pecya GENİŞ DÜŞ FIAT MAREA Geniş kullanım alanı Geniş hareket özgürlüğü



Benzer belgeler
Sanatın adresi Fulya!..

Beşiktaş Gazetesi. Günlük web Gazetesi Salkım Söğüt Saç

Batı Cephesi Komutanı İsmet İnönü nün Yunanlılara karşı kazandığı zaferler, İnönü de anılmaktadır.

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Çarşamba İzmir Basın Gündemi

Türkiye nin köklü şirketlerinden PET HOLDİNG 40 yaşında

ANAVARZA BAL ÇOCUK TİYATROSU

ENDONEZYA MALEZYA TİCARET HEYETİ (27 Mayıs 1 Haziran 2012)

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ın, Saray Engelsiz Yaşam, Bakım ve Rehabilitasyon Merkezini Ziyareti

2. ROBOT YARIŞMASI VE ÖDÜL TÖRENİ YOĞUN KATILIMLA BESYO SPOR SALONUNDA YAPILDI

ordumuhtarlarderneği tarafından yazıldı Pazartesi, 03 Kasım :00 - Son Güncelleme Perşembe, 06 Kasım :10

Kuzey Hendeği nden Türk Sanat Müziği ezgileri yükseldi

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

Beşiktaş Gazetesi. Her Cuma yeni bir film

EGE ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ MAYIS 2015 ETKİNLİK PROGRAMI

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ. Dokuz Eylül Üniversitesi 1990

Page 1 of 6. Öncelikle, Edirne de yaşanan sel felaketi için çok üzgünüz. Tüm Edirne halkına, şahsım ve üniversitem adına geçmiş olsun demek istiyorum.

Beşiktaş Gazetesi. Açık Kapı Günleri

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60

EGE ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ MAYIS 2017 ETKİNLİK PROGRAMI

MUĞLA GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV GENÇLERİN

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu adına hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

ANTALYA ALTIN PORTAKAL'DA JÜRİ HEYECANI!

Sivil Toplum Geliştirme Merkezi KATILIMCI DEMOKRASİDE YEREL YÖNETİM-STK İŞBİRLİĞİ 1. TOPLANTI

GENÇ ERKEK HENTBOL TAKIMIMIZ İL İKİNCİSİ OLDU

Sayı: 68 Kasım Mecidiyeköy Mah. Mecidiye Cad. No:14 Adıgüzel Çarşısı K:1 D:1 Şişli/İSTANBUL

EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi

TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri,

Sonrası. Jewett, Keman. Özcan Ulucan, Keman. Tuba Özkan, Viyola. Ozan Tunca, Cello. Program ile ilgili detaylar ise

KARİYER GÜNLERİ ETKİNLİKLERİ

Uluslararası İzmir Film Festivali ilk kez 1990 yılında düzenlenmeye başladı. 11 kez düzenlenen Festivale 2000 yılında ara verildi.

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

''Hepimiz Atatürk'üz''

GÜL-AY Basın-Meslek İlkelerine Uyar. Yazı ve ilanlar imza sahiplerine aittir. Köşe yazılarına ücret ödenmez. Makalelerinden kendileri sorumludur.

81 İl Müdürü Ankara da (1)

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ SEMPOZYUMU GERÇEKLEŞTİRİLDİ

AKM restorasyonu için protokol imzalandı

MESLEK VE UZMANLIK ALANLARIMIZLA İLGİLİ ULUSAL ÖLÇEKLİ KONGRE, KURULTAY, SEMPOZYUM VE ÇALIŞTAYLAR

SPoD, Ruh Sağlığı Çalıştayının 5 incisini Düzenledi

Günlük Kent Gazetesi

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

12. Uluslararası Bodrum Bale Festivali başladı

İstanbul Aydın Üniversitesi TOPLUMSAL ARAŞTIRMALAR UYGULAMA ve ARAŞTIRMA MERKEZİ

EGE ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ NİSAN 2015 ETKİNLİK PROGRAMI

ÇOCUK EĞİTİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Adnan Menderes Üniversitesi Akademik Değerlendirme Puan Bildirim Formu

7. dönem çalışma raporu SOSYAL ETKİNLİKLER. EMO Kocaeli Şubesi

TÜRKİYE RÜZGAR ENERJİSİ KONGRESİ

SEDAŞ LI ÇOCUKLAR İŞGÜVENLİĞİ VİDEO YARIŞMASI ÖDÜLLERİNİ ALDILAR

Vergide son gün yarın

T.C DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ DEVLET KONSERVATUVARI. Yönetim Kurulu Kararı. Toplantı Tarihi: Toplantı Sayısı: 25

CHP İLÇE BAŞKANI RECAİ SEYMEN TEKRAR ADAY

Hollanda Türkevi Topluluğu nun Ankara Ziyareti

Aile Bülteni. ANKA Çocuk Destek Programı nın Tanıtımı Yapıldı. aile.gov.tr

Beşiktaş Gazetesi. Gençlere anlatacaklar

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri Ocak 2015 Adana Hilton Otel

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Türk filmleri günü!..

Kayıt Dışı İstihdamla İlgili Proje Ödülleri Sahiplerine Verildi

Böylesine anlamlı ve sevinçli bir günde sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Türkiye İş Bankası adına sizleri kutluyorum.

Şiddete Karşı Kadın Buluşması 2

ULUSAL UZUN METRAJ FİLM YARIŞMASI YÖNETMELİĞİ

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

(I. ULUSAL ENDÜSTRİ-İŞLETME MÜHENDİSLİĞİ KURULTAYI

Avrupalı liderler baskıcı, Türk liderler ise dostane

Günlük Kent Gazetesi

ÖZGEÇMĐŞ VE ESERLER LĐSTESĐ

SPONSORLUK DOSYASI 14 Ocak 2015 / Sabancı Center

Fotoğraf Sevdalısı Bir Doktor:

Saygılarımızla, Genç Barış İnisiyatifi Derneği adına, M. Emre Akkaş Genel Başkan

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

2008 YILI FAALİYET RAPORU

Bakanımız, Çocuk Bakım Kuruluşları Öz Değerlendirme Toplantısında


Geçtiğimiz dönemlerde olduğu gibi bu dönem de Sevgi Gönül Kültür Merkezimiz sanatla dolu bir sezon geçirdi.

MESLEK VE UZMANLIK ALANLARIMIZLA İLGİLİ DÜZENLENEN ULUSAL ÖLÇEKLİ KONGRE, KURULTAY, SEMPOZYUM VE ÇALIŞTAYLAR

Güneş (Kıbrıs)

BURSA KENT KONSEYİ BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ NİN KATKILARIYLA

FAALİYET RAPORU 2017

MADDELER T.C. İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ GENÇLİK MECLİSİ YÖNETMELİĞİ

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

BRÜKSEL, NİSAN 2016 Burs Programı

Bodrum Belediye Başkanları Kitabı Yayınlandı

TOBB GGK nın Onursal Başkanı Sayın M. Rifat Hisarcıklıoğlu ve Başkanı Sayın Ali Sabancı dır.

KARŞILAŞMA. Sergi Kataloğu. Peker Sanat Yayını 16 Ankara, Haziran Sanat Danışmanı İbrahim Karaoğlu. Fotoğraflar Sanatçıların arşivinden

Beykoz Yerel Basını: Yılın Öğretmen Çifti, Adife& Bayram YILDIZ - Özgün Haber

SİLLE SANAT TÜRKİYE KUPASI SİLLE' YE GELİYOR

BASIN YAYIN BİRLİĞİ OCAK-ŞUBAT 2015 ETKİNLİK BÜLTENİ

2. ISRAIL VE YAHUDILIK KONFERANSI BANDIRMA DA GERÇEKLESTI

TÜRKİYE DE İŞ DÜNYASINDA ÇALIŞANLAR SOSYAL MEDYAYI NASIL KULLANIYOR?

hüseyin akdeniz tarafından yazıldı Çarşamba, 02 Şubat :27 - Son Güncelleme Cumartesi, 05 Şubat :13

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

EÜ ZİRAAT FAKÜLTESİ TARIM TOPLULUĞU 2011 FAALİYET RAPORU

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Türk Dünyası beyaz perdede buluştu

Transkript:

FIAT MAREA GENİŞ DÜŞ Geniş hareket özgürlüğü Marea üstünlüklerine 'çok amaçlı kullanım' boyutunu da ekleyen yeni bir otomobil: Marea Weekend. Otomobil tasarımına özgün bir yenilik getiren, geniş pencereli arka bölümü ile, Avrupa'nın en şık ve en ferah station wagonlarından biri. Marea Weekend özellikle hareketli yaşamayı seven geniş ailelere, aradıkları tüm özellikleri tek bir otomobilde bulabilme olanağını sunuyor. Geniş kullanım alanı Sedan modelinin tüm konfor donanımlarına sahip Weekend, özellikle arka koltukların katlanmasıyla, litreye ulaşan rakipsiz bagaj hacmi ile dikkat çekiyor, olarak geliştirilen ses yalıtım sistemlerinden ergono koltuklarına, polen filtreli tam otomatik klimasındaı panele entegre radyo-teybine, Marea Weekend konfor ailenizdeki her bireyi düşünüyor.

