TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU 2004

Benzer belgeler
2004 TÜRKĐYE ĐNSAN HAKLARI ĐHLALLERĐ BĐLANÇOSU

2016 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

2016 YILI İLK 6 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

2016 YILI DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 6 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO-

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU BİLANÇO 05 MAYIS 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO-

2008 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ BİLÂNÇOSU

2006 Yılı Türkiye Đnsan Hakları Đhlalleri Bilançosu

TÜRK YE NSAN HAKLARI HLALLER B LÂNÇOSU YAŞAM HAKKI ĐHLALLERĐ

2016 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

Gözaltına Alınan Sığınmacı ve Göçmenler TOPLAM 5671

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

AYŞEGÜL ARSLAN IN KATİL ZANLISI MÜEBBET YEDİ

İNSAN HAKLARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI ARALIK AYI İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU ARALIK 2012

qwertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq

İNSAN HAKLARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI HAZİRAN-TEMMUZ-AĞUSTOS AYLARI İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

AKP HÜKÜMETİNİN 2014 İTİBARSIZLIK ENDEKSİ

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

FETÖ İMAMLARINDAN S. TÜRK ÜN OĞLU BODRUM DA GÖZALTINA ALINDI

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

Diyarbakır ve Yüksekova da kayıplarının failleri soruldu

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

TMMOB TEMSİLCİLERİNE AÇILAN DAVALAR

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

2005 Yılı Türkiye Đnsan Hakları Đhlalleri Bilançosu

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

İHD, 2012 Yılı Newroz Haftası (16-22 Mart) Hak İhlal Bilançosu

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

OHAL Bilançosu, Hak İhlalleri Raporu

Akçakale Sınırından Türkiye ye Sığınmacı Geçişi Gözlem Raporu. (16 Haziran 2015)

DİYARBAKIR İLİ SİLVAN İLÇESİ DOLAPDERE KIRSALINDA YAPILAN OPERASYON SONUCU MEYDANA G İNCELEME RAPORU

Özet Rapor. Kürt Öz Yönetim Güçleri Tarafından Gerçekleştirilen Tutuklama Sayıları ve Zorla Kaybolma Vakalarındaki Artış. Pazartesi, Şubat 18, 2019

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

FETÖ cü polisler onlar hakkında da istihbarat toplamış

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

Davanın selameti için sürgün

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

SON BEŞ YIL ŞİDDET VERİLERİ

MUSA ANTER ve JİTEM ANA DAVALARI NASIL BİRLEŞTİ? Yazar: Duru Yavan

TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ

************* ***************

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ. Mehmet Salih YAZICI-TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no:48884/99) 8 Aralık 2005 KABULEDİLEBİLİRLİK KARARININ ÖZET ÇEVİRİSİ

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

Öcalan ın Cezaevinden Talimat Yağdırdıkça Örgüt Saldırıyı Artırdı

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

4 OCAK 28 MART 2014 TARĠHLERĠ ARASI SEÇĠM ÖNCESĠ YAġANAN ĠHLALLER

BİR GRUP EĞİTİM-SEN ÜYESİ GÖREVİNDEN AYRILAN MUSTAFA ÖZCAN ALEYHİNE EYLEM YAPTI

Türkiye. İfade, Örgütlenme ve Toplanma Özgürlüğü

COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ ÜÇÜNCÜ DAİRE. Nezir KÜNKÜL/TÜRKİYE (Başvuru no /00) KARAR STRAZBURG

Uluslararası Üniversiteler Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Darbeci Kurşununa Hedef Oldu

GÜNGÖREN TERÖRİST SALDIRISI

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

ARAŞTIRMA RAPORU -BİLANÇO-

2016 Türkiye de 185 bin 128 adet ölümlü yaralanmalı trafik kazası meydana geldi Ülkemiz karayolu ağında 2016 yılında toplam 1 milyon 182 bin 491 adet

tedbiri Adana'da köpeği zincirle tutup nehre atmak isteyen çocuklara DANIŞMANLIK

MOTOSİKLET KAZASI, BODRUM U ACIYA BOĞDU

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI DİYARBAKIR ŞUBESİ 16. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU TEMSİLCİLİKLERİMİZDEN

Trans Olmak Suç Değildir!

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

Bu raporda yer alan bilgiler, İHD Marmara Bölgesi ne yapılan bireysel başvurular,

BODRUM EMNİYET MÜDÜRÜ HALUK BAŞ HAKKARİYE TAYİN OLDU

Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı na

Şerafettin TUĞ Kaymakamı

Önemli Terör Olay/Operasyonları

FETÖ elebaşının ByLock'taki 'yeğen' grubu

HDP li 11 Vekil Gözaltında

Bodrumspor 2 Denizli Sarayköyspor 1

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

Bodrum Turgutreis Karayolu silahlı kavganın keşfi için kapatıldı

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ ÜÇÜNCÜ DAİRE KABULEDİLMEZLİK KARARI. Şükran AYDIN ve Diğerleri - Türkiye Başvuru no /99

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V ÜÇÜNCÜ BASKIYA SUNUŞ... VII İKİNCİ BASKIYA SUNUŞ... IX SUNUŞ... XI İÇİNDEKİLER... XIII KISALTMALAR...XIX

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ. Human Rights Association. Komeleya Mafén Mirovan MARDİN ŞUBESİ. 13.Mart Mah.karaman Apt. Kat1/2 Yenişehir MARDİN

Cumhuriyet Halk Partisi

'Uyardık ama ciddiye almadılar'

ORGANLARI 5 KİŞİYE HAYAT VERDİ

CON S EI L D E KONSEYĐ

Özal'dan şok açıklama

Ankara Garı Saldırısında Dava Süreci Ne Durumda?

SANIKLAR AYLAN BEBEĞİN BABASINI SUÇLADI

Trinidad ve Tobago 1990: Latin Amerika'nın ilk ve tek İslam devrimi

Maya takvimi hurafe!..

TEMMUZ 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız

yaralandı. Polisten elde edilen bilgiye göre, kaza, saat 22.00'de karşıya geçmekte olan Mahmut ve Ayla, 120 km. hızla giden aracın

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM

Yer altı şehrine açılan kapı, Kayıp İncil, cinayet ve MİT : Tarsus taki gizemli evde ne oluyor?

KASIM 2015 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Alipour ve Hosseinzadgan / Türkiye. (6909/08, 12792/08 ve 28960/08) AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

EYLÜL 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

Transkript:

TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU 2004 İnsan Hakları Derneği

2004 İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU DEĞERLENDİRMESİ Bilindiği gibi, Derneğimiz insan hakları konusundaki diğer faaliyetlerinin yanında, Türkiye deki insan hakları ihlalleri ile ilgili olarak raporlar da yayımlamaktadır. 3 er aylık olan bu raporlar, yılsonunda bütün bir yılı kapsayacak şekilde yıllık rapora dönüştürülmektedir. 2004 yılı içerisinde de 3 er aylık raporlar açıklanmıştı. Bu rapor 2004 yılının tamamını kapsamaktadır. 2004 yılı İnsan Hakları Raporumuz temel hak kategorileri esas alınarak hazırlanmış, temel hak kategorilerinin altında da o gruba giren alt başlıklara yer verilmiştir. Ana ve alt hak kategorilerinin belirlenmesinde uluslararası uygulamalar esas alınmıştır. Bu nedenle bazı hak grupları önceki yıllık raporlarımızdan farklılıklar içermektedir. 2004 yılı İnsan Hakları Raporunu 2 şekilde değerlendirmek mümkün. Birincisi, geçmiş yıllarla bağlantı kurmadan 2004 yılındaki insan hakları durumunun uluslararası insan hakları ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmesidir. Bu şekilde bir değerlendirme yapıldığında, durumun hiç de iç açıcı olmadığı, Türkiye de insan hakları ihlallerinin kabul edilemez boyutta olduğu ve minimum standartlar olarak değerlendirdiğimiz AB standartlarının çok uzağında olduğumuzu görüyoruz. Örneğin, temel insan hakkı olan yaşam hakkı halen büyük tehdit altındadır. 2004 yılında, yargısız infazlar yoluyla 42 kişi öldürülmüş, 36 kişi de yaralanmıştır. Cezaevlerinde 32 kişi yaşamını yitirdi. Silahlı çatışmalarda 240 kişi yaşamını yitirdi, 104 kişi yaralandı. Mayın ve sahipsiz bombaların patlaması nedenine bağlı olarak 59 kişi öldü, 52 kişi de yaralandı. Türkiye nin en önemli sorunlarından birisi olan İşkence konusunda da durum farklı değil. 2004 yılında 843 kişi işkence ve kötü muameleye maruz kaldı. Kaçırma ve tehditler buna dahil değildir. Keyfi gözaltı olarak değerlendirdiğimiz 6391 gözaltı yaşandı. Demokrasilerin olmazsa olmaz temel özgürlük alanı olan İfade Özgürlüğü alanına baktığımızda da, 2004 yılı içerisinde 31 etkinliğin yasaklandığını, 9 kitap, dergi ve gazetenin yasaklanıp, toplatıldığını; 20 gazete ve yayın organına baskın düzenlendiğini; RTÜK tarafından 12 yayın durdurma cezası, 24 program durdurma cezası verildiğini tespit ediyoruz. 2004 yılı içerisinde düşüncelerinden dolayı 467 kişi hakkında 78 dava açılıp, 1557 yıl 2 ay hapis ve 350.000 YTL para cezası istendi. Yine 2004 yılı içerisinde düşünce suçları ile ilgili 72 dava sonuçlandı, 104 kişi beraat etti, 4 davanın düşmesine karar verildi, 693 kişi toplam 30 yıl 9 ay hapis ve 784.757 YTL. Para cezasına mahkum edildi. Toplantı ve Gösteri Özgürlüğü ile ilgili olarak da, 124 etkinliğe polis tarafından müdahale edildi, 8 etkinliğe izin verilmedi, bu konularla ilgili 36 soruşturma açıldı. Bunlardan 11 nde 146 Eğitim-Sen üyesi, 12 KESK üyesi, 7 doktor ve 52 siyasi parti ve dernek üyesi çeşitli cezalara çarptırıldı. 2004 yılı içerisinde 27 dava açıldı, bu yıl içerisinde sonuçlanan 25 davada 135 kişi beraat etti, 134 kişi ise toplam 159 yıl 8 ay 2 gün hapis ve 8.840 YTL para cezasına mahkum edildi. Örgütlenme Özgürlüğü alanında, 15 kuruluş polis baskınına uğradı. Toplam 41 kişiyi kapsayan 8 soruşturma açıldı. 23 Siyasi parti ve örgüt hakkında kapatma davası açıldı. Ekonomik ve Sosyal Haklar alanına baktığımızda da; 13.931 kişinin siyasi ve ekonomik nedenlerle işten çıkarıldığını, 580 kişinin başka yerlere sürüldüğünü 181 kişinin iş kazasında öldüğünü ve 771 kişinin de yine iş kazası sonucunda yaralandığını görüyoruz. Görüldüğü gibi tablo hiç de iç açıcı değil. Ne, Sayın Başbakan ın İşkenceye 0 tolerans söyleminin ve ne de Sayın Başbakan Yardımcısı Gül ün AB ye yönelik olarak Türkiye nin ödevlerini tam olarak yerine getirdiği söyleminin gereği yapılmamış. Halen, işkence son derece yaygın, halen yaşam hakkı güvence altına alınabilmiş değil, halen düşünce suç olmaya ve cezalandırılmaya devam ediyor, halen iç barış yönünden çatışma ortamı temel bir sorun olarak devam ediyor, her alandaki yasakçı zihniyet varlığını sürdürüyor. Sonuç itibariyle, insan hakları sorunlarımızın çözümü yönünde 2004 yılında da etkili ve kalıcı önlemlerin alınmadığını ifade etmek istiyoruz. 2003 yılı ile karşılaştırma: İkinci bir değerlendirme ölçütü olarak, 2003 yılının insan hakları bilançosu ile 2004 yılının bilançosunu karşılaştırabiliriz. Bu takdirde göreceli olarak 2003 yılına göre 2004 yılında genelde bir iyiye gidişten söz edilebilir. Örneğin, 2003 yılında İşkence ve Kötü Muamele sayısı 1202 iken, 2004 de bu sayı 1040 (2003 ile karşılaştırmada aynı ölçütler kullanılması bakımından işkence ve kötü muamele bölümüne 197 kaçırma,tehdit 2 2004 İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU DEĞERLENDİRMESİ 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU

ve ajanlık teklifi ilave edilmiştir), keyfi gözaltına alınma 2003 de 12406 iken 2004 de 9711. Kapatılan siyasi kuruluş, kitle örgütü, yayın organı 47 iken, 2004 de 13 e düşmüş. Toplatılan ve yasaklanan yayın sayısı da 285 den 9 a düşmüş. 2003 yılında 1706 kişi aleyhine düşüncelerinden dolayı dava açılmış iken, 2004 yılında 467 kişi hakkında dava açılmış. Fakat, bu genel sayılabilecek tablonun aksine çatışmalarda ölenlerin sayısında iki mislinden fazla artış olmuş. 2003 yılında çatışmada ölenlerin sayısı 104 iken, 2004 yılında 240 kişi yaşamını yitirmiş. Yargısız infaz/ işkence/ köy korucusu saldırısı ve gözaltında kuşkulu ölümler konusunda da bir artış var. Buna ilişkin sayı 44 den 47 ye çıkmış. Bundan şu sonucu çıkarabiliriz. 2004 yılında insan hakları ihlallerindeki göreceli kısmi iyileşmelere karşın, özellikle iç barış bakımından durum daha da kötüleşmiştir. Bu durum, bizim özellikle 2004 yılı Haziran ından itibaren kamuoyunun dikkatini iç barışa çekme çabalarımızın ne kadar haklı olduğunu göstermektedir. Özellikle Kürt Sorunu konusunda barışçıl yöntemler zorlanarak, iç barışı tesis edilmediği takdirde, korkarız ki başta yaşam hakkı olmak üzere, insan hakları konusunda ilerleme kaydetmemiz pek mümkün olmayacaktır. 2005 yılı ilk 2,5 aylık dönemin değerlendirilmesi: 17 Aralık 2004 öncesine kadar, başta Hükümet olmak üzere AB den müzakere tarihi alabilmek amacı ile insan haklarını ve özgürlükleri gözeten, bunları geliştirmeyi hedefleyen bir söylemin kullanıldığını, buna yönelik bazı adımlar atıldığını biliyoruz. Fakat 17 Aralık 2004 de müzakere tarihinin belirlenmesinden sonra tam tersi bir sürecin başladığını görüyoruz. İnsan hakları ve özgürlükler söylemi, yerini milliyetçi bir söyleme bıraktı, bize göre yeterli olmayan, eksik olan düzenlemeler dahi eleştirilmeye başlandı, bunların uygulanmamasının çareleri zorlandı. 2004 Yılı Raporumuz 31.12.2004 tarihine kadarki dönemi kapsadığı için, bu olumsuz gelişmeler raporumuza yansımamıştır. Asker ve polis ağız birliği ederek, yapılan değişikliklerin suçla ve terörle mücadeleyi engellediğini iddia etmekte, yapılan değişikliklerin yürürlüğe konmamasını ve güvenlik güçlerine yine keyfi davranış olanaklarının getirilmesini istemektedir. Ve ne yazık ki bu istemlerin yankı bulduğunu da görüyoruz. İlginç bir şekilde, her gün suç artışlarına ilişkin açıklamalar yapılmakta, Genel Kurmay doğu ve güneydoğu bölgesindeki silahlı militan sayısının 1999 öncesinin üzerine çıktığını ve yapılan yasal değişikliklerler nedeniyle yeterince etkili olamadıklarını söylemektedir. Fakat kimse, henüz yürürlüğe girmemiş düzenlemelerin nasıl olup da, suçların artışına ve terörle mücadeleyi zayıflamasına neden olduğunu sorgulamamaktadır. İstanbul da suç artışlarında söz edilirken, bu sağlama konusunda sorumlu olan Vali ve Emniyet Müdür görevine devam etmekte, suç sadece yasalara atılmaktadır. Aynı dönemde, Anayasa Mahkemesi yabancılara g.menkul satışına ilişkin yasayı iptal etmekte, Yargıtay 312. madde konusunda 180 derecelik bir dönüşle özgürlükleri kısıtlayıcı bir yorumla karar vermektedir. Ermeni sorununda, ifade özgürlüğü hiç işlememekte, dünyaca ünlü bir yazarımız olan Orhan Pamuk açıkça tehdit edilip, hakkında davalar açılmaktadır. Ayın dönemde Emeğin Partisi ne silahlı saldırı yapılmaktadır. Her alanda katı bir milliyetçi söylem geliştirilmektedir. İnsan Hakları ve Özgürlükler konusunda iddialı olduğunu söyleyen Hükümetin Çevre ve Ormanı Bakanı nın talimatı ile, bitkilerin ve hayvanların bilimsel isimleri değiştirilmektedir. r. 6 Mart günü yaşanan polis saldırıları, buna ilişkin Hükümet üyelerinin ve yetkililerin söylemleri ürkütücüdür. Bütün bunlar, insan haklarından, özgürlüklerden ve demokrasi standartlarının geliştirilmesinden rahatsız olanların atağa geçtiklerini ve ne yazık ki Hükümet ve diğer devlet organları üzerinde de etkili olduklarını göstermektedir. Ülkemizin her zamankinden daha fazla özgürlüklere, insan haklarına ve demokrasiye ihtiyacı bulunmaktadır. Hükümet ve diğer devlet kurumlarının bunun sorumluluğu ile hareket etmelerini bekliyoruz. Yurttaşlar olarak da özgürlüklerimize ve demokrasiye sahip çıkmalıyız. Sadece özgürlük karşıtlarının, insan hakları karşıtlarının, demokrasi karşıtlarının sesi çıkmamalı, hepimiz gür bir sesle demokrasi, insan hakları ve özgürlük diye haykırmalıyız. İnsan Hakları Derneği olarak biz bunu yapacağız. İNSAN HAKLARI DERNEĞİ GENEL MERKEZİ 3 2004 İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU DEĞERLENDİRMESİ 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU

2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ BİLANÇOSU I. YAŞAM HAKKI I.1. Yargısız İnfaz Dur İhtarı na Uymama, Silah Kullanma Yetkisinin İhlali, Yargısız İnfaz sonucu ve Köy Korucuları Tarafından Öldürülen ve Yaralananlar I.2. Cezaevlerinde Ölümler İntihar Kendini Yakma Ölüm Orucu Sonucu Ölüm Mahkumlar Tarafından Öldürülen / Yaralanan Tedavi Edilmedikleri İçin Hayatını Kaybeden Toplam I.3. Gözaltında Ölümler I.4. Faili Meçhul Saldırılar I.5. Kuşkulu Ölümler I.6. Silahlı Çatışmalar I.7. Yasadışı Örgüt Cinayetleri, Yaralanmalar I.8. Resmi Hata ve İhmal Polis ve asker intiharları 42 ölü 36 yaralı 11 kişi 1 yaralı 6 kişi 1 yaralı 1 kişi - 5 kişi 9 yaralı 9 kişi 32 ölü 11 yaralı 5 kişi (Refik Bilgin, 1 yaralı Kenan Gün, Ramazan İsmailoğlu, Ömer Şişman ve Mahmut Sevaşı) 47 ölü 76 yaralı 14 kişi - 240 ölü 104 yaralı 14 ölü 53 yaralı 27 ölü 10 yaralı 18 ölü 3 yaralı I.11. Saldırıya Uğrayanlar Saldırıya Uğrayan Öğrenciler Saldırıya Uğrayan Gazeteciler 2 ölü 36 yaralı - 22 yaralı 22 ölü 377 yaralı Saldırıya Uğrayan Siyasal Parti Üye / Yöneticileri Saldırıya Uğrayan Öğretmenler Saldırıya Uğrayan Sendikacılar Yerel Yöneticiler Diğer 2 ölü - 1 ölü 1 ölü 13 yaralı 9 yaralı 10 yaralı 68 yaralı Toplam 28 ölü 535 yaralı 4 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ BİLANÇOSU 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU

I.12. Mayın ve sahipsiz bomba patlaması sonucu ölüm ve yaralanmalar Yaşamını yitiren sığınmacı ve göçmenler 59 ölü 139 yaralı 37 ölü 52 yaralı I.13. Kadınlara ve Çocuklara Yönelik Şiddet 82 ölü 50 yaralı I.13.1. Aile İçi Şiddet 57 ölü 50 yaralı / 40 taciz ve I.13.2. Kadına Yönelik Şiddet ve Tecavüz tecavüz 43 ölü 3 yaralı I.13.3. Namus Cinayetleri I.13.4 Çocuğa Yönelik Şiddet ve Tecavüz 42 ölü 52 yaralı / 107 taciz ve tecavüz I.13.5. Kadın ve Çocuk İntiharları İntihara Teşebbüs edenler I.14. İşkence, Kötü Muamele, Onur kırıcı ve Küçük Düşürücü Davranış ve Cezalandırma I.14.1. Gözaltında İşkence ve Kötü Muamele I.14.2. Resmi Gözaltı Yerleri Dışında İşkence ve Kötü Muamele I.14.3. Köy Korucuları Tarafından Yapılan İşkence ve Kötü Muamele I.14.4. Cezaevlerinde İşkence ve Kötü Muamele Toplam Okulda Şiddet Toplumsal Gösterilerde Yaralananlar Kaçırma, Tehdit ve Ajanlık Teklifi II. KİŞİ ÖZGÜRLÜĞÜ ve GÜVENLİĞİ II.2. Gözaltına alınanlar Gözaltına alınan sığınmacı ve göçmenler Toplam II.3. Tutuklananlar IV. İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ IV.1. Yasaklanan Yayın ve Etkinlikler Yasaklama Toplatılan ve Yasaklanan Kitaplar Toplatılan ve Yasaklanan Dergiler Toplatılan ve Yasaklanan Gazeteler Toplam Kapatılan Gazete ve Dergi 97 kişi - 49 kişi - 526 kişi 249 kişi 11 kişi 57 kişi 843 kişi 24 öğrenci 213 kişi 197 kişi 6391 kişi 3320 kişi 9711 kişi 774 kişi 31 (7 tiyatro oyunu, 2 konser, 5 afiş, 4 etkinlik, 2 şölen, 2 film, 2 müzik albümü, 3 stand, 1 kampanya, 1 resim sergisi, 1 TV programı, 1 resim,öykü,şiir yarışması) 4 4 (Toplam 12 sayı) 1 (Toplam 1 sayı) 9 (4 kitap, 4 dergi ve 1 gazete. Muzaffer İlhan Erdost un 1 kitabı, İsmail Beşikçi nin ise 8 kitabı üzerindeki toplatma kararı kalktı, Beşikçi nin 15 kitabı üzerindeki yasak devam ediyor) 5 (2 gazete ve 1 dergi toplam 23 gün, 2 dergi ise sürekli olarak kapatıldı) 5 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ BİLANÇOSU 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU

IV.2.. Baskına uğrayan gazete ve yayın 20 (4 dernek, 5 gazete bürosu, 6 dergi bürosu, organları 2 kültür merkezi, 1 haber ajansı, 1 dağıtım IV.3. RTÜK Uygulamaları IV.3.1. Yayın Durdurma Cezası verilen Televizyon ve Radyolar IV.3.2. Program Durdurma Cezası verilen Televizyon ve Radyolar IV.3.3. Uyarı verilenler 12 (5 TV ve 7 radyonun toplam 304 gün yayını durduruldu) 24 (21 TV ve 3 radyonun toplam 71 programı durduruldu) Ocak-Haziran döneminde 79 TV ve 91 Radyo toplam 246 kez, Temmuz-Eylül döneminde 33 TV ve 19 radyo toplam 138 kez ve Ekim-Aralık döneminde 34 TV ve 5 Radyo toplam 124 kez uyarıldı. IV.3.4. Savunması İstenen Televizyon ve Radyolar Ocak-Haziran döneminde 25 TV ve 6 radyonun, Temmuz-Eylül döneminde 22 TV ve 6 radyonun ve Ekim-Aralık döneminde 13 TV ve 4 radyonun savunması istendi. 76 (Toplam 2488 kişi hakkında) IV.4.Düşüncelerini İfade Edenlere Karşı Açılan Soruşturmalar IV.5.Düşüncelerini İfade Edenlere Karşı 2004 Yılında Açılan Davalar 2004 Yılında Sonuçlanan Davalar Sonuçlanan 72 davada 104 kişi beraat etti. 4 VI. TOPLANTI ve GÖSTERİ ÖZGÜRLÜĞÜ VI.2. Güvenlik Güçleri tarafından Müdahale edilen Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri VI.3. İzin verilmeyen etkinlikler Açılan ve Sonuçlanan Soruşturmalar şirketi ve 1 yayıncılık şirketi) Açılan 78 davada 467 kişi hakkında toplam 1557 yıl 2 ay hapis ve 350 milyar TL para cezası istendi TCK 159. Madde 7 (Toplam 12 kişi) TCK 168. Madde 1 (Toplam 6 kişi) TCK 169. Madde 6 (Toplam 28 kişi) TCK 312. Madde 20 (Toplam 210 kişi) T.M.K 7/2 14 (Toplam 75 kişi) 2911 sayılı yasa 4 (Toplam 73 kişi) Diğer 26 (Toplam 63 kişi) dava düştü. 693 kişi toplam 30 yıl 9 ay hapis ve 784 milyar 757 milyon 402 bin TL para cezasına çarptırıldı. Toplam 1 yıl 6 ay hapis cezası ertelendi. Toplam 1 yıl 9 ay 15 gün hapis cezası 4 milyar 924 milyon 150 bin TL para cezasına çevrildi. 124 (basın açıklaması, gösteri, yürüyüş, oturma eylemi, miting, vb.) 8 (basın açıklaması, miting vb.) 36 (1181 kişi hakkında toplam 25 soruşturma açıldı. 11 soruşturma sonucunda 146 Eğitimüyesi, 12 KESK üyesi, 7 doktor ve 52 siyasi parti ve dernek üyesi, maaş kesme, kademe durdurma, kınama, uyarı ve para Sen cezasına çarptırıldı) 2004 Yılında Açılan Davalar 27 (1195 kişi hakkında toplam 3573 yıl hapis cezası istendi) 2004 Yılında Sonuçlanan Davalar Sonuçlanan 25 davada 135 kişi beraat etti. 134 kişi toplam 159 yıl 8 ay 2 gün hapis ve 8 milyar 840 milyon TL para cezasına çarptırıldı. (42 kişiye verilen toplam 34 yıl 7 ay hapis ve 821 milyon 240 bin TL para cezası 6 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ BİLANÇOSU 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU

VII. ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ VII.1. Baskın Yapılan Kuruluşlar VII.2.Açılan Soruşturmalar VII.3.Açılan Davalar VII.4.Kapatılma Davası Açılan Siyasal Partiler ve Örgütler VIII. EKONOMİK ve SOSYAL HAKLAR VIII.2. Siyasi ve Ekonomik Nedenlerle İşten Çıkarılanlar VIII.3. Çalışma Koşulları VIII.4. İş sağlığı-iş güvenliği İş Kazalarında Ölenler İş Kazalarında Yaralananlar Sürgün Edilenler ertelendi. 14 kişiye verilen toplam 8 yıl 9 ay hapis cezası ise 28 milyar 101 milyon 920 bin TL para cezasına çevrildi) 15 (İzmir Gençlik Derneği, DEHAP Sincan, Sultanbeyli ve Karayazı ilçe örgütleri, İstanbul Gençlik Derneği, Uluslar arası İnsani Yardım Vakfı, Ovacıklılar Dayanışma Derneği, Halkevleri Okmeydanı ve İstanbul şubeleri, GÖÇ-DER Diyarbakır Şubesi, Dicle Üniversitesi Gençlik Derneği ve Kırkpınar Yardımlaşma Derneği, Botan Kültür ve Sanat Kooperatifi, Temel Haklar ve Özgürlükler Derneği Elazığ Şubesi, Mersin Temel Haklar ve Özgürlükler Derneği, Mersin Tutuklu Aileleri ile Yardımlaşma Derneği) 8 (Toplam 41 kişi hakkında) 5 (Toplam 18 kişi hakkında) 23 (TUHAD-DERDER Muş Şubesi, Temel Haklar ve Özgürlükler Derneği, Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Dayanışma Derneği, Dicle Üniversitesi Öğrenci Derneği Siirt şubesi, Milli Gençlik Vakfı, Şefkat Derneği ne ait Konya Kadın Sığınma Evi ve bir seçim bürosu sürekli olarak, Diyarbakır Tüketici Hakları Derneği Lokali ise 7 gün süre ile kapatıldı. Eğitim-Sen, ÇHD Diyarbakır şubesi, TKP ve DEHAP hakkındaki kapatma davaları devam ediyor. HAK-PAR hakkında inceleme başlatıldı. TİHV ve Mersin THÖD hakkında açılan davalar beraatla sonuçlandı. İnsan Hakları Gündemi Derneği, Türkiye Sosyalist İşçi Partisi, Adalet Partisi, Türkiye Adalet Partisi, Büyük Adalet Partisi, Türkiye Özürlüsüyle Mutludur Partisi, Devrimci Sosyalist İşçi Partisi ve Anayol Partisi hakkında açılan kapatma davaları reddedildi) 13.931 kişi 580 kişi 181 kişi 771 kişi 7 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ BİLANÇOSU 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU

1999-2004 YILLARI ARASINDA BAZI HAK KATEGORİLERİNDE İNSAN HAKLARININ DURUMU İhlal 1999 2000 2001 2002 2003 2004 Yaşam Hakkı Faili meçhul cinayetler sonucu ölümler 212 145 160 75 50 47 Yargısız infaz/işkence sonucu/koy korucuları tarafından/kuşkulu ve gözaltında ölümler 205 173 55 40 44 Çatışmalarda ölümler 857 147 92 30 104 240 İşkence ve kötü muamele 594 594 862 876 1202 1040 Gözaltına alınanlar 50318 35007 44181 31217 12406 9711 Tutuklamalar 2105 1937 2955 1148 1196 774 Düşünce/İfade/Örgütlenme/İnanç Özgürlüğü ve Gösteri -Toplantı Kapatılan kitle örgütü, siyasi kuruluş, yayın organı, kültür merkezi Baskın Yapılan kitle örgütü, siyasi kuruluş, yayın organı, kültür merkezi 169 130 146 127 47 266 156 216 83 88 Toplatılan ve yasaklanan yayın 283 244 341 169 285 İstenen hapis cezası(açılan davalar) 166 kişi için 525 yıl 23 ay hapis 418 kişi için 1736 yıl 11 ay 3473 kişi için 5583 yıl 2 ay 2498 kişi için 6155 yıl 8 ay hapis ve 108 milyar TL para cezası 1706 kişi hakkında toplam 5373 yıl hapis istendi. 47 13 35 9 (4 kitap, 4 dergi ve 1 gazete) 467 kişi hakkında toplam 1557 yıl 2 ay hapis ve 350 milyar TL para cezası istendi Verilen hapis cezası(sonuçlanan davalar) 587 yıl hapis cezası verildi 474 yıl 6 ay hapis cezası verildi 97 kişiye 209 yıl 2 ay hapis cezası verildi 228 kişiye 362 yıl 7 ay hapis ve 144 milyar 164 milyon TL para cezası verildi 454 kişiye toplam 600 yıl 6 ay 4 gün hapis ve 314 milyar 873 milyon 788 bin TL para cezası verildi 693 kişiye toplam 30 yıl 9 ay hapis ve 784 milyar 757 milyon 402 bin TL para cezası verildi Kaçırma, Tehdit, Muhbirlik Teklifi başlığı altında bulunan verilere ilişkin rakamlar işkence ve kötü muamele bölümünden çıkarılmıştır.

2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU I. YAŞAM HAKKI I.1. Yargısız İnfaz Dur İhtarı, Rastgele Ateş Açma, Silah Kullanma Yetkisinin İhlali 3 Ocak günü İstanbul Küçükçekmece'de, Küçükçekmece İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı trafik ekibi tarafından durdurulup evrakı kontrol edilirken kaçan sürücü Ramazan Bingöl, kendisini takip eden polis ekibi tarafından, dur ihtarına uymadığı gerekçesiyle açılan ateş sonucu; kolundan ve ensesinden yaralandı. Hastaneye kaldırılan ve sağlık durumu iyi olan Bingöl, rüşvet vermediği için polisin vurduğunu iddia ederken, Emniyet'ten yapılan açıklamada, sürücü belgesi olmayan Yaman'ın alkollü çıktığı, yasal işlem yapıldığı sırada Bingöl'ün otomobili çalıştırarak kaçtığı belirtilerek, Alkollü olduğu görülen Bingöl, 'dur' ihtarında bulunan ekibe silah doğrultmuş ve aracı üzerlerine sürmüş. Ateş açılan araç 2 kilometre sonra durmuş. Yapılan kontrolde otomobildeki bir kurusıkı tabanca zaptedilmiştir denildi. 5 Ocak günü, İstanbul Güngören de yol kontrolü yapan ekipler, Güven mahallesinde 34 FMM 70 plakalı minibüsü durdurmak istedi. İddialara göre; dur ihtarına uymayarak kontrol noktasından uzaklaşan 3 kişi, Lalezar sokakta durdurdukları araçtan inerek, yaya olarak kaçamaya başladılar. Polisin kovalamaca sırasında zanlılara ateş açması sonucu, 13 yaşındaki Y.K. sol ayak bileğinden yaralandı. 10 Ocak günü, İstanbul Gaziosmanpaşa'da, dur ihtarına uymadığı ve polise ateş ettiği iddia edilen Ramazan Akbıyık, polisin açtığı ateş sonucu, ensesine aldığı kurşunla öldü. Polis, Akbıyık ın otomobilinde yapılan aramada, 10 gram eroin ve bir adet ruhsatsız tabanca bulunduğunu bildirirken, yakınları, polisin bir süre boğuştuktan sonra ensesine ateş ederek Ramazan Akbıyık ı öldürdüğünü iddia ettiler. 20 Ocak günü Malatya da, bir davanın duruşmasından çıkarak Defterdarlık binası önünde yürümekte olan Mehmet Kaya, Ahmet Kaya, Mustafa Kaya ve Metin Kaya ya, 7. Ana Jet Üs Komutanlığı nda Hava Personel Başçavuş olarak görev yapan İbrahim Ateş tarafından, henüz bilinmeyen bir nedenle ateş açıldı. Olayda Mehmet Kaya (47) ve Ahmet Kaya (30) öldü. Mustafa Kaya (49), Metin Kaya ile olay yerinden geçmekte olan İbrahim T. (17) yaralandı. İbrahim Ateş ile olay sırasında yanında bulunan Murat Aladağ gözaltına alındı. Malazgirt ilçesine bağlı Konakkuran köyündeki Jandarma karakolunda 9 Şubat günü, karakolda nöbet tutan ve cinnet geçirdiği ileri sürülen jandarma er Mehmet Kıraç ın çevreye ateş etmesi sonucu, köylü Sıddık Turhan ve jandarma eri Seyfettin Yağmur yaşamını yitirirken, 2 asker de yaralandı. Sıddık Turhan ın yakınlarının 10 Şubat günü olayın araştırılması için İHD Muş Şubesi ne başvurması üzerine oluşturulan bir heyet, 11 Şubat günü Konakkuran köyüne gitti. Heyete bilgi veren Sıddık Turhan ın abisi Hasan Turhan, kardeşinin olay günü karakola su tesisatı işi için çağrıldığını, olayın siyasi bir yönünün olduğunu düşünmediğini; ancak ölen askerin de Adıyamanlı ve Kürt kökenli olduğunu, bu nedenle olayın aydınlatılmasını istediğini belirtti. Konakkuran Jandarma Karakolu Komutanı jandarma başçavuş İbrahim Türk olayla ilgili olarak, olay saatinde evde yemekte olduğunu, silah sesleri üzerine silahını alarak dışarı çıktığını, yerde yatan iki kişinin yanında, elinde silahıyla Mehmet Kıraç ın dikildiğini gördüğünü, ilk esnada olayın Kıraç tarafından gerçekleştirildiğini fark etmediğini, daha sonra Kıraç ın kendisini de vurmak istediğini; ancak silahı ateşlemediğini, askerin etkisiz hale getirildikten sonra, bunlar bölünmüş, bunlar Amerika nın adamları gibi anlamsız sözler söylediğini, olayın faili durumundaki kişinin 2 aydır asker olduğu ve bu sürede hiçbir psikolojik bozukluk göstermediği; ancak olaydan sonraki gün aldıkları duyuma göre, doktorun tutuklanan askeri muayene ettiğini ve paranoyak-şizofrenik belirtilerin olduğunun söylendiğini ifade etti. Heyet tarafından inceleme sonrası yapılan değerlendirmede, olayın organize şekilde gerçekleştirilen bir cinayet olmadığı kanaatine varılırken, asker adaylarının askerliğe alınma döneminde yapılan doktor muayenelerinin çok sağlıklı olmadığı, askerlik öncesi psikolojik rahatsızlıkları olan kişilerin, askerlik yaptığı dönemde bu gibi olaylara sebep olabileceği belirtildi. 9 Şubat günü, İstanbul Ümraniye de otomobille kaçan kişileri kovalayan polisler, dur ihtarına uymadığı gerekçesiyle araca ateş açtı. Olayda araçta bulunan Ali Ekber Karakaya adlı kişi yaralandı. 14 Şubat günü İzmir in Bostanlı semtinde, Bostanlı Karakolu'nda görevli 11 yıllık polis memuru Levent Ç, ağabeyinden olan alacağını istediği için, Zafer Büşkün'ü (20) tabancayla vurarak öldürdü. Levent Ç, işlemlerinin ardından Karşıyaka Adliyesi'ne sevk edilirken, çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklanarak, cezaevine konuldu.

18 Mart günü Adana'nın Seyhan ilçesine bağlı Ova mahallesinde, allesinde, Suriye'nin Qamışlo kentinde, Kürtlere yönelik saldırıyı kınamak amacıyla yapılan gösteriye müdahale eden sivil polislerin açtığı ateş sonucu, Cemil Aktaş (16) isimli çocuk kafasından, Hasan Bağrıyanık (15) ise, bacağından aldığı kurşun ile yaralandı. 1 Nisan günü Mardin in Midyat ilçesine bağlı Gülveren köyünde, korucu iki aile arasında muhtarlık seçimleri yüzünden çıkan silahlı çatışmada, Ramazan Akkor adlı genç hayatını kaybetti. 2 Nisan günü, İstanbul Çapa Tıp Fakültesi yakınlarında polislerin, dur ihtarına uymadığı ileri sürülen bir araca açtığı ateş sonucu Ahmet Şeker adlı kişinin öldüğü öğrenildi. Resmi açıklamada, silahla yaraladıkları Muammer Karamaş adlı arkadaşlarını ziyaret etmek için hastaneye gelen üç kişinin, çevrede önlem alan polisleri fark edince ateş açarak kaçmaya başladıkları; çatışmada yaralanan Ahmet Şeker in, bir süre sonra terk edilen arabada yaralı olarak bulunduğu ve hastanede öldüğü belirtildi. Olayda yaşamını yitiren Şeker in babası Dursun Ali Şeker, 10 Nisan günü İHD İstanbul şubesine; oğlunun polisler tarafından bilinçli bir şekilde öldürüldüğünü, infaz edildiğini, olayda silah kullanan polislerden davacı olduğunu söyleyerek, hukuki yardım talebinde bulunmuştu. 4 Nisan günü Elazığ Kültür Mahallesi Bayır sokakta, Mehmet Kaya adlı akli dengesi bozuk kişi, elinde bıçakla üzerine yürüdüğü polis ekibi tarafından vuruldu. Ağır yaralanan Kaya, kaldırıldığı hastanede öldü. 12 Nisan günü, Mardin'in Derik ilçesi'ne bağlı Buxurê (Derinsu) köyünde Nurullah Başaran adlı köylü, korucuların eve yaptığı silahlı saldırısı sonucu ağır yaralandı. Korucuların, Başaran ailesine, yerel seçimlerde SHP'ye oy vermeleri ve muhtarlık seçimini kazanması nedeniyle saldırdığı ileri sürüldü. 12 Nisan günü İHD ye yaptığı başvuruda H.B.; Mardin ili Derik ilçesine bağlı Derinsu köyünde ikamet ettiklerini, 11 Nisan günü sabah saat 07.00 sıralarında hayvanlarını otlatmaya götüren oğlu A.B. ile yeğeni M.B. nin, Derinsu köyüne bağlı Serker mezrasında koruculuk yapan İbrahim Suphi ve adını bilmediği Demir soyadlı kişiler tarafından, hayvanların köye girmesine izin verilmediğini, bunun üzerine tartıştıklarını, tartışma sırasında oğlu A.B. nin kafasından darbe aldığını, yeğeni M.B. nin ise aldığı bir kurşun darbesiyle yaralandığını ve hastaneye kaldırıldıklarını belirtti. H.B., 27 yıldan beri köy muhtarlığı yapan ve halen korucubaşı olan Halil Güngör ile, daha önce muhtarlık seçimi için tartıştıklarını belirtti. 19 Nisan günü, Van ili Başkale ilçesine, kaçak mazot getirildiği gerekçesiyle Koru Piyade Karakolu na bağlı askerlerin, köylülere ait 22 atı kurşuna dizerek öldürdüğü belirtildi. Azıklı köyünde ikamet eden Koçer Demir ise, dur ihtarı yapılmadan kendilerine ateş edildiğini belirtti. 21 Nisan günü İHD Adana şubesine yaptığı başvuruda Abdullah Aktaş; 18 Nisan günü, Adana Ova mahallesinde yapılan Newroz gösterisine polislerin saldırdığını, oğlu Cemil Aktaş ın, polisler tarafından kafasına silahla ateş edilerek yaralandığını, oğlunu daha sonra Balcalı Hastanesine kaldırdığını ve halen hayati tehlikeyi atlatmadığını söyleyerek, polisler hakkında dava açtığını; ancak, davayı geri çekmesi yönünde sürekli polis baskısına maruz kaldığını belirtti. Diyarbakır'ın İskenderpaşa mahallesinde 29 Nisan günü meydana gelen olayda, Çarşı Polis Karakolu'nda görevli polislerin kullandığı devriye gezen bir aracın, motosikletini ezdiğini ileri süren Bülent Değirmenci, arkadaşı Süleyman Güler, Mehmet Yürekli ve Orhan Baykal isimli kişiler ile polisler arasında tartışma yaşandı. Olayda; Değirmenci, i, Güler, Yürekli ve Baykal gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan Değirmenci, kıraathanede oturdukları esnada bir polis aracının motosikletini ezdiğini, arkadaşlarıyla birlikte dışarı çıkarak polislere müdahale etmek istedikleri esnada kavga çıktığını belirterek n Bir polis silahını çekerek yere ateş etti. Yere değen kurşunun parçaları arkadaşımın ayağına değdi. Çıkan arbedede polisin biri benim yakamdan tutarak silahı kafama dayadı ve sıktı. Ben hareket ettim; kurşun sekerek geçti, montumu deldi. Polis beni öldürmek istedi dedi. Baykal, Yürekli ve Güler'in avukatı Velat Alan ise, polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağını ifade ederek, "Polislere karşı mukavemet yok. Ayrıca kurşun sıkan polisin hastaneye gidip rapor aldığı söyleniyor. Sanıklarla konuştuğumda, hiçbir şekilde olaydan sonra polisin yüzünde yara olmadığını ifade ettiler" dedi. 30 Nisan günü İHD İstanbul şubesine başvuruda bulunan Yücel Güler, kızı Arzu Güler in (1981), Küçükarmutlu ya polis tarafından düzenlenen operasyon sırasında öldüğünü belirterek devamla, Benim kızım Küçükarmutlu da ölüm orucuna katılmıştı. tı. Ben operasyonun yapıldığı gün kızımın yanına gitmiştim. Son derece halsizdi; konuşmada güçlük çekiyordu. Armutlu da gerginlik vardı. Otobüse bindim, fakat gidemedim. Geri döndüğümde her şey bitmişti. Kızımın olduğu eve operasyon çoktan yapılmıştı. Evin elektrikleri, telefonu kesilmişti; yerler ıslaktı. Kızımın yatağı olduğu gibi duruyordu. Daha sonra öğrendiğim kadarıyla kızımın olduğu 10 I. YAŞAM HAKKI 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU

bölüme gaz bombası atılmıştı. Bunun etkisiyle zehirlenerek ölmüş. Şu ana kadar kızımın ölümüne yol açan polisler ve amirleri hakkında hiçbir şey yapamadım diyerek, hukuki yardım talebinde bulunmuştu. 5 Mayıs günü, Batman ın Hasankeyf ilçesi kırsal alanında, Kongra-Gel üyesi olduğu iddia edilen Ferhat Akansel(1979); helikopterden açılan ateş sonucu öldürüldü. Alınan bilgiler, iler, Ferhat Akansel in silahsız olduğu ve Xırba Mira köyüne giderken öldürüldüğü yönündedir. 6 Mayıs günü, Özalp ilçesi Turgalı köyünde ikamet eden Erol Aykol (1984); akşam saat 19:30-20:00 sularında, ihtiyaçları kadar benzin almak için İran sınırına doğru giderken, Yukarı Turgalı Piyade Komutanlığı nda görevli uzman çavuşun, herhangi bir ihtarda bulunmadan kendisine ateş ettiğini ve göğsünden yaralandığını beyan etti. Olayla ilgili olarak, Özalp Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunuldu. 9 Mayıs günü Van ın Başkale ilçesi İran sınırında, İran dan kaçak mazot getirmek isteyen köylülere İran askerleri tarafından açılan ateş sonucu, Deniz Parlak adlı köylü öldü. 23 Mayıs günü, İstanbul Kumkapı da, iki kişi arasında alacak nedeniyle çıkan kavgaya polis müdahale etti. Bir kişiyi vurduktan sonra, kaçan diğer kişilere dur ihtarına uymadıkları gerekçesiyle ateş açan polisler; Burak Yılmaz adlı kişiyi kafasından, Aşir Kurnaz ı da bacağından yaraladı. Yaralanan Burak Yılmaz ın, yaşamını yitirdiği öğrenildi. Bursa'nın merkez Yıldırım ilçesinde 24 Mayıs günü, bir kişiyi yaraladığı gerekçesiyle gözaltına alınmak istenen madde bağımlısı, bıçakla direndiği polis tarafından tabancayla vuruldu. Yavuzselim mahallesi Hayrettinoğlu caddesinde Zafer Ö. (19), kız arkadaşına laf attığı gerekçesiyle Gökmen A. ile tartışmaya başladı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine, Gökmen A, Zafer Ö'yü bıçakla yaraladı. İhbar üzerine olay yerine giden Yavuzselim Polis Merkezi ekipleri, Gökmen A'yı gözaltına almak istedi. Maddede bağımlısı olduğu bildirilen ve gözaltına alınmaya direnen Gökmen A., polis memuru İbrahim B. yi bıçakla omzundan yaralarken, polis memuru da zanlıyı tabancayla karın boşluğundan vurarak yaraladı. 26 Mayıs günü Beyoğlu nda, otopark yüzünden çıkan kavgada, ada, kaçan kişiyi takip edenlere açılan ateş sonucu, Metin Yazıcı adlı kişi yaşamını yitirirken, Orhan Baytar ın da yaralandığı açıklandı. 28 Mayıs günü Adana il merkezi Turan Cemal Beriker Bulvarı Abdurrahim Gizer İlköğretim Okulu önünde saat 14:30-15:00 0 sıralarında, Emniyet Müdürlüğü ne bağlı güvenlik görevlilerinin açtığı ateş sonucu, Şiyar Perinçek adlı kişi öldü. İHD Genel Merkezi ne yapılan başvurular üzerine; yargısız infaz ve işkence iddialarını araştırmak üzere bir heyet oluşturuldu. Heyet, 9 Haziran günü olayın gerçekleştiği yerin tam karşısında bulunan İHD Adana şubesi yöneticileri ile; akabinde de bazı görgü tanıkları ile görüşerek beyanlarını alıp; iddialarla ilgili olarak, Adana DGM Başsavcısı Nuri Yiğit, ilgili hazırlık soruşturmasını yürüten DGM Savcısı Kasım Yağmur, Cumhuriyet Savcısı Tevfik Loğoğlu, Adana Valiliği İnsan Hakları Masası Başkanı Mehmet Toprak, Adana İl Emniyet Müdürü Mehmet Cebe, Emniyet Müdür Yardımcısı Cemal Levent, Baro Başkanı Av. Necati Erdem, Baro yöneticisi Av. İsmail l Arısoy, Devlet Hastanesi Başhekimi Yrd.Doç.Dr. Mehmet Yağcı, Adli Tıp Kurumu Başkanı Dr. Necmi Çekin, ameliyatı gerçekleştiren Op. Dr. Mehmet Kobanel ve 112 Hızır Acil Servis Başhekimi Dr. Fulya Kaya ile görüştü. Heyetin Adana Cumhuriyet Başsavcılığı ile görüşme talebi reddedildi. Heyet üyelerinden Av. Reyhan Yalçındağ ayrıca, Adana Kürkçüler F Tipi Cezaevi nde tutuklu bulunan M. Nurettin Başçı ve M. Gazi Aydın ile 3 Haziran günü görüşerek iddialarla ilgili beyanlarını aldı. Mehmet Nurettin Başçı, özetle şu beyanlarda buldu; Öldürülen şahısla olaydan yaklaşık bir-ikiiki gün önce tanışmıştık. Kendisi bana kalacak yeri olmadığını söylemişti, ben de onunla beraber bir geceliğine amcamın oğlu Mehmet Kahvecioğlunun evine gittim. Bana adının Mustafa olduğunu söylemişti. O günden sonra onu bir daha hiç görmedim. Benim mesleğim sigara dağıtımcılığı yapmaktır. 28 Mayıs 2004 günü saat 14.00 sıralarında İncirlik beldesinde yine servis yaparken bu şahıs beni gördü ve yanına çağırdı. Adanaya gideceğini söyledi. Ben de gideceğim için onu motosikletime aldım ve birlikte yola çıktık. Adanaya geldiğimizde kendisini İnönü Parkına bırakacaktım. Kente girdikten sonra Turan Cemal Beriker Bulvarı denilen kavşakta, metalik gri renkte sivil bir araç yanımıza gelerek motosiklete vurdu. Ben dengemi kaybettim, hemen toparlanarak yola devam ettim. Ancak ikinci kere aynı şekilde araçla motosiklete vurdu, bu defa motosiklet yere devrildi. Ben ve adının Şiyar olduğunu sonradan gözaltına alınması üzerine öğrendiğim şahıs, yere düştük. Ben ne olduğunu anlamadan korkudan kaçmaya başladım, o esnada üzerimize kurşunlar yağmaya başladı. Onun üzerinde silah ya da benzeri hiçbir şey yoktu, zaten üzerinde sadece yazlık bir tişört olduğu için silah olsaydı görürdüm. Onlara silahla mukavemet etmedi. Ben onun da kaçtığını zannediyordum ancak sonra onun benimle birlikte koşmadığını; yani kaçmadığını fark ettim. Düştükten sonra silah sesleri üzerine ben korkup kaçmaya başladım. THY bürosuna doğru daha köşeyi döner dönmez, karşımdan da çok sayıda sivil giyimli polisin geldiğini görünce ellerimi başımın üzerine 11 I. YAŞAM HAKKI 2004 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU