Vet. Bil. Derg. (2008), 24, 1; 53-58 ARAÞTIRMA MAKALESÝ FARKLI BARINDIRMA ÞARTLARINDA YETÝÞTÝRÝLEN KANGAL VE AKBAÞ KÖPEKLERÝNDE BAZI DÖL VERÝMÝ ÖZELLÝKLERÝ* Cafer TEPELÝ 1@ Some Reproductive Traits of Kangal and Akbaþ Dogs Reared in Different Housing Conditions Geliþ Tarihi: 20-08-2008 Kabul Tarihi: 20-09-2008 Özet: Bu araþtýrmada farklý barýndýrma þartlarýnda yetiþtirilen Kangal ve Akbaþ Köpeklerinin bazý döl verimi özellikleri incelenmiþtir. Araþtýrmada birinci gruptaki (kontrol grubu) köpekler sürüye gönderilmiþtir. Gebeliðin son haftasý ile doðum sonrasý 45. gün (süt kesimi) arasý dönemde ise sürüye gönderilmeyip aðýlýn iç kýsmýnda 3 x 4 m ebadýndaki te1le çevrili alan içinde bulunan 1.5 X 1.5 X 1 m ebadýndaki bir kulübede barýndýrýlmýþlardýr. Ýkinci gruptaki köpekler, 1.5 X 1.5 X 1 m ebadýndaki bir kulübeye sabitlenmiþ 25 m uzunluðundaki çelik bir tel üzerine monte edilmiþ hareket edebilen demir bir halkada baðlý olarak tutulmuþlardýr. Üçüncü gruptaki köpekler, 2 X 2 m ebadýnda kapalý alaný ve 2 X 5 m ebadýnda telle çevrili gezinti alaný olan 2 m yüksekliðindeki barýnaklara bireysel olarak yerleþtirilmiþlerdir. Her bir grupta 4 ü Kangal, 4 ü Akbaþ olmak üzere toplam 24 diþi Türk Çoban Köpeðinin bazý döl verimi kayýtlarý 2 yýl boyunca takip edilmiþtir. Gruplardaki köpekler ayný yaþta olup ayný rasyonla beslenmiþlerdir. Döl verimi özelliklerinden kýzgýnlýk oraný gruplarda sýrasýyla % 96.87, % 71.87 ve % 56.25 (P<0.05); doðum oraný % 96.67, % 85.71 ve % 72.22 (P<0.05); seksüel siklus uzunluðu 192.64, 242.80 ve 263.38 gün (P<0.01); ortalama yavru sayýsý 6.14, 6.28 ve 6.77 adet (P>0.05); ortalama gebelik süresi 59.40, 60.22 ve 61.23 gün (P<0.05); ortalama doðum aðýrlýðý ise 561.40, 542.74 ve 529. 89 gr olarak tespit edilmiþtir (P<0.01).* Ölü doðum oranlarý ve sütten kesilen yavru sayýsý bakýmýndan kontrol grubu lehine önemli bir farklýlýk tespit edilmiþtir (P< 0.05). Bu araþtýrmanýn sonucuna göre; doðal þartlarda yetiþtirilen Kangal ve Akbaþ köpeklerinin döl verimi performansýnýn diðer barýndýrma þartlarýnda yetiþtirilenlere göre daha iyi olduðu, Türk Çoban Köpeklerinden optimum döl veriminin elde edilebilmesi için entegre barýnak sistemlerinde köpeklerin yeterince egzersiz yapabilecekleri ve stresi ortadan kaldýrabilecek uygulamalara gereksinim duyduklarý söylenebilir. Anahtar Kelimeler: Kangal, Akbaþ, köpek, farklý barýndýrma þartlarý, döl verimi özellikleri Summary: In this study, some reproductive traits of Kangal and Akbaþ Dogs reared in different housing conditions were examined. Dogs in the first group (control group) were sent to flocks except for the period from last week of pregnancy to 48th days of whelping (weaning stage). During this period, the dogs were kept in individual houses (1.5 x 