WEEKEND ÜNENLERE. niş motor seçenekleri rea Weekend, hem yüksek performanslı, hem de nomik, katalitik konvertörlü motor seçenekleriyle de çok lı ihtiyaçlara cevap veriyor. Dilerseniz 2.0 litrelik 20 valflı indirli HLX. Dilerseniz her ikisi de 1.6 litrelik 16 valflı tora sahip SX veya ELX. Marea Weekend model tazesinde ayrıca otomatik vitesli 1.6 16 V ELX seçeneği bulunuyor. Geniş koruma önlemleri Marea Weekend, güvenlik bakımından da en yeni teknolojileri içeren bir otomobil. Dört sensörlü ABS, çift airbag gibi en gelişmiş güvenlik sistemleri Marea Weekend HLX'te standart, ELX modelinde ise isteğe bağlı olarak sunuluyor. Marea Weekend çelik güvenlik kafesi, çalınma riskine karşı Fiat CODE Immobiliser gibi önlemleriyle de tam bir koruma sağlıyor.

Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri oğlu, Redaksiyon: A. Nalân Candan Hoyladı Grafik Tasarım: Tiyatro Yapım Yayıncılık Tic. Müdürü: Tiyatro Yapım Yayıncı Özübek Katkıda Bulunanlar: H Yeşim Demir Teknik Müdür: ve San. Ltd. Şti. Firuzağa Mah. lık Tic. ve San. Ltd. Şti adına: Mustafa Demirkanlı Genel Yayın Yönetmeni: Dikmen Gürün Yayın Koordinatörü Emre Koyuncuoğlu. Yazarlar: Ahmet Cemal, Ahmet Levend- Şevket Ataseven, Duygu Atay, Orhan Alkaya, Türel Ezici, Zehra Ipşiroğlu, Nihal Kuyumcu, Ali H. Neyzi, Handan Salta, Rengin Uz Genel Müdür Yardımcısı: Sedat Bilgin Reklâm Sorumlusu: Erkut Anburnu Dizgi: Nuray Lale Hukuk Danışmanı: Fikret İlkiz Ofset Hazırlık: Tiyatro Yapım Baskı: Stil Matbaası Abone Bedeli: 5.000.000: - Kurumlar Abone Bedeli: 6.000.000.- TL Ağahamamı Sok. 5/3 Cihangir-80060 İstanbul Telefon: (0.212) 293 72 77 Fax:(0212)252 94 14 Posta Çeki: Tiyatro Yapım 655 248 Banka Hesap No: T. iş Bankası, Cihangir Şb. 197245 ARALIK 97 SAYI 76 400.000.- A Y L I K T İ Y A T R O D E R G İ S İ EDİTÖRDEN Dikmen Gürün/ S. 9 HABERLER/S 10 BU AY SAHNEDEKİLER/ S 13 DOSYA: TÜRKİYE TİYATRO KURULTAYI Halkımızda Doğal Bir Kültür Sanat Sevgisi Var İstemihan Talay / S. 1 5 "Türkiye Tiyatro Kurultayı Üstüne Kısa Notlar" / S. 19 Söyleşi: Tamer Levent ile... Mustafa Demirkanlı / S. 23 "Türkiye Tiyatro Kurultayı" Sonuç Bildirisi / S. 26 ELEŞTİRİ: "AKREP" VE ZİNCİRE VURULMUŞLAR... Türel Ezici/ S. 28 İZDÜŞÜM Ahmet Levendoğlu / S. 31 SÖYLEŞİ: HER FİLME BİR ÖDÜL Rengin Uz/ S. 32 SÖYLEŞİ: ÇÖLDEKİ GÜZEL ÇİÇEKLERDEN BİRİ... Rengin Uz/ S. 34 PERDE ARASI Ahmet Cemal/ S. 37 ELEŞTİRİ: KOZALARINDAN ÇIKMAYANLAR YA DA ÖLÜLER KONUŞMAK İSTERLER Mİ? Handan Salta/ S 38 ELEŞTİRİN ELEŞTİRİSİ: "YAZDIKLARIM, CEHALET VE İKTİDARSIZLIKLA BESLENİYOR" Orhan Alkaya / S. 41 TARTIŞMA: YETİŞKİNLER ÇOCUKLARI ÖLDÜRÜYOR (II) Çev: Duygu Atay/ S. 44 İZLENİM: 2. BURSA ÇOCUK VE GENÇLİK TİYATROLARI FESTİVALİ Nihal Kuyumcu / S. 50 ELEŞTİRİ: BİR TİYATRO ŞÖLENİ "ART" Ali H. Neyzi/ S 52 İZLENİM: AVRUPA TİYATROSU VAR MI? Emre Koyuncuoğlu / S. 54 İNCELEME: TİYATRODA KÜLTÜRLERARASI ETKİLEŞİM Zehra Ipşiroğlu / S. 58 İNCELEME: YÜZLER VE MASKELER Haluk Şevket Ataseven / S. 62 TİYATRODAN ÖNCE... TİYATRODAN SONRA... / S. 66

FESTİVAL ÖZEL HABER EĞİTİM FESTİVALİMİZE İLK DESTEK KÜLTÜR BAKANLIĞI'NDAN T.C. KÜLTÜR BAKANLIĞI TOBAV Devlet Tiyatroları Opera ve Balesi Çalışanları Yardımlaşma Vakfı 1. Uluslararası İstanbul Çocuk Tiyatroları Eğitim Festivali hazırlıkları genişleyerek devam ediyor. Kültür Bakanı Sayın Istemihan Talay ve Müsteşar Yardımcısı Sayın Nurcan Tokar'la yapmış olduğumuz görüşmeler çok kısa sürede sonuçlanmış ve Bakanlık olarak Eğitim Festivali'nin gereği ve önemi kabul edilerek maddi ve manevi destekleri gerçekleşmiştir. Türk tiyatrosunun ileriye dönük önemli projelerinden biri olduğuna inandığımız, çocuklarımızın tiyatroyla çok daha sağlam temeller üzerinde ilişki kuracakları bu etkinliğe desteklerini veren Kültür Bakanlığı'na çocuklar adına teşekkür ederiz. Projenin diğer önemli gelişmesi ise TOBAV'ın tüm birimleriyle Festivali desteklemesi ve bu büyük projenin TOBAV işbirliği ile gerçekleştirilecek olmasıdır. TOBAV Başkanı Sayın Tamer Levent, projeye her türlü desteği vereceklerini ifade ettiğinde, kendilerine TOBAV'la birlikte çalışmayı önerdik. Bu önerimiz olumlu karşılandı. İnanıyoruz ki, uluslararası deneyimleri, çeşitli festival organizasyonlanyla donanımlı TOBAV'ın katkılarıyla Çocuk Tiyatroları Eğitim Festivali çok daha güçlenecek. Türkiye Tiyatro Kurultayı'nda alınan karar doğrultusunda "Türkiye Çocuk Tiyatroları Alt Kurultayı'" düzenlenmesi görevi de Kurultay Genel Kurulu'nda Dergimize verildi. Mayıs 1998'in ikinci yarısında gerçekleştirilecek "Çocuk Tiyatroları Kurultayı" i alt yapısı çalışmaları çok daha sağlam bir içeriğe kavuşacak olan Festival ile Türkiye, çocuk tiyatrosu alanında yeni adımlar atmaya yönelecektir

EDİTÖRDEN Dikmen Gürün TOBAV'ın Kültür Bakanlığı katkılarıyla 15-17 Kasım tarihleri arasında Mersin'de düzenlediği Tiyatro Kurultayı bu ay Dosya konumuzu oluşturuyor. Tiyatromuz adına önemli bir girişim olan Kurultay'da varılan ortak kararlar geleceğe yönelik olumlu işaretler veriyor. Umudumuz, Sonuç Bildirgesi'nde belirtildiği gibi, bu kez alınan kararların yaşama geçirilmeleri doğrultusunda yakından izlenmeleri. Zehra Ipşiroğlu'nun Türkiye ve Almanya arasındaki kültür trafiğine yönelik saptamaları mekanizmanın tek yönlü işlemekte olduğunun altını çiziyor. Emre Koyuncuoğlu'nun Hollanda izlenimlerini derlediği yazısı da bu anlamda ilginç noktaları su yüzüne çıkartmakta. Söyleşilerimiz tiyatro alanında olduğu kadar sinema alanında da iddialı iki sanatçımız üstüne yoğunlaşıyor: Derya Alabora ve Haluk Bilginer. Ne mutlu ki beyaz perdenin cazibesine karşın her ikisinin de gözleri "tiyatro"dan başka bir şey görmüyor. Oyunculuk Sanatı, Çocuk Tiyatrosu, Bursa Semineri ve "Akrep", "Sanat", "Kozalar", "Ölüler Yaşamak İster" bu ayın diğer konuları, eleştirileri. Bir de eleştirinin eleştirisi var. Geçen ay çıkan "Godot'u Beklerken" eleştirisine oyunun yönetmeni tarafından verilen yanıt. Yazıyı, eleştirmenimizin yanıt hakkını saklı tutarak yayımlıyoruz. Geçtiğimiz ay Esen Çamurdan ve Nihal Geyran Koldaş ile yaptığımız "Çocukların Birey Olmalarını İstiyoruz" başlıklı söyleşide altını önemle çizmemiz gereken noktayı maalesef belirtmemişiz. Kendilerinden özür dileriz. Esen Çamurdan ve Nihal Geyran Koldaş Yaratıcı Drama çalışmalarını üç yıldır iki kültür arasında sıkışmış gecekondu çocuklarıyla birlikte onların gittikleri okullarda ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile işbirliği içinde sürdürüyorlar. 1998 yılında buluşmak üzere.. 9

HABERLER... Tiyatro Sanatçısı Sadettin Erbil Vefat Etti 1925 yılında istanbul'da doğan Sadettin Erbil, sanat yaşamına 1940 yılında Sarıyer Halkevi'nde başladı. 1943 yılında Şehir Tiyatrosu'na giren sanatçı, daha sonra Raşit Rıza, Ertuğrul Sadi Tek, Muhlis Sabahattin, Ezgi ve Çığır sahnelerinde çalıştı. Bulvar Tiyatrosu'nun öncüleri arasında yer alan Erbil, tiyatro oyunculuğunun yanı sıra sinemada da karakter rollerine çıktı ve televizyon dizilerinde yer aldı. Sanatçı, tiyatro oyuncusu ve sunucu Mehmet Ali Erbil'in babasıydı. İlk Karagöz Okulu Açıldı Türkiye'nin ilk Karagöz Okulu 15 Kasım'da İstanbul'da açıldı. Okul, Bugün Çocuk Vakfı Kültürevi'nde eğitime başlıyor. Açılışta konuklara "Salıncak" adlı Karagöz oyunu sunuldu ve "Tacettin Diker Karagöz Tasvirleri ve Kukla Sergisi" açıldı. Karagöz Okulu Genel Sanat Yönetmeni Tacettin Diker, yaptığı konuşmada yıllarını Karagöz'e verdiğini ve eski ustalardan çok şeyler öğrendiğini belirttikten sonra genç kuşaklara bu bilgileri aktarmanın önemini vurguladı. Hollanda Karagöz Kurumu kukla sanatçısı Henk Rotermundt da okul projesine destek vermek için istanbul'a geldi. Yunanistan Ulusal Tiyatrosu Yunanistan Ulusal Tiyatrosu 24 Kasım günü AKM Büyük Salon'da Euripides'in "Medea" adlı tragedyası ile İstanbullu sanatseverlerin karşısına çıktı. "Medea"yı Niketi Kontouri yönetti. 10 Yunanistan'ın önde gelen topluluklarından biri olan Ulusal Tiyatro, yapıtı, Ankara seyircisine de sundu. Antik dramaları sahnelemeyi geleneklerinin ve misyonlarının en önemli bölümlerinden biri olarak değerlendiren topluluk yurtdışında birçok oyun sahneliyor. Sivas Devlet Tiyatrosu Açıldı Kültür Bakın M. istemihan Talay, yönetmenliğini Ferdi Merter'in yaptığı "Seviyorlardı Yaşamı" adlı oyunun sahnelendiği Sivas Devlet Tiyatrosu'nun açılışını yaptı. Van, Erzurum ve Konya Devlet Tiyatroları' da Aralık ayında perdelerini açıyor. Kültürle bütünleşmeyen hiçbir gelişmenin toplumun ileriye gitmesine yeterli katkı sağlayamadığını söyleyen Kültür Bakanı Talay, "Artık dünyada sadece ekonomilerin değil, kültürel değerlerin ve sanatsal gücün yarışması var. Türkiye, önümüzdeki günlerde sanat faaliyetlerinde dışa açılma konusunda başarılarına yenileri ekleyecek ve dünyada Türk sanatının, kültürünün tanıtılmasına en önemli katkıyı ortaya koyacaktır" dedi. Bu arada, Van Devlet Tiyatrosu, Rahmi Dilligil'in yönettiği 'Sarı Naciye' adlı oyunla 9 Aralık Salı günü, Erzurum Devlet Tiyatrosu Ensar Kılıç'ın yönettiği 'Can Bebek' adlı oyunla 2 Aralık günü, Konya Devlet Tiyatrosu ise Tansu Aytar'ın yönettiği 'Tamirci' adlı oyunla Aralık Cuma günü perdelerini açacak. Yeni tiyatrolar, yerleşik sahnelerindeki temsillerinin yanı sıra, kendi bölgelerindeki komşu il ve ilçelere düzenleyeceği turnelerle tiyatro etkinliklerini taşıyacak. Dinçer Sümer'in Yeni Kitabı Tiyatro sanatçısı ve oyun yazarı Dinçer Sümer'in "Gecenin Kulları" ve "Memuroğlumemur" isimli iki oyunu Mitos/Boyut Yayınevince tek ciltte yayımlandı. "Gecenin Kulları" Ankara Devlet Tiyatrosu ve istanbul Şehir Tiyatroları'nda sahnelenmiş ve TOBAV ödülünü almıştı. Ankara ve istanbul'da iki sezon kapalı gişe oynayan "Memeroğlumemur" ise Kültür Bakanlığı ödülünü almıştı. "Pera Palas" Amerika'da Lark Tiyatrosu'nda Sinan Ünel'in yazdığı ve Steven Williford'un yönettiği "Pera Palas" New York Lark Tiyatrosu'nda perde açtı. Defne Halman'ın da rol aldığı oyun üç

uşak istanbul'u ve istanbul'a gelen atılılar'la Türkler arasındaki ilişkileri onu alıyor. Bu oyun ile 1996 John iassner Ödülü'nü alan Sinan Ünel aynı amanda 1997 Panowski Yeni Oyun idülü'ne de aday. Lark, yeni yapıtlar zerinde duran ve incelediği başvurular rasından her yıl önce sekiz oyun seçen e okuma aşamasından sonra bu sayıyı ahnelemek üzere üçe indiren bir iyatro. "Pera Palas" bu yıl başvuran 300 oyun arasından sahnelenme olanağını elde etmiş bir oyun. Anapolis 7-8-9 Kasım tarihlerinde Zarife'de Passenger Grubu tarafından sergilenen Anapolis ya da Ana ve Terk Edilmiş Evlatları" Durmuş Doğan'ın yönettiği bir çalışma. Koreografisini M. Wolf, ışık tasarımını Levent Öget'in gerçekleştirdiği bu yapımın müziği Zekai Kardeş'e ait. Yapım "megapol" diye nitelendirilen kentsel oluşumların değişik soyutlarını, istanbul özelinde gözler önüne seren bir yapım olarak tanımlanıyor. Oyunun çıkış noktasını doğudan ve batıdan gelmiş, arayış çindeki yeni kentlilere İstanbul'un neler sunabileceği, onları nereye ve nasıl yönlendirebileceği oluşturuyor. Çağdaş Türk Tiyatrosu'nda On Yazar Prof. Dr. Ayşegül Yüksel, Mitos/Boyut yayınlarından çıkan bu kitabında çağdaş Türk tiyatrosunu oluşturmada önemli katkıları olmuş on oyun yazarına ve onların oyunlarına ilişkin inceleme yazılarını içeriyor. Bu yazarlarımız: Nâzım Hikmet, Aziz Nesin, Melih Cevdet Anday, Oktay Rifat, Haldun Taner, Sabahattin Kudret Aksal, Turgut Özakman, Vasıf Öngören, Oktay Arayıcı ve Memet Baydur. incelenen yazarların tüm oyunları (Memet Baydur hariç) ele alınıp, oyun ve yazar üzerine genel bir değerlendirme yapılıyor; oyunların tiyatro sanatımıza kazandırdıkları belirleniyor. Tiyatro Oyun Yazım Yarışması Sonuçlandı "Sürekli Aydınlık için Bir Dakika Karanlık" kampanyasına destek vermek için Dario Fo ve Franca Rame'nin Türkiye Temsilcisi F&N Ajans tarafından gerçekleştirilen Tiyatro Oyun Yazım Yarışması sonuçlandı. Zeynep Oral, Ahmet Levendoğlu, Tamer Levent, Işıl Kasapoğlu ve Halil Ergün'den oluşan yarışmanın değerlendirme kurulu üyeleri; "Nadide Bir Işık" oyunuyla Süheyla Uysal'a büyük ödülü verirken, ikinciliği "Teodora" oyunuyla Can Şahan'a ve üçüncülüğü "Gemi Düdükleri Yasaktı" oyunuyla Mürsel Yaylalı'ya verdiler. Değerlendirme kurulu ayrıca Hasan Öztürk'ün "Bir Başka Kafeste" adlı oyununa mansiyon verdi. Yarışmayı kazanan birinci oyuna 100 milyon, ikinciye 75 milyon ve üçüncü oyuna 50 milyon gibi sembolik para ödülleri verildi. Oyuncular Tiyatro Grubu Oyuncular Tiyatro Grubu kuruluşunun 6. yılında "Işık İnsanları" adlı oyunları ile 12 Aralık'tan itibaren Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı Kültür Merkezi'nde perdelerini açıyor. Daha önceki yıllarda "Matmazel Julie", "Hayat Çok Güzel", "Bahar İsyancıdır", "Araba" gibi oyunlara imzasını atmış olan Oyuncular Tiyatro Grubu 1997-98 tiyatro sezonu için Aiskhylos, Sophokles ve Sadık Türksavaş'ın metinlerinden Selma Köksal'ın kurgulayıp yönettiği "Işık İnsanları" adlı oyunu12 Aralık'tan itibaren her Cuma, Cumartesi 20.30'da Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı Kültür Merkezi'nde (Sıraselviler Cad. No: 48/4 Taksim-lstanbul) sergileyecekler. Oyundaki tüm roller Gülsüm Soydan, Selma Koksal, Metin Arslan ve Cem Safran tarafından paylaşılıyor. Oyunun giysi tasarımını Berna Sarıtaş, ışık tasarımı ve sahne enstelasyonlarını Kamil Fırat, dekor tasarımını Aslı Tülüoğlu ve Zafer Kaymaz yaptı. içice geçmiş "Prometheus" (Sabahattin Eyüpoğlu, Azha Erhat çevirisi), "Antigone" (Brecht uyarlamasıyla Ahmet Cemal çevirisi) tragedyalarıyla, Sadık Türksavaş'ın yorumladığı "Pandora", "Phaethon" ve gene "Prometheus" mitoslarından oluşan oyunun ana teması, soyut ve somut anlamda ışık kavramında odaklaşıyor. Metaforik olarak ışık; aydınlatma, ileriye doğru gitme, el verme ve elbette karanlığa, zorbalığa baş kaldırma anlamlarında kullanılıyor. Oyunun orijinal ismi ise Bergama Belediye Başkanı Sefa Taşkın'ın "Mysia ve Işık insanları" adlı kitabından alınmış olup gene "Işık insanları" adlı bu oyunun oluşumu için aynı adlı kitap itici güç olmuştur. Tiyatro Kübele Perdelerini Açıyor İstanbul'da geçtiğimiz sene çalışmalarına başlayan Tiyatro Kübele, geçen yıl Kocamustafapaşa, Ayvalık, Denizli seyircisine oynadıkları "Kübele" adlı oyunla perdelerini açıyor. Müzikal komedi olan oyunu, yönetmen Savaş Aykılıç, Aristophanes'in Lysistrata adlı oyunundan uyarlamış. Barış ve savaşa, kadın ve erkeğe yönelik durumları komikleştirerek eleştiren oyunda; Betül Kızılok, Ayşegül Bingöl, Tülin Ceylan, Hüsnü Demiralay, Tuğrul Kaynak, Savaş Aykılıç, ilyas Aslan oynuyor. Danslarını Leman Giritli ve Eftal Gülbudak, müziğini Melek Celayir'in yaptığı oyun Aralık ayında Akmerkez karşısındaki Akatlar Kültür Merkezi'nde oynuyor. 11

TOBAV İstanbul Şubesi'nde Yeni Yönetim TOBAV İstanbul Şubesi'nin 7 Kasım 1997'de gerçekleştirilen Olağan 2. Genel Kurulu'nda iki liste seçime girdi. "Ses" grubu olarak seçime giren; Orhan Kurtuldu, Halit Başarır, Simay Küçük, Abidin Kırkoç, Nil Berkan, Ayfer Zeren ve Suat Arıkan'dan oluşan ekip seçimleri kazandı. Seçim sonrası yeni yönetim adına Şube Başkanı Orhan Kurtuldu ile önümüzdeki dönemde gerçekleştirmeyi tasarladıklarını konuştuk. Kurtuldu, Roosvelt'in 'Zahmetsiz başarı olmaz' sözünü ilke edinerek yola çıktıklarını, sanatı sevdirmeyi ve sanatçının sesi olmaya aday olduklarını, belirttikten sonra ilkelerini sıraladı; TOBAV Yönetimi olarak, Atatürk devrimlerinin ve cumhuriyetin laik ve demokratik yapısının savunucusuyuz. Düşünce ve ifade özgürlüğünden yanayız. Ödenekli sanat kurumlarında "özerkleşmeyi" savunuyoruz. Kültür Bakanlığı bütçesi, genel bütçenin içinde, %1Ye çıkarılmalıdır. Konservatuvar mezunlarına öğretmenlik hakları verilmelidir. 8 yıllık temel eğitimde sanat mutlaka yer almalıdır. Bütün illerde ve merkez ilçelerde standart tiyatro binaları yapılmalıdır, diye tanımladıktan sonra, TOBAV İstanbul Şubesi'nin iki yıllık görev süresi içinde gerçekleştirmeyi hedefledikleri konusunda şu açıklamayı yaptı: 7- TOBAV Ödülleri; Tiyatro-Opera-Bale alanlarında ve çeşitli dallarda verilecektir. 2- Çocuk oyunu yazım yarışması. 3- TOBAV Kütüphanesinin kurulması. 4- TOBAV in Internet'e geçmesi. 5- "Sanatsız demokrasi olmaz" sloganı ile Milli Eğitim Kurumları arasında "Resim-Şiir-Kompozisyon alanlarında yarışmalar düzenlenecek ve TOBAV Ödülleri verilecektir. 6- TOBAV Çocuk tiyatrosu, Dans Gurubu ve TOBAV Korosu kurulacaktır. 7- kurumsallaşma, özerklik, örgütlenme, çocuk tiyatroları, özel tiyatrolar başlıkları altında panel, açık oturum ve konferanslar düzenlenecektir. 8- Kültür ve sanatımıza emek vermiş Cumhuriyet sanatçılarına "Saygı Geceleri" düzenlenecektir. 9- TOBAV, Afife Jale Sahnesi'nin eksikliklerinin tamamlanarak açılması. TOBAV İstanbul Şubesi'nin yeni telefonu (0.212)293 90 64 Akademi İstanbul Tiyatro Bölümü Öğrencileri Akademi istanbul Tiyatro Bölümü Öğrencileri Turgay Nar'ın yazdığı Ahmet Levendoğlu'nun yönetmenliğini üstlendiği "Hitit Güneşi" adlı oyunu 15-16 Kasım tarihlerinde sahne Foks'ta sahneledi. Ahmet Levendoğlu Atölyesi öğrencilerinin temel rolleri üstlendiği, Işıl Kasapoğlu Atölyesi ile ikinci sınıf öğrencilerinin de katılımlarıyla gerçekleştirilen oyun, Hitit döneminin en güçlü krallarından biri olan Şuppiluliuma'nın iktidar tutkusu üzerine kurulu. "Hitit Güneşi", Akademi istanbul tiyatro bölümü öğrencilerinin bu yıl sahneleyecekleri üç oyundan ilki oldu. Oyun, basında "Öğrencilerden profesyonel bir yorum", "öğrenciler umut veriyor", "ortanın üstünde bir başarı" gibi tanımlarla yankılandı. HABERLER İsmet Küntay Ödülleri 22. ismet Küntay Tiyatro Ödülleri sahiplerini buldu. En iyi Yapım ödülünü Ergin Orbey'in tiyatroya uyarladığı ve yönettiği Nâzım Hikmet'in "Kuvayı Milliye" adlı yapıtı aldı. En iyi Yönetmen ödülünü Sönmez Atasoy'un "Kendi Gök Kubbemiz" adlı yapıtını sahneleyen Şehi Tiyatroları sanatçısı Engin Uludağ'a verildi. Toron Karacaoğlu yine aynı oyundaki yorumuyla En iyi Erkek Oyuncu ödülünü aldı. Aslı Içözü de "Ayrılık"taki rolüyle En İyi Kadın Oyuncu ödülüne değer görüldü. Hayati Asılyazıcı, Sibel Aslan, Doğan Koloğlu, Nadide Küntay ve Sevgi Sanlı'dan oluşan seçici kurul En Başarılı Oyun Yazarı dalında ödül vermedi. Özdemir Han Vefat Etti Tiyatro ve sinema sanatçısı Özdemir Han vefat etti. Sinema yaşamına Yeşilçam'da başlayan ve tiyatroya 36 yılını veren Han bir süre Dormen Tiyatrosu'nda çalıştı ve 1961 yılında "Kral Lear" ile Şehir Tiyatrolarına geçti. "Atinalı Timon", "Cesaret Ana", "Resimli Osmanlı Tarihi" M793", "Tensing" ve "Altın Post" sanatçının rol aldığı bazı oyunlar. 12

BU AY SAHNEDEKİLER Tiyatro: İstanbul Şehir Tiyatroları Yazan: Bertolt Brecht Çeviren: Yılmaz Onay Yöneten: Yücel Erten Sahne Tasarımı: Mustafa Asım Giysi Tasarımı: Türkan Kafadar Müzik: Paul Dessau Oynayanlar: Arif Akkaya, Ertuğrul Postoğlu, Hüseyin Köroğlu, Candan Sabuncu, Şenay Saçbüker, Ersin Umulu, Harika Özova, Sevgi Sakarya, Kemal Kocatürk, Bahtiyar Engin, Ümit imer, Ayşegül Işsever, Semah Tuğsel, Yavuz Şeker, Aslı Öngören, Şebnem Köstem, Can Ertuğrul, Kubilay Renbeklioğlu, Kutay Kırşehirlioğlu, Murat Bavlı, Metin Çoban, Naşit Özcan, Ayhan Kavas, Mehmet Gürhan Brecht 1944-45 yılları arasında yazdığı bu oyunda emek vermeden hiçbir şeyin sahibi olunamayacağını vurgular. Emek verilenin daha yüce daha değerli olduğunu anlatılır. Tiyatro: Tiyatro Bakış Yazan: Neil Simon Çeviren: Betül Mardin Yöneten: Göksel Kortay Oynayanlar: Göksel Kortay, Alp Oyken, Özlem Savaş, Hakan Gerçek Ünlü Amerikalı komedi yazarı Neil Simon'un en parlak oyunlarından biri olan "Çıplak Ayak" yeni evli bir çiftin, bir binanın dokuzuncu katındaki, minicik, soğuk, eşyasız dairelerindeki ilk gecelerinin öyküsü ile başlıyor. Daha sonra bunca karmaşanın arasına, yıllardır o çatı katının tepesindeki bir odacıkta yaşayan yaşlı, çapkın bir emekli ateşe ve onları ziyarete gelen gelinin annesi de eklenince bir dizi komik olay ardarda sıralanıyor. Tiyatro: Tiyatro Bakış Yazan: Nezihe Araz Yöneten: Hakan Altıner Özgün Müzik:Cem İdiz Oynayanlar: Haluk Kurdoğlu, Tomris Oğuzalp, Zafer Ergin, Sermin Hürmeriç, Ayberk Attila, Mümtaz Sevinç, Mehmet Ulay, Gazanfer Ündüz, İsmail H. Şen, Özlem Çakar, Yonca Cevher, Demet Meva, Fatih Koşkan, Nüzhet Öyken "Saat Dokuz Sıfır Beş" adlı oyunumuz, bugüne kadar sadece kitap, televizyon ve sinema aracılığıyla, kendinden sonraki kuşaklara ulaşabilen büyük önder Atatürk'ün ilk defa "ete, kemiğe bürünüp" izleyicilerle yüzyüze getiriyor. Tiyatro: istanbul Şehir Tiyatroları Yazan: Joseph Kesselring Uyarlayanlar: Reşiha C. Vafi, Vasfi Rıza Zobu Yöneten: Çetin Ipekkaya Sahne Tasarımı: Ersin Satgan Dekor Tasarımı: Türkan Kafadar Işık Tasarımı: Kazım Öztürk Müzik: Önder Bali Oynayanlar: Suna Pekuysal, Devrim Parscan, Orhan Hızlı, Metin Zakoğlu, Demiray Erül, Murat Derya Kılıç, Ani Ipekkaya, Oya Palay, Cem Davran, Ali Karagöz, Oktay Süzbir, Dinçer Çekmez, Arslan Kaçar, Necdet Yakın Olay 1950'li yıllarda istanbul'da Ihlamur'un eski konaklarından birinde geçer. Dedelerinden kalan konakta birlikte yaşayan iki yaşlı kızkardeş ve akıl hastası olan yeğenleri kendilerinden hiç beklemeyen bir dizi olaya neden olurlar. Zaman zaman onları ziyarete gelen gazeteci yeğenleri bu olayları öğrenince kendi usulünce çözmeye çalışırken, yıllardır aileden kopmuş ve başka ülkelerde yaşamış olan en büyük yeğenin ani dönüşü ile durum iyice karmaşaya dönüşür. 13

BU AY SAHNEDEKİLER Tiyatro: İzmit Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu Yazan: William Shakespeare Çeviren: Sabahattin Eyüboğlu Yöneten: Işıl Kasapoğlu Sahne Tasarımı: Efter Tunç Giysi Tasarımı: Efter Tunç Işık Tasarımı: Işıl Kasapoğlu Oynayanlar: Tardu Flordun, Zuhal Gencer, Ufuk Aşar, Serhat Tutumluer, Barış Falay, Veysel Sami Berikan, Mehmet Çevik, Betül Çobanoğlu, Funda İlhan, Gaye Filiz Çele, Nazan Koçak Çetin, Zeliha Kaynak Çetinkaya, Meltem Özsavaş, Ebru Sigalı, İbrahim Şendoğan, M. Eylem Tanrıver, Aysel Yılmaz, Engin Benli, Şafak Karalı, Esra Bezen Bilgin, Aydın Sigali, Ahmet Yaşar Özverdi, "'Hamlet' her çağda, o çağın insanlarını ve sorunlarını yansıtabilecek bir oyun. 'Hamlet'te çeşitli sorunları irdeliyor, siyasi, ahlaksal ve aşk sorunlarının yanı sıra, ölüm, sonsuzluk ve yeniden doğuş kavramları da ele alır. Hemen herşey vardır bu oyunda, yaşamın ta kendisi gibi. Yorumumuzda da, hepsi saklı kaldı. Hiçbirinin altını daha kalın çizgilerle çizmedik. Bu da en kalın hatlarıyla politik bir bakış açısının gerekliliğini ortaya çıkardı. Böylece, 'Hamlet'i ele alırken içerdiği "siyasi eleştiri" yorumumuzu yönlendiren en önemli dinamik oldu." Tiyatro: Sadri Alışık Tiyatrosu Yazan: Selim ileri Yöneten: Aliye Uzunatağan Oynayanlar: Çolpan ilhan, Nurseli idiz, Aytaç Öztuna, Koksal Engür Kuvayi Milliye yılları ve Cumhuriyetin kuruluş yıllarında yaşamış dört kahraman kadın; Halide Edip, Afife Jale, Fikriye Hanım ve Latife Hanımların hikâyesi... Tiyatro: Tiyatro İstanbul Yazan: Yasmina Reza Çeviren: Gencay Gürün Yöneten: Gencay Gürün Sahne Tasarımı: Nilgün Gürkan Giysi Tasarımı: Nilgün Gürkan Işık Tasarımı: Ali Taygun Oynayanlar: Cihan Ünal, Can Gürzap, Cüneyt Türel "Sanat", sanatın günümüz insanının hayatındaki gerçek yerini ve ticari bir meta haline dönüşmesiyle, kişiye statü sağlama özelliği yüklenmesinin suni etkilerini çarpıcı ve eğlenceli diyaloglarla tartışan, çok zekice yazılmış bir oyun. Ama oyun kişilerinin -dolayısıyla oyunun- asıl meseleleri; apayrı karakterdeki bu üç erkek arkadaşın birbirleriyle ilişkileri. Birbirleriyle ilişkilerinin de ötesinde, her birinin "kendi"si. Yani "Sanat" bize yine insanı, insanı ve yalnız insanı gösteriyor. 14

DOSYA TÜRKİYE TİYATRO KURULTAYI

TÜRKİYE TİYATRO KURULTAYI M. İstemihan Talay Kültür Bakanı "HALKIMIZDA DOĞAL BİR KÜLTÜR SANAT SEVGİSİ VAR" 75-76-77 Kasım 1997 tarihlerinde Mersin'de gerçekleştiren "Türkiye Tiyatrolar kurultayı"nın açılışında, Kültür Bakanı Sayın Istemihan Talay'ın yapmış olduğu açış konuşmasının tam metnini yayımlıyoruz. TOBAV'ın Sayın Genel Başkan ve yöneticileri, değerli sanatçılar, değerli konuklar, ilimizin çok değerli yöneticileri, değerli basın mensupları, hepinizi öncelikle sevgi ve saygıyla selamlıyor ve ilimize hoş geldiniz diyorum. TOBAV olarak Mersin'de böyle bir tiyatro kurultayını düzenleme kararınızı şükranla karşılıyorum. Çünkü toplum genellikle sanatçıları sahnelerden izlerler veya yazarları kitaplarının, makalelerinin üzerindeki isimler olarak tanırlar. Kültüre değer veren, sanatçıya ve sanata hizmet eden bu değerli insanları, kendi yanında görmek isteyen Mersinlilerle bu toplantıda bütünleşmeniz ve birlikte olmanız bizim için çok büyük bir onur kaynağı olmuştur. Sevdikleri, takdir ettikleri, özellikle sanat dalındaki kişileri kendi yanlarında görmek, elle tutulacak bir seviyede onlara yakın olabilmek insanlar için büyük bir mutluluk kaynağıdır. Ben bir sanat izleyicisi olarak bu duygularımı aktarıyorum. İnanıyorum ki Mersinliler de aynı duyguyu paylaşıyorlar. Değerli arkadaşlarım, bakanlığa başladıktan kısa bir süre sonra önüme bir onay getirildi. Onaya sunulan yazıda

ekim ya da kasım aylarında bir kültür şurasının yapılması şeklinde bir öneri vardı. Ben, bu tip bürokratik ve sadece bakanlığın iç yapısı içerisinde oluşturulan kültür ve sanat gibi konularla ilgili organizasyonlara hep karşı olmuştum. Çünkü böyle bir ortamda özgürce yeni düşüncelerin, yeni sonuçların ortaya çıkmasını beklemenin biraz fazla iyimserlik olacağını düşünürüm. O nedenle böyle bir oluşumu bakanlık olarak yapmak yerine sivil toplum örgütleriyle, onların kurumlarıyla işbirliği içerisinde yapmayı ve her alanda yeni düşüncelerin ortaya çıkmasını sağlamak gibi bir politikayı benimsemeyi yararlı gördük. Hepiniz hatırlayacaksınız, bundan kısa bir süre önce İzmir'de, izmir Kültür ve Sanat Eğitim Vakfı'nın yönetiminde ve organizasyonu içerisinde 1. Ulusal Kültür Kurultayı gerçekleştirildi. Tamamen kendilerinin saptadığı ve çok değerli bilim adamlarının katılımıyla Türkiye'ye ışık tutacak çok güzel düşüncelerin bir sistematik içerisinde yaratıldığı, ortaya konduğu bir kongre olarak hepimizin göğsünü kabartan bir çalışma yapıldı. Bugün de burada aynı anlayış içerisinde, bir tiyatro kurultayı gerçekleştiriliyor. Sayın Levent'in belirttiği gibi sadece tiyatro sanatıyla ilgili olan sanatçıların değil, aynı zamanda buna yakın disiplinlerde görev yapan çok değerli katılımcıların da katkısıyla bu organizasyon gerçekleştiriliyor. Bunun elbette hem tiyatro hayatımıza hem sanat kurumlarımıza hem de bakanlığımıza çok önemli katkı ve sonuçları olacaktır. Bunların beklentisi içindeyiz. Demokratik bir süreçte belli kararları tek başınıza almak ve uygulamak şansınızın olmadığı bir gerçek. Zaten demokrasinin içeriğinde bir uzlaşma var. Bir dayatmadan ziyade herkesin kendi pozisyonlarını dikkate alan ama başka pozisyonların varlığını da göz önünde bulunduran yaklaşımla bir uzlaşmanın gerçekleşmesi söz konusu. Elbette sanat kurumlarının yönetimleri, bunların örgütlenme biçimleri, mevcut koşullarda artık Türkiye'nin geldiği ekonomik ve sosyal düzeyde de kıyaslandığında, bu yapılar içerisinde yürütülemez bir noktaya geldiği anlaşılmaktadır. Bu gerçek tespit edilmiştir. Ama bu gerçeğin nasıl bir başka yönetim biçimine dönüştürüleceği konusunda elbette araştırmalar, değerlendirmeler yapılacak, fakat daima karşılıklı pozisyonların ön planda tutulması anlayışı dikkate alınacaktır veya alınmalıdır. Ben, başta da belirttiğim gibi iyi bir izleyici olarak ve Türkiye Cumhuriyeti'nde sanatsal kurumların gelişimi hakkında bazı bilgileri bir sentez haline dönüştürecek değerlendirmeler içerisinde şöyle bir noktaya ulaşıyorum. 1930'lu yıllar hem ekonomi alanında hem sanat ve kültür alanında devletin destek vererek bu kurumları yarattığı bir dönem. Halkın kültür birikimi elbette var. Kurumsallaşmamış bir kavramı yapısallaştırmak zorunluluğuyla, devletin yönetiminde, devletin desteğinde bu kurumlar ortaya çıkarıldı. Aynı durum ekonomik açıdan da geçerli. Bir özel sektör olmadığı, bir girişim olmadığı için bunun karşılığında KİT'ler doğudu. Yani devletin doğrudan doğruya ekonomiye müdahale ettiği bir dönem. Ama bu süreç ekonomide yeni oluşumları gündeme getiridi. Bir müteşebbis ve sanayi kesimi ortaya çıktı. Aynı durumu sanatsal açıdan incelediğiniz zaman belki üç - beş yıl öncesine kadar değil ama, bugünlerde sanatta da yeni yapılanmaların oluşma zorunluluğunun ortaya çıktığı görüldü. Ekonomide iki önemli kavram var. Bunlardan bir tanesi verimlilik, bir tanesi de çalışanlar için güvencedir. Sanatta bu, güvence artı yaratıcılık biçiminde ortaya çıkıyor. Yani yaratıcılığın olmadığı bir yerde güvence tek başına sanat için bir anlam taşımıyor. Ama güvencenin tamamen ortadan kalkması da yaratıcılığı engelleyen bir başka unsur haline dönüşüyor. Dolayısıyla bir dengenin sağlanabilmesi için, uzlaşmanın bu kavramlar arasında da gerçekleştirilmesi zorunluluğu var. Dolayısıyla bizim arayışlarımız ve yaklaşımlarımız bu dengeyi kurmak 17

şeklinde olmalıdır. Tamamen devletin desteğinden kopuk veya uzaklaşmış bir sanatsal yaşam acaba ne ölçüde ve bir anlamda da sanatı ayakta tutan bir unsuru sağlayabilecektir veya gerçekleştirebilecektir. Bunlar cevaplandırılması gereken sorulardır. Ama devletin güvence veriyorum diyerek sanatı baskı ve boyunduruk altında tutması da elbette kabul edilemez. Şimdi yeni bir oluşum var; özellikle özel sektör, sanayiciler toplumun sanata ve kültüre önem veren bireyleri, kendi aralarında örgütlendiriyorlar. Sanat kulüpleri kuruyorlar, vakıf oluşturuyorlar ve değişik alanlarda sanatın yücelmesine, büyümesine devletten bazen hiçbir katkı beklemeden kendi imkânlarıyla veya bir dayanışma sonucunda çok büyük destekler sağlıyorlar. Eskiden, hepiniz bilirsiniz varlıklı insanların genellikle bağışları hayır kurumlarına dönük olarak ortaya çıkardı. Şimdi varlıklı kesimler, toplumda belli bir prestiji elde etmek isteyen kesimler bu prestijin sanatla ortaya çıktığını görmeye başladılar. Büyük kurumlar bienaller düzenliyorlar, resim sergileri açıyorlar, yurtdışındaki konservatuvarlarda, öğrencilerin eğitim görmeleri için burslar sağlıyorlar ve giderek gördüğümüz kadarıyla bu gelişme sanata ve kültürel kurumlara dönük olarak bir ağırlık kazanıyor. Bugün için toplumda prestijin unsuru, sanat ve kültürle bütünleşmiş bir görüntü kazanmak. Bir gerçeği daha ifade etmek istiyorum. Bizim halkımızda doğal bir kültür ve sanat sevgisi var. Bu bizim Anadolumuzun o binlerce yıllık kültürel serüveninin bir ürünü. Bunu genlerimizde taşıyoruz. Bir eğitimle veya çok önemli okullardan mezun olmakla ilgili bir olay da değil. Sanata ve sanatçıya karşı saygı ve ilgi toplumun her kesiminde mevcut. davranış değildi. Bir içtenlik vardı. O açıdan sanat ve kültür yaşamımızın gelecekte çok daha yaratıcı, çok daha güçlü olacağına inanıyorum. Bu altyapı halkımızda mevcut. Uluslararası sanatçılarımız var. Bana göre sanatçılarımızın en büyük şanssızlığı dışa açılma konusunda kendilerine sürekli engel çıkarılmış olmasıdır. Bakanlığa geldikten sonra gerek orkestralarımızın gerek sanat kurumlarımızın yurtdışına açılmaları konusunda kararlar aldım. İstanbul Operası'nın Danimarka'ya gitmesini sağladım. Kısa bir süre önce içel Opera ve Balemizi, Gürcistan Acera'ya gönderdim. Biraz önce Müdür Bey orada çok büyük bir ilgiyle karşılandıklarını ifade etti. Şimdi Kıbrıs'la çok önemli bir kültürel bağ oluşturuyoruz. Bunu geçici veya birkaç haftalık süreç olarak değil süreklilik içerisinde yürüteceğiz. Her hafta belki de her gün bu kurumlar Kıbrıs'ta vatandaşlarımızla bütünleşecek. Birkaç gün sonra Mersin'e, Ankara'dan Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası konserler vermek için gelecek. Daha önce de belirttiğim gibi sanat ve sanatçı halka ulaştırıldığı ölçüde, halktan sevgiyi, saygıyı görüyor mutlulukla karşılanıyor. Bunu bir program çerçevesinde gerçekleştirmek mecburiyetinde olduğumuzu düşünüyorum. Üzerinde durduğumuz konular çok uzun ve değerlendirmeye açık. Bugün burada bir tiyatro kurultayının yapılmış olması Mersinimizin sanat ve kültür hayatı açısından önemli bir adımdır. Bu kurultay, Türkiye'ye ve bakanlığa yönelik öneriler açısından dikkate alınması gereken bir çalışma olarak düşünülmelidir. Bütün katılımcılara tekrar teşekkür ediyor, kendilerine başarılar diliyor, sevgiler ve saygılar sunuyorum Ben bunu iki gün önce Samsun'da Atatürk Kültür ve Sanat Treni'ni orada karşılayıp, Samsun Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen sanat gösterilerinde çok yakından izleme imkânı buldum. Bale sanatçılarımızı, opera sanatçılarımızı, orkestramızı ayakta alkışlarla karşıladılar. Bu, sadece hoş geldin anlayışı içerisinde yapılan bir 18

TÜRKİYE TİYATRO KURULTAYI TÜRKİYE TİYATRO KURULTAYI" ÜSTÜNE KISA NOTLAR TOBAV'ın 15-16-17 Kasım '97 tarihlerinde Kültür Bakanlığı'nın katkılarıyla Mersin'de düzenlediği Türkiye Tiyatrolar Kurultayı geniş bir katılımla gerçekleşti, ilk gün, TOBAV Başkanı Tamer Levent, Mersin Valisi Şenol Engin ve Kültür Bakanı Istemihan Talay'ın Mersin Kültür Sarayı'nda (eski Halkevi binası. Bugün de opera, bale, tiyatro gibi çeşitli sanat etkinlikleriyle Mersinlilere hizmet ediyor.) yaptıkları konuşmaları Mersin Merit Oteli'nde başlayan komisyon çalışmaları izledi. TOBAV, ayrı gruplar halinde tartışmaya açtığı konuları altı başlık altında toplamıştı: "Kurumsallaşma (model oluşturma)", "Hak arama oluşumları", "Tiyatro sanatının hukuksal olarak Türkiye demokrasisindeki yeri", "Tiyatro eğitimi ve sorunları", "Belediye tiyatroları", "Ödenekli tiyatrolarda olması ve olmaması gerekenler". Tiyatroya yönelik pek çok asal sorun öncelikle bu komisyonlarda ardından da genel kurul toplantısında gündeme getirildi, tartışıldı. Üçüncü günün bitiminde de varılan ortak kararlar tam metnini dergimiz sayfalarında yayımladığımız "Sonuç Bildirisi" ile açıklandı. Sonuç Bildirisi'nin taslağında kendi grupları adına imzası olanlar; Prof. Dr. Nurhan Karadağ, Seçkin Selvi, Ahmet Mümtaz Taylan, Yılmaz Onay, Oğuz Tunç, Sündüz Hasar, Ahmet Gülhan, Emre Koyuncuoğlu, Dr. Türel Ezici, irfan Kuruüzüm, Prof. Murat Tuncay ve Turhan Karakaş'tı. Daha sonra, Genel Kurulda yapılan tartışmaların sonunda, sonuç bildirisi aynen benimsenerek Genel Kurul delegelerince kabul edildi. Her komisyondan iki temsilcinin katılımıyla hazırlanan bu bildiride altı çizilen bir husus daha önce Namık Kemal Zeybek'in bakanlığı sırasında düzenlenmiş olan Kurultay sonuçlarına bakarak, bu kez alınan kararların hayata geçerilmesi yönünde somut adımlar atılması gereğinin üzerinde durulmasıydı. Fikri Sağlar'ın bakanlığı döneminde de yine Mersin'de TOBAV ve MEKSAV'ın birlikte düzenledikleri "Tiyatro Yönetimi ve işletmecilik Sorunları" semineri ve onu izleyen Uludağ Semineri'nde yapılan önemli çalışmalar bellek tazeleme açısından burada belirtilmelidir. Bellek tazelemenin ötesinde; bu süreçte elde edilen sonuçların, varılan noktaların bir kez daha irdelenmesi, bundan sonra atılacak adımlar bağlamında da yararlı olacaktır. Kurultayda altı çizilen sorunların, çözüm arayışlarının, eleştirilerin daha sonra yayınlanacak olan bir kitapçığın sayfaları arasında sıkışıp kalmaması, çalışmaların nasıl bir gelişim izlediğinin takip edilmesi gerekliliği katımcıların ortak görüşüydü. Komisyon raporlarında, ve Genel Kurul görüşmelerinde bu husus üzerinde ısrarla durulması, kurultaya katılan kuruluşlar arasında iletişim kurulması zorunluluğunun vurgulanması ve giderek oluşturulacak küçük komisyonlarda yeniden bir araya gelme istemi katılımcıların aynı temel noktada buluştuğunu gösteriyordu. Türk tiyatrosu adına dinamik bir yapılanma için gerekli mekanizmalara işlerlik kazandırmak amacıyla gerçekleştirilen kurultayın böylesine geniş bir katılımla desteklenmesi, sorunlar ve çözüm önerileri üzerinde önemle durulması geleceğe yönelik olumlu işaretler veriyor. Umutlar, bu işaretleri izleyecek somut adımlar üstüne odaklı. Kurultay notlarımıza çeşitli görüşlerle devam ediyoruz: 19

Nurcan Tokar (Kültür Bakanlığı, Müsteşar Yardımcısı): Çok kısa olarak, kurultay beklediğimiz ölçüde verimli ve olumlu geçti diyebilirim. Çünkü yapılan tartışmalar sonucu katılımcılar genelde oy birliğiyle birtakım ana başlıklar konusunda prensip kararlara vardılar ve kurultay sonunda yapılan çalışmalardan ve elde edilen sonuçlardan memnuniyetlerini açıkça ifade ettiler. Biz zaten Bakanlık olarak bu işi desteklerken sanatın ve tiyatronun daha çağdaş bir düzeye ulaşmasını tiyatroya hizmet veren sanat çalışanlarının problemlerinin giderilmesini hedeflemiştik. Sanıyorum büyük ölçüde bu hedefimize yaklaştık. Problemler olmasa dahi belirli periodlarda bu tür çalışmaların yapılması en azından üretilen değerlerin daha çağdaş, daha kaliteli olmasını sağlayacağı inancındayız ve bu kurultayda alınan kararlardan biri de iki sene sonra tekrar bir kurultay yapılması. Bu açıdan bu kararı da son derece yerinde ve doğru olarak görüyorum ve dilerim ki iki yıl sonraki yönetimlerde bizler kadar bu konuya sıcak baksın, sanata ve sanatçılarımıza değer versin, öyle olacağını umuyorum, ummak istiyorum. Kurultay boyunca ben, belki dikkatinizi çekti hiçbir konuda, hiçbir yorumda bulunmadım. Hiçbir konuda söz almadım ve hiçbir oylamada oy kullanmadım. Bunu da kasıtlı olarak yaptım. Katılımcıların kendilerini Bakanlığın baskısı altında ya da en azından yönlendirici tavırları karşısında hissetmemeleri için, finansör olarak Bakanlığımız vardır. Bayın Bakanımızın büyük destekleriyle bu Kurultayı gerçekleştirdik. Hem finansörseniz hem de birtakım konularda fikir yürütürseniz, sanatçıların hassas olduklarını dikkate alırsak; "bugün parayı verdiler, geldiler, burada şu fikirleri söylüyorlar, bizi yönlendirmeye çalışıyorlar" diye yanlış bir yorum ya da duyguya kapılmasınlar istedim. Bugün de artık üst kurultay bitti. Kararlar son derece demokratik ve objektif olarak alındı son derece zevkli seviyeli ve dostane bir kurultay oldu. Bunun için ayrıca memnunum ve rahatlıkla bu memnuniyetimi dile getirebiliyorum. Dinçer Sümer (Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı): Bu kurultayın en önemli, en sevinç verici yanı bir çok tiyatro sanatçısının, yazarın, eleştirmenin, tiyatroyla ilgili insanların bir araya gelmiş olması, birkaç gün kendi sorunlarını ciddi ve açık yürekli ve öz eleştiri içinde ortaya koymuş olmalarıdır. Tabii bunun sonunda ortaya çıkacak sonuç bildirgesinin yetkililerce, sorumlularca çok dikkatle incelenmesi, bu sorumlulukları ve yetkileri neyse o ölçüde de Türk tiyatrosunun sorunlarına eğilmeleri ve görevlerini yapmaları gibi bir umudu taşımaktayım. Bu kurultayın bir yararı daha olacaktır, oyuncular, yazarlar bir araya geldiler kendi sorunlarını açık yürekle ciddi ciddi tartıştılar. Öz eleştirilerini yaptılar yani Türk tiyatrosunun çoktandır dağınık, savruk, birbirinden uzak görünümü bu kurultayda bir ölçüde kırılmış oldu. Ben bu kurultayların daha küçük ölçüde de olsa yani küçük kurultaylar biçiminde de olsa yinelenmesini, tekrarlanmasını bu sıcak ve organik bağın sürdürülmesini,. istiyorum. Yılmaz Onay(Yönetmen): Ben daha önceki kurultayların hepsine katılanlardan değilim. Bu kurultayla daha öncekileri mukayese etmek durumunda olmasamda, en azından anlatılanlardan biliyorum. Bu kurultaydan gerçekten somut, pratik sonuçlar umuyorum. Bir de, takip edileceğinden bu sefer gerçekten eminim. Çünkü belli bir irade hissediyorum. Katılanlarda artık birikmiş hani mutlaka sonuç almaya yönelik bir niyet bir gayret hatta bir zorunluluk durumu seziliyor. Kurultayın düzenleyici kurumu ve bakanlık kendisi de artık bunlara dayanarak birşeyler yapmaya kararlı görünüyor. Sonrası takibe bağlı, tabii bundan sonrasının takibini Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'nden de bekliyorum. Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'nin de artık tıkanma noktalarına gelmiş talepleri, kurultayda varılan sonuçları gereğinde eleştirerek somut formüller halinde ortaya sürmesi ve bir yandan da çok ciddi bir takipçi olması çok iyi bir katkı sağlayacak sanıyorum. Yani altı ay içinde sonuç alabiliriz gibi geliyor bana. Altı ay içinde alamazsak ondan sonra fi tarihine kalabilir yine. Prof. Dr. Murat Tuncay( Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi): Şimdi 1938'den sonra yani Cumhuriyetin ilk dönemindeki o büyük dinamiziminden sonra özellikle halk evlerinin kapatılmasından sonra tiyatronun yurt düzeyinde yaygınlaşması, nicelik ve nitelik yönünden yükselmesi için çok ciddi bir fikir üretimi, tartışmalar dönemi başlıyor. Tiyatronun yurtiçine yayılmasını herkes istiyor fakat bunun nasıl olacağı, karşılaşılacak sorunların neler olacağı konusu yeterince irdelenmiş değildi. Bunlar yalnız gazete sayfalarında, dergilerde birer sıkıntı olarak kalıyordu. Benim görebildiğim kadarıyla bu üçüncü kongredir. Bu kongrede bu konuların üzerinde artık daha somut adımlar atılmaya başlandığı görülüyor. Mesela bir yasa taslağından