Dog.Dr. Ramazan MUSLU Sakarya Oniversitesi ilahiyat Fakiiltesi
EbO Soid 1-Hadimi 137 Giri Ebil Said Muhammed Hadimi (6. 1176/1762) fakih ve ayru zamanda mutasavv1f bir Osmanh a~dir. 1 N~ibendi-Miiceddidi ~eyhi Muhammed Murad-1 Buhari'nin (6.1720) g6zetiminde seyr u siiluk gormii~ ve hilafete nail olmu~tur. 2 Bilindigi gibi her tarikatm kendine ozgii terbiye usill ve esaslan vardrr. Tasavvuf tarihi boyunca bu konuda <;e~itli eserler kaleme almml~tl!. Mesela, Kiibreviyye'nin kurucusu Necmeddin Kiibra (6. 61811221) tarikatuun usill ve esaslanm el-usulii'l- 'a ~ere adb eserinde kaydetmi~tir. 3 Kiibra'nm tespit ettigi on usill ~unlardrr: (1) Tovbe, (2) ziihd, (3) tevek:ki1i, (4) kanaat, (5) uzlet, (6) zilcre miilazemet, (7) Allah' a yonelme (tevecciih), (8) Sabrr, (9) Murakabe ve (10) Rlza. 4 Bir diger misal, Sazili ~eyhi Ebii'l-Abbas ZerrUk'un (6. 89911493) 5 Riscllejf Usz1li't-tarfka adb eseridir. Miiellif, Saziliyye'nin usfil ve esaslanm ~u ~eklide Sl!alar: (1) Gizli ve a~ikar her durumdaallah'tan sakrnmak (takva). (2) Soz ve fiillerde siinnete uymak. (3) Kendisine tevecciih edilse (ikbal) de edilmese (idbtir) I Ebii Said Muhammed Hadimi ile ilgili bilgi is:in bk. Bursal! Mehmed Tabir, Osmanl! Miiellifieri,!stanbul1333, 1, 296-298; YilsufElyan Serkis, Mu'cemii'l-matbuati'l-'Arabiyye ve mu'arrabe, I-ll, Kahire 1928, I, 808-809; Bagdath ismail P~a, Hediyyetii'l-iirifin: Esmiiii'l-miieUifin ve iisiirii'l-musannifin, (n~r. ibnii'l-emin Mahmud Kemal Avni Aktur;:), istanbul 1955, IT, 333; Mehmet Coder, Biiyiik Alim Hz. Hadimi, Ankara 1969; Salib Gokta~. Ebil Said ei-hadimi (ks) ve Hadim, Konya 1985; Ramazan Ayval!, "Hadimi'nin ilmi ~ahsiyetinin T~ekkiiliine Tesir Eden AmiUer", SO. Sosyal Bilimler Enstitiisii Dergisi, sy. 2, Konya 1993, s. I vd.; Zekeriya Giiler, "Bir Osmanh Alimi Olan Hadimi Ozerine Dii~iinceler", iiim ve Sanat, sy. 42, Istanbul 1996, s. 87-89; Mustafa Yayla, "Hadimi, Ebii Said", DiA, XV (lstanbul 1997), s. 24-26; Ramazan Muslu, "Ebii Said Muhammed Hadimi ve N~bendilik Risiilesi'nin Tahlili", SAO. ilahiyat Fakilltesi Dergi~i. 4/2001, s. 197-220; Halil ibrahim $i~ek, Osmanh da Miiceddidilik (XTIJXVIll. Yiizyi.l), istanbul2004, s. 149-151. 2 XVIll. yiizy1l Miiceddidiligi iizerine ara~ttrmalanyl a tarunan Halil tbrabim $~ek, Ebil Said Muhammed Hadimi'nin Muhammed Bahaiiddin ei-buhiiri'nin halifesi olma SID.l, dah.a kuvvetli bir ihtimal olarak goriir. Bk. Osmanh'da Miiceddidilik (XllJXVIll. Yiizyi.l), lstanbul 2004, s. 149-150. 3 Necmeddin Kiibrii 'run bu eseri ne~redilmi$tir. Bk. Tasavvufi Hayat: Usillii ~ere, Risale ile'l-baim, Fevaihu'l-Cemiil, haz. Mustafa Kara, istanbtil: Dergah Yaymlan, 1980. 4 Necmeddin Kiibrii, Usillii A~ere (Risale ile'1-baim, Fevaihu'I-Cemiil ile birlikte), haz. MiiStafa Kara, istanbul: Dergab Yaymlan, 1980, s. 31 vd.; Karahisiiri, Ara.isii'1-viisill 6 $erbi'1-usiil, Sii1eymaniye Kiitiiphanesi, Fatih, nr. 2891, vr. 3b-10b. 5 Zem1k'un hayatt ve eserleri ir;:in bk. Kadir Ozkose, "Ahmed Zerriik, Hayatt ve Tasavvufi Dii~iincesi", C.O. Ilahiyat Fakiiltesi Dergisi, XII/2, 2008, s. 141-177.