1.5 x 1 m) placed in a wire-enclosed exercise area (3 X 4 m) in sheep barn. Dogs in the second group were tied to an iron ring which could move along a steel cable (25 m) fixed to individual houses (1.5 x 1.5 x 1 m). Dogs in the third group were housed in a kennel with a wire-enclosed outside exercise run (2 x 5 m) and an enclosed housing area (2 x 2 m). There were 4 Kangal and 4 Akbaþ bitches in each group. Some reproductive traits of a total of 24 dogs were observed throughout two years. Dogs in the groups were the same ages and were fed with the same ratio. The percentage of dogs showing signs of estrous were 96.87 %, 71.87 % and 56.2 % (P<0.05); whelping rates were 96.67 %, 85.71 % and 72.22 %; interestrous intervals were 192.64, 242.80 and 263.38 days (P<0.01); average litter size were 6.14, 6.28 and 6.77 (P>0.05); average gestation lengths were 59.41, 60.22 and 61.23 days (P<0.05); average birth weights were 561.40, 542.74 and 529.89 g (P<0.01) in group 1, 2 and 3, respectively. There were significant differences concerning percentage of stillbirths and the number of puppies at weaning in favor of control group (P< 0.05). According to the results of the study, it can be said that dogs reared under natural conditions demonstrate better reproductive performance than those reared in the other two housing systems in the study. It can also be said that, in designing kennels, adequate exercise areas are necessary to ensure optimum fertility in Turkish Shepherd Dogs Key Words: Kangal, Akbaþ, dog, different housing conditions, reproductive traits Giriþ Hayvan yetiþtirmede baþarýlý olmanýn önemli þartlarýndan biri de hayvanlardan düzenli bir þekilde döl alýnabilmesidir. Döl verimi baþta sürü büyüklüðünün devam ettirilmesi, seleksiyon ve ayýklama iþlemlerinin daha etkili bir þekilde yapýlabilmesi açýsýndan oldukça önemlidir (Yalçýn, 1981). Döl verimi üzerine bakým ve besleme, ýrk, yaþ, anotomik bozukluklar, hastalýklar, çevre sýcaklýðý ve ýþýk gibi çeþitli faktörlerin etkisi bulunmaktadýr. Döl verimi problemi olan iþletmelerde bakým ve besleme ile ilgili sorunlar önemli yer tutmaktadýr (Yalçýn, 1981; Sylvester, 1987; Jones ve ark.,1988; Arthur ve ark., 1989; Willis, 1989). * : Bu araþtýrma 2. Uluslararasý Kangal Köpeði Sempozyumun da teblið olarak sunulmuþtur. 1 Selçuk Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, Zootekni A.B.D., Konya, Türkiye, @ e-mail: ctepeli@selcuk.edu.tr
