yemyeşil bir parkın içinden geçerek siteye giriyorsunuz. Yolunuzun üstünde mutlaka birkaç sincaba rastlıyorsunuz. Ağaçlara tırmanan, dallardan



Benzer belgeler
þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

ŞAHISLAR: Anne:Zişan, Baba:Orhan, Abla:Fehiman, Abla:Güzin, Abi:Osman, Küçük Kardeş:Fikret

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

ISBN :

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış;

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 8 (ΟΚΣΩ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή:

Bu testi yapın, kendinizi tanıyın!

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer,

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır.

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67)

Nepal Gezisi (Holi Festivali'nde Nepal'e gidiyoruz!)

Cadı böyle diyerek süpürgesine bindi. Daha yüz metre uçmadan. paldır küldür yere düştü. Ağaçtaki kargalar Gak gak diye güldüler.

Okula sadece dört dakikalık yürüme mesafesinde oturmama

HAYAT BİLGİSİ A TEMASI: OKUL HEYECANIM. Gözümüzün rengi Saçımızın rengi Okula gitmemiz Yukarıdakilerden hangisi fiziksel özelliğimiz değildir?

Bu kitabın sahibi:...

Doğuştan Gelen Haklarımız Sadece insan olduğumuz için doğuştan kazandığımız ve tüm dünyada kabul gören yani evrensel olan haklarımız vardır.

UYGULAMA 1 1. Aşama Şimdi bir öykü okuyacağım, bakalım bu öykü neler anlatıyor?

HAZİRAN 2014/2015 ANASINIFI BÜLTENİ. Haziran 2015 Bülten

YİNE YENİ KOMŞULAR. evine gidip Billy ile oynuyordu.

Bu ses bu vücuttan nasıl çıkıyor, anlamıyorum, borazan

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin

Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer

6 Çocukla Ahır'da Yaşam Mücadelesi

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

Lesley Koyi Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 5

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

kanaryamın öyküsü Ayla Çınaroğlu Resimler: Yaprak Berkkan

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

Lütfen cümleleri -me ekiyle dolayl anlat ma çeviriniz.

1) İngilizce Öğrenmeyi Ders Çalışmak Olarak Görmek

Şehirdeki Yeni Hayatımız Başlıyor

wbu mail adresi spam botlara karşı korumalıdır, görebilmek için Javascript açık olmalıdır

Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir.

OKUMA ANLAMA ANLATMA. 1 Her yerden daha güzel olan yer neresiymiş? 2 Okulda neler varmış? 3 Siz okulda kendinizi nasıl hissediyorsunuz?

Kadınların Çalışma Deneyimleri

ÖYKÜ SILA KULAK. Sancektepe Taşdelen Uğur Okulları. Ortaokullar Arası Öykü Yarışması Mansiyon Ödülü

Bahar Ateşi Evet! Hayır! Belki? Ne? Merhaba.

Okul günüm. Anne-babalar ve çocuklar için için okula başlama rehberi. Niedersächsisches Kultusministerium

MERHABA ARKADAŞLAR BEN YEŞİLCAN!

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK

Bilinen hikayedir. Adamın biri, akıl hastanesinin parmaklıklarına yaklaşmış. İçeride gördüğü deliye:

YALNIZ BİR İNSAN. Her insanın hayatında mutlaka bir kitap vardır; ki zaten olması da gerekir. Kitap dediysem

DENEYLERLE BÜYÜYORUZ

FİRMALARIN PLAKA TAHDİTİ GÖRÜŞLERİ

EDEBİYATIN İZİ 86. İZMİR ENTERNESYONAL FUARI NA DÜŞTÜ

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI ÖZEL LİSESİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM 11-A SINIFI MF GRUBU DİL VE ANLATIM DERSİ I

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI UÇAN BALONLAR VE SİHİRLİ ELLER SINIFLARI NİSAN AYI EĞİTİM PROGRAMIMIZ

Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Serap Deliorman

ÖZEL GÜNLER. Doğum günü/kadınlar günü/anneler günü/babalar günü/sevgililer günü/ Öğretmenler günü

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman:

MEF İLKOKULU MART-NİSAN AYI DEĞERLER EĞİTİMİ ÇALIŞMALARI

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Öykü KURABİYE EV. Resimleyen: Burcu Yılmaz

İşte sağ kolu, sol kola diken cerrah Dr. Bülent Özçelik

5.SINIF TÜRKÇE (GENEL DEĞERLENDİRME TESTİ) almıştır?

ORTA HAZIRLIK TÜRKÇE ORTAK SINAVI Açıklamalar GRADE. (20 Aralık 2015, Pazar)

MERHABA ARKADAŞLAR BEN YEŞİLCAN!

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı

7AB 2 nd SEMESTER TURKISH FINAL REVIEW PACKET. 1. A: Adın ne? B:... a) Adım Alex b) Adın Alex c) Adımız Alex d) Adları Alex

SINIRLARIMIZ SINIRLARINIZ SERT Mİ, YUMUŞAK MI?

ZİHİNSEL PROGRAMLAMA - Genç Gelişim Kişisel Gelişim ZİHİNSEL PROGRAMLAMA


Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

Hürriyet yazarı Gila Benmayor,bugünkü yazısını TURMEPA nın bir araştırmasından yola çıkarak kaleme almış.

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

TOPLANTI BİLGİLERİ MUTLU GÜNLERİMİZ KONUKLARIMIZ

Anne Ben Yapabilirim Resimleyen: Reha Barış

YÜKSEL ÖZDEMİR. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

AĞIR ÇANTA. Aşağıdaki soruları metne göre cevaplayınız. 1- Fatma evden nasıl çıktı? 2- Fatma neyi taşımakta zorlanıyordu?

Yönetici tarafından yazıldı Pazartesi, 24 Ağustos :42 - Son Güncelleme Çarşamba, 26 Ağustos :20

Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um. Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun. O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş. Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya

ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE. Ekim 2013 Sayı 1. Yazar; HARUN ŞEN


KEREM ASLAN Her Şey Dahil

ÇEVREMİZ VE BİZ 1.park 2.büfe 3.okul 4.banka 5.otel 6.market 7.alışveriş merkezi 8.kafe 9.hastane 10.köprü 11.nehir 12.kafe 13.spor salonu 14.

Zeynep in Günlüğü. Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) Fatma BAŞA. Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI

UFACIK TEFECİK KURBAĞACIK

ÇOCUK VE YETİŞKİN HAKLARI

HİTİTLİ PATTİYA İLE PALLİLİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

============================================================================

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Hani annemin en büyük yardımcısı olacaktım? Hani birlikte çok eğlenecektik? Kardeşime dokunmama bile izin vermiyor. Kucağıma almak da yasak.

the house your car him - the car two books a lot ill

Tomurcuk neşeyle kediyi alkışladı. Kıkır kıkır gülmeye başladı. İçerden babası homurdanıp şöyle bağırdı: Neresi komik bunun?

AYLİN BALBOA Belki Bir Gün Uçarız

Benzetme ilgisiyle ismi nitelerse sıfat öbeği, fiili nitelerse zarf öbeği kurar.

Yüz Nakli Doktorları Birbirine Düşürdü

Halil Kurt'tan Esnafı Sevindirecek Talep

Çok Mikroskobik Bir Hikâye

Transkript:

Karganın Rengi Siyah! Siyah mı? Evet Emre, siyah. Kara değil mi? Ha kara, ha siyah Cenk, bence kara ile siyah arasında fark var. Arkadaşım Cenk le hâlâ aynı şeyi, kargaların rengini tartışıyoruz. Galiba aramızdaki bu iddia taraflardan biri ikna olmadan son bulmayacak. Kargaların rengi konusunda bahse tutuşmamızın nedeni de komik. Üstelik bütün çekişme ve takışmalarımız kadar komik. En azından şimdiye kadar böyleydi. Geçen gün sınıf arkadaşım ve adaşım Emre nin doğum günüydü. Doğum günü kutlamasına biz de davetliydik. Emreler bize uzakta oturuyorlar. O gün Cenk le bisikletlerimize atladığımız gibi Emrelere doğru pedal çevirmeye başladık. Oturdukları site o kadar ağaçlıklı ki, Siz ormanda yaşıyorsunuz, diyerek adaşım Emre ye takılıyorum, gülüşüyoruz. Fakat gerçekten güzel bir yer. Her iki yanında ağaçların olduğu, 7

yemyeşil bir parkın içinden geçerek siteye giriyorsunuz. Yolunuzun üstünde mutlaka birkaç sincaba rastlıyorsunuz. Ağaçlara tırmanan, dallardan dallara atlayan sincaplardan Cenk korkuyor. İşin ilginci vahşi hayvanlarla ilgili belgeselleri izlemekten korkmayan, hatta zevkle izleyen Cenk, miniminnacık sincaplardan korkuyor. Oysa sincaplar o kadar sevimliler ki! Doğum gününe giderken yine yolumuza sincaplar çıktı. Cenk o korkuyla bisikletini yıldırım hızıyla sürmeye başladı. Arkasından, Sincaplar gitti, yavaşla düşeceksin! diye bağırmaya başladım. Ama beni duymadı bile. Ağaçlardan havalanan birkaç karga da kafasının üstünden uçup geçti. Bu onu daha da korkuttu, dengesini kaybedip yere yuvarlandı. Bisiklet bir yana, Cenk bir yana Ben de hızla Cenk in yanına gittim, kalkmasına yardım ettim. Dizindeki hafif sıyrık dışında bir şeyi yoktu, ama bisikleti biraz zarar görmüştü. Zinciri atmış, tekerleğine özene bezene taktığı süslerden bazıları kırılmış, gidonu yamulmuştu. Ayağa kalkıp bisikletteki hasara göz attıktan sonra, Siyah siyah kargalar üstümden uçarken nasıl korktum anlatamam, dedi. Cenk sen düşünce kafanı çarptın ve renk körü oldun sanırım. Kargalar siyah değil, karadır, demiş bulundum. İkimiz birden nasıl gülmeye başladık, anlatamam. İçinde bulunduğumuz durumu unutmuş, kargaların rengi konusunda birbirimize laf yetiştiriyorduk. Arkamızdan gelen ve olayı gören Aslı ile Elif, bizim 8

durumumuza bizden daha çok güldüler haliyle. İşte o karmaşanın arasında biz yine yapacağımızı yapmıştık. Kargaların rengi konusunda iddiaya girmiştik. Kazanan bir gazoz ısmarlayacaktı. Cenk e göre kargalar siyahtı, bense kara deyip duruyordum. İyi ama karganın rengi karadır. İddiaya girmemizin üstünden birkaç gün geçti, Cenk hâlâ, Karganın rengi siyahtır diyor, başka bir şey demiyor. Kendi söylediğinin doğru olduğunda ısrar ediyor. Üstelik Ahmet Hamdi Amca ya sorup doğrusunu öğrenmemize rağmen bu ısrarından vazgeçmiyor. Bu kadarı da olamaz diye düşünüyorum. Cenk ya renkleri ve renkler arasındaki farkları bilmiyor ya da benimle tutuştuğu bahsi kaybetmemek için mızıkçılık yapıyor. Arada sırada benim de huysuzluğum tutar ve inat ederim. Ama Cenk in inadıyla kıyaslanmaz sanırım. Şimdi de güneşin altında, kafamızı gökyüzüne dikmiş, elektrik direğine tünemiş kargalara bakıyoruz. Kapkara işte, tam da komşumuz, emekli edebiyat öğretmeni Ahmet Hamdi Amca nın söylediği gibi: Gece gibi kara. Ahmet Hamdi Amca bunu söylediğinde Cenk hemen atılıp kendini haklı çıkarmak için Peki, gece gibi siyah desek olmaz mı? dedi. Ahmet Hamdi Amca Belki gece gibi simsiyah diyebiliriz ama kara, kargaların rengini daha iyi anlatıyor, demişti. Aldığı yanıt bile onu ikna etmeye yetmedi. Ben biraz araştıracağım, bunu sonra konuşuruz, diyerek kestirip attı. 10

Ne derdi anneannem böyleleri için... Hah! Keçi gibi inatçı. Cenk de tam anlamıyla keçi gibi inatçı. Tabii bu iddia onun ısrarı, daha doğrusu inadı nedeniyle boşa çıkacak. Evdeki ansiklopedileri karıştırıp duruyorum. Kargaların rengine dair bir bilgi bulursam ki buluyorum Cenk e gösterip, Evet Cenk, ben kazandım, hadi bakalım uçlan şu gazoz parasını da alıp birlikte içelim, diyeceğim. Bizim iddialarımızın sonu böyledir. Kim kazanırsa kazansın ödül paylaşılır.

Ama artık diyemem. Hele bu sabah aldığım haberden sonra Cenk e bu konuyla ilgili hiç bir şey söyleyemem. Hatta bırakın bir şey söylemeyi onunla böyle bir konuda iddiaya girdiğime bin pişmanım. Tüm inatçılığına rağmen çok sevdiğim oyun arkadaşım, en yakınım, zaman zaman sırlarımı paylaştığım sırdaşımın bizim mahalleden taşınacağını öğrendim. Kendimi bildim bileli tanıdığım, çocukluğumuzun beraber geçtiği Cenkler bizim mahalleden taşınıyorlarmış. İlginç olan bunu annemden öğrenmem. Annemin dediğine göre bu taşınma işinden bugüne değin neredeyse kimsenin haberi olmamış. Hemen her şeyden ilk önce haberi olan ve öğrendiği önemli önemsiz her haberi herkese duyurmak için çırpınan, bu huyundan dolayı da biz çocukların haber spikeri diyerek alay ettiğimiz Neslihan Teyze nin bile haberi olmamış. Düşünebiliyor musunuz, Cenk in bile son ana kadar bu olaydan haberi yokmuş. Mutlaka öyle olmalı, yoksa böyle bir şeyi benden saklamazdı. Annemin duyduğuna göre Cenk in babası İzmir de yeni bir iş bulmuş. Bu nedenle de hemen taşınmaları gerekiyormuş. Cenk ler hızla evlerini toparlama işine girişmişler. Şimdi burada durmuş Cenk in neler hissettiğini düşünmeye çalışıyorum. Eminim son derece sıkıntılı ve üzgündür. Şu kargaların rengi konusunda iddiaya girmek için ne kötü bir zamanlama. Bazen kendimi tutamayıp saçma sapan şeylere takılabiliyorum. 12

Sabahtan bu yana Cenklerin bizim evin tam karşısındaki evini gözlüyorum. Ne giren var ne çıkan. Annem, Hazırlık yapıyorlardır, eşyaların toplanması, paketlenmesi uzun sürer, koca ev kolay kolay toplanmaz ki, diyor. Cenk galiba evin toplanması için anne babasına yardım ediyor, o yüzden sabahtan beri evden dışarı adımını atmadı diye düşünüyorum, daha doğrusu böyle olmasını umuyorum. Yoksa üzüntüsünden kendini eve hapsetmedi ya! 13

Bekliyorum, mutlaka benimle vedalaşmaya gelir. Bir yandan da keşke onunla bir iddiaya girmeseydim ve böyle ayrılmasaydık diye içim içimi yiyor. Ya gelmezse, ya hiç uğramazsa... İçimdeki sıkıntıyı biraz olsun dağıtmak için odama gittim, kütüphanemden Türkiye haritasını alıp masamın üzerine yaydım. İzmir ne kadar da uzakta? Parmağımı, haritadaki İstanbul yazısının üzerine koydum ve elimi yavaşça aşağıya kaydırarak İzmir yazısının üzerine getirdim. Evet, İzmir buraya çok çok uzak. Daha yakında bir yerlere taşınacak olsalar giderdim diye geçiriyorum içimden. Ama o kadar uzağa gidemem, annem babam izin vermez zaten. Parmağım haritanın üzerinde, öyle boş boş durdum. Birdenbire zilin sesiyle kendime geldim ve yıldırım hızıyla kapıya koştum. Kapıyı öyle aceleyle ve hızla açtım ki Cenk, bir iki adım gerileyerek, şaşırmış bir ifadeyle bana bakakaldı. İçeri gir hemen, nereden çıktı bu taşınma hikâyesi, neden daha önce söylemedin, ne yapacağız biz şimdi? Öyle anlamsız anlamsız yüzüme bakmasana, konuş! Ardı ardına sıraladığım sorulara Cenk hiçbir yanıt vermiyor, sadece gülümseyerek yüzüme bakıyordu. Bu beni daha da sinirlendirdi ve en sonunda Cenkkk, anlatsana!! diye bağırdım. Cenk sanki hiç bir şey olmamış gibi anneme Melek Teyze merhaba, nasılsınız? dedi, sonra da bana kaş göz işareti yaparak odama gitmek istediğini anlattı. Doğruca odama yöneldik. 14