138 Ebli Said EJ-Hodim1 de halktan yiiz c;evi.rrnek. (4) Az ve c;ok her durumda Allab'tan raz1 olmak (5) Bolluk ve darllk:ta Allab'a donmek. 6 Anadolu'da tesis edilen Celvetiyye tarikatmm ~eybi Aziz Mahmiid Hiidayi (o. 1038/1628) de tarikatmm usul ve esaslanm ~u ~ekilde tespit etmi~tir: (1) Tezkiye: Terk-i diinya ile nefsin masiva teblikesinden pak olmas1 anlamma gelir. (2) Tasfiye: Kalbin maddi-manevi her tiirlii kirden annmasllli ifade eder. (3) Tecliye: Liigatte ke~f ve 1yan manalanna gel en kavram Isnlabta Cenab-1 Hakk'm kendi zan ic;in kendinde zubfuudur. (4) Zikirle i~tigal. (5) Sfui ve manev.i miicahede. Son ikisi Celvetiyye'nin siiluk esaslan olarak zikredilir. 7 Ebii Said Mubammed Hadimi'Qin de mensubu oldugu N~ibendiligin usiil ve esaslariabdiilbahk-1 Gucdiiva~ (o. 615/1218) tarafmdan daba x:m. asrrda tespit edilmi~tir. Bu on bir usiil (kelimdt-z kudsiyye) ~unlardrr : Hu ~ der-dem (Her nefes ah~veri~te bilinr;li olmak), Nazar ber-kadem (Bakt~larr ayakucuna yoneltmek), Sefer der-vata n (Halktan Hakk'a sefer etme), H alvet der-enciimen (Toplum i<;inde yalmzli.k), Yad-kerd {Dilin kalple beraber zikri), Baz-ge~t (Geri donii~ veya ba~ka bir makama donu~), Nigah-da~t (Koruma ve mubafaza etme), Yad-da ~t (Hannnda tutma, anma), Vukiif-i zamani (ir;inde bulunulan halin bilincinde olmak), Vukftf-i adedl (Zikirde say1ya riayet etme), Vukuf-i kalbl (Allab' m huzurunda olundugunun bilincinde olunmas1). 8 Bu tebligi.mizde Mubammed Hadimi'nin N~ibendiligin mabiyeti, usiilii ve esaslanyla ilgili gorii~ ve dii~iincelerini tespit etmeye ve N~ibendilik ir;erisindeki yerine i~aret etmeye c;ah~acagrz. Onun ziilcenaheyn bir alim olarak ya~adi~ donemle ilgili gozlemlerinin ve bunlann necicesinde tespit ettigi hususlarm, 6 Sihabiiddin Ahmed b. Ahmed b. Mubammed el-f si Zenilk, llisiile B Usilli't-tarika, Siileymaniye Kiitiipbanesi, Laleli, nr. 2450, vr. 28. 7 H. Kamil Yllmaz, A:zS.z Mahmud Hiidiiyi: HayatJ, Eserleri, Tarikatl, istanbul: Erkam Yayllllan, 2004, s. 191-205. 8 Bk. Necdet Tosun, Babiicddin N~beod: Hayan, Gii~l eri, Tarikatl, istanbul: iosan Yaymlan, 2002, s. 334-335; a.mlf., ''N~ibeodiyye: Adiib ve Erk.an", oia, XXXII (istanbul 2006), s. 342.
EbO Said EJ-Hadimi 139 tarikatm ger~ekle~tirmek istedigi insan modeli a~1smdan onemli oldugunu dii~iiniiyoruz. Hadiml'ye Gore Nak ibendiligin Mahiyeti Hadi.mJ'ye gore, Nak~bendiligin mahiyeti, en klsa ifadesiyle "ubfidiyet"i devam ettirmektir. Ubudiyet; namaz, oru9, hac ve zekat gibi en temel ibadetlerle gervekle~tirilir. Bir diger ifadeyle ubudiyet, zikrullaha devametmektir. Zira mutasavvtflmiza gore Hz.'Peygamber'in "Hangi amel dahafaziletlidir?" sorusuna verdigi cevap, en ~erefli ibadetin ne oldugunu a~ik~a ortaya koyar niteliktedir. 9 RasUliillah (s.a.)'in bu soruy,a verdigi cevap ~u idi: "Lisanzn zilmtllah ile 1slak iken ruhunu teslim etmendir. " 10 Hz. Peygamber (s.a.)'in bu hadisi sebebiyle sadece Hadimi degil, biitiin mutasavvifiar, en faziletli amelin zikrullah oldugu konusunda gorii~ birligi i~indedirler. Zira, zikrullahm fazilet ve iistiinliigu, zilaedilenin (Allah'm) ~erefli ve iistiin olu~undan kaynaklanmaktadrr. Hadimi, ubudiyetin (kullugun) ger9ekle~mesi hususunda iki noktaya dikkat ~eker: (1) Salik, her tiir_lii yardlid.l yalruzca Allah'tan istemelidir. Allah'm zikrinden ytiz 9eviren kimselerden yiiziinii 9evirmeli, nefsa_ni davram~lardan sakmmah ve diinya ehlinden uzak durmahdrr. Klsaca nefs-i emmarenin emrettigi ~eylerden ka9mmah ve ~eytanm verdigi her tiirlii vesveseden uzakla~mahdrr.u (2) Salik, ilgi ve muhabbetini Allah'a hasretmelidir. Kendisini Allah'm zikrine vermeli, Allah'I tefekkiirden gafil olmamahdrr. O'nun nzasllll tahsilden ba~ka bir dii~iincesi bulunmamah ve daima "istikamet" ve "istidamet" iizer~ olmahdrr.12 Birincisi, diinya ve ahiret nimetlerine iltifat etmeksizin sfuinet-i seniyyeye tabi olmay1; tovbe~ inabe ve taatle Hak yolunda yiiriimeye devam etmeyi ifade ederken, ikincisi, son nefese kadar 9 Hadimi, er-risaletii'n-n~bendiyye, Siileymaniye Ktp, Es'ad Efendi, nr. 3543/6, vr. 48b; Yazma Ba~lar, nr. 2950, vr. 72a; Dervi~zade, Mehmed Zeynelabidin, $erhu Risaleti'n-N~bendiyye, Miistensihi: ismail R~di, Siileymaniye Ktp, H. Hiisnii P;u;a, nr. 738, vr. 7a. 10 Benzer badisler i<;in bk. Tirmizi, Deavat 6. 11 Hadimi, a.g.e, vr. 48b; Miinib, a.g.e, s. 40-41. 12 Hlidimi, a.g.e, vr. 48b; Miinib, a.g.e, s. 44-45.
140 EbO Said 8-Hadimi ubfidiyyeti gert;:ekle~tinnek, yani omriinii bo~ ~eylerle get;:irmemek demektir. Hadimi'ninN~ibendiligin mahiyeti ile ilgili go. rii~leri lasaca bu ~ek.ildedir. Muhammed Hadimi'ye Gore Nak ibendiligin ~artlan Hadimi, N~ibendiligin ~artlan ve esaslanyla ilgili er-risaletii 'n-nalcybendiyye 13 adh miistakil ve muhtasar bir eser kaleme ahm~trr. Kaynak.larda bu eserin tarikat mensup.lan tarafi.ntlan ragbet gordiigu. ve begenildigi ifade edilmektedir. Bu ilgi sebebiyle olmalldrr ki eser, daha iyi anla~ilmast it;:in birkat;: miiellif tarafi.ndan ~erh edilmi~tir. Bu konuda detaya girmeden yalmz ~u kadanna i~aret edelim ki bu ~arihlerden birisi de Hadimi'nin oglu Abdullah (o.l778)'trr. Muharmned Hadimi, N~ibendiligin ~artlan ve esaslan sadedinde ~u hususlara dikkat t;:ekmi~tir: 1) Sahib itikat: Bu, Hadimi'ye gore Na~ibendiligin birinci ~art1drr. 14 Esasmda bu ~art, sadece N~ibendilige has bir durum olmaytp diger biitiin siinni tarikatlar it;:in de get;:erlidir. Buna gore, N~ibendiyye tarikatma intisap etmek isteyen bir. talip, oncelik.le itikadtm ehl-i siinnet ve'l-cemaat mezheplerine gore tashih etmeli ve bozuk (lasid) itikatlardan sakmm.alldrr. 15 Hadimi'nin N~bendiligin ilk ~am olarak ileri siirdiigu_ bu esas, islam inancmm temel ilkelerini tarn olarak kabfilii ve benimsemeyi it;:ermesi balrnnmdan dikkat t;:ekicidir. Onun islam'm im.an esaslanm tarikatm ilk ~am olarak zikretmesi, tarikata intisap etmek isteyen taliplerin oncelik.le ~eriat diizeyindek.i bilgilerini gozden get;:inni~ ve onlarm geregini yerine getinni~ olmalarmm liizumuna i~aret eder. eden Dervi~za Hadimi'nin Nak ibendflik Risalesi'ni ~erh de'nin kaydettigine gore de bid'at ve rasid inant;: sahibi bir kim- 13 Silleymaniye Ktp, Es'ad Efeodi, or. 3543/6. 14 Hadimi, a.g.e., Silleymaniye Kip, Es'ad Efeodi, or. 3543/6, vr. 48b; Yazma Bagt~lar, or. 2950, vr. 7Ib; Dervi~zade, $erbu Risiileti'n-N~beodiyye, vr. 3b. 15 Dervi~:ziide, a.g.e., vr. 3b; Miinib, a.g.e, s. 16.
