Kelime-i Tevhidin. Anlam ve Şartları



Benzer belgeler
Kelime-i Tevhidin Anlam ve Şartları

MENÂHİL. Yayın No: 3. Kitap İsmi: Kelime-i Tevhid in Anlam ve Şartları

Kelime-i Tevhidin Anlam ve Şartları

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım.

Kur an Kerim ayetlerinde ve masumlardan nakledilen hadislerde arş ve kürsî kavramlarıyla çok

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

İLİ : GENEL TARİH : Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma

فاروق فرقان. Faruk Furkan

KUR'ANDAN DUALAR. "Ey Rabbimiz, Bize dünyada bir iyilik, ahrette bir iyilik ver. Bizi ateş azabından koru." ( Bakara- 201 )

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

ŞİRK VE ÇEŞİTLERİ EBU SEYF

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

ALLAH TEÂLÂ'YA ÎMÂN. Muhammed Şahin. ] تر [ Türkçe Turkish. Tetkik : Ümmü Nebil

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25

TİN SURESİ. Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ. 3 Bu güvenli belde şahittir;

ALLAH TEÂLÂ'NIN ARŞA İSTİVÂ ETMESİ

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

ICERIK. Salih amel nedir? Salih amelin önemi Zekat nedir? Zekat kimlere farzdır? Zekat kimlere verilir? Sonuc Kaynaklar

Veda Hutbesi. "Ey insanlar! " Sözümü iyi dinleyiniz! Biliyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayacağım.

Question. Masumların (Allah ın selamı üzerlerine olsun) velayet hakkına sahip olduklarının delili Nedir?

Eşhedü en lâ iâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh.

Kur ân da Dua Ayetleri

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler

Dua ve Sûre Kitapçığı

AİLEYE MUTLULUK YAKIŞIR! HAYAT SEVİNCE VE SEVİLİNCE GÜZEL

İSLÂM DA CEZA SİSTEMİ HATA İLE ÖLDÜRME

Bu ay içinde orucu ve namazı o kişiye kolaylaştırılır. Bu ay içinde orucu ve namazı ALLAH tarafından kabul edilir.

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

Resulullah ın Hz. Ali ye Vasiyyeti

İbadetin Manası ve Çeşitleri

Hz.Resulüllah (SAV) den Dualar

Hz. Peygamber'in ilk muhatapları olan Mekkelilerle mücadelesini anlatan Kur'ân'da tam

dinkulturuahlakbilgisi.com amaz dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

TÂĞUT KELİMESİNİN ANLAMI

Efendim, öğrendiklerimin ikincisi; çok kimseyi, nefsin şehvetleri peşinde koşuyor gördüm. Şu âyet-i kerimenin mealini düşündüm:

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

Kur an ın Bazı Hikmetleri

M VE NAZARDAN KORUNMA VE KURTULMA YOLLARI. lar aha beteri. dir veya 7 2. Y. 4. a bakarak " " dersek h 6. olarak sadaka verme.

Aynı kökün "kesmek", "kısaltmak" anlamı da vardır.

Arap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor.

İmanda Mürakebe Bilinci - Akaid - Dr. Mehmet Sürmeli'nin kişisel web sitesine hoşgeldiniz.

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

Sıra no Sûre Adı. Âyet sayısı O.B.E.B

DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ

LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI)

Allah Kuran-ı Kerim'de bildirmiştir ki, O kadın ve erkeği eşit varlıklar olarak yaratmıştır.

İÇİNDEKİLER. Maide Suresi 116 Ve 117. Ayetlerinin Manası Nedir? Teveffi Kelimesi Ve Arap Dili. Teveffinin Manasıyla İlgili Hodri Meydan

ISLAM Kim, Îslâm'dan başka bir din ararsa, bilsin ki kendisinden (böyle bir din) asla kabul edilmeyecek ve o, ahirette ziyan edenlerden olacaktır.

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL:

Islam & Camii Diyanet İşleri Türk İslam Birliği

Rahmân ve Rahîm Ne Demektir?

Hz. Adem den Hz. Muhammed (s.a.v.)e güzel ahlakı insanda tesis etmek için gönderilen dinin adı İslam dır.


EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

Allah a Allah (ilah,en mükemmel, en üstün,en yüce varlık) olduğu için ibadet etmek

Hilalin bir ülkede görülmesiyle oruca başlamak. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

Sadîk-i Ahmak yani ahmak dost şiddetli düşmandan,din düşmanından daha fazla verir.

Orucun tutulacağı günler olduğu gibi tutulmayacağı günlerde vardır. Resûlüllah sav bizzat bunu yasak etmiştir.

DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

3 Her çocuk Müslüman do ar.

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu an hayatta ve yeryüzünde hazır mıdır? Abdulkerim el-hudayr

namazı kılmaları hususunda şöylesi bir yanlış ve tehlikeli bir uygulama vardır.

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet.

URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün. Dua. Dua İbadetin Özüdür. Niçin ve Nasıl Dua Edilir? Kur'an'dan ve Hz. Peygamber'den Dua Örnekleri BÖLÜM: 2

YILLIK DERS PLANI DERSİN ADI : KUR AN-I KERİM EK ÖĞRETİM 5.KUR (HATİM) ÖĞRETİM YILI: KURSUN ADI : KUR AN KURSU SINIF / DÖNEM :...

dinkulturuahlakbilgisi.com Konu Anlatımı MELEKLER Hazırlayan Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com


ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN

MEKKE-İ MÜKERREME MEKKE-İ MÜKERREME'NİN BİR KÜFÜR BELDESİ OLUP OLMADIĞI HAKKINDA. Müellif: Şeyh Hamad İbni Atik en-necdi (H1227-H1301)

İkili Simetrik Kitap ❸

KUR'AN SÛRELERİNİN RESMİ VE İNİŞ SIRALAMASI

Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te

+ Eğer size yasaklanan (günah)ların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi güzel bir yere koyarız.(4.