TEPELÝ Köpek ýrklarýnýn çoðu yýlda iki defa kýzgýnlýk gösterirler (Sokolowski ve ark., 1977; Alderton, 1987; Çoyan, 1994; Pineda, 2003). Uygun bakým ve beslenme þartlarý saðlandýðýnda bir köpekten yýlda iki kez yavru alýnabilmektedir. Bazý araþtýrýcýlar kapalý barýnaklarda barýndýrýlan ve hiç egzersiz yaptýrýlmayan köpeklerde kýzgýnlýk oranýnýn azaldýðýný ve buna baðlý olarak döl veriminin düþük olduðunu bildirmektedirler (Alderton, 1987; Sylvester, 1987; Jones ve ark., 1988; Arthur ve ark., 1989). Kýrmýzý (1991) 1 X 1 m ebadýnda kapalý alaný ve 1 X 4 m ebadýnda telle çevrili gezinti alaný olan barýnaklarda bireysel olarak barýndýrýlan Kangal Çoban Köpeklerinde sýrasýyla kýzgýnlýk oraný % 64.3, doðum oranýný % 63.3, ortalama siklus uzunluðunu 214 gün ve ortalama yavru sayýsýný 7.36 adet olarak bildirmektedir. Gönül (1996) ise ayný barýnaklara barýndýrýlan Kangal Çoban Köpeklerinde doðum oranýný % 96.29 olarak tespit etmiþtir. Tepeli (2000) 40 m² gezinti alanýna açýlan 2 X 2.5 m boyutunda 4 adet kapalý bölmesi bulunan bölmelerde toplu olarak barýndýrýlan Kangal Çoban Köpeklerinde kýzgýnlýk oranýný % 94.7, doðum oranýný % 75, seksüel siklus uzunluðunu 209.82 gün, ortalama yavru sayýsýný 8.94 adet ve ortalama gebelik süresini ise 60.22 gün olarak belirlemiþtir. Bazý araþtýrýcýlar (Christie ve Bell, 1971; Jochle ve Andersen, 1977; Kýlýçoðlu ve Alaçam, 1985) köpeklerde kýzgýnlýk görülme oranýnýn farklý mevsimlerde farklý oranda gerçekleþtiðini bildirmektedirler. Kýrmýzý (1991) ve Gönül (1996) Kangal Çoban Köpeklerinde kýzgýnlýk gösterme bakýmýndan ilkbahar mevsiminin, sonbahar mevsimine göre daha faal olduðunu bildirmektedir (P<0.001). Tepeli (2000) ise Kangal Çoban Köpeklerinin döl verimi üzerine yaptýðý çalýþmada kýzgýnlýk oraný bakýmýndan yaz ve kýþ mevsiminin ilkbahar ve sonbahar mevsimine göre üstünlük saðladýklarýný belirtmektedir. Dýþarýda barýndýrýlan köpeklerde kýzgýnlýðýn çoðunlukla kýþ sonu veya ilkbahar baþlarýnda ve yine yaz sonu veya sonbahar baþlarýnda görüldüðünü bildirilmektedir (Concannon 1986). Kýrmýzý (1991) ve Tepeli (2000), Kangal Irký Türk Çoban Köpeðinde ölü doðum oranýný % 1.8 ve % 13.66 olarak bildirmiþlerdir. Ayný araþtýrýcýlar doðum tipinin artmasýyla ölü doðum oranýnda arttýðýný belirtmektedirler. Son yýllarda Kangal ve Akbaþ ýrký Türk Çoban Köpekleri doðal ortamlarýndan alýnýp entegre barýnak sistemlerinde yetiþtirilmektedir. Entegre barýnak sistemlerinde yetiþtirilen bu köpeklerin döl verim özelliklerinde bir azalma meydana geldiði bildirilmektedir (Tepeli, 2000). Bu araþtýrma, farklý barýndýrma þartlarýnda yetiþtirilen Kangal ve Akbaþ Köpeklerinin bazý döl verimi özelliklerini belirlemek amacýyla yapýlmýþtýr. Materyal ve Metot Araþtýrma farklý barýndýrma þartlarýnda yetiþtirilen Kangal ve Akbaþ ýrký Türk Çoban Köpekleri üzerinde yürütülmüþtür. Birinci gruptaki köpekler (kontrol grubu) Konya bölgesindeki yetiþtiricilere ait olup sürü ortamýnda takip edilmiþlerdir. Bu gruptaki köpekler gebeliðin son haftasý ile doðum sonrasý 45. gün (süt kesimi) arasý dönemde ise sürüye gönderilmeyip aðýlýn iç kýsmýnda 3 x 4 m ebadýndaki telle çevrili alan içinde bulunan 1.5 X 1.5 X 1 m ebadýndaki bir kulübede barýndýrýlmýþlardýr. Ýkinci gruptaki köpekler, 1.5 X 1.5 X 1 m ebadýndaki bir kulübeye sabitlenmiþ 25 m uzunluðundaki çelik bir tel üzerine monte edilmiþ hareket edebilen demir bir halkada baðlý olarak tutulmuþlardýr. Üçüncü gruptaki köpekler ise 2 X 2 m ebadýnda kapalý alaný ve 2 X 5 m ebadýnda telle çevrili gezinti alaný ve zemini beton olan 2 m yüksekliðindeki barýnaklara bireysel olarak yerleþtirilmiþlerdir. Ýkinci ve üçüncü gruptaki köpekler, Selçuk Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, Araþtýrma ve Uygulama Çiftliðindeki köpeklerden oluþmuþtur. Her üç grupta da 4 ü Kangal, 4 ü Akbaþ olmak üzere toplam 24 diþi Türk Çoban Köpeði araþtýrmanýn hayvan materyalini oluþturmuþtur. Gruplardaki köpekler ayný yaþta olup ayný rasyonla beslenmiþlerdir. Köpeklerin beslenmesinde kullanýlan rasyonun bileþimi ve ham besin maddesi analiz sonuçlarý Tablo 1 de verilmiþtir. Bu araþtýrmada kullanýlan köpeklerin iki yýl boyunca bazý döl verimi özellikleri takip edilmiþtir. Döl verimi özellikleri olarak, kýzgýnlýk sayýsý, kýzgýnlýk oraný, doðum oraný, ortalama siklus uzunluðu, bir doðumda ortalama yavru verimi, gebelik süresi, doðum aðýrlýðý, sütten kesilen yavru sayýsý gibi karakterler ele alýnmýþtýr. Araþtýrmadaki köpekler ilk kýzgýnlýklarýný göstermiþ seksüel olarak aktif köpeklerden seçilmiþtir. Kangal ve Akbaþ ýrký Türk Çoban Köpekleri senede iki defa kýzgýnlýk gösterdiði için bir köpeðin 2 yýl boyunca 4 defa kýzgýnlýk göstermesi beklenmektedir. Araþtýrmada kýzgýnlýk oraný her bir köpeðin iki yýl boyunca 4 defa kýzgýnlýk göstermesi gerektiði temeline dayanýlarak hesaplanmýþtýr. Kýzgýnlýklarýn tespitinde proöstrüs kanamasý kriter olarak alýnmýþtýr. Proöstrus kanamasýnýn baþlamasýndan bir hafta sonra her bir gruptaki köpek kendi ýrk grubu için ayrýlan ve fertil olduðu bilinen 3 yaþýndaki erkek köpek ile çiftleþtirilmiþtir. Çiftleþtirmelerde her ýrk için iki erkek olmak üzere toplam 12 erkek köpek kullanýlmýþtýr. Kýzgýnlýk sona 54
Farklý Barýndýrma Þartlarýnda... 5 erene kadar erkekle diþi köpek bir arada tutulmuþtur. Çiftleþme sonunda birinci gruptaki köpekler sürüye gönderilirken diðer gruptaki köpekler ait olduklarý barýnak tipine yerleþtirilmiþtir. Doðum iþlemi birinci grupta aðýlýn iç kýsmýnda 3 x 4 m ebadýndaki telle çevrili alan içinde bulunan 1.5 X 1.5 X 1 m ebadýndaki bir kulübede gerçekleþirken, ikinci ve üçüncü grupta ise 2 X 2 m ebadýnda zemini toprak olan ve ýsýtma sistemine sahip olan doðum localarýnda gerçekleþmiþtir. Gebeliðin son haftasýnda doðum localarýna alýnan köpekler, yavrularýn sütten kesim aþamasý olan 6. hafta sonuna kadar burada tutulmuþlardýr. Ýncelen özellikler için gruplar arasý farklýlýklar X² ve F testleri uygulanarak kontrol edilmiþtir (Petrie ve Watson. 1999). Ýstatistiki analizler, Windows XP programý altýnda çalýþan SPSS 10.0 programý kullanýlarak yapýlmýþtýr. Bulgular Gruplarda Türk Çoban Köpeklerine ait bazý döl verimi özellikleri Tablo 2 de verilmiþtir. Tablo 2 incelendiðinde kýzgýnlýk sayýsý, kýzgýnlýk oraný, doðum oraný ve siklus uzunluðu bakýmýndan 1. grup lehine önemli bir farklýlýk tespit edilmiþtir (P<0.05). Araþtýrmanýn sürdüðü iki yýl süresince birinci gruptaki köpeklerden toplam 178 yavru elde edilirken, ikinci ve üçüncü gruplarda sýrasýyla 113 ve 88 yavru elde edilmiþtir (P<0.05). Gruplarda ortalama yavru sayýsý 6.14, 6.28 ve 6.77 olarak gerçekleþmiþtir. Ortalama yavru sayýsý bakýmýndan gruplar arasýnda istatistiki bir farklýlýk tespit edilmezken ortalama doðum aðýrlýðý bakýmýndan birinci grup lehine bir farklýlýk gerçekleþmiþtir (P<0.01). Ölü doðan yavru sayýsýna ise en az birinci grupta rastlanmýþ ve bunu sýrasýyla ikinci ve üçüncü gruplar izlemiþtir (P<0.05). Ortalama gebelik süresi 1. grupta 59.41, 2. grupta 60.22 ve 3. grupta 61.23 gün olarak tespit edilmiþtir (P<0.05). Sütten kesilen yavru sayýsý bakýmýndan birinci grup lehine önemli bir fark tespit edilmiþtir (P<0.05). Ýncelenen özellikler bakýmýndan doðum aðýrlýðý dýþýnda Kangal ve Akbaþ Çoban Köpekleri arasýnda bir farklýlýk belirlenememiþtir. Farklý barýndýrma þartlarýnda yetiþtirilen Kangal ve Akbaþ Köpeklerinde mevsime göre kýzgýnlýk sayýlarý Tablo 3. de sunulmuþtur. Her üç grupta da kýþ ve yaz mevsiminde tespit edilen kýzgýnlýk sayýsý ilkbahar ve sonbahar aylarýnda tespit edilen kýzgýnlýk sayýsýndan fazla olmuþtur (P<0.05). Mevsimlere göre Kangal ve Akbaþ ýrký arasýnda kýzgýnlýk sayýlarý bakýmýndan bir farklýlýk tespit edilememiþtir Doðum tipine göre ölü doðum sayýlarý Tablo 4 te görülmektedir. Tablo 4 incelendiðinde her üç grupta da ölü doðan yavru sayýsý sekiz ve daha fazla sayýda yavrulamayý takiben artmýþtýr (P<0.01). Tartýþma ve Sonuç Ýki yýl süresince araþtýrma gruplarýnda elde edilen kýzgýnlýk sayýsý ve kýzgýnlýk oraný 3. grupta önemli düzeyde azalmýþtýr (P<0.05). Yine birinci gruptan üçüncü gruba doðru seksüel siklus uzunluðunun önemli oranda arttýðý gözlenmektedir (P<0.01). Bu durum bazý araþtýrýcýlar ( Arthur ve ark., 1989; Jones ve ark., 1988; Alderton, 1987; Sylvester, 1987) ýn kapalý barýnaklarda barýndýrýlan ve hiç egzersiz 55
TEPELÝ 56
Farklý Barýndýrma Þartlarýnda... Kangal ve Akbaþ Kangal ve Akbaþ yaptýrýlmayan köpeklerde kýzgýnlýk oranýnýn azaldýðý, siklus süresinin uzadýðý ve buna baðlý olarak döl veriminin düþük olduðu bildiriþlerini desteklemektedir. Sürü koruma köpeklerini kapalý ve yeterli gezinti alaný olmayan barýnaklarda barýndýrma köpeklerde strese neden olabilir. Üçüncü grupta kýzgýnlýk oranýnýn diðer gruplardan düþük çýkmasýnýn ve siklus süresinin uzamasýnýn nedeni bu barýnaklarda oluþabilecek strese baðlanabilir. Bazý araþtýrýcýlar (Jones ve ark., 1988; Pineda, 2003) stres durumunda köpeklerde glikokortikoitlerin salýnýmýnýn artabileceðini ve bununda gonodotropinlerin düzenli salýnýmýný engelleyebileceðini ifade etmektedirler. Ayrýca 3. grupta Kangal Çoban Köpekleri için gerçekleþen kýzgýnlýk oraný, Kýrmýzý (1991) ýn Kangal Çoban Köpekleri için bildirmiþ olduðu kýzgýnlýk oraný ile benzer, Tepeli (2000) in yine ayný köpek ýrký için bildirmiþ olduðu kýzgýnlýk oranýndan düþük çýkmýþtýr. Kangal Çoban Köpeði için oluþan bu farklýlýk farklý bakým ve besleme þartlarýna baðlý olarak gerçekleþmiþ olabilir. Araþtýrmada kýzgýnlýk sayýsýnda olduðu gibi doðum oraný da en düþük üçüncü grupta gerçekleþmiþtir (P<0.05). Doðum oranýnýn üçüncü grupta düþük çýkmasý yine kapalý barýnak sistemlerinde oluþabilecek stres faktörlerine baðlanabilir. Kangal Çoban Köpeði için her üç grupta da elde edilen doðum oraný Kýrmýzý (1991) ýn bildirdiði doðum oranýndan yüksek bulunmuþtur. Ayrýca 3. grupta Kangal Çoban Köpeði için elde edilen doðum oraný Gönül (1996) ve Tepeli (2000) in benzer barýnak tipi için bildirdikleri doðum oranýndan düþük çýkmýþtýr. Bu farklýlýklar farklý bakým ve besleme þartlarý ve araþtýrmalarda kullanýlan köpeklerin deðiþik yaþlarda olmasýndan kaynaklanmýþ olabilir. Köpek baþýna doðan yavru sayýsý bakýmýndan araþtýrma gruplarý arasýnda bir farklýlýk tespit edilememiþtir. Her üç grupta da Kangal Çoban Köpeði için hesaplanan ortalama yavru sayýlarý Kýrmýzý (1991), Gönül (1996) ve Tepeli (2000) nin ayný ýrk için bildirmiþ olduðu yavru sayýlarýndan düþük bulunmuþtur. Bunun nedeni her üç grupta da dörtten az doðum tiplerine rastlanmýþ olmasýndan kaynaklanmýþ olabilir. Köpekler bir batýnda çok yavru doðuran çiftlik hayvanlarýndan olduðundan, yavrular üzerine doðum öncesi ve sonrasý maternal etkinin tesiri bulunabilmektedir. Bu araþtýrmada her üç grupta da Türk Çoban Köpekleri her mevsimde kýzgýnlýk göstermiþtir. Elde edilen bu sonuç; Çoyan (1994), Pineda (2003), Concannon (1986), Sokolowski ve ark. (1977), Jochle ve Andersen (1977), Christie ve Bell (1971), Kýrmýzý (1991), Gönül (1996) ve Tepeli (2000) in köpeklerin kýzgýnlýðý yýlýn her mevsimde gösterdiði bildiriþlerine benzerlik göstermektedir. Çalýþmada bütün gruplarda kýzgýnlýk gösterme bakýmýndan kýþ ve yaz aylarý, sonbahar ve ilkbahar aylarýna göre daha faal geçmiþtir (P<0.01). Kýzgýnlýðýn yoðunlaþtýðý dönem açýsýndan belirlenen bulgular; Christie ve Bell (1971); Kýrmýzý 57
TEPELÝ (1991) ve Gönül (1996), kýzgýnlýðýn en yoðun olarak geçtiði ilkbahar ifadeleriyle farklýlýk, en düþük olduðu dönemin sonbahar olmasý ifadeleriyle de benzerlik göstermektedir. Kýzgýnlýðýn yoðunlaþtýðý mevsimdeki farklýlýðýn, muhtemelen bölgesel iklim farklýlýklarý ve bakým-besleme gibi diðer faktörlerden kaynaklanabileceði söylenebilir. Ölü doðan yavru sayýsý en az kontrol grubunda gerçekleþmiþtir (P<0.05). Doðum tipinin artmasýyla birlikte gruplarda ölü doðan yavru sayýsýnda da artýþ gözlenmiþtir (P<0.01). Araþtýrmada her üç barýndýrmada Kangal Çoban Köpeði için hesaplanan ölü doðum oranlarý Kýrmýzý (1991) nýn ayný ýrk için ölü doðum oranlarýndan yüksek bulunmuþtur. Yine 3. grupta Kangal Çoban Köpeði için elde edilen ölü doðum oraný, Tepeli (2000) in Kangal Çoban Köpeði için bildirmiþ olduðu ölü doðum oraný ile benzer bulunmuþtur. Gruplarda ölü doðum oranlarý bakýmýndan kontrol grubu lehine gerçekleþen farklýlýk þu þekilde açýklanabilir. Kontrol grubundaki köpekler sürüye gönderildiði için sürekli hareket halindedir. Sürekli hareket eden köpeklerde de fötus geliþimi ve buna baðlý olarak yavru geliþiminin daha iyi olabileceði söylenebilir. Bu çalýþmada 2. grupta elde edilen gebelik süresi, Tepeli (2000) in Kangal Çoban köpekleri için bildirmiþ olduðu gebelik süresi ile benzerdir. Gruplarda gebelik süreleri bakýmýndan farklýlýk oluþmuþ ve bu farklýlýk 1. grup lehine gerçekleþmiþtir (P<0.05). Çalýþmada kullanýlan köpeklerin hepsinde ilk çiftleþme günü esas alýnarak deðerlendirilen gebelik süresinde farklýlýðýn olmasý þu þekilde açýklanabilir; sürüye gönderilen köpeklerde hareketliliðin olmasý ve asli görevini yapmasý gibi nedenler bu hayvanlarý olabildiðince stres faktörlerinden uzak kalmasý fötuslarýnýn iyi geliþmelerine ve dolayýsý ile diðer gruptakilerden daha erken doðmalarýna neden olabileceði düþünülmektedir. Nitekim ayný gruptaki köpeklerdeki ölü doðum oranýn diðer gruplardan oldukça düþük çýkmasý ve yavrularýn daha yüksek bir doðum aðýrlýðýna sahip olmasý, köpeklerin stres ortamýndan uzak olduðunun bir göstergesi olabilir. Araþtýrma gruplarýnda sütten kesilen yavru sayýsý kontrol grubu lehine gerçekleþmiþtir (P<0.01). Hayvan yetiþtiriciliðinde sütten kesilen yavru sayýsýnýn önemli bir döl verimi özelliði olmasýndan dolayý bu sonuç ekonomik getirisi açýsýndan oldukça önemlidir. Bu araþtýrmada elde edilen sonuçlar þu þekilde sýralanabilir; 1) Kapalý ve gezinti alanlarý yetersiz olan barýnak sistemlerinde barýndýrýlan Kangal ve Akbaþ Köpeklerinde kýzgýnlýk oranýn azaldýðý, siklus süresinin uzadýðý ve buna baðlý olarak döl veriminde önemli bir düþüþün olduðu gözlenmektedir. 2) Normal yaþamlarýnda günde 5-10 km yol kat eden Türk Çoban Köpeklerinin entegre barýnak sistemlerinde maksimum döl verimi elde edebilmek için barýnaklarda oluþabilecek stresin azaltýlmasý gerektiði ve bunun için de barýnak sistemlerinin koyun yetiþtiriciliðini de içine alacak þekilde dizayn edilebileceði söylenebilir. Kaynaklar Alderton D. (1987).The Dog, The Most Complete, Illustrated, Practical Guide to Dogs and Their World. New Burlington Books, London, 184-198. Arthur G.H., Noakes D.E., Pearson H. (1989). Veterinary Reproduction and Obstetrics. 6 Edition, Baillière Tindall, UK, 487-505. Christie D.W., Bell E.T. (1971). Some observations on the seasonal incidence and frequency of oestrus in breeding bitches in Britain. J Small Anim Pract, 12 (3), 159-67. Concannon P.W. (1986). Canine Physiology of Reproduction. In: Small Animal Reproduction and Infertility, Burke TJ (Ed.), Lea & Febiger, 22-77. Çoyan K. (1994). Evcil Hayvanlarda Seksüel Sikluslar. Evcil Hayvanlarda Reprodüksiyon, Suni Tohumlama, Doðum ve Ýnfertilite, Birinci baský, Editör Erol Alaçam, Ülkü Basýmevi, 25-36. Gönül N. (1996). Gemlik Askeri Veteriner Okulu ve Eðitim Merkez Komutanlýðý ýnda Yetiþtirilen Türk Çoban Köpeði ve Alman Çoban Köpeðinin Baþlýca Morfolojik Özellikleri ile Bu Genotiplerin Karþýlaþtýrýlmalý Eðitim Performanslarý, Uludað Üniversitesi Saðlýk Bilimleri Enstitüsü, Bursa, (Yayýnlanmamýþ Doktora Tezi). Jochle W., Andersen A.C. (1977). The estrous cycle in the dog. Theriogenology, (7) 3, 113-40. Jones D.E., Joshua J.O., Morton D.B. (1988). Reproductive Clinical Problems in the Dog. Butterworth Scientific, 187-214. Kýlýçoðlu Ç, Alaçam E. (1985 ). Veteriner Doðum Bilgisi ve Üreme Organlarýnýn Hastalýklarý. Ankara Üniversitesi Basýmevi, 282-284. Kýrmýzý E. (1991).Türk Çoban Köpeði ve Alman Çoban Köpeðinin döl verimi, büyütülen yavru oraný, büyüme ve beden ölçüleri yönünden karþýlaþtýrýlmasý, Ýstanbul Üniversitesi Saðlýk Bilimleri Enstitüsü, Ýstanbul, (Yayýnlanmamýþ Doktara Tezi). Pineda M.H.(2003). Reproductive Patterns of Dogs. In : McDonald's Veterinary Endocrinology & Reproduction, Fifth Edition, MH, Dooley MP (Ed.), Iowa State Pres, Blackwell Publishing Company, 475-504. Petrie A, Watson P. (1999). Statistics for Veterinary 58
Farklý Barýndýrma Þartlarýnda... and Animal Science. Blackwell Publishing Ltd. Sylvester P. (1987). The Reader s Digest Illustrated Book of Dogs. The Reader s Digest Association Ltd, 332-335. Sokolowski J.H., Stover D.G., VanRavenswaay F. (1977). Seasonal incidence of estrus and interestrous interval for bitches of seven breeds. J Am Vet Med Assoc.; 3, 271-3. Tepeli C. ve Çetin O. (2000). Kangal Irký Türk Çoban Köpeklerinde Büyüme, Bazý Vücut Ölçüleri ve Döl verimi Özelliklerinin Belirlenmesi. II Döl Verimi Özellikleri. Veteriner Bilimler Dergisi, 1, 17-25. Willis M.B. (1989). Genetics of the Dog. Howell Book House, 33-62. Yalçýn B.C. (1981). Genel Zootekni Ders Kitabý. Nazým Terzioðlu Matematik Araþtýrma Enstitüsü Basýmevi, 98-120. 59
BOÞ SAYFA