Ebil Said 8-Hadimi 141 senin, taat nurlanyla nurlanmas1 miimkiin degildir. Bu nedenle, bid'at ehli bir kimsenin Allah'm veli kullannm ula~ng,. makamlardan herhangi bir makama yiikselmesi miimkiin degildir. 16 Hadimi' den once siilukle ilgili itikat ~art1id ileri siiren sfifi ve mutasavvrllar da olmu~hlr. Mesela, Ciineyd-i Bagdadi (o. 297 /909), sahih bir siilfik ic;in sekiz ~art ileri siirer ve bunlardan ilki -Hadimi'de oldugu gibi- "itikat''ruy Ancak Ciineyd-i Bagdadi'nil;J. ileri siirdiigu ~artlan ~erh eden ismail Hakkl Bursevi (o.l725)'ye gore, "itikat"tan maksat, miiridin ~eyhine olan inancidrr. Yani, miiridin, ~eyhine kalbini raptedip Allah Teala tarafmdan feyzin kendisine ancak ~eyhi vasitasiy,la gelecegine inanma Sldrr. 18 Bursevi'nin yaptig,. bu yoruma gore, Ciineyd-i Bagdadi ile Hadimi'nin kullandlklan terim, lafiz ve mana itibariyle aym olsa da farkh baglamlarda kullarulml~trr.. Bu terimi Hadimi'nin kastettigi anlamda tarikatm ~art! olarak zikreden mutasavv1f, Mevlana Halid-i Bagdadi (o. 1242/1827)'nin halifelerinden Muham.med b. Abdullah Ham (o. 127911826) )'dir. 0, l.dab olarak bilinen el-behcetii's-seniyye adh eserinde tarikata siilfik etmek isteyen bir talibe, atmas1 gereken adunlan ~u ~ekilde srralar: "Once, ehl-i siinnet ve'l-cemaat inancma gore itikadnn dii,zeltmelisin. Yani dogru ve sahih bir itikad sahibi olmahsm. ikinci olarak ahkam-1 ~er'iyyeyi yani farz, vacip siinnet, mendup, helal, haram, mekruh ve hatta ~iiphelileri,.ia.sacas1 ilm-i halini ogrenmelisin. Dc;iincii olarak ogrendiklerinle amel etmeli ve ondan sonra da sfifiyye yoluna girmelisin. " 19 2)SadJ.k Tovbe:.Hadimi'ye gore, Na~bendlligin ikinci art!, giillahlara bir daha donmemek iizere s1dk ile tovbe etmektir. 20 Bilindigi gibi tovbenin sahih ve sadlk olabilmesinin baz1 artlan vardrr. Bunlar yerine getirildigi vakit toybe makbul haie gelir. 16 Dervi~zade, a.g.e., vr. 3b-4a; Miinib, a.g.e, s. 16. 17 Digerleri ~unlardlr: Terk-i itiraz, devam-1 vudii, halvet, devam-1 savm, devam-1 siik."lit, devam-1 zikir ve nefy-i havat!rdlr. Bk. lsmail HakkJ Bursevi, RisaJe fi ~erhi'l-usiili's-semaniye, Siileymaniye Kiitiiphanesi, Laleli, nr. 1372, vr. 10b-21b. 18 Bursevi, a. g. e., VT. I Ob. 19 Muhammed b. Abdullah Haru, Adab (trc. Ali Hiisrevoglu),lstanbul: Erkam Yaymlan, 1985, s. 27. 20. Hadi.mi, a.g.e., vr. 48b; Dervi~zade, a.g.e., vr. 4a:
142 EbiiSaid El-Hadimi Bunlardan ilki, giinahla ge<;:en vakte tarn olarak pi~manhk duyrnaktn-. ikincisi, yiiziinii derhal giinahtan salaha ve felaha <;:evirmek ve bu konuda azimli olmaktrr. U<;:iinciisii ise i<;:erisinde bulundugu "vakit" de dabil olmak iizere gelecekte bir daha giinah i~lerneyecegine ve eski durumuna d~rneyecegine dair kesin olarak niyet etmektir. 21 Dervi~zade'nin kaydettigine gore tovbe, "farz-1 ayn"drr. Tovbenin son merhalesi olan "inabe" ise, Allah nzas101, muhabbetini ve gayb ilmini talep eden kimse i<;:indir. Boy le bir kimsenin rnasiyetleri terk etmi~ olmast gerekir. 22 Dervi~zade'nin oglu Mehmed Miinib Efendi'nin kaydettigine gore tovbe ve inabe sahiplerinin, "iize.rinde hakkt.bulunanlar ile helalle~mek", "rnezalimi reddetmek (ki bu da sahip oldugu tiim hakstz kazan<;:lan "ayni" veya "nakdi" olarak, ne ~ekilde elde edildiyse, eksiksiz bir ~ekilde iade etmekle miimkiindiii)" ve "haslilllan ile razlla~mak" gibi ba~kaca yapmasl gereken hususlar vardrr. 23 Muhammed b. Abdullah Hani, tovbeyi miiridin nefsiyle olan edepleri arasmda birinci srrada "stdk"i, ikinci smida "tovbe"yi zikreder. 24 Hadimi'nin, "sadtk tovbe" ~eklinde ileri sur4iigu bu ~art, adt ge<;:en inutasavvtf tarafmdan iki ayn rnadde halinde ele alloid.l~ ve miiridin nefsiyle olan edepleri arasmda kaydedilmwir. 3)Siinnete Tam Bagbhk: Hadimi'ye gore N~ibendiligin us:iincii art!, siinnete tam baghhktrr. 25 Siinnete tarn baghltk ile siinnilik arasmda yakm bir ili ki rnevcuttur. Bu sebeple olmahdrr ki Hacegan ekolii islam.iyetin siinni yorumunu benimsemi ve bu ozelligini daima muhafaza etmi tir. Tarikat silsilesini - bir<;:ok tarikatm aksine- Hz. Ali'ye degil de Hz. EbU Bekir'e dayandrrmt olmas1, bu ekoliin siinnete ve siinnilige verdigi oneau gostermesi baknnmdan dikkat <;:ekicidir. N~ibendiligin 21 Dervi~ziide, vr. 4a; Miinib, a.g.e., s. 19; Siileyman Uludag, TasavvufTerimleri Sozliigii, istanbul 1991, s. 486. 22 Dervi~zade, a.g.e., vr. 4a. 23 Miinib, a.g.e, s. 20-21. 24 Hani, Adab, s. 122-127. 25 Hlidimi, a.g.e., vr. 48b; Dervi ~zade, a.g.e, vr. 4b.
fbii Said fl Hadiml 143 onemli temsilcilerinden biri olarak kabul edilen Ubeydullah Ahrar (o. 895/1489) da tasavvuf yolunda ilerlemenin ehl-i siinnet inanctyla mfunkiin oldugu gorii~iindedir. Dervi~lerine itikadlan soruldugunda ehl-i siinnet ve'l-cemaat itikadmda o'iduklarmi aylkya ifade etmelerini istedigi rivayet edilir. N~ibendilerin bu yap ISI sonraki donemlerde de devam etmi~tir. n Hadimi'nin siinnete tarn olarak boaglanmay1, N~bendiligin ~art1 olarak zikretmesi bu gelenegi temsil ettigini gosterir. 0, her haliikarda siinnete tarn bir baghh~ tarikatm esas1 olarak degerlendirmi~tir. 27 Hadimi' den yakla~ik bir asrr sonra vefat eden Nak~i ~eyhi Muhammed b. A.bdullah Ham de N~ibendiligin esasmm, zinet ve siisiiniin siinnet-i seniyye oldugunu ifade etmi~tir. 28 Bu hassasiyetin giiniimiiz N~ibendiyye miintesipleri tarafmdan da siirdiiriilmesi, gelenegin devam ettigini gosterir... d)azimetle Amel Etmeye Ozen Gostermek: Hadimi'ye gore, Nak~bendiligin dordiincii ~am, azimetle amel etmektir.29 Hadimi'den once de Hacegan ve N~bendi me~ayilimm dii~iince diinyasmda islamiyet'in emir ve yasaklanna bagh olmanm yam srra ruhsatlarla degil, azimetle amel etmenin onemli bir yer tuttugu goriiliir. MeseHi, Necdet Tosun'un kaydettigine gore, Abdiilhahk Gucdevam riiyasmda Bahaeddin Nak~bend'e: "Daima aya~ ~eriat ve istikamet seccadesine koymak, azimet ve siinnetle amel etmek, ruhsat ve bid'atten uzak durmak gerekir" diye tavsiyede bulununca, Hace N~ibend, azimetle amel etmek iyin cehri zikri terkedip hafi zikre yonelmi~tir. Emir Kiilal de ruhsatlardan uzak durmayi ve giiy yettigi olyiide azimetl~ amel etmeyi tavsiye etmi~ ve hatta ruhsatla amel etmenin zaytf insanlarm i~i oldugunu soylerni~tir.r. Hadimi'ye gore de Hak yolunun yolcusu, her amelin azimetini tercih etmeli ve hatta bunu kendisine "vacib" kllmahdrr. Salik, 26 Necdet Tosun, a.g.e., s. 341-342. 27 Dervi~zade, a.g.e., vr. 4a; Miinib, a.g.e., s. 22-23. 28 Hfull, Adab, s. 28. 29 Hadimi, a.g.e., vr. 48b; Dervi~ziide, a.g.e., vr. 4b. 30 Necdet Tosun, a.g.e., s. 340-341.
144 EbO Said 1-Hodimi zarilret dt~mda azilneti terketmemeli, farzlar ve nafileler bususunda rubsatla amel etmeyi kendisirie ''yasak." ktlmah ve zarfrret olmachk~ta da ona yakl~mamaltdrr. 31 Aynca ibadet, muamelat ve adetlerde, ebl-i siinnet alimlerinin ittif'ak ettikleri bususlan yapmaltdtf.32 Dervi~zade'ye gore rubsatla amel etmek, tarikat amellerinden degildir. Qiinkii tarikat, Allab'a yakla~mak i~tin tutulan bir yoldur. Rpbsatla Allab'a yakla~mak (takarrub) mfunkiin degildir. Zira rubsatla amel, iman zayrfugun ve ubudiyete ozensizligi dogurur. bte yandan Allab'a yala.nhk iman ziyadesi ve yakln kuvveti ile olur. Bu da ancak azimetle amel etmek ve kamil. bir ubudiyetle mi.imkiin gori.ilmi.i~ti.ir. Bu nedenle, Na~ibendiyye tarikatmda salik rubsatla degil, azimetle amei etmelidir. 33 Allab'a vuslat konusunda azilnet kabul edilen ~eylerden ilki, salikin mi.icabede ve riyazat ile diinya sevgisini terk etmesi ve tamamen batrrdan ~ttkarmastdrr. Qiinkii diinya sevgisi seyr u si.ilfrke manidir. Yani diinya sevgisi kalpte oldugu miiddet<;:eallab'a vuslat miimkiin degildir. Ka1binde diinya sevgisi buluilpn. bir salikin yapmt~ oldugu iyi am ell er de Allah katmda biisn-i kabfil gormez. Hadimi'ye gore di.inya sevgisinin pek <;:ok zaran vardrr. 34 Allab'a vuslat konusunda azilnet kabul edilen ~eylerden ikincisi, uzleti tercih etmektir. Bu konuda "Kanaat rabat, uzlet ibadettir" 35 badisinin muktezastyla amel edilir. Aynca Cuma namazt ve cemaatle namaz hari9, miimlsiin oldugu kadar insanlarla ibtilattan ka9mmak gerekir. Salik uzle~e iken, farzlan, vacipleri, mi.iekked ve revatib siin,netleri uyguladtktan sonra, ~eyhinin vermi~ oldugu zikir ve murakabeyi yerine getirir. Bu ~ekilde zikir melekesi salikin kalbinde basil olunca, diger biiti.in amel ve taatt yerine getirebilir hale gelir. Uzlette iken salikin kalbine herhangi bir futfrr gelirse, namaz ktltp Kur'an tilavet ederek 31 Miinib, a.g.e., s. 26. 32 Hlid.im.l, a.g.e., vr. 48b; Oervi}zade, a.g.e., vr. Sa; Miinib, a.g.e., s. 31-32. 33 Dervi~ziide, a.g.e., vr. Sab. 34 Hiidim1, a.g.e., vr. 49b; Miinib, a.g.e., s. 84-85.. 35 Benzer hadisler i<;in bk. Buhan, Rikik 34; ibn Mace, Fiten 13.
. EbO Said B-Hadlmi 145 veya sesli zikir yaparak kalbindeki futfuu uzakla~trrmaya 9ah~rr. 36 Yme de ba~anh olamazsa "hatm-i hticegan" denilen vird-i ~erifi okur. 37 Tarn bir ihlasla buna devam edildiginde bacegan~i tarikat ve piran-1 hak.ikat olan zevatm kudsi ruhaniyetlerinin ve manevi feyzlerinin bereketiyle, salikin kalbine anz olan futfu ve gaflet derhal zail olur ve boylece kalpte tasfiye geryekle~ir. 6 e) Miiokerve Bid' atlerdeo UzakDurmak: Hadimi'ye gore, N~bendiligin be~inci ~am, miinker ve bid'atlerden ka9mmaya ihtimam gostermektir. 38 Yani haram, mekruh ve ~iipheli ~eylerden uzak durmaktrr. Bunlarm adet ya da ibadette olmas1 arasmda bir fark yoktur. Zira Hz. Peygamber (s.a.), :'Her bid'at saplkhktrr" buyurarak islam'a aykm hususlardan sakmd.mru~trr. 39 f) Nefsio Heva ve istelderindeo Uzakla~maya Gayret Etmek: Hadimi'ye gore, N~ibendiligin yedinci ~am, nefsin heva ve heveslerinden uzakla~maktrr. 40 Ashnda salik olsuo ya da olmasm her miisliimanm yapmas1 gereken ~ey, miibah da olsa nefsin heva ve beveslerinden, ~eriate ve tarikata gore ho~ kar~ilanmayan ~eylerden uzakla~maya 9ab~maktrr. <;iinkii bu tiir i~leri yapan bir kimse, siifli tabiat hapsinde tutulmu~ ve zulmani unsurlarla ku~atdiru~ haldedir. Bu nedenle, rubani alemlere yiikselip ilam nurlarla aydmlanamaz. 41 36 Milnib, a.g.e., s. 79-92. 37 Habn-i bacegan, Nak bendilikte toplu olarak icra edilen bir zikir ve dua bis:imidir. Umfimiyetle Pazartesi ve Cuma geceleri tertip edilir. Habn-1 bacegan ~ ~ekilde yap1ltr: Mecliste bulunanlar once elleriill kaldmr ve "Ailahilmme ya iatiha'l-ebvab ve ya milsebbibe'l-esbab ve ya mukallibe'l-kulilbi ve'l-ebsiir ve ya delile'l-miltehayyirin ve ya gayiise'l-miistegisin, egisni. Tevekkeltii aleyk ya Rab ve fevvaztil emri ileyk, ya fettab ya vebhab ya biisit ve sallalliihii ala hayr-i haljaln Muhammedin ve alibi ve sahbihi ecmain" diyerek dua ettikten. yedi (7) defa besmele ile birlikte Fatiha siiresini okudul..-tan ve Hz. Peygamber is: in de yilz (I 00) kerre salavat-1 ~erife getirdikten sonra, yetmi~ dokuz (79) kerre besmele ile birlikte "~irah" silresini okurlar. Arkasmdan toplam 1001 adet "ihliis" suresi okunur. Bundan sonra tekrar b~a donerek, yedi (7). kerre Fiitiha-i ~erife okunur, yilz ( 100) kerre de salavat-1 ~erife getirilir. Sonra meclistekilerden biri bir a~r-1 ~erif okur ve eller kaldmhp Allah~dan ne murad varsa ta1ep edilir ve bu ~ek:ilde habn-i hiicegan tamaml~ olur. Habn-i hiicegandan sonra tatlj bir ~ey y~mek adettendir. bk. Hadimi, ag.e., vr. 49b; Milnib, ag.e., s. 93; Nurullah Bahiii, RisaJe-i Bahaiyye, istanbul 1328, s. 91; Necdet Tosun, a.g.e., s. 321; Uludag, a.g.e., s. 477. 38 Hadimi, a.g.e., vr. 48b; Dervi~ziide, a.g.e., vr. Sa: 39 Milnib, a.g.e., s. 24. 40 Hadimi, ayru yer; Dervi~ziide, ayru yer; Milnib, a.g.e., s. 25. 41 Pervi~ziide, ayru yer.
146 Ebii Said 8-Hadimi g) Kotii Ah~kanhklan Terk Etmek: Hadimi'ye gore N~ibendiligin yedinci ~am. manevi necaset olarak. kabul edilen kotii suat ve ali~kanhklardan sak.mmak.trr. 42 Bunlar, bozuk ak.ide, giinah i~leme, tovbeyi terk etme, farz, vacip ve siinnetleri gaflet, kibir, based, dii~manlik ve riyaset sevgisiyle yerine getirme; yapttgi amelde gosteri~, kendini begenme, yagclltk, cimrilik, hlrs, tama', haramlara meyil ve m~abbet gibi_ kotii sifatlarchr. Bunlan terk etmeyen salikin hak yolunda ilerlemesi miimk:iin degildir. Biitiin bu kotii suatlar, yukanda da ifade edildigi gibi, manevi necaset hiikmiinde oldugundan salikin felaha ve ba~anya ula~abilmesi i9in nefsini bunlardan sak.marak antmast (tezkiye) gerekir. 43 h) Giizel AhH!k Sahibi Olmak: Hadimi'ye gore N~ibendiligin sekizinci ~artt, kotii s1fatlardan kurtulduktan ve nefsi tezkiye ettikten sonra giizel ahlak ile ahlaklanmaktlr. 44 Hilim, tevazu, yum~aklik, tebessiim; sozii sohbeti tatli olmak., ozellikle kendisine zulmetmi~ olan iyin affedici ve ibsan sarubi olmak, ofkeyi yenmek, ozellikle alakayt kesenler i9in s1la-i rahimde bulunmak., zaylflara kar~1 merhametli olmak, biiyiiklere sayg:i gostermek, ozellikle salih ihvana kar~1 hizmet etmek gibi hasletler, giizel ahlak omekleridir. 45 Hadimi'ye gore Na~ibendiligin ~artlan ozetle bu ~ekildedir. Hadimi'ye gore N~ibendilikte saliki terbiye i9in iki yol varchr: Bunlardan ilki, ism-i zat (Allah lafzl) ile zikir ve murakabe yapmak.trr. ik:incisi ise nefy ii isbat yani "la ilahe illallah" kelimesiyle yapuan zikirdir. Hadimi, zikir konusunda bir miir~ide ve salih bir arkada~a mutlaka ihtiyay bulundugunu soyler. 46 ism-i zat (Allah) ile yaptlan zikir, -cezbe ve muhabbet ehli ile a~k ve marifet ashab1 i9in dab a kolay ve mak.suda dab a 9abuk ula~tmctdrry <;iinkii, cezbe ehlinin kalpleri be~eri alaka ve diinyevi baller ile kaylth degildir. ism-i zah zikrederken kendilerine 42 Hadimi, ayru yer; Dervi~de, a.g.e., vr. 6a. 43 Hiidimi, ayru yer; Dervi~zii de, a.g.e., vr. 6ab; Miinib, a.g.e., s. 32-33. 44 Hadimi, ayru yer; Dervi ~ziide, ayru yer. 45 Hadimi, ayru yer; Miinib, a.g.e., s. 34-35. 46 Hadimi, a.g.e., vr. 49a; D ervi~ziide, a.g.e., vr. loa; Miinib, a.g.e., s. 60. 47 Hadimi, ayru yer; Dervi~ziide, a.g.e., vr. 9a.
Ebti Said fl-hadlmi 147 herhangi bir futfrr gelmedigi gibi, futfrr doguracak dii~iincelerden de uzaktular. Bu yiizden lasa sfuede kolayca vuslata ererler. Cezbe ehli olmayan saliklere gelince, onlann nefy. ii isbat (la iliihe illalliih) yoluyla zi.kretmeleri daha uygundur. 48 <;iinkii, onlann kalpleri diinyevi alakalarla kaytth oldugundan, bu alakalardan kurtulmalan i~in nefy ii isbata muhta~trrlar. Zikir ve murakabe esnasmda salik, istihlak ve fena duygusunu yerle~tiren "/a ilahe" kelimesinin feyz kaynag-t olan manalarmt dii~iindiik~e, muka)'yed bulundugu be~eri engellerden kurtulur ve "illalliih" kelimesinin manaslol tefekkiir ederek de Allah' dan b~ka her ~eyin rani oldugu dii~iincesi kendisinde y~rle~ir. Boylece kalbindeki be~eri alakalan ortadan kaldmp k:urbiyyet menzillerine yiikselerek fenaya erer. Hasth, ism-i zat, masivadan soyutlanmi~ (miicerred) olanlarm; kelime-i tevhid ise masiva ile ~ayith (mukayyed) bulunanlann zikridir. 49 Sonu~ olarak ifade etmek gerekirse Hadimi, tarikatm inceliklerine dair verdigi. bilgilerle, zahir ve batmi dengede tutan bir alim ve n;mtasiivvlf 6ldugunu ortaya k6ymu~tur. N~ibendiligin bilinen usul ve esaslanndan ziyade kendi doneminin ihtiya~larmt goz oniinde bulundurarak bazt ~artlar ileri sfumii~ ve tarikat erbabmm bunlara riayet etm~sini istemi~tir. Bu durum, onun diger usul ve esaslan goz arm ettigi anlamma gelmez. Zira, onun da kaydettigi gibi, biitiin usul ve esaslarm ula~trrmak istedigi nihai hedef ubudiyettir. 48 Dervi~zade, a.g.e., vr.!la. 49 Miinib, a.g.e., s. 63-64.