bu gelenek ve göreneklerin önemli bir kısmı korunarak günümüze kadar getirilmiştir. Bunların içinde en dikkat çekenlerden birisi de evlenme ve düğün adet ve gelenekleridir. Başhüyük te yaşayan Karaçay- Malkarlılar, Kafkasya daki evlenme adetlerini önemli ölçüde yaşatarak bugünlere gelmesini sağlamışlardır. Akraba evliliği yapılmayan Başhüyük te akrabalar arasında yedi göbeğe kadar kız alıp verilmemektedir. Akraba genç kız ve delikanlıları bacı-kardeş anlayışı içerisinde rahatlıkla aynı ortamda bulunmakta, birbirleriyle görüşüp konuşmakta ve eğlenmektedir. 1960lara kadar kapalı bir toplum yapısı yaşayan Başhüyük Karaçay-Malkarlıları dışarıya kız vermedikleri gibi, dışarıdan da pek kız almamışlardır. Bunlardan dolayı evlilik kurumunun sürdürülebilmesi için genç kız ve delikanlıların birbirlerini görüp beğendikleri düğün, bayram, hıdrellez gibi festival ve eğlence ortamlarından yararlanılmaktadır. Buradaki tanışmalar ve birbirlerini beğenmeler gelecekteki evliliklerin de alt yapısını hazırlıyordu. Akrabalık ilişkileri çok güçlü olduğundan düğün yapacak aileye yakın akrabaları tarafından madden ve manen elden geldiğince destek veriliyordu. Aradan bir asır geçmesine rağmen kız istemeden, damadın sağdıcın evinden çıkarılması sürecine kadar Başhüyük Karaçay-Malkar Türklerinin kendilerine özgü evlilik ve düğün geleneklerinin nesilden nesile aktarılarak ve büyük ölçüde yaşatılarak günümüze kadar getirilmesi sağlanmıştır. 23 Başhüyük Köyünden Özdemir Uğurlu. BAŞHÜYÜK KARAÇAY-MALKAR TÜRKLERİNDE EVLİLİK VE DÜĞÜN GELENEKLERİ