SADECE SIKINTIDA DEĞİL HER ZAMAN DUA (Resulüm!) De ki: Dua (ve ibadeti)niz olmasa, Rabbim size ne diye değer versin? (Ey inkarcılar!) Siz ise, (Allah ve Resulü nün bildirdiklerini) yalanladınız, bu yüzden (bu günah ve onun) cezası, boynunuza sarıl(ıp yakanızı bırakmay)acaktır. (Furkan, 77) İnsanlar bir sıkıntıya düşünce, Rablerine dönerek O na yalvarırlar. Sonra (Rableri Allah,) onlara katından bir rahmet (ve rahatlık) tattırdığı zaman da hemen içlerinden bir grup kendilerine verdiğimiz şeylere nankörlük eder, (bunun sebebini başka şeylerde arar.) Böylece Rablerine ortak koşarlar. Hele (şimdilik) sefa sürün bakalım! Yakında (akıbetinizi) bileceksiniz. (Rum, 33-34) Sabah akşam rızasını dileyerek Rablerine yalvaranlarla beraber candan sabret. Dünya hayatının süsünü isteyerek gözlerini onlardan (fakir mü minlerden) ayırma (onları gözardı etme). Kalbini bizi anmaktan gafil bıraktığımız; kendi hevasına/arzu ve hevesine uyan ve işi (hep emirlerimize karşı isyan ve) taşkınlık olan kimseye de itaat etme! (Kehf, 28) ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE DUA Ebû Hüreyre (ra) den rivayet edildiğine göre Resûlullah (sav)şöyle buyurdu: Kulun Rabbine en yakın olduğu hal secde halidir. İşte bu sebeple secdede çok dua etmeye bakın! (Müslim, Ebû Dâvûd, Nesâî) Ebû Ümâme (ra) şöyle dedi: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem e: - Hangi dua daha çok kabul edilir? diye sordular. - Gecenin son saatlerinde ve farz namazlardan sonra yapılan dua buyurdu. (Tirmizî,. Ebû Dâvûd, Nesâî)) Ubâde İbni s-sâmit (ra) den rivayet edildiğine göre Resûlullah (sav)şöyle buyurdu:
Yeryüzünde bir müslüman Allah tan bir şey dilerse, günah bir şeyi istemediği veya akrabası ile ilgisini kesmeyi arzu etmediği sürece Allah onun dileğini mutlaka yerine getirir veya ona vereceği şey kadar bir kötülüğü kendisinden giderir. Orada bulunanlardan biri: - O takdirde biz Allah tan çok şey isteriz, deyince, Resûl-i Ekrem (sav): - Allah ın lütfu dilediğiniz şeylerden daha çoktur buyurdu. (Tirmizî, Ahmed İbni Hanbel) BULMACA YOK GÖRSEL MERAK ETTİKLERİMİZ SADAKA-I FITR (FİTRE SADAKASI) (2) 1- Nisaba malik olan bir mü'min hem kendisi, hem bunak ve mecnun olan evladı, hem küçük yaşta olan çocukları ve hem de hizmetinde bulunan köle ve cariyeleri için fitre sadakasını vermekle yükümlüdür. 2- Fakir bir çocuğun babası ölmüş olursa veya fakir düşerse, dedesi (babasının babası) nisaba malik ise, çocuğun babası yerine geçer ve fitre sadakasını verir. 3- Bir kimse, kendi zevcesinin ve akıl sağlığı yerinde büyük evladının fitre sadakasını vermekle yükümlü olmaz. Çünkü bunlardan her biri kendi başına tasarruf hakkına sahip mükellef kimselerdir. 4- Bir kimse, kendi geçimi altında bulunsalar bile, babasının ve annesinin fitre sadakasını vermekle yükümlü değildir. 5- Fitre sadakası için buğday, arpa, üzüm ve hurma birer değişmez ölçüdür. Çünkü bunlardan maksat, fakirin bir günlük ihtiyacını gidermektir. O da bunlarla karşılanır. 6- Fitre sadakası, zekât gibi niyet edilerek fakirlere temlik şekli ile verilir. Yemek ikramı şeklinde verilemez. 7- Fitre sadakasını, aralarında zevciyet veya doğum bakımından ilgi bulunanların birbirlerine vermesi sahih değildir. Bir kimse fitresini, fakir olan karısına, babasına ve oğluna veremez. 8- Bir kimse fitrelerini sadece bir fakire verebildi gibi, birkaç fakire de dağıtabilir. Birçok kimseler de, fitrelerini birkaç fakire verebilecekleri gibi, bir fakire de verebilirler. Fakat bir fitre bölünerek birkaç kimseye verilemez. 9-Fitre sadakası, yükümlünün bulunduğu yerdeki fakirlere verilmelidir. Başka yerlere gönderilmesi mekruhtur. 10-Ramazanda bir özür sebebiyle oruç tutamayan kimseye de fitre sadakasını vermek vaciptir. Hasta, yolcu ve takatsiz kalmış ihtiyar gibi...
HAYIRLI RAMAZANLAR Duası Makbul Kimseler Bazı kimselerin dualarının reddedilmediği, hemen kabul olunduğu da bildirilmiştir. Bunların başlıcaları şunlardır: 1. Ana ve babalar (Onların evlatlarına ettikleri dualar tesirlidir.), 2. Bey at ve itaat edilen hocaefendiler ve adaletli idareciler (ûlu l-emri minkum), 3. Ziyaretine gidilen hastalar, 4. Dertli müslümanlar, garipler ve yolcular, 5. Hac ve umreye gidenler (evlerine girinceye kadar), 6. Gazaya çıkan mücahitler (yine evlerine dönünceye kadar), 7. Mazlumlar (kâfir bile olsa, her zulme uğrayan kimse), 8. Allah ı çok zikredenler, 9. Müslüman kardeşi için gıyabında dua edenler (ki bunlardan duası en çabuk kabul olunanlar sonuncularıdır). O halde kendimiz bu durumlarda olmaya, ayrıca bu sıfatlardaki kimselerle karşılaşırsak onların dualarını almaya (bedduaları ve inkisarlarından da şiddetle sakınmaya) dikkat ve itina göstermeliyiz. Duanın Yapılış Şekli Duanın yapılışında da bazı tavsiyeler ve incelikler kaydedilmiştir. Şöyle ki: 1. Duaya besmeleyle başlamalı, Allah a hamd u sena, tesbih u tâzim ile devam edilip sonra dilek istenmeli, 2. Duanın gizlisi makbuldür. İçten veya hafif sesle yapılmalı, bağırıp çağırmamalı, 3. Bir ara, başta ve sonda Resûlullah Efendimiz e salât u selâm da getirilmeli,
4. Mümkünse kıbleye dönülmeli, 5. Eller takriben omuz hizasında tutulup yaklaştırılmalı, bir yere veya dize dayanılmamalı, 6. Avuç içleri semaya dönük olmalı, 7. Gözler semaya dikilmemeli, 8. Bazı cümleler gerekirse üç defa tekrar edilmeli, 9. Dua bitince eller yüze meshedilmeli, 10. Kişi kendisine de âmin demelidir. Peygamber Efendimiz e salât ü selâm getirmek şüphesiz ki en kârlı dualardandır. Çünkü ona bir salât ü selâm getirene Allah on salât ve rahmet ihsan eder, on hatasını bağışlar, onu on derece yükseltir. Yüz salât ü selâm getirenin Allah yüz hâcetini reva eyler, 70 i âhirete, 30 u dünyaya ait. Kur an ın Anlamıyla Buluşmak Platformu
Bu köşenin içeriği KUR AN IN ANLAMIYLA BULUŞMAK PLATFORMU tarafından hazırlanmıştır. Ayet mealleri Hasan Tahsin Feyizli'nin Hazırladığı Feyzü'l Furkan Açıklamalı Kur'an-ı Kerim Meali nden alınmıştır. Ayet meallerinin tamamına www.kuranimiz.net, ses dosyalarına www.akradyo.net adreslerinden ulaşabilirsiniz. Görüş ve önerileriniz için: bilgi@kuranimiz.net adresine e posta yazabilirsiniz.