Üstadımızın mezkûr beyanında, Kur'an ın her ayetinin üç hükmü içine aldığı belirtilmiştir. Bu hükümler şunlardır:

KURAN YOLU- DERS 3. (Prof.Dr. Mehmet OKUYAN ın Envarul Kuran isimli 3 no lu dersinin ilk 50 dakikasının özeti)

Edeb Ya Hu! Cumartesi, 03 Ocak :31

Bir insan, nefs kılıcını ve hırsını çekip hareket edecek olursa, akıbet o kılıçla kendi maktül düşer. Hz. Ali

Kur ân-ı Kerîm sûrelerinin sondan sayılması 1

Orucun hükmü ve hikmeti nedir? ما حكم الصيام وحكمته. Abdurrahman b. Nâsır es-sa'dî

Değerli büyüğümüz Merhum Fatma ÖZTÜRK ün ruhunun şad olması duygu ve dileklerimizle Lisans Yayıncılık

Fatiha Suresi'nin Tefsiri ve Faydaları

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

8. KÂFİRÛN SÛRESİ ÖĞRENELİM

Zengin Sayılar (abundant numbers or excessive numbers) σ(n) > 2n

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

OKUNMAMIŞ ÜÇ MESAJINIZ VAR

Kur an-ı Kerim deki Temel Emirler ve Yasaklar

Mirza Tahir Ahmed Hazretleri Cuma Hutbesinde, duanın aşağıdaki bahsedilen durumda şartsız olarak kabul edileceğini söyledi;

Yaratanlar arasında şerefli bir yere sahip olan insanın yaşam hakkı da, Allah tarafından lutfedilmiş bir temel haktır.

İmam-ı Muhammed Terkine ruhsat olmayan sünnettir der. Sünnet-i müekkededir.[6]

Muhammed Salih el-muneccid

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bundan önceki mektuplar gibi. bunu da büyük şeyhi Bakibillah'a yazmıştır.

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır.

Transkript:

Kelime-i Tevhidin Anlam ve Şartları Yazar: Faruk Furkan Kapak Tasarım: Mustafa Erikçi Dizgi: Me va Kitap Baskı: Cilt: Birinci Baskı: Mart/2009 İkinci Baskı: Kasım/2009 Üçüncü Baskı: Şubat/2010 Dördüncü Baskı: Mayıs/2010 Beşinci Baskı: Eylül/2010 Altıncı Baskı: Ekim/2011 Genel Dağıtım: www.mevakitap.com İletişim Adresi: Şemsi Tebrizi Mah. Yalvaçlı Hoca Sok. No:3/A Karatay/KONYA Tel : 0332 350 63 62

KELİME-İ TEVHİD'İN ANLAM ve ŞARTLARI Faruk Furkan

İçindekiler Önsöz... 9 La İlahe İllallah... 11 Kelime-İ Tevhid... 13 Ġlah Kelimesinin Anlam Ve Muhtevası... 14 Allah ın Ġlahlığına (ulûhiyetine) Ait Bazı Özellikler... 15 1- Hüküm Vermek... 15 2- TeĢride Bulunmak... 17 3- Yaptığından Dolayı Hesap Sorulmamak... 18 4- Zatı Ġçin Sevilmek... 18 5- Zatı Ġçin Ġtaat Edilmek... 19 6- Zarar ve Fayda Vermek... 19 La İlahe İllallah ın Rukünleri... 21 Bazı Müelliflerin Yanılgısı... 22 Tevhidin Kısımları... 26 1- Rububiyet Tevhidi... 26 2- Ulûhiyet Tevhidi... 26 3- Ġsim Ve Sıfat Tevhidi... 28 Firavun un Ortaya Attığı... 29 Ġlahlık ve Rablik iddiasının Mahiyeti... 29 La İlahe İllallah ın Manaları... 32 1- Allah tan BaĢka Yaratıcı Yoktur... 32 2- Allah tan BaĢka Malik Yoktur... 32 3- Allah tan BaĢka Rızık Veren Yoktur... 33 4- Allah tan BaĢka Fayda Ve Zarar Veren Yoktur... 33 5- Allah tan BaĢka Dirilten Ve Öldüren Yoktur... 33 6- Allah tan BaĢka Dualara KarĢılık Veren Yoktur... 34 7- Yalnız Allah tan Korkulur... 34 8- Yalnız Allah a Tevekkül Edilir... 35 9- Allah tan BaĢka MüĢerri (Kanun Koyucu) Yoktur... 35 Helal ve Haram Kılmanın ġekilleri... 49 La İlahe İllallah ın Fazileti... 53 La Ġlahe Ġllallah Tüm Peygamberlerin Ortak Çağrısıdır... 55 Ġki Ġlah Edinmek Yasaktır... 56

Lâ İlahe İllallah ın Şartları... 60 ġart Kelimesinin Manası... 60 Lâ Ġlahe Ġllallah ın ġartları... 62 Birinci Şart... 64 Ġlim (Bilmek)... 64 Tevhidi Bilmeyen Kimsenin Durumu ve Hükmü... 69 1) Cehaleti Sebebiyle Mazur Görülen Kâfirler... 70 2) Cehaleti Sebebiyle Mazur Görülmeyen Kâfirler... 72 Kendisini Ġslam a Nispet Eden Kıble Ehli Kimseler... 72 İkinci Şart Tağutu Red Ve Ġnkâr Etmek... 77 Tağut Kelimesinin Lügat ve Istılah Anlamı... 78 Tağutu Ġnkâr Etmenin ġekli ve Niteliği... 88 1- Tağutun Ġtikâd Ġle Reddedilmesinin ġekli... 88 2- Tağutun Dil Ġle Reddedilmesinin ġekli... 89 3- Tağutun Amel Ġle Reddedilmesinin ġekli... 90 Üçüncü Şart Ġkrar (Dil Ġle Telaffuzetmek)... 92 Ġkrar için Kudret (güç yetirebilme) ġarttır... 92 Ġkrarın La Ġlahe Ġllallah ın ġartlarından... 93 OluĢunun Delilleri... 93 Ġmanın Hakikati Hususunda Mezheplerin GörüĢleri... 96 Bazı Akait Kitaplarındaki Yanılgılar... 97 Önemli Bir Mesele... 98 Dördüncü Şart Sıdk Ve Ġhlâs... 100 Beşinci Şart ġek Ve ġüpheden Uzak Olarak Yakînen Ġnanmak... 103 Altıncı Şart Muhabbet (Sevgi)... 106 Allah ve Rasulü nü Sevmek... 109 Tevhid Ehlini Sevmek... 110 Tevhidi Kerih Görmek Ġmanla ÇeliĢir... 111 Sevginin Alâmetleri... 112 1- Peygambere Ġtaat ve Ġttiba Etmek... 112 2- Ġhtilaf Halinde Allah ve Rasulü nü Tercih Etmek... 114

3- Hiçbir ġeyi Allah ve Rasulü nün Önüne Geçirmemek... 116 4- Sıkıntı ve Musibetlere KarĢı Sabır Göstermek... 117 Yedinci Şart Ġnkiyâd... 120 Sekizinci Şart Bu Kelime Gereğince Amel Etmek... 130 Dokuzuncu Şart Bu Ġnanç Üzere Vefat Etme... 136 Bir Mesele... 139 1- Tevbenin ġartları... 140 2- Hadisin Doğru Yorumu... 142 3- Ġmanın Ye's (Ümitsizlik Halinde Olması)... 142 Konuyla Alakalı Bazı Mühim Uyarılar... 144 Zahir Batın ĠliĢkisi... 151 Ġslam da Hükümler Zahire Göre Verilir... 161 Ameller Niyetlere Göredir Hadisinin Tahlili... 165 La İlahe İllallah İlkesi İle çelişen Durumlar... 170 Küfür... 171 ġirk... 184 Nifak / Münafıklık... 196 Zındıklık... 200 Ġrtidat... 201 SON SÖZ... 206

Önsöz Hamd bizleri tevhid ile Ģereflendirerek ondan yoksun olan insanlara üstün kılan Allah a, salât ve selam, bu kelime uğruna canını diģine takarak mücadele veren kutlu elçi Hz. Muhammed e, O nun âline, ashabına ve yoluna uyan tüm mü minlere olsun. KardeĢim! Bil ki sen, La Ġlahe Ġllallah diyerek Allah ın dini ile müģerref ve muazzez oldun. O kelimeyi yaģatmak, yüceltmek ve tüm yeryüzünde hâkim kılmak için vâr olduğunu unutma! Zaten tüm peygamberlerin görevi de bu değil miydi? O halde sende onların yolunda yürüyerek, bu kelime için varını yoğunu ortaya koy, onu sev, onu benimse, onu özümse ve onunla hem dem ol!... Ona inanan diğer insanları kendi öz kardeģinden daha değerli bil! Ve unutma ki, senin Allah katında ki üstünlüğün bu kelimeye olan sadakatinle ölçülecektir. Ona sadıksan iki dünyada da aziz, yok eğer kazip/yalancı isen iki dünyada da rezil olursun. Nice kavimler bu kelime sayesinde ulvî derecelerde yükselmiģken, niceleri de süflî derekelerde alçalmıģtır. Sakın ola sen onlardan olma! Ey kavmim, Allah a ibadet edin. Sizin için O ndan başka hiçbir ilah yoktur diyen Nuh u, Hud u, Lut u, Salih i ve diğer Allah elçilerini düģün. Ve kendisine intisap etmekle Ģeref duyduğun Hz. Muhammed i Hani O, kendisinden La ilahe illallah davasını terk etmesi istenince ne demiģti?

10 Faruk Furkan Bu iģi (La ilahe illallah davasını) bırakmam için güneģi sağ elime ayı da sol elime verseler ben yinede vazgeçmem!... Sen de her daim bu azim ve gayreti, bu sebat ve himmeti kalbinde taģı. Davanı terk etmen için sana baskı ve zulüm yapanlara Muhammedî bir tavır sergile. Peygamberine ve O nun kutlu davasına karģı duranlardan olma! Onlardan sakın! Tüm gücünle uzaklaģ onlardan! Zira onlar, kendilerine Allah tan baģka ilahları reddetmeleri hatırlatıldığında kibirlenir ve büyüklük taslarlar. Onlara La ilahe illallah denildiğinde kibirlenerek büyüklük taslarlar. (Saffat/35) Bu gün de Allah ın egemenliği, hâkimiyeti ve kanun koyuculuğunu insanlardan kimisine hatırlatınca, kibirlenir ve kalbinde yer etmiģ olan kin ve nefreti, senin iman nuruyla aydınlanmıģ yüzüne kusar; seni bir kaģık su da boğmak ister. Sen hem bu taifeyi, hem de az önce anlatılanı iyi tanı! Hangi gemiye bineceğini Ģimdiden iyi tespit et! Çünkü bu yolun sonunda tevhid gemisine binerek kurtulanlar olacağı gibi, Ģirk gemisine binerek küfür denizinde boğulanlar da olacaktır. Bindiğin geminin kapatanı kim? Hz. Muhammed mi yoksa tağutlar mı? ġimdiden düģün. Gemi yola çıktıktan sonra geri dönüģün olmayabilir! Allah bizi ve seni Hz. Muhammed in öncülüğünde Hz. Nuh ve ashabının kurtulduğu gibi tevhid gemisiyle kurtuluģa erenlerden eylesin. (âmin)

La İlahe İllallah La Ġlahe illallah Allah tan baģka hiç bir ilahın bulunmadığını, O nun dıģındaki tüm ilahların sahte olduğunu, kâinattaki tüm varlıkların yegâne hâkiminin, biricik sahibinin Allah olduğunu ifade eden mübarek bir kelime... Putları ve putlaģan insanları deviren, Allah ın otorite ve egemenliğini hiçe sayan tağutların tahtlarını sarsan, kendisi için peygamberlerin gönderildiği, kitapların indirildiği, uğruna kılıçların çekildiği, kanların akıtıldığı ve nice Ģehitlerin verildiği; sahibinin tepesinden kılıcı kaldıran, malına, canına ve ırzına dokunulmazlık getiren eģsiz bir ifade Ġçerik ve muhtevasına iman ederek, gerektirdiği doğrultuda hayat süren insanlara cenneti vacip, cehennemi haram kılan değerli bir kelime Kendisini Ġslam a nispet eden insanların en çok telaffuz ettikleri, ama manasını en az bildikleri bir cümle Bu kelime gereğince insanlar, mümin ve kâfirler diye iki sınıfa ayrılırlar. Bu kelime; yaratılıģın gayesi, sevap ve günahın kaynağıdır. Din onun için tesis edilmiģ, cihad kılıçları onu yüceltmek için sıyrılmıģtır. O, Allah ın tüm kulları üzerindeki hakkıdır Onun vesilesi ile Ġslam a girilir, Daru s selam olan cennetin kapıları onun aracılığı ile açılır. O, yeryüzüne indirilmiģ en mübarek kelimedir.

12 Faruk Furkan Kendisine inanan insanlara Allah ın kopmak bilemeyen sağlam bir kulpudur... HizipleĢmenin ve tefrikanın önüne çekilmiģ bir settir. Putları yıkan, tağutları yok eden ve sahte ilahları yerle bir eden bir balyozdur Zikrin en faziletlisi odur Kökü yerde sabit, dalları gökte olan ve Allah ın izni ile her zaman meyvesini veren güzel bir ağaçtır Manasını anlatmaya mürekkeplerin tükendiği, sahifelerin yetmediği, kelimelerin aciz kaldığı muazzam bir ilim hazinesidir. Evet. O, La Ġlahe Ġllallahtır

KELİME-İ TEVHİD Kelime-i tevhid olarak tabir edilen La ilahe illallah cümlesinin Ģartlarını anlatmaya geçmeden önce, onunla alakalı bazı meselelerin izah edilmesini uygun görüyoruz. La ilahe illallah cümlesi, kelime-i tevhid olarak bilinmektedir. Ġki rukûndan müteģekkildir. Birincisi: La ilahe İkincisi: Ġllallah Bu iki kısmın birbirinden ayrı düģünülmesi asla mümkün değildir. Bu rukûnlerin birbirinden ayrılması halinde, iman kesinlikle tahakkuk etmemektedir. Ġmanın tam manasıyla gerçekleģebilmesi, bu iki ruknûn birbirinden ayrılmadan kabul edilmesi ile mümkündür. Aksi halde iman sadece bir temenni olarak kalacak ve asla sahibine mümin vasfını kazandırmayacaktır. Bu gün kimi insanlar bu iki kelimenin birinci ruknûnu esas alıp kâinatta hiç bir ilahın olmadığını savunmakta, kimileride sadece ikinci rukûn ile yetinerek hayatlarına Allah tan baģka ilahlar karıģtırmaktadırlar. Tarihin sayfalarına bir göz attığımızda, insanların Ģirke düģtüğü genel noktanın bu olduğunu müģahede ederiz. Zira Allah a ortak koģan insanların kahir çoğunluğu, hayatlarına Allah tan baģka ilahlar karıģtırmak suretiyle Ģirke düģmüģlerdir. Allah ın varlığını inkâr ederek değil, Allah ın varlığını inkâr ederek küfre düģen insanların sayısı çöle nispetle bir kum tane-

14 Faruk Furkan si gibidir. Yok denecek kadar azdır. Böylesi insanların ya akli bir problemleri vardır ya da psikolojik sorunları. Bu nedenle Allah-u Teâlâ Kur an-ı Kerim in hiç bir ayetinde Allah vardır diyerek kendi varlığını ispat etme yoluna gitmemiģtir. Bilakis Allah ın bir ve tek olduğunu, O ndan baģka hiç bir ilahın olmadığını, insanların ilah diye tapınıp kutsadıkları varlıkların batıl olduğunu izah etmeye çalıģmıģtır. Kısacası Allah-u Teâlâ kendi varlığını inkâr edenleri muhatap bile kabul etmemiģtir. Yüce Allah ın anlatmak istediği ve üzerinde ısrarla durduğu nokta, O ndan baģka hiç bir ilahın kabul edilmemesi ve kendisine ilahlık vasfı yakıģtırılmıģ varlıkların inkâr ve reddedilmesidir. Binaen aleyh tevhidin birinci ruknû olan La ilahe kısmını esas alarak hiç bir ilahın varlığını kabul etmeyenler bizim mevzuumuz dâhilinde değillerdir. Bizim mevzuumuz tevhidin ikinci ruknû olan illallah kısmını kabul ettiği halde, Allah tan baģka varlılara da ilahlık yetkisi veren kimseleri kapsamaktadır. Konunun detayına girmeden önce ilah kelimesinin ne anlama geldiğini, sonra da nefiy (red) ve ispattan oluģan La ilahe illallah cümlesinin açılımını izah etmeye çalıģalım. Yardım ve ba- Ģarı yalnız Allah tandır. İlah Kelimesinin Anlam Ve Muhtevası Ġlah kelimesi E-LE-HE veya E-LĠ-HE fiilinden türetilmiģtir. Kulluk edilen, kendisine yönelilen, tapınılan, azameti karģısında hayrete düģülen, gönülden bağlanılan ve sığınılan gibi anlamlara gelmektedir. Ġbn-i Recep el-hanbelî Ģöyle der: Ġlah, kendisinden korkulan, çekinilen umut beklenilen, talepte bulunulan, yüceltilen, sevilen, tevekkül edilen, dua yapılan, dolayısıyla kendisine itaat edip isyan edilmeyendir. Bu sayılanların tamamı Allah a yapılır. Bunlardan bir tanesini yaratılmıģa yapan kimse, Allah a ibadette ortak koģmuģ ve La Ġlahe

Kelime-i Tevhid in Anlam ve Şartları 15 Ġllallah sözündeki ihlâsını bozmuģ olur. Bu söylenilenlerden ne kadarı Allah tan baģkasına yapılırsa o kadar Allah tan gayrisine ibadet edilmiģ olur. 1 Bu ve ilah kavramı etrafında yapılan diğer tariflerden anla- Ģıldığına göre ilah, kendisine ibadet ve itaat edilen varlıktır. Bu varlık Allah olabileceği gibi, Allah tan baģkaları da olabilir. Ama Allah ın dıģındaki diğer ilahlar sahtelik ve batıllıkla muttasıftırlar. Yani, Allah hak ve gerçek ilah iken, O nun dıģındaki ilahlar batıl ve sahtedirler. Allah ın İlahlığına (ulûhiyetine) Ait Bazı Özellikler Allah-u Teâlâ nın ilah olmasından kaynaklanan bir takım hususiyet ve özellikleri vardır. Ġslam âlimleri Kur an ve Sünnet çerçevesinde bu özelliklerin bazısını Ģöyle açıklamıģlardır 1- Hüküm Vermek Bu Allah u Teâlâ nın ulûhiyetinin (ilahlığının) en belirdin özelliklerindendir. Yüce Allah Ģöyle buyurur: İyi bilin ki, yaratmakta emretmekte yalnız O na aittir. (A raf/54) Hüküm ancak Allah ındır. (En am/57) Hüküm yalnız Allah ındır. (Yusuf/40) Bilin ki hüküm ancak O nundur. (En am/62) O (Allah) hiç bir kimseyi hükmüne ortak etmez. (Kehf /26) Yüce Allah ın mutlak hükmeden olduğuna ve hükmünde hiç bir ortağı bulunmadığına delalet eden deliller bunlarla sınırlı değildir. Bu nedenle her kim sadece Allah a has olan bu 1 Gurretu Uyuni l Muvahhidin, sf. 25, Abdu l Mun im in et-tağut adlı kitabından naklen.

16 Faruk Furkan özelliği kendisinde bulunduğunu iddia etse ilahlık iddiasında bulunmuģ ve kendini ilah yerine koymuģ demektir. Kim de onun bu iddiasını kabul eder ve hâkimiyet vasfını ona verirse Allah tan baģka ilahlar edinmiģ olur. Böylelerinin Ben İlahım veya Ben İlah edindim demelerine gerek yoktur. Onlar bu vasfı kendilerinde görmekle veya birilerine vermekle -kabul etmeseler bile- dinden çıkarlar. Bu noktada Ġslam Ģehidi Seyyid Kutub'un Ģu cümlelerini nakletmeden geçemeyeceğim. O, Fi Zilal adlı muhteģem eserinde Ģöyle der: Hüküm vermek ancak ve ancak Allah a aittir. Ulûhiyetin sadece ona ait olması sebebiyle hüküm vermek ve hükümran olmak ancak onun hakkıdır. Hükümranlık ulûhiyetin icaplarındandır. Hükümranlıkta hak iddia eden kimse ulûhiyetin ilk Ģartında Allah la mücadeleye giriģmiģ olur. Bu kimse ister fert, ister insanların bir tabakası, ister bir parti veya grup, ister bir millet, isterse bütün dünyanın meydana getirdiği alemģümul bir insan kütlesi olsun.. Ulûhiyetin ilk Ģartı olan hükümranlık üzerinde Allah la mücadeleye giren ve kendine hükümranlık izafe etmeye çalıģan kimse küfre girmiģtir, apaçık bir kâfirdir. Bu kimsenin küfrü, dinin kat i hükümleri ile sabittir. Bu mevzudaki kat i hükümler cümlesinden olarak, sadece biraz önce mealini verdiğimiz ayetin hükmü dahi kâfi gelir Böyle bir hak iddia etmenin çeģitli Ģekilleri vardır. Bu Ģekillerden her hangi birini kullanmak dinden çıkmak için kâfidir. Bir kimsenin Allah a ait ulûhiyet vasfının ilk Ģartı olan hükümranlığı kendine izafe etmesi ve böylece Allah la mücadeleye girerek kâfir olması için muhakkak halka: Sizin benden başka ilahınız yoktur demesi veya Firavun un yaptığı gibi Sizin en yüce rabbiniz benim gibi Ģeyler söylemesi Ģart değildir. O kimsenin Allah ın Ģeriatını hükümsüz hale getirmesi ve baģka bir kaynağın kanunlarını tatbikata koyması, yahut Allah tan baģka her

Kelime-i Tevhid in Anlam ve Şartları 17 hangi bir kimseye hükümranlık hakkı tanıyarak onun söz sahibi olduğunu kabul etmesi.. Evet, sadece bu kadarı dahi kafir olması için yeterli sebeptir!.. Hükümranlık hakkı tanıyıp söz sahibi olduğunu kabul ettiği kimse bir millet veya bütün beģeriyet dahi olsa yine hüküm değiģmez. Ġslâm nizamında Ġslâm milleti kendi hükümdarını seçme hakkına sahiptir. Fakat bunun kendi hükümranlıkları manasına gelmesi düģünülemez. Hükümranlık gerçek manasıyla Allah a aittir. Millete ve seçilen hükümdara düģen görev Allah ın hükümranlık ve Ģeriatını tatbik sahasına koyarak hizmet etmektir. Aralarında Müslümanlarında bulunduğu bir takım araģtırıcılar hükümranlıkla, hükümranlığa hizmet etmeyi birbirine karıģtırmaktadırlar. Hükümranlık sadece Allah a aittir. Bütün insanlar bir araya gelseler yine bu vasıftan kendilerine bir hak tanınamaz. Onların vazifesi Allah ın hüküm ve Ģeriatını tatbik etmektir 2 2- Teşride Bulunmak Ġlahlığın (ulûhiyetin) en belirgin özelliklerinden biriside hiç Ģüphesiz ki teģri (yasa, kanun ve nizam) yapmaktır. Yaratmak nasıl ki Allah a ait bir Ģeyse, yarattıklarına kanun ve nizamlar koyarak onları yönlendirmekte aynı Ģekilde Allah a özgü bir olaydır. Haram ve helal sınırlarını sadece O belirler. Bir Ģeyin yapılıp yapılmayacağına ancak o karar verir. Bir Ģeyin iyi veya kötü olduğuna dair nihâi noktayı koyacak sadece O dur. Birbirlerinin kalkıp bu yetkileri Allah tan alarak kendi tekellerine geçirmeleri, Allah ın en belirgin özelliklerinden birisi olan teģri vasfında O na ortak olmaları demektir ve ilahlık iddiasıdır. Kimilerinin de bu meselede onlara destek vererek yasama yetkisini Allah tan baģkalarının da kullanabileceğini iddia etmeleri, onları ilah olarak kabul etmeleridir. Ve Ģirktir. Allah-u Teâlâ Ģöyle buyurur: 2 Fi Zilali l Kur an, c. 8, sf. 403 vd.

18 Faruk Furkan Yoksa onların Allah ın izin vermediği şeyleri kendilerine dinden teşri yapan (kanun koyan) ortakları mı vardır? (Şura/21) Bu noktada müminlere düģen, Allah ın ve Rasulü nün haram ve helal dediklerine içtenlikle bağlanmaları ve onlara karģı gelmemeleridir. Allah ve Rasulü bir iģi helal veya haram demek sureti ile kanuna bağlandıktan sonra iman eden insanlar için seçim ve tercih hakkı ortadan kalkmıģ demektir. Allah ve Rasulü bir işi hükme bağladığında hiç bir mümin erkek ve hiç bir mümin kadına o işlerinde istediklerini yapma hakkı yoktur. (Ahzab/36) Hâl böyleyken Allah tan baģkalarının da yasa ve kanun yapma yetkisine sahip olabileceğine inanmak imanın neresi ile bağdaģır? Ġman, sadece Allah ve Rasulünün hakem olmasını kabul eder. O ikisinden baģkasının hakem olabileceğine inanmak veya onların kanunlarına itaat etmek imanın zıttına hareket etmekten baģka bir Ģey değildir. 3- Yaptığından Dolayı Hesap Sorulmamak Ulûhiyetin diğer bir özelliği de yaptığı iģlerden ve verdiği kararlardan dolayı hesaba çekilmemektir. Hiç kimsenin Allah a hesap sorma yetkisi yoktur. Ama herkes ona hesap vermek zorundadır. Yüce Allah bu hususta Ģöyle buyurur: O, yaptıklarından (asla) hesap sorulmaz. Hâlbuki onlara (yaptıkları) sorulacaktır. (Enbiya/23) Her kim bu özelliğin kendisinde bulunduğunu iddia eder ve kimse bana hesap sormaz derse ilahlık iddia etmiģ olur. Kimde bu özelliği ona verir ve onun bu iddiasına rıza gösterirse o kimseyi ilah edinmiģ olur. 4- Zatı İçin Sevilmek Bu da ilah olmanın kaçınılmaz niteliklerindendir. Zatı için

Kelime-i Tevhid in Anlam ve Şartları 19 sevilen yalnız Allah tır. O nun dıģındakiler -kim olursa olsun- sadece Allah için sevilir. Her kim bu özelliği kendi nefsi için iddia eder ve kendisinin zatından dolayı sevilmesi, itaat edilmesi, sevgi ve düģmanlık gösterilmesi gerektiğini söylerse ilahlık iddiasında bulunmuģ olur. Böylesi birisinin ortaya attığı bu iddiaya olumlu yanıt veren kimsede onu Allah tan baģka ilah kabul etmiģ sayılır. 5- Zatı İçin İtaat Edilmek Allah-u Teâlâ nın ulûhiyetine has olan özelliklerden biriside budur. Zatı için itaat edilecek yegâne varlık Allah tır. O nun dıģındakiler O ndan dolayı itaati hak eder. Eğer Allah a isyan varsa yaratılmıģlara itaat yoktur. Allah ın dıģındaki varlıklara itaat edebilmemizin temel kuralı, O na isyanın olmamasıdır. Kendisine sırf zatından dolayı itaat edilmesi gerektiğini iddia eden birisi, yalnızca Allah a özgü olan bir vasfı kendisinde gördüğü için ilahlık iddiasında bulunmuģ olur. Bu özelliği ona veren veya o kimsede de bu vasfın olabileceğini kabul eden biriside onu ilahlaģtırmıģ demektir. 6- Zarar ve Fayda Vermek Bu özellikte, Allah a has olan diğer niteliklerle eģ değerdedir. Zarar vermek veya fayda dokundurmak sadece Allah ın elindedir. O ndan baģkalarının bu noktada hiç bir söz hakkı yoktur. Aksini iddia eden, kendisini ilahlaģtırmıģ olur. Kimde onun fayda ve zarar verdiğine inanırsa, onu kendisine ilah edinmiģ sayılır. Yüce Allah Ģöyle buyurur: Eğer Allah sana bir sıkıntı dokundurursa, O ndan başkası onu kaldıramaz. Şayet sana bir hayır (iyilik) dilerse, O nun fazlını geri çevirebilecek hiç kimse yoktur. O,fazlını dilediğine verir. O, bağışlayandır, rahmet edendir. (Yunus/107) Sayılan bu maddeler ulûhiyetin en bariz ve en belirgin

20 Faruk Furkan özelliklerindendir. Bazı âlimler bu özelliklerin sayısını artırmıģlarsa da biz, maksadın hâsıl olduğunu düģündüğümüzden dolayı bu sayılanlarla iktifa etmeyi uygun görüyoruz. Daha fazla malumat isteyen kardeģlerimiz, ulûhiyet tevhidi ile alakalı kitaplara müracaat edebilirler.

LA İLAHE İLLALLAH IN RUKÜNLERİ La Ġlahe Ġllallah cümlesinin önceki sayfalarda da belirtildiği gibi iki ruknü vardır. Bu rukünlerden birisi nefiy (olumsuzluk ve reddetme), diğeri ispat (kabul etme) tır. Birinci rukün red ve inkâr anlamını içeren La ilahe kısmıdır ki, Allah ın dıģındaki tüm ilahları ve ilahlık iddiasında bulunan varlıkları kabul etmeme anlamına gelir. Ġkinci rukün ispat ve kabul manasında olan illallah kısmıdır. Bu da Allah-u Teâlâ nın hak ve gerçek ilah olduğunu, ilahlık vasıflarına müstahak olanın sadece O olabileceğini ifade etmektedir. Yüce Allah Ģöyle buyurur: Bu (böyledir).çünkü Allah hak(ilah) tır. O nun dışında ibadet ettikleri ise batıldır (Hac/62) La ilahe illallah cümlesini Arap grameri açısından incelersek, çok önemli ve ince nükteler çıkarırız. Arap dilinde olumsuz bir kelime veya cümleden sonra illa edatı getirilerek istisna yapıldığında, ondan sonraki isim veya cümlenin hasr-u kasrı murâd edilir. Bunu bir örnekle izah etmeye çalıģalım. Mesela, Ali ayaktadır dediğimiz zaman, baģkalarının da ayakta olma ihtimalinden dolayı ayakta olma eyleminin sadece Ali ye ait olduğunu söylemiģ olmayız. Fakat Ali den başka hiç kimse ayakta değildir dediğimizde ise, ondan baģka ayakta olan hiç kimse bulunmayacağı için, ayakta olma eylemini Ali ye tahsis etmiģ ve genel olarak bunu baģkalarından nefyederek (reddederek) O nun bu konuda tek olduğunu söylemiģ oluruz.

22 Faruk Furkan ġimdi, La ilahe illallah cümlesini de bu örneğe uygun bir Ģekilde ele alalım. Biz, Allah ilahtır dediğimizde, bu cümleden Allah tan baģkalarının da ilah olabileceği anlaģılır. Ama Allah tan başka hiç bir ilah yoktur dediğimizde ise, ilahın sadece Allah olduğunu, O nun dıģındakilerin ilah olamayacağını ve ilahlığa müstahak olanın sadece O olduğu ifade edilmiģ olur. Bu mesele Arapça bilmeyen kardeģlerimiz açısından biraz zor anlaģılabilir. Ama bir kaç defa okumak sureti ile tekrar edilerek üzerinde düģünüldüğünde çok önemli bir bilgi elde edilmiģ olur. Ġbn-i Kayyım el- Cevziyye der ki: La ilahe illallah (Allah tan baģka ilah yoktur) cümlesinin Allah ın ulûhiyetini ispat etme hususunda ki delaleti, Allah ilahtır cümlesinin ifade ettiği anlamdan çok daha üstündür. Zira Allah ilahtır cümlesi Allah ın dıģındaki varlıkların ulûhiyetini tam anlamıyla nefyetmemektedir. Ama Allah tan başka hiç bir ilah yoktur cümlesi, ilahlığı sadece Allah a has kılmakta ve O nun dıģındaki varlıklardan bunu nefyetmeyi gerektirmektedir. 3 Bazı Müelliflerin Yanılgısı Kelime-i Tevhid ile alakalı eserler kaleme alan bazı müellifler, La ilahe illallah cümlesini Allah tan baģka yaratıcı yoktur, rızık veren, öldüren, dirilten, fayda ve zarar veren O dur. O ndan baģka malik yoktur diyerek sadece Rububiyet tevhidi 4 ile tefsir etmektedir. Bu anlamlandırma her ne kadar Allah-u Teâlâ nın bu vasıflarla muttasıf olması yönünden doğru olsa da, La ilahe illallah ın ifade ettiği manayı ortaya koyma açısın- 3 Bkz: Kelimetû La ilahe illallah ve Keyfe Tenfeu Kaileha, Amir Said Zeyabarî, sf. 30. 4 Bir sonraki bölümde tevhidin kısımları ele alınacak ve orada Rububiyet Tevhidinin ne anlama geldiği izah edilecektir.

Kelime-i Tevhid in Anlam ve Şartları 23 dan eksiktir... Çünkü La ilahe illallah tan kastedilen mana, Allah ın sadece yaratıcı, rızık verici, öldüren, dirilten, nimet veren ve mülk sahibi olması değildir. Evet, sadece bu anlamlar La ilahe illallah ı ifade etmede yeterli değildir. Bu kelimeden kastedilen hakiki mana, -tüm bu anlamlarla birlikte- Allah ın gerçek ma bud olduğuna, kayıtsız Ģartsız itaat edilecek mercinin O olduğuna, kanun koymaya, idare etmeye, emretme ve nehyetme yetkisine sahip olmaya, yönetme yetkisini elinde bulundurmaya hak sahibinin o olduğuna inanmakla beraber; sevilmeye, saygı gösterilmeye, yüceltilmeye ve korkulmaya en layık olan varlık olduğuna iman etmektir. ġayet La ilahe illallah ın manası sadece bu müelliflerin iddia ettiği gibi yaratma, rızık verme vb. anlamlara has olsaydı, o zaman Rasulullah (s.a.v.) ile Arap müģrikleri arasında her hangi bir ihtilaf ve düģmanlık söz konusu olmazdı. Biraz sonra delilleri zikredileceği üzere onlar Allah ın varlığını kabul ediyor Allah ın yarattığını, rızıklandırdığını, gökten yağmur indirdiğini ve kâinatı yönettiğini ikrar ediyorlardı. Buna binaen, kim Allah ın bu vasıflarına inanır, bununla beraber ibadet ve taatını Allah tan baģkasına yapar, birilerini O ndan çok sever, dua ve niyazlarını onlara arz eder, sıkıntı anında Allah tan değil de onlardan yardım talebinde bulunur, Allah tan baģkalarına hükmetme ve yasama yetkisi verir ve egemenlik hakkını baģkalarına tanırsa, O asla La ilahe illallah demiģ sayılmaz. O, Allah a Ģirk koģan bir insan olarak kabul edilir. Buna inanç üzerine ölse, ebediyen cehennemi hak eden bir müģrik olur ve asla cennete giremez. Çünkü kim Allah a şirk koşarsa; hiç şüphesiz ki Allah ona cenneti haram kılmıştır. Onun varacağı yer cehennemdir. (Maide/72) Çünkü onun bu inancı, tarihte yaģamıģ olan tüm müģrik

24 Faruk Furkan insanların ortak inancıdır. Kitabın ilk sayfalarında da belirttiğimiz gibi, tarihte Allah ı inkâr eden topluluklar yok denecek kadar azdır. Onlar Kur an ın açık ifadeleriyle Allah ı yaratıcı olarak kabul etmiģler ve Rububiyet tevhidine ait birçok niteliği Allah a vermiģlerdir. Onların ortak koģmaları genel anlamda, Allah ın ulûhiyetlerine ait vasıflarda zuhur etmiģtir. Kur an da bunun birçok örneği vardır. ġimdi onların Allah ın Rububiyetini kabul ettiklerine iģaret eden ayetlerden bazılarını aktarmaya çalıģalım. Yüce Allah Ģöyle buyurur: Andolsun, onlara (müşriklere): Göklerle yeri kim yarattı? diye sorsan, onlar elbette: Allah diyeceklerdir. (Lokman/25) De ki: Size gökten ve yerden rızk veren kimdir? Yahut o gözlere ve kulaklara sahip olan kimdir? Ölüden diriyi, diriden de ölüyü çıkaran kimdir? İşleri yerince kim yönetiyor? Onlar hemen Allah diyeceklerdir. De ki: O halde (O na isyan etmekten) korkmaz mısınız? (Yunus/31) Eğer sen onlara: Göklerle yeri kim yarattı, güneşi ve ayı kim emrinize verdi? diye soracak olsan, onlar elbette: Allah diyeceklerdir. (Ankebut/61) Şayet onlara: Gökten suyu indirip onunla yeri ölümünden sonra dirlikten kimdir? diye sorsan, onlar elbette: Allah tır derler. (Ankebut/63) Andolsun ki onlara: Göklerle yeri kim yarattı? diye sorsan, elbette: Onları hüküm ve emrinde galip, her şeyi en iyi bilen (Allah) yarattı derler. (Zuhruf/9) De ki: Yer ve ondakiler kimindir? Eğer biliyorsanız (söyleyin) Onlar: Allah ındır diyeceklerdir. (Mü miun/84,85) De ki: Yedi göğün ve büyük arşın Rabbi kimdir? (onlar)

Kelime-i Tevhid in Anlam ve Şartları 25 Allah ındır diyecekler. De ki: Her şeyin hâkimiyet ve mülkü elinde bulunan, himaye eden, fakat himaye altına alınmayan kimdir? Biliyorsanız (söyleyin) Onlar: (Bunlarda) Allah ındır diyeceklerdir. Öyle ise nasılda aldanıyorsunuz? (Mü miun/86) Rasulullah (s.a.v.) ın kendilerine gönderildiği Arap müģrikleri ve tarihteki peygamberlerin tebliğine muhatap olan diğer Ģirk toplumları, ayetlerden anlaģıldığına göre Allah ı ve Allah ın bir takım vasıflarını kabul etmiģlerdir. Söz konusu durum bugün içinde geçerlidir. AraĢtırmaların ortaya koyduğu verilere göre, bugün Allah ın varlığını inkâr eden insanlar çok azdır. Amerika da yapılan bir ankette: Siz Allah a inanıyor musunuz? sorusuna yetiģkinlerin %98 i, gençlerin ise %93 ü evet cevabını vermiģtir. 5 Tüm bu anlattıklarımızdan La ilahe illallah cümlesini Allah tan başka yaratıcı yoktur veya Allah tan başka rızık verici yoktur gibi anlamlarla tefsir etmek yetersizdir, eksiktir. Bu noktada birçok müellif hataya düģmüģtür. Bu noktada bizler de hataya düģmeyi istemiyorsak, tevhidin tüm kısımlarını öğrenmeli ve Ģirkle düģen insanların neden böylesine bir Ģeye bulaģtıklarını çok iyi tespit etmeliyiz. Akis halde Allah ın varlığını kabul eden, ama aynı zamanda Allah a Ģirk koģan insanlara sırf Allah a inanmalarından ötürü Müslüman hükmü verir ve büyük bir yanlıģa düģmüģ oluruz. 5 Bkz: Ġman; Mustafa Kasadar, sf. 86.

TEVHİDİN KISIMLARI Tevhidin üç kısmı vardır. La ilahe illallah cümlesi bu üç kısmın her birine Ģamildir. ġimdi sırasıyla bu üç kısmı ele alalım. 1-Rububiyet Tevhidi Allah-u Teâlâ nın kendi fiilleriyle birlenmesine Rububiyet Tevhidi denir. Allah ın kendi fiillerinden kasıt, O nun yaratma, rızıklandırma, öldürme, diriltme, malik olma vb. vasıflarıdır. O nun bu fiillerde birlenmesi ile Rububiyet tevhidi gerçekleģmiģ olur. Tüm insanların fıtratında Rububiyet tevhidi vardır. Yüce Allah Ģöyle buyurur: Sen yüzünü Hanif olarak dine, Allah ın insanları üzerinde yarattığı fıtratına dosdoğru çevir (Rum Suresi/30) Rasulullah (s.a.v.) buyurur ki: Her doğan çocuk ancak Ġslam fıtratı üzerine doğar, sonra anne-babası onu YahudileĢtirir veya HıristiyanlaĢtırır ya da MecusileĢtirir. 6 2-Ulûhiyet Tevhidi Allah-u Teâlâ nın, kullarının fiilleriyle birlenmesine Ulûhiyet Tevhidi denir. Kulların fiillerinden kasıt, onların yapacağı dua, namaz, oruç, hac, sevgi, korku ve tevbe gibi ibadetlerdir. Kulların bu tür ibadetleri sadece Allah a sunması ile Ulûhiyet Tevhidi gerçekleģir. Bu ve benzeri ibadet türlerini Allah tan 6 Buhari, 1385.

Kelime-i Tevhid in Anlam ve Şartları 27 baģkasına sunmak, ulûhiyette Ģirktir. GeçmiĢte yaģamıģ olan toplumların Ģirki, genelde tevhidin bu kısmında meydana gelmiģtir. Onlar Allah ın varlığını kabul etmekle birlikte, ibadet niteliği taģıyan eylem, söylem ve inanıģlarını Allah tan baģka varlıklara sunarak Ģirke düģmüģlerdir. Bu günde yeryüzünde mü- Ģahede edilen Ģirk türlerinin büyük bir kısmı, tevhidin bu kısmında açığa çıkmaktadır. Buna dikkat etmeli ve tevhide zarar verebilecek her türlü Ģirk amelinden uzak durmalıyız. Ulûhiyet tevhidi tüm peygamberlerin ortak çağrısıdır. Hz. Âdem den, Hz. Muhammed e kadar gelmiģ geçmiģ tüm peygamber kavimlerini Allah a kulluk edin. Sizin ondan başka hiç bir ilahınız yoktur (A raf/85) diyerek La ilahe illallah sözünün hakikati olan ulûhiyet tevhidine davet etmiģlerdir. Kur an ın ısrarla üzerinde durduğu tevhid kısmı da budur. Ulûhiyet tevhidi, Rububiyet tevhidini de içine almaktadır. Buna binaen Ulûhiyet asıl, rububiyet ise onun fer idir. 7 Ulûhiyet tevhidinin önemini daha iyi kavrayabilmek için sıralayacağımız maddeleri dikkatle okumalı ve üzerinde tefekkür etmeliyiz. Cinler ve insanlar onun için yaratılmıģlardır. Muvahhitlerle müģrikler arasındaki belirleyici fark odur. Peygamberler Ulûhiyet Tevhidi için gönderilmiģlerdir. Kutsal kitaplar bunun için indirilmiģlerdir. Ulûhiyet tevhidi peygamberlerle kavimleri arasındaki anlaģmazlığın vuku bulduğu tevhittir. Dünya ve ahirette ki mükâfat ve ceza bu tevhide bağlıdır. Peygamber efendimiz (s.a.v.) kâfirleri ulûhiyet tevhidine davet ettiği zaman onlar bunu inkâr ederek Ģöyle dediler: 7 el- Kabasatu s-seniyye min ġerhi l Akideti Tahaviyye, Abdulfettah Halidi, sf